23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFE DÖRT CUMHÜRITET 25 Mayıs 1965 BABEUPÜN YAZILARIYLE İLGİLİ DURUŞMA BAŞLADI 18. asırda yaşamı? Fransız düçunüru Babeuf'un «Devrim yazılan» adlı rnakalelerini türkçeye çevirmek suretıyle, «Komünizm propagandası» yaptıklan Iddia edılen edebiyatçı Vedat Günyol 11e Sabahattin Eyüpoglu'nun yargılanmalanna dun başlanmıştır. 2. Ağırceza Mahkemesinde yapılan duruşmada sadece Vedat Gun yol hazjr bulunrnuş ve savunmaEinda, «Sosyalizm maskesi altında komünizm propagandası yapmadığını> Babeuf'un fıkır ve şahsıyetinl belirten llmt ömekler vermek suretiyle anlatmıştır. Prof. Fındıkoğlu, Hıfzı Timur ve Mümtaz Turhan'ın imzalarını taşıyan Bilirkişi raporunu, «Sorumsuzca yazılmış, ilmi nitelikten uzak bir rapor olarak» vasif'^ndırsn Gunyol. «Biz Fransız ihtilâlinin baslıca dfişünürünü Türk okuytıcularına lanıtmak amacı He sadece ilme ve kültüre Tarduncı olmak irin, Babeuf'un yazılannı tercuıne ettik.» demiştir. Türk Ceza Kanununun 142 nci maddesine göre cezalandınlması lstenen Günyol, ayrıca, Anayasanm verdıği fıkir özgıirlüğu ve İlmi araştırrna hakkından fayda'.amlarak bu çeviriyl yaptıklannj sozlerine eklemis ve bır saat suren savunmasını, Babeufun şahsıyett ve sosyalist görüşünü açıklamak suretiyle sonuçlandırmıştır. Mahkeme, duruşmada bulunmaîan sanık Sabahattin Eyüpoğlu'r.un da dlnlenilmesı ıçin duruşmayı, bir ay sonraya bırakmıştır. Benzin depoları şehir dışına çıkarılacak • Akaryakıt depolarmın «ehir dışına çıkarılması içın yapıian çalışmslar bır komisyon tarafından yü rutulmektedır. Petrol sirketleri temsılcilerinin de gorujleri tesbit edıldikten sonra gerekli rapor hazırlanacak ve depolar şehır dışında tesbit edılecek yerlere naklolunacaktır. KAYIP KIZ ÇOCUĞUN DÜNCESEDİ BULUNDU asımpaşa'da 4 gun önce esrarlı bir şeküde kaybolan 7 yaşında Gülseren özkaa adındakı bır ilkokul oğrencısi, dun sabah eski bir bostan fcuyusunda ölU olarak bulunmuştur. • Van'dan kaçtıktan sonra, şehnmizın sabıkalı yanKesicılerındsn «Pınpon» adıyla tanınmış Ahmet' ın elıne riusen 7 yaşında Fahrettın Ozdemir adlı bir locı'k. dfln «yan Kesıcılik egıtımi /apa'nı» p.n<» ler tarafından «uçüsttl ."^kaUnmıstır. Emınonu otobus durağında, bır vafandaştan rjara çalmaya teşebbusü sırasında yakalanan 7 yaşındaki çocuk, Emnıyet Müdurlügunde ıfarie verirken : « Babant Vanda'dır.. Bana hep çalma, hırsızhk yapma, derdi.. Ben ise, Istanbula kaçtıktan sonra, Ahmet beni yanma aldı.. Yankesicilige alıştırdı. Yetiştireeekti beni. Fakat, yakalandım..» demiştir. Çocuk Burosunda alıkonulan Fahrettin, bugün ailesinın yanma gönderilecektir. 7 yaşmdaki yankesici ((Anjelik filmindeki çirkin adam gibisini seveceksin seversen !..» «Bahçesinde dört tane karaağaç olan bir manastır arı>orum kapanmak için. Çiinki istediğim hür duşüneeli e>i bulamıyorum. Tıirki.tede bir kız göremiyorum kı mrangalanndan kurtulmus ol•<un.» Bu sozleri 22 yaşında, akadcmıı bir delikanlı söylüyordu. Bıııı an da, 21 yaşında bir genç kız: «Bu dıinvaya bir kfre gelivouz. Canımızın istediğini istedi•i zaman yapmalıyız, süflileşmp : den. Nedon dedikodu edijorlar, ne hakları var? Ben «erkek»i tanımak istiyorum. Nefrct edijorum bu baskıcı cemiyetten. Basit. îeri, dar? Bize lâyık değil bu cemivct.» Bu küskünluğu, bu isjanı suçlaTabiIir miydik? Karsı tins... lıısaıı kaclar rski bir dâ\â. Ilk günalıı Haı\a'va vüklemişiz. Sonra vüzjıllar. ne.illcr boyuıua, ırklar, milletler genişliğince gözyaşları. mutluluklar, aldatmalar, akı) almaz fedakârlıklar arasında uzayıp gitmi$ bu mesele. l'zayıp gitmede. Nerede insan varsa bu dâvâ var. Aclık cibi. Ama ondan çok daha ka rı^ık. Topluınlar kendi kurallarıııı duzenlerken karii cıns dâvâsını ria kendilerince biçimliyorlar. Bir srnırdan obürünc çeçer geçmi"z dâ\ânın aıılamı, gidişi, rengi degişiyor. Yeryüzünde ırklar kadar çeşitli karşı cins gerçeği »ar ve aralarında bir pasaportçuk mesafe. Isveçte babasız çocuğun hesabını anneden sormak kimsenin aklından geçmiyor. L'çakia bir iki saat uzakta cinsel konu>u acza almak suç. Ve tabiatın her verde dediği dedik. Tabiat insani kendi gerçeğine çekivor. toplumlar kendi varattıkları gerçeklere. Insanlığın varısı, erkek diye. cinsel hürlükten arslaıi pavı almış. Yeryüzünuıı benek kadar verlrri dışında, halâ öbur yarısı ödüyor birlikte >aşannıış gunahları. Bizde konu başka bir renkte. Oün çarşaf, kafes bir «göz değ küçükken flort yapmış olsaydım, memişlik» hikâycsi. Bu gun batı bir erkek beni tek başıma bir yelı davranıs doğulu anlayış kaosu. re götürrnüş olsaydı, şündi de Toplum kendi geleneklerinden kolay olurdu flört. Biz grupla gekendine «örnek kadın» ını yarat zerdik hep. Bu kadarı bile tuhaf mış, ona bağlı. Ona yolunu da Keliyor bana. Ama ilerde istesera.. çizmis: baba evinden koca cviııe. (gozlerınde tatlı bır ışık var) Ikisinin arasında karşı cinsle bir*n.jelik'tekı çirkin adarn ffibi bilikte »ürünen bir yol varmış. rini isterdim Çirkin ama zeki. flortmüs. aşkmış. fırtınalarmış. hiç birini dııymak istemiyor. Aile kimi takıt toplıımla beraber, kimi vakit daha gerçrkçi. Ama hiç bir \akit onun karşısında yer al Avrupada erkek • kız nıunamava yanaşmıyor. sebeti bızden daha hür. Nasıl buCinsel eğitim... Bu söz arasıra luyorsunuz bunu? rastgele bir yerden duyuluyor, Bence onlarınki bizimkinden henıen sönüyor. Onun üstüne be daha az tehlikeli. lirli bir düşünce, bilinçli bir tu Ne gibi? tum yok. Cinsel konu önceki ne Biz bir geçişin kızlanyız. sille yeni yetisen arasında bir tabu, rasak. bir yüzkarası. Genç Bilmiyonız nasıl davranacağımızı. kızı ve delikanlıyı, içlerinde kı Mrselâ ben bir türlü şu arkadadoğru mıldanan o ilk. loş merakı ile. şımla şurada gorünmem bulanık, çapraşık sezişleri ile ve mu değil mi. buna bile karar veAvrupanın aç «tabiat»la, işte bu havada. cin remiyorum. Halbııki bazı verlerinde çok şey ayıp desfl trajedilerin kaynaştığı insan Mgınlarının ortasına salıyoruz. ğil. Ocada insan buna alışıvor. a¥.n önemli. en dolaşık problemini nplamıyor. Ne rapacağını bilivor tesadüflerin elinde körlemesine orada kız. Ama ivi. ama kötü. Bizde karma karışık Cpmivetin çozmeye. Biz dâvaya uzaktan bakıp ba bir kısmında kınanan scy başka kısmında baş tacı. Bır sosyete kıkıp yargılar çıkarıyoruz. Acaba içinde «tabiat»ın itici gücü, dı zı erkek arkadaşım rahatça takşında toplıımailegeleneklerin dim ediyorken modcrn geçinpn bizim âilede bir erkek arkadaşıkat kat baskısı ile bu genç, bu tecrübesiz, insan nasıl bir denge mın telefon etmesi hâdise olur. dusunmemı? hıç Çunku oğlanlar çocukluk arkadaşlan ımış hep. Ama, diyor, üniversitede değişti ıs. 4rkadaşlarımın bana erkek RİJzü ile baktıklarını anladım. Ne vaparsın, insanın elinden dönmek çeüuiyor ki. önceleri övle hir sev değildir filân dive inandırdım kendi kendimi. Sonra dedikoduiar olanlar bitenler derken aııladım Gözlermi dikrvorlar insaııa. Ortam bulsalar hemen açılacaklar. Anlaşılıyor ki tlgınin bu türlusu sızı sıkıyor, çok ta haklısınız. tdeâl şeklı ne olabilır sıze gore 1 Bir kızın bir erkeğe baglanmasını pek iyi anlıyorum. Hatt» ş,ırt bu. bu devirde Şart ama. «Cinsei hürriyeti I V ben köşebaşında * " ' öpüşmek olarak anlamıyorum...» ğP Gençligin Gizli Dünyasında 20 Yaşmdaki genç kız içüıi çekti: «Ben biraz eskiye bağhyım. Arkadaş arasında klâsik diyorlar bana,,.» 21 yaşuıdaki genç kız Neyjire Koçer ıle konujujor K Bir metre derinliğınde, ıçi bal çıklı kor kuyuda Dulunaa cesedm bir köpek cesedine telle bağlı bulunuşu dıkkati çeknıış va bu durum, küçük kızın bir cinayeta kurban gitme ihtimalini yaratmıştır. Ancak tahkiKata el koyan Savcı Mehmet Feyyat, «En ufak bir yara bere izine rastlanmadı. Tel tesadüfen kızın saçlarına takılmış olabilır. Şimdilık şüph°li bir durum göremedis, fakat yıne de cesedi Morga kaldırdık.* demıştır. Küçük kıza aıt cesedın kuyudan çıkarılışı sırasında, Hacıhüsrev mahallesi, Kolan sokak 2 numarada oturan Paşa özltan adında bir ^ahıs baygmlık geçirmıştir. Sinir krizleri ıcinde, «Gülseren benim tek sevdıgim kızımdı. 4 kız, 2 oğlan babasıyım ama, Gülseren'ın yeri başka idi.» dıyen yaşlı baba, 4 günden beri bütün ev halkırun uykusuz kaldığım, bütün yerlerı aradığını. fakat bir türlü bulamadıklarını sözlerine eklemiştır. öte yandan, eskı Bostan kuyusundan ceset çıkarılırken bınden fazla şahıs da, olay yerinde toplanmıştır. tstanbul'un «yankesıcıler diyarı» olarak bilinen bu yerde, binden fazla şah&rn toplanışı, yanKesıcıleri de faaliyete geçirmış ve iki kadının çantaaj, !'u arada acılmıştır Yüzden fazla yanKesicinm olay yerınae bulunuşu da bu arada dikkatı çekmıştır. Ötaa kızın babası Emniyette kızınm fetoğrafuıı eösteriyor III1II*V~ E E = E 5 ZZ E E S 3 E ^ Z S Ş = ~ uıuııınııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiHiıııiMiııııııııııııı I Sağhk Müdürlüğü Ine yapar? 21 Mayıs cuma gecesi eşım anl olarak bastalandı. Saat 0.30 da Dr Kamuran Iznıirli Ue telefon görüşmesi neticesinde hastanın doktorun evine götürülmesi icap etti. Doktorun verdiğt Uâca almak için saat 1.15 de nöbetçi olan ve Şlşli karakoıunun karşısmda bulunan Marmara eczahane sine gidildi. üzun raüddet kapı vuruldu. Açtırma imkânı görulmeyince Şişli karakoluna müracaat edildL Nöbetçi komiser muavıninin verdigi memur üe mezkur eczahaneye tekrar gidildi. Memur kapıyı bizzat vurdu. Osman, Osman diye sealendl, fakat bir netice alamadı. ve memur Hami Egeli'dlr. Nöbetçi olan eczahaneleri aramay» devam ettık. Kodaman sokakta ve Şafak sokakta ve o cıvarda hiç bir nöbetçi eczahaneye rastlanamadı. Eşimın rahatsız oluşu ve otomobUi kullanan arkadaşımın sokak sokak eczahane aramakla yorulması sebebiyle ilâç alınamadan ev« dönmek mecburıyetınde kaldık. Memleketimizde Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı var. Istanbulda Sağlık ve Sosyal Yardım Müdürlüğü var. Bu teşkilât her sokakta bir eczahane açümasına müsaade ederler de neden bir nö Tekrar karakola geri dönüle betçi eczahane teminine çalışrek vaziyet nöbetçi komiser mu mazlar? Neden bu eczahaneleri avinlno anlatıldL Muavta bey orkontrol etmezler? Bu kontrol vatada bir hâdise olmadığı İçin «• zifesi acaba kıme aittir? Yoksa bıt tutanağa lüzum olmadığını, bu vazifeyt Ifa için fazla mesai sabah Sağlık Müdürlüğüne şikâyet etmemia gerektiğini bildirdL ücreti ve ek ödenek mi bekliHâdise hakkmda kendisl ve me yorlar? Nurettin SOMER murun şabit olduğunu söyliyerek isimlerini bUdirdıler. Şahit olan MecidJyeköy. Ortaklar sk. 50 2 komiser muavini Sıtto Gürkaya Bir İlkokul Aksarayda oıuran zengın bır •ilenın 16 yaşmdaki genç kızı, Saraçhanebaşında annesıyle bırlıkte giderken. dort şahıs tarafından otomobılle kaçırılmıjtır. Dort gun once saat 11.00 sıralarında cereyan eden olay, 16 ya•ındakı F.I. nın annesı Vıldan tarafından polıse bıldırılmesi uzerıne ortaya çıkmıştır. Gupegunduz cereyan ettığı halde kımsenm görmediği bu olay, ıddıaya gore ;u şekılde olmuştur' Kapalıçarşıda derıkosele işiyle uğraşan ve oldukça zengin bır adam oiarak tanınan Abdullah lyıbaşın genç kızı, cuma gunu annesıyle bırhkte, Saraçhanebaşı, Kavalalı sokakta oturan bir akrabalarının evıne gıderlerken, iki renkli bır araba ansızm yanlarında durmuştur. Bu sırada açılan kapıdan, Ferhat Şevki Çoruhlu adında bır komısyoncu ile uç arkadaşı difarı fırlaraıştır. F.I.nın kolundan yakalıyan dort zorba, kızı surukliyerek arabaya atmışlardır. A^cak olaydan 20 dakika sonra durumdan haberdar olan polıs kızın annesınden başka hâdıseyı goren tek tanık bulamadığı gibi, arabanın da plâkasının hıç kımse tarafından tespıt edilmeyışi karşısında, herhangı bir ipucu elde edememıştir. Bu arada, Ferhat1 ın F.f. yi birkaç defa ıstedığı, aılesi tarafından kızın kcndısıne verılmeyışi yüzunden bu yola başvurduğu sanılmaktadır. Polis, olayın bır «danışıklı döğüş» olma ihtimali üzerinde de durmaktadır. F.I.'nin 18 yaştan kuçuk olması yüzunden gırişılen araştırma, düne kadar hiçbir sonuç ver j memiştir. BIR GENÇ KIZ ANNESININ YANINDAN KAÇIRILDI Şehrimizi ziyaret edeu Ingiliz filosundan bir gemi t% "Biz bir geçişin kızlarıyız,, Ingıhz Donanmssının Centaur uçak gemısıyle lımanımıza gelen Akdenız Muttefık Kuvvetlerı Başkomutanı Ingıhz Oramıralı Sır J.G. Hamılton, dün oğleden sonra duzenledıgı basın toplantısında TuıkYunan donanmaları aıasmdakı kuvvet faıkını açıklamaktan çekınmış. iki donanma arasında ufak bir fark \ardır. Fakat bunu açıkla>anıanı. bu bir sırdır» dcmıştıı Oramıral Htimılton, Turk Dondnmdsını modcm hale gedımek ıçin NATO ıçınde çajışmalar yapıldığını, TurkYunan. ^hlılâfının NATO'ya tesır etmedığıni, Turk «[• 'Yunan subayİarüam J*JA*O'da ahenk !i r " de çalıştıklannı soylemıştır. Kıbııs konusundaki bır soıu>u cevaplandırmaktan kaçan Hamılton bır TurkYunan deniz çatısması halınde NATO'nun nasıl bır vaziyet alacağı şeklındekı dığer bır soruya •Hcrşeje rağmeıı bir çatışma olursa ki sanmam iki memlcket arasında bir mesele haline Relir. demı^tır. 'Türk Yunan Donanması arasında fark vardır/7 OKUUAR FESTİVALİ buluyor? Nasıl bir bunalmada bocalıyor? Bunu ancak o kendisi bilir. O kaosu yaşayan. Ancak o soyliyebilirdi. Bu röportaj işte bu düşünceden doğdu. Haftalarca avrım, seçim rapmadan. tesadüfün karşıma çıkardığı yüze yakın gençle «Karşı cins»i konuştum, uzun uzun. Kim olduklannı ele vermiyeceğim için konuşurken rahattılar. Topluma ve âileye görünmeden konuşmanın hafifliğini duyuyorlardı. Içimde bir boşluk var... = MAYIS 25 MUHARREM 23 yardım istiyor | V. ] 4 33 13.11 16.09 19 28 31 24 2 21 E. ] 9 051 4 43 8 41J12 00J 1.56J 6.53 Ilkokulıınu ve öğrencilerini Korunıa Derneği tarafından Spor ve Sergi Sarayında ilk defa olarak bir «Okullar Festivali > tertip edilmiştir. Kalabalık bir dâvetli topluluğu tarafından alâka ile takip olunan festival. Fatih ilkokulu Müdürü Kemal Köktürk'ün bir konuşması ile başlamış. Fatih Okulunun mehter, folklor, bale ekipleri. koro, Azerî ve Sıvas oyunları, Şehremini Ortaokulu, Oruç Gazi İlkokulu, Barbaros İlkokulu ve Yakacık Y'etiştirm» lurdu oğrencilerinin çeşitli gösterileri geniş ilgi toplamı; ve küçük öğrencilerin başarıları takdirle karşılanmıştır. 4 saatten fazla de\am eden festivale bilhassa Fatih ilkokulu öğrencileri her kolda geniş ölçüde katılmış ve dâvetliler tarafından beğenilmişlerdir. 1 Vazife yüziinden sürgün oldum 4 Mart 1965 günfi Kocaeli Bavmdırük Müdürlüp personellerinden marangoz Mustaf» Avcı Ue boyacı Mehmet Alkan, Bayuıdırhk Müdürönün emriyle kendi evinde hususi işlerini yaptırttığı ve o gflnkfl yevmlyesiyle, 7 mart 1965 günkü yevmiyelerini yazmaymca el altından naklimi yapmaya tavassut ettî|inl öğrendlm. 10 Mart 1965 günlü dîlekçe ile Elâzığa naküm için kendim mfiracaat etmek mecburiyetinde kaldım. Dflekçemi Bakanlığa göndennedi. 26 mart 1965 de Uşak'a naklen tayinim yapıldıktan sonra, S0 mart 1965 günö dilekçem Bakanlığa gönderilrti. Devlete hizmet etmeyen kişilerin yevmiyesini yazmamam nakHmi icap ettirdi. Işin daha acı tarafı bay müdiirii bu şahıslann evinde çalıştırdıpı günlere ait vevmiyelerini kendi eliyle yazıp tahakkuk ettirerek ödetti. Vazifesini »uiistimal ettiği gibi Hazineyi de iaar değil mi? Vazifesini yapanlar ben gibi «ürgün mü olacaklar? Saym gazetenizin delâletiyle ef kârı umumiye duyurnlmasını arz ederim. Refik Müftugil Bayındırlık Md. lügünde İl Yolu Teknısyeni KOCAELÎ öğretmenler Yardım Sandığından sikâyet Bizler, az da olsa aldığımız maaşl» geçim yapmaya çalıs»n Sğretmenleriz. Maaşımız hiçbir kesintiden mahram kalmıyor. Emekli Sandığt, öfretmenler Birli£i, mntemet ücreti, Tardım Sandığı.. En sonnnensn da dost kazığı. Bazı hallerde yardım görelim diye Sandıîa ayda bir miktar d» olsa para kesiliyor. Nereye gidiyor bn par»l»r.. »nlıyaroadım. Çiinkü, ekim 1963 te dttnraya gelen çocuğnm için dilekçemi verdim. Aradan zaman çeçti. Asker oldnm. Sornmlnlara yazıyla, şifaen müracaat ettim, eevap çelmedi. Nereye gitti de gelmedi aeaba? Ankara'dan Çnbvk's mi gelmedi? Sornyorum, ilçililerden beklediğimiz iki sene az nu yoksa? Osman BALYEMEZ 58. Top. Tnsay oknm» yanns öğret. Bnrdnr Karadenizin incısi şırın Unye E rmzın 3 km. doğusunda sahille 5 asfalt arasında karayollarımn yap S tırdığl gelişi güzel bir binada kö = yumüz adına ılk okul açıldı. = 196465 tedrısat yılında 75 öğrenci = ve bır öğretmenle öğrenime baş = landı. S Zamanın ve devletimizin lm ~ kânları ıcabı her şeyi devletten E beklemenin doğru olmadığı ka E naatindeyiz. Biz köylü olarak ım = kânlarımızı kullanıp okulumuzun ş çok zaruri ihtiyaçlanm gidenne = ye çalıştık. = Ancak, bina çürük ve okula el E verışli olmadığmdan, ayni yere E yeni bir okul yaptırmak arzusun E dayız. E Hamıyetli ve hayır sever va = tandaşlarımız arasında böyle gü = zel bir yere hem hatıra ve hem = de halka hizmet olarak bize yar E dımcı olmalannı timit etmekto E yiz. Saygılanmızla. E Denizbütünald köyü tlkok. = tlköğretim Kurulu Baş. = »alü tbrahim BeşU "Anlelik'teki çirkin adam.. «Anjelik* filmindeki çırkın kont gıbı birini sevecekti severse, ama bu itirâfa varmak kolay olmadı. Cıvıl cıvıl bır kızdı Gençlikle dolduracaktı nereye gıtse. Ilkrn: Ben biraz eskiye bağhyım, diye başladı. Arkadaşlar arasında «klâsik» diyorlar bana, Meselâ, en samimî erkek arkadaşım bir gün bana neden ders çalıştırdığını açıkça söyledi, benden bir şeyler bekliyormuş. Çok ağır geldi bu. Meselâ, dün bir mektup aldım 48 doğumlu bir arkadaştan: «Artık tahammülüm karnıadı» diyordu. Dünya ne günlere kaldı diye itimâdim aaraüdı. Oysa ben el şakası bile yapanm, aklımdan hiçbir şty g e ç m e ı ^ Sonra anlattı: Liseye gtrecegi sıra bir dönüm noktasında oldugunu sezmis, insanlardan kaçarmış. Fakat, lisede oglan kız farkı v / TEŞEKKÜR Rahatsızlığımı vukufla teşhls, meharet ve hazakatle yaptıgı prostat amelıyatı ıle benı sıhhatune kavuîturan gece ve gunduz insani alâka ve ihtimamını esirgemiyen Sişil Cocuk Has. Üroloji Klıniği Şcfı buvuk ınsan Bizde nasıl olsun isterdınız? Cinsel hürlük mu? Cinsel bürriyetten kast vol köşelerinde öpüsmek olmamalı. Gayrimeşnı bir <sürö çocuk vapmak olmamalı. Ben biztm âile kuru? düzenimizı beğeniyonım. Yalnız. evlenmede eençlerden fazla âile söz sahibi. buna kızıyorum. Bir. veya iki flörte müsaade olmalı. Bir kadın. erkek gibi önüne gelenle flört edemez ama biri ile bir sürpriz çıkarsa ikincisine hakkı oünalı. Evlenmek ıçin flört. Ciddi flört. Vakit öldurmek için, eğlenmek icin flört asla. Halbuki ben yirmi vaşındayım, daha bunu bile âileme zor kabul ettirmiş durumdayım. Bir göx rnakiyajını bile kabul ettirmek bir mesele. Tahsile engelmiş. Oysa benim modaya nyma kompleksim bn. Baskı yapıyorlar, zorla yalana sürüklüyorlar. Bir iki, flört, sonra seçtinlz, sevecek misiniz? Aşk ber halde tadılması gereken bir şey. Hayatta ber şeyi tatmalı? Sonradan pişman olanlan gördüm, sevseydim daha iyi olurdu diye. tçimde bir boşluk var. Aşkın boşluğu olmalı. Ür. Op. Dr. Regaip ŞEN ve yardımcıları Dr. Nejat Fertan, Dr. Ömit Turan, Narkozi'ör Op. Dr. Cahıt Bergile derin minnet ve gukranlarımı, Onç. Dr. Suat Ile, Kardiyolog Dr. Semir Aubasoğhına, amelîyathane hems'resi Ayten Dikmen'e, klinik hemşiresi ve personelıne teşekkürlerimi su•urım. Lütfi KUKTBEK Cumhuriyet 5876 «••••••••••••••••«•»mMj YARIN: » SOSYAL SİGORTALAR KURUMU GENEL MÜDÜRLÜGÜNDEN «YOKSA BENDEN FAYDALAJVMAK MI tSTİYOR...» Satışa arzedilnuştir. Biz Karabulduk ilkokulu ilgili = Tel: 44 «8 04 « 11 33 leri 215 i okulda, 600 ü okul ve = öğretmen yetersizliği sebebi ile = okul dışmda olan yavrulanmızın = üâncılık 6827 5860 daha iyi yetişmeleri için siz sa ~ TTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTTV5J yın Cumhuriyet okurlannı oku lumuza yardıma çağınyoruz. Gön E derilecek yardımlar kitap ve her E türlü ders aracı olabilir. E Yardımlannrza şimdiden teşek1965/4155 kürler. thsan Demir Mahçuz olup satılmasma ka^ w K. Bulduk İlkokulu Md. rar verılen 700 lira çelık maKesap Giresun 250 şer lira t i i sehpa bır kütüphane oulıındukları Cağaloğlu Nuriosmaniye caddesi Benice han, kat 1 No 54/S da 14 7.1965 15.7.i96' punlerinKöyümüzde kütüphane açtık. de iaaı. 1100 i l V) arasınYeter miktarda kitabımız olmada birinci ve litınci satışlan dıfı için gayın oknynen ve bavır yapıiacaK'ir tlân olunur. sever vatandaslardan kitap, der (Basın: 8465"1 5879 çi. gazete yardımlarını bekliyornz. Savgılanmızla. Karaçay Kültür ve Kalkınm» KAYIP Pasomu kaybettlm. HODerneSi Baskanı kumsuzdür. Hnnaz nenltlt Rsgat I»l «Mİ Kitap ve ders | aracı istiyorlar | KÜLÇE ÇİNKO 99.96 SAFİYETTE ECZACI ALINACAK Kurumumuz; Antalya, Adana, İskenderun, Tar«t:s, Konya, Malatya, Sivas, Samsun ve Trabzon Sağlık Tesislerinde maaşh, ücretli veya Enlaşmalı olarak çalışürılmak üzere, eczacı alınacaktır. İsteklilerin mahalline veya Genel Mudürlüğümüze mBracaatları ilân olunur. (Basın 8143 A. 4880/5849) ••*•«••*••••••••••••*••! KAT KALORIFERI PEK. YA^KINDA PİYASADA Heriş: 1314 5875 Trrrrr\ İstanbul 6. İcra Memurluğundan DENİZCİLİK BANKASI T.A.O. Denizyolları İsletmesinden 30/Mayıs/1965 tarlhınden itıbaren MUDANYA hdttıııda ya? tarıfesıne başlanılacaktır. Sefer programı asağıda gosterılmı.'tır Sayın yolculanmıza srygı ıle duyurulur. t ISTANBLL'dan kalkışlar Saat > • Amerikaya bir gazete 240 kuruşa gidiyor.... Yıllarca once posta ücretlerine yapılan bir zamdan sonra Türkiyeden B. Amerikaya bir gazetenin uçak ile yollama ücreti 240 kuruşa çıkmıstı. Senelerdenberi Cnmhuriyet'in bir yıllık abonesl için 870 T.L. ödüyornz. Bn posta ücreti defil âdets bir haber alma cezası, veya baracı.. Tabiî bn dnrnm karşısında yart dışında yasıyan birçok aydınlar ynrtta olup bitenlerden babersiz kalıyorlar, Posta tdaresinden rica ediyoruz, şimdiye kadar ödedikleriraizi kâfi görerek gazete ve dergilerden alınan bu fahiş posta ücretini hiç olmazsa bnndan sonra mâknl bir hadde indirsin. Anerika'dan ismi mahfnz bir oknyncnmnı MLDANYA'dan kalkısiar Saat Pazartesı Salı Çarşamba Persembe Cuma Cumartesı Pazar 8 00 8 00 8 00 8(10 17 0U 17 OH 17 OU 17 0 0 Kitap isliyoruz i t t Pazartesi Salı Çarçamba Perşembe Cuma Cumartesı Pazar 17 00 17.00 17 00 900 9 00 900 9 00 17 00 (Ba«ın: 8389/5867)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle