19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
tKÎ CUMHURİYET 7 Ağustos 1964 Endişe... veesef! Amerlkan ucaklan Knzey Vietnamı bombaladı. Washington bn davranısa geçerken biçbir müttefikine baber vermemiş; ancak. olavdan sonra bir konuştna yapan Başkan Johnson : Biçbir dost endıse duymamalı demistir. Açıkca söyliyelim ki biz kendi hesabımıza yalnız «endişe» değil, esef de duyuyonız. Bu dnyguların elbette nedenleri vardır. Tümünün birden açıklanması nznn sürer. Çünkü Türk basını Vietnam'da olan bitenleri ilgi alanı dısında hırakraıslır. Okuyucoların çogunluğn Günevdoğn Asyada olan bitenlerin yabancısıdır. Ancak Amerikanın bu uzak ülkede sürdürdüğü savaş politikasınj en basta Fransa olmak üzere mütlefiklerinin bile tasvip etmediğini ve desteklemediğini söylersek, Tonkin Körfezi harekâtının bütün dünvaya nasıl bir emrivaki yüklediği kendiliğinden anlaşılır. Bu gibi emrivakilerde her devlet olan • bitenlere karsı kendi çıkarlarına nygun bir yeni davranısa geçmeğe çalısır. Bunan için Amerikanın Tonkin taarruzunıın Batıda ve bizim restni çevrelerimizde nasıl karşılanacağı bir ayn konudur. Biz kendi hesabıraıza gerçekleri knrcalarsak Snce sunu görürüz : Ortada tek btiyük bir gerçek vardır: Barıs yeniden tehlikeye atılmıstır. Dünya bir büyük savasın esiğine dayanmıstır. Milyonlarea, hattâ milyarlarca insan kendi iradesi dısında kendi hayatlan pahasına bir oynna sürülmektedirler. Kuzey Vietnam bücumbotlannın Amerikan savaş gemilerine tecavüzii elbette tasvip edilecek bir davranıs değildir. Ama, Amerikan açaklannın Kuzey Vietnamı bombalaması nasıl bir anlanı tasır? Bn anlamın yeryüzü barısını korumak gibi bir iddiası oldufunn kabul edemeyiz. Kıbrısta aylardan beri TCrklere yapılan bitmez tükenmez tecavüzler karsısında Üçlii Antlaşmanın bize verdiği hakkı kullanmak istediğimiz zaman karşımızda Amerikayı bnlduk. O zaman ne demişti Sam Amca : Teryüzü barısını korumak için fedakârlık yapmak gerekiyor. Sabrediniz! Aylardan beri süregelen Kıbrıs katliâmı bovunca bize sabır tavshe edenlfrin Tonkin Körfezindeki hiddetleri hepiraize acı ve yeni ders olmalıdır. Eğer Amerika olmasaydı da tecavüze ağrayan bır baska devJ let olsaydı, Tonkin Körfezindeki hikâye nasıl bir gelişme takip ederdi? Şüphesİ7 ki notalar, protestolar, > azısraalar, çizismeler, konnsmalarla sürüncemeye girer giderdı dâva . Ama Amerikanın (artık çok iyi tanıdığımız Amerikanın) kendl çıkarlanna dokunnldnÇu zamanki davranısı ile öteki davranışları arasında biçbir münasebet yoktnr. Bnnun içindir ki, Tonkin Körfezi ile Kıbns karasulan ayn ayn metotlann riizgârlariyle dalgalanmaktadır. Biı Türkler bn gerçeçı çok iyi kavramalıyız. Bilmeliyiz ki, Başkan Johnson'nn bütün dünya milletlerivle yaptığı konuşma da Tonkin'le Kore'yi birbirine benzetmesinin artık değeri yok tur. Ve zaten Kore gazilerimiz madalyalanm çoktan iade et'mişlerdir. Kıbnsta vüzlerce Türkfin dldürülmesini ve kaybolmasını aün va barısı uğruna sabırla karsılıvan Türklerin, Baskan Jobnson'nn davranısı karşısında valnız «endişe» değil, aynı zamanda esel dnvması bu yüzdendir Ve dünyavı savasa snrükliyebilecek bir sabırsızlıfın karsısında eset duvçnlarını açıklamak bizim gibı en büvük imtihanı vermiş bir mıllet için artık hak haline gelmistır Amerika öyle göriilüyor ki, her davranışiyle dünya liderliğine lâyık olmak durumundan biraz daha uzaklaşmaktadır. =haberleri Doğumun beslenme ile kontrolu Aıııeri ıiıı=ıiıııııııııııııııııııııi!iıırııuıııııııııııııııııııııııııııııııiMiııııııııııııııııııııııııııımımmıııııımij|ııiı İ Günün Konuları | ii'iııi fahsisinde ıil llilllllli] Doğumun kontrola konusu, surat!e artan ve ıhtıyaçları gunden gune fazlalaşan dunya nüfusu Yazan: Doc. Dr. Osman N. Koctürk mektt \ e çesıtlı salıpurd gore cezalandırmaktadır Sıvılızasjonun getırdığı yenılıkler oıaıak alkı,)adığımız blrçok vasıtanın bugun kanser, kalb ve damar has tahkları ile sinır ve solunum hastahklarının gerçek seoeplerı olduğunu dğrenmıs bulunuyoruz Bundan dolayı gunumuzun en rahat ınsanı, buyuk şehırlerm her turlu gaılesınden uzak ve tabıatın kucağında vasıyan ınsandır Doğumun kontrolunun bır !ürum olduğu hususunda ısrar edenler muşahedeler ve ılmî delıller ile de doğrulanması mumkun ve tabıatm kalıplarına uv gun bır çareyı gnrmemezlıkten gelmekte ve ılle kadmlara hap yutturmada ısrar gostermektedır ler Fılhakıka bol et. balık, sut ve yumurta kullanabilen tngıltere. Bırlesık Amerika. Fransa. Avusturya ve Batı Almanya gibı memleketlerde nüfus tehlikelı farzedilebilecek bir nıspete göre artmamaktadır tsrael genış goçlere sahne olduğu halde. bu mem leketın nüfusu bıle çok tahjl kullanan Hındistan Pakistan ve Tür kıye c;bı memleketlerdekı artısı gostermıyor Halbukı bu memleketler çocuk olümü bakımından da rekortmen memleketler olup, bu çocuklar olmemiş olsalar aklı dtırduracak bır nıspete gore artma istidadındadırlar tnsanlann bir taraftan doçup bir taraftan toprağa verüdiklerı bu memleketlerde nüfusun böylesine artmakta olusu bunların vavru yapmaya ydnelen ışlerden baska hıçbir sevle meşgul olmadıkları kanısını uyandıraeak kadar tuhaftır Işte bu noktada nufus artısının gerçek «ebebı olarak sulfonamıtler ile antıbıvotıklerın ve koruyucu hekımlığın basarılarını gostermek ıstıyenlerın de hataları ortaya çıkmaktadır Çünku nufus bu ilâclan bol bol kullanabilen ve koruyucu hekımlık bakımından en ılen safhaya ulaşmış memleketlerde değıl. çocuklann pıslık ıçınde yuvarlandığı ve bır dılım ekmekle yaşamaja çahştıkları, hekimlık hızmetlerinden mahrum memleketlerde artmaktadır Yakın çevremi?e baktığımız zamanda sehrın mureffeh ve sağhk bakımından oldukça düzçün şartlar ıçınde bulunan kısımlannm defil, kenar semtlefinin ve fakır mahaltelerinın bu yönden daha velut olduğunu görüyoruz tspanyollann sık sık kullandıklan »Zengının sofrası ve fakırin yatafı zençın olur» sozü asırlardır devam eden müşahedelerın mahsulü olup, Türkçemizde de aynı anlama gelen sözler vardır Umumıyetle çok tahıl kullanan ve bundan dolayı kotu beslenen toplumlarda doğum nıspetının yüksek ve aynı sebeple proteın yetersızlığıne dayalı sebepler üzerınde gelı^en çocuk ölumlerinın de bunlarla yanşır durumda olduklarını görüyoruz Tabıat ezelî kanunlarına uvarak hastalık ve kotu beslenme dolayısıyle yaşama şansı azalan ve vitalitesi tukenen ınsaniarın seksuel faallyetını artırraakta ve onları çok çocuk yapmaya gıden olaylara itelemektedır. Çok tahıl ve az hayvansal proteın sağlığı bozan sebeplerin başında geldığı ıçın mısır, buğday. pırınç ve benzerierının çoğunluğu teskil ettiğı ve et ile balık, yumurta ve sütten yoksun kalıplara gore beslenen ınsan topluluklannın çok çocuk yapmalanndan daha tabıi bır sonuç düşunülemez Şu halde doğumu kontrol eğer lüzumlu ıse bugün mahzurrefrikası: 13 Deniz Nakliyat Sirketı Amerıka hattına gemi tahsıs etmekte güçluk çekmektedir. Plânlama dairesınin kararlarına gore ıthâl mallarımızm yüzdeellisı Türk bandıralı gemilerle taşınacak iken bugün ancak bu yüzde 13 cıvarındadır. Bu mevzuda Deniz Naklıjat Genel Müdürü Nazıra Uzunhekim şunları soylemıştir «Gayemiz kısa zamanda plân hedeflenne ulaşarak vuzde 50 oranına varmaraızdır Bu ıse gemi almakla olur. Şu anda talep ettığimiz 15 bin tonluk iki şilep ahnırsa şirketimiz büytık kâx sağladığı gibı dövız merinden büyıik avantai sağlanır». îstanbulda evlenmeler artmaktadır. Evlendırme memurluklarında 1964 yılmın 6 ayı için 5861 çiftin ni kâhlan kıyılraıştır. Bu rakanı 1963 yılının ilk 6 ayında 5428'di. Yine geçen sene içinde evlenenlerin kesin sayısı da 13606 çıft olarak tesbit e dijmiştir. Bir sure önce Üçlü gorüçmeler için Turkiyeye gelmiş olan Iran Sahı Muhammed Rıza Peh'evi, şehrimizde «ordüğü yakm alâka dolayısıyle Vali Ni>azi Akı ve Belediye Başkanı Haşim tşcan'a birer madalya vermiştir. Madalyalar önceki gece törenle, tran Büyukelcisi Ekselans Kaosro Kaosrovani tarafından Akı ve Işcan'a takılmıştır. Denizcilik Bankasının şehir hatlan için Camialtı tersanesinde inşa ettirdiğı Harem araba vapuru 10 A*ustos Pazartesi günü törenle denize ındirilecektir. Türk tersanelerinde inşa edilen 7 araba vapuru olan Harem tamamen Türk emek ve malzemesı i!e inşa edılmiştir 56 oto taşıyacak kapasitede olan araba vapuru makina montajını müteakıp servise girecektır. Harem araba vapurunun Boyu, 58,20. genişliği 17 metre olup, 11 mil sürat vapacaktır. 6 ay içinde 5428 çift nikâhlandı İran Şahı, Akı ve tşcana madalya gönderdi «Harem» araba vapuru denize indiriliyor Film ve dublaj artistlerinin vergileri bir şekle bağlandı O1VAN OTELİ MÜDÜRİYETI ERENKÖY DİVAN PASTAHANESrŞtıb€sînllıaçıî<51 40layısiyle gerek bizzat gelerek gerek çiçek veya telgraf göndermek suretiyle iştirak edtn sayın dost ve müşterilerine teşekkür eder, her zaman olduğu gibi yeni çeşitlenyle SrenKov ve havalinnin emirlerinde bulunduğunu bildirmekle şeref duyar. Aders: Bağdat Caddesi Kantarcı durağı 319. Tel: 55 16 4» Film ve dublaj artıstlerı ile film ışlennde çalışan ber türlö teknık elemanlar şımdıye kadar ücret e«ası üzerınden vergılendınlmekte ıdi Ancak malî kaza mercılen bu arada Danıştav adı geçenlenn serbest meslek erbabı olduklan şeklınde bır yorum yapmıştır Bu görüş sayısız kararda belırtılmış buluaduğu ıçın Maliye Bakanlıiı da a^nı yorumu .aanımsfiiaış ve Isfbıkata bu şekılde bır veçhe vermıştır. Bug'Jay Öğüttürüîecektir ErsğH Kcmürteri İştetmesindan: Batı Almanya'ya gıden ışçılerıjmızın sayısı 73 bını bulmuştur. | 1964 yıh sonuna kadar 20 bın ışıçı daha Almanya'ya göndenleeekFaal 8784 90«4 tır Bu arada Almanya'da tramvay larda çalıştırılmak üzere 15 vatman ile, sosi"> ımahnde çalısacak kasaplar ıstenmıştır Almanyaya giden işçilerimizin sayısı 73 bini buldu 1 Ayhk 47P ton buğdayın şartnamesine göre bir sene müdde''e ö'ğüîülmesi işi icın kt,palı zarf usulıi ile teklif aîınacaktır 2 Tekllf zarfları 2 9 1964 çarsamba günü saat 14 de EreŞŞli Kömürleri İşletmesi (E K İ > Ticaret Müdürlüğünde açılncaktjr. 3 Teklif mektuplan ve g<*çic" teminatlar ayni gün snat 12 ye kadar E K İ . Özel Büro ŞefMine verilmiş olacaktır Postada vaki gecikmeler kabul olunmaz. 4 Şartnameler Zoneuldakta EK.İ Ticaret Müdürhığünden. İstanbulda Bevoâlu Tstıklâl Cad Pıremeeı Sok 1 Baro Han 2 katta TKİ Genel Müdurlüğu Satmalma Müdürluğunden. Ankarada Türkiye Körnür Isietmeleri Kurumu Genel Mıidürluğunden temin edılebilir 5 Müessese ihaleyi yapıp yapm3makta veya dılediğine yapmakta serbesttir. (Basm Z. 262 14580 '9078) DURUIVllJ Bütün bolgeler az bulutlu ve açık geçecektir. Hava sıcaklıklurı düne nazaran doğu anadolu bolgesinde değişmiyecek, diğer bolgclerde biraz artacak. rüzgârlar genel olarak KuzeyDoğu yonlerinden hifif olarak esecektir. Açık ve hatit rüzgârlı geçecek Ağustos 7 Rebiülevvel ?8 V E 1 6.00,13.19| 17 13 20 18 22 04 3 59 I 9 40 5 001 8 53 12 00 I 45 7 40 nun artış oranının dusurulmesı bakımmdan dığer meselelerı gerıde bırakan bır önem kazanmış bulunuyor. Bılhassa gelışmekte olan ve bugunku halı bıle kendi halkmı doyuramıyan memleketler doğumun kontrol edılmesı lüzumuna ınanmıs ve hıç değılse yanaşmış görünüyorlar Boyle olmasına rağmen tabiatın oormal reaksıyonlarını ınsan elıyle kontrol altına almanın mahzurlarını tanıyan ve bundan dolayı çeşıtlı teklıflere karşı olan sayı ve kahte ıtibariyle dikkate alınacak nıtelikte bır muhalıf zümre de mevcuttur ve tezlerinı her münasebetle açıklamaktadırlar Bu arada Türkiyemiz de bu konudakı tartışmalara sahne olmakta, bır tarafta Sağlık Bakanlığı Müsteşarı ile ona yakm çevreler ilâçla vsya aile plânlaması ile doğum kontrolunun kaçınılmaz bır luzum oldufunu gavunurlarken. bazı ılim adamları, yazarlar ve yabancı matbuaftan gazetelerıne yansıyan haberler ıddıa edılenlerın aksını dogrulavacak hukümlere varmaktadırlar Sigaranın zararlı olup olmadığı konusunda yıllarca devam eden ve hâlâ da olumlu bir sonuca bağ'.anmamıs bulunan iddia ve haberler gibi doğumun kontrolu konusunun da belırlı bır hukme bağlanması daha bır sure mıimkun olamıyacak gibı gorünuyor Boyle olmasına rağmen işın sosj'al ve ekonomik cephesını şimdılik konu dışı etmek suretiyle doğum kontrolu konusunda bır karara varıldığı takdırde kullanılacak vasıtalar üzerınde daha şımdıden bır tartışmava gırmek favdalı olacaktır Mevzuun bıvolojık vönü ile ele alınması ve çeşıtü vasıtalann gozden geçırılmesi doğum kontro lunda ilâç kullanmanın ne kadar tehlikeli bir risk olacagını bize daha aşikâr bir sekilde gösterecektir Bazı haberlere göre henüz kamu oyuna gerektığı gibı açıklanmamış ve münakaşaları tamamlanmamıs olmasına rağmen gebeliğı dnleyicı ilâçlar degişik isimler altmda memleketimıze ithal edilerek kullamlmaya başlanılmış ve bu haber ılgilılerı ciddi ve yerınde bir telâşa sevketmış bulunuj'or Temmuz ayının sonlarına doğru tstanbul Halk Sağlığı Koraıtesınde bu .^onuda Prof. Dr Kâzıra Arfeanr tarafından bır açıklama yapilmış, «Nufus Plâftlama Kanunu» henüz çıkmamış olmasına rağmen bazı lınnalann doğumu önleyıcı ılâçlan dışardan ıthaJ ettıklen haber verilmıştır. tngılız Tıp Cemıyetının Manches. ter'de tertıpledığı bir toplantıda tanınmış kadın hastahklan uzmanı Dr Eric Gerrad'ın doğumu kontrol için kullanılan bu çeşit hapların aleyhınde bulunduğunu ve bu hapların hıpofiz iizenne yaptığı etkılerin zararlı tesırlerının gelecek gunlerde daha ıyı gorulebıleceğını açıkladığını goruyoruz Gerçekten ınsan neslinın bekası ıçın tabıatm zevklı bir iş haline getirdığı ve yavru yapmaya yonelen olayların bir hapla ve bu kadar kolaylıkla önlenmesı ve bunun hıçbır zararlı etkısınin olmıyacağını iddia etmek ınsana biraz tuhaf gelmektedır Bu hapları yapanlar ile satanlar. doğumun kontroi altına alınmasında kendi kuşaklan hesabına çıkar görup geleceğı düşünmıyen!er ve nıhavet bu konudaki ısrarlannın gerçek sebeplennın bilınme«ı mümkun olmayan bir kısım ınsan şimdılik tabiatın değışmez kurallarını unutmus veya bilmiyorrnus gibı davranıyorlar Tabıat ana kendi kuralları dışında hareket edenleri ve etmek istivenleri hiçbir zaman affetme kılde ıthalı hususunda ıstıcal gosterılmeden beslenme zemınının du^enlenmesı ıktıza eder Doğumu kontrolda kullanılan haplar kadının sağlığı pahasına sadece doğumu önleyıcı etkıler vaparken beslenme zemininin duzenlen mesı ıle eğıtımın daha olumlu bır hale getırılmesı. savunmamızın kuvvetlenmesı. sağlığımızın düzenlenmesı, entellektuel gucun artırılması gibı daha bırçok mıllî dâvamız da kendi kendıne halledumış olacaktır $u halde tabıata uygun ve polıvalan bır tedbır varken neden bınlerce dolâr harcıvarak mahzurlu bır seklı denemeye ısteklı olduğumuzu anlamak hakıkaten guç bır ış olacaktır Turk toplumu çok ekmek ve 87 et ıle balık yıyebılen bır toplumdur Et ve Balık Kurumunun kuruluşundan bu tarafa on yıla yaklaşık bir zaman geçtığı halde hayvansal protein üretimını artırma bakımından kararnamesıyle bu gorev kendisine veril mıs olduğu halde. bu kuruluşun yurda olumlu bir venilık getiremedıfini üzülerek görüyor ve isın tam tersine vaS komiîvonculuğu ıle para kazanmaya çalısma sını tasvıp etmıvoruz Halbukı memleketımız hayvancılığa elverışlı ve denızlerı balıkçılık bakımından en müsaıt şartları haızdır Boyle olmasına rağmen sağlığımızdan tutun da. eğitim ve kalkınmamız ve hattâ bu yazıya konu edmdıSımiz dogumun olumlu bır şekılde ve tabiatın kalıplarına uygun tedbırlerle kontro]unu mumkun kılacak bu kabil tedbırler üzerınde durmuyor ve her î'i halletmek ıçın dış mem leketlerden ıthal edilecek bır hap u?erınde tartışmava devam edıyoruz Sıkna eelınce. memieket çocuk larının goruslerını hıçe sayarak , dı« memleketlerden davet edilen | uzmanlara doğum kontrolunun | bır zaruret olauğunu ı/ade ettırdıkten sonra haplan methettırmek de sempatı ıle karşılanan bır usul değildir Çünkü Manches ter'de soylenen bir soz Türkıvede kısa bır sure sonra duyulmak ta ve içinde bulundugumuz düzen bunların açıklanmasını ve tartışılmasını vasaklamamış bulunmaktadır Bize kalırsa Prof Dr Kâzım Ansan'ın beyanları ve gosterdikleri telâş jerinde, D* • Eric Gerrad'ın doğumu önleyıcı haplar hakkındakı açıklamalan doğrudur Doğumun kontrolu kaçınılmaz bır zaruret ıse bunu halkımızın beslenme düzenını tashıh suretıyle çok yumuşak tedbırlerle yapabılır ve aynı zamanda memleketımızın onemlı dâvalarına da omuz vermış oluruz Bunun ıçın yapılacak şey Sağlık Bakanlığının Tarım BakanJığı ıle temasa geçmesı ve doğumun olumlu bır şekılde kontrolunu mümkün kılmak uzere hayvancılık ve balıkçılığın kalkındırılması hususunda memleket çapındakı bır seferber. lığe yardımcı olmasıdır Bu tesebbüs umumı sağlığı duzeltecek, ortalama ömrü uzatarak Türkiyeyı az yaşıyan toplumların ddrdüncüsü olmaktan kurtaracak ve kalkınma hızımız da buna paralel olarak artacaktır. :J larından bahsedıien hapların kullanılmaması ve hele kanun çıkmadan yurdumu za şu veya bu se AKBANK KARABÜK Ş UBESİ HİZMETİNİZDEDIR. Hesap açtıranlar arasında HUSUSİ ÇEKİLİS Ayrıca Umumî çekilişlerde kazanma şansı A 1 k . ilk Reklâmcıhk T E Ş E K K Ü R BIKİCIK K i p i E T L İ VE SF\TGİLİ OĞLUMUZ, EŞİM VE AĞABEYİM VT'KSEK TEKSTİL MAKİNE MİJHENDISI LÜTFÜ KÖKSAL 1 ağustos 1964 cumartesi günü ani vefatı ile bizleri büyük acılara gomerek aramızdan ayrılması dolayısiyle yapılan cenaze merasıminde bulunan, çelenk yollayan, evimize kadar gelerek bizleri tesellıye koşan, mektup. telefon ve telgrafla samiiıi alâkalarım esirgemıyen pek muhterem dostlanmıza akrabalarınuza, Akın Tekstil FabrJcası arkadaşlarına ve işçilerüıe • yı •r ayn teşekküre teessürümüz mâru olduğundan sonsuz şükranlarımızı gazetenızın tavassutv il° rıca ederiz. KÖKSAL ve ZORLÜ AJIeleri Cumhuriyet 9080 DâncUık: \l Giilhane Parkında Kuılayın Böyük Sünnel D^ünü Kızılay Beyoğlu Şubesi 8 ve 9 ağustos cumartesi ve pazar günu gecelen dahil Gülhane Parkında büyük bir sünnet düğünü tertip etmiştir. Memleketın tanınmış ses, saz, sahne ve orkestra sanatkârlarının iştırakiyle yapüacakır. Cumhuriyet 9062 Türkiye Ziraî Donatım Kurumu İsfanbu! Bcfge MüdüriSğünden: Kurumtımuzca 2 adet yüksek basınçh buhar tcazaıu, 2 adet su yTinmşatma cihazı, 2 adet süt pişirme kazanı, 3 adet m e y v e ve sebze haşlama kazanı v e 2 adet de santrifüj sıtır alınacaktu. Buna ait şartnameler Galata P.ıhtım caddesi No. 7 Bölge Müdürlüğümüz Satınaima Servisinden alınabilir. Son t t k l i i verme müddeti 17/8/1964 günü saat 17 y e dardır K u r u m ihaleyi yapıp vapmamakta serbesttir. (Basm dek' ka ESİ.N PORTEÇIN İle ORHAN GEÇER Evlendller İzmlr 6 8 1964 V Cumhurlyet 9063 11618 9073) CUMHURİYET'in lllllHIUIllmlıllllHlllHHIIllllllilllllli IIII 1H1111IIIIII 1111III1 llıllllllllllllllII Bir acı şarhı . J. Cronin |nıııııi)iıııııııııııııı BtR ACI ŞARKI 37 38 BtR ACI ŞARK1 BİR ACI ŞARKI 39 Arkasına yaslanıp sigarasını derin derin bir çekti. Ben, gözlerimi dikmiş, bekliyordum. Birdenbire anlatmaya başladı. « Birincisi » Hecelerin üzerine basa basa, âdeta bir suçn ortaya seriyormnş gibi konuşuyordn. « Kaledonya Demıryoln Ortaklığı olmasaydı sen bngttn şnrada otnramazdın. Daha doğrnsn, dünyaya gelmezdin.» Bu biç beklemedigim açıklama üzerine afallamıstım Rorka içinde yüzüne baktım. « Bak anlatayım» diye sözünün arkasını getirdi. «Con amcam VVinton'daki isinden eve dönerken ber aksam Levenford'da aktarma yapar, Caley katanna binip Lochbridge'ye gelinniş. O zamaniar Lochbridge'de otumyormnş çünkü. Ama. anneni neden sonra görüBoyle, hiç beklemediğim bir sırada annemin lâfını edisi içımdeki ürküntü.vü artırdı. Terry de, gözlerimi kendisine daha büyüh bir ilgiyle diktiğımi görünee pek hoslanmıstı: hiç önem vermiyormns gibi, rahat bir tavırla yeniden anlattnava koynldn: « Caley katarı bep geç kalırmıs, onun için de bep baban, elinde «VVinton Heraid» gazetesi beklerae salonuna gırermis. Ama. bir akşam gazeteden daba çok bakılacak bir şey, daba doğrusn birinı görüyorj Boğnk bir sesle: «Annem!» diye baykırdım. * Daba dar, azizim. Beni geçme. O tamanlar annen daba Grace VV'allace imiş, on yedinci baharında bir kızcaŞız^» Terence bnrads kaşlarını çattı. «Elinde bir çalgılı kutn, ber akşsm oraya kardeşini karşılamaya gelirmis. Kardeşi Drinton Lisesinde okuyormns, akşamları o da o katarla dönermis.» Terence burada yine bir durdu. cAmcao da, yani baban, kusnra bakma ama, güzel kızlan biç kaçırmazmış. Ama, bu seferki başka. Kızlan konusma istiyor, kızarsa diye de korkuyor. En sonunda bir aksam ber şeyi eöze alıyor. tste o anda, azizim » Terry burada birdenbire cosarak hayfcırdı: «... Birbirlerinin gözlerinin içine bakar bakmsz, olan olnyor'» Kısık bir sesle: «Ne olnyor, Terry?» diye sordum. • Kızın anası babası koyn, ama nasıl koya, köküne kadar Presbiteryen, bn kadar olur. Sonra, kız, babasının gözbebeği. Işin daha kötüsü, adam tskoçlann tâ VV'illiam VVallace'ye kadar giden köklü bir soyundan, bilmem «illiam »allace'yi biç isittin mi?. «Şimdi, güzel bir kız .. Kasabada berkesçe iyi tanınmış, evde annesine yardımeden, kilisenin korosnnda melek gibi ilâbî okuyan, biç yanlıs adım atmamıs bir kızj» Terry acı acı basını salladı. «Boyle bir kızıo ne idügü belirsiz bir trlandalıya. meybanecilerin kardesi, dinsiz imansız bir serseriye tutnlduÇunu öğrenince aman Allah! kıyameti koparıyorlar, azizim. Dnalar çözyaslan Dislerini tırnaklarına takıyorlar ikisini birbirinden ayırabilmek için başvnrmadıklan çare bırakmıyorlar. Ama, hiç biri para etmivor azizim En sonunda ikisi, kimseye tek elime soylemeden, Con'nn da cebinde bes lira yokken. kalkıvorlar nikâb memnrluSuna pidivorlar. Kız bilivor kilisede evlenmedikleri için annesiyle babasının bir daha onun yüzüne bakamıyacaklannı, Con da biliyor ailenin yüz karası savılacajını; ama, aldırmıyorlar. evleniyorlarj « A, iyi ki evlenmişler!» diye, kendimden geçmis gibi haykırdım, Terry'nin anİ3ttıklannı solnk almadan dinlemıstim çünkü. O bir kahkaha koyverdi. « Hiç olmazsa seni doğru dürüst dünyava getirmisler. deeil mı varamaz!» Bir ara gözlennı dikıp benı uzun uzun süzdü. Tüzümden düsünceleriml okumak istiyormus gibiydı ama, yüzümde biç bir belirti yok tu. Belfcî de anlattıklan beni hiç sasırtmamıştı, annerole babamın dnrumlannı çoktan sezmiştim belki. öyleyken. sonradan birdenbire üzerime olağanüstü bir uzeünlük çnktü. Beni böylesine derinden sarsan bir konuyu Terry'nin güle sövleye, ilgisız bir tavırla anlatmış olrnası bn üzgünlügü daha da artınyordn. Sessizliği vine o bozdn. « E artık öğrendin ıste. Yalnız, beniro anlattıgımı kimseye söyleme sakın.» Zorlukla konnşarak: «Sövlemem, Terry» dedim. Sersemlemis gibiydim. Hiç de nmdnSUm gibi sevinmemiştim. tsi alaya botmak için: «Demek bir amcam, bir de dayım var?» dedim. « i'o. üç amcan rar> dedi. «Biri babam. yani Lochbridge'deki Bernard Amcan; biri Port Cregan'daki rabıp Simon Amcan; bir de VVinJon'daki Leo Amcan var ama, ondan pek haber almayız.» Ayafa kalktı, beni de lorla (Arhası var) BAY OSCAR: PROF. NtMBüSUN MACERALARI: Yaza tsleriıd tUJen ıdare eden Sorumlu Müdur: ECVET GÜRESİN * EROL DALU * Genel Yayın Mudürü NAZtVlE NADİ * Sahibl CumhuriYeİ Gazetemlz» gondprUen y*zılaı k o auisun. konulmasın lad» edllmez. * Öanlaruan cneaullyet kabul oluncnaı Abnnr ve UâD Islrti tçlo sarbn Qst(ln* cAhonea veya ttiao Strvlslı ttavdıoıo tcnnması lâzımdır AMKAKA Atatürk 8u/van Vtmm AoVCNtSEHlP Telefon: 11 H H 1} «t » 12 09 «a 17 87 JS Sayıa 25 Ruruş * rOrfcly» Haflcl OtidV tLLKKI BfKIJSÜ; Un Kt Urs Kr fatafi Paş» Uanallen Sfftnıgj^lcl' Sofcagı No 9 DlyarbakU T3.00 150.00 SenelJk relefoa lOfll 40X10 S artık 804)0 22.00 8 «ylık 44.00 * GflNBY tLLKKI BfRHSD Küçüksaai Uejrdun Edlm* UMB> Basao ve Yayan AJ3ANA relefon 1830 CtTMUlTRlYEn Matba»cıük v* * Gazptecllllı T A. Ş CaSalnglu BO gazet* BAS1N AHLAK 7AHa/kevi Sokab No 1941 SAS1NA oyrnavj tidhhDt etmlstlt
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle