26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
BATTANİYE'nin HER CINSI EN UCUZ FIATLARLA İÇİLLERDE Sultanhamam İş Bankası yam No. 53 Tel: 27 28 26 İlâncılık: 6145/12003 umhuriyet 43. yı! soyı 15160 KURUCUSü: YTJNUS NADt Telgraf v e m e k t u p adresi: C u m b u r i y e t İstanbul Posta K u t u s u : îstanbul No. 246 Telefonlar: 2 2 4 2 9 0 2 2 4 2 8 6 2 2 42 9 7 2 2 4 2 9 8 224299 SOBA Sabri Acarsoy Mağazaları karşılar. ÇEŞİT UZUN VÂDE GAKANTİLİ SATIŞ Tophane, Boğazkesen C. 155174175 Tel: 49 18 76 İstanbul Yüdız: 1203/12025 BOL İHTIYAGINIZI Perşembe 13 Ekim 1966 ELMALI, ŞERİATA DAYANAN BİRDEVLET KURULMASINI ÎSTEMİS! Ankarada yayınlanan ve AP. nın sozcülüğunü yapan Adalet gazetesınde dun manşet olarak yayınlanan bır haberde, Dıyanet Işleri Başfcam Ibrahim Elmalı nın «şeriata dayanan bir de\let kurmak için çaba gösterdiği ve kendisi gibi düsünen kisilerle sık sık toplantılar düzenledifi» behrtılmıştır. Haberde özetle «öyle denilmektedir: «İki üç ay kadar önce tstanbul da Eminönü havajisinde bir evde doğrudan doğruya kendi başkanlığında yapılan bir toplantıda \ Ibrahim Elmalı'nın «İnsanların yaşamalan için medenî kanun 1 ve bugünkü idare şekli kâfi de ' fildir. Halkın huznru isteniyorsa | şeriat tatbik edilmelidir* şeklinde konuştuğu ifade edılmektedir. Elmalı'nın. «Fikirlerini empoze ettirmek için knllandığı raüfettişler vasıtasiyle Sivas, Erzurum, Konya ve tzmrr gibi merkezî illerde yaptırdığı toplantılarda da açıktan açığa medeni kanun aley hine sözler sarfettirdiği ve «¥üz(Arkası Sa. i. Su. 5 de) SATIR, TARAFSIZ BİR MEMURUN HER AN BİR AP LININ AZIZLIĞINE KURBAN GIDEBILECEĞİNI SÖYLEDİ DPT'nin "Gelir Dağılımı flraştırması,, raponı: Vergi Kanunlarının yetersizliği yüzünden istenilen gelir sağlanamıyor «Başbakan Demirel politika hayatında diinkü cocuktur» TRABZON (Özel) kongresinde bır konuşma yapan CHP. Genel Sekreteri Dr. Kemal Satır, partizanlıktan yakıntruş, «Tarafsız bir memurun ber an bir A.P. linin azizliğine kurban gitmesinin mfimkiin olduğunu» ileri surmuş ve A.P. Genel Başkanı ve Başbakan Su leyman Demırel'm, Konya konuşmasında, Inonu'yu hedef tutan sozlerıne temas ederek şunlan soylemiştır: ^^ «Politika hayatında «dunkü çot cuk» denecek kadar yeni olan Sayın Başbakan, demokrasinin kurucusu bir büyük insana. demok rasiyi öğretmek istemek yolunda ki neşeli gayretini, sıkıntılı ve bu naltıcı iç politika hayatunızda, halkın yüzünü püldürmek için va pılmış bir lâtife olarak kabul ediyoruz.» ANKARA, (Cutnhuriyet Bürosn) «tktidar partisi 27 Mayıs Ana Başbakan Suleyman Demirel, yasasımn getirdiip müesseseleri dun, AP Genel Merkezınde, hazmedemeraektedir» dıyen Dr «CHP Genel Baskanı Inönü'nün Kemal Satır, ıktıdarın Anayasa önceki günkü konuşmasiyle. ılkunıluşlarına ve vuksek mahkegılı olarak, gazetecılerın sordukmelere karşı yaylım ateşıne geçları sorulan cevaplandırmamıştiğıni ılen surmuş ve dın ıstısma tır. rı konusundakı konuşmasına şoy Demirel, bu konuda ydneltılen le devam etmıştır: sorulara karşı, «Biı o kadar »" «Bugiin teşkilâtlanmış olan nur celeci değiliz, hiçbir hususu cecu faaliyet tehlikeli bir safhava vapsız bırakmamiüisdır. Zamanı girmiştir. Sayın Basbakanın (kım gelinee cevaplandınnz» demışsenın fanatızm, safsata, hurafe tir. ve teokratık devlet peşmde olma106 KIŞİ BİR S1NIFTA Ortaokut ve liselerde açıkta oğrenci bırakılmaması ıçın u>gulanaıı sı&lemın mahzursını düşünmek aklın alacağı sey Geziye çıkacak Iu olduğu oğretmen ve pedagoglar tarafından ifade edilmektedir. Bâcı okullarda sınıf mevcutlarının 106 ya değıldir) şeklindeki sözlrri haykadar yukseldiği gorulraüştür. Millî Eğitim butçesinin her yıl gittikçe artan okul binası ihtiyacını karşılamakBaşbakan Suleyman Demirel, ret vericidir. Devletin bbtün istih tan uzak olması dolayısiyle velilerden yardım istenmesi yolunda bir eğilim doğmuştur. Resimde Ahmet Raslm önümüzdekı günlerde Manisa baratından haberdar olmak duru ortaokulunun lâboratuvarında ders yapan 106 kişilik birinci sınıf görulmektedir. ile Trakya, Batı ve Dogu Karamunda olan bas sorumlu bir zadeniz, Güneydoğu Bölgelerine tuı bu rahatbğı karşısında susma DtTARBAKIR Iran ve Pagezıler yapacağını soylemiştir. mak mümkün değildir.» kıstan'da 5'er günlük resmî zım Satır, Basbakanm bazi beyanyaretlerde bulunan Cumhurbaş lariyle, gerıcı davranışlara cekanı Cevdet Sunay ve berabesaret verdiginı ıddıa etmış dın rındekıler dun yurda dönmüîkonusunda CH.P. ye yaoılan saltur dınlara cevap vererek «Partimizi Geceyi Diyarbakırda geçiren ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) dinsizlikle itham, baddizatmda A Sunay bugun yapılacak brifinge Dışıslerı Bakanlığı sbzcü yardıro tatürk devrimlerini hazmedemiyen katıldıktan sonra yarın rteprem cısı Haluk Sayınsoy, dun duzenleçıkarcı yobazm marifetidir» debolgesıne hareket edecektır. diğı basın toplantısmda, Yunanismiştir. ORTAK BtLDJRt tanda altı aydır tutuklu bulunan Feyzioğlu'nun ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türk denizcisi ile ilgili açıklama Cumhurbaşkanı Cevdet Sunalar yapmıs ve Raif Erdoğana Ba| İZMİT Bir yuksek orman mühendisinin, kötü yola saptığı soylenen 20 yaşındaki kızını iki kiralık kaatil konuşması yın Pakıstan gezısının sona erkanlıkça avukat tutulduğunu, duaracılığı ile öldürttüğü ve cesedini de kuyuya attırdığı iddia edılmektedir. Aynı kongrede konuşan CJIP. mesıyle, Turk Pakıstan ortak ruşmasının da 2 kasımda başlıyaGeçen yıl evıni terkederek uzun sure otobuslerde hosteslık yapan Serpil'in bu hareketinin çevrede iyi karşıGrup Başkan Vekıli Prof. Tur(Arkasi Sa. 7. Sü. 3 de) cağını açıklamıştır. lanmaması ve bazı erkeklerle ilişki kurdugunun söylenmesı, Orman Mühendısi olan babası Ahmet ErengüTün han Feyzıoğlu da partizanlıktan kulağına gıtınıştır. Kızını bu durumdan kurtarmayı arzulayan babanın, Serpil'i evlendirmek istediği, fakat kıyakınmış ve şunlan soylemıştır: zın bu teklıfı kabul etmedığı çevre sakmlerı tarafından ileri surulmektedır. Yine iddiaya gore, mühendıs, Ke«Türkiyede (Müslümanım) demal Kuru ile Aslan Şen'e kızını menin va da Allahın admı anmaoldurmeleri için 10 ar bın lıra nın yasak olduğu hiç bir devir para vermıştır. Bır sure guzel olmamıştır. Başbakan bu iftirakızı tâkıp eden Kemal ile Aslan, lardan vazgeçmelidir.» nihayet kızı Istanbula gıtmek isterken Gebzede ıs«ız bır yerde yakalamıslardır. Ikı kaatil, soyTurk toplumunda Müslumanlıkla, İslâmcılık akımları çekişip durlendığıne gore Serpıl'e once temuştur. Ilk bakışta birbırinin eski deyimle müteradifi gibi görücavuz etmışler, sonra da boğanen bu akımlar aslında karşıttırlar. islâmcılık ümmet dönemini yanrak oldurup cesedini bır kuyuya sıtır. Daha doğnısu Osmanlılık felsefesinin temelinde yatar, İslâmcıatmıslardır. Bır sure once olçme lık her ışı dijı açısından görür ve her işi din kurallariyle balletmek yapan kadastro memurlannın te ister. DeUet ışlerine karışması, her dala, ber konuya el atması bunsadufen kuyuda gordukleri cedandır. Giderek diyebiliriz ki İslâmcılık, 13 asır önceki kuralların tnilsedın kımlığıni Izmıt Jandarma let kaıramında değil, ümmet kavramı içinde uygulanma zorunluğunu \e Polısı tespit ettıkten sonra sa\unur. Tıpkı Hıristiyanhğın Ortaçağda, her şeye karıştığı. ruhban sıkaatıllerı ele geçırmıs Serpil'in nıfının «Tann adına» sahtekâriığıyla insanları idare etmeye çabaladığı toprağa gomülu elbıselenni de gibi. Oysa farkında olunmıyan. ya da Islâmcılann kendi çıkarları yüolay verınde bulmustur. zünden farkına varmak istemedikleri taraf, «siyasi hukuki kuvvet Kirahk kaatıller puçlannı itıhaline gelen dinlerin, kazandıkları güç ölçüsünde soysuzlaştıklandır» raf etmışler. bu ıs ıçın kızın banitekim Batıda da. Uoğuda da, Osmanlılıkta da dinin. bugün şikâyet edildiği şekilde, bozulmasının başlıca sebebi siyasî gücü kazanmasıdır. basından para aldıklarını ileri surmusler Serpıl'ın babası ise Sıiyasî \e hukuki kuvvet haline gelen din, pek dogal olarak bütün suçu kabullenmemıstir. Cınayet işlere burnunu sokacak ve «aklı» hapsetmek için bütün imkânlan kulmasası ılşıblerı esrarengız cınalanacak. Batıdaki papazlar 17 nci asra kadar bunu yaptılar. Ancak bu >etın kovusturmasına başlamıs, asırdan sonradır ki, Batı gelişmesi dini kendi rerine itti, lâikliğe doğru baba ve iki kaatriı nezaret altıgidildi \e din kuralları yerine bilim, akıl hâkim oldu. Bizde ise bütün na almıstır çabalara rağmen din devlet işleri Osmanlı ümmetçiliğinden ayrılamadı. Tâ ki Atatürk düzeni kuruluncaya kadar. 19 uncu yüz>ılın sonlarmda Şe>hulislâm Esat Efendinin felsefe düşmanlığı, ve bu dersLSlibl A VII AN lerin programlardan kaldınlmasını istemesi meşhurdur. Kısacası Türkive 17 ile 20 nci asır arasında üç vüz yıl Batınm yaptığının tam tersine gitmiş, hukukî bir kavram olan lâiklik ilkesinin uygulanamaması dinin nutralize edilememesi bize asırlar kaybettirmiştir. Tarımdaki vergi[koynağı bir milyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) evlet Plâniama Teşkılâtı uzmanları tarafından hazırlanan «gclir dağıIrnıı araşlırması. adlı rapora göre tarım sektöründe 1 milyar lıralık ver ğı kaynağı bulunmakta, ancak yetersiz vergi kanunları sebebıyle bu vergi geliri sağlanamamaktadır. 1967 yüı programmın 2 milyar 700 milyon liralık açığmı kapatmanın gerekli olduğu düşünülürken tarım sektörvindeki bu geniş vergi kaynağı dıkkatleri çekmektedir. Bilindiği gibi tanm sektörü 1963 yılında gelır vergisi kapsamı içine alınmış, ancak hiç bir zaman bu sektörden yeteri kadar vergi almak mumkun olmamıştır. Demirel: «Hiç bir husıısu cevapsız bırakmayız» dedi D SUNAY DÜN YURDA DONDU » • • i ALMANYA1970 YIUNARADAR İŞÇİ ALACAK ANKARA (Cnmhuriyet Bürosu) lman temsücıleri ile, Isveç İşçı Bulma Kurumu temsücıleri arasında başkentte yapılan toplantıda, Almanyada çalısan Turk ışçılerıne mesken kredı sı lağlanması konusunda prensıp anlaşmasına varilmıştır. Buna gore Almanyada en az üç yıl çahşıp da mesken sahıbı olmak istiyen Turk ışçılenne, 30 yıl vadelı ve yüzde bir faizle 7 500 mark sosyal mesken kredısı verılecektir. Toplantıria ayrıca. Turkıvedeki ailelerine para göndermiyen Turk ışçılennın maaşlarından k°sılecek nafaka b^dellerının Türkıyedekı yakınlarına gonderılmesı prensip olarak kabul edılmiştir. Bu arada Al manyada çalısan erkek ve kadın ısçiler, Turkıyedekı eşlermd'en boşanmak ıstedıklen takdırde (Arkası Sa 7. Sü 3 de) Sadece 13 bin mükellef Gelir dağılımı araştırması rapo runa göre; 1963 rakamlariyle tarım sektöründe arazi dağılunı bakımın dan 1 milyar 144 milyon liralık, üretim bakımmdan 986 milyon lıra lık vergi protaasiyeli bulunmakta dır. Buna karşılık 1963 yılı istatistıklerine göre bu alanda alınan ver gi sadece 24 milyon 500 bin lira olmuştur. Gene yapılan hesaplara gö re toprak dağılımı bakımmdan 226.553, üretim bakımından 407 bin 113 mükellef olması gerekirken, sa dece 13 bin 921 mükellef ortaya çık mıştır. Bundon sonraki yıllarda da tanm alanından sağlanan vergi geliri hiç bir zaman tatmin edici olmamıştır. Nitekim 1966 yılı programında gelirler konusunda gerçekleştirilmiyen tedbirler arasında «Tarun kazançlannm etkin bir şekilde ge Iir vergisi içine alınamaması»na işa ret edilmektedir. Ayrıca şu tavsiye programda yer almaktadır: A Dışişlerinin açıklaması Bir mühendisin, öz kızını öldürttüğü iddia olundu Tavsjye •Tanm kazançlarının gelir vergisi içinde etken bir şekilde vergilendirilmesi mümkün olmadığindan yıl içinde genel bir yazuna başlanarak, arazi vergi«inin gelir vcreisini tamamlayıcı yönde kullamlması sağlanacak ve hazırlanmv) olan emlâk vergisi kanun tasansının kanunlaşmasına çalısılacaktır.» ünün Tereddütlü davranıslar Tarım alanında tasarruf durumu Öte yandan tarım sektöründe ta sarruf eğiliminin azaldığı raporda beiırtılmektedır Rapora göre köy lerde son 1015 yıldır aıle yapısında bir değişıklik olmaktadır. KSylerde yasıyanlar arasında 0 ile 14 yaslannda ve 65 yaşından yukarı yaslardakı nüfusun sayısı artmak tadır Bu artış asıl üretici nüfusun azalması ve uretilenlerin de daha büyıik oranda gene köylerde tüketilmesi sonucunu doğurmaktadır. Sonuç ise tasarruf imkânımn azalması şeklinde belirtilmektedır. ölüm orucuna başlıyan öğrenci adliyeye verildi tZMlR İzmır Teknıker Okulu Muduru Ahmet Muhtar Fıldışı, oncekı gun olüm orucuna baslayan Talebe Dfneğı B<ÎŞkanı Ö Ahmet Zelva'vı kendısıne hakaret ettığı ıddıasıyla mahkemeye vermıştır. *** Atatürk Türkijesinde büyük emeklerle yerleştirilmesine çalışılan ve nihayet 1961 Anayasasında tahkim edilen lâiklik miıessesesinin acıklı hikâyesi maalesef son iki yü önce başladı. Ihtilâli yaşatmaya çalışan kuvvetlerin yanında görünen C.HJ*. ye karşı A.P., demokratik düzenin dengeleştirümesi için basvurulan baskı organlarını kurmak yolunda hayli çaba gösterdi. Kurulan gruplar ya da organların çoğunluğunn Türkiyede sinsi sinsi savaşan ve Atatürk döneminde sinmiş olan Islâmcı kurumlar teşkil ediyordu. Fanatik iş çevrelerinin malî desteğini de kazanan bu kuruluşlar kısa zamanda geliştiler. Para kuvveti onlara, bir çok ileri kuruluşlan ele geçirmekte başarı kazandırdı. Aslmda Türkiyede yalnız ümmetçi İslâmcılar değil, ona paralel olarak ajTicalık istiyen bütün unsurlar elbirUğiyle harekete geçtiler. Bu gidiş bir teokratik devlet kurma gidişi olmıyabilir. Bu asırda, hele Ikinci Mahmuttanberi değişmiş olan müesseseler anlayışı içinde, teokratik devletin imkânsızlığı islâmcı ümmetçi takımınca da belki gözönüne alınmıştır. Ne var ki teokratik devletle, lâik devlet arasında, din kurumlarının devletle birleşik ounası da bir başka yoldur ve bugün islâmcı akımın istediği din devleti yerine birleşik düzeni kurabilmektir. Elmab ile A.P. ve başka partiler içindeki bir takım politikacüar bu yolun yolcusu idiler. Hâlâ da aynı görünüş içindedirler. Başbakan Suleyman Demirel biraz geç olmakla beraber tehlikeyi gösterenlerin ısrariyle onların karşısına çıkmıştır. Eğer Sayın Başbakan karannda direnirse ve eğer tehlikeye dış telkinlerle değil, kendi kendine inanmakta devam ederse, meseleyi balletmek kolaylaşır. Zira iktidan elinde tutan kuv vet, ilerici kuvvetlerden de destek gorecek, böylece devleti yanına auna çabası kolayca önlenebilecektir. Ancak Başbakanın kararının devam edeceği, Elmah değişse bile, asıl önemli olan operasyonlara gidebileceği hakkında şüpheler vardır ve bu şüphelerde hakhlık payı da çoktur. Nitekim Konya konuşması Sayın Demirel'in gerici yaygaralar karşısında tereddütlü bir havaya girdiğini ve meseleleri başka türlü yorumlamaya doğru gittiğini göstermektedir. Gerçi bu tereddütte gerek muhalefetten, gerekse ilerici basmdan tam destek gönnemenin rolü aşikâr. Bu bakımdan Başbakanı anlamaraak da ünkânsızdır. Ne var ki Saym Demirel bir yıldır, yauıız muhalefeti değil, tarafsız basını bile üfliyerek yoğurt yemeye alıştırmıştır. Bu alışkanlıktan vazgeçebilmek her halde kolay değildir. CHP'li Senatör Eşref Ayhan AP'ye girdi General Toydemir vefat etti ANKARA, (Cumhnrıyet Bürosu) Ordu Senatoru Eşref Ayhan, dun CHP'den ı^tıfa ederek AP'ye gırmı=tır. Esref Ayhan, Af Kanununun Senato muzakerelerı sırasında, 21 Mayıs hukumlulerının tum affını sağlamak amaciyle Halk Partısı Grupunun aldığı karara u>mamış ve AP'lılerle bırhkte hareket etmıştı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 26 Ağustos 1922 de buyuk laarruzda topçu atısını duzenleyen ve 31 Ağustosta mıralayhğa terfı eden, en eskı topçu kuman danlanndan emeklı Tümgeneral Zıhnı Toydemir, dun olmuştur. Toydemirın cenazesi bugun askerî torenle kaldırılacaktır. Uluslararası aşk macerası sozde kaldı Bütün dünyanm merakla beklediği çiftleşmenin gerçekleşmeyip uluslararası aşk macerasınm sözde kaunası üzerine, dişi Himalâya ayısı (Panda) Şişi (soldaki) yarın Londraya geri gotürulecektir. Geçen kış Londra hayvanat bahçesinden ödünç alman Şişi, erkek Panda An An'a bir türlu ısmamamış ve butün teşebbüslere büslerine rağmen nazdan vazgeçmemistir. Hattâ dişisine sokulmağa çalışan Moskovalı An An, Şişi'den suratına bir de pençe yemiştir. Veterinerler şimdi tükenmekte olan Panda neslinin devamını sağlamak amacıyla suni ilkah fikri üzerinde durmaktadırlar. Eğer Şişi, An An ile ilgilenseydi, sun'î ilkaha lüzum kalmayacaktı. Londra ve Moskova hayvanat bahçeleri ilgilileri, Şi Si'nin hiç değilse bu yıl için An An'a ibtiyacı olmadığı» sonucuna varmışlardır. ANKARA Ankara'nın Baskent oluşunun 43. yıldönümu, bugun yapılacak törenlerle parlak bır şekilde kutlanacaktır. İSTANBVL Ordu Yardımlasma Kurumu tarafından Mecidıveköy'de üç blok halinde yaptırılan 41 subay meskeni 15 Ekim Cumartesi çünü törenle sahiplerine teslim edilecektir. ft Gasp, soygun, yaralama ve hırsulık suçlanndan 36 yıl ağır hapıs cezasma çarptırılan azüı gangster Erdoğan Gulfen dün Toptaşı Cezaevınden kaçmak ısterken yakalanmıştır. IZMİR Sâbtkalı bir hırsız dün meslekdası olan baska bir hırsız tarafından soyuldujunu söyleyip polise basvurmustur. tddiaya göre Şükrü HeptuŞ, «Hapcı Orhan» namı ile tanınan sâbıkalı hırsız taratından vutturulan esrarlı baplarla avutulmus ve cebinden 7 bin lira para ile karısının üc adet altın bileziği çalınmıştır. Meslektasını öldüren polis dün yakalandı ADAPAZARI Bursa'da bir gazınoda rezalet çıkarınca, kendını uyaran meslekdaşını beylık tabancası ile öldüren polıs me • muru Nıhat Erdemır, önceki gece sehrımızde polıs tarafından yakalanmıştır. Olaydan sonra kaçan kaatil, S8ğutlü bucağı Maksudiye köyundeki babasınm evine gizlenmiştır. Saklandığı evi abluka alhna alan polisler saat 02.45 de Nihat Erdemırı ele geçırmışlerdır. MTTB binasına gece yeşil boya sürüldü Son günlerde «Elmalı ve lâiklik» konusunda sık sık komerans ve basın toplantılarının düzenlendiğı M.T.T.B. binası evvelkı gece meçhul şahıslar tarafından yeşıl badana boyası ile boyanmıştır. Polıs, M.T.T.B binasına yeşıl boya sürenlerle ılgılı herhangı bır delilm ele geçmedlğını açıklamıştır. SANDIK KAVGASI Ecvet GÜKESİN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle