Katalog

l 4Zi • ' / • • ' :• I I " ' I X Kasnh 1963\ • ÜÜMHUHIYE1 İMillî Mücadele'den Bugüne. ölümünün Bcşinci ytlSönümünSc Türk Ordusu Sait Arif TERZİOĞLU S. tkincl Dünya Harbî ve Maran: tkjncı Dun^a Harbı aiâmetlerinın çok açık bir s«kilde belırmesı üzerıne Türk Sılahlı Kuvvtütri de seferi riuruma gırmiş ve harbin başlaması üıerine. harbin devam ettiğı muddetçe hezırlıklarmı arttırmıştı. Baylece Sılâhiı Kuvvetler teşkilâtında birçok degişiklikler ol • muştu. «. KARA KUVVETLERİ : Bansta mevcut tümenlerin «eferi duruma glrmesi ve sefer tümenlerinin teskili üzerinc ikiçer tümenli 9 kolordu (aynca. tstenbul Ku • mandanlığı) halinde bulunın Kara Kuvvetleri yeniden bes kolordu (10, 12, 17. 18, 20) daha teskil edılerek her biri üçer tümenli 15 kolordu halinde meydana gelmişti. Bu kolordular üç ordu komutanlığına aşağıdaki şekilde bağlan • mışlardı. 1 inci Ordu. Merkezi tstanbul, Kolorduları: 3,4.6.10.15 20 (ayrıca lstanbul Boğam, Çatalca ve Kırklareli mıııtahkem mevkıleri) îkinci Ordu. Merkezi Bahkesir. Kolorduları: 1,2,5.12 (ayrıca Çanakkale Bo£azı ve Izmir müstahkem mevkileriyle Dtmirkapı müstahkem mevzıi) Üçüncü Ordu: Merkezi Erzurum. Kolorduları: 7,8,9,18 («yrıca Srturum, K ı r ı müstahkem mevkileri). 17 nci kolordu (bagımsıı». Îkinci Dünya Harbinde müttefiklerimisden yeni silah v e teçhizat yardımı förraüş olan Kar» Kuvvetleri. küçük mıkyasta bazı teskil ler de meydana getirmisti. Tank, tankıavar ve tırhh topgu teşküleri bu kabildendi. Îkinci Dünya Harbi bitinc» bir yandan «•ferî durumdaki orduyu barış durumuna geçirmek ürere bazı kolordu ve tümenler lâğvedilirken bir yandan da barıs teşkilStında kalacak birlikler kurulus ve kadro bakımından yeniden tensik olundular. Böylece Kara Kuvvetleri, 3 ordu müfettişliği (5.7,8,9,15,18) halinde terısik edümiştt. Muttefiklerden ve özellikle Birleşik Ame rika Devletierinden alın&n askeri yardımla modern sılih, teçhizat, vc maizeme sa£landı. 18 Şubat 1952 de Türkiye Cumhuriyeti, NATO'nun bir üyesi olunc» bu yardım arttı ve teskil at esasına gore değisikliğe ufradı. Her yıl vapıl«n Millt ve NATO tatbikatlan ile ve manevraları ıle Kara Kuvvetlerinin sevk ve idare ve eğitimi £eli;tirildi 1958 yılından itibaren ötedenberi klisik bir usul olan üçlü teşkilâttan beşli teşkilta geçildi ve K.K. leri Pentomik tümeni esısına göre yeniden organize edildi. b. 1939.1945 DENlfc KUVVETLBRİ : îkinci Dünya Hsrbi yıllannda Deniz Kııvvetierımir, 1930 basında Ingiltereye sipariş edilmiş olan 4 muhrıp, 3 denizaltı gemisi, 2 ma. yin gemisi, 12 araba vapuru, 10 mayin çık«rma botu ve yardım olarak vtrilen mayin arama . tarama gemılen, ag gemileri, liman sa • vunma botları, avcı botları ve bir takım ci • hazlar ve maizeme ile takviye olundu. 1941 de nir taarruz neticast Refah vapuru nun ve 1942 de Atilay denîzaltısının bir tecriib* sevrinde batmasiyl» Türk denizaltıcıhğı onem. li bir perıonel kaybına uğradıysa da bunun kı 2 «a zamanda teltfisi mümkün olabildi. 1944 te Ç denıze mdirilen bir eephane getnisi, Golcük s tersanesiniiı ikinci eserı oldu. Bunu (Atak) ~ mayin gemisi tâkıp etti. Boğazlarımu ile îzmir ve İskenderun fcör S fezlerinde denizaitı ihbar ıstasyonlerının tesi • 5 si, bazı harb gemüerimiıın denizaitı savunma •cihazlariyle teçhıti ve bir denizaitı savunma ~ okulunun kurulması bu yıîlards o.muştur. 1948 d« baaiıyan Amerikan yardımı ile bu. s gıin» kadar 4 muhrip, 10 refakat gemisi, 10 5 deniıaltı femitı. 18 maym arama tarama ge ~ miıi, ( mayin [emııı. 2 onarım gemisi, bir kur S tarma gemist. 2 •£ gemısı, bir akaryakıt ge £ misi ve ] liman savunma botu verilmiş buiun S maktadır. Bunlardan bs?ka îngıitereden 4 mulv Ş rip (Piy«U Psşa sınıh) satın ahnmış, Gölcük £ ve Taskıiik Tertaneierinde ikı akaryakıt ge S misi, iki açık deniz lomorkdrü, bir yüzer ha S vuz v« müte«ddit küçuk araçlar insa edilmiç s tir. * 1953 t» Çanakknle • Mağarada bir müsade E me neticesi batan Dumlupınar ncnitaltı ge ~ misi yegane kaybımız olmustur 1949 temmuzunda (Silâhlı Kuvv«ıier Komu = tanlıkları) nın ihdası ile <bir Deniz Kuvvetleri = Israelü uzman, bir Japon ipemisiiM «K»todik Kornma» tc*isi Kumandanhfı) te;ekkül etmiştir. Bu Kuroan s montc «dijror danlık aynı zamanda, NATO'nun kuıeydogu ^ Akdeniz kuvrctlarinin ba>ındadır. 1951 d« Savarona yatı, okul gemisi olarak = harb bahriyetinde tesellüm edilmiş ve mütea = kıp yıllarda ç*şi«H yabancı iimanlan riyaret = etmistir. Bu yıllarda deniz bütçesi ve Amerikan yat. dımı ile hayli gelişen Gölcük tersanest. aynı = zamand» çeşHli modern tesisleriyle mükem Z mel bir üs halin» gelmistir. Ş Kuıey ve füney deniz saha kumandanlık Ş ları Karndeniz ve Akdeniz üs Komutanhklan, S Ukenderundaki yeniden insa edilen çeşitli te ş Çeliğin aşınmasını önliyerek, ge ruma geminin ömrünü uzatmaktak gemı gerekse petrol boruları dır. sisler. Hidrograü Dairesi. Deniz Gedikli, Er. a Bugün artık bühassa tankerler ba? Hazırlama Okulu. Dalgıç Okulu ve Y«s = nın ömrünü uzatan «Katodik Kosıadada kutnla egitim tesisleri, bu yılların e = ruma» usulü ile çahçan firmanın ifin Katodik Koruma bir mecburıseri olup bu meyanda Deniı Harb Okulu ve Ş kurucusu Israelli Dov Spector bu yet halini almıstır. Bu koruma petLisesi de ilâve tesisleriyle mükemmel bir du s konuyla ilgili temaslar yapmak ü rol boruları (pipe)ine) için malıyetin yüzde 2 sini, gemiler için ise ruma getirilmi|ttr. S zere ?ehrimize gelmistir. 6 yıl için 5 ilâ 30 bin dolân bulBu suretle harb bahriyemir. 1952 basında = Katodik koruma maktadır. girdığimiı NATO teskilltı çerçevesi dahilinde ş Spektör • lacagı vazifeleri itaya yetecek bir kuvvete ş Çeliğin kaybettiği elektri|i 6zcl erişmiş, ger«k zaman zaman yapılan müşterek S bir usulle tekrar yenilemek pren 12 yıldır bu ışi yapan Spektoı tatbıkat »e manevralarda ve gerek B. S sipine dayanan «Katodik Koruma», firmasının kurucusu ve sahibi Dov Amerikan bahriyesinde geçinîikleri kurslar S yalnız teknik bakımdan degil, ikti Spektor, Israel'in Katod Korumada personelimiîin dil torluguna rağmen Ş sadi bakımdan da bütün dünyada sı sabasına birçok yenilikler getirelde ettikleri başarılarla mezkur vazifeleri ş Igi uyandırmış bulunmaktadır. Ka diğini, lsrael patentlerinin Amerikullanıldıgını hakkiyte yerine getirebileceğini göstrmiştir.Bu Ş; todik Koruma iie petrol boruları ka ve Japonyada (pıpeline) kararada ömürlerini dolduran bar.ı gemilerin ve S nınmukavemeti aşınma ve pasa boru soylüyor. Kendisi 1913 yılında Iv «rttığından, rael'de dogmuş, Manchester Ünibu meyanda Yavuzun da kadrodan çıkarılmış S sı kahnlığını no30 kadar azaltmak olmasiyie hâleo donanmamız 8 muhrip, 10 Ş mümkün olmaktadır. Aynı şekild* versitesinde elektrik ve makine mühendisliği okumuş. denzaltı gemisi, 10 refakat genv.si, 28 mayin a H emileri de rama tftTStna gemisi, 5 m&yin gemlsi, 8 avcı ~ bi tutmak veKatodik Korumaya tâ Öncelerl Savunma Bakanlığında botu, 12 liman savunma botu ve müteaddit Ş hk levhalar inşaatta daha mce çe çahşırken, 1951 den beri 10 mühen kullanmak mümkün yardımcı gemüerden ibaret bulunmaktadır. S olmaktadır. Böylclikle tanker ve dis arkadaşla bu teşkilâtı kurarak Çanakkale ve Karadeniz Boğazı müstshkem S şilcpler daha büyük bir taşıma basa geçmiş. Dünyada bu işi yapan mevkileri de bahriyeye devrHilmistir. 5 kudretine sahip olmaktadırlar. öt« en büyük şirketten biriyiz, diyor. Istanbul'da yaptığı temaslar için BİTTt S yandan Katodik Koruma paslanma İse Dov Spektor, Türk denizcileriyı da önlediğinden gemi süratten nin çoğunun Ingiliz Üniversitesi N OT : de düşmemekte, böylelikle gemı mezunu olduklarını gördüğünü, çe(*) Bu yatı, Genel Kurmay BasfcarLhftı S yüzde 10 a yakın hız kazanmakt» lik aşınmasına karsı kullanılan Isdır. Bu korunmanın başka bir fayBasın ve Halkla Münasebetler Dairesi ile Harb E dası da gemilenn rcvizyona giriş rsel metotlarının burada büyük ilmtmnuniyetle Tarihi DaiTesinin y«rdımt lle hazırlanmıştır. 5 sürelerini mümkün mertebe gecik gı uyandırdığını müşahede ettiğini «özlerine ekle tirmektedir. Nihayet Kadodik Ko mistir. rıiiHiınıiHiuwHmttitftmmfttııınııııııııiinııııınıırıııırm>ıııiMHHiHHiınıtHiıııııiinıiiHiııııııııııtiHiı» Elektrik akımı çeliğin aşınmasını önlüyor Yahya Kemal öleli beş yıl oluyor. Doğrusunu soylemek gtrekirse ölüm yıidönümünde cnu anmak için yapılacak en uygun iş, ölmeı şiirlerinden birkaç nesini okuyup, bunların anıiarı nın sıcaklıâmda yaçamak oSmd! idi. O. öyîesine büiren ve sevile bir şairdir. Ama degil mi ki an makta yaşama ve yaşatma tart. vardır; onu sevenlerj bu taddaı yoksun edemedik. • ölümünden birkaç yı! öncs. bir jrün Nurullah Ataç. bir ede biyatçılar toplulugunda Yshy» Kemal'in bir gazeüni. hazzına \b ra ver». âdeta göılerini sürerek okumuştu. Genç sanatçılardsn bı ri : •Üstadım; Yahya Kemal'der hâii zevk alıyor musunuz?» dıyr sordu. Ateç. o kendine bzei hiideti ile bırden parlsdı : «Şoveniığı başka konularda hos görebıiırim ama, siir kcnusunda buns tahammül edemem, cevabım ver di. Gerçek şıir ney* benzer bılıt misin? Gerçek siir. dini imanı olmıyan güzel kadınlara ben»?r Güzelse güreldir o kadar; kıhk kıyafet onu delljtiremez, anladın mı?» Genç sanatçı anlamıs olmalı kı sustu. Sanırım, o günden sonra, Yahya Kemal'i sevmeği de öğrendi. • Yahya Kemal, lehinde olduğu kadar değilse de. aleyhinde de çok yazılmıs. çok konusulmuş bir şairdir. Lâkin, aleyhinde olanları da lehinde saymak gerekir. O, gerçekten büyük şair olmasaydı, aleyhinde tek satır olsun yazmanın. konuşmanın imkânı olur muydu?. Dilinin, ?iir yapısının. estetiginin eski oldugunu ileri sürenlere hak vermek çok güçtür. Dili, şiir yapısı. estetiği ne olursa o\sun o, türkçenin en gerçek. en engin sairlerinden biridir. Ssnal guçünun meydana gelmesinde dı lin, yapının estetiğin yardımını görmemis. belki kendisi onlara Yahya Kemal Beyatlı ifadesi degildır. Bunlar, her şaırin zevkine kalnıış araçlardan ibarettir. Bu sraçlan, gerektıgın de, herkesten iyi kullanmasını bı leş Yahya Kemal'in en büvuk ustalığı; olayları fikirlere, tıkir!çn de şıire süzüşüdür. Yahya Kemal'e karjı olanların tcğu, kendisini sosyal ve faydacı bir çaır olmamakla suçlandırni.ışlardır. Bir kere şiirin faydaya ydneltilip yöneltilmemesi. yö neltile<?ekse bunun ölçüsunün ne olacagı, daha çözümlenmemis, bir tertışma konusudur. Şairin sosyal olmadığına gelince; Turk «iirınde Yahya Kemal kadar sos yal yaır belki pek azdır denilebilir. Tarihiai, coğratyasını, anıl larını. zamanını, mekânını, türlü çeşit z«vkieri ve duygu dttnyaları ile ulusunu şiirierine bö sine katabılmış bir şaire, olur d« ( sosyal değildir ) diyebılıciz? Yalnız ne var ki, Yahya Kemal'deki sosyal kavram; bölümlere, ayrıntılara değil, butüne ve beraberliğe yöneltilmis bir şekilde, şiirinin içinde • çayın ıçindeki seker gibi eriyip katışmış bir haldedir. Büyük şairin hakkındaki tartısma konularından biri de Doğu'lu ya da Batı'lı olup olmadıSıdır. Yahya Kemal, ne dogulu, ne de batıîıdır. O, vatanı olsn Türkiye gibi, doğu ile batının birle?iminde, iki tarafın d« gerekli nitelik ve özelliklerine sahip durumdadır. Yahya Kemal; yardım etmiştir. Çünkü bu güc Anadolu'dur, Rumeli'dir ve bu onda bir (şiirdehası) halinde iki y.atan parçasının od*k noktazaten mevcuttur. O'nda derin ve sı bulunan Istanbul'dur. *** Bİabildtğine tetniz bir • Yahya Kemal lirizmi » vardır ki; bu, Büyük Türk şairinln : dilden de yapıdan da daha •ahm Klm fttsudık misattretinden bn lı bir niteliktir ve estetijtinin ailemin, sıl kaynagı da bu unsurdur. C«n&nU, meyle «on ftinü ey mevt aendeyit... Yahya Kemal'in siiri. öı benliği ;arsıntılara ugratarak geçen, diye seslendifii cAsude baher ülvücut ötesi olayların «nlamıdır. kesi» ne gidisi üzerinden beş yıl O, genel olarak, bu çes,iUen olay geçti. Varsm geçtin; ister«e bej lan dile getirmiştir. Ona göre si yüz yıl geçsin. Nasıl olsa «Gönlü ir, duyduklarımııın ve düsündük her yerde buhurdan gibi ll lerimirin vetinlerle, kafiyelerle ça tütecek» tir. ıgM I 3 Z S U İ • •«••*M*»«^; j Şemsettin KUTLU j Şiirlerinden bir demet Rlntlerin Ölümü Hâfııın kabri olan bahçede Mr ffll varnu*. Teniden her gün açarımş kanayan rengiyle. Gece bülbül, ağaran vakte kadar ağlarmış, Eski Şirâz'ı haval ettircn ahenıriyle. ölüm. âsude bahar ülkesidir bir rinde Gönlii her yerde buhnrdan gibi yıllarca tüter; Ve serin «elviler altında kalan kabrinde, Her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter. Rübai FarkıntU de|ildik g6ge ermlı serimiz, Şimdenteru gülzarı sühandır yerimiz; Gitmiş haberi neşvesi Hayyam'a kadar, Haz vermiş ahibbaya rubailerimiz.. Bahçelerden Uzak Istemem srtık ışık, rayiha renk ilemini; Koklamam yosma karanfille, güıel >âseminl. Beni bir Uhıa mttiâit bnlamaı idlftle, Ne beyaı faâkire zambak, ne atesten lâle. Reklemem fecrtni leylftklar «çan nisanın Oılemem viktini dat dal kıcsran «rguvamn; Her sabah başka bahar olsa da ben uslandıın, l'tramam bahç«Ierin lemtine. giilden yandım. Hayal • âbâd Şehsadeyi bapseyledi zâlim pederf Bir k u n ki, gözler göremez gökle reri Akaetti • kMrın derü divirından Her saniyc blıtbirgece efsâneleri.. BEDAVA ıstırak edebil NUHUN ınız PİYANGO MAKARNASI 1 adet ( 0 ) kilometrede 1 adet yoliarın ;*hı MZ motosiktet 2 «0»l Tü'itiyenin en uitOn ARÇELIK Butdolabı 2 adel emsalsiz ARÇELİK Çamaşsr makinssı 3 x>rt tsrir re dayamklı PEUGEOT btsiklıti (erkekkadtnçocuk) o ade> dunyanın Kizmefinde PHİLİPS ridyolirı 2 »de» Nftsintrtn dikij makinası SİMGER ( I «dedı maun möblelı ) 2 «det eWni?i KAYSERI haiısı 1963 CHEVROLET PİYANGOYA İŞTİRAK ETMEK ÇOK KOLAYDIR. Nuh'un ANKARA MAKARNASI paketlerindenherhangi bîrinin(Kâğıt veya Naylon) renkli etiketlerinden 6adedini biriktlrini2.Bunlan arkasında okunaklı adresinizyazıl» bir zarfakoyarak Nuh'un ANKARA MAKARNA FABRİKASI Ankara adresine postalayınız. Piyangoya iştirak etmek için yaş tahdidi yoktur. NUH'ÜNANKARAMAKARNA FABRİKASI TEŞKİLÂTI Mansupları bu kuraya iştirak edemezler. KAZANANLAR15 OCAK 1964 te BELLİ OLACAKTÎR Piyangoya iştirak e d e c e k zarfların en geç 31 Araltk salı gününe kadar Fabrikamızda olrnası lâzımdır Gönderilen z a r f l a r a t e k e r teker kura Nu sı verıfip 15 Ocak 1964 Çarşanba günü Noter ve da vetüier huzurunda yapılacak talihiıier beiii oiacaktır Ankara Makarnası etiketlerinibiriktlripbir zarfın içinde fabrikamıza gönderen bir kura numarası aldığma göre daha fazla kazanma şansma sahip oimak isteyen 6 Adet Renklt Nuhun Ankara Makarnası etîketini ihtiva eden ç o k zarf göndererek şansmı arttırabiür. 5 O «tiei Nacsr kol saatl 5 O ait\ Kakikı Futhol topu Kura numaranttadresimze derhal gönderüecektir