Katalog

pencere insan olmaz. Inançsız insan olmaz, derken, inanç kelimesini en eeniş anlamda kullanıyoruz. Çünkü bir insan : Bcn hiçbir şeye inanmıyorum... derken büe bir şeye inanıyor dernektir. fnançsız insan olmaz. Ama bn konuda önemli olan, inançlafln harakJeridir. İnançlarla gerçekler arasındaki öncelik durumu, inançlann karakterini meydana çetirir. Çünkü bir insan, inançlarma çerçeklerden daha önce değer verirse, o insan yobazöır, 9&T kafalıdır, mntaassıptır. Eçer bir insan, srerçeklere ö'ncflik lanır ve bu gerçeklerin sonuçlarına iııanırsa, o insan aydınllk kafalı ve îleri ciüşiinceli bir insanSır. tkt CUMHURlYET SKmtunlMZ f 1 1 1 M I [ IJ111LLLLJ U J11LLJ LLJ111 ' İnançlar ve gerçekler İstanbul Belediyesi tnrisHk müesseselere tavsivelerde bulundu | DÜŞÜNCELER İ GÜNÜN KONULARI Hindistan Kızıl Çjn Harbi ıirrrrrfrııııifıiıiııııııııııııı ııııİııııınıııııııııııııııııııımııııııııııııııiHiıııi!iıınıııııııııııııııııııııııiMiııııııııııııııııııııııııiiiıııı=ıııı Demokrasilerimizi Durduran Sebepler ^ ^ ^ ^ ^ ^ * Yazan: * ^ * ^ " ^ Bizim demokra silerimiz olmuş tur: Batı dünya sının siyasal dü şüncelerinin ve Belediye Turiım Müdurlüğü, tu siyasal kunımlarıristik belgeli müesseselere birer nin Türkiyeyi etkilemeğe bsşıad: kiyet teşkıl eHer. Bu siya'Bİ iktiyazı göndererek bazı temennilefcHocariiız ttıfzı Veldet, geçenlerde )tazetenıi*de çıkan bir yağ! çaglardanberi, kendımıze mah dara, ne mahiyetinde bır kontrol, de bulunmuştur. Yazıda. müessese sus demokrasilerimiz oimuştür ne uygnlanrnasında bir sınır, ne ıısınfl* «iyorfln fci : ler vasıflara. temizliğe. gramaj öl Hemen soylemektfe acele etıelim sahipliğinde bir halk ortaklığı o« Dört kadın almak Allahın emridir derler ve halk cahil çüterine, düzenli servısle «Müşte ki Batı dünyası, siyasal du'ünce labilir. olduçu içın veya işine oyle gcldiğı için buna inan.r. Şunu h:ç ri Hakhdır» prensıbine uymaya, ler ve siyasal kurumlar bakımınîste bu sebep, vicdanîarda, kadüşunmezler kı, eğer Allahın emri boyle oliayaı, Tanrı dunyamüşterileri gülei yüzle karşılama dan, bizi," be:ki de, Fransız ihtılâ falarda. bilinçlerde yatan bu i da kadtn nufusunu erkek nüfusuna kıyasla. dort misü iazla yar ya dâvet edilmis \ e su temennide hnden pek sonra gelmiyerı bır e r nanç, Birinci Meşrutiyet demokra latırdı. Halbuki bu nüfuslar eşıttır. Şu halde Tanrıhm hiç şaşbuHınulmustur: ken çağdanberi etkilemeğe başla sımizi durdurmuştur. mıyan kanur.u hak eşithğıni err.retmektedir.» II İkinci Meşrutiyet demok Bu, Batı dünyasınm, bü• Eflence hayatı. şehrin eski yıl mıştır. Gerçckten de tabiat kanunu, kadın ve erkek sayısı arasında lafma göre çeşitülifini kaybetmek tün şertları, bütün ağırlıklan. bü rasimiz: Bu da; zaman içinde olsaşılacak bir denge kurmustur. Birçok ülkede ve özellikle Aldeğerlerı ile beraber, Türk rhıkca kırılmış bulunan tnnrısal tedir. Bu sebede atraksiyonla ça tün manyaSa iki aünya savaşından sonra yapılan ineelemeler, salışan müesseselerimiz gerek mahal toplumunun tümünu olumlu Kki mutlakiyetçi Halife Sultan siya\asta olcıı erkekler yüzüriden bozulan dengeyi dogumlardaki erlî renkleri eerek memleketin si nltına alması; bu iki dunyanın sal ikt'.dar kBvramını tamsmivle kck artısımn bir süre sonra kapa\ ıvcrdi&hıi ğösierniiştir. folklofrık çeşnili hareketli ve mü aynı toplum muayyeniyetleri içi kırarak, onun yerine. halk adına tste bnrttda, inanç ve ferçek arasındaki öncelik yarıstnası zikal konuiarını gösteren tertiple ne girmesi anlammda değsldir ta sımrlanmıs olan ve halk yararına karsınııza çıknor. lnançlara körüköriine bel baghyan kafslar, olan bir devlet re. programlarmda yer verebilir bii.. ama. 18. yüzyıl sonralarında kullanılacak bu gerçek ne hadar açık olursa olsun : ler. Bu hareketin hem iç ve hem ki Amerikan ve Fransır ihtilâhe iktidan kavrammı getirmefe; bu Hayır, diyeceklerdir, doğru olan dört kadın almaktır. dıs turizme yararlı olacağı düşü rinin siyasal düşünceler ve kurum devlet iktidarını da, parlâmanter lar açısından saçtıgı serpintilerin, eşkâî içinde ve siyasi parti teme Hak cmri \e asıl hakikat bndur. hülmektedifr.» 19 yüzyıl başlanndanberı Osman li üzerinde uyculama demokrasi Gerçeklcrdcn inanelaTa doğru yürüyen ilerici kafalar ise : lı Turk aydınlannı, devıet haya sidir. BO bir bâtıl itikattır, diyeceklerdir, biyolojik kananlar tmda. siyasal iktidar münBspbet Vilâvet Trafik Komisyotıu Fakat bu ds, artık, toplumda, dört karı hikâycsinin gerçeklere aykırı bir safsata olââfânn islerinde bazı reformlara doğru i t tanrısal Halife Sultan mutîaki pat etmislerdir. şikâyet edildi mesı anlammdadır. yetir.e dönmeSi zorunhyan şsrtlaBn düşünce biçimi bir mâhada akılcılık'tır. Atatiirk. topinm Trafik Kazalarını Ör.leme Dernebayatımıza akılcılığın hâkinı olmasını istemişti. Atatürkçülök Amerikan ve Fransız ihtjlâi'pri rın kalkma=ına rağmen, bazı nokgi Başkanı Suphi Altan. bir topsanları yüzünden yine tam gerçek ferçeklere sırt çevirmiş her türlü inancın, yani her ttirlfi bnralantı yaparak, faaliyetleri hakkm nin bu itmeîeri olması idi, iktidan, fe ve safsatanın karşısındadır. tanr'sal mahıyetinden sıyınp, yer leşemetniştır ve durmuştur. da üyelere bilgi vermiçtir. Bu sefer, bu demokrasimizi duryüzü kuvvet merkezlerme dayat • 51 iiyeden 20 sinin katıldığı topma ihtiyacın:n ilk ifadesi olan lfOT duran sebep: Modern parhnnr.taYirminci Tüzyıl akıl ve bilim çağıdır. Tarihin akısıııı incelantıda, bilhassa Istanbulun trafiSenedi Ittifakı nasıl olurdu? O rizmde iktjdar ttmerkuzünü önle lediğimiz zaman görülüyor ki, gerçeklere dayanan inançlar, inğı üzerinde durulmuş ve Vilâyet tanr.sal mutlakiyet iktidar.m, ge yici siyaüal ve sosyal kurumların; san topluluklarına gittikçe daha fazla hâkim olmaktadırlar. TaTrafik Komisyonunun iyi çalışmane bır veryuzü prensipi olan «ın hem toplum yapısınd». hem siyarihin urun çatrlarından beri, meselâ matematiçin dinlere ve indığından şikâyet edilmistir. jan hnkları doktrini. ile sınırlıyan sal teşkilât içinSe Var olffıayışı; san cemiyetlerine eöre farklılastığı gijrtilmemlşiir. Ama Ineselâ tdare Kurulu, 13 ka'imda yapa «beseri ve muspet mevzuat» ge ve, aynı zamanda, surekli. ittikraıekonomi kesimindeki inançlann bir toplnmda şöyle, öteki topcağı olağanüstü toplantıds, bir sü tirmeyı vadeSen 1839 Tanzimatı na lı, teşkilsth bir muhalefetfe im lumda bö\le olması zamanımıza kadar gelebilmis bir olaydır. re önce memleketimize gelen Ame sıl meydana gelirdi? kân bulunmayışıdır. \> insan düsüncesinin ekonomik kesimindeki inançlarda bn rikah trafik uzmanmın tstanbulun kaflar farklılaşması, tıpkı bir zarnanlanh din savasları gibi dtinEvet. iste bu noksan yüîönden. Ozetle demek gerekirse, bizim, trafiği mevzuunda hazırlamı? olyayı eni savaşlara sürüklemek istidadındadır. ı 19. yüzvıl baslarındanberi demok ikinci demokra«imİ7in parlamanter dugu raporu ineeliyecektir. Ama sırası gelip de, ekonom ik gerçekler hiçbir süpheye yer rasilerimiz olmuştur: Devletin si tşkâlı, bu sefer. hürriveti getıren verhıireeek kesinlikle açıklahabildifi an. bazı inançlarımmn nc Dördiincü kat balkonun'dan yasal yapifinda b'r reforma vara iktidar partisinin mutlakıyetine; hadar bos, ne kadar safsata olduga ortaya çıkacaktır. Akıl bos mamış olan 1807 ve 1839 ları asıp, «iyasal parti temeli de. bu mu''adüşerek öldü durmujor, çalışıyor, ilerliyor. Gerçekler aydınlandıkça ve gersivassl kurumlar alanında köklu kıyeti, bılhassa muhalefeti Hjbar Tashtarlada oturan Eyüp Tüken bir değişmenin bir ifade~ı o'.arak nazarına almıyan bir parti oliaarçeklerden inançlara yüriimek imkâhları insan düsiincesinin her mez evvelki gece Fatih tmam Ni ortava çıkan o'.uşîardan başlamak sisinin yürütmesi sekhne dönmüş kesithlnde çojtaldıkea mütluluk yakınlasaeaktır. yazı Sokak 11 numarah apartmanm gerekirse, di>ebiliriz ki; Birinci tür. Ve bu sebeple. tkinci MesuŞimdilik yaptığımız şey buvük menfaat gruplarının gerçek dorduncü katında oturan arkadası gibi takdim ettıçi birtakım boş inançlar peşinden sürüklenMeşrutiyet (1876), İkinci Mesrur. tivetimiz de, bir demokrasi gelişSelım Akyolun evine gitmiştir. Karoek yet (1P081, Tek Partili Cumhuri mesi olmakta durmuştur. p;yı kapalı bulunan Selim. arkadaAma bn süniklenişln pck nzttn sürmirecegi artık gfin gibi III Tek partili Cumhuriyet yet C1923I. Çok partili Cumhuriyet r şına. ba :on kapısını açmasını riortadsdır. (1946), Siyasal ve Sosval teminat demokrasisi: Hilâfet ve Saltanat ca etmiştir. Bunun iizerıne Eyüp gitmıstir. Siyasi iktidan, tam haldorduncü kat balkor.undan aşagı kurumianna dayanan Cumhuriyet ka mal eden halk. eğemenüği ılev inıp kapıyı açmak ıstemi?, fakat (1961), adları altında gösterebilece resi gelm:stır. Halk. efemenlijinin dengesini kaybederek 15 metreden ğimiz demokrasilerimiz olmuştur. bir Bütün bu tarihsel safhalarda bir tam olarak gerçekleşmesi ve yola dusmuştur. Beli kırılan ve «ciış siyasal biçim ve gösteriş. ole= basından aşır yaralanan Eyüp Tu ]• ık unsur olarak kullandığımız maktan çıkması icin, sosyal ve sikenmez, Cerrahpaşa Hastanesine «demokrasi» deyımi, belki de, dayasal 7emini yaratma devresine gi yatırılmıs, fakat kurtarılamıyarak ha dogru olarak «demokrasıye doğ ru gelisme» deyimi, su anlamda rilmiştir. Amaç. siyasal ıktidarın. ölmüstür. dir: Bir merkezî siyasi iktidarın devlet teşkilâtmm. halk kütl*>İPriKöşkten 20.000 Hra değerinde halk adına, haîk ayrarına, halk nin yar&n ve bizrat halk vsrlıgı yolda Genç yaşta kaybettiğimiz en aziz varlığunız güçleri tarafından önce sınırlan nin etkisi altına girip. bu eşya çalındı TEKEL GENEL MÜDÜRÜ dırılması, durdurulması; sonra cr işlemesidir. Tek partili siva< veBostancı Bağdat Caddesi 410 nu taklaşılması. daha sonra, tamamıy tire. bu amaca varmak için bir re marah eve giren meçhul bir hırsız le halka mal edılmesi, ve halkın min hszırlamak imkânınclan baska 20 bın lira degerinde mücevher ve sosyal ihtıyaçları ve varlığı yonun bir şey değildir. gıyim eşyası çalmıştır. vefatının kırkmcı gününe tesadüf eden 10 kasım cumartesi de ras>onalize edilerek kuilanılFskat bu imkân; haırhyaca»ı saat 14 de Emirgân Camiinde ruhuna ithaf edilraek üzere Ev sahibi Turgut Akçalımn dışar ması... hususları. amanna tam uygun v6 da bulunmasından faydalanarak aokujıacak Mevlidi Şerifi bütün akraba, dost ve cümle • Fakat, olıışun mahiyeti ve oluş yeterli olarak hazırhvamamıs ve çık bırakilan balkoo kapısmdarı dinda?ları dâvet ederiz. AILESİ ma derecesı, tarihimizin türlü saf birfaena>i?yh reTc partüı CıımhMri™ içeri gıren hırsız, gardropu boşaltfr.alarmdaki şartla? yüzünd&n bir yet demokrasisi de durmuştur. ' 'Cumhuriyet 1Mİ3 mrs, mucevher kutusu ile bir de Bunun sebebine ?elincf>: Burlar; birinin aynı oimasa rla. gelişme bahriye kılıcını aiıp kacmıştır. Evyönü hep «halkın sosyal ihtıyaçla Atatürk'ün pek rrken başiıynn has de bulunan bazı delüler üzerine rı ve varlığı yönünde rasyonalize talığı ve onu izliyen ölünıü; milpolis tahkıkatı derinlestırmeğe başedilmis bir siyasal iktidar» olan leilerarası konjonktürde faşİ7min lamı^tır. bu demokrasilerimizin hemen hiç mesafe alıp Batıh demnkıasılerin biri, Battlı anlamında tam gerçek atalete düşmüş olmalarınm uyan Elinden fırlayan bıçak leşememis ve tam gerçek Batıh an dırdığı yanlış kanılarla bir kf.pah göğsüne saplandı lamına, tam olarak varamamıştır. ' reiimi arama istidatlarının bel'r Kadıkoy Soğutluçeşme Caddesi meleri yüzünden, Atatürk'ÜT halk Bunun da felbet sebepleri, çok] eğemenüği 3 r.umarah yerde kasaphk yapan f > tezinin eerekleıinin ReklâmuıüK 4K.14 13414 28 yaşındakı Hasan Yıldırım, ko sebepleri, bir karmaşık demet tes ] gölgeye itılmesi: tkinci Dün;a Sakil eden sebepleri vardır: Tarihi ı vaşının fikrî arastırmalaıı durdur yun kemiklerinden etleri ayıklarken bıçak elır.den fırlamış ve soi temellere. iktisadi şartlara, psiko1 ması; parti içi sevk ve ıdarenirı gögsüne saplanhr.^tır. Agır yarala sosyal davranıslar alanma. siyasal ve parti halk güçleri mürs*ebenan ka.=ap, tedavısi için Haydarpa düşünceler ve kurumlar hakkında tinin kışırlaşması ve kısırUşma şa Numune Hastanesine yatırılmı? ki bilınce dayanan veya inen se ] sıdır. Dünyaca meşhur, Batı Almanya malı, ZEİSS İKON fabrikabeplerdir bunlar.. biz buraâa. hep E\;et. iste bu sebep daha doŞ tır. larmdan ithal ettiğimiz, uzun zarnandır beklenen, son model sini gostermege ciiret etmiyece<>iz. rusu sebepler yüzünden. AtatürGenelevde kavga 4 sesli orijinal GONG'lanmız gelmiştir. Sipariş vermis SİYalnız, siyasal mahiyet gosteren kün deyimi ile. «idare ve hâkimiBeyoğlundaki genelevlerden bilere işaret etmekle yetineeeğu. NEMA ve TİYATRO sahibi müşterilerimirle, ihtiyaç sahipleyetin: (onun) hakiki sahibi olan rinde onceki gece hâriise çıkmış, 2 rinin acele müracaatları rica oîunur. I Birinci Meşrutiyet demok kadmla bir bekçi yaralanmıştır. SÜBEYYA CEMALİ: Beyoğlu Balo sokak No 35 İstanbul Aynı sokakta kahveci bulunan Ca rasimi7 : Bu; o zamana kadar Hafer Esmer 27 numaıah eve zorla life Sultanın şahsında toplanan Tel: 44 08 43 55 26 27 « £ v ^ e c y > girmis ve sağa sola saldırmağa bas ve beliren tanrısal mutlakiyetçi si yasal iktidarın artık, halk adına, Reklâmeılık 4M2'15413 lamıştır. Arap Caîer diye tanınan halk yararına sınırlanarak ve halk genç, genelev sprmayelerinden bıri ile patronu ddvmuştur. Bu ara ile oriaklaşılarak kulianılması anda oİaya müdahale etmek istiyen lamında bir demokrasidir. Fakat, bekçi Osman Doğan da. atılan bir bir gelenekçi sebep onu durdur bardakla yüzünden yaralanmiîtır. muştur. Bu sebep: Hâlâ. vicdanlarda, toplum katlarınm bılincleCamları ve kapıları kıran Arap Denizcilik Limited Şirketi hususi tipteki ve muhteîif tonajrinde «kuvvetli bir tanrısal saîtaCafer. yetişen polisler tarafından daki tankerlerini Zeytinyağı, Menas, nebati yağlar ve her nev'i nat ve hilâfet mutlakıyeti» fikri güçiukle vakalanabiîmiştir. akıcı dökme malların nakline tahsis etmiştir. nin, inancmın. geleneğinin süre sidir. Türk limanlan srasında rtakliyatı olsnlar ile ithalât ve ihracat yâpacak muhterem müşterilerimizin Şirk'elimiîe müraCemaziyelâhır 10 Kasım 8 Evet; bir avuç Jöntürk hariç. dn caatlarını rica ederiz. ğulu medeniyel halkası içinde ya£ şıyan Osmanh kafa'i, sarav fikri c Telefon : 44 14 84 DENtZCİLİK LİMtTED ŞTt. E c etrafında kademelenmiş Osmanh S » 44 29 59 Fındıklı, Fındıklı Han Kat 4 G bürokrasisi ve idare mekanizma » 44 95 86 İSTANBUL sı. sultana sadakati tanrısal bir •T7 12.58 1 5 . 4 0 1 7 5 8 " 9 . î l ' 5 53 plânda goren kıhç erbabı, ve ni k^*^* [ ~ f, •> 4 1 1 2 , ', • • • . • ] ,4 hayet mümir. yığmlara göre, "îa'.taJ } Reklâmeılık 4606/15377 nat ve hilâfet, tanrısal bir mutlaReklâmeılık 4506. 15413 Prof. Bahri SAVCl halk» ın elinde vt etkisi «Hıneta bulunması, işlemesi, gejrçekleşmesi anla mmdaki gerçek cumhuriyet Semokrasimit, duraklamaya mecbur kal mıştır. IV Çok partili cumhuriyet demokrasimız: İkinci Dünya Harbınifı fikri durğunlufu ıçindo, demokrasimizin muhtevasında Ataturk'ün koyduğu halkçı temanm gblgeye çekılmesi j'üzünden, sa vaş b:ter bitmez, toplum öncülü ğü rolünü oynıyanlar, demokrasi yi tekrar ele aldıkları zamıu, bi ricik noksamh, tek dereceli genel seçim ve çok parti o!du|unu sandılar ve hemen bu yoiu açtılar. Oysa ki, siyasal pt.rti rskabetir.e dayanan tek dereceli genel seçım; siyaset sahnesine, halkın mu hafazası eğilimlerini getirirtti ve iktidar hırsmdan ötedeki siyasi i deal duyguları gelişmemiş olsn siyaset entellıjansiyon dd buna he men teslim oldu, ve hattâ bu mu hafazacı eğilimleri okşıyarak ge liştirmeyi bir kolav siyasi savaş meodu yaptı. Bu yol ile Ü.tidara gelme kolaylığı. iktidarda kalmanın yolunu da burada gö>terd'.. Bu da, hem iktidar partısi içınd». hem de devlet hayatı içinde, iktidarın muhafazacı eğilimlerini ei çok ve en büyuk meharette okşıvanların kurduğu bir oligarşi elinde birıkmesi. merkezlesmesi olay.nı do ğurdu. Boylece. e=kı mutlakıjet ge ]ene«i ve onun kontrol^uz siyasi iktidar hayatı geleneği, bi> biçim değ'stirmiş olarak. geri gekli Bu nu önliyecek, ve halk eğemenli ğini, onun gerektirdiği hukuk devletini yasatacak siyasal, huku kî teminat kurumları da yoktur. Bu sebep'e. muhafazacı tabıka'?r, sivasete hâkim oldu. Onlar ve onlara teslim olan orta aydın si yasetç: için siyaset: bir mahalli VP şahsi menfaat gütme vetiresi ha linde anlaşıldı. Ve işte bu sebepler yüzünden rio çok partili cumhuriyet, bu sefer \a'nız durmadı, sapmalara da u£ radı. 27 Mayıs îdare v« hâkimiyetin, (onun) hakiki sahibi olan Tıalkın. sosyal ihtiyaçları ve varl'fı yö nünde rasyonalize edüere';. bu halk eliyle isletilmesi ameliyesini açmak için idi. V Teminat müesseseli Ctımhuriyet demokrasimiz: Nitekim, bu arheliye şeklen yapıldı ve nçıldı. Teminat müesseseleriyle do\<ı Vıir cumhurivet demokrasisi baş!atıl mak iştendi. Fakat bu sefer de. bİ7zat bu cum huriyetin açtıâı eskiye tolerins ortamında gelişen karsı ve disiplinci ihtilâl kıpırdanıslarının yaraMı|ı kuvvet israfı: mevcut iktisadi ağırhklar: aşırı Hberal ve sermaye' terakümcüsü bir entellijsrı'i " yanın<siya«i mekani?.maya sızıp onu baskısı altında bulıındurması; halkın. bu siyasi entellijansiya tarafından soyut bır siyasal kavram olarak telâkki edilip. daha çok, gene eski metod siyasal yatırım larla elde edildıkten sonra. siya sal iktidarın bir obiesi haline geiirilmesi: siyasal iktidan vr si> asal teşküâtın, «idare ve hâkimiyetin hakıkî sahibi olan halk» m so« ysl ihtiyaçları ve varlığı aitma İtonulması, halkın iktisadi ve sosyal ysrarının etkisi altına konulması fikrinin bir çok iitibaslar yü zünden haznıedilmemis bulunmarı; bütün teminat müesseselerivle zen ginleşmis olan bu cumhuriyet demokrasimizi durduran sebepler olmuştur. Bu s?beplerden kurtulmanm çaresini de gene teminat muesöeseli bu cumhuriyet demokrasimizin tam islemfesinde bulma. memleketin bir ümidı olarak gozukmekteöir. Harp haline gelen sınır ihtilâfımn esası nedir ? Yazan: Kayhan Sağlamer Küba krizinin doğurduğu ve insanlıgı nükleer harb uçurumuhun tam kenarına kadar itmiş olan had gergınlik, bugün için, dıkkatimizin bir kısmını dunya sulhunu tehdıd eden Hımalayaların gölgesindeki diğer bir bölgeye yöneltmemize müsaade edecek dereeede hafiflemiştir. 3 yıllık Hindistan Kızıl Çin ihtilâfı, son bir kaç ay zarfında agır topların ve otomatik tüfeklerin'patladığı, hattâ tankların kullanılmaya başlandı|ı, 4 başı mamur bir sıcak harb mahiyetine bürünmüştur. Ne var ki, Pekin Yenı Delhi çatışmasının, tarafların gayelerinin muayyen, bir başka deyışle mahdut olması hasebiyle genişleme ve netameli Kuba krizir.ın aksine hiç değilse şimdilik Üçüncü Dühya Savaşına kapıyı açması bekler.memelidir. Fakat yakın veya uzak istıkbaie muzaf siyasi. askeri ve iktisadi neticeleri, olaya, Kuba krizin'.n fevkinde önem ve ciddiyet kazar.dırmaktadtr. Mesele kısaca şudur: Kızıl Çinin Hindistan topraklarına ılk tecavüzü Tibet İhtilâlinden öncesine rastlar. Kızıl Çin 1957 de. Smkıang eyaletini doğrudan doğruya dunyanın damı Tibete bağlamak amaciyle Hindistanın Ladakh (Karakurum) kesimi boyunca bir kara yolu inşa etmişti. Denız seviyesinden 4 kılometre yükseklikteki Ladakh kesımı bir kaç göçebe hariç tamait.en sayri^ meskun olduğundan, Kızl Çiniti strateük değeri baskm ve knntrolları ahındaki Tıbeti busbütun yutmak amaciyle inşa edilen Ksra yolunun farkına pek geç varıldı. 1959 ilkbahannda Ru«larır. Avrupada Macaristandaki vahşetinin beterini Asyada tekrarlayarak komünizmı red. örf ve âdetlerini muhafaza armiyle ayaklsnan btçare ve muj ta.issıp Tibetlileri eıdikten sonra Kml çinliler güneye do|ru bastırj rnaya ve Hindistan hudutlarını j zorlamaya başladılar. I mamışlardır. Yeni Delhi, Kızıl Çin birliklerinin an'anevi McMahon Haltı gerisine çekilmesi şartiyle rhasaya oturabileceğini ileri sürerken, Pekin, müzakerelerin fiili sınır uzerinde başlaması konusunda dayatmıştır. Karşıhklı notalarla 1962 sonbaharına gelinmiş, o zartıana kadar kuzey batı sıhırında faaliyetine devam eden Kızıl Çin, 8 eyîülden itibaren kuzey doğu sınırından da Hindistan topraklarmın derinliklerine süratle kaymava koyulmustur. Oafll avlandı Yeni Öelhı'nin kendı şerdariyl» müzakere masasına oturmamadakı ınatçılıgını âdeta cezalar.dınrcasına tecavüzlerıne devam eden K'Zil Çin, sarp dağlardan inip Hindistan ovalarında ilerlemeye başlamıs, talep ettiği toprakların npredeyse tamamını ele geçirmeye muvaffak olmuştur. Hindistan, hır zamanlar Pckin'in bütun uzak doğu ve güney Asyaya yayılma nıyetlerine karşı bir kalkan vazıfe«l goren Hitnalayalanh ^ökleri delen yüksek ve ekzotık tepelerini, hurriy6t v6 bağımsızlığına tevcih Pdılmiş Kızıl Çin markalı silâhlarla dolu bulmuştur. Yeniden yıız kızartıp boyun egerek tâvız vermek mecbunvetinde kalrhış, Hınt ve Kızıl Çin birliklerinin 8 evîulden önce işsal ettikîeri hattan 15 er mil geri çekılmeleri şartivle müzakere masasına otHrabileceiini acıklamıştır. Oysa Pekin, ancak fiili hattsn 15 er mil geri çekilnıesine razı gosterebilecpeini ilân ederken, muhtemel bir ateş kps antla.şması icın müzakere masasına Evantajh durumda oturabilmpk geri dusüncesiyle mümkun olduğu kadar fazla toprak ele gecirebilmek iç;n bütün gücüyle yüklenmistır. MEVLİD İBRAHİM DOGAN'ın SİNEMA SAHİPLERİNE İlân ! P IR L A Nt A ve elmaslı fevkalâde biı bros, 12 kasım pazarte^i San dalbedesteninde satılacakt.r. Cumhuriyet 15385 1 1 CUMHURİYET Nüshası 25 Kuruş Tiirkije Lira KT. Senelik 6 aylık 3 ajlık HarM Lir» Kr. 73.00 150.00 40.00 80.00 22.00 44.00 Basan ve Yayan Cumhuriyet Matbaaeılık ve Gazetecillk Türk Anonim girketl Cagsloflu Halkevi Sokak No. 3941 Sahibi v. ı J Kızıl Çin. fevkalâde tecrübeü hir devlet adamı kahul edılen 73 yaşındaki Nehru yön&timindeki Hindistanı pukutu hayale uğrBtm'Ş v» gafil avlaiîHstır. Nehru Hur Dunyadan yapılan ikazları kulak arkaHımalaya sıra dağlan boyunca j sı ecierek komünistîerin sahte ««ulh tızanan 2300 millik an'anevi Hint . içinde birlikte vaşama» pren=ipiKızıl Çin sınırı în?iliz!er tarafm • r.e be! bağlavarak Pekin Yfni dan çizümiştir ve MacMahon Hattı Delhi dostluğuna güvenmiştir. Kı* ismiyle tanınır. Kıîü Çin. Hindis zıl Çinin böylesinp ileri gideceŞini tan topraklarından gecen bahse ümit efmediğinden, problemı bakonu kara yolundaiı istifade ede rısçı yollardan halledebilectsini rek Tibeti büsbütün yuttuktan zannçderek yanılmıştır. Savıınma sonrn, milletlerara?ı hukukta hiç gücünü artırmaya önem vermemis, bir mesnerli bulunmıyan söyle bir öolayısiylfe İkinci Dünya Harbinteklif ortava atmıştı: «McMahon dpn kalma silâhlarla mücehhpz Hfitt! Kml Çin ve Hindistanın çok Hint birlikleri. Asyada Rusyarlsın zayıf bulunduklan bir devrede em sonra en kuvvetli orduva sahip perya'.ist tngilizleT tarafından Pe Kml Çihlilerin ateş ve sayı üskirı'in hakları yenerek rastğele çi tünlügü karşısında hezimetten hezilmiştir ve tashihi gerekmekte zimete sürüklenmistir. dir.» Yeni Delhiye yapılan müza8a| kanadın zafrri kere teklifine gelfecek cevapbek^Fakat bövle(.acıkjl,bir durumuıf lenmeden PekinMe, koljar sıvsnBas sorumlusu Hindistanı daima mış ve munayyel yehi hârîtâlar Hoskova * "Pelcin mihverinin du* hazırlanmistır. Yeni haritalara gömen suyuna iten VP Batılıiarın npf1e, Kızıl Çin, Hindistandan âslınr>t ettikleri eskı Savuhma Bakanı da Sinkiang eyaleti ve Tibetin Menon'dur. Menon memlekptin saparçaları olduğunu iddıa ettijli vunma gücünün yeterli oldıığuna 51.000 mil karelik (Türkiyenin aldefalarca ileri sürdügü halde, Kırıl tıda birmden fazla) tslep etmekÇinliler 13 noktadan hazırhksı? tedir. Yeni Delhi tabiativle müzaHint Ordusurıupüskürterek içeri kere tekiifini reddetmistir. sızmıştır. Çımdi Hindistan topraklarında iyi eğitim görmüs ve muFSMI kemmel teçhizath 30.000 kariar Pekin'deki komünist rejimih ü müstevli Kızıl Çin askeri vardır. zerine yspışti'dığı etiket ne olursa Nehru, politikacılannı ve ettârı olsun. K171I Çinin önde gelen en umumiyenin ^zyikına mukavemet disesi, Tibetin hudutlarını emnive edemiyerek komunjst temayulîu te almak srbi görünmektedir. Hin Menon'u harcamış ve hareketi, Hin dıstanın Tibetin ruhanî siyasî li distandaki sağ kanadın bir zafer'i deri Dalav Lama'ya melce hakkı şeklinde yorumlanıtııştır. vermesi, Kızıl Çinı. Yeni Delhi'nin Hindistanın. resmen üân edilme* Pekin'e karsı hâlâ boyun egmemiş miş de o!sa Pskin ile harb halinde olan muharip Khamba aşiretinp bulunduğunu kavrHyabilme'îi irin, menmp âsileri desteklemesi ihti Kızıl Çinlilerin sürüler halinde mnünden ürkmeye sevketmiştir. kuiey doğu hududundan taamıYeni Delhi'nin ısrarla tekrarla za başladıkları 20 ekim tarihimn nan müzakere tekliklerini reddet gelmesini beklemeleri gerekmistir. mesi, Kızıl Çinin Hindistan toprak Nehru ve Meqon işi başındanberi larını kemirmeve bsslamasırı ön küçürhsemişler, evvelâ Lndakhleyememiştir. Kızıl Çin ise Hindis ta «tek bir otun dahi bkmedifei» ntanın kuzey batı sıntrmdan baş den, sonradan Kızıl Çinin «yaralamış 1561 kısı bastırana kadar ge mazlık» ettiğinden, nihayet de ctcçit vermiyen Ladakh kesiminden cavüz» den dem vurmuşlardır. 20 12.000 mil kare isga! etmiştir. Pa ekimi mütaakıp ilk defa «istilâ» ralel olarak da, Hindıstanın Assam tâbiri kullanılmış ve Hîndistanda pyaletinin vukarısına i«Hbet eden «fevkalâde hal» ilân ed'.lmiştir. kuzey batı sınırınm güneyindeki Şimdi Hindistan «mütecavizleri eetoprakları üzerindeki taleplerini ri atmak için son damla kana kagün ısığına çıkarmaya başlamıştır. dar» çarpışacağını ilân etmekte i^e Sessiz işgalin yarattığı emrivâki de, 180 derece dönüş yaparak nimakarşısmda kalan Hindistan müza yesine sığmdığı Batınm yardımnı kere tekiifini kabule yanaşmış. fa rağmen geç kalmış olması îhfimali kat bu sefer de taraflar masaya insanı ürkütmektedir. oturma sarfları üzerinHe anlaş'a(2 vazılık bir serihCn ilhi) Satış Müdürü Aranıyor Yabancı Bermaye Kanünuna ğöre çahşan bir Şirket Tiirkiye piyasasında is!m yapmış maihullârifti idare edeeĞk bir SaW Müdürü aramaktadır. Bonservis, tâlep edilen müracaatları rica ölunur. ücretle P.K. W Oaiata adresine = »CUMHÜMYET. in EDEBİ TEFRİKASL 88 Ö^fercleın.r YASAR KEMAI Gökba VA2AH. laşbaş içinden çeçirdi: «O her çeee evin üstünde siiıülüp dnran agaç gelse de şu bacadan içfriye çirse bnrün. Ne güıel olnr. Gelse «e, bn giiıel giinc!e çol çocuk bir kere olsun biriBi'rimiıin jBzünft iyice försek.» Kcndi kendine çüldii. Gel se tle ışık ağacı evin üstünde durnrdu. fçeHye çirmezdi ki . «Eeec, avrat,» dedi. «çok sükSr şu ermişHkten de knrtuldum. Köylüyîen bir konnstutn. bir konflştum, kendimi on larııı çöıündcn bir düşürdüm ki, onlar da baktılar ki boyle bir aöamdan ermiş olamaz, \aUamı bıraktılar. Baçunlük hıraktılar ama, şu bizim evin üstüne şelip her çece konan ısık afacından korkoyorum. Bn pcce gelir de, s*ne evin üstüne konarsa, onu da köylü gSrörse, bütön cabam boşa fider, köylü çene yakamı bırskmaz. Ben de işte o laman kövlüye yapaca^ımı bilirim. Ynk, yok, ne olnrsa olsun artık köy lü btni ermis yapmaz.» Karısı da köylü eibivdi. Pel prl, başka dunyalardan, su Toros ormanından çıkıp gelmis, îörulmedik bir yaratığa bakar gibi bakıyordn. Tasbaş kârısımrı kendisine hir tuiıaf baktığını biliyordu ama, bn\lesinr baktıfının farkında değildi. «Nah, sana, bire avrat,» defli gülerek. «Bu belâdan da, deliler damına, eşek cennetine gitntekten de knrtnlduk. Adil de imana çeidi. K5yü soyacatı yer de, üstelik borç veriyor. Ne isler oldu bu yıl? Sefer de çitti çelmedi. Köylfi de fitii gelıhedi, Şu Seferin ştidişi hiç de hoşatna çitmedi. Köylünün basıns bir iş açaeak gibi. Bana öyle felip danırj» Kızöı: • Neden konnsmasın, be kadın?» diye bafırdı. «Dilini yılanlar mı yedi?» Kadın başını Snüne eğdi. Ço eaklar da tıpkı anaları çibi bak\yorlardı T&şbaşa. Tasbas h»n ların hepsinin çözlerindc bir umutla karışık korku g5rüyordn. Acaba köylü ona bundan sonra doiTu dflrüst, eskisi gibi bakabilecek miydi? Taşbaş bn sefer de işin kötüye fittifini yavas yavas anlıyor€«. Bu İşin ortası yoktu. Artık köylfi ona eskisi çibi 0lağan insan gözüyle bakamazdı. Ta ermis edip basına tac diye takacaktı. va da verin dihine ttatıracaktı. Az h'nrr aralanhdan ayrılırkcn nasıl bir diismanlık çemberiyle çevrilmişti! ?iası! da ifrtniyorlaröı ondan! Bu duyguyH tâ ciğerinde duymustu. Şimdi ne olacaktı? Tarın sabah köyfin içine vıkdfında kim »e onun yuzüne bakmıyacaktı. Ona söfecekler, onu asagılayacnklardı. Onu hiç bir zaman ha fışlamıyacaklar, ona kendilerini aldatmıs bir dolahdıncı fözüyle bakacaklardı, Keski 8yle baksalar. Bütün umutlarınm yıkıntısı olarak, en jüıel şeylerini ellerinden almtş, çoenklannı iildürmüs bir kanlı trö«üjie bakacaklar, gün geçtlkçit de öfkeleri artacaktı. Sono da bir öerede biteMkti. Taşbaşın başı tasla edlmis BlSsönü bultcaklardı çnbanlar. Ve cinler, periler etmiş olacaktı bu başı. Bir tek knrtnlnş yulu vardı bnndan sonra, o iüa köylünön Tasbaşı adam yerine kByfnayıp, onunla alay etmesi... An» T«şbaş biliyordu ki onunla kimse alay etmiyecekti. Keski ermiş olarak kalsaydı. Söylediği s»ılere bin piüman oldn. «Vlan.» diyordu kendi kendinr, «Vlan eşek kafalı Taşbaş, bir süniîn beyliçi de beyiik. Hanr" kövlii seni rrmis vapmııtken. nc der de önüne çeçersin. l l a n <• • sek kafa. sen ne bilirsin kendi nin ermiş olup olraadıfını. Köv lü gözüyle gfirüp iraan etmis ki sen ermissin. Ne der de önüne geçersin buiıun? tste o zaman da köylü senin ağzına sıçar, seni bu köyde, bu dünyada yasatmaz. IJlan eşek kafa, başına bir devletkuşu konmHStu ki, devletk«su derim sana öyle bir devletkuşu ki sahın, padişahm, tngiliz kıralının başına konmaz. Köytülere de ki, su Toros dsfını alıp Çitkurovaya taşıyın de. alıp tasırlar. Elinle yıktın, su çürüyesi dilinle yıktın, esek kafalı Tasbas. fcsek kafa, eşsoSla esek kafa!» Güftlerair İıendisivle. kBylöyle «avaşmaktan yorulmustu. «Aman,» icH'ı. ttçekiver ku>rufrunn eîtsin. Ne olnrsa olsun artık. tsterse «ötüriip yarın sa bah assınlar.> Bu diişünceye vannea, karanhk yörü ısıdı. Birden bütfln bedeninde tatlı bir iirperfne «yahdı. Tanına y6n8ne hakındı. çoeaklar avumnşlardı. Dışardan röriiltü rPİdifini ilk olarak farketfi. Kalabalık daha dafıl»aıhıs mıyaı? Varsın daçılnıaJ«n könekler. Hem de aç k6pekler. Gitti kapıyı siirmeledi. Beaeni fittikçe ılık ılık bir sehvete dalıyordu. Gdnletdir. bu başmdaki henfârnenin icin<te, onu urtutmusfu. Bir anda karısı rözfine övle çüzel fü«iiklü ki Ama karısı sabiden rozel kadındı. Gözleri, kaşları. MIP rtiri mrmeleri nr riizeldi! Gözlcri çckik, kapkara. deriııdi. arkasından kurakladı. > cırpınarak kendlni ontın n elinden knrtardı. Fırladı, «itti e\in riteki koscsine sığındı. Taşhas kadının yanına vardı. Kadın köşeye büzülmuş tirtir titriyoruu. Halbuki, eskiden Tasbaş ona sarılmaya görsün, kadın ynmuşar. erir, sıcacık olur. kenaisini Tasbasa her yanı, eti,kerhifi, yürtji, her bir «>iyle. aşktan iliklerine kadar ıslanmıs verirai. Tasbas bH durnmnn nedjn ileri geldijini anlıyor: «Kız sen deli misin. sen deli misin?» femekten başka bir şey diyemiyordu. Karısının bu haline hem kızıyor, hem de seviniyordu. Bir ara gülmeğe başladı: «Kız dedi.» pevgamberler bile karılarıyla yatarlar. Bütün ermislerin, ermisler ermisi Hııır'ın bile karısı vardı. Hem de karısıyla öylesine çok yatarmıs ki Hızır babamız, karı elin ı'en elaman demis de kaçmıs. Peygamberimiı Efendimizin bir siirii karısı, kırk tane cariyesi vardı. Peyçamberimlz »e hepsiyle yatardı. Anladın mı?» Kadına fene sarılmak isledi, kadın sene çevikçe elinden kurtuldu, kapıvg dofru kactı. «Kız, deli misin, deli misin sen?» Tasbaş karısı kaçtlkca azıvordu. Bir ara kadmı tattu. yatırdı. doıınnun haenıı kırdı, memelerini emmeje başladı. Ka6ın hu haldeyken bile hir yoiunu buhıp etinflfn kuHuldn. Ama Tasbaş kRdının pesini bırakmıyordu. Aralaiıhaa czön hir crbrllfsmp oldu, Uadının eli a\ağı çüzüldü, ağzı köpürdü. (Arkası var) NAİîtME NADİ Yaıı Işlerinl fiilen idare «len Mesul Müdür KAVHANSAĞLAMER İlâncılık: 7883/1S333 » ANRAftA BÜROSC : AtaHlrk Bulvarı Yener Ap.Yenlsehiı Telefbn: II 95 44, lî 0s Î0. 1 S » ffl, 11 67 35 DOGC ÎLLEKİ BÜROSTJ : Inönü Ğadclesı tşmen Han Diyarbâkır Telefon: 1061 G t N E Î İLLERİ MERKEZ BÜROSU : Küçüksaat Meydanı Edırne Hanı Adana teiejon: 45İ0 Gaze*mizfe ganderilen yazılar konulsuîı, konulmasın iade edümez llânlardan mesuhyet kabul olunmaz. • Abone ve ÜSn işlerl için, larfm Ustüne «Abtjne» veya ctlân Servisı» kaydınıh konması lâzımdır. • BU GAZETE BASIN AHLAK ( YASA?INA UYMAY1 TAAHHÜT ETMÎSTİR. Fabrika Binası İnşaatı .^ ^^ ^p, ^ ^ ^, ^^, ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^^^ ^ < ^ ^ w ' ^ / T ^ i r s i r x / N r f ^ w ^ ^ ^ p ^ ^ j l Bursa Sanayi Sitçsina? tEhfninen 3.300.0O0 (üç buçuk milyon TL.) T.L. sı kesif bedelli sentetik iplik fahrikası bina inşaatı kapalı rarf usulü ile rnliteahhite ihale cdilcccktir. ' Bir defada en az iki milyon lira Ve tiaha, yukarı tutanıidaemsali inşaat taahhüdünün kati kabulü yaptırmış olanların ihaleye iştirak belgelerini alabilmeleri için lüzumlu vesikalaiinı en geç 12 11/962 tarihine kadar şirketimize vermeleri gercktiğinden ilgihlerin bu tarihten evVel rhürâcaatı ile bılgi almaiarı rica olunur. SENTETİK İPLİK FABRİKALAR1 AŞ. TÜRK TİCARET BANKASI İŞ HAN1 BURSA Telefon: 33 12 P. K. 123 (Basm 18385.153691 c ') İstanbul Vilâyeti Daimî Encümenindeır. J Burgazada İlkokulu Kanalicasyonu •amiratı 11.624.S5 lira keşfi dairesinde tamir ettirilmek ütere 13 kasım 1962 salı günü saat 13 de Ankara caddesindcki Vilâyet binasmda toplanan Daimî Encümende pazarlıkla talibine ihale edileceklir. İlk teminatı 871,83 liradır. Şartnafnesi Bayındırlık MüdürT lüğunden alınacak veya görülecektir. İstckhlcrin ılk teminat makbuz veya mektubu, 1962 yılı Ticaret Odası vesikası ve yeterlik bclgelcriyle birlikte pazarlık gunü sast 15 de Daimî Encümende bulunmaları lazırrtdır. 'Basın 13185 15410) CUMHURIYET ILÂN TARIFESI Er.slık (Maktu) 150 TL. r.slık 8U"4 üncü «ahifeleı 30 .(santlrol) 5fi ncı sabifeler (santıml) 25 TL. Mşan. Nıkâh, Evlenme, D.ıjum (maktu) 75 TL ölürn. Mevlit, Teşekkür (5 santıme teadsr maktu) 90 TL Ksjıp (10 kpüroeyfe fcad»r <m