Katalog

12 Aralık 1965 CüMHURÎYEl Yozan: PERIDE CELAL lüşmelerini duyar gibi oldu birden bire. Nâzik ve yapmacıktı. Siyah kadife ceketini, kolonya kokusunu Salona çağınp karşuarmda ayak ayak üstüne atıp hanım? severdi babasının. Dizlerine alırdı efendi pozunda, yabancı dili iyi ko beni. Ceplerine sakladığı fısüklan nuştuğunu göstermek istercesine bumumdan çıkarıyormuşcasına hok nutuklar çekerek .. Güzel kadınkabazhk yapmaya kalkar güldürdı annesi. Gıyinmesını, suslenmemeye, eğlendirmeye çabalardı. Basini iyi bilirdi. Gezmesini tozması şaramayrnca da dizlerini aşağı ya nı da severdi çokca. Gecelerı şöydoğru indirip yavaşça halının üze le bir dalardı küçük kızın odasırine düşürerek sdylenirdı karısına: na. Dadılann dillerıne gore iyi ak c Yahu ne asık yüzlü kızın var şamlar düeyip, yanaklarımdan ope senin!> diye. rek!.. îyi bir ev kadını, kocasına Lâmbanın altındaki büyük kolbağlı üstelik, çevresindekilerin öv tukta onun kırlaşmış başını görüdükleri hoş bir salon kadmı! Ne yordu Nuriye hanım. G .zetelerine, kadar duymuştu bu sözleri genç kitaplanna gömülmüş, başka dünkızhğmda Nuriye hanım. Yaşı bel yada yaşayan bir yabancı' Okula li olmasrn diye kısa elbiseler gıybaşladığı zaman daha çok aynldirirdi bana. Saçlarımı örgü yapar, mıştı onlardan. Yemeklerden yeuzun çorap giymemi ıstemezdi. Yal meklere buluşmaya başlamışlardı nız bu çorap yüzünden nasıl nef ve evde Türkçe konuşulmaz olmuşret ettiğımi bilseydi eğer! Benim tu artık. Annesi öyle istemişti. Yeo anneye göre yetışmem, ona lâyık nı öğrendiğim tngilizcemi ilerletebiri olmam gerekırdı, oyle oldu. yim, Fransızcamı unutmayayım di Evin buyük balkonunu hatırlıyor ye' Babasının çalışma odasını görü du şimdi yattığı yerde. Sokakta yordu. Yeşıl deri koltuklar, yüksek oynayan çocuklara bakardı o balarkalıkh kırmızı kanape, tıklım kondan. Başka dunyanın insanlatıklım kitap dolu camlı dolaplar... rıydı onlar. Küçuk, siyah ve kırAzarlayacakları zaman çalışma oda liydiler kaldırımlarda. Gülerek osma çağırmaya başladılar büyüdüradan oraya koşarlardı, küfreder, ğumde. Yaşlanıyor, «işmanlıyordu sataşırlardı birbirlerine. Beni gobabası, gözlük takıyordu. Işığın al rünce dil çıkarırlardı. Ben de dil tmda. gözluklerini masaya bıraçıkarınca guzel bir dayak yerdım kıp, <Bu da nerden çıktı'» gibilerdadılarundan. Salondaki büyük av den yüzüme bakarak.. Çalışma oda naya o taşı attığım gün'.. Kendi sındaki bütün kitaplan sırasıyla kendisiyle oynamak için belki de. okumuştu onıki yaşından başlaya Bir yıldız bin parçaya bölünmüşrak. Yunan klâsiklerınden Edgar tü kocaman aynanın içinde. YüVVallace'a kadar! Sanat dergilerirüm parça parçaydı taşm vurduğu nı, Boccassıo'nun açık saçık hikâyerde. Babamdan sakladılar aynayelerini pek de anlamadan. Moyı kırdığımı. Evet bir babası vardı dıgliani'nin albümündeki resimler herkes gibi onun da. Karanlıklarm den birini kopye edip «kendım içinde babasının yüzünu, gozlerini yaptım!» diye, bir gün okula goaraştırmaya koyuldu Nuriye batürdüğünü de haürlıyordu. Çocuk nım. tşin garibi yüzünden çok, ba kafası, o kıtaplık sayesinde pek er basının çizgiü pantolonunu yumuken dolmuştu hikâyelerle. Bronte' sacık terliklerini, siyah kadife ev lerle Colette'le Edgar Allen Poe ceketini hatırlamasıydı. Sakız gibi ile hep orada tanışmıştı. Onun beyaz bir gomleğın arasında uzaBaudelaire'den yarım yamalak ez yan pembe bir erkek boynu, koberlediği ballad/lan, papağan ginuşurken oynayan çıkık ve çirkın bi şakır şakır söylediği zaman gırtlak kemiği geliyordu gözünün Fransız listesindeki edebiyat öğret önüne... Çok konuşmazdı babası. meninin ağzı bir karış açık kalAkhnı, bilgisini övüp dururlardı mıştı. Sıraladığı sözcüklerden bir çevresindekiler.. Pazar günleri va çoğunun tam anlamını bilmediğini kit bulurdu beni sevmeye.. Belki görünce de bir iyi kızmıştı kadın. kansmı da'.. Onlarm cılveleşip gü O zamanlar çocukla büyük arası 31 garip bir yaratıktım. Durgun ve bilgiç, içten pazarlıklıydutu Kendimi beğenmemi öğretmişlerdi bana. Kurumluydum, yukardan bakardım dünyaya. Geceleri kondorlarda hayallerden korkarak koştuğumu ve yatağımda sıkmtıdan, yalnızlıktan ağladığımı künseler bilmezdı. € Biz bu çocuğa elimizde ne varsa verdik, ve şımdi o'» büyüdüğümü, değişüğimi, kalbim, kafam, düşüncelerim olduğunu an lamadı hiç bir zaman. Vurulmuşcasına, ku? gibi boynu yana eğık, sitemli, acı bakışını görür gibi olu yordu annesinin Nuriye hanım « Bunu yap Nur, bunu yapma Nur, bunu giy Nur, şu kitabı oku Nur. Öyle konuşma Nur, bakma o gozlerle Nur... Senin gibi bir kız, bızim ailemiz, Nur!» Beni severdi kendine göre, kızının delısi bır kadın! Babasının böyle dediğini hatırlıyordu Avrupadan alıp getirdiği Murano biblo kollek siyonu gibi 1 Kü;uk vitrini zaman zaman açıp ince, renkli cam oyun caklannı nasıl sejo^diyorsa beni de odama girdığinde yerli yerimde, üzerimde istediği elbisem, elimde seçtiği kitabımla bulmak ister di. Boynuma sarılarak, kucük boyalı dudaklarıyla çocukluğumu, tâzeliğimi sömürürcesine yapısıp öperek! Benim büyümemi istemedi hiç, çekemedi sonralan da!.. Babası ise tersine büyüdükçe daha çok ilgilenmeye başlamıştı;. Kızınm gençliği, güzelliği ile oğünen kibar bir adamdı o. Her zamankı gibi uzak ve yabancıydı. Bakışları değişmişti yalnızca. Nuriye hanım nerede olsa onun gozlerini sezerdi üzerinde. Zaman zaman bir sevinç yanardı o gözlerde. Güîerdi belirsiz. Sonra kusur etmiş bıri gibi he raen durgun, yukarıdan baba kalıbına çekilirdi gene. Varlıklı, bilgi li bir adam, kızını seven bir adam. Beni ellerinin altında görmek ister! erdi ikisi de. Onlar için sırası gelince, usulünce oradan alınıp öbür yana konacak değerli, küçük bir maldan başka neydim? Simdi ikisi de kemiklerine kadar çürümüslerdi toprakta. "îîiç yaşama mışçasına! Her giden, dünyaya hiç gelmemişcesine gıdiyordu. Anılar da yok oluyordu yıllar boyunca. Bunu en iyi anlatmasını bilenlerden biri de Sahir Kırtaydı. Sararıp bozulmuş eski resimler gibi! O bile değil. Annesinin giydiği gü zel elbiselerden, taktığı mücevher lerden renkler, biçımler araştırmaya koyuldu anılan içinde Nuriye hanım. Yalnız birkaç küçük şey kalmıştı hayalinde. Onlar da, salonda eski bir dolapta bir kenara itilmiş duruyorlardı. Bız de, ben de bır gun! diye duşundü ve kaibi çarpmaya koyuldu acıİL Ölüm kapısının onündeymiş gibi geldi içine. Bir yığın cansızla yüklü, karanhk sularda çabalayan kohnemij bır gemi! Gözleri kapah, çarpıntılı beklıyordu. Vapur ddkeeekti so nunda olülerinı deruzin dibine. Sa hir Kırtay da beraber! Benim o ka dar sevdiğim şu kollarım, karnım, omuzlanm, benim kimselere vermek, bırakmak istemediğün varlığım, özüm benim, dünyaya bakan gözlerim, kimsenin görmediği gibi dünyayı gören, seven gözlenm! Ka ranhkta dağıhyordu Nuriye hanım paramparça Hiç kimsenin korkma dığı gibi, hiç kimsenin yanmadığı gibi korkup yanıyordu kendincel O herkesden başka bir yaratık olduğuna göre! Daha duygulu, daha anlayıştı, guzel ve akıllı, dünyanın üzerinde parlayan bir ısık, bır yıldız! Ben kendim bir dünyayım başlıbaşma. Ben olmadıkça dünya da olmayacağma göre! ve adam ne demişti: « Gene de mutlu sayılırım!» d« mıştl. Beni göreceği için mutlu, beni seviyor hâlâ! Kurumlu, soğuk, bur juva, gelenekçi, ne olursam olayıra beni seviyor! tnanüır şey değıldi bu! Beni seviyor, beni seviyor! Uykusunda geniş bir nefes aldı Nuriye hanım. Dağılmak, ölmek istemıyordu. Ne olursam olajam! Vapurdaki ölüler arasında onlarla beraber!. Karşı durmaya çabalıyordu böyle bir şeye. Kün lerle olduğunu, ne yaptığını pek bilmiyordu ama sonunun korkunç bitecegini sezer gibiydi. (Arfcan var) UĞL1NU2J? ÜÛ EO E l i f S HÜ Ü İ hanım •••••••••••••••••••••••••••••»••••••••••••••••••«•••••«••••••••••••••• •••««•••»»•«•••••••• »••«••••»•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••«•'••••••••••••» AYSE İLE A ü ISTANBUL 6.25 Açılı? 6 30 Gunaydın 7 00 Koye haberler 7 05 Turkuler 7.20 Sabah raelo 7 45 Haberler * 8 00 Istanbulda bugun 8.05 Bu pazar »ızinle 8 30 Halk rauz. dınleyicl istekleri 9 00 Çağımızın kadınl 910 Turk müz dlnleyıcl lıtcklerl 9.40 Muz. çocuk t)yıınl a n 10 00 K. haberler 10 05 Plâklar donüyor 10 30 Pazar tıyatrosu 1100 Ist Bele Konserva. kon. 12 00 Yurdun »esi 12 25 K. iltalar 12 30 Sarlnlar 13 00 Haberler 13 15 O« Avsar ork. 13.30 Reklâmlar 15 00 K. haberler 15 05 Kayıp mekt. 15 10 Opera kon. 15.50 Turkuler 16 05 Gençlik saatl 18.20 Operet melo. 16 45 Ocak başı 17 10 Kume fasıl topluluğu 17.40 Çocuklar ıçın 17.55 K. haberler 18.00 fleklâmlar 19 00 Haberler 19.30 Türkuler 19 45 K. ılânlar 19 50 Sarkılar 20 10 Bu hafta 20.30 5. Yu7ba5ioğlu ork. 20 45 Sinema dergisi 2100 K. haberler 21.05 Sohret yolu 21.45 Türküler 22 00 Reklâmlar 22.45 Haberler 23 00 Gece konserl 24 00 Kapamg. tSTANBUL İL BADTOSU 14 57 Açıhj 15 00 Tatü için 15 30 Sevılejj Operet. 16.00 Pazaı kon. 17 00 Çay saatl 17.30 K. kon. 18 08 Danı müz. 18 JO Haftanın soLiıti 19 00 Hafl* müz. 19 30 Akjam kon. 20 00 Haf ıf mül. 20 15 Sızlerle beraber 21 00 Ayın bestecisl 22 00 Caz müz. 23 00 Sevılen sesler 23 30 Daru muz. 24.00 Sarkilar 00.30 C«c« ve müz. 1.00 Kapajııj. konu ve resim: Ayhan Başoğlu SONOÖGÜS .•*• ÎS SÂATLERi ANKARA 6 25 Acılı; 6 30 Gunaydın 7 00 Köye haberler 7 05 Sabah müz. 7 25 Sarkılar 7 45 Haberler 8 00 Ankarada bugun 8 05 Türküler 8 20 Hafif muz. 8 50 Turk muz. dinleyid istekleri 9 20 Çağımızın kadını 9 30 Isteklerınız mıkrofonda 10 00 K. haberler 10 05 Muz. çocuk oyunları 103İ Pazardan pazara 11 05 Müz. Dunya turu 11 35 Bulmaca 1155 Dıskoteğımizden seçmeler 12 25 K. ılânlar 12 30 Y. Sesler dınleyicl İstekleri 13 00 Haberler 13.15 Eyfelden müz. 13 35 Sarkılar 13 55 Hangi mesleğı seçelım 14 15 Reklâmlar 15 15 Çocuk bahçesı 15 35 Sarkılar 15 55 Dılek kutusu 16 55 K. haberler 17 00 Ocak başı 17 20 Incesazdan Kürdill Hlcazkâr faslı 17 55 K. llânlar 18 00 Reklâmlar 19 00 Haberler 19 30 Sarkılar 19.45 Uykudan önce 19 50 K. llânlar 19 55 Şarkılar 20.15 Spor dergisi 20 25 Her hafta bir sarkıcı 20.45 Bu hafta 21.00 K. haberler 21 05 Studyo 22 05 K. konser 22 25 Şarkllar 22 45 Haberler 23 00 Gece konserl 23.45 Gece yarısına dogru 24 00 Kapanıj. ANKARA tL RADTOSD 14 57 Açıhs 15 00 Sevilen klâsik eserler 15 45 Danslı çay 17 00 Pazar kon. 18 00 Plâklar arasında 18 30 K. konser 19 00 Her hafta bir dılden 19 30 Haftanın solıstı 20 00 Ankarada bu hafta 21 00 Mozaık 22 00 Caz muz. 23 00 Gece kon. 24 00 Gece ve müz. 1 00 Kapanış. © Kıng feuum SynJıcıtr, |nc, I9A> VforM nıhıj rrvn Istediğiniz vergi hesabı tamamlanamadı, vergi müfettişi o çıtı pıta daktiloyu yemeğe götürdü de... Samsun Daimî Encümen Başkanlığından Cinsi Kamyon Pal. Markan Fort Muhammen bedeli Mnvakkat teminatı 12.500 00 14 000 00 10.000 00 8.000.00 8 0 0 0 00 5.000 00 6.000 00 6.511.39 2.129.69 72.141.08 Türkiye Süt Endüstrisi KURUMUNDAN (İnşaal Yüksek Mühendisi Aiınacaktır) Ankarada Kurumumuz İnşaat ve Gayrimenkuller Müdurlüğunde çalıştırılmak ve 4/10195 sayıb kararname hükümlerine veya ihtisas veya barem içi kadro dahilinde müktesebine göre ücret verilmek uzere İnşaat Yüksek Mühendisi aiınacaktır. Tecrübeli olanlar v e Statik Betonarme bilgiai bulunanlar tercih edilir. En kısa zamanda Ataç sokak 72/3 YenişehlrAnkara «dresine müracaat (Basın 23795 A. 15288/15242) Traktör Hanomag a » Muirhill Yükleyici 125 kalem y e d e k p a r ç a > » 67 » 83750 1.050.00 750.00 600 00 600 00 375 00 450 00 48835 159.73 6.410.58 8 Iklnci Dunya Savaşında ise, hele Ankararun devlet merkezi oluşundan sonra Madam Miasma'nin modası geçmiş, eski başşehrin saltanat debdebesiyle birlikte o da artık unutulmuş glbi idi. Esasen oldukça da ihtiyarlamış, çökmüştü. Artık şehir ve Miasma suyu süulmıs limona dönmüşlerdi. deopatra gibi Miasma genç kalmanın sırrını bir türlü bnlamamış, T.aTn»n» pek ayak ny. dnramamıştı. 1 lÜflBil Joan Çeviren: B. KTJRTARAN sık sık agzma götürerek dumanlannı »avuruyordu. Delikanlı sordu: < Ibtiyar hizmetçi, hasta füân değil ya?» Nuri Bey ne evet, ne hayır diye cevap vermekte tereddüt ediyor, Ingillz gencinin mânasmı iyi anhyamadığı bir aorusunn da cevapsız bırakmışta. Delikanlı: « Teşekkflr ederim... Mister! dedi ve üaTe etti: Insallah yine çöriişürüı!» Bir yandan da çantayı almayı ihmal etmedi. Etrafındaki bldiselerle pek alakadar olmamayı i^yat edinmis olan Nuri Beyin, bütün iyi düşnncelerine rağmen bazı »buk sabuk fikirlere de sapmamasına imkân yoktu. Çok garip işlerdi bunlar. Pakat ne de olsa iş olup bitmişti. Artık bundan sonram onun umunında değildl. lerdi. On bcş günde dönyayı fez yukan yürüyen genç adamı görmek buna denir iste. dü. Otobüsten gelen bütfin yolNnri Bey şapkasızdı. Üstânde culan birer birer gözden geçirisık bir reye elbise vardı. Her ne yor, gözleriyle âdeta Valance'i arıyordu. Salon yolcnlardan boEvvela Valance aradan kaybol kadar kendisine izafe etmek istemiyordnysa da bu haliyle Nuri şaldığı anda Nuri Beyle genç amus, ondan sonra da çok benzin sarfettiği için Dion Bouton mar Bey, diplomatik bir kuryeye ben dam karşı karşıya geUnişlerdi. ziyorda. Otobüs terminale geldi Genç adam onu baştan aşağı yan ka otomobüden vazgeçilecekti. birbirleriyle gözle sflzdü ve nibayet yanına Evet, Nnri Bey dikkatli dav ği zaman kadmlar yaklaştığı zaman, gözleri deriye ranmalı idi. Fransız kadının ölü yüksek sesle konosmaya başlamış münden sonra, Miasma'nın bir lar, Nnri Bey hem onları dinli sarılmış pakette saplandı, kaldı. takun işleri kendisine gördnrmek yor; hem de ne kadar tatsra, tuz Tuhaf bir sesle: « Madam Miasma sizl ml yolihtimali bellriyordu. Meselâ şu suz liflar ettiklerine dikkat ediistemediği hava meydanı seyaha yordu. Sanki hepsi de burunlan ladj?» diye sordu. ti Bİbi. Fakat biraz içini yokla nın içinde konuşnyorlardı. OtoNuri Bey de yolcnyu bulmnş dığı zaman Nuri Bey, Miasma, büsten inince, Nnri Bey Zenobia olmaktan mütevellit sevinçle, Makendinden ne isterse onn yapaca bavayollanna ait uçağın piste in dam Miasma tarafından gönderildiğini, ve şimdi yolcuların hare diğini söyledi. Fransız oda hizğını pekâlâ hiss«diyordn. Terminal otobfisSnde bir çok ket salononda birlestiklerinl gör metçisinin gelemediğini, paketin Amerikan kadmlan vardı. Üç de dü. Giris kapısma giderek orada delikanlıya veribnek uzere kendiAmerikaü erkek. Bunların bepsi duraklar gibi oldu. Artık Mias sine tevdi edildiğini, paketin şimde turist olarak tstanbula gel ma'nın tarif ettiği yolcuya mü di lsmini unuttuğu bir bayana miş, Hilton otelinde ikl eün fcal lâki olmak zamam gelmişti. Tara Hong Kong'da teslim edilmesini dıktan sonra Uzakdoğuya, Hong onn hayalinde canlandınnaya ça Bayan Miastna'nin rica ettifini Kong*a giderek oradan da Pasfflk hçtrken; aalonnn bir kSçesinden anlattı. Genç Ingiliz de bası açık, yoluyl» memleketlerlne donecek SMfar MfesfaM kMlar bir uşmtı bir blras sinlrll re elindekl •igarayı Yukarıda hizalannda clrjsl, markası, muhammea bedeli ve muvakkat teminatı yazılı cem'an 72.141.08 lira muhammen bedelli kamyon, traktör ve 192 kalemlik yedek parça ve malzemelerın satış işı 2490 sayılı kanunun 31 inci maddesine latinaden kapalı zarf usulüyle aıttırmaya çıkanlmıştır. Muvakkat teminatı 5.410.58 lira olan bu işin arttırma ile ibalesl 29/12/965 çarsamba günü saat 11 de VUayet Daiml Encümenlnde yapüacaktır. Sataşa çıkanlan Fort kamyonlar, Hanomag traktör, yükleyici ve liste mucibince mevcut yedek parçalar toptan bir talipliye satılacağı gibi ayn ayn olarak da Uıale edilebilir Makine ve taşıtlar ile parçalar Atakum mevklindeki garaj ve atölye tesislerinde bu lşe ait şartname vesair evrak her gün Daiml Encümen ( kaieminde görülebüir. Alıcılann belirtilen gün ve saatte, teminat mektup veya makbuzJariyle teklil mektuplannı havi kapalı zarnannı thaleden bir saat erveline kadar Daiml Encümen Baskanlığına vermeleri lâzımdır. Postada vuku bulacak gedkmeler kabul edilmez. (Basm 23887/15243) T.C. ZIRAAT BANKAS1 ISTANBUL KARAKÖY ŞUBESİNDEN MEŞHUR KARLMAN PASAJI SATILIYOR 1 tstanbul Beyoğlunda bir cephesi Meşrutiyet, bir cephesi isUklâl caddesıne bakan, Beyoğlu Tapu Sicil MuhafızlıCmm cilt 1, sahife 31, yevmiye 1489, pafta 2, ada 303, parsel 17 de kayıtlı KARLMAN PASAJI ismi ile maruf 1.502.50 M2 üzerinde inşa edilmiş mülldyeü Bankamıza ait bina (8 000 000.) TI». Uzerinden açık arttırma suretiyle satışa çıkanlmışür. 2 Açık arttırma suretiyle satış, 11/1/1966 aalı güntl Şubemizde saat 14 18 arasmda yapılacaktır. 3 Bu işe ait şartname her gün mesai saatleri dahilinde Ankararla Genel Müdürlük Emlâk Mudürlüğünde tstanbulda Şubemiz Levazırrı Âmirliğınde görülebilir. 4 Konu ile ilgili emlâk alım vergisi gazetelerde yapılan flân resmi, tellâliye resmi ve alelumum dığer masraflar alıcıya, tasarruf bonosu tevdlafa Bankamıza aıttir 5 İhale bedeli haddi lâyıkmda görülmediği takdlrde, Bankamız İhaleyı yapıp yapmamakta serbestör 6 Bankamız Yönettm Kurulunun Ihaleyl tasdik karannı ve muamelenin tapuya tescilini müteakip ftzaml 6 ay içinde ve şartnamede yazılı hükümler yerine getirilmek suretiyle gayrimenkul boş olarak abaya teslim edilecektir (Basın: 24114 15264) İsf. Dz« Tek. Mlz. Sal. Al. Koms. Bşk. dan: 1 Kapalı zarf usulü ile kireç, taş, kum ve çakü satm alınacairbr. Muhammen bedeli 91269 lira olup geçici teminatı 5813 lira 48 kuruştur. 2 Şartnemeler Komisyonumuzda. K.K.K. Ankara ve İ ı mir Lv. Âmirliklerinde bedelsiz görülebüir. 3 İhalesi 29 aralık 1965 günü saat 11.00 de Kasımpaçadaki Komisyonumuzda yapılacaktır. 4 İst^klilerin ihale günu saat 10.00 a kadar tekllflerinl Komijsyonumuza vermeleri. (Basm 23792'15241) (Arkan rsr)