Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17 Mart 1960 CUMHURİYET BEŞ Doktorlara 5 sual Baştaraiı 1 ıncı sahitede Sıhhiye Fakülte ikiliği, mnleğin lehine olmamıştır. 3 Doktorların her meslek gibi uman zaman Üniversite de bir tekâmül stajı yapmalannı hayati bir önemd» görürüm. 4 Üniversite hocasının, bütün varlığını üniversiteye vermesi gerektir. Hususî muayenehanelerin bu prensipi ihlâl etmeden idameleri, imkânsız denecek kadar müşküldür. Tıp hocalannı kliniklerine bağlatnak zaruretine kaniim 5 Muayenehanelerini kapıyacak hocalara, başka memle ketlerde olduğu gibi, klinikte bir kaç yatak tahsis edilmesi, ıdeal bir hâl şekli olmamakla beraber, bazı kriteryumlar altında, bugünkü duruma tercih edilebillr. Lâkin ideal hâl şekli, üniversite hocasını bundan da müstağni hâle getirmek, bütün zamanlannı ilmi hayata vernielerini sağlamaktır. Ord. Prol. Dr. Fahri Arel (îib Fak. S. Cerrahi kliniği Diektörü) : 1 Evet. (Beşinci senenin sonunda talebeler bütün imtihanlarını vermiş olmah ve bir | sene, hastahanelerde çalışmahdırlar. Bu suretie nem ıjratik görürler, hem de bir pratisy«n doktor olma kabiliyetini iktisab ederler). X Evet. (Hastahane »efleri bir müsabaka imtihanı geçir dikten sonra bu yerlere tâyin edilmiş oldukları takdirde, yani Sağlık Bakanhğına tâyinle değil). 3 Evet (Garb memleketlerinde olduğu gibi bizde de pratisyen hekimlere tekâmül kursları tertip edilmelidir). 4 Evet. (Klinik direktörlerine ve servis şeflerine, garbda olduğu gibi bir miktar yatak tahsis edip, klinikte hastalarım ücretle muayene ve tedavi etmelerine imkân vermeli. Tabiatiyle bunlar, hariçteki muayenehanelerini kapatacaklar dır). 5 Evet. (Klinik ve servis şefinin klinikte akşama kadar kalması, klinik çalışmalarmın günün geç vaktine kadar du raklamadan devamım sağlar. Şef, klinikte kaldığı takdirde, asistanlar, stajyerler ve personel, kaçamak yoluna sapamazlar. öğleden sonraki çahşmalar daha ziyade, araştırma sahasına intikal ettirilir. Sehrimizde isfimlâklere hız verilecek tnıar Miidürlüğünde yapıla cak toplantıda Galata koprüsü hakkında da nihaî karar verilecek Şehrimizdeki iitimlâklere yeniden hız verilmesi ve Azapkapı Taksim, Taksim Tophane yollarının açılmasına başlanması için Cumartesi günü tmar Müdürlüğünde bir toplantı yapılacaktır. Bu toplantıdan sonra yeniden istimlâklere başlanacağı söylenmektedir. Ayrıca bu toplantıda Galata köprüsü hakkında da nihaî karar verilecektir. Başbakan dün 550 kişilik ziyafet verdi Baştarafı 1 inci sahifede teren Başbakan, salona girebilme imkânını bulan gazetecilerle birlikte fotoğraflar çektirmiç ve onlarl kısa süren bir hasbihalde bulun muştur. Bu arada basın mensuplan, Başbakana, kendisinin katıldığı top lantılara girebilmekte güçlük çektiklerini ve bu yüzden müşkülâta maruz kaldıklarını bildirmişlerdir. Adnan Menderes, bunun üzerine şöyle demiştir: « Biz, şayet bu toplantılara ba sın mensuplarını dâvet etmiyorsak bunun sebebi, onların böyle bir arzu izhar etmemiş bulunmalarıdır Eğer böyle bir arzu zâhir olursa, elbette onları da dâvet etmek isteriz.» Gazeteciler, daha sonra sözü Başbakanın önümüzdeki günlerde yapacağı yurt içi gezilerine getir mişler, bu gezilerin bir seçim hazırlığı mahiyetinde olup olmadığını ve seçimlerin hangi tarihte yapılacağını sormuşlardır. Bu sorulara mukabele olarak kahkaha ile gülen Başbakan, gazetecilerle şa kalaşmış ve «siz, benden daha akıllısınız» demiştir. Gazetecil»r bu söze «estağfurul lah» diye cevap verince Başbakan, «ama, ben de akıllıyım» diye ilâve etmiştir. Hasbıhale burada son veren Menderes gazetecilerin yanın dan ayrılmıştır. Menderesin dünkü ziyafetine gazeteciler davet «dilmemişlerdi. An cak, toplantı hakkında bir haber alabilmek için salonun giriş yerin de bekleyen bir kaç muhabir. Basın, Yayın ve Turizm Genel Müdürü Altemur Kılıç tarafından içeri alınmışlardır. Kılıç, bütün gazeteciiere bu hususta kolayîık gösterdiii halde yalnız Kim dergisi muhabiriii içeri sokmamıştır. D.P. ye çiren tanınmış armatörler Tanınmış armatörlerden Ali îpar Hayri Baran v ? Oıhan Kalkavan < da dün Demokrat Partiye girmişlerdir Bilındiji gibi armatörler, evvelki gece Başbakan Adnan Menderes şerefine Yeniköy Gazinosunda bir :iyafet vermişlerdi. OPON faydalıdır baş, diş, adale, «inir, lumba^o, romatiınsa ve siaür ağnlannı trtkin cd«r Asabi BAŞ ağrılarına karşı Dün îstanbuFda ve Ankara'da 17 basın dâvasına bakıldı Baştarafı 1 inci sahifede dürünün, mânevi şahsına hakarette bulunulduğunu söyliyerek, Ref'i Cevat Ulunay ile birlikte Milliyet Gazetesi sahibi Ercüment Karacan ve Yazı Işleri Müdürü Hasan Yılmaer'in altı ay ile üç yıl arasında hapislerini istemiştir. Diğer taraftan Başbakan Adnan Menderes'in muvafakatnamesiyle «Yeni Sabah» ve «Akşam» gazeteleri aleytıine açılan dâvaların duru? masına dün de devam ediimiştir. 1958 yılında Ankaradaki C.H.P. kongresinde, îsmet Inönü'nün bir konuşmasını aynen neşreden Akşam ve Yeni Sabah gazetelarinın, D.P. Genel Başkanına ve Başbakana neşren hakarette bulundukları iddiasiyle bu iki dâva açılmıştır. Dünkü duruşmada Savcı, Başbakan Menderes'in iki muvafakatname vermesi lâzım geldiğini, halbukı Savcılığa Menderes tarafından sadece bir muvafakatname gönderildiğıni, D.P. Genel Başkanı sıfatiyle gönderilen muvafakatnamede ise, başkasının imzası bulunduğunu bildirmiştır. D.P. Genel Başkanı bulunan Adnan Menderes'in yeıine başkasının muvafakatname verip veremiyeceğinin sorulması için, duruşma başka güne bırakılmıştır. Ankara'daki basın dâvaları Ankara, 16 (CumhurıyetTeleks) Şehrimiz Toplu Basın Mahkeme sinde bugun Ulus Gazetesi aleyhine açılan iki ayrı dâvaya bakılmıs tır. «Kuklalar» adlı romanın neşrinden dolayı hakiarında takibata geçilen gazetenin Yazı îşleri Müdurlerinden Beyhan Cenkçi iîe romanın yazarı Oktay Verel evvelce yapılan yargılamada mahkum edilmişler ve bu huküm Yargıtayda bozulmuştu. Bugünkü yargılamada, sanıklardan Oktay Verel 51 sayfa tutan savunmasını yapmış ve bu savunma iki saat sürmüştur. Beyhan Cenkçi ise, mehıl talebınde bulunmuş, bu talep reddedilince, hâkinıe: « Hakkımda hiç be raet kararı vsrmediniz, bu da öyle olacaktır. Sizi reddediyorum.» demiştır. Duruşma başka güne bırakılmıştır. «Demokrasinin Dost ve Düşmanlan» başhklı yazıdan dolayı yapılan yargılama ise düşmüştür. Bu dâva da evvelce beraetle neticelenmiş fakat Temyizde esastan bozulmuştu. Bugün yapılan kısa bir duruşma sonunda dâva düşmüştür. Dâvanın düşmesı sebebı, yargılama yapılabilmesi için verilen eıuvafakatnanıenin usulüne uygun olmamasıdır. Fiihakika, muvaiakatnameyi, D.P. adına Genel Başkan sıfatiyle Adnan Menderes'in vermesi gerekirken, Yönetim Kurulu üyesi Mustafa Zeren'in vermesi, Temyizce usulsüz gorülmüştü. Mah keme de bunu kabul ettiği için bugün dâva düşmüştür. GCNEŞI.N YENİ PEYKİ Amerıkalıların Cape Canaveral üssünden suni peyk Pioneer V. tam bir muvaffakiyetle yolunu katerierek Güneşin etrafında sey re başlamıştır. Resimde, 45 kiloluk Güneş peyki plâstik bir mahfaza içerisınde yerine yerleştirilirken görülüyor. Peykin içinde bulunduğu plâstik mahfaza î. ateşleme sırasında yanarak Pioneer V. i serbest bırakmıştır. Baştarafı 1 inci sahifede yenehanelerinin kapatılarak ve keza hususî klinikleriyle de ilitıp talebelerinin genij ölçüde şiklerinin kesilerek, mesailerifaydalanmalanna; böylece tani münhasıran klinikleri ve lebelerin sadece lakülte görevenstitüleri çerçevesinde yapmalilerinin değil, diğer hastahaları ve husust hastalarını yine nelerdeki şeflerin de yanmda vazifeli bulundukları yerlerde staj görebilmelerine taraftar (âcil haller hariç) muayyen samısınız? atlerde kabul ederek hususî III Doktorların ilmi yenıücret almalarını, hatti hastalikleri yakından takip edebilhanedekı muayyen bazı yatakmek ve en son buluşlan müşlara hasta yatırarak ücretin mü terekeh mütalâa ederek, tedahim bir kısmını maaşlarına ilâ vi metodlarmda görüş birliğiveten almalarını, mesailerinin bölünmemesi, asıstan ve taleni temin etmek için, ilmi tetbeleri ile lâyıkiyle meşgul olakıkler yapmak üzere, u m a n bilmeleri, kısacası ilmî hüvızaman üniversite klinik ve ensyetleri bakımından isabetli bir titülerinde bir müddet çalışmahal çaresi olarak görüyor mulannı zarurî buluyor mususunuz? nuz? IV Ordinaryüs profesör, Suallerimiz bunlardır. Ankeprofesör, doçent, klinik şefi, timize her hekim cevap verserviı şefi, mütehassıs hekim mekte serbesttir. Cevaplar sugibi, hem tedavi edici, hem de al numaraları zikredilerek, «eöğretici ve araştmcı resmî va yet» veya «hayır» seklinde olzifelerde bulunan hekimlerin, mah ve ilâve mütalâalar kısa hastahane ile muayenehane ve bir iki cümleyi geçmemelidir. hususî klinikleri arasında meCevaplarınızı, adınızı, soyadıkik dokumalarının, gerek kennızı ve kabilse vazifenizi de dı ilmi mesaileri, gerekse haszikrederek ve imzah olarak, t»larını lâyıkiyle tedavi bakıcCUMHURlYET GAZETESl mından mahzurlu olduğuna ka(Anket sütununa) Cağaloğlu ni misiniz? îstanbul» adresine göndermenizi rica ederiz. V Bövle hekimlerin mua SUALLER Amerikalı Yarbay dün 1200 dolar para cezası ödemeye mahkum oldu Baştarafı 1 inci sahifede menediimeğe mahkum olmuştur. Ayrıca komuta yetkileri de geri alınmıştır. Yarbay lehinde şahadet Saat 9. da toplanan mahkemede savcı yüzbaşı Taylor sanığın sicil durumunu açıklamıştır. Buna göre yarbay 1915 yılında doğmuş ve 26 senelik askerlik hizmeti boyunca hiçbir suç işlememiştir. Mütaakıben. dinlenen Amerikan Askerî Yardım Heyeti Kara Grupu Başkanı General Harris, maiyetindeki 104 subay içinden en iyisinin Morrison olduğunu ve sağlam bir karaktere sahip bulunduğunu bildirmiştir. Bu sırada, şahit Generale, yarbayın orduda kalmasının faıdeli olup olmayaca|ı da sorulm'jş ve General: « Ordudan ayrılma sı büyük bir kayıp oljr.» demiştir. Sanığın lehinde şahadette bulunan albay Burton ise, Türk ordusunurt lojistik hizmetlerinde Morrison'un büyük yardımları olduğunu bildirmiş ve: • Böyle mükemmel bir subayın askeri hizmette kullanılmasını tercih ederim.» demiştir. AIbay Graft da yarbay'ı 20 yıldan beri tanıdığım, çahşmalarının her zaman müspet olduğunu, kazadan son raki çalışmalarmın ise çok takdirle karşılandığını bildirmiştir. Daha sonra, yarbayın müdafii binbaşı Edward J. O'neill «Morrison'un ölüme sebebiyet vermi.ş olmasına rağmen Amerikan ordusun da faidelı olacağını ispat etmiştir.» demiştir. Savcınm hevecanlı konnşması Çok hissî bir konuşma yapan ve samiin kadar heyeti hâkimeyi de tesiri altında bırakan savcı yüzbaşı Taylor, titreyen elleri arasında tuttugu ölü Hamza Şahin'e ait resmi zaman zaman hâkimlere göstererek şunları söylemiştir: « Müdafiin sanık lehinde ileri sürdüğü şahadetleri gayet tabii olarak kaale alacaksımz. mahkeme safahatını dinlediniz. Şimdiye kadar dinlediklerinizden bir kanaate sahıp oldunuz: Ve yarbayı suçlu buldunu'.. Vereceğiniz cezanm âdil olması lâzım geliyor. Bunun için şu hususları da göz önünde bulundurmanız gerekiyor. (resmi göstererek) bu erin öldüğünü, hayata gözlerini kapadığını ancak bunun, bu memleketin hizmetinde değil, lüzumsuz yere, hayatının en verimli çağında kasti olmamakla berabersanığm ihmali neticesinde vefat ettiğini unutmayınız. "Artık onu annesi kucaklayamayacak. Artık onun anne^ı evlât yetiştirmenin zevkini tadamıyacak. Artık o evlenip çoluk çocuğa kavuşamıyacak. Bütün bu güzel şeyler bir kanlı gecede bir ihmal neticesinde sona erdı Adalet. vereceğiniz hukmün âdil olmasını bekliyor Adalet. vereceğiniz cezanın ışlenen suça uygun olmasını âmirdir.» Savcının bu konuşmasından sonra, adlî subay, jüri'ye karar verirken takip edecekleri yolu anlatmiştır. Bu arada, aralarında rütbe farkı olmasına rağmen kimsenin kararda tesir altında kalmaması icapettiğini. müzakere sırasında hiç kim se ile temas edemiyeceklerini. hattâ suai sormak üzere adli subayı dahi çağıramıyacaklarını, eğer öğrenmek istedikleri bir husus bulunursa mahkemeyi toplamaları icab ettiğini ve kararın üçte iki ekseriyetle almması gerektiâini izah etmiş. veriiecek cezaların da ordudan ihraç, 1 yıl hapis ve mali ola* bileceğini bildirmiştir. Karar tefhim ediliyor. Yarım saat süren bir aradan son• ra tekrar salona dönen jüri sanık yarbaya cezasını bildirmiştir. Sanığa bıldirilen karara göre. yarbay 6 ay müddetle her ay maaşının 200 dolarını (top yekün 1200 dolar) ceza olarak ödeyecektir. Bir yıl müddetle de yarbay askeri hizmetten mahrum edilmiştir. Buna göre, Morrison, ancak Ofis hizmetlerinde çalışacak fakat kendisine mes'uliyetli hizmetler tevdi edilmiyeceği gibi bir müddet için de bir üst rütbeye terfi edemiyecektir. Morrison'un yakınlarının bildirdiğıne göre, yarbay Türk dostu olarak tanınmaktadır. Geçen yıl da sevdiği Türklerin arasında bir müddet daha kalabilmesi ve Türkiye'deki hizmetinin uzatılması için müracaatta bulunmuş ve bu arzusu kabul edılmiştir. Mahkum yarbay. yargılamanm «onunda gazeteciiere şu kısa beyanatı vermiştir: « Nihayet bir neticeye varılmış olmasından memnunum. Türkleri hâlâ pek çok seviyorum.» Bildirildiğine göre, yarbayla ügili karar Avrupadaki Amerikan Kuv vetleri Kumandanlığına gönderilerek burada tetkik edilecektir. Bu makam lüzum görürse verilen cezanın bir kısmını affedebi.lecektir. Karar ayrıca Amerikada da tetkike tâbi tutulacaktır. Diğer taraftan, Türk askeri makamları kazada fecî şekilde ölen Hamza Şehin'e tazminat verilmesi için Amerikan ınakamları nezdinde gerekli teşebbüse geçmişlerdir. Taz minat kısa bir müddet sonra alınarak Hamza Şahin'in ailesine teslim edilecektir. Kazada bacağı kesilen Osman Duman'a da Amerika'da bir bacak takılacak ayrıca tazminat verilecektir. ESSul l'ayanlann maajrrm samanlardaki rabatsıs lıklarında faydalıdır Sağiık rnevzımnda ailenia en yakın dostuoua doktorunuı olduğunu URutmayınıa OPON GÜNDE 6 TABLETE KAOAR ALINAB" «R Ayfer Tatarî'yi öldürmek istediler Baştarafı 1 inci sahifede :unda bıçak yarası ile boğazının er iki tarafında ekimozlar tesbit îttiğine dair rapor vermiştir. Aver Tatari'nin yatak odasında tetikat yapan polisler ise. odada bü'ük bir mücadelenin geçtiğine dair ;abıt tutmuşlardır. Diğer taraftan, 1952 senesıne kalar Ziraat Bankası Umum Müdürüğünde Hukuk' Mü.şavirliği yapan, >uradan Çimento Sanayii T.A.5e geçen, daha sonra da serbest iş 'aparak, Fransa ve tsviçre'de vilâlar sat n aldığı söylenen Ferda Cahraman tstanbul'da olmasına e hattâ dün saat 12 de Ayfer'in nnesi Fatma Tatari'ye telefon elerek : « Senin de hakkından %eeceâ'm » demesıne rağmen dün [ece geç vakte kadar yakalanamanştır. Yapılan soruşturmaya göre âdise şu şekilde cereyan etmis;ır : Akşam yemeğini, evvelki gece, ^ervansaray'da Emniyet Müdürü aruk Oktay ile birlikte yiyen Ferda Kahraman, sabaha karsı saat 04.30 da Ayfer Tatari'nin yatak odasına girmiştir. Muhtemelen, Taksim Cumhuriyet Caddesindeki Ceyân Apartmanının kapısı ile 6. kattaki dairenin kapılarına anahtar uyduran Ferda Kahraman, genç kadını uvandırmış ve kendisiyle evlenip evlenmiyeceğini sormuştur. Ayfej Tatari, üç gün önce bütün münasebetlerini kestiği ve kendisine, evlenmiyeceğini söylediği bu şahsı karşısında görünce korkuya kapılmış ve imdat istiyecek olmuştur. Genç kadının ağzını elleriyle kapıyan Ferda Kahraman, ilk önce Ayfer Tatari'yi yumruk ve tokat la dövmüş, kadının mukavemeti karşısında ise muhtemelen sustalı bir çakı ile omuzundan yaralamış sonra da boğazını sıkmıştır. Ayfer Tatari bir ara bu şahsın elinden kurtularak komedin üzerinde bulunan Eellargal şişesini almış ve için deki uyku haplarının hepsini içmiştir. Genç kadının bu intihar teşebbüsü karşısında endişeye kapılan Ferda Kahraman tlk Yardım Hastahanesine telefon ederek cankur taran arabası istemiş ve gelen araba ile Ayfer ^Tatari'yi hastahaneye gö^ürmüştür. Hâdisenin iç yüzünü bilmiyen nöbetçi doktoru, Ayfer Tatari'nin midesini yıkadıktan ve omuzundaki yarayı sardıktan sonra kadın) Ferda Kâhraman'a teslim etmiş o da yarı baygm vaziyetteki genç kadını .Talimhaned%ki kendi apartımanına götürmüştür. Ancak, Ferda Kahraman, apartman dairesi 8 odalı olduğu için hâdiseden habersiz olan Hasan Tatari'ye telefon ederek kızı Ayfer'in Ankara'ya gittiğini ve bir iki gün sonra döneceğini söylemiştir. Dün sabah saat 10 a doğru ise hâdiseden haberdar edilen Salih Tatari ve bir arkadaşı, Ferda Kah raman'ın Talimhane'deki apartmanına giderek ablasını almış ve otomobille kendi evlerine götürmüştür. Kâdisenin tahkikat ve soruştur ması derinleştirihnektedir. Ağaç Makineleri İthaline Ait İlândır : , Bir Paşa kızı hakkında açılan dâvalar Baştarafı 1 inci sahifede Zeliha ilk evlendiği koca.iı Haktı Lutfi'den 1949 yıhnda boşandığı zaman, kocası kendisine bir «dulluk maaşı» bağlamıştır. Aradan bir kaç ay geçtikten sonra Zeliha, Nadir Aykaç adındaki tanınmış bir tüccarla evlenmiştir. Fakat bu arada 1949 dan 1954 yılına kadar eski kocasının «dulluk maaşını» almaya devam etmiştir 1954 ten sonra babası Müşir Hakkı Paşanın vâ risi olarak kendisine maaş tahsis ettirmiştir. 1950 yılında ikinci koettirmiştir. 1958 yılında ikinci koBu durum, 1959 yılında ögrenilmi? ve adliyeye intikal etmiştir. 3; Asüye Ceza Mahkemesinde yapılan duruşmada dinlenen samk Zeliha Somersan, dâva ile ilgili fazla bir şey anlatmamış ve sadece: c Nadir'le ben sadece bir ay yaşadım. Sonra beni terketti, gitti. Kendisini koca kabu' etmiyorum» demiştir. Duruşma, bazı hususların tetkiki için başka güne bırakılmıştır. İstanbul Ağaç İşleri San'atkârları Derneğinden: i i üncü Kotadan ithâl edilmek üzere Derneğimize Sa .; nayi Vekâleti tarafından Türkiye Esnaf ve San'atkârlarv, ^ Teşkilât Kont'ederasyonu vasıtasiyle dolar tahsisi yapılaj caktır. 84 47 Gümrük Tarife Pozisyondaki torna, testei re, rende v.s. ağaç işlemeye mahsus makinelerden ihtiyacı olan imalâtçılarımızın 21 ile 23 mart 1960 akşarnına kadar Derneğimize müracaatleri, bu husustaki ihtiyaçlarını bildirmeleri riça olunur. Bu tarihten sonra yapılacak müraçaatler kabul edümiyeçektir. Galata: Bankalar Caa. Nazh Han 23 Tel: 44 93 82 Dernek Başkanı FUAD TEZER ÎTHALAT ve SANAYİCİLERİN NAZARI DİKKATİNE: İdeal • Standard Fabrikası: mamulü Banyo ve Sıhhl tesisat malzemesi. The Red Hand Compositions Co.: Mamulü Zehirli tekne boyaları R. H. Neal and Co.: Fabrikası mamulü Muhtelif tonajda vinçler I. T. D. Fabrikası: Mamulü Yükleme ve istif makineleri. Goodwin Barsby Fabrikası: Mamulü Betoniyer, Konkasör r t Mıcır Makineleri. Rhein Kalte: Soğuk hava ve buz makineleri tesisleri için fiat ve proforma verilir. KEMAL KALE AHres: Tophane îskele Cad. Mescit Sok. tnci Han No. 9 İstanbul Te! : 44 70 26 : Baştarafı 1 inci sahifede temektedirler. Sovyet plânının ikiici safhasında anlaşmaya imza atan bütün mernl»ketler siljbh kuvvetlerini tamarnen !â°ved«rekler, yabancı üsleri boşaltacaklar ve kuvvetlerini geri çekecekl?rriir. Üçüncü safhada ise her türlü nüklear silâhlar tahrip eciilecektir. Bu arada daha önce, nüklear silâh denemel^rinin durdu. ru'ması icap etmektedir. Konferans nikbin bir hava içinde başlamıştır. Ancak üç safhalı Bstıh silâhsızlanma plânı ile tam ve genel bir silâhsızlanma plânının tsibik edilmesini isteyen Doğu plf'nları arasında derin farklar bulunması, konferansın çetin geçeceJine i«=tret sayılmaktadır. Eisenhower'in demeei Washington 16 (A.P.) Başkaıı Iıs»nhower bugün bir basın toplantısında verdiği beyanatta, batıh müttefiklerin taksime uğramış Berlindeki haklarından vaz geçmiyeıeklerinin iyice anlaşılması şartiylo bu şehrin istikbalini her ne zaman olursa olsun müzakereye hazır bulunduğunu söylemiştir. Başkan, bu gibi şartlar altında Berlin veya Almanya konularmı nüzakereden kaçmmanın bir hata o'acannı ifade etmiştir. Silâhsızlanma mes?lesini ele alan Eisenhower Batmın üç safhalı silâhsızlanma plânının, dört yılda topyekun süâhsızlanma derpiş eden Sovyet plânından daha iyi olduşunu söylemiştir. Başkan. Komünist Çinin de ergeç silâhsızlanma müzakerelerine alın nıasımn icap ettiğini söylemiştir. demiştir V. E. Türk Fransız Tıp tahsil eden Dostluk Grupunda genç eroin Cenevre Konfebir istifa imalcisi oldu Baştarafı 1 inci sahifede Baştarafı 1 inci ransında Rusya da Ürgüplü istifasını şu şekilde bi zamanlarda borçlarımın sahifede yekunu tirmektedir: cFransa hükumetinin bahis konu 185.000 lira'yı bulmuştu. Bunları plânını açıkladı »u karan karşısında Büyük Mil ödemem gerekiyordu. Bir miktar let Meclisindeki Türk Fransız Dost daha borçlanarak eroin imâl etmeluk grupundan ve reis vekilliğin ğe karar verdim. Bu iş için de saden istifa etmeyi iz'an ve vicdan bıkalı eroin imalâtçılarından Sıtkı borcu olarak teessürle telâkkj edi Sakarya'yı buldum. tşi plânlaştıryorum. Allahtan Cezayirlilerin is dık ve Balat, Cami yokuşu 84 sayıtiklâllerine kavuşması için yardım h apartmanımızda faaliyete geçtık.» demiştir. cı olmasını dilerim.» Ancak, Bahri Kalkavan, yakalandığı zaman dayısı Ismail Avcı'yı ele vermemek için eroini Kemerbargaz'da imâl ettiğini söylemiş fakat soruşturma derinleştirilince, bu imalâtta kullandığı cıhaz ve kimyevi maddeleri dayısınm evinde gizlediğini itiraf etmiştir. Eroin imalâtçıları muhtemelen Baştarafı 1 inci sahtfede bugün adliyeye verileceklerdir. lacashna söz vermiştir. KAL1P HALİNDE SÜT Sibirya'nın en kuzeyinde, Lena nehri kıyısında bulunan Mirny adındaki küçük bir kasabanın civarında yeni bir elmas madeni bulunması, kasabayı kısa zamanda kalabalık bir şehir haline getirdi. Resimde, 74 derecede kahp halinde süt satın alan bir elmas arayıcısı görülüyor. Dışarıdaki Türk subaylan ile ilgili 4 dâva Baştarafı 1 inci sahifede «suçun işlendiği» memleketin mahkemeleri harekete geçmiştir Gerek işlenen suçlar, gerek işliyenler ve gerekse yapılan işlemler şöyledir : 1 Kanada'da Moni Tabe eyaletinde stajver pilotlarımızdan Teğmen Saim Dal yanında arkadaşı Teğmen Affan Tunçer bulunduğu halde, kendi otomobiliyle 2.1.1957 tarihinde yolda durmuş vaziyette iken Kanadah Reid adında bir şahsın idaresindeki vasıta çarpmış, bu çarpma esnasında Reid ağır yaralanmış, Teğmen Affan Tunçer de ölmüştür. Hâdiseye el koyan trafik polisi Teğmen Saim Dal'ı yüzde 50, Reid'i de yüzde 50 kusurlu görmüştür. Suç, resmî vazife dışın da işier.miştir. Kanada Hükümeti cezai bir takibata tevessül etmemiştir. Karşılıklı talep edilen tazminatlar sözleşme hukümlerine göre halledıimiştir. 2 Amerıka Virjinya eyaletinde ki Fort Belvoir İstihkâm Okulunda kurs gormekte olan iki Türk istihkâm subayı 27/mayıs/1958 tarihinde izinsiz içki naklettikleri iddias>i>;e Amerikan makamları tara fından tevkif olunmuşlar ve mahkemeye s^vkedilmişlerdir. Ancak Washington'daki Türk Askeri Temsil Heyeti Başkanlığı meseleye el koymuş, kuvvetler statüsüne dair sözleşmeye istinaden her iki Türk subayını Amerikan makamlarından devralmıştır. İki subay hakkında Türk Adli Amirliğince yapılan tahkikat sonunda, içkinin kokteyl partı için alındığı tesbit olunmuş re tahkikata mahal olmadığına karar verilmiştir. 3 Paris'te NATO Karargâhında vazifeli Kurmay Albay Mustafa Erdoğan, 1959 yılı başlarında kui landığı vasıta ile bir trafik kazasına sebebiyet vermiş ve diğer bir vasıtayı kullanan bir Fransız, bu kaza esnasında ölmüştür. Suçun resmi vazife dışında işlendiğine karar verildikten sonra, sözleşmeye istinaden Fransız adliyesi hâdiseye el koymuş ^ve Fransız trafik polisinin raporuna göre, kusurun ölen Fransızda bulunduğu tesbit edilerek Albay Erdoğan hakkında tahkikata lüzum görülmedığı kararı verilmiştir. 4 Atına'da NATO Teşkılâünda vazifeli Kurmay Yarbay Burhanettin Yalçıner 1959 yılı başlarında bir trafik kazasına sebebiyei vermiş. Kaza sonunda bir Yunanlı ağır surette yaralanmıştır. Suçun resrnî vazife dışında işlendiğine karar verildikten sonra, Yünan adli makamları hâdiseye «1 koymuştur NAKLIYEC1LERE Darıca Çimento Fabrıkasından, tzmıt'e denız yoluyla çımento naklettirilecektir. Alâkalı ve teminat verebilecek nakliyecilerin müracaatları. Telefon : 44 96 26 Fermeneciler. Aker Han. No : 67 Bakanlar dün esnaf ile toplantı yaptılar Mütaakıben konuşan Ticaret Bakanı Hayrettin Erkmen, hükümetlerin görünür bir icra organı olarak hizmet etmenin millt vazife olduğunu belirtmiş, ilk serbe.n seçimde kendilerini iktidara getirenlerin bugün huzur içinde olduklarını sözlerine ilâve etmiştir. Esnaf Saravı mevzuuna da temas eden Bakan, «Biz ihtiyaçlarımızı bilen bir hükümetiz. Hükümetimiz ıhtiyaçtan kaçan değil ihtiyaçları yerine getiren bir hükümettir. Halk Bankasına bu sene ihtiyaçlarımz için 50 milyon liralık bir takvive yapılmıştır. Gelecek sene bu miktar 100 milyona çıkarılacaktır» demiştir. Son olarak 73 dernek başkaniyle, bakanlar ve milletvekilleri sokağa çıkmıslar ve ılgililerin tâbiriyle «mutlu günün» hâtırasını birükte çektirilen resimlerle tesbit etmişlerdir. Cezaevinden: «Umumî af çıktı» diyerek kaçan soyguncu yakalandı Baştarafı 1 inci sahifede dan 12 yıl hapse mahkum edilmiştir. Bu mahkumiyetini Çankırı Cezaevinde'geçirmekte olan Adil Ali Aslan, altı ay önce, Cezaevi Mü dürünün izinli olduğu bir gece, daha önce kararlaştırdıkları gibi kavga çıkarmışlardır. Adıl Ali Aslan ve arkadaşları, plânlan gereğince kavgayı bastırmaya gelen 12 gar diyanı baskı altına alarak elbiselerini çıkartmış ve gardiyanların bir kısmını kantine, bir kısmını da hüc reye kapatmışlardır. Bu iş de bittikten sonra gardiyanların elbiselerini giyen mahkumlar, Cezaevinin bütün kapılarını açmış ve Adil Ali Aslan •umumi af çıktı» diyerek hepsini kaçmaya teşvik etmiştir. Ancak kaçan 28 mahkum, ilk adımda jandarmanm ateşi ile karşılaşmış ve bunlardan ikisi yaraianmıştır. Bugüne kadar kaçmağa muvaffak olan 28 mahkumdan 24 ü yakalanmıştır. Adil Ali Aslan. dün kendisi ile görüşen gazeteciiere: « Bir gün yakalanacağımı biliyordum. Daha önce, Suriye'ye geçmek için Gaziziantebe gittim. Fakat, oranın dahilî vaziyeti bozuk oldu3u için bu fikrimden vazgeçtim» demi^iır. Adîl Ali Aslan, muhtemelen bugün Çankırıya gönderilecektir. Ecnebi şirketlerin paylaşamadıkten Türk kaptanı Baştarafı 1 inci sahifede fngiliz S\van şirketi ile tsveç ve Norveçın tanınmış vapur şirketleri kendisine aj da 23 bin dolar aylık vereceklerini, ayrıca şirketin kârına ortak edeceklerini bildirmislerdir. Bir tspanyol acentası da. yeni yaptırdıkları 25 bin tonluk lüks transatlantiğin süvariliğini Türk kaptanı Şefik Gögene vermekle büyük sevinç duyacaklarını bir yazı ile kendisine bildirmiştir. Bu arada şehrimizdeki armatörlerden biri de dolgun maafla birlikte kendisine bir apartıman katı vaidinde bulunmuştur. Bütün bu teklif'.ere Şefik Gögen henüz cevap vermemiştir. Bu hususta malumatına müracaat ettigimiz Denizciiik Bankası Umum Müdürü Sami Şehbenderler: « Şefik kaptan birim süvarimizdır. Kendisini hiç bir surette bıraknıayız. 36 yıl Türk bavraâına ve Denizciiik Bankasma hizmet eden böyle bir süvari kolay kolay feda edilemez» I Nısan dan Her gun FRANKFIRT [\EWYORK Ounyanm en asrı Jet uçaklan'e «Fenerbahçe*yi de Vatan Cephesine benzettiler» Baştarafı 1 inci sahifede tarları üzmüştür. Şeref tribününden maçı takip eden Fenerbahçı Kulübünün yeni Başkanı tma Bakanı Medeni Berk. stadyomdan çıkarken giriş kapısı önünde biri ken kalabahktan bir meraklı: «F nerbahçeyi de V.C. ye benzettiler. Dökülüyor» diye bağırmış. bunu gülüşmeler takip etmiştir Medeni Berk bir müddet kalabalığa bakmış ve otomobiline binerek stad dan uzaklaşmıştır. Yarbayın muhakemesi halen de vam etmektedir. Bu dört suç dısında Türk personeli başka bir suç teşkil edecek fiil iflememişlerdir Şımdıye kadar olduğu gibi Her gün A L M A N Y A ' ya VİYANA ATİNA « A x haftada 3 x haftada tzmir, 16 (Telefonla) 91 inci Denizli: 16 (T'efonla) Cal ka dönem tabip yedek subayların orzasının Hüseyinler Mahallesinden dumuza katılmaları münasebetiyMusa Kara.dağ'ın evinde, ihbar üze le bu sabah Sahra Sıhhiye Hizmet rine yapılan aramada külliyetli Okulunda bir tören yapılmış ve miktarda mermi. bıçak ve mavzer yedek subayların diplomaları vef ;f ' e*i ele ee'irilmistİT. ri'mhtir. Çal kazasında kaçak mermi ve silâh ele geçirildi Tabip ysdek şubaylara diplomalan verildi LUFTHANSA tle dünyanm her tarafma uçabiliısiniz Seyahat acentenize veya LUFTHANSA A I M A N Cumhuriyet cad HAVA YOLLARI na rrıuracaat adiniz 185 Tel. : 4 7 7 3 7 8 179