Katalog

YENİ ÇIKTI Günümüzün sorulanna cevap F.MTT.F. ZOLA'nm veren romanı İLhami UZEL tarafmdan dilinuze çevrilmiştir. Bilhassa öğretmen ve Dğrencüere tavsiye ederiz. Lüks ciltli, oeş renkli jömiz içinde, 495 sayfa 12.5 ira. İSTANBUL KİTABEVİ Beyazıt İstanbul Yıldız: lâTO '13504 GERÇEK umhuri 42. yil soyı 14825 KURüCUSü: TUNÜS NADÎ Teîgraf v e melrhrp adrerfr C u m h u n y e t Istanbui Posta K u t u s u : t s t s B b u l N o 246 Telefonlar: 2 2 42 9 0 2 2 4 2 9 6 22 4 2 9 7 2 2 4 2 98 2 2 4 2 99 Pozar 7 Kasım 1965 Çağlayangil New York'a gidiyor Güvenlik Konseyi Kıbrıs için karar Birleşmiş Milletler Barış Gücünün Kıbrıstaki görev süresi uzatılacak DIŞ HABEELER SERVÎSİ üvenhk Konseyi, Magosa olayları konusunda Turkiyenin şikâyetı ile ılgıli olağanüstü toplantısına hiç bir yeni karar almadan dün son vermı^tir. Ancak toplantı dağılmadan Güvenlik Konseyinın bu aykı Başkanı Bolivyalı Ortiz Sans'ın bir çagnsını dinlemiştir. Sans itıdale dâvet ettiği taraflardan Güvenlik Konseyinin bundan öncekı «ateşkes» çağrılarına uymalannı ve Adada durumu kötüleştırmesi melfcuz her turlu hareketten kaçmmalannı ıstemlştir. Sans, ayrıca Güvenlik Konseyinin, Kıbnsta durumun gehşmesıni Genel Sekreter U Thanfın sunacagı raporlarla izlemeye devam edecegini belirtmıştir. T. Feyzioğlu (CHP): Seçim sisih değiştirmek pek tehlikeli bir aimadan dağ.id. Programm M. Meclisinde .. . , görüşülmesine başlandı Zeren: Dünya pamuk M piyasasına tesir edecek Başkanlık tedbirimiz Divanı için AN'KARA, (Cumhuriyet Bürosu) M. Zeren ANKARA. (Cumhuriyet Bürosu) G Baskı ve tecavüz illet Meclisinin dün öğleden sonraki birleşiminde yeni hükunıetin prograrnının müzakeresine başîanmıştır. Beş saat devam eden müzakerelerin üçbuçıık saatını yaptığı bir konuşma ile işgâl eden CHP sözcüsü Prof. Turhan Feyzioğlu, «seçim sistemini değiştirmek, pek tehlikeli liir istektir. Türkiye'de artık kapanmış olması gereken rejim tartışmaları devrini yeniden açacak mahiyettedir. A.P. nin kendi dışındaki bütün sıyasi teşekküllerle ve fıkır mihraklarıyla karşı karşıya getirecek bir istektir.» demiştir. Feyzioğlu, ayrıca, programm ıktısadi kısımlarını tezadlar abidesi» olarak nitelemiş ve petıol konusu hakkında programda yer alan satırlar için >bir kauçuk par çası kadar elâstikidir» şeklinde konuşmuştur. Günün ikinci ve son konuşmasını M.P. sözcüsü Seyıt Faruk Ön der yapmış ve «hükumet programındaki vaadierin yenne getirılmesi Demirel ve arkadaşlarının ömürlerine sığmaz> demiş ve A P. ni «tahakküm ve ihtiras arzusuna» sahip olmakla itham etmiştir. Rumlar çekilmezse askerî tedbire başvuracağız Ankara. (Cumhuriyet Biirosu) Güvenlik Konseyinın onceki gece yaptığı toplantıda Bolivyalı Başkanın bir karar suretine ışık tuiabılecek nitelikteki konuşması Türk hükümetince olumlu karşılanmıştır. Dışışleri Bakanlığı çevrelerinde bu konuşma, «Rurnların Magosada işgal ettikleri Türk bölçelerinden derhal çekilmeleri» şeklinde yorumlannuştır. Ote yandan, Güvenlik Konseyinin bu toplantısından sonra Dışisleri Bakanlığı Kıbrıs maslahatjrüzarı Özdemir Benler'e bir talimat göndererek derhal Barı? Cücü Komutanı Gçneral TtmaTjra ve UThant'ın özel temsilcisî Bernardes ile görüşrmesi istenmistir. Talimatta, aynca Kıımların Magosada işgal ettikleri Türk mevzilerinden çekilmelrrinin ba iki yetkili tarafmdan bir an önCP sa£lanması çerektisi de belir tilmiştir. Kısa süre içinde Türk hükumetının bı isteği yerine getirilmetmin bu isteği yerine getırildan bir sonuç alınmadığı takdirde Turkiyenin Makarios hükümetı karşısında «Bir takım askeri tedbirlere» başvuracağı hükuınete yakın çevrelerce belirtılmıştir. Toplantı önceki gün açüdığın* da ilk sözü alan Türkiye tem5ilcısi Orhan Eralp, Magosa kesimindekı Kıbnslı Türklerin, Kıb rıs Rumlarının özellikle gayri meşru bir şekilde ve Adada Türk cemaatini yok etrnek amacıyla kurulmuş olan Rum mülî muhafız kuvvetlerinin daimi baskısı ve tecavüz tehdidi altında bulunduğunu söylemiş, son çarpışmalar sırasında Magosadaki 10.000 Turkün su, elektrik ve telefonlannın kesildiğini, gıda ikmali yapılmadıgını bildirmiş ve şöyle demıştır: « YunanisUnın Enosis piânı, sisterali bir şekilde yavaş yavaş. kimi zaman iktisadî baskı .kimi zaman Türklrri açkğa mahkum etmek ve başka metodlar fayda vermezse dofrudan doğruya tecavüze geçilmek suretiyle nTjrolanmaktadır.» anlaşmaya varıldı Türk talepieri Aralp, Türk hükümetinin bu "'vahçete seyirci kalmasınm isfenemiyecegini ihtar ederek Güvenlik Konseyinde. kararlara uvulrr.asını t«nın edecek yeterlı tedbüler almmasını ıstemiş, Kıb nslı Rumlann saldırüanna son vermelerinin Rumlann son bir kaç gün içinde işgal ettikleri yer leri terketmelerinin sağlanmasmı talep etraiştir. Eralp, «Kıbns Rumlarının elde ettikleri sözüm ona herhangi bir zafer. Kıbnsta ate? kesilmesi îçin B.M. in aldıp karar için bir yenilgidir» tarnnda konuşmuştur. (Arkası Sa. 7. Sü. 5 te) unün edavî Ticaret Kakanı Macit Zeıen, pamuk fıatlarının düşmesi karşısmda hükuınetm gerekh tedbirlerı alacagmı söyiçmiştır. Bakan verdıği demes te, dünyo sartlirı üzerinde durarak özetle şunları söylemiştir: Dünya pamuk piyasasında memleketimizi etkiliyeıı bir fiat gerilemesi vardır. Dünya piyasasına tesir edecek tedbirlerimiz yoktur. Bu pi.vasa, umumiyetle büyük müstahsil memleketlerin politikalarına dayanarak teessüs etmektedir. Bazı üretic. bölgelerimizde iklim şartlarının musait olmayışmdan dolayı pamuk üretiminin maliyeti yüksek olmu^tur. Bir yandan dün? a piyasasında vaki olan düsüklük, öte yandan maliyetin yüksek olusu *ebebiyle. gerçekten sıkmtıya düsmüs olan pamuk uretirisinin durumu ile yakıudan ilgileniyoruı. Her halü kârda pamuk fiatlarının belirli bir noktada tııtulması için bu çare bulunacaktır». 1/rnsr Pamnk ti«»rcti ve ihracatı ile ilgilenen çevreler. hükâmetin fiatlar k«n>s«rtdaki beyanlarını günün realitesinden • III I lamamen uzak yuvarlak sözler olarak vasıflandırmakta ve bu sözlerin arkasında Ta bilgi, ya da samimiyet noksanı olraan gerektigine işaret etmektedirler. Pamukçular, Hükümetm ya pamuk ihracına da prim tanı ması gerektiğini, ya da para kıymetınde umumi bir düşurme ye karar vermesı ıcabettığın: söylemekte, bunlarm dışıntia aIınacak hıç bir tedbirie ı; fiatPakistan'ın Hajira bolgesüide, çocuklarını omuzlayan kadınlar tmıl . larm düsmesinde bir durdurteci kafilelerine katılmaktadırlar. Bu arada 1.500 müslüman Kenç, \ ma sağlanamıyacağını bıldırkadın. erkek ve çocuk. Mandi eyaletinden kaçarak, Haüra bblge , mektedirler. Bu arada Den.irel sine sığmmıslardır. Hajira Hindistan Keşmir karışıklıklanna kabınesinin pamuk konusundasaiıne olmaktadır. Resimde, oğlan kardeşini taşıyan bir kiz çocuğu ki tutumu yüzünden hayal kıgörülüyor. Foto: Türk Haberler Ajansı VTI rıklığı yarattığı da ifade edıimektedır. Ankara (Cumhurivet Bürosu) lleclıs Başkanı Feıruh Bozbeyhnm başkanlığında dun bir toplantı yapan partı grup temsılcılen başkanlık dıvanının teşkılı konusunda göruş bıriiğine varmıslardır. Butün partilenn başkanlık divanında temsılını on gören bu karara gdre Adalet Partısi 6, CHP 3, CKMP. MP, YTP ve TİP bırer üye ile başkanlık divanında temsıl edıleceklerdır. Hınca hınç kalabalık Programm müzakereleri dolayısıyla çok kalabalık bir halk top luluğu Mecliste bulunmak istemiş, ancak yer durumu fazla sayıda kimsenin içeriye gırmesine engel olmuştur. Dısarıda kalan ka labalık bir ara kapıları zorlamış. polis ve askeri personel düzeni güçlukle sağlıyabilmişlerdir. Dın ieyici localannın hıncahınç dolu bulunduğu dünkü Mecl™ toplantısı saat 15 te Başkan Fcıruh Bozbeyh tarafından açılmıçtır. Dikkat, dikkat! AB Pozitif kan aranıyor!,, ÇağlayangÜ aranıyor Bozbeyli, Dışişleri Bakanı Ihsan Sabn Çağlayangil'in gündem dışı söz istediğini bıldirmiş ve kendisini kürsüye çağırmıştır. Başkan Bozbeyli uzun süre Çaglayangil'ın kürsüye gelmesıni bek lemiştir. Ancak Dışişlen Bakanı Mecliste bulunmadığı için kiırsuye gelememış, bu yüzden konuşmasını o anda japamamıştır. Daha sonıa cundeıne ctçıldıfiını bildıren Başkan, gündenıde iki konunun yer aldığını, Başkanlık Divanı seçimlerının birinci sııayı, program muzakerelerıyle ılgılr konunun ikinci sıravı ıçgal ettiğını soylemış ve program müzakereleriyle ılgilı maddenın takdımen müzakeresıni oya koymus. kabul edilmıçtir. Mülteciler heyecan içinde Birinci Demirel Hükumeti, programiyle, birçok dertlere teştaisler koyabilmiştir. N e var ki, sadece teşhis bnnların halli için yeterli değil. Gerçi hekimler. taastalıkları iyi etmede «e^his'in 1eda>iden önde geldigini söyleyip dururlar, ama yalnıı insan hastalıklarıııda deÇil, sosyal ve ekonomik bünyelerc ânz olan dertlerin iyi edilmesinde de tedavi, teşhis kadar önemlidir. Hele sosyal hastalıklann ilâçları için kesin tariflerin bulunmaması tedaviyi hem güçleştirir, hem de teshisten daba öne geçirir. Rahmetli Başbakan Refik Saydam'ın, bugün pazardır kabilindfn ortaya attığı «Türkiyede A'dan Z'ye kadar her sey boznktur» hikmeti, bitikliği herkes tarafmdan bilinen bir bünyeye konulan jrenel teşhis idi. Çesitli sebeplerle tedavi yapılamadı$ı, ya da tedar^şekli bilinemediği için teşhis oıiada kalmıştır. Birinci Dünya Harbinden sonra Müttefiklerin Osmanlı Devletinin hastalığını teşhiste hatalı oldnklarını kabnl etmeğe imkân yoktnr. Şu var ki. onlar, koca devleti Sevr'de ameliyat masasına yatırarak kendi çıkarları için kesip biçmek yolunu tuttnlar. Oysa Türkiye'ye, büyük Atatürk'ün, kaynağını yine Türk milletinden alan tedavi yolu gerekiyordn. Nitekim Kurtnlnş Savaşına girdi ve kurtuldn. 27 Mayıs, Refik Saydam'danberi gelişen hastalıfı iyilestirmek amaciyle gelmis. ama sadece görflnür semptomlar nzerinde durarak illetin aslını huldum sanmıştır. Buçün ortaya çıkan ânzalar o zamanki hatalı \e varım tesbislerin sonuçlarıdır. Türk milletini ekonomik kurtuluş savaşına çağıran ve halen Mecliste görüşülen Sayın Süleyman Demirel'in programı, semptomların çosunu ortaya koyması bakımından iyimserlik havası yaratabilen bir hedcfler bildirisidir. Ama dikkatle oknndnğn zaman tedavi konusunda avnı iyimserlite kapılmak mümkön değil. Alıııız kamn hizmetleri konusunu. alınız millî eğitim mesetelrrini. sosyal konulan. kalkınmamışlık, plânın benimsenmemesi, lktisadi Devlet Tesekküllerindeki verimsizlik, v.b. gıbi, bünyedeki bastalığın başlıca ârazlarını. bütün bunlarda teşhis yanlıştır denilemez, ve bir tecrübeli gazetecinin söylediği gibi, hattâ pratik isletmeci görüşünün programda hâkim oldnğu da düsünülebilir. Su • a ki, işletmeci çörüsü daha çok teşhis üzerine oturtulmuştur. Te\r davide ise program, şuraya şu fabrika kurnlacak, tasarruf bonoları söyle olacak, Türk Parasını Koruma Kannnu değiştirilecek, Holdins'ler tesis edilecek v.b. gibi 1012 kaiemi geçmiyen somut konular hariç, telkinle ve sadece moral vermekle yetinmis görünmektedir. Meselâ, kamu hizmetlerinin aksamasında ortaya konulan nedenler gerçekten isabetli, ve gerçekten üzerinde durulması gereken verilerdir. Ama tedbire gelince, Demirel Hükumeti, çözüro yolunu bulamamış, tifolu bastavı aspirinle tedavi etmek ve onun yanında mâncviyatını kuvvetlendirmek şeklinde, kolay fakat sonuç vereceği pek süpbeli bir yöne gitmiştir. Programm sınır genisliğine rağmen, hattâ teşhis doğrnluğun» rafemen nedenlerin ortadan kaldırılması konusunda gösterdiği tedbirlerdekı eksiklikler, yetersizlik ve yuvarlakhklar, Senatonun da, Meclisin de gözünden kaçmadı. Nitekim önceki gün Senatoda konnsanların hemen hepsi aynı noktalarda birleştiler. Dün de Mecliste başlayan görüşmeler genellikle bu acıdan ele alındı, alınıyor. öyle saıııyoruz ki, ilerdeki uygulamalarda gösterilen tedbirlerin yetersizligi, aynı zamanda fazla esnekliği, yürütme organına yöneltilen tenkidleri önlemeyecek, aksine artıracaktır. Zira, tabiatı bakımından her tarafa çekilmege zaten müsait olan sosyal, ekonomik uygulamalar, hangi sistemde olursa olsun, birtakım prensiplere bafclanmazsa, «eünün hal ve sartları iyi niyetlere ragmen onlan trrs yöıılere doğru daima sürükliyebilir. îakın eeçmis bö\1e örneklerle doludur. İstanbulda artan sis sağlığa zarar veriyor gece İstanbul ve Ö ncekikesif sis, dün sabahdolaylarında trafıgi onem'li olçude aksatan yükselmiştir. Ancak bütün Mannara bölgesinde yukarıya doğru yükselen sıcak hava akımı sisın voğunlaşmasma, sıhhata zararh hâle gelmesine sebep olmuştuı. Teşilköy meteoroloji istasyo nundan verilen bilgiye göre, bu yogunlasmanın sonunda meydana gelen nem bir hayli yükselraiştir. Hava karışımında bulunan tozlu sis yağmurunun al Washington, (a.a.) Cumhuritında teneffüs ise sağlık vönünyetçi senatbr Jacob Javits, hükuden zararlı görülmektedir. met ve is adamlarıyla görüşmeler Öte yandan, önümüzdeki şünde bulunmak üzere Türkiye, Yulerde havanın ya|ısa dönmesi nanistan ve Ingiltere'yi ziyaret ve yağıs ardından da ısıda diisedecektiı. me beklenmektedir. Batı Kara Nato Parlamenterleri Gehşmekdeniz kesiminden busiııı rüzgâtc olan Ülkeler Özel Komitesinin rın 3ıldızdan sert olarak eseceği ve kfiçük tonajdaki tekneler Baskanı olan Javits bu sabah için tehlikeli olabileceği avnca Londra'ya gidecektir. bildirilmektedir. Gelecek Cuma günü Paris'te Türk Yunan lktisadi işbirliği Fırtınadan bir istişare komisyonuna başkanlık edecek olan Amerikalı senatör 1417 motor battı Kdsım tarihleri arasmda Atina ve Ankara'yı ziyaret edecektir. iyi gıden havalar, dun sabahÖ7.el komisyon 1964 de Türkiye tan itibaren bozmuştur. Gıtgıde ile Yunanistan arasında iktisadi şiddetini arttıran poyraz, denizıştairlığını teşvik amacı ile kurullerde fırtına halıne gelmıştir. muştur. Komisyonun ortak başkan ları Kasım Gülek ve Yunanlı mil Kilyosta açıkîarda seyreden hır letvekili Aleksandr Spanorrigas balıkçı motorü, rüzgârdan karakaydedilen gelişmeler hakkında ya sürüklenerek batmıştır. hilgi vereceklerdir. Yüksek Seçim Kurulunda kendisini savundu Ankara, (Cumhuriyet Bürosu) T.I.P. milletvekilı Behıce Boran'ın. mahkumiyeti olduğu ıddiasiyle A.P. tarafından milletvekilliğinin kaldınlması yolunda ya pılan itiraz dün Yüksek Seçira Kurulunda ele ajınrmş ve Boran savunmasını yapmıştır. Dün saat 9.30 dan 10.00 a kadar savunmasını yapan Behice Boran daha sonra Meclise gidrp çahsmıstır. Yüksek Seçim Kurulu. A.P. nin isteği hakkında önümüzdeki günlerde karar verecektir. Kan çağrısma koşan gençkr, hastanede sıra bekliyor Konuşma süresi D aşkan bundan sonra gruplau rı adına söz alan milletvekillerinin, şahısları adına konusmak (Arkası Sa. 7 Sü. 1 de) Senatör javits Türkiye'ye gelecek 18 yaşındaki üniversiteli gencin hayatı kurtuldu Doğan KEÇECIOĞLU Meclisten Noktalar Fikret OTtAM Polislerin gözü önünde cereyan eden kazada 25 kişi yaralandı Ankara. (Cumhuriyet Bürosu) Dün akşam Ankaraya 40 kilometre mesafede, yolda kontrol yapmakta olan Trafik polislerinın gözü onıinde vuku bulan bir otobüs kamyon çarpışması 5 i ağır olmak üzere, 25 kişinin yaralanması ile sonuçlanmışUr. , Yaralı kadınlardan birinin bacağının koptuğu öğrenilmiştir. B ahçekapı'da muha&ebecilik yapan Ali Kocaman dün sabah uyandığı zaman bir vabancı ile «Kan kardeşi» olacağmı hatırmdan bile geeirmiyordu. Hafta sonuydu \e işi de çoktu. Erkenden kalkmış. biirosuna gitmişti: Bir yandan işlerini yapıyor, bir yandan da radyodaıı gelen hafif müzik yayuıuıı dinliyordu. Muzik yayııımın arasma gıren spiker ?u çağrıyı yaptığı zarr.an önce pek ilgilenmedi. > Dikkat, dikka!! lstanbul Göğus Cerrahisi merkezinde yatan bir hasta için acele AB pozitif kan aranmaktadır. Kan vennek isüyenlerin Kan merkezıı t müracaatları rica olunur.» İşine iyice daîan Kocaman, ikinci bildiride kendisini toplamıştı. Damarlarında dulaşan kanın ıAB pozitif • olduğunu biliyordu Bir an tereddüt geç.rdi. Kocaman bu andaki düşüncelerini şöyle açıklıyordu: Batman Iskenderun Pipe Line hattı ISKENDERLN Batmanda üretilen ham petrolleri tskenderun limanma akıtacak olan Pipeline'nin 500 tulometrelik boru hattınin döşetUmesini İtalyan Tecchrnt ve EYansız Entrepose finnaları ü7erlertne alrnışlardır. Her iki firma derhal faajiyete geçnıiş ve açtıkları bürolarda memur ve işçi kaydına başlarmş lardır. Diğer yandan Batmandan üretilen Uk milli petroliimüz şeh rimizde Demiryollanna getirilrnis ve Petro] Ofis vasıtaîsiyle Bat man ştfepın? yukJenmiştır. Olümün sınırında Ecvet GÜRESİN Çağırıyı duyunca bir an durakladım. Yapılması gereken pek çok işim vardı. Zaten bu sebeple işimc çok erken gelmiştim. Buna karsılık, ötede bir yabancı daha Mesele şu doğrusu bir insan ölümün sınırınCHP ıktidarı ddnemınde Kayda bekliyordu. Bir ümit içindeydi. sende bır Yüksek Islâm EnstıtuBir yabancmın gelip kendisiyle kan kardeşi olmayı kabullenmesi sü insasma girişilir. Bina üçüntek ümidiydi. Bu ümit bejki de cü kâta kadar çıkar. O zamanın ben olabilirdim. Bu çağırıyı benim Başbakan Yardımcısı Feyzioğlu gibi bir yığm insan da dufmuştu. ki Kayseri Mılletvekili , deditçlerinden bir tanesi mutlaka gi» kodu olmasın diye temel atma dcrdi.. Oturup işime mkdevam et torenine gitmez. Derken hükümeliydim, yoksa gitmeli miydim? met düsürülur, yeni Başbakan aHerkes benim gibi düşünürse hiç ranır. Bir bakar ki bir davetiye, kimse gitmiyebilir ve hasta için ü• Kayseri Yüksek tslâra Enstıtuınit kaybolabilirdi. İşimi olduğu Şfeıijıün temeb atma torenine teçgibi bıraktım ve doğruca hastanerifearDİz y 'Falsn • Davetived» (Arkası Sa. 7, Sü. 7 de) (Arkası Sa. 7, Sü. 3 te) Mılletvekilleriyle, senatorlerle, dınleyıcılerle, hele hele artık Ankara'ya göç etmış yeni mılletvekillerınin eş ve dostuyla tam anlamıyle clebaleb» dolmuş Mıllet Meclisinde, hükumet programı görüşmelenni izlemek. kımısi için bir «sevinç», kimisi için bir «acı» oldu. Şunu hemen belirtmek yerinde olur ki, CHP Grupu adına ilk sözü alan Prof. Feyzioğlu'nun tenkidleri çok aşırı oldu Fevzioelu nun gepe genç. taptaze bir Başbaka na ve O'nuıı programına bövlesıne insafsız vurmaması gerekirdi. îani biraz «acıması» gerekirdi. Gerçi memleket «tecrübe masası değil ama, o da öğrenecek. kotaracak, ama bu arada milletin de canı çıkacakmış o başka, fakat ne olursa olsun, Ustelik radyolardan tüm milletin diıılediji bu konusmada. hele hele Demirel'in Kayseri tslâm Enstitüsü meselesini açmaması gerekirdi. Yapmıs, geçmis. Bağıslaması gerekirdi.