Katalog

SAHİFE İKJt UUMHURİYE1 22 Ocak 1965 •ııı=ıııııınııııııınıııııinıııııııııııifirııiTiınffinıııııınıııınıtırııiTirıifiıııtııııııııııuııııtııııııııııııir=ıııı Sağ ve sol konusunda Türkiye'de sağ • sol tartışmalan şu günlerde gene alevlendl. Ismet Paşanın son günlerde üstüste yaptığı konuşmalar, aşın cereyanlar konusundaki fikirlerinin birtakım belgelere ve kendisine verilmiş bilgilere dayandığını gösteriyor. Biz şu köşede birkaç gün üstüste bu konuya dair yazacağımız yazılarla hüküroetin bilerek veya bilmiyerek yanlış bir yola girdiğini açıklamağa çalısacağız. Bu yazılarımız sağ sol meselesini soyut tartışmalara değil, belgelere ve olaylara dayayacağı için sanırım daha da elle tutuiur bir anlam kazanacaktır. önce sizinle beraber bir olaya eğilelim : Millî Eğitim Bakanhğt Istanbul Nilüfer Hatun tlkokulu öğretmenlerinden Ibrahim Türk, îşçi Partisinin tertiplediği bir açık otnruma «Türkiye öfretmen Dernekleri Millî Federasyonu» temsilcisi olarak katılmıştır. Ve konuşmuştur. Millî Eğitim Bakanlıgi bu konuşmayı siyasi nitelikte bulduğu için öğretmen Ibrahim Türk'ii Bakanlık emrine almış ve avnı zamanda hem mahkemeye vermiş, hem de müfettişleri eliyle taakkında kovnşturmaya feçmiştir. Buraya kadar meselede bir olağanüstülük yoktur. Ancak fevkalâdelik bundan sonra baslıyor. Millî Eğitim Bakanı, öfretmen tbrahim Türk'ün »Sosyal ve siyasal durumu ve tutumu» hakkında Miili Emniyet Başkanlığından bir resmî yazıvla bilgi istemiştir. Bu yazının tarihi 4 Şubat 1962 ve sayısı 6789 dur. öğretmenleri hakkında Türk yargıçlarının vereceği kararları bir köşeye iterek Millî Emniyet'in gizli raporlanna itibar eden Millî Eğitim Bakanmın durumunu da bu köşede ve bu yazı serisi sonunda tahlil edeceğiz. Ancak önce meseleyi daha bir geniş açıdan ele almak istiyoruz. Bunun içindir ki, tarihe geçecek bir önemji vetika olan Millî Emnivetin gizli raporunu bugün köşemizde yayınlıyoruz. 1. Şube !\Id. 165666 sayı ve 11 Şubat 1963 tarihini tafiyan ve Milli Emniyet Başkanlığının Millî Efitim Bakanına : «Bizzat açılacaktır. emriyle yollanan, bu belgede aynen şunlar yazılmaktadır : «Türk Ceza Kanununun 141 ve 142 nci maddeleri anarşizme. komünizme ve her türlü dikta rejimlerine karşı memleket bünyesini korumaya matuf hususatı ihtiva eden hükümlerdir. Son zamanlarda maksat ve niyetleri malum ideoloji mensupl»n tarafından 141 ve 142 nci maddelerin fikir hürriyetine ve Anayasaya ayk;rı oldugu iddiasiyl'e bir kampanyanın açılmış bulunması ve bilhassa yine mahut görüş ve düşünceye hizmet gayesiyle matbuat âlemine dahil olmuş dergi ve gazetelerde bu fikrin desteklendiği bilinen hakikatlerdendir. Tamamen siyasi ve ideolojik bir gizli hareketin tezahürü olarak kabul edilen bu kıpırdanışlara iştirak ve örneklik yapmak, komünist fikrine sahip olmak ve bunun memleketimizde de tahakkukunu arzu etmek demektir. 11/11/1962 günü tstanbulda Beyazıtta «Rüya Düğün Salonu»nda tertip edilmiş buîunan açık oturumda ekserisi yukanda maruz olan görüşü benimsemiş insanların 141 ve 142 nci maddelerin antidemokratik olduğunu ve kaldırılmasının icabettiğini efkârı umumiyeye aksettirmek için başvurmuş bulundukları maksath bir toplantı idi. Siyasi mahiyet arz eden böyle bir toplantıda bulunan ve Kongre Başkanhğına seçüerek 70 bin öğretmen adına kendisinde konuşma yetkisini bulan, 141 ve 142 nci maddelerin kaldınlması tezini savunan Ibrahim Türk, bu hareketleri ile memur olmasına rağmen, siyasetle iştigal etmiş bulunmaktadır. Bu halin Memurin Kanununun hükümleri karşısında bir tahkikat konusu yapılması da kanaatimizle mümkün. Saniyen. işçi teşekküllerinin veya sendikalarının öğretmen dernekleri veya sendikalarını desteklemesi icabettiğini ve hattâ işçi sendikaları tarafından yapılacak bir grevde öğretmen topluluklarının onlara maddi ve mânevi yardım yapmalarımn Batıda da örnek vererek elzem olduğunu, Vatan Gazetesinin 2/Aralık/ 1962 günlü nüshasında Aydos Toros müstear ismi ile «Öğretmen ve fşçi Dayanısması» başlıklı makalesi ile savunması ve bu hareketi Anayasada kayıtlayıcı bir maddenin de olmayışını söylemesi meslekdaşlarını tahrik ve işçi dâvalarına âlet etmek gayretinin açık bir tezahürüdür. Yukanda maruz sebeplere binaen, öğretmen Ibrahim Türk'ün yurdumuzda mevcut komünist ve komünist temayüllü eşhasın gayelerine katıldığı ve bu suretle onlara hizmet ettiği görüldüğünden iizerinde durulmakta olduğunu ve bir öğretmen olarak fikirlerini her an talebelerine telkin ve aşılamak imkânına sahip olması bakımından önem taşıdığını, faaliyet imkânlarına set çekilmesinin yerinde olacağı kanaatinde bulunduğumuzu ilgi ve takdirlerinize arz ederim.» Şimdi 141 ve 112 nci maddeleri tenkid eden biitün vatandaşlan komünist olmakla suçlayan bu raporun anlamı karşısında bizzat tsmet Paşanın, Bakanların ve bugün iktidarda bulunan Halk Partisinin durumunu yarınki yazımızda ele aiacağız. Hemen söyliyelim ki, öğretmen tbrahim Türk, mahkeme önünde beraet etmiş ve konuşmasının da, makalesinin de siyasi oltnadığı Türk yargıcının karariyle anlaşılmıştır. =haberleri D. D. Yollarında Salgın bastalıkla mücadelede ses alma cihazları kullanılacak | D Ü Ş Ü N C E L E R | EVLİT Merhum Avukat ücret artışı ve bunun bütçeden karşılanması Dr. Haydar KAZGAN dır. Başka bir deyişle özel teşebbüs istismar edici ücret politikası sayesinde personel maliyetini asgaride tutabildiği halde, demiryolları bir taraftan bütün yatırımlarının yükünü malıyetlerine yüklemek zorunda olduğu gıbi, sosyal mevzuatın getirdiği bütün sosyal güvenliği sağlamak zorunda bırakılmaktadır. Bu sebeple Devlet Demiryollarının za rarlarının kısmen olsun ozel teşebbüsün gayrimeşru rekabetinden ileri geldiğini sövlemek mümkündür. 1 etice itibariyle, bir taraftan sosyal fayda istihsal etmek zorunluğu, diğer taraftan her türlü iktisadi ve sosyal espriden yoksun ve memleket çâpında mütalâa edildiği takdirde kaynaklan kötü şekilde kullandığını münakaşasız şekilde kabul »tmek zorunluğunu duyduğumuz özel kara yolu taşıt işletmelerinin haksız rekabeti, Devlet Demiryollarını işletme seviyesinde milyonları aşan zararlara itmek tedir. Bu gerçek karşısında Demiryollarında çalışanların düşük ücretlerini işletmenin kayd?ttiğı zararlarla bağdaştırmaya imkân yoktur. Zira, bütün bir mem lekete fayda sağlıyan demiryolla rında çalışan personel ve işçinin ücretlerini düşük tuttuğumuz tak dirde, bu insanların düşük ha yet seviyesi pahasına geri kalan vatandaslara üstün refah sağlamak arzusunu göstermiş oluruz ki, bu, sosyal adalet yönünden hatalı bir düşünüştür. Adı geçen işletmede çalışan personel ve işçinin prodüktivitesi işletme seviyesinde değil, bütün memleket ekonomisi seviyesinde mütalâa edildiğinde görülecektir ki, kendilerine sosyal prodüktivitelerinin çok altında ücret verümektedir. Diğer taraftan karayolları ve karayollarında taşıt hizmeti politikasındaki hataların maliyetini de her yönden mağdur duruma düşmüş bu personel ve işçi • ye yüklemege kimsenin hakkı yoktur. Bu sebeple, Devîet De • mirvollarının bizce bugüııkü sart lar içinde bütçeden karsılanma sında hiç bir mahzur olmıyan zararlarının artmasını önlemek için yapılması gereken reform, demiryoltannda değil, ulaştırma politikasında ve bu arada bil hassa karayollarında çalışan is • letmeler üzerinde denenmesi daha doğru olacaktır, kanaatindeviz. Rasih Gürkan'm j bırinci ölüm yıldönümüne raslıyan 24 ocak 1965 pazar günü Nişantaşı, Ihlamur caddesi 18/2 numarah evimizde saat 13.30 dan itibaren mevlit ve hatim duası kıraat ettirileceğinden merhumu sevenlerle akraba ve dostlanmızın teşriflerini rica ederiz. AİLESİ Cumhuriyet 965 Yazan: arar eden dev let işletnıelerinde işçilerin ücretleri artırma talebi, bir nokta Sağlık Müdürlüğü, bulaşıcı has nın halk oyunda talıklarla mücadele için ilkokul larda «teyple eğitim kampanya iyice aydmlanmamış olması do demiryollarını özel teşebbüs ıl • kelerine göre yani münbasıran layısiyle hiç iyi karşılanmamaksı» açacaktır tadır. O kadar ki, aşağıda ayık kâr gayesiyle işletmeğe imkâıı Bu konu ile ilgili olarak, l l lıyacağımız ve aslında bazı dev yoktur. Bu yorum, demiryollaSağlık Müdürlüğü, Millî Eğitim rımızın Türkiyede en geniş kütlet işletmelerinin işletme sevi Müdürlüğüne müracaat ederek, yesindeki zararları ile ücret ar le olan ziraat ile uğraşanların ses alma cihazı bulunan okullarefahını müsbet şekilde etkiletışı arasında bir bağlantıyı redrın listesini istemiştir. mek gayesi gözetildiğinde bütün Liste geldikten sonra, Sağlık j deden ana fikir dahi halk oyunu Müdürlüğü mütehassıs doktorla [ temsil eden parlâmentonun ço lüğünü kazanır. Nitekim Devlet Demiryolları kâr eden tarife sisğunluğu için anlaşılmamış görül rı, sâri hastalıklar ve bunlardan temine göre faaliyette bulundumekte ve bu gibi işletmelerde üc korunma çareleri üzerinde hazır ğu takdirde, bu geniş kütlenin ret artışları sadece çalışanların ladıkları seri konuşmalan ses refahına menfî bir tesir icra e bandlarına geçecekler ve bu band kötü hayat şartlarını giderme yö nünden yorumlanmaktadır Oy decegi muhakkaktır. Başka bir lar vâsıtasiyle okullarda eğitim sa ki, aşağıda ele alacağımız ana deyişle, Devlet Demiryolları asyapılmasmı sağlıyacaklardır. fikir benimsendiğınde ÜLret ar lında geri kalmış bölgeler ve zıraat aleyhine dönmüş olan gelir tışlarının aslında geniş işçi ve Denizcilik Bankası Fransaya personel kütlelerinin refahını bölüşümünü telâfi eden bir tesir yarattığı müddetçe işletme feribot ısmarladı merhamet ve acıma hislerinden seviyesinde kaydedeceği milyon Denizcilik Bankası, Türkiyeyi ara çıkararak bir hak olarak görmek larca zararın karşılığında kıymet mümkün olacaktır. baları ile ziyaret edecek olan turistle itibariyle bu zararlarm üstüne ri taşımak için Fransa'ya bir feribot ilindiği gibi, Devlet Demir • çıkacak bir soş,val fayda sağlaısmarlamıştır. 1.5 yıl içinde Denizcivolları ve benzer devlet işmış olacaktır. lik Bankasina teslim edilecek olan letmeleri sosyal fayda istih feribota ait mukavele dün Fransızlar akat memleketimizde Devlet sali için kurulmus işletmelcrdir, ile banka ilgilileri arasında imzalan Demiryollarının zararlarına Bilhassa demiryolları sosyal adı mıştir. verılen tarife sistemi ile işletme sebep olan önemli bir nokta Italya Yunanistan Izmir Kuş seviyesinde büyük zararlar pavardır: Atıl kapasite. Bu âtıl adası ve îstanbul arasında çalışacak hasına da olsa memleketin kal kapasite kara yollarında çalısaıı olan feribot, 100 otomobil 400 yolcu kınmasında büyük rol oynamak • özel teşebbüsün taaksız rekabe alabilecektir. Feribotun sürati saatte tadır. Bu itibarla demiryolları tinden ileri gelmektedir. Şöyle ki, 18 mil olacaktır. işletmelerini sosyal fayda islih bugün Türkiyede karayollarında sal eden işletmelerin ba^ına çeher nevi ulaştırma hizmeti istihSahte senet düzenliyerek çirmek gerekmektedir. Bu sos sal eden özel teşebbüs nisbi madolandırdı yal fayda nedir? Sosyal fayda liyetlerinin düşüklüğü ve kâr Bir kollektif şirket1 adına sahte se memleketin tümüne şâmil bir ve zarar hesaplarının iyi tutul • netler düzenliyerek piyasayı dolanfaydadır ve ulaştırma yoliyle ge mamış olması dolayısiyle ulaştır dıran Hüseyin Ocak adında bir şa niş kütleleri aydınlatmak, eğıt ma talebini kendi üzerine çek hıs, polis tarafından yakalanmıştır. mek ve gelirlerini artırmak immekte ve dolayısiyle de Devlet Şirket yetkililerinin imzalannı takkânını veren bir faydadır. Bir Demiryolları âtıl kapasite ile lit ederek 2.500 lira alan Ocak, adlimemleketin ulaştırma imkânlarıkarşı karşıya kalmaktadır. Bu yeye verilmiştir. nın demiryolları ile en geri kalâtıl kapasite, birim maliyetini mış bölgelere kadar teşmili suGüzelleşmek için ölümü (yolcu ve yük olarak) yükselttiretiyle ve bu hatlarda uygulanagi halde, navlun ve yolcu bilet göze aldı cak düşük tarife sayesinde burafiatları sosyal gayelere bağlı kal 18 yaşında bir genç kız. güzelleş larda yaşıyanîann seyyaliyetini mak zorunluğu yüzünden artırıartırmak, aydınlatmak, hattâ emek için aldığı zayıflama hapları yü lamamaktadır. Kaldı ki, büyle ğitim görmek imkânlarını çoğalt zünden ölüm tehlikesi atlatmıştır. mak mümkündür Keza bu böl bir artırmanın âtıl kapasıteyi Kumkapıda oturan Y. T. adındaki daha da artıracağı muhakkak gri genç kız, Cerrahpaşa hastanesine kal ] gelerde yetişen ürünleri yine dü rülmekîedir. şük tarifelerle pazarlara iletmek dırılmıştır. suretiyle gelir sağlamak imkânÖte yandan, 19 yaşında Gülbahar K aravollarında ta.şıt hizmrli Fidan adında bir kız da. babasının I larını artırmak geniş ölçüde dearzeden özel teşebbüsün, Uev miryollarına verilmiş bir vazifekötü muameleleri yüzünden intihara j let Demiryollarına nisbetle, bi • dir. Bunun yanında memlekftin teşebbüs etmistir. Kadıköy Rıhtımınrim maliyetinin düşüklüğü, yol dan kendini denize atan Gülbahar, diğer bölgelerine muntazam yol yatırım maliyetine iştirak etme civardan yetişenler tarafından kur j cu ve yük seferleri tanzim etmiş olmaktan ileri felmektedir. mek suretiyle iktisadi gelişrnctarılmıştır. Bunun yanında özel teşebbüsün nin büyük bir yükünü de yine sermayeyi tüketen arz fiatlarının demiryolları üzerine alm.ş bulunmaktır. Türkiye gibi bir ül düşüklüğünün farkında olmamakede halkın gerek yolcu ve se •=ının da payı vardır. özel teşebbüs yol yapım maliyetine isti rekse sınai ve ziraî iirünlerin müstahsili ve pazarlayırısı ola rak etmediği «ibi çalıştırdığı şoför ve diğer personele hiç bir . rak büyük ölçiide. fayda!andı<ı s»syal eiivenlik saelamamakta Z M E V L İ T Çok kıymetli büyüklerimiz: A F İ F E ve G A R A N Dr. İ H S A N SAMİ GARAN'ın aziz ruhlarına ithaf edilmek üzere (BUGÜN) ikindi namazını mütaakıp, Şişli Camiinde Mevlidi Şerif okunacaktır. Akraba, Evlâtları dost ve yakınlarıımzın teşriflerini rica ederiz. Cumhuriyet 951 N B PERDE ARA1I6INDAN Bir devrin hikâyesi | KİTABIÇIKTI r Nodir Nadj tUTL. Son eseri F Cumhuriyet îst. Dz. Tek. Mlz. Sat. Al. Koms. Bşk. dan: 1 Kapalı zarf usulü ile üç kalcm tezgâh satm alınacaktır Aîuhammen bedeli 110250 lira olup geçici teminatı 6762 lira 50 kunjştur 2 Şartnameler Komisyonumuzda. M S.B Ankara Lv Âmirliğinde ve İzmirde Deniz Satınalma Komisyon Başkanlığında bedelsiz görülebilir. 3 İhalesi 2 subat 1965 eünü saat 11.00 de Komisyonumuzda yapılacaktır 4 tsteklilerin ihale eünü saat 10.00 a kadar tekliflerini Komisyonumuza vermeleri. (Basın 612944) Yağmur Bütün bölgeler cok bulutlu, Ege, Marmara, Akdeniz bölgeleri sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı. Orta ve Güney Doğu Anadolu bölgeleri yağmurlu, Doğu Anadolu bölgesi yer yer kar yağışlı ge çeceklir. Hava sicaklıklan batı böl gelerimizde azalacak, Doğu bölgelerimizde önemli bir değişiklik ol mayacaktır. Rüzcârlar bütün yurtta Güney yönlerden orta kuvvette yer yer kuvvetlice esecektir. \ll llll \llll 1I1MIII | 12000 adet müstamel sac fıçı kapalı zarf usulü ile satılacaktır. Son teklif verme tarihi 8 şubat 1965 pazartesi günüdür. Şartname için müracaat The Shell Company of Turkey Ltd. Malzeme Şubesi, Doğu Palas, Taksim, îstanbul. Faal 578 961 BÜYÜK KAYBIMIZ UZEL Cumhuriyet 968 Viidan Uzel'in eşi, Doç. Dr. Reha Uzf?l ve Yıldız Diriker'in babaları. Ahmet Tiryakioğlu'nun dayıları. Gönül Uzel ve Y, Müh. Fuat Diriker'in kayınpederleri, Fikret, İnci, Mürvet, Tunçer: Ural, Mehmet Ali Birant'ın enişteleri, Ulvi Yenal ve Naciye DViker'in dünürleri. Sedef. Pınar, Ahmet Diriker ve Ali, Ömer Uzel'in büyükbabaları. kıymetli maarifçilerimizden, eski teknik öğretim müsteşarı TEŞEKKÜR Benl gafra kescsi hastahğından bajarılı bir amellyaüa sıhhate kavujturan Hacettepe hastahanednin kıymetll Operatörü bu arada yardımlarını esirgemiyen Dr. AkgUn Hiçsönmez, Haluk Boneval, Suat Karasu, Sumer Tarean'a. hastahanenin değerli penonelin», akraba, dost ve arkadaslara «msuz teşekkürlerimin Iblâğını saym gazetenizden rica ederim. TUksek Hâkimler Kurulu Raportörü MEHMET OĞUZ Cumhuriyet 9C9 VEFAT Beyoğlu Gaz Işletmesi emektar memurlarından vefatını teessürle dost ve akrabalara bildiririz. Cenaze merasimi 22 ocak Curaa günü (bugün) saat 13 de Taksim Aya Triada Rum Ortodoks kilisesinde icra olunacaktır. Işbu ilân hususî dâvetiye yerine kaimdir. Kardeşi ve Akrahaları Cenaze Levazımatı ANGELtDİS OCAK 22 RAMAZAN 19 RÜŞTÜ Dr. YILMAZ SANAÇ'a AVRAM AVRAMİDİS'in V. E. 1718 12.25 14.58 17.13 18.4S 12.06 7.13 9.46 1200 1.36 ••• •• 5.32 1220 Balıklı Rum Hastahanesi Vakfı Taratından Aşağıda adresi yazılı bulunan gayrimenkul ev 27 ocak 1965 tarihine mütesadif çarşamba günü saat 14.00 de BalıkJı Rum Hastahanesi Vakfının Karaköy, Büyük Balıklı Hanının 69 No. lu bürosunda açık artırma suretiyle satışa arz edilecektir. Bu hususta takdir edilmiş bulunan muhammen bedel (200.000) ikiyüz bin liradır. Satış mevzuu bina: Şişli, Cumhuriyet mahallesi, Abidei hürriyet caddosi, No: 26 NOT: Şartname vesair malumat için Karaköy, Büyük Balıkh Han No: 69 a müracaat edilir. Tel: 44 36 28Cumhurij'et 967 LTJMHURfYKT'in refrtkası : 41 20 1'1965 günü Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 22/1/1965 cuma günü öğle namazını mütaakıp Şişli Camiinden kaldırılarak, Ziacirlikuyudaki ebedî istirahatgâhına tevdi olunacaktır. AİLESİ TEŞEKKÜR Uzun zamandanberi iztırap çekmekte olan ailemizden Mediha Tanrısever'e muvaffakıyetli bir ameüyat yaparak onu tekrar hayata kavusturan r " mektuplar |Sayın M. Ali Yalcınkava'ya cevap 13. Ocak. 1965 tarih ve 14534 sa yılı Cumhuriyet Gazetesinin bu sü tunlarında (Bu nasıl kanun tefsiri) başlıklı yazınızı her okuyucu gibi ben de okudum. Bu mektubunuzda: Dirarbakırın Silvan kazasında stajyer öğretmen olarak çalışanlara eğitim ödeneği verilmedlğini, fakat yurdun muhtelif yerlerinde stajyer öğretmenlerin bu ödeneği aldığını, hattâ Licede Sivasta bu ödeneğin stajyer öğretmenlere ödendiğinl, bu kanunun uygulanmasının İlköğretim Müdürlerinin tefsirine ve isteğine ml bağlı olduğunu, (Bu durumu sayın Millî Eğitim Bakanımızın aydmlatma »ını önemle istlrham edlyoruz) dl yorsunuz. Yukandaki cümlelerinllden anla «ıldığuıa göre, t i ı eğitim ödeneği ile ilgili kanunu okumamışa benziyorsunuz. Eğer okumus olsaydınıx, bu lununa bir madde eklene rek stajver öğretmenlerin ve hattâ eğitmenlerin de bu kanun ve ödenekten faydalanmalan dileğinde bulunurdunuz. Şimdi size: 28/3/1964 tarih ve 443 sayılı (tlkokul Öğretmenleri Ödeneği) kanununun 1. maddesini aynen yanyorum. Diğer 3 maddesini de siz bulup okuyun. Madde: 1 Asil ilkokul uğretmenlerinden (İlköğretim ve ilkokul müdür ve yardımcılan İle cezaevi okullarında fiîlen çalışan lara aylıklanna ek olarak ayda 100, köy okullannda çalısanlara da ayda 150 lira İlkokul Sğretme Cumhuriyet'e | Prof. ZİYA ÜSTÜN ve Doçent Rüknettin. Kazancığıl. Paşar Atamdede ve Haseki hastanesi hastabakıcı ve hemşireIerine teşekkürlerimizi sunarız. TANRISEVER AİLESİ Cumhuriyet 966 Ana dili İspanyolca, Amerikan Üniversitesi mezunu, Türk9* bilen ve on yıllık meslek tecrübesi olan bir bayan Bir müessese veya okulda tam veya yarun gün çalışabilir. Adres: Bn, O.E., Sürahici sokak, No: 4, İcadiye Kuzguncuk. Cumhuriyet 948 BOZKIRDAKİ ÇEKİRDEK Bozkırdaki Çekirdek 121 122 Yazan: KEMAL TAHİR Bozkırdaki Çekirdek 123 ni ödeneği verilir. Nüfusu 2000 Valimiz tbrahim Öztflrk'ün fayret den az olan ilçe merkezleri de ve himmetlcriyle vilâyettmizin bütUn köylerinde oldnğo çlbl (çörevll köy sayılır. Bu kanunu uygulayanların ha bulunduğnm köy kahveflnde de ta yapacaklarına inanamıyorunı. halk okuma köşcleri açılmıs bniunt Eğer bu ödeneği stajyer öğret maktadır. Halkın okuma UıtlyaçUnna Tlli | menlere de tahakkuk ettirenler . varsa ödemeyi yapan muhasiple yet kfitüpaneslnln gönderdlgl kltap, I gazete re derrfler klfl gelmeâlğlnmesul sayılmaları gereklr. *u ko den taalkı okamafa teşrlk «dlcl kö ' nu üzerinde «izi her meslektaş ay îcmize kltap, gazete Te derfl yar I dınlatabileceğinden sayın Bakanı dımlannı hayırs*yer ratandaı ve . mızı meşgul etmenizl sahsen uy mttMseselerden bekllyoruı. I gun bulmuyonım. Sevgilerimle. Niğde Merkn Mlthatpasa Oknln ' Mustafa Değlrmencl tlköğMfldflrfl | Celil Sönmn I retim Müdürü tncesu Yardım istiyoruz | I ı Bn?kırdaki Çekirdek geçiremiyen kız sahiplerinde... Taban yerin Efitmeni ağzıyla, adam, yetişmiş kızını, taksiye bindirip esdüdüye salar mı, ocaşı sönesice esdüdüye?... Delikanlılara, aşağılıyan bakışlarla bir zaman baktı: Şunlar adam mı, şunlar? Bizim körpeliğimizdp, böyle rezillik olabilir miydi? Ben geberesice Niyazi çavuşun korkusundan, kapılara çıkabilir miydim, pınarlara gidebilir miydim, desene, kız Şerife? .. Gidebilemezdim, çünkü, herif kudurmuştu, Allah göstermesin, yere göke sığası kalmamıştı. Bizim körpeliğimizde, esdüdü mesdüdü yoktu ya, olsaydı da, bizim herifler, taksivi çevirip, lüverleri göğsümüze dayayıp ve de saçlarımızı bileklerine dolayıp bizi sürmezler miydi? Sana gönüllü kahpeyi, çündiiz gözüne bırak çitsin, sonra «Esdüdüde buIacaSım» diye köyden uğra, yollara düş!.. Asiye son sözleri, çömeümde çığara içen, Yıldız l laja bakarak sövllmişti. Tıldız, «Çattık» anlamına başını salladı. Bir zaman, iri gözleriyle, Asiye Ablayı, Bekirin anası Şerife teyzeyi, ökkeş Tiğitin analüjıvla büyük bacısını süzdü: Bre Asiye Abla, bunca yemin ettim. Sizde diniman yok mudur. Anası, örtüsünün altında gürdürdüçü sessiz ağlamayı, sesliye çevirince kızd:ı Tahu. savaşa ölmiye mi gidiyoruz? Okula okumıya gidiyoruz. Başımızı gün yakmasa, ayagimızı camur kapraasa kötü mü? Bu okullan köylö İçin açmıs değil mi hükümatımız?.. Köylü adamı gitmeyince, nasıl yürütecek bu işi, hey Allah!.. Anası, oğlunun alttan almasıyla cesaretlenlp hflngürtüyü agıt aŞ^ma çevirdi: Baban kocadı senin, akılsız oğlum... Senln boruşok baban, piiz aylarında oturur oldu, odanusin »edlrine, abrnl güneşl kızdırana kadar... Baba ocağuıı yakacakkan, tarlalarımuı başında, ortakçılarımın üstünde, alıcı kuş gibi dolanacakken... Sana mı kaldı, osmanluun esdüdü mektebini şenletmek? l'iter gider, köylü kısmı, osmanluun esdüdü okulunda, sefil Yıldııız! Osmanlıda oyun çoktur oy yavrum! Çıkarı olmasa, okul açar mı, osmanlı köylü kısmına?.. «Kâğıt verdim, dönmek olmaz» dedi bu benim, akılsız oğlum, Asiye! Boynumdan sarı altınları yoldum, «Al götür, manıırın cebine koy gizliden, kâğıdı kap gel» dedim. «Olmaz» demekte bu benim avanak oğlum, komşular!.. Ana bak, kötü derim. Yahu delirdiniz mi? «Kap gel» dedim. Altunu görmesiyle, gerl vermez mi kâğıdı osmanlı, hırpadak?.. Verir. Altuna dayanamaz osmanlı... Vazgeç yol yakınken, oh yavrum, baban uyumadı sabahacek .. Herif, sabahacek tütün içti, baca gibf, öksürerekten, hökür hökür... Vay başıma komşularım, evim yıkıldı, ocağım söndüüüü! Kan, söyledikçe, kendini kendi ağıtına kaptırmış, saçlarını top top yolmaya, göğüslerini yırtmaya başlamıştı. Yıldız Ulak, cıgarayı yere çalıp sıçradı kalktı. Ökkeş Yiğidin analığıyla, Bekirin anasına yalvardı: Alın gidin şunu, oh teyzeler... Bekirin anası, yardım edeceğine, ağlamaya katılınca, Yıldız bir an, çaresiz bakındı, sonra ayağını yere vurdu: Sugun kahpeler! Ağzımdan kötü yemin çıkacak... Şart olsun ki... Gelmem bir daha, bu köye, Llaklann Fadime. . Tahu, «Ağzımdan yemin çıkacak» demekteyim! Yemini basalun da, köyden, ocaktan mı olalım, bu avanak kan yüzünden?... Yıldız, gözünün sonuna doğru, iyice azıp tepinmeye, aynca, sesi çıktığı kadar bağırmaya başladığından, ağlıyanlar susmus, Asiye de ürkmüştü. An u hemen pes etmeyf de osmanlılığına yediremedi, darjrın dargin söylendi: Ciğerleri yanıyor koçum! Ana yüreğidir bu... Dokuz ay on gün karnında taşıdı seni... Üç yıl sfitünü emdin! Emdiysek Ben canımdan bıktım, kaç aydır, Asiye abla, senin haberin yok! Göz kestirüniyle askere alınsak mı, iyiydi?... Dünya, harlamif yanmakta .. Esdüdüye gidenler askerlikten af... Acem sınırına mı gideydik Kurunun Cafer gibi?... Iki metre kara mı gömüleydik? Sıcak çorbayı, haftada bir mi ele geçireydik? N'ereye gitmekteyiz? Nah şurdaki Dumanlı Boğaza gitmekteyiz. Nere ora? . Esdüdü okulu Vah benim akılsız anam... Şuna iki lâf edeceğine, bre Asiye abla, açarsın eskilerden . Salarsın, ortaya, kızkan işlerini... Olmadık işleri, olmuş gibi Yalan bir işler... Yahu karı milletî, siz «Şu şnna yanmı?, bu buna rurjun, beriki ötekine tutkun» lâfından başka lâf bilmez misiniz, alçaklar? Asılmaya mı gitmekteyim ben?.. Ilayır okumaya gitmekteyim, kendi toprağımızda... Kendi köylümle... Ruh gibi abbaplanmla... Akıllı yerin köylerinde bayram günüdür bu... El köylerinde: «Adamımız okula gidiyor. Memur olacak, aylığa geçecek» diye çifte davullar dövülür, meydan düğünleri kurulur. Anası, son gayretle bir daha davrandı: Senin hükumat aylığına muhtaçlığm mı var? Babanın kan değer tarlaları itin, kopuğun elinde... Baban kocadı senin, hizmetkâr ortakçı rezilleriyle boğuşamaz oldu. Gel gitme, oh yavrum, gidip de gelmemek var, gelip de bulmamak var. Osmanlı kantara vurdu seni akılsız... Etini kemiğini tarttı gü zelce de öyle aldı. Yandım komşular! Dağ gi'ıi oğlan yitirdim, vay başıma! Yıldız anasının önün? çömeldi: Kandtra Beîediye Reisinin cevabt KAN'DOtA Beîediye Reisi Numan Günes'den sonıyorum: Gazetenizdn 11 ocak 964 gün ve 14530 sayılı nüshasında «Mektnplar» başlıklı yazıda Arif Kocaoğln'nnn ihbar ve iftirrai hiçbir gerçeğe dayanmamaktadır. Kazanuzda iki tane akaryakıt acentesi vardır ve Uâsine de ayni muamele yapılmaktadır. Kardeşime farklı muamele yapıldığı tamamen asıisız ve yalandır! Rüsnmlar her ikisinden de peşinen tahsii edilmekte olup konu ettiği akaryakıtların Beîediye hissesi de en son 25/11/964 giin ve 00498 sayılı makbuzla giriş ve 7/12/1964 tarih ve 64/25372 sayılı makbuzlarla da Ak. İst resmi olarak tahsil edilmiştir. Gazhane bekçisinin havadan para aldığı şeklindeki iddiası Belediyeyi kötülemek için yazılmıştır. Gazhane bekçisi encümen kararı ile otoparnk tahsildarlıgmda çalıştınlmaktadır. Bu bir idart tasarroftur. Görülüyor ki. muhbir Makyavel metodunu tatbike yeltenmektedir. «İftira Et, Yalanuı Meydana Çıksa da Bir İz Bıraksın.» misali... Bir zümre için bize sataşmayı itiyat haline getirenlere cevap: Ne yapalım? İsterseniz dağların yerlerini değiştirdiğine inamnız, fakat insanların huylannı değiştirdiğine inanmayınız... NUMAN GÜNEŞ Kandıra Beîediye Başkanı Sİ7J SELÂMLARIM Ankaranın çok yakınınd» balnnatı, kSyttmflz llkoknlnnnn,taertürItl onınmını T»p»r»k, dert araçlan II* de donatan, EUmejjrot Bava üs Komotanı: S*ym Albay, Münür Sa n»l. Blnbafi: A. Erdotan, Tflzbafi: şerif Dnrak, tsmlnl bilmedltlm A«»nbiT re ba lfte emeğl geçco erlerl okul ve SireneUerlm adına Mllm lar, b»janl»r dOrrlm. Çankaja tlç«l ytp tlkoknln Ötretmenl Beytepe tlkoknn Ö Sıddık Kan / aa var) I 'a»^K^««K«««>«<««.i