Katalog

2T CUMHURİYET SON İlk altı ay... A. B Beynelmilel Gelişme Teskilâtı Cenevrede 9. hafttada Lloyd'un rolii mühim İran Sovyet münasebetleri Şah, Rusyanın yaptığı kesif propagandaya rağmen, hükumetinin Moskova ile diplomajtik mttnasebetlerini kesmiy»ceğini açıkladı Tahran 26 la.a.) Dün yaptığı ajrlık basın toplantısında, İran Şahı, Rusyanın memleketi ve kendisi aley hinde yaptığı kesif propagandaya rağ men, hükumetinin Sovyetlerle dip lomatik münasebetlerini kesmek ni yetinde olmadığı gibi, Birleşmiş Mil letlere de müracaat etmiyeceğini a çıklamıştır. Şah, îranın Rusyayla yaptığı pro paganda savaşında muzaffer olduğu. nu iföde ettıkten sonra, hükumetinin Savyet basmı ve radyosunun hücumlaıma rağmen irrkilâp programını ger çekleştirmeye devam hususunda kararlı olauğunu belirtmiştir. I Pazartesi Konuşmalan I Ve saire ÇATAL KARA Yazan: Bedri Rahmi Eyüboğlu Mernuş, domates ekmek yiyerek arttırdığı birkaç kuruşla bol bol boya ve resim kâğıdı satm almıştı. Resim kâğıdları soba borusu kalınlığında ve bir adam boyunda idi ler. Gümrükte boyalara o kadar takılan olmadı amma, kâğıd borusunu ahkoydular. Memurlardan birisi: Resim kâğıdı. fotoğraf kâğıdı da olabilir. Gümrük ödiyeceksiniz. diyecek oldu. Öteki yolculann hepsi çıktı. Mernuş, kâğıd borusu ile oîduğu yerde duruyordu. Sonra kâğıdlan açtılar. Aralannda göz ka maştıracak renkli kâğıdlar vardı. Memurlardan birisi: Bunlar yazı kâğıdı olsa. hiç üzmez. bırakırdık sizi. Amma, re sim kâğıdı olunca iş değişiyor. Biz, sizin yazılarınızı seve seve okuyoruz amma, resimlerinizden hiç bir sey anlamıyoruzf. Bu canım renkU kâğıdlarm üstüne hepsi öyle kargacık burgacık resimler mi yapacaksınız? Günah değil mi bu güzel kar tonlara. vallahi ben sizin yerinizde olsam, bunlann üstüne resim ya pacak yerde şiir yazardım: Kars dutum. çatal karam. Çinge* Bakın, bunu hepimiz anlıvor, seviyoruz. Fakat o resismler! Yarısı akreb. varısı köstebek, yarısl öriimcek . Kusura bakmaym am ma, hiç amma. hiçbir şey anlamıvnpız o resimlerden... Mernuşun kulaklarına kadar kızardığını eören memur, daha tatlı bir sesle: Resim kâğıdlannızı bu sefeı bırakacağız. amma ressam olduğunuz için dpğil! Kara dutun. çatal karanın. Çineenenin sayesinde.. Mernuş, kâğıdlannı yerleştirlrken: Sevmek için anlamak şart değil Vi! Diyecek oldu. Memur. kaşlarmı çattr Olur mu öyle şey' dedi. Ben almancanın A sını bilmem. siz gelip benim yanımda bu dilde yazılmıs en eüzel şiiri okusamz. onun arlcasından bir yiiz numara süpürsesinin ilânını »kufanız. ben nasıl 3vırabi!irim bunları birbirinden? Nası! sevpbiHrim anîamadan: sevilmesi eere^eni?.. Affedersiniz! dedi. Mernuş çatal kara kelime"îi necedir? Türkce tahiî.. Peki ne demektir? Nedir bu cata! kara? Memur, kelimeyi. dört beş defa tekrarladr. Sonra şaşkın şaşkm arkadaşlarma baktı. Onlar da bilmiyorlardı ne demek olduğunu çataJ karanın!.. Mernuş, bu kelimeyi şimdiye kadar hiç değilse yüz kişiye sormuştu. hiçbirisi bilmiyordu, neyin nesi olduğunu Amma, hiç kimse yadırgamıyordu onu. Okurken üzerine abandıkları halde kelimeyi merak etmemişlerdi. Dört tane A nin üstüne sağlamca oturmuştu kelime!. Gayet rahat söyleniyordu Millet, üzümü yiyor, bağını sormuyordu. Yıllar boyunca dilimizden düşmiyen türküler. şiirler. ata sözleri vardır. Bunlar arasında ne olduğunu, nereden geldiğini bilmediğimiz ke limeler eksik olmaz. Bir yer ismi, klsaltılmış. ezilmiş, büziilmüş bfa* insan ismi, eşyaya, sevilen hayvanlaM verilen isimler. Yurdun yalnı* bir köşeciğinde kullanılan yüzde yüz oralı deyimler. Öyle kelimeleı ki, ne olduğunu bilmezsiniz amma onu azıcık yerinden oynataalar, bir tek harfini yanlış «öyleseler, oyun bozrılur. Şiir kuşu uçamaz olur. Nedir bunun hikmeti? Bir çiçekle bahar olmaz ki! dedi memur. Şu kadar şiirin içinde bir tek kelime iste erir, jrider. Ondan ötesini pekâlâ anhyoruz ya. Amma, sahiden merak ettjm îhndi ne demek bu çatal kara? Eşyasını güçbelâ yerli yerine koyabilen Mernuş: Arayıp bulma« aizden! dedi. Siz beni bir hayli terlettiniz! Ben de sizi bir parça uğraştırabiHrsem memnun olurum!. Yalnız size bir ipucu: Kelimeyi Çorumun İskilip ilçesinde arayın. *** Yolda hep Çatal Karayı ve îsJd libi düşündü Mernu«. Yirmi yıl geç mişti aradan. İskilibe resim yapmağa gitmişti. Kaleden Çorum yoluna doğru kuımuştu tezgâhı. Yanıbaşındaki küçük meydanda on, or beş yaş arası bir düzüne çocuk top oynuyorlardı. Öyle bağınyor, öyle tozutuyorlardı ki, bir ara re sim yapmak imkânsız hale girdi İşi gücü bırakıp çocukları »eyr daldı. Bir ara yonıldular, gelip arkasına dizildiler. Hep bir ağızda konuşup gülüşüyorlardı. Mernuş, çocuklardan en yaşhsını çağırdı: Sizden bir ricam var! dedi. Ş kâğıdı ahn. İskilibde ne kadar mey va varsa hepsinin adlannı «ır» llı şu kâğıda yazın. Meselâ elmalar ka çeşid elma var. Erikler, üzâmler. armudlar. Peki amca! dedi, çocuk. Top rağa çömeldiler. Akıllı uslu yaz mağa başladılar. Hemen hemen bit saat sürdü meyva adlannın sıra lanması. Bir ı n evlerine girip an nelerinden öğrendiler bazı isimleri İki kelime üstünde uzun uzadıy tartıştılar. Yazarsak ayıb olur mu olmaz mı diye. Birisi «Kababaldır elması, öteki Kızmemesi teümü. Meyva listelerinin en uzunu fl zümler hanesi idi. En bastaki tt züm:Çatalkara salkımı tarif ettl ler. Öyle güzel anlattılar ki, eüml koymuş gibi buldum onu pazarda. Yer yer mora kaçan kuzgun! kar bir salkım. İki avuç doldurur taşa. bile. İki üç kath bir salkım. Bi: tane koparıyorsun, altında aynı boyda bir tane daha var, o da sim siyah!. İncecik kabuklu, kütür kütür, cömerd. bitmez tükenme bir salkım. Tam beş yıl dilinde dolaştırdı kelimeyi Mernuş. Çatal kara: kat kat kara, özlü, tatlı, uc svız bucaksız kara, pınl pırü kara; bilâl kara, bir dilimi zehir zıkkım bir dilimi candan tatlı kara. Sevda karası. Î ıbnslı Türkler teskilâtlamna İngiltere Dış İşleri Bakanmın, Zirve Müzakemevzuunda büyük bir hızla releri için gerekli zemini hazırlıyabileceği llerlemek için çırpunyorlar. Uzun yıllardanberi bu sahaProje hâlindeki müessese ileri sürülüyor. da çaüşmakta olan Kıbrıs Rum ee geri kalnıış memleketler maati ile aralanndaki açığı kapat Cenevre, 26 (Radyo) Cenevr» yemeğini Sovyet Dış Işleri Bakanı Dünya Bankasından daha eh mak için gayret sarfediyorlar. Çünkü anlamıslardır ki, vanlan andlas konferansı, yann dokuzuncu haf Gromyko ile yıyecektır. Daha ön ven şartlarla ve millî paralar çahşmalarına başlayacaktır. ce, Herter, Lloyd ve Fransa Dış la ödenmek iizere kredi malara, sarfedilen tatlı sözlere. veri. ta len teminatlara rağmen istikballeri Hafta sonu tatilinde Londrada Baş Işleri Bakanı Murville, muşterek açacak nıuemmen değildir. Yann ani biı bakan McMillan ile goruşmeler bir toplantı yapacaklardır. Batılı yaptıktan sonra bugün Cenevreye Dış Işleri Bakanları, Gromyko ile Washington. 26 (a.a.) Geri kaldeğisiklikle, durumlannın tekrar kö tüye gitmesi, onlar için Anadoluya dönen ingiltere Dış Işleri Bakanı öğleden sonra Herter'in villâsında miş memleketlere vardım için yegöç etmekten baska bir çarenin kal Lloyd, akşam yemeğini Amerika özel ve gizli bir toplantı yapacak ni kurulmakta olan «Milletlerarası Gelişme Teşkiıâtı» projesı. Milletmadığmın görülmesi işten bile de Dış Işleri Bakanı Herter'in davet lardır. lisi olarak yemiştir. Batılılar araHammarskjoeld, De Gaalle ile lerarası Para Fonu ve Dünya Ban ğildir. sında, Berlin mütareke anlaşması Cenevre konferansını görüşecek kası idarecile.inın Evlul ayında Lefkosede Kıbrıs Türk gençliğinin şartları üzermde bir ihtilâf oldu Paris, 26 (a.a.) Iyi haber alân yapacaklan seneî'k toplantıya 5'i akdettiği ilk büyük kongre bu ba ğu söylentileri dolaşmaktadır. Böy kaynaklardan öğrenildiğine göre, nulacaktır. Proje daha şimdiden Was kımdan önem arzediyor Yesiladada ece, Herter'in, Lloyd'un geçen cuma günü Parisi ziyaret edecek o hington diplomatik çevreleri ve Batılı Türkler arasında ilk teşkilâtlanma hafta ileri surdüğü ve nihai Ber lan Birleşmiş Milletler Genel Sek devletlerin hükumet merkezlerinde hareketi Dr .Fazıl Küçüğün liderliği in anlaşmasının zirve müzakerereteri Dag Hammarskjoeld'un hararetli münakaşalara vesile olmak ni yaptığı partinin faaliyeti ile başla eri sırasında bir neticeye bağlaFransız resmi şahsiyetleri ile ele tadır. Cünkü proje yepyeni prensip mıştı. Bu da bir kaç senelik bir ma nabileceği teklifi üzerinde bazı hu alacakları meselelerin başında, Ce ler getirmektedir. Proje Amerika ta ziye da\anıyor. Halbuki Kıbrıs Bum susları öğrenmek istedifi belirtil.csnsı ve Cezayir yer rafmdan hazıranmış olup îneiltere larının benzer faaliyetlerine, 1914 yı mektedir. Yetkli bir sözcü, Amerialacaktır. hükumeü tarafından tasvip edilmis. lında ada resmen İngiltere tarafın kanın, sırf zirve müzakerelerine Cenevre konferansı cuma günü tir. Tasarıya göre. geri kalmış mem dan ilhak edildjği gündenberi şahlt gidebilmek için Lloyd'un teklifini olunuyor. Bu faaliyetlerin ortodoks kabule nıyetli olmadığını açıkla ne kadar sona erdiği takdirde me leketlere verilecek para bir müddet klisesi tarahndan idare ediunesi de, mıştır. Bildirıldiğine göre Washing sele hakkmdaki görüşmeler daha sonra geri alınacaktır. Ancak ödeme, teşkilâtlanma işlerini kolaylaştırmış. ton, Almanyanın birleştirilmesin ziyade akademik mahiyette olacak borçlunun millî parası ile yapılabitır. Hammarskjoeld, Cenevre kon leceğinden güçlükler geniş ölçüde tır. Simdi ise ilk defa olarak Kıb den önce Batılıların Berlindeki rıs Türk gençliği birlik kurmakta, haklarını kat'î surette koruyacak feransı mevzuunda halen Cumhur bertaraf edilmiş olacaktır. elele verip calı^ma yoluna girmek bir anlaşma elde etmek istemekte başkanı Eisenhower, Başbakan Diğer taraftan, Milletlerarası Getedir. Ankarada temaslarını bitirdik dir. Ilâve edildiğine göre, Amerika McMillan v« Sovyet şefi Hrutçef lişme Teskilâtı tarafından açılacak ten sonra adaya dönen ve gençlere Cumhurbaşkanı Eisenhower, ko ile görüşmüş bulunmaktadır. krediler dür.ya bankasında olduğu hitap eden Kıbrıs Türk kurumlan münistler Batı Berlini tehdid eder General de Gaull'eün Berlin me gibi sıkı kayıdlara bağlanmıyacakfederasyonu başkanı Rauf Denktaşm ken zirve müzakerelerine gitmeğe selesi üzerindeki sert tutumu ma tır. Maamafih, milletlerarası gelişme bir sozü oldukca mânidardır. Diyor taraftar değildir. lumdur. teskilâtı, finanse edilecek projelerin ki: •Önümüzdeki altı ay Türk ceCezayir meselesinin sonbaharda seçilmesi hususunda dünya bankası maatiıun istikbali bakımından haya Lloyd'un, Cenevre konferansınm Birleşmiş Milletler Genel Kuru na bağlı bir müessese olacaktır. ri önemi haizdir. Her Türkün, beraber dokuzuncu haftasında baş rolü oy lunda yeniden ele alınması bekDünya bankasının, mâlî durumu lik havası içinde geceyi gündüze ka nıyacağı ve zirve müzakereleri için lenmektedir. Hammarskjoeld bu sağiam memleketlere ve rantabl pro tarak çalışması elzemdir.. ereklı zemini hazırlıyabileceği nun karşısında Fransanın nasıl bir jelere kredi vermesine mukabil «Mıl Hiç şüphe yok ki ancak bu şekflde ^ondra kaynaklarından ileri »ü hareket hattı takip edeceğini öğ letlerarası gelişme teskilâtı. böyle öğle renmeje çalışacaktır. şartları, bilhassa rantabilite hususu30 yılık bh gecikme nisbeten zarar rulmektedır. Lloyd, yann nu aramayacak'ır. Böylece meselâ sız hale getirilebilecektir. hastane veya mesken inşası gibi ran Diğer tarafda, «Kıbrıs Cumhuriye tabl olmayan teşebbüslere de kredi ti» nin kurulmam ve «cemaatlerin temin edilmiş olacaktır. yanyana, banş İçinde yaşayacaklanna» dair sözlere rağmen nıücadele Amerikan tasarıst müessese için hızını kesmeden faaliyet göstermek bir milyar dolarlık bir sermaye der tedir. Son zamankrrda Makarios Ue piş etmektedir. Sermaye Dünya Ban Atinadan Işleri idareye başlamış okası âzâsı memleketler tarafından ve lan tethisçi lideri Grivas arasında Nazilli. 26 (Telefonla) Bugün Dünya Bankasma iştirak hisseleri Pekin, 26 (A.A.> Yeni Çin Ajangorüs aynlıkları husule geldiği bili. nisbetinde temin edilecektir. Kaide niyordu. Fakat onlar da. •Kıbns »ının bildirdiğine göre, Komünist Çin şehrimizde gayet çirkin bir ırza te tatbik edildiği takdirde, sermayenin Cumhuriyeti» nin kurulması ile alâ Dış Işleri Bakanlığından bir sözcü, cavüz hâdisesi olmuştur. Kazamıza üçte biri Amerika, üçte birinden biPekin Hükumetinin» bağh Arpas köyünden 4 yaşındaki raz fazlası Batı Avrupa devletlerinkalı çslışmalar bir neticeye doğru Amerikaya sürüklenirken, birleşme lüzumunu «60 ıncı ciddi ihtarını» bildirmeye me Yaşar Çevik adındaki çocuk ao. ce sağlanacaktır. Batı Avrupa memle hissetmişlerdir. Makariosun hükume mur edilmiştir. IhtarR sebep, «Fukien kakta oynadığı bir sırada aynı köy. ketlerirden ekserisinin parası kontinde vazifeli ve eski tethişcilerden açıkl«rındaki Yung\Şing ve Şih Ada den 19 yaşındaki Turgut Küçük vertibl olduğu cihe'le yeni teşkilât olan bir bakan alelâcele Atinaya gön ları semalarını 24 temmuz tarihinde adındaki bir cinsi sapık, lruş yav 700 milyon dolar tutarında kabili derilmiş. yapılan temaslar sonunda \merik«ın deniz kuvvetlerinden bir rusu vereceğini vaadederek bahçe tahvil dövize sahib olabıleccktir. da Grivas Ue Makarios arasında ih ııçağın ihlâl etmiş olmasıdır». arasına göfürüp tecavüz etmiştir. tilâflann bertaraf olunduğu ilân eBu arada çocuğun feryadına yetidilmişrir. Yunan gazeteleri de, «Kıb Dünya su üstü sürat şen pamuk çapa işçisi kadmlar ya Batı ve Doğu Almanya ns mücadelesi daha sona gelmemiş. katadıkları cinai sapığı taş ve ellerekoru ken. böyle ihtilâflann ancak dâvaarasındaki yollar ya zarar getireceğinin anlasıldığıra Londra, 26 (a.a.) Dünya su üs rindeki çapalarla ünç edecekleri sıMunich, 26 (a.a.) Munich'teki ve azlaşma olduğunu yazarak mem ü sürat rekoru, dün sabah Win rada yetişen köy bekçisi tarafından nunluklannı lzhar etmişlerdir. dermere gölünde Ingiliz Normaiı kurtanimıştır. Adalete verilen maz devlet yolları şubesi tarafından açıklandığına gore. Batı ile Dogu Denilebilir ki, Kıbns Türkierinin Buckley tarafından, saatte 193 ki nun ilk soreusunu muteakıp tevkif Almanya arasındaki hudud hattın lometre ile kırılmıştır. Buckley, edilmiştir. süratle teskilâtlanmaları. toplum çadan 36 demiryolu hattı, 3 otomobil lışmalanna girismeleri ksırsı taraf rekoru, 1200 kiloluk motörü ve Eski Batı Alman Cumhur yolu, 30 milli yol, 66 kasabalararada böyle bir vaziyet yarattms, Ma. «Miss Windermere» adlı teknesi sı yol, 60 tâli yol geçmektedir. kario» İle Grivas şimdilik Ihtilâfla le kırmıştır. Eski su üstü sürat başkanı Prof. Heuss, Fakat, Doğu Almanyada hüküm •ekoru saatt 187 kilometredir. nnı örtbes etmişlerdir. »üren komünist rejımi 16.000 çocuğun vaftiz halen bu yollardan yuzdeyüzünden, Kıbns Türk Gençliği çok ağır ve 95 i tam mesuliyetU bir varifeyi yükienmek Dünyanın en soğuk yeri mânasiyle bloke vaziyettedir. babası tedir. Moskova, 26 (a.a.) Kuzey kutBonn, 26 (a.a.) Eski Batı AlÖmer Sanıi COŞAR oundaki Sovyet istasyonu «Vos man Cumhurbaşkanı Prof. Dr. Bir D. P. ilçe idare heyeti :ok» da dün sıfırın altında 79.5 de Theodor Heuss'un 16.000 çocuğun •ece sühunet kaydedilmiştir. Ha vaftiz babası olduğu açıklanmıştır. başkanı istifa etti >eri veren Tass ajansı, sühunetin Bu hususta verilen malumata gö Kaynana ile Gelin ve Znoguldak, 26 (Telefonla) D. laha da düşmesınin beklendiğini r'e, Prof. Heuss, altı çocuktan fazP. idare Damadları Barıştırma lâve etmektedir. Yeryüzünün en la ailelerin çocuklarınm vaftiz ba Dr. Eıeğli ilçeGuçeri, heyeti başkanı Dundar vazifesinden lüsük suhuneti, 1958 yılının Ağus bası bulunmaktadır. ıstıfs eîmiştir. Sebeb, idare heyeCemiyeti os ayında, 87.4 derece ile yine Bu cümleden olarak çocuklar o tinde ötfrienberi mevcud ve bir Paris, 26 (a.a.) Parıste bazı • Vostok» istasyo«unda kaydedil na cTheodor dayı» diye hitab et türlü giderılemiyen fikir ayrılıknişti. muteşebbisler tarafından aile ahen mek hakkına mahktirler. larıaır. gıni sağlamak gayesiyle «Kaynan» ile gelin ve damadları barıştırma ve sevme cemiyeti» kurulmuştur. Kuruculan, gelin kaynana, damad kaynana aralarındaki münasebetleri düzenleyici tedbirler alacaklarını ve adı geçen zümreler arasında geçimsizlikler olursa kendilerine müracaatlan gerektiği ni, arabuluculuk yapacaklarını bi) dirmişlerdir. Kızıl Çînin Amerikalılara 60 ıncı ihfarı 4 yaşındaki çocıiğa tecavüz eden cinsl sapık linç ediliyordü Tehirini kapamak istiyen . bir Şehir Hatları vapuru kaptanı, dün bu yüzden yolcularına heyecanl anlar yaşattığı gibi, Saraybumu önlerinde de yarışa kalkıştığından yolcuların protestosuna maruz kalmıştır. Iki vapurun birbirine çok yaklaşmış olması yüzünden dalgaların içeri girmesine, pek çok yolcunun ıslanmasına sebeb olmuştur. Gece bir çok yolcular ıslak vaziyette matbaamıza kadar gelerek şikâyette bulunmuşlar, çocukları hasta olduğu takdirde kaptan aleyhine dâva açacaklarını söylemişlerdır. Belirtildiğıne göre. dun Boğaz gezıntisinden evlerine dönmek isteyen yolcular 20.10 olan tarife saatinden yarım saat farklı olarak gelen Vanıkoy vapuruna binmişlerdir. Bu defa tehirı kapamak ıstiyen kaptanın normal surat dışın da gıtmesi yolcuları heyecana düşürmuş, fakat daha sonra Sarayburnu açıklarında vapur diğer bir Şehir Hatları vapuru ile yarısmaya başlayınca vapur içinden sesler yükselmeğe baflamıştır. «Kaza olduktan sonra mı çare bulacaksınız, neden yarış yapılıyor?» gibi sozler yarıda kalmış, iki vapur birbirine çok yaklaştığından dalgal.' yolcuları ıslatmıştır. Şehir Hatlannın iki vapuru dün yarışa kalktılar ç işlerde partiler ve partililer arası "ve içi türlü çekişmelerin seyircisi iken bir de talebe teşekküllerinin iç ve dış kargaşalığı ortaya çıktı. Bunlar bakkında bir hasbıhal yapmak isterim. Vaktiyle, bundan Î5 30 yıl evvel bir gün, Tophane civarında babamızdan kalma eski bir apartımanın birinci katına bir takım serserilerin zorla girmiş oldnkları nı haber verdiler. Kalktım, gittim. Hâdise şövie olmnş.. Apartımanın zemin katı boş imiş. Kapıcı da âciz bir kadın. Birisi gelmis; Daireyi gezeyim, demiş. Kadın da kapıyı açmış. Arkasından üç kadın, iki çocuk, bir erkek.. Sırtlarında yataklariyle apartımanı istilâ etmişler ve kadını kapı dışarı atmışlar. Kendileri de içeri yerlesmişler. Maltız bir aile.. Karakola müracaat ettim. Nasıl baskın seklinde içeri girdiklerini anlattım. Komiser. Devlet Tiyatrosu yüzde 150 zam yaptı İzmir, 26 (Telefonla) Devlet Tiyatrosu Umum Müdürlüğü bilet ücretlerine yüzde 150 nisbetinde zam yapmıştır. Zammın tatbikine 'zrir Devlet Tiyatrosımda başlanmıştır Şehrimiz Devlet Tiyatrosu hâlen Farla alkol aiması yüzünden «Cadı Kazanı» nı oynamaktadır. öldü Cumartesi gecesi fazla alkol «lan 60 yaşında Ahnîet Göke iamind* biŞehzadebasında fenalasmış hastflBolu, 26 (Telefonla) CiLP. Genel Başkanı tnönü birkaç gün haneye kaldırılao?ğt sırada yolda ve. * istirahat etmek üzere ailesiyle bir fat etmiştir. likte bugün saat 18 de Boluya gelmiş ve doğruca Aband'a gitmişfir. Fnzulî isgaldir. Karışamayız. Mahkemeden karar alınız. Derhal atalım, dedi.. Mahkeme.. Faznli isgal dâvaaı. Demek ki en asağı bir sene içeride oturacaklar.. Sonra çıkacaklar.. Bedava bir senelik mesken.. Benim için de avnkat, mabkeme parası.. Kira mahrumlreti» O umsn gençlik vardı serde.. Dayandım kapıya.. Girdim içe ri.. Ondan lonra mesele kendiliğinden hallolandn. Hemen kaçtılar.. Polisin hakaki meselelere karısmamsk hassasiyetini • aaman ba nidiıe dolayısiyle ratsaJıede etmigtim. Son gflnlerde talebe federasyonn kongresi, idare heyeti, başkanlık falan gibi meselelerden dolayı bir ksrgasahk var u Bene« hükumet ba Islerde tamamen bîtaraf kalmahdır. Cemiyetler Kannna ve husasî nizamnamelerin hükümleri altında kendine düsen vaıifeyi tarafsıı sekilde yapmaktan başka feye ilişmemelidir. Halbnki »azetelerde jtördüm. Ifte Balıkesirde •eçilen yeni relsi yerine otnrtmak İçin poliı kuvveti knllanmı»lar ve reis koltnğnndan labıta vasıtasiyle kaldınlan bir genç, ftzası bnInndnğn halde birlik binasından gene poliı zornyla çıkanlmış. Müdöriyete götürülmns.. Resmini gördüm.. Bir üniformalı polis memnrn çocngnn kolnnn bükmüs, öyle götürfiyor. Kol bükmek fröreste bile yasaktır. Çünkii işkencedir. Bana nasıl müsaade edildi. Ve bn tatbikat kanuna nasıl nydnrnldn? Çünkii Cemiyetler Kannnu kongre kararlarının polis vasıtasiy le tatbikini âmir değildir. Acaba hususi talimatlar mı var? İnöıtü Abania giHi İddia üzerine 3 kilodan azla rakıyı bir oturuşta içen adam öldü Ö L Ü M Bayanlar Alis, Birigit re Anna Becidyan, bay ve bayan Andre Zipci ve evlâdı Gilber babaları ve büyük babaları Konya. 26 Telefonla) Tuzlukçu bucağının Kazak köyünde Kiral Kartal adında bir şahıs, iddia üzerine 3 kilodan fazla rakıyı bir oturuşta içmış ve bir saat sonra Ikolden zehirlenerek ölmüştür. Antuvan Ef. Becidyan'ın (Kuyumcu» vefat ettiğini teessürle bildi. rirler. Cenaze merasiminin ya. rınki salı günü 28 temmuz 1959 saat 15.30 da Taksim Ohan Vus kiperan Ermeni Katolik Kilisesinde icra olunacağf ilân olunur. îşbu ilân dâvetiye yerine kaimdir Köylülerimiut müjdef Elektronik ilminde Büyük yenilik 6 tabancah erkek, bir kızı kaçırdı NazilU, 26 (Telefonla» Dün Ödemisin Beydağ Tosunlar köyünde hey van otktmakta olan 15 yaştndaki H. adındaki kız elleri tabancah ve tüfekli 6 kişi tarefından zorla kaçınlmıştır. Kızın feryadı üzerine hâdise mahalline gelen ağ beyisi mütecaviz lerden. İbrahim Akkuzu tarafından tüfekle vurulmuş ve sol kolu kopmuştur. Hâdienin faillerinden Ibraıım Akkuzu ile bpbası Must«fa dün kşam şehrimiz b>;hçe evlerinde jan darmalar tarafından yakalanorak ilk sorpularını müteakip tevkif edilmişlerdir. Diğer 5 kisinin «ranmalanne başlanmıştır. Akreb sokmasına karşı serom bulundu Telâviv, 26 (a.a.) Kudüsün Israel kesimi hayvanat bahçesi müdüru Dr. Aharon Şulov, akreblerin sokmalarına karşı bir serom bulunduğunu bıldirmiştir. Israel Sıhhat Bakanhğı, seromun tesirlerini tetkik ettirmektedir. Elektrik cereyanına Batarya ve Katoda Lambalara Hrtiyaç TEŞEKKÜR Hayatmın en verimlı ve genç yaşında aramızdan aynlışı ile ailesini. arkadaşlarını ve kndisini sevenleri de^ rın acılara garkedip doldurulması imkânsız bir boşluk bırakan Çocuk Kliniği Asistanı Müşfik Doktor TULES KARAAGAÇ'ır. hastalığı müddetince candan alâka gösteren Ord. Prof. E.Ş. Egeli'ye, anne şefkatı ile yakınlık gosteren Prof. Müfide Küley'e, Dr. İ. Hakkı Ardaya Doç. Şeref İnceman'a. Dr. Ahmet Rasim Onat'a. kıymetli mutehassıs ığabey Dr. Necdet Kocak'a. Dr. Nevzat Yeğinsu'ya Dr. Kenan Aker'e. Doc Dr. Muammer. Cengile. hastahanede yattığı müddet tedavi ve bakım hususunda 'lüyük alâka gosteren 3 üncü İç Hast. Kliniği doktorlarııa, Bashemşire Ayser Tekin, hemşire Leman Birol. Pervin Oran ve Saime Bozok'a. Şişli Çocuk Hastahanesi Bashekim ve servıs arkadaşlarma. Freiburg Üniversite vliniği Direktörü Prof. L. Heilmeyer'e. Dr. Win c kel•nann'a, Dr. Emel Doyran'a. Zürich Kantonsspital, Polıklinik Direktörü Prof Hegglin'e. Dr. G. Forfter'e, Dr. VaçarEil'e ve her zaman her yerde yardımımıza koşan V. Müh. Dr. Fikret T?ygun'a. gösterdikleri kolayhktan dolayı Swissair Uçak Şirketi ile Antaş Nakliye Şirketinp hasatlığı esnasında arsyan dostlara. cenaze merasimine tirak eden. çelenk. tel?raf ve mektub yollayarak ve bizat eve gelerek tâziyede bulunan akraba, hoca, meslektaş ve ahbablara büyük acımız teker teker teşekküre mân i olduğundan gazetenizin tavaşsutunu rica ederiz. Babası: Dr. Op. Nâzım ARMAN Kocası. Dr. Mahmut Karaağaç ihtiyaç İhtiyaç Türkiye Mason Derneğinden: Derneğimiz âzasından emekli deniz albayı ve eskı Tahlisiye U. mum Müdürlerinden NECMEDDIN EROL kardeşimiz ebediyete intikal etmiştir. Cenazesi 27/7/1959 pazartesi (bugün) öğle namazını muteakıp Şişli camiinden kaldırılarak Karacaahmedteki aile kabnstanma defnedilecektir. Kardeşlerimizin son vaziıelerini ifa etmeleri rica »tu VEF AT TRANSiSTORiu yegane C Yaz mevsiminin ilerlemesı Ue birlikte denizlerde boğulmafcr artmak. tadır. Dün de Floryarun Menekşe i? tasjonu civarında denize giren 18 ya sındaki Tımur Küçukoğlu yüzme b:!mediğınden eçılmış ve kurtarılamadı ğından boğulmuştur. Ceset bir müddet aranmışsade meydana çıkmamıçtır. Diğer teraftan yine aynı yerde hgğulmak üzere olan bir talebede ark&daşları tarafındn kuıtrılmıştır. Floryada 18 yaşındaki bir şenç boğuldu ŞÜKRÜ CANAL'ın T E Ş E K K Ü R Geçirdiğim otomobil kazası neticesi rtakledilmiş bulunduğum Bolu Devlet Hastanesinde görmüş oldüğüm bakım ve ihtimamdan dolayı Doktor Receb Heybeli. Doktor İsmet Yalçın, Doktor Rifat Ersoy, Doktor îlhami Işsever, Doktor Reşat beylere ve Bolu Sağlık Müdürüne ve bü tün hastane müntesfbinine alenen te şekkür ederim. Zennup Bilen Biçks Kitabları (Kadın Terziliğine aid olanlar) Lira Temel Biçki: Bütün kadın elbiselerini tek bir metod esası üzerinden hocasız öğreten ana kitab 2 nci baskısı çıktı 15 Biçki tatbikatı, Dikiş ve Provalar 5 Vapraa Çiçek 2,5 Hocasız Şapkacılık 5 Sipariş kitabların bedeli 50 Krş. posta ücreti ile birlikte Ziya Canal İstanbul PİC 973 adresine gönderildiğinde derhal taahhüdlü gönderilir. Başlıca İstanbul kitabcılarında bulunur. Şimdi barada bilhassa Demokrat Parti idarecilerine ve' mütefekkirler zümresine hitab ediyornm. Partiler önce sempatik olarak hayata ve iktidara gelirler.. Tavas yavas devrelerini ikmale baslarlar.. Baştan Uibaren kendilerine karşı «Allab rızası için» gösterilen mnhabbete alışırlar. Isler ilerledikçe falsolar olur. Sempatiler azalır. Ondan sonra bu sempatiyi zorla almak yoluna giderler. (Tıpkı, gençliğini kaybeden güzellerin işi boya ile halletmek istemesi gibi). Her yere, her bankaya, her $irkete, hulâsa her eemiyet ve heyete kendi namzedlermin gelmesini isterler.. Empoze ederler. Kâh tutar, kâh tutmaz.. Ama mutlaka akli tesir yapar. Halk Partisi de bn sakat yoldan yürümüştü, Bizim gibi mensnplart muttasıl açık, kapalı tenkid etti Her yerde kendi namzedleri nizin seçilmesi için hükumet ba» kısı kullanmayın! dedik.. Bir hayli mücadeleden sonra fikrimizi kabul ettiler. Belediye ve nmnmi seçimlerden başka haller de namzed göstermez ve seçilen lerin sempatisini ve müzaheretini kazanmaya çalışırlardı. Dofrnsn da bndnr: «Piston» la seçtirilmi; kimse, ken di kendine seçilemiyen kimsedir ki; zayıftır. Zayıf adamdan hayır gelmez. Daima yerinde takviye edilmeğe muhtaçtır. Bn da onn seçtirenler için knvvet sarfına sebeb olur. Kuvvetli adamlar ve zümreler, zayıfları himaye etmekle daima kendilerinden kan ve kuvvet vererek bizzat zayıflama tehlikesine maruz kalırlar.. Kendisi ayakta dnramıyan adam veya zümrenin baskasına hiç bir hizmeti ve faydası olamaz. Bnnlann gayretleri intisab ettikleri siyasî zümreyi takviye değil, onnn sayesinde kendi varlıklannı kornmaktır. Bn hasbıhali samimi olarak yapıyornm. Bizim partilerin biı takım «alkıj çavnşları» nin tesiri altında hep tersine hareketlerle pgikoloji kaidelerine sırt çevirdiklerini, ısrar ile sırt çevirdiklerini görürüm.. Hitler, Almanlan bile bile mahva kadar sürüklerken Rozenberg adındaki psikoloji hoeasınin daima nasihatlerini dinlemiş tir. Benzetmek gibi olmasın.. Bizde de partilerin psikoloji hocalan olsa idi, hem onların, hem memleketin, hem de «a zavallı demokrasinin çehresi bambaşka olnrdu.. * Bn hasbıhali bitirirken vatandas Ahmed Efendi dostnmnznn bir sözünü tekrarlıyahm: «Zorla gfizellik olmaz» Ne kadar nğrassak, boyadır, cilâdır. Bn bakikati ortaya attığı için de aynayı kırmağa kalkmak en büyük hata olur. B. FELEK NURSAL ÜNSAL'ın İlk defa okuduğu VEFAT Türk Yükseltme Cemiyeti (Türkiye Büyük Locası) ndan: Cemiyetimiz âzesından NECMEDDİN EROL kardeşimiz, 25.7.1959 cum^rteaj akşamı vefat etmiştir. Cenazesi 27.7.1959 pazartesi günü öğle namazını müteekıp Şişli Camiinden kaldırılarak Karacaahmetteki ebedi istirahatgâ. hına tevdi edilecektir. Kardeşlerimizin i$tirâki rica olunur. SADECE CİHAN KOM. ORTAKLIĞI Sultanhamam . Ksttrcıoğlu Han Kat 5 Tel: 27 36 51 4 adet cep fener pilleri ile lylarca çalışır. A X 2664 Akşam Olur Sabah Olur Düriyenin Güğümleri şarkılarını SAHİBİNİN SESİ Plâklarında dinleyiniz. SATILIK GRUNDİC TK5 Ses makınası ve GENERAL ELEKTRÎC çamasır makinası Adres: Osmanbey, Rumelı Cad. As. Apt. 25/2T/3. SEMRA ATILAY ın A X 2659 ÖLÜ IAVUK PİŞİRDİLER BAL OLMAZ HER ÇİÇEKTEN •Şarkıları tekrar piyasaya arzedilmiştir J Türkuyede bulunan Türkistanlı Türk gençleri Büyük Mület Meclisi ne bir telgrafla başvtırarak bir talepte bulunmuşlardır. Bu istekle Amerika Devlet Başkanı Eisenhower tarafından açüan «Esir Milletler Haftası»nın Türkiyede ilâıu istenmektedir. Türkistanlı gençlerin istekleri KADEMOĞLU mmn&nm MM L AU BAKrfl. ÇAMAŞII SABUNLAHI