Katalog

ÎKÎ IIMIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIII CUMHURlYET 1 Şubat 1962 GÜNÜN KONULARlJ Ziraî İgtihsalde "işçilik» ıııısııru Yazan: Suat Aray ıııuıııi'nıııııııııiiuıııııll Şehir ıV. Tasvir ettiğimiz tabloyu memleZirai istihsaün bu son unsuru ketin dört hir bucağına sıkı sıkınun incelenmesinde bilhassa içti ya elbetteki tatbik edemeyiz. fam tm Waahington Ocak ler Genel Kurumai ve ezeli bir derdimiz üzerinde l kat bu tablonun memleketin ö^ ^ ^ Yazan : ^ Mart ayı ortası lu ve Lübnan Hüdurmak isti/oruz. (Köy kadını)nın ; nemli bir nispetini kapsadığı da Truman doktrini 15 kümet delegesi sıbir çoklartnea malumdur. vazife ve rolü. • yaşında olacak. Bu fatiyle Güvenlik Bilindiği gibi zirai istihsalde keYine bu gayri tabiî 1ş taksimi ve Polis kaybolan iki genç kız ile doktrine ait anlaşKonseyi Başkanlısif faaliyet bilhassa (küçük aüe tevziinden dolayıdır ki iki erkek çocuğunu aramaktadır. ma 1947 yılında imğı yapmış olan işletmeleri) tarafından yapılmak sıkılan ve büvük şehirlerin, rivaKaragümrük'te Keçeciler Caddeta, bu işletmelerin hemen hepsin . yetler halindeki cazibesine kap' sinde 17 sayjlı evde oturan Güze! zalandı mâlum îsmet tnönü ile Georgetown'deki villâsında yokla \ charles Mâlik de, înönü'nün Türdım. Bir nekahat devresi geçir 1 ]jjye kaderinin sorumluluğunu üze de ise istihsalin «iş gücü» nu «ka! i a n (köy erkpkîeri) hafif vükleri Sanatlar Akademisi son sınıf öğren i nay sabalıleyin evinden çıkarak o lıklan sırasında. Missouri'de Incilerinden 21 yaşlarında Aysel Gü J Harry Truman'ın Cumhur Başkan miş olan büyük Türk dostu «Tru ırine almış olmasını, memleketimi dın gücü» temsil etmektedir. Kö | n j «irtîadıklan gibi solugu ?*hirdependance'de oturan eski Bas man doktrininin 15 inci yıl dönü zin geleceği yönünden müspet bir yün ve memleketin o vefakâr, cej \eTğe alr.iaktadırlar. (Şehirîere a kula gitmiç ve bir daha geri dönkan, Kennedy'nin bir yıllık Cum mü sıralarında ziyaretiniz beni bil gelişme olarak yorumladı. Birleşfakâr, fedakâr (Fatma)lar ve (Ay kın) veva milyonluk rakamlarla memisttr. hassa bahtiyar ediyor,» dedi. «Bu miş Milletler toplantılajında gösşe) leri. ifad» edil°n (eizli if?1ziîVl i<:te böv Sanyer'de Yenimahalle Cadde hur Başkanlığı münasebetiyle iksınde oturan Kız Sanat Okulu öğ i tidar partisi için verilen bir ye anda Türkiye'ye anılanmı, sıcak terdiği hazır cevaplıhğı ile ü n alan Bir köy yuvasımn kurulmasın !e cloSmaktadır. rentısi 18 yaşlarındaki Ayla Elmas : mekte bulunmak üzere birkaç gün muhabbetlerimi ve en iyi dilekle Doktor Mâlik hâlen Washingtonda, bir köy neslinin yaratılma ve Ve vine bu durumun tazyiki il» da evinden kaçmıştır. Genç kızın için Washington'a gelmişti. Bizim rimi iletmek isterim.» un bir Üniversitesinde yepyeni bir yaşatılmasında bizzat inşacı ve idir ki. (azamî verim aimalc) 7.1. karnesindeki kırık notlar münase • Ankara Palas üslübunda bir eski Uluslararası huzursuzluğun bu kürsü sahibi idi: «Aktüel dünya dameci olarak çalıjan Dünyanın runda bulundtıgumuz en kıymetli betıyle evım terk ettigi sanılmakta oteli olan Mayflower'dc ka karışık ve buhranlı zamanında, meselelerinin felsefî problemlebelki en tahammüllü insan örneği zaman varlıSımız (toDraki vorgun. bileiM 'Jj k lıyordu ve beni orada 9 uncu kat çok defa düsüncelerim gerisin ge ri»ni okutuyordu. Bana Connecti(köy kadını) bu kadar ağır yük al 'Jj kıt fakat tahammülü «onsuz fköv riye gidiyor Ikinci Dünya Sava cut Avenue'da «uluslar arası kitında âdeta ezilmekte ve üzerine ı J Uraftan Şehremininde otu \ t a k i dairesinde kabul etti. c kadını) nın hiTnmetine terVedilyığılan vazifelerin hakkını da ve meVfe, netice olarak su iki büyük ran Lutfı Sonoğuz ile Cibali sakin«Uluslararası durum ve şimdi sı sonrası yıllarına, Türkiye'de bu t»pevi»nde randevu verdi. Ankalerinden 9 yaşlarındaki Dursun Erlunmak mutluluğuna sahip oldu radaki Amerikan sefareti eski rememektedir. mahzur zararlarını idame edip eit do'İaTda Vvîe'rîni'Terk' e'tmlşlTrdir' i k l P r o b l e m ! e r hakkmda konusamı (Türk köyü) nün gerilikten. ip m=kterfir: yacafım,» dedi, «kaynakları göre J ğum senelere... Memleketiniz o mensuplarından Mr. Nevin Kuhl tidailikte n kurtulamamasının, (şerr'.iyoıum, ve bu yönden yeter bil zaman ağır baskı altında idi, hü tarafından işletilen bu kitapevi, l fKaik.nma> n,n besigi olan'. Kıskandıkları arkadaşlannın piye sahip değilim. Ancak, ismime cum tehditleri habire yağıyordu. araştırma yapan bütün aydınların hir) lerle arasır.daki birkaç aevini soydular sırhk yaşama, medeniyet farkını fyuva^ ve (ev) ihmal edî'mektc. izafe edilen doktrinin 15 inci yıl Türkiye doğu illerinde toprak ve uğrak yeri idi. «Dışisleri Bakanıİki genv kız kıskandıkları kız ar dönümü yaklaşırken, şunu söyle Boğazlarda askerî üs istekleriyle nız Selim Sarper'i tanıyorum, iyi 2 Kalkınmam'zın temeü olan bir türlü kapataTnamasının başhca sebebini, biz. bir (yuva) nın topraktan fazamî veva mümkün kadaşımn evine girip hırsızlık yapzamanın çart karşı karşıya idi. Buna rağmen tek dostumdur, yıllarca beraber çalış temeli olan (kadm) ın bu (yuva) olan en iyi) v»rim alınamaTiakta mışlardır. ları altında gerek Türkiye ge başına karşı koydu ve Türk Hü tık» dedi. «Türkiye ile yakinen ilgi Üsküdar'da Ihsaniye'de oturan rek Yunanistan'ın durumu ve selâ kümetinin ve milletinin cesaretin liyim ve demokrasinin Türıciyedeile alâkasının âdeta ke«ilmi? bul dır. Yadigâr Aral ismindeki genç kız meti yönünden bir zaruret idi. Ge de, azminde ve metanetinde en ki gelişm»s'ni J.iır.a büyüs uır il lunmasında görmekteyiz. J Biz. bunun tek hal earesini fköv anahtarını kapı esiğinde saklayıp Umumiyetle bir ailede kadının j kadınını müst^sna hallerde Vöv sokağa çıktığını, bir müddet sonra reken tedbir alındı ve başarı ile ufak bir gerileme olmadı. Ve ben gi ile takip ettim. Türkiyede derolü aile yuvasımn dahilî işleri erkeftine yarHınn hariç (ev)ine eve döndüğü zaman altı adet altın uygu'.andı. Alınması şarttı ve ay şuna kanivim ki, bu sayede bütün mokrasi dâvasının zafer ka.^arma nin tertibi, tanzimi yuvanın gele iade ve yine Vahvede. duvar rii bilezik, bir adet Re?at altını ve ba nı şartlar altında tekrarlanması Ortadoğu a bölgesı komünist hâkimi sını can w gönülden dilerim. Yseti a l t ı n düsmekten kurtuldu. z'k ki hiç hir zaman, tnönü H* ta eeği olan çocukları büyütme, ye hinde, tarla aSneları aitında v^vn zı giyim eşyalarının çalındığını bil lüzumu belirecek olsa. aynı hare i y . " " ' • " " ' i""""'*' 1 " u " tiştirme ve terbiye, umumi bir j hüyük sehirlerde avarpl'kte ka "'. ••'.'"' " Polıs "yaptığı tahkıkat so kete basvurmak zarurî olacaktır.» Türkiye'nin o zaman aldığı ve bu n<şmak spre':ne ulaşamadım, dırmıştır. »,.;: »., ,, ı ; J . V^^Aİ' onu yak;r,en tanıyan Kendi partisinin tekrar iktidara kadar hayranlık verici jekilde mu deyimle (yuva) yı mânen kalkın| dın elivle kazamian köv h s s ı i a t i nunda hırsızlığı, Yadigâr'm aynı eImesino dırmadır. Bu i?te muvaifakiyct nı eritm^Vle meseul köv erke semtte oturan arkadaşlan Nurten b8 l i r t e n e' " > ötürü memnuniugunu hafaza ettiği durum, batı devlet ! <Jo.«tlarım v:.r, ondan hayranukîa e yolıında »ki Başkan, «yeni anılar lerine komünist tehlikesir.in ma j bahsederler. Atatürk'ün kadının yuvaya bağhlığı nispetiy ?i ni de tarlava iadede buîuyo Eren ile Güner Eren'in yaptığını tesbit etraiştir. I yazmıyorum. bütün söyliyecekle hiyetini realist bir gözle görmek olmasını bilmek Türkiye'nin gele le artar veya eksilir. Bizim hej ruz. y i s a n l k fırsatını ve bağımMzlıklannı ve hür ceği yönünden en büyük teminat ^ ldğ men bütün köy kadınlarımız gükız çaldıkları bilezik, '' Tlmi yaymladığım hâ hâtıraîarda söy riyetlerini muhafazaya azimli oEkseriya (toprak kifayetsizliği) tır. Emin olun ki, Atatürk'ün ba Iemi Itln nesle beraber yuvalarını yani ev sebebiyle izah edilen işsizliğin bü j Ş ve eşyalarla yakalanmış 5 bulunuyorıım» dedi. Ameri lan ülkelere yardım iletmek için •sardığı isler ve şiar edindiği pren lerini terkederek tarlaya veya yük bir kısmı (ev) le (toprak) a l a r v e Yadigâr'ı kıskandıklarını k a n çocukları için tasarladığım p!în ve program hazırlamak zama sipler biz Ortadoğu memleketleri mer'aya koşmakta, orada (ziraat rasındaki (i? gücü) nün tevzi nis ifade etmişlerdir. ''• '' •• Amerikan tarihini bitirebilirsem, Truman doktrininde üzerinde derin bir iz bırakmıştır. isçisi) olarak güneş batana. karan petsizliğinden ileri Hiltondan kömür çalarken ne mutlu bana.. Ve güler bir yüz nını verdi gibi... gelmektedir. çekil aldığı Essiz şahsiyetinin ve hayat görüle devam ederek, «Türkiye'yi yalık çgkene kadar rahatlı rahatsız Halbuki kadın «ve ve evin işleriyyakalandı Bugünkü karifik ve endişeli za çünün hayranıyız. Ortadoğu ülkebazan tarlada doğuracak dere le beraber evde kazanç sağlıyacak Hilton Otelı'nin bahçesinde bulu kın bir gelecekte ziyaret manda, Türkiye'nin o vakit göster lerıııip politik gelişmesinde Ataediyoı girerek 60 mij olduğu cesareti ve uzak gö türk'ün hiç şüphesiz büyük bir ro değil, çalısır. sonra da bebe1 e l sanatlarına ve bu suretle yuva kilo kok kömürü çalan 21 yaşındarüşlü tutumunu hatırladıkça, ma lü olmuştur.» gin besiği omuzunda yine tarlaya nın iktisadiyatına yardıma sevke ki Ali Boztepe suçüstü yakalanneviyatırn yükselmekte.. Eğer biz Uluslararası gerginliğin dağıldöner. dildiği takdirde aylak i; gücü or mıştır. Truman doktrinin hazırlanma bugün aynı çeşit meziyetleri ve ması ve buhranın giderilmesi koSanıgın bundan önce de mütaad sında büyük emeği geçen Ameri nitelikleri gösterebilirsek, şimdiki Bu kadar kesif dısarı mesaisi i tadan kalkacak, topraktan alınanusunda Lübnanh profesör dipçinde de tabii (ev) düzensiz, ço cak verim kadın gücüne ve bil dit defalar aynı yerden kömür çal ka'nın o zamanki Ankara Büyük tehlikeleri atlatıp «elamete ulaja lomat, kuvvete, hürriyete, akıl ve cuklar bakımsız, temizlik tama gisine nazaran daha yüksek olma dığı anla<;ılmışt]r. Elçisi Edwin Carlton Wilson'u blliriz.» mantığa ve Bırleşmi? Milletlerin tntihara leşebbüs etti men ihmal edilmis, çocukların ter sı gereken erkek gücü ve bilgiinandığını Bir ara telefon etmek gerekti temsıl ettiği fikirlere biyesi sokaga terkedilmiş, hülâsa siyle artacaktır. Ayrıca (köy erke Dolapdere'de Büyük Şişhane Sove yazı odasına geçtik.' YakınI ta i *°yledl «Mânevi kuvvetlîri n bükağında oturan 15 yaşlarındaki orerkekle kadın arasında paylasıl ği) avareliğin, issiz!i£in iyi dostu rihte rol oynamış olan birçok dev tün zorbalığı yıkacağına, aklın di«nası gereken vazife ve mecburi olan kumar, içki, kadın kaçırma taokul öğrencisi Fatma Duydal bilet adamlannın imzalı resimleriy ğer faktörlere galebe çalacağına NURTEV SEBAZ yetlerin haksızca, mantıksızca tev j gibi sonu hapishaneye düşen'kötü rinci sumestır gonunda karnesinde py ş le taşıyordu bu oda. Küçük bir ma irr>arım var. Dunyamızın geleceği b ikâ ile nı bır ev d ü i k düzeni kurmaya imkânjj huylardan da kurtulacagı için yu fazla miktarda kırık not bulunduİçerek intihara iyimserim çalışmak sa üzerinde geri plânda 4 resim yönünden bırakmamıstır. Buna mukabil dış I vanın iktisadî AYDIN GCLER vardı: Bu meyanda Franklin Roose v? gayret göstermek, ortaya çıka . i teşebbus etmıştır. çalısmada da verim noksandır. j yardımcı olur. Yuvanın iktisadi Evlendiler velt ve Cordell Hull. ö n plânda cak engelleri göze almak ve geçiTrafik kontrolları Hayvan bakımı, tarla çalışmalan j m U vazenesi düzelir ve bu nispette yıimamak tek bir fotoğraf güze çarpıyordu. ci /orluklar önünde Cumhuriyet 1446 İstanbul Trafik Ekipleri evvelki Kenan»arav da (koy kadını) nın idrâkine ve de yuvanın neticede yurdun kalAltında şu yazı vardı: «Ekselans şartiyle...» gece sabaha kadar şehirde 2354 vamaddi çalısma gücünün takatine kınması sür'atle tahakkuk yoluna Mr. Edwin C. Wilson'a dostluk sıtanın kontrolünü yapmışlardır. Cumhuriyet 1465 kalmaktadır. Kadın sadece anasın girer. sevgisi ile» Ismet Inönü 30.6.1948 * . EL HAMRA Bu arada sefere tekniö bakımdan dan ve büyük anasından gördüğü Ben resme bakmca, Mr. Wilson (Köy kadını) nın evine iadesi na j çıkamıyacak olan 47 vasıtanın plâtahakkuk ettirilebilir? Yani ka. k a ! a n sökülmüştür. Bu vasıtalar «Ne büyük devlet adamı!» dedi, «zamanımızın çok büyük bir devFİUZ ÜLKÜ UMAR vakt Nüshası 25 Kuruş Yarın 15 matinesinden itibaren, pazartesi hariç her let adamı.» Bir ara dalarak, «Anile 'bildLlt ni.pette de ev•* gece 21,15 de ÇarşambaCumartesiPazar matine 15 de kara'di memleketimi temsil etflBasan ve Yayan " tınl tanzım ve tert.p etmekte k a n i y i . <Ei?itim) bir vandan okul cektir. . < i?itim) bir vandan okul Operatör Doktor ğirn sırada, Türkiye Cumhur BaşCumhuri3'et Matbaacılık ve E C İ Cİ BEY (Komedi 3 Perde) dır Ve tabii bu bılgı ve görgu j k a n i y i MELİH KAYAN kanına çok büyük bir hayranhk Gaıetecillk Türk Anonlm S'rketl dır. Ve tabii bu bılgı ve görgu j ıuyIa> b i r v a n d a n da b i l h a ! : s a Trafik nizamlanna aykırı hareCagaloglu Balkevi Sokak No. 3941 Evlendller Yazan: Georges Feydeau Türkçesi: Yuauf Sururi Sahneye ve ssygı besliyordum,» dedi. «Onoksaniyle tağladığı kazanç da (köy kadını) nı kalkmdirma bskı kette bulunan 141 şoföre peşin ve Sahibi mahdut kaldıjı için köy hayat se mındsn seyyar kadın ögretmenler. ihharlı para cezaşı kesilmiş ayrıca nun bugün Hükümet Başkanı olKoy an: Ahmet Üstel Dekor: Selim Na»it Özcan Kadıköy 1.2.19«2 viyesi bir türlü yükselememekte, bu gaye ile yetiştirilmi», kurslar j iki ehliyetsiz şoför ve bir de plâması bence Türkiye'nfn hali NÂZtME NADİ Oynayanlar: Toto Karaca Celil Sururi Sairae Bekbay ve sehirlerle aradaki fark yukarıReklâmcılık (380 1436) geUceği yönünden uğurlu bir işaMuzaifer Hepgüler Siihendan Tek İlhan Daner Yazı lşlerinl fiilen idare eden Mektepleri): kasız otomobil yakalanmıştır. da belirttiğimiz gibi bir türlü görmüş. (Kız Sanat ret ve bir teminattır.» Mesul Müdür Şahin Tek Selim Naşit Özcan mezunlariyle yapılabilir. Bu ele K o r s a n l l k bâdiseleri çoğaldl kapanamamaktadır. Hiç bir partiye mensup olmıyan Pazartesi 6 matinesinden itibaren, salı hariç her gun 6 da ve VECDİ KIZILDEMİB Ya.. erkek nerede; o köylü dayı manlar her şeyden evvel (köy ka' B ' r müddet önce Beykoz önlerinemekli diplomat, bugünkü Amerie v a n a Pazartesi geceleri 21.15 de lar, amcalar nerede? diyeceksiniz. dını) nı tabii olarak, tevekkülle, j dmaksadiyle girenler çogalmıstır. n Yunan tankerine hırsızlık GCLER KEZER ( l u g a y ) kan politikasını yorumlarken, Agörenekle karsıladığı ve hattâ hak Buna cevap vermeden önce her se(Avuk«t) Gazetemlze pönderllen yazılar koK A P A N A N D O S Y A Birbiri ardısıra devam eden bu omerika'yı Müsterek Pazara yaklaş bugünkü ile ne yurt içinde binlerce kilometre lılığını müdafaa ettiği tırmak için Başkan Kennedy'ye nulıun, konulmasın iade edllmez durumunun, tutumunun yanhşlığı laylardan birisi de evvelki gece Komedi 2 Perde 5 Tablo AYDIN KEZER liânlardan mpsulıyet kabul olunmaz. Ier uzunluğunda yaptığımız seyavuku bulmu?tur. genis yetki verilmesi yolundaki (Maliye Mufetti» Mv.) Yazan: Louis Vemeuil Türkçesi ve Sahneye Koyan: Ahmet hatler ve temaslardaki intibaları nı, bunun neticede bütün yuvanın Sabıkah korsanlardan Nihat Dotemayülü ve Müşterek Piyasanın Evlendller Abone ve 1 an lşlerl lçln, zarfın 1 Üstel Dekor: Selim Naşit Özcan mıza dayanarak sunlan belirte aleyhine olduğunu izah edecekler, ğan, Cemal Kelek ve Salih Aydın Avrupadaki başarılarını müspet Ostüne «Abone» veya «îlân Servisis Parkotel ikazlarla da Oynayanlar: Suzan Ustan Alev Sururi Zafer Önen lim: Umumiyetle köylerde. kasa devamh telkinler, çaldıklan demirlerîe birlikte yaka1 Şubat 1962 bir gelişme olarak selâmladı. kaydının konmaıı lâzımdır. koy kadınını mânen kalkındırabalardakl kahvelerin (yani boş ?'< Ahmet Üstel Ali Sururi Sevim Çalısgir Nurten lanmışlardır. •>J damların uğrağı yerlerin) sayısı caklar, hayat seviyesini yükseltme Atakmen Kenan Biike Bir yaralama olayı Cumhuriyet 1435 Yakın geçmişte Birleşmis MilletBU GAZETE BASIN AHLAK hemen diğer bütün dükkânların ve medenî bir yaşayışa doğru gitDün sabah saat 8 sıralarında AkYASASINA UYMAYI TAAHHÜT Reklâmcılık 414/1477 sayısı kadar ve hattâ daha fazla rne yolunu göstereceklerdir. Köy bıyık'ta sahil yolunda bir kavga TAYFUN REKLÂM ETMlŞTtR. dır. Buralan günduz ve gece dai lere dağılan yedeksubay öğretmen çıkmış, îhsan Dalgın ismindeki sahma müşteri bulur. Aynca köyün lerin, köy kalkınmasına hizmetle sı, eski bir meseleden ötürü Kör geçtikten veya nahiyenin sokaklannda ve ri, ilk soğukluk devri sonra köylümüzün sağ duyusunun Ibrahim adiyle tanınan şahıg ağır eami önlerinde bir çok erkeklerin surette yaraladıktan sonra kaçmışelleri arkalannda rahat rahat do bu genç ve aydın öğretmen ordu tır. suna karşı yarattığı müsait tepkilastığı veya duvar diplerinde çöYaraiı Gureba Hastanesinde temeldikleri görülür. Biz, bu köy ve ler çok faydalı neticeler doğur davı altına ahnmıştır. kasabalann içinden geçtiŞimiz za maktadır. manlar bu kalabalığı ima ederek Tavsiye eylediğimiz ve (köy evi) ŞUBAT 2 ŞABAN 26 mahsus sorarız. Bugün pazar mı nin harimine girecek (Kız Sanat var? Hayır. Ya bu kalabalık Mektebi mezunlan) ordusuyla da £ 4/ a her gün böyle midir? Evet. muvaffakiyet daha da artacak ve C o t» 3 Hep erkekler göriiîüyor, kadın (köy) artık bu günün O fÇ anlamına < <^ iar nerede? Tarlada, içde... göre bir içtimaî, iktisadi düzene 1 V. ] 70.9112.5! 15.09 17.27; 39.00 5.25 "üT^r, taTladn Aa pTke'~'er görü girecek ve (ziraat yoluyla kalkınlür. Ama daha ziyade ağaç altla ma) nın tahakkukunda en faydalı E. J 1.44. T.C2 9.44 12.00 1.34 1.59 unsur olacaktır. rında ve istirahat hallerinde. İiâncılık: 1654/1451 (aybolıtıa olayları çoğalıyor toberleri Truman Doktrininin 15. yıldönümü eşiğinde Leylâ Çambel Washington'dan Mektup Açık ir yazımda, sırası felmişti de, bir çocnk manaumesini bahia konusn etmiş, o manzumeden bir mısra nakletmiştim. O mısra şu idi : «Gözlerimi kapanm, vazifemi yaparım» Bunn, gözü kapalı yapılan vazifeden hayır gelmiyecegini hatırlatmak için söylemiştim. Bir okurum, bana yazdığı mektupta, ba manznmenin yayınIandıfı tarihte, ona cevap olarak yazılmış kendi manzamesinin son beytini hatırlatıyor. O zamanki Mnallim Mecmaasında «Genç Mnallim'e» başlığı altında çıkmış bn manznmenin bana batırlatılan beyti de şöyle : «Dört gözle yap vazife ni, çeşmin ynmnlmaıın, «Senden bir eblehane itaat umulmasın.» Yalnız o devir için değil her devir için, yalnız mnallim için değil her fert için ne kadar doğru ise, bugün için hattâ bilhassa bugün için o kadar yerinde bir tavsiye, o kadar büyük bir gerçek. Tarih boynnca zaman zaman, çok nazik devirler geçirdiğimiz olmastnr. Fakat içinde yaşadığımız şn devrenin bir benzerini, tarihte ne kadar arasak bnlamayız sanırım. Yalnız vazife yaparken değil, etrafımıza bakarken bile gözlerimizi dört açmak zorundayız. tçeriye bakarken de öyle, dışanya bakarken de. Zaten bngünlerde etrafımııa iyi bakmak ve etrafı iyi görmek bash başına vazife. Uznn zaman karanlıkta kalmıs bir kimsenin aydınlığa çıkınca kamaşan gözlerini, yumması değil, tersine, o ışığa alısabilmek için dört açması gerektiğine süphe yoktur. Karanlıklardan sıyrıldık, karsımızdaki ışık gözlerimizi kamaştırsa bile geçicldir, gözlerimizi cesaretle açıp nnra •lışmamız lSzım. Kimsenin iyi niyetinden süphe etmeğe hakkımız yok. Ama gözler kapalı olnnca, bütün iyi niyetlere rağmen, engellerle doln olan yollarda ayaklarımız ıflrçebilir, tökezliyebiliriz, gidilecek istikameti yanlış tâyin edebiliriz. Yol üstündeki çakıllan, dikenleri, hendekleri, hattâ yoinn nihayetinde açılan uçummlan görmek için gözlerin faltası gibi açık olması şarttır. HattS bazan, kapalı gözlerin inıanı açnrnma lürflklemesi için, iyi niyetli olmak bile yeter. Ziya Gökalp'in, o zamanki gençllğl, gözlerini kapayıp vazifeslnl yapmağa davet edisi, belki de, her emre körükörüne itaatten ziyade, «etraftaki engellere, seni vazifeden alıkoymak istiyenlere basını çevirip bakmadan ilerlemeğe bak» mânasını taşıyordn. Ama bu teşvik edici sözlerin yanlış anlaşıldığını yakın tarih bize gösterdi. Geçirdiğimiz badirede, vazifeye davet edilen herkesin, kafasını zerre kadar işletmek lüzamonu dnymadan, acemi yüzgeç gibi gözünü yumnp ortaya atıimasının tesiri çok olmuştur. Yüksek Adalet Divanı hnzvrnnda hesap veren vazifeliler kafilesi bn gözü kapalı vazife görmenin ucu nerelere kadar nzadığını bize ispat etti. Artık tarihe karışan o karanlık devirden bir değil birçok dergler aldığımız tahmin edilebilir. En büyük ders, hiçbir vazifenin hiçbir zaman kapalı gözle yapılamıyacağı olmalıdır. Kapalı gözle yapılan vazifeye, vazife değil, nereye götürürlerse oraya giden körler gibi yedekte yol alma derler. Hedefini sizin tâyin etmediğiniz bir yola gitmek de her laman, tehlikeli bir yolculnğa çıkmak olur. Hamdl VAROGLU İSÎANBUL BİRLİK Sultanhamam Mağazası Y AR IN AÇILIYOR |f ^ ^^ CUMHURİYET İSTANBUL TİYATROSU l p * ^^^JT^m ^& ^^^llllllf llIIIIIIIIIIIIirilf IlllllIIIIlIIIflIIIIIIIIIIIIlIIIIIIIIIf IlIIIIIflIlllII IfMIIIIIIII IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIlIIIfllMlllIlllliriIllIIIIIIIIIIIlfllIIIIIIIIIIIIIIIflllltllinillIIIIIIirillllllllllIIIMriIIIIIIIIIirr/^^ 8 Şubat'a kadar hesap açtırınız =C JMHURtYET'in Tefrikası: 34 tmıak Yatsı Y4ZAN: AvJ.CRONİN ÇEvn?&\J:VAHDET GÜLTEKIN E E E ^ Ş E E ~ S = E E E ^ ~ ZZ E E £ ^ = S E E E E ^ S ^ E E ™ = Ş E Bir iki güne kadar Holbrook'lar çıkıp gidecekler, yüzlerini bir daha biç jörmiyecekti. Yalnız. dönerken. çemide gene ah baplar edinirsc. aynı şeyin basına bir daha şeltnemfsi için, bu sefer durumunu baslangıçtan anlatmara bakacaktı. Şimdiki halde yapacağı en iyi şey işi uyutmaktı. « Bana karşı gösterdiğiniz ilziden dolayı gize ne kadar mütesekkirim. bnnu söylemeye hile lü>.um yok. efendim» dedi. «Yalnız. bu kadar önemli bir karara vartnadan önce, biraz düsü'imeüvim elbftte.» Holbrook, ona cesaret verir gibi. hanıni salladı: « Düşün. oîlnm. Üzerinde ne kadar düşünürsen o kadar aklın yatar. Sonra, benim şu öğüdümü de unutma: Karşına iyi bir sey çıktı mı, hemen kap maya hak.» David asağı iııdi, kamarasma kapandı. Tek başına kalmak istiyordu. Bu teklif üzerinde dü sünmek fpin değil... çünkü, ka bul etmeyi aklından bile geçir miyordu. Yalnız, sırf merakını «Idermek için, bu i«.in nasıl o noktaya kadar feld;s;lnl dü.şün me| istiyordu. Bir kere, hiç şüphe yok kl Oorls'in annesiyle babası onnnla daha baslsngıçtsn beri ilrilenmişlerdi. Hele annesl, büşın bir tek anlamı vardı ki buyük yakınlık giSstermlf, ıon nn anlamamak için insan aptsl günlerde de bir anne durumu olmalıydı. Bnna bir de kızın, takınmıstı. Holbrook Baba btşımank tek evlât olması dolaraz dahs sert yarsdılışhydı yısiyle anasiyla babasının üzeama. ya karısımn zornyla, ya rlndeki sözü geçerliğini ekleda David'e karşı içinde kendiyin, durum açıkça ortaya çıkarligınden dnydnğa hoslanmadan dı. Holbrook'lar kızlannın her dolayı, onnn da gönltl delikanisteğini yerine getirmeye alışlıdau yana kaymıştı. mışlardı; hele bn işte elbette tkfneisi, Holbrook'nn da, oğ ki kızlannın iyi biriyle evlenmesini çok isterlerdi. la Bert'in de Amerika'da jririşecekteri yeni işte çalışkan, »e David bunları hep kaşları ca ki jenç bir doktordan Çok fay tık bir tavırla düşünmüştü. da'anacakları anlaşıhyordn. Şimdi, aynaya bakıp da kendiüavid: «Bu da lyİ» dedi ama, ni görünct. kısaca. acı acı bir eent de bir eksik var gibi geli güldü. Doris gerçekten ona fe yordu. na tutnlmnştu... müthis abayı O ilk iki sebebi bir arava %e yakmıştı. To, gillünecek bir tiren üçüncü bir sebep olsa ge şey degildi bn, hiç de gnlünerekti. cek bir şey değildi. Tersinr Davidin yüzü degişti, üzçün, David, kendini beyenraişlişaşkın bir bal aldı. ğe kapılmamak için, kendi ken dini azarlar gibi, farkında olYalnız, beyenilmek insanm madan başını silkti. Ama, eene koltuklannı kabartıyordıı elde o düşünceden bir türlü kurbette. . Böyle zengin, güzel bir tulamıyordn: Bn biç beklenkızın ona «tutkun» olması Da vid, Bn. Kindersleyin o aaçma medik dnrnmnn dofrnasııula scızlerlni hatırlayınca gülümseOoris'in de büyük bir payı vardi hele güvertedeki o dakika dı. Bu, Bn. Kindersleyin son lar, daha başkaları, aklına tel konuşmasından anlaşılmasa bidikçe içfnden dojtru bir dal«a le, kızın kendi davranışından yükseliyor, kafasını rllakbnlda belllydi. lak ediyordu. Doris aşk budalası kızlardan dejildi; öyle, birlne tnrolnp Kendine bir çekidUıen verahvah edeeek blr kua benzedi, saatine baktı.. o güzel saroiyordn. GSzIerindekl o bakıatine. Altıya beş vardı. Eyvah! llllIIIIIllIIIIIIIIltlllllllIllllIIIIIIIlflIIIIllillIIJIIIIIIIlllllllI mnayene ısatini nnntmnştu. Aeele etmeüydi! O günlerde hayat gerçekten heyecan dolny du. Talnır, kamarasından çıkmadan önce, yatağının bssı ncondaki komodine gitti, Mary'nin verdi ği madalyonu eline aldı, kızın o nfacık resimdeki sevgiIi tatlı yüzüne bakarken içinden doğrn bir şefkat yükseldi. « Sanki senden vazgeçebilirmişım. sevgili ravmcuğnm.* Evet, Mary'nin hayali kornvacaktı onn. David bnndan son ra, sâkin ciddî davranacaktı; fios, nâzik çörünecekti elbette ama, o gibi şacmahklar karşısında hiç istifini bozmıyacaktı. Topn topn on gün kalmıştı Kalküta'ya varmalarına. Delikanlı kendı'since en aziz olan şeyler üzerine yemin etti: Tol culnk sona erip tehllke geçinceye kadar, bn temkinli dnrumn bırakmıyacaktı. Bu öyle beklenmedlk blr şeydl kl herkesi şasırttı. « Kaptan Torrance, Kaptan O'Neil, bayanlar, baylar; müsaade ederseniz şunu söyliye. yim ki, Miss Doris Holbrook'la daha başlangıçta anlaşmıştık; Ben geminin adamlanndan oldnfnm için, kazan»cağımız mükâfaatlan almıyacaktık. Bn makftfaatları, şimdi, bize karşı eynamış olanlar alacak.» Terlne otnrnrken, aneak tektiik bir iki el çırpma olacak sa niTordn, birden bire, içten g«lme. «ürekli bir alkış koptn. Holbrook'lar bana levlnmişIerdi, çünkü, ortadaki havayı en lonnnda onlar bile sezmlşlerdi. Bn. Kinderley gnlümsiyerek, kalktı, gitti, çay takımını aldı. Kaptan da, David'e bakarak, «aferîn» der gibi başını salladı. Talnız, Dori>'in nevri dönmfiş, suratını ekşitmişti: « Niye yaptın bunn?» diye »ordn. David: «Bir değişikUk olsun diye» dedi. «Herkesin sevjlsini katanmak hoşnna gider bflkl diye düşündüm ut.» « Sevgileri yerinde dursun! Bize dlş bilesinler istiyordnm. David o akşam Doris'le ancak iki kere dans etti. bir tek kadeh şampanya içti; sonra, yazı lacalt mektnplarım var diye özür diliyerek, kamarasına Ve~ kildi. Ondan sonrası. pek kolav olmadıysa da eskisinden bira» daha kolay oldu. David. Doris'in çoğnnlukla otnrduğn t» verteye eitmemrve bakıyor, k*rşılaştıkları vaklt de alarlı. sakaeı bir tavır takınıyordu. xın O on gün de geçmiş, Hoogly Irmajı'nın çatalağzından >Çcr> girmişlerdi. David Moray. şimdi, odasında tek başına, bu on eünü gözden geçirirken kendin! her bakımdan kntlnyordtı. Evet. Rözüntt tntmnştu. Kaptanın verdiği ziyafette kâfeıt bayraklarla, oynncak borazanlarla, yalancı burunlarla meydana celmi? bir cümbüş havası içinde temkinli davranı^ı" tam bir örneğini vermişti. Hattâ. daha da ileri gltmişti: Doris'in, krndisini de, onu dr bütün gemidekilerin önünde r? zil edeeeğini düşünmüş bnnu Bnlemeyc karar vermişti. O » il, spor yrsışmalarını kazanan ları oknysp bitirince, David, biraz sikılgan ama, gene de sâkin bir tavırla ayağa kalktı. LİRALIK PARA İKRAMİYELERİ BİR KİŞİYE 1 0 0 . 0 0 0 LİRA 1 1 1 1 Kişiye 25.000 Kişiye daha 125.000 Kişiye, 10.000 Kişiye daha 10.000 Lira „ '„ „ 1.000 erLLra 51 Kişiye Ayrıca 1352 Kişiye muhtelif para ikramiyeleri GARANTİ BANKASI ^.llllllllimillimUIIIIHimillllllllllll lllIMIIJIIIllIlMIIIIlIIIIIIIIIllltllIlllIIIIlIlllIllJllIIIIIlIlIIIIlllllllllllIIIIIIIIIIIlIIlllltll^"^' Üincıhk: 1715/1455