19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHtFE ALT1 CÜMHURİTET 8 Ağustos 1965 ORHAN KEMAL Bir geyler, kötfl, çok kötü bir şeyler sezerek arabacı Kel Mıstık'ın masasından kalktı, «Kodaman>ın masasına heyecanla gitti, durdu, ellerini göbeği üzerine koy du. «Kodaman» lokanta kapısına dik katle bakarak kalemle sanki uzaktan uzağa santimliyormus gibi hâlâ ölçüp biçiyor, bu işi mahsustan uzatıyordu. Sonra küçük defterine birşeyler çizdi, birtakım hesaplar yaptı, daha sonra başmı lokanta sahibine birden ka.dıtdı: Belediye Fen işlertnden herhangi bir tebligat yapılmadı mı sa na? Bunu sorarken, gözucuyla da çevreyi kontrol ediyordu. LO1:EIItanın hernen bütün müşterileri ye me^, içmeyi bırakmıj ona bakıyorlardı. Loksnta sahibi tam hık'hyacaktı Jri, «Kodarnan»ın sorusuyla san ki kuvvetli bir jrumruk yedi ve hıkırtLSi geçti. Anhyamadım efendim.. Belediye Fen işlerinden diyorum, herhangi bir tebligat yapılmadı mı sana? îki yanına saşkınlıkla baktı, son ra: Hayır. dedl. O halde.. Çantasını masaya aldı, açtı, bir tabaka beyaz kâzıt çıkardı, lokanta sahibinin adını soysdını, lokantanın adını falan yazdıktan son ra. küçük defterine çizdiği krokilerin daha büyük, daha mufassaImı kâğıda çizdi. Kâğıdı çantasına kaldırmadan önce: Bu lokanta kapısı, dar! dedi. Hiç bir şey anlamıyan lokanta sahibi sanki yeni bir yumruk yemişti. Dar mı? Hık! Evet dar. Bu kapı, Ikiyana, en az, kırkar •mtim geroşletilmali! Artık bu konu üzerinde durmıyacaktı. Tükenmezini cebine soktu, dükkân kapısıyla ilgili kroki çizip bir takım hesaplar yaptığı kâğıdı çantasına soktu, çantayı ya nındaki istemlesine indirdu Rakısına, mezelerine döndü, Alnı '••«•••••••••••«a» ^ Ocândi BEM S A D E C Ş . TOM \ G.İBİ İ \ Du. JUDO I karışıyor, ka?ları çatıhp «çılıyordu. Rakısını üzeri tüylü elinin biçimli parmaklanyla kibarca aH', zarif bir yudum, üstüne gene ay ni zariflikte bir yudum su, şık bir çataila salatadan alı^, ağzma atış, âsil çiğneyişler... O bir «Umum Türkiye Müfettişler Müdürü»ydü. Gelir, kontrolunu tepeden inme yapar, notlarıru alu, içkisini içer, karnını doyurur, kalkar giderdi. Masası yarunda, göbeği üzerinde birleşmiş eüeriyle dikilip duran lokanta sahibiyle mi uğraşacaktı? Sağlık kurallanna önem vermiyen, fenni gereklere sırtını dönmü?, üstelik mecbur olduğu halde bir liste, evet bir yemek listesi bile bulundurmıyan bu ilkel lokantanm. 1ıkel Insanlarıyia... Hafifçe öksürdü. Tabakasmdan bir Yaka sigarası ahp yakacaktı ki. lokanta sahibi hıkırtısını zor tutarak çakmağma davrandıp çak tı. beyefendi'nin cigarasım saygıyla yaktı. Sonra ağzını peçeteye sildi, sertçe: Hesap! dedi. Lokanta sahibi yeni bir yumruktan sonra kendini toparlıyarak kırıttı. Hesap almamak önemli değildi. Önemli olan, «Kodaman»ın aldığı notlar ve lokanta üzerinde edindiği kanaatla yarm Belediyeye giderek Fen ve Sağlık işlerinde bağırıp çağırarak mahvına yürümesini önlemekti. «Kodaman> âdeta gürledi: Hesap dedim! Patron, Şef garson, garsonlar falan bir an karıştılar. Ne yapacaklardı? Gerçekten hesap puslası mı götüreceklerdi? Görtümeleri mi doğruydu? Götürmemeleri mi? O. bütün bu çekimserliğin şaşkınhğıyla zerrece ilgilenmeden kalkmış, rölöve şapkasını başına geçirmiş, sarı çantasını almış, pantolon cebinden de, yediği yemeklerle içtiği rakmın hesabını ödemek için. bundan önceki yerlerden «tahsil ettiği» dörtyüz küsurla, küçük şarapaneden kestiği altmıs yedi buçuğun tomarmı çıkarmıştı: Bekliyordu, hesap bek'•••••••••••••••••••••«••••a liyordu! Peki ama nerdeydi hesap? Bu herifler Fen Sağlık kurallarına uymamakla kalmıyor, bir de müşteriyi bekletiyorlardı! Avazı çıküğınca bağırmağa başladı: Nedir bu müşteriye karşı say gısızhk? Nedir bu lâubâlüik? Bir saattir hesap istiyorum hâîâ hesap helecek! Allahümme sâbiriiin! Lokanta halkı gerçekten müfettişler müfettişine benîiyen, sapına kadar büyük, büyükler büyüğü bu adamın çahmına hayran ol muş, birbirlerüıe bakışlan, kaş, göz. çene, dudak, gerdan hareketleriyle: « Helâl olsun!» demek istiyorlardı. « Helâl olsun $erefsızim..> « Müfetti? dediğin böyle olur!. « MilleUekili, Bakan olacak adam be!> Helâl olsun!» Sefgarson, lokanta sahibinin çâresiz bir baş işaretiyle hesabı masaya şipşak getirip, bir tabak içinde bıraktı. «Kodaman», 3'arısından çoğu şişesinde duran rakıyla yediği yemeklerin tutan olan on altı küsur'a yiizde on eklenmemiş olduğunu görerek sordu: Niçin garsoniye eklemediniz? Şefgarson patronuna baktı. Patron gene hafif hıkırhlar ve göbeği üzerinde bağlı elleriyle yaklaştı, kınttı: Zâtıâliniz için... Sözü aldı: îltimas geçtiniz öy'e mi? Eüyle lokantanm öteki müşterilerini şööyle bir tarıyarak: Bütün bu sevgili vatandaşlar yurttaş değil mi? Onlardan aldığmız yüzde on'u niçin benden de almıyor, bana iltimas geçiyorsunuz? Bu yaptığmız hak mı? Adalet mi? Namus kurallanna sığar mı? Müşterilere döndü: Sorarım aziz vatandaşlar, yurttaşlık hukukuna sığar mı? Sarhoş, yarı sarhoş, zom «Aziz vatandaşlar» gürredek cevapladılar: Sığmaaaaz!!! O da coşmuştu: Elberte sığmaz muhterem vatandaşlar. Ya benden de alacak, yahut sizden de almıyacak! Almıyacaaaak!!! Derken iş cıvıdı, millet zivanadan çıktı: Helâl olsun beyefendi, helâl o^sun sana emdiğin süt! Helâl olsuuuunü Allah seni, senin gibileri ba» şımızdan eksik etmesiün!!! Etmesiiiinü! Allah seni çoluğuna, çocuğu na bağışiasııın!!!! Bağışlasıunül Âmiiin! !l O, üzeri tüylü, ağır elini kalahalıŞın yaygarası üzerine kaldırdı. Gürültü, nümayiş şııp, kesil» di. Olabilirdi ki, müşteriler arasında polis'le ilgili, dunımu emniyete haber verebüecekler d» bulunuyordu. Bana gösterdiğiniz samimiyete çok teşekkür ederim muhterem vatandaşlarım ama, ben, bu nâçiz ben, bu büyük iltifata kat1 iyyen lâyık olmıyan... Kalabalık gene bir deniz gibl şahlanıp kabardı âdeta: Hâsaaaa! Lâyıksııınü Senden daha lâyıkı elamaaazzzü! O gene elini kaldırdı, kalabalık yatıştı: Asıî lâyık olanlar, bu aziı vatanın terakki ve tealisi için gece gündüz göz nuru döküp, sabahlara kadar dirsek çürüten muhterem büyüklerimizdlr vatandaşlarım! Büyüklerimizdiiir!!! Ne mutlu Türk'üm diyen* arkadaşlaaaarü! Alkıj, «Yaşa, varol!» dan lokanta zangır zangır titriyordu ki, o, yüzde onu da hesaba koydurup, on yedi küsur'a karjılık üç tane onluk atü. Garson üstünü vermeğe davramyordu, «linia ter siyle tabağı itti: Kalsınl (Arkan var) ( TEVEKKEU Hava Kuvvetleri Komutanlıgından Hava Kuv\etleri Komutanlığı Ankara, Eskişehir ve Merzifon Hava Hastahanelerinde çalıştırılmak üzere TRT Genel Müdürlüğünden Hemşire Almacaktır ARANILAN VASIF VE ŞARTLAR ŞUN'LARDIR: 1 Kızılay EbeHemşire Okulu veya Orta okuldan sonra 3 ile 4 sene meslekî tahsil veren okullardan mezun olmak. 2 Her hangi bir müesseseye karşı mecburî hizmeti bulunmamak. İsteklilerin dilekçe ilc veya şahsen Hava Kuvvetleri Komutanlığı Personel Başkanlığına müracaatları ilân olunur. (Basın 143089249 9274) 1 I s t a n b u l Radyosu Ü m r a n i y e Verici tesisi sahasında yaptırılacak Lokal binası ile muhtelif i n ş a a t v e tesisat işleri birim fiyat esası üzerinden kapalı zarf u s u l ü ile Eksiltmeye çıkarılmı.stır. İşin 1 nci keşif t u t a n 196.725. TL. dır. 2 Eksiltme 16.8.1965 Pazartesi g ü n ü saat 15.00 d e Ankarada Ulus Hisar Caddesi 3 n u m a r a d a Genel M ü d ü r l ü k Teknik Kütüphanesinde yapılacaktır. 3 Eksiltme dosyası mesai saatleri dahilinde adresi 2 ncı maddede yazılı Etüd • P l â n l a m a v e Yatırım Oairesi Başkanlığı ile î s t a n b u l v e î z m i r Radyosu Müdürlükler i n d e görülebilir. 4 Eksiltmeyo girebilmek için isteklilerin î d a r e d e n Iştil a k belgesı almaları va 11.086.25 TL. ( o n b i r bin seksen altı lira yirmibeş k u r u ş ) luk geçici t e m i n a t i l e 1965 yılı Ticaret Odası vesikası i b r a z e t m e l e r i lâcamdır. 5 Iştirak belgesi a l m a k için isteklilerin ( C ) g r u p u müteahhitlik karnesi veya resmi dairelere karçı en az bu için keşif bedeli k a d a r t u t a r l ı b i r İşi bilfiil ifa edip geçici veya kat'î kabulünü y a p t ı k l a r ı n ı gösterir belgeyi b i r adet fotograf ile birlikte dilekçelerine eklemeleri v e Etüd • P l â n l a m a ve Yatırım Dairesi B a ş k a n h ğ ı n a 12.8. 1965 P e r ş e m b e günü saat 17.00'ye k a d a r m ü r a c a a t «tmeleri lâzımdır. Isteklıler içtirak belgesi a h p a l m a d ı k l a n nı 13.8.1965 Cuma günü saat 15.00 den i t i b a r e n öğrenebi konu ve resim: Ayhan Başoglu ADSIZ KAHRAMAN Gaziantep Topraksu Başmühendisliğinden: 1 Gaziantep Etrafışchir Tahtacı bölüğü mevkıinde bulunan arsada (Fidanlık karşısı, kışla bitişiği) yapılacak (18918.68) lira keşif bedelli su temini ve ihata duvarı yapımı işi açık eksiltme suretiyle ihaleye cıkarılrmştır. 2 Geçici teminatı (1418.90) liradır. İşe ait proje dosyası ve şartname her gün mesaî saatleri dahilinde Başmühendislikte görülebilir. 3 Eksiltmeye katılmak istiyclnlerin ihale gününden üç gün evvel (Tatil günleri hariç) bu veya buna oenzer ıs yaptıklarına dair belgelerini ibraz ederek ihaleye giriş bclgesi almaları lâzımdır. 4 Eksiltmeye girebilmek için isteklilerin: A) Geçici teminat alındısı veya Banka teminat mektuplannı, B) 1965 yılına ait Ticaret Odası belgelerini, C) ihaleye giriş belgelerini komisyona ıbraz etmeleri lâzımdır. 5 İşin ihalesinin 18 ağustos 1965 çarşamba günü ?aat 10.00 da Gaziantep Topraksu Başmühendisliği binasmda yapılacağı ilân olunur. (Basın 13686 A. 8773/9269) lirler. 6 î s t e k l i l e r i n E k s i l t m e Ş a r t n a m e s ı n d e b e l i r t i l e n .esaslara u y g u n o l a r a k h a z ı r h y a c a k l a n teklif m e k t u p l a n n ı Eks i l t m e s a a t i n d e n b i r saat e v v e l i n e k a d a r m a k b u z mukab i l i n d e ikinci m a d d e d e vazılı a d r c s t e k i E k s i l t m e Komisy o n u B a ş k a n h ğ ı n a tesîim ç t m e l e r i ş a r t t ı r . 7 P o s t a d a vaki g e c i k m e l e r v e telgrafla m ü r a c a a t kahul edilmez. S Bu E k s i l t m e 2490 s a y ı h K a n u n a tâbi d e f i l d i r . (Basın 14249 A . 9165'9273) Seyifgazi Orfaokulu Müdürlüğünden: 1 Okulumuz adına tahsia yapılan bir adet M.K.E. okul tipi barakanm montesi işi 2490 sayılı kanun uyarınca kapah zarf usulü ile yaptırılacaktır. 2 Thale 23 ağustos 1965 pazartesi günü saat 14.00 de ortaokulda toplanacak Komisyon huzurunda vapılacaktır. 3 işin muhammen bedeli 40439 lira olup geçici teminatı 3033 liradır. 4 Fennî ve özel şartnameler ilgili proje mesai saatleri dahilinde ortaokulda görülebilir. 5 Komisyon ihaleyi yapıp yapmamakta scrbosttir. 6 Taliplerin lüzumiu belge teminat mektubu veya akçesi ile birlikte en geç 23 ağustos 1965 pazartesi günü saat 13.00 e kadar müracaatları ilân olunur. NOT: Postada vâki olan gecikmeler dikkate ahnmıyacaktır. CBasın 14178/9272'! MEKBU Oaşyay EÜKİİ ÜC GÜNLÖC ÖUİM Î S T A N B U L 6.25 Açıhj 6.30 Günaydın 7 00 Türküler v e oyun havaları 7.30 Tatil sabahı 7.45 Haberler ve hava dunımu 7.55 tstanbulda bugün 8 00 Bu pazar 8.00 Türk halk müziği dtnleyicl lstekleri 9.00 Keman soloları 9.15 Türk sanat müziği dinleyicl lstekleri 9.45 Atll karınca 10.00 Kısa haberler 10.02 Plâklar dönüyor 10.25 Bizl dinler misiniz? 10.30 Cem v e Cemile 11.00 Şarkılar v e •az eserlerl 11.30 Yaz rüzgân 11.50 Dünya nelere gülüyor 12.00 Yırrdun sesi 12.25 Küçük llânlar 12.30 Beraber \e solo garkılar 13.00 Haberler ve hava durumu 13.15 Kayıp mektupları 13.20 Akordeonla hafif melodiler 13.30 Heklâmlar geçidl 15.00 Kısa haberler 1.02 Opera konserl 16.00 Kemal Koidaştan türküler 16.15 Gençlik saati 1630 Vasfi Uçaroğlu orkestrası 16.45 Tarla dönüşü 17.00 Melodi zincirl 17.40 Allce hârakalar ülkesinde 17.57 Kısa haberier ve küçük ilânlar 18.00 Küme tash 18.25 Küçük llânlar 18.30 Hafif müzik orkestrası 18.45 Bağlama grupundan türküler v e oyun havaları 19.00 Reklâmlar geçidi 20.00 Haberler ve hava durumu 20.40 Küçük ilânlar 20 45 Şarkılar 21.00 Yedi tepeden yankılar ai.10 Nesrin Sipahiden sarkılar 21.30 Radyo yaylı çalgılar topluluğu 22.00 Reklâmlar geçidl 22.40 Hafli mürtk 22.45 Haberler ve hava dunımu 23.00 Hikâye v e müzik 23.30 Günümüzün plâkları Î4 00 Kapanı?. tSTANBUL h , RADYOSU 14 57 Açılış 1500 Müzikll dakikalar 16.00 Senfonik konser 17.00 Caı albümleri 17.30 Diskotekten 18.00 Akşam konieri 18Jİ0 Dansa davet 19J0 Melodiler ülkesinde gezi 20.00 Sololar 20.15 Sizin İçin seçtiklerimiz 21.00 Büyük orkestraları tanıyaîm 22.00 Her gece bulusalım 23.00 Gec» konaeri 24.00 Bu gece sizinle 1 00 K»p«nll A N KA R A 6.25 Açıhş 6,30 Günaydın 7.00 Köye haberler 7.05 Sabah mü ziği 7.30 Oyun havaları 7.45 Haberler v e hava durumu 7.55 Ankarad» bugün 8.00 Turhan Karabuluttan türküler 8.15 Haftf müzik 8.45 Türk müzlfi dinleyicl istekleri 9.15 Atll karınca 9.30 İstekleriniz mikrofonda 10.00 Kısa haberler 10.03 Türk müziği pazar konseri 10.40 Bizi dinler misiniz? 10.45 Eskl sesler. esfci melodiler 11.20 Şarkılar Oyun havaları Türküler 12.00 Diskoteğimizden seçmeler 12.25 Küçük ilânlar 12.30 Yurttan sesler dinleyici isteklerî 13.00 Haberler v« dunımu 13.15 Eyfelden müzik 13.40 Sevlm Derandan earkılar 14.00 Çocuk bahçesl lt.15 Reklâm programları 15.15 Kısa haberler 15.18 Müzik dünyası 15.40 Dilek kutusu 16.40 Ahmet Mellkten şarkılar 17.00 Kısa haberler 17.03 Her hafta bir şarkıcı 17.50 Tülin Kormandan sarkılar 17.45 Tarla dönüsü 18.10 Spor dergisi 18.25 Küçük ilânlar 18.30 İncesazdan Hicazkâr faslı 19.00 Reklâm programlalrı 20.00 Haberler ve hav» durumu 20.40 Küçük ilânlar 20.45 üykudan önoe 20.50 Zeki Mürenden sarkılar 21.10 Tanbur soloları 21.25 Nevzat Güyerden sarkılar 21.45 Geçen hafta 22.10 Caz müziği 2230 Yıldır Ayhandan türküler 22.45 Haberler v« hava durumu 23.00 Haftf müzik dünyanndan w ı l e r 24 00 Kapanıj. AKKARA tL RADYOSU 14.57 Açıhş 15.00 Sevilen klisik eserler 15.30 Hafil melodiler 16.00 Sollstler v e orkestralar 1800 Plâklar arasında 18.30 Haftanın »oHsti 19.00 Bir konçerto 19.30 Dünden bugüne 20.30 Oda müzigi 21.00 Kozalk 22.00 Opera ve operetlerden «eçmeler 22.30 Batıya bakıı 23.30 Gece yarısına dogru 24.00 Karma müzik 1.00 Knrnnış. AVSF !LH Nemetz onu soğuk bakışlarla süzdü. Budapeşte halkı isyandan güzel bir eser yarattı, dedi. Hiç kimse mağazaları yagma etmedi. Hiç kimse ölüleri soymadı. Banka kasalarından tek metelik çalınmadı. Halbuki siz isyandan faydalanıp bir cinayeti örtüp bastıröımz. Halmy: Hayır, diye haykırdı. Yanlış Ben de kendi isyanımı kendim yaptım. Mesele bundan ibaret. Sonra, zararlı çıktuıi. Her şeyimi de birlikte kaybetum! Sergey yarüarına yaklaştı: Muhafız söylüyor, doktorun trene binmesi lâzımmış. Nemetz telâşla sordu : Alaxa Mehely için bir dıyeceğiniz yok mu? Sizin ağzınızdan ona bir haber götüreyim mi? Ona deyin ki... Deyin ki kendine iyi baksın ve beni beklesin, belki dönerim. Ama fazla beklemesin. Kocaya varsın, çocuklar doğursun. Çünkü hayat beklemez. Şunu da söyleyin ki çok müteessirim... Bu işin böyle bitmesi çok yazık oldu. Harikulâde bir şey olabilirdi. Rıhtımda ancak bir kaç kışi kalmıştj. Kumandan, vagonlar BEŞİNCI KADIN Yazan: M. Fagyas Çeviren: Hamdi VAROĞLU boyunca ilerliyor, bir kaç esir daha sığdırabilecek bir vagon arıyordu. Üç vagonluk mesafeye gelince durdu ve muhBfızlara işaret ederek kendisin» Halmy'yi getirmelerini emretti. Bir asker, doktora doğru seğirtti. Onu vagonun içine itti. Sergey : Haydi gidelim, enspektör yoldaş, dedi. Soğuktan ölüyorum. Nemetz: Bir dakika daha, diye cevap verdi. O da soğuktan donuyordu. Fakat bu manzaradan gözlerini ayır mıyordu. Halmy, kapı kilitleninceye kadar vagonun penceresinde kaldı. Sonra yalnız başı gö züktü. Nemetz : İmkân bulursanız mektup yazın! diye seslendi. Alexa, nerede bulunduğunuzu her zaman bıl sin. Tren kımıldadı, tekerlekler gıcırdadı. O sırada Halmy'nin sesi duyuldu. Telâşlı telâşlı bagr'iyordu : Enspektor! Enspektor! A z daha unuruyordum. Enspektör, ilerleyen katan takip ederek, vagon boyunca hıziı hızlı yürümeğe başladı. Ne v&r? Halmy rıhtıma birşey fırlattı, bağırdı: Tutun! Pardesünuzün cebinde Luldun?. Az daha beraber götürecektim. Apartım&nınızın a nahtarı! Bu atılan şeyi bir silâh yahut Dir dinamit çubuğu sanan üç Rus askeri fırladı. Bunun anahtardan başka bir şey olmadığını görünce bir tekme savurup onu rıhtımdan uzaklara kadar gönderdiler. Sergey koşup anahtarı yerden aldı, Nemetz'e uzattı. Ne maskara herifler! dedi. Halmy yine «enspektör!» diye seslendi. Fakat katar hızlanıyordu. Nemetz şimdi onun yüzünü bile göremiyordu. Enspektör! Alexa'ya söyleyin, onu seviyorum. Sözlerinin üst tarafı, trenin tangırtısı ve kapıları sımsıkı kilitli davar vagonlarmdan yukselen meyus feryatlar arasında kay boldu. *** Aiexa, Chez Lola barına, sabab erkenden, kapılar açılu açılmaz gelmiş, köşede bir masaya yerleşmişti. Nemetz'l bekleyeceğini barcı kadma söyleyince Harmah kendisine, kahvaltı getirtti. Haüs kahveden, taze francala dilim lerinden, tereyağından ve yumurtadan mürekkep bir kahvaltı açlik içinde kıvranan Budapeştede mükellef bir ziyafettl, bu. ( A r k a s ı v:\ı g) Kint ftıtuıt. Syndktıt, Inc, 1964. WotM righl Şu masada oturan kimse var mı? Sekreterlik için müra^aatımı geri almaya geldim.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle