Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAHtFE ALTT 13 Ocak 1966 Şimdililc 1O2 soru Kemal Aydar illet Meclisi gündeminde yer alan sorulann adeti şimdiden bir hayli kabarmış bulunuyor. Pazartesi günkü «33. Birleşim» in gündeminde Başbakan ve Bakanlara yöneltümiş bulnnan çeşitli konulardaki sorulann adeti rakamla 102 idi. Bir sorunun gündemden çıkması için ya cevaplandırılması, ya da soru sahibinin, sorunun görüşüleceği iki birleşimde de üst üste bulunmaması gerekmektedir. Sorular bugün için bn iki yol ile de eksümedifine ve bemen hergün bir kaç tanesi mevcuta eklendiğine göre, toplantı yılı sonuna kadar sorn adedinin kaça yükseleceği, doğrusu meraka değer bir hesap olarak meydana çıkmaktadır. Bugün için 102 kadar olan sorular içinde neIer yok ki? Falan yere kurulacak kâğıt fabrikasının gecikme sebeplerinden ilkokul müfettişleri için her ilçeye bir cip verilmesi hususunda ne düşünüldüğüne kadar, üniversiteye giremeyenle \ rin durumu gözönüne alınarak ne gibi tedbirler düşünüldüğünden «umuma mahsus mahallerde pervasızca yapılmakta olan ve striptiz tâbir edilen eğlence» hakkında ne düşünüldüğüne kadar çeşitli meseleler (!) bu sorulara konu olmaktadır. Pahalılığı hissedeıılec ve etmepenlet Orhan DURU 13 Ocafc 1927 tarihli Cumhuriyet'ten M M aliye Bakanı lhsan Gursan arahk ayı ortalannda 1966 yılı bütçesini Karma Bütçe ve Plân Komisyonuna sunarken toptan eşya fiatlarında eylül sonu rakamlarına göre c'o8 oranmda artış gosterdiğini söylemişti. Aynı gün yaptığı bir konuşmada eski Maliye Bakanı Ferit Melen daha sonraki aylann sonuçlarına bakarak artışlann yüzde 10 u geçtiğini soylüyor, enflâsyon içinde olduğumuza işaret ediyordu. dele etmesi gerektiğini, kimi zaman yazılan haberlerin menfi sonnçlar doğaracağını) yazıyor. Bu şekilde davranış memleket yaranna değildir. Ticaret Bakanhğı fiat konosunda tedbirler almalıdır. Bakanlık herhalde bu yazılanlar karşısında gerekli cevapları ve kesin rakamlan verecektir. Bütçe Komisyonuna da bu enflâsyon vehmi hâkim oldn.> Köksal bu arada gazetemizin «yüzde 13 oranmda fiat artışı olduçunu» bıldiren nüshasını de elinde sallıyordu. Oysa gazetemizdeki haberde, devletin resmi yayınlarmdan alınmış bilginin dışında herhangi bir husus yoktu. Vekil Beyin grip salgını hakkındaki beyanatı Ankara, 12 (ajı.) Sıhhıye Vekili Refik bey grip salgını hakkında şu izahatı vermiştır: Avrupa'nın ve Amerıkanın hemen her tarafında şiddetle hüküm süren grip hastalığı, memleketimizin de muhtelif yerlerinde göriilmeye baslamıştır. Yaptığımız incelemeye gore, bu hastalık çok şükür bizde hafif geçirilmektedir. Gripin şiddetle hüküm sürdüğü îstanbulda geçen ay zatürreden ölenlerin yekunu 13 iken şimdi 22'ye yükselmıstir. En ufak bir soğuk algınlığından ve nezle alâiminden derhal istirahate çekilmek lâzımdır. Bu suretle ihtilâtın önlenmesi mümkün olacaktır. Yeni Defterdar vekili vazifeye başladı Yenı Defterdar Vekili Remzl bey dün vazıfesine baslamış, bu suretle Defterdarhktakı Mü fettıs Ibrahim beyle Defterdar Ali Hikmet bey arasındaki hâdıse de kapanmı^tır. ^ [KORİ Liman işleri Lıman tslerı hakkında Şirket Müdüru Hamdi (Basar) bey bir muhabırımize şu beyanatı vermıstır: « Limandaki faaliyet inkıtaa uğramış değildır. Elimızdeki vesaıtle bu faaliyeti idame ettiriyoruz ve hiç bır yerden de şikâyet vâki olmamıştır. Mavnacılardan çalısmak için muracaat eden yoktur. Mamaafıh yakında bunlara ihtiyacımız kalmayacak. şirket vesaitıni cendi temın edecektır.» Bu arada basın, gorevini yapıyor ve en son rakamları bulup, geçen yılki fiatlarla karşılaştırarak, ya da resmî belgelere dayanarak geçen yıl fiatlan ile bu yıl fiatlan arasındaki farkları belirten haberler yayınhyordu. İŞCAN ve ERKUT «Pahalılığı onlar yaratıyormuş (!)» KIBRIS: KAYIPLAR •• nce Millet Meclisinde, sonra I I da «Okumuşlar Meclisi» nde «Kıbrısın ne olduğu?» tartışıldı. Sonucuna bir yol bakalım... Millet Meclisinde konu, işe «Türk gibi başlanıldı» sozune uygun çıkışla raya oturtuldu. Başkan Ferruh Bozbeyli kötü bir not aldı. İstemezdık... Senato, adı ustünde, Okumuşlar Meclisi,.. Konuyu, okumuşlar huzuruna getiren MBG gerçekten gücü yerinde bir topluluk olduğunu gösterdi. Meclis Başkan Vekili (A.P. li) Fikret Turhangıl, Ahmet Yüdız'ın deyimiyle «eski başkanları hatırlatır şekilde davrandı». Turhanğıl, Johnson'un mektubu önergesüıi göz gdre göre oya koymadı, koydurmadı. Ne var ki, bu davramşı Senato tutanaklarına da geçti. Kamu oyu da buna radyodan tanık oldu. Bu görüşmelerde en büyük yarayı, ne hükümet, ne de muhalefet aldı... En ağır yarayı bizzat A P. li Başkanvekili Fikret Turhangıl «kendine açtı!» yazık! Konuşmacılar, ışe radyo da ka nşınca «konuşma kurtları» m bol bol doktüler! Bir an geldi ki, «Kıbrıs ne oldu?» dıye sordu her kes birbirıne .. Mecliste «senben» ile başlıyan çekişme, Senatoda «sizbiz» ile devam etti. FİKRET OTYAM Belediye Başkanlorı «Fiatlann artırılması için snnl gayretler, mnzır gayretler vardır. Ankara ve Istanbul Belediye Başkanları CHP lidirler ve fiat artışına yardım edivorlar.» Geçen hafta içinde Parlâmentoda Ticaret Bakanlığı bütçesi göruşülurken, butün bu gerçekler AP h uyelerden birisi tarafından garip bir anlayışla ele ahndı. Zavallı Belediye Baskanlannın suçlannın ne olduğunu ise kimse pek iyi anlıyamıyordu. den hemen cevaplanması gereken bir soru, belki aylarca sonra bilen sırası gelmeyeceği biline biline gündemin sorular bölümünün ileri maddeleri arasında uykuya terkedilmiş durumdadır. Örneğin, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Tural'ın Millî Savunma Bakanına göndermiş olduğu yazının «tam metninin ne olduğu» sorusu, 4. Koalisyon zamanında bazı miUetvekil \ lerinin «rtürlü çıkar sağladıkları, karşılıksız krediler elde ettikleri hakkındakl neşriyatın doğru j olup olmadığı» sorusu, kendilerine belki de hiç sıra gelmeyecek sırada yer alnuşlardır. \ Gerçi bunların yanısıra, yukarıda birkaç örne j gini vermiş bulunduğumuz pek sudan sorular da mevcut. Millî Piyangonun 96364 de ne kadar kâr sağladığı ve hâlen kaç personeli bulunduğu, falan ilin kıyılarında bannak yerlerinin tesbit edilip edilmediği, filân hastahanenin röntgen cihaıının işlemez balde bırakılmasının sebebinin ne olduğu, şu ilçenin yol ve köprü ihtiyacının ne zaman karşılanacağı, Süt Kurumunun bu taribe kadar ne miktar süt işlediği, filân ilçede sağlık evi yapılmasının 966 plân uygulanmasmda yer alıp almadığı gibi.. Anayasanın 88. maddesi soru müessesesini Mecliste denetim yollarından biri olarak göstermiştir. Oysa şu izahına çalıştığımız diizen içinde «soru» nun, bir denetim yolu sağlayıp sağlamadığı da ayrı bir soru konusu olmaktadır. k D ahası var. Bazan çok önemli bir soru, konusunun nezaktti ve aktüel olması yönlerin Normal ama... ütün bunlar, yapılması normal şeylerdı. Aslında fiat artışlan konusunda tartışmalar, geçen yaz seçımlerden önce Başbakan Demirel'in «fîat artışlan sıhhat alâmetidir» demesiyle baslamıstı. Bu öyle bir sıhhat alâmetiydiki fiatlar bir yıl içinde yüzde 10 artıyorsa, geçen yıl 100 lira maaş alan ve maaşı değişmıyen bir memur bu yıl 90 lira kazanç sağhyor demekti. Bu öyle bir sıhhat alâmetiydi ki dar gelirli ve değişmez kazançh kişiler durmadan ellerindeki paranın geçen yıla kıyasla daha çabuk bittiğini, hayal olup uçtuğunu görüyorlardı. F eyyaz Köksal ayrıca şunları soylüyordu: B elde değil... AP. li senatörler, mu halefet sözcülerini iyi «demarke» ettiler, sana dışında. Dışişleri Bakanı, Ahmet Yıldız'ın çok önemli sorulannı cevapsız koymuştu o erişümez taktikle ri sonucu. Yıldız, konuşmasında bunu belirtti. Bakan, tekrar söz aldı «müteessirim» dedi. •Hepsini anlattım. Sadece Ahmet Yıldız anla mak istemedi, yahut anlamadı. Tek tesellim, efkârı umumiye anladı» ve kürsüden indi. Yıldız, böylelik le bir •gol» yedi, gider ayak! Tramvay kazası tahkikatı Evvelki akşam Ankarada vu ku bulan tramvay kazasından Tramvay Şirketinin mes'ul olduğu tahakkuk etmıştir. Dun gece yarısı hâdise mahallinde yapılan fennî tecrübe bu neticeyi vermiştir. Kaza yapan arabanm bundan önce iki defa daha kaza yaptığı ve frenlerınin tutmadığı bilindiği halde seferde kullanılması Şirketın taksiratını açıkça meydana çıSarmaktadır. Çin'de katliâm Pekin, 12 (a.a.) Çin'de müthis bır katlıam icra edilmı^tır. Vangçipao lehrinde ahalinın haydutlar tarafından baskına uğraması üzerine kadın ve çocuklann da dahil olduğu 1000 kİMmn kılıçtan geçirıldığı ve şehrın ateşe verıldiği bıldirilmektedir. •••«•••••••••••)taıuuıaa>n«Miaııı>«tııı)ı Şimdi Tutarsızlıklar öksal'ın başka sözlerınden ise yukarıda örneklerini verdiklerine göre tutarsızlıklar çıkıyordu ortaya. Örneğin, gazetelerin haberini beğenmediği halde kalkıp bu habere göre bilhassa gıda maddeleri fiatlarmda artış olduğunu soylüyordu. Sonra «pirinc fiatlan artarsa ya kemerleri sıkalım, bulen r yiyelim: ya da dısarıdan pirinç getirip fiatlan dü\ürelim» diyordu. S Açık arttırma... onuşan AP lı, Kurucu Meclıs uyelerınden ve muteahhıt milletvekılı Feyyaz Köksal ıdı. Şunları soylüyordu: K K Bu gibi büyük fıat artısları başka ulkelerde hukumetler devirir, Bakanlar değiştirir, iktidarları yerınden oynatırdı ama Türkiyede hiç de öyle olmuyordu. Tam tersine fıat artışlarını belgeleriyle yaymlayan gazetelere saldırılar oluyordu. «Basınımız fiat artışında açık artırmaya çıkmıştır. Gazetelerimiz bu bususu açık artırmaya çıkarmıstır. Bu yapılacak şey mi? Enflâsyonla yalnız iktidar değil, bütün vatandaşlarımız mücadele etmelidir. Bir îsviçreli profesör (enflâsyonla herkesin müca Dışişîeri Bakanımız ışişleri Bakanımız, kendini gösterdi.. İğnelı, inandırıcı, bazan vurucu, bazan okşayıcı, bazan da ne olduğu anlaşılmıyan davranış ve konuşmalarıyle makamına lâyık bir insan olduğunu ispat etti. Tek seçici Suleyman Demirel, Dışişleri Bakaniyle ne denli övünse yerıdir.. Çağlayangıl aynı zamanda «çok açıkgöz» oldu ğunu da ortaya koydu. Konuşma lartnı hep ıftar sonrasına getirdi. Herkes evinde, radyosunun başında.. Bakan, iyi ayarladı «bu numara» yı. Gerçekleri bir yana bırakma çabası D aym Bakan müsaade ederlerse, tek teselli» nin o kadar ko lay olmayacağını açıklayalım. Bay Bakan, eski kuşaktandır, yâ ni nesilden. Osmanlıca deyimleri çok sever, kabul. Amerikaya gitti üç hafta, bir ay, Osmanlıcayı da unutup, Fransızca konuşmaya başladı! Haydi lngilizce olsa neyse! Simdi, konuşmasma «kendlmiz ce bir örnek» verelim: cCumhuriyet Halk Partisi muh terem sozcüsü BEKATA bu debat' ta (debat = politik görüşmeler) bizim için kadirnâşinas davrandı. Ben «supereta» mıyım kı gidip oraya, o devletlerin daha önce tasarladıkları reyleri mmterefıllâh değıştirebileyim? Gazete matbuatından misâl vereyim. Bu patrıkhaneye, Türk generosîte'sinin tım sali olarak bakalım dedim. Bır compromiye varahm dedim. Ada, de facto ikiye ayrılmıştır. 113456789 A slında Feyyaz Kdksal'ın gerçekleri bir yana bırakıp, «Gazeteler yazmasaydı, daha iyi olurdu» der gibilerden konuşması Bütç e Komisyonunun diğer üyeleri tarafından da tenkid edildi. Oysa bu konuşmanın gerçek sebepleri iki noktada toplanabilirdi: 0 Fiatlarda gerçekten bir yükselme olsa bile, bunların yazılmasına tahammülsüzlük göstermekve partizan bir çaba ile iktidarı korumak. Q CHP li Belediye Baskanlannı suçlayarak, sorumluluğu AP den ve AP iktidanndan nzaklastırmak. Ayrıca bir başka komisyon üyesinin belirttiği gibi geliri yüksek olan ve bu geliri «piyasadaki bu gibi fiat artıslanndan zarar görmeyen» bir müteahhidin fiat artıslarının etkisini etinde. kemiğinde duyması da imkânsız. Kipriyanu bize obligation empose edemez. Her şeyin bir legalite'si vardır.» Çağlayangil, şimdi teselli e t sin kendini, halk anladı diye Demirel * M NOT: Hafta içinde bağımsız milletvekili Orhan AIp ve bağımsız senatörler İhsan Ramit Tiğrel, lîiısnü Söylemezoğlu AP ye girmişlerdir. IIIIIIIIIIIMllUIIIIIIIUIİIIIIIUIIIIIrMIUIIIUIIIIIinilllllllllllllll IIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMimilllHÜ MECLİSTEN FANTEZİ Erdemir Arsan Boks macmın piyes haline getirilmiş şeklidir M. Ali ARSAN Yer: Türkiye Büyük Millet Meclisi. Bölüm : Millet Partisi Grup odası. Vuruşkatüar: Memduh Erdemir (MP), Mehmet Aü Arsan (eski MP li) ve MP li figüranlar.. Hakem: Enver Kök (CKMP). Eldiven yerine kullanılan eşyalar: Mermer sigara tablası çiçeklik demiri, en galiz küfürler.. Yan hakemler: Koridorun iki duvan. tlerde, eldiven yerine Arsan tarafından kullanılacak eşya: Sarı baston. facık, tefecik Arsan, koltukta âdeta kaybolur). Memduh Erdemir (Ayaktadır, gözlüklerini düzeltir, sert bir sesle) Yahu bu mektubu sen mi yazdın? Bu senin yazın mıdır mı? Nasü yazarsın bunu bana be? Sana diyom, nası yazan na?.. I Millet Meclisindeki konuşması mn aksine, Senatoda, daha akla yatkın konuştu, halletti. Apaçık sorulara öyle ustahklı ce\aplar verdi, hattâ vermedi ki, soru yöneltenler «acaba sormadık mı?» gibi bir kuşkuya duştuler... Birleşmiş Milletler Siyasî Komisyonunda aleyhimize tecelli eden tav siye kararmı biz, Çağlayangil'e borçluyuz sanıyorduk! Oysa yanılmışız. Kaybetsek de ne gam? «Gerçek» bir Dışişleri Bakanı ka zandık. Yetmez mi? Tek anlamayan insan: YILDIZ ! kinci defa söz alan M.B.G. | sozcüsü Ahmet Yıldız, kendısine, bir önceki günkü müzakerelerde Dışişleri Bakanmın lutfettiği «dolgun ücretli avukat» deyimine bıle cevap vermiyecek kadar nazık davrandı! Bu «nezaketli konuşma» nın böyle oünası için büyük emek sarfeden A.P. li Kâzım Yurdakul'u kutlamamak Bütçe komisyonunun geleneği niiü. Al bir daha (Yumruğu sallar = fakat yumruğu yiyen seslemr) Mem = ne oldu? (Juhcuğum, Memduhcuğum ben Ar = Memduh ERDEMİR = ektubu açıklatmıyan grupun başı olan Demirel, yaptığı son konuşmayla bazı kuşkuları ortadan kaldırdı. Tabiî Kıbrıs konusunda, yanlış anlaşıl • masın... Konuşması, olumluydu, yapıcıydı, birleştirıciydi ve ekşıyen ağızlara bol bal idi.. Eski Başbakan lnönünün k ü r süye emin adımlarla çıkışını hatırlıyanlar gepegenç Demirelın yarışa çıkar gibi hareketini belki yadırgıyorlar. Inışı de öyle, atlaya atlaya. Bir gün kazaen ayaçı takılır da burun üstü gi derse sakın «nazar değdi» demesın Demirel, bılıriz nazara inanır. Bu, çok enerjik hareketindendir, nazardan değildir... Başbakan, önümüzdeki gün • lerde Turk basınından her zamanki gıbı uyarıcı, yapıcı davranış istedi. Güzel bir iş olur da basın, bunun hakkını vermez mi? Elbette verir. Va • mı başka basından bunu beklemek? Yok. O halde Türk toplumunun gerçekten yararına atılacak her adımda Demirel, bilsin ki basın, Turk basım yanmda olacaktır. Va mı bunun başka izah tarzı? Yok. O halde mesele kapanmıştır. Sıra, mektubun açılmasında.. SOLDAN SAĞA: 1 Bu mevsimde bir çoğumuzun uğradığı rahatsızlık (iki söz). 2 Fazla sayıflık sonucu boyun ve orauılarda jişler belirmesl hastalığı, güzel sa nat.3 Bir emir, ümit ederek.4 Yakın yerde değil, birçesit fırtına. 5 oToprağı yeter derecede yağmur alan vilâyet» mânasına iki söz. 6 Bir balık clnsi. tahtadan ve yuvarlak su kabının dörtte ikisi. 7 •Dünyamızm peykine yakın olmıyan mesafede» karşıhgı iki soz. 8 Tersl leke bırakan sıcak ruzgârdır, «dağ kovuğu bulmaya cahş!.ı mânasına iki sozlu bır emir. 9 Bır avlanması vasıtası, çok miktarda değil, nesne. YUKARIDAN AŞAĞITA: 1 Uykuda soylenip konuşma işl. 2 Avrupanın Akar sularmdan. tersl ıramaç» demektir. 3 Bir harfın okunusu, Ermenice «Tanrı» mânasına gelen soz. 4 «Sahip olduğu buSday tozu hiç rutubetli değil. karşıhğı ıVcl soz. 5 Bır soru ve edatı, dile ve di' 1 ^ 3 4 5 6 7 8 9 maja tadı ç k o ^ ' hoş gelen şevlere eskiler boyla derlerdi. 6 Seyis (iki soz>. 7 Çevrilince nar gl bi yanmış ate? belirlr, onu yapa yım derken gdı çıkarmamalıdır. 9 Uttnkn DnımacaoiD 8 Bir bakaılığımızın eski tıalledllmls 5ekll adı. nota. 9 «Pistonlu efendl ve bey» mânasına iki söz. tzmir Göğüs Hastalıkları Hastcumsi Bagtabibliğiıulen: Cinsi Miktan Muhtelif cins ilâç ve Cerrahî malzeme 63 kalem Tahmini Bedeli Lira Kr. 294.835.00 Geçıcı Teminat Lira Kr. 15.543.40 Yukanda yazılı 63 kalem ilâç ve cerrahî malzeme kapalı zarf eksiltmesi suretile satın alınacaktır. Eksiltme 27 ocak 1966 perşembe günü saat 11.00 de hastanede yapılacaktır. Şartnameler Izmirde hastane idaresinde görülebileeeğ'. gibi talep vukuunda posta ile harice de eönderilebilir. Taliplerin, usulüne göre hazırhyacaklan teklif mekruplarmı (içlerine teminat ve 1966 yıb Trearet Odası belgelerini de koymak şartiyle) eksiltmenin yapüacağı saatten en geç bir saat evveline kadar Komisyona vermeleri lâzımdır. (Basm t 847667/4321 Birinci perde Ikinci perde (Dışarda sulu bir kar yağmaktadır. Havada bir hüzün vardır. MP den bir süre önce ıstifa eden Mehmet Alı Arsan, TBMM nin vestiyerine ağır adımlarla girer.) Memduh Erdemir Vay benim iki gözüm, Mehmet Alicim, nasılsın aziz kardeşim? Ne var, ne yok? Seni ne kadar özledim büemezsin.. Arsan (Şaşkın şaşkın bakar) Şey.. İyiyim.. Siz nasüsuuz? Erdemir Çok iyiyim. Seni gördüm daha iyi oldum. Bölükbaşı da aynen böyle olur da.. Bu sebeple benim de böyle olmam lâzım. Yooo öyle bakma, elimdeki çanta kendi çantamdır, Bölükbaşı'nın değil. Artık bunu taşıyorum. Arsan (Sırıtır) Tebrık ederim Memduh bey.. Erdemir (Arsan'ın koluna girer. beraberce yiırümeye başlarlar) Eee, daha daha ne var ne yok, daha daha nasılsınızdır? Arsan İyiyim. Erdemir Bizim gruptan ayrıldın ama, bu demek değildir ki, kalblerimiz, dostluklarımız ayrıldı. Haydi bizim grup odasına çıkalım da sana bir kafe söyleyeyim. (Asan söre binerler). (Millet Partisinin Grup odası.. Mehmet Ali Arsan ürkek adımlarla odaya girer, bir ko'Jtuğa oturur. U san değilim, Grup arkadaşınım.. s ysa daima Komisyon (Erdemir sertçe bakar fakat göre s Baskanı Ismet Sezginmez) Osssssuuuun. Hazır dayak at = Ş in ağzmdan ortaya koma hevesine ulaşmışken bırak, kim olursan ol, seni de döveyim. (Bu sı = nulan bir Bütçe Komisyo2 ~ rada Arsan sert bir kroşe ile Erde ~ nu geleneği vardı: «Bütçe Arsan (tyice şasırmıştır) yazmir'i iyice sersemletir.) = Komisyonu teknik bir ko= dım, mektup benimdir. YazdıklanPerde iner. misyondur ve burada ar= nu. mektuptaki iddialan ispata dâE kadaşlar parti farkı gözetvet ediyorum seni, aksi balde müfteri durumunda kalacaksın.. = meksizin kendi görüşleri(Gazete rotatifleri haberi basan E ni anlatırlar.» Ne oldu bu Erdemir (Koltukta oturan Arsan'a sert adımlarla yaklaşır) Bunu gazeteleri adetâ kusmaktadır. Ola Ş güzel gelenek? ym çirkinliğini belirten bu haberler bana mı söylüyon lan? Ha bana mı söylüyon, al sana.. (Masanın ü üstüne, MP liler üstüste demeçler verirler.) zerinde duran miri malı mermer (Demeçler hep bir ağızdan bir S rt>*sa a > ' n l oturumda bir tablayı aldığı gibi atar Mehmet Ali'nin burnunun ortasında durdurur. spiker tarafından okunur): E \j konuşma yapan Erol Insaflı tabla burna fazla vurmaz Spiker Öyle bir olay geçmemiş E Akçal (AP), biraz da neyseki.) tir. Hepsi yalandır, uydurmadır. = Ticaret Bakam Macit ZeArsan (Ani olarak inen tablay Her ne kadar, Mehmet Ali Arsan, = ren'in tutumunu eleştirela burnundan yaralanmıştır, kan Grup odamıza teşrif etmişlerse de bulmamıştir. E rek ortaya koymaktan çeakar, iki elini yüzüne kapatır, ka böyle bir olay vuku nın. miri malı halılar üzerine akma Bu basının uydurmasıdır, kasıtlıdmr. = kinmiyordu. O da bir APli ~ değil miydi? AP liydi ama masıru sağlar) Ah.. Anam.. Garip Yalandmr.. Biz vurmadııık.. anatn.. Burnum benim.. Garip bur(Memduh Erdemir birden sahne E geleneğe uyuyordu. num. ye girer, karşısında bir gazetecî varAkçal, toptan eşya fiatdır. Bunu görünce Erdemir şaşınr.) E Erdemir (Bu durumdan derhal = larında yüzde 13,9 bir aristifadeyle Arsan'a girişir Kahve yeErdemir (Şaşkın ve telâşh) rine sigara tablası ve yumruk ik Sormak istiyorsunuz kavgayı. Ben E tış olduğunu büdiriyor, aram edecekmiş meğer, bunu belirt vurmadım.. MP den kimse vurma E sü artışın belki bunun da mek isteyen mimikler yaparak vur dı.. Bir benim cüsseme bakın, bir üzerinde olduğunu hatırmaya devam eder) Al sana... Al sa de Arsan'a, yakışıyor muyuz birbiriE latıyordu. Çünkü resmî isna... Kahve... Orta... Şekerli... Bu mize?. da... Sade... Bu da... Az şekerli... Gazeteci Ne siz, ne de bu olay E tatistikler bazı ana malLan bu da... Çok sade... Al sana... yakışmıyor milletvekillerine, pekiy, = larda sadece resmî satış Arsan (Can havliyle kendini dı bir sorum var, o halde kim dövdü E fiatlarını ele alırlardı. Oyşarı atarken) tmdaaat.. (Diğer MP Arsan'ı? sa herkes geçeu yıl demirliler de ardmdan koşarlar, saldınErdemir Bizim karakollarda da lar bir süre koridorda devam eder.) olur bu, kendi kendini dövüp yara E de, çimentoda karaborsa Enver Kök tmdaaaaaaat... Can lanmıştır. Aziz, muhterem ve sayın E olduğunu biliyordu. Oysa kurtaran yok mu? Adam öldürüyor arkadaşım Arsan.. Muhakkak öyle E bunlara ait rakamlar reslar.. (CKMP li Kök, bakar lri kim olmuştur. E mî toptan eşya fiatlan ense müdahale etmiyor, hakem göreKoro Muhakkak olmuştur öyle. Z; deksine karaborsa fiatlan vini yüklenir Arsan'ı Memduh Erde(Perde iner). mir'in elinden kurtanr..) N o t : (Piyesin dördüncü perde E ile değil, resrih fiatlar ile Arsan Yeter gayriiii yeteeeer.. si bilâhare yazılacaktır. Zira Arsan, ZZ konulmuştu. öyleyse fiat Al sana.. (Erdemir'in gözlüğünü ka şimdi elinde bir bastonla gezmekte E artıslarının a=ı! sebeplerıpar, gözîüksüz kalan Erdemir, el dir. Ne var ki, Erdemir ortabkta =: nı bulup tedbır alınmalıyyordamıyla Arsan'ı arar. Eli bir ye görünmemektedir.) re değince bsğınr) Yakaladım a » HtOX = di. O Nerede • Ne zaman • Ne var paratorluğunun çoküşü (S. can EVDEKİ PAZAR (Ko GÜLRİZ SURüRİ ENGİN İSTANBÜL medl). Her gece 21.15, Pa. Loren). CEZZAR TOPLOLUÖD: ALEMDAR: (22 36 83) Zennu SÜREYYA: (36 06 82) Komşuzar 16.15, Çarsamba 16.15 tanbul Tiyatrosu (44 22 36) be ıT. Yiğıt). halka, Cumarteel 16J5 te. cTENEKE» carşamba hartc nun Tavugu (T. Şoray). BEIOĞLC BULVAR: (21 35 78) Poeta OPERA: (36 08 21) Ask r e lebeye tenzu&t. ber gün 18.15. caı. cuma 15 ATLAS: (44 08 35) F. B. İ. Guvercıni (H. Koçyiğit). BAKIRKOY: (Altan Karınİntikam (C. Arkın). pazartesi 2 U 0 . KULÛP : (genzadebaşı) SINEMA 63: Vurgun (SuareAjanı (J. Stewart). daş): Tersine Dönen Şem İSTANBÜL TİYATROSU: (El(22 71 83) Bozuk Düzen (E. EMEK: (44 84 39) Tehlikeli şlye, pazartesi hariç her ge. hamra) (44 22 36) EVLENME de) Kuslar (R. Taylor). Bora). Fısıltı (Renkli). SUNAB (Üsfcüdar) (38 03 «9) ce 21.15, pazar 15 te. TARİFESİ (Komedi) pazarCRKOÇ (Çağlayan) (47 07 32) RENK: (2115 25) Kücük Betesi hariç heı gece 21, çarHz. Yusuf (S. Ferdağ). BULVAB TİYATROSU: (Azlı 1 Hak Yolunda (T. Gursu),' beğe Ne Oldu? (J. Crawşamba, cumartesl. pazaı 15 Basmacı • Kenan Büke 2 Kamı Ok (R.T.) tord). (21 48 92) GÜLDÜRME BE KBNT OYTJNCUUAR1 (Dormen FITA5: (49 01 66) Fantoma Tiyatrosu (44 36 63) PEMBE Nİ HARİCİYE (Komedi) paMARMARA: (22 38 60) BenHırsızlar Kralı (J. Marais) KADIN: pazartesi 18 »e zartesi bariç her gece 21.15, gal Kahramanları (R. T.). AKSAKAS KÜCÜK OPERA: 21.15, çarsamba hariç ber çarsamba, cumartesl. Dazaı GÜREL: (47 03 94) 1 Altm YENİ: (Sehzadebaşı) (22 58 92) (Tevhit Bilge Vahl Öz ve akşam 18. de. 16.15 Postlu Cengâver (R T.), 2 arkadaşlan) (22 57 22) 00077 Dehşet Ülkesi (J. Wayne). TtYATROSD : KÜÇÜK SAHNE: Ulvl Uraz Aşk ve Kumar (J. Moreu). Azmi Kont (Ahretten sevgi OOBMEN TINAZTEPE (Bakırkoy) : Tiyatrosu (49 56 52) «ZABIT 44 97 36) ÇIPLAK AYAK (Ko KERVAN: (48 04 23) Hayatllerle) pazartesi hariç her (71 65 18) Bengal Kahraman FATMA'NIN KUZUSüı (ra meou pazarces) &arlç heı gece 21.15, çarsamba, cumın Kadını (T. Şoray). ları (R. Harrıson). zanesl harıç) ber gun 18 ve gece 21.15 çarçamba. eumarmartesi, pazar 15 te ' KONAK: (48 26 06) Kuçük 21.15 de tesl, pazat 15 de KADIKÖY AKSAKAY HALK Tiyatrosu Bebeğe Ne Oldu? (J. CrawAvnl DüllgU Top. (21 2119) FATİH TİYATROSU: 72 01 71 ORALOĞLD TİYATROSU: (La CEP: (36 06 82) Buyuk Soyiord). le ve Alev Oraloğlu) 49 49 35 KİREÇLİ BAHÇE her «KIRMIZI FENERLZR9 Her LÂLE: (44 35 95) Posta Gu gun (R. Harrison). gun 21, pazaı 15.30 da, çar ÇOCUKLAR VE BÜYÜKLER gece 21.15 te çarsamba cuÇELIKTAS: Posta Güvercini. vercini (H. Koçyiğıt). Oyun) sah c ıtra 18 carsamba 14 de EFE ALI pazaı martesi ve pazar 16.15 de. (H. Koçyiğit). LEVENT: (63 55 39) Sevısmek şamba, cumartesl pâ?ar ı5 11 de Çocuk Tiyatrosu. IŞIK: (Üskudaı) (36 34 93) ARENA: (49 84 19) ŞARKICI Yasak (F. Girık). perşembe 21.30. KIRAL1N KIZ (Salı hariç, her gün 18 GEN AR : HIZMETClLER Cennet Fedaüeri (A. Mekın) LÜKS: (44 03 80) Sevişmek KADIKÖY: (36 49 24) Romapazartesi bariç berguD 21.15 KISRAĞ1: Salı, lunıs 213u ve 21.15 te). çarşamba It ?e 21.30 perçarsamba 18 ve 21.15, cuAZAK TTYATROST3: (226246) Yasak (F. Girik). da Bahar (R. Ing.) şembe 18. cumartesi cazar martesl. pazar 15 ve 21.15. GönüJ Ülkü . Oazaaieı Öa. SARAY: (44 16 56) Bengal REKS: (36 01 12) Roma İm18 »e 21^0 Kahramanları (R. Harrison) rEPEBAŞl rİYATROSU RUYA: (44 84 39) Çoller Şa(44 21 57) Oppenhaynuı hıni (V. Mature). pazar, pazartesi, çarşamba SITE: (47 77 62 \ Romada 2 cuma 21, pazar 15.30 da). BEYOĞLU: Toksöz, Itır, Ege. Hafta (G. Hamilton). (Devlet Demlryouan Baydarpa$a: ÜSKÜDAR rîYATHOSU. EMİNÖNÜ: İstanbul Babıâli, NiŞAN: (48 67 92) Altın Vücut36 04 75). Svrked: 27 00 50). DenizyolCIMRI her gece 21. Dazar şancı, Kuçukpazar, Gorgü, Genç Türk. ları: (49 18 90) (Tatü günlerl: 44 02 07) lar (R. Podesta). 15.30 da Şehir Hatlan: 44 «3 33), Türk Hava EYÜP: Başar, Sağmalcılar, Ümit, ELMAC1 GÜZELÎ (Çarsamba TAN: (Pangaltı) (48 07 40) Yollan BUet Satışı: 44 47 00) (DanışSağhk. 14 30 pazaı l i de). Bengal Kanramanları ^ (R. ma: 44 02 96), (Hava Alanı: 73 82 40 FATIH: Bingül, Sofular Çepeloğlu, YENİ TİYATRO: (44 04 09) Harrison). 73 84 40) nkvardım Hastahanesi: Haseki, Kocamustafapaşa, Balat MerHer gun 21, pazar 15 30 da ÖNAI>: (Kasımpaşa) (44 93 06) (49 30 00). Nümune Hastahanesi: kez. «Çatıdaki Çatlak», pazartesı, 1 Para Budalası (J. Lewıs) (36 05 65) Gureba (21 65 00). Hasekl GAIıATA: Ege. perşembe, cuma, cumartesi 2 Korkunç Mücadele (R. (21 28 80), İşcl • Samatya (21 62 50) GAZİOSMANPAŞA: Merkeı. 15 30 da «Eşeğin Golges, > Widmark). Belediye Santralı (22 45 60), Belediye HASKÖY: Yeni. pazar 11, çarşamba 14 30 da YENİ AR: (49 64 72) Namus Zabıta MüaürlOgO (23 87 74), Ueteo KADIKÖY: Bu>ük, Altıyol Bayer, '2 Kova Su» için. roloji (73 86 84) Traflk şikâyet 44 16 67 Can, Kalamış, Cafer Çağatay. ŞEHÎR OPERAS1: (44 21 57) YENİ ATLAS: (48 65 02) Poststanbu) İtfalyesl (21 42 22) KASIMPAŞA: Dereboy. MADAME BUTTERFLY (Ota Güvercini (H. Koçyiğit). SARIYER: Mete, Emirgân. pera), salı. oerşembe. cumarS IlıDIZ: (Besiktaş) (47 63 42) f NÖBETÇİ ECZANELER ŞİŞLI: Harbiye, Işık, Mi'hatpaşa, tesi 21 Guneşin Kıralları (Y. BryBAKIRKOY: HUâl, Yeşilkdy IstasHuseyin Kâmil, Mecidiyeköyü. ZEYTTNBURNU Tıyatrosu: ner). yon, Aydın. ÜSKÜDAR: Taşhan. Doğancılar, ZiÇll Horoz. Hergiln 21. pa. YENİ MELEK: (44 42 L< BEŞIKTAŞ: Yuksel, Ortaköy. Ar ya Hekimhan. zar 15 30 da. Cumartesi 14 30 Romada 2 Hafta (G. Hamilnayutköy. Yeni. ZEYTINBURNU: Yenl Do5an. da «llıhonluk Yeeen». ton). SINEMALAR Üçüncü perde = Bir başka kanuşma TIYATROLAR