Katalog

CUMHURÎYET .lilMllllllIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIII llllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllMMIIIIMIIIIIllllllllllllllllltllllllllllMllllllMllllMIMMIIIIIIIIIMMIllllMIMIMlllllllllllllllllllllllMIIIIIIMIMllllllll. il TemmuK 1961 : Kesıınl) liımtan: 115 . 'IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIII Jlllll B A N K M I N M I L Y Ü N L A K I Çizen: YVES SAYOL Çeviren: Mazhar KUNT IMIIIIMIIIIMIIIllllllMlllllllllllllllllMlllllltlllllMIIIIMIMIIIIIIIHIIIIIIIItlll \mi2Aua VA1AN: KORAY 109 Havalinin yerli kıhçları gibi ko tüne koymuş, dikkatle bakıyordıı vu mavi, koyu yeşil değil, simsi. Osman. ansızın tam yol verince. yah balıkiardı bunlar. Gezici hay direkteki küçücük basamaktan, az vanlardı. Nisan sonlarına doğru daha düşüyordu kayığın içine. « Gel, gel aşağı! Çabuk!» diyem peşinde, Çanakkale boğazını dipten geçerler, Şarköy önlerine ye bağırıyordu Osman. doğru yüze çıkıp güneşlenerek, Hızla inip, koştu kıçüstüne, ogen fazla Dağlar Altını takip ede lanırj yanına Ahmet. «Ne var? Ne •rek, yukarıya, Istanbul cihetine gördün?» diyerek. giderlerdi. Osman, bir milden uzak, bir nok Dört gözle beklerdi kılıççılar, tayı gösteriyordu. Hiç değilse seki/ bu saçaklı balıkları! Kalın,' küt, dokuz kayık vardı orada, ellişeı topaç gibi hayvanlardı da ondan. yüztr metre arayla sıralanmış. çe Yerli. uzun balıkların kırk kilo şitli iftikametlerde balık gözliyeçekeni boyundaki bir «tüllü kılıç», rek, ağır ağır gezen. en aşağı altmış, yetmiş kilo gelir. Tanı ortalannda bir noktayı işa Kabiot zorla gülerek cevap verdi: «Dostum Madam Lureau vt kızı onbeş günden beri La di. Vallahi bana kalırsa şu Matmaze) Anasta ret ediyor, kısık bir sesle: Kabiot biraz irkildi fakat yinc de sükuııctlc görüyorum ki mulıayyileniz gayet kuvvetli. HaTourelle villâsında idiler. Bina yüksek duvarlarla sie herhalde öyle maksatsız gelip Madam Lureau'Ama yoktu işte! « Dur, bekle!» diyordu Os. cevap vcrdi: «Kapıcı bukadınlarııı cvden çıktık>ır, öyle dojil ama. şayet Madam Lureau maktuçevrili bir bahçe ortasıııda bulunuyordu. Bahreya komşu olmamıstır. Sonra akrabanız olaıı lıu larını baııa bıldirmcdı, dcdi. Yok canım! .O Yoktu! maıı.» Dur, bekle. Eminim gördüle Ciaire'in kızı olınus olsa idi size bir teklifte nin dibinde bir de kameriye vardı. Eugenie ekMatmazel Anastasie ne diye etrafa kendini Mahaldf akrabaıuz Anaslasie'nin de gittiçinden haNe püsküllüsü vardı, ne de müs ğüme... Eminim. Bekle, sen de gri bulunacaktım Kızı almanızı tavsiye edcc^ktim. seriya gider orada çalışırdı. ÇUnkii Madam Four külsüzü, bu meretlerin. Hele o receksin. Eminim gördügüme.» En dam Fournier diyc tanıtıyor? Dogrusunu sövleheriniz olmamalı. Sakııı aııa kı/ı takip etmi olBöylteikle işler kolay'.aşmış olurdu. Fakat madem nier (Anastasie) kıza iş bulmakta çecikmemişti... mek lâzımgelirse ^ladam Lureau'ya karşı çösmasm! Havır, zannetmiyorum. Kunu da ııeregün, nedense gene pek kesat gidi aşağı beş metre havaya fırladı. Pu ki yanılmışım, bu bahsi kapatalım.» Bu sözleri terdiğiniz alâka bana biraz tuhat göründü... l'okden rıkardınız? yordu işler. Orta Kanaldan beri, rıl parıl yandı... gördüm.. Koca. dinliyen Rabiot bembeyz< oldu. (Arkası var) sa bu kadın Ciaire'in kızı olmasın? balık görüp alan pek az kayık ol man bir kılıçtı. Olduğu gibi fırls muştu. dı h.^vr.ya!» Dağlar Altında, bir kısmı aşağı, Pek inanmadı Ahmet. Baktı bak bir kısmı yukarı doğru dolaşan tı, hiç b i r şey de göremedi. Her tekneler; karşılaşır, aksi istika halde orkinos. veya yunustu, O^mette geçerken, motorlardaki a. manın kılıç zannettiği. havaya fırdamlar, hep aynı hayret dolu ba layan şey. Hem o kadar kayık ğırış ve işaretlerle soruyorlardı kör değildir ya! Elbette birinden birbirlerine: biri aralannda, vanıbaşlarında h». « Ne haber?... Var mı? Gördü valara sıçnyan balığı görür, sa!dırırlardı üstüne. Tabii, eğer bu nüz mü balık?» Cevap olarak, kafalar. eller yu bir kılıçsa... karı kalkıyordu: Ama o sekiz on teknede. en ufak « Yok. Görmedik!» bir «görme» hareketi seziKniyornkaıı va/ı ile ılgili olarak tstanAydından llulüsı Taşçı Vaz Sonra: <Allah Allah!» diye sal du. Dalgın dalgın akıyorlardı... Atatürk dcvrimlerinin ilk ateş bul Belectıyefi BasınYayın ve Tu lanan başlar, altlarındaki tekneler Osman, Ahmedin yüzündeki miiMüdürlüğünden aşağıdaki le beraber uzaklaşıyorlardı birbir lıliği sırasında, «ilk öğretim dâ rizm tehzî ifadeye aldırmıyordu. Ka» vaıı» nı halletmek için, bir eğit nuktup alınmıştır: lerinden derim tam yol yarıyordu suları menlik müessesesi kuruldu. Asker «Bu sen» karesinek ve sivrisinek Hava, önceleri, serinceydi biraz. çok uzaktaki hedefine doğru... likleıini bıtirmiş olan okumayaz mücadele işi Belcdiye hizmetleri Yeni yeni ısınmaya başlıyordu. Etrafta gezinen kayiklar, egzoma bilenlerden imtihan kazanan arasına gırmış olup, bu mevzu Bütün Eöğü belli belirsiz kapla gençler. 6 aylık kurslara tâbi tu iremle e l e alınmış bulunmaktayan o incecik beyaz sis peçesi, ye sunda n dumanlar fırlatarak giden kalasına bir türlü adam çıkmıyan tuldu. Başarı gösterenler 3 sın.fh dıı. ni yeni sıyrılıyordu. güneşjn yü motora, hayretle bakar Eİbiydilfr köy okullanna eğitmen olarak Sinek üremesin e başlıca âmil zünden. Help ilerdeki tekneler, tam üzergönderildi. Kur? sıstemi 1947 yılı ulan çöp imh& istasyonları leşkiHareketsız yatıyordu deniz. lerine, köpükler saça saça gelen na kad/ır sürdü. Bir kısmı yeniden latı tarafından muntazsman ilâçUçmakdereyi geçtiler... Az iler. tamamlama kurslanna alındı ve lanmaktu. ke?a çöp 'oplama kut'i de, kıyıda. çakılın üstünde, hâlâ Kaderim'i görünce, büsbütün şaşırdılar. yetiştirildi. Böylece 6 bin eğitmen ları ve temı/lik araçlan da boşal yatıyordu Feyyaz. Etrafı, bir süsağlandı. Yolların uğramadıgı tıldıktnn sonra Osman kimseye kulak as.Tiarii yıkanıp ihıçlan rü adam dolmuştu o gün. Karaya varsa imamdan gayri okuma yaz msktadır. vuralı bir aya yakın zaman geç. Dümen tuttu, gözleri hep ayni nok ma bilmivenlerin karanhk dünyaindirmeğe taya dikili... Şehir içindeki ahırlar, şehir ha tikten sonra, nihayet sını aydınlstTiak için köylere A ricine ç'.karılmağa öylece gittiler . . gittiler. BeJkı gemiyi başlaimıştır. hazırlanıyorlardı galiba, ta#ürk alfabesini ilk olarak götü Ayrıca B'Jİaşıcı Hastalıklar Tes denize. yedi sekiz dakikadan fazla. Hep renler egitmenler oldu. Dünkü kilâtı ekioleri [.hırlnrın Jenni te Ahmet. sahilde olup biteni iyi tam yol! Köy Enstitülerine öğrenci yetişti mİ7İik!erinin yapılmasında görev görmek için. bir elini gözünün üs Ahmet bu oyundan sıkılmağa renler de eğitmenlerdir. Bugünkü lendirilmiş bulunmaktadır. başlıyordu ki, bağırdı Osman: ilk okul öğretmeni ve dahası, eğit Şehrin muayyen semtlerinde ka «Geliyoruz. Çık se n kalasa menlerin öğrencisidir Öğretmene nalizasyonlam. kapatılmasına pey Ahmet Abi.» ihtiyacımız hudutsuzken Tevfik derpev devam olunrnaktadır. Ayağa dikilip, etrafa dikkatü tleji eğitmenlerden bir kısmını Şehirde karasinek sivririn»k mü dikkatli bakan Ahmet, hiç bir çey yersiz kaygularla tasfiye etti Ge radelesi butün icapları ile verine görememistî. ri kalan 4 bın eğitmen. hâlen işi getirildiği:ıden eski senelerden Şaşkın: ne devam edıyor. Karşılıksız e dnha i ' i neticeler ahnacaktır.» «Kalasa mı çıkayıra?» dedi. mek olur mu? Egitmenler karşı•Yahu ne var ki, kalasa çıkayım? lıksız emek harcıyorlar. BaşlanDeli derler adama. Ya yunustu. gıçtR bunlara ayda 1 lira ücret 0 "Daha yıkılacak durumda deya da orkinos be Osman, gördüveriliyordu Sonra ücretleri artığillerken yıkılıp giden evliliklere ğün. Yok işte bir şey...» rıldı. Şimdi 200 liracık alıyorlar. Cskipazar'dan huphi Duraıı Ya*: bakıyorum da, içim sızhyor. İşte Bu para İIP bir aile geçindirilir «Geliyoruz. Buralarda olacak. aıi? Çoğumu' 200 lirayı bir gün Snn zamanlarda gazetenizde, Yus 5 Her zaman gözlerınde se 2 G ö r d ü m diyorum sana. Koshaziran. Evlenme ayı» 24 yıl önsıada duruşmalarına fazla yer 5 vınç ışıkları, de kazanmıyor muyuz? Üstelik edudaklarında ZZ koca gagasını gördüm. Tam burace biz de bu ayda evlenmiştik. vermemeniz, biz okuyucularınuı gitmenlerin emekliliği de yok. Bu Z hayattan memnunluk tebes E larda atladı havaya. Çık kalasa Elimde diploma yok ama, evliçok üzmektetiır. Bu durumda da, durum ilke' toplumlar için dahi sevmediğimiz, düşüncelerini pay S sümleri eksik olmıyan dos E be Ahmet Abi. Sen çık kalasa... liği yürütme; saadete erişme sadüçünülemez!. Eğitmenin Oku lfşmadığımız gazeteleri okumpya S tumla karşılaştığım zaman o E Çık diyorum sana be kuzum!» natını; öğüt verecek kadar; tanılunda çalıçan hademe bile ayda mecbur kalmakt;ıyız. Artık sıjıu E nu biraz fazla ciddi ve dü 2 Osmanır» sesinde, o güne kadar dığımı sanıjf>r>ım. 300 lira ^l:yor. Hem de onun e yaklaşmakta olan Yassıad.ı duva 3 şünceli gördüm. 2 h\ç duymadığı bir kumanda havam«kİHİe> var. Bu konuda çok ya larını, lıiç değilse, iıu son sünler S Ne o, dedi.Ti, halinde bir E sı sezdi Ahmet. Basbayağı emre. Dünyadfi: düsmanlıklar ortasınzıldı. Ama, Egitim Bakanlıgının de daha etraflı takıp etmemize E tuhaflık seziyorum, galiba 2 diyordu «Kalasa cık!» diye... Gerda, bozulsım diye dualar edilerek tek cevabına rastlamadık. tlgililer imkân vernıenizi IİCR fcderi/.. E bir derdin var.. Ş çi tekne de, motor da onurvdu a başlıyan; hâlâ da dualar edilen ya yaz:k edivor, ya da uyanılmaz E Dertsız ınsan olur mu, E ma, alışık değildi Ahmet, emirle CEVABIMIZ: bir evlilik varfa o da bizimkidir: uykuda Her konuda olduiu gibi l>u ko E diye gırişti ve devam etti, dü 2 iş görmeğe... Hele Osmanm kııDuraladı. Buruşttı nuda da okurlarımm rnaddi im E zeltilmesi paraya, zartana ve 3 mandasiyle. Üavıdle bcnimki. Biliyoruın, hiiâ daha bu beraberlik biter diye bek likte hürriyet tek başlı olamsz. İkı kişinin birderidir. Iki insanındu" kânlarımızın müsaarlesi nispctiıı<le 2 tekniğe dayanan bazı aksak 2 yüzü. 24 yılda bir kerecik, > bir tek kerecik» Düktcn tatsız bir söz liyenler var. «Kesin umutlarınızı: derim onlara. David'le mesuduz Gazetemi?de. bu baslık altında tatmin etmege çalışmakîayı/.. 2 hklar var, onlara üzülmüyo «Hadi be Ahmet Abi... Buraduymadım. Rekor değil mı? Oysa cennctteki meleklerin bile sabrını biz. Yirmi dört yıldır mesut yaçadık. Öyle de yaşıyacağız:>> S rum. Fakat ıslâhı çareleri ga ; ; larda diyorum sana. Çık kalasa be tüketecek hatalarım olduğunu da bilmez değilim. Bütün evliliklerde Saadetimizi ben yarattım diyecek degilim. Açıkça itiraf edeyim E y.* kolay noksanlarımız' da E yahu...» bu boyle olabilir. Z niçin gıderilemıyor, ona bir 2 ki. Diik kadar kuvvetli olnuyan bir erkeğin yanında olaaydım, bize lyice içerlemisti Ahmet. Kendi Bir gün; istemeden; bü erheğin beraber yemek yediği arkadaşıZ turlıı aklım ermiyor. Meselâ. 2 kendine söylenerek. gene de. agır yöneltilen hücıımların karşısmda çoktan yıkılırdım. Ama azizlerin na bir itirafını duymadım. K&rıvı ile bir avlık bir tatile çıkmışlardı. E şu ilâç ambalâjlanması işi E ağır gitti, oturdu kalamn ueuna. iyiliklerini niikte ve neşe ile birleştiren bir erkekîe evlenmek üstünE gazetelerde uzun uzadıya ba E tş olsun diye. aldı gönderi, ucuna Onu seviyordu ama, bütün gün burun buruna yaşamak biraz Kığüne erişmiş bir kadınım. İik zamanlar göze batan bir insandım. 2 his konusu oldu. Yerli ilâçla 2 zıpkını yerlejtirdi. ISTANBIL ları 7.00 Günaydııı 7.20 HaO kadar ki gidip bir yerden bir nıetre kordelâ alsam, hemen dediko fazla geliyordu. Bir daha göze aJtmıyacaktı bu işi. Bazı durumlarda 2 rı paket yaçarken lükse ka 2 7.27 Açılış ve program 7.3lı fif müzik 7.30 Haberler 7.45 olağan şey belki ama, beni düşündürdü ve üzdü. Dükie ben 24 yıldır önüne bakarak beklemeğe kodu baslardı. Ama David bana: «Dik tut başını!» derdi. Hattâ bazan ZZ çıp fiyatının yükselmesine se 2 İki marş 7.35 Sabah plâkları Şarkı ve saz 8.15 Bugün ikj üç günden fazla biribirimizcen uzak kalmış değüdik. Mecbur kalınyılgınhktan yerlera eğilen başını kendi doğrultm&k zorunda kalırdı. E bep ol.nıyahm. denildi. Güzel E yuldu. 8.00 Haberler 8.15 Yurttan 8.30 Billy Vaughan Orkestrası Hâlâ «koşuyordu» Kaderim. E bir fikir.. Nitekim kararın tat E Bana gelince; şefkatimin son damlasıru da kocama verdim. Be ca da zorla: istemiye istemiy? yapıyorduk bunu. Benim dışarıda işim; sesler 8.40 Operetlerden seç 8.45 Şarkılar 9.15 Sabah Sular, yaklaşıp yaklaşıp, üstlegolf meler 9.00 Kapanış. kârken hiç tatmadığı bir besindi bu. Dikkat ediniz; «şefkat» diyoruır.. randevum olsa kocam ya bahçesı ile uğraşır; ya yazar; ya da 2 bi](Lİ de gerçekten halkın le 2 rindeki, küçük tahta, yosun parmüziği 9.45 Türküler 10.00 oynar. Yemeğe mutlaka onun yar.ındayım. New York'ta ben dostla 11.57 Açıhş ve program 12.00 Kapanış. ~ hine oldu. Fakat gel gelelim Ş çaları, vızlıyarak can çekişen kaBu sözü; evlenirken bağlanan o cerin bağdan; aşktan ayırmak gerearkadaşJarı ile yemek yer. ama o zaman da İki marş 12.05 Şarkılar (MülE bu sefer sade yerli ilâçlar ZZ natlı kanncalarla, (1) kaçıveriyorkir. Bir erkeğe kendine güvenir hissi vermedir bu. Onu sıcak bir rınıla: Dük kendi klüp 11.57 Açılış ve programlar kiye Ecevit) 12.30 Öğle melo 12.00 Karışık hafif müzik 12.30 E değil, ithal malı ilâjlar da ~ du Ahmedin alüadan... hava ile sarmadır; üzüntülerini unutturacak yenı ilgiler yaratmaktır akşam çayını mutlaka başbaşa içeriz. Günün ayrı geçen saatlerini kodileri 13.00 Saz eserleri 13.15 Gönül Akın'dan şarkılar 13.00 ~ büsbütün soyündular, selofan E bu. Evlilik onsuz yaşıyamaz. Bir yonlü de olmaz bu: Karıkoca cö nuşur; birlikte geçecek akşanta hazulanırız. Sağlannda sollarında içı, şaşkın Haberler 13.30 Şarkılar (Ali Ş ve yapışmış mahfazalardan S Haberler ve Türk basınından örnertçe ve aralıksız kendilerinden bir şeyler vermelidirler. Ancak o Bütün bunlardan şu sonuca varacağım: Belki saema gibi görüneRıza Köprülüleroğlu) 14.00 âri, mukavva kutuların ağız 2 şaşkın, bu deli tekneye bakakazetler 13.15 Küçük konser dolu motorların, vakit meseleler kenrliliklerinden çözülürler. Esnaf ve sanatkârlar saati 13.45 Şarkılar 14.00 Çeşitli mücek ama bir gerçektir: EvlUiğimızi kâbusa döndürebilecek engeller bizi E l<vı, şışelerin kapakları mü lan adamlarla 14.10 Salon Orkestralarından ka zik 14.30 Yeni seslerden şarkıE hürsüz ve bantsız satılmaya ~ hemen yirmi otuz metre yanlarınDünyada kusursuz insan yoktur. Kocam; azizlere benzer dedim birbirimize yaklaştırdı; kenetieci: saadetimizi perçinledi. Bugün bu rışık müzik 14.30 Türk icra lar 15.00 Kapanış. E başlandılar. Bir çok tanıdık E dan geçerlerken, «tancından başıama ufak zaafları yok defildir elbette. Evliliğimizin daha ilk günle saadet inırenilecek hir bağla kuvvttîenmiş bulunuyor: Artık iki syi cılanndan 15.00 Kapanış. Ş ların başına geldi. Tabletler, ^ nı kaldıramıyordu Ahmet. dostuz da biz. Acaba yıkılıp yıküif giden evliliklerde eksik olan şey rinde onun gecikme huyunu öğrendim. Müthiş sıkılırdım buna: ama 16.57 Açılış ve programlar 16.57 Açılış ve proşram 17.00 ZZ drajeler eksik çıkıyor. Be = Nasıl uymuştu bir çocuğun aklıbu de*n mi? 17.00 îsevin Akol'dan türküler gecikeceğini bildiğim için bekierken oyalanmayı öğrendim. Dışarıda Çay saati melodileri 17.30 ~ nim hisseme ise büyük bir S na da, dereyi görcneden paçaları yemeğe gideceğimiz zamanlar, merdivenleri dörder dörder inerken Radyo Karma Fasıl Heyeti 17,15 Melodiler 17,30 TurE sürpriz isabet etti. 25 table E sıvamış, kılıca rastlamadan ka!adüğmelerini iliklediğini görürdüm soluk soluğa gelirdi. «Çok üzül18.00 Güney Amerikadan dans han Toper'den şarkılar 17,45 E ti 29 lira 30 kuruş olan pahalı E sın ucuna çıkmış, aptal aptnl otuTarım konuşması 17.50 Türmüziği 18.20 Kitap saati düm sevgilim...» diye. Üzülüıdü; bilirdim: azıcık erken hazırlanmaya Z bir ilâçtan tam 8 tablet e' Ş ruyordu?. küler 18.00 Öğretmenin sesi 18.30 Türküler (Selâhattin Erorbaçlasa; geç kalmıyacaktı ama bunu söylemek neye yarardı. Kusu S sik.. İnsaf edin, göz göre gö = (Arkası var) han) 18.45 Haberler 19.00 18.20 Sizin için 19.00 HaberS re dokuz on liram havaya Z! rundan vazşeçmiyecekti; üstelik ben bir huysuz kadın olacaktım. Çeşitli stüdyolardan 19.30 O ler 19.15 Yaşadığımız günler E gitti. Keza, Migros'da ilk ku E (1) llkbaharda, karıncaUrın o Şimdi daha vaktinde davranıyor. (Daha doğrusu öyle dememi istilaylar ve yankılan 19.45 Şar 19.25 Bu akşamın plâğı 19.30 •S rulduğu günlerde erzak pa E muazzam düğün merasimine katıyor.) Bemtn kusurlarıma geliııcr.; onları sayıp dökmeye hiç niyetim kılar (Meliha Yalçın) 20.00 Olaylar ve yankılan 19.4ü S ketleri tel vurulmuş şekilde Ş lan kraliçeyle « e v I e n e n » kayok. Pek çok tabii, Ama Dük heş görüyor. Yassıada saati 21.00 Beetho Kemal Karasüleymanoğlu'dan E kapalı olarak satılırdı. Ondan ~ natlı binlerce erkek karınea, baven «Appassıorfata Sonatı» türküler 20.00 Yassıada saati Bu küçük şeylerî bırakahm da ciddî problemlere bakalım. BiŞ da vazgeçildi. Her biri ne zan bu meşhur «düğün uçusu» sı21.20 Silâhh Kuvvetler saati 21.00 Çocuklarla beş dakika Ş kadar eksik Allah bilir.. Şu E rasında, bazan da merasim tonrası zım en büyük derdimiz nerede, r.asıl yaşıyacağımızı tayin olmuştur. 21.30 Şarkılar (Perihan Sözeri) Jackie ye benzetlımz rieğil mı? 21.05 Mustafa Sağyaşar'dan S iki mesele için sütununda E rüzgâra kapılıp, karadan çok uDükün ailesi benim dostlarım yoktur; y a da kötü günde sır oluveTamam. Benziyor. ama o dejil. Ak 22.00 Çeşitli stüdyolardan şarkılar 21.30 Modern ilimde E Sağlık Bakanlığı ile Migros i ^ zaklara savrulur, denize düşerler ren cmstendirler sanıyorlardı. Cüvendiğim, dayandığım dostlarunı tris Jill İrland bu. Londra'da bir 22.30 Büyük yazarlar ve şaheser gelişmeler 21.45 Renato CaroE daresinin dikkatini çekiver = Böylelikle, bunlann bu bclirli gün sörünce şaşırdılar. Alıştığı bütü'i çaljşmalardan birdenbire kopmuş satirik piyes oynanacaktı. Amerileri 22.45 Caz müziği 23.00 sone Orkestrası 22.00 Yuvarbir erkeğin eşi idlra: Ona geçmış bajatında ve yetişmesine aykırı olkanın 1 numaralı kadınım da Jill 3 sen fena ofcnaz. ~ lerine tegadüf eden tarihlerde, kıHaberler 23.15 Müzik minya lak masa 22.20 Ismet Yazar' mıyan yepyeni ilgı'.iTİe dolu bir yaşayış yaratmak bana düşüyordu: canlandıracaktı. Fakat saray nâzıE Dostumun ifadesi aslına tı Ş yılardan epey gçıklarda bile sutürü 23.40 Gece melodileri dan şarkılar 22.45 Haberler Dostlarım ve dostlarımız; ikimizin de neşeye olan aşkunız bu ödevi rından bir emir gelince, temsil ya23.55 Program 24.00 Kapanış. 23.00 Opera albümünden 23.30 E patıp uygundur. ^ yun üzerinde sahildeki sayısız rıda kaldı. Jackie rolü kaldırıldı ynvalann şenliklerinden gelen Salı gecesinin karma müziği başarmamı kolaylaştırdılar. ANKARA Bununla beraber, gerı kalan bütün milyonlarca «Kanatlı erkeU karın6.57 Açılış ve günün program 24.00 Kapanış. Düşününüz, socam para, parayı kullanma diye .bir şey bilmez ünlü kişilerin alaya alınmasına çö/ mrmv canın» can çekiştiği görülür. di. Vrlıahfken; Kıralken bu işi yâverleri, sekreterleri görmüşlerdi. yumuldu. Tony Armstrong, MacBugün malî durumumuzun id.imesi onun elindedir. Ben de. örneğin; millan bunlar arasında idiler. KAV USCAR: onun hatırı için; sırf o ilgileniyor diye iş konuları :1e ilgilenirim. GazePiyesin oynandığı tiyatro, sansüto'crde bu türîü yazıları okumadan geçemem. rün işe kanşması üstüne hoş bıı jest }7aptı. Eserin adını değiştirdi. Bir evîiliği; bütün gelir problemlerinin ve günlük sıkıntılarm Saray Nâzırı Izin Verirse...> adını dışında «yürütme» nin çeşit çeşit yolları vardır. Küçük dertler gibi büyuklerde de karıkoca hep yanyana olacaktır. Evini geçindirsin di koydu. Sansürü alaya alan bu ad ye ça'.ışan kadma hayranlık duyarım. Ama kadın başına buyruk ol o kadar beğenildi ki, eylüle kadar bütün temsil biletleri satılmış bumak kasdiyle çalışiı mı, iş deKİşiyor. Meslek sahibi birçok kadını ta lunuyor. nırım. Evlıiiklcri; sağlam; güvenli; evleri volundadır ama bence evli NASIL MESUT OLDUK OKUYUCULARLA . * % IlgilHer yazık ediyorî. Bir gün mutlaka bozuşacaklarını söyliyenler, hattâ bekli* yenler çoklu, Ama mesut oHular. Windsor Diişeşi aşkta ve evlilikte saadel in sırrını 24 yıllık bir tecriibeden sonra dünvaya ac?khyor. Yassıada dâvalannı az yazıyorsunuz! = 1 Erzak ve ilâç ambalâjlan E E «Şehirden Röportajlar» JCifft bu •^/(iııııııııııııııııııııııııııııııııııuv^ p A IT I 308 KENDl'NE \ IUOY ^FkATLl' PÖZÜNDAVOI.ÇCK KURNAZ ÛLAAALI.. PROF. NİMBÜS'ün MACERALARL .1IM1H.IİIMI • ••••ııııiMMIılllllMIIIIIIIIIMIIIIIMIIIMIIMMMIMIIIUIIMMIIIIIIIMIIIIfllllllllllllllMIIIIIIIIIIIIMMIMIMIIIIIIIIIIılllMIIIIIMillılılMlıılllllllSI'