19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 Arahk 1961 CUMHUKUtT H A BERtBItî Poiitika Kongo cehennemi ongo'da yine kan gövdeyi götürüyor. Mavi miğferli Birleşmiş Milletler askerleri, zengin Katanga eyaletini tenkil ediyorlar. Aslında buradaki mücadele müttefikler arasında cereyan etmektedir. Bir tarafta Amerika da jet tayvarelerini siıratle Birleşmiş Milletler emrine vererek karşısındaki Katanga'nın askerleri ile uğraşıyor. Katanga askerlerine ise Bclçikalı subaylar, Fransız maceracı askerleri kumanda ediyor. lngiltere ve Fran l sa, yılan hikâyesine dönen Katança dâvasının müzakere ile halledilmesine taraftar, müzakerc deı/ck akim kalmış konuşmalarla bu günkü durumun devamı demek olacağı için iş uzayacak, asiında Bel rika ıa. lngiltere de, Fransa da Katanga'nın Kongo birliğinc ithal edilraesine ve tek bir Kongo devleti kurulmasına resmcıı muhalif şörünmüyorlar. Diğer taraftan Ka tanga'ıvn bir konfederasyon veya federasyon yoluyla Kongo ile birleşmesinde mahzur görmüyorlar, fakat bu fikirlerini açıkça sövlemiyorlar ve işi müzakereler yoluyla uzatmakta fayda görüyorlar. Avam Kamarasında söz alan Lord Home şöylc demiştir: «Katanga, Afrikada ayrılık davası güden tek memlckct değildir, başka memleketler de vardır. öyle olunca, Birleşmis Milletlerin bunların hepsine karşı ayııı politikayı takip etmesi lâzınıdır. Kongo'luların nasıl hareket edecekleri hakkında karar vermek ne Ingiîtcreye, ne de Birleşmiş Milletlere düşer, hal çaresini bunlar kendilcri bulmalıdırlar. Birleşmiş Mil letler, bu işte tcdhiş cdici bir yol değil. uzlaştırıcı bir yol tutmalıdır. lngiltcreye göre Birleşmiş Mil letler askerleri Kontro'da 3ncak bir iç harp olduğu zanıan müdahale etmeli, dâvanın çözüîmesk işini yerli halka bırakmalan icabeder. Esasen geçen 21 şubatta Birleşmiş Millctlerdeki k3rar suretine göre de anrok böyle hareket etmek lâzımdır. Çombe'nin tutumu da parlak değildir, tngilterede Çombe ile Leopoldville hükümeti yani Adula arasında bir anlaşmanın meydana gelmesî arzu edilmektedir. Işin bir başka veçbesi de şudur: Birleşmiş Milletlerin itiban... Ya Çombe kendi askerleri ile Birlesmiş Milletleri mağlup edecek ve bu netice kabul edilecekti, yahut Birleşmiş Milletlerin nâmaglup ol duğunu anlatmak gerekiyordu. Sömürgeciliğe taraftar olmıyan îşçi Partisi, Birleşmiş Milltlerc kuvvet vermek istediği için. Birleşraiş Milletlerin şiddet taktiğini tasvip eder görünmüştür. Teni Genel Sekreter U Thant da aynı fikirdedir. Birleşmiş Milletler iradelerini hâkim kılmalıdırlar demiştir. Fakat Daily Telegraph DU söze itiraz ediyor, (Birleşmiş Milletler iradelerini hâkim kılmalıdırlar fakat, kanunu çiğniyerek mi?) diye soruyor. Ve böylece bir kararsızlık içinde Katanga'da kan gövdeyi götürüyor. Son 16 aydanberi yüzlerce Kongo'lu, 150 tane Birleşmiş Milletler askeri ve memuru ve hattâ bizzat Genel Sekreter Hammarskjold bu dâva esnasmda ölmüşlerdir. Son üç ay içinde Elizabethville'de Katanga'lı kuvvetlerle, Birleşmiş Milletler a rasında ikinci defadır ki kanlı çar pışmalar cereyan etmektedir. Geçen 13 eylulde, enternasyonal kuvveti Katanga kuvvetleri mağlup eylemişlerdi. O zamandan huçüne. Birleşmiş Milletler takviye gördüler, son zamanlarda Amerikalılar, hava kuvvetlerini de U Thant'nın emrine verdiler. Katanga radyosu kabileleri tahrik ediyor ve bunlar da Birleşmiş Milletler aleyhine kıyam ediyorlardı, onun için Birleşmiş Milletler kuvvetleri Katanga radyosunu evvelki gün yıkmışlardır. Bu arada Çombe dc bir takım siyasî teşebbüsler peşinde koşmuş ve Birleşmiş Milletlerin tccavüzüne karşı Portekize, Fransaya. Niessaland'a, Rodezyay.ı müracaatlarda bulunmuştur. Combc inadında ısrar ctmektedir. ?Iüzakercye razı olduğunu söylenıekte. fakat peşin şart olarak Katanea'nın muhtariyetini karşıdaki j lcrin kabulünü istemektedir. ] Psıriste olan Çombe Katanga'ya dönmek kararını vermiştir, yalnız Eli/abethville hava meydanı kontrol altıııda olduğu için. başka bir vo'.dan memleketine dönecektir. noğuşuıanın şimale sir3yet etme«inden korkulduiundan yeniden »sv?çli. Hintli. Irlındalı kuvvet , lor gcfirtilmiştir. A!tı tane Globmaster ııakliye uçağı Bir'eşmiş Mil lctler ordusuna kuvvet taşımîJitat'ır. Dıırum kanşıkfır ve vahameti ni muhafaza etmektedir. M. PtRf 6ueun MiGROS ' tan tecrübe icn bedava bir tüo RÂYON ısteyinız ! BİR DAKIKA: ' Balılılar arasındaki anlaşmazlık giderilemiyor Sonsuz maceralar Polis romanları okur musunuz? Hayır. Hiç âdetim değildir. Neden? Halbnki bazan pek de heyecanlı oluyor. Vallaaa ben gazetedeki polis haberlerini okumayı tercih ediyorum. Hem daha uzun sürüyor hem de failleri, romanlarda olduğu gibi, çabucak meydana çıkmıyor. 250 sahifelik bir roman çabuk mu geliyor size? Belki değil araa, beriküer ekseriya hiç bulunmuyor, boyuna devam ediyor da. . D. N. Başgil Y.T.P., A.P ve CKMP den ayrılacakların kuracakları partiye girebileceğini belirtti Baştarafı l inci sahifede müşterek duygusuna ve idealine marı olarak değil. bilhassa şahsı borçludurlar. Netice olarak şunu ma gösterilen bir teveccüh nlarak ?öyliyebilirim ki, parti mevzuun kabuı etmekteyim. Zira. vatandaş da Türkiyemizin «ece'.eri fiebedir. şımdi; bel bağîadıgı siyasi partiler Dcğacak olan yeni yavrunun yaçatarafından aldatıldığım aniamiş ve ma ve büyüme kabıiiyetinde olmabevnir bedene ol'i'i ıhr.netir.in bi sını dilerim. rer mümessili olarak ortaya çıkan ] Ziyaretime gelen muhteüf dostbu teşekküllerdekı idareciier de : larımla da bu konul&rı konuşmakpartilerinin hikmetı vücufannı uj tayız. Fakat bugüne kadar lıiç bir nutmu? gibi hareket etmişlerdir » | şekilde herhangi bir *azyik!e karSon günlerde muhteüf riyasî ko ı şılasmış ve kurulması muta^avveı1 nularda mütemadiyen ismmdcn j 5'eni parti için de hiç kimseye, her bahsedilen Ord. Prof. Ali Fuat hangi bir söz vermiş de«ilim. FaBasgil. dün konuşurken. seçmenle; kat bu arada eger YTP AP ve rine verdiği sözü tutmıyan ve CHP CKMP den istifa ile Mecli'e çesini ye karşı olmayı gaye edinmiş bü duyurabilecek yeni ve kuvvetli bir tün partilerin ve idarecilerin t u parti kurmak üzere şahsıma bir tumlarım. bas ve gövde misaayle müracaat vâki olacak olursa. o vaıtham etmiştir. kit elbette geregi gibi düşünere• Bu memlekette güz yaîmuru ğim. Aynı zamanda bövle bir paraltında yerden mantar çıkar gibi tinin Türk toplumuna hiznıet edebir çok parti türemiştir Bu parti bilecegine ve muvaffak olabilere lerin hangisinin tutacağı şu an ğine de inandışımı söyliyebilıinı. için meçhuldür. Fakat ben. bunlaBu arada. son günlerde or+aya rın hicbirisinin mııvaffak olaragıcıkan ve mevcut part'lerin kuruou na inanmıyorum» diye konuşmasıve idarecileriyle herhangi bir müna devam eden Prof. Başgit. muh j nasebetim olmsdığı aibi kendiletelif konularda kendisine sorduğuriyle şımdilik herhangi bir tniinamuz suaileri de şu şekilde ,'evapsebet kurmak niyetinde olmadığı landırmıştır: mı da söylij'ebilirim. Snz sırası « Bugün için bu memlekette gelmişken şunu da hemen ilâve ecerevan eden olaylarin ve çeşitli hareketlerin derin bir mânası var deyim ki; son günlerin parti kurdır. Bu mâna, bugün Meclisteki ma teşebbüslerini, şimdiki Anayayeni partilerden hiçbii'nin memie sanın nisbi temsi! sistemi genis bir ket realiteleri ve hslk !ıi»iyotı ile ölçüde teşvik etmektpdir. Bundan ıızlaşamad'ğıdır. Seçımıer firasın evvelki ekseriyet sisteminde kü parti teşebbüslerine da yeni partilere ürrii b30İıyarak çük çaptaki «.ırılan halk. busün ken1'<;'rıi ;il meydan yoktu. Bugünkü ni^hi s e datılmış saymaktadır. Son günlprin Çırtde ise, küçük, büyük hfr parti parti kurma teşebbüslerı 6c vatn". topladığı sayı kuvvetine gnrp ?>TPCdaslann. bu küskünlüîündcn do6 l;Mır yer kazanmak*3dır Bu teşvik ve iştah açıcı bir sistemdir. maktadır. Bence; hjlk. bıında ed't: haksız ria deeüdır Mecli^teki v e Örnrümüz, sistem tecrüb; o>mekle ni cartilerin beyni ile beHeaı bir (;v>t,tT. bunu da tecrüb«> ede'irr. baVıirinden ayrılmış ve bfyir bedene k.!'m. ...> jbanet eder bir duruma celniştir. E:ı arada. istif>.ı h .kkında Se Kanaatimce. hoşnutsuzlukUır ve n ıtoyu verilen ön»"ijen'a nıiifpet kavnasmalar da bun.îan üeri Eel olarck sonuçlanması hs!ınie tpk^aı mektedir. Mo^itre dönüp dönm'yeceSi koru Mecliste CHP karşı?;r^ski npv sunca kendisine sordai;JT>.I.7 t;r cut üo partinin idarecileri partile soıu>'j da Başgil: »Dırevi görmerinin hikmeti vücutlarmı unutmuş d n paçaları sıvamak âdetim c"e > cibi dnvranmışlardır. P>u partüer, ğıldir: evvelâ r.eticevı jrorelim, onhcT ne kadar ayrı ayn birer teşek :':\it sonra gerekli karınrnı/i voıikül oiafak vatanrtaş hururum cık ri?» aıye cevaplandnmıs'.ır. mışlarsa da, seçmenlerinin r.azaM.e.. N.P. nndaki hikmeti vücu^leri aynı i rii. Kspsında. bunlar birer 07 karries halinde idiler. tdarecilerin ıınutup da gnremedikleri de iste buDenizli, 10 (Telefonla) Denizriur. Ve bu iriareciler sırf kendi Cayret ve meziyetlerivle partiıpri lı îzmir arasında işliyen Pamuknin başarıya eriştiklerini sanmakta kale motörlü treni ile posta sevkiyatı da başlamıştır. dırlar. Hadıselçr Âdenauer ile De Gaulle Berlin için görüş birliğine varamadılar İngiltere, Batı Almanya ve Amerikanın müsbet tutiımuna mukabil Fransa Rusya île müzakere istemiyor Paris, 10 (a.a.) Fransa Devlet Başkanı General De Gaulle ile Federal Almanya Başbakanı Adenauer arasındaki görüşmeler Avrupa meseleleri bakımından çok müspet olmuştur. Yayınlanan tebliğde Avrupa Birliği konusunda «tam bir görüş bîrliği» müşahade edildıği belirtilmektedir. Fakat Berlin meselesinde taraflann ilk tutumlarında \;rar ettikleri anlaşılmaktadır. Müşahitlerin bu tahmini, tebliğdeki ifadeye ve görüşmelerden sonra gazetecilerle konuşan Fransız ve Alman sözcülerinin bazı soruları cevapsız geçiştirmeğe çahşmalarına dayanmaktadır. Başbakan Adenauer'in Paris'e gelmesindeki esas sebep, makul davrandığı takdirde, Sovyetler Birliği ile Berlin konusunda müzakerelere girişilebileceği hususunda General De Gaulle'ü ikna etmeğe çalışmaktı. Bilindiği gibi bu görüş aynı zamanda Washington ve Londranın da tutumuna uygundur. Federal Almanya Hükümet Başkanı, Fransa Devlet Başkanı ile yaptığı görüşmelerden sonra Sovyetler Bir liğı ile müzakerelere girişilebileceği görüşünün rnuteber olmakta devam ettiği kanaatindedir. Bunu Alman sözcüsü söylemiştir. Oysakı. General De Gaulle'ün bu görüşe katıldığım gösteren bir belirti yoktur. Fransız Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, tebliğin, cmilletlerarası meseleler ve özellikle Berlin'le ilgilı kısmı» hakkında şöyle demiştir . cAlman ve Fransız tutumlarım pek iyi biliyorsunuz. Iki devlet adamı için önemli olan Avrupa muvazenesinin yeniden mesele yapılmarna sıdır.». Sözcü, «Müttefık devletler arasındaki dayanışmayı devam ettirmek zarureti> hakkında da şunları söylemiştir: «Bu cümlenin anlamı açıktır. Önümuzdeki toplantıların ana hedefı, Batılı devletlerin müşterek bir tutuma varabilmesi için tutumların açıkça beürtilmesine çalışmaktır.» Ingiliz Fransız çevreleri, Sov yetlerle müzakere konusundaki Fransız tutumunun geçen sah Dışişleri Bakanı Couve de Murville' in Senatoda tarif ettiği şeklini muhafaza ettiğini belirtmektedir : Tebliğde ayrıca, «Varılacak hedefler üzerinde görüş benzerhğı» müşahade edildiğine işaret edilmekte, fakat buna ulaşmak için kullanılacak metotlardan bahsedil memektedir. Görüş birliğini sağlamak için Kennedy îdarcsi gayret sarfedecek Washıngton, 10 (AP) Yarın Paris'te başhyacak olan toplantılarda, B. Amerika, Berlin buhranının halli için Batılı devletler arasında bir görüş birliği sağlamağa çalışacaktır. Kennedy idaresi, Sovyetlerle herhangi bir müzakereye girişmeden evvel Batılı müttefıklerin Berlin hakkında bir görüş ve tutum birliği sağlamasını ve müza! kerelerde *ir birlik halinde harej ket edilmesini ıstemektedır. I Berlin meselesiyle doğrudan doğ: ruya ilgili dört Batılı müttefık ara| sında halen görüş birliği sağlanamamıştır. Fransız Cumhurbaşkanı , De Gaulle. Sovyetlerle bir müzakere yapılması teklifine muhaliftir. 1lerde müzakere yapılsa dahı, yalnız Berlin meselesinin değil. Almanya ve Avrupa problemlerinin de görüşülmesıni isteraektedir. Amerikan Konsolosluğuna hücum edildi Elızabethvılle, 10 (a.a.) .Jenakat» a (Katanga Gençliği) mensup 300 kadar genç bu sabah Elizabethviîle'deki Amerikan Konsolosluğuna hücum etmiştir. Gençler, askerler tarafından püskürtülmüşlerdir. Numayişçiler Konsolosluğa girmiş ve yağmaya başlamışlardı. Konsolos Louis Hoffacker binada yoktu. Konsoloslukta bulunan Konsolos yardımcısı ile diğer birkaç kişı. gençler tarafından taşlanmışlarsa j da yaralanan olmamıştır. Diğer taraftan Brüksel'de de AI merıkan Elçiliğine doğru yürüyen 200 genci polis dağıtmıştır. Meclis kürsüsiinün yüksekliği E htilâlden evvel, ibtilâli doğnran tatsız olaylardan birine bir kaç gün evvel şahit olduk. Keytimiz kaçtı, ümidimiz kınldı. Mecliste bir mebus bir söîlü soruyu vesile yaparak bir gazeteci arkadaş hakkında ağır lâflar etti. Ve onun şahsında olmıyan bir takım günah ve kusurlan mübalâğa ile ortaya saçtı. Bu bahane ile de bir kısım matbauta çattı, ders verdi. Bastn ijeref Divanının vazifesıni yapmadığmdan bahsetti. Bu zatın hareketini beğenmedik. Çiinkü bundan evvelki devirde de mesuliyetsiz olarak her şeyin söylenebileceği 'zannedilen Meclis kür süsünü tamamen şahsî veya zümrevi bir dâvava, ve dolayısiyle de eskiden hür nıatbuata karşı kullanıldığı için bizim kanımıza dokunaıı tâbirle «bir kısım basın? a târizlere vc hücumlara zemin ve vasıta yaptı. Ihtilâl Sonu Şartları [Başmakaleden devam] itiraftan çekinraemeliyiz. tktisadî hayatımızın temeli tanıir beklerken ve duvarlarından taslar sökülürkeıı biz kubbc tezyinatına gftriiltnemiş bir tahsisat ayırmak yolunu tutmuş bulunmaktavız. Halbuki ilk önce temeli ve dnvarları sağlamlaştırmnyı düşünmek daha doğru olurdu. Rejimler deSişivor. Fakat her nedense, şu iktisadi meselclcrin en hayatî noktası yine gözden kaçıyor. Feridnn ERGİN İngiltere Katanga'da ates kesilmesini istiyor Katanga jandarmalarını heyazların idare ettikleri açık landı: siyasi çevreler B. Milletlerin Katanga'da ne yapacağını bir türlü kestiremediğinc işaret ediyorlar Leopoldville. 10 (AP) B.M. taratmdan dün gece açıklandığma göre, para;.la tutulmuş beyaz askerler, B.M. Karargâhmın yanında bulunan Amerikan misyonerlerinin arazisine girerek karargâha havan ateşi barajı açmışlardır. B.M. sözcüsü. misyonerlerin durumu protesto ettiklerini, fakat silâhsız olduklarından hiçbir şey yapamadıklarmı söylemiştir. Sözcü, Afrikah olmıyan birçok beyazın Katanga jandarma, birliklerinin taarruzlarını idare ettiğine dair B.M.'in elinde deliller mevcut olduğunu söylemiştir. Birleşmiş Milletler, Katança'da ne yapacağını bilmiyor Siyasi çevrelere göre, B.M. kuvvetlerinin Kongo harekâtı hakkında bir düşünce birliği mevcut olduğu takdirde, Dünya Teşkilâtının bu Afrika memleketinde daha tesirli ve faydalı bir iş yapabileceğine şüphe yoktur. Gerek Genel Kurul ve gerekse Güvenlik Konseyi, alınması gereken tedbirleri açıkça belirtmişse de, alınan kararlar muhtelif gruplar tarafından muhtelif şekillerde tefsir edilmekte, neticede durum büsbütün kanşık bir tnanzara arzetmektedir. İngiltere, Katanga'da ateş kesilmesini istedi tngiltere Dışişleri Bakanı Lord Home, Katanga'da ateş kesilmesi karanna derhal varılması gerektiğini bildirmiştir. Paris'te Batı Almanya, Fransa ve Birleşik Amerika Dışişleri Bakanlan ile görüşmek üzere Londra'dan hareket etmekte olan Lord Home, hava alanında gazetecilerle görüşmüştür. Arnavutluk elcisi Moskovayı terke dâvet edildi Bonn. 10 (a.a.) Tıran Radyosu, Moskova'daki Arnavutluk Büyükelçisinin ve Büyükelçilik memurlarının Sovyetler Birliğini terke dâvet edildiğini bildirmektedir. Tiran Radyosunun yayını, Münih Radyosu tarafından tesbit edilmiştir. Rusyanın fezaya yeni bir peyk atması bekleniyor Bu peykin Ay'm etrafındaki nıahreke insan yer \ leştirecek bir feza otobüsü olnıası muhtemel; pey J kin içinde bir kadın bulunabileceğinc de işaret v, ediliyor Londra, 10 (A.P.) Sovyetleria dahili radyo kanallarını yeniden tâdil etmeleri Batılılar arasında, Sovyetlerin yakında fezaya yeni bir vasıta atacaklarına işaret sayılmıştır. Sunday Telegraph gazetesi bugün bir yazısında bu duruma temasla, Sovyetlerin yakında Ay'ın etrafmdaki mahreke bir insan yer leştirebileceklerine veya içinde birden fazla insanın bulunacağı bir «feza otobüsü» atablleceklerine işaret etmiştir. Halen fezaya bir kadın göndermek için hiç bir sebep mevcut değildir Fakat Ingiliz ve Amerikalı ruh doktorlan, feza seyahatlerinde kadınlann erkeklerden daha iyi netice istihsal edeceklerini ileri sürmektedir. Sunday Telegraph gazetesine gö re fezaya bir kadın göndermenin propaganda kıymeti çok yüksek olacaktır. ısme Evvelâ hâdisenin hnknki tarafını e.le alalım. Bir gazete bir şahsa veya zümreye karşı hakaret mi etmiştir? Bunun hesabı Millet Meclisi kürsüsünde görülmez. Cevabı orada verilmez. Hele orası Meclis dışı bir sahsa ve zümreye karşı hücam ve tecavüz yeri olamaz. Çünkü bir taraftan vazıı kanun makamının nlviyeti, ikincisi masunivet, yani dokunmazlıgın hürmeti vardır. Onun için kendisine kanunun dokunulmazlık verdlği bir kimse, yani dokonulmazhğa sa hip olmıyan bir başkasına oradan tecaviizde, hücomda. hattâ ithamda bulnnamaz. Rulunursa her şey den evvel Meclisiıı kürsüsüne ve o kürsünün insanlara giydirdiği vakara karşı hürmctsizlik, ve başkasına karşı da zulâm etmis olar. Pek yakın mazidc o kürsü maaleset serapa böyle işlerde kallanılmış, «bir kısım basın» ve basın mensnplan oradan tahkir ve tehdit edilmisti. Ve bütün bn kötö hareketleriıı reaksiyonu olarak 27 Mayıs ibtilâli olmuştur. Şimdi sırası gelmis iken söyliyelim. o ihtilâli doğuran şartları tekrar ysratmaya çaüşanlann: thtilâl bitti mi, devam ediyor mu? diye şnna buna sual sormalaBu duruma göre. Denizliden oHalbuki. hu üç partinin hepsi rına mahal yoktur. Daha askeri dp, yalnız muvaffakıvetlerini de tobüsle 2 günde yapılan mektup marşlann notaları kulaklarımızda cü. varlıklarını dahi halkm bu sevkiyatı bir güne inmiş olacaktır. çınlarken, bn eski tutuma, bu so> mmsazlnk ve dokunnlmazlıklara dayanarak snna buna ve basına hficnma devam edilirse, hazırlanan bu zeminden aynı tepkinin yesermesi, înönü'nün de ibtilâlden evvel tekrarladığı bir tabiat kaidesidir. Şartlar tamam olunca ihtilâl olur. Belki şekli benzemez. ama hiç değilse kısır bir kardeş Icavgası baslar. Onun için ba Meclisten insanlüra ve basına hücum usulünü bırakalım. Buna kimsenin hakkı yoktur. Mademki oraya cevap verilemiyor, oradan sataşmak da mertlik değildir. Posta sevkiyatı 4 OCAK ya Ama biz ne yapalım?.. Gazete ve gazeteler bize hücam ederse.. Ansyassnın sağladığı bann hürriyetini sansfir edemeyiz. Ayrıca 2.500.000 Lira tutarında çeşitli para ikramiyeleri T. C. ZİRAAT BANKASI (Basın 11534,8192 «Meydâne düjen kurtularnflz sengi karâdan» Ona karsı da hnkuk devletinde ve demokrasi sisteminde çareler var. Gazeteye cevap verilir. Kanun buna imkân vermektedir. Yani aynı gazete aynı sütunda kendini mağdnr sayanın cevabını koymaya mecburdur. Bnnunla yetinmiyenler için Şeref Divanına müracaat kapısı açıktır. Ba Şeref Divanı, mnhterem milletvekilinin sandığı gibi gazetelerin eski tâbirle mubassırı, yani «ardiyanı değildir. Birisi müracaat eder, bir eazetenin veya muharririn yszdıklarından sekvacı olursa Divan da ona göre karar vtrir ve bu karan n maddî hiç bir müeyyidesi yoktnr. Bunlar sadece mânevi cetalardır. Eger jazete yazısından yaralanan kimse buna kani olmazsa mahkemede dâva açar, gazeteciyi suçlu ise mahküm eder: ama Meclis kürsüsündc bunlara benzer hiç bir akıbeti olmıyan ve aynı yerde ctvap verilemiyen mesuliyetsiz ve vknbetsiz târizler yapamaz. Aynı sorumluluğa ve aynı oyun kaidelerine tâbi olmadıkça taraflar arasında bir mücadele haklı bir netice vermez. Ben bu satırları, basında herkese târiz edilsin tezini değil, basının mesuliyetlerle çevrilmiş, cezalarla teyit edilmiş faaliyetlerine karsı mesuliyetsiz Meclis kürsösünün bir' m/kabelc yeri olmamasım ve olursa sonunda Meclisin yüksek fonksiyonuna halel çeleceğini düşünen bir eski muharrir olarak yazıyorum. Aradaki mücadeieyc gelince; onu çok kurcalamak simdi açılmaraasında fayda mülâhaza ettiğimiz eski defterlerin muhtıra defterleri de dahil açılmasını intaç eder ki kim için kârlı olur? Orayı akb selim sahiplerinin iz'anına terkederim. Teşriî dokunulmazlığa dayanarak Meclis kürsüsünden veya hükümet ağrı demek olan radyodan dısarıva uzun mcnzilli ve geniş tcsirli atışlar yapmanm akıbetlerini gördükten sonra bu usulde ısrar etmenin neticesi en zayıfı tatsız bir hak muvazenesizlifi olur. Halbuki t i z kuvvetler ve haklar muvazenesi kurtsmk istpmekteviz. Ona aykırı hareket etmek hem ken dini, hem re.jimi hırpalamak olmaz mı? B. FELEK Yüksek tazyik şebekeleri için siyah, galvanizli, bitüm izoleli sabif ve hareketli flânşlı boru ve ek parçalarının imaline başlanmışttr. ihtiyaç sahiplerinin, lüzumlu izahat verilmek üzere, şirketimize müracaaflan rica olunur. KAH)N YAGLARl. KiRLERı. YEMEK ARTIKLARINI KOLAVCA YOK EOER R Â Y O N ELLERl BOZMAZ. TATLI YUMUŞAKLIK VERİR.; Telefn: 49 30 86 (Reklâmcılık: 3019/8477) Nato taahhütlerı için imal edilen ve .100 atülük tecrübe tazyiğınden geçirilmiş bitüm izoleli, flânşlı borular ve ek parçaları. MANNESMANN SOMERB ANK BORU ENDÜSTBtSt T.A.S. tZMİT Ttl: 1171 İL 505/S483 İL S2/8481
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle