10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
pencere CUMHURIYET M I9G2I9GS ıua ııııHııııııııııııııııııııııııtıııııııııııııııııııııııııııtıııifiııııtıııııııııııııııııııtıi[iıııuııııııııııııııııııııııı=ıııı Mercıklı Bir Düşünce Zinciri Yeni bir şey değil; Çinlilerin dünya politikasında tehlikeli ölçülere varacak kadar soz sahibi olacaklarını bundan otuz y ü Snce bam müteickkirlcr ve filozoflar ortaya atmıslardır. Bundan yedi • sekiz yıl önce ise Rusya Çin anlaşmazlığının bir gttf» patlak verectğini öne süren eazcte yazıları eoğahnıştır. Kehanet mı?.. 8 u , ya4nız Jül Vern'e ait bir özellik değildir. Tekniğin ötesinde insan topluluklarının gelecekteki münasebetlerine dair zaotan zamaıı gülünen, zaman zaman ciddiye altnan bir sürü tahmin yapılmlştır ve ya|>ılm»ktadır. RarveH'i, Ikinei Dünya Savaşı sonrasıni görmemekle itham eden az mı yazar çıkmıştı? Ama şurası gerçefc ki, Çin ile Rusya arssıntJafci afctttel anlasnıazlık, Dniu Blokunda ortaya ı;ıkaıı ilk ihtilâf sayıtntaz. Küçücük Arravotl«|run Enver Hocası bile bu konuda kendine gorp bir görüşün pesinde adını zaman zaman dnyurabilmiştir. MaoÇcTunt il* Krneef arasmdaki görüş rıtl»sm»sıııın tafihi de bir hayli eski sayılabilir. Ama Kütıa olayları ve Küba'mn arkasından gelen Hint Çin hudut olayları. îiojru Blokunda şimdiye kadar görülmtmiş bazı davranışlara <la sebep olmuştur. Kruçef. Hiht Çin hâdisesinde iki yol ağzıııda kalmıştı : Küba olaylarında takındıgı barışçı tavri devam ettfrmek veya ettirmemek. Çin Halk Cumhurlyetinin, Hindistana karşı takındıgı mütecaviı thınıtnu tasvip eder çörünmek, yervizünde barıs melefi rotfine çıkan Krnçef için karşı tarafa hâyak bir koz Vermek demekti. Krnçct, D«£u diinyasmdaki b a n avantajlannı kaybetmek pah3sına biraz tereddütten sonra tahmtTi edilen TDIH kesîfılikle şeçnıiş midir? Bu yol Stalinist MaoÇeTunşr'a değil, kendine eöre bir sosyalizmi Hindistanda gerçekleştirmeğe çalışan Vehru'ya uzanan yoldttr. Kanonla berabfr simdidetı herhangi bir hükme vartnak tçin vakit pek erkendir. Ancak Batılı bazı yazarlann biraz da alayla ileri snrdükleri bir ikmci kebanet gerçeklesecek midir? Deniyordo k i : Rusya. refaha erdikçe, bir başka deyimle bnrjnvalaştıkça Batıya yakınlasacaktu. Bu belki bugünkii görüşlerle iki ekonomik sistem arasındaki zıtlık yüzünden imkânsız gibi g8rünen bir olayflır. Ama Krnr*t matçi potitikasiyle «hans içinde savaş» politlkasını yttrütmekte v e Batrya. ne pakasına olursa olsnn, kar yapmaMa ısrar cderse ne olacak? Hele Avrupamn dünya d*nresindeki agırlıgı «üsünüliirse beklenmedik geliştnelere kendimiti hazırlamalı mryız? Haydi su merakh ama avnı zamanda (aydalı dtisünce sincirini devam ettirelim. Kmçef'in rolünti sontına kadar •ynamakla inat rttigini farzedeliro. Bu durnmda Avmpanın ^akınacat 1 t a m n çiztrileri hakkında fikir «•dinnvrk istirenter. son K&ba olaylarında belki de Törkiyede röıden kaçan bazı dnnamlan hatıriamalıdırlar. Hitler'in mfitecaviz politikası karsısıada zorlnkla kıpırdıyan ibtiyar kıt'anın sakinleri bu konada ne düşü =haberlerî | D Ü Ş Ü N C E L E R | YUNUS NADI armağam MAKALE YARISMASI 45 ııııiıııııııııııııııımııiiiıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııımııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı=ım nfcynrtar? • t BlokBndaki son ibtilftflann ortaya cıkardıfı en 6nem1i nokta. hatta Do^n Blokund» bile aifelismiş ölkelerle, ileri «Ikeler arasında sas>~al yapılan icabı. bir «iç v« dış» politik» «ynhjinın de^mus olmasıdır. Bu aynlık gUtikçe derinleşmektedir. Ve hattâ dünyamn acgelişmiş filkelerle, ç«k pelismis ülkeler arasmda bir mucadele sahasına kaydıjını çözltr Sntne serecek kadar derinlesraektedir. Bu cok onemli konnyu bir a y n yazımızda elc almak istiyorn%~ Herhalde hütün bnnlann dısında Kruçrfin imatçı politika<<mın istikametlerini dîkkatle izleme^e bfivük ihtiyacımıı var. Biı zaten tarihimizdrn gtlen bir alışkJtnlıkla şüphesiz bunn yapıyanu. t'stelik Rnslann ç«k yakın bir taribte B«|%Eİar v e Arâahan üzerindcki saygtsız v e münasebetsit taleplerini hiçbirimiı nnatmnş da dcfiliz. Ama Rnsyanın mütecaviz palitikasına alışmış dikkatlerimiıi, altında ne sebep yatarsa yatsın Rmsyanın banşcı p*litikaınna 4a mynı hassasiyttlc çevirmek zorandayit. Aeı Bir Kayıp Saııd^ıırnz kurucuru ve İdare Üyesı Türk T i o r e t Benkası eKli' 'Hıikuk ^luşavm "değerli hukukçu ve kâniiT irssanT Haydar Erenel kıca bir rahatsıziığı mütaakıp Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Eâtırası Sandığnnız mensuplan arastn<ia daima şükranla anılacek olan merhuma TEnndan maltfiret diler v e kederli ailesi efrsdıne aziz dostlarırıa. BankaTnırm Sandıgımn: mensuplanna tâajetleriınizi Braçderiz. TÜRK TİCARCT BANKASI SANDIĞI EMEKLİ nesnel dünyamn üç gün önceki " * ^ B ^ ^ * Yazan: * ^ " ^ ^ ^ birer parçası idigatetelerde, Niels ler, bunlarm aBohr'un öldüğünü rasında kesin bir bildiren bir haaynlık düşünrnek, ber vardı. «Atobirini /ıesne, ömun Kepler'i» diye adlandırılan Niels Bohr. ç&ğımızıp , Onjekizinci Yüzyıldan beri firik, < bürünü özne saymak yanlıçtır. I?. ç ğ ı p idi:lt« Planefc'ın adına bağlı olan Türk:yedeki kör çocukların eği en ihtilâlci bilimsel kuramlarından ıki temele dayandınlmakta tilmesi konusunda yapılan teşeb birini ortaya atmış olan büyük bic Bunlardan bıri, Deseartes'in dile ] kuantik fitik de böyle bit ayırmabüsler müspet bir sonuca varmış fizikçidir; fiziktekı başarılarından getirdiği, madde dunya?ının meka nıö gerçeğe uygun olmadığını ş ve bunun bir neticesi olarak bu ötürü 1922 de Nobel Armaganını | nıst tasarısı, öteki de ta LeibniUV termışti. Niels Bohr'un büyük babağlanan süreklılik varsayımı idi. îarısı diye adlandırılan olay da, ders Vvlından itibaren şehrimiı ilk kazar.mıştı. On dokuzuncu Yüzyıhn sonu ve Descartes, evrem kocaman bit ma o *am*tv» değin kuramsal fiıikte okullarında körlerin eğitimine b«şVirmincl Yüzyılın bâşmdft, fizik ve kir.e gibi tasarlarmştı. Gerçekten pek özel bir yeri olan Planck külanmı$lır. Semtlerir.de bulunan ilkokullara j matematik bilimlerinde yetişen de de goKyüzündekı cısimler bu tasa ramının, atom yapısma uygulanyerleştirilen kör öğrenciler, bulurı \ haların çokluğu gerçekten şaşırtı rıya, demek ki mekanik kanunlara masından başka bir şey değildir. dukları okullarda normal öğrenci | cıdır ve tarihin hiçbir doneminde uyuyorlar, böylece insanın yakın Niels Bohr, miniyatüt bir güneş lerle bırlikte derslere girmekte ve , benzeri bir dürumla karşı'.aşılmaz. çevresi iie büyük evren arasında sistemi gibi düşünülen atomun ibir gezici uzman öğretmen taraiın | Başta Einstein olmak üzere, Croo I tatlı bir uyum kurulmuş oluyor çinde, elektronların yerlerinin ve dan smıf öğretmenleri ile i$birliğı ; kes, Jean Perrin, J. J. Thomson. I da. tşte bilginler, yeni karşılaştık hızlarının gerçek bir varlıgı oltna yapılarsk yetiştirilmektedirler. ' llilikan, Becquerel, Bayan ve Bay | ları ve küçük bir güneş sistemine dığını söylemiştir, Altısı birinci, biri ikinci, biri de Curie, Planck, Lonl' Ruterfortl, Jo | benzettıkieri atom <Jünya*ı içindftAtomlarm enerji yaydıklan bibeşînci sınıîta olart kör 6ğr«nciler j liotCurie, Dirac, Louis de Broglie, ! ki hareket kanunlarını bulmak isdoğruluğu lvniyordu. PUnck, bu enerjinin, sü önümüzdeki gür.lerde dışarıdan ge Schrödinger, Heisenberg gibi bu teyınce. o güne değin tirtıleeek özel daktilolarla çalışma alanda birbiri arkasına yetişen, bir denenmiş olan klisik mekanik ka rekli olarak değil. ke&ik kesik, ner deyse ayrı danecıkler halinde çıkl bırıni tamamlıyan ve birbirinden i nunlarını ele aldılar ve b u n l i n lara başlıyacaklardır. ?«şırtıcı buluşlarla insan kafasım | tomun yapısma uygulamağa kalk tığını gös'.ermişti. Pierre Rpusseau, nerdeyse yeni olçülerle yeni bgş tılar. İşte o zaman şasırtıcı bir şey ; bunu, büyük duvar saatlennde Geçim endeksinde tekrar tan yoğuran bu üstün zekâlar ara ı oidu; insan eşelınde veya astrono yelkovanın dakikada bir atiaması yükselme oldu na benzetir. tjte atomlar da bun» Tİcaret Odası, «ylül syı için üe sınd» M e U Bohr'un pek önetnlı j mik eşelde başarı ile uygulanan atıyorlatdı. retliler geçinrae endeksini neşret bir yeri vardır. Onun ölümü üze ı rasyonel mekanik. gok mekaniğı bcnzer bir biçimde rine gazetelerimizde. dergılerimiz ve matematıksel fıriğin klâsik ku \ Atonnun Kepler'i dıye anılan Nimiştir, Buna göre, 1953 yılı 100 itibar e de yszılar çıkmamas;, üniversitele ramları, atomun yapısında i?e y* I els Bohr ise, bu tasarım üzerinde dildigi takdırde eylül 1962 de üc rımiîde konferanslar ve'rilmemeM ramıyordu. İşte atomun gezegensçl ] düşunerek, atom çefcirdeginin çev retliier geçim endeksi 241.7 yi bul üzülünecek şeyîer olarak görülse tnodelimn küçuk bir guneş sisle j resinde dönen elektroniar arasınmıne tam olarak benzetılemıyece da yas«k bölgeler oldufcunu. elekmuştur. î yeridir. ilk sezenlerden bıri NJels tron yörüngelerinin bu yasak bol Bu yıhn ilk aymda endeks sayı ! 18S5 te Kopenhag'da doğan Nieîs ğıni sı 237.8 idi. En yüksek seviye 248.7 Bohr, 1911 yılına değin bu başkent Bohr'dur. gelerle »irbirlferitıden aynldıklaTele&kopl» yıldızlara baktığıraız rını ve elektronların arada bir te okudu ve o yıl doktorasını vereile haziranda idrak edilmiçtir. Bir Alman firması turistik rek Cambridge'e goç etti; orada da, yıldızlar bu bakışımudan hiç yasak bölgeleri atlıygrik baçka ünlü Cavendish Laboratuvannda, eVkiUnmedıklsrı halde, yeni ve bir yörüngeye çeçtik'erini bu sıtesisler kuracak tanınmış fizik bilgini J. J. Thom incelıkli araçlarla elektronlara rada da enerji ya.ydıklarını İleri Fenerbahçe ve Çamlıca tepesinde son'un yanında çalıstı; sonra da yaklaştığımızda, elektroniar bu sürmüftür. Oysa gökyüzündeki ge turistik tesisler yapılması düşünülyanına. Manches , y a klaşmadan. demek kı alraçleri' . r ... repenlerin böyle deüce işlere kalmektedir. Bu konu üzerinde çalış Rutherford'un atomalar hızlandırılmıştır. Belediye ter'e gitti. Lord Rutherford tasa j m l l d t n v e gözlem duyumlarımı* | kıstıkları hiç de görülmüş degilmun yapısı konusunda yeni nin tesisler kurmak üzere çalış rımlar ve kuramlar getirrr.iş bü dan rahatsıt oluyor, durumlarını di. Daha28 yasında ünlü bir fizikçi malar yaptığ\nv öğrenen bir Alman yuk bir bilgindir; işte Kiels Bohr' değiştırijurlardı. Gerçekte ise, fiöz firması. temsilcisini şehrimize gön un, atomun yapısı ile ilk yakın il lemci ile gozlenen madde arasm olan Niels Bohr. iyi bir futbolcu da böyle bir alış veriş her zaman ve kayakçı idi. Sporu hiç bırakdermiştir. gisi onun yanında başlar. Manches j Temsilci, tesisleri kendilerinin ter'deki çahşmalannı tamamlıyan ve her yerde vardı, ama makras madı. EUi yaşmdan sonra Norkurmak istefiiklerlni açıklamıslar genç bilgin, 1920 yılında Kopen kobik alanda hesaba katılmıyacak veç'te bir slalom çampiyonluğu bidır. Kurulacak tesisleri 20 yıl ya has'a dondü ve ünıvereitede ku kadar küçük olıın bu alış vetij, le Rİmıstır. bancı firma işlitecek, bu sürenin ramsal firik öğretmeni oidu. 1920 atomun içine girildı mi savsansonund» Belediyeye hibe edecek de onun çehşması ile aynı üniver mayacak etkiler yaratıyordu. Bu tir. Firmanın bu teklifi incelenmek sitede bir kuramsal fizik enstitüsu yüzden ölçülmek istenenin, gertedir. SEVtM »CKEKU kurulmuş ve Niels Bohr da enstı çekte ne oiduj>unu anlıyamamak Yabanct bir fabrikamn tünün basma getirilmıştır. Avru tehlikesi helirmişti. ile pa'nın buyük bilim merkezlerin Kie'ıs Bohr, çağdaş fizikte, mikVELt KASIMOÖLU müspet bir hareketi MkAhlandıUr Şimdiye kadar isçilerin şikâyetçi den biri oluveren ve dünyamn roskobik fizikte, ölçülen feyle öl Slvas M.ll.HS olduğu ve aynı jamand» sendikala dort bir yanından öğrencilerı, bil çen şeyin birbirinden ke.«in olarak rı tanımıyan Alman llâç Fabrikası gınleri kendine çekmeye başlıyan ayıılamıyaca|ını söylüyordu. Baş Limited Şirketi, Türklş Birinci bu enstitüde kurarasal ve deneysel k» bir deyişle, ölçen ve ölçülen, Böige Temsilciliğinde yapılan bir lizik alamnda çok parlık ve çok Cumhuriyet 16197 toplantıdan sonra, işçinin yegane başarılı çaljşmalar yürütülmüştur. temsilcisi olarak Petrollş SendiOndokuzuncu Yüzyıl sonunun r F S F K K t) R kasını tanımıştır. Ayrıca fabrika belki de en ör.emii olay:, o zarnaEcz«cı temsilcileri, işçi konulsrında dai n» değin maddenin parçalanamaz Ailr b GÜLER ERSOT ma sendikaya yard:mcı olacakları en küçük parçası diye bilinen atotlr FATMA FATİNE bildirmiştir. mun (Bu sözcük Yunanca «parçaTOPÇUnun AHMKT CANPOLAT vpfatı tlolaymlyle cen»z«" tiireSaint Benoit Mezunlarının Isnanısı, bölünemez» anlammadır) N'lkâhlandılar birtakım elemanter zerrelerden, enine i$tirak etmek, btızat ztyaanancvî pilâvı yarın ÎS.11.?«2 rete Rçlmek tflefon telgraf. lektronlardan ve protonlardan kuSaint Benoit Fransız Erkek Lise rulu old'jğunun deneyierle ortaya mektup llc »cımızı p»yl«îmak sinden yetisenleri bir araya getir çıkarılmasıdır. Artık atomdan da lütfunda bulunan «krabn v= « mek amaciyle her yıl düıenlenen küçük parçalar vardı ve bunlar j dostlar.mız ile büyük y«kınlıkCumhuriyvt tarım gordüğümüz Garanti B«n ananevi «Pilâv Günü» toplantısı ortadaki çekirdekle, protonla, buk&«ı rmnsuplarına teçekkürü yarın sabeh saat 11 den sonra Ga nun çevresinde dönüp duran menfi blr borc blllriı. , s , .»,». latadaki okul binasmria yapılacak elektrık yuklü elektrortlardı. Ssdl Ataman tu ; SUknn. Ohrf. Şiper" ' Önce dtivüldii sonra parast *.!p ve Bingfll «llclert Kör çocukların da eğitimine başiandı Büyttk bir fizikçi öldfl Melih Cevdet Anday Atatürk ilkeleri ve Sosyalizm Y t u n : M. Kemal ÖZER Acaba, kalkınmayı hususi teşeb büs başarabilif mi. libcralistlerin bu konudaki iddiası dogru mudur.? Aı geUşmU memleketlerde, ?ermaye teraküm edemediği vc husuti sektördeki kadro zayıf olduğun dan. hlzh kalkınmayı sa^layacak nitelikte değildir. Kâir gayesi ile hareket eden huşusi sektör, bu ekonomılerde uygun olan spekülâtif sahalara yatıtımlaîşte, böyle bir ortamda «Hürri rını kaydıracak, toplum bakımınyet ve sosyal adalet içinde. hizlı dan rantabl olan kaynaklır âtıl kalkınmayı» saglayacak ı,ii»m ve kalacaktır. Böyle rrremleketlerde, liberalistlerin dediği gibi, ortam ve yol nedir? Sorunu, toplum v« ekonominin ^artlar uygun olmadığındBn, eko. özeUikletinden hareket e»m«k & nomik kanunlar otomaük olarak u retiyle, dar doktrin sımrlan dı islemiyecek ve bekleneni veremiye şında, onların ı?ük tuttuğu gerç«k cektir. Devletin, hususi sektörü aa çi bir açıdan ele alabildiğimiz tak himayesi de, bozulmuş sosyal • d let dençesini, zer.gin ' smıf lehine dirde, çozümü başarabiliriz. Kalktnma, üretim ve milli geü ağırlaştırmaktan ileri gitmiyecek v* azınlıÇın yerarına çöfeunluk bir ri »rtırmak için, memleketin naklarını harekete getirmek ve kere daha feda edilecektir. Demek oluyor ki, Türkiyenin, bunlan en rantabl şekilde kullanmaktır. Gtrçekleşmesi de, bu kay radikal degişimini s«ğlıyacak, ona r.ak ve sahalara yapılabilecek ya dinarr,izm verecek bir sişterne ihtırımlara vc bu yatınmların fi. tiyacı vardır. Bu da liberalizmle nansmanımn saglanmasına bğhdır. degil sosyilimzle mümkün olraakBu çarkların birinin boıulması bü tadır. tün kalkınma makinasını durduNeden sosyaUm? Çünkvi; sosya. racaktır. Görulüyor ki; bu işlerin lizm hürriyet nizamını en iyı saâilmin ışığı altında, gerçek etüdle lıyan. insanın insan tarafından söre dayanılaSrak, hazırlanmış plân mürülmesine son vercn bir sistemve prosram içinde başarılabilece dir. Gerçek demokrssi, insanlara ği açıkt'.r. Aksi halde kalkınma cjit ortam tanıyan bir toplum riitesadüflere bırakılmış olacaktır. reninde kurulabilir. Sosyalizmin. Esasen plânm fayda ve önemi \ özel kâr menfaRtleri yçrin» kamu muhtelif görüşlerce de inkâr edile j menfaatlerınin ü?tün tutulduğu bir memektedir! Bu kabu! edilince de sistem olarak. hedefıni şöyle özet. solrun gun ışığına §.ıkmaktadır. liyebiliriz: Yüksek üretim. herkese Çünkü, pUn ve devletçilik birbi i?, yiiksek hayat stgndsrdı. sosysl rinden ayrılmaz ıki parçsdır. Bu «üveniik, gelirler ve servetlerin radaki plân kavraznı,.bunun edim âciil dağıtımı. ' sel tatbikatını da kapsamaktadır. Bun* göre de, sosyaliımtn ilkelePlansız bir devletçilik nasıl konu rini şu sekilde belirtebilirit: Halkedilemiyecekse, devletçilikten yok çılık, Devletçilik. Devrimcilik. sun bir plinlama da bos bir ögüt Görülüyor ki; bu fikirler. Büyük lemeden ileri gidemiyecektü. Atatürk'ün. Türkiyeyi Çagdas uySu halde. kslkınmayı sağlaya garlık düteyine eriştjrmek için, orcak devlet en büyük müteşebbis taya attıfi ilkelerdir. ve sermayedar olarak, ekonomik O h«lde, kMkınma ancak, Ata. hayata el atacak, onu bir plân da tiirk'ün çizdigi yolda ilerlemekle iresinde, hedefine ulaştıracaktır. mümkün olacak bu da bizi, halka, Aı gelişmis ekonomilerin kaderi devrime, plân ve devletçiliğe göde bu yolla değisebilir. tür«cektir. Son yıllarda, Türkiyede, üretim v'* Milll gelirdeki artı?lar çığ gibi büyüyen nüfusa ayak uyduramamaktadın. Her geçen yıl, çoğalan «üfusun karşılanamıyan thtiyaçları ile aradaki uçütum derinl«?mekte ve şu tabloyu önümüîe s*rmektedir, artan işsiziık, her gün daha fakirleşen bir çoğuısluk, türeyen gecekondular, yetersiz e O K nominin tüm yapıda açtığı sosyal ve törel yatalar... i V EF A T Nimet Erenel'in esi, Rcnan Ayanoğlu Bülent v» Ergün Er*nel'in sevgili babaları, Selâhattin Ayanoğlu'nua k*yınpederi Türk Tİcaret Bankası Emekli Hukuk Müşaviri v» Banka Emekli Sandığı Yonetim Kurulu Üyesi HAYDAR MEDİH ERENEL 23/11/1962 cuma günü vefat etmiş olup 2*/11 ,'1962 cumartesi günü öğîe namazını mütaakro Kadıköy Osmanağa Camunden alınıp Knracaarırnettcki Aile Merarlığına defnedilecektir. AHah rahmet eyleye. AİLESİ ve ÇOCUKLARI Reklâracılık 4888/16194 Göztepe tkir.cı Orta Sokak 26 numarada oturan Muhittin Yılmaz dün akşam evine giderken iki ki»i tarafından yolu kesilmiştir, £renköy Santral Sokağinda Muhittinin yolunu kesen biiir.miyen adamlar, önce rakiplerini doğmüslcr ve sonra da ccbinde bulunan 3000 lirasını almışlardır. Polis olaydan sonra kaçan sanıkları aramağa başlamıştır. alındı AÇIK TEŞEKKÜR Bingel'on Dltanen köjolne içme «uyu getirmege gavret ederken', bnna bu Vçte büyük yardımlarını csirgcmiyen. Bingol halkının çok sevdiğl. mshalll dertlerln bir numamll cn»gı muhterem VnU BÎNBAŞI Cumhuriyet lülfS ŞEMSİYELERİ YEKTAUt.MâlCd 2 H Ilâncılık: 7636/16155 CUMHURİYET Nüshası 25 Kuruş Senelik 6 aylık S ayllk Tiirklj* Ratiel Ura K* Ura Kr. 75 00 150 00 40 00 80.00 . 22(>O 44.00 B*ç»n v« Yayan Cumhurıyet Matbaacıl'.k ve G»7rtPtılik TOrk Anonlm Sirketl Cağalojlu Salkevt Sokak No. 3941 SaîUbl Yazı ıçlerinı fiılen ıdarr edrn Mesui MOdör V EFAT Piyasada fındık stokları çok aza!mış bulunmaktadır. Bu bakınıdsn piyasa istekli durumunu muhafaza etmektedir. Reklâracılık 483S,16W$ 1 eylülden 31 ekim tarihine kadar geçen devre içinde limanımızdan 12,596 ton fındık ihr»ç edilmiştir. Bu tniktarın fob değeri 141^ milyon Hradır. Kışer.taş Topağacı Yamanlar Apartmanında oturan Naci. Tuğrul, eşi Ayla ile beraber Boğaza Riderken, bindikleri motosiklet takla atmıştır. Ortaköy Kabataş Lisesi önlerinde ani iren yapma yütünden takla atan motosiklet yolun kenarına düşmüş, Naci Tuğrul'un kolu kırılmış, Ayla da muhtelif yerlerinden yaraîanmıştır. Yarah Naci İlk Yardım Hastanesine yatınimıstır. Fındık piyasası istekli FERRUH GÜVENe Bayındırlık MÜdürü ile Fen Memuru Aiâattin Beye ve bütün köy halkma tefekkürierlmln duyurulmMinı • muhterem Cumhurlyet gazetesindPn rica edertm. Heybeliads Sanstoryumunda H€rr.şire Hesna GÜNDOĞDU İstanbul Ddterdarlıgındaıt Mükellef veya torumlunun Dalrecc Halim Örge Mehmet îhs»n Kanoks H»\\de Hurşide Duranaj Mehmet Münir Kenokş tbrahim Çevikkaş Halil Kuzüoglu Sıdıka Özel Fatma Şallı Ömer Dinç Müiit Uguı Taravik Kırkbaşoğlu Fransui Toros İbrahim Bayır Ahmet Duysn Remziye Bural Fatma Lütfiye Tekdenn Vartan ^urcanyan Kemal Akıncı Mehmet Maksut Abdül Tor Sevim 'Nimet Tekteriih Astor Vargı Meline Arsever Kegan Arsever Nuri Köksaloğlu Yakup Erfidan Fatma Mukadder Perk lsmail Nebil Sarpel Orhan Tığrak AH Şefik Başman Nuri Cesur Abraham Kalemderoğla Yakovos Magdaksi Cemal Marcan Mehmet Karamancı Hasan Demirkan Şella Altıprakmakyan Ayşe Mualli Eken Hüseyin Hüsnü Arcan Mehmet Emin Berderlioğlu Aliye Gülenalil İbrahim Necil Oran Ahmet tlral Datni Alemna İbrahim Ortan Kemal Merli Şuşen Hadem Kerime SeyitH Hasan Basri Erl«r Fatma Meliha Köksal Ali Enver Köksal Hüsnettin Seyit Ali Sıdıka Eryol Yasar Dölen tbrahim Macit Karac* Fahrettin Bilgili Seniha Bilgili Ahmet Kor f Temel Çıtır f Osman KarahaK » Dimistokli Pamu bilinen adrest Mecidiyeköy Şair Sabri Sok. No: 7/J Mecidiye Cad. Nor. S/S, 3/4 Meeidiye Cad. No: 3/3. 3/4 Mediciye Cad. No: 3/3, 3/4 Meeidiye Cad. No: 7/6/1 Mecidiye Cad. No: 3/2, 3/1 Gülbahar Cad. YolNo:41 Taşeeagı yolu No: Tas ocağı yolu N'o: 41 Taş ocağı yolu No: Ta$ ocağı yolu No : Yol No: Yol No: , Oya No: 8 Çıkmaz Vol Cıkmaı Yol Methalsiz No: • Yol No: 2/24 Ta? Ocagı Arka Sok. No: 6/! Ta? Ocsîı Arka Sok. No: 8 1 / Taş Ocajı Arka Sok. No: Taş Ocagı Arka 'Sok. No: ' Taş Ocağı Arka Sok. No: Taş Ocağı Arka Sok. No: Taş Ocağı Arka Sok. No: 84 Metalsir • Şişli Büyütere No: 117 Yol 99/1, 2, 3 . Yol 99/1, 2, 3 Yol 99/1, 2, S Şisli Büyükdere No: 117, 119A 5i«H Büyükdere Sisli Büyükdere No: 105/1 Yol No: 7S Yol No: 20/1 ŞiîH Büyükdere Cad. No: 205 May» Sok. No: . 6 Şişli Büyükdeıe Cad. No: 291/1 Şişli Büyükdere Cad. No: 55 Şişli Büyükdere Cad. Şişli Büyükdere Cad. Sişli Büyükdere Cad. TEE Ocağı No: 93/1 Yol Yol Yol Yol Yol ' Yol • Yol Oya N o : 11 Oya N o : 11 Maya N o : S/J . M»ya N o : 14 Maya » Taş Ocagı N o : 4/1, 2 Taş Ocağı N o : 26, 28 Yol N o : 26, 28/2 Yol N o : 28/3 Taş Ocagı N o : 18 Yol . • 0 f ödeme Smrl No: 7/12 T/19 "î/20 î/21 7/22 7/27 7/38 7/42 7/45 t'46 7/47 8/4 8/5 8/12 8/15 8/16 8/23 8/24 8/25 8/26 8/27 8/28 8/29 8/30 8/35 8/38 9/7 9/16 9/17 9/ 9''36 9/ 10/8 10/14 10/40 10/47 11/4 11/7 11/8 11/9 11/10 11/11 11/13 11/15 11/16 11/13 11/18 11/19 11/21 11/20 11/22 11/23 11,24 11/29 11/30 11/30 11/31 11/32 11/35 11/36 11/38 NAZİME NADİ VECDİ KIZILDEMİR * t TCKK TİCARET BANKASI A ^ . UMUM MÜDÜRLÜĞÜNDEN Yıüarca Bankanuz Hukuk Müşavirliğini dirayetle yapmış bulunan değerli hukukçu ve kâmil insan Bir motosiklet (akla attı Haydar Erenel kısa bir rahatsızlığı mütaakıp Hakkın rahmetine kavuşmuştur, Kıymetli hizmetİeri Bankanuz camiasında daima |ükranla aaulacak olan merhuma Tanrıdan mağfiret diler, kederli ailesi efradma, aziz dostlanna ve Bankamız mensuplanna tâziyetleröniri arzederiz. Ccnazesinin 24/11/1962 cumartesi günü öğle namazmı mütaakıp Kadıköy Osmanağa Camunden kaldınlarak Karacaahmetteki ebedî istirahatgâhına tevdi edileceğini teessürie bildiririz. Reklâmcüık: 4888/16193 ANKAKA BCROSU : Atntürk BuHarı Yenet A».YeıU«ehlı Telefon: l î »5 44, 11 M Î0, ıa os ««. n 57 sa * DOOU tLLKRl BCROSÜ t ta&nü Caddecı tfmen Han Dlyarbatar TMefoo: 10S1 kolonyasının bir t«k kalitesi «Mvcuttur CCNET tLLERt MERKEZ BÜROSD : KOçüksaat Meydaaı Cdirn» Baaı Adana Telejna: 45S0 Gaıetemiae gönafrtlsn yanlır konulsun, konulmasın iade edilmez. ilânlardan me*u'.iyet kabul olunmaz Kasım 24 Cemaziyelâhır 26 t V. * o S : C | . ! 1 ] 7.5€ l?.O0;15.3O n.44 19İ11 «.W E. ] 2.11 7.15 945 12.00 1.36 1Î.24 Abonc ve l!ân taleri tçin, tarfın «Aboneı veya «îl»n Serrlsiı n konması lâıımdiT. • BU GAZETi. BAS1N AHLAK YASASINA UTMAY1 TAAHHCi' Ilâncılık: 7B54/16156 ETMÎSTtB ^iııııınıiffni!iııiiHiiııııııunuııiııtnıifiıııııııııııi[ifiıınıifiifiıııııııiıifiıifiıııııııııııııııııııııınıııiiiııınıııı»ıiııııııııııııııııııııııııııiıııııifiııııu = «CUMHLtaYET. in EDEBİ TEFKIKASL demir Gök ba Ateş de yakmıyordu. Belki ışıklar ateşten korkmuşlardı da kaçmışlardı. Gözleri evin üstünde tam üç saattir bekliyordn. Birden kuUğina bısıltı ve kuş sesi geldi. Sevincinden, heyecanından ayağa kalktı. Gıcıiı boran ona öyle çarptı ki az daha yere dü süyordu Işık göründü görüne cekti. Haydi... Gözlerinin Hnün den bir an, kısacık, inçecik bir an bir ışık balkıması geçti... Sonr^ her şey karardı. Taşbaş: «Işık:» dedi. «Işık...» Sevindi. «Işık ha?» Demek bu köylünün söyledik leriniıı tUmü de dogruydu» Demck ermişti ha! Içindeki kutsal ateş biiyüdü, genişledi, ışıklandı. Kendine güveniyordu artık. Sarhoş gibiydi. Evinin üstündeki ışığı görmüstü . Kulakları uğulduyordu, bası döniiyordu. «Hışşş! Itışşşş...» Murat suyn yeşil akı yordn. Tesil bir vjlan gibi. Sı ra t a deliler damına gönderırdi» Aaah, şa ışıjı bir iyicene gnrse, tşte o zaman Tüıbaşı, Hüktimet, dünya vıı gelirdi, l?tt o ısman Tüzbaşı onn kıyık kıyık etsin, derisini yütsün, tımaklannı çeksin, bütiin mkfsallannı kırsın vız gelirdi.. BB dünyada işie ondan sonra insanlar «na ne yaparlarca yap sıniar, etine, cismine yaparlar ermişjigine doknnamazlarBir baykaş öttii. Taşbaş buna caktaa yanıyordu ortalık. Badı. Ş» insanların bu yetyuiünirkildi. Başına bir kötülük gekır kayalarda kara yılanlar de zulmettikleri ermiş yalnız lecekti. Birden, jandarma Vovardı. Akıyor, akıyor bitmiyor matanı aklına diiştü. Ona söz kendisi «lmayacaktı ki... ¥üzlardı. Ak bir balut sıcaktan leree, binlerce Allahın ermişivermişti ki, evliyalık etmiyekavrulııyordu. Golgesi yeşil tu ne insanlar aynı kötülüğü etyun üstüne düşüyordu. Su aşa cekti. Halbuki evi dolup taşımemişler miydi? Allahm güyordu, Hastalar saynlar, dertğı akıyor, bnlut gölgesi yukan « I peygamberi Isa Efendimililer.. Tüzbaşı bu sefer onu doğru kayıyordu. li çıkanp Ağrı dağının başına, bir eline alırsa. kemiklerini «Hışhış: Hışşşş!» bir abanoz ağacına elinden akıracaktı. Vn nfak edecekti. Kendine geldi. Bir an göryagından çivilememişler miyÇok öfkeli bir adamdı. Ne dimüştü. Hani adam zorla bir to di? Çivileraişler. onu orada, yordu? Bu atom devrinde, bu kat yer de gözlerinin önfinde Afrı dağının soğnğ«nda bıraişler! divordu. Hakkı vardı aşimşek çakar, gözlerinin öniine kıp gitmişlerdi. Isa peygambedamın Hem de yerden göğe ışıklar saçılır. t?te öyle. rimiz de orada, eli ayagı çivili kadar. Bu atom mu ne devrin«Bu olmadı^» dedi. «Bir daha. donup kalmıştı. Donup kalmış de, insanlar göklerde yüıerlerama daha «run çörürsem, tati da, hık dememiş, kimseye ken. . Sen gel de ışık bekle bumam. Demek ki iyiee eri$miyalvarmamıştı. rada'. şim.» «Aaah, ah! Şu ışı|, bir daha Onları da yapan keramet deOturdn yerine. Kepenek, baş iyîce, iki gözümle gSrebüsem, til mi? hk, keçe çiımeler para etmiBn baykus hayırsız bir iş. V ben bilirdim vapacağımı ..» yordu. Bozkır soğuğu hiç bir Bir ara bedenini şiddetli bir fnrsuzun uğnrsuru. şey dinlemivor. içine işliyordu. titreme aldı. Sarsılıvordu. Soğuktan donacak, bayılacaU Netse neylese. henim suvum Evin en küçük bir karartısı bale geldi, çcne de bırakıp git \ ok, evimize doldular dese, bile şözükmüyordu. Gölge gibi medi. Gittikçe ovku da bastılüzbaşı dinlemezdi. Hiç hi<; bile. Her şey karanlı|a batmış rıyordn. Cykn bashrdıkça kudinlümez. onu üç çün, üç gcce gitmişli. Ama Tasbaş evin >e laklarındaki uğultu artıyor, ba ölöüresiye döğerdi. Sonra da riııi yordamlıyor, gözlerini açası döniiyordu. eşeK cennetine atar, daha sonbildiji kadar açıp, boynunu n 104 zatmış, çikıp geleeek ışıgı bekliyardu. «rat, tfit! Fnt, tüt, fut... Hışş'. Hış, hış!» Kulaklartnda, gelen ıgıktan bir soyun hışıltısı, knşun sesi. Bn 'ses dnnnadıkça, Tasbaş k«rkmıyacaktı. Bu ses nroottn. Daha ne istiyordu, ışığı görmemiş miydi?. Tok, yok! Bir iyicc görmeliydi. Tan yerlerin ışıneaya kadar bekledi. Yarı donmus, yarı bay gındı. Eviyle örenin arası ancak üç yüz adım çekerdi. Sürttne sfirdne, aneak gân doğduktan sonra evinin kapısına nlaşabildi. Elleri donranş, yanmıştı. Tasbaşın dondafönn Meryecceye ilettiler. Meryemce koşa rak geldi, ellerin» ilâç yaplı Toksa Tasbaşın parmaklan dü şerdi. Meryemce kendi kendine ko noştn: «Ermişler, ölmezler de donar mıymıs? Denar da Meryemce nin ilâcından imdat umar mıy mıs?» tçine bir knrt dü^müştü. Tas baş bunu onun gozlcrinden anladı. f Ruı înce = Veraset Vergi Dairesi mükelletlerinden olup kadastro harcı ve cezasından borçlu yukarıda adları ve soyadları yazılı şahıslar hakkında 6183 say ıh Âmme Alacakları Kafıunu hükmüne göre düzenlenen ödeme emirleri bilinen adreslerinde bulunmamaları dolayısiyle tebüğ edilemediğmden 213 sayılı Kanunun 103 v e 106 ncı maddeleri hükmüne göre ilgililerin ılan tarıhinden ftgşlıyarak bir ay içinde Vergi Dairesine bizzat veya bilvekâle müracaat etmeieri veyahut taahhütlü mektup ve tçlgrafla açık adreslerini bildirmeleri halinde kendi'.crine süre ile kayıtlı teblig yapılacağı. bir ayın hitamında müracaatta bulunmıyan ve adresıni bildirmiyenler hakkında ise ışbu ilânm neşir tarihinı!cn itibaren bir ay sonunda teblig y«pılmış sayılacası ilân olur.ur. (Basın: 2O236/16166> ^ııiHiıiııııifiııııııııııııııııııifiıiiiııııııııııııııııııııııımıııııııııııııı ıııııııııııııııııııııııııı ii ıııımııııııııııııımııııııııııımıım ııııııı ıııııııııııııııııııtııııııııııu^ <Arkası var) . C
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle