22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHÎFE İKİ 9 Ekim 1965 CUMHURİYET •••••••••••••••••a 6ERÇEK NİUİYETÇİLİK Sami KÜÇÜK nndan 45 yıl 5noe, Istiklâl Savaşı srrasrnds, Bohı Mutasarnfı Osmu Kadri. 19 Mayıa 1920 tarihlnde yayınladığı beyannamede (1): «Bol•evik adı altmda dört yüz lenellk dio ve derlet düşmanımız olan Moskoflardan çıkmış muhalifi«er'iserif ve mugayiri kanun olan bir âdete kapüan bir taJcım eskira, vatam kurtaracağu dtye, Anadolunun siz saf ve namuskâr ahalisini aldatarak Padişahına, Halifei Müslimine isyan bayrağı çekmişlerdir» diyordu. Bolu Mutssamfı ve onon gfM eıkanm n r ı j Te saray çevrelerinde bulanlarl» emperyalizmin ve, beynelmilel kapitalizmin uşaklıgım yapanlar ve çıkarlannı onlann basansında görenler için Türk Milli tstiklâl Mücadelesi, bolsevizm Te Mustafa Kemal ile arkadaşlan da bolşevik idi. Evet beynelmilel kapitalizm için; demiryollan, elektrik, tünel, terkos, tramvay şirketlerini Te Şirketi Hayriyeyi devletleştinnek, kabotaj hakkım ele geçirmek komünizm idi. Açtk mckiupı B Kara çamur Aradan yıllar geçti, fakat beynehnilel kapitalizmin Türkiyedeki temsilcileriyle çıkarlanm bu yolda görenler, halkın uyanmasıru istiyenlere, halka gerçek çıkarlannm ne yolda olduğunu gösterenIere ve nihayet millî çıkarlann dâvacısı olan gerçek milliyetçilere hâlâ, aynı kara çamnru atmada ve onlara komünist demektedirler. ysaki, barcında bârriyet ve demokrasi aşığı aydınlann kam bulunan, 27 Mayıs Anayasası; insan haldanıu. milli ve demokratik ilkeleri kapsayan 2 nci maddesi, eğemenliğin hiç bir suretle belll bir sinıfa terkedilemiyeceğini belirten 4 fincü maddesi, kişinin temel hak ve hürriyetlerinin devletin teminatı altında bulunduğumı ifade eden 10 nncu maddesi, herkesin vicdan ve dinl Inanç ve kanaat hfirriyetine sahip olduğunu ve Id«ilerin dini inanç ve kanaatlerinin ve dinî dnygnlanmn istismar edilemiyeceğini sağlayan 19 uncu maddesi, basın hürriyetini teminat altına alan ve sansürü yasaklıyan 22 nci maddesi, ailenin Tflrk toplumumın temelini teşldl ettijpni belirten 35 inei maddesi, mülkiyet ve miras haklarmı teminat altına alan 36 nci maddesi, angaryayı yasaklıyan 42 nci maddesi, çalışma şartlanmn ve kişinin fizik ve moral durumuna uygun olmıyan işlerde çalıştınlanuyacağını açıklıyan 43 iincü maddesi, çalısan ve işverenlerin sendikalar kurabileceklerinl belirten 46 nci maddesi, topln sözleşme ve grev haklarmı teminat altına alan 47 nci maddesi, siyasî partilerin demokrasimizin vazgeçDmez nnsurlan olduğunu ifade eden 56 nci maddesi, slyasl partilerin, insan hak ve hfirriyetlerine dayanmıyan demokratik ve lâik cnmhnriyet ilkelerine aykırı faaüyette bnlnnamıyacaklanna dair hükümleri ihtiva eden 57 nci ve bunlara benzer maddeleriyle nihayet Anayasanm gerekçesinde «Sosyal devlet, fertlere yalnız klâsik hürriyetleri sağlamakla yetinmeyip aynı zamanda, onlann insan gibl yaşamalan için zaruri olan maddî ihtlyaçlannı karşılamalarını da kendisine vazife edinen devlettir... Asgari geçim şartlanndan, sıhhî bakımdan. öğrenim inv kanlanndan ve hele barınacağı bir konuttan yoksun bir kişinin «erçek anlamda hür olamıyacağı... Sosyal adalcte karşı kaygısız kalan devletler, toplum hayatımn mfifrit sol veya müfrit sağ cereyanlara kapılarak totaliter istikamete sârüklenmesine engel olamamaktadtrlar... Zira komünizme karsı en tesirli kalkan, onu lüzumsuz hale getiren sosyal adaletin gerçekleşmesidir...» ifadesini bulan sosyal devlet ilkesinin uygulanmasiyle komünizmi hem vasaklamış ve hem de gerekçesiz ve lüznmsuz hale getirmlş bnlnnmaktadır. Tabil Senatör navasaıun 38 uncn msddesine dayanarak, kamu yararma islemedlği pek açikâr olan dış ticareti devletlestirmek, uğrunda ölebileeekleri bir kanş toprağa hasret çeken topraksnlan toprağa ve gerekli donatıma kavuştaraeak olan toprak Teformunu yapmak (Madde 37), uretiel De tüketici arasında bnlonan, gerek firetici ve eerek tüketid aleyhine, emek sarfetmeden, milyonlarla kazanç sağhyan asalaklan ortadan kaldırmak (Madde 51 Kooperatifçilik), banka rezaletlerini ve dolayıatyle de tefecUiği ortadan kaldırarak gerçek ihtiyae sahiplerine lâzumlu kredflerl devlet eliyle dağıtmayı hedef tatan bankalann devletlestirilmesl (Madde 39), eebaletle savaşm yomlmaı ve ülkücü öncüleri bulunan kSy eastitülerinl açmak esit haklara sahip serefll bir ftvesi» olmasmı hedef tutan haysiyetli ve bağımsız bir dıs politika ve nihayet «Milletimizi dünva mflletleıi aöesinin esit haklara sahip serefli bir üyesi» obnasını hedef tatan haysiyetli ve bağnns» bir dış politika taldp etmek komünizm deffl, fakat gerçek milliyetçiliktir. • ••a OLMADI Ü SÜLEYMAN BEY! Ihsan Ruhi BERENT lığı Sular Dairesi Başkanlığını fstıhlâf etti. Artık D.S.t. işletmeci bir teşekkül olarak E.I.E. nin 1935 den beri yaptıgı etüdleri kıymetlendirme işi de bu daireye verıldi. insanlara değil, fikirlere... Geleceği »atm alabilecek tek şey bugündür, demiş bir Frenk. Gösterişli bir söz; ama içindeki gerçek payı büyüktür. Ve bu gnnden kullanacağımız oylarla yarınlarımızı etkiliyeceğimiz de «şikirdır. Oylarımm kullanırken hangi ölçüleri temel almak gerektlğini bir parça açıklamak istiyoruz bugün... Çünkü okuyucularımızdan aldığımız mektuplar var. Diyorlar ki : Biz toplumcu fikirlere yakınhk duyuyoruz. Ama îsçi Partisinin yöneticilen hakkında çok kötü şeyler soyleniyor. Dağıtılan broşürlerde bunların hepsinin komünistlikten mahkum olduklan yazılı. Tereddütlere düşüyoruz. Siz ne dersiniz? Gerçekten son zamanlarda bazı gazeteler bu konnda hiç durraadan yayın yapıyorlar. tşçi Partisi yönetieilerinin komünistlikten mahkâm oldnklarım yazıyorlar. Bunnn yanısıra sayısız brosür dagıtılıyor halkımıza . Tabii kapitalist partilerin ellerinde bol para vardır. Onlar milyonlarea broşürü en nzak kSylere kadar dagıtabllir, ve pahalı propaganda makinelerinl en büyük yalanlan söylemek icin isletebilirler. Bn eephenin karsısında alanların İse blr iek lilâhı vardır t Halka doğruiarı söylemek. Türkiyede doğru'larm üstüne yükseltilmiyen her davranıs artık kısa zamanda yıkılacaktır. Çünkü insanlanmızda dogru'lan 8Jrenmek, rerçekleri bilmek heyecanı baslamıstır. Talan, nereden gelirse gelsin, kısa SmSrlü olacaktır. Ben Türkive tscl Partisinin yönetieilerinla eoğnnn tanımam; baıılanm tanırım. Kısa siire içinde kahramanea bir müeadelevl elblrlifivle basarmiülardır. tçlerinde elbette iyileri ve kötülerl, kablliyetlilerf ve kabiliyetsizlert, sağlamlan ve çürükleri bnlunacaktır. Zaman, bnnlann hepsini ortava döker. Türkive tsçi Partisl bueün parti olarak amnzlarına aldıfı ağır sorutnn yürfitmek zornndadır. Bn ağır ••rnmu paylasamıyan parfl yönetieileri de eıkabillr aralannda .. Olavlar bfivie kişileri <a«five edfrler. Bn avn bir konndnr. Ama knrnlnrandan hn»rine kadar Isçi Partisinin bir prensfpi titiılikle yürüttü*ünfl blliyomm. Türkive tscl Partisl vSneticileri ve fiyeleri arasında komünistlikten sabıkavı olan «ek klşi yoktnr. BSyle olan kisiler partiye kabul edilmemislerdir. Gerçi îsçi Partisinin yönetlcilerl ve üveleri arasında komflnl«tllk ithamivle mshkemeye verilmis. hatti tevkif ediirni» kişiler vardır. Ama bn türlfl bir sncla mahkemeye verilmek. İtham edllmek. natnnsln Tflrk avdınının blr zamanlar «deta kaderi olmuştnr. 141 Te 142'nel maddelrr lavesinde dotrnlan sBvilven ve »Bylemek Isteyen cek Türk aydını bn çarktsn recirilmlslerdtr. Snnn acıkca ıSvlemek rerekir kl. hele 195S1erln karanlıklannd« bnrfin vazdırım» rerceklerin onHa blrlnl vazmak eetaretinl «5«teren avdınlar atır reıa'ya sevkfdilmişlerdir. Grev, sınıf, so»va' »dalet. ^o^val devlet. ^osvaü/m kelimeleri tıpkı bir zamanların Yıldız. burun. Hamit kelimeleri eibl. dehset verici jumallere yol acnmtır. Ç»k deKl. tosyalinn kelimesinin flstfindekl aforı» ancak birkaç yıldan beri ortadan kalkmırtır. Rnı salatasımn adını Amerikan «aiatası yapaeak kadar baskılı bir tedhis düzeni lcinde yasam«ır. înMnTanmız du^nnehilivorlar m. kl. 27 Mavıs'ın getirditi 8ztTirlnk lcinde »öylenenUr daha Bnce sBylenmfs olsaydı sSvleyenlerin banna neler gelirdi? E»er bn dfişfincevl anlıyabiliyprlarsa «tı düsflnceye de kolav •••* •••• •««• • ••a • ••a tııt • ••• • ••• • ••• Türk Mitliyetçiliği nayasamızın başlangıç kasmmda Türk miHiyetçiligi: «Bütün fertlerini, kaderde, kıvançta ve tasada ortak, bölunmez bir bfitun halinde, milli foor ve filkfller etrafmda topbyan ve millettmizi, dünya milletleri ailesinin esit baklara sahip şerefli bir üyesi olarak milli birlik ruhu içinde daima yuceltmeyi amaç bilen Tflrk müliyetçilifi ... olarak tanımlanmıs bulunmaktadır. Sosyal devlet llkesini devletimizin temel taslarından blri addeden, ve «bütün fertlerini kaderde, kıvançta ve tasada ortak» kabul eden toplumcu Anayasamızın ruh ve ısığı altında: Yeraltı servetlerimizi, milli çıkarlanmn aleyhine olarak yabancdara vermek Türk milliyetçiliğl ile bafdasamaz. Toplum çıkarları aleyhine olarak dıs ticaretle nğraşan 2.000 kadar aile şirketine senede, bu fakir millrtin sırtmdan, 2 ^ 3 milyar llralık kazanç sağlıyan dış ticaret düzeninin devamını savımmak Tfirk milliyetçHifi ile bağdaşamaz. Topraksız insanlann, gönullerinde vatan aşkıru tutuşturacak ve «Bu benimdir» diyerek, gereğinde nfrunda ölebileceği toprağa kavuşturulmasını sa|lıyacak TOPRAK REFORMuna karsı çıkmak Türk milliyetçiliği ile bağdaşamaz. Dünyada cennet hayatı yaşıya.nların, halkın cehaletini istismar ederek onlara ölumden sonra cennet vaadetmek soretiyle onlann dini duygu ve inançlannı sömürmek veya sömürrnlere föx yummak, Türk miUiyetçilifi ile bağdaşamaz. endi çocuklanna en modern ve hattâ yabanca okullarda müspet iHm öğretimi yaptınrken, halkın, Anayasanın 21 nci maddesine aykırı olarak, skolaatik eğitime ve öğretime yönelmesini teşvik edenlerin bu gayri samimî ve aahte hareketleri Türk milliyetçiliği ile bağdaşamaz. Büyük Kennedy «Pasifikteki balıkçı mutlu olmadıkça biı Amerikalılar kendimizi mutlu addedemeyiu ... «Buffün Amerikada 17 milyon insan akşam yemeğinl yiyemeden yatmaktadır. Bu böyle devam edemezj» diyordu . Bizde (Rabbena hep bana) diyen bir zihniyetin devamını istiyenlerin, ilkokuldan yoksun milyonlann, orta öğretime devam edemiyen yüzbinlerin, şehirlerin pazar yerlerinde küfecilik yapan 8 • 10 yaslanndaki cıhz vücutlann ve nihayet eiinde bir defa dahi sıcak yemek yüzfi pörmiyen yoksullann kaderlerini değiştirecek olnmlu çaba göstermiyenlerin bu hareketleri Türk milliyetçiliği ile bağdaşamaz. i: : A • ••a • ••• • ••• O •s: ••• '••• ••• dana nutkunuzu gazetelerden dikkfltle okudum. Bılhassa petrole aynlan kısmını! olmadı Süleyman Bey. Mühendlslik mesleğl bizlere realist olmayı ögretir. Halbuki yuvarlak lâflarla hâdlselerin başka türlü ekspoze edilmesi, politika hatın İçin dahi olsa, yatoşmıyor. Şöyleki: bugün blr petrol davası ortada. Enine, boyuna çok «ükflr çekişilebUiyor. Ve halk efkân yine çok süktir uyandınlmış bir hale geldi. Niye geri döndünüz? Buna ne Ittzum vardı? Söylenecek sözler ve d&vanın mazisl o kadar çok ki! Eski tarüüere gidersek efk&n umuıniye iğbirar psikozu içinde, yerleştirmeye çalıştığunız demokrasi rejiminden soğuyabilir. 1935 de M.T.A., E.I.E., Teknik organlar olarak bilinmeyen memleket servetlerinln (yer altımaden ve petrol gibi) yer üstü (akan dereler, nehirler ve yeraltı sulan gibi) memleket gerçeklerinln sayımına (envanterine) basladı. Sümerbank v« Etibank gibi iki teşekkül de bu İki teknik teşekkülün bölümlerini iktisadi neticelere bağlıyabilmek için işletici organlar olarak kuruldu. A Nasıl iddia edebHirsiniz? er Ustündeki dere, nehlr sulannın ölçülmesı dahi takriben 1935 den 1955 e kadar gürmUstur. Biz bir mühendis ve müsbet llim adamı olarak^ petrol aramalannın geciktiğini v« yabancı teknisyensis bu islerin yürümeyecegini nasıl İddia edebilirsiniz? Unutmayahm ki M.T^. iktisadi petrolü 1946 da buldu, 1948 senesinin mart ayının UçtincU günü de emektar 8 numara, artık en ufak bir şupheye meydan vermeyecek derecede memlekette petrol vardır, bulunmuştur vakıasını perçinledi. Gelelim 1950 senesine. lktidar değişikUği Ue her yerde beklenen atanmalar oldu. 19501960 arası M.T.A. 5+1 Umnm Müdür değistirdl. Petrol bsmı 1955 de TPAO ya inblâp etti. Ve M.T.A. üvey evUt oldu. Ne hazindir ki, devrin Cumhurbaskanı kendi tktisat Veküliği devrinde (1935 de) kurulmus olan bu emsalsiz teşekküle yalnu tek bir ziyaret yaptı. Ve unutulmaı hırslı tenkidler yaparak aynldı. Yine ne hazindir ki, devrin BaşvekiU 19501960 arası bir defacık dahi olstın bu teşekkülü ziyaret edip dertlerinl sormadı ve ışık tutmadı. Diyeceksiniz ki, vazifeli ümum Müdürler bunlan temin etmeliydi. Hayır genç arkadaşım. Bu beş ümum Müdür de didindi, ugraştı, fakat o gunün iküdanndan, tnönü'nün M.T.A. ya olan sevgisini ve lnancmı sağlıyamadılar. Y O sırada lisede idiniz lz o sıralarda liseds idiniz. Mühendis mektebine başladıgınız sırada, eğer yanılmıyorsam 1938 de (tkinci Dünya Harbinden hemen evvel). Ancak senelerin sürekli harblerinden çıkmıs yeni Türkiye bu malumatlan bir araya toplamaya çalıştı ve bu sıralarda petrol aramalan için de kısml jeolojik haritalar yaparak, kuzeydogu Türkiyede çaba göstermeye başladı. Talih yardım etti diyelim, umit verici emareler ortaya çıktı ve çaba fazlalaştırıldı. Unutmıyalım ki, bu tarihlerde dahi Türkiye, istihlâk piyasasını sömüren ve petrol müştaklarını satan şirketler bu basit çabalara dahi karşı koydular. Derken 1939 da İkinci Dünya Harbi patladı, yollar kapandı, bir taraftan malzemesizlik, bir taraftan vatan korunmasına çafırılan genç ihtiyar Uîkr.isyenierle ve güdük. bir kadro ile M.TA. 1946 ya kadar gelebildi. Harb sonu dbnemi, yeni bir hamle yapılmasına çalışıldı, bazı malzeme getirüebildi ve nihayet buyurduğunuz gibi 1946 de iktisadi petrol imkanlan ortaya çıktı. Tuhaftır, o tarihler de çok partili rejimin başlangıcına rastlar. Demokrasinin bayraktarlığını yapmağa başlayan DP de nedense memlekette başka mevzuu yokmuş gibi, petrol mevzuunu ve M. T.A. yı ele aldı ve beş sene müddetle 1950 ye kadar M.T.A. yı hırpalamaya gayret etti. Bütün bu yersiz çabalara, teknik bir organ olan ve bugünku Türkiye petrollerinin babası olarak aıulan M.T^. göğüs gerdi. TabU bu arada, iş yürütüldü. Sözler unutuldu. Çünkü petrol ve petrolü işletme imkânlaruun bulunması, kötü görüs ve sözleri dahi bütün M.T.A. camiasına unutturdu. Sunu da hemen söyllyelim ki, 1933 1950 arası ve muhtelif ftrtınalar içerisinde, ta 1933 de teşekkül eden Petrol Arama işletme Idaresi MUdürlügünUn ki bu sonradan M.TA. nın petrol kısmı oldu. Bir avuç teknisyen, ümıt ışıgını, yalnız bugün olumsuz tenkıdlere uğraysn bir tek adamdan aldı. O da tnönü. S Eski M.T.A. Genel Mfidfirfi Hatırlarsınız o sıralarda bir de yer altı sulan hamleai yapıhnak istendi. Çok büyük imkânlarına rağmen, henüz bu kadar senedir (?) D.S.İ. yurdnn bir yer altı suyn haritasını birinci katını dahi ikmal edebildi mi? Demek ki etüdler uzun sürebilirmiş. Her ne ise asıl söylemek istediğim ve bu orun hikâyeyi yazışım bilhassa bas ka yöndendir. Bugünkü politik anlamda siı barajlar kralı elde dövizler, agı» da propaganda ilâh... Peki. E.IJ3. nerede? Niye hiç kimse mütevazi teknik daire vo onun kurulusundBn beri içinde ve şimdi senelerdir başınds bulunan tbrahim Deriner'in adını dahi bilmez ve bilmiyor. O barajlar kralının yapıcısı degil mi? Arkadaşım; ne olur, politikaya uymasa bile biraz mütevazi olunuz. Barajlar kralı dövizlerini tndirtiniz. Ben de bu barajlar gemlsinde bir vakitler hizmet vermiş kaptanlardan biri idim deyiverin. Bak, mütevazi M.TA. kendi bünyesinden aynlan Türkiye petrolleri ile iftihar ediyor. Onlann muvaffakiyetleri M.TA. ya gönül katıgı oluyor. Ve hiç birimiz sıra dışına çıkarak petrolü biz bulduk demiyoruz, diyemiyoruz, dlyemiyecegiz. Çünkü bu hizmetler o gün M.T.A. ya bugün onun parçası olan Türkiye petrollerine ve hizmet vermiş herkese aittir. Mesleğimizi soysuzlaştırmıyalım mevzuu hakkında yavarlak lâflardan kaçınalım. Ve icap ederse politika hatın tçin dahi olsa mesleğimizi soysuzlaştırmayalım. Bugün Türkiyede petrol işlerini basaracak kndrette bir nesll vetişti ve vetişmekte. Bana inan, dışardakiler kadar da ilimli ve kudretli. Siz politikacılar ve Devlette hizmet alanlar buna lnanırsa re arkadaşlarımzı gönül baglayarak tartarsanız, olmaz diye korktuğunuz meselelerin zannettiğinlzâen daha kolay olabileceğini göreceksiniz. Kaldıkl, eğer M.TJV. veya TPAO 19501960 arasında bu açıdan görülebilseydi! Bugün çok şükür artık millet malı olan petrol mevzuu ve petroşimi sanayii, barajlara kıyasen iyi izah edilip kabul ettirilebilseydi kanımızı kemiren dö viz sıkıntısından senelerce evvel kurtulurduk. Bu açık ve samimi mektubumu kötüye almaym. Hiç bir politik arzum da yok. Köşemde memleket dâvalannı dikkatle tzliyorum. Bu da beni tatmin ediyor. Sevgilerimle. nutmadan ilimsiz mühendıs( ki, etüdsüz,hemen ilâve edeyim Uilik olmayacağına göre, petrol K Tabu bir idare a:: Anayasa hükümleri nayasamızın, klşi temel hak ve hürriyetleriyle aile, mülkiyet, miras ve toplutn haklarmı teminat altına alan bu maddeleri dışmda, bugün gerçek milliyetçilerin, toplum yaranna uygun olarak uygulanmasını şiddetle arzuladıklan hükümleri de vardır. Anayasamızın 130 nncu maddesi «Tabiî servetler ve kaynaklar devletin hüküm ve tasarrufu altmdadır. Bunların aranması ve işletilmesi hakkı devlete aittir.» hükmünü ihtiva eder. Bu maddeye dayanarak petrollerimizi ve madenlerimizi millîleştirmek, yani bunlan Türk vatandaşlanna mal etmek, veya devletleştirmek, yani bu yeraltı servetlerimizi, kanun yohıyla, yabancılann tasamıtundan alarak Türk devletine mal etmek, yine A Sonuç Ve nihayet «dünya milletleri ailesinin eşit haklara sahip serefli bir üyesi» olnut yerine, şu veya bu devletin uydusu olmayı kabul eden ve bu yüz kjzartıcı ve ATATÜRK'ün rubuno tâzip edici, durumdan kurtulmak için, bağımlı miüetlerin bağımsızlık savaslarına örnek olan İstiklâl Savaşını yapmış babalann evlâtlan olarak, serefli tarihimize ve ırkımııa yaraşır şekilde mücadele etmemek, Türk milliyetçiliği ile bağdaşamaz. Biz, gerçek müliyetçiliği, toplumu aldatma ve uyutma anlamında kuru lâf dfğil, fakat 2S.5 milyonluk yoksul Türk vatandaşlannın kaderlerini değiştirerek onlan daha mutlu kılacak yol ve yöndeki çabalarda göıiir ve bo anlamda anlanz. (1) Anadolu thtilâli sahile 55. Sabahattin Selek A Sebep baslttl. Dış telkırder M. T.A, yı «tabu» bir idare halıne getirmişti. JSte yandan Turat'm ayrılması I I üzerine 1956 civarında siz " g e n ç arkadaşım D.S.l. Çmum Müdürü oldunuz. Inanın ben de sevindım. Çalıştınız da D.S.t. iyi kurulmuş, temelleri sağlam bir idare idi. Arkasında da E.I.E. gibi ilml bir teşekkül vardı. E.I.E. ölçüyor, biçiyor, etüd yapıyor, avan proje hazırlıyor, müşavir firmaya veriyor, onlar şartname hazırlıyor ve D.S. İ. ye ihaleye çıkanlmak uzere hazırlanmış kotanlmış iş teslim edi yordu. D S.t. de bunlan mevcut mevzuat karşısında ihaleye çıkarıyor, talıbinin ve münasip fiat verenin uhdesine ihale ediyordu. Biı. dün komnnlstlik snçnvla mshkemeye verilmts olanları j nıcm süphevle karsılıyornr? Dfinkfl kıranTik reilm dojrn'lan «Bvlfven avdmları. «alrleri. yazarlan. re««aml sn mahkum etmek Utemi««e «nç o rpiimdedir. Bunnn tersini düsünmek mantıksızlık olacaktır: Çönkü biz hem dünkfl karanlık baski rejimini mahkflm ediyornz ve 27 Mayıstan sonra o rejimden kurtoldnk . diyonız. Hem de o rejimin mahkum etmek Istedigi aydınlara «flpbe tle bakıvornı. 27 Mayii Anayasası • karanlık baskı rejimlnl gayrimeşm llftn etmıştir. Gayrimesrn bir rejimin karsınna dikiienlerî, ravrimeşm »aydığımıı rejim adına biı nasıl füpheyle karşılanz? Fakir fıkaranın hakkım savnnmak istiyenler, «Her mahallede tureyen mılyonerler. devrinde suçlanmıstır. Ve i«te bn «uçlamalan »imdi kullanmak Utiyen komprador partileri de t?çl Partigi y6netıeılerini itham etmive çalısmaktadırlar. tsme» Pasa'nın da komünistlikle itham edildifl şa ülkede avnı Ithamla mahkemeye gitmek Türk aydmları için «ha<mü hal. kâfıdı gıbl bir sev savılmahdır. ÇBnkü vaktiyle : Bn ne adaletshlik! Bir yanda halk van aç yasarken bir avnç mutlu azınlık milvonlar vnrnyor, miileti soyuyor dediniz mi kompradorlar partisinin Adalet Bakanından savcılara emir ve saveılardan aydınlara davetiye çıkardı. îşçl Partisinin çok zor »artlarda kahramanca çalışan ySnetieile« ve flyelerl arasında komünistlikten gabıkası olan yoktnr Mahkemeye veriUp beraet etmi, olan. vard.r. Ama bnnun da bir Bnemi yok .. Biz vatandaşlarımıza ınnn sSylemek isteriz : insanlann değil, fikirlerin ardından ridiniz. Hanri fikri «ntuyorsanız, o fikri savnnan partiye ov verıniz! Doğru yoln elbirliğiyle ancak böyle bulabiliriz. TÜRKİYE jşçj PARTİSİ ANKARANIN UYANIK, DEVRİMCİ HALKINI BUYUK MITİNGİNE ÇAĞIRIYOR TANDOĞAN MEYDANCVDA M E H M E T ^ ALİ AYBAR Prof. SADUN AREN ÇETIN ALTAN RIZA KUAS BEHİCE BORAN YAŞAR KEMAL BUGÜN SAAT: 14.30 da İKTİSAT VE TİCARET Türker ACAROĞLU • BEŞERÎ MÜNASEBETLER SEMİNERİ (1964). Ankara Üniversitesi Siyasal Bilşiler Fakültesi İşletme tktisadı ve Muhasebe Enstitüsü' nün 11/12/1963 22/1/1964 tarihleri arasındaki seminer çalışmalannda konu olarak iktisadi işletroelerde beşerî ilişkiler sorunu ele alınmıstı. Beş seans halinde düzenlenmiş toplantılarda önce nazari ve nygulamalı problemler yetkililerce ortaya konulmuş, daha sonra da konunun seminere katılanlarca çözüm, eleştirme ve tartısması yapılmıştı. Kitap, seminer çalısmaları için hazırlanmış beş ayn tebliği bir araya getirmektedir. Bunlan hazırlayanlar Dr. Vahdet Aydın, Şinasi Çelikkol, Hikmet Büyüklimanh'dır (\n127 ».. 730 krs.). • tSTANBUL TtCARET ODAS1 ADRES KÎTABI (1965). Ihracatçılar adres kıtab>, iki bölüm üzerinde hazırlanmış: Ihraç maddeleri esas ahnarak firmalar sicil numaralarına göre sımflandmlmış, fırma adları bir alfabe sırasına konarak ihraç maddeleri firma bünyesınde gösterilmistir. Baştarafta Ist. Ticaret Odası üzerine Türkçe, Ingilizce, Fransızca. Almanca bilgiler var. Dört dil üzerine ihracatçılar dizini sondadır. Bundan sonra ithalâtçılar adres kitabının hazırlanatağı sanılmaktadır (XXIX22827 s., fiyatı yazılı değil). « İŞLETME BÜTCELERt (1965). tsletme Ekonomisi Doçenti Dr. tlhan Cemalcılar'ın eseri, Eskişehir tktisadi ve Ticari tlimler Akademisince yayınlandı. tsletme bütçesi konusu. Türkiye'deki İsletmelere tanıtmak amacivie. genel olarak teorik biçimde ele alınmıs, bütçenin plânlama ve koordinasyon yönleriyle kullanılışı incelenmistir. tlkin işletme bütçesine iliskin basit açıklamalar yapılmış, sonra endüstri işletmelerinin başlıca görevlerine ve bölümlerine iliskin bütçeler tek tek ele ahnmıştır. Ticaret isletmelerinde bütçe konutn da ana çizgileriyle kitabın sonunda gözden geçirilmistir. En sonunda bu konudaki kitaplar ve makaleleri gösterir bir bibliyotrafya listesi de var (8152 s., 10 lira). • tŞLETMELERDE MUAYENE ÎŞLEMLERt (1964). Sümerbank Yünlü Sanayii Müessese^i Defterdar Fabrikası Muhasebeci'i Ahmet Seyfettin Şimşek'ın hazırlayıp yayınladığı bu kitap, işletmelerde muayene işlerinde görevli uzmanlara bir kılavuz olabilir; satın alma servislerinde görevli elemanların ihtiyaç duyulan mallann özelliklerini kolayca bulmalanna da yardım edebilir. Sonda Türk Standartları Enstitüsü üzerine yararlı bilgiler, bir de sözlük var (38 s., 5 lira). 0 SINAÎ KALKINMA PROGRAMLARIMN FORMÜLE EDİLMESÎ, ASTA VE UZAKDOGU TECRÜBESÎNE ÖZEL REFERANSLARLA (1964). Siyasal Bilgiler Fakülteti tktisat Asistanı Dr. Necdet Serin'in dilimize eevirdigi bn Birleşmiş Milletler Uzmanlar Kurulu raporu. Fakülte'nin (Kalkınma programlaması teknikleri serisi) nin ikinci kitabı olarak yayınlandı. Hinl. Sovyet, Amerikan, Meksika, Japon nzmanlarından altısının harırladığı rapor, kalkınma plânlmnın programa bağlanmasında Asya ve Vzakdogn ülkeleri hükümetlerine teknik bakımdan önderlik etmek amacivie düzenlenmiş. Raporda, iktisadi plânlamadaki maliyet bilgilerinin ve ilgili katsayılann uygalanabilirliği, sınai kalkınma prorramlannın formüle edilmesi için gerekli hnuslar ele ahnmıştır (XII 179 s., tabloln, 12.5 lira). « TÜRKIYE'DE PETROL DÂVASI (1965). Gazeteci Mehmet Lütfi Balhsoy'un eseri, Tarla yayınevince bastırıldı. Bir bölümü daha önce günlük bir gazetede yayınlanmıs olar. bu yazılar, bizdeki petrol sorununu aydınlatıjor. Bilindiği üzere, bu yıfr bir milyon ton ham petrol üreteceğmi, öteki yatırımlariyle birlikte yurca yüzyirmi milyon dolârlık, yani bir milyar ikiyüz milyon liralık döviz kazandıracağını açıklayan Türkiye Petrolleri A. O.'nın tek başına, artan tuketime rağmen ihtiyacımızın dörtte birini karşılayacak duruma geldiğini kimse inkâr edemtmektedir. Kitabın ilk bölümünde Türkiye Petrtllerinin, ikinci bölümünde yabancı ortaklıkların taaliyet ve yatırımlan aksettirilraiştir. Sonda bazı gazetelerdeki yankılara yer verilmistir (128 s . resimli, 5 lira). • TÜRKÎTE'DE FINDIK (1965). Yapı ve Kredi Bankası piyasa etüdlerinin ikincisi olan bu kitapçık, Türk fındıjının subat 1%5'teki durnmanu gösteriyor. Fındık üstüne genel bil?i verildikten sonra, fındık üretiml, fındıgın toplanraası. islenmesi, tnketimi, fındık ihracatı ve ihracatçılan, fındıgın fiyatı, fındık standardı, beş yıllık kalkınma plânında fındık. fındıkla ilgilt kurnlnşlar, finansman kaynaklan ineelenmek'tedlr (25 s, fiyatı yazılı değil). ••§• •••> •••• •••• •••• •••• «••• >••• ıııı • aaa • aaa • aaa Ata'nın emri de Büyük Atanın emri ile başlanan petrol inkişaflarına çıkan ilk heyete o gün söylediği söz «ya bu deveyi gütmeli» arkasını beklediğiniz gibi bu diyardan gitzneli de ğil ya bu deveyi gütmeli diyerek gönül kuvveti veren tnönü, hükümetlerin de üstünde alâka göstererek M.TJi. lüan destekledi. Fırtınalara göğüs gerilmesini telkin etti. Vu onlardan yalnıa iktisad! petrol bulmalarını istedi. Ve netice de aldı. Şimdi anlıyor musunuz, enaz M.T.A. ve kamplarına senede 68 ziyaret yapan tnönü, bugün bu dâvada nıye hassastır? Etoiniz ki, M.TA. nın çalışmalannı en az M.T.A. lılar kadar öğrenmeye çalışan înönü çalısmalara gönül katmış oldu. Yine yamlmıyorsam, siz 1944 de mektepten neşet ettiniz ve E.I^;. ye girdinlz. O güzeliın E.I.E. de bu yurda emsalsiz müsbet hizmetler yaptı, yer üstü sularını ölçtü, biçti ve senelerce durumlannı kontrol ederek plânlarım yapmağa ve bu sulardan ne şekilde istifade edilece*ıni plânlamava çalıştı. 1946 ilft 1947 de bir kaç barajın hesaplan hazırdı. Yine E.I.E. akıl lı hareket ederek plftnlannın detaylanmasını müşavir mühendis firmalanna vermeye çalıştı. 1950 de Seyhan barajının temel sondajları yapılmaya başladı ve bütün bu hazırlıklarının artık kıy metlendirilmesi için hususl kanunla 1953 de D.S.İ., Nafia BakanDahiliye Matebassısı PERDE ARALIGINDAN Cumhuriyet 12158 TURK SIEMENS Kablo ve Elektrik Sanayii A. Ş. Elektrik Teknikeri Arıyor Kablo kontrol teknlkerl T . kontrol mühendJri vekill oLr»k çalı^ımcajımı. teknikerin, ölçm. tekniğind» çok tecfüb«H, «n az dört yıllık •orumlu mesleki hayatı oîman •• Almanca reya Ingilizc blhneai gereklidir. İsteklüerin «11. yanlmı, hal tereüme«L |imdiy« kadar olan çalıtmalan üzerine •tlamaksum T« .ÇÜC bilgi, diploman, bonservirf ve bir «drt ve«ikalık fotogrmflan fl« MudanyadaU P ^ . 4 adresimiz» basT U r m a k n tâncılık: 9135/12168 /steme ytri: KONGREYE DÂVET İSTANBUL BATEŞ Bayilik Te^kilâtı Cumhuriyet 12157 Niğde Ortaköy Ortaokulu Müdürlüğündeıt 1 Okulumuzun 19.200 lira keşif tutarlı WC onanmı v« fo«septik çukuru ile elektrik tesisatı yapımı isi 2490 sayılı kanun hükümlerıne gore birim fiyat esası üzertnden kapalı zarf usulü ile eksiltmeye konulmuştur. 1 Eksiltme, Niğde Ortaköy Ortaokulu Eksiltme Komisyonunda 25/10/1965 pazartesi günü saat 16.30 da yapüacaktır. • Bu ise ait geçici teminat 1440 lira olup, ekailtme sartnamesive diğer evraklar mezkur Ortaokul Müdürlüfünde görülebilir. 4 Eksiltmey« girebilmek için lsteklilerin 23/10/1965 cumartesı gününe kadar Bayındırlık Bakanlıgı lştirak yttnetmeliğmdeki belgelerle Niğde Ortaköy Kaymakamlığına müracaat etmeleri şarttır. 5 tsteklilerin eksiltme şartnamesine uygun olarak hazırlıyacaklan teklif mektuplannı ihale saatinden bir saat evveline kadar Komisyona makbuz mukabilinde vermelert ve postada vâki gecikmelerin nazan itibara alınmıyacağı llftn olunur. Bueriyet temin «dilemediği İçin 8 ekim 1965 terihinde y«pd«mıyan Türkiye Gazeteciler Sendikası İstanbul Şubesi olağanüstü kongresi 15 ekim 1965 cuma günü saat 10 da Ca«aloğlu Basın Sarayı kat 2 de toplanacaktır. Üyelerin tesrifiaci rica cdilir. GÜNDEM: 1 Açdıa ve baskanlık divanı geçimi, J "~ Sendikanm genel tutumu y meseleleri üzerinde görüşm», 3 Kapama. Cumhuriyet 12169 Külahya Şeker Fabrikası Miidiirlâğanden. F"abrikamıx Sağlık Teşkilâtında Istihdam edilmek üzere D«hiliy« Mütehassısı blr hekim alııuıcaktır. TL. 1.750, (Bmyediyüzelli lir«) ya kadar «ylık dcret, aynca yılda ilri maaş nispetinde lkramlye verilecek ve n e deni halin« göre fabrikada lojman veya oda tahsta edilec«ktir. Müessesemiz ticaret kanunu hükümlerine göre kurulmuş bir Anonim Şirket olduğundan Emekli Sandığı ile Hgisi olmayıp Sosyal Sigortalar Kanununa tâbidir. İstekUlerin bir adet tetoğraf ve tercumei hallermi de gösteren bir mektupl» veya bizzat 28 ekim 1965 pazartesi gunün» kadar Fabrikamıza müracaatlan Üân olunur. (Basm 18800/12173) Dr. KÂMRAN ŞENEL Taksim Sıraselviler Cad. 111/5 (Alman Hastanesi yani) Tel: 44 55 14 (Her gün 18 18) ı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle