19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHÜRIYET llll|llllllllllllllllll|[||||| JlIIIIIIIIIf IIIIIIIIMIIIIM JllMIIIf irilIIJII IIIIIIM JII111UIIIIIII11 llIIIIIIf I l p J l l f 21 Şubat 1962 j TARİHÎ BAHİSLER İ Denizlere dönüs BaşVan Kennedy, Birleşik Amerika Kongresindeki bir konuşmasında şöyle demişti: Oseanografik araştırmalar ıçin verilecek ödeneğin bir misli arttırılması lâzımdır. Toplumun bekası bu hususta verilecek karara bağlıdır. Beşeriyetin geleceğini hazırlamakla mükellef olanlar. bugün denizlere yöneliyorlar. Niçin? Yeryüzünün bugünkü nüfusu üç milyardır. Mütehassısların tahmınine göre bu nüfus 1999 yılında 56 milyarı bulacaktır. Karalar 15 milyon hektarlık bir saha kaplıyor. Bir kısmı buzlarla örtülü, bir kısmı sudan tamamiyle mahrum yedi buçuk milyarlık bir sahayı bu rakamdan düşmek icabeder. Şu halde kürerıin takriben yarısı ziraate elverişli degüdir. Öteki yarısının ancak bir milyar yüz yirmi beş milyon hektarlık kısmı da otlak olarak kullanılmak tadır. Netice itibariyle âdemoğlu, gıdasını kürenin yüzde iki nispetinde küçük bir parçasından sağlamaktadır. Ekime elverişli bu saha ise, erozyonlarla her gün azalıyor. Moskovadaki Dakuçov enstitüsü nün tahminine göre, her şiddetli yağmur sonunda, verimli toprak bölgelerinden hektar başına 250 500 ton toprak ziyan olmaktadır. Birleşik Amerikada, nehirler, senede 800 milyon ton, ziraate elverişli toprağı sürükleyip götürüyor. Eriyerek sulara karışan bu topraklar denizlere akmaktadır. Büyüyen ve yayılan şehirler, durmadan inşa edilen yollar, hava alanları. büyük fabrikalar, bu ekime elverişli sahaları daha da daraltıyor. Fransa ile tngiltere, böyleca, senede 10.000 hektarlık tarla ve çayırhk saha kaybetmektedir. Bunun mânası şudur ki, gelecek kırk sene içinde. bu milletlerin her biri 400.000 hektarlık ekilir biçilir toprak kaybetmiş olacaktır. Bugünkü gün, 750 milyon insan normal olarak karnını doyurabiliyor. Fakat üç milyara yakın insan da her akşam aç yatmaktadır. Bu, 1962 de böyle, 1980 de, mesele daha facialı bir şekü alacak. Onun için. bir hal çaresi bulmak şart olmuştur. Bu hal çaresi kesin olarak elimizde mevcuttur. Denizleri işletmek, bir deniz ziraati yapmak. Bütün dünya bahkçılık filosunun senelik istihsali 18 milyon ton balıktır. Buna mukabil bütün dün yada, senede 250 milyon ton buğday istihsal ediliyor. Halbuki denizlerin beher hektarında, tnuhtemel olark toprağın bir hektanndan çok daha yüksek nispette gıda maddesi bulunmaktadır. Mütehassısların fikrine göre, plânkton veren bir bölgenin yıllık verimi, hektarda on ton nebatî madde olduğu halde, bir buğday tarlası, hektar başına senede 2.7 ilâ 3 ton buğday verir. Bu hesap denizlerin bereketinden ne kadar az faydalandığımızı göstermeğe yeter. Denizlerin tam olarak işletilmesi için yapılacak plânın başta gelen iki noktası şunlar olacaktır: Plânk ton'un ve dalyanların geliştirilme si. Nebatî plânkton, balıklann ve ) memeli deniz hayvanlarının gıdasıdır. Plânkton, karadaki tarlalar I da yetişen bitkiler gibi sabit değildir. Akıntılara ve dalgalara gö re yer değiştirir. Denizlerin bazı bölgeleri plânkton'dan yana çok zengin olmasına mukabil bazılan da çöl gibi verimsizdir. Amerikalı bilginlere nazaran, bu açık deniz bölgelerinin çoraklığının sebebi, besleyici cevherleri su yüzüne çıkaran derindeki dalgalann tesiridir. Ne olursa olsun plânkton'un ve yosun tarla1 larının insan eliyle sun'î şekilde arttırılabüeceği inkâr kabul etmez bir gerçektir. Bunun neticesinde de deniz altı yaratıkları 500 veya 100 misline çıkarılabilecektir. HEM D NAUNA MIHINA Belediye ve halk otobüsleriyle minibüsler iş bölümii yaptı Dün imzalanan protokola göre tstanbul halkının yüzde 50 sini Belediye, yüzde 20 sini Halk otobüsleri. yüzde 30 unu da minibüsler tasıyacak • f ürk Tezyinî Sanatlar Müzesi i Bütün medenî memleketler, asırlar boyunca vücude getirdikleri ken di tezyinî san'at örneklerini büvük müzelerde bir araya toplamışlardır. Bu arada. Türkiyenin böyle bir müzeden yoksun oluşu esef edilecek bir eksikliktir. Bu eksiklik, Topkapı saraymda tesis edilen bazı seksiyonlarla telâfi edilmek istenmiş, fakat netice hasıl olamamıştır. Topkapı sarayı, her şeyden evvel bütün eşyası ve teferruatiyle, saray tarihini canlandıracak bir şekilde muhafaza edilmeli bazı esaslı binaların hüviyetleri değiştirilip buralar seksiyonlar haline getirilmeliydi. Herkesce malumdur ki, Avrupanın bü yük sarayları böyle bir düşünce ile muhafaza edilmiş müzecilik ile, siyasî düşünceler birbirinden ayrı tutulmuştur. r Once aile Yazan: Haluk Y, Şehsuvaroğlu I büyük bir ç?.h?iyet geldi. Hazinedeki padişah elbiselerini görüp bunların II. Beyazıt kaf'anı, I. Selim'in kaftanı vesaire şeklinde etiketlenmiş olmasına itiraz ederek bu elbiseleri asır itibariyle takdim ediniz. biz okullarımızda bu adamların yaptıkları kötü şeyleri okutuyoruz, bunu okuyan çocuklarımız buraya gelip, ne güzel elbiseler giymişler, medenî adam. larmış derler ve bir tereddüde düşerler, dedi. bu cevabı hayretle din lemiş ve eh öyle ise Bağdat köşkümüzü, Mustafa Paşa köşkümüzü de yıkınız da ne güzel binalarda oturmıışlar demesinler, cevabını vermistim. Bizde tarih ve müzecilik maale»çf böyle tınlaşılıp gelmiştir. Mılletler muhtelif devirler yaşarlar. müzecilir bu devirleri sadakatle tesbit etmiye macburdurlar. Bizim asırlarca hükümdarhkla idare edildiğimiz bir hakikat değil midir. Rejimler, devirlerin icabına göre elbette değişir, fakat yeni rejimler müzelerde, saraylarda eski hatıraları bozucu bir tesir yapmamak lâzım gelir. AÇIK TEŞEKKÜR » s^nedeTîbrrî çekmekte oldu• urn a p r bti ke:nifei hastalıgı sebeoiyle bir turlü çare bulamamış ve hayattan bezmiş bir durumda iken, çok tehlikelt olan ameliyatımı bOyük bir maharetle yapDn. kemlk mafsal hastilıklan mütehassısı ile konsöltasyonlara iştirak eden Dahlliye mütehassısı Dr. İBRAHÎM Pirinçcioğlu ve Anestezi mütehassısı Dr. Raife Toruna. müşfik servis hemşirelen Nihal Arslan ve hemşire Seniye Atasoy'a alenen teçekkürü bir borç bllirim. Çatik Belediye Muhasebe Memuru ı Selshattin Yıldınm Cumhuriyet 2332 Dr. Operatör NURI ÇALLILAR • Belediye hudutları dahilinde ve haricinde çalışacak Î.E.T.T. otoMeselâ Sovyet oseanografi bilgi büsleri, minibüs ve halk otobüsni Leon Zenkhevitch, Kuzey de leri ile ilgili olarak dün Beledinizindeki Tixie körfezine nitrat yede yapılan toplantı sonunda bir ekmiş. mükemmel sonuçlar almış protokol imzalanmıştır. tır. Nitratlar plânkton'un gelişmel tmzalanan protokola göre 1.E.T.T sini saglamıstır. Deniz mahlukları ; otobüsleri 1 mart tarihinden itiSovyet Rusyada bile Kremlin sa bu seçme gıdadan faydalanmak baren münhasıran Belediye hudut için oraya gitgide daha çok sayıda lafrı dahilinde çalışacaklardır. Halk rayı Rus Çarlarının ikametgâhı gelmişler. yerlerini beğenmişler, otobüsleri sadece Üsküdar . Bey : olmak hüviyetini kaybetmemiştir. orada kalmışlardır. Başlangıçta koz. Hürriyet Meydanı . Alibey Seneler evvel Topkapı sarayını zi yalnız küçük balıklar gelmiş, son köyü, Aksaray Yıldız Tabya gü yarete gitmiştim. Sarayın alâkalı ra daha iri balıklar, hattâ fok ba zergâhlarında çalışacaklardır. Mi bir şahsiveti bana yeni hazırlanmakta olan Arabalar dairesini gez. lıkları gözükmüştür. nibüsler ise, ana ve tâlî 23 hat üze dirmişti. rinde yolcu taşıyacaklardır. 1959 da Monaco'da, bınbası Bu gezide bir husus dikkatimı Cousteau, ilk defa olarak bir de. Ayrılan hatlara göre, taksi ve çekmişti. Müzeye mensup zat, sıniz altı çiftliğinin temellerini at dolmuşlara binmiyecek Istanbul raya konulmuş arabaları. Onsekimıştı. Monaco suları açıklarında halkının »o 50 sini Belediye otozinci asır sonu araba. Ondokuzunbir saha ayırmış, orada deniz hay büsleri, °'o 20 sini halk otobüsleri, cu asır başı araba, Ondokuzuncu avanları yetiştirmek için hakikî bir °'o 30 unu da minibüsler tasıyacak sır sonu araba diye takdim ediyorlardır. üretme ye'i hazırlamıştır. Makdu. Ben bu takdim tarzına itiraz Halk otobüsleri ve Minibüsler ederek demiştim ki. Beyefendi bir sadı, akıntıları bir noktaya çekerek, bir tulumba tertibatı vücude de Î.E.T.T. in kabul ettiği basın arabalar seksiyonunda böyle bir getirerek derin sulardaki nitratla kartı, öğrenci pasosu gibi bütün takdimi ancak araba sanayii olan rı ve fosfatları su yüzüne çıkar [ kartiar muteber addedilecektir. bir memleket yapabilir, biz bu a••• mak suretiyle sun'i bir otlak yarabaları Paristen, Viyanadan geDarülâceze yardım ratmaktır. tirmiş olduğumuza göre böyle bir kampanyası açtı takdimin pek mânası olmasa geIngilteredeki bir biyoloji lâboratuannda da gayet ilgi çekici deDarülâceze müessesesi, ysklaş rek, buna mukabil siz meselâ bu nemeler yapılıyor. Deniz biyolojisi makta olan Şeker Bayrammda, arabaları araştırıp, Abdülâziz'ın. mütehassısları. kurbağa adamlar sinesinde barınan yüzlerce kimse Öjeni ile bindiği araba, V. Muracu un inti dın hasta olduğu halde Cuma segibi giyinerek denirlerin dibinde siz büyük aceze ve v ° S sarfedilmek üzere bir lâmhğına götürüldüğü araba, IT. ki yosun tarlalarını dolaşıyorlar. yaçlarına Bu yosun tarlalarını kontrol edi yardım kampanyası açmıştır. Ka Abdülhamid'in kendi kullandığı ayorlar, mahsulün gelişimini ince dirşinas tstanbul halkının büyük raba, V. Mehmet Reşadın Harbiye liyorlar, orada otlamağa ve yer: bir anlayıs içinde katılacağı mu Nezaretinden hükümdar olarak bileşmeğe gelen hayvanları tetkik e hakkak olan yardım kampanyasın. nip Topkapı sarayına geldiği arada, bağış olarak herşey kabul ba diyc takcîim ederseniz ziyaretçi diyorlar. Belki bu sayede bundan edilecektir. nin alâkasını daha fazla uyandıryirmi sene sonra, Ingilterenin kamıs olursunuz demiştim. radaki meşhur otlakları gibi bir Bir kız çocuğu kaçırılmak Bunun üzerine alâkalı zat, deniz altı otlagı vücude getirileistendi lyi amma geçenlerde saraya, cek, burada sığırlar yerine balıkSamatyada 9 yaşlarında bir kızı lar ve deniz böcekleri beslenecekgece saat 21 sıralannda kaçırma tir. ğa teşebbüs ettiği iddia edilen bir Deniz tarlalarında, plânkton ye şahıs hakkında koğuşturma açıl tiştirildikten başka eti yenilen ba mıştır. lıkların, düşmanlanna karşı korun I Ekmek almak üzere fınna gbnması işi de ele almacaktır. Deniz derilen B., ismindeki kız, evine dö hayvanlarında ölüm nispeti çok nerken iddiaya göre, Kustantin Az yüksektir. Tahmin edildi^ıne gö1 vandidis isminde 52 yaşlarındnki re bazı nevi balıkların ezcümle, bir şahıs tarafından kaçırılmak i.<uskumrulann. bir mılyonda ancak tenmiştir. B. nin babasının müracaati ü on tanesi beş santimetreden fazla zerine sanık, polis tarafından büyüyecek vakit bulabiliyor. yakalanmış, kendisine isnad edı tngilterede bazı balık yavrulan len iddiayı reddetmıştir. nı sürüler halinde sarnıçlarda büyütmek ve bu bahklan en fa/la Bir bakkal dükkânı soyuldu Şişlide, Çağhyan mahailesinde, öldükleri yaştan vusarı yaşa kadar getirmek hattâ bu yaş: geçir Mustafa Çakmak'a ait bakkal dükmek imkânı bulunmuştıır îçinde kânına anahtar uydurmak suretiyözel sarnıçlar bulunan gtinilerle.j le giren meçhul bir hırsız, muhbir bölgeden başka bir bölgeve( telif cins 35 kilo rakı ile 11 kilo similyonlarla balık ıakli çareleri gara, 10 plâk ve 400 lira para çalde sağlanmıştır. Öte yandan, Sov mıştır. yet balık mütehassısHrı, balık tar Ölümle tehdit etti laları arasında sürüler aktarma eNursel isminde 22 yaşlarındaki derek, balık cinslerini mııhtelif kadın, polise müracaat ederek bir sulara ahştırıyorlar ve ıslah edi müddet önce beraber yaşadığı Suyorlar. Yine Sovyetler. Hiııt deni nay Süslü ismindeki genç tarafın zinde yaşıyan Mesu adh gayet iri dan ölümle tehdit edildigini bildirbir bshkla, Sakalin ad?~ı kara mijtir. Nurscl ile yine beraber o | ^uiarırıda ::aş:yar Garbuş^ liedil. îurmak iç^n »ehdit javuran Sur.ay j leri gayet küçük fakat gayet hız hakkında koğuşturma açılmıştır. lı üreyen başka bir balıktan yeni tntihara teşebbüs etti cins bir melez balık yetiştirmişGedikpaşada oturajı Filiz isminlerdir. de bir kız, kinin yutmak suretiy le intihara teşebbüs etmı^tıv. Filizi intihara sevkeden sebcbin. BtYÜK annesi ile babası arasındaki geçim sizlik olduğu anlaşılmıştır. Filiz, Cîrrahpsşa hastahanesinde tednvi altına glınmıştır. Topkapı Sarayı mevzuuna ayrı bir yazı ile yeniden temas edeceğiz. Biz yine bir Türk tezyini sanat mü zesi tesısi zarureti üzerinde duracağız. Bütün dünyanın hayranlığını çeken halılarımız Süleymaniyede rutubetli medrese odalannda çürüyüp gitmektedir. Işlemelerimiz, ilmi bir tasnife tâbi tutulmamış ve bunların değerleriyle mütenasip neşriyat yapılmamıştır. En güzel kadifeleri dokuyan bir millet olduğumuz halde hiç bir müzemizde, bilhassa kadife sanayümizin merkezi Bursada ilk devirlerden itibaren bir araya getirilip teşhire konulmamıştır. Buna mukabil nefis Türk kadifeleri koleksiyonumuzu Atinada bir müzede görmek mümkündür. ünkü gazetelerde iki haber çıktı. Yanyuıa iki de resim. Resimlerden biri, suçüstü yakalanan kumarbazları gösteriyordu. öteki de Levendde, bir Amerikalıya ait otomobili çalan üç Iise öğrencişlni. Komarbazlar, gazetede çıkacak resımlerinden tanınmasınlar diye, yüzlerini elleriyle örtmüşı e r di. O|rencilerin de yüzleri örtülü idi. Türk sanatını dünyaya tanıtmak arzusu içindeyiz. Bir kaç sene evvel de bütün dünyadan salâhiyetli sahısları da çağırarak bir Türk Sanatlar Kongresi toplamıştık. Bu kongrede bazı ulemamızın bir kaç yavan tebliği de okunmuştu. Fakat Türk sanatını tanıtmak dâvası böyle alayişli kongrelerle değil ciddî ve ilmî çalışmalarla mümkündür. Her seyden evvel bir Türk Tezyini Sanatlar Müzesi açSaraya ait eski sanat eserleri mak mecburiyetinde olduğumuzu nin karanlık ve rutubetli Enderun | unutmıyalım. koğuşlarında teşhir edilmesi doğ1 ru olmamıstır. Bir defa Topkapı sarayı mimariMEVLIT siyle, muhtevasiyle eski asırlardan bize kalan en zen^in bir yeSevgili oğlumuz, kardeşimiz, digârdır. Onu bozmidan. hırpalaye^enimiz madan gelecek asırlara intikal etSÜLEYMAN VURAL'm tirmek en mühim vazifelerimizölümünun 40 ıncı ftlnüne tesaden biri olmalıdır. döf eden 23 Şubat 1962 cuma günü Fatih Camilnde cuma naRutubet derecesi pek yüksek omazını mütsakıp csaat 13.30 da) lan depolarda en nadide eserleriaziz ruhuna ithaf edilecek miz çürüyüp gitmektedir. SeneMevlidl Şerife akraba, dost ve lerce, asrî depolar tesis için yapıarzu edenlerin teçriflerlni rlca lan gayretler de bir fayda vermeAilesi miştir. Dolap ocağında kurulacak bu depoların saray manzumesini Cumhuriyet 2306 bozmadan yapılabileceğini mimarlanmız söylemiş fakat bazı ulema buna itiraz etmişti. Halbuki bu { T E Ş E K K Ü R mıntakada 16. asırdan 19. asra kaSafrar.bolu Akveren köyü eşdar mevcut olan tesisler hakkın. rafından 9.2 1962 tarihlnde veki vesikalardan bu zevat maalesef fatı ile bizleri sonsuz acılara haberdar değildir. garkeden sevgili aile büyüğumüz hastalığı esnasında yardım ve ihtimamlannı eslrgemlyen Op. Dr. Ismail Urman ve Dr. Halide Urman'a gerek cenazesine gerek evlmize gelerek, mektup ve telefon veya telgrafla taziyette bulunan deferli ve kadirçinas akraba ve dostlanmıza gösterdikleri büyük alâkadan f dolayı minnet ve şükranlanmıi zın ayn ayn iblâgına teessürü müz mâni olduğundan «ayın J gazetenizin taavssutunu rica » ederiz. 1 Eşi Şevki Kocaer ve \ Çocuklan Cumhuriyet 2309 Birincilere polis kumarhanede baskın yapmış, onları snçUstü yakalamıstı. ötekiler de çaldıkları otomobille beraber polisin eline geçmişlerdi. Suçlar, görünüşte ayrı ayn cinsten geylerdi. Fakat toplumun iki ayn derdini ortaya döktttkleri için, iki kutuptan hareket edip bir noktada birleşiyorlardı. Komar, her toplumu kemiren taunlardan olduğu için, dünya dünya olalı önüne geçilemiyen, devası bnlnnamıyan bu dert üzerinde dnrmıyacağım. Yalnız, suçüstü yakalanan komarbazlarla, yine suçüstü yakalanıp, Emniyet Müdürlügünün belki de aynı odasınd» onlarla bir sıraya oturan mektepli gençlerin, kendl elleriyle kendilerine hazırladıklan ba kader birliğinin hazin mahiyetine isaret etmek istiyornm. Her şeyden evvel, ba çocuk Urın, Iise öğTeneilifi ile otomobil hırsızlıgını birbirivle ııasıt bağdaştırabildiklerini görmek, v°k acıklı bir müşahede. Ilkokul sıralannda başlavıp ortaoknlda devam eden bir öğretim ve eğitim süresi, Iise sınıflanna gelindiği laman, delikanlılık çaşındaki çocuk üzerinde, artık, iyi telkinlerin kökleşmiş tesirini bırakmış olmalıdır. Ama, biınun bir şartı var. Bütün bn süre içinde çocnk, kendi haline bırakılmaraak, mnşfik ama dikkatli, uyanık ama sıkı bir aile baskısından uzak kalmamalıdır. Şefkatin de, sıkının da yanlış anlaşılması, yanlış tatbik edilmesi nasıl tersine igler, nmulan neticenin nasıl tam »ksini verirse, her türlü yakın ilgiden roabrum bırakılmtş çocuk da, aynı yanlış yola gideeektir. Neden sonra aklı başına gelen bütün dfinyadan feryatlar işitiliyor. Yolnnu sapıtan, çıgınndan çıkan gençler, her şeyden evvel, kendfierini aile şefkatinden yakran bnlanlardır, diye. Son zamanlarda, aile Oajlarımızın ne kadar gevşedigini hatırlatmağa hacet yok. Mânası iyi anlaşılmış bir şefkat, gerçeklere dayanan bir ilpri. pek çok genci, gflntin birinde «tancından yüzönü örtmek mecbnriyetinden knrtaracaktır. Yanlış yola «aproıg bu gençleri, çaldıkları otomobilin peııceresinden değil, aile yuvalarında görmeğe çalışalım. Belki de bn acıklı maceranın menşuruntan toplumun, zaman zaman sıılıyan derin bir yarasını görecegiz. Hamdi VAROGLL1 MENSUCAT 'den HACER KOCAER'in i Son sistem makineler ilâvesiyle çalışmaya açılan tesislerimizde azamîdikkat ve itina gösterilmek üzere her türlü işleri yapılmaktadır MÜRADAT YERLERİ Şlrket Sıtış müdürlüflu İSTANBUL'da: Saltanhamam No 124 BURSVda Fabrika mudürluflu ^ J Mensucatta yataız yüksek kalite ve yenilik üzerine çalışan AKIN TEKSTİL Amerikan vt Avrupalı Hanım «e erkeklerin i»un, jrünlü ipekli yerıne giydiği I Üâncılik: 2024,2320 KADIN, ERKEK, ÇOOJK HER ÇEŞlT GİYİM EŞYASI AY fÂkSfTLE i 4 f i Felsefe Lugaii Beher cildi 40 X. L. Her üç cıldının başlıca satı; yerleri: " RAMAZANOĞLU müessesesi Bugün Suareden İtibaren M İ A M İ M A C E R A S ' T a m a m l a n d ı Oalatasaray kardkslor ham (Avrup* <pm%m\t yanı)Kat 12 • Bayofit Reklâmcılık 643 2330 Akşam Ikınriı K Yatsı t \ Kanaat ve İnkılâp f Kitabevleri ( Cumhuriyet 2312 C c 3 O tmsak $ $ i ŞUBAT 21 RAMAZAN İG Kitapevterinde ve Cumhuriyet matbaasında bulunur.10T.L O Vdytcin Strdypcin Toplin kumaşlarını. Dunyaca marut Solmaj boy» ılimeti olan tyJSİNEMASI (Henkli, Sinemaskop) «A Hole in The Head» V. ] 6.4t> 12.27 15.27 17.50 6.39 19.21 5.04 E. J12.57 9.38 12.00' 1.31 1 1.15 Tek kitap istiyenler, bedelini pul olarak Röndermelidirler. Cumhuriyet 2331 FRANK SİNATBA ELEANOB PARKER EDWARD< G. ROBİNSON CAROLîNE JONES Tel: 47 77 62 Üâncılik: 2060/2335 = CUMHURİYETin Tefrikası: 53 A^SACT Ş E = E E ^ E E E S E E E E E E E E E E E E E E E = E E E E = O güzel meşin torbayla, içinde, pırıl pırıl yanan en iyi cins sopaları görünce, David Moray hevese seldi, vakit ^eç oldufeu h3İde, hemen kulübe ?:'«*'. kâtihe kendini tanıttı, geÇİci iiye olarak alınmasını saj ladı. Sonra, kâtibe asıldı, hava kr>rarıncaya l;''3r ancak on iki el oynı>abildilcr. Geniş, hafif dalgalı eolf alaııı David'in çok hoşutıa gitmişti, keyli pek yerindeydi. Hava kararıp da oyu no bırakmak zorunda kaldıkla rı sırada karşısmdakinden bir sayı ilerideydi. Kâtip kulübün parayla oynıyan oynnculanndandı: aksi suratlı, iriyan bir Iskoçtn, nsta oyuncnların hevesli kimselere küçümser gibi bir hakısları vardır ya, o da oyuna böyle bir tavırla başlamıştı ama, sonradan birdenbire degisti. öyle bir hal almıştı ki çörülecek şeydi. Birer kadeh bir şey içmeye kulüp binasına çiderlerken, adam açıkça göyledi: « Topa çok tatlı bir vnruşu nuz var, bayım. Pek seyrek ba şıma eelmiştir, buraya bir yabancı »elsin de beni yensin! Yarın bir daba oynıyalım mı, ne dersiniz?» David «olnr» der gibi başını salladı. ötckinin avucuna bir lira sıkıştırırken de: «Tam saat onda» dedi. «Belki öğleden sonra oynarız.» • Markinch köyüne çitmek için içinde büyük bir istek vardı ama, David buna bütün gücüyle karşı koyuyordn. Bir kere, temkinli davranması şerekti, yoksa kendisine kötü bir mak sat kondurnrlardı; ikincisi, her s,e\de araya biraz vakit koyma nin akıllıca bir davranış oldntunu da billrdi: Bn süre içinde, umulanlar çelişir, eski anılar daha iyi ortaya çıkardı. Çarşamba günü ne kadar hiç bir hareketc jteçmedi. O gün öğ leyin bir posnla yaıdı, otelin eetirifotür işlerine bakan on >edi yaşlarında bir çocuk vardı, onanla yolladı. Sevgili Kathy; Yarın biraz »lışveriş için Edınbnrgh'a gidecegim. Persembe günleri izinli oldujuna f'nrt, başka bir işin yoksa, benimlr gelir misin? Gelemiyecek sen bildir; bildirmezscn, geleceksin demektir, yarın saat ikidt ugrar seni alırım. Gözlcrinden öperim. David Moray « î a işi var da gelemfzse?» diye knrkoyordu ama, ba korkusu nzon sürmedi: Çocnk dönüp çeldijindr, afızdan, kızın «olnr» dediğini bildirdi. Ertesi gün öğleden sonra, Da vid arabasını bakımevine doğnı yaklaştırırken, baktı Kathy onu kapının önünde bekliyor. Tertemiz beyaz bir bluz giymişti, altında da kurşuni bir kumlu Harris yünlüsünden etek vardı ki, David daha bakar bakmaz anladı: Bu etekliği Kathy kendisi dikmişti. O gün serin bir rüzgâr estiği için ceketini David'in onu ilk gördü gü sçünkü o eski püskü ceketini de üzerine grçirmişti. Mis Rİbi bayagı sabun kokan o kör pecik, gencecik yüzü bütün eksikliklerini kapatıyordn ama, çivinisindf gene de bir aksaklık gözf çarpıyordu: Köylü bir hizmetçi kızın izin günü jfiyini şinden pek az farklıydı. öyleyken, gene de David'in hoşnna gidiyordn.. Hele o yıpranmış ceketi. Çiinkü bu ceket ona aradığı fırsatı verebilfrdi. Kızı kolay kolay kandırabilece ğini pek sanmıyordu ama, olsun, bir deneyecekti. t)ç gündür kendini zorla tut tuktan sonra, simdi onunla yan yana hulnnmak ne hoştu! Kathy de onu gördüfüne yalnız sevinmekle kalmamıştı; es ki.sinden daha neseliydi, ba yol cnlukta neler, neler göreceğini düsiinerek içi içine sıfmıyor gi hiydi. David kızın artık kendisinden eskisi kadar sıkılmadığını da seziyordu. Arabada, bir ara, hiç konuşmadan gittiler. Sonra, lâkırdıyı ilk önce Kathy açtı: « OtomobÜ, otobüsten çok daha hoş. Eksik olmayın, beni hatırlayıp çafeırdınız. fyi de ol du, çünkü benim de Edinburhgda bir işim vardı.» David, hemen: «Gider gitmez senin o işi görürüz öyleyse» di ye atıldı. «Nereye gideceksin, söyle bana.» « George Caddesi, 10/a Orta Afrika Misyoner Derneği.» David başını hızla çevirip kıza şöyle bir baktı. Bir an göz göze geldiler, sonra hemen gene ileriye, yola doğru çevirdi ama, kız onnn bakışındaki şaskınh*! görmüştü. Gülümsedi: « Bilmiyor muydunnz? Wil lie Dayım orada Dernek hesabına bulnnuyor, Kabahat benim, resimleri göstermedim size. Ama, anlamışsınızdır sanıyordum. Dayım yıllardır yabancı ülkelerde misyoner olarak bulunuyor.» David şaşkınlığından ancak dakikalarca sonra kurtulabildi. « Hayır.. hiç aklıma gelmediydi...» « E, Byle işte. En lor şartlar altında harikulâde çalısıyor. Neler çekmiş bilemezsiniz.» David, YVillie'nin din yolundaki emellerine karşı hiç bir yakınlık duymuyordu ama, elinde olraadan, kızın o sevinç li içten gelme bir coşkunluk dolu sesi ona pek dokundu. Otuz yıl önce Ardfillan'da gör düğü o, gözleri ışıl ışıl yanan delikanlı gözünün önünc geldi, içi sızladı. « E... düşünüyorum da, Hillie'den bunu pek âlâ beklerdim. Aşk olsun ona dogrusu.» Kathy, alçak sesle: «Hoşnna şa gideceğini biliyordnm» dedi. David: « Doğrusunu söyliyeyim» dedi. Artık Edinbourçh un dış mahaltelerine gelmişlerdi, yolun bir noktasında ara baların bir an için birikmesi üzerine, konuşmasım kesmisti. Sonra yeniden aldı. «Evet, dog rusunu söyliyeyim, şeye.. George Caddesi ne gidecejini söyleyince şaşırmıştım. Şimdi an. lıyornm. Willie'nin neler yaptığına dair sana daima bilgi veriyorlar sanırım.» « Evet, öyle. Sonra, benim de kendisine sık sık bir iki paket yiyecek, giyecek göndermek ten b3Şka bir şey gelmiyor elim den. Bunları Dernek yolnyla gönderiyorum, çünkü ona neler lâzım, buna onlar daha iyi biliyorlar, alınacak şeyleri de daha ucuza alıyorlar.» « Gidip oraya para veriyorsnn?» Kathy, keyifli heyifli gülümsedi: « Elbette ya, niye venniyeyim? Çok bir para defil ki. Willie Dayım'a daha çoğu bile deçer. Zaten, dünyada tek hısımım o.» Kathy'nin niçin ba kadar ucoz elbiseler giydiğini, gayet fakir döşenmiş bir yerde oturdugunu, yavanyaşık geçindiği ni David simdi anlamıştı. Kızın dayısına karşı gösterdigi bu bağlılık ona pek dokundu. Yal nız, içinde uyanan başlıca duy su öfke oldu: Kızcagız niçin hakkı olan şeylerden yoksun kalsındı? (Arkası var) Sayın İPRAGAZ abonelerine Şirketimiz labrika ve tesısleri bu ayın sonuna kadar ikmal edilmiş ve tecrübe çalışmalarına başlanılmış olacağından en geç mart ayı içinde bayilerimize İPRAGAZ tevziatına başlanacaktır. . Bayilerimizin isim ve adresleri aşağıdadır. Sayın abonelerin bir an evvel bayiliklerimize müracaat ile kat'ı kayıtlanm yaptırmaları ehemmiyetle rica olunur. Vilâyet ve Bölseler Bayilerin isim ve adresleri Istanbul Beykoz Pendik Başbayi Kenan Hekimoglu, KeKadıköy Pendik ... mal Artuç, Ali Kepkep: Soğutlüçeşme Taşköprü Cad. Artuç Işhanı 25, Tel: 36 95 54 » Çubuklu Beykoz Salih, Behzat Demirtaş Beykoz Yahköy Cad. No. 36 , Yeşilköy Yeşilyurt Poliviyos Kolenvas Istasyon caddesi 20, Yeşilköy. Tel: 73 84 89 » Adalar Fethi Asyalı, Izak Ovadya Büyükada Palamut Sok. 18 > B»siktaş Sarıyer . . Hamdi Aksoy Ortaköy, Aydınhk Sok. No. 8 îımit Yalova Golcük Kemal Şirin, Sabri Güler Izmit 1 inci Noter yanı. Tel: 14 23 B u r s a öğiinç Ticaret Atatürk Cad. 84/2 Bursa. Tel: 1140 B a l ı k e s i r Şerafettin Onursan Martlı Mah. Özalp Sok. No. 29 S a k a r y a Kâmil Karagülle Oğ. Kol Şti. Ticaret Sarayı Adapazar E d i r n e Atlas Kol. Şti. Saraçlar Cad. 241 Edirne. E s k i ş eh i r Emek Kol. Şti. Köprübaşı No. 2 Eskişehir. M a n i s a Müştak îşeri Kol. Şti Hükümet caddesi No. 39/41 A NK A RA Izzettin Fırat Yenişehir Kocabeyoğlu Pasajı 103 I s p a r t a Fethi Asyalı Isparta Gazi Antep Görenler müessesesi Bakırhan No. 10 A y d ı n Kemâl Şenel Güzelhisar Mah. 23 Sok. 65 Samsun, Ordu, Giresun, ACanik Ecza deposu Samsun m a £ y a S iv as Hacı Dursun Ertuğrul Tandoğan Pasajı No. 12 E U R E K A M E T A L İ S T A N B Ü L İNDANTHREN ~ > etiketıyl» ['{ piyasayaan edtctktir. :715937 716244 Üâncılik: 2025/2321 CUMHURİYET Nüshası 25 Kuruş Türkiye Harlcl Llra Kr. Llra Kr. 75.00 150.00 40.00 80.00 22.00 44.00 Basan ve Yayan Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik Türlc Anonün Sirketi Cağaloglu Halkevi Enlrak No. 3841 Sahibi Senelik 6 aylık 3 ayhk NÂZİME NADt Yazı islerini llilen idare eden Mesul Müdür VECDİ KIZILDEMİR Gazetemize gönderilen yazılar konulsun« konulmasın iade edllmez. tlânlardan mesuliyet kabul olunmaz. Abone ve ilân işleri için, zarfın üstüne lAbone» veya «İlân Servisi» kaydının konması lâzımdır. BU GAZETE BA5IN AHLAK YASAS1NA UYMAYI TAAHHÜT T. A . Ş. "tlînclık 2054/2323
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle