26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İKt IHIIIIIIIIIIBIIIIIIIIIIIHIİII M Eyrul 1961 TARfHl ÇAHISLER nıı=ıııııııııımıııııııuıııııııııııııııııııııııımıııııııııınnııııııınmnnfmıııııııııııııı fmmtnıniHni Bir iğrenç tecavöz karşısında Yazan. Resal Ekren Koçu Elinde ıll&hla bankayı basıp ao yan gangıterin IUÇU, fündillk m«ehul hırsızlann «enaati yanında p«k hafif kalır. Istanbulu füıliyen TC turistlerin ilk durak yerlerinden biri olan Türk yapı «anatının saheserlerinden Üçuncü Sultan Ahmet Çesmesinin tunç sebil sebikelerinden bi rinı, geçen geee meçhul eller, bi dünya guzelinin gözünü hançerle oyar gibi lökmüs ve çalıp göturmüştür. Tek kisinın ışi olamıya cağına göre, yalnız bu tecavüzün faıli alçaklara değil, analarına ba balarına, yedi kuşak cpdlerine bin Unet!.. Bir lebilin cennet pencerelerine lâyık bu tunç parmakhğı neye ya rar kı jahyorlar? Uluorta satıta maz, kullanılamaı. Bakmakla gu zelliğine doyulamıyan bu tunç pano, vahşi elleıde eritılecek ve kapkara bir maden külçesi haline sokulup satılacaktır. Mânevi değeri ile milyon, okka hesabı Jle bir hıç olacaktır. Zabıtanın gun değıl, taat gecir meden ve yalmz îstanbulds değıl butun Türkiyenin maden dokürahanelerıni hemen »ıkı kontrol altı na alması gerekirdi. Acaba yapıld: mıT.. Hiç zannetmiyorum, çünkü »oyulan banka değil, bir sanat âbı desidir. Bu hırnzlar mel'anetlerini günduz, goz gore de isliyçbilirler idi belki de oyle olmuştur, hattâ gorenler: «Çok çukür.. yıllardan berj ihmal edilmıs bu güzeller güzeli meydan çeşmesi, temizleniyo.r tamir ediliyorl.» demişlerdir. Milletçe tutulduğumuz politika humması, futbpl vebası ve. çeşıtlı kumar uyuzu ile, kğh gozjerimiz alev alev yanar, gonül pınarlarımız kurumuş, beyin mutphaccir ve kâh hatır hatır kajımrken, bir tunç parmaklığı değıl, Herkül veya Zaloğlu Rustem gelıp 0 meydan çeşmesini sırtlıyarak götürşt ki tnin haberi olacak!.. Vandallaştığımız» mişal mi iıterainiz, j|te taptaze bir örnek Bir îdil Bıret, geçen gua yeni Avrup» turntline ç , k u . j yasınm tanat âleminde mılletimizı »erefl» temsil edecek buyuk pıyanıst bir Türk kızı!. Bir lanat elçıtı! . Jfendisim kac kıjı uğurladı'.. Bu haberi kac gazete yayırtladı? Ama buradan bir de Metın Bey gitti. Batı dunyasının avam tabakası karşısında kafamızı değil, ayağımızı temsil eden bir futbol yıldızıl. Yer yerinden oynadı, »arş»ntısı hftl* devam ediyor.. Metın Bey oğlumuzu kügumsedıgimt zannetmeyiniı. Insan vucu dunda baş kadar ayak da güzeldır. Duyd,ugum >cı »yafco cihjdir. • G«çen asnn büyük ttalyan edibi Edroondo de Amlciı «Conatantinopoli» adındaki eserinde alçak ell rin tecavüı ettiğt Sultan Ahmet Cesmeılni bakınız n»«U tasrir ediyor : "'»* ~«toıan «linln isleyip ıu»l«m«diJİ yel* yoktur. Zerafet, wrvet ye •abnn bir hârikM»d»r. Hiç tered dütsüz, billur bir ttnuı altanda muhafaza edilmtye değer. «Bir mflcevher çekmece«i ki, açıp içinde ne Yarmış dlye bakmak iatiyorum, bir mlbud* mi?.. sehdin» bir inct mlT... «Zaman altın yaldızlannı asıcık ddkmüa, boyalannı bir aı nçurmu;, ve mermerlerini karartmış.. «Çu koea pırlanta, ilk güntt kim bilir naaıl parlıyorduî. Bu gün yüz altnus yılhk bir mâziıi var. «Istanbulda Üçuncü Sultan Ahmedin Çesme*ini bir defa gönntk, hayalinin ölünceye kadar hifızadan filinmemasi İçin k&tıdir. Hiç bir baska guzel şey, onu unutturamaz. Kulağımıza tstanbul adjt»n SÇİdifii her verde bu teşınenin hayali de gözümüzün önündedir.» Geniş aaçakh bir çatı altında toplanmış «om mermerden ddrt çeşme ile k(Sselerlnde dört lebilde n mürekkep bu njeydao çtsme8i Türk rokoko'gu üslubundş bir şâh«serdir. Kütle halinde güıellik, lâtif kabartma nakışlar, tunç ge. bikeler ve nefis çınilerle bezenmiştir. Bu kıymetli teıyinat goz kamastıracak dçrecçde zengindir. Evvelâ, çatmm altında fırdolayı üç sıra hâlinde boya ile yapılan akantus yapıaklan, yeşil ve çicekli çiniler ve istalâktjtli bir korniş yardır. Abidenin asıl yuzu Ayasofyaya karfidır. Oüı«l bir tun« »ualak takılmif olan ayna taftnın üatflnde yuvarlak bir madalron içinde altın yaldızla «Maışâallah» yazıl mıstır. Ayna taşının iki kenarında mermer kabartma, birer iıktm 1* üıtünde çiçek «iıeti TC çiçekler vardır. Keroerin alt kısmı da ay nı motiften kabartmalarla tezyin edilmiştir. Kemer, beyaz mermer ler arasında demir oksitli kırmız sistlerle örülmüştür. Çeşmenin ik kenarında iki mihrab vardır. Bu cephede çeşmenin tarih beyti boy dan boya bir satır halinde, bakır yeşili bir zemin ve kjrmızı porfirden bir çerçeve içine yazılmiftır Çeçmenin bu yüzü, diğer üç yü zünden iki noktada ayrılır: Bu yüzün mermer çiçek kabart maları tabiattas taklid edilmiştir Diğer yüzlerir kabartmaları, üılupîaçtınlmış çiçeklerden yapılmıştır. Bir de, dığer üs cephenin, tarih kasidesinin muhtelif parçalanndan mürekkep olan kitibeleri, demir oksitli kırmızı aistden çerçeve içine v e bakır ye«ili zemin üzerine tilik yazı ile yazılmıstır, ve her çeşmenin üzerind» birer Htır üıırine b.e| l»*^ bu}ut,mak tadır. Abidenin tthakpasaya bakan yü zunde iıe, mihrablann yerindf, şehillere girilen iki kapı bulunmaktadır. Bu kapılarm bugünkü kanatl»n bu fahesere lâxik değildır. Dört kojedeki dört ş«b|) üçer yüzlüdür. Sütun başhklan iıtalik titli dbrt sütun arasına yerlestirıl mış tunç sebîkelerde süs motifi olarak uslublaçtınlmıs lâle kullanılmıştır, aıhnda da bir Lâle Devrı ibidefidır. Her sebilın tunde tarih kasidesinden fl^er be yit bulunmaktadır. Çu muazzam, muhteşem meydan çeçmesınin tarih kasldetine gelince, raüstajtil bir yası kpnuşudur. Valnu çok meşhur olan tarih bejrtinı yazıyorum: T»r|h( Snltan Abmedin ciri lebânı lAleden Aç besmeleyle iç myn Han Ahmede eyle dnâ I DÜŞÜNCELER j nı^ımıııııifiııırıııııınHifiumıımııınfiııifnuınnıııııııımmHnııııiftffmıımiinııııiınnınnıııııı| ;i kumarbaz birbiriıti ve bir polisi yaraladılar Kvvelki gece Beyoğlu Lüleci Hendek caddesi 1 numaralı kahvede iki kumarbaz bıçaklarla birbirine saldırmış bu arada sanjklan yakalamak istiyen bir polis m*muru da kolundan yaralanmiftır. Sabıkalı yankesicilerden olan llhan Sıncan ile arkadası Şerafettin Erkut, kumar yüzunden kavgaya baçlamışlardır. Olay yerine gönderilen polis memuru Hasan Gulsoy, sanıkları yakalamak istemi;, fakat asker kaçağı olan ll han, memuru kolundan vurmuş ve kaçmak istepıiştir. Poliı bu durum karjisında silâh kullanmak zorun da kalmıştır. Sanık bir hendeğin içine yuvarlandıktan sonra teslım olmuştur. « Bir çeviri üstüne <d> yayınları a raıında basılan kıla oyunlar, T. S. Eliot'un «Sweeney Agoniste»» adlı bir perdelik oyunu ile sekızı buldu. Bu yayınlar, bir perı genç kıza, onu bir adaya götüredelik oyunlan bugune değin gel ccğini söyler. O |4adf telefon, grareğince değerlendirmemi| olan ti nıofon, otomobil fil|a yoktur, bi yatromuzda önemli bir boslufu yanda p»lmiyeler, bir yanda dadoldurmaktadır. niz... Yalnız, doğum, çlftleşme ve Çağımızın en ilginç ozanlanndan ölüm, o kadar... Oyunun kişileri biridır Eliot, «Sweeney Agonis adayı bir türkü ile anlatıyorlar: tes», onun ustalığını göstpren bir Under the bamboo yapittır. Bu b,akamdan Ülkü Tam Şambeo b»mboq er'ın çevinsini ayn bir ilgi ile oUnder the bamboe kudum. Edindiğım izlenimi söyleTwo live as one yivereyim: Ben, «Sweeney AgonisOne ltve as two tes»i bizim okuyuculann beğenef wp live as three ceklarini pek sanmıyorum. Arka liadcr the bam kapaktaki tanıtma yazısında, «T. Under the boo S. Eliot'un en guzel oyunu...» diye Under the bamboo tree. sunulan bu çevirınin, Eliot'ubilGorulduğu gibi, burada bir ses mıyenlerce, o buyuk ozan üstıine oyunu var; ılkel, ıçten kopma, oyyanlış yargılar verilmesine yol »çacağı kanısındayım. «Bu mu irois nak bir türkü; sadece doğum, çiftEliot'un en guzei oyunu?» diye «a leıme ve ölumle tanıtılan adanın sevisme türküsü .. Bunun pnlamısanlar olursa ben şasmam. nı çevirmekle bir etkl elde edileOysa «Sweeney Agonistes» ger bileceğinl sanmıyorum: çekten güzel bir siirdir, bizim bilBambo'nnn altında dığımız ınanzum oyunlara benzeBambu bambu mez; bir daba, bir daha okunacak, Bambo'nnn altında unutulmaz izlenimler bırakan, uşpir kiıi gibi yaşar Ikl taca bir şiir. Eliot, yaman bir dil tki gibi yaıar bir oyuncusudur; düşüncelerini, duyfki, üc kişi gibi gularım, yerli yerine oturttuğu ölBam'ın altında çülü sözcükler, kurduğu şaşırtıeı Bn'nnn altında bfçimler, çesitli dil ve ses oyunlaBambn'nun a^Mida. rı ile okuyucuya sezdirir, okuyuBurada başhca iş uyaklara dücuyu buyuler, sarar, kendi parçaşı durumuna getirir. Demek bir şuyor; özpnle «bam» ile «bu» yu dil ustasjnııî İM karşısmdayız. Du dize sonuna getirmek gerekiyor ruraun güçlüğu de burdan geliyor Ayrıca dize uzunluklarınm da büya! Ne denli uğraşsanız, didinse yuk bnemi var, bir iki hece uzatnjz, çevirjnjzde o etkiyi elde ede tınız, ya da o sıramı (ritmi, temmezsiniz. Olsa olsa ona yaklaşır poyu) kaeırdınız mı, şiirin oynaksınız. Biliyorum, hiç bir çeviride lıği yitiveriyor, geriye bir sey kalbaşarı tam olmaz, olamaz, bütun mıyor, îşin güçlüğünü biliyorum CCvirüer için durum böyledir, di ama Ülku, sadece anlamı çeviryeceksiniz. Değildir. Basansız bir mekle yetinmij, o ııramı, o biçiml çeviri, dıyelim Baudelaire'i gere bulmak için çırpınmamıj. fince tammamıza yaramazıa da, Denecek ki, anlamca pek yüklü onu sevmemize ona baŞlanmamı olmıyan, tcdece leı oyunjarına za yarıyabilir gene de. O büyük o dayanan bu türlü parçalann çevizanı Türkçe çevırilerinden okuyup rjsi her zaman güçtür... Ama «nseven çok kişi vardır. T. S. Eliot İamca yüklü gbrünen parçalarda İtt o CPşıt ozanlpdandır ki, şevi da EHot, gene bu jeşit bakısık dülide onun isçiliğini elden kaçırdı zenlerden' yararl»nır ;o gibi parçanız mı gerjye (özenle bu yapıtta) larda anlyma güvenirıeniz anlam bir sey kalmaz. Sweeney Agonis •linizdfn kaçar. îst« başka bir örtes'in konusu nedir? Ne gibi olay nek: Bir adam bir kızı öldürmüs, lar var o ovunda? Hemen hemen Slüyü lizollü banyoda «aklamıl, hiç. Sadece bir yapı var o oyunda, ne gelen varmış, ne aoran... Adaro Eliot'un kişiliğinden gelen bir yj şütönü içiyor, ev kiraşını veriyorpı. Bu kisilik de daba çok dil in mu|. H»k»ytyi anlatan, dinliyenceliğinde gizlidir. Bir çevirmen, Urin ı*|m#ıı üz»rine diror ki: aslındaki etkiyi elde edemese bile, gliot'un ne yapmak istediğini beHe didn't know İf he WM allve lirtmek zorundadır. ani the girl WM ât»â know if tk« firl Ülkü Taroer'i tanırım, değerini, Hc alive yetenegini tanıtmış genç ozanlanani he waa dead mızdandır; işini lever, uğraşına didn't kn«w U they beth were saygıjı vardır. Ama, ne bileyim, allve bu çeviriyi okurken bana öyle gelor beth wer« di ki, kendini sıkıntıya koymamış Ülkü Tamer, fereğince uğraşma U he WM »live thtn the milkman mış, Eliot'un dil oyunlannı, titizr wun't ce kurduğu bicimleri, canını disiaad the rentc«lU«tar w»sn't ne takarak vermiye çalısmamış. Ana if they were »Hve then he Bir parçaya göz atalım: Adam, desd. Per4e inüi XI Mayu 1»M pa^bı b»f|ır»n inkjl|p hşft^eti, gfatafrde, hem«m ta«m»n *TrnrjT»rfr'* aemere»iDİ f«rnusi Mf olan biz milli dlrenlstt Fakat hakikatte, lniulip yahnt ihtllal, ne i»im verirsek verelim, mllletin, mnkadderatı ha kkında kendi verdiğimiz karana tesaUril olan bm aatmli da vranıs, aaıl kesinliguü dtn bnlmnstnr, Vaasıada dnrasmalanmn karar gitofl oian dfin, on sene sallaçap k^yn^laj)P faep birden devrildiğini gürdüt. Qn şyne ffren asafılık b^f komedinin zaraki aeyirciliğini yaptıktan sonra, bn oyunun, sanradan girkin hakikatleri teker teker meydana cıkaran, • süre içinde birikmiş bütön Itirü çama•arlan göaler önftne aereo bir trajedi halinde sürnp gittiğine Şahit «Idnk. Ama artık komedi bitti. Onu takip eden trajedi de aona ermij ye gerde kapannustır. SJ Vfm hareketioin pek tabii olarak sjnâirdiği eski ihtiraalann yerine yavaş yavas, onların devamı olan yenilerinin dirilâiğini gördfik. Tipkı, kif menimini nyuşakluk içinde geçirdik^en s#nra, baharla beraber eanlanan haıerat gibi, kıpırdafimala yeltenenler oldu. 27 Mayuin verdiği ilk sersemlikten silkioip azar azar canlannja^o çalısanların yara^ıkları, ibretle görâlmefe değer nice olaylarla karçılaştık. ifjomediden »onra perde yavaf yava$ uıerkcn, sahnfden çekilen şktötltıi, dernni «bis, bU» »HİenUleriyle yenideo sahneye çağırpıak için can atanlaru, bn ümitlerini, dnblSrlerle avntmağ^ yelteadiklerini, bnnların gerçek yözlerini cesitli makyajlar1» örterek »ursti baktan göriiiKİüklerini berke» biliyor. Fakat bn perde, bu sahnenin ve bana benser daha baak» sac>nelerin iuerine, bir daba açılmamak iUere inmistir. Aynı nevi4en bir baska komediye bn mero leket repertuarında artık yer kalmamıttır, Bnna beazer »ynnn bir kere daha oynamağa hevesli bask» aeemi aktröler varsa bile, nmnlnr ki Tasaıa4a kararlarından sonra bn hevesten vaz|eçecekle rdir. Zaten seyircisi olmıyan aktör, kazara sahneye çıksa bile, parteri boş fersincc elbette oyun» baalamadan a«a|ı inmek zoka>»c»ktı. Tfice Divanın başı ncnnda asılı dnran «Adalet Mülkfin Tedüstnranan heybeti, yannın en büyük kornyncnsndnr. On setjc, bütün gayretlere rajmen körletilemiyen millî |unr bütün diriliği ile uvanıktır. Ona, yalnız oqa güvenelim ve »rtık geleceklen emin, mü^erih olalım. Hamdi VABOÛLL Melih Cevdet Anday Artık bir türkü ile karşı kaifiya değilU; E 1 i o t , «yaıama ölmek» üzerinde blrtakım i n ce ler prtaya atıyor gibidir. Çevirifine baka'r.m: C^nlı olnp oMaadığınj bilmiyordjı ad»m Kınn d» Slfl eUntiına Kızın canlı olnp olmadıfıuı bllmiyerdn Kendisinin de Slfl oldnğnnn Ikisiniı? de eanjı olnp olmadık 15ün gece Beyoğlundaki bir mey hanede devrımler aleyhinde k(?nufan iki kis; yakalanmıstırKadıköyde oturan Fabrettin Zey tınoğlu ve arkadaçı Şehzat Kaya meyhanede ileri gerı konuşma|a baflamıslar, bu konuşpıa'.ar üzenne etraftan müdahaleler olmuştur Işi daha da azıtan sanıklar olay yerine gıden ek|pler tarafmdan yakalanmışlardır. Zeytınoğlu ile arkadası tahkikat sonuna kadar lglliler tarafından nezaret altına alınmışlardır. İnkılâp aloyhtarı iki kişi Kaç^k tül ye dantel ele geçirildi eşiktaş, Kaptanbafi şqkak 15/6 numarada oturan Ali Abdülselâmoğlunun kaçakçıhk yaptığı dun poli^e bildırilmıştır. Ihbar üzerine sanığiD evinde arama yapılmıst.r. Bu arada sonucunda 110 p ttalyan perdelik tül ile henüz miktırı tesbit olunamıyan naylon dantel ele ge^irilmıştır. Sanıgın kaçak eşyaları nereden temin tttığı hususu tahkık olunmaktadır, TEŞEKKÜR A <t*k« »y dfvanı eden hastalığı esnasında kendisinl tedavı eden Dr. EŞREF ve ORHAN Beylere. yattıgı Guraba ve Haseki baıtapelerinde her türlü ıhtunamı fötteren profesör, doçent ve aai|tanlaıa bilhaaıa Denız Bastanecinde beraber kaldıgımız avlar larfında kendisinı candan tedavı ve teselll «den Bashekim Albaj MEHMET ALİ GÜRIŞIfiA, Operator CKMÎL AKSU'ya, Dahlliye MUtehasşiBi MEHMET Okyar'e. ihtimarolannı e»irgemiyen bütUn alâkalılara ve bılhasaa Levazım MUdürU Binbaşı OMER CEBECl'ye, tnzıbat Subayı ÜBteğmen AU Şahın'e Bolük Kumandanı Assubay Ahmet'». benl tedavi eden kıymetlf Asabiye Mütehawı«t Nihat Balkur'a, ilk geçirdiğim rahatsızlıktan itibaren benzerslz bir sefkat ve alâka ile bcr.ı lyilestlrmege kosan Prof. Kenan Tüloere aonsuz teçekkürlerimi takdim ederim. Prof. Kenan Tükel'in ilim ve faziletinden feyl» alan genç hekimlerimizı pek mutlu »ayıyorum. Bu defa «nnemin vefatı münasebetlyle cenazeye ijtlrak eden, telefon, telgraf y ş mektupla «cılanmızı paylasan zevata en kalbt «ükranlarnnırı arzederiz. A ile natniDa Baiflk Cumhurijet 4725 Karakoyde Belediyece tesis olunan Balıkçılar Çarşısı bugun saat 10 da törenle asılacaktır. Çarjıda 59 esnafa yer verilmiştir. Balıkçı esnafının arzusu üzerine açılıjta Vali ve Belediye Bajkanı Korgeneral Refik Tulga hazır buunacaktır Karaköy'deki Bahkçılar çarşısı bugün açıhyor MEVLİT Bisleri (omuz kedere garkeden çok kıymetli varlılnmıı ebediyete iritikalinin «0 ıncı gününe pıüsadlf 17 9.961 pazar gttntt (Yann) ildndi namajını mötaakıp azlz ruhuna itha{ edilnıek Oıere, Kadıköy Oşmanağa Camllnde kıymetH ehli Kur'an ve Mevlithanlanmızdan Aziı Bahnyeli. Naiız Atea, Zeki Altın, Halll tbrahim Çanakkajell ve F«vzl Mısırlı'nın işöraklyle okunacak Mevlidi ŞeriJe arzu eden akraba ye dostlanmızın teşriflert rlça olunpr. Eşi »f ÇoeuUan Cumhuriyet 4715 Bugün ve pazar günü cereyap kesilecek semtler l.E.T.T. ldaresince havaî batUra yapılacak tamirat sebebiyle buun saat 8 dep 16 ya kadar Eyüp 'ahtaminare ve Düğmecilerde, pa:ar günü de transformatör ıngrkez erinin revizyonu dolayısiyle |aat dan 17 ye kadar Cibali tütün ve utu fabrikalarında cereyao bulun mıyacaktır. Belediye Encümeni, saglık zabıta allmatnamesi hükümlcrine uyarak kasapların tartı ve ambalij jlerinde ue cinste kâğıt kullanacağını tesbit etmiş ve bu kararın Belediye tenbihi olarak çıkanlmaını uygun görmüjtür. Buna göre satıcı ve ahcıların z»ar görmemeleri için kasap dükkanlarında et veya kıyma tartılıren en uygun olarak parsömen kâğıdı kullanılacak, ambalij ise 150 numaralı jirenz kâğıdı ile yapılaak muşteriye verilecektir. Kasap dükkânlarında bu iki cinj kâğittap başka kâğıt bulundurmak asak edilmiştir. Aykırı hareket edenler hakkında 151 tayılı kanuo ükümleri uygulanacaktır. Kasaplarda kullanılacak tartı kâğıtları Ikisinin de Blfl Eğer kendi canlıysa sfltcl değildi Ev sahibi defildi Eğer onlar canUyı» Blfljdl kendi. tşte anlam... Ama Eliot'un dediği «bu» ise d« «böyle» değil. Baska bir deyisle, çeviride anlamm kolayca izlenememeıi, ortaya atılan düşüncenin inceliğinden, kansıkhğından gelmiyor. Gerçi Sliot burada siirine bir bilmece hava!i vermis. Ama bu bilmeceyi, ne demeğe geldiğini anlatan baska bir sozcu§ü bulmakla çözecek değilsiniz. Hıç bir yarduncınm gereği yok. Şöyle de diyebiliriz; burada düsünce, karısık olmadığı gibi, zorla da kanştırılmıs değil. Her şey kendi içiode, ortada, apaçık. Eliot, beili aralıklarla ve inatla dize »onlarına «yasıyor», «ölü» «yaşıyor», «ölü» .. sözcüklerini getırmekle bır sezgi uyandırmak istemiş öyle ki, kimin ölü olduğu kimin yajadığı, kimin öldürdüğü kimin ölduğü anlaşılmıyor, ölülerle yaşıyanljr birbirine kanfiyor... Olayı anlatan Sweeney de «Size ne, bize ne, biz içmemize eglenmemize bakahm.> diye bağlıyor sozunü. Evet, Eliot bir sey detnek istemis, ama «böyle» demek istemif. Bu «böyle» ye yaklasamadık mı Eliot'» da y»kla<amadık demektir. Geriye ne kalırî Çevjri şiirlerden yararlanarak çığır açmak, «anlamsız»ı savunmak istivenlere sözüm ona bir yığın gereç Ülkü Tamer'ın, en azından bu kaygı ile, Eliot'un, düny» ne yoidan ortaya koyduğunu göstermek İ£İn daba çok çabalaması gerekirdi. Cünkü batıya »usamıs olan genç ozanlarımız, bu çevirilerden, batılı bir ozanın ya sadece dünya gorijsünü, ya da sadece sözcüklerle oyoamasını taklit etmi ye yeltıjniyorlar, ki bundan çeJU ik bir siir ortamı doğuyor; «özgeli'i Eliot'un dünya gdrü«ü ilç bir olalım olmıyalım, onun gerçek ozan kisiliğj aclaşılmıyor; Eliot'un dünya görüıü ile bir olamıyacak bir ozanm, onu kendinden, ya da kendisini ondan sayması gibi saşırtıcı sonuçlar ortaya çıkıyor. Bizim «anlarasız» denilen siirlerimizın yapıtfz. lşte. ço|u anlajnsız Ülkü Tamer de, Elioftan «anlam»ı çevirmek lstediği, «anlam» elden kaçmış. Oysa «Sweeney Agonisteı» in anlamı vardır ve aricak yapısı ile vardır; yap: yıkıldı mı. anlam d.a yjtiyor. Unnı HECEP TURGAY YABANCILAR ÖNÜNDÇ ARTIK AĞZI BAĞLI KALMIYACAKSINIZ^ .. zJfo Unguafon Metodu stz< Hiç btr vaklC Hiç bir yere bağîevi madan, I» v« lstlrar»otlnlzdon) alıkoymadan, derse çalışmağat Ihtlyaç söstarm«d«n, torcüme ler wp sıkıcı grarner kaideie)rils> uğraştırmada^yalnız kaç ay ca veya Almancaya esaslı bir sekilde h&kim olmaruza tmkan verecek, sizl yabanciar yanın1 »öa bir aşağAk duygusMn» pılmaktan kurtaracaktjr Kurumlar Vergisi Kannnu ve Tatbikalı Kanunun metni, |erh ve izahı; Vekâlet, tamim ve muktezalan; Danıştay ve Temyiz Komisyonu içtihatlan; tatbikata ait misaller; ilgıli hususî kanuıüar; Genel meniaatlere yararlı Dernekler listesi. İlâveli 2. Bası 389 Sahife Fiatı 30 Lira. CUMHURİYET Nüshası 25 Kurus Ura Kr. Llra Ki. Senellk 75 00 IM M 6 aylık 40 00 8 0 OQ 3 aylık J2.00 «4M Basan ve Yayan Cumhuriyet Uatbaacılık ve Gaıete<rilik Türk Anontm Şlrketl Csğaloğlu Halkevi Sokak No. 394) Sabibl Töıkiye Bariei MatbaacıhkveKitapçıltkMüesseseleri Merkez: Cağaloğlu Servilimescit Sok.24 Istanbul Tel. 220968 satış yerıerı \ . . ( HAK KİTAgBVI («»bıâlt) Ankara C»d. 4 Ul»n. H A K İ S M A İ L A K G Ü N I I t S K IS ıt»u>«4 NÂZtME NADÎ tHSAN ÇEVİKÖZ'ün ÖLÜM Bahrıye Ders Nâzırı merhurn Nazif Bey'in torunu Beykozlu Bahriye Yuzbaşılarından merb,iim Hâfız Mehmet Efendi keri. mesi, ^ekj Sipab,ioglu esi, K^mil Akkaynak ve Oğuz Sipahioğluîpun annelerj, emek}i Albay Cayit Andaç ve Mesadst Gonenç, Selma Arpak'ın ablala n, C.H P. Bakırköy Bayçelievler Kadmlar Kolu Baskanı: Tan lslertni fltleo tdare edep MeeuJ MudOt ŞAHtN PERESE îazetemlze göndertlen evrak »• yazılaı nearedilsln edllmjşain U(J? edilmez tlânlardan meguliyet kabu) edUmef * Abone ve Uân l?len İçin. «arfın ütüne cAbone» veya tllân ii kaydınm koncnası tazıındiT gü GAZBTE YASASD4A ETMİŞTIR. LİN6UAFON EMSTİTÜSÜ »TAMBUt. ISİM ^ . Ti" s fiylul 16 Itetyülâhır 6 l O 5 « c c s ıs «r < • « 400 SİPAH1OĞLU ADRE5:*. 12 0? 1 5 50' 9 21!12 00r 1 32 9 41 Hakkın rahmetine kavuşmustur. 16/9/1961 günü öğle namazını müteakıp Aksaray Valide Camiinden kaldırılarak ebedl isti. rahatgâhına tevdi edilecektir. AÎLESÎ (İL 8864/47Û2) BASIN TAAHHÜT İ L 8684/4704 |UIIIII|||||I!||||||İ||||||||||||İ|||||||||UUIIIII!IIIIIIUIIU!UIIIIIUUIIHI^ 5AŞK ve MACEKA BÜMAN1: W tnm. Epey çene çaldık. Çok ak HAREMDE = 3 E = = Ş = = = E = = = = = E E E ^ Ş j= E E ^ S ERİKALI meıi ne mâna ifade ediyordn? Ondan evvelki g5zde Mirçille, bnna benzer bir kaybolmadan •onra feci sekilde ölmüştü. Acaba Fabienne de mi saraydan kaçmıstı? Bn ksranızlık, haremdeki kadınları, kendi âkıbetleri bakımından da son derece endişeye sevkediyordn. Hasan, onlan ciyaret etmekten yahnt teker teker kendi dairesine çağırmaktan kaçımyorda. Kendisini snal yağmarnna tntacaklannı, Fabienne'in ne oldnğnnn öğrenmek istiyeeekIerini tahmin ediyordn. Siyasî işlerini onlarla konn;mak niyetinde değildi. Vahadaki çarpışmanın cereyan ettiği günün akşamı, Ayşe, Hasan'ı ziyaret etmişti. Naibin hareminden geliyordn, Tamara ile konuşnıuştu. Sağlam kaynaktan aldıfı haberleri bir an evvel preııse nlaştırmak istiyordu. Efendimiz, dedi. Size bayan hakkında yeni haberler getirdim. Bizzat Naibin çözdesinden öğrendim. Kendisiyle bir aaat beraber kaldım. Ona çok •evdiği yeni allıklar gStBrmüs«evdiği yeni allıklar gStormüş E tun. = 5 5 Olabilir, binbaşı. Şimdi gize tavsiyem, yaralılarınızı alıp tabyaja götürün. Sonra ben Hasan'a bir mesaj yoliıyaca ^n">ninilllllllllH||IHIIlJlinillllllllllinwiUmUUIHIIIHIIIIIIIIimillllllllini|||||||||||||||||||||||||||||ui||||||||^ Mnvafık. Shulan etrafa emirler vermek üzere iken, gözü Muhammed ağanın ölüsüne gitti. Onn Amerikalıya gösterdi: Şnnn gördünüz mfi? îşte, mesot ölen bir adam. Hiç olmazsa, gebermeden evvel düşmanınin karnını yarmak fırsatını bnldn. OTUZÜNCU FASIL tbn Shulan yola çıkahberi, her geçen saatin Hasan için kıy meti vardı. Bnna, Fabienne'den dolayı duyduğu endişe de eklendiği için, beklemekle geçen bu zamanlar daha da tahammül edilmez hal alıyordu. Aradan kırk sekiz saatlik bir müddet geçmiş oldufn halde IIasan, Naibin gözdelerinden bi> rinin gizli bir hizmetle yüzbaşı Sabri nezdine genderildiğini bilmiyordu. Sabrinin tank içinde öldüfiinü, Abdel Hadi'nin ibanetini, kamyon kafilesinin Kuveyfe dorrn kaçtığını, i«in ., , s . »S..S1U1, „... bir infUftkla sona erdifini, Selim Zeyd'in bn snretle. çok ümit bağladığı kuyvetten mahrnm kaldıgını da haber almamıstı. Mac NfiU'le Shnlan'ın Feaaver'Ii güzeli düpedüz eıir ettikierinden de haberi yoktn. Tfirek uzüntüleriyle geçen bn iki gün zarfında, prens, kötüraser hislerini haremdeki kadınların yanında nnntmağ» tesebbüs edebüirdi. Hem de orada iyi karşılanırdı, çünkn attesin altı kansı, dısanda olnp bitenlerden habersiz oldnklan için, ynvanın etrafında divil divil dolaşan yırtıcı hayvanların ürküttüğü javru kuslara benziyorlardı. Ayşe vasıtasiyle haber almağa çalışıyorlardı, fakat o gajet ihtiyath hareket ediyor, bildiklerini söylemekten çekiniyordu. Prensin karıları, şimdi bolde sık sık toplanıyorlardı. Havadis almak ümidinde idiler. En fazla merak ettikleri olay Fabiennein ortadan kaybolması idi. Fakat Fransız kızının en yakın dostu olan Anielka, meraklanm gidermekten aciıdi. Pabienne'ln onaoa gormnmeı e n n e ı n ortada görünmeraD tillği fistfinde idi. Tabiî, niçln keyfi yerlnde olmadığını sordnm. O zşman bana acayip bir snal de o sordn. Ayşe, dedi, hiç kimseye kinlendin mi? Pek tepeden inme bir snal oldngu için bastan tavma bir eevap verdim. O devam etti: öyleyse insanı gülünç mev kie koyan bir kahpeden inti^am alabileceğini dfi$finmenin verdiği zevkin büyüklağa hakkında hiç bir fikrin yoktur. Altesleri beni maznr görsflnler, bn tâbir Çerkes karısının knllandığı bir tâbirdir. Bayan için böyke söyledi. Biliyorum, on eadının Fabienne'e tatbik etmek Utediği iskeaceyl bana ta»vir etmlstinlz. Dnrnn altes, dabası var. Tamara Naibe fena halde Sfkeli, Tamara maksadtnı anlattığı zaman Naib, Fabienoe'e yapılacak mnamelenin ancak kendiSİ tarafından tayin edilebilecefini, bnna kimsenio kansamıvacağını anlatmı». Hasan irkildi: Kendisi tarafından mı? Evet altes, Dayanın cezasını bizzat amcanız verecekmiş. Bu cezanın ne olacağını Tamara sormnş mu? Elbette. Bana açıkladı. Aynen şöyle dedi: Naib, bn kadını, at pazarında, El Shebah balkı karşısında çırılçıplak asmak istiyor, d.çdi. Sp.flra 8Waarı ilâve etti: «Anlıyor mnsnn Ayşe?. Astıraeak. İki saniye ipin nçnnda sallanacak, ondan sonra tamam... Böyle bir mahluk için bn luk için bn kadarcık ceza o lnr mu?» BSyle dedi. Ben d« efendimize bnnn haber venneğe geldim. Ne dnyarsam ılze bildirmemi emretmediniz miydl? Bn, aralanndaki elli dolsrlık anlasmayı Hasan'a batırlatmanın klbarea bir sekli idi. Prens ayağa kalktı, kflçuk bir çekmece açtı, içlndeki yabaneı paralardan bir kaç banknot aldı, Ayse'ye nsattı. Ayşe parayı aldı, yerlere kadar eğilerek tesekkflr etti. Tam Hasan'dan ilin lsteyip tjideeeği sırada telefonnn «ili çaldı. Hasan ahizeyi aldı, dinledi katip konnsnyorda: Altes, bay Mae NeiU'den bir telsis mesajı aldım. Not ettlm. Metelnl makine ile y»»ap takdim etmeden evvel sitaben şrsediyoram. Bay Mae Neillin dediği sndnr «Prens Hasan'a haber veriniz, El Kolecs isl yfiz de elli muvaffak olmnştur. Tanl tank havaya nçnp Sabri 61dflkten sonra kafile 4 nnmaralı hudut karakoln yerine Knveyt'e doğru yol almıştır. Dfismana aaldınp kafileyi baskula mağlnp etmek ftzere El Kasr vahasına asker yollamak zorun da kaldık. Shulao'ı otomobille son snratle getiriyornm. Havadis başkentte yayılmadan evvel, yani sabahın beşine doğru El Shebah'da bulunacağız. Derhal tertibat aluuz. Mac Neill. Telefon kapanmıştı. Hasan'ın ynztt değisti. Bn mesaj ona can landtrouftt. Ayşe'yi derhal aav. dı, doğrn evine dönmesini, orada hâdiseleri beklemesini sSvIedi. Sonra dfisunmeğe kofArksm var) > 640*?'" KifayetBİz bir rşık attmda çahşmanın fazla yorgunluk yaratabflecegi aşikârdır. EvinizU iş yerinizi, iyi ve rahat ışık veren EDÎSONampulleri ile EDISON A M P U L L E R İ UZUN ÖMÜR * AZ SARFIYAT • BOL IŞIK İL 8J37/İ7Ü6 ıııııııuıııiMiıtMiıuıınıiHinıınııııııııiııı>ıuiıııııııi"iı ^
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle