19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DORT IIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIHUIHIIIMIMtHHMMMMNU» CUMHURIYET 12 Ağustos 1964 8ULMAGA <wmmâ NAUIK NAUI 1 CumhuriyeU BOLDAN SAĞA: \ Yenl moda tek parçslı m&yo. 2 Blrleşlk Amerikanın sıcakça İXUmU bir bölgeslıun balkmdan. 3 Son deıa kırk beş t»nesi blrden yer değlştlren ldare âmirlerlmU (çoğtü). i Bir emlr. bir çeşlt ayakkabı deıisl. 5 «Beklmlut konusuna ait tüzmet> anlamına lkl EOZ, btr fcısım mahkumlar İçin Istenllen 6 Her tşe burnunu sokup akıl öğretmeğe kalkışanın lkl başı, tersl «son derece de hıra sahlbi> mânasına geUr 7 Çevrlllnce sllâh mahıazası olur, bltkl lpllğl. 8 Soyunda kibarlık olma ball. soyle. 9 Gelenekler (çogul). VT'KARIDAN AŞAĞIYA: 1 J. Straus'un meşhur bir »alglnln odı (lkl soz). 2 «Nlspet ölçüsü uzun defll» anlamm» lkl KSZ. 3 Üzerine Asuan barajı kurulmakta olan nehlr yaratıkların damarlarında dolaşan. 4 Bski Mısır Tann!annd«n, nota. 5 «Omuzund&n sarkan uzvunda fcabarıkh hası] ola&> mânas\a lkl soz. 6 «Dağ kovuSunun lçine yürüU manasına lkl sözlü bir emlr, bir harfln okunuşu. 7 Sarhoşuo kendlDl tutamıyarak DtinkO »ıılmacanjn bastığı yaygara hallprtflml» «fkll bir renk 8 İdare bölümlerlmlzden blr kadın adı. 9 Bahlp. göz nuru Mozati'tn evinde Bu gibi hayranlık gSsterilerina ı ışmış bir hali vardı. üstelik karnı da fazlaca acıkmışa benziyordu. Gülümseyerek memnunluğunu belirttikten sonra beni de, hattâ Mozart'ı da Jcendi haiimize bırakarak önündeki tereyağh nefis alabalığı mavi derisinden soymays koyuldu. Zavallı, o gün akşajna ka dar kinı bilir fcaç saat prova yapmı?, yorulmustu. Bununla beraber, Selim Sarper'in • in diesem Sinne..» klişesi ile bağladığı söylev fash sona erince öhüne uzattıym yemek listesine koeaman biı ımza basmak lutfunu da benden esirgemedi, Ertesi sabah Mozart'ın Getreide»asse'deki doğduğu eve gittiğinı zaman, günlük hayatın henüz uyandığı bir saatte o kuçük evde hir kaç ziyaretçi daha sessiz adımîarla dolaşıyordu. Bir tapınakia imişim duygusuna kapılırdım o eve her gırişimde. Mozart bu evde hayata gozlerini açmış, ilk sazını bu evde eline almış. bu evde ilk eserjerinj bestelemisti. Bu evden bir ışık yayılmıştı dünyaya ve yıllarca sonra beni tstanbulda bulup aydınlatmıştı. Kimleri büyülememişti o ışık ve dünya durdukça daha kim bilir kimleri büyüleyeeekti!. Almanlar bizim heyet adına guzel bir çelenk hazırlamışlardı. Çeenği Mozart'ın doğduğu odada, kapının sağındaki köşeye yerleştirdim ve bir dakikalık sayğı durujuna geçtim. Yanımda bulunanlarvcevi gezenler de saygıma katıldılar. Fakat ilgililer ödemek istediğim çelenk masrafını kabul etmiyorlardı. Israrlan üzerine: O halde evin bakımı için bir bağışta bu 1 unayım! Dedim. Çok erkendi, makbuz kuponları kilitli kalmıştı gibi ba'ıanelerle atlatmaya çalıştılar Müzenin korunmasından so rumlu yaşlıca bir Salzburg'lu kadın beni tanımıştı. Son gelişirnde <o tarıhten beş yıl önce) şeref iefterini Fransızca olarak €bir Mo 'art hayranı» diye imzaladığın» hatırlıyordu. Ona rica etim: Makbuzu sonra tstanbuldaki "•dresime gönderirsiniz. Kabul et•nezseniz çok üzüleceğim! Demem üzerine sevimli kadm hatınmı kırmadl Yeryüzünde Mozart'ı sevenlerin birbirlerine gosterdikleri yakın ilgiye sevinmiştim. Her sevinen insan gibi çocuk5U hayallere kapıldım: Bütün insan lar Mozart'ı sevselerdi acaba savas tehlikesi busbütün ortadan kalkamarmı idi dive düşündüm. Bu sevgi o kadar da imkânsız bir şey miydi? Biı bakıma iyi kalbli kocaman birer çocuk otan insanlara, bütün ömrünce güzel eserler bestelemekten başka bir şey yapmıyan bir sanatçıyı sevdirmek neden kabiJ olarnazdı? Hatâ bugün savaş meydanlarında bir an toplar susturulup Tamino'nun sihirli flütü ça'mabilseydi, generalleriyle, subay 'ariyle, çavuşlariyle ve tümen tümen erleriyle milyonluk ordular silâhlan bırakıp sarmaj dolas olarnazlar mı idi?. Kim bilir, belld olurlardı. Belki de her şeye rağmen sihirli flütü üfleyenler vardı bir yerlerde Ama o fiütün sesini duyacak ku'aklar nerede idi?. Eski neşeli valster ölkesi tanınGece, külüstür bir kabarede znaz hale gelmij, sözie anlatıla juradan buradan gelmiş birkaç maz kara bir yaı havasına bü Hariciyecimizle buluştuk Çoğu. Ş rünmüştfi. Kârtnertrasse'de 4o nun işi tıkrtnda idi. Aylık öde Z laşan insanlardan hiç birinirj neklerinin tutan ile tsvıçrede ~ yürü gülmüyordu Doğu cephe ucuz altın satın alıyor, sonra Z • yaralılannm çoğunu burayı uygun bulduklan memleketler 2 i Z getirdiklerinden »dıra başınd» de alttnı pahalıya satarak eski 2 varlıklı aılelerden değerli tablo 2 kolsuz, bacaksız gençlere rastIıyorduk Yemekten gonra Bris. lar, mücevherler, taşınması ko Z tol otelicin barında bir ikı ka lay «ntika eşyalar topluyorlar 2 deh bir şey içip kendimı avuta dı. yım dedim Barmen içki namın» Ertesi gün, iki motorlu bir bir şişe Türk likörü gösterdi Yunkers uç«ğı ile Doğu cepheÜvey evlât yerine konan Avus sine, Kınma doğru havalandık turyadan biraz çeşitli alkolü bile esirgıyorlardı Türk liköründen de ancak iki küçük kadeh Orta bnyüklükte bir Anadolu alabildim Oçüncüsünü Barmen kasabasını gözönüne getınnız vermedı. Bır zatnanlar, ıçinde Şurada burada uçuşan sınek fiyüzdüğü ekonomik ukıntılara lolarınj bır milyona, sokaklan rağmen sokaklarından kahkaha örten toz bulutlannı on milyona demetleri eksik olmıyan sevim çarpınız: bizim gördüğümüz li Viyana bır ölü sessizliğme gö Simferopol hakkında oldukça mülmüştü Gençlığimin tasasır doğru bir fikir edinmış olursugünlerinı hatırladun. ödeneğim nuz geciktiğı aylar, cebimde tramFakat daha Sıvastopol'u bilmivaya b necek beş on kuruş yokyorsunuzdur. 1941 yazında bır ken. Ring caddesint çepeçevre yıldırım taarruzundan sonra yaya dolanır, yine de kendimi fazla dayanamadan Almanların mutlu duyardım Köşedeki îm eline geçen Sımferopol: büyük perial kahvesinde kredı ile bira kardeşı Sivastopol'un âkıbeti içeceğiml, pansiyoncu Frau Mos hakkında bize herhangi bir tah. sek'in beni kapı dışarı etmıyece minde bulunmak ımkânını vegini bilirdim Gün görmüs, yaş rebilir mi idi? Kenar mahallelerIanmaya yüz tutrouş, yine de tazelığini koruyan, gamsız bıt ha de göze ilışen ufak tefek yıkınli vard) Viyananın. O zamanın tılara bakıp ta: Adam sen de bu da bir şey yaşlıları: mi? Ah, derlerdi Siz asıl ?ak Dese idiniz aldanırdımz Sivasrak Viyana ne idi, bılmiyorsu topol'un ne hale geldığinı anlanuz. Yetısemedımz o günlere tnak için, sıcak bir lodosun ağ1914 dan önce, Franz Joseph dev zmıza. bumunuza oluktan boşalrinde görmeli idiniz burasını tırcasına toz üfledifı 80 kilometKestane ağaçlannın gölgeledığı lelik bir yolu otomobille baştan Proter yollarında, soylu kişiler başa hatmedıp bitrmeyı goze den orta hallı Burjuvalara, Has almalı idiniz Aylardanben bu. sa alayı erlennden çiçek tatıcı radan geçen agir ve zırhlı araçkızlara kadar her sınıf halkın lar, vaktiyle asfalt olduŞu ortanasıl yaşadığını, nasıl hayatın sındaki ince dilımden anlaşilan tadını çıkardığını o zaman an şosenin takatını venmış onu her lardınız. solukta. havasına gore kımı zaBu sözlen söyliyen yaşlılann, man toz. kimı zaman çamur kugerçekte kendi gençliklennin san uınutsuz bir hasta gibi yere özlemı içinde kıvrandıklannı sermişti Tepemudeki ağustos sezmez değild'm Bir gün gele «unesinin rengıni bile matlaştıcek belki oen de akıp giden ha ran koyu toz bulutlan arasmyatımın mutlu yıllannı, eskimiş dan hayal meyal biı takım manReal'tevı bir toplum düzeninin altm çer zaralar gdrüyorduk kopmuş, çevesi içinde bir köşeye yerleş eskimiş, orası burası tirecek ve tkisinl birbirine ka çürük bîr sinema kordelâsının çarpan gölgelerinden rıştırarak düzen aynı kalsa mut duvara luluğum da hep öyle sürüp gi seçmeye çalışır bir halde idik derdi sanacaktım Die Alte baçŞurada yan vatmıj bir tank lıklı Lied'mde Mozart bu duy burada burun buruna toslamış guyu ne ince bir revkle alaya kamyon iskeletleri. ötede karnı almıştı. deşfk bir at leşi Ve daha ötede 53 Kırımda Lüzumlu Telefonlar * tTFAİYK: Beyoglu. 4} 40 M tstanbul 21 42 22 Kadıköy 36 m 72 üskudar J6 (19 « Bakırkoy 71 64 66 Adalaı 51 &> «1 tstınye 63 «ı 20 * TKLKKOM: Santral 22 42 1 Ü * POLİS İMUAT: tstanbul 27 45 00 Bevofilu 27 4ft 01 Anadolu Yakası 27 45 ( 2 1 Sıhtli Imdat: Beyoglu 44 4MS» Fatıh 2] 15 95 Üskudaı 36 ( f 3« It * UÇAK: r H Y (Termınall 44 U2 »»6 Hava Alanı rj 82 40 * TRKN: Uemıryollan .fe 04 Ib (Haydarpaşa) 22 30 79 (Sır kecı ) * HAVA(iAZI: tstanbul 224580 ( Gundıw ) 21 44 26 ı Gece) Ka dıkoy S6 46 2 U * VAPHR. Uenızyolları 49 18». Nobetçı M 44 02 07 îjehıı Hatları 44 42 33 44 43 59 Üskudar 36 03 12 Yeşılkoy 73 84 25 Boga/ıçl 63 56 35 Buvukada 51 61 28 * BKLKDİYK: Zabita 22 42 19 tşierı 22 18 36 ) • ELEKTRİK: Beyuğlu 44 48 00 Bevazıt 22 46 80 Kadıkoy 36 U 10 Bakırkoy 71 8a 49 7 «Gazetenizin 21 Teramuz 1964 tarihll nüshasınııı okurlardan Cumhuriyete Mektuplar siitunlannda sayın Profesor Dr. Mehmet A. Köymen'üı adıma yazdığı oıektubu okudum. Bakanlığırnız, yıllardır yayınlanan eserlerin çıkışına yardun olsun diişünceslyle ve bütçe tankânlan ölçösünde satınalmalar yapmaktadır. Satınalmması isteği ile müracaat edilen es«rler önce incelenmekte uygun görüldüğü takdirde geliş sırasma gore listeye alınmakta ve bütçe yılı başını .yanl heryıl Mart ayınr beklemektedir. Saym Profesor Koymen'in eseri de bu tertlp işleme tabi tutulmuş tur. Yaptığım incelemede 17/6/ 1963 tarihinde müracaat ettiklerl eserlerinln, satuıalma işleminin yapılacağıntn 14 Mayıs 1964 torihlnde kendilerine buyurulduğunu tesbit ettim. Böylece beklemenin de bir yıldan fazla olmadığmı gbrdüm. Bazı kıtaplar müracaat tarlhi ve inceleme zarnanı bakımmdan bir buçuk seneden fazla beklemektedirler. Bugün menıleketimlzde yayulanan kitap, broşür ve derçiler için Bakanlığımıza büyük ölçüde müracaatlar yapılmakta ve bu müracaatlarda: eserlerinin satınalınmasını. tavsiye edilmesini ve yayınevlerimizde satılmasmı istemektedirler. tnceleme sonucunda bu isteklerden uygun gdrfilenler hemen yapılmakta yalnız satuıalma işlemi inceleme işl Stıbat ayı sonuna kadar tamamlanmış Ise satınalma listesine alınarak. satınalma işlemi Mart ayı icersinde yürütülmeye başlanmaktadır. Bu sistem en az 20 yıldan beri boyle yugulanmaktadır Şunu hemen belirtmek yerinde olacaktırkl yardım rnaksadiyle Bakanlığımıza yapılan müracaatlar diğer Bakanlık ve Müesseselere ya pılan müracaatlarla ölçülemiyecek kadar fazladır. Bunu da normâl karşılamak lâzımdır. Yazarlanmızm emeklerini, yorgunluklannı ve çeşitli yonlerden fedakârlıklannı gereği gibi karşılamak, butun müracaat sahiplerini memnun etmek bizim (in celikle düşündüğümuz bir cihettlr. Valnız bunu yapabilmek icin maddi imkânlara sahip olmak lâzundır. Bakanlığımtz bütçesinden bu maksada yılda ancak 300.900 350.MA lira kadar ayırmak mümkündür. Bu para 2.670.000 liralık yayım giderlerinden aynlmakladır. Oysaki Bakanlığımızm yapmak mecburiyetinde kaldığı ya\ım iş Oktem, Prof. Köymene cevap verîyor Calip Tezel yazıyor : Taksim SıraseUiler Cihangir ve Cihangir Taksim arasında trafik kaidelerinin uygrulanmadığını adeta tnevcut olmadığını sayın MJdur Bey biliyor mu? 1 Taksim sineması il« Arena Tîyatrosu arasındn yoIUD sağ tarafı dolmuşlar taratındao kapanır sol farafı isr taksi duraği. Arasıra beliren trafik memuru bilhassa taksi dıırağındaki şoförlerle o kadaı lâübali ki sözünii ?eçire miyor. 2 Bu mahaldeki laksi dnrağının kaJdırüması o kadar ror mudur? Yoksa çekindikleri bir husus mu var? Cikangir otobiislerinin yolunu tıkayan bu duraktaki taksiler değil midir? 3 Arena Tiyatrosu ile Alman Hastanesi arasında hühassa saat 21.00 den sonra insanın ailesiyle geçmesi imhbn sız. Bu kadar başıboşluk biçbir yerde görulmemiştir Çıfl sıra taksiler, geri geri nıanevralar. kaldırun üzerinde taksi yürülmek gibi şeyler Her şej var. raevcut olmayan tek sey bir trafik memuru. 4 Cihangirden Taksime taksilerin ne gibi sartlar «ütuıda gittiklerini acaba sa\ın Müdür Bey biliyor mu? Yukarda belirttiğimu hususlar hakkında ne gibi tedbirlerin alınmış olduğuniL hiz Sıraselviler semt sakiruen. sonıyoruz. leri bukadar bir para Ue yapılamıyacak kadar çoktur Bakanlığımız ilgilileri bütçe imkânlannı azami bir titizlikle ve tasarrufla kullanmaya çalışmakta ve yıllık yayım calışmalarını aksatmamak için çeşitli imkânlar aramakta ve bulmaktadtrlar. 1963 bütçe yılı İçinde incelenmeleri tamamlanan ve 1964 Malî yılı başında satınaltnmak ozere listelerimizde yer alan eserlerin sayısı 599 kitap ve 46 dergiyi bulmaktadır. Kitaplar İçin bnyıl ancak 23M 5J M lira ayrılmış ve bu parada 599 kitaba verilmiştlr. Dergilerin abonesi İçin ise ancak 77.201 lira kadar bir para ayırmak mümkun olmuştur. Böyle ce yardım tutan 33031 lirayı bul mustnr Bu miktarı artırmak murakün olabilseydi Bakanlığımızca satınaluıacak kitaplaruı miktarları da o olçiıde artmış olacakti. Profesor Dr. Mehmet A. Köymen"in yazroış ve yayınlamış olduğu kitaptan 36 nüsha kadar alınmasının kararlaştınlmış olması eserin değersizliği değil bizim bu maksada aynlan paramızın yetersizliğinin bir ifadesinden ibarettir. Eğer satınalma rnaksadiyle Bakanlığımıza baş vurulan ve satınalınmalan uygun gbriılerek 1964 bütçe yılında satmalma işlemlerl yapılan kitaplann sayuı 15»200 olsaydı Sayın Profesörtin kitabından Bakanlığımız en az 100 • 15» kitap dvannda satınalma yapabillrdl. Bakanlığımmn eserlerin değer> terini satınaldığı miktarlarla ö(çmediginJ bir kere daha belirtmek Isterim. Saygılarrmla. Dr. hrahlm Öktcm Milll Eeitim Bakanı Istanbul Trafik Müdürü bunları biliyor mu? Afyon tl Genel Meclb Oyesl Talât Erdem, öğretmenlere açlk mektup olarak gönderdiği yazısında soyle diyorr «Saygı defet ögretmenlerim. •Milletleri kurtaranlar yalnn ve ancak öğretmenlerdir» diyen Büyük Ata'nın çerçekçi oğretmenlerine gün geçmiyot ki bb çirkef atılmasın, dgretmene sataşılmasın Nedir. bu öğretmen aydın düşmanlıgı? Eget bu düşmanlık bir idare âmlrinin agzından duyurulor. halka. öğret men ve aydın düşmanlıgı aşıla nırsa bunun içlnden çıkmak pel> müskül olacaktır tlçe Kaymakaımrmz geçenler de Karacaören. Dutağaç beledi ye sınırlannı haletmek üzerr gittiğinde; öğle vakti. yemek yemek üzere. Karaeaören köyün» uıerek. köy odasindakl. köylünün yapmv olduğv kitaplıku koy öğretmeni Yusut Çellkdemirle, öğretmenler hakkında biı tartışmaya girisilmiş ve belediye erkânL köylü ve memnrlar d» olduğu halde bu konuşmada ilçe Kaymakamt •öğrermenler solcudur> diye sozler sarfetmiştir Ka> makamuı bu konusması. 1 nl7 lık öğretmen Çelikdemir'L pek fena surette üznü$tür Toplantıda bulunanlar birbirlerinln >uzüne bakıp. Kaymakamın durumuna hayret etmişlerdir Saygı deger ögretmenlerim belki hâlen hayatta olanlanno İçinde sayın Kaymakamı okutanlannız var Çok müsamahakârsı nız. Çocuklannn size hakaret ediyor. En körü sözleri söylüyoı Siz yalnız. «Benim eserlerim. bıi tün devairde. sanayide. draattr Orduda. havada. denizde yer al tında ve yeı yüzünde gözle gorülüyor Serhat boylannda «komüniste» bekçilerim var diyorsunuz. Bana hiç bir kem. ?öz ve soz bir şey yapamaz Bunlar biı gün kendi yaptıklanndan utanacakj» Blr kaymakam dahi öğretmene dil uzatırsa Balmumcu Subay evleri semtinde 3 umumi telefon var PTT den sn yazıyı aldık. «Vapılan tetkikte. Balmamcu Emekll Subay Evlerı semtinde hâlen 3 umumi telefon mevcut oldngn bu telefonların halkın en çok ıstifade edebilecegi yer lere konulmuş bolnndn|n. mezkur siteye mevcut imkânlara gore yeteri kadar omnmi telefon verilmis olda^undan. bunlara iliveten umumî telefen konalma. sın» ihtiyaç görnlmedigı anlaşılmıştırj Fakat, bir de gür sesinlzi. du> mak istiyoruz. Bu müsamaha yeter. Hakiki çocaklannnı daha fazla çileden çıkarmaya da hakkınız yoktnr. Sayfilanmla» Fakat 1942 yazınm kasvetll Vt karmakanşık eşya yüklü koyanasında beni saran karanhk şumsuz bir araba önünde mola duygularla gençliğimdekı yaşlı veren yorgun, yan çıplak ınsanAvusturyalıların özletni arasın lar Bitkınlik. bezgınlık ve ölüm da bir ilişki kurmak zordu Bir kokan bu yan behrsiz manzarakere aradan henüz dört yıl geç lara sık sık rasthyorduk At yemişti ve ben içinde yaşadığım o rine adam kojulu. gelişı güze) düzenin değişeceğine. defiîme eşyalarla tıka basa doldurulmu; küçük arabaların vanında ince sl gerektığine inanmış bırt idim Ama bugün ortada düzen diye bir kombinezondan başka elbise bir şey kalmamıştı Tam anlamı namına sırtında biT ;ev bulunile bir kaos hüküm sürüyordu mıyan kadınlar ve donsuz çocuk : i ortada Bunun sonu nereye va lar da vardı. Vlyanada ağlamakh oldum racaktı? (Arkası var) »••.•iıııııııııııııııııııtııııııııııiHiıııııııııııııiMiıııııııııınnnınıııınııımımnnıııııııımmıııınıııııınunnuıırt "Yaraîı ve cesur Vazan lan Hemıng T D OK 1O R «^ V^ •» • ».# «^ ı I i Tar k 2. Kırbakan!: Urrı H«v »f Aönrrvi Hs!>tahklar> *1ulrn««Mg No le> U1U li PARİSİN İÜRALI 17 dan 'i in rumanıntkribas «•dllmisttr Araba bir müddet yoluna devam ctti. DüŞehre döndüklerl zaman, madam de Sauses susuyordtı. Sonuııda: >Peki Jean dedi, sen veleys'in, terastan baktığmı gördüler. Arabahâlâ sipariş kabul etmek istemiyor musun? Bu dan inislerini seyrediyordu. Yanında kont de kabiliyet sende varken dünyanın parasını ka SaintVincent ve marki de Predalgonde vardı. zanrrsın. Oppenheimen, geçenlerde söyluyordu, Onlan görönce düses pek şaşalamıs gibi oldu. senin eserin olaıı iki heykeli salonuna yerleş Şemsiyesiyle selâm verdi ve inanılmayacak tirebilmek için, ne kadar para isterse verme kadar çevik adrmlarla merdivenden fiktı. ğe hazır.» • Biliyorum, anne, ama para için Ayaklannın ve bacaklarının güzelliğl göze çalışmak hoşuma gitmi>or. Para alırsam sana çarpıyordu. Jean gerçekten inanılmayacak tunı piçleştirecekmişim gibi geliyor». « Ne kadar genç, diye düşünüyordu. Virmi beş yagarip çocuksun! Ama böyle, dünyadan ayn şmdan fazla göstermlyor. Düşüncelerinuı de yaşamak iyi bir sey değil. Bütün miuuevi in bu yaşa has düşiinceler olmasmı mazur görsan lar dertli kişilerdir.» Araba gezintileri sü mek lâzım. Evine yığınlarla misafir kabul ediresince başka hiç bir şey konusmadılar. yor, aslında bu kinıselerin bu evde bulunmatnalan lâzım. Ama bu da yaradılışı icabı...» Salonda senatör Marechalie kızmı buldular, yanlannda ressam Devienne vardı. Senatör, düşese: « Daha erken gelemedim. dedi. ama hayır Işleriniz bundan bir şey kaybetmez. Buyurun, bağışunı veriyorum.» Masanuı üstüne bin franklık bir banknot bıraktı. Duşes: • Kızınız zaten çok çalışmıştt*. diye karşılık verdi. • Kızım ayn, ben ayn. Onun kesesi kendinin, benimki de benim.. Baron de Sauvelys ilâve etti: «Aklı da sizin akluııza benzemiyor.» Senatörün yüzü değişti. Cevap vermedi. Bu yüz ifadesi değişikliği Jean'ın gozünden kaçmadı, la baron'u bir kenara çekti. (Arkası var) 40 Dört gazeteci diin tevkif edildiler 12 Ağustos 1925 tarihli Cumhuriyet'ten Şaxk İstiklâ! Mahkemesinin dört gazetecinin tevkifi ile ilgili emri, dün akşam saat 7 de Valilık vasıtası ile Istanbul Polis Müdüriyetine teblığ olunmuştur. Bunlar Ahmet Emin (Yalman), Ahmet Şıikrü (Esmer), İsmaü Müştak (Mayakon) v« Suphi Nuri Beylerdir. Bu gazetecilerin çıkartmakta olduklan «Vatan» gazetesi de ajni mahkemenin kararı ile kapatılmıştır. dünya, ra asağı doğru ığilerek iplen Blo yordu Onun İçin bütün 31 zonklaDışarı çıkmazJan dnce James feld'ın kıhcıyla kestı ve ayaklan butün kâınal, başındakı madan ıbaret kalmıştı şımdı Bond sırtına gıyecek bır şeyler bu nı boşluâa sarkıttı. Aşağıda, taa aşağıtarda denız labılmek için etrafına bakındı Go Sonra balonun havalandığını hıs yumuşak zu simle ışlenmış bır ejderha örne settı Hamdolsun, onun ağırhğını uzanıyordu yuvarlak, andıran ğıne takıldı Blofeid'ın kımonosu! taşıyacak güçteymtş! Hafıf gece dalgalanyla bir doşeğı | Genç adam kıhnı kıpjrdatmadan ruzgânna kapılarak »atonun. şatı deniz.. cesedı soydu kımonoyu kendısı parkının, ay ışığında erimış gibi James Bond balonun iplennı egıydı ve kuşağını bağladı ışddıyan ve buğulan tüten gölün lınden bırakıverdı Bır de trma Bunt'a baktı Kadın üzerınden suzuldüler ve denıze Düştüğünü biüyordu ama denısarhoşlar gıbı horul horul nefes doğru yol aldılar ze düştüğünü bile unutmuştu şım îlmaktaydı Uyusun. varsın! I Şımdı şatonun üst katından si di Ku? tüylen okşıyan elleı ve James Bond. yalınayak, yerdekı I lâhların mavılı. sanlı alevlerınj tatlı mırütılarla dolu bir çocukıCam kırıklarına basmamağa çalışa |gorebihyordu ve ara sıra kulağı luk niyasına dalmıştı. ' rak dışarı balkona çıktı nın dibinde kurşunlar, kızgın ani Ama yanılmıştı Balkon, ıkı ke laı gıbı vızıldıyordu narı da kapalı olan kısa bir şeydi. Balona tutunup asılmanın gayre Bır kaç ay sonraydı IngıltereBond bır uçtan, öbur uca koştu. tıyle elleri, kolları ve bacakları de DAİLY EXPRESS Gazetesının Ama hıçbır çıkış yolu yoktu Dailk sayfasında «James Bond Kaağırmağa başlamıştı. kıkalar da geçmekteydi! yıp,» diye bır yazı çıkması uzerıJames Bond balkönun kenarınne «M» şimdıye kadar yapmadığı dan aşağıya baktı. Kırk metre birşey yaptı ve gazetelere James Başına bırşey çarptı. Hem de Bond'un hayatına ve hızmetlerıne vardı. Sonra gayet hafii, uğultu gibi, zaten yaralı olan ve zonklayıp du daır şöyle bir beyanat gönderılıslık gıbı bir seda kulağma çarp ran tarafma. James Bond, «Şim mesıne izın verdi: di ışım bıtti artık.» diye düşüntı. Savunma Bakanlığının yüksek dü Olanlar oldu şimdi!» Komutan Tam o sırada aşağıya bakınca rütbelı memurlanndan siiuetinin ay James Bond C.M G. R.N V.R., goBu, gece rüzğârınm, yukandakı şatonun kapkara kaybolmuştur ışığında bir yandan öbür yana rev başındayken lıelyum balonunun ıplerine vurunResmi bır vazıfeyle Japonyaya sallandığını gördü. Koca yapı yalca çıkardığı sestı. pa vururcasına sallandı, sallandı göndenlmış olan James Bond'un Balonu gören Bond çılgınca bir izine rastlanamamakta ve kendıfıkre kapıldı. Bu balon, üzerıne ve sonra dağılıp, erimeğe başladı. sinin ölmüş olduğundan korkulÖnce en üsttek! oymalı, kavıslı tnaktadır Hayatta olabıleceğıne asılan çerçeveli bez yaftaları taşıyordu madem, onun ağırhğını ne çatılar ufalanıp gozden kayboldu. daır bütün ümıtlenn sılindığını Sonra otekı katlar sırayla yıkıldı, bildirmek zorundavız den çekmesin? Denemesi bedava! Balonun ıplerı balkönun bır dağıldı Ve en sonunda sankı ce Son derece değerli bır arkadaköşesine bağlanmıştı Bond o kö hennemin yedı kat derınlennden şımız olan James Bond tskoçyalı şeye doğru koştu. Şatonun için fıskıran kocaman bır alev sutunu Andrevv Bond ile tsvıçrelı MonıSon que Delacroıx'in oğullarıydı Baden de gurültuler gelıyordu tr gokyüzüne cioğru yükseldi jma Bunt olacak kadın ayılmış ra gok gürultusu gıbı bir patlayış bası, Vıckers Sıtâh Firmasının 7 mıydı acaba Yoksa bekçı Kono duyuldu ve kavurucu bir rüzgâr Avrupa Mümessılı olduğu ıçın JaBond'un asıldığı balonu şiddetle mes Bond Avrupada büyüdü ve mu ışlerın farkına varmıstı? Fransızcayla, Almancayı ana dili Hemeyse, şurası muhakkak ki sarstı. balonu denemekle kaybedecek hiç Ama James Bond bu sarsıntıyı gıbı konuşaıak vetıştı. bır şey yoktu doğru dürüst hıssetmedi bıle A11 yaşında annesi ile babasını Bond blaonun gergin duran şağıda kopan kıyametlen de gö bır dağcılık kazasında kaybedeo ıplerine tutunarak tırmandı Sdn rebiliyordu ama pek kavrıyamı James Bond'a şımdı olmüş bulu Kızgın arılar gibi vızıldıyordu NUuı nan bir teyzesi vasıük etti 12 yaşmdayken Eton Okuluna gırdi. Gavet parlak bn ogrencı ulmasına rağmen bıi kaç sene sonra o. kuldakı hızmetçı kulardan bazılannın da adının tanştıgı bıi me1 sele yÜ7önden teyzes] onu Eton dan atmak zorunda kaldı James Bond bundan sonra Fettes Kolejıne gıttı ve Ourasını 17 yaşında bıtırdı Eski bu baba doi tunun yardımıyle Savunma Bakanlığının bır branşına ıntısap etti. Ağıt Yaralı ve Cesur Alev sutunu Bu arada tkıncı Uunya Savaşı patlak vermıstı Jarnes Bond savaş sırasında memlek' 'ıne o ttadar yararlı oldu kl (teğmen) riifc besıyle başladığı harbı (Komutan) olarak bıtırdı Komutan Bond un Bakanlığımız adına gorduğıi vazıfeleı gayet mahrem olduğu ıçın burada onlara daır tafsılât veremıveceğ:z Fakat üzerine alclığ) heı ışj üstün bır cesaret. baslılık ve Daşanyla yaptığını sövlemeden geçemevız Gerçı ateşll tabıatı vüzünden arasıra ^mırlerıyle çatıştiğı olurdu Ama bu çatışmalara sebep hiç bn zaman onun ıhmalcılıSı defil, bılâkıs gorev başında ba<ren adeta bır (seröengeçtı) haletıruhıyesıne kapılmasıvrlı James Bonrl 1962 yılında Marsılyaiı Marc Ange Draco'nun tek fclzı Teresa ile evlendı Pek kısa süren bu evlılık o iaman basını uzun uzun mesgul eden biı facıayla sona erdı Kan kocanın çocuklan voktu James Bond'un eeride hıçhıı varis bırakmadıjı »annpriılıvoT VJann: «Ki» Suzukf rim hatırlasana!» Çılgın RÂDYO • RAOlfO HAİfO • RAOrO • RA0Y0«W0¥0 • ISTANBUL 7 30 Açılış Kısa haberler . ŞarkUar 7.45 Haflt muzlK 8 00 Haberler 815 Salon orfcestraları 8 45 Çeşitli muzik 9.00 Oyun bavEtlan ve türküler 9 30 KüçuK konser 10 00 Kısa haberler Kapanış. 12 00 Açılış Kısa haberler Salon orkestralanndan 12.30 Şarkılar 12 50 Haflı müzik 13 00 Haberlet 13.15 Plâk dolabından 13 30 Şarkllar 13 50 Çeşttll muzlk 1415 Yenl sesler 14 30 Küçük korser 15.00 Kısa haberler . Kapanış. 17 00 Açılış Kısa haberler 17.05 Yurdun cesi 17 30 Kume fasll 17 57 Kısa Uânlar 18 00 Kemal Güleşoğlu orkestr&sı 18.15 Kreleler çalıyor 18 30 Şarkılar 11 tf TtttIII IinIIIIMMIMHM»MMM*>•<«! RÂDYOİRADYO Tarikatı Salâhiye cilerin muhakemesi Tarikati Salâhiyecilerin muhakemesine dün Ankara İstiklâl Mahkemesmde devam edılmiştir. Dünkü celsede iddianamesdni serdeden savcı Necip Ali Bey; Lütfi Fikri Bey hakkmda şıınlan soylemiştir: « Tarikati Salâhiye ile ilgili olduğu için dâvâya dahfl edilen Lütfü Fikri Beyin delâil ve vesikalarla kendisinin ne gibi hainane niyeti olduğu; seciye ve ahlâkj anlaşılmıştır. Lâkin bunları yayınlamamış bulunduğu cihetle kendianin beraatini ta'n ederim.» Lütfü Fikri Bey İsmail Müstak Bey 18 50 Kısa Uânlar T» h»JlI mOzlk 19.00 Reklâmlar geçldl 20 00 Haberler Gunlük olaylar 20 30 Türküler 20 45 Kampl&n gezlyoruz 21 00 Ibrahlm Solmaz orkestrası 21J20 Oılnlerln getlrdlğl 21 30 Klâslk koro 22 00 Reklâmlar geçldl 22.30 Badyo promenad orkestrası 22.45 Haberler 2 2 . 5 5 A n melodllerl 23 00 Gece konserl 23.30 Dans müzlgl 24.00 Kısa haberler Kapanıj. ISTANBUL İL RADTOSU 17.58 Açılı; 18.00 Dansa davet 18 30 Ünlü caz topluluklan 19 00 Melodller ülkeslnde gezl 19 30 Operet melodllerl 20 00 Kanşık sololar 20 15 Radyo İle tnglllzce 20 30 Plâklar arasında 21.00 Gece konserl 22 30 Çeşitli müzlk 24 00 Kapanış. ANKARA tzmitte çıkan Hür Fikir gazetesi &ahibi Kılıçzade Hakkı Bey aleyhine evvelce açılmış bulunan «Islâm dinini ve mukaddesatını tahkir* dâvası hakkında verilen mahkumiyet kararı Temyizce bozulduğundan, dâvaya tekrar başlanmış ve mahkem» bu ker» beraaür.e karar vermiştir. Bir gazeteci beraet etti I! 8.27 Açılış 6 30 Gunaydra sayın dlnleyicller 7.30 Sabah müziğl 7.45 Oyun havajan 8.00 Haberler 8.10 Hava durumu 815 Slztn İçin ç»uyoruz 8J0 E\ kadınının Ut«klerl 9 00 Kapanı; 11.57 Açılış 1200 Kısa baberler 12 02 Ögle tatlll Içln 12 30 Beraber TB aolo şarkılar 13 00 Haberleı 13.10 Hav adurumu 13.15 ö g l e konseıi 13 40 Şarkılar 4NKARA t t RADVUSll 14.00 Öğleden »onra dans 14.30 Türktiler 14 45 Şarkılar 15.00 16 57 Açılış 17 00 uans müzlfı Kapamg 18 00 Bır konçertü 18 30 Kan 16 57 Açılış 17.00 Kısa naberleı şık hafU tnüzlfc 19 oo Akşaır 17 02 Türküler 17 15 Akşamın konserl 19 30 FranEizcB .npiudtleı fcarma müzlğl 17.40 Şarkılar 19 45 Radyo Ue Fransızca 18 00 Küçük Uânlar 18 05 ReS20 00 Haflt meludllej 20 30 Dllelt lâm programlan 19 00 Tarla d8pınar ı 2130 SenîunlK (cuDser nüşu 19 25 Toplum ve egltlm 22 30 Dans müzlğt 23 00 Kapann 19 40 Şarkuar 20 00 Haberler 20 25 Hava durumu 20 3u Şarkllar 20 50 Cyfcudan önce 20 55 Küçük Uânlar 2ı oo Kısa haberler 21 02 K ı b m ıçln I 21 20 Panurama 2135 Klfuslü rürk müzlt) korusu 2215 Baıete çagn 22 45 Haberler 22 55 Gece kons^r) 23 40 Gece yansıns dugru Î3.58 Günün önemll haberlerl 24 00 Kapanış .
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle