Katalog

CUMHTJRİYET 2 Kasım 1965 SAHtFF Aktiialite Ferhat ile Şirin tuz yıl sonra, Nâzım Hikmet'in bir oyununu. günümüzün Türk seyircisine tanımak imkânını veren Gülriz Süruri Engir. Cezzar Tiyatrosu'nun «Ferhad ile Şirin» i, önce repertuarlarına almak *•>• •••> çabasını önemsemek gerekir. Mevsim başmdanberi ilgiyle karçılanan bu oyunun merakla beklenmesi pek tabiî idi. Ve pek tabii, çeşitli ve zıt yorumlar, olumlu • •>• olumsuz izlenimler belirecekti? Kimi kişiler bu oyunu bir masal'dan, • ••P • an şiirsel nitelikte bir piyesten ötede görmüyor, hattâ gücsüz bir oyun sayıyor. Kimi kişiler «iitopya» ya varan oldukça roraantik hayalhaneleri içinde birtakım «oyon dışı» unsurlara gereksizce daiıyor. Kimi kişiler ise şair yazar'ın söylemek istediği kadariyle yetinerek, düşüncelerini, eserin başarılı veya başarısız oynanışı üzerinde topluyorlar... Gerçek seyirci, büyük kitle, halk ise: Hiçbir peşin yareıya. ön düşünceye. ince ayrımlara, gerekli gereksiz polemiklere sırtını çevirmiş; sadece duyuşunu. yaşantısını, etkilenişmi olduğu gibi sahneye koyveriyor... Ve oradan yararlanabildiği kadarını alarak •••a umutlu çıkıyor tiyatrodan! •••• •••• Bütün bu gibi farkh durumlardan daha normal bir şey olamaz. Çünkü, farih, sanat ve düşünce değeri taşıyan eserlerin çoğunun çeşitli yankılar uyandırdığı, hattâ başta kolay anlaşılamadığmı gösteren örneklerle doludur. Her gerçek sanatçı, her büyük yaratıcı dünya görüşü şu veya bu olsun kanşık fırtına içinde. sakin ve güvenli. eseriyle sanat gücü ve görüşünü söylemek istediğine ulaştırabilen kişidir. Bu açıdan bakılınca : «Ferhad öyle kabaca ve kolay anlatımla ile Şirin» in sahneyı; konuluş bisunmaz sanatını... Çünkü, halkı ' ; !••• çimi ve oynanış seviyesi ne oluryadırgatabilir. soğuk duş etki«i • •::: 1 U Ü R sa olsun. bu oyunu, sadece bir b€stecisi vapabılir ve uvaracağı vârsa, u S E H I R O P E R A S I "' ^ "? Çaykovski'masal, sadece destan'dan işlenyaramaz. ' " y f c m i l W r i . l l . S W I i n i n «YEVGENI ONYEGIN» operasını miş bir oyun. sadece şiir yönü aİşte «Ferhad ile Şirin» de bu başarıyla oynanıağa başlamıştır. Elmar Voiget'un sahneye koyduğu bu ğır basan bir piyes oiarak, buruk yönden belirli bir aniam taşıyor. opera'da başrolleri Montefuısco. Doğan Onat, Nevin Pere oynamakbir şurup gibi tadanlara katılmıEserde ana tema ş u : «Topluma tadırlar. Resimde Doğan Onat CLenski) ve Nevin Pere (Tatyana) yoruz! yararlı olabilecek bir sanatçının, görülüyor. Oyunun, eşsiz bir Türkçe'nin aşkı ve çabasiyle birlikte, dav H i k m e t , e ş i p l r a y e ' v e 1948 yıhnbi: «Masal unsurunu fon'a alıp, yardımiyle, kolay hazmedilir oranışının nasıl olması gerektiğı da yazdığı bir mektupta : «Bu bunun sembolik ifadesinden fayluşu, aksine, eseri geniş seyirci ni» belirtmektedır. Eu bakımdan küçük kitapçık içinc ftiyle uzakdalanmakta, fakat realist kalkitlesi karşısında güclendirmekbu oyun, asıl amacmı da seçmiş tan uzağa da olsa biraz da kendi rr.akta» sahneye konuş bakımıntedir. Halka ulaşabilen herhangi sayılır: Sanatçılar ve aydınlar! maceramızı farkına varmıyadan yeterli başan gösterildiğini bir sanat yaratıcısı, ne biçimde Böylece oyun «sembolik» anla rak koymuşum» diyor. söyleyemeyiz. eser verirse versin (ister klâsik, tımdan «realist» bir tutuma yöister dramatik, lirik, sembolik neliyor. Nitekim, program der Sahneye konuş Bu oyunu seyrettiğim gündenv.d.), öyle hoppala, öyle ucuz, gisinde okuduğumuz gibi, Nâzım beri, gerek mizansen, gerekse oyBu oyunun, yazarın istediği ginanış bakıraından beni tereddüde sevkeden, çözümlenemiyen bir :: yetersizliğin nedenini bulmağa çalışıyordum. Nihayet mesele anlaşıldı! Bu eserin «Ferhad ile Şirin, Mehmene Bânu ve Demirdağ Pmannın Suyu» adiyle Istanbulda De Yayınevi tarafından basılan metni, yazarının daha ziyade ilk karalamalarına bütünüyle sadık kalmış. Ikincisi, Ankarada Dost Yayınevi'nin bastığı «Ferhad ile Şirin» ise daha güclü ve yeterli imiş. Istanbuldaki oyun birincisine dayanıyormuş! İşte, gazeteci arkadaşımız Tarık Dur :::: sun'un belirttiği bu açıklama da • ••• gerçeği gün ışığına çıkarmaktadır. Selmi ANDAK 2 Kasım 1926 tarihli Cumhuriyet'ten O Büyük NlIIet Meclssi dim Gazi Paşa Hazretlerînin nutuklariyle açıldı Ankara 1, (Muhabiri mahsusumuzdan) Millet Meclisi bugün açıldı. Saat onüçü kırk geçe mebuslar gelmeye başladılar. Meclis salonunun hemen hemen yarısı samiine (dinleyicilere) tahsis edilmişti. Localarda sefirler ve zevceleri bulunuyordu. Mebus lar jeket atay heyeti vekile (Bakanlar Kurulu^ âzâsı frak ve siyah yelek giymişlerdi. Muhalif mebuslardan ilk gelen Sâbit bey (Erzincan) oldu. Sağ tarafta Terakkiperverlerin yerine oturdu. Biraz sonra Ihsan bey (Ergani) »eldi. Bir müddet masalarda is•nini aradı. Terakkiperverlerden diğerleri henüz görünmüyordu. Ondörde beş kala çan çaldı. Şükrü Nailî, Ali Hikmet. Ali Sait, Emin. Kâzım ve Fahrettin Paşalar büyük üniformalanyla salona girdiler. Saat tam 14 de riyaset mevkiine Borsa mebusu Refet bey oturdu. «Yoklama yapacağız. dedi. Zonguldak mebusu Ragıp bey kitabet mevkiinden mebusla rın isimlerini okudu. Yoklamada bâzı mebusların gelmedikleri anlaşıldı. Terakkiperver paşalardan hiç biri yoktu. O esnada Ismet Paşa ve heyeti vekile âzâsı salona dahil oldular. Ön sıra'.arda oturdular yoklama bitti. Reis «Ekseriyetimiz vardır. Reisicumhur hazretleri nutuklarını irad buyuracaklar» dedi. Ondördü on geçe Reisicumhur hazretleri ellerinde silindir şapkaları olduğu halde içeri girdiler ve sürekli alkışlar arasında riyaset kürsüsüne çıktılar. Gazi Paşa «Celse açılmıştır efen dim' dedi ve bir yudum su içti. Ayağa kalktı, bir elini pantolonu nun cebine soktu. Bir müddet düşündü, küçük bir deftere bakarak kuvvetli bir sesle nutkuna başladı: Büyük Millet Meclisinin muhterem âzâsı... Sekizinci faaliyet senesine dahil olurken âzâyı kiramı hürmet ve muhabbetle selâmlarım...» Gazi Hazretleri tarihî nutuklarını bitirdikten sonra Meclis riyasetine seçilen Kâzım (Özalp) Paşa kı sa bir konuşma yaptı ve Gazi haz retlerine yapılan suikastin faillerine karşı milletin duyduğu bü yük nefrete tercüman oldu. Besim Atalay (Aksaray) «Yere batsınlar» diye haykırdı. Bunun üzerine Zonguldak mebusu Muhteşem bir manzara... İKEDASEKİ kuyruklu yıldızı Amerikada Smithsoniaıı rasathanesinden 2 ekim 1965 günü çekilen bir fctoğrafında işte bu şekilde görünmüştür. Gecenin koynımda Son günlerde sık sık bahsi geçen İKEDA SEKÎ kuyruklu yıldızını astronomiye meraklı iki Japon genci keşfetmişlerdir ünyanm 14 yerindeki dev teleskoplarm 20 ekimden beri gözden kaçırmadıklaı'i IKEDASeki kuyruklu yıldızı 20 milyon uzunluğundaki kuyruğunu savurarak. güneşe yaklaştı, uzaklaştı, güneşe vuracak diye astronomları vc uzay âlemiyle yakmdan alâkalıları müthiş meraklandırmakiadır. Nitekim 25 Ekimde havalanan Gemini I uzay bazıları güneşe, bazıları uydulara gemisi de onun resmini yakmdan düşmüşllr, °o 1 kadarı da guneçekmeve çalışacaktır. 5 i n etrafında dönen kuyruklu yıld l z l a r l te Astronomi dünvasmı avaklandı? k l 1 etmışlerdır. raa bu kuyrukîu yıldızı keşfeden Ateş gibi görünmelerine rağkimdir biliyor musunuz? Kendi men kuyruklu yıldızlar kendilerin yaptık'.arı teleskoplarla y:ldızlar de ışık olmayan kutup radyosyondüns'asmı gözlemeye meraklı iki larından aydmlanan kütlelerdir. Japon genci bu yıldızın isim baBunlar güneşe yaklaştıkça daha balarıdır. Tokyonun 11 mil güne 0 büyür ve daha parlak hale gelir. yinde Hamana gölü civarında yaGüneşe yaklaşabilen nadir kuyşayan 21 yaşındaki Kauro İkeda ruklu yıldızlardan olan İkedaSeiçin bu, hayatımn üçüncü keşfiy ki de saniyede 300 mil süratle dö di. îlk kuyruklu yıldızı 25 Ocak necek ve güneşe 300.000 mil ka1963 de keşfertiği zaman bir piyano dar yaklaşacaktır. Astronomlar fabrikasmda 300 liraya çalışan yıldızın bu dönüşlerden birinde İkeda şimdi 450 üraya terfi etmiş güneşe çarpacağına dair olan söy ve tuş parlatıcı olmuştur. Hayatlentileri kabul etmemektedirler. ta tek arzusu annesi ve beş karFakat güneşin radyasyonları veya deşini rahat yaşatmak ve her ge'ce çekim kuvvetiyle parçalanması ih yıldızlan seyretrr.ektir. timali yok değildir. Bunlara karşı koyabildiği takdirde bir gitar İkeda her sabah güneş doğmahocasıyla Pij'ano ustasının bulgudan iki sa^at evvel bir bambu su olan IkedaSeki uzay boşmerdivenden basit kulübesinin luklarında kaybolup gidecek ve üzerindeki tarassut köşesine gide5001000 yıldan evvel tekrar kenrek kendi imal ettiği teleskobudini göstermeyecektir. nun başına geçmeyi âdet etmiştir. Yıldızlan eski bir dost bilen genç adam bundan bir ay evvel gene teleskobunu ilk keşfini yap mış olduğu Hidra yıldızı topluluğunun kuymğuna coğru çevirdi. Birdonbire o zamana kadar görmediği bir parlaklıkla karşılaştı. Tekrar tekrar baktıktan sonra yeni bir kuyruklu yıldızla karşı karşıya olduğunu anladı. Derhal bisikletine atlayarak postahaneye koşup Tokyo As:ronomik Rasatha nesine bir telgraf çekti. Hemen hemen aynı dakikalarda Tokyodan 240 mil uzakta yaşıyan ve ha yatını Gitar dersleri vermekle ka zanan 34 yaşındaki Seki'de aynı keşfi aym mealde bir telgrafla Tokyoya haber veriyordu. O da tıpkı İkeda gibi daha evvelde iki kuyruklu yıldız keşfetmiş ve ken di yaplığı teleskobu kullanmıştı. Gazi Hazretleri Tunalı Hilmi bey şu cevabı verdi: . Yer kabul etmez. Çünkü vatarun topraklan pek mübarektir.» D İTALYA DİKTATÖRÜ BİR KERE DAHA CANINI KURTARDI Polonya (a.a.) Romadan alınan haberlere göre Ulumun Terakkisi Kongresinin' açılış konuşmasını yaparken bir delikanlı tarafından M. Mussolini'ye revolver'ıe ateş edilmiştir. Başveküin yanında bulunanlar ve halk derhal mütecavizi linç etmişlerdir. Ceset tanınmıj'acak hale geldiğinden hüvıyeti tesbit edüememiştir. M. Mussolini'ye isabet vâki ol mamıştır. Diktatör nutkunu bitirdikten sonra oradan uzaklaşmıştır. Mehmene Bânu'nun zaferi Kürük Sahne L'lvi Uraz topluluğu, Zlhni Küçümen'in dilimize çevirdiği ..Altın Vumurtlayan Horozn adındaki komedinin 50. oyununu tamamladı. UIvi Uraz topluluğu, ikinci oyun oiarak, Oktay Rıfat'ın yazdığı «Zahit Fatmanın Kuzusu. adındaki gülünçlü ojunn sahneye koyacak. Bu oyun, 1906 yıllarında Üsküdarda ve Küçüksuda geçmektedir. Dekorları ve kostümleri karikatürist Turhan Selçuk hazırlamaktadır. Fotoğrafta. Nur İnsel. UI\i Uraz, Alev Koral göriilüyorlar. Gülriz Süruri sanat hayatımn en güclü, en karakteristik ve en başarılı oyunlarından birini vermektedir. Böylece, «Ferhad» m dıksiyon ve tip bakımından, Şirin'in de «sembolik» ten uzak kompozisyon bakımından yeterfizlikleri arasında «Mehmene Bânu» zafer edasiyle parıldıyor.. :::: ELEKTRİK ŞİRKZTİNİN ZAM TALEBİ REDDEDİLDİ Kömür fiatlarınm artması üze dne Elektrik Şirketi yeniden tarifelere zam istemisse de bu dileği reddedilmiştir. Uraz «Zabit Fatmanın Kuzusu nu hazırhyor I IKerimHanl [eşını j seçti Jg S •J JJ JJ *• JJ 5 5 2 5 S „ J S 5 5 A ğa Han ölüp de onun tahtına otur(iu unti r% ğ a n beri Kerim Hanın kiminle evleneceği hem tebası arasında ve hemse Avrupa sosyetesinde konuşulup duruyordu. Gezdiği her genç kıza müstakbel Prenses nazariyle bakılıyordu. Bunlardan Silvia Casablancas Kerimle bir müddet gezdik ten sonra onu bırakmış ve bir başkasiyle evlenmişti. Onun yerini kısa bir zaman sonra Anuşka Von Merks aldı ve İsmaililerin iti razlarına rağmen Kerim, uzun müd det onunla gezdi ve hattâ evleneceğine dair dedikodular çıkmasma müsaade etti. Fakat şimdi bunların hepsinin geride kaldığı anlaşılıyor. Kerim nihayet evleneceği kızı katî oiarak seçmiştir. Bu, New York'ta tahsilini tamamlamakta olan Pakistanh bir genç kızdır. Bu seçimden de anlaşıldığı gibi îsmaili liderleri ilk izdivaçlarmı Pakistanlı kızlarla yapmaya dikkat ediyorlar. Zira Kerimin dedesi ih tiyar Ağa Han da ilk önce Pakis tanlı bir kızia evienmiş, sonra on dan aynlarak Ali Han'm annesi olan İtalyan kızı ile evlenmişti, Anlaşılan Kerim Han da İsmaililer daha ziyade Pakistanda çoğunluk 'a oldukları için Pakistanlı bir kız la evlenmeyi düşünmüştür. Öbür taraftan birkaç yıldır Ker i m Han'm nişanlısı oiarak gösterilen güzel Anuşka Von Merks, Herim Han olanlara ve duyulan dedikodulara kulak asmamaktadır. Belki de genç dir. Ağa Hanlar izdivaçlarmı Iskız Ağa Hanların hiç bir zaman maili âdetlerine göre yaptıklarınük karılarıyla birkaç aydan fazla dan ayrılmak istedikleri zaman sa oiurmadıklarını ve bunun bir Va dece «boş» kelimesini kullanmalazife izdivacı olduğunu bilmekte rı kâfi gelmektedir Buiik Canan 1966 kış koleksiyonlarını iakdim etîi 1700 kuyruklu yıldız gözü aldadır S Hemekadar IkedaSeki bu yıl içinde keşiedüen Kuyruklu yılRöıwrtaj : NECLÂ SEYHUN dızların dördüncüsüyse de bunResinıler: SELÇUK AYBATAR da evvel keşfedilmiş 1700 kuyrukiu yıldız mevcuttur. Böyle olmorlar. bordolar; sarıları, turkuaz masma rağmen alâkalılar hâiâ aloıı hıncahınç doluylar. beyazlar; mantoları mamolar kuyruklu yıldızların neden teşek dıı. Sohbetler, hopartakibetti. kül ettiklerini bilememektedirler. lörden yükselen sesle bıButik Canan'ın 1966 kış modası Asırlar boyunca insanlar bunlan için hazırladığı tayyörleri, birmerakla izlemişler, hatta bir ta çakla kesilmişcesine durkım batıl itikadlara kapılarak kuy den bozan havalann azizliğine kur du: ruklu yıldızların kötü hâdiselere ban gitmiş, çabucak satışa çıka «Türkün gözü aldahaberci olduklarma bile inanmışrılmıştı. Bu yüzden defilede sadır» deyip, Lâle hanım lardı. Bugün bazı astronomlar dece manto görüyorduk. Manto?.. bunlann, dünyanın uzaklarmdaki Ama aynı zamanda da tayyör. Çün size kırmızı bir manto yıldızlardan fırlayan parçalar olkü Canan'm büyük ilgi ile karşıtakdim ediyorlar!. duğıına kanaat getirmiş bulunulanan bu sürpriz kıyafetleri iki Ve Lâle Belkıs sırtmda ateş alı yorlar. En çok tutulan bir teori türlü kullanılıyor. Kalça hizasınbir manto ile zarif bfr hareketle de yıldızlar Eİsteminin etrafını daki bir kupdan mantonun etek piste doğru yürüdü. Sonra alları. kalın bir bulut tabakasının çevirkısmı ayrılınca, kıyafet şık bir diğidir. Smithsonian Rasathanesin tayyör oluveriyor. Hem de göz aden Fred Whipple'in iddialarına çıp kapayıncaya kadar. Basit bir göre 4.6 milyar yıl evvel bu bulut hareketle mantonun eteğini şal ayrı ayrı parçalar halinde yoğungibi kullanmak da mümkün, taylaşmaya ve su. metan ve amonyak yör'ün ceketini çıkarıp kıyafeti tan müteşekkil bir kütle haline bir elbise haline koymak da... Bir gelmcye başlamıştır. Bunlardan taşla birkaç kuş!.. Canan'da, mantolarda kürk yakalar dikkati çekiyor. Çoğu şal yaka şeklinde. Sonra Paris modasmda olduğu gibi çift sıra dikişler, mantoya zıt renkte düğmeler var. Kollar hemen daima takma. Tanınmış ressam arkadaşımız SAHNE GERİSÎNDE... Elif Naci'nin sanat çevrelerinde Araya bir çay molası girdi. Ikin merakla beklenen serglsi dün ak ci kısmın «yüklü» olacağını söy şam Türk Ticaret Bankasmın lemişti takdimci. Bu kısmı tâbir Galatasaraydaki sanat galerisincaizse perdenin gerisinden izde açılrruş ve kalabalık bir sanat lemek üzere mankenlerin soyunsever topluluk tarafından geniş ma odalarma girdim. övgü ile karşılanmıştır. Sıra sıra işlemeli taşlı, boncukOn yıldan beri hiçbir sergiye lu elbiseler askıîarda giyilmek katılraamış bulunan Elif Naci'için sıra bekliyordu. Yerler boy nin bu kadar bir süreden sonra boy, renk renk iskarpin doluysergilediği son resimleri özellikdu. Ve Canan'ın üç güzel manle modern sanat tarzı bakırmnkeni ayna karşısında telâş için dan gösterdiği başan yönünden de soyunup giyinmeye çalışıyor hayranlık uyandırmıştır. lardı. Açılış töreninde Elif Nacî veLâle Belkıs siyah şık bir ipek ciz bir konuşrr.a ile sanat hayaelbise giymişti sırtına. Yakası tından ve son çalışmalanndan kapalı, sırtı açık. Kolları uzun. söz açmıştır. Eteği çift katlı, tünik tarzında. Sergi 1 kasıma kadar devam 5 Kol kenarlarını ve bu ikinci eedecektir. teği siyah devekuşu tüyleri süslüyordu. Telâş içinde etek keSürrealist sergi narına iliştirilecek taşlı bir broş Mımar Cıhat Özegemen, Şehir arıyordu. Ama aynadan bana gü Galerisinde 1 kasım 15 kasım lümsiyecek vakit buldu. YarBalık sırtı kırmızı yünlüden arasında «Siirrealıst olarak addımcıları şık bir taşlı igneyi despor bir manto. Kocaman m ' landırdığı resim sergisini açmışvekuşu tüylerinin üstüne eteği»a da siyah kürktcn. tır. den İtalyan havacısı ve mareşalicMr, dünya serveti. 8 Fransızca «hayırS. kuzu eti ve salata yaprakları ile yapılaıı yemek. 9 Bir işaret sıfatı, büyuk çuval. YUKARIDAN AŞAĞIİA: 1 yımanistandaki değerli eski bir tapınak binasmın adı. 2 «Yanağımn iç tarafı dolu değil» anlamına iki söz. 3 Ağlar durumda (Divan Edebiyatı terimi). 4 Çevriünce «siyah renkteki koyun sürülerine musallat yabani hayvanu mânasma iki söz belirir. 5 Tersi masa üstünii süsliyen küçük ve zarif eşyadandır, 1234S6789 eski ve tanınmış l'MİAİT A N bir Alman bes5 ^ tecisi (adı söySOLDAN SAĞA: lendiği gibi ya1 Sahnede konuşma yapmadan zılmıştır). 6 yalnız işaretlerle oynanılan oyun. 2 «Geçmiş zamanı» Orta Asyadan göç edip Avrupaya geçın yarısı, at yav • f (Uji rusu, Hristiyanmiş Türk topluluklarından biri (çoğulı. 9Ü M Kji r 3 Tersi «araya araya ele geçirirs anların en büyük lamuıa bîr çekimdir, her hançi bir gö OI.IIKU Duımn.anır ruhani başkanlarevi yapma hareketi. 4 Bir toprak haMfriilm^ <eklî rırın yarısı. 7 cinsi, dağ kovuğu. 5 «Âdi ve düşük Büyükçe çapta, haksız kişilerin suratkalitede kafa> mânasına iki söz. 6 larma vurulan. 8 Bir malın satış Çevriünce bir besi maddesi olur, eski değerinin yarısı, çocuk yemeği. 9 elbiselere ilâve olunan parça. 7 Açıktan ve karşıhksız ele geçirilen çıTersi vaktijie atlantiği ilk geçenler karlar (çoğull. 234 56789 1 1 1 1 2 3 4 |! i • !E 1 1 Kocaeli Daiıni Encümcn Başkanlığından 1 timiz Bayındırlık Müdürlüğü ihtiyacı için kapalı zarf usuliyle şartnamesi veçhile 350.000. üra muhammen bedelli bir adet yapım Grayderi, satm alınacaktır. 2 Geçici teminatı 17.750. lira olup eksiltme 18.11. 1965 Perşembe günü saat 11 de Daimî Encümence yapılacaktır. 3 isteklilerin ..geçici teminat makbuz veya mektubu ile Ticaret Odası vesikalarını ve kanuna uygun şeküde hazırhyacakları teklif mekruplannı eksiltme saatinden bir saat evvel Daimî Encümen Başkanlıgına vermeleri lâzmıdır. Postada vâki gecikmeler kabu! edilmez. 4 Bu işe ait şartname Encümen kaleminde ve Bayındırlık Müdürlüğünde görülebilir. fBasın 20010) 13277 Ressam Elîf Nacînîn ser^iss aş.ldı Yakası siyah kürkten konmuş beyaz bir manto. Önde siyah düğmelerle kapanıyor. ne iliştırirken yaklaştım. Hangisi daha zevklı dedim, tiyatro sanatkârı olmak mı, yok Jg Jg sa mankenlik mi?.. Mankenlik, dedi bir so • g lukta. Sonra içini çekti, dudağını g JJ büktü: Ama biraz bıktım biliyor J5 J5 musunuz, dedi. Neden bıktığıg r.ı da söyleyeyim size. Çok ucuz jjj lattılar bu işi.. S Sonra kapıya doğru yürüdü. S Dışarda bir alkış koptu. Kıya S fetlerin kiminin kumaşı Chanel 5 tarzıydı. kiminin biçimi Dior S veya Balmain tarzı... Bütün ır.o S dellerde büyük terzilerden bir S şeyier vardı. Ve üç manken içer S den dışarıya «O birşeyler» i se S yircilere taşımakta devam et • tiler. S Paris havasındar.. Paris defi ailllllilllllllllllllllllllllllllllHIIIIIIIIIIIIHII lelerinden farklı olan ne vardı?. Daha da bir Paris havası vernıek isteseydiniz ne yapmanız gerekirdi?.. Önce mankenlerin saçlarını sımsıkı çekip tarıyacak. bu kâ1 Kapah zarf usulü ile 55 ton muhtelif elektrot satın a h külleri. yumuşak kıvrımları. zünacaktır. Muhammen bedeli 356350 lira olup geçıci t e lüfleri insafsızca, motosiklet ya minatı 18004 liradır. rışçılarının başlıkları gibi acayip şapkaların içine veya sfenks 2 Şartnameler Komisyonumuzda, K. K. K. Ankara v e tarzı bağlanan eşarplar içine Izmir Lv. Amirliklerinde bedelsiz görülebilir. hapsedecektiniz. Sonra da. ala3 İhalesi 22/Kasım'1965 günü saat 11.00 d e Komisyonucaktmız makası elinize ve fözümuzda yapılacaktır. nüzü kapayıp açık gözle buka4 İsteklilerin ihale günü saat 10.00 a kadar tekliflerini dar cür'etkâr birşey yapmağa Komisyonumuza vermeleri. liniz varmazdı zira dizkapakla (Basın 20361) 13288 rını açıkta bırakan etekleri bir m İstanbııl Terzilik Tekâmül Enstitüsü Müdürlüğünden Enstitümüzde 250.000 TL keşif bedelli ikinci kısım i n şaat yapılacakür. Muvakkat teminatı 13.750.00 TL, dir. Kapalı zarf eksiltmesi 11. Kasım. 1965 Perşembe ? ü nü saat 15.00 de ŞİŞLİ OKULLAR Saymanlığında yapılacaktır. Keşif ve şartname Tepebaşı, Meşrutiyet Cad. No: 112 de iş günlerinde görülebilir. İsteklilerin Yıldız, Teknik Okulundaki Yapı tşleri Müdürlüğü Istanbul Bürosu Şeniğinden alacaklan beİge, 19fi5 yıîı Ticaret Odası vesikası ve teminat makbuzunu havi teklif rr.ektuplarırı eksiltmeden bir saat önce vermiş olmaları lâzımdır. Postadaki gecikme kabul edilmez. (Basın 20083) 13276 İsf. Oz, Tek. Mlz. Sat. Al. Koms. Başkanı dört parmak daha kesecektiniz!