Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
DÖRf CUMHtmîTET 5 Şubat 1962 İHayatmı devlet hizmetinde geçiren memurun baş derdi: | I Emekli vatandaşları tek ve yeknesak I (bir rejime bağlama çok eskidenberi I sfiregelen ahenksizliğe son verecek 1909 $ayılı Köt ralWpara olarak ödenen auîik:. NiL CiNAYETi 4 GATH A CHfZİSTlE Vevirenler: .Mete Lrçnı Ganı l'ener i / , , t'V*l I I I I I i l , , , . . • T• , vt. •s En yüksek barem derecesinden muhtelif tarihlerde emekliye ayrılmış olanlara ödenen tahsisatın ortalama ] ve takribi satm alma gücünü gösterir grafikler # * : S Uk1 I I I ¥/ arası 1949 dan $cmra emekîfye Londra Sarayı demokratlaşıyor CuMifıuriycİfn ilk / L/ıJJbrında emektye . . İKINCI . ÎKRAMİyELERİN CIHANJENFLASyONLA * f s f A TE6İRSİZ. •KALMASI. lngiliz Velia^ı Charles, bir «Prusvalı» gilri yetiştirileeek 13 yaşındaki Prensin ananelerin yıkılıp Asiller Kolleji Eton'a gönderilmemesi, aristokratlan şaşkına çevirdi. Bu hatta bir hsber toırillr aristokratlannı «Mirt tı: îki »y önce İJ vaçına eirfn Veliahd Preııs Charleg, etitimini, gelenefe g6re, Eton Kollejinde ya da 5zfl olarak vapmıyacaktı. Kıral âilesini «demokratlastır ms» poiıtikasım guden Edlnburg Duku Prens Philip Kıralıçe Elizabeth ve Saray Müşavirierıne karşı yaptığı mucadele> ı kazanmıştı. Oğlunu Asillerm Kolleji Eton'a değıl, onların «kuçük taşra lisesi» diye vasıflandırdıklan okullardan birıne gönderecekti. «Iskoçya'da Edimburg yakınındaki bir kolleje. Vaktiyle Philip de burada okumuştu. Kendinl yaşadıg'. mız^devrin en modern Pren<t yapan sporcu hareketlerinı. o her muhite kolayca uyma kabı liyetini ve karakter kuvvetinı buradan almıştı. Prens Phılip'e gore «Gordonstoun Kollejde ge çıreceği beş yıl, küçük Prensı hayata karşı silâhlı bir erkek yapacaktır » Seçme sefler Gerçekten, bu okul karakterleri çelikleştirmekle un salm.ştır. Son derece aıkı, sert bir disıplıni var. 38 yıl önce onu Dr. Kurt Khan adında bir Prus yalı goçmen kurmuş. Klâfdfc îrı gilir eğitiminden en ufak fey almamış. Dr. Khan'ın gay«*i, gerek zekâ, gerek vücut baJcımından eski Ispartalı'lan hayran bırakacak seçme tefler yeüstlrmek mi«. Fakat her yıl, canlarına ye ten çocuklardan 15, 20 si kaçıyor. Şimdi Prens Charleg sabahları, okulun 400 öğrencisı gıbi, «aat 7 de kalkacak, »oguk bir duç yapıp 60 kere ip etlıva cak, bir manialı koşu yapacak. H«va ne olursa olsun iki saat vürecek. Programda boks mer diven çıkma bile eksik değil Her gün patates haşlaması yiyecek. Veliaht bir dürine çocukla bir yatakhanede yatacak Adı il«, yâni «dıarles» *ive, çagnlacak. öbür çocuklardan tek farkı ygkınîarda bir yerde yatacak bir özel detektiften ibâ re tolacak. Tek bir ksdın rok Gordonsto'un çok pahalı bir kolej ama smıf farkı tanımıyor. 20 tane burslu öğrenciîi, hep isçi ve balıkçı çocukları. Prenı Philip «rtık oğlunun etraiında farla kadın bulunduSundan da sikâyet edemiyec«k. Gordonstoun'da bir tek kadın yok. Charle» yalnıı titillerde ev« gelecek. İmparafoHuk devrincle kl j jJ l kacjıt para rejimine ^eç'Mce durumlen: J930 Hayatıru devlet hizmetinde geçirmiş bir ıiemur, dinlenmeğe hak kazanacak yaşa gelince, muhtelif devirlerde ne miktar emekli maaşı almıştır? Bütün maaş derecelerini kavnyacak bir etüdü sütanlanmıza sığdırmıya imkân bulamıyacağımız tabüdir. Bu sebeple, yalnız baremin üst derecelerindeki memurlaruı durumu hakkında okuyuculantnıza fikir vermekle yetineceğiz. Bugun hâli 11 ağuıtoı 1909 tarıhlı Emekli Kanunu gereğınce ödenen ayhklar vardır. 1909 da, en yüksek derecelı memurlardan birı sayılan Sadaret Musteşannın maajı 100 altın lira ıdı. Bu mevkıden 30 hizmet yılını tamamhyarak emekliye ayrılan bir zat« 60 altın lira emekli maaşı ödenebılırdi. Fakat Cumhuriyet Devrinde, aynı sahsın emekli ödeneği k&ğıt para olarak 50 lira 55 kuruş uzerınden tahakkuk ettirilmeğe başlanmıştır. * = • 17,50 1760 = = = = E ş = = £ E 2 ^ İ5 ^ Ş murUrı cezalandırmak içın kanunu dejiştırmif.. 8 hazıran 1949 sayılı Kanun, yeni emeklıler ıçin odenek miktarını fiıli hizmet maaşlarının *o50 ci olarak tesbıt eunıştır. Bırınci derece maaşlarının kıdem zamlariyle tutarı 1947 de 1000 lıraya, 1959 da 2000 hraya ve 1961 de 2400 liraya yukseltıhnce, bu ayarlamalardan emek!ıye ayrılanlar da faydalanmı^lardır. Devlet, yenı emekli kanunlarını çıkartırken, eskı emeklıleri hıç duşunmemıs değıldır. 1923 1949 arasında bunlara muhtelıf vesılelerle gayet cuz'i zamlar yapılmıştır. 1952 1961 arasında İse, zamlar daha dolgun nispetler arzetmıştir. Meselâ eskı devirde, 50 altın lira ile emekliye ayrılan bir şahsın 1926 da 50 lira 55 kuruş tutan aylığı 1952 de 377 lirayı, 1954 de 433 lirayı, 1955 de 546 lırayı ve 1959 da 845 lıra uzeıınden tahakkuk ettırılebilırdı. Kara sefalei Muhtelıf emekli kanunları, maaşlar arasında oldukça mühim sevıye farkları yaratmıştı. Üst dereceden emekliye ayrılanlara kıyasla, kuçuk derecelerde hizmet edenler çok daha zor durumda kalmışlardı. Meselâ 1941 de, 11 lira maaşla tekaude «evkedılenler de vardır ve bunların nasıl bir kara scfalete duçar olduklarını tahmin gıiç değıldır. Birçok emekli kanunları çıkartılmıs ve bu kanunlardan bcr birine gore emekliye ayrılar.lara dijgerlennden farklı maaş bağlanması, şımdiye kadar bir ahenksızlik sebebi teşkil etmiştı. Hukümetin butün emekli rejımıni tek ve yeknasak bır rejime b«|lama teşebbüsü, bilhassa para kıymetindeki istıkrarsızlık dolayısiyle, hiç şuphesız yerinde bır tedbır teşkil etmektedır. Ancak memur maaşlarında olduğu gibi, ileride gelecek bir Maliye Bakanının parti gruplarından alacağı bir kararla kanunda verılmiş hakkı tekrar geri almağa kalkışmamatı şartile.. Yukarıki şemada, muhtelif tarihlerde, birbirinden farklı esaslar daıresınde emekliye ayrılanların maaş sevıyeleri paranın Mtın alma gücündeki dalgalanmalar da dıkkate alınmak turetiyle canlandırılmıştır. İ ~ ~ ^ E S Ş ~ 5 Başvekâlet müsieşarı Şimdı, Cumhuriyetin başlangıcmda Başvekâlet Mu.^tesarlığı yapan bir memur tasavvur edelim. 1926 da Başvekâlet Musteşarı 150 lira alırdı ve aynı hizmet müddeti sonunda hak kazanacağı emekli maaşı 75 lira tutuyordu. 1930 da Başvekâlet Musteçannın maaşı 600 liraya yukseltilmi?ti ve emekliye «ynhnca alacağı maaş 154 lira olarak tahakkuk ettirilebilirdi. 1936 d emekliye ayrılan birinci derece bir memurun emekli ayhgı ıse, 184 lira idi. 5 G»nç adam sayfayı çevirirken, Hercule Poırot'> dedi. E Mf. Carmichael mektubu ondan al Ofluyla beraber, Assuan'daki : dı «Hepsi bu» dedi. «Gefisi öoem Cataract Oteli'nîn dışında, parlak E lı değıl. E, ne dersın?» kırmızı boyah hasır kol'uklarda o; Yeğeni bir an düşündü, sonra, turuyorlardı. Uzaklaşmakta oian ; «Eh» dedi, «pek de tesadufe ben iki kişıyi seyretmekteydıler be! zemıyor...» yaz ipek elbiseli, ufak yapılı bır : Öîekı tasdık yollu başını salla adamla, uzun boylu, zayıf bir kız. E dı. Tım Allerton, hiç âdeti olmadı• «Mısıra seyahat ettcek ister mi ğı halde, dikkatle onları seyredı• «in?* yordu. \ «Doğru olur mu, dersiniz?» «Şu küçük. acayip adam mı?» | «Kaybedeoek hiç vaktımiz yok.» diye inanamıyarak sordu. : «Ama niçin ben gidiyorum''> «5u küçuk, acayip adam!» • «Kafanı kullan oglum, kaianı. Tim. «Ne işi var onun burada?» • Linnet Ridgevıay «eni hiç | o r m t diye sordu. • rfi, Pennington da byle. Uçakl* giAnnesi guldü, «Şekerim. çok he| dersen yetişebilirsin^ yecanh görünüyorsun. Erkekler : «Hiç. hiç hoşuma gitmedi. Ne ne diye bu kadar cinayetten hoşla: yapacağım ben?» nırlar, bilmem. Dedektif romanla• «Sadece goz kulak ol, kafjtm kul rından nefret ederim, hiç oku• lan, eğer varsa tabü. Ve gereürse mam. Ama M. Poirot'nun da bura• harekete geç • da bir ı?ı bulunduğunu hıç san: «Yme de hoşuma gitmedi.» tnam. Oldukça para kazandı; g a u. : «Olabilir, ama yapman gerekl ba şımdi sarfetmekle meşgul.» i yor.« «Buradakı en güzel kırı da yam,' «Şart mı?» na almış.» • Mr. Carmichael, «Bana sorarsan, Mrs. Allerton, M. Poırot ile ya! başka çare yok» dedi nındakinin tızaklaşan sırtlarına ' Başma sardıgı jerlı kumaştan bakarken başını yana doğru eğHı. turbanını duzelten Mrs. OtterPoırot'nıın yanmdaki kız. orcan bourne, «Ne dıye Mısır'a gitmiyo on santım kadar uzundu. GüzeJ yü ruz anlamıyorum.» dedi. Kudus rüyordu; ne çok sert. ne de çok ten bıktım artık.» gevşek. Kızı cevap vermeyince, sert bir Mrs. Allerton. «Gaiiba oldukça sesle devam etti, «Hiç oimazsa sa guzel bir kız.« dedi na lâf soyledikleri zaman cevap Yan gozle Tim'e baktı. Tim de ver.» aya£a kalkmıştı. Rosalie Otterbourne, gazetedeki «Oldukçadan da fazla. Ne yank bir resme bakıyordu. Hesmin al ki çok sert ve hırçın bir görünüşü tında şoyle bır yazı vardı: var.» • Evlenmeden once, meşhur sos«Belkı de sadeoe görünüçten ibayete yıldızı, Linnet Ridgewav diye rettır. şekerim.» tanman Mrs. Sımon Doyle, Mrs. ve «Tatsız, genç bır seytan Ama Mr. Sımon Doyle, balaylarım Mı yeterı kadar güzel.» sır'da geçiriyorlar.» Bu sozlerin konusu oian kız, PoiRosalıe. «Mısır'a mı gitmek istı rot'nun yanında agır ağır yürüyor. yorsunuz. anne?» dedi. du. Kapalı yelpazesiyle oynavan Mrs. Otterbourne «Tabiî » dıye Rosalıe Otterbourne. her haliyle cevap verdı. «Burada bıze çok lâu Tım'ın sozlerini dofruluyordu. bali davranıyorlar artık. Burada Gerçekten de sert ve hırçın göriibulunmam onlar içın bir reklâm nuşluvdu Kaşları çatıktı. Ağzını olduğu halde. buna karşıhk bır çevrehyen kırmızı hat aşa?ı do^tenzılât bile yapmadılar. Kendıle ru çekılmişti. rine imâ yollu soylediğım zaman Otel avlusundan çıkıp, sola saphiç de iyi karşılamadılar. Ben de tılar ve parkın serin gölgelifine onlar için ne duşunüyorsam, yüzgirdıler. lerine çekinmeden söyledim.» Hercule Poirot, iyi in««nlann Kız içini çekti. «Her yer bir,« haliyle eaf ve efendice konu»uyordedi. «Barı bir an evvel hareket du. dıiz£un utiılenmiş beyaz bir etsek» ipek elbise giymifti. Basında bir Mrs. Otterbourne devam etti. Panatna şapka elinde süslu, keh«Bu sabah da otel müduru, otelın libar saplı bir sinek raketi vardı. doldujjunu, birkaç gune kadar bi« Çok hoşumj gidıyor> diyorzim odaya ihtiyaÇları olacağını du. «Elephantıne'in siyah kayala»öylemek kabalığını gosterdi.» rı, güneş ve nehirdekı küçük ka«öyleyse bır yerlere fitmemiz yıklar. Evet, yaşamak ne güzel.» Durakladı, sonra devam ettî, şart.» «Hıç de dejıl Bpn hakkımı ara «Aynı fıkirde degıl misiniz, Matmazel?» maga daima hazımn.» Rosalia mırıldandı, «Eh, bari MıRo&ahe Otterbourne kısaca, sır'a gidelım. Nasıl olsa farket «Hepsi guzel. herhalde. Bence Agmez.» suan fazla hüzünlü. Otel yan ya Mrs. Otterbourne. «Bir ölüm ka rıya boş, bulunanların da hemen lım meselesı degil. şüphesiz,» diye hepsi çok yaslı kimseler» dedi. kızını tasdık etti. Sustu. dudagını ısırdı. Ama işte bu noktada yanıhyorHercule Poirot'nun gözleri ışıldu zira ölum kalım meteleeinin dadı. «Doğru, evet, benlm de bir ayağım çukurda.» taa kendısiydi bu. BÖLÜM Kız, «Ben ben sizi kasdetmeII dim.» dedi. «Affedersinlz, kabalık 1 ettlm.» Mrs. Allerton, «lste dedektifj T«r) İ ^ 1. derece maaştaki arhşlar Kanun 1941 başlangıcmda emekliye ayrüacaklara 225 lira, aynı yılın sonunda ise 154 lira maaş bağlanması gibi garip bir huküm de ihtiva etmiştir. Belli ki, zamanın iktidan kızdığı bazı me Durmadan kanayaıt yara Düzce'den 8 Sıtma Savas Ssğlık netmelığının yetersiz bulunduğu Kornyucasu adına H. Gazi Dnr sonucur.a varmı«lardır, Bu konuda mns Taz hazırlanacak raporun da Mill! ESağhk Bakanhğının Sıtma Sa ğitim Şurasına sunulmasına karar vaş Sağhk Koruyucuları h*kkında verılnaiştir. Bütün milll egiüm mü almış olduğu karar, hepitnizin ü dürleri, Istanbul Milll Egitim Mumitlerini kırmıştır. 1953 yılında dürü gibi davranarak orta derevazifeye çaSınhrken, S yıl ücretle celi ekul müdürleriyle bir toplançalıştıktan sonra asl! maaşa geçi tı yapıp disiplin konuıunda hazırrıUceğimız «öylenmigti. S yıldır hyacaklan raporlan Milll Eğitim geleceğimizin hep bu umitle çalıştık. Nihayet, Şurasyıa verseler, Valilikler emrinde müstahdem sı teminatı olan çocuklarımız için çok nıfına kondugumuzu öğrendik. hayırlı olur. Okullardaki disiplinMemleket ölçüsünde varifesini bü slzliğin önüne geçmek zamanı gelyük bir başarı ile yapan Sıtma Sa mlş, hattâ çok geç kalınmıştır. vaş Teçkilâtı bu bnşanaı, ayagında çarık, yamah p«ntalon, yan aç, B V L M A C A yan tok, köylülerimizin evlerini kapı kapı dolaşan bizlere borçlu2 3 4 5 6 7 8 9' dur. Eşitsizlifin en büyü|ü de ;udur: 1952 den önce vazifeye alınanlar memur sınıfına geçirilmiştir. Bizler hâlâ 300 lira ücretle yerlerimizde sayıyoruz. Işin ftrip tarafı hepimiz aynı vazifede çalışıyor aynı işi yapıyor, aynı bütçeden parı alıyoruz. Sigortah işçiiprın durumu bizden kat kat iyidir. CEVABIMIZ.Hemen hemen her VekâletU eşine raıtlanan r e memurların şevkle vazife eörmeltrine engel olan memurlar arasındaki bu farklı durumun mutlaka önüne geçmek zo1 Son ramanlarda vazifesinden rundayız!. Hastalandıktan iki ay lsttfa eden bir parti lideri. 2 sonra kapı dışarı edilerek aç kala «Pratik hizmet» mânasına ıkı kelicağını düşünen, geleceğinden emin me. 3 Aptal kazlannki kolay yolunur, kadın süslerinden yalancı olmıysm bir memurdan dürüst taelı mücevher. 4 Boyle yere uzun davranmasını istemek, if bekle zamanda ıjidilebilir. yabancı. 5 mek hayaldir. Kendimizi aldatmı Bir erkek adı, bitki usaresi. 6 Nota, bır gozü bir tarafa öteki gozü yalım. öteki tarafa bakanın yarısı. guzel «anat. t Japonyada bir kıyı şehrı. marsandiz denilen trenlerin taşıdıklan. 8 Engel, maddî veya mâneEtiler'den bir kaç imza ile yazı vt bir derdin ruhumuzda veya \"ucudumuzda yarattığı. 9 tnsan ve Iıyor: Etiler Çarçı durağındaki kasa hayvan yavrulan bdyledir. bir kimsenin yanlış yaptıgı vpya yapamabın beslediği köpekler gün geçdıfiı is için dilediği tikçe artmakfa. hâlen sayılan yeYUKARIDAN AŞAĞIYA: diyi bulmaktadır. Bu köpekler 1 Komünist rejiminden ba?ka bazan, oradaki tlk ve Orta okul bir idareye tâbi olan devletlerın öğrencilerine saldırarak onları kor kurmuş oldukları topluluğa verıîen kutmaktadırlar. Bunlardan birinm ad (iki kelime). 2 «Hayatta kalma kuduza yakalanması ve ortahğı müddeti fazla değil» mânasına iki tehdıt etmesi ihtimali daima var kelime. 3 Geceler (eski usul çodır. îlgililerin hemen tedbir alma gul), eskl Türk kabilelerinden birınln ferdi. 4 Bir 6ifat takısmın ıını rica ederiz. tor»i, bir çeşit yemek. 5 Bir cir.s CEVABIMIZ: sp»r »ar.dalı, Peygamberimizi medhyazılmış manzumelere Başıboş kupeklerifi artmaiina etm«>k için başlıca sebep, nedense, insanlar verllen isim. 6 Nakliye vasıtaladan çok kopeklere şefkat ve yanndan faydalanılmak ve temaşa yerIerine girmek için kmlık gösteren mahalle kasaplarıpara karşılığı anın bu garip davranı«ıdır lınan. 7 Yunan mitolojisinin meşhur yenilroez Divnğıden Ş. Murat jazıyor: kahramanı. biltstanbulun orta derece'ı okulhassa sıcaklık sılar müdürleri, Istanbul Mı'li E°if>rın altında bir derece je dttştügü tim Mudürünun baka"' "inda bır zaman kola çıtop'.antı vaparak o ^ ' J ' " ' ' i z ı n hu 8 T*!bi<:e gunku disiplin duriMnunu goruş Dfiakfi bulnamnın kan hftlir4J!ml« «ekB ^<r<ık<"Iır ıı«tamuşler ve tartışma sonunda, orta lıklı bır çekilde be'ırsız t > eden • dereceli okullarda disiplınin çok' uzmatı S Sshipsiz ve ttrstız v»»bozuk oldıığu, eldeki disiplin yö: v« J^ç'M'lt arazı, BAY OSCAR: ISTANBUL ANKAKA 6.57 Açılış ve gunun programları 7.00 Gunaydın 7.20 Müzikle jimnastik 7.30 Haberler 7.45 Şarkı ve eaz î 00 Sabah ruzgârı 8 15 Hafıf muzık 8.45 Cevdet Bolvadın'den şarkılar 9M Ev kadınının not defteri 10.00 Kapanış. 12.00 Hafil melodıler 12.30 Ziya Taskent'ten şarkılar 13.00 Haberler 13.15 Kuçuk konser 13.45 Turhan Karabulut'tan turküler 14.15 Gonül Akkor'dan şarkılar 14.30 Cha, cha, cha'lar 14.46 Saz e*erleri 15.00 Kapanış. 17.00 Incesazdan Nıhavent Faslı 17J0 Trafiğe dikkat 17^5 Helmut Zacharias ve sihirli keraanları 18i» Sizin için 18.35 Yurtt»n »esler 19X0 Haberler 19.30 Necdet Tokathoğlu'dan şarkılar 20.00 Tanju Okan'dan dans şarkıları 20.15 Oleylar ve yankıları 20.30 Ulviye Taşkent' ten şarkılar 20.45 Haftanın konseri 21.30 Harreti Muhammed'in hayatı 21.50 Sevim Süer'den şarkılar 22.25 Hafif melodUer 22.45 Haberler 23.00 Gece konseri 23.30 Danı ve caz müziği 24.00 Kapanış. fq JANE'İN KİZI I İ İ 64 7 27 Açılış ve program 7.30 Sabah plâkları 8.00 Haberler 8.15 Şarkılar 8.30 Piyano resıtah 9.00 Kapanış. 11.57 Açıhş ve program 12.00 Şarkılar (Fahrıye Caner) 12.30 öğle melodilerı 13.00 Türkuler (Selâhattin Erorhan) 13 15 Haberler 13.30 Şarkılar (Rahmi Sonmezocak) 14.00 Konser saati (Beethoven «8. Senfoni») 15 00 Kapanış. 16.57 Açılış ve program 17.00 Turküler (Nurten Innap) 17.20 Esnaf ve sanatkarlar saati 17.30 Radyo Erkekler Fasıl Heyeti 18.00 Çeşitli stüdyolar 18.45 Haberler 19.00 Şarkılar (Mülkiye Ecevit) 19.30 Eğitim saati 19.45 Şarkılar (Medıha Demırkıran) 20.15 Olaylar ve yankıları 20.30 Çeşitli nıüzik 20.4a Şundjtn bundan (Eşref Şefik) 21.00 Piyano soloları 21.15 Konuşma 21.30 Küçuk Koro 22M Çeçitli stüdyolardan 2230 TUdyo Senfoni Orkestrası 23.00 Haberler 23.15 Dans müzigi ve hafıf şarkılar 23.40 Gece melodileri 23.55 Program 24.00 Kapanıs. IIIMIIIIIIIIIllIllUIIIIIIIIIItlIIIIIIKIIIIIIIItHIIIIIIfllIMIMIIMMIMIIIIIimMM OJCENTUMB' Resimli Roman: 99 M E L ' Ü N K I Z Çizen: YVES SAYOL Çeviren: Mazhar KÜNT Otelci önden yurüyerek birinci kata çıktı ve bir kapının önünde durarafe: Madam sizı görmek istiyorlar tedi, sonra merdivenierî inerek işine gitti. Kalbi taızlı (nziı çarpan Koavenat, edaya girdı. Lacile, orada dimdik dnruyordu. Rengi uçaktn. Kouve nat'yı göriince, kendini onun kollanna attı. Kâhya, kadına dikkstle baktı rt: «Mat mazel Locile. sizsiniz değil mi? dedi... E\et benim ama, ne kadar değiştim dcfil mi? Lncüe'in yanakları çökmüş, yuzünde hatlar peyda olmnştu. Iztırap çekmiş olduğu her halinden belli ıdi. Ibtimal ki, sefalet ıçinde idi... Meraleketin en zeııein adamının kızt netfen b« vazıyet edüsmııştıı... Rouvenat; sevşili yavrıua «ledi. Xe di} e bu kafer zaman bize en nfak bir haber bile velfauaadiRiz? Demek benden şııphe ettiniı oyle n r ? Uayır Pierre, hiç bir laman O katde neden yazmsdmız? Cesaret ederocâim Saçma... Ne ise bundan balıgetmiyelin. Haydi »rtık gelin sizi çiftliğe g^itürea. Çiftlife mi? Katiyen... (Arkası \»r) YENt TİVATRO: Her gece «aat 21 de BIR KATCK DEVRİLDİ Cumartest Pazar 1520, ıalr funler 18 de IÇtMİZDEKt A§LAN. Salı günleri temsıl yoktur. TEPEB\ŞI TtYATROSU: StNEKLER Her gün ea»t 21 de OPER*: COSİ FAN TUTTE. Perşembe ve Cumart««i 21 de Tel: 44 21 57 FATtH TİYATROSU: Her gece saat 21 de ve Cumartesi, Pazar aaat 13.30 cia MOR DEFTER Pazartesi günlerl temsll yoktur. Tel: 22 01 71 KADIKÖV Tlv\TROSU: Her gece 21 de vm Cumartest • Pazar 15.30 da 8AHİI DEKİ KANAPE ve PUSUDA FerfeınlM Jünleri tem«ll yoktur Telefon: 36 0« 82. CSKÜDAR ROLCMÜ: Her (Un >aat 21 d« n Cumartttl • P ı u l 15 30 da YEŞİL K U R B A G A . Pazar günleri Mat 11 d« çargamba gTünlerl «aat 14.30 da MİLYONLUK YEĞEN (Çocuk Tlyatrogu) cuma gtinleri temsil yoktur. İSTANBVL TİYATKOSf Pazartesi hariç her««ce 21 15 te. Çarsamba Cumarteei Patar 15 te c t c t BCV. Yalnız Pazartesi gecelerl 21.15 te Salı hariç hergün 6 da KAP1NAN DO«YA. SlTE T1YATROSC: GÖNÛL AVCIH Her alcfam »aat 21 15 te. Çarşamba, Cumarte«i. Pazar matlne 18 &<e. KÜÇÜK SAHNE: Pazartesi, Salı Çareamba ÇAlRlN MEKTUPLARI Perşembe. Cuma, Cumartesi, Pazar OYUNCAKÇI DÜKK4NI Matıneler: Sah, Cuma, Cumartesi, Pazar 17 de. KENT OYUNCULARI (Karaca Tiyatro) 44 86 6t. 29.1.1««2 «ten itibare» Suvatıe 21.15 BÜYÜK SEBASTtYAKLAR. Matıne 18 00 *PTM, hlZ. Pazarteiı oyun yoktur. OI»t:R4 Atoaray: MCAMMEB K \ U f A SEN'ATÜR Suare 2113 çarşambi. cumartegj pazar matıne lfi 15 Tel: 21 57 22 C!N BüLVAR TİYATROSU: Pazartesi harıç her gcee 21.13 te LEYLEÖ^MRC. Çarşarrrba, CumartesI.Pazar matıne 16.15 de. Tel: 21 35 76 Etllerdeki başıboş köpekler Okullarda disiplin IIIIIIIIIIIIIlllllllIMIIIIIIIMIIIIIIIIIIItMMMIIHUMiaMMtMlllllimiIIIIIIMIIlI