Katalog

CUMHUR1YET LZ Lylui HIIIIIIIIIIIIIIHIIIIIHHIIIH ııııİııııııımııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiMiıııııııııııııııııııııııı|ıııı İ Günün Konuları | DUŞUNCELER Ereğli Demir ve Çelik. Dünkii gazeteler Ereğli Demir Çelik fabrikalan bölümlerinden kok fabrikasının açüdığını yazıyorlardı. Törenler yapılmış... Şu kadar döviz saglıyacakmıs ve bu kadar imiş fabrianın kapasitesi... Bu haberler, bize Ereğli Demir ve Çelik tesisleri için ötedenberi söylenenleri hatırlatı. Ankarada Basın isçilerinin «Giindem» adında bir kiiçük gazetesi çıkar. Bu gazete, Bölge Plânlama Teşkilâtı uzmanlannca Erefli Demir ve Çelik tesisleri için hazırlanmış bir raporun çizgilerini özetlemiştir. Rapor bizim elimizde olmadığı için bugün gazetenin yazdığı kadariyle yetüv mek zorundayız. Ancak sözü geçen raporun en kısa zamanda halk oyuna bütünüyle duyurulması için gazetecilerimiz ödevlerini yapmalıdırlar. Türkiye sanayiinin gelecekteki belkemiği olarak hazırlanan Ereğli Demir • Çelik tesislerini daha kuruluşundan başuyarak denetlemek, ileride ahü vah etmemek için şimdiden vazifemizi yerine getirmektir. Amerikalılarla ilişkilerimizi yalmz Kıbrıs meselesinde değil, Ereğli ortaklığında da incelemek vatanseverliğin şartlarındandır. Bn başlangıçtan sonra «Gündem» gazetesinde özetlenen raporun ana çizgilerini sıralıyoruz: 1 Rapora göre bu kuruluşun özel sektörce finanse edilmiyen miktarı devlet tarafından fcarşılanacaktır. Ama «hüktimet yaptığı bu büyük çapta yatınma karşılık biç bir hak iddia edemiyecektir.» Zira bu kuruluşa verilen olağanüstü haklar, devletin sözde varmış gibi görünen yetkilerini kökünden kısıtlamaktadır. 2 Ereğli Demir Çelik tesisi ortaklanna yılda yüzde altı faiz verecektir. Ancak şirket yeteri kadar kâr etmezse bu paralan Maliye Bakanbğı karşılıyacaktır. Hazineden verilecek bu para ancak şirket yeteri kadar kâr edince faizsiz ödenecektir. 3 Ereğli Demir ve Çelik fabrikalannın maliyet fiyatı dünya standartlarına göre çok yüksektir. Bu bakımdan işletmeye geçince memleketin bir takım ciddi sorunlarla karşı karşıya gelmesi beklenir. rzmanlar, söz konusu raporda, tesisin maliyet fiyatı ile başka memleketlerde kurulan aynı tip fabrikalann maliyet fiyatlannı karşılaştırarak bunu ispatlanuşlardır. Köşemizde fazla yer tutacağı için rakamlan buraya yazmıyoruz. Ancak iddia edildiğine göre bu bakımdan mamullerin satış fiyatı emsaline göre çok yüksek olacak, Avrupa pazarına katılmak niyetinde olan Türkiyenin bu yarışı baştan kaybetmesine yol açacaktır. 4 Raporda aynen şöyle denmektedir: «Ereğli Demir ve Çelik Fabrikalarınca yapılan 22 Kasım 1963 tarıhli ilânda, 70.000 hisse senedinin satıldığı bildirilmektedir. Gdrüldüğü gibi şimdiye değin ancak 35 milyon TL. özel sermaye toplanabilmiştir. Bu durmda 2,5 milyar lira tutarındaki yatınmm çok büyük bir oranı Türk htikümetince karşılandığı halde, devlet tarafından Kurum üzerinde hiç bir denet leme hakkı bulunmaması, devletçe yapılmış toplu bir yatırımın çok ufak bir toplulukça denetlenmesi gibi istenmiyen bir durum yaratmıştır.» * * * Demek oluyor ki Ereğli Demir ve Çelik tesisleri devlet desteğini kullanarak özel şirket kurmak istiyenlerin bu dileklerini gerçekleştiren bir yeni kuruluş olacaktır. Kuruluşun raporda belirtilen bu anlamı yanında pahalıya mal olması vardır: Bu demektir ki tesisi kuran yabancılara fazla para ödiyeceğiz. Ve östelik mamuller de pahalıya satılacaktır. Bu demektir ki, iş gene gelip halkın cebine el uzatmak prensipinde oturacaktır. Bu türlü mfiesseselerin nicelerini bu köşede açıkladığımızı okuyucularımız hatırlarlar. Ereğli Demir ve Çelik tesisleri için, plânlatna uzmanlannca hazırlanan raporun bütün çizgileriyle kamu oyuna duyurulmasını ve yetkililerin katılmasiyle açık bir inceleme ve tartışma alanmın açUmasını istiyoruz. Türkiyenin geleceği bakımından bu kadar önemli bir tesis, kuruluşunda ve daha sonra başıboş bırakılmamaüdır. Yabancı devletlerin Kıbrıs dâvasında bize davranışlannı gördük. Bir büyük tesisin kuruluşunda başka türlü davranmalarını beklemek aptallığın kendisi olur. Onlar kendi çıkarlannı düşünürler, ama biz millî çıkarlarımızı kendimiz mi düşünürüz, yoksa onların ellerine mi bırakınz? Mesele işte burada! \\\i\\v\ yakacak konusunda veni (edbirler alıyor Tarım Bakanlığı, belediyeler emrine tahsis edilen ve bu yolla halka intikal ettirilen odunlann gayrimeş ru kazanç metaı haline getirilmeme si için Valiliklerin dikkatini çekmlftir. îstanbul Valiliğine de gönderilen yazıda; belediye mahrukat mutemet liklerinin, mahrukatçılığı meslek edinmiş kimselere verilmesinin terni ni ve mahalli mahrukatçılara dağıtım isinin de kontrolü istenmektedir. Bu arada ormanlarımızın yetersiz oluşu da belirtilerek halkın, taşkömürü, linyit, kok, petrol ve benzol kullanmağa teşvik edilmesi gerektiği ifade olunmaktadır. Tarım Bakanhğmın tâmimi üzerine Vali Niyazi Akı, yakacak kontrol larının Belediyeden ayrı olarak vilâyet kanah ile de yapılması için teş kilâtına emir vermiştir. Barul ve ekmek ı Doç. Dr. Osman N. Koçtürk i Aklırı Ecmesi Yazan: OĞUZ KÂZlM ATOK kuşkusuz uzmanlan vardır. MoAkıl ne büyük nimet Insanoğlu için; insan olmak ona bağ dern yönetim makineleri bunlarla çevrilir. Bugün uzman kurullu, lı, insanca yaşamak da ona bağkarargâhlı güdüm esastır. lı. Herkesin aklı var ama, işlenİnsan lar işlerini toplum bilinmemiş ham akıl bilginin. kültücinde jürüttüklerinden beri aklın rün, tekniğin derinlemesine gebirey ölçüsünde değil, toplum öl Ustiği Wr dünyada ne işe yarar? çüsünde ve bir dünya görüsüne Aklın ermesi demek durumlabaelı olarak işletilmesi önemini n, olaylan, olgulan olıımlu artırmıstu. Tekin akı^ olmasınolumsuz yanlariyle inceliyefP^yargılıyacak, en önemlisi bir man dan ziyade, tekin toplum için ya rarlı ve pratik bir akıl tasıması tık diziminde değcrlcndireoek her ölçünün üstünde tutulmuşve varılan sonuca göre saşmaz tur. kararlara varacak bir düzeye erişmesi demektir. Toolumcu .kıllarda da kurn bif Çoouğa deriz: Senin daha akakıldan çok, uygulama yanı baslın ermez bunlara!» Gerçektcn kın olan ve sonuna kadar pınltıo konuya aklının ermesi için ço sını koruyan bir güç aranır. Bueuğun kendini aşacak bir dönegünün dâhisi de, plân çerçevesinme gelmesi gerek. Hârika çocuk de kalmıyarak uygulamanm bülan gördükçe de: «Akıl yaşta detün çüçlüklerini yenecek nitelik» ğil, baştadır» Atasözünü ileri süte olmasiyle bir değerdir. Tarih, reriz. Ne var ki. çocuğun her ko düşünenlerin ve düşündüğünü iyi nuya aklının ermesi için gençlik uygulayanlann zaferlerini. ya da cağma geçmesi de çok kez yet bunlann tersi tutum ve davranıs mez; belirli bilim. kültür deneylann felâketlerini hikâye eder leri geçirmesi. acıtatlı yaşam Daha evinin yönetimine, küçük serüvenleri cekmesi. diizen acıla çevrelerin işlerine aklı ermezken n tatması gerekir. Bununla birkiitle yönetimine özenenler bu ba likte bir gencin hangi yaşlarda kundan korkunç tiplerdir. Bir kö aklının verisini toplıyacağı keye Okçu'yu muhtar yapmak istisin söylenemez. Fatih yirml bir yorlardı, direndi, «Benim aklım er yasmda üstün strateji ustalığiymez» dedi. Belki hepsinden iyi le koca Bizansın varlığmı çökert yapardı. fakat muhtarlıktan özlemişti. Çünkü O, daha o yaşta ennen işleri yapacak kudreti kengin komutanlık sanatını kavradinde göremiyordu. Oysa milletmış ve yararıcılıgını göstemıişti. vekili, senatör olmak için siyaset Kimisi de gençlikte değil, olgundenen gerçeklere dayalı, bilim luk çağında bile çocuk akılda ka felsefe buketi aydınlığa, insan dfl Iır. Hele bu gibilerin yönetim şüncesinin en olgun katına ulasmekanizmasında, nlus kaderinde mıyanlara ve böyle bir kaygının yetkili olmalan, bir nlusu uçuru colgesini bile kendi üstüne kon ma götürnıeye yeter. Oysa devlet durmayanlara ne demeli? Bir ku sorumlularının yalmz belirli knrumıın. bir kurulun başına da bll nulara değil, kütleyi etkiliyen bü giyle, deneyle, insan yönetimi tün soruntara akıllannın ermesi denen yüksek sanatla bezenınis şarttır. Atatürk, Osmanlı hanedakimselerin geçirilmesi gerekir. nının artık memleket yönetimine Bu çağda rşeytanca akıl) diye saf erecek akıllan kalmadığmt göra bir yakıştırmaya güvenmek rünce harekete geçti. Kendisinin gülünrtür. Şeytanın bile çok bil askerlikte olduğu kadar devlet gin olduğu efsanesini onutmamayönetimine, bu memleketin faısalı. nını knrtaracak düzene de aklıYalmz askerlikte değil, her konın üstün derecede erdiğinl dünnunun teknik, taktik ve strateyaya gösterdi. Ötede Napoleon. jik bir yanı vardır. Toplumlar bu askerlikteki yaratıcılığına karşı siyaset stratejisine başka bir nçı üç gücü isabetli değerlendlrenler tarafından yönelrildikçe mutlo odan bakması yüzünden kendini lurlar. Sözgelişi emperyalist bir harcadı. Hitler, güç soluğunun tutkuyla hırçmlaşmış bir otorite hangi hedeflere kadar diriliğini dünya banşuıa aklı ermez; çünkü koruyacağma aklının ermemesino siyasetin kabaca tabtiğini öğren den çöktü. Müttefiklerin de. ikin miş. stratejisini kavramamıştır. ci cephenin Avrnpa güney kesiHer konunun stratejisine üstün müıden açılmasına, ya da Rusyaakıllar biranlam verebilirî Her ya yardımm ölçüsü kaçarsa ilerde konunun strateji inie vönetilendünyanın başına neler gelehileceleri mutla görmenin. rsran. çıka ğine akıllannın ermemesi sonucn n toplum için değerlendirmenin hugünkü bunalımlara sebep oldu şaşmaz bir insanlık yanı vardır. lar. Bu ise, her kafa tasının içine sıAklın erme derecesi her du eaoak türdcn yalın bir değer değildir. rumda olumlu kararlara varılmasiyle ölçülür. Her aklı başında oBuçıin yaşadığımız karışık dulan kimse özel. kamu işlerinde ak rıımlan. kendi çıkarlarına her lını teferruahna kadar işlefmek sjiin biraz daha kanştırmaktan ozorundadır. En küriik ihmal vavünc duyan akıl stratejisi voksumltilan. büyük yanlışlıklan doııu kimselerden hu dünya kendiğurur. ITzmanlar konuya derinli<ini sıyınnraya kadar insanlık öz gîne dalan kişilerdir, sUtrmler ya lene» rantlnluia kavnşamıyacakratırlar. Her konunun. mesleğin tır. llllllllllllllllllllllllllilllll İşletme tktisadı Enstitüsü nün 17. devresi 5 Ekimde açüacak îşletme İktisadı Enstitüsü «îşletme İdaresi» kurslarmın 17 ncisi 5 ekim 1964 tarihinde başhyacak, 11 hafta devam edecek ve 18 arahk 1964 günü sona erecektir. Kursun hazırlıkları şimdiden başlamıştır. Bu kursa en az beş yıllık iş tecrübesi olan idareci elemanlarla, teknik personel kabul edilecektir. Yatılı oarak yapılacak olan bu kursta, iaşe .•e öğretim masraflan kursiyerlere ait olacaktır. Eski Konservatuar Evlendirme Dairesi olacak Belediye, Beşiktaşdaki eski Konservatuar binasmı, Şube Müdürlüğü ve Evlendirme Dairesi yapmak için tâdil etmeğe karar vermiştir. Tâdil için 1,043.863 lira harcanacaktır. Bu arada muhtelif yerlerdeki tesislerin onarılması ve gerekli araçarın temini için 2 milyon lira tutarındaki işler önümüzdeki günlerde ıhaleye çıkarılacaktır. Ortaokullarda mazeret ka yıtları bugiin sona eriyor Çeşitli sebeplerle Ortaokula kayıt lannı yaptıraınıyan öğrenciler için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından tanınan 7 günlük ikinci kayıt süresi bugün saat 13 de sons erecektir. Bu arada 16 eylül çarşamba günü açıla cak olan İlkokullarda kayıtlar ekim soritma kadar devam edecektir. Öte yandan Mllll Eğitim Bakanlı ğınca, okul yapılamıyacak kadar kü :ük ve dağınık köylerdeki çocukla :ın okumaları için Bölge Okullarııın açılmasına karar verilmistir. Bu jkullar yatılı ve gündüzlü olacak Askerliğini yapmıs, 35 yaşını aşmamış türkçeyi ve fransızcayı iyi bilen, tercihan gıda branşıoda satıcı olarak yeüşmiş bulunan ve araba kulılanma ehliyetine haiz bir ANADOLU GEZİCİ MÜMESSİLİ aranıyor Parçalı bulutlu ve yağışlı geçecek Doğu Karadeniz bölgesi ile Doğu Anadolunun Kuzey kesünleri, Kayseri, Sivas çevreleri çok bulut lu, yer yer sağanak yağışlı, Orta Anadolu ile Batı Karadeniz bölgeleri parçalı bulutlu, diğer bölge ler az bulutlu ve açık geçecektir. Hava sıcaklıklan bütün bölgelerde düne nazaran biraz azalacak, rüzgârlar Kuzey ve Doğu yön lerden hafif, yer yer orta kuvvette esecektir. Taleplerin el yazısı ile ve fransızca olarak tercOmei hal ve talep edilen Ocreti bildirerek bir fotoğrafla birlikte N E S T L E P.K. 46 ŞİŞLt • tstanbul adresine yapılmas» yecek savaşı bunKıbrıs olayları w^*+^^^^^0 Yazan: * ^ ^ ^ ^ ^ * * * dan ionraki ıübugüne kadar iyi renin en aktüel anlıyamadığımız olayı olarak nübirçok gerçeği su fusu artan dünyayüzüne çıkarmış yı her gün biraz ve bir musibet ^ • ^ » » • » » » » ••» •»^ bin nasihattan evlâdır deyiminin kendi firetim füclerini teferber daha meşgul edecektir. doğruluğu bir daha anlaşılmış etmek suretiyle bir taraftan «çık Geri kalmış toplumlardaki hıztır. ikinci Dünya Harbini takip harb için ordulanm takviye eder h nüfus artışım da birtakım hapeden safha içinde çok yeni usul lerken bir taraftan da tarım ve larla kontrol altına alma hevesiler ve iyi cihazlanmış organizas hayvancılık sektörlerinl ne kapılmış olan ileri memleketgüclü yonlarla ortaya çıkan soğuk harb bir hale getirme yoluna girmiş ler, bu toplumların nitelik bakıkurmaylan artık barut yerin» lerdir. Uyanan Hindistan ve hür mından istenilen seviyede tutulbesin maddelerini kullanmaya riyete kavuşan birçok masını tahıl yedirme suretiyle Afrika başlamışlar, bu silâhı iyi kullan memleketinin bugün üzerine e .kontrollan altına aldıktan sonra. mayı bildikleri için dost kazan ğildikleri tn Snemli konulardan sayıyı sabit tutmak ve genç kumada da düşmanı hırpalamada da biri toplumun en iyi aekilde bes şakları göçertmek istiyorlar. Bun başarı kazanmışlardır. Geri kal lenmesini sağlamak için dan dolayı bunlann bilim misyokendi mış memleketler deyimi ile baş kaynaklarım «eferber etmek ol nerleri geri kalmış toplumlann layıp daha sonra gelişmekte olan muştur. köylerine kadar »okularak cahil memleketler ismi altında grupkadınların ifadelerine müracaatGeri kalmış toplumların savaş lanan toplumlar üzerlerinde uyla, kadınlanmız gününü gün etgüclerini hayvancılık ve balıkçı mek için fazla çocuk yapmak isgulanan uzun vâdeli poütikayı ve bunun sonuçlanm yavaş ya lığı verimsiz bir hale getırirken, temiyorlar diye doküman toplavaş kestirmeye ve kıpırdanmaya onlan çok tahıl ve bol yağla bes makla meşguldürler. Maalesef bu başlamış bulunuyorlar. Kıbnsta lemek suretiyle istenilen seviye toplumlann bilerek veya bilmiTürkün bileğini ateşli silâhlar ve de tutmak kabildir Ekonomik o yerek bu tempoya ayak uydurbilinen tahrip vasıtaları ile bir yunlar ve bu toplumların içinde muş ilim ve fikir adamlan da türlü bükemiyen papazm bile en bulunduğu bilgisizliğin hazırladı vardır. son başvurduğu en etkili silâh, Çeşitli açılardan ve fakat beğı zemin üzerinde bazı operasırkdaslanmızı açhğa mahkum et yonlara girişmek suretiyle onla lirli bir hedefe yönelmi? olan bimek ve yiyecek ile su gibi temel nn üretim gücünü de kontrol al yolojik harb, toplumları anestezi ihtiyaç maddelerini kontrol altı tına alabilirsiniz. tktisadiyatçıla ye sokup uyuşturmak »uretiyle na almak olmuş, esasen o güne tehlikeli bir operasyona hazırlakadar sabırlı ve olaylan takip et rımızın bizden çok daha iyi bile makta ve bu toplumlann çoğu cekleri cDamping» ve iyi organi maalesef içine düştükleri uyuşukmekle yetinen Türk makamlanm ze olmamış üretim müesseseleri luk içinde bunu farkedememekda bu vahşivane tcdbir harekete direnme tedirler. Yabancı uzmanlann ragetirerek malum olan olaylar ce nin dayanma gücünü, takatını yıkıcı benzeri manüplâsporlan ile büyük ve masraflı yareyan etmiştir. yonlar bugün hayli kalabahk o tırımlara girmek ve kendi evlâtBirleşik Amerika bundan daha lan geri kalmış memleketler ca lannın ikazlannı hesaba katma1015 yıl önce «More Food for miasını her yönden kontrol altınmak bu şartlar altında bulunan Defence» parolasını kendi vatan da bulundurmak için en iyi ve toplumlann müşterek bir davradaşlarına izah etmiş ve tarım ile en tahripkâr savaş araçlan halinışı haline girmiştır. Bu toplumlar haklannı savunabilmek için hayvancılık ve balıkeıhk sektör ne getirilmiş bulunuyor. barut kadar, yiyecek maddelerine lerini sadece ticarî maksatlarla Çok tahıl ile beslenen memle de muhtaç olduklannı henüz öğdeğü, devam etmekte olan soSuk renememiş bulunuyorlar. Fransa harbi kazanma maksatlan ile se ketlerin hemen hiçbirinde'belirli ile Birleşik Amerika arasmda bir ferber duruma getirmiş bulunu bir kalkınma ve bilhassa teknik alanda kazanılmış bir başarıya süre önce cereyan eden «piliç haryordu. Dünyanın ileri ve güclü şahit olmak kabil değilken, çok bi» geri kalmış toplumların aytoplumları bu hususta her gün ve süt kullanabilen dınlarını güldüren bir hâdise odev adımlan ile gelişen ilerleme et, balık larak değerlendirilmişti. Halbuler kaydederlerken birçok gelis memleketlerin bu çeşit beslenki bu toplumlann hemen de hep mekte olan memleket, şeker en menin sağladığı sağlık ve ekonosi piliç harbinin değilse bile ekdüstrisini geliştirmek, uzun vâ mik güc ile entellektüel kudrete dayalı olarak dünyanın işini bi mek harbinin içinde yaşıyorlar deli borç karsılıŞı Iimanlanna kadar gönderilen buğdayı bol bol tirdikten sonra fezaya tırmandık ve müdafaasızdırlar. kullanmak ve nihayet petrol gi lannı görüyoruz. İleri bir toplum olan Fransa bi, tankerlerle memleketlerine Bu böylece devam edecek ve bunu hisçedebilmiş ve savunmaakan soya yağını hidrojenleyip mücadele hiçbir zaman ateşli si sını aldığı üretim tedbirleri ile tatlı yeraek ve tatlı konuşmak lâhlarla yapılan karşı karşıya ve tamamlıyarak yiyeceklerle toppolitikasının kucağına düşmü? kabadayıca bir mücadele haline lum beslenmesinin önemini kavler, üretici hüviyetlerini kaybe gelmiyecektir. Çünkü ileri top ramıştır. Fakat peri kalmış topdip tüketici bir toplum haline lumlar kendi yaptıklan ateşli si lumlann pek çoğu henüz olup pirmenin zaafı içine düsmüşler lâhlardan kendileri de korkuyorbiteni şaşkın gözlerle seyretmekten ileri geçemivor ve bocahyordir. Bu toplumlar bu süre icinlar artık. Bizim bugün kapalı lar. de modern harblerin mücadele bir şekilde ifadeye çahştığımız vasıtası olarak barutun yerini iktisadi harb ve bunun bir meyBir asker olmadığım için ve ekmek ve besin maddelerine bı dan harbi haline gelmi' olan yi Kıbns olaylarını bu yönden derakmıs bulunduğunu henüz öğreğ»rlendirmem mümkün olamanemenıls'*bülunuyorlardı. yafiağmdan sekiz aydır toplu. mumuzu ve Dünya kamu oyunu Bazı toplumlar stkıntı içinde Mualli v* F. işgâl eden Kıbns olaylarını bu Can Boztcp* bulunan insanlann karınlannı yönden değerlendirmem tabii Bora'nın kwdoyurmak suretiyle kazanılabilemümkün olamayacaktır. deşl KAYA ceğine inanmakta ve bu inançlaFakat Kıbrısta cereyan eden Boztepe'nln rmın pratikte verimli bir şekilde hâdiseleri kullanılan mücadele doğumunu doet vasıtalarını mukayese etmek ve kullanılabildiğini son yirmi yıl ve akrabalann» müjdebundan bir sonuç çıkarmak suiçinde müşahede etmis bulunmak retiyle insanlan aç bırakmak sutadırlar. Esasen Ingilterenin pi22 Ağustos 1964 retiyle mağlup etmeye çalışan Şliago rinç ile beslenmeye mahkum etyeni ve ashnda eski bir zıhnıyetiği ve çeşitli vejetaryen dernektin denendıği bir olay gibi göler ve bitkisel yiyeceklerle yetinrebiliyorum. Cumhurlyet 10733 meyi telkin eden bilimsel teşek•«««•••••I Insanlar ve toplumlar arasınküller \»asıtasiyle bir sürü halidaki mücadele hiç bir zaman son ne getirdiği 400 milyonluk Hinbulmayacak ve hüviyeti ile mil MEVLIT distanı senelerce hegemonyası liyeti ne olursa olsun bir toplum altında tutmaya muvaffak olmuş dığer toplumun yıyeceğine göz Çok kıymetll bulunması ve sabah kahvaltısındikmeye devam edecektir. Yakın varlığımız, blzamana kadar dost kazanmak ida bile tuzlu balık ile domuz pas ricik kıami3 çin kullanılan besin maddeleritırması ve yumurta yemeği ihmal tst. Ünlversltesi nin, yann düşmanca kullanılaFelsefe Eölümü etmiyen Ingilizlerin politikayı abileceğini de hatırda tutmamız âğTenellerlnden raç olarak kullanmak suretiyle ve olaylardan netıce çıkarmave T. M. T. P. dünyayı kontrolü altına alabilen Kültür Festivall mız gerekiyor. Orta Doğuda bir güc haline gelmiş bulunması. Komltesl BaşcSulh için gıda yardımı» progra. kanı onlara benzemeyi arzu eden dimının kesilmesi bu etkiîi silâhın ğer toplumların dikkatini çekmiş kaç türlü kullanılış yerinin olDÜYGU duğunu bize de öğretmelidir. bulunuyordu. Füze rampalan ve atom bombasından daha iyi çalışan ve toplumları midelerinden kontrol altına almayı mümkün hale getiren bu yeni metot ve etkili silâh bütün geri kalmış toplumlar üzerinde şeklen dostça ve gerçekte ise tahripkâr maksatlar ile hâlâ kullanılıyor. Fakat bu toplunlann bazıları bunu farketmlşler ve ted bir trafllc kazası sonucda ellm kaybının 40. gününe rastlıyan yannkl 13 Bylul pazar gunü Slşll Camllnda öğle namazından sonra azlz ruhun» Mevllt otutulacattır. Arzu edenlerln teşrtflert ric» olunur. Allesl Cumlıurljret 10741 45 SATILIK DAİRE Etiler, Bebek kovuna nazır eski Nisbetive ka«n mevkiinde şahane denii, manzarah 7» m2 salon 4 vatak odası. şömine. telefon. kalorifer ve müstakü garajlı daire. Sahibinden. 44 51 53, Cumhuriyet 10712 ELEMAN ALINAGAK İzmit'de yabancı sermaye ile kunılu bir işletmenin Sosyal servislerinde çalıstırdmak üzere Hukuk veya Iktisat Fakültesi mezunu bir eleman almacaktır. .. * . f. .İ Yazman'ın Eylul 12 Cemaziyelevvel 6 3 S V. 1 6.35jl3.10|16.43|19.24]21.57] 4.51 İlâncüık: 2309/10749 111.101 5.441 9.18112.00! 1.331 6.23 Bu şartlar altmda toplumumuzun beslenmesi işini bir fantazi olarak kabul etmekten vazgeçip, bir savunma konusu olarak ele aîmaya ve en kısa süre içinde bir çok memleketlerde olduğu gibi bir «îaşe Bakanlığı» kurmak suretiyl» konuya bilimsel açıdan girmeye mecbur bulunuyoruz. Geleceğin savaşlannda barutr tan çok ekmek kullanılacaktır. Almanca bilenler tercih edilir. İsteklilerın 1J0.1964 tarihine kadar Posta Kutusu 5 Izmit adresine müracaatları rica olunur. Reklâmcılık 3178/10734 CUMHURİTKTtaı TeCrikasc BAY OSCAR: Biracı şarkı Yazan: A. J. Cronin llllllllllllllllllllllll BtR ACl SARKI 137 13S BtR ACI BtR ACI ŞARK1 139 PROP. NtMBÜS'UN MACEKALAR1: Hiç bir şey anlamadığımı yüzümden belli etmiş olacağun ki o da anlatmaktan vazgeçti. Ba gmı iki yana sallıyordu ama, kolay kolay yenilecek kimselerden değildi. Daha sudan bir konuşma kapısı açtı. « E, birazdan gelirler. Ama, Simon Amca gel mez. Piskoposlan buluşacakmış, kolay kolay kurtulamaz.» Ondan geri kalmamak için ben de •evet der gibi başunı salladım ama, ne demek istiyordu, piskopos kimdi, bilmiyordum. Simon Amcam mezarlığa gitmek üzere yola çıkmadan önce annemle gizlice bir şeyler konuşmuştu ama, ne konuşmuşlardı, onu da bilmiyordum. Nora anlatıyordu: « O moruk piskopos direniyor elbette ama, sonunda boyun eğmek zorunda kalacak. Anlıyor sun, değil mi, Simon Amca için büyük bir şeref bu.» A, evet» diye attım. Bu minnacık büyücü kadın her şeyiıı girdisitıi çıktısmı pek iyi biliyor gibiydi. Yalnız, içime korkuyla karışık bir nıerak uyanmıştı. • Piskopos dediğin kim, Nora?» diye sordum. Yüzüme şöyle bir baktı. «VV'inton'daki piskopos, yahu; şu moruk Mick Macauley. Bilmiyor musun: Simon Amcamı gene o İspanya'daki okula öğretmen olarak istiyorlar.» , Şaşkmlıkla, korkuyla Nora'nu yüzüne bakakaldım. Demek Simon Amcam bizi bırakıp gidiyordu, tam benün onu pek sevmeye başladığım sırada. Annem de ona öyle bel bağlamıstı ki! Bir ara ikimiz de konuşmadık. Sonra ben: «Ama, Leo Amcam gelecekmiş» dedim. O güne kadar hiç görmediğun bu amcamJa yeni yeni ilgi kuruyordum, bunn kaybetmek fatememiştim. Nora hiç önem vermiyormuş gibi bir tavırla: «A, evet» dedi. «Leo Amca gelecek, tren bekliyor. Pek acayip bir adam o.» « Acayip mi?» « Hem de ne! Göreceksin bak. Kanı soğuk. taş yürekli piç diyor Terry.» ona Bu ağızaalınmaz sözü Nora sanki hâlâ piskoposu konuşuyormuş gibi, öyle, gelişi güzel, tepedcn inme söylemişti. baştan asağı bir ürperti geçirdim. Ama, gene de ayak diredim. « Peki, ne iş yapar, Nora?» Mağazası var VFinton'da. Toptan kumaş satıyor. Ama, Conor Amcam kahkahayı basar, •Leo'nun neler yaptığmı kimse bilmez» derdi* İki günden beri pek büyük sarsmtılar geçiriyordum, hele şimdi, hiç bcklenmcdik bir sırada, babamm sağmış gibi, kahkahayla gülüşünden söz edilince birden gözlerim dolu dolu oldu. Nora kaşlaruu çatarak beni azarladı: « Başlama gene allahaşkma, tam senden ye ni yeni hoşlanmaya başlamışken. Gel sana tavuk ları göstereyira.» Kolumdan yakaladığı gibi aldı beni zorla kümese gölürdü. Ne olursa olsun beni eğlendinneyi kafasma koymuştu. « Bak işte tavuklar. Gehgehgehgeh. On iki tavuğumuz vardı ama, ikisi öldü. Şu kuluçka olmuş, aman kışkışlayun folluğa yatmasm. Bak bir yumurta var, esmer yumurta hem de. Alalun, kahvaltıya pişiririm sana.» Üzeri pürüzsüz, esmer, tektük benekli yumurtayı uzanıp alırken beni heveslendirmeye çalışıyordu ama, para etmedi. Gün ışığından kümesin firperti verici loşlnğnna girişim, samanın iç bayıltıcı koknsn, daha ekşi ba«ks ko knlar içimin ezikliğini büsbfitün artırmıştı. Ağlamak üzere oldngumn görünce Nor» : «Vszgeç şundan, yahn, alUhaşkın»!» diye beni gene azarladı. Sonra, elinde yumurta, beni kümesin duvanna doğrn itti, btr kolunn nkı «kı boynuma doladı, 3bür kolnnn tepemden duvara dayadı, başladı bana kafasiyl« hııü hıılı vnrmaya. Saçlannın yüzümü yalayısı, vflcBdunıın sıcaklı*ı, kolnnnn bana sıkı sıkı sanlışı, bütün bunlar, tnhaf değil mi, beni yatıştırdı. En sonunda, soluk solnğa kalıp da dnrnnea, üzüldüm: Kızın bn beni iyi edici çabalayışı daba nnın sürsfin isterdim. Bayfin baygın gülümsemeye başlamıştım, birden fark cttim: Basımda yapıskan bir pıhtı vardı, enserae doğm akıyordu. Nora: «Eyvah, yumurta kınlnuş!» diye haykırdı. «Çabnk, mendilini ver bana. To, aldı rma, bir şey olmaz. îyi bir şampnvan yerine geçer, saçlara çok yararj» Ne yapabilirdim ki? Kendlm! onnn ellne bıraktım, beni sildi. karnladı. Sonra, »3yle bir tepeden tımaga süzdu. «Neyse, ıslaklık gitti» diyordn. «Ama, yukan çıkmadan gene de silmek ister.» Kuzn gibi, onun arkasına takıldıra, avlnya geçtik, arka kapıya do|rn gittik. Orada, daracık bir arahktan, meyhaneye geçtik. Fitdişi bira tnlnmbalanna, raflara dizili sıra cıra şiseIere, yere serpilmiş bir parmak kahnlığındak! talas tozlarına ben hödük gibi bakakalmıstım. Noraî «ölüye saygı elsun diye bngün kapahyiz» diyorda. (Arkan var) NAZtME NADt * Genej Yayıo MOdürO SahlbJ CumhuriYet Sayısı 25 Kurus SeneMr a «ylılı S arltfe AtatOrk Uulvan Veneı ADII JS «4. 11 M S* Bürupur Qa« Bulvan No 18 Tel: 31230 ECVET GÜRESLN * ?aa tslertni fllleo Idaı* adco Sorumio MOdflrı VECÜİ KIZlLDEMtR Gazetemlza fOnderneo ymnlaı ko. aulsua, konulmaaa ud« tUnlardaa ımnıılljı I Kabul olunmaa. Aboo* vm tiân Mlon ıçtn sarfjD OstfliM cAbooe» rtjm ctlto S«rvl(l> kaydıniB konma» Itzundır. rorklye IMlOt ll.i.fKI u n Ki Ura Kr. Tatlb Kase Mahallr«i No S Dtvsrbaldi 150.00 TS.00 Telef nn • 10(11 40.00 «2 00 <ifllMK¥ n.l.KKl KücOkMai Mnrdanı Bcnrar H»a> ADANA ı~\tnn «9M »• Yayas * CÜMHURIyiSI Uatbucıuk « CazetecUlk T. A Ş. CaÜmioglo Bo gaztta. BASIN AHUAK YABaJkni Sokab No S»tl SASINA uymayı taahhut rtnüstll 10 0» 44 00