Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAHÎFE fKİ 4 Kasım 1965 CUMHURİYET mmmri SİVİL SAVUNNA TAIBİKATLARI Fazlı DEMiREL Içış'erı Bakanlığı Sıvıl Sctvunma Idaresı Muşav^ri u İSİ SEKCtiK iki mektup Levent taraflarında oturan bir Em. Knrmay Albay okuyucumun mektubundan söz açmak ıstıvorum. Adını yazmak istemedığim Albay geçenlerde «Bağlanmak» baslıklı vazımı mısatırlerıne okumus. Ve teker teker hepsınin tepkilerinı kaydetmıs. Mısaıirler sunlar : Bir doktor sarkıcı, bir dğretmen ve bir avukat arsa spekulâtoru Anlamamıslar jazıvı . Tepkıleri kdtü olmns. Ve Albay umutsuzluğa dusmus : Sız ve sızın gıbı du^unen ^rkadaslarınız daha açık, daha kesın yazmahsınız Okumuş ve aydın kışıler bıle meselelerı anlamazlarsa halımız nıce o.ur 7 diyor. OkujTicum bir >onden haklıdır. Meselelerı açıkça ortava koyabılmek ve kesın yazabılmek tıkırlerın yayılması için ılk şarttır Açık vazmak, sade yazmak, herkesin anlıyacağı bıçimde yazmak hattâ soylevıs guzelliçinın pesınde kosmadan, anlatımı knvvetlen direrek vazmak Bu noktalarda kendisiyle birlesiyoruz. Ama bir lesmedığımiz noktalar da var. Bır kere bu dâvaları, ınsanlara anlatmak kolay olsa yeryüzü çoktan uvamrdı. Yasadığımız toplumun temel dâvalan, bir fıkraya bes dakıkaya, on dakıkaya sığmaz. Sığsa bile bn kısacık özet, bilmijenlere gerçeklen anlatmak için yeterli değildır. Çoğn kere pek iyı nivetli kisilerin ayaküstü : ' î a h n su sosvalizmi ve kapitalizmi kısaca bana anlatıversene!.. dedığıni duvmusumdur. Ya da : Sn bağımsızlık meselesini bir anlatsan diyenlere raslamışımdır. Bir doktor sarkıcı nın. bır arsa spekülâtörü avnkatın, bir fıkra ile avdınlanacagını sannıak havaldır. Bunlar zaten çıkarlarıjle bngunkü duzene bağlı kişilerdır. Tstelik toplnm ıçındeki fertlerın ta küçucük yastan berı şartlanmıs oldnklarını düsünmek gerekır Bu çemberlen kırabılmek pek nzun nefesli bir mücadelenın so nncunda mümkündiir. Bir yazı, ikı yazı, on yazı, vüz yazı, üç vuz vazı, bes vuz vazı, bın yazı Nıtekım 27 Mavıs 1960'tan bu vana anlavıslann nasıl deçistifı ni görüyoruz. Yalnız, acık sövlivelim ki, bizım bu konuda. arsa spekulâtorlerı avukatlardan ve sarkıcı doktorlardan umudnmu? joktur. Onlar Üniversıte dıplomasına sahıp olsalar da karanhkta kalmava mabkumdurlar; ama nice okumamış >a da gereğmce okuyamamıs vatandasımız avdınlıga kavusmsk ıçın açık kafa ve açık gönülle hazırdırlar. Bn konuda Savın Aibay'a bir örnek vermek için aynı gtın gelen mektuplardan birinı olduğu gibi sunuyorum Bn çesit nice mektnptan biridir bn : «Savın tlhan Selçuk ağabey, Bundan bır hafta evvel Eskışehırın bır koyunde bulunan dayımın \anına gezmeğe gıttım Dayım pancannı çekebılmek ıçın yenı at arabası yaptırmış, bunun ıçın Darava ıhtivacı olmuş. Gerçı dayımın pancarı var fakat pancar paralan ancak üretıcılerın hepsınin teslım etmesmden 3 4 ay sonra verılıyor, bu arada avans verıhvorsa da, gavet az Şımdı sıze parava ıhtivacı olan ve pancarı olan koylulerın yaptığı ışı anlatacağım, dayım da parava ıhtivacı olduğu ıçın aynı ısı yaptı: Koyun zengııunın pancar teslım karnesını aldı, kendı tarlasından yukledığı pancarı zengınm defterıne zengın namma teslım ettı Akşamlevın defterı zengıne getırdı, net pancar tutarından yuzde 14 a<;ağı para=;ını aldı. Yanı da\ım, pancannı >uzde 14 asağısına bu zengıne sattı, tefecı 34 av sonra parasını sırketten alacagma çcre yıllık faızı hesaplıjacak olursak yuzde 56 olur Butun bır senehk emeğın mahsulu olan bu pancarı tefecilere bu «ekılde kaptıran koyluye 5'azık değıl mı! Pancar Şırketı de T M O 'nın vaptığı gıbı pancarı pe^ın para ile alıp kovlumuzu bu durumdan kurtaramaz mı' Selâm eder ıyı gunler dılerım Mesut SAVAŞ. Iste daha pek genç yasta böylesine aydınlanmıs kafalar da vardır. Bazan uzak bır kövden. bazan bir ilçeden, bazan bir isçiden bazan bır rençperden, bazan bir askerden ve bazan bir ö&retmenden nice ısıklı mektuplar eelir. Ama çoğunlukla karanlıktavız. Ve ynkanda söylediğimiz gibi bu karanlığı delmek kolav değıldir. Nitekıra bn karanhgı yokedecek her oesit tedbırin karsısına dıkilmıslerdir karanlık kuvvetler Mücadele zor, imkânlar sınırhdır. Ancak bu meselenin yalnu Tnrkıyenın meselesi olduğunn da sanmıyalım. Dünvanın bırçok ül kesi bn çıkmazm içiade çırpınmaktadır. îrandan Brezilyaya, PorteKiedeı» Vett^caeia^va kadar . Ama çoğunluğa varmadan önce, aydınlanmıs bır azınhkU» toplumun gidışine olnmlu etkiler vapmak imkânı da daima vardır. Nıtekım Türkıyenın son vuz yıllık tarihinde ileri hareketler hep azmlık hareketlen olmustur. Son olarak diyeceğımiz sn kı, ne lüznmnndan fazla karamsar ne de gereğinden çok ıvimser olalım. Realiteyi olduğu gibi gormek ve olduğu gıbı değerlendirmek basarmın ilk sartıdır. eçtiğimiz haziran ve temmuz avları ieinde bazı sehirlerimizde sıvıl savunma tatbikatlan vapıldı. Istanbnl ve Ankara da, temmuz avı içinde tatbikat yapılacak şehirler arasında iken, sonradan, bu sehirlerde yapılacak tatbikat lar kasım ayına bırakıldı. Tapılan ve yapılacak bn tatbikatlar dolavıBivla bazı gazetelerde çesitlı yorum ve verme vazılar çıktı. \ermeler uç fıkra halınde şojlece özetlenebilir: a. Tatbikatlar, haziran \e temmuz avları çibi tnrizm mevsiminde Tapılmamalı idi. Turızmimiz tatbikattan zarar gorur. b. Barıs ve sukun ıçınde sıvıl savanma tatbıkatları lapmanın ne lüzumu ve favdası vardır? c. Hukumetce vapılması çerekli her turlu snil sa\unnıa hazırlıkları ve tedhırleri bıtti de i« tatbikata mı kaldı? Kendi kendimizi aldatmıvalım. 15u verme konnlannı, asağıda bir de karsı görüs atısından incelevelım. O Sivıl savunma tatbıkatlarının, haziran \c temmuz avları c:bi turızm mevsimınde vapılmıvarak daha sonrakı bır mevsimde vapılması mumkün olabılirdi. Fakat, vetkili makamlarca bu tatbikatlara karar verılırken, her halde bu avlarda vapılmasını gerektıren b.r sebep te olmalı ki, bövle önfförulmus; sonradan geri bıraKılmasında bir sakınca kalmavınc3 da îstanbısl l e Ankara tatbikatlarının geri bırakılmış olduğu anlasılmıstır. Burada su vonü de belirtmek verinde olnr ki; bu tatbikatlar dolavısıvla vapılacak olan bir gecelik «Isıklann söndurülmesi ve karartılma«ı> denemesivle gündüz 15 20 dakıkalık bir «41ârm» denemesı, gerek vurtta«Iar için ve çerek tnristler icın fazla sıkıcı bir kulfet de değıldir. Karartma tatbikatmda; gerçi cadde ve sokaklardaki dıs aydınlatma lâmbaları genel olarak «rinecek, fakat emnivet. trafik ve sağlık bakımlarından 8nemli noktalarda havaya karsı maskeli lâmbalar yakılacaktır. Taşıt araçları, kovu mavi maskeli ısıklarla çalısacaktır. Gazinolar, bahçeler, iıstü örtulu kovn m3vi bovalı veya maskeli lâmbalarla hafifçe ajdınlatılabilecektir. Otel, Iokanta gibi nmuma açık verlerle evlerde ısıklann dısarıdan gözükmemesi için ise; pencereler, sivah veva kojn mavi perdeler, perdeler bulunmadı£ı takdirde battanne veva benzeri ısık geçirmez örtıilerle kapatılabileeeği gibi, kovu ma\i bovalı veva etrafı kovu mavi bez veva kâğıtla çevrılecek kuçuk vatlı lâmbalar kullanılırsa rıormal perdelerle de vetinilebılir: ve sıca£a karsı çerçeveler açık ta bırakılabilir. Q Tam bir barış ve sbkun içinde miviz, dc G gıl miviz? Bu da tartısma gotufen bir konudur. Fakat tam bir barıs ve sukun içinde olduğumuzu kabul edelım. Tabiî, simdiye kadarkı gibi silâhlı bır barıs. Barısta sıvil savunma tatbikatları olmasın mı? Banş içinde silâhlı kuvvetlerin tatbikatlan olmuyor mu? Artık gayet açıkca bilınen bir gerçektir ki zamanımızın savasları, esl.i savaslar gibi orduların ordularla çarpısması seklinden çıkmıs, milletlerin milletlerle çarpısması sekline girmistir. Gelecek savaslarda; yurt içleri, özellikle önemli ve büyük sehir ve kasabalar, havadan en etkili sekilde düsman taarruz larına uşrıvacak; vakılıp yıkılacaktır. Su halde bir savas tehlikesine karsı halkın ne vapacağını, nasıl korunacağını, bansta iken bilmesi ve buna gore tedbirlı olması lâzımdır. Bu bilçi ise halka: vavın ve tatbikat gibi eğitım yollarıvla verılebilir. Bn eğitım barıs zamanında yapılmaz, tehlıkenin kapıvı çalması beklenirse çok geç kalınmıs olur. Q Hukumetce vapılması gerekli sivil savnnma hazırlık ve tedbirlerinin tamamlanmamıs olması, tatbıkatların vapılmamasını, halkın da bır sey vapmamasını mı gerektirir? Tatbikat da, sivıl s~vunma hazırhklarından değil midir? Özel surette yapılmıs sığmaklarımız yok ise, bir alârm, jani hava hücumu sırasında; cadde ve sokaklard3 veva evlerde bnlunanlar oldakları yerlerde ve oldoklan gibi mi kalacaklar? Elbetteki bu durumlarda dahi. az çok kornnma saglıvabilecek verlere sığınabilme çareleri vardır. Ve bn çareler de en ivi sekilde bn gibi tatbikatlarla öğrenilir. Bnnda kendimizi aldatmak dive ne olabilir? atbıkatta bir «Alârm» verilecek, halk; önce, alârm isareti nasıl verilirmis bnnn dnvacak, sonra ne yapacağını duşünecek, kimisi ne yapacagını bilecek, kimisi bılmeyecek, kimisi bir birinden soracak veva görecek, kimisine görevliler yol gösterecek; böylece herkes alârmı ve alârm sırasında neler yapılacagını, daha iyi öğrenmiş olacaktır. Karartma tatbikatı da böyledir. Halk, bn tatbikat ile gerçek bir karartma halinde ne gibi durnmlar ve ihtiyaçlarla karşılasacağını fiilen görmus, öğrenmis ve buna göre önceden tedbir almıs olur. Tatbikatlar; yalnız halk için değil, tatbikat konulanvla ilgili hazırlık ve tedbirlerdeki durnm ve aksakhkları gdrmek ve ileriye ait çalısmaları buna göre düzenlemek bakımlarından sivıl savunma idaresi teskilâtı için de çok yararlı olmaktadır. Bu vararları dolaMsıyladır ki sivil savunma tatbıkatlarının vapılması değil, yapılmaması verılmelidir. 2. DÜNYA SAVAŞI VE ÂSİ GENÇLİK • • Halis ÖZGÜ Q Ermlik çağı genel olarak 15, 16 vaşlarına doğru sona erer. Bundan sonra ergenlik çagı başlar, Bu çağ da 18, 20 yaşlarında biter. Bu evrede ınsan yetışkınlerı eskıEı kadar onerrm bulmaz Yetışkınler tarafından gerektıgı gıbı anlaşılnadığını sanır. En an'avış ı çev relerden bıle kolay kolay memnun olrraz. Yetı^kmlerin egemenlıkıennden kurtu'maya çalışır. rgenlik çağında, sosyal dengesizlık ve giıçluluk duygusu ile beraber ortaya çıkan fizıvoIo.uk zorlamanııı etkisivle tum zi hin yaşammı içine alan genel bir kaynaşma mejdana gelir. Duygusal ilgilerde her yonden farklılaş malar kendilerini gosterirler Bu ilçiler onceleri cinsel bir mahivet taşunazlar. Bir saflık gosterirler. Hiç bir belirli şeje jonelmezler. t'stun bir duygusal vaşama ulaşmak amacını guderler. Ergen ılkonce yaşadığı ile yetınır. Sevılmekten zıyade sevmevı sever. Yavaş yavaş en ustun sosyal duyguları duymaya başlar. Başkalarıyle ılgılenır. lyılık yapmaktan hoşlanır. Bu kaynaşma, değışıklik zıhm yaşamında da kendıru gostenr. Ergen kultürlü bir varlık olmak arzusunu duyar. Buyuk ışlere hayran olur. Evrende genel ve soyut ilışkilerı kavnyacak bır dunıma ulaşır. Tabıat kanunlarının taşıdıkları anlamı kavrar. İnsan 1S, 20 yaşından sonra henuz son şeklini almamış olan ve o zamana kadar kurduğu varlık dengesini sağlamlaştırmaja çalışır. Yoneldiği yetişkinlik çağının son hazırlıklarmı yapar. 3ğlar bovunca daima kendıni gösteren evrensel ve ebedî cençlikvetiskinlik anlasamamazlığının diğer onemli bir nedeni de gençlik çağı dinamiz masının varattığı varlık görusü ile gelısimini tamamlıyan ve statık bır vasam seklini benimsiven olgunluk çağına ait vaşam anlayısı arasındaki avrılıktır. Gerçekten, gençhk, bır ıdeal ve bu ıdeal ile değerlenen sur^klı bır olu' cağıdır. Bu çağdakı msan yaşamakta olduğu gerçek vajrlifii ile gerçek varhğınm bır eserı olan ıdeal varhğı aıa'indit^ı rne^afe.ı cziltmağa ^ı " . , ır Her an daha tam ve daha mükemmel bir kendisine ulasahılmek ıcın hef an kendisinden bıraz daha nzaklasmak arzusu nu duyar. Olmadığı ve olmsk ıstedısı bır kendıı ile karsıN^abıldığı olçude mutlu olur. Burun sonucu olarak daıma kendı varlığı ile varısır. Varlışı ile vaptığı yarısmaîarda bulunduğu verı anlıyabılmek ıçın kendı,ırı ba^kalan ile mukavese eder Va rısn.alarında basarüarı değer olçu=u olarak ku'lanır Kendı^me fazla guvenır Yetıskınlenn yaptıkları butun ıslen yetıskmler kadar, hattâ, vetı«kırlerden daha ı^: v apabılece?me manır. Bu ı | nancın etkısıyle, zaman zaman ı >efıskmlerın yaDtıkları ışlerı bet ğe^nez E'e^tırır Yetıskınleun ' yerını almak eğıhmını duyar. Ye tı^kın ku=ak ise \erındei cndı^e eder çetın kosullar ıçınde \a,adılar. Gerektıği gıbı gelısmelerine hiç de elverisli olmıyan, tersıne ola rak, disiplınsizhğe güvensızlik duvgusuna yol açabilecek olay larla karsılastılar. Butun dunv a yı altust eden savasın buvuk acılarına katlandılar Yetı=;kınler dramlarma katıldılar. Vucut ve ruh japılarmda bu dramların yankılarını yaşadılar. Yeterı kadar jıyecek bulamauılar. Kahat, konforlu evlerde oturaraidılar I'inamadılar Bombardımdnlar dan kurtulmak ıçın verlerını, vurtlarını bıraâtılar Sevdıklerı her seyden, mahallelerınden, arkadaslarından, dostlarından u zaklastılar *kıncı Dunya Savasının baslangıç >ılı olan 1939 da valnız | Fransada Pansten 500.0U0, Alsas Loren d^n 400 000 msarı başka jerlere gıttı Bu ınsanların arasında bmlerce çocuk, genç de vardı Yıne Fransada 1940 yılında mıKonlarca ınsan goç etmek zorunda kaldı Bunlardan buvuk bır kıSTiı gunlerce yava yurudu. Bır ç&k çocuklar yılıarca anne • lerınaen babalanndan uzak kaldılar Radyolardan acı haberler dmledı.er. Korkunç savaş hıkâvelerını ısıttıler Duşman ıstılası ocukluk çağını değerlendiren korku=unu duvdular. Sevgı ile odip kompleksi ve yetersizlik değerlenen aıle çevresınde bu duvgusu ile ılgili tecrübeler lunamadılar. Savaş sahneierine yetişkinlerin yanlıs, yersız davşrhıt oldular. ranıslan ile zararlı kavnaklar undan baska, savas bır çok haline gelebilirler. Çeşıtlı ıntıgeleneksel ahlâk değerlerın baksızlıklara, ozelhkle, guçluluk de sarsıntılar mevdana getiri büıncıyle deferlenen gençlik çajordu. Çocukların, gençlerin yağında, tehhkelı daıranıslara yol sama gerektiği gibi hazırlanabilaçabılırler meleri için ilk vaslarından itiba Ceşıtlı nedenler yuzunden kıren buvuklerin bazı kurallara, sılık bakımmdan gerektığı gıbı ahlâk Kurallarına gore tıareket gehsmıven çocuklar ve gençier ettıklerıni gormelerı gerekmek savaş g'bı buyuk olaylar karsıtedir. Savaş yıllarında ise çocuksmda tehhkeıı sarsıntılar feçi lar gençier yetıskmlerın zoruulu rırler. Yasamı sevmekte daha da olarak da olsa, zanan zaman bu buyuk zorluklarla karsıla^ırlar kurallara uymadıklarını, bır çok Bunun sonucu olarak, dış dunja kırnselerın yorulmadan para kaya, dıs dunva gerçekhklerıre ve zandıklarını, mılyoner olduklan ısteklerıne kolay kolav uyamazn , p?ranm buvujc bır onera taşılar. lkıncı Dunya Savaşındpn dığını goruyorlardı Bazı çocuksonra ortaya çıkan ve her şeyden lar sırf bu juzden, para kazanonce bır yasama uymak zorluğu mak ıçın çe«ıth suçlar ışlıjo'lar anlamını tasıvan âsı grnçlık riı Evler so^uyorlardı. Hır^ızproblemı bu gorusle ele alınmalık vapıvorlardı lıdır. Savas boyonea bir çok Avrüpa 1939 yılından önce dogan çomemleketlerinde snç isliyen ç « . cuklar savaş vılları içinde ve sa cuklann savısı savas öncesine na vasın sona ermesınden sonra çok zaran üç kat arttı. kımselerı bılmç altında j e r alan ve sureklı olarak etkısını gosteren anne, baba hayahyle değerlendırir. Or.lann varlıklarmda annesınm, babasmm varlısmı bu 1 ır Onların aracıhkları ıîe \ e nıden çocukluk çağını yasarnağa baslar. Annesınm, babasmm var lıgı ile karşılaır. Freud'den sonra insanı en ıvi bır sekilde değerlendiren \dlere ve Adlercilere nazaran burada rol ovnıvan faktor çocukluk çacında çocnkla vetiskin arasında kurulan ıhskilerdır. Çocuk bu}uklerın janında kendısını vetersız bulur. Onların yanında kendısını gostermeK, yeteriılığını belırtmek ve kabul ettırmek arzusunu duyar. Bu arzu yasamı sureslnce onun duşuncelerı, duyguları, davranıslan uzermde etkı >apar Bu arzunnn baskısiyle insan kendisinden önemli bulduğn kimselere karsı rmıka vemet göstermek, itirazlarda buIunmak, direnmek. karsı gelmek eğilimini duvar. Baskalarını, özellikle, ustlerini beğenmekte zorluk çeker. Onları eleştırmekten, çekıstırmekten zevk duvar. E T Tehlikeli sarsıntılar Ç B Ç ••••••••••••I** •••••• ss«aasBBa.••••••••••••»•••< YILSONU ÇEKİLİŞİNDE Tanja eşrafma . uerhum Ferlt bevın ve m J rhume Allye Bigafın ker.melerl ırute\=I :zade merüum Şaklr Ozgener ın refıiası merhum Arif ı e Hâzuı B.gafın. Osmanlı Bankası mudurlerinden ASİ1 Blgat, Vasfıje Tuni ve Saime Danga nın ablaları, mernum Nedim Tuna ve Zekerna Danga r n balaızı d^, tablbl Haldun Plkret Tuna, Nej'e Bay. kara, Ajhar A\Sı.t ve A<,zrr Danga'nm teyzelerl, Zehra ve Ferlt Blgat'ın halaiirı Salıhatı NiSTSijdan, VEFAT •^•••••••n AFİFE OZGENER HSn ı.ı . ı u 3 11 1 ıa çaşımba gunu tıakkın rahmetlne kavusmuştur. Cenaze nama/: & 11 ı96ö perştmbe günu 'bugun) ogle namazını mütaakıp Pendıi Caınıırdeıı kaldırılacafc \e Pencik mezarlığındakl ebedl lstirahatgah na teıdi ed'.lecektlr AILESİ (Tıldız 1867 13391 Diqer bir faktör N Z LU Û etişkinlik ile gençhk arasındakı gizh çatısmada rol o.vnıV3n diçer bır faktor de, Freud ve klâsik psikanalistlerden birçoklarına gore, Odip komplek«i ile ıleıli ve bılınc altında ı e r alan çocukluk çağına ait tecrubelerdır. Bilindiği gibi, Frend ve Freud okuluna bağlı olan psikanalistlere gore çocnklarla anneleri, babaları arasındaki iliskiler ödip kompleksi ile değerlenmeleri yuzunden gergin bir mahivet ta • sırlar. Bu ılıskıler yasam bovunca etkılerım gosterırler. însan cocukluğunda olduğu gibi çocukluğundarrsonrakı yasam evrelerınde de baskaları ile Kurduğu sosval ılıskılerıni bu tecubelere gore değerlendırır. Otoriteyi tem sıl eden her seve ve herkese kar sı çocuklnğunda annesine, babasına veva onların verlerini alan kımselere karsı gosterdiçi, gos termek arzusnnu dnydn&u tep kılere benzer tepkiler gbstermek ister. Annesı, babası ile ılgüı ve çocukluğuna ait bılınçsız du;. gu larını zamanla baskalarına, t^zelhkle bazı bakımlardan anresını baba^ırı andıran kımselere voneltır Baska bır deMSİe, bazı Miıınetoğlu Kitabevi savgılarijle sunar: Y İŞLETMELERDE Malıyet ve Tıcarî Muhasebe ve Umumî Muamelât organızas\ onu Yazan: Sulevman Şalıinbaş Bıl umüm tıcarî hesaplar 50 oı nek v e tablo ile ızah'ı malıvet hesapları Genel Dağıtnn Yeri: Minııetoğlu Kitabevi Cıhaloğlu Meydanı Kıtapçılardan aıay^ruz. Radyolarınızda dinledığıniz kurtuluş savaşımızm büyuk romanı: AŞINA.YÜZUER SAIVIET AĞAOĞLTJ Günumuzun unlü s.yası kışıleri Samet Ağaoğlu'nun gozuyle, onun kalemınden. BÜTÜN KİTAPCİLARDA A Ö A O Ğ L U YAYINEVİ:Ankara Cad. 37/7 İSTANBUL B İ R TAÜHLİYE LÎRA 100.000 ve ZENGIN PARA IKRAMIYELERI TÜRK TİCiRET: BANKASI 1« K A S I M H M i LYOK A KADAR HESAP AÇ1NIZ, . . • • • • i i i l . H l " * " KALPAKLILAR • DHLHDİZH Samim KOCAGÖZ'un 640 Sf. lık es«ri: 15 T.L. ATAÇ KİTABEVİ Ankara Cad. (Vılâyet karşısı) İSTANBUL Reklâmcıhk 4364 '13358 SAUNA VEI\US Masaj ve Güzellik Enstitusü PEK YAKINDA HIZx\ÎETÎNIZDE Ilâncılık S631'33î'i7 ^ 7 Yıl sonn çekilişinde; İstanbnl, Caddebostan ve Yeşilyurt'ta beheri 100000 liraya kadar 3059 •kişiye cem'an APARTMAN DAİRESİ 1 M İ L Y O N liralık ikramiyeler AZ.apartman daireleri ( |am konforlu, kaloriferli, parke ve marley dbşemeli, deniz manzaralıdır. AKBANK Kasım 1 O O O O O LR İA akşamına kadar hesap açtırmakta acele edinîz. aynca 1 KİŞİYE ı ı ı I ı ı ı ı r ı ı Cumhuriyet YAPI ve KREDİ BANKASI'ndan Bugün yapııacalc karartma tatbikatının saat 21,30 a bırakılması dolayısiyle İstdisbui Şubclerimizin 4 Kasınî, Perşembe günü norrnal mesailerine devam edeceklerini srıym nıüşterilerimize arzederiz. Yapı ve Kredi Bankası Umum Müdürlüğü I I I I I I I I I I Reklâmcılık 4Û97/13395 Banka Muamelât Şefüği yapabılecek banka ışlennde tecrübelı bır eleman aranmalc• tadır. İyi Ingilızce bılmesı ve yaşının en çok 35 yakınların.ia olması lâzundır. Harbıyede Cumhurıvet Caddesı 207 No. ya müracaat edılmesL Reklâmcılık 4324/13372 &eklâmcılık