28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 Mart 1955 Doktor Reşid Galibi 21 yıl önce bugün kaybetmiştik Eşi Zübeyde Baydur üe arkadaşı Ali Kılıç, genc yaşta kaybettiğimiz bu inkılâbcı ve idealist fikir adamını anlatıyorlar s ^%±ftllJfIIIIJftittf 1(141 MltrnirM11fMll^fMfHltllllllllttltltlintrttFlIfirPIMITtt!IIIM1 tltPMIIIIIMItllMllflilllMltllIlfttllMll11[MMlllII1111111 tltlIM11IIlltltl11111> MlllllIMIJMM111tMTt 'HI'UIIIIIIIIINIIIIHinnniMllllHllllHllllinillinillinnilllllMllllllimillIIIMIIinillllllllllimmimtlIIHIIIIIIIHtlHIUIIIIIIIim! 1 atom hücumunai | karşı alınan fevkalâde tedbirlerj ( Evvelden tedbir alınırsa büyük bir şehrin % 60 nisbetinde halkı 2 saat zarfında tahliye j j edilebileceks fakat buna lüzum olmadığını, çünkü imkân kalmıyacağını söyliyenler var j S. News and World Readlı dergınin f ilân ettiğıne gore. bir hidrojen bombası V>*ashington üzerine düştüğü \e başkanı da öldurduğu takdirde Araerikan başkentinde panik okmıyacaktır! Neden?. Bu Amerikan dergisine gore.. sımdıden ılşili ma kamlar her turlu tedbirleri almış lar ve bütün ıht:mallerı göz önün de tutarak hazırlanmışlardır. Amerikan dergisı şu noktaları krydetmektedir: ] Bir hidrojen bombası Beyaz sarayı tahrip e<iip. başkanı yl dururse yerine geçmeye hazır 511 nKmzed hszırlanmış ve bunlar sıraya konulmustur. Bövlelikle hid rojen akınları ne kadar şid^etli olursa olsun Birleşık Amerikanın idaresini elinde bulunduracak bir başkan hrr zamn bıılunaraK ve memleket ıdaresız kalmıyacak tır. 2) Ruslar bir hidrojen bombası ile muazzam Amerikan savunma bakanlığı binasını (Pentagon) tah rip ettikleri takdirde ne olacaktır? Buna karşı da tedbırler almmıstır. Verilen izahata bakılacak olursa.. hidrojen infilâkı ile yerle bir olan eski Pentosan binasının temellerınde derhal farMv°*e geçebilecek ikinci bir Milli Savunma B^kanl'ğı merkezi hazirdır. Diğer taraft?n eğer bu yer altmdaki yeni Savunma Bakanlıöı merkezine radyoaktif şualsr sızmış ıse, o zaman W?shuT?t^n'dan 100 kilometre mesafede ve kayal?r içinde oyulmuş üçüncu bir (Pentagon) da faaliyete gecebilecektir. Bu da şimdiden hnz'rlanmıştır. Her iki yedek Bfkanlık merkezi de günün 24 saatinde ça lısmaya müsaid şekilde bulunmak tadır. nfnde bulundurarak şimdider hazırlanmaktadırlar. Bunlar, ellerindeki bütün hesapların, arsivlerin (mikro filmleri) ni hazırlamışlar ve bunlan emniyetli yerlere kaldırmışlardır . En esaslı tedbirleri Amerikan Mılli bankası almıştır. Bu banka. hidrojen infüâklan ile tahrip edilecek kâğıt paraların yeri ni alacak yeni paralan şimdiden hazırlamış ve bunlan emniyetli merkezlere sevkederek depo ettirmiştir. Aynı zamanda. «hidrojen infilâkında vatandaşların tahrip edilecek devlet bonolannın yerine dağıtılacak» yedek bonolar da hazırlanmış bunlar da gızli yeıiere stok edilmiştir. *** Bir çok Amerikan şehirlerinde de sivıl müdafaa hazırlıklan hızlandırılmıştır. Mevcut kanaate gö re. ıki =aat içinde büyük bir şehir. eğer gerekli tedbirler daha onceden alınmış ise, nüfusunun yüzde 60 mı tahliye edebilecek hidrojen bombardrmanmdan tama m'le kurtarabüecektir . Fakat bazı Amerikan sivil müdafaa eksperlerine göre. Cihan Harbi patlak verdiği anda, büvük, şehirlerde oturanlar iki saatlik bir «boş zaman» da bulamıya csklardır .Bunlara göre yeni bir harb şöyle cereyan edecektir; <ı Bir düğmeye basılacak; Hid rojen bombasını taşıyan bir füze hareket edecek ve yarım saat sonra Moskovaya varacak. O an da Moskova diye bir şehir yer >üzünden silinecektir. Aynı zamanda Moskovadan füzeli bir hidroien bombası, düemeye baiilarak yola nkanlacak ve yarım ssat sonra Washineton'a varacak O anHa da Wp«hiT'<TtoTi seh ri yer yüzünden silinecektir. Müstakbel hava harbirün bu şekilde tarifini yapan da Amerikan dergüerinden (Newsweek) tir! Hâlen Amerika da, Rusya da, 800 ilâ 1.600 kilometre menzilli füzelere sahip bulunmaktadır. Bu füzeler Hidrojen bombasmı taşıyabilecek çaptadır. Şimdi esas silâh yarışının daha büyük menzilli füzeler etrafında oereyan ettiği açıklanmaktadır. Rus lann hâlen, 50 tonluk bir termonükleer süâhını 8.000 kilomet re mesafeye savurabilecek duruma gelmekte olduilanndan şüphe edilmektedir. Bu silâh takriben saatte 6.000 kilometre süratle hedefe varacak, taşıdığı Hidrojen bombası da 20.000 kilo metre karelik bir sahada tahribat yapacaktır! Bunda. nijan ha tasının âzami 15 kilometre olduğu söylenmektedir ki, mevcut tahribat sahası yanında bu gayet ehemmiyetaizdir. Fakat AmerikalıİBT, BuslanB henüz bu hedefe varmadıklarmı, kendilerinin ise bu yolda mühim adımlar attıklarmı ve yarışı kazanacaklanndan da emrn bulunduklannı kaydetmektedirler. *** Amerika, bu şekilde hanrlanırken neden Avrupa memleketlerin de namzedbaşkentlere ve benzer hazırlıklaTa rastlanmıyor? Buna verilen cevap şudur: € Çünkü Avrupa memleketlerinin hemen hemen her noktası, şimdiden elde mevcut hidrojen füzelermin menzili dahilindedir ve bu memleketler yedek başkentler kuramıyacak kadar küçüktür!» Hami S. = ş = = = fj = = = H H = = ş Ş Ş 5 § § § 3 = ğ S = § 3 I) \ Reşid Galibin Maarif Vekili iken karakalem bir poıtresi altına yazdığı yazı Eskı Maarif Vekillerinden Dr. Beşid Galib 5 mart 1934 tarihinde bldüğüne gore. bu münevver ve in kılâbçı fıkır adamının olumunun 21 ınci yıldönümunü ıdrak ediyoruz. Kardeşi Hüseyin Ragıb Bay duıun nâ'şının Londradan Turkiyeye müteveccihen yola çıkır.ak uzere bulunduğu bugün rahmetl/ Keşid Galib yurdun muhtelif köşelermde tertıblenecek toplantılarda anılacaktır. *** Reşıd Gahb 1893 te Rodosta doğmuştur. 1917 de İstanbul Askeri Tıbbiyesinden mezun olup 1919 da üç arkadaşıle birlikte Anadoluya geçmiş, önce batı ve güney batıda çalıştıktan sonra 1922 de Ankaraya gitmıştır. Reşid Galib 1923 te Atatürklp tanı^ıp mebus olmuş. 19 eylul 1932 de Maarif Vekilliğine getirılmij, 13 ağustos 1933 te bu vazifeden istiia ettikten sonra 5 mart 1934 te ölmüstür. Reşid Galib hakkında ma!umat edinmek üzere dün Ali Knıcla goruştük. Atatürkü ve Reşid Galıbı yakından tanıyan muhatabımız •ozlerine şöyle başladı: • 1923 yılınrn 17 mart cumbrtesi günü Reşidi Mersinde tanıdım Reşid Galib. e>i O tarihte Atatürkün maıyetinde ettim. «Kendisıle muhabere edıp Mersine gitmiştik. Fena bir tesaüffikrini ali diye bana emnettiler. le Mersinde Atatürkün karşısına Kendisine bir şifre yazdım. Musbet çıkan bazı hâdise ve vak'alar onu cevab üzerine Ankara Istiklâl sınırlendırmiş, hiddetlendirmişti. Mahkemesı azalığına seçildi. İşte İjte bu hava içinde Belediye bahbu andan iMbaren aramızda başlaçesine gidildi. Burada Ataya uhoş yan ınkılâb yoldaşlığı v.e aradaşgeldin» denecektı. Bu meyanda da lığı. gerek Istiklâl Mahkemesinin Mersinde doktorluk yapmakla meşfaahyette bulunduğu sıralarda, gegul olan Reşid Galib, aynı zamanda rekse lâğvından sonra Mecliste ve Türkocağı reisi olarak Atatürke ölümüne kadar pek samimi mubir kaç söz söylemek istiyordu. Işte habbet ve mütekabil hürmet çer Reşıdle temasımız bu anda başladı çevesi içinde geçti. Merhumun Nutku söylemeğe bir türlü cesaret bilhassa Istiklâl Mahkemesinin faaedemiyen Reşid, kulağıma iğilerek liyeti esnasında gösterilen • vatanizin almamı rica etti. Ben de bu perverane vaifeyi büyük bir salâarzuyu Lâtifa Hanımefendiye nakbeti ahfekiye ile ifa etraiş oldugulettim. O da Gaziden müsaadeyi nu burada ehemmiyetle ve saygı aldı. belirtmeliyim.. Reşid Galib okuDr. Reşid kürsüye çıktı. Atatür mavı daima sever, çalışmaktan. alkün muhtelit cephelerden vasıfları dığı vazifeyi hüsnü ifadan zevk alır, nı saydı, nutkunu bitirirken ısen;n malunıath. mütetekkır ve yakışiKİı asıl büyüklüğün. mümtaz vasfın bir gencdi. Türkocaklarında ve o(milletin bir ferdıvim) diye övün caklann yıllık kongrelerınde oldumendir» dedı ve ındi. Belliydi ki ğu gibi Mecliste de sık sık kürsüRsşıd Galib bu sözlerile Gazinın gelerek mühira vak'alarda ve nazarı dikkatini celbetmişti Böy hâdiseîerde münakaşalara karışlece seyahatten döndük. maktsn zevk duyardı. Merhumun Neden sonra Atatürk ikinci bir Meclis hayatındakı bu atılgan htseyahate çıktı. Mudanyadan (Ha reketini sivrilmek ve kendini gosmidiye) kruvazörüne binerek Trab termek için yaptığına zahib olanzona gidiyorduk. Tam Sinob lima lar, Reşidin ne olduğunu öğrenmna gireıltsn o aralık münhal bu dikçe nasıl hacıl vaziyete düşımışlunan bir kaç mebusluğa kimlerin ierdü.» ••eçilmesi lâzım geldiği mevzun Reşid Galib Hangi şa:tbahsedildi. Atatürk hemen Mersındeki doktoru hatırladı: «Mersinde lar iç'nde Maarıt Vekili oldu ve bu bir doktor görmüştük. İsmi Ragıb vazifeden nasıl ayrıldı? Reşid Galibin bir fırka gnımı neydi: onu bana hatırlatınız.ı punda hükumetin şarkta takib etdedi Bu seyahatten dönüşte Reşıd tiğı siyaseti aeı bir lisanla tenkid Gahb Aydm mebusluğuna namzed , e t m e s i o z zamanki h hükumet r ereisia r n a n k i ü k u m e t isi. gösterilıp seçildi Bu s.ralarda Şeyh I n i b i r a z m ü t e e s s i r e t m i ş . üzmüştü. Saıd ısyan etmıştı. Meclis. Istiklâl • Bundan dolavı da onda Reşid Gamahkemesı teşkiline kaıar verdi. ijh k karşı bi kırgmlık h l e ^e' bir kırgınhk husule Kurulacak mahkeme için reis vejmişt'. Atatürk bu sıralarda Türk sza namzedlerıle meşgul olunu [ tarihıle ıştigaie başlamıştı. Bir çok yordu. Gazıve. Reşid Galibin de mütehassıs ülema meyanında. görAnkarada teşkıl edılecek mahke düğü istidad sebebüe Refid Galibmey.e bizimle bırljkte ıntihab edil den de 'Stıfade ed'yorlar ve kenmelerine musaadelerini istirharp disine bir çok tetkik ve araştırma «CLMHURIYET» in II 3 Yjlnız Amerikan Savunma ' Bakanlığı değil fakat diğer bütün Bakpjıhklar da. VVashıngton'un etrafında 500 kilometrehk bir daire içmde kendüerine fvedek markezler) haz'3İanm»s bulunmaktadırlar. Yeni bir Cihan Har bi başladığı ve ilk hidrojen bom b?sı düştüğü zaman bu tehlikeyi savuşturabilmiş olan her Amerikalı memur. nerede ve nasıî çahşacağını şimdiden bilm°kt° ve oraya nasıl gidiceîine dair plânlara da sahip bulunmsktadır. Ve malumata bakılacak olursa butun bu yedek merkezler ve Ba «anlıklar arasında, normal şebeke den tamamıle ayrı olarak hu s usi telefon hatlan Ha kunılrmı«tur. ve bövlelikle bunlar hidrojen akınında kısa zaman sonra tekrar normal hayata avdet edebilecek lerdir. * * * Amerikan derg'.sinin kayHettjğıne söre. yalnız resmî daıreleı değil bır cok b=nkalar da. akını ihtimalini eözö ıııitnMiıııtiMiıııtrifiMiiMiıifinııiuiftııııııttııııııiMiııııııtttıittHttfitıııııııııiHtifiifiiMiıııifnııifiııtııntııııiTuıııinııııınMiııı MiıııiHifiııuııtıııııı 'iııiiifiınıttıtrıiTnMuınııııııııııınıınTnııııtftıiırtııııııiMiııııırMiHiıtittiMinırıırfinnımiınııiHtflııninfTfntifitiTiıifinifiııııııtıııııiııtnıııımu ve çocuklarile vazifelerı verıvoılardı. Reşid de bunları büyuk bir ihtimam ve liyakatle başarıp adeta eser vücude getiriyordu. Bu suretle de Atalürkün aynca nazarı dikkatini celbedip günden gune muhabbetini ve itimadını kazanıyordu. Reş d artık tam' manasıle Atatürkün munıtine girmişti. Her akşam sofrasmda bulunur, yapılan seyahatlere ekseriya iştirak ederdi Reşid bir yandan Ankara Halkevi reisliğini de üzerine almıştı' Fakat onun bu sahadaki muvaffakıyet ve faaliyetine zamanın Maarif Vekili şahsi taassubu sebebile daima engel oluyor, Maarif Vekâletinden istenenler yapılmıyor, teklifleri daima reddediliyordu. Reşid bunlan bana daima nakleder ve derdleşırdi. Bu üzüntülerini bir akşam Maarif Vekilinin de hazır bulunduğu sofrada Atatürke bildirip derd yan mış. hattâ bu şıkâyetleri sofrada üzücü bir hava yaratmıştı. Aradan aylar geçti. Atatürk Reşidi gene beraberine alarak İstanbula gitmiş ve Dolmabahçe sarayında misafir etmişti. Bir akşam Sarayda yemekteyiz. Tef?adüf bu ya, o akş?m gene Maarif Vekili davetli ler meyanında bulunuyordu. Atatürk bir aralık ona döndu: «Maarif işleri nasıl gidiyor Ben henüz sizde bir faaliyet görmedim" dedi Atatürkün böyle birdenbire hitabı Vekili ürküttü ve sofradakileri de şaşırttı. Vekil yalnız bütçeden şikâyet etti. Atatürk bu cevabı tatminkâr eörmedi ve dolayısile çekilıp Reşid Galib Maarif Vekilliğine getirıldi. Maarif Vekili Reşid Galib bu def^ da hükumet reisinden yakınlık ve yardım göremedı. Bu yüzden de bir müddet sonra istifa etti.» *** Ali Kılıçla konuşmamızdan sonra Beyoğlunda Bursa sokağındaki bir apartımanm kapısmı çaldık. Burada rahmetli Reşıd Galibin eşi Zü beyde Baydur, kızı Leylâ Nalbandoğlu ile beraber oturuyor Dığer kızı Halide Görgün, eşile Bodrumdaymış. Oturma odasının duvarında Reşid Galibin büyük bir fotografı asılı dunıyor. Zubeyde Baydurla kızı şimdı val nız rahmetli babalannın değil. avnı zamanda Hüseyin Ragıb Bavdurun da acısını taşıyorlar. Böylesine matem dolu bir evde kahvemı yudumlarken Zübeyde Bayduru dm 'ıyorum: « Bence Reşidin bu memlekete yaptığı en büyük hizmet. TJniversite inkılâbı ve Türk Tarih Kurumundaki faaliyetidir, diyor. Rahmetli daha çok işler yapacaktı ama «Maarifi ıslah edemeden ölüyorum» diye diye gitti. Son zamanlarda çalışmaya kendini o derece vermişti ki karyolasını kütübhaneye taşımı<jtı. Hastalığı boyunça orada yattı ve orada öldü.». Zübeyde Baydurun maddî durumu ne merkezdedir? Bu sorunun cevabını almak için gözlerimi odanm sağında solunda gez'dirmem kâfi geldi: Durum hiç de iç açıcı olmayıp kendisi bugün. Reşid Galibin ününe yaraşır bir hayat sürememektedir. Vefatı üzerine eşine 33 lira aylık bağlanmış. Bu para harb içinde 60 liraya, geçen yıl da 120 liraya çıkarılmış. Ev kirası, gıda ve her türlü ıhtiyac bu 120 liranın içinden halledilecek. Meğer bu maaş Reşid Galibin üsteğmenlik rütbesıne tekabül eden miktarmış. Merhumun 11 yıl mebusluk ve 10 ay Vekillik yaptığı bittabi hiç gozönüne alınmamış. Bundan iki buçuk ay önce bu hususlar zikredilerek Maarif Vekâletıne yollanan bir dilekçeden de henuz netice çıkmamış. Reşid Galibi saygı ile analım ama onu rahat uyutmak istiyorsak biraz da geride bıraktığj eşine iyi bakalım! Sahab BALCIOGLU Mecliste Maarif bütçesinin müzakereleri ve bazı düsünceîer Yazan: Eski Ne C.H.P.. ne D P. zamanlarmda bütçeler. ferah bir müddet içinde milletin devlet ışlermi basından ko layca takib edebileceği bir şekilde müzakere edilemedi. gitti D.P muhalefette ıken bu hususta yaptığı tenkidleri ne kadar haklı. ne kadar yerinde bulurduk. Ama neyleyelim ki. o da aynı sürat temposunu değiştıremedi. Olan olduğuna göre bunun ustunde durmıyalım. Bu mii zakereler esnasında bilhassa nıuhalefet partilerinin ve bu arada Halk Partısi sözcüsünun tenkidlerine dikkat ettim. Bakalım, ne diyecekler. diye... Bizde zabıtlar geç basıldığı için teferrüatı olduğu gibi öğıenmek mümkün olamıyor. Matbuattan takib edebildiğinı kadan doğrusu beni doyurmadı. Tenkidler. çok mesele ele alındığı için fazla umumî kalmış. muayyen davalar hakkmda dennliğine bir tahlil yapılamamış, canlı misaller verilememiş intıbaını bende bıraktı. Bu mütalealar önceden hazırlanıp yazıldığına göre matbuata, hele bu mevzula alâkalı yazı yazanlara gön derilebüirdi. Bir siyasi partinin ken di f kirlerini millete duyurması için butçe müzakerelerinden daha mü [ Ö retmen ve Ogrenci Köşesi ğ ** Bir Öğretmeıt Vr Bekânn SEVGIÜLERI »EKOBK.A #* Yazan: MAI K İ ( F Çeviren: HAMDİ VAROĞLU hedıye etmekıi. Saat beş buçukta. Bassano sokağındaki evin kapısını çaldım. Kapı yı hizmetçi kız açtı .madamm evde olmadığını söyledi. Biraz canım M | kıldı, paketi uzattım:: | Madama bir kuçük hediye ge tırmıştım. dedım. O zaman. hizmetçi kızın dudaklarında tarife sığmaz bir tebessüm belirdi. Kız başını salladı: Bakıyorum. size de tongaya basmışsınız. dedi. Şaşırdım. Julia'nın yüzüne baktım. Nasıl tonga, dedim. Tonga. tabii Siz de ötekiler gibi sarmışsınız... Anlarmyordum. Ne demek. Julıa ile beraber 3alona gırdim Bana şöyle dedı: Madam bir dalavere buldu, mukemmel bir şey. Ara sıra beni piyasaya çıkarır, bir erkek bukıp getirmeğe mecbur eder. Ama şoyle gösterişli, kerli ferli zengin hem dü rüst görünüşlü bir erkek... Müşteriyi yatak odasına alır ondan para istiyeceği yerde. kendisi ona para vermek için israr eder. Yüzde dok san, verdiği on bin frangı geri ahr. Faizle para veriı gibi bir ıştir bu.. İspatı şurada ki, madam, bu on bin franklara karşılık şimdiy.s kadar dünyanın antıka eşyasını aimış, ay rica çok kıymetli bir fcaç da nıücevhere konmuştur Size demfk istediğim bu idı. efendim, frunkü siz iyi bir adama benziyorsunuz, başkaları gibi sizin de faka basnıanızı istemedim. Hayretten ağzım açık kalmı^tı. Paketım elimde. enayı bır halim vardı. Julia gene mütebessim, uâve etti: Havdi, bu hediyeyi geri götürün. Madamda bövle biblo üıvanel Yoo. diye haykırdım. Şakayı tatlı yerinde kesmeli... Bu güzel ma cera bend*> tatlı bir hatıra bıraktı. Rica ederim. Lucienne, bu natııayı boyle lekeli bir şekilde bozmayın... Itiıaz etti Ben mücadele ettim: C'ddi soylıyorum.. Boyie manâsız şev olmaz a canım... Ayak diredi Öfkelendim O ben den hiddctlendı. Nihayet. yakamj kurtarmak için paralan cebıme koy m?ğa m?cbur oldum. Veda odip ay rıldım. Bu hareketı muk^belesiz bı ra!<msımrtğa karar vermıştim. Eıtesi gün öğleden sonra, la Paix sokağına eıttım. meşhur. bir kuyumcudan. sanatkârane ışler.miş sj tın bır kupa satın aldım. Bu supa. onun bana gösterdiği lututkârtığın on misii bahada ıdı Nıyetım, kupa yı Lucienn.e'e bizzat gdtürmek. vic danıma rahatlık vermek ve şerefimı kurtarmak için bunu kendisine said fırsat olabilır mi? Ne garıbdir lerı çıkanrssıuz yeniden kitab al kitabı fiatlannın değismesile zarar ki, bizde muhalif partilerin resmi maya eski ve kıymetli eserleri top görenlerden biri olduğum halde şu olarak fiıkrlerinı neşreden yayın lamaya pek az para kalmaktadır. farkı halime rağmen çok memnun organlan bile yok. Muhtelif mese Sahaflardan ecnebiler bızden daha oldum. Defter fiaüan hemen %100 lelerde ne düşundüklerini gazete çok kitab alırlar. Durmadan kıy artmıştır. Bari kitablar avnj kalsütunlarının müsaadesi nisbetinde metli eserler elden ve memleketten sm!. Kâğıd parasını artürmamak öğrenmekten başka çare aramak çıkmaktadır. Bakanlığın salâhiyetli için emir veren sayın Bakana, Süboşunadır. memurları, kitab borsasında her za merbanka ve Izmit Kâğıd Fabrikası Biz, burada Maarif işlerimizle ıl man en kuvvetli alıcı olarak bulun. Müdürlüğüne candan tefekkürler gıli okuyucularımızı haberdar et malı değil midir? Dahası var, Tan ederiz. | mek için bütçenın işlere göre tah zımattan bu yana memleketimizde *** çıkmış eazete ve dergileri tam kolili rakamlannı vereceğiz: Yuksek öğretim 8.670,657 I leksiyonlar halınde Türkiyenin hiç Rahmetli Mazhar özveren Tam 41 yıl önce Vefada fransızca Orta öğretim 42.625.733 j bir kütübhanesinde bulamazsınız. Ilk öğretim 196.519.393 Ankaradaki Millî kütübhaneye Uâ hocamız olan bu efendi, iyi yürekli, Mesleki ve Teknik O 42.289.167 ve olarak yapılan yeni bina bile kıymetli ve emekli öğretmenin öGüzel Sanatlar 6.231.436 daha bugünden kifayetsiz duruma | lümünü gazetede okuyunca onun Eski eserler, müzeler 3.991.491 duşmüştür. Yeni ilâvelere ihtiyac derslerinde geçen canlı havayı yeOzel okullar 1.524.272 vardır. İstanbul gibi büyük bir şeh niden yaşadım. Kabataş lisesi me. 6211 No. h kanuna göre 49.546.440 rin. Universitelerinki dahil, mü zunlan ve mensublan Ostadlanın (Ikramiyeler) kemmel ve tam bir kütübhanesi unutmamışlar, alâkalanmışlar. Vefadan bilmem kim kaldı ki, eski Nafıaya yatınm 11,232.000 vardır. denilemez. hocalannı haürlayıp onun son bizBüyük yekunlar bunlardır. YalHükumetin bu iki mühim konumetinde bulunsun. Bu naçiz satırnız maaş ve ücretler 276,089.573, u yu bu vıl içinde esaslı surette ele lanmla kendisinden çok şey öğren mumî masraflar 45.528.459 lira tut almasını ve önümüzdeki yıl bütçedigimız sayın hocamız Mazhar Bey maktadır. Üniversite bütçeleri ta sinde bunlan ciddî olarak geliştiiçüı Tanrıdan rahmet ve mağflret, biî ayndır. Bunlar doğrudan doğ recek tedbirleri düşünüp ortaya muhterem ailesine, meslekdaşlanruya Maarif Vekilliğine aid rakam koymaFim ehemmiyetle rica ederiz. na ve öğrencileririe başsağlıklan lardır ve toplamı yuvarlak olarak Garb âleminde 1 milyon kitabdan dilerim 372,000.000 lira etmektedir. aşağı kütübhaneler, küçük kütüb*** hane sayılır. Kesmî kütübhaneleriBütçe içinde iki rakama dokunmak istiyorum. Bunlardan biri Ya mizin yekunu henüz bu rakama var Gazi Eğitim Enstitüsüne ym Müdürlüğü ödenekleridir. Bu mamıştır Artık kitabsız hiç bir şedair kadar. Tozlannı ben alıyorum artistlerden biri üe yaşamağa baş miktar 627.592 liradır. Yayın. naçiz yin var olamıvacağı herkes taraMeslekdaş bir okuyucum gönder Bakanlığının findan teslim edilmiş bir hakikatladığını itiraf etti. Böyle terk edil kanaatimce Maarif Peki, dedim. Hanımın benden de hediye almamış olsun. Julia. o menın. kendisi için bir felâket ol baslıca ^azifelerindendir. 1945. 1946 tir. Halbuki nesriyatımız utanılacak diği bir mektubda Gazi Eğitim Ens nun bana verdiği on bin franga ge duğunu. portrenin parasmı nak yıllarmda 1 milyon liraya yakın kadar azdır. 3. 4 milvon nüfusu o titüsü mezunlarmın durumu ve lilıncs. o parayı sana hediye ediyo den değil. ancak aynen odeyebıle olan bu ödenek. kâğıd ve diger va lan küçük milletler var ki. bizim selerdeki gramer dersleri hakkmda ceğini soyledi. sıtalann fıatlanna göre ayarlana bir kaç kere on mislimiz kitab va aşağıya aldığım dikkate değer mürum.. Al: Bu borcun edenmesi keyfıyeti. cak olursa en az 2 milyon lira ol vmlamaktadır. Bu hususlan ve kül taleaları ortaya atıyor. Muhatabı Hizmetçi kız nazlandı. paralan tür sahasmdaki hazin halimizi ya bu sütunların yazarmdan çok ilcili cebine indirdi Beni sokak köpısı ertesi gece vaki oldu Ninon, na malıydı. Bu 2 milyon lira da ancak mus borcunu ödediği için mem mevcudun devamı demektir. 627,000 na yakıla söylemekten kendim'zi makam sahiblen olduğu için onlana kadar götürürken. yolda şirin nun. portreyi sarıp sarmaladı. git lira oluşu, bu hesaba göre o zama alamıyoruz. Okırmıyan ve okutul rın dıkkatini çekmek üzere neşrebir tebessümle şöyle dedi: ti. Bir daha da yüzünü görmedim. na nisbetle 4 te 1 ödenek savılmaz mıvan topluluklan, en keskin silphı diyorum: Çck kibarsınız. efendim. Bu lut1) Gazi Eğitim Enstitüsü mezun Iki sene sonra. Saumur civarın mı Bu para ile ne yapılabilir? U zekâ olan bugünkü medenivet'n afunuza mukabıl sizden 'oirşey üca da oturan madam de Chamfreme mumî kültur seviyesinin yükselme mansız rnücadelesine nasıl hazır ları niçin lise müdürü tâyin ediledeceğim. saat ondan sonra, kapjyı use'e davetli idim. Şatoda bir kaç sinde bırüıci derecede müessir ol ! lıyacağız0 mez? Bilgileri, idarecihkleri. idsrî ıki defa hafifçe çalın! bilgileri az mıdır? Niçin. öğıençi gün mısatır kalacaktım. beni mo muş dünya klâsikleri neşriyatı dur*** ssyısı, bini aşan bu; okulu idsre delimle kaışüaştırması mükadder muş gibidir. Tercüme mecmuasmı XX Okul kitaMan fiatlarına ederler de besvüz öğr^n"!!! bir Umiş. hiç gcrmüyoruz. Ansiklopedık vaNİNON'VN PORTRESİ seyi idare pdemezler? Niçin, Dir yınlar, yavaştır. Bilhassa. önceleri dair ** * 1934 de. eylul ayı sonlarma doğortaokulda Üniversite meztı^u ög okul kütübhanelerinin zeng nleşme Bir nebze direktuvar. bir parça ru, Nınon de Bressac, atolyeme gel Okul kitablan fiatlarınm artma retmenleri idare edebil'rler de i | neşriyatı. di. O tarihte. operet şarkıcısı ola ampir. bir zerre de Louis Phılippe sini sağlayan Bakanlık smda rrüessir olacağını görüp bu liseye dönünce idare eHemezler? rak şohret kazanmıştı, Bouffes stili karışık Louis XVI tarzı bir ys parasızlık yüzünden senelerdir o sütunİHrda yazdığımız yazılar soBakanlık, bu meseleyi böyle gokullara gönderilememektedir Yeni. Parısiens'le Capucines'de tiz sop pı olan Chamfıemeuse şatosu. kur I nunda Maarif Bakanlığının kitab rano sesıle şarkılar söylüyordu şuni arduvaz damlarile, sol tarafın aktif öğretim metodlarını tatbik et j iskonto bedellerinde yaptığı arttır rüyor. Niçin bövle eörü"or. Çünkü, Orta Öğretim Genel îîadurAisne eyaletinin zengin pancar daki kulesile. hafıf mehtapta yükseli tirmeye uğraşan Bakanlığın bu | manm önlenildiğini, geri bıraktlliiğünde bulunan een"\ rr>üdür ve metodları yalnız tek kitabla gerçek ziraatçilerinden birisi ile yaşıyor ] yordu. | lt < leştirmesine imkân olmadığına aö dığım yszmıştık. Geçen hafta da şube müdürleri FS'tim Er ü ;ü Madam de Champfremeuse'ün da du. Elini avucuma koy adlı çalgı' re pedagojik ve ilmî yayınlara. var îşletmeler Bakanı sayın Ağaoğlun mezunlarını garib bir anlayışla külı bir komedinin ikinci perdesinde vetlileri. taracava dağılmışlar. hardan kitab kâğıdları ücretlerine vagıydiği elbise ile bir portresini yap cı âlem lâflar ederek soğuk içkı | dımcı ders kitablanna ve btı arada ! pılaiı zamdan bahsederek buna bir çük görüyorlar. 2) Gazi Eğitim ve diğer Eğitim öğretmenlere mahsus klâsik ve tattırmak istıyoıdu. ler içiyorlardı. Yalnız, Fernand de çare bulmasını rica etmiştik. Mem Enstitüsü mezunları niçin Maarif Granz'le ben. kutüphaneye çekil bıkî bilim eserlerine ihtiyac açıktır nunlukla haber aldık ki, tonu 750 Ayakta bir portıe için istediVekılliğinin genel müfettişlik kad ğim fiatı kabul etti. sekiz deta poz miş, lugat kitaplarile harıtalarm ar Bütün bunlan bu kadar az tahsi liradan S50 liraya çıkarılmıs olan o rosuna alınmazlar? Eskiden bir verdi. Tablonun bir kaç rötuşu kasına sinmiş. konuşuyorduk. Ko ?tla gerçekleştirme. boşuna temen kul kâğıdma yapılan zamdan vazkaç eğitim enstitüsü mezunu münuşmamızm mevzuu, o akşam ma ııdir. kalmıştı. Dokuzuncu seans gunü geciimiş. alâkalılara bu yüz lira fettiş yapılmıstı. Şimdi Eğitim Ens atölyeye geldiği zaman gözleri | dam de Chamfremeuse'e misafir | tkincisi kitabhanelere aid ödenek farkm iadesi takarrür etmiştir. Ta titüsü mezunlan bu konuda unuyaşlı, burnu ağlamaktan kızarmış | oUrak yeni gelen ve etrafta çok ' lerdir. Kütübhaneler müdürlüğüne mam!... tuldu. bir halde idi. Bir çok tereddutler Mâka toplayan bir kadrndı. Önümüzdeki yıl. demek, Türki| 932.283, Millî kütübhaneye 258.880 Eğitim Enstitüsü merunlarmdan den, sonra. öfkeli hıçkırıklarla, pan Fernand de Grenz bana: ki. topyekun 1,192.163 lira veril yede fiatı değişmiyen bir şey bulu çok değerli öğretmenl=r, çok değer car taoirinin. kendisini yüz üstü miştir. Bundan maaşlar ve ücret nacakür. O da okiü kitebıdır. Okul Arkast Sa. 7, Sü. t de (ArU; sı . aı ) bırakıp gittiğini, Capueines dekı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle