02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHUHİVET M Oeak I M f •AHİYEÜÇ AJANSLAR • RADYOLAR • ÖZEL MUHABİRLERİMIZ Açlık teh//kesf Bayan Gandiyi tehdit ediyor DÜHYADA BUGUN Grev, nümayişlerA yağmacılık ve şiddet hareketleri yayılıyor YENİ DELHİ «.a. AP Rodyolor iyecek latlıgı TUzUndec Hiadistanm gttney batuanda başbyan nümayişler, dün daha vahim bir durum »rzetmiş, büyült Ulkenin merkezl bölgelertnd» d» yeni hftdiseler olmuştur. Durumun daha da kötüye gltmesinden korknlmaktadır. Kerala evaletinds komünistlerin tahrikiyle bareketo geçip önoekl gün bir tahribat vo yağma Isampanyası aças nUmayi^çilet bu sabah erken saatlerde sokaklan tahliye etmişlerdir. Fakat Kerala'nın 1200 kilometre kuzey doğusundaM Madhys Pradesh eyaletind» yeni nümayişlerin patlak verdiği büdlrilmektedir. Y V •acek istiyen nümayişçüerle, polis arasında çatışmalar olmuştur. Yeni Başbakan Bayan tndira Gandl, hadiselerin başlamasmdan bemen evvel, perşembe gecesi, Kerala'da nüfus başına dagıtüan pirinç mlktannm arttınlmasıru emretmiş, fakat o Kamandan bu yana durum hafckmda nerhangi bir açıklamada bulunmamıçtır. GftEYCILERE SERT DAVRANAN ATİNA PBOTESTO EDİLDİ ATtNA (a.a. Radyolar) illetlerarası Hür Ssndikalar (C.Î.S.L.) Genel Sekreteri ömer Becu, Yunanistan Başbakanı Stefanopulosa gönderdiği bir telgrafta, Yunan işçilerinin grevine mâni olmak için polisin aldığı tenkil tedbirlerini protesto etmekte ve Atina hükumetinden, sendika haklanna riayeti sağlamasını istemektedir. öte yandan Iktisadî Koordinasyon Bakanı Konstantin Mit»otakis, dün akşam Parlâmentoda bütün grevcileri adalet huzurun» çıkarmakU tehdit etmiştir. « Şu sırada bazı bteklerde bulunmak fizere yapılan grevler gibi, siyasî mabiyette grevler de cereyan etmektedir» diyen Bakan, ücretlerde denge sağlıyacak genel bir plân hazırlandığım belirttikten sonra, «fakat tehdit altında müzakerelere giristniyeeegiz» demiştir. Johnson bombardımana devama arzulu • BOSTON Bostooun göbeğinde dün büyük bbc yeraltı havagan borasn patlamif, v« yangın çıkmıs, olayda ban oteller harabe haline gelmlf, an •• 1 ttsi ölmüş, 56 kisi den lasU hmm yaralanmıştır. • VATÖCAN Polony» Komünist partisi ileri gelenlerindan Zenon Kilzsko, dün Vietnam Ue temasa geçerek Papa Alüua Paul'ün tlkbaharda Varsovayı ziyareti ihtimali konusunu görflsmeya başlanu$tır. • ŞAM Su seviyesinin tehUkeli surette yükselmesi üzertaM, kuzey Suriyede Fırat Nehri vadisinde 2M köy boşaltılmıştrr. • RABAT Kral tkinci Hasan, yabancı ülke başkentlerin» Fas muhalefct lideri Ben Barkanın Paris'te kaışılaştığı olaylarla ilgili Rabat görüşünü açıklamak üzere heyetier göndermiştlr. Faf Hükumeti, kaçınlma olayıyl» hit bir ilgisi olmadığını İddia etmektedir. • ROMA Italyan Hristiyan Demokrat Parti Genel tdare Kurulunun oybirliği ile kabul ettiği bir bildiri, birinci ve ikinci Aldo Moro Hükumetlerinin proglamlarında yer alan siyasî, iktisadi ve sosyal gayeleri teyid ederek, «Merkez . Sol» siyasetini y» niden canlandırma arzusunu ifmde etmektedir. • LUSAKA Sanblya H&kumetinin Ud Bakanı, devlet. ten kredi alan iki sirkette iliskileri tesbit edildiğinden görevlerin den istiia etmişlerdir. Baskaa Kaunda, Çalışma ve Sosyal Kalkınma Bakanı ile Ticaret ve Sanayl Bakanının siyasî nüfuzlannı kişisel çıkarlarına âlet etmelerine müsamaha göstermlyeceğini açıklamıstır. Vietkong 200 Âmerikaıı askerini pusuya düşürdü SAYGON (a.a. A.P. Radyolar) y ietkong çetecilerl, 200 kişilik bir Amerikan birliğini • sabil kasabası olan Bong Son yakınında pusuya düşürmüşlerdir. Sayılan 600 kadar olduğu tahmin edilen çeteciler, gizlendikleri yerden Amerika birliğini »ğvr makinalı tüfek ateşine tutmuşlardır. Bütün gün devam eden Vietkong ateşi karşısında Amerikan helikopterleri pusuya düsürülen birliğe yardım ve yaralıları taşım» imkânı bulamamıslardır. Amerikan jet bombardıman uçaklan hava şartları uçuşa elverişli olmadığından duruma müdahale edememiştir. Vietkong taralından çember içine ahnan birliğe yardım için ikinci bir Amerikan birliği olay yerine sevkedilmiş, fakat ağır Vietkong ateşi altında geri çekilmek zorunda kalmıştır. En az altı Amerikan helikopterinin isabet alarak mecburi inis vaptığı ıdylenmektedlr. ney Vietnam'ın gerçek ve tek temsilcisi olarak tanımalıdır» demektedir. Lâf anlayan beri gelsin anıyanlar bilirler, ben basnsî hayatımda da, basın hayatımda da bir kol çengi idim, yanl çok şakacı, alaycı bir çocukttun. Ne yazık ki öyle kalamadım ve çocuk kalamadım. Meşhur «Don Kamillo» serisinin babası meşhur ttolyan mizah muharriri Giovanni Guare»chi, kendisi için: «Herkes benım için ihtiyarladıkça çocuk gibi oldağumu söylej, doğru değildir bu. Ben, hamdol» sun hıçbir zaman çocukluktan kurtulmadım.» Der. Ne mes'ut müşahededir. Kâşki ben de bu filosof Italyan y v zarı gibi olsaydım.. Olamadun ve gitgide hayatı, insanları ve işimi çok ciddiye aldınv, Bir nefes bmür için değer mi bunca didişme, bnnca iddia?. «Yek beyza ve sad hezâr dâvâ» Yani, binbir dâva ve sonanda tek bir yumurta... O da bazan cılk ç> karsa! Ne ise dalmıyalım felsefeye!.Felseie deyince aklıma geldii Radyoda mektep talebelerini yarıstırıyorlar.. ilk başlangıcında dm yazdım. Çok güıel bir şey. Yalmx sualleri bir hocalar heyetine tertip ettirmeli ve çocuklara aynı suali sormah.. bazan bir tarafa o kadar zor sorular çıkıyor ki zavallı çocuklar bocalıyorlar. Demem o de* mek değil;. lâkırdıyı felsefeye ge> tireceğim.. radyoda spiker çocuklara sordu: Felsefe, yani filosofi kaç kelimeden mürekkeptir? Ve ne demektir? Çocnk eevap verdi. Filo ve lofi... Sofl «hlkmet» demek.. filo da ilim.. Spiker: Benim elimdeki eevapta sofl «hikmet» demek, «filo» da sevmek.. hikmeti sevmek, dedi^ bangi «hikmet» acaba? «Hikmet Feridun» mnf Yoksa «Abdullah Efendiı nin sahibi «Hikmet» mi?.. Yani bir ta> kım aeayip şeyler soruyorlar« ve söylüyorlarAma, ben bunlan da tenkid edecek değilim.» Diyecektim kl.. eskiden çok şakacı idim. Mizah yazarlığı da oradan geldi.. ne var ki zaman 1 a bu güzel huyumu kaybettira.. bir ekşidim, bir eksidim.. eb, yas da ilerledi.. Yasımın hesaba katılmadığı devirlerde, ben berkesle alay ederdim, her kes de benimle alay ederdi ve bu güzel bir şeydi. Şimdi ben kimse ile alay etmiyoruro. Çünkü bir kere alayın zevkini bilen kalmadı.. kızıveriyorlar.. kar» şılık, tatup olmıyacak şeyler ya> zıyor veya söylüyorlar. Kas yapalım derken göx çıkartıyornz... Sonra da unutmayın ki; o bizim vaktiyle konuştuğumuz cinaslı ve mecazlı türkçeyi anlıyan, konnşan da azaldı. îeni yeni «oydnrma» larla «tilcik» ler yapıldı. Bunların türltt anlam ayrıntılan da daha belli degil.» Sap derken, saman anIıyacaklar.. al sana bir belâ.. ivisi mi bıraktık şakayı da şimdi önii ilikli, yakası kravatlı yazı yazmaya çalışıyoruz o da bir kötü o f e yor, bir kötü olnyor ki, sormayın! T Kıbııs'm bağımsızlığı erek Türkiye, gerekae Tunanistan, bagımsı» lık teılne sımsıkı Mrılmıs görünüyorlar. Ne var ki, Ankara ve Atinanın teılerindeki benzerlik sadece kabukta, hattâ Isimdedir. AıIınd» kasdedilen snlam ve b»gımsızlık ilkesiyle kamnfle e dilmek istenen amaçlar arasında dağlar kadar fark vardır. Türkiye, Enosisi ebediyen men r a gömecek Avusturya tipi bir bagımsızlık pesindedir. Bilindi| i gibi 1955 te Avusturyaya b«r lunsuhğı, başka bir devlete, daha doğrusu Almanyaya iltihak •tmemesi şartiyle verilmişti. Yunanistan ise, Kıbnsın baftımsızhğına herhangi bir şartın bağlanmasını kabnle yanaşma • maktadır. Atina, ilhak gayesl gfitmediğini ileri sürerek dünya kamn oynnnn gözüntt boyamağa çalısırken, bir taraftan da «Enolisin bağımsızlığın bir devamı •ldnğunu kimse reddedemes» demektedir. Oniann nazannda, ber bağıms» bir devlet gelecefi hskkında karar vennek hakkına s*> hiptir. Yukarıdakiler, Kıbnsın dı» yapısı, nluslararası statüsü ile İ V fili tartışmalardır. Iç siyasî yapı fizerindeki Türk ve Ynnan tezleri de taban tabana cıttır. Yunanlılar, Türk toplnmunn, aagın Rum kalabalığının insafına terkedecek ve soydaşianmın alelâde bir azınlık baline getlrecek bir çoğunluk yönetiml i»temektedirler. Türkiye Ue, toydaşlarımız için bir çeşit idari muhtariyeti savunmaktadır. Çaglayangil'in «Bayram» gtm» tesine verdiği 5zel demeç yanlıa aksettinlmiş, Yunan tiyari eerrelerinde, Türkiyenin ştmdl «r». alijt» bir tutum nlemeye baslayarak takgim veya federasyon teılerini bıraktıgı biçimlnde yornmlanmıstır. Dıslşleri Baksm demecini önceki gün tevsfh etmiş T« demiştir ki: « Avusturya 11» Kıbna a»a> nndski benzerlik, münh&sıraa garantili bir bagımnıhk noktauna matuftur. Aneak Kıbnt me«eleai sadeee bağımsızlığı garantl etmekten ibaret değildiT. Kıbrısts yaşayan millî cemaatlerin karsilıkh meşru hak ve menfaatlerinin korunman problend de, en az bağınuızhk kadar 8nemlidir. Onnn içindir ki, Londra ve Zflricb Andlasmalan Kıbnsın milletlerarası statüsünü olduğu kadar, bu cemaatlerin haklarını ve karsılıklı münasebetlerini tanzim etmiştir. Müstakbel çözfim şeklinin me•elenin bütün bu nnsnrlanm kapsaması gerektiği fişikârdır.» Tnnanistan, Kıbns politikasının realist olmadığını inkftr etmiyor. Bakın Papandreunun oğ)u Andreas, Merkeı Birliği Partisi adına resmen neler söylüyor: < Kıbrıg meselesinin çözHmunde realizm, Truva Atı hlkâyesini andırmaktadır. Bu konnda realizm ancak Türkiye iie uzlaşmaya varmak demektir. Türkiye ile uzlaşraak ise, kendisine toprak ve diğer bedeller verilmesini gerektirir. Birleşraiş Milletler yolunnn terkedilmemelinin gerektiği kanısmdayızj» Işte çizmeğe çalıştığımız tabIo içinde Makarios'nn Atinada Yunan devlet adamlan ile alaeagı karar, berhalde sartsız bafımsızlık ve çoğnnlnk yoneti»ine götfirecek en kestirme v« tehlikesiı yol ile ilgili olacaktır. Tabiatiyle, Genel Kurul sonrası yeni safhada, Amerika ve Rusya gibi büyük ülkeler ve çeşitli bloklann tatumlan da titizlik le değerlendirilecektir. Ancak Ankara Atina ilişkilerindeki ajhr hava dağılana ve Türkiyedeki galeyan dinene kadar, nfak dahi olsa, kışkırtıcı bir teşebbfi«e geçilmesi beklenmemelidir. Kayhan Y M BAŞKAN JOHNSON Bu arada Başkan Johnson dün Beyaz Sarayda Vietnam sorununun görüşüldüğü yüksek seviyede ikinci bir toplantı yapmıs, bu arada 16 seriatörün Vietnamda bombardımanlara verilen aranın uzatılması yolunda ileri sürdükleri talepten de haberdar olduğunu açıklamıstır. Johnson, senatörlere bu konu' daki fikirlerini öğrenmekten mem nun kaldığını, fakat kendisinin daha önce Kongrenin şahsına tanınmış olduğu Amerikan menfaatlerini koruma yolunda istediği tedbiri alma hakkını kullanacağını belirtmiştir. Başkanın Vietnamda bombardımanlara yeniden başlanmasını arzu ettiği anlaşılmaktaysa da, Beyaz Saray bu yolda henüz hiçbir açıklama yapmamıştır. Beyaz Saray basm sözeüsü Bill Moyers, Johnson'ın, vereceği kararm AmeTİkan halkı için en isabetli karar olmasma çalıştığını söylemiş ve «Bu değerlendirmenin ne xaman sona ereceğinl Başkandan başkaaı bilemes» demiştir. KeralaM» vasiyetleri kuvvetll olan komünist llderlerl, pirinç mütannm arttınlmasına matul karann çok geç çıktıguu ve miktann zataa az olduğunu ilerl gurerek nümayişçUerl sokaklara dökmüşlerdlr. NümayişçUer bu tropik&l eyaletln dört sehrinin sokaklannda pollale yer yer çarpıçmışlardır. Polis cop kullanmı; ve en az Ud k e n ateş açmıçür. Fak&t olaylarta caa kaybı olduguna dair bir haber almmamıştır. Şehirlerin ekserisinda trenlor v« garlar nümayişçilertn devamb taarruzlarına ugrarken, Vall AJ>. Jain dün geco radyoda bir konuşma yapmıs ve numayi^çl güruhunu idar» edea UöeTİere aert bir ikazda bulunmuştur. Vall, «Şiddet bareketlerine dertaal »on verilmediğl takdirde knv v«t kalUnıİscaktır» demiştlr. Jain radyoda konuşurken nümayişçiler, Kerala eyaletinin başkenti olan Trtvandrum'da merkezl gara taarruı etmekteydUer. Solculann 34 Matlik grev çağnsına uyulmasını temln lç)a nümayleçiler demiryolu hetlarmı dabi pajçalamıalar ve trenlerl ĞurthıııiHiş •§ yftğma etmi&lenUr. Kerala'da patlak veren hftdbaler, Hindistanın karsı karşıya bulunâuğu çok dab* btiyük bir yiyeeeı: buhranmm belirtUerini teşkil etmektedir. HUkümet, 13 milyon kadar Hinüinin «büyük sıfantı» içinde ve açuk tehllkeslyle karşı karşıya olduğunu blldirmektedtr. Eyaletin kalabalık olması ve işsizügln artması dolayısiyle Kerala yiyecek kıtlığını di£er eyaletlere nazaran daha erken hissetmiştir. Aynca Hindistanda ptrtnç taüıgı çekümektedir. Ptrtnç, Kerala evaletinm başhca gıda maddesinl teçldl etmektedlr. Amerü» Hindiatana bugday yarduıunda bulunmuş ve aevkedilen Mnlerce too buğday açlıgı ve sıkmttyı nisbeten haflfletmiştlr. Fakat Benla haDa pirinç lstemektedlr. Hindlatanda bu yıl hsvalar görülmemi$ derecede kurak gittiğindea pirinç mahsulünün beş milyon tondaa Uç milyon tona duşecegl tabmin edilmektedlr. Diğer pirinç lstUısal eden ulkelerde de durum aynı oldugundan Htadietanm dı^andan ptrtnç aatm alması da mümkttn olmıyacaktır. Şiddet harekeUermin vuku bulmasına sebep olan Kerala'öaJd «muml greve, Basbakamn iktidardakl Kongre Partisi dahil, bütün siyasl partiler katümıştır. Yağmacılık ve ayaklanma başladığı sırada, Bayaa Gandi lktidan henüz bes gtindenberi devralmış vaziyetteydl. Pakat btlhass» Komünist Çin eyüimll Bint komünlstlerinin Bayaa dandl'TB btr ttraat vwuıl?ecaldert v« nefes aldırmıvscaklan tadır. Polis ateş açtı HO Şt MİNH öte yandan Kuzey Vietnam Cumhurbaşkanı Ho Şi Minh, birçok devlet başkanma mektuplar göndererek, Amerikanın barısın gerçekleşmesi için bombardıman lardan tamamen vazgeçmesi gerektiğini belirtmistir. Ho .Şi Minh, «Amerika, gerçekten ban» istiyorsa, görüsmelerde Ulrns»! Kurtuluş Cephesinl Gü Pirinç istiyorlar Papandreucu Merkez Birliği Partisinin sözeüsü Bakopulos, grevcilerin adalet huzuruna çıkanlacağı tehdidini şiddetle protesto etmiş ve «grevler, işçilerin tek silâhıdır ve Papandren hftkumetinin iktidardan çekilme sinden sonra hayat pahalıhgtnın korknnç dereoede artması, bu grevlere yol sçmıştır» demiştir. Hâlen Yunanistanda bir çok iş kolunda grev yapılmaktadır, Özellikle belediye, telekomünikasyon ve fınn işçileri iile devlet memuru olarak vazife gören mühendisler grev halindedirler. TEK StLÂH Kendini atom âlinti olarak tanıttı MOüNTAİN VtEW (Califomla) <a.a.) Kendisini civardaki Amerikan denia Uslertnde çalışan bir atom aliml olarak tanıtaa bir sahıs, Mountain View'dakl bir banka müdürune telefon ederek randevu istemiştir. Elinde, bomba olduğunu sijylediği bir cisimle randevuya gelen adam kasadaki 400.000 lirayı ahp gitmiştir. «Bu bomba ile uğraşmayın. Na«1 zararsız hale getireceğmizl bil miyorsunus. Uzaktan ldare ederek patlatabilirim» diyen çahı» 80 yaslannda, Bütün partiler katıldı DAHA ÇABUK DAHA TEMiZ YIKAR Yunanh bestecilerin boyhotu Atioa (ösel raahablrtmixd«n) 1966 yıhnm ilk «yınd» Yunani»tanda yapümakt» olan (ravciler* paralel olarak, en popüler Yunanh bestecüerden üçü bir blldiri yayınlayarak, sansür harek»tini protesto etmek için Yunanistindaki faaliyetlerine aoa verdiklerinl açıklamışlardır. Yunan tınırları dısında da ftn Kİmıs bu bestecilerden Hacidakis, Teodorakij v« Ksarhako» kendl bestelerinin Yunan radyolannda, orkestralannd» v» diskoteklerinde çalınmasını yasaklamakta, •ansür kaldırılmcaya kadar sede ca yabancı sirketler için yalnıı Avrupada plftk dolduracaklarını söylemiflerdir. Hükumetin bazı aarkılan radyolardan yasaklamaunı •saçma» olarak vasıflandırılan besteciler, |arkı bestelemek diçmda Yunanistanda başka bir faaliyett* bulunmıyacaklannı eklemektedirler. Yunan «anatçüarımn bu protestolanna, aynı zamanda aşın solcu EDA partisinden son seçimler den milletvekili da »eçilen ünlü besteci Teodorakise (Zorba fllmlnln müziğini de yazmışttr) ait aarküann Yunan Radyolarından yayml anmamaa yolunda alınan karar olmuştur. Teodorakis geçenlerde, «Ben sadece solcu değilim, düpedüı komünistim» demişü. Bu ve bunun gibi sanat faaliyeti dışındaki siyasî faaliyetleri ile hükumeti tedirgin eden bestecinin bu tutumu ilgilileri »inirlendirmiştir. Teodorakis ayrıca solcu Lambrakis Gençlik Teşkilâtının da başkanlığını yapmaktadır. Diğer iki besteci ise meslekdajlarına karşı alınan karan protesto etmek için son kararlariyle ona bağlıhklarmı belirtmek ist«mişlerdir. Btınunla beraber Hacidaris ile Ksarhakos, şarkı güftelerinin Yunanistanda çok sıkı bir sansürden geçtiğini de belirtmektedir. A KB.AN K 1Î7 ancul faaÜyet yüın& Nedy Lamarr'a önemli birrol verildi U)S ANGELES, ( a j . ) BUyük bir mafazadan eşya çalarken yakalandığı iddia edilen ve sonra serbest bırakıldığı bildirilen bir zaxnanların ünlü yıldızı Heddy Lamarr, yeni bir lilimde baş rolü oynamaya hazırlamnaktadır. «Yanarak öldü» adlı filmin çekl mine gelecek hafta başlanacaktır. Pümin yapıcvsı Bert Gordon, bu olay yüzünden yıldızla olan an laşmasını bozmak niyetinde olma dığım söylemişitir. Heddy Lamarr 1951 denberi Uk defa beyaz perdede önemli bir rolde görtlnecektir. 100 şiıbesi ile' bugun "girmek^ tedir.Sayın halknmzın kuruluştanı beri 'csirgemedikleri ıyakm 'alâka/ye, 'teşviklerine şukranla nmızı ve daimauhizmederinde bulunmaktan bahtiyarlık duy1 makta olduğumuzu arzederiz: AKBANK T.A.Ş. HOOVER 10 erkek gömleği veya 4 yatak çarşafım 4 dakikada yıkar. Kazan paslanmaz^çeliktendir. Pulsatör pervane kaynatma iesiFlîdir Otomatik sıkıcı kazan içine saklanır Çok iş görür azyer tutar 2sene garantilidir MATAŞ Tİcaret A.Ş. Halaskârgazi C133 Pangaltı ..stanbul Tel: 47 44 30, TUnel karşıst HOOVER mağazası Karaköy İstanbul Tel: 49 77 77 Biz, çok cinaslı, ince alaylı, esprili siizler söyler ve yazardık. Bizden evvelkiler de bunların daniskasını yapmıştı.. bu dîl, öyle seylere çok müsait idi.. bundan 2530 sene evvel Yakup Kadri Beyin, nerede yazdığmı veya söylediğini hatırlıyamadıfım: «Türkçe, en ileri batı dilleri kadar ifade kudreti kazanmıs zengin bir dildir» mealinde bir sözü vardı. Ne kadar doğru idi. Bu imkân şimdi kayboldu. Kaybolmadı.. hâlâ da yazılabilir ama, anlıyanı azaldı.. Şu satırları yazarken şene bir Fransız muharririne ilişeceğim. Pierre Danino.. pek nüktedan bir yazardır. Pek ince alaylar eder.. ama ne var ki elinde bir dil var ki, oya gibi işlenmiş. Dört kelimeyi bir yere getirince âdeta kendilifinden espri oluyor. Ve 6nun için ne güzel şeyler yazılraış ve yazılıyor. Böylece bu suale de cevap vermiş olduk?!. deyip sözü keselim. derken aklıma geldi. Oldum olası bizde yazılanın anlaşılmamasından şikâyet edümiştir. Hansi sai rin söylediğini hatırlıyamadığim su: Ben ne yazdım, s»n ne fehmettin earip efsânedir! Mısraı bunu gösterir. Sakın benimkiler de öyle olmasm. B. FELEK Siewart WashingfoR'dan Londraya döndîi Londra (a.a.) ingıltere Dışişleri Bakanı Ste\vdrt. dııı sece Washıngtondan donüsünd.? t.ondra hava alanmda yaptığı bir konuşmada, Uzakdoğudakı tngiliz birliklerinin bnemli bir kîsmmın geri çekilmiyeceğini dogrulamıştır. Stewart, bununla beraber bu konuda henüz kesin bir karar ahnmadıgını belirttikten sonra son sözün hükumete ait olduğunu söylemistir. UMUM MÜDÜRLÜĞÖ CKVZA AK1K Ue ÜMtT GOSTUNA Ni«anlandılar KadıköT 19.1M6 Merhum Mustafa Fazıl Bev ve Fatma Fazıl Hanımın kızları. merhum Tevfik Î3ıat Bey haremi, merhum Ehat ve Dr. FazıVın ve merhume Akile ve Azra Erhat'ın anneleri, Semra Uman, Tevfik Erhat ve Cem Erhafın büyıikanneleri, Magda ve Yvetta Erhafın kayınvalideleri, Mehmet Uman'ın büjrük kayınvalideleri, Gül Leylâ Uman'ın ninesi OLUM « • • •• NASİBE ERHAT 29 Ocak 1966 günü Hakkm rahmetlne kavuştnustur. Cenazesi 30 Ocak 1966 günü öğle namazından sonra Şişli Camiinden kaldırılarak Üsküdardakl aüe kab:;r>e tevdl edilecektir. Çelenk gönderilmemesi rica olunur. tlAncılık: 1263 101' Cumhıuiyet 1M3 KATIP 21 AD B7S pUka myül ksmyonumun plâkacuu kaybettim. HükümsUzdür. All 1011
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle