18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 Mayıs 1965 CUMHURIYET SAHİFE BEŞ Ne Sihirdir, Ne Kerâmet | M" Fazla olmamak şartiyle Üste para da ahyorlar mı ? Esteyüzühülle Gına geldi Suçlu kim ? Ne sîhirdir, ne kerâmet kide bir, o partiden bn partiye geçmeyi âdet edinen «büyük» lere. takılıyornz. Büyük dedigimiz, umumivetle, milletvekilleri, veya, illerdeki parti teşkilâtı ileri gelenleridir. Fakat, bn acayip huy, yavaş yavaş daha asağüara doğrn iniyor, yayılıyor galiba. Bakın, size bir misalcik: Tarsus'un, Kökebalcı köyünde, biri C.H.P. li, diğeri A.P. Ii, iki kişi dama oyununa oturmoslar. Tutuştuklan bahis şu: Kitn kaybederse partisinden îstifa edecek. Neticede Halk Partili olan oyunu kaybetmiş, ve «verdigim söı namustor» diyerek partisinden istifa etmişHab şb'yle. Durum, şimdi, biraz aydınlandı fibi. Siyagî partiler arasında gidiş gelişleri hep bir «oyurv» a bağlamah. Aroa, tabiî «büyük» lerin pesinde koştnklan «oyun» da büyük oloyor. Saf kb'ylfi vatandaşlarınki de masura bir dama. Hepsi bir «oynn* ya sonun, siz ona bakın 1. * * * I Fazla olmamak şartiyle onyanın Aşagıpınar köyünden 90 yaşında bir vatandas nıon seneler tuttuğu bir istatistifi açıkladı: On yaşındayken sigara içmeye başlamış. Boçiine kadar içtigi sigara sayısı tam 787 bin 450 tane. Sorulan bir snale de «hiç bir şikayetim yok, çok şükür, iyiyim» dîye cevap vermis. Tank ki, böyle şeyleri teerübeye imkin yok. Mesflâ, bn adara, doktor tavsiyesine nyarak, biç «igara içmeseydi, belki de, şiradiye kadar, çoktan ölmiiş olnrdn. Geçen gün de A.P. Ajansının bülteninde, ttalyanın Trevilyo şehrinden gelen bir küçük haber vardı. Oralı biri, 1884 senesinde, askerlik için tıbbf moayeneye sevkedilmiş. Kendisini musyeng eden doktorlar «senin kalbin çok zayıf, kalbinde hastalık var» demisler ve askere almamıslar. Ba aâam, şn son günleTde, 191 ind dogum giinünü kutlamıs. O da «kendimi çok lyl bissediyorum» diyor. Kalbi doktorlar» saçlam rörünüp de askere slınsaydı, belki, o da çoktan öte tarafa teşril etmis olurdu. Bnnnnla doktOTlann hiç bir tâfına inanmamah demek aklımdan bile geçmez. Ama, ne de olsa, sşın gitmemek şartiyle bir miktar fatalist olmak (mokaddere inanmak) Ifizım. Dert vermlyen Tann vermiyor. Bir kere verince de, doktorlar, onun bahanesini arayıp bulmaya çalısıyorlar. K na nazaran, daha aklı baçında olduğu için, bu işi erkeğe biTakmıştır. «Demek erkek boşar. Ama, nihayet, o da insandır. Yanılabilir. Eskı karısını tekrar ister. Ve yine onunla evlenir. «Ama, ınsan değil mi, yıne yanlış yota sapar. Kadını yine boşar, fakat sonra (insan bu ya!) yine doğru yola gelir, ve aynı kadını yine ahr. «Derken, efendim (ne de olsa insan ya!) adam yine sapltır, kanyı yine boşar. Ama, (insan dedik ya!) yine evlenrneye kalkar. «Yoooooook, derler, sen artık çok oluyorsun. Şımdi kadın başka biriyle evlenecek.ondan boşamp, sonra sana varacak. «Işte İslâm hukukunun yüksek bir vasfl budur.» Yukarıki satırlan, ben imkânı yok nydnramazdım. Bunları, milliyetçi ('.), mnkaddesatçı ('.), son dereee ( ! ) ciddî, hattâ imtalı, bir yazıdan, fiç aşağı, beş ynkan, kopya ediyomm. Sonra da, »idiyorlar, Konyada Reşat Nnri merhnmun «Hülleci» isimli piyesini taşa tntnyorlar. Halbnkl. Resat Nnrinin, • pek gücel piyesini «i« bir kenara bırakm da, memiekettekl cinayetlere bakın. Tarıdan fszlagı hülle yüzünden. bmet o gün herhalde sol tarafından kalkmıştı. Çünkii ne sorsalar ters terı cevap veriyordn; Jr\\ dogrnsunn isterseniz gece nyumamıştı. Gece S = c1 *~*tam evin önünde bir taksı boznlmns, adamlar ~ S bağıra bağıra konnsmnslar, motörü çalıştırmışlar.. gü= rültüler etmislerdi. Bir iki defa Ahmet pencereyi açıp: ~ « î a h a ! Çekilin bnradan'. demek istemişse de, sons : radan: = « Araba yürüyemezse naaap«ın adamlar?» diye dü sünerek vazgeçmis; ama sabaha kadar gözünn kırpma*~ mııtı. = Onnn içm biraz aksili|i nstünde idi. Kahveye erken ^ ^ geldi, bir koyn çay istedi. ~ Biraz bekleyeceksin Ahmet Bey!. SS Bekleriz.. zaten ömrümiiz hep beklemekle «;eçti. = Recep cevap vermedi. O da filozof adamdı. Düşündü: S Beklemeden de olnr ma ya?. Bn Ahmet Bey de baS 5 tan saçmalıyor. Ama demedi bir sey! Çünkü Kecep miiş~ terilerinin içinde en çok vatandaş Ahmet Efendiyi »aS yardı... ~ ÇaT demlendl, geldl.. Ahmet baktı .. Î^Ş SSS = Koyn dedik yahn!. Ahmet Bey, daha koynsn bnrnk olnr... Nene gerek senin, bnrnk olnr, mnrnk olnr. tçeeek ben degil miyim?. Emin misin ? Yazan: Burhan FELEK Emin misin?. Rahmi; sabah sabah kalbini kıranm, kes bn lâfı... Peki ağabey! Kızma.. ben bir sey demedim ki; bugün ne dedira... Hâlâ konnşnyor yahn!. diye batırdı .. Nnri de isin üzerine tnz biber ekti... Bırak şu adamı be!. Bn takvim midir?. Sen ona Imama sor!. tmam günleri bilir mi?. tmam günü de bilir, saati de bilir... Ehmet kardeşlm.. sen bnnnn knsnrnna bakma'.. O budalanın biridir. Ahmet: Bndala da sana neden çatmıyor?. O bana çatamaz .. Tani sana çatarsa ne olnr?. Ben ynmuşak adamım ama... Sert olsan ne yaparsın be?. Ebmet! Sen haatamisun?. Hasta sensin!. Ben tnrp gibiyim .. Oyle mi?. Demek sen tnrp gibisin?. Turp gibiyim ya!. Ama bayır tnrpn gibisin! Biraz biberltsnn!. Namnsln tnrp baharlı olnr... öyle mi, demek sen namnsln tnrpsnn!. Ta biz namnssnz tnrp mnyuz?. O kadar derinine gitme!. Senin de kalbini kırarım Monşer, nedir ba fütilite?. Kedi mi k3pek mi olmayı münakaşa ediyorlar. Şaşılacak şey!. Şaşılacak şey!. Neredesin Atatürk?. Nnri: Aman Konsolos Bey!. Sen de proftsör raü oldnnT. Ha biz burada böyle şakalaşıyornz. Sen bize bakma; sen bize ayak uyduramazsın!. Hakkınız var.. ben bnraya gelmemell ldiro.. mademki geldim bn nailiyö'ye adapte olmaya mecbaram. O halde Nnri Beyefendi zatıâliniı köpek, Hilmi Beyefendi kedi.. bendeniz ne olacagım?. Seni bir imtihan edelim.. bakalım.. tilkl mi olursnn, çakal mı?. Rahmi: Tok Nnri agabey.. Konsolos Bey olsa olsa Van ke» dlsl olnr... Tesekkür ederim., gflıel bir hayvan »eçtiniz.. ama zatıâliniz?. Sen bana bakma Konaoloı B e y . ben keçt olnrunu Abmet güldü... Haydaa! Bir kere daha güldfl. Ahmet ağabey, söyle be!. Senin bir efkârlığın var... Tok, ne efkârlığım olacak. Dün akşam nynmadım da. Sancılandın mı?. Tok be yabu!. Geceyarıgı bir lânet araba, bizim evin önünde boznldn fiç saat tamirlen ngraştılar.. na nykn kaldı, ne dorak motör ahyor.. dnrnyor.. berızino basıyorlar.. çalışıyor» boğnlnyor. Karışsam lâf olacak^ sabah ezanı oknndn, ben nynmadım. Agabey, ben senin yerinde olsam kavga ederdim... Nnri: Ederdin ama dayagı da yerdin!. Anlamadım» sen beni kaç defa dSvdün?. Ben çolnk çocuk dövmem.. ben kabadayı adamım... Recep!. On paralık kabadayı getirsene!. Ahmet: Susnn be! Zaten nyknsnzlnktan sinirlerim gerildi, başım çathyor.. şn lâfı değiştirin!. Değiştirelim agabey!. Bngfin gnnlerden ne?. Konsolos gülmeve başladı.. Ahmet piskinliğe vnrdn: Cumartesi dedik ya!. Emin mi«in aîabey?. Ahmet fırladı : Şimdi senin cnmartesinden de, pazarından da... diye Rabmiyi kovalamaya başladı . Rabmi Konsolosun arkasına kaçtı.. Ahmet saldırdu Konsolos: Aman monşer, köşekapmacayı benim etrafımda oynamayın!. Ben ba iptidaî mektebine yanlıçlıkla girdim.. derken Ahmet gülmeye başladı.. Siı çok yasayın Konsolos Bey!. Sahiden mektep çocuğu gibi oldnk.. Zaıınederim Ahmet Beyefendi.. zannederim .. Ve hepsi tekrar yerlerine otnrdnlar.. Nuri sordn: Kendine geldin mi Ehmet?. Sen susarsan kendime geleceğim... Allah var be!. Ben agzımı açtım mı?. Siz sövleyin Konsolos Bey, açtıra mı agzımı?. Vallahi Nnri Beyefendi, zatıâliniz demindenberi konnsnyordnnuz ama agzınm açtınız mı, bnrnnnnzla mt konnştnnux dikkat etmedim. Malumn filiniz insanlar konnşnrken ağzına degil gözüne bakılır. Siıin gözünfil açıktı... AI bnndan da beş paralık .. Biz de konsolostur diye bnndan medet umdnk.. hemşerim.. sen emekli misun?.. Müsaadenizle» neden snal buyurdnnnı*?. Tok, mfisaade sizin ya!, Şunun için sivSl buvurduk ki; eger siz konsolos kalırsanız bn memleketin hali yaman olar... Taa! Neden acaba?. Orasını ben bilirim.. haydi Ailaha ısmarladık.. ben gidiyomm Recep!. Knmei gelirse, ben saat blrde buraya olaeagim, dedi, gitti. Rahml de arkasından: Şn Nnri yok mn Ahmet ağabey! tşleri hep o karıştınyor. Betoncudnr da ondan. Alışkanlık dedi» ve kahve eski havasına girdi... 55 = ~ ~ SS = SS SS Peki ağabey, kıttna! Şimdi getiriritn .. Çayı aldı, çötürdü.. yarıgını boşalttı, üstüne daba çay koydn, getirdi... tster»en daha koyn yapayım!. Tok iyidir. Ahmet bn zehir gibl çayı içtl, tek sekerle içti. Tabii ayknınnn açmak için sinirlerini gerdi... O sırada kahveye gelmeye basladılar, Bnce Nnri geldi. Merbaba'. dedi.. S o n r a R e c e b e s o r d n : R e c e p o b i z i m knmci var, k n m e i ! . O benl aradı m ı ? T o k Nuri B e y ! K i m s e gelmedi... ö y l e i s e y a p b a n a bir kahve.. d i y e otnrdu... A h m e t g a z e t e y e bakıyordn... Gına geldi * * * B Üste para da ahyorlar mı? iç anlayaraadım. Adans Tnrizm Bürosunun 100 kadar tnrist üzerinde yaptıfı bir tetkike göre bnnlar, memleketimizde, 10 gün zarlında, 100 120 lira sarfediyorlarmış. Yani jünde, şöyle böyle, 10 lira civarında bir sey. Düşünün, bnnnn içinde yemek içmek var, yatmak var, tnrist oldnklanna göre de, elbette gezmek var, H ıkıyor mnynz? Mütcmadiyen değifiklik tni \%tiyoraz? Tokıa, işimiı kalmadı da, illâ bir şeyler mi yapmak peşîndeyiı? Velhasıl, n« der»eniz deyin, ikide bir çıkan «filân yere verileeek yeni lekiU haberlerinden ben bir şey anlamat oldntn. Beyazıt rneydanına yeni iekil verileeek dendl. On seneden fstladır verilemedi gitti. Şitndl, • mtydanın eski halini »rayanlar pek çok. Hattâ, honca milyonlardan »onra, «eski haline jetirilecek» diyenler bile var. Karaköv de, aşsfı ynkan, 8yle oldn. Meydan yapaeağız dediler. Sagına iolana, gelişi gflzel, vnrdnlar kazmayı. Yine milyonlar giUikten «onra, bn*ün, ne eski hali kaldı, ortada, ne de meydan. Hiç bir batı sehirlisi oraya «meydan» demet. Dilimiz alısmıs da biz diyoruz. Bnnlar böyle süriip giderken, geçenlerde bir de baktım, Cnmhnriyet'te bir baber: Taksim meydanına verileeek yeni şekil. Demek, birileri de çıkmaş, oraya el atmak istiyor. Halbuki, tstanbnlnn, meydan denebile cek tek yeri orası. Agaeı eksik, dikersin. Tratigi bozuk. düzenlersin. Röfüj lizım, yaparsın. Taya geçitierini, ayarlar»ın. Ama, AHah askına, vazgeçin şn «yeni sekil» hevesinden. Her defasında «eski» yi aratan bn «yeni» şekillerden bıktık, usandık artık. * * * ZSZ S s : ~ •onra... SS Ehmet, kazetayı okndnnsa bana ver'.. ~ Ahmet, yan yan baktı... SS Aeelen mi var?. = Acelem yok ama, biz de oknmavalım mı?. Z^ Mfisaade et de şn yazıyı bitireyim!. sE Mnsaade sizln.. Estafnrnllah'.. Onn dereednm .. S5 Ta ne dedin?. SS Bir *ey demedim . E|er kazetayı okoduns» bana ~ ver dednm.. SS Kör mfisün? Okuyornı... SS Kaç klşisnnnz?. Suçlu kim? B N M I I şey bn?. Bn turistler, herhalde, Türkiyede biz Tflrklerin bilmedigİDm bir v«M yaaama ato>U k«ş. fetmiş olacaklar. On lirayı dolara vurnrsanıı 1 dolardan az, Alman markına, veya, Fransız frangına vornrsanız topn topn, 3 marktan. veyı, 3 franktan az eder. l'cuı degil, hanl, neredeyse, bedava gibl. Biz, ba tnristlerc, memleketimizin şayanı temaşa yerlerini gösterirken, onlar da bize bn osulü öğretseler biri. öğretseler de heplml* «turistler gibi» yaşatak. * * * Esteyüzühülle Şimdibirgelelim «Hülle» meselesine. Size «Hülle» yi anlatayım: «İslâm dinl hâşa Hıristiyanlar gibi, boşanmayı yasaklamamıştır. Yalmz, ne de oh*. kadı irisi bir başka birisini vnrnp Sldfirdü|ü zaman, hiç kimse «oh ne iyi etti de geberttl herifi» demez. Demeı ama, su Edirnedeki elnayete ne dersiniz?. Bir yabaneının yanındakl, yine bir yabaneı olan, kadına bir takıra adamlar «şey» yapmaya (Aziz Nesin bana «ş'apmak» diyor) kalkmışlar. Yabaneı da »damîarın en sztbnna (yeni Türkçede: Aşırı) kSçüciik bir çakı saplayıp temiıleyivermis. Mahkemenin işine kamılmaz. Tabancıya ne ceza verileeek, yahnt, ceta verileeek mi, Terilmiyecek mi bilemeyiz. Ama «dnrnp dnmrken adamın başını belftya sokmak» diye bnna derler. Bir kısım meslektaslar, bilhassa karikatürcüler, bn vakayı, bizim meşhnr, tnrizm dâvâmııa iliştiriverdiler. Hanl, aleyhiraitde lâf olnyor filân gibi. Halbnki alâkası yok. Bn, sadece, lnsanlıkla llgili. Maalestf, ekseriya kadın gördüğümüz zaman, lnsanlıgımızı kolayca nnntnyornz. Kimsesiı kasaba yollanna gitmeye ne lüzam var? Büyük şehirlerin ana caddelerine bile, yanımııda karım», veya, kız kardeşimizle, gönlümüı rahat, çıkamadığımızm sebebi bn. Konsoloıla Rahml beraber geldiler..: Rahmi: Bonjnr! dedi. Arkasından da: ... Ben artık Franıızca konnşacagım! Konsolot Beyden Sgreniyornra. Degil mi Konsolos Bey?. Evet Hilmi Beyelendi'.. Konsolos Bey, ben adımı degiştirdim... Taa! Ne koydunm mirim?. Rahrai koydum. Ben komadım ya!. Babam koymnş. Babanız?. Tanımıyomm Hilml Beyefendi.. Ahmet Ağabey merhaba!. Ahmet, kâs bir eda ile: Merhaba!. Rahmi işi çaktı. Konsolosa hafif tertip: Ağabeyimin keyfi yok bugün! dedi, Konsolos: öyle mi? Nereden anladınız?. Ben anlarım!. Bakm suratı asıkt. Zannetmem! Sabahları insan biraı mabmnr olnr Hilmi Bey . Şimdi görürsnnüz!. (Ahraede) Ahmed ağabey bngün gnnlerden ne?. Cnmartesi... Emin misin ağabey?. Ben Emin degilim, ben Ahmedira . Tok yani bugün sahiden enmartesi mi?. Cnmartesi dedik ya!. ö y l e ise yarın pazar... Tok pazartesi... Olmaz aiabey.. bizim bildiğimiz cnmartesinden sonra pazar gelir... ö y l e Ise ne sornyorsnn?. Şaşırdım da... Dün ne idi?. Sen belânı mı artyorsnn?. Neden belâmı arayım ağabey?. Bngfin günlerden nedir dedik, günaha mı girdik?. Biı de enmartesi dedik.. gflnaha mı girdik... Açabey'.. Bngün enmartesi OITJT mn?. Olur, olnr... Ehmet be!, Sen bngnn kalb kırmaya mı fiktnn?. Ben kalb kırmaya çıkmadıra siz münasebetsizlik ctmeye çıkmıssınız... Konsolos Bey: Monşer Abmet Bey!. Münakasalar biraı absnrde olnyor samrım» ne bnynrnlnr?. öyle olnyor Konsolos Bey... Ama 8yle olmamalı .. Bir daha sefere yapmam.. affedersiniz .. Aman Ahmet Beyefendi!. Ben siıe .. Ama yeter degil mi ya?. Sabahleyin.. herke* hana çatarsa.. ben bn kahveye bir daha gelmem Nnri yüksek sesle: Snsalım!. Ehmede lâf etmek yasak.. Ehmet sen bngnn sıkı yönetim oldnn be!. Sıkıysan sen de oü. Ben sıkıyım ama olmam .. Olamazsın da ondan... Ahmet birdenbire kalktı, kalkarken de eteğiyle önfin deki çay. bardağına çarptı, bardak kınldı... Bu kahveye bir daha ayak basanın... diye kapıdan çikarken Rahmi koştn.. Aman ağabey!. Yapma, vallaba şaka yaptım.. billâhi de.. istersen Konsolos Beye sor ben .. Bırak beni.. diye Rahmiyi itti» Nnri koştn .. Çocuk olma be!. Ha bunlar sana takıldılar .. Bırak divorum . Bırakmam'.. Konsolos Bey!. Şuna bir lâf et! Ne de olsa sen bir Konsolossun!. Ahmet Beyefendi!. Bir şeye mi hiddet bnyurdunuz?. Monşer. Siz seriyö bir zatsınız.. böyle enfntiyazlara aldırmamanız lâzım. Bunlar. malumn âlinit.. nasıl söyleyeyim.. rica ederim.. je vous en prie.. Bak agabey» vallâhi Fransızca söyledi..ben anlarım.. sen çakmacsın ama .. Ahmet gülümsedl... Rahmi : L&dees!. Güldü.. hapı ynttnk.. gitmiyor artık.. Nuri hazır ol meydan dayağına... Benim hir kabahatim yok ki.. ne ettünse, sen ettün!. Ben ağzımı açmadım.. Rahmi: Ağabey. senin bngfin bir aktiligin var!. Söyle şnnn ne olnrsnn?. Köpegin olayım... Nnri: Sen kSpek olamaısnn!. Sen kedisnn kedü. Böyle eılız köpek olnr na?. Rahrai fırsatı kaçırmadı: Hakkın var Nnri ağabey!. O işi sana bırakayım.. •en daha etli, canhsın!. Konsolos: = ••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• Kereste Salın Alınacaktır Emek Inşaat ve İş'.etme A.Ş. tarafından Ankarada in«» edilecek Stad Oteli tesislerine lüzumlu tahta 525 M3, kadron 400 M3, dikme 300 M3, kalas 20 M3, 0,023 papelli sunta 26 M3 cem'an 1271 M3 kereste 17 mayıa 1965 pazartesi günü saat 15,30 da Stad Oteli Kontrol Şefliğinde kapalı rarf usulü ile teklif almak «uretiyle satuı ahnacaktır. Geçici teminatı 50.000. TL. sı olan bu işe ait şartname ve mukaveleler 20. TL. sı kars.ıbğında Ankarada Ulus İshanı E Blok 3 üncü katta 309 numarada kaim Stad Oteli Tesisleri İnşaatı Şantiye Şefliğinden tenün edilecektir. Şirket ihaleyi yapıp yapmamakta ve dilediğine yapmakta »erbesttir. Cumhuriyet 4715 CUMHURIVirrtD rerıikaaıı 131 ııml ( % 11,5 tnetrt boyunda, iki yatakh kamara, tuvalet, kiçinet, % buzluk, 160 litrelik »u depoau, akar «u tesisatı, 24 volt eloktrik m tenvirat v» tesisatı, 45 beygirlik di«el motorlu, bilcüm'ıe teç% hizatı ile bırlikte. Müracaat: 44 99 03 49 12 85 AYDIN 1234S6789 SATILIK MOTORBOT Dt. Zivaettin Maktav Kulak Bnrnn Bogaı Hastalıklan Kfa* Ç«nc Slrürlis) Möıeha Keceppa«a C 48 » «8 2 Mayıs 1926 tarihli Cumhuriyet'ten mumumuui! İstihlak vergisl Dünden ttibaren tatbikine başla» •«•• nıp pek çok şikâyet mevzun olan ••«• 8OLDAN SAGA: İstihlak Vergisi Kanununun tadill 1 Bır başka ülke halkını kenve bilhassa tatbik sekllnln dcğiştıdı hesabma çahştırıp çıkar elde rillmesi husıısunda Heyeti Vekiledo etmek istiyen meml«ketleıe boyle (Bakanlar Kurulnnda) gttrüşmeler yapıldığın» dair rivajetlcr çıkmışdenilir. 2 «Vaktiyle başkenti >a da bn haber teyid edilmemistİT. Hatusas olan bir ülkenin halkın dan uye» anlamına iki söz. 3 Anası bir ırktatı, babası başka bir ırktan olan çocuğun damarlarındaki kan bakımından durumu, eski «••• Istihlak Kanünu •••• Türk kollarından birine mensup ve gazetemiz kişüerden. 4 Halif düroan kurumu, bir emir. bir zaman parçası. Gazet* »atıjlan nzerlnden 1tan 5 Çağırma vasıtalanndan, hoş kanun iktizanndm olaa Umuml v« güzel. 6 «Fena olroıyan Htbrahim Tâll bey İftlhlak Vergisi doğrndan doğruya san> karşılığı iki söz, içkilerin her gün toptan olarak ldarehanemiıden &deneceü cihetle karlleriiginde saklandıkları kabın yarısı. miz gazete alırlarken gazete bctle. 7 Vaktiyle korkunç bir patlayıo linden faxia hicbtr pua vermiye* madde ica<> edip buna karjıhk inceklerdlı. Cumhuriyet Halk Fuk.au (Partisl) sanhğa hirmet kaygusu ile çeşitli 13 üncü Mıntıka (Bölge) mütettiskollara aynlmış ödüîler tesis etKız Llstsi liibıe, Refik İsmaU Beyin yertn» miş olan jat, bir takı. 8 «lllve •••• İbrahim Tftll (Öngören) Bey Uyln parça sayııı» mânasına iki söz. 9 yangınından su olunmustur. Olaylan iinceden bildiren kişideki İbrahim T4U Beyin Fırka Trakya manevî kavvet. oıüfettl«USine d* vekMet edecetl fUKAKIDAN AŞAGlTA: Beledlye MecUsl dün Sadettbt •öylenmektedir. 1 «Şişmanca durumda öküz :::: Ferit Beyin riyasetlnd» toplannut•••• Uşak Şeker zevoîsi» anlamına iki söz. 2 «lletır. Toplantıda Kıı Llseal yangınl risi mevcut değil» mânasına iki ttıertnde nzun muzakereler cereyaa eftnij, bn anda Sn Slıketl hakkın' söz. 3 ölçülerden, çevrilince ia blr de Ufcrir verilmigtlt. Âdem Babanın oğullarından biri geçiyor nin adı. belirıı. 4 Denizcilik Ban İlk tren Kavak EvvelM giln sehrlmU* telen Sakasınnı vapurlarından birinın isBankası Umum •••• nayi v» Maadia istasyonunda ı v ü c ^ v a a mi, büyük babaMüdür Muavinl Bayretttn Bey, 345^789 U r d a n s Ka L'jak Şeker Fabrlka»»ın tesrtnisanl Samsun Slvaa demlryolo hatti' (kuım) ayı bajlannda faaliyete radeniz kıyısmnın 52 nci Ulometreslnd* buluna* feçecekbıi »Öylemijtlr. daki illerimiz Kavak tstasyonnna dün İlk trea Hayretttn Bey Istanbnl'da kvruranl olmn«tat. Ba manaıebetle ltden birinin haltacak «Ivl fabrlkuı içtn de tehritaıyonda *ad« bir meraıim yapıl> kı (ço|ulV 6 «ir.da temaılarda bnlnnaeaktır. mıstır. Bir çeşit ağzın yarısı. tersi bir çoğul takısıdır, Dünktı baimacanın bir edat. 7 Ş^Hinnıanıııııiııniiiıııııımifflmımııııııntrırıınııı^ tskence, bir soru edatı. 8 «Afi k««me meselesi» karşıhğı iki söz. 9 Sirklerde seyircilerin o • s Emek tnjaat •« tşletm» A.Ş. Şlrketl tarafından Ankarada I turdukları basamak basamak yer g inşa edilecek Stad Oteli Tesisleri İnşaatma lüzumlu 755 ton | lerin şeklt, baslıca besi maddele g muhtelif kuturda St. I v» S t III B demiri 17 mayw 19CJ pa | rimizden. 1 tartesi günü saat 14.30 da Stad Oteli Kontrol Şefliğind* ka | ğ palı zarf usulü ile teklif almak «uretiyl» gatm alınacaktır. 1 KAYIP Konya Trafik MüdüriüÜ Geçici teminatı 50.000. TLı. olan bu 1B« ait sartnam« •• | ğuden aldığım 2609 tayılı profesyonel % mukaveleler 10. TL u karşıhğuıda Ankarada Uluı İşhanı E | ehliyetimi kaybettim. Hükümsuzdür. Vural Ergin 1 Blok 3 üncü katta 309 numarada kaim Stad Oteli Teslslerl İn | Cumhuriyet *730 = şastı Şantiye Şefliğinden temin edilebilir. | (Daha evvelki saülan şartnameler de aynen muteberdir.) | KAYIP Sebekeml kaybettlm. Hü T % Şirket ihaleyi yapıp yapmamakta T* dilediğine yapmakta 1 kunuüzdür. Mehm?t HAMALI «erbesttir. Cumhuriyet 4714 | (Bann 6236/4702) BOZKIRDAKI ÇEKIRDEK 406 Boztardald Çekjrdek Bozfcudaki Çekirdek 407 Esef, «Askerde öğrenmiş boyle hoplamayı Ömeı ağam!» diye düşündü, «Evet askerlik etmiyen adam •urnsmaTi hak edebilemez!» ömer eğitmenin basma yakın yerde, Deli Dervişio kurşunu Uyt kaldınnc» boğaa kuruyuverdi. Titreyen bir «esle yalvardı: Aman öğretmenim! Bir iki de biz sıkalım!... Keskin nişancıdvr bu namussnz! Bizde silâh olduğuna bilmezse rahat nişanlar, birini vurnr yüzde vüz!.. Nuri pencerenin üst pervanm nişanlıyarak blr knrşun nktı. Çocnklar Nuri fiğretmenlerlnin ateşe başladığını anlayınca, «Hooo!» diye keyifle bagnstüar. Taşasın! Sağol... Esefln canı cıgara istedi birdenbire. Tttfek atmak, birini sopayla ezmek istedi. Ben kapıyı tutmaya bakacagım Esef! Bnradan tomıldama sen!... Olmaz kapıyı tutmak 6gretmenim'. Kapıyı demirlemistiT bu delt dümbfik!... Deli, eret! Dellenmese, defirmene girer de kapanır mı? Gel arkaya dolanalım öğretmenim... Aklını şeytan yellemiş bn kavatın... Yoksa dunnıyacaktı bnrada... Belki körlenmesine getirip bineriz sırtına... Girecek yer var mı arkadaa Esef! Değirmendir. Su yolundan, mn yolundan... tyi... Ben Uerideki ağacın ardrna sıçnyacagıın. Arkamdan gel ama, dikkatli ol... Kıyasıya atıyor natnussuı... Ağacın ardı olmas öğretmenim... Geriden dolanalım ki, pirelendirmiyelim! Bir zaman süriinerek gittiler, görünnüyeceklerine güvenince iki büklüm koşarak yukarıdaki kara meşenin yirmi metre açığından geçip arkı tuttular. Keske tabancasını da alaydık Cemal ögretmenln, Esef!... İçeri ginnek hiç aklıma gebnedi. Tflfek dönmeı dar yerde... Değeri yok Sğretmenim... Değirmene girsek bulurduk demir memir... Dahra mahra... Benim de> diğim, kıyıcı bn herif... Gündüz gözü kan sürüdüktcn başka, abp gUmiyor Boğaza... Kavuştnk mu, daraklamıyacaksın! Bitirir bizi... Kurşunu sık sol meraenin altına... Hiç bakma, kafası budur de, sık! Kız kaçıranı vurana ceza yoktuT. Bunları çahmn dibine sinmiş konnşuyorlardl. Nuri yürümeye davranınca Esef kolunn tutto: Dur öğretmenim... KoUayalım bakalım... Sırtuu nasü konımakta bn alçak? Kasketini çıkardı. Bir dal kınp ucuna taktı, ça» hdan yukanya kaldırdı. Bir zaman öyle tnttu, bir zaman aağa sola kıımldattı: Tamam... Ateş yemedik! Evet, dillendi bu rezil, aklını sıçratU. İnelim nsul usul ark boyunca... İyisi ben ineyim... Sen bekle!... Olmaz! Ben ineceğbn. Yanılmaktasm öğretmenim... Burda sen dnracaksın H, kötüsü gelirse ates edip beni savunacaksın. Biraz sustu: Ta da tnfeği bana ver. Olmaz! Doln mn çifUmtn görleri? .. Dolu... Tamam... Ben hopluyorum öğretmenim! Atar maUrsa, penc«reye dök iri saçmayı Tek knrsundan daha çok lş göriir. Esef iki bnklüm yokuşu inmeye başlayınca, Nuri Çevik tüfefi kaldırarak bekledi. Sonra, gözleri pencerede yavaş yavaş yürüdü. Esef kunduralannı çözmek için duvarın dibine çömelmiştî: Dediğim gibi öğretmenim... Sn yolundan girecegiz! Evet, Aüahıma siikür, şeytan aklını yellemiş bunun... Kunduralarını acele çıkanp pantalon paçalarını sıvadı: Çıkarmıyalım, dedimdi ya, patırdı eder pahnç kısmı... Çıkarmak doğrn... Nuri de kunduralannı attı. Dizlerine kadar suya girip oluğun altından geçtiler. Merdiven ayağına geldikleri zaman, Deli Derviş üst üste üç knrşun «.ıktı. Birden korkunç hir kahkaha parlattı; Tedim herifi, kahpe Sultan!... Kurşunu yapıştırdun lczıl koltuktan... Kimi vurdnn Kara Mansuı?... Bebelerden mi vnrdun?... Vay başıma!... «Adam mnna yok» diye tenbihlemedi mi Zeynel Ağam... Hüa kahpe... Vnrdum ne gflzel!... Yedim e»düdö gâvurunu... Nuri Çevik, suratı kül gibi, tüfeği, parmaklannı sızlatacak kadar sıkarak, duvara sfirnne sürüne be* basamak çıkıp sahanlıkta durdu. Baaını sakınarak uzatıp baktı. Yazan: KEMAL TAHİR 408 Bozkırdaki Çekirdek Karilerimize: Deli Derviş pencere ftnündeki sedirde it oturumundaydı. Yamğın Sultan elinde kısa saplı bir baltayla kapıda duruyor, Emine görünmüyordu. Sultan korkudan kısümış bir sesle sordu: Kimi vurdnn Kara Deyyus! Vnrduns» belânı buldun! Asarlar seni! Vnrdum... Deli Derviş birden hoplayıp sağa doğru yer değiştirdi: Vurdum ki, ne güıel!... Bizi asacak ipl. urgancılar bükmediler daha... Sen öyle mi beUedin kahpe Sultan'.... Din askeriyim ben... Padisahın din askeriyim! Fermanım var benim, canım çekerse vururnm! Birden dikSdi: Ne o?... Hns!... Kıprandı deyyus... Öltnemiş gördfin mn? ölmeye ölecekti ya, neden gebermemiş?... Benim kurşnnnmla ölmedin he mi? Al bakalım Eğit Halk fırkasının yeni müfettişliği firktti mi mes'uf t men ömer!... Eğitmen Ömer mi? Vurma Derviş!... Nuri Çevik, üç basamak hoplayıp sUihı gözüne aldığı anda, Sultan deli gibi bağırarak atılıp herifi perdelemişti. Vurmaaa!... Silâh sesiyle birlikte, Sultanın korkunç çığlığı duyuldu. Ürkerek dönen Deli Dervişin suratmda hâlâ öldürme hırsınm sıntmaya benzeyen kasüımı vardı. Sultan bu sırıtkan surata elindeki keskin baltayı var gücüyle «HıbJı» diye indirdi: Nuri öğretmenin gözlerinden alev gibi bir kınllık geçti. Eminenin haykınşıyla içeri daldığı zaman Yaruğm Sultan, Deli Derviş Mansur Halifenin göğsüne bir ayağını basnuş, kafasına, baltayı odun yarar gibi hıhlayarak vuruyordu. Emine öğretmen, değinnenin loşluğundan güneş« çıkınca, eüerinl ynzüne kapattı, kızlann keskin çığlıklan göğsüne vurmuş gibi, ileri geri sallandı. Tepeden tırnağa titriyordu. Nuri, kolunu beline dolamasaydı, dnşecekti. ölüvfi görmemesi için, koruya doğru götürüldüğünfl farkedince, «Hayır» diye direndi. Çocukların halka olduklan yere, ayaklannı sürükliyerek yaklaştı. Ölüyü çevirenler açudüar. ömer Eğitmenin göğsü kan içindeydi. Sol görfi açıktı. Sultanın oyunuyla yediği dayaktan kapanmış sağ gözü. işmar ediyor gibi, yürüne iyimser bir şakacılık vermiş, gtyimi çok eski, gövdesi çok çelimsis olduğu halde, olüsünü yiğitleştirmişti. SO N fabrikası faaliyete | Betonarme ST Demiri Salın Alınacaklır \ 471T tttm tllH'iiHtm ntnınıııitııııtnııi(utmnn»i'f"»>'>»""*™
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle