Katalog

8AHIFE DÖRT CUMHURİYET 23 Ocak 1965 STANLEYVILLE'I SOS TERKEDENLER TÜRK ARASINDAKİ "Yaa! üzerimizdeI nasıl parataşırız!,,\ A l i n G e B e l S e l c r e t e l " Yardım• ^ • l l i c ı s ı Suphl Baykam, BaW l l l lıkesir milletvekill Sureyya Koç ve Samsun mllletvekılı Kâmuran v,i> ırârv,,,«« Evliyaoglu yurt gezisine çıkmışlardı. Bu arada Hendek'e de uğradılar ve CHP Uçe merkezıne gıttıler. Baykam halkın nabzına gore konuşmasını bildlği ıçin sözu jandarma dayağına getırdı ve şoyle dedr « Anayasamıza göre jandarma dayağı yasaktır. Kimse vatandasa el kaldıramaz.'..» Bu soz üzerine Ahmet Yılmaz adında bir CHP 1 itıraz ettl ve 1 çunlan söyledı: «Siz dayak kalksın diyorsunuz. Dayak olmazsa asayis naBil sağlanacak? Bnrada bir gnıp geçenlerde sokak ortasında bir lis bunlan dövmezse, bunlara dayak atmazsa biz mahmızdan, caoımızdan nasıl emin olacağız. Ben şimdi fizerimde para gezdir tnekten korkuyonım.» telefonlar «Alo sen aradan çık | usulüyle» çalısıyordu. Bu defa I muhabirler Orhan Öztrak'tan ko ' nusmasını telefonda tekrar etme l sını rica ettıler. Böylece konuçma Ankarada teype alınacaktı. Ama kesmtiler, parazıtler yüzünden bu da sağlanamadı. Öztrak avazı çık tığı kadar bağırdığı halde sesi Ankaraya gıtmiyordu. En sonunda bir muhabır, her cumleyi uç defa tekrar etmek sartiyle Bakanın incelema gezisi | nı, kendi sesinden Ankaraya ve ' rebildı ve Turkıye Radyolan bdy lece Karakurt olayı hakkındaki gorevlerını yerıne getırebıldıler. Aynı aksam TRTnın Washington muhabirinın verdiğı haber kendi sesinden çok anlaşılır olarak yaymlanıyordu. I Çalışma Bakanı Bulent Ecevıt. | Adana Işçı Sıgortaları hastarvesı I nın açılmasından sonra Santral I Palas salonunda basın toplantıtı yapıyordu. Konu, Sosyal adalet ve Toprak Reformuydu. Ecevit, cebinden bir banka tarafmdan armağan edildıği anla»ılan küçük defterini çıkardı ve I konusmaya başladı. Ve her cüm I lenın sonunda da «Nokta» deme I yı unutmadı. | Evvelâ her paragrafın sonunda I da: «Santral» demeyi de ihmal I etraiyordu I Bakan; «Nokta, Virgiil, Sabrba | 81» derken, bır gazetecı sordu: I Bülent Bey, siı de diktacı | Bakanlardan mısınız?» ; o k t a Gönüllü çağrısına 'evet, diye cevap veren tek doktor, tabelâsı Nişantaşmdaki eski yerinde hâlâ duran Pi/er Emirze oldu Sârî hastalıklar ölüm saçıyor S tanleyvU'de sari hastalıklar halkı kınp geçiriyor... Diğer yandan muarebelerde yaralananlann durumlan da feci, hiçbir tedavi göremiyorlar... General OJengadan müsaade aldık, üç kişilik bir doktor heyeti ile bir miktar ilâç göndermemizi kabul etti.... Yann sabah kısa bir müddet için hava meydanını açacaklar, uçağımız oraya inecek .. Gidip gitmemeyi doktor arkadaşlanraızın arzustuta bırakıyorum... Elbetteki «şu veya bu gitsin» diye ısrar edemem! şurası muhakkak ki Standaki zavallı insanlar bizden yardım bekliyor... Şimdi cevap bekliyorum... Gönüllü olarak, kimler bu vazifeye hazır?... DOKTORU ANLATIYOR vatandas, dövdüler. Parasuu »1 N dıl»r. Polig bırsey yapamadı. Po , Satirbaşi... ¥ Karakurt nere Washİngton nere!.. îçişlerl Bakanı Orhan öztrak, Karakurt köyünde lncelemeler yapmıs ve bir de beyanat vermişti. öztrak'ın konuşması radyo muhabirleri tarafmdan teype alınmıştj. Muhabirler teypi Kırk afaç ilçeslne götürdüler ve oradan telefon aracılığıyla Ankaraya vermek istedıler Ancak bunda başarı kazanamadılar. Çunkü Hazırhyan: T. AYTUL • TÜRLONİ VTürk Nylonjpliği 1 • 1 ' 15 20 40 45 den den den den Ağaç yapraklarındaıı yapılan bir kulubede oturan bir Kongolu kaduı .. Derın bir olü sessizliği hukum suruyor, Leopoldvil'deki Bırleşmıs Mılletler binasının salonunda . Baştemsilcınin uzuntü içinde yaptığı bu konuşmayı karşı?ında oturan; Kongo'yu, Kongo hâdıselerını çok yakından bılen doktorlar dıkkat ve heyecanla dınlıyorlar. Ama kımsede en ufak bır kıpırdanma gorunmuyor «gonullu olarak Stanleyvıle gıtme teklıfi ıçın Aradan meden orta yaşlı hafıf kır saçlı, esmer bır adamın ayağa kalktığı ve gayet sakm bır sesle : Ben... Bay Başkan, ben... dediği duyuluyor .. Işte bu Nisantasında Vali Konağı Caddesınde tabelâsı hâlâ asılı duran Doktor Pıyer Emırzedır Jk Kongoln bir kadm PiliPili adını verdikleri biberi döviiyor. . Yerde muzlan x«>rüyorsnıınz... mam mümkündü .. Bır de köpedaki kavgada bir türlü orayı pay Dr. Emirze, yukarda anlattıgımız vardı ki, onu katiyen bıedemiyorlardı . Ama, bu kadar ğım gıbı; gonullu olmasına rağrakmamak kararındaydım... Stan kan dökuleceği de hiç aklıma gelmen Stanleyvıle gidemedı... Çunleyvil Hava Meydanından uçakmezdi .. Bizim politika ile falan ku, o akşam General Olenganın ların bıri iniyor, diğeri havalanıalâkamız olmadı|ı için, insanlaânı bir emriyle vaktıyle verılmiş yordu .. Ortaiık ana baba gunüne rın sıhhatıni, hastalarımızı duşuolan musaade iptal edilmişti . donmustü... Meğer ben ameliyatnuyorduk sadece... Halbukı, baştemsilcınin çağınsıhanedeyken 2000 2500 beyaz nakna; Dr. Emirze'nin ılk olarak uy4 ağustos gunu sabahı kulağıledılmış Leopoldvile .. Ve ben masından sonra, bır Ispanvol ve mıza yeni haberler geldı. Âsıler en son uçağa kalmısım Meydaonu takiben bir de tsvıçrelı dok100 kılometre yakınımıza geldı na gıttığım zaman baktım benı tor daha katılmıştı . Hattâ, Standıve Fakat şehırde hıçbır gay hpklıvorjar ..«Haydı çabuk ol'» leyvıl'dekî rToTTğo Halk Cumhuyoktu « Çunku af j diye baöıriyltaardı Bır yandan avlajdır fcevam ecft^) ' da çok 'yHfrriîarımızdan kurşun gidiyordu . Sonra, Kongo Cum mıllıyetlen ve ısımlerı de bıldısesleri geliyordu .. Kongo askerhurıyeti askerleri tam teçhiaat rılmışti .. leri de ortadan yokolmuşlardı sokaklarda dolaşıyordu, âsıler Doktorların âkıbetleri, şayet gıTam uçağa gıreceğim sırada koşehri nasıl alırdı kı!.. Benim ha debılselerdi ne olurdu, orasını pek korkup elimden kaçmaz mı? nım, îstanbula yaz için gitmıştı bılmem ama . bu yolculuğun yaHaydı ben de peşinden kovalaYalnızdım Sabah evden çıkıp pılmaması, herhalde aılelerının maya başladım .. Arkamdan yehastaneye gittım .. öğlene doğru yureklerıne su serpmiştır, dıyetıserek beni yakalayıp uçağa bın«Â'iler 40 kılometre yakınımızbılırım . dırdikleri zaman, baktım ki herda» dedıler. . Az sonra da şehrın kes öfkeli bir yu7İe son olayı taİKİ KlZ KARDEŞ ıçınde olduklarına dair haberler kıp edıyordu Boylece galıba, gfldi O anda ben amelıyathaDOĞUM YAPIYORDU. nedeydim . Tesadufe bakın . Ikı Stanlevvilden son aynlan insan ben olrauştum .» Klâ^ık Batı muzığının yanında kız kardeş de aynı saatte doğum alaturkadan da hoşlanan Dr. Evapmak uzereydıler Hem de *** mırze, Sına Yurtoner, Necdet A«sezeryan» ameliyatıyle . Birinı Butun bu konuşmalardan ve zak, Bülent Osman sık sık evlebıtırıp dığerıne basladığım sıragorduklerimden edindığım ıntıba rınde toplanıyor, sarkılar. pasda Birleşmiş Mılletler Teşkilâ şuydu kı; ne olursa hep zavallı tırma, sucuk ve rakılı tstanbul tından Stanleyvih terketmeye Kongo halkına oluyordu... Evet, gecelerı tertiplıyorlardı .. hazırlanmamız bildirıldı .. tste talıhsız sıyahlar, yeni geleceklen Aradan zaman geçince böylebu arada ben ikincı amelıyatı da umıtle beklıyor, onu desteklıyordır zaten .. Doktor, Stanleyvil'de tamamlayıp çocukları sıhhatlı olardı ama umduklanm bulabili1 başmdan geçenleri unutmuş gılarak hastabakıcılara teslim etvorlar mıydıî.. Hayır .. Bu arabiydi Ama, ısrarım uzenne hatım .. Ve hemen eve koşup valızı da onbınlerce insan oldurüluyortırlamak istemediği olayları şoymı hazırladım du Hem de siyah m«.an Falanle anlattı : ca hırsızhk yaptı Filânca be« Stanleyvıl doğrusu benım SON AYRILAN vazların adamı . Sorgusuz sualçok hoşuma gidiyordu . Sempa^ız ayağına taş bağlanıp efsanevi BEN OLDUM,.. tık, ufak ve rahat modern bır ŞPKongo Nehrıne atıhyordu canlı hırdı. Evet, Kongolular aralann •\ncak * kllo eşya yanıma aı canlı insanlar!. Acaba kaç beyaz oldu bu kanlı olaylarda? En karamsar düşünenler bilc 500 den fazla değıl, cevabını verıyordu . Ya bir de : Kaç sıyah insan öldürüldu şu son olavlarda' diye kime soracak olsanız . Aldığınız cevap «u oluyordu : Mutlaka yüzbinden fazla!.. Ama nedense; ne büyuk Avrupa ajanslan ve ne de gazeteler bu noktaya pek temas etmek istemiyorlardı!.. J 5•F A Ş I Yeni satış fiatları 80 TL 75 • » 55 » 52 » • 1 ' 60 den 70 den...... 90 den.:.... Bükiim 40 TL 38 « • 35 » 8 » l Dr. Piyer Emirze ve eşi işlenmiş bir fildişi ve Kongonun meşhur masklan ile beraber .. Fıbrika Mtrktz : Stntyi Bfilgeti Tel: 3312 2644 BOro: AUtörk Cad. Tlcaret Bankast lı Hanı Kat t TtfclMt İ S T A N B U L Babçekapı, Anadolu Han Kat 3 No. 1314 Tel: 22 35 73 BURSA KONGODA ÇEKİLEN İSTANBUL HASRETİ Aslen. Gurcü Turklerınden olan Doktorun babası da, buyükbabası da, kendisi de tstanbulda Şışlıde doğup buyumüştu. İki sene oncesine kadar Nişantaşındaki muayenehanesinde çalışırken bir hayli şohretli doktordu . Ama, sadece, hastaları ve dinlenmek için gittiğı konserlerle geçen sakın hayatı onu tatmin etmemeye başlamıştı . Değişik bır hayat istiyordu. . Üç lisan bilen hanımı da kocasiyle aynı fikirdevdı Emirze aıleM boylece hem enteresan bir memleket ve insanlar gormek, hem de kazançlarmı birıktirebilmek için Afrı kaya gıtmışlerdı . wmu Konu ve resim: Ayhan Başoğluı PRENSES 1 123456789 MlfiDESÎNES İMPİBÇSNIN sıste Wıavoacının uüzü şekilden ş&Wle Önuor UZUN BTME.vEB VERt=AAEAA ,ÇUM Soldan Sağa: 1 cRamazana mahsus dıni ödevi yerıne getıren» anlamına ıkı soz. 2 «Buyuk vucutlu erkek» mânasına ıkı soz. 3 «Isteğının oIacağına inanan mâtıaMna bır soz. 4 Karadeniz kıyısı halkımıza yanlış olarak takılmıj isım, bazılarına gbre kaderimiz vucudumuzun bu noktasına yazılmıştır. 5 Bir zaman parçası, erkek cedler (çoğul). 8 Fgzla mıktarda, kanatlı hayvan ağızlarının yarısı. 7 Bir ağaç cinsı, notalardakı durak y»ri işareti. 8 Bir erkek ?dı, Anadoluda dokuma endustrısi ile tamnmıs bir kasaba. 9 îstanbulda kışlası tamnmıs bir semt. Tnkarıdan aşafıya: 1 «öğretim müessesesi kurup faallyete geçiren» karsılığı iki söz. 2 «Uzun hikâyel«ri dikkatle gbzden geçirir» mânasına ıkı soz. 3 Böyle malı herkeı kapışa kapısa alır, dünyanm onda üç kısraı. 4 «Kavga çıkarmaya bahane ara'» mânasına bir emir, gümüs (eski terim). 5 Bir erkek adı. 6 «Mızrabla 134S6?89 çalınır bir mu fiki Slti elde ederek» anlamına iki söz. 1 «Meşhur olı» karsılıgı bır emir, delilerde dengesini kaybeden kurDünku btılnucanın v»t. 8 «Plşman haUedllml» «ckll Iık eseri gösterip teslim ol'» anîamına iki sözlü bir emir. 9 Hava değişmelerini inceliyen kurullarda yapılan esas iş. Çiftçinin yüzfinfi (fildflrecek mah sulün çoğalmasıdır. Mahsulünfl çoğaltmak ise tarım mücadelesi ile elde edillr. Türk Hava Kurumn uçak iariyie çiftçinin hizmetindedir. ZATt Kapıkul* GLri» Gümrüjünden aldığım Tejrp tnakbuzunu k»ybettlm. TasdlkU yMÜtini alaeagımdan Mkiıi hükUnuüzdOr. I Dr. OOnsOr Fakat ikisi de her fırsatta : îstanbuldaki evımizin kirasını bıle oduyoruz... Tabelâ ha'.â asılı duruyor .. Vergısinı verıyoruz... Bu hayat ancak 12 sene daha çekılır... Yoksa, bütun dunya bir tarafa . canım îstanbul, evimız bize kâfi... dıyorlardı. Dr. P. Emirze, Kongo'nun en vahşi bölgelerınde aylarca çahşmış .. Bir sene Stanleyvıl Hastaneisnde vazife gormuş . Âsıler şehri aldıklan zaman Birleşmıs Kuvvetler teşkilâtiy!e beraber .. Ama en son terkeden insan olmustu... Şımdi, günde 8090 dogum yapılan Leopoldvil hastan». sinde Niıaiy» Mütehassın, oporat6rdfl... Sokaklarda dolasan, t19 yajmda rigara i$en xend p.^. YARIN < | |BEYAZ REHİNELERİ : BIRAKAUM DA... 4O 23 Ocak 1926 tarihli Cumhuriyet'ten Yunus Nadi beyin İngiliz Sefiri ile yapüğı konuşma Başmuharririmiz Yunus Nadi Beyin Ankaraya giderken tren de İngüir Sefiri fle görüştüğünü telgrafîa bildirmiş ve bunu okuyucularmııza takdim «rtmiştik. Bugün de Yunus Nadi Bey br mektupla bu mülâkatuı mühim baa noktalarını açıklamaktadır. cİngiliz S«firi: cTnnın Nadi Bey, meseleyi siz mübalâğa il' israr ediyorsunuz» diyince ben «Hayır Mr. Lintzy» dedim «Benim yazdıklarım Türk milletinin fikir r e hislerine tamamiyle tercüman olmaktan çok aciz seylerdir. Türk milletinin fikir ve hisleri benim yazdıklanmdan çok ileridir. Benim gazeterilik vazifem milletimizi uyarmaktır, hattâ İngiliz milletinin de dikkatini çekmek istediğimi de so'yleyebilirim. Size bir Nasreddin Hoca hikâyesi anlatayım. Hocanın bir fün parasını çalmıjlar Kadıya «ritmiş. Kadı, paranı sağlam yere koysaydm çaldırmazdın. böyle aptallık olur mu? diye Hocayı snçlamaya kalkmış. Hoca bu tenkidleri nzun uzadıya dinledikten sonra demis. ki; «haydi dedlğiniz gibl ben hatalıyım, amma fn hırsızın hiç de mi suçu yok?» Mr. Lintzy Suriç Yoldaş meraklı yomunda bir egzersiz yapmıstır. Egzersizı kalabalık bir '<ıtlesi tâkip etmiştir. tdman Cemiyetleri İttifakı toplantısı Türkiye İdraan Cemiyetleri İttifakı îstanbul Mıntıkası dun Beşiktaş Jimnastik Kulübıi salonunda bir kongre akdetmiştır. Yapılan seçimde Taıp Servet Bey Reisliğe, Burhan (Felek) Bey de ıkinci reisliğe seçılmişlerdır. Fener Galatasaray muhteliti Mısıra çağınldı Suriç Yoldaş gitti TürkRus ticaret anlaşmasını müzakere etmek uzere Rus Sefiri Suriç Yoldaş dün akşarrki trenle ArJcaraya hareket etmiştir. Mısır Futbol Federasyonunım vâki dâveti üzerine Kahireye gideeek olan FeneYbahçeGalatasaray muhteliti dün Taksim ıtad