Katalog

pencere tKİ CUMHURtYET II ıııı=ıııif ıııııııııııııııııııııııııııııifiifiııifiıııııııııııııııııııtıııııııırııııııııııııııııııııııııııırıifiif ııımıı =ıııı 2 Temmuz 1963 lllllllllllllillllllllll I YARIN? | DÜŞÜNCELER 1 MESELELER ııııİıııınıııııııııııifiııııııııııııııııııııuıııııııııııınııııımııııııııııııınıııııııuıııııııııııııııııııııııııiHİıııı Nedlr yann? Çarsaınbadır. V» onnıı nMarından persembenln gelişi de bellidir. Onu sormuyornz. Daha öttlerde ve daha ötelerdeki yarınlannız nedir? j Herkese göre değişiyor bn. Diin bir bekçi, gördüm. Tirmi beş yıld»n beri her gtct sokaklarda dfidük çalnuş, sabaha A~ı* Dedi ki : Tarııı emekliye ayrılıyorum. Sonr»? Üç bin lira verecekler. Sonr»? Dnrdu, düşündü : Sonra... hiç. Bu bekçinin yarını üç bin lira idi. Sirin Için nedir ysrın? Belki bir çocuklur . Büyüyecek ve kazanırsa siie bakacak. Belki babadan kalma bir evdir... Tıkılmazsa, iradiyle sizi geçindireeek.. Ve belki de biçbir şey değildir yarın. . »izin için karanlık bir sorn işaretidir. Şu yürudüğünüz yolun kösebaşında hangi yarlnların sizi beklediğini bilemhorsunuz. Medeni olmak iddiaaırldaki ülkelerde yarınlar için el falına bakılmaz .. Sosyal güvenlik statüsüne bakılır. Bn duruma £öre Türkiyede yarın üç şeydir: Işçi Sigortaları Knrnmn... bir. Emekli Sandığı... iki. Ordfo Yardımlasma Kurnmu... ÜÇ. F»kat bütün bnnların varla yok arasındaki eılız destegi Türkiyede memnr, asker, öğretroen, sanayi işçisi olarak bütün çaIışanların yüzde kaçını kapsıyor bilir misiniz? Yüzde 29'unu. Peki ya tanm kesimindeki isçiler? Eğer lutfeder de şimdilik yarıvatandaş sayıUn kövlü efendilerimizi de çalışanlar arasına katarsanıı, bn nispet yüzde ona kadar düşebilir. Sirodi düsünelim : Bütün emekliler kendi dnrumlarını arada sırada bir yokladıklan zaman, derler ki : Bütün bir ömür boyo çalıştıra. Ve bngön çektiğim sıkıntı nedir? Bu fornnun cevabı açıktır. Ve Türkiyede her şey yerinde diyenler düsünmelidirler. Bir ülkede insanlar bütün hayatlarınca çalısır ve yarınlannm güvenliğini kazanamazlarsa. orada ödenmemis bir şey var demektir. Sosyal güvenlik tneselesl bir medeniyet dâvasıdır. Dâvayı bn açıdan ortaya koyarsak, iki kere ikinin sonucn kadar açık bir dnrnrn çıkıyor: Türkiyede çalışan milvonlarca kişi içinde yüzde onu bile yannlannı güven altına alamıyorlar. Bu bir acayip istir . Ve işte sosyal adalet ve sosyal güvenlik dedigimiz ikili, yannların füven aitma alınması için ortaya atılmış fikir leıdir. ACI BİR KAYlP Çocuk Esirgeme Kurumu kurucusu ve eski Genel Başkanı, eskı Kırklareli milletvekili, Sağlık Bakan Vekilliğınden emekli v« Mediha Umay'm efi, Mübeşşer, Turhan, Tunç Umay'ın ve Esin Yazman'ın babalan; Rıdvan Umay'ın; Müriivvet Özkan'ın ağabeyleri; Turgut ve Fuat Umay'la En£in Kevenk'in ve merhum Utku Saygun'un dedeleri, Orhan ve Meral Özkan'ın dayılan; Mehlika ve Neriman Umay'ın ve Cüneyt Yazman'ın kayınpederleri sevgili büyüğümüz Dr. Fuat UMAY 1 Temmuz 1963 tarihinde Hakkın rabmetine kavuşmuştur. Cenazesi 2 Temmuz Sab günü öğle namazını müteakıp Şışli camıinden ahnarak Asrî Mezarhğa defnedilecektir. AlJah rahmet eyleye. ' AİLESİ Reklâmcüık 321910050 Huzur özleminın en önemli görev j "^•^•^•^ Yazan: " ^ " ^ nedenleri incelebasına duşer. De | nirse görülür ki; mokratik memletoplum anarşı ketlerde Anayasa Belediye Iktisadi Murakabe Mülâübaliliği ıle deteminatlannı anarAfyonBağımsız dürlüğü ekiplerı tarafından cuımokratık disıplını şi sanan memumartesi ve pazafr günleri gerek manavlar ve gerek eğlence yerle bütün aynntılariyle ayrı gormek çe grup kararlarına uymıyan, hat, run en korktuğu teminatsızhk baj tâ mâzeretsız o kararı (kendi fikjsından gelecek tepkidir. Disiplinli: riyle târifeye tâbi muesseseler de istemektedir. Gerçekten demokrasi bir huzur rine karşı olsa dahi) tatbıke koyj bakan Anayasa teminatındaki kad; vamlı kontrol altında bulundurul muş, fıyatlar konusunda yapılan rejimıdlr. Ancak, disiplin de onun mayan politikacı demokratik di rosunu açık rejımde daha disipi halk sikâyetleri önemle ızlenmiş temel varlıklarından birini teşkil siplinden mahrum, ikili oynayan ' linli çalıştırır. 2 Bir memlekette demokratik tir. Kontrollar sonucunda büfesi eder. Daha derin anlamiyle poli kişi demektir. Polıtikada dünyane târife asılmayan Florya Yeni ı tika bizzat bir disiplin mecmuası nın hiç bir yerinde bu tip lâuba reji m ne kadar kuvvetli ise hal| kın kanuna, devlete saygısı o kaiçinde seyreder. Çünkü politika lilik yoktur. plâjı, fahiş fiyatla satış yapan 3 j 2Koalisyon partileri bütün poj dar çok olur. Polise en çok güvemanav cezalandırılmış 4050 gram ı ıkı buutlu bir sistemdir birinci eksık ekmek çıkaran Bakırköy j yonu sanat ikinci yönü bilimdir. litıka mücadelelerini grupları için nen, ona itaat eden ülke AmeriKartopu sokağındaki 1 fırın, 2 gün, Sanatın temel varlığı âhenk, il de ve hükümet içinde yapabılirler. kadır. Böyle yapmakla demokrabardakla çay vermeyen Lâleli Va min temel varlığı ise sistemdir, Parlâmento içinde mücadele ede tik rejimin en kuvvetli varlığı okıflar pasajmdaki pastahane 1 her ikısı de disiplin varlığına mezler. Hükümet kanadıca mer. lan disiplini yerine getınnektedir. gün kapatılmıştur. Yine Bakırköy muhtaçtır. sup bir milletvekili panisinden d Basın ve disiplin: de 1 fınna da para cezası uygulan Açık rejimde basının otokritiği Şu halde demokratik rejimin, ve nçekilmedikçe hükümet programımıştır. 2 günde 17 plâj, 27 manav bu .rejimdeku politikan.n aslında ' a a > ' k l r l davranamaz. Dünyada \ en belirli hudutlar içindedir. Dej b u n u n aksin 1 kontrol edilmiştir. disiplin mevcuttur anarşinin ma! e örnek olacak hiçbir mokrasınin kaçınılmaz bir müesse= ah ak l ik h olan lâubalilik ise demokrasiye j î ] P° }} * davranışı görül sesi olan basın kendi varlığını disiplinine inanılır bir varlık olmak musallat olduğu takdirde; onu çümüş değildir. Florya'daki Kampinglerin 3 Parti liderleri ve idarecile la devam ettırir. Açık rejimde en rütmeye memur bir parazit niteliri kendi tüzüklerinde mevcut hu az yalanlanan gazete en kuvvetli kur'alan çekiliyor ği taşır dutlar dahilinde, resmi bir organ demokratik muessesedir. Basın zaFlorya Kampınglerınden Ağustos Çok genç olan rejimimizi disipve Eylül aylarında faydalanmak is lin ölçüleri içinde tetkik etmeve I d a v " ^ 1 . *?"** olm.lıdır. Birjmanla haikın inanc.nı yıtirdıgi teyenlerin müracaatları bir hayli ınecburuz. „.,..*. ^ , .:J Politikadan devlet bünp a r t ı hden bir beyamyle bir ikin! gün demokrasi müessesesi olmak fazlalasmıştır. Florya Tesisler Mf fyesine kadar her noktada lâuba cı beyanını açmaza düşürmez. E niteliğini de kaybeder Basının dürlüğü müracaatlann fazlalığı ğer olaylar onu tekzip ederse çe J murakabesi oyle bir kuvvettır ki! karşısında kur'a usulüne başvur lilikleri tesbit edip tedbirlerini al kılmesi gerekir. Bir lider demokjhang, gazete bu kudrete sahipse mak yönünden belirli ölçüdeki dimak zorunda kalmıstır. ratlk seçim yolu ile dahi gelse!o herkesin çekindiği. sav g l duydusiplin unsurlarını sunuyoruz: ark daşl ri Ie d erin Jt ^f . f f y 8" ^ va.rl.k olur. î ş « e o zaman Dostunu bulamayınca evlere I a Politikada disiplin 1 Hiç bir politikacı Anayasa fıkır ıhtılaf, içinde çalısmaz. Hele kanun teminatından daha kıymetJ saldıran sarhoş yakalandı bir gün vatan haını dediği kişiyi li halkoyu teminatma kavuşur I Zeytinburnunda oturan sabıkall ya inançsızlık verecek davranışa ertesı gun en yak.n mesai arkadaj Disiplmsız bas.n ise bizzat kendi lardan Serafettin Keleş, bir süre «ahip olamaz Anayasa müessesele şı halinde gösteremez. Batı ülkeesesini tahrip eder ki bu da önee beraber yaşadığı H.nin evine rine güvenmeden politika yapa lerinde parti liderlerinin her be demokrasınin bir oto seleksiyonumaz. Aksi davranışiar demokratik yanı resmî bir tescil vasfı taşır. gitmiştir. Serafettin, H. yi bulamadur. yınca d'eliye dönmüş ve sağa sola rejimi tahribe matuf lâubaliliktir. 4 Her demokratik ülkede olözet olarak milletçe kötü bir lâsaldırmağa baslamıştır. Bir ardiye 2 Demokratik rejime inan duğu gibi bakanları, liderler se ubalilikten kurtulmak, demokrasiye giren ve buradaki esyayı parça mıyanın politika düzleminde yeri çer. Bunun tartışması parti içinde nin â'il ve huzur verici dısiplinilayan sanık daha sonra Sabriye a yoktur. Hem diktaya inanmış aju hiç bir şekilde bahis konusu değildında bir kadının evinin kapısını n sağcı ve aşırı solcu politika ya dir. Bakanlar çekilirken zorlan. ne girmek zorundayız. Türk millekırıp zorla içeri girmiş. Sabriye'yi parak toplumu aldatamaz. Bu tıp maz, ayrıca bakan direnmez, mil tinin sosyal bünyesi de bu nizam dövmüştür. Kadının bağırması üze kişiler politikanın hangi noktasın let istedikçe kalırım kabilinden âhenginı özlemektedir. Kapalı rerine « v mahalleli tarafından sarıl' da olursa olsun derhal çekilmeli politika dısiplinıne karşıt düşmez. jimde disiplin yoktur. aksine çok = mış. sanık yakalanmıştır. millete daha fazla ihanet etme Bakan, çoğu kere liderinin. parti sıkışıklık yanında anormal,ve hiyleli gevşemelerden mutevellıt bir melidir. sinin ve halkoyunun güvenliliğtnı anarşı mevcuttur. Bir akıl hastası kendini 3 Politikacı bağlı bulunduğu kaybedtnce söyletmeden çekilir. kuyuya attı Disiplin demokratik bir âhenkDemokratik rejimde bakanlık poliDün Erenköy Kozyatağında otu partiniri tüzüğüne. ekonomik gö tika anlayısının en hassas olması tir, onun zaafının tedavısi yine rej jim içinde vardır. Lâubalilikten u ı ran akıl hastası Salım Çağdaş ge rüşüne zıd beyanlarla ayrı ayrı gereken noktasıdır. Yok yere dahi sanıp kapalı rejim istemek hastarirdıği bir sinir buhranı sonunda toplum sınıfları karşısında ayrı kendini evin bahçesindeki bostan ayrı beyan ve davranışda buluna halkoyunun güvenini kaybeden ya zehir içırmek demektir. Hastaköylü karşısında bakan derhal çekılır. ya zehir değil ilâç verilır, toplum kuyusuna atmıştır. Olayı görerek maz. ürneğın c Devlet bunyesinde demok. ıçin bu ilâç ise muayyen dozdakı yetisenler tarafından ölümden kur devletçi, tüccar karşısında aşırı lidüşemez. Aksi ratik disiplin: ılmi demokratik disipl^ndir. tarılan skıl hastası Bakırköy Akıl beral davranışa Ha«tan«sin eyatınlarak tedavi altı halde demokratik aniamiyle ahlâ1 Açık rejımle idare olunan na slınmıstır ki bir disiplinsizlik içinde demek j memleket'lerde yüksek kademedeVergi cezalannın affı r ki memurlar çok ağır disiplin şart Kutma'n Eczanesi soyuldıı ^' Bu aym 22 sinde Bakanlarla özel 4 Demokratik rejimde politı.ları içindedır. O kadar ki, en guç m | U [ . ıenı»jı«nı Kadıkoy Sog\itkıçesme caddesınsekiör temsilcilerinin yapacakları de 36/1 sayılı eczanenin kapısı ev kacı zorunlu bîr# fazilet disiplini memurıyet demokratik rejim için toplantı esnasında vergi cezalannın velki gece kırılmıştır. lç«rı giren içindedir. milli gerceklerı rey en de memuriyettir. Yetersiz, kotu , affı konusu da yer alacaktır. llgihırsız 8 bin lira değerinde muhte. dişesivle seçmenine başka politi' niyetli, vatanperver olmayan yuk ülerin kanaatınce bu af çıktığı taklif ilâç çalmıştır. Selâhattın Kut kacı arkadaşlarına başka yönde sek kademedekı .nemur hiç bir te dirde ı.ş hayatmda önemli bir can. maj'a ait eczaneden aynca bazı gösteremez. Aksi halde açık rejiımınat altında değildir. Vatanper lanma husule geleceği muhakkakşiddetli zehirlerin de çalındıgı id mın fazıletinden en ufak nasibi ver ve namuslu memur ise hiç tir. k d k i k dıa ofunmustur Bilinmiyen hırsızın yok demektir, J kimsenin hiç bir politikacının yıyakalanma«ı için polıs olay yerinb Parti disiplini J kamıyacağı kadar kuvvetli Anayade tetbit ettigi izler üzerinde çalış 1 Bir' partiye mensup politi sa teminatı altındadır. Ancak bu T E Ş E K K Ü R ma'ara başlamisttr. • kacı demokratik rejimin kâçınıl temınat, bakanlığın çalı^masını maz yanı olan grup kararlarına 1' felç bâle getirici nitelıği hiç bir LjŞ hazlran 1963 Paj** gönfl Ebe**JtB^A^K*Mmmt*iğğn etmedik Je'vırde va'rit' kılmaz. 'feu noktada "F dJye^Ttffikaf eden çok fcîymetlt Belediye kontrollan Demokratik rejim ve disiplin Dr. H. Nur Bâki Her güııün dâvaları Yazan: Mazhar Kunt Bunlara dâva mı dersiniz, yokta mesele demeyi tercib mi edersinizî Orası sizin bileceğiniz iş. Fakat biı, gazeteciler, onlardan pek şikâyet etmeve hakkımız da olmasa gerek. Nasıl olsun ki sıkıştıkça hep onlara el atarız ve ısıtıp, ısıtıp tekrar orlaya çıkarı rız. Tuhaf değil mi? Simdiye kadar kirase bıuılarm bayatlıjından şikâyet etmedi. Bu gidişle galiba etmiyeeek de.. Bahsini ettiğimiz meseleler ekmek, sebze, ve meyva, süt, et gibi günlük nafakamızı ilgilendiren maddelere aittir. Bunlara bilbassa bu vıl bir de zeytinyağı katıldı. Peynirden bahsetmiyorum. Sebze ve meyva hakkında genç arkadaslar geçen günlerde güzel bazı röporta.jlar yaptılar. Bn yol. da fikrini söyleyen bir zat meyvanın ve sebzenin pabalılık scbebini manav cayısımn on dört bine indîrilmesine bağlamarkta idi Manav az oldugm için rekabet ortadan kalkmış . Herkes dilediği fiata malını satıyormuş! Yanlıs düsünce. Çünkü dünyanın otorite sayılan iktisateılarına göre bir yerde aynı malları satan fazla sayıda esnaf olursa, fiatların inmesine imkân yoktur. Bnna da sebep olarak mevcnt müşterinin daha büyük sayıda esnaf arasında paylaşılması ve esnafın kârını bnnlardan temin etmek zorunda olması eösterilmektedir. Halbnki dükkân sayı. u fazla olsa, esnaf sürümden kâr etme yolnna gidebilir. Bazılanna göre de pabalılık Ve semtler arasında fiat farkı diye bir sey yoktur. Sadece mallann kalite farkı vardır. Fiat farkı da bundan ileri gelmektedir. Bunlar doğrn olabilir. Isrinız jntyva fiatlarını indirmek için, esnaf bollnfunu temin etme lüzurouna biz katiyen inanmıyoruz. Şehir için utanılacak bir bal olan • atlı, esekli satıcılara da göz rumulmasını istemiyomz. Ama, mevcut pazarlar ıslab edilip bir hale yola konmalı ve Hâl'e o bir zamanlar tâbi oldufu disiplini iade etmeli. İse buradan bir baslanıls»!. *** Ekmek dâvası... O da mözmin d<*tlerimizden biri. Fınncılık mesJegi bir nevi inbisar altına alınmış gibidir. Ekmek labrikası açamazsınız. Bizim çanklılar onu kapatmak için derhal ne lâzımsa yaparlar. Ekmekleri küçültüp 500 gramlık bastonlar halinde pisirtemes »miz. Böyle bir karar «Terine Ankara gibi. hem de örfi tdare altında bulnnan bir «ehirde, üç bes fınncının marifetin! çördü. nüz. Bir fıruıda^ekmek b»stır, piskindir. ötekinde hamtırdnr, «iyabtır. Acaba neden? Neden bazı değirmenlerden alınan un has elur, ötekilerden temin edilen herbat olur? Bunun üzerinde neden durulmaz? Fikrimizce işe değirmenlerden başlamalı ve fınncılık inbisarına son verilmeli. Gevşek dar\ranıyonız, çevsek. *** Et bir çok semtlerde kilosu 10 liradan satılmak suretiyle bir yoluna girmiş gibi görünü>or. Tcdi liralık kaşar peyniri de fiat srrbest bırakıldıktan sonra on beş liraya yükselerek r»hat etmis gibi görünüyor. Süte hiç dokanmıyalım. Onun ıslahı için Terkos musluklarından Ta^delen suyu akıtmak lizım. Ama bir miiddettir karşımıza bir zeytinyağı mcselesi çıktı. Bu meta ihraç edildifinden tüccar bunu bizlere 13 liradan yedirmek sevdasına dü.ştü. Bereket ki devlet, geç bile olsa, nihayet da\ranarak Amerikadan 3Z bııı ton soya ve pamukyağı çetirtti ve 450 kuruştan perakende satılmak üzere bakkallara dağıttı. Nefis olan bu >ağdan bir iki kilo alan alabildi. Bizim yağcılar 1012 liraya sattıkları ve ekseriya bir çiçek yaçı karısımı olan sözde zeytinyağlarını satamamak duromnna düştüler. Bunun üzerinc evvelâ, soya yacının berbat bir şey olduğu sözünun yayıldıgı görüldü. Ama para etmedi. Halk yine aldı, yedi. Hoşlandı. Bu vaziyette yapacak tek hareket olarak soya yaflarını piyasadan toplatıp ibtida ettirmek ve zeytinyağı diye tekrar piyasaya sürmek kalıyordn. Bunu bir çoklarının ihmal etmediği iddia olunmaktadır. Hani insanın inanacağı gelmiyor da değil: lsterseniz piyasada soya yajjı arayınız. Bakalım bulur musnnuz? Tolda on bin ton daha varmış. Bakalım ondan nasibimiz olacak mı?. Bir madde ihraç oldu mu sevinmemiz lâzım gelirken biz âdeta endişeye kapılıyoruz. Sebebi meydanda. Şimdi de tuttnrmuslar pirinç mahsulü faıla imis de ihracı lâzımmıs!. Iddialarına göre 1950 de pirinç ziraatine aynlan saha 24 bin bektarken 196» ta bu saha 70 bin hektara çıkmıs, pirinç rekoltesi de 51 bin tondan 125 bin tona yükselmis. Halbnki 19S3 te toptan ortalam a 93 kuruş olsn bn madde 1962 d e s n c a k 246 kumsa çıkmı?. Bu fark azmış. Onun için ihracı vacip imiş! Aman dikkat! Toksa pek yakında biz pirinei de on liradan yiyebiliri». ıııııııııııııııııııııııııııııııı 1 J . " *• . . • eşlm Diş Doktoru ••••taıMiHdırfıuıınMiuıııyHinHUıınUıiHHİH Fevkalâde İlâveli yaz sayısı Resmi Gazete'de ilân edjlerek yüırürlöğe gircektir. Haber aldığımıza göre Tfcaret Bakanı Ah^net Ofuz çarşamba günü bir basın toplantıjsı yaparak Kota'nın ana hatlarile özelliklerinj açıklayacaktır. ŞEKİP RİFAT BERKEL 1963 CEKİLİŞİNDE 5 • ; S 2 S • Yarın 28 sahifeî ; Bir genç denizde boğruldu ' Ye/ıikapı sahilinden arkadaşları İle sandala binip denize açılan 19 yasındaki Ahmet Kutluol|o boğul. fnu^tur. 20 metre derinlikte sandaldan suya atlayan Ahmet bir daha çıkamamıştır. Horhor caddesi KırCumhuriyet 10042 mancı sokak ^4 sayıda oturan genein cesedi de kaybolmuştur. Genein ani bir kramp veya kalb krizi ionunda boğulduğu tahmin olunmaktadır. i f ın hatalı^ı esnftsında tedavisındc ıhtimam gögteren Izmlt ve Samatya lççl Sigortalan Hastanelen Doktor. Eczacı ve Hem»ireleri İle kendlsinc yakın alâka (6* teren Manesman Boru Fabrikaaı kıymetll idareeilerlne, C e n a z e Meraülmlne bizzat lçtirâk nıretlle vey» yazı İle acılanmızı pay lafan ve Çelenk gönderen dort ve akrabalannıızla Merhumun arkadaslarına soneuz minnet ve Şükrantarımı arzederim. NAHİDE BERKEL (Cumhurtyet 10027) Sayın Bay Doktor Uzun zamandır yokluğu hissedilen AKROFOLLlNE SURPARYL SURPARYL SURPARYL Ampoule 50.000 U Ampoule Forte Suppositoire f eniden piyasaya arzedilmiştir. TÜRKFARMA Şti. İlânalık 3483/10034 Satılık Fabrika Arsası Sanayi mıntakasında, her türlü sanayi ıhtiyacmı karşıiıyacak durumda, bol fuyu olan düz arsa. 44 64 81 ÜRAUK PARA İKRAMİYELERİ TALİHLİYE "».000 ^ fe TALİHLİYE 25.000 u™ TALİHLİYE s.oooür, 12 75 TALİHLİYE 100.000 u™ SON PARA YATIRMA TARİHİ 8 Temmuz 1963 Kuruluj haHnde börök bir Türk Şirketi iyi İngilizee bilea, Ticari konularda ihtisaı ve tecriibesi olan bir Sevid fdarede Smtd ve Cıunhuriyet 10026 Trakyada sağnak P A R I S S U R G L A C E 1963 BUZ REVÜSÜ BugUn bütün bölgelerde sıcaklık birkaç dmce da«ecektir. Aynca haralann Trakya Bdlgesinde sağanak yağışlı gcReklâmcılık 313310023 j çeceği tahmin edilmektedir. Akdenız bolgesi İle Balıkeslr, Bursa. Afyon, Esklşehir, Konya lllerimlz ve çevrelerlnde havanın parlak mıl'itlu geçeceği bellrtllmektedır UMUM MÜDÜR aramaktadır. Mezknr Şirket Geoeral Moton'nn mümesiili sıfatiyle Chevroiet, Opel, Bedford, GeneraJ Motor». Dizel motorlan ve sair Gen era) Mottrrs mamullerinin asamblaj ve ticareriyıe istigal edeeektir. Taliplerin müracaat v e ç| yazılariyle teferruatb hal tercünıelerinl Galata P. K. İM adesüıe föndenneleri riea olonnr. İlâncılık 332910038 bekleniyor OnJLima. BÜTÜN DÜNYAOA HAKLI BİR ULAŞMIŞTIR. ın l'efrikasr. 63 ALMAN YAZI MAKİNALARf ŞÖHRETE TEMMUZ 2 SAFER 10 I V Sı 1 c MUM(SS)U: FUAT VE SUAT TARHAN OBT. Tirlıan Han Te»eU$ı Ist. Tel «6175 o| ş 1 2 09ı 1.30 12 18116.İS i* 1 9 44 21.47 TÜRK TİCARET BANKASI öğrenci. Kocasından geri kalmadı; Şerefli bir kadın hiçbir xaman ne kocasının hovardalığı na tahammül eder, ne de kocasının «erefini ayaklar altına aIır! dedi. ölmek daha iyi. Allah sen gösterme Tarabbi. Fe ki teyze, ne yapaeaksınız s i » di? Topal'ın kansı. Beni flçten doknza boıadı, dedi. Artık onun kansı değilim. Herhalde çekip Incesu'ya, kardesimin yanına gideceğim Bakalım... Genç kadın âdeta sevinçle: Demek reımî nikâhınız yoktn? Toktn. Genç adam: Medenı kannn kabnl edileli su kadar zaman oldn hanım teyze. tnsan işinl (ağUmlamaz mıydı? Amaaan bire orlum, böyle adamla resmî nikâh yapsan ki ne çıkar? Herifte âr, haya tertemiz. Yüzü bile kızarmıyor. Ama ben biliyorum yapa«afımı .. Yarın olsun, hayn da be raber gelsin. llk işim Ncdim ağa olacak deyyusun evine gi dip karısına her şeyi bir bir an lattıktan sonra. çekip lncesu'ya îitnıek olücak! Ah ne heyccanlı şey olacaktı demek? (Arkası var BAY OSCAR: (Basın 6560/10046) ^1lllllfllIlllflllIIMIIIIIlltllllîlllllIllIllfllIllIllIIIIIIIIlIIIIIIIIIIllllIliriIIIIIflMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIII = CUMH« KIYF Reklâmcılık 31041M24 llilllillllillIlllllllllllllllllIllllKIIIIIIIlllllIllllIIIIirilllllIflllIIIIllllılılıifiınıı». KANLI TOPKAKLAll Kadın Ncdim ağanın evine değil. komsnya gitmisti. Rarsı knmsnva. Gittikçe artan hıçkırıklar içinde, komsunun sedirine kapanmıs, eenç komsusuyla eeııcecik kocasının meraklı bakısları önünde çocuk gibi hıçkırıvordu. Kadın da. koca«ı da anlıvorlardı çok muhim bir sevler geçirdiğini ama, ne? Sakın ölüm falan olmasın? Genç kadın yanına yaklaştı, diz çöktü, sırtını okşıyarak : Teyze, dedi. Tejzecijim. Nen var? Ne oldu aksam ak şam? Kadın boyuna hukımor. ko nusamıvordu. Konussa. ne oldu «unu söylese de. derdine çare olabilirlerse olsalar! Teyzeciğim, söyle ne var Allahaskına? Bo\ una hıçkırıvor, hıçkınyordu. Halbuki kocası gelmiştı. Yemeklerıni yeyip sinemaya gideceklprdi! Tejzeciğim, canım teyzeci ğim ne oldu sana? Kocasına baktı, «Canım lev komşu çocuğuyla zaman zaman alt alta, üst üste boğuştnğundan babcri yoktu. Komşnnun oğlu ticaret oknluna gidip geliyordu. Genç irisi. Yanakiarı al al. Bir de maıkaraydı ki. Çokluk evlerinin açık pencve si önünde belden yukarısı çıplak jimnastik yapardı. Teni ta Vatan. U K H A > KEMA1 sınmıslardı bu mahalleye. Babası bilmem ne ormanlanrıda yaptıgı için kadının kanına dozeeiğim dediğime inanma. numübendis. Delikanlının annesi kunmuş olmasın? maradanl» demek istiyen bir de dolgun kalçalariyle finjir Erkek yüz isaretiyle kocasını hafifçe güldürdii. llan ne namussuz. Haklısınız, dedi. Hiç bir dek mi fingirdek. iki kadın çabucak ahbap oluvermişlerdi ne komik, ne eıvı) cıvil kadın kadın kocasının bu mevkiine ta Bu ahbaplık. iki aileyi yaklaşdi su karı be O anda sanlmak. hammül edemez. etmemeli de tırmıs, bankacının karısı genç kolları arasında sıkmak. sık Memleket çalkalanıvor! ö?^enci^le kırıstırırken, öğrenmak tyi ama. nereden gelmış Genç kadın kocasına öyle biı cinin annesi de genç bankacıyla ti su kart karı da be! baktı ki adam vuttu. Öyle ya, dısarıda. bir kaç sefer buluşne dive hemencik taraf tutuve Sesli sesli. muslardı riyordu? Ya değilse? Ya tamaYeratJı yivelim de çıkalım. Genc bankacı: miyle baska bir sebepse? dedi Geç kalacağız! Kadın ağlamasını kesmişti ar Ce\ap ver, dedi karısına. Bu. bu işte. Topalın kansını tık. lçini derin derin çektikten Ben böyle bir halt etsem, sen harekete geçirdi Kapandıgı se sonra. tahammül edebilir misin? dirden dojrolsrak. Genç kadın Bir vere gidecekseniz çidin Sen benım dünya ve âhı Allah yazdıysa bozsun, deAllah aşkına! dedi Ben duru ret kardesimsin. dedi Nen tot di Asla! ru dcfilirn Benim bnndan son el âlemin karısını. nikâhlı kara verim vnrdıım vok Ben so nsını Npdim Aia^a peskeş çek Ekledi. kakta kalmış bir insnnım Ama Erkeklığe sıfar mı? Söyleyin Değil bö\le baskasma pezarar vok. bir devvusB kanlıh sıfar mı? levenklik seni duysam ki bir etmektenıe baska kadınla höyle . Adam karısına haktı Genç adamm aklından Or üMğmaz. dedi tnsan bn dün Gene bıçkırıklarla sedire ka mancının karısı geçtiği halde: vada her sevden önce »erefi ve pandı: Tabii canım. dedi. Şereflı namnsu için vasar Sfref ve na Karı koca hirden isin riddi bir kadın lıâinı anlıvarak, vemek % si oıns*a nara <le satılmaz! e Kadının kafasından da çen< Adam bir luıkada memur ııemadan cavmı^lardı. Demek öÇrenci ffçti va. aldırmadı. Nc du. Gerçekten de böyle düşü Topal hosamıslı karıyıV Yoksa çıkardı? Nihavet gencecik bir nör. bövle vasardı va harısıni" su. Nedim AÇava «pezevenklik» PBOF. NHMBUS17N MACERALARI: NAZİME NADİ * ümuml Neşrlyat Müdürü Sahlbl Cumhuriyet Nüshası 25 Kuruş f ECVET GÜBESİN • A.NKARA BCRUSÜ : Atatürk Bulvarı. Yeneı Ap. YENÎŞEHİR Telefon : 12 95 44. 12 09 20. 12 09 66, 17 57 35 V'azı lslerlnl fiilen ldara eden Me»ul Mödür Gazetemize göndertlen yaıılar konulsun, konu]ma»ın İade edllmez. tlânlardan mesuliyet kabul olunn \e HSn ı«lcr1 lçln. zarfın «Ahone» vpıa tllân Servl»i> itaydmın lszım«1ır. rnaz. Türklye Harlcl Lira Kr. Ura Kr. Senelllc S aylık 3 aylık ' 75.00 40.00 22.00 150.00 80.00 «.00 VECDİ KIZILDEMtR * Inonü Caddesi Işmen Han DİYARBAKIR Telefon : lOfil DOGl) İLLEKİ BCKUSU : Basan ve Yayan CUMHURfYET Matbaacılık ve GazPtecıIık T. A. Ş. Cagaloglu HmlkP\'l Sokmk No. 3941 '^illllllfflllllllltllflflllflllirillflftlllfllfllltfriIIIIIIIIIIiriIIiniflIIICirilIIIIfllllllIIIlIIIflllIIflllflllllllIllllllllIIIIIIllillllIIIIIIMIItlIlllllfII IIIIIIfl[IIIIIIlllllfl|ItllllllllllllflllIllliIJ Jllllllllllll^" 5 1 r^uçüksaat Meydanı tdıın< Han) ADANA Trlefon : 4530 • Bu gazete, BASIN AHLAK V A SAST'na ujrnayı taabhui * *n^ıştır GÜNEV ILLEKİ