27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHÎFE 29 Evlul 1965 CUMHTJRİYET MİLLİ PETROl Suphi KARAMAN Türk Politika hayatını etkiliyen husus, hiç şüphe yok, petrol konusu olmuştur. Tıllardır kamu oyu için, hatta politikacılar için blr sır olan petrol sorununda perde ilk defa 1 C 9 3 sonbaharında aralanmıştır. Fakat bu dar arahktan pek aı kimse gerçeğl görebilmiştir. Bu yiizden Türk Petrol Kanununun millî menfaatlere vnrduğu darbe, o zaman, bütün fecaati ile ortaya konamatnı? ve karau oyu yeterince etkilenememiştir. 1963 yuında bu dar arahktan görülmüştür ki, Millî Petrol Şirketimizin ürettiğl ham petrol satılamadığı İçin stoklar kabarmış. dolayısiyle bazı kuyular kapatılarak üretimi kısıtlama zorunluğunda kalmmıştır. Zamanın Sanayl Bakanı Türk petrolünün yabanct petrol karşısındaki bu aciz durumunun, Petrol Kananu hükiimlerine uy™un. bir ticarî rekabetten başka bir şey olaımyacağıııı büyük bir rahatlık içerisinde kürsülerde ifadc edebilmiştir. Oysa Petrol Kanununun, 2 nci maddesinde acıklanan. maksadı; •Tiirkiye Cumhuriyeti petrol kayrıaklannın'hususî teşebbüs eli ve yatırımlan ile sür'a*:e, fasılasız ve verimli bir şekilde geliştirilip kıymetlendirilmesini sağlamak. idi. 1 yıllık uyeulama bu 0 maksada aykırı sonuç vermişti. Daha doçru bir deyimle. Petrol Kanununun uygulama hükünıleri maksadına aykırı biçimde tedvia edilraişti. Son günlerin önemli bir olayı bizi tekrar petrol konusunda eğilmeye zorlamıştır. Aslmda seçim öncesinde Siyasî Partilerin bu konudaki diigüncelerini bilmek vatandaşlar için daha lüzumludur. Fakat bu büyük millî dâvada. politik yaranmalar için işin esasmın dejenere edilme . istidadı ve gerçeklerin ters gösterilme gayreıi bizi bu konuya tekrar itmiştir,. Bildiklerimizi, pördüklerimiıl ortaya koyarken asla politika yapıyoruz T"eya politikayı etküediğimiz inancmda değiliz. Bize göre bu derecede önemli millî sorunlar politikanuı da, Siyasî Partilerin de iistündedir. Temennimiz bu yönde Siyasî Partilerin dc irtifa kazanabilmeleridir. Tabü Senatör ketleri, bürüt kârlannm sadece *'• 35'ini Türkiye'de bırakmakta, gerisini transfer edebilmektedirler. Amortismanla ilgisi olraayan ve Şirketler lehine tanınan *ı 27,5 luk tükenme payı ile, dcvletin petrol kaynağı tükendiği halde, yabancı şirkete sebepsiz yere büyük hisse verilmektedir. Amerikan lıukuk anlayışma göre düşünülen bu uyguIamanın Türk hukuku ile hiçbir ilgisi yoktur. Amerikan hukukuna göre toprağın üstüne sahip oIan altma da sahiptir. Bizim 1324 ve 1961 Anayasalanmızda toprak altı mülkiyeti devlete aittir. Tükenme payının yabancı Şirkete değil devlete verilmesl lâzımdır. Cehennemlik düzenler! İstanbul Eczacılar Odasınm ilâçlar konusımdaki dehşet verici açıklaması, basmda es geçildi. Babıâlide şu kadar gazete çıkıyor, ama Azrail'i utandıracak ilâç rezaletine değinen yok. Soyan soyana... Lâmbana, ocaâma. kamyonuna benzin alsan kazıklanırsın; terleyip gaıoz içîen kazıklanırsın; hastalanıp ilâç içsen kazıklanırsın Böylece herkesin cebine elini atmış olanlar da gittikçe zenginleşir. Ve zçngınleştikce de kudretleri artar. en ufak bir tenkit karşısmda dikelip: Komünistler ortalıeı sardı... diye feryat edcrler. Kahverengi Amerikan gazoza için, gecen bir yıl içinde 400.000 dolârlık ithalât yapılmıştır. Öte yandan yabancı petrol kumpanyalan da acıkça: Biz fiyatlan yüzde 18 ucuzlatabiîiriz, daha aşağısı idare etmez... demisler. İlâç meselesi ise Vürekler acısıdır. Oğluna, kızma, ıhtıyar anasına. babasına ilâç almak için ekmeğinden kesen yoksul halkın Azrailden önce ciğeri sökülmektedir. Eczacılar Odasınm raporu bu korkunç olayı anlatıyor: Bir yabancı ilâç şirketi. İsviçreden ithâl ettiği bir kimyevi maddeye 738 dolâr (yâni 7383 lira) öderken. aynı madde İtalyacan 57 dolâra (yânl 570 Iira) al'iıabiliyor. Bir başka madde İtalyadan 8 dolâra (yâni 80 liraya) tcmin edilebiürken, tsviçreden 572 dolâra alrnabiliyor. Ve şimdi soruyoruz: Yabancı ilâç şirketleriyle bu şekilde Türkiyede ortaklık kurup işlerini yüriitenler, yabancılarla işbiıiikçilik yapan satılmışlar değil nıidir? Satılmışlıktan da aşajfilık bir iştir bu . Hastaları ölüm döşeğinde soymaktır. Buna rağmen bu memlekette siyasi iktidan ele geçiren kompradorlar, yabancı sermayeli ilâç fabrikalarına en büyük kredileri açmıslardır. Eczacılar Odasının raporuna göre bu kredilerin iki temel kaynağı vardır. Biriııcisi ünlü Cooley fonudur. Bu koşcde Cooley fonunu çok anlıttık. Tekrar edelim: Amerika bize tanm fazlası üriinlerini göndermektedir. Diyelim buğday yolladı. Biz Türkler de pek sevinir, hattâ buğday gemileri lim.ına gircrken şıkır şıkır oynarız: Dostlarımız bizi pek seviyorlar da eknıeklik buğday yolluyorlar. . diye. Oysa. bu buğdaylarm karşılığı paralar Merkez Bankastna Türk lirası olarak ve. Amerika emrine yatar. Bizim hükumet, bu paraları ancak Amerikalıların istediği çibi kullannbilir. Bu sıırctle bir yabancı devlet. Merkez Bankaınızda yüz milyoıılnrca lirayı elinin altında bu) lundurur. Iştc bu Cooley fonundaki bu milyonlardan yahancı sermayell ilâç fabrikalarına krediler açılmıştır. Birine 10 milyon, birine 7 milyon birine 5 milyon... Şimdi bakınız korkunç çark nasıl işliyor: Amerika bize buğday yolluyor, biz bu buğdayın karsılığını Türk parası olarak Merkez Bankasına Amerika emrine yatmyoruz. O da tutuyor. bu paradan yabancı ilâc şirketlerine kredi veriyor. Yabancı ilâç şirketleri pene bu parayla ithalât yapıyor. Ama gctirdiçi maddeleri on misli, onbeş misli pnhalıya çetirip Türk halkına satıyor. Fakir Türk halkı. Amerikadan ıretirdi^i buğdaylarm karsılığını iştc böyle canıyla, sağlığıyla ödüyor. Bîr kere değil, iki kere değil, on kere kazıklanıyor. Bu şeytanca düzenin yani sıra Eczacılar Odasının raporunda açıkladığı çok aeı bir gerçek daha vardır: Ordu Yardımlaşma Kurumundan yabancı ilâç şirketlerine milyonlarca lira kredi açılmıştır. Ordu Yardımlaşma Kurumu. Türk subaylannm ayhklarından kesilen paralarla kurulmuştur. Bu paralar nasıl oluyor da yabancı şirkotleıin kasasına aktarılıyor? Böyle yabancı kurumlara faizle para vermek Ordu Yardımlaşma Sandıirına ve ilkelerine yakışır mı? Ideolojinin tarifi ve belİrli ölçüler Prof. Dr. Yavuz ABADAN Malî hükümler P etrol Kanununun malî hükümleri son derecede bozuktur. 31.5.1965 tarihine kadar arama için yapılan sermaye ithali 123.000.000. (S) Dolardır. Bunun °« 44,7 oranmda 55 milyonluk «Hak lar ismi altrnda toplanan (ki bunda patent, alâmeti farika. mukavelelerden doğan haklar. mcrkez mas rafları gibi çeşitli masraflar vardır) kısmı bile dışarıya döviz transferine mesnet teşkil etmektedir. Bir yıl öncesine kadar yabancı petrolü dünya scrbest rekabet fiyatlarından ' • 35 fazla fiyatlarla satıııalmışızdır. Bu fazlalığm mali portresi ortalama olarak yılda 120130 milyon idi. Şimdi •'• 20 fazla fiyatı daha aşağıya düşürebilmek icin Sanayi Bakanından sonra Türk Başbakanı yabancı Şirketlerin üçüncü derecede elemanlan ile bir masaya oturarak anlaşma çabası içerisindedir. etrol kanununun 53 ncü maddesi bir bölgede yerli. yabancı herbir şirkete 8 den fazla arama ruhsatı verilemiyeceğini yazmaktadır. Bu yüzden Türk Millî Petrol Şirketi Siirt bölgesinde S arama ruhsatı ile çalışabilmekte, yabancı sirketler ve bunlann dışanda kurdukları paravan şirketler 32 arama ruhsatı ile milli petrolün arama sa Jıalarını kuşatmış durumdadırlar. Türk devlctine kendi ülkesinde petrol arama hakkını kısıtlayan kanunun hu maddesi hakimiyet ilkesine aykın olarak tedvin edilmiştir. Bir milletin kendi yasama organı ile kendi hakimiyet ilkesini kısıtlaması tarihte ender göriilebilir hallerdendir. Plân gereğtace, rafineri tesislerini genişletmek, yeni petrol boru hattı ve petrokimya tesisleri yapmak üzere, 1954 yılında TPAO lığının 150 milyonluk sermayesi 500 milyona çıkanlırken elde kalan 38.5 milyon liralık hisse senetlerinin Ordu Yardimlaşma Kurumu tarafmdan satınalınması T.B.M.M. Kamu İktisadî Tcşebbüsleri Karma Komisyonunda fırtına koparmıştır. Petrolün millileştirilmesine ve petrol kanunundaki somürgeci maddelerin kaldınlmasma karşı olan politika çevreleri Ordu Yardımlaşma Kurumunuu Petrol konusuııa jrirmesinden son derccede huzursuzluk duynıuşîar ve TPAO Ii'n kin hukuki. aklî ve mantıki «lmaynn forumluîuklar çıkarmaya çalışmışlardır. Bu arada Yüksek Murakabe Kuruluııun ara raporunda ifad? edilen «Ycraltı rezervelerinin bilânçolann aktiflerine dahil edilmesi lazım geidijihu«usundaki kanaatini, Anayasaya ragmen. lvjkukileştirmck için bu çevrenin temsilcileri ümitsizce gayretler sarfetmişler ve Türk toprakları üzerindeki yabancı ipoteeini tamarr.lamak üzere toprak altı scıvetlcrinin yaçması çabası içerisinde gelecekte tlevletlestirme ve millilcstirme ümitlerini ehediyen oldürnıek istemişlerdir. Fakat Parlementodıki millî menfaatlerin uyanık sahipleri bu gayretlerc engcl oîmuştur. B P En büyük bahtsızlık S n büyük bahtsızlık Petrol Kanununun bir yabancıya hazırlatılmış olniasıdır. Bir yabancı, özellikle bir yabancı firmanın temsilcisi lse, bu konuda hiçbir zaman millî menfaatlerin korurucusu olamaz. Kanunun hazırlayıcısı Max Ball blr ifadesinde demiştir ki: <Bu kanun tasarısını tanınmış bütün yabancı petrol şirketlerine gösterdirn, hepsinin muvafakaüm aldım. Hatta bunlardan bazılannm değişiklik tekliflerini dahi görönünde bulundurdum.» Petrol Kanununun ön tasarısmda: • Çıkacak ihtüâf'arın Türk Mahkemelerine götürülemiyeceği, yabancı bir hakem tarafmdan kesin hükme bağlanması», «Devletin petrolcülük yaparaamasından başka, bir devlet şirketir.in de kurulamaması», •Türkiye payınm »i 27.5 yerine c : 36 olrnası. gibi millî menfaatlere aykın. sömürıre hükümleri vardı. Özellikle ön tasarımn 136 ncı nındde=i kapitülâsyon bükmü taşıyordu. Petrol haklarının hukukî "mahiyeti başlığmı taşıyan bu madde: Arama ve İşletme ruhsatnamcleri. belgeleri.... bu kanunun taraflara yüklediği mükellefiyet vc haklar mukavele mahiyetince o'up Cumhuriyet Ilükümeti ve Şirketlerin, tarafların karşılıklı rızaları olmadıkça değiştirilemez.» deniliyordu. Yani yabancı şirketlerin rızaları olmadan kanun yolu üe bile değiştirilemiyecekti. O tarihlerde önce basındaki yayınlar. sonra Farlâmcrıtodaki bazı uyanışlar sonunda bu madde tasandan çîkarıldı. Fakat kanunun gerekçesi hu esasa istinat ettirilmfSri. B» se" beple diyoruz ki. Petrol Kanunu bu havası iîe hasNihayet son giinlerde gazete habcrlerinde TPAO tadır, Türk milletlnin yüksek menfaottcrt ile haf ' lîfnîıh İzmir'de kurmak istediği rafineri tesisleridaştınlamaz niteliktedir. de°1ştirilme«i lâzumdır. ni açtırmamak için yabancı petrol şirketlerinin Türk Hükumet makamları nezdinde çeşitli gayreton on yıhn istatistikler). dünyada petrol tiileriııi gorüyoruz. Belki yakında bu gayretlerin kaketiminin her yıl o ı 4 arttıeı. buna karşıhk üzaî mcrcilere de intikâl ettirildiğine şahit olacağız. retimin °« 8 çoğaldıçını gösterrnektedir. Bu Bu davraııışın hukukî yönü de bir milletin hakigerçeğin ışığı altında. yabancı petrol şirketlerinin miye» ilkesi ile celişmckte ve düpedüz kapitülâsyon yurdumuzda uyırulayacakları politika şüphesiz. havası estirmektedir. Jrtihsali frenleyip yahancı petrol salışını sağla E atı dünyasında endüstri ihtilâlinin gerçekleşmesiyle birlikte sosyal ve siyasi faaliyetIerin ana hedefi, iktisadi gelişim temposuna yönelrniştir. Kapitalist sistem, bu tempoyu h:zlandırma çaresini, merr.leket içindeki işgücü ile gerî kaîmıs dıs ülkelerdeki tabii servet kaynaklarmın sömürülmesınde aramış ve bulmuştur. Bugün ekonomik görüş açısından dünyamızı ikiye bölen gelişmiş veya az gelişmiş memleketîer ayırımı, bu gelişimin sonucudur. Gelişmişliğin ölçüsü, insan başına düşen «rtalama gelirin yüksekliğidir. Genel olarak bu ölçü tabanınm bugünkü rayiciyle j'ilda 2000 TL. ndan aşağı düşmemesi gerekmektedir. Klâsik liberalizmin sınırsızlığını savunduğu tavan rakamı ise, artık sosyal adalet ilkesine uygun olarak kazanç derecesine göre orantısı artan ver gilerle ayarlanmaktadır. Buna karşıhk. fert başına ortalama gelirin 2000 Türk lirasından çok aşağılara düştüğü sefalet bölgeleri de vardır. Iü olarak mantıkla aklîleştirilen bir inançlar sistemidir. Bu sistem, bir kültürel çabanın eseridir. Bütün sosyal alışkanlıklar v e gelenekler, bu inançtan kök alırlar.». Bu tariîe göre ideolojinin esasını teşkil eden fikirler. tarihî gelişimin ürünleri oldukiarı cihetle, aksiyonu değil. ona karşı reaksiyonu temsil ederler. Zamanımızda ideolojinin en geniş anlamım bir Fransız düşünürün tarifinde buluyoruz. Raymond Arond'a göre, «Ideoloji, menşeine bakmaksızın bütün millet ve fertlerin kabul ettikleri fikirler gelişimidir.». Burada dikkati çeken cihet ideolojinin zorîaj'icı karakter taçımamasıdır. Oysaki özellikle totaliter ideolojiler (ki bunlar en çok ideoloji vasfına lâyık olma iddiasındadırlar), zorlama ile kabul edilir, daha doğrusu ettirilirler. zırı aydmlatma, bu yoldan geleceğe de ışık tutarak toplumun ilerideki gelişimi konusunda emin bügilere ı:!aşma imkâr.ım sağlayacak bir bilim metodu olma dâva ve iddiasiyle ortaya çıkmıştır. Ancak Marx ve Ençels'in ilmî sosyalizmi, bir bilim metodu olarak müspet sonuç vermemiştir. Daha çok maddeye tapanların duyju ve ihtiraslarını kamçılayan bir inanç ve iman haline gflmistir. Aslında M;\rksizm. evrensfl dinlerin insanlara öteki dünyacJa vaadetiikleri Ccnnete benzer şekilde, yeryüzünde jerçekleşecek bir iktisadi refah ve sosyal hnznr âleminin haval ve ümitleriyle küt'clori büyülemeye çalıS3n ve kısmen de basarı kazanan bir «Ütopya» dır. llarksizrni, bugüne kadar bir «Izm» yani bir ideoloji olarak yaşatan ve ayakta futan bu yönüdür. • ••• • •»• Kapitülâsyon havası mak olacaktı. 1963 yılında yerli petrolün satışında, dolayısiyle üretimindeki sıkışıkiık ve o tarihe kadar Türkiye'deki yabancı şirketlerin yerli petrol deki ürctim scviycsi bunu ispatlamaktariır. Eiiiün yabancı şirketlerin 1964 sonuna kadar 251.000 ton petrol üretimine karşıhk, TPAO lıiı 4.016.^0 ton petrol üretmiştir. Bizzat Mobil'in son yayınlariığı bir bültendeki rakamların ifadesinden de 1950 dan önce yerli ham petrol üretiminde yabancı şirketlerin hissesi çok düşük olduffu lıakie 1951 den sonra ürctim coğalmağa başlamış ve 19F3 den sonra hızlanmıştır. Bir kısun vatanseverlerin 1953 den sonra petrol konusunda kamu oyunu etkileyeu mücadeleleri iktisadî emperyalizmin Petrol Kanununa sokuşturulmuş maskesini yırtmış ve bu tarihten sonra yabancı şirketlerin istih'alini hızlandırnııştır. Yabancı Petrol şirketleri bütün meınleketlerde kayııak sahibi devlete en az •• 50 lıisse bıraktıkları halde Türk Petrol Kanunu Türk milleiine devlet payı ve vergi olarak en çok • 50 bırakılmasına » müsaade etmiştir. Halta bütün yabancı petrol şir erhalde sayın okuyucular yuıdumıızdaki yabancı petrol şirketlerinde görev almış bir kısım Türk yönetici personcünin sözlerini de unutmamışlardır. Bu yöneticilerden biri 6 ay evvel şöyle demiştir: «Talebe liderleri merkezi bizce belli olan bir teşekkül tarafmdan idare edilmekte ve ne yazık ki saur. ahnmış buiunmaktadırlar... ^ıleiut bir tesadüf eseri olarak hükumetin düşürülmesi neticesinde TPAO lığının propaganda broşürü dağıtırnı durdurulmuştur. TPAO lığını dâva yolu ile doğru yola getirmek ancak hükumet deste^ini temin etmekle mümkün olur. Türkiye'de istikrarlı hükumetler teessüs etmedikçe ve bu hükumetlerin desteğine bizce inamlmadıkça hiçbir Itşebbüste bulunrnayacağız. Şunu memnuniyetle söyliyeyim ki, bu ümitlerimiz yeni hükumetin teşekkülü ve bazı basının hatalı yoldan döndüğünü görmekîe artmış bulunuyor.» H İnsanlara Çombe diyebilmek için sadece derileritıin kara olup olmadığına bakmak yeterli deKTİIdir. Vicdanların karn olması tarihteki en büyük ihanetlerin başlıca sebebi olmuştur. Nuhfelsf Cins Mokine Sotın Alınacaütır 1 Kurumumuzca, 1 adet yarı otomatik Kornbine ozalit teksir ve tesbit makinası, 1 adet Kuru fotokopi cihazı, 1 adet 50 mm P radyal matkap ve 2 adet düşey matkap satm alınacaktır. 2 İstekliler bu işe ait İdari ve Tcknik Şartnameleri Ankarada Malzeme. Istanbulda Bahçekapı Yeni Valde Han:daki Bölge, İzmirde Kemeraltmda İrtibat Bürosu Müciürlüklerinden bedelsiz olarak alabilirîer. 3 Tekliflerin en geç 11.10.19S5 günü saat 12.00 ye kadar kapalı zarf içinde (Et ve Balık Kurumu Genel Müdürlüğü Ankara) adresine veriimesi veya bildirilen gün ve saatte ele geçecek şekilde postalanması şarttır. 4 Kurum, ihalenin tarnamını % e a bir kısmını yapıp yapy mamaiiîa veya dilediğine yapmakta serbesttir. Msrksizmin mutlu bir istikbal tasavvuruna dayanan sosyal gel:sme teorisine, komünistler özel•leoloiilerin dayanıklık v e tuliklp Snvvetler rafibet ve i'.tifat I unrr.a dereoelerini tâyin eden gatermedıler. Onlar, realist bir •jelirli ölçüler vardır : çörüşle istikbale ait bir tasavvuO İdeolojiler, doidukları sru v un gerçekleşme şa.nsını. sabit bir pun devamlılığım sağlayacak müÜzüntü ile beürtmek gerekir prensipe baslanmakta değil. sosesseseler yarattıkları ölçüde kuvki, Almanların küçümsemeyi önya! deği.şker.lere uygun düzeltmevetli ve sağiamdırlar. leyen bir terimle «Entwicklnngsler ve tashihler yapmakta arayıp © Bu müesseselerin, belli ve Iânder Gelismekte olan membııldıılar. Komünist cephe de her açık^ fikirler temeli üzerine kurul leketîer» diye adlandırdığı bu ülmemlekete göre dejişen devamh malân esastır. Bu fikirler, totalikeler arasında, Türkiyemiz de şu revizyonist teşebbüslerin kaynater rejimlerde katı ve değişmez; veya bu derece ile yer a!mış duğını, bu anlayışta aramahdır. demokrasilerde ise tartışılabilir rumdadır. Bu sebeple Atatürkün, Sosyal değişkenlere ba31ı bu ve eleştirilebilir nevidendirler. Cumhurivetin 10 uncu yıldönüdevamh evirmcilik eğilimierinin © lıleclojilerin değer ve itimür.de verdiği, «Milietimizin me= on belirfilerini. Sovyetlerin bibarları, bir yandan sosyal çerçe!»deni cibanda lâyık olduea bedefe Ierle ilişki derecplerine; öte yan lim alanındaki çalışmalardan çıulasması» direktifine uygun oiakanlan sonuçlarda gorüyoruz. Bidan iktid3rla ilgili oiarak diğer rak. 1961 Anayasasının açıkça önlindiği üzere. Sovyet reiiminin esisterrlerle çarpışmakndretlerine gordüğü «Demokratik nsullerle sas hedefi, devletin kalkmasma göre değisir. iktisadi, sosyal ve'kültürel kalvaracak sınıfsız bir toplum yarat © îdeolojiler, deJisen sartlakınma» konusu. kamu hayatımımaktı. Oyseki bueün Sovyetlerde ra çöre iktisadi bakımdan kuvvet zın mihrabı problemi, dolayısiyle esa«?n fiilen meveut olan farklı ve yeteneklerini ispat edebildikTürk halk oyunun üzerinş titiz sınıflar, bilimsel araştırmaların leri ölçüde canlı ve etkili kahrlcır. bir duygululukla egildiği ana dâda konuları hsline gelmiş bulunBu bakımdan sefaletin hâkim olva baline gelmiştir. mak'ad'.r. duŞu bölçelerde. iktisadi adaletBu durumun partilerimiz, poliI itckim «Njvnsibirsk» Üniverten dem vnran komünizmin rağtikacılarımız, aydınlarırnız, yazarsitesinin son zamanlarda yapbet eörmesine saşmamalıdır. Çürlanmız arasında iktisadi doktrin' tısı sosyolojik bir arastırma kü Schot\vell'in 1945 te ortava atler. ka'.kınma metotlan, siyasi ve sonucunda, ziraî alanda çalısan tığı formülie: «Bir toplumda sosf:kTÎ akımlar, dış memleketlerin işçj çocuklarından "»î'Oının ilkoyal ve siyasi kararlıhk, iktisadi tecrübeleri üzerir.de memleket ölkulu bitirdikten sonra tahsili bırefaha dayaiır>. Nitekim Eatı söcüsünde çetin bir çatışma ve tar mürgeciüğinin tasfiyesinden sonraktıkları; bıına karsılık şehirler t:şmaya yol açma>ma saşmamak deki gençlerden 'o8fl inin yüksek ra istikîâüerine kavuşan ülkeler, gerekir. Ancak bu konuda yazılan öjrenim yaptıkları tesbit edilmis iktisadi faaliyetlerin kontrolünü ve söylenenlerden büyük bir kıstir. Etüdden çıkarılan sonnç, çesağlayacak yeni bir sistem peşinmır.ın, şahsî tercihlere, mdî gö dedirler. Komünistler de artık güsitli sosyal çruplara mensup fark rü;!ere, eskimiş ve yanhş bilgilelı özlemler tasıyan çocuklar aranün şartlarma uyan yeni çöziım re daycnmalan; yahut kamu yasındaki bu asırı deneesizliğin gişekilleri aramakta ve denemekterarma deeil, grup veya kişi çıkaderilmesi lüzunındur. dirîer. rına propaganda maksadını gütPravda gazetesinin ünlü yorum © Ideolojiîerin nihai şavelemeleri. halkoyunda haklı teredculanndan F. Burlatskü'nin eerindeıı biri de insanlann ruhuna dutler. huzursuzluklar. hattâ kayçen temmuzcia yayınianan bir mahitap edebilme kudretin e sahip Ctlar uvandırmaktadır. kale.=inde ise. siyasi iümler koolmaktır. örneğin komünizm, her•• zellikle aşın cereyanlar, sa* nu?ıında reform gerekliği savuke.=in maddi ihtiyacını karşılama • B ve sol tartismfilarında nartiler nulmaktsdır Ya?ara gör?. «Sovi;arola?ı ile iktisarii menfaatlere " vözcü ve lidcrlerinin de beryet üniversitelerinde siyasi bilimöncelik tanımaktadır. Buna karrak ve bileili mütalâalarla halkı lcr. batfımsız bir disiplin olarak şılık dinler ve diğer ülkücü ideouyaracak yerde, fikirleri bnlanriıkab;ıl edilmelidir. Çünkn tarihî lojiler, insanların sadece ekmekle racak asılsız iddialara rağbet etmar»~ryalizm. Sovyet balkının kar yaşayamıyacağı ve saadete kavumeleri. yeni Anayasa düzenisılastı^ı problem ve ihtilâflan çöfamıjacagı efasmdan hareketle nin kaderi ve geleceŞini tâyin zememektedir. Bu sebeple bn yeni onîara mânevi değerlere bağlanedecek genel seçimlerin havasını disiplin (farklı sınıflara dayanan) malarını telkin etmektedirler. zehirleme istidadını tasımaktadır. sosyalist ve kapitalist devletlerde Gerçek olan cihet. ideolojilerin «Türkiye'de solco deraek komüsiyasi münasebetleri, devletlerahürriyet askına bağh!:klan, mannist dcnıektir» parolasından harası iliskileri ve nihayet siyasi tığa uygun ölçülü ve mâkul harereket edilmce. Anayasamıza gopartileri incelemelidir.» lcetleri savundukları ölçüde ah'.âre. rejimimizin vasfı olan «Deki ve mânevi deger kazandıklarıGe'.ecek yazım:zda Marksizm ile mokratik huknk devleti» kavrad:r. Komünizm arasmdaki ilişki ve rr.ı ile. Marksizm ve Ortodoks Koayrmtılar incelenecektir. münizm arasında hiçbir fark olYARIN madığı, hern de yetkilik iddiasmda buiunanlar tarafından halka ukarıda işaret edildiği gibi, MARKSİZM ve telkin edilme durumu doğmaktaMarksızm, «İlmî Sosyalizm» dır. KOMÜNİZM etiketi altmcia geçmişi, yani scsyal gelişimi izah etme, halt haOvsaki belli ideolojiler e dayanan iktisadi ve sosyal görüs ve davranışlarda çeşitli aynntılar ve kiiklii dejisiklikler olmuştur. Bu arada komünizm ile nzak ve yakın ilçilerinden sıynlmıs bulunan sosyalizm de, farklı sıfatlarla özçürleşen çeşitli dallara ayrıl mıştır. Aynı şekilde kornünist ve Marksist rejimlerin hâkim olduğu rcemleketlerde de nazarî ve tatbikî ayrıntılara dayanan farklı sistemler uygulanmaktadır. Biz bu sütunlarda birkaç yazı çerçevesinde bu degişikükleri özetleAmerikan Neşriyatı Bürosu Istiklâl Cad. N( 387 Istanbu! dikten sonra Türk demokrasisinin Tel.: 49 35 58 özelliklerini kesin çizgileriyle beMilhatpaşa Cad No. 61 Ankara Tel.: 12 73 18 lirtmeye çalışacagız. Belirli ölçüler »•••••••••••>••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••« N MEYLID Annenıiz Nurıye Hakkı üluğ'un aziz ruhuna ıthaf edilmek üzere vefatımn 52 nci gününe tesadüf eden 1 Ekim 1965 cuma Sünü ikindi namazıru müteakıp Kadıköy İskele Carniinde Duahan Hacı Hafız Sadettin Evginer ve arkadaşları tarafından tnevludii okunacaktır. Akraba ve yakınlanmızla arzu eden din i;ardeşlexiraizın teşrıflerırü rica ederiz. EVLÂTLARI (Cumhuriyet: 11681) 1962 VOLKSWAGEN 1500 N. 50.000 de çok temiz. Sahibi «i.vie satılık. Tel: 22 07 95 Cumhuriyet 11665 LENİNGRAD AKA0CMİK DEVLET BALESÎ ilmî Sosyalizm Y Büyük kadrosu ile | j 12 EKIMDEN ITİBAREN İ BİR HAFTA İÇİN \ Oünyanın en büyük eseri 24 ciltlik ENOYCLOPAEDIA BİIITANNICA Son baskısı gelmiştir ŞAN SİNEMASIIVDA Biletler satışa çıkarılmıştır (Basm 18128'11667) ÎIHHI I . ^MUHAKKAK KAROESLERm APİKOÛLU Çeşitli tarifler Ideoloji. lugat nıânası ile, belirli bir fikrin siyasi bir gayeye ulaşma aracı olarak knllanılmasıdır. Karl Marx'tanberi bu kavram. iktisadi determinizmi, sınıfların mücadelesini, tarihî gelisirai izah için sihirli bir bilim metodu oîarak kullamlmıştır. Ideolojinin, siyasi ve hukukî literatürü etkiliyerek. sosyal hayatm ve kültürel değerlerin geüşimini, toplum yapısının temelini teşki! eden iktisadi sisteme bağ'aması ve bu sebeple dal budak salması bu tarihte yani XIX uncu yüzyıl orta | larmda başlamıştır. Onu takip eden yıllarda V.'ildebrand, Thering gibi ünlü Alrnan hukukçuları, «Bütün hukuki bağlantıların temeli iktisadidir»; «Hukuk Felsefesi, iktisadi 3daletin gercekleşmesi: huknk tarihi de iktisadi ge. lişimin izahıdır» formülleri ile, Marxist ideolojiyi hukuk bilgisi | nin temei kavramı haîine getirrr.eye çalışmışlardır. Aslında ideolojinin kendi özüne ve sözüne en yakışan ulkücü tanımını Ingiliz filozofu David Hume, Marx'tan çok önce, 'U şekilde vermiştir: «tdeoloji, insanlarıa bütün melekelerinin mahsu j tâncılık: 8671/11640 >\ ı .Tel. 227872 Telg. NAMLISUCUKİ Ilâncıhk: 8866/11613 ET VE BALIK KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Basm 17983 A. 11883/11630) Üâncılık: 3334/11645 Karakuvveî leri Muhabere Dairesi Başkanlığmdafit Kara Kııvvetleri ihtiyacı için 2490 sayılı kanun gereğince şu malzemeler satın alınacaktır. Grup 1 15 adet 50 lik 15 adet 100 lük merkezi bataryalı santraL Grup 2 İki adet 100 lük bir adet 200 lük bir edet 300 lük otomatik santral. Grup 3 8 adet 150 Watlık 4 adet 400 Wathk SSB a! Yukarda adı geçen malzemelerden her grup için ayrı ayrı olmak suretiyle teklifler 9 ekim 1965 tarih saat 12 ye kadar Muhabere Daire Başkanhğı IV Şb. ye teslim edüecektir. b) Malzemeler ynrt içlnde imâl ve monte suretiyle yapılmış olacaktır. c) Malzernelerin ve parçaların ithaU içlr HHvlı ahci firma tarafmdan temin edüecektir. d) Malzemeler 1965 malî yıh içinde teslim edilecaktir. e) Şartnameler Kara Kuvvetleri Muhabere Daire Başkanhğı IV. Şb. den temin edüecektir. f) Keyfiyet ilgililere dujoırulur. (Basm A. 11971 18106/11650) KEŞAN Gar. Sat. İU. Kom. Başkanbğmdan Clnsl Miktan Tahnıini bedeU Geçici teminatı thale günü ve saati 20/10/1965 Sa: 11.00 de 82.500 Lr. 5375 Lr. 30 ton Kanşıfc turşu 20/10/1965 Sa: 15.30 da 52.500 Lr. 3875 Lr. 105 ton Lâhana 21/10/1965 Sa: 11.00 de 73.500 Lr. 4925 Lr. 105 ton Pırasa 21/10/1965 Sa: 15.30 da 56.000 Lr. 4050 Lr. 70 ton Havuç 21/10/1965 Sa: 16.00 da 105.000 Lr. 6500 Lr. 105 ton İspanalc 22/10/1965 Sa: 11.0C de 125.000 Lr. 7500 l r . 500.000 adet Limon 22/10/1965 Sa: 15.30 da , 183.300 Lr. 10415 Lr. 130 ton Portakal İaşe birlikleri ihtiyacı için yukarıda yazılı yedi kalem kışlık sebze 2460 sayılı kanunun 31 tncl maddesi eer»önce kapalı" zarf usuiü ile satm alınacaktır. Talipler ihale saatinden bir saat evvel te,:lı. melctuplaruu, ihalenin yapılacağı KEŞAN Garnizon Satınalma Konüsyonuna vermelerı şarttır. Evsaf ve şartnamelei ANKARA • İSTÂNTBCL Levanm Âmirlikîerinde ve Komisyonda görülebılır. (1699 Basm: 18099 11656) Keşif bedeU 179591,31 Çanakkale İt Daımi Enciimeninden tş yerl Karantina Camlık Motel inşası. 1 întepenm Karantina • Çamlık mevkiinde Özel İdareyp ait Motel ve rurisitik tesisltrin, 2490 sayılı kanunun 31 incı maddpfine göre kapalı zzr'. usulü ile eksiltmeye çıkarılmıştır 2 Taliplerin 32 nci maddeye göre hazırlıyacaklan tek lif mektuplaruıı 14/10 '19ti5 perşembe günü saat 14.30 a kadar "i.ncümen Ba^kanlığına ^ern.elen şarttır Postada vâki gecikmel?r kabul edilmez. 3 İhalcye iştirsk edpceklerm. yeterlik belgelerinı ihn leden üç gün evvel Baymd;rl;k MüdUrlUŞünden almalan şarttır. f 4 Bu tesise ait keşıl ve şartnameler mesai saa len içinde Encümen Kaleminde görülebil'T. 5 Encümen ihaleyi V'Lipıp yapmamakta serbesttır. 18034 11648) Muvakkat teminatı 10230, thale tarihî 14/10'19fi5 saat: 15.30
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle