Katalog

ÛÖRT ^Miıııııııııııııııııııııımıııııııııif/^ .••••••IIIIIIIIIIIHItMIIMlll CUTVfflUKİYET «>WΫö<HS0OO«HM»<KHHH»*KHeHMHMH^ 16 Eylul 1962 9 a a ISTANBULDAN NOTLAR Ö1W Ö1WE& AYVANtABTA a a E Îstanbul'un sonbaharı ilkba = E nndan daha tatlı, daha cana Havza'dan Abdullah Uyuroğlu ları tahrip edenleri, ınşaattan lon ! yakındır, derler. Havanın yu ra, buralarını onarmaga zorlamak musaklığı ve keyfi yerinde, Yaz: Sirkeci otelleri çok pıs ve ba tadır. Bu tahribata ilâve olarak E. işi tıkırında olanların şak E kımsızdır. Taştadan gelip bu otel T.T îrîaresi de kabîo .löşemek E raklığı bakımından doğrudur. = lerde bir gece kalanlann hepsin maksadıyle açtığı ver'.eri üstünkö E Fakat gelenek haline girmis = den bu şikâyeti duyarsımz! Bu se rü toprak ve taşlarla kapıyarak bir sözü, bir vecizeyi de unut fer Istanbula gelişimde, üç, beş ku bırakmaktadır. Vatandaşlarm bu = mamak gerektir: Eylul ayı, E ruş fazla verip rahat etmek iste geniş tretuvarlarda '.p'ıâmetle yürü dert ayı! E dim. Sirkecidekı turistık bir otele yebilmeleri için bu halin önlenme E Evet bu ayda yaza olduğu = indim. Tek yatak 35 lira. Banyo üc si ve bu tretuvarlarm, tahrip e ^ gibi yazlık yerlere de veda ZZ retî olarak da ayrıca 5 lira aldılar. denler tarafından yaptm'masının = hazırlıklan başlar. va E Bu kadar pahah olmasma rağmen sağlanmasını biricik ç'.kar yol oi<ı purlarda, motörlerde, kam E bu otelde ne terlik vardı, ne de yüz rak görüyoruz. E vonlarda sanki gelecek kışın = yıkayacak sabun. Odaları ise bir ~ ağırlığının birer sembolü gi CEVABIMIZ. sandukadan farksız. Bu otellerin durumiyle, parasiyle ilgili bir ma Apartıman yapıp *atmayı kendı ZZ bi koca koca denkler sayfiye lerine meslek edinmiş olan inşaat E lerden şehre mağrur ve pür E kam yok mu?. çıların yol tahribi genel biı maE azamet göçmeğ» koyulurlar. E 7 aydır paralannı Istanbulda ise hümmah bir hiyet almış bulunuvor. Yapnkları E bulur: :z apartımanlarda kendileri oturmıya ^ faaliyet son haddini alamıyan öğretmenler ~ sahipieri apartımanlarmı ta E Tekirdağ'da.n Feyzi Vmay Yaz: cakları için tretuvarlarm durumu E mire. bacalarnn teftişe giri E 19611962 öğretim yılında Tekir kendilerini ilgilendirmemekte, bu E şirler, kalorifer kazanlannı, E dağ Namık Kemal Lisesinde üc yüzden bu insafsızca tahnbat alıp = radyatörlerini muayene etti ?• retli öğretmen olarak çahştım. 1962 yürümektedir. Beledivenin ? l i n d e = rirler, veni. eski kuTbanları = nunr bolgesindeki Duisburg şehrinin ortasında, L üyük apartmanlar, parklar ve caddelerin arasında yılı ocak ve şubat aylarına ait üc çeşitli müeyyideler vardır Istese, na, p«şin miktara içinde hiç E fabrika bacaları, yüksek fınn lar ve yağ rafinerileri yüktelir. 3 retlerimiz bugüne kadar verilroedi. pekâlâ buralarını, bozanlara yap E E temas edilmemis, yalnız her E öğretmenliğin çekici bir hale ge tırabilir. E *y ahnacak paralar yazılmıs Şj tirilmesi çabasiyle bu davranı? Mrn Ve Ö t e k î E y* ' mukaveleler hazırlar, İntıbak biriyle nasıl bağdaşabüir?. H kapıcılara o binada yalnız ~ memurlar E kendilerinin sorumsuz amir E Bazı Emlâk Yenipaıardan Zeki Baysai yaıı E olduklarına dair taümatı tek E Ş rarlar. komisyonculan yor: Siriceci'den bir okurumu y»z>Kiracıîsr, orta hallUer, dat E M yıllık bir nahiye müdürüyüm E yor. çoğunîuğu telâş E Atlt maaşim ve kadrom 80 lira ol E gelirlllerin Istanbalda büyük çapta bir do mak lâzım gelirken 40 lira üz«rin S ve heyecan içerisindcdir: Ev = h l t landırıcıhk müessesesi hükümetin den maa; almaktayrm. Bu durum E kirayı artırdı i h * ki t d ise hası = gözü önÜTide sanatını yapmakta da 4 terfi h k k »okacak yeni bir yer bul E hakkım yanmı» bulunu 5 dır. Mesele şu: şehrimizin b«!H yor. öğretmen intibak kanunu çık E m « k . °dun almak. kömür al= başh her sokağında sözüm ona •nak üıtrt olduğu su sırada blzim s m i k 5 o b a kurdurmak. badana = Emlâk knmisyonculuğu yapan ya durumumuzda bulunan 50 bin ka E * ^ falan, filSn . fl filS Durun daha bitmedi. Asıl E zıhaneler vardır. Bunlardan bazı dar memurun da bu haktan fsy. E ları, ev sahiplerlnin muvaıakat ve dâlanm'asını'sağîamak için, bu ka = k o d a m a n v * d e v «iertler bun = Avrupanın endüstn merhaberlerj olmadan, ellerinde yem nunun bütün memurlara teşmili E dan sora gelenlerdir: Okul E kezi» adını verebileceğimı? lik olarak birkaç ev adresi bulun düsünülcmez mi? = derdi, kitap derdi ve şayet Ruhr bolgesinde şehirlerin hudurmakta, mesken sıkıntm çeken jZ çoluk çocuk bıyığı terlemiş, E Alacağına şahin dutlan silinmiş, bütün bölgtbaşı darda kalmış vatandaşlann = fiöğsü kabarmıs bir çaŞda ise E muazzam bir büyük şehir haIstanbul'dan bir okurumuz Yaz: Üniversite derdi.. E zaailarını irtismar ederek, onlarlini almıştır. Essen şehri etraMaliye teşkilâtı memurlanndan ^ dan ev gösterme ücreti adı altın Ay.. hangi lına 40 Km. yarı çapmda bi: da beş lira smdırmaktadırlar. Bu olup hâlen veznedarlık görevinde aday yazı!abil»cek ve hangi E daire çizecek olursak, Batı A!göstermelerden hiç bir neüce çık yim. Sırtımıza yüklenilen milyon = fakültenin"7mtThanı'nda mu E man endüstrisinin merkezını mamaktadır. Bunlardan bazılan larca liralık sorumluluğa kar?ılık, = ^ f f a k olabilecek elde ederız. İşte bu sahada 56 nın, bu m u i e «ütmda beyaz ka bizlere verilen kasa tazminatı eski D u r u n d a h a d a maaş üzerindendir. Oy.a ki. bizden E D u r u n d a h a d a bitmedi. Asıl, = müyon kadar insan, yani büdın, hattâ b«y«z zehir ticarett yap E f e z a k a d a r 8enl5' k â i n a t k a " = keeilen vergiler yeni maaşa göre E = tün Federal Almar.ya nüfusutıgj da bir gerçektir. Bu işi bir d a r dir. Maaalar artmıs, tediyeler ala = muazzam olanı aklıma en E r.un onda biri yaşar. düzene sokmanm zamanı çoktan bildigine yükselmis, bunlarla bağlı = s o n geleni oldu: Bütün bu iş = Daha bundan 100 yıl öncel e r i k gelmis, hattâ ge£mi;tir. olarak sorumlulugurouz alabildiği E 'vırabilecek paraya ve = sine kadar Ruhr bölgesi, ku b ü t ü n b u d i d i m e l e r e da a CEVABEHIZ. ne artmıç olduğu halde, hâlâ eski E 5 >' " = çük tepeciklerin sıralandığı, Düşüncemize göre polisin bu eaaslar üzerinden kasa tazminatı nacak bünyeye sahip olma E sâkin nehiıierin aktığı romanE derdi! S konuda yapabileceği biricik sey, almamıı haksızlık değil midir? tik bir yerdi. Bugün her biri = Recl E bunlann hüviyetl üzerinde dur100.000 ilâ 730.000 arasında nüTuristik İstanbul maktır. fusa sahip olan, birbirine ya 3 ağustos 1962 sayıh gazetemizin •^/Jiıııııııııııııııııııııııııııııııııııı^ pışık 11 büyük şehrin bazısı o Köpeği, öldürene birinci sahifesinde «Turistik îstanzamanlar birkaç yüz nüîuslu bul» baglığı altmda çıkan resimli birer köydü, bazısı ise hiç sürütürler yazı üzerine, îstanbul Belediyesı Operatör Or. ( mevcut değildi. Şimdi bu bölBasın ve Turizm Müdürlüğünden Iftanbul, YefükSyden 9. * . Algede mevcut 148 büyük kömur HAYRİ DAVAS J asağıdaki açıklayıcı mektup alıntnt yMiyor: kuyusundan, yılda takriben 130 Nışantaş Vali Konagı Cad. 63/1 ^ Yeşilköy iie Yesiljtvrt araıında mıstır: milyon ton taş kömürü, yani «Zabıta, seyyar satıcılarla mücakabul saatleri 15.30 18.30 < Şevketiye m»halltjtn(*eki sokaklaT Almanyanın umumî kömür isTel: 48 32 34 < 5 yıl önce, milyonlarca lira harca dele etmekte, vazifesinde ihmal götihsalinin yüzde 92 si çıkarıl:r. rülen memurlar da cezalandınlmak narak yeniden açümıı, beton ve Sadece Ruhr bolgesinde istiht«dır. Resim altında zabıtanm pazar Cumhuriyet 11774 asfait olarak insa edilmisti. Bugün günleri ve mesai saatleri dışında sal edilen çelik, Sovyetler Birbu sokakların tretuvarları, insaat çalışmadığı belirtilmişse de bu liği hariç, Avrupanın diğer büyapanlar tarafından, üzerlerine taş doğru değildir. Zabıta, günün 24 7.AYÎ îktlsat Fakülteninden al. tün memleketlerinde çıkarılan Maden kuyularında £ece gündiiz çahjılır. İ$]etmenin park yerleri tuğla, çakıl yığılmak ve fcamyon saatinde ve tatil günleri de çalış mış olduStum Î018 No. lu egrenci miktardan daha lazladır. Eski larla çökertilmek suretiyle tahrip maktadır. Alman başşehri Berlin, büyükgece giinduz maden isçilerinin otomobiUeri ile doludnr. Uyarmanıza teçekkür karr.eml kaybettlm. Yenisml çık»racagımdan ejklsinln hükmü yoktur. lükte bir sahada rafineriler, olunmaktadır. Belsdiye bu kortu ler.. lerıyle garip bir tezat tekil kok kömürü fabrikalan, elekMetin Çoğendez garıp tda hiç bir ilgi göstenn«m«k3t*, bun Saygılarımla. • • trik »antralları, çelik, cam, çiîlâncılık 11744 eder. Hemen yüksek lırınlann menlo, makine ve âlet endüsyanıbaşıoda, demıryollan bo trflerî t»j>J«nmutır. ynne» köylüler *»lısır.. tiyah Bütün bu işletmelerin bacaBAY OSCAB: {abrıka binalan bitişiğinde hularından çıkan büyük miktarbubat yetişir, rafinerilerin etda zararlı gazlar, muazzam bir rafında da inekler otlar. tabaka teşkil etmekte, güneı. Ruhr bölgesinin halkı mukaışığının kuvvetini üçte bire invım, çalışkan ve mütehammüdirmektedir. Bu muazzam budir. Ikinci Dünya Harbinde üçlutun altında milyonlarca inte ikisi harap olan Ruhr bölsan yafamaktadır. Bu insanlagesinin çok çabuk kalkınması rm üzerine yılda 1,5 milyon da bu aayede mümkün olmuston toz ve kurum yağar. Kü tur. Ekserisi işleri bittikten kürtlü gazlar yüzünden bazı sonra birahanelerde buluşur. ormanlar kurumuş, çayırlar iKonuştukları konular, her taşe yaramaz bir hale gelmiç rafta aynıdır: Futboi, güvertir. Nehirlerde zehirli, pis sucin, at yarısları, ağaç, çiçek, lar yüzünden balık yaşıyamaotomobil (burada 4 işçiye bir maktadır. otomobil düşer). Bu bölgede çalışan insanlar; Bu bölgede yaşıyan injanlar buraya bağlamak veya yeni PROF. NIMBÜS*ÜN MACE RALARI: için sanat, kültür ve ilim im yeni kimseler celbedebilmek kânları her yerden fazladır. için bazı şeyler yapümahdır. Essen'deki müzik ve dans o Sadece ücretlerin yükseltilmekulu, milletlerarası bir söhresi kâfi değildir. «Ruhr bolgete sahiptir. Recklinghausen'desinde temiz hava» faaliyeti heki Ruhr festivalleri yıldan yınüz istikbale matuf bir plânla büyümektedir. dır. Buna rağmen 50 milyar D mark yardımla plânın bir an İşte Ruhr bölgesinin bugünevvel gerçekleştirilmesine çakü durumu budur. On yıl «onhşılmaktadır. Kurumlu, tozlu ra ise Avrupanın bu büyük işletmeler arasında genis yeşil endüstri merkezi, mavi bir tesahalar yetistirilmektedir. Bumaya, tozsuz, temiz bir havarası bölgenin halkına istirahat ya sahip olacaktır. îsçiîer de yeri olmaktadır. Bu yeşil sahaişletmelerden uzak mahalle lar etrafındaki endüstri tesislerde yaşıyacaktır. Sirkeci ©telleri = İşte sonbahar.. = î Kümes hayvaıılarımızı hastahktan korayahm g i> o c 3a a a Yazan: Ferid Kuran Avrupapın endüstri merkezi: Ruhr Bölgesi BAY ÇOKBİLMİŞ: LÂBORANT ALıNACAK Hastanemiz Lâboratuvarına Lâborant Okulundan mezun \ Bakterioloji Bioşimi sahasında yetişmij ehliyetli bir lâborant ı almacaktır. ] İsteklilerin bonservislerüe birlikte Hastanemiz Başhekimli > ğine müracaatları rica olunur. DENİZCİLİK BANKASI T.A.O. ] Hastane Başhekiı (Basın 15670/11764) ..C'L'MHl'RÎYET» ın Edebl Tefrikası: 113 Medenî memleketlerde ln»»nlann en önemli beslenme problemi bayvanî protein ihtiyacını nenz ve bol miktarda temin etmeyi gerektirmektedir. Kümes hayvanlan, gıda ma4dtlerinin igtihsal ve islenmesinden meydana gelen artıkl»rl», çeşitli bitkisel ma4delerl en iktiiadi bir şekilde hayvanî proteine çevirebilen bir yaratıktırlar. Bn bakımdan tavnkçulngn baslıbaçına bir gelir kaynafi ve meşgale konusn olarak kabol eden, büyük germaye yatırımİ3riyIe, geniş ve kârlı endüstrileri kuran batı memleketlerine kıyasen itiraf edelim ki geri dorumdayız. Tavukçnluk alanında jlerlemiş memleketlerdeki başarının •ebepleri sraştırılscak olnrsa şu sonuç meydana çıkar: a) Plânlı bir organizasyon, b) Tavukçulak yapan ?ahısların bu konuda geniş bilgi tahibi olmaları ve ihtisas erbabına gereken güveni göstermeleridir. Zir» yetiştiricinin her şeyden önce tavnkların beslenmeıi ve hastalıklardan korunması konularında derin bilgiye sahip olmam gertkir. Bugünkü yazımızda kümeıhayvanlarının hastalıklardan koranması için önemli olan bir kaç noktaya temas edeeegim. Tavukçulnkta hastalık çıktıktan sonra yapılacak müdabaleler zarariı neticeler verdiği için, hastalıklardan korunma prensipleri üzerinde titizlikle durmak ieap eder. Kümes hayvanlarını hastalıklardan korumak için alınacak tedbirler, hastahk çıktıktan sonra tedaviye girişmekten çok daha kolaydır. Aynı zamanda daha ucuza mal olur. Kümes hayvanlarını taastalıklardan koruyabilmek için aşa|ıdaki belirtilen tedbirleretam olarak riayet etmek icap eder: 1 Damızlık yomurta, günlük civciv veya ergin piliçlerin hastalıksız yerlerden temin edilmesi lâzıradır. Veteriner teşkilâtının kontrolu altında olmıvaıı yerler, hastalık y8nün den daima şüpheli kabul edilmelidir. 2 Yemleme mevunnda çok titiz hareket edilmeli, protein vitamin ve mineraller yönünden, civciv, piliç ve tavuklara göre ayarlanmıı yemler verilmelidir. Bu konoda ihtisas yapnıış veteriner hekimterle, tavukçnluk mütehusıs ziraatçilerin tavsiyelerine göre hareket etmek een emin yoldur. Yemler bozolor veya küflenirse çeşitli hastalıklara sebep olur. î KümeslerJn tavuk Wjyenine uygun şartlara göre insa edilmesi, altlıkların rutubetsiz olması, kümesin bol güneş ışınlarından faydalanman ve havalandırmanın çok iyi bir sekilde düzenlenmesi lâzımdır. Her kümese konulacak yem)ik ve suluklar tavuk miktarına çöre hesap edilmeli, yem ve bilhassa su kaplarının temiz bulundurulmasına dikkat tdilmelidir. Suluklarda devamlı ve temiz SD bulunması kanatlarının sıhhatleri için çok l ö n m ludur. 4 Kümeslere başka yerlerden getirilen tavuklar karaotinaya tâbl tutnlmadan, diğer tavukların arasına kanştırılmaraalı ve kümeslere bakıeıdan gayri, yabancı şahıslann girmelerine katiyen müsam&ha edilmemelidir. Yabancı kimseler kümese ancak ayaklarını tezenfekte etmek mretiyle girebilir. (Bn etasa nyulmadan, bundan on sene evvel bir devlet müessesesinde yapılan bir ziyaret binlerce civcivin hastalanıp ölmesine sebep olmuştur.) Hariçten veya başka bir tavukçudan çiftliğe gelen boş kafesler veya ambalaj kapları teıenfekte edilmeden çiftliğe sokulmamalıdır. Fare, yabani koslar ve diğer zararlı hayvanların hastahkları taşıdıkları göz önünde tutularak bunlarla devamlı şekilde mBeadele edilmelidir, 5 Veteriner hekimin dlrektifi veya nezareti altında muayyen aralıklarla iç ve dış parazitlere karşı ilâç tatbikatl yapılmalıdır. ö a a 6 Dmmulık yetistirilen çift a liklerde piliçler beşlnei ayını g tamamladığı zaman veteriner o hekim taralından kan muaye o nesine tâbi tutulmahdır. § Ba muayenelerde hastahk ş tesbit edilen çlftlikler, hasta g lıktan tamamen temizlenmeden o kulnçka faaliyetinde bnlunma g ları kanunen yasaktır. o 7 Bütün tavuk sabipleri Ü veteriner teşkilâtı ile sık sık S temas etmeli ve icap eden has 5 tahklara karşı aşılarını zama g nında yaptırmalıdır. a Tavukçuların bu konuda ti g tiz hareket etmeleri ve aşıların c bilhassa veteriner hekiro tara 9 fından yapılmasına itina etme 'L leri lâzımdır. (Yetkisiz şahıs 4 lar tarafından yapılan aşılama 0 ların büyük zayiata sebebiyet o verdiçi ve kusurun aşıya atfe } dildifi görülen ve duyulan va a kalardandır.) Ü 8 Baz olarak tavsiye edi r > len bu tedbirlere rağmen çift ° likte ban piliç veya tavnkların c, hastahk belirtileri göstermele g ri her zaman mümlcündür. a Ru durumda e|er civarınızda O mevcut ise, veteriner bakteri Jj yoloji enstitüleri veya veterj a ner bölge lâboratuvarlarına ° mür?.caat ediimesi lâzımdır. Bu n nıüesseselerden uzskta bulu o nanlar bir veteriner hekime Q bas vurup otopsi yaptırmak su p retiyle hastalığı teşhis ettirme 3 li ve yapılan tavsiyelere göre g koruyucu tedbirleri derbal al § nıalı veya aldırmalıclır. a Herhançi bir hastahk halin ° dc, tavukçunun hastalığı teş Q his ctmeye yeltenmesi ve kendi jj j lıildi?ine tedbirler alması umu ^ miyetle çok tehlikeli ve acı a sonuçlar meydana getirir. Bu o yüzden maalesef büyük zarar Q lara gîren tavukçuların bulun ^ duSunu bilhassa zikretmek is a terim. Zira tavuk hastalıkları g lîış ve iç belirtiler bakımından 0 birbirlerine çok benzer. Tavuk £ J hastalıkları mütehassısı olmı ğ yan veteriner hekimler dahi a bu hususta bazan yanlış teşhis § koyabilirler. 3 Veteriner işleri Imum Mü g dürlütıi rauhtelif bölgelerde a bulunan ve Veteriner Bakteri r * yoloii Enstitüleri ile Araştır & ma Enstitülerinde. tavnk has & talıkları ile meşgul olarak lâ g boratuvarlar tesis etnıiş, bun $ ları mütehassıs elemanlarla tec * hiz ederek, yeteri derecede 0 mütehassıs yetiştirmek gayesi ile, tavuk hastalıklarını ihtisas branşı olarak talimatnamesine almıştır. Bugün hemen 0 her enstitüde tavuk hastalıkla o riyle mücadele ve arsştırma § mevzulariyle meşgul olacak lâ o horatuvarlar kendi bölgelerin * de tavnkculnğa merakiı halka o u tavuk hastalıklarını BJrrtici kurslar acmak ve hastalıklarla a mücadele ve kornnma usulle C rini bildinnek maksadiyle bro & sürler ve resimli duvar levha a ları yayınlamak vaziftsini dr j * üzerine almıştır. 5 Yine aynı Umum Müdürlük "" tarafından memleketin muhtelif bölgelerinde bulunan lâ o boratuvar ve enstitülerinde ^ tavuk hastalıkları tekâmül 3 knrsları ve seminerler tertip i ederek teşkilâtmda vazifeli ve Ö teriner hekimlerin bilîilerini J J tazelemrk ve yenilikleri öjret c mek imkânını sağlamaktadır. ^ Memleketimizin muhtelif yer u lerinde halkımızın hizmetinde ^ olan veteriner teşkilâtının isim g ve bulundukları yerleri bilö dlrmeyi çok faydalı bnldum. o Möesseseler: g 1 Etlik Pendik Diyar g bakır Bakteriyoloji Enstitüleri. 2 ElSng Veteriner Viroloji Emrtltüsü, â 3 Bornova Aşı Kontrol ve ğ Araştırma Enstitüsü, o 4 Konya Aşı ve Senım g Enstitüsü, c 5 Samsun Bnrsa ve I)e g nlzli Veteriner Bölçe Lâbora g tuvarı. > ? 6 tstanbul ve Trakva llle § ri Tavuk Hastalıkları Mütehas g sıslığı, ^ " Sellraiye Diyarbakır D Ermmm Hayvan Hastahane g leri, § 8 Eskişehir Burs3 Af g yon Konya Adana îçkenQ derun Van Çoruh Kastamonn Aydın Çanakkale ° Gaziantep Tokat Balıkesir Q Frfa Edirne Amasy» Yoz ^ gat Hayvan Dlspanserleri, a 9 Ankara kliniği. ; g ıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı ıııııııııııııııııınıııııı ıımııııııııııııııııiMmııııııııııııııııııııımmııiHHiııımı \'r Knman: 317 M AL VN K I 7 Cizen: YVES SAYOL CeTİrer Mazhar KUN1 Çocuk kıpırdıyor canımın içinde. Onun çocuğu çocuğumuzT Dışarda gürültüler var. Annem içini döküp dönmüs olmalı komşu lairdan. Topukları tıkırdıyor döşe melerde. Oda kapıları açılıp kapa nıyor. Kapımın önüne usul usul yaklaşan terliklerinin sesini duyu yorum. Uzaktayken daha yakından anneme. Sevgisi içitnde zaman zaman dalgalanıp durulurdu. Bilgisizliğinden, saflığından, avareliğinden gelen bilr sürü kusuru sili nip giderdi gözümden. Yalnızlığım da, karanlıklarımda aydınlık bir yüzdü, anarodı! Şimdi tekrar kızmaya, tekrar direnmeye başlıyoruna karşısında. « Yaklaştıkça uzaklaşırsm »en insanlardan kızım!» derdi Kâzına Işık, kimbilir! Şismanhğına, çabuk ağlayan iyi elâ gözlerine, uykusunda söylemesine, konuşup arkılar ile odasını resimleri doldurduğu kala bıyıklı, kara kaşlı kocasma, dedikodularına, anlayış sızlığına, her şeyine kızıyorum an 1 Araba Parise varacağı sırada \alenlin keııdine geldi Genç kadın, evvelâ hareketsiz kaldı. Acaba neden bu arabada idi? Fakat <;ok germeden fed sahneyi hatırladı Derhal yerinde doğruldu ve Konta: cSiz... Siz onu iıl'îiiru'ünüz dc£il mi? dedi. Canavar..» Zavallı kiJırs arabamn bir köşesine büzülmüş titriyordu. Kocası: «Şerefimi kurtarmak, intikam almak hakkım değil miydi?» dedi. Fakat Valentin onu dinlemiyor, kendi kendine siiyleniyordu: «O zavallıyı bu tuzağa ben düşürdüm. Kendimi biçbir zaman affetmiycceğim. Ne diye beni de öldürmediniz? Oğlunuz var da onun için... Belki de heniiz sizi seviyorum...» Kont devamla: Valentin, dedi. Bana yapmış olduğunuz İ>u hakareti unutmağa çalı şacağım. Siıe gelince... Ben mi? Ben bu hâdiseyi hiçbir zaman unutnrıya<run. Aramızda her şey de bitmiştir.» Genç kadın kaatil addettiği kocasma bundan fazlasını söylemiyecekti. Kont. kendisini aldattiğını mı sanıyordu? Ehemmiyeti yoktu... (Arkası var) 1 bir anlık yanıp sönüşünü jaüaiıyorum. Hüsnü beyin hiç bir zamsn öyle bir şeyi aklından geçirdiğıni sjnmıyorum. Gülsereni kızı gibi sevdiği.'U sen de blürsin. Nssıl! Güleyim barii.. Hüsnü beyin bir sözü geliyor ak lıma: «İTissn kendi Ke.idieinı mceleyebildiği, duygularınm, tiavıa îazan: FEKlDt CELAL nışlarımr' besabını hakv^. a.:.k>a ••«•«••««•••••••m«ıı«aıı*ııaı***ııı ncmin. Sorun baska belki de: Ona bancı gibi karşı karsıya oturuyo I verebildiği kadar büyür, değtn !obenzemekten, sonunda öyle kaygu ruz. Annemin beyaz yuvarlak yü nir..» Annemin savurduîu pislıksuz, »ırtını geleceğe dönüp hatıra zü pörsümeye, gözleri cilâsını kay ler'.e kirlenecek adam mı o! Ken; larla oyalanan yapyalnız bir ka betmeye baslıyor. Ellefrim büyü di hesabını çoktan görm »ş olmadın, lüzumsuz bir kadın olmaktan yüp gerilen karnımm üzerinde ça lı. Sevdalı mıdır getrçîkîpn küa, kotkuyorum. resiz, yorgun susuyorum. Utançh yoksa sevdalı sananlaria Kplenıp Doğrulmak istedim salıncaklı is yım biraz. Gözlerimde gefrçeği, gö öfkelenir mi bilmem. Bu son gun kemlede, hemen kalkamadım. A recek, kendisinden, usandığımı, lerde pek düşkün pek tasilı göJırlaşmaya başlıyorum günden gü duygulu gösterilerine kızdığımı an rüiîdüfiünü söylüyor anr.em Ycşını doldurmadan emeklıye ayn'ıina ne. öyle de garjpsiyorum ki du layacak diye ürküyorum. rumumu! Bir garip sıcaklığım Zamanı doldurmak istercesine yı düşünüşü de umutsuzlujun, kö tümserliğin son kettesine gel.iiğıvar, elletrim terli terli, alnım ate? isteksiz konuşuyotuz. li. Pencereye yaklaşıp yağmura Şu bizim Hüsnü beyde başka ni gösterirmiş. Boş gözlerle bakıyorum anneme. baktım. tnceden inceye yağıyor. numara! diyor, annem. Kızı sahiSokak kalabalıklaştı. Kaldırım ke den marangoza vereceğine inam Sever de Hüsnü beyi ailiyorum. Doğumdan sonra kapılanaca.îım narından akan sularda ıslanma yor musun? Kahvesinden aldığı yudumları I ö z e l o k u l ağaçhklı bahçusi, beysz, mak için kocaman, kapkara bir ke di sıçlrayıp kaçtı karşı kaldınma, gözlüyorum, bitirip kalkacağı ânı \ aydınlık yapısı ile canlanıyor &lz evlerden birinin kapısı içinde kay kolluyorum. Kendimi sokağa, açık le'rimin önünde. Annemi bırakaca ğım çocuk doğunca. Kendi yalnız boluverdi. havaya atmak için. Yağmurluğumu giydim, başıma Nişan hazılrlığına başlandığı hayat'.mı yaşıyacanım. Bu evden gideceğim. bir eşarp sardım. Ben odadan çı na göre!.. karken annem eünde kahvesi gir Beni dinlemezsin ki! diyor Saçma sakalma bakmadan az di içeti. Yorgunluk kahvesir.i be kalsın kendisi alacaktı ama, kıvı anr.em. İşte böyle karşınıda put J nimle içmeye gelmiş. Bir garip ba ramadı! pibi oturur. bir kelime otmez' Hty 1 kıyor yağmurluğuma, başımdaki Elâ gözîeri sulanarak bir garip büyük Allahım, sen bana ssbır ih eşarpa. gülüyor. Beyaz, şişraan, biraz pör san eyle!.. Ankaranın karan'.ık sonbahann sümüş yanaklalrı gerilip parlayıUsançla tekrarlıyorum: da, ıslak camların gefrisınde iki ya veriyor. Bakışında dişice isteğin (Arkası var)