Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
hrf I CUMHURİYET 5 Mart 1955 I f D İj Ş Ü N € L E R I ABAMTAN ABAHA... Haysr iş!er;m!zdaki ahenksizük ayırseverlik işlerimiz; ideale yakın olmaktan çuk uzaktır. Hastaneden yarı çıklak taburcu edilen bir Karadenizli, bize mektub yazmış: «Ustüm başım yok, vapur parası bulamıyorum, halsizim çalışamıyorum, köyiime de dönemiyorum, ben neyliyeyim?. Filânca adresteyim, perişanım, bana biri yardım etse de tekrar hastalanmadan selâmete ulaşsam...» Ev^elâ bu mektubu dercetmemek istemiştik. Zira, belki bizim de, hayırst\ erlerin de iyi niyetimizi kötüye kullananlar olur diye, bu gibi «yardım düeyen» yazılan Okuyucularla Başbaşa sütununa koy mamağa gazetemiz prensip itibarile karar vennişti. Fakat bunun aynı zamanda vicdanî bir hizmet ve hayır hislerinin nabzını yoklamak olacağını düşündük. Imza ve adresi gizlemek suretile nesretti&ini^ SOS nameye cemiyetimizin şefkatinden, giyecek ve para zuhur etti. Demek çok şiıkür. bu mutlu pınar bizde kurumuş değildir. Fakat suyu kanala sokulmamış. Medenî her memlekette hastaneden nacar rıkanlarla mukayyed olacak ha>ır cemiyetleri türlü mezheb ve meşrebe göredir ve birbirlerile yarı^ırlar. Bizde ise, bir bedbahtın şifa yerinden kiiyüne ü^ümeden ulaşabil mesi işte maalesef böyle tesadüfe bnilı... Bursada Koza hanında 269 numarada Bay Rıza Ilova isimli okuyucum, bana, şöjle bir mektub göa dermiş: Blr dolandıncılık idHüseyin Çelik isminde biri. apartıman ve arsa vaadile 42 vatandaşın 63.000 lirasım dolandhrmış Müddeiumumîlik ve polis. cüretkârane bir dolandıncılık iddiası etrafında tahkikata başlamıştır. İstiklâl caddesi Narmanlı Yurdu Hüseyin Çelik müessesesi, bundan bir kaç gün evvel gazetelere verdiği bir ilânla 1500 l'ra peşin veren ilk 100 müşteriden 8 ine Beyoğlunda istiklâl caddesi üzerinde birer apartıman katı. 92 kisiye de kur'a ile 80 metre murabbahk arsa dağıtacağını bild!rmiştir. Bu ilân üzerine. yüze yakm vatandaş, müesseseye başvurarak 1500 er lira yatırmış ve makbuzlarmı almışlardır. Müşterilerden iki kişi. yapbğı tahkikatta, bu müessesenin arsa ve apTtıman dairesi olmadığını tesbit etmiş, birer dilekçe yazarak dün akşam Müddeiumumîiiğe başvurmuştur. Ufak para buhram Şehrimizden ufak para toplayıp yüzde 1020 fazlasile satmak üzere Ankaraya gönderenler var Memlekette ve bilhassa AnadoluBu ihbar üzerine, keyfiyet der da ufak para buhranı başgös'.erhal Emniyet Müdürlüğüne b ldiril miştir. Şehrimizde ufak para topmiş ve harekete geçilmiştir. Hüse layıp bunian yüzde 1020 fazlasile yin Çelik yakalanarak dün Emnisatmak uzere Ankaraya gönderenyet İkinci Şube Müdürlüğüne ge j vaıdır. Hükumet bu buhranı tirilmiş ve ifadesi almmıştır. Hü j " iç n yeniden ufak para seyin, verdiği ifıdede, 42 k.şiden '• i bastırrrsyı kararlaştırmış ve Büyük 63.000 lira aldığım ve paraları muh Miilet Meçüsine sevketmek üzere telif bankalara yatırdısını. sadece bir teklıf hazırlamağa başlamıştır. içinden 100 lira yediğini söylemiş İ Aynı zamanda çeşidli para şekıl'etir. Bunun üzerine, bütün banka i rinin de ıslahı düşünülmektedir. lara birer yazı yazılarjk, Emniyet Para işlerini incelemok mjks?d:le çe paralara elkonmuştur. ! Avrupiya giden istanbul DefterDefterdarlıktan istenen bir medarı Şefik Kâzım ve beraberinde ze murla polisler. dün gece Hüseyin vatın dönüşleıir.de bu hususta bir Çeliğin yazıhaneçinde ve evinde bir kprara vsnlacakt.r. arama yaparrk bütün matbu veKâmran Görgiin ve Sedad Erkoğlu şikaları musadere etmişlerdir. Ikinci bir elektrik santralı ile taDolpndırıcıhğın neticesi ancak. biî gazlat IÇJI şehrimizde bir gaz musadere edilen evrakm ve mak tasfiyehaaesi inşasını tetkik etrnek buzlarm tetkikinden sonra anlaşı üzeıe bazı Arasrikan ve Avrupa lac:ktır. fabrıkalarmda temaslarda bulunan istanbul Elektrık ve Tramvay Idaresi Müdürü Kâmran Gorgün, Belediye reıs muavini Sedad Erkoğlu Öğrendiğimize göre. şehrimiz değîr ve Elektrik fen müdürü Numan mencileri francala imaline mahsus un i <} ü n gönderd kleri bir telgrafU cularda çuval başına 50 kuruşluk bir fiat j indirmesi yapmışlardır. Buna gore çu ma günü geceyansmdan " sonra Isvalsız unlar 36 lira 75 kuruştan satıl tanbula varacaklarını bildirmişlermaktadır. dir. Heyetin dün gece sabaha karDiğer taraftan, son günlerde serbest şı şehrimize varması beklenilmekte buğday pyasasında fiaüar bir miktar j idi. Heyet, Çekoslovakyadaki Degerilemistir. mir Perde gerisi devletler merkez Şeker satmıyan bakkalların ihbar edilmesi isteniyor Bazı mmtıkalarda blr kısım bakkalların vatandaslara şeker vermediklerl ve el altmdau fazla flatla satış yaptıkları tesbit edllmiştlr. Bakkallara .ihtlyaçlanndan fazla şe ker vertlmektedlr. Vatandaşların şeker vermeyen bakkalların isimlerlnl, Vali Muavlnl Asım Büyüklü'ye ve İktlsad Müdürü. Müzaffer Akün'e bildlrcneleri Vallllk tarafmdan rlca edllmekte dlr. Tanzım satışı yerlerlne de bol mlktarda şeker vertlmesine devam olunmaktadır. Diğer taraftan Beledlye Murakıplan da bakkalları sıkı blr şekilde kontrol etmektedirler. «AOcol ve Trafik» mevruunda tartısmalı bir toplantı TeşilSy Cemlyetl Gençlik Şubesl, İgtanbul Trafik Polis Müdürlüğu İle müştereken 9 mart çarşamba günü sa at 14.30 da Emlnönü Ögrencl Lokallnde tartısmalı bir toplantı yapacaktır. «Alko! re Trafik Emnlyetl» mevzuunda tertlplenen toplarrtıyı.'Vall Ord. Prof. F. K. Gökay blr konusma İle açacak ve müteakiben İstanbul Trafik poll» müdürü Orhan EyüboÇlu, Dr Rrdofan Noyan, Prof Nunıllah Kıınter ve Beledlye Trafik mütehassı sı Plkret Evliyagil mevzuun muhteVI cephelerinl belirteceklerdir. Konuşmnlardan sonra, blllm kurulu tarafmdan dlnleyicilerln suallerl cevablandırılacak ve konunun münakasası yapüacaktır. Değirmenciler francala unlan fiatında indirme yaptı bugdaylar 38.5 kuruştan satıhrken b u ı , , , , , . . gun 36.5 kuruşa düşmüştür. I temaslarda bulunmuştur. Aynca lüks Polatlı kuruştan da muamele gören I lib olmuşlardır. Keza 41 mallar 39 kuruşa in Yugoslavya firmalan da bu işe t a miştir. Şişhane otobüs durağı değiştirildi b,fs7r ^ l 5 mal1! ler:ndeki sanayi müesseselerile de Trafik Mudürluğü Şişhanedeki otobüs durağım Perapalas durak yerlne bir dakika mesafede bulunar. bir mnhalle nakletmiştlr. Tramvay ve Elektrik İda deTramvay ve Elektrik İdaresi işçileri bugunden itibaren ikramiyelerini resi buna itiraz etmektedir. almağa başlıyacaklardır. Idarenin daDiger taraftan, Bulgurlu halkı Üskü ğıtacağı ikramiye mîktarı iki milyon dar otobüslerinin Bulgurluya kadar iş liraya yakındır. İdare. aynı zamanda letilmesini istemektedir. Tramvay İda Usküdar Tramvay İdaresi memur ve resi aradaki mesafenin ancak 6O0 met mustahdemlerinın 35 000 lira tutarındaki reden ıbaret olması dolayısile buna ikramiyelerini de verecekür. imkân bulunmadığı cevabını vermıştir. Tramvay ve Elektrik İdaresi işçilerine buşriin ikramiye > veriii,\ or Hüseyin Ragıb Baydurun Şevket Mocan aleyhine bir dava cenazesi paznrtosi günü Eskl Milletvekillerlnden Şevket Mocan, nıhsatiyeslz inşaat yaptırdığı ıd gciiriliyor dlaaile 2 nci asllye ceza mahkerr.eslne Geçen cazrr Loncrada vef.ıt eden vertlmlş ve duruşmasına dün başlan I.onrira Buvıık Eiçımiz Hüseyin Ragıb mıştır Dava, bazı hususlarınn Beledl Baydurun cenazesi pa?artesi günü saat ye lmar Işlerl müdürlügunden f 15.30 da bir askerî ' uçakla şehrimıre ması lçin başka güne bırakılmıştır. getırilecek. törenle kaldırılarak Feriköyündeki aiîe mezarlıgına defhedilecektir. T A K S İ M BELEDİYE O A Z İ I M O S U N DA YEMEKLI SUARE Fransız mek.eb gerr,;i Jeinne D'Arc ile bir lefakat gemlsı bu ayın 14 unde limanımıza gelecekler, 20 marta kadar kalacaklardır. «Jeanne D'Arc» mekfeb gemisi limanımıza geHyor Sudkostik darhğı yuzunden sanayi erbabı son gıınlerde zor duruma düsmüştur. Öğrendiğimize gore, Sümer | bank Umum Müdürlüğunce ödunç kaydı ile büyük sanavi erbabma 150 ton kadar kostik t?hs'si kararlaştırılmıstır. Sanayi Umum Müdurluğü de bu tahsise aid tevziat liste^ini hazırlamıstır. İthalât yapıldığında ödunç alınan kostik sanayicilerin istıhkakından kesilecektir. Diğer taraftan, Ticaret Vekâletinin küçük iş yapan SHnsyicil«re de bugünlerdc bir miktar tahsis yapacağı umulmak'sdır. Merhe * t .. nın dün r.eşretüği • r=nora ?*<>, ledaitıMtkJ raramızın nııkt=rı 1 566 3«3 259 !irad.ır. Büyük sanayicilere kostik tahsis ediliyor Bu • üniversite bizim üniversıteinVazan ^a****^^**»!»», profesör namzedinin ahiâkî ve söy lerden biri değildir; zaten herkes sanî tarafı anlaşılmış olacağım bi'ir ki bizim üniversiteler feryad îüyor. Meselâ çekingenlikten dolaetmek şöyle dursun sesîerini büe yı «ayağmı halıya kaptıranlar». yükseltmezler. Halbuki yükselt«şapkasmın üstüne oturanlar» ta^ mek içi n sebeb de pek yok değil. lebenin karşısında sıkılır ve bazı Bir profesörün kitabında Osmanlı Halbuki Fransada bu iltimas zi hasır kJdığı gibi bütüa fakülte ho kere de alaya ahnırlar. İşte bunun ordusu, Osmanh Türklerinin idare yareti tıpkı Fransız Akademisi nam calarına da teşmii ediİir ki o vakıt evvelden malum ohnası için namadamlan en müstehcen, kalem ile zedlerinin yaptığ'. gibj şiddetle tu biçare namzed .seksen kapı çalmak zedlik ziyaretini iyi görenler varyazılmak değil insan bir mecdır. tunmuş bir usuldür. mecburiyetindedir. Bu müracaat üüste tekrar edemiyeceği tabirlerle Bir diğer gene profesör ise seçim İşte bu etüdle pek alâkadar zerine şube azası tcplanarak gizli tavsıf olunuyor. Bunu goren bir do I , . „ , ,, , , . . „ rey ile müracaatin kabul veya red usulünün pek muvafık oldugunu çent profesöre şiddetle hücum ve j bir Fransız haftalık gazetesı Parıa, .. . , , .. . .. te hocalar arasında bir anket yap dini kararlsştırır. İş henüz bitnıe ve fakat tatbikınm yolunda olmanihayet iş adliyej'e kadar intikal mağı düşünmüş ve edebij'at ' r e miştir; tam kadrosile toplanan fa dığını söylemiştir. Namzedin taleediyor. Böyle ilmî yazlardan çıkan ilim fakültelerinin sabık veyahud külte meclisinde şubenin r^si bir binin ilkönce İngilterede olduğu meseleler için üniversite türlü türfaal hocaifrma rr.üracaat etrnis rapor okur. Bu rapor insanlar için gibi mahdud sayıda azası olan bir lü meclisleri, kurulları, kurumları ve «1933 tenberi âlimlerimiz ara mümkün olduğu kadar bitorafane komiteye gönderilmesine lüzum ile iş adiiyeye düşmeden evvel nesında Nobcl mükâfatı kazanan ol dir. Namzedlerin isjmleri elifba sı v o k t u r B u komitenin işini profeden alâkndar olmuyor acaba? madı, eğer Fransjz üminde rasile dmimijür. Bu namzedlerin s o r u " i h t l s a s § u b e s i P e k a ' â yapa3 r u Bizde tuhaf ve manasız darbıme bir buhrân varsa biı buhranm sebütün ilmî arastırmalrrmı zikre ' ''' ^ profesörün fikrince namsel olacak tierecede yayılmış bir bebini Üniversite profesürîerinin der ve ilm> ve ahlâkî mDhiyetleri zedlerin çok olması daha iyidir ve söz vardır: «Bir hâdisenin şuyuu iniihsbında arayacağız» diye ferhakkında raporda malumaf verildi namzedlik ziyaretleri de yukarıki vukuundan beterdir». Bu demaktır yad kop?ran o mülâkatı neşretği gibi namzedin kaç rey aldığı da sebeblerden dciayı lâzımdır. Mülâki bir ock hâdi=elerin gizli kalması mistir. Otuz sene Sorbonne'da dars zikrolunur. Eğer reisi, nrmzecii met lîat yapanm şu suali nazan diktercih olunuyor Fakat düşünülmü j v e r dikten sonra çekilen hadecek veyahud çürütecek ise ! kate çarpıyor: «Kıymetli bir namyor ki o hadise gizli kalm^kla fe Mösyö Charles Bn.ıncau zedin yerir.e ilim ve fikir itibarile simdıki caatinden hiç bir şey kaybetmiyor, intihpb usuîünü şöylece izah • edi iıvd ett'ği nutuk herhalde mutedil zayıf biri seçilirse ne olur?» Buna lis^n ile söylenir. Bundan son cevaben gene profesör yüksek debi'âkis herkrsin daha ziyadc teces yor: ra namzedin gerek diğer şube ğerde bir namzedin reddedildiği süsünü harekete petiriyor. G~zeteBir kürsünün herhangi bir se ler Erasındaki dostlalrı sıra ile şörülmemiştir diyor. lerin bu ilmî bshislerde ek=eriva, beble boşaldrâm isiten ve kendini ?öz abp konuşurlar. Fakst bu koüstünk'irü verdikleri havadisler Politikanın tesiri var mıdır suailim merkezlerimizin haysiyetini ilmî kudret ve salâhiyet sahibi sa nu=am1arm meclis azasını tesir al line her iki prcfesör bunun Paris yan kimse evvelâ . tercumeihalini tır.da bırakmıyacak tarzda söylensarsmıyor diye iddia edebilir mif :1< Üniversitesinde mümkün olmadığı yiz? İşte bundan dol?yıdır ki o ilim ihtiva eden bir istida ile dekanlı mesi sîrttır. Nih?v?t ıki e m»r •=gal eynasmda Maarif Nazırı olan ğa müracaat eder. Dekan bu mü lisinin yanandan fazlasmm revini merkezlerinin bu havadislerinin bu edenîer Abel Bonard'ın tamimlerine kubcbda yapılan tahkikat netieesinde racrsti biitün melîuflar ile kür^ü yani mutıak ek«!eriyeti lak asılmadığı, hattâ yırtılıp zâhir olan doğruluğu veya yanlış niin aid olduğu subenin reisina aldıklan reylcr ile beraber Maarif sepete atıldığı ile sabittir digönderir. Bu evrakm birer sureti Nazuına arzolunur. Nazar bynlarlığı ve şümulü rnkkında beyanatta ye cevab vermiştir. Müstakil bulunmasını bütün il'rn mensubla ?ubenin bütün azasma dağıtıhr. dan şimdiye kadar câri oUn an ve liberal üniversite işte buMeselâ eğer edebjyat hoca'ığı için aneye göre en çok rey alanını serı beklemekte haklıdır. na derler. Bazı memleketlerde menamzedlik kojnnak istiyorsa yirmi çer. selâ Amerikpda çok kere profeBu bahsi burada keselim de ferPrris Edebiyat " fakultesinde, es sörleri Ünivers te vakfınm mü»ekisiye bu müracaat bildirilecektir. yad eden Paris Universitesinin der Sonra ziyaretler baslar: namzedtn ki profesörleri Charles Bınjneau bu vellileri seçer. Bu halde seçim andinden kısa^a bahsedeüm: Çünkü tahammülüne göre bu i]f;mas zi seçim ziyaretîerini pek lâzırrı gö cak hal ve tavır gibi dış delillere bu derdler kıssasından biz de bir yareti yalnız şube jeflerine mün rüyor ve bu ziyaretler sayesinde dayanmış olur. Fransada ise prohisse '''karabîliriz. Amerikada Şifesör seçimlerinde siyasî ve iktikaeo Üniversitesinde hocahk eden sadî tesir altında seçim yapılmaz. Andre Weil adında bir Fransız Yalnız arzuya şayandır ki namzedprofesör La Nouvelle Revue fr?nlerin arastırma çalışmalarına ve çpise mecmua^m^a resrett'^i bir ders verme kabiliyetine daha ziyaetüdde Fransız ilminin bir buhran Temyiz Mahkemesi ikinci reislerinden Cemal Köseoğlu de ehemmiyet verilsin. gecirmekte oldu§und?n b?hisle butarafmHan ha^ırlanan nun sebebini profesörlerin seçim Bir fizik profesörü de profesöru?ulünde buluyor ve bu usulün lerin yalnız akademik meslek mün kökünden değiştirilerek İn<!İlız!erin tesiblerine hasredilmemesini de scrm usulünden ilham alınmasmı haricdeki ihtısas erbabından da hoadh eserin sekizinci tab'ı basılarak cildsiz 1250 kuruş fiyani profösörlerin ir.tih^bmın bica alınmasını tavsiye ediyor. Pierre atla satışa çıkarılmıştır tarafl'k ve selâhivets'zliöi olan küAugier ismindeki bu profesör çok Kanunun en son tndillerini. en ypni içtihadlnn. B'bliçük komitelerle bırakılmasmı tavKavanı dikkat bir fikir daha beyan yografik malumatı. faydah hir çok notlan ve ilgili mühim siye ediyor. edivor: o Profesörleri neden bütün kanunları ihtiva erien bu eser, (Hemp şartlı olarak müellinrofp=örlprden mürekkeb meclis Bu selâhivetsiz ve bitaraf krmıte finden istenilebüsccği gibi İstanbulda Ankara caddesinde intihab etsin? Meselâ bir matemabir kürsüye hoca intihrb ederken bu Cihan. Ünivcr?ite ve Ankarada Ulus'ta, Çânkaya Kitabevtik hocasının intihabında nebatıt eksik .taraflarmı tamam'amsk için lerinden de tedarik edilebilir. hocasının reyine ne lüzum vardır? mutlaka milletlerarası ilim âlemı(Bizde memleketi, kanunları, inne müracsat ederek topladığı rey«rnları henüz bilm'yen ecnebi holerden istifade suretile secimi yacalan değil ilmî. hattâ idarî intipacaktır. Böyle bir usulün mahihab hakkı vermekte ısrar edenlerin yet ve kıymefi hakkında bir sey kulaklan çınlasm). Veihasıl fasöylemek güçtür. Çünkü İngi'torekültelerin, üniversitelerin ıslahatı ye uyan herşey Türkiyeye, Franeirer yapı!acaksa bu ıslahatm kendi saya hattâ a^Tiı dilden konusan icinden, gelmesi. e.n mübim şarttır. Arnerikaya t)île' trvmuydr. •Fskst Büyük Fransız mat»rn'tiko;si İngilterenin pek doğru ve keskin profesör Çartan yalnız mütehassısbir kaidesi var ki onu beğenmelar tarafmdan secim yapılmasmı mek kabil değiidir. Profesörlük dcâru tulmuvor Bi'tün bir f^küınamzedleri srasında kendilerini te meolisinin irtih?b'nın daha biintihab edecek komite azalarına tarafane cl?ca?mı i^^ia edivor. O «namzeJIik ziyareti» denilen yani da narrze^'ik kovm=k ve ziyaretintihab için rey toplamak üzere bir 'er yapmak alevhin^cdir. Ünivertek ziyaret yapmış, olanlar bile nam site namzedi kendi bulmalıdır, dizedler listesinden derha! çıkarılır. yor. üniversitenin feryadı H A. ABNAM ADIVAR 1 Yeni Çıkan Eserler: Haşiyeli Türk Ceza Kanımu Amerikadan Türkiye için ayrılaa ve sosyal kalkınmada istimalı mecburî olan hayli kabarık bir parayı, Türkiyede kullanacak müessese bulunmadığı için veremiyorlarmış. Ilk akla gelen Kızılay da tatminkâr değilmiş. v.s. Kızılay muayyen bir hedefe değil de ihtyaca göre yardımlarda bulundıığu için belki bu tesis için matlub cevabı veremez. Fakat... Bizim bir teşkilâtımız var ki, öksüz çocukları sokaktan toplar, besler, yetişt'rir, okutur, ama muayyen bir yaştan sonra da tekrar sokağa bırakır. Çünkü ana nizamnamesi bir yaştan sonraki çocuklara bakamaz: Bu, «Çocuk Esirgeme Kurumu» dur. Anasız, babasız kalıp, bazan evden, bazan cami önünden veya köp rü altından alınmış bu yavrul?r, konforlu, bazan da kaloriferli \e ranza veya karyolah odalarda yüt annelerin ve doktorlarn h'ma Psinde tam manasile şefkatle, naz'a yet.ştirilir (Bizim Bursa teşkilâtının bu şekilde çahştığına şahidio . Mektebe ve zamanı gelince, bir y • re sanat öğrenmeğe verilir. Fak on, on iki yaşını bulunca tüzüğe göre, Kurumla ilgisi kesilir. Kalorferle ve.m&nevî alâka ı'e yetişmiş bu çocuk sonra ne oluı? Bir yer mi bulur, yoksa tekrar köprü altına mı düşer? Orası belli değil, yahud bendeniz bilmiyorum. Acaba bu tahsis edilen yardımm ihtiva ettiği milyonlar bu çocuklara, onları kurtarraa işine hasredilse matlub netice hasıl olur mu? Takdiri zatıâlinize bıra"kırım. Tedavüldeki paramız • ^ T E Tl NOIRE Dün limaiımızdan ybancı memleketlere 609 405 Ira tutarında mal sevkedMmiştir. İhrac olr.nan millar arasında b?lmumu, kepek. halı. bars.ık ve yaprak tütün bulunmnktadır. Dün Iimanımızdan yapılan ihracat APARTMAN DÂİRESI SUMERBANK NIŞAN, DÜĞÜN ve TOPLANTILARINIZDA G Ü Z E L ve TABIÎ anlarıni7m tesbiti için vf 2 2 O O O MART 5 RECEB 10 FOTO SJtBAH'sn ] 6.28 12.26 15.38 18 05 19.33 4 50 ] 12.25 6.21 9.33 12 00 130 10.45 T E K N I K elemanlarından istifade ediniz. Galatasarav 289 Tel: 40108 göri^ş kabiüyetleıinden doîayı ne j süzvlen dor.uk ışık fltmda ar.cak kadar tebrik etsek azoır. Yüzünün I bulanık birer şekU olarak görünüpek soluk ve bitkin, dudaklannın j yordu. Od?nın lcjlugunda o muazendiseli, bcş'r.m d^ hafifçe eğik ' zrm kanape ve koltuklarm kırmızı kadifeîefi pek şamh bir renk alolduğu gözden kacmamıştı. Tı. j m'ştı. Dışsnda hava tatlı ve yunraU.sula içeri girdi, k?>\ k: ş dd h Kapır.m kapanışını bütün sokak şsk olduğu halde, bu odada, mahişitti. Şirndi oıılrrm yanmda bulu zenler^eki soşuk buhrr gibi. beyaz nup ne kcr.u'tukl~ını işitmek <\n boj£Îı yüksek tavandan sâzülüp can atmıyan bir tek kadm yoktu. kırmızı atks k?ph duvarl".rı kapAma. ne yapsmlar ki bekliyeeeklayan donduıucu bir hava vardı. lerdi. O z= Mrs. Bassett umumiyeüe canlı heyecanh dedikoduya heyecanlı rer.klerden, pTbişelerde kırmalarbaşladılar. dan, fırfırîardan. kordelâlbrdan, biiezik frbn gibi şeylarden hoşlan j * *• d:Jı halde, o gün, bu görüşmeye Mrs. Bassett mis^firini zemin biraz daha ciddiyet verecek şekilve zamana uygun bir ciddiyet ve de giyinm'şti: 0nun da arkasmda j resıiyetle karşıladı. Misafir odası siyah bir esvab vardı. En iyi ipekaçılmıştı. Halbuki âdetiydi. ahpab lisi olan bu elbiseyi altı ay kadar larile çayı her zsman evin arka önce kaymınin cenazesinde giymiştaraftndaki o ufacık, şirin oturrn ti. Elbisenin süsleri bile siyahtı. odasında içerdi. Şimdi misafir oda ö'yie bir taş veya can ışılUsı falan sımn mermer kaplı ocağında güzel yoktu ki biraz şenlensin. bir ateş yanıyor, küçük çay masaMrs. Bassett'in şapkayla pek basının üzerindeki gümüş ve porselen şı hoş değilken, o gün kendinden tckımlara parıltılar vuruyordu. Sadalgah akçıl kumral saçlarımn üsde güneşten halılar sc'masın diye tüne, entarisı kadar rabıtah ve değil, biraz da odaya bir haşmet ciddî, dantelâ ile siyah kordeiâdan vermek için perdeler kısmen çemeydana gelmiş ağırbaşîı bir şapna kilmişti. Gören, şimdi burada ya oturtmuştu. mühim bir vasiyetname okunacak, Ur^ula, sahiden, sıîuııtılı ve yahud da mahrem aile meseleleri bitkin bir halde bulunuyordu ama. üzerinde ciddî bir münikaşa yapıodadan içeri girerken etraf'no bir laeak sanırdi. göz atıp ev sahibesme şöjle b r baOdanın ortasmdaki büyük ceviz kmca gülmekten kendini zor alaı. masanm üzerinde bir fanus. içinde de muzndan çigekler vardı. Camdan (Arkası var; Cumhuriyet'in Edebî Tefrikası: Çevıren: İşlerini karısı bile hiç bümezdi. | Yalnız, birleşik kapİRicînkı suyun bir seviyeye gelmesi gibi, kocasmın o keskin ve sinsi zekâsı ve hayli banker zihniyetı kadma da geçmişti. Ama, ahpablarmdan hiç biri farkında değildi bunun, çünkü Mrs. Bassett de kocasma çok benzerdi: En ehemmiyetsiz şeylerde bile kflı kırk yararcasına dürüst, sözünü bilir, misafirsever. iyi huylu, kanı sıcak bir kadıncağızdı Kocası gibi o da kısa boylu. yuvarlacık bir şeydi GamzeÜ pembe yanakları. mavi gözleri vardı. İnsana pek ahpabca, pek içten gülümserdi. Bütün kibar rrammlar gibi o da mükemmel biı dedikoducu idi ama, bankadaki parası olanların veya bir işe para yatırmış bulunpnlarm hoşuna gitmıyecek bir haberi. >ma yolile bile OISR kimse^•e söv'emezdi. Oyle iken. gene de Mrs Bissett'le mukayese edilince, Anders VAHDET GULTEKÎN olup olmadığmı pek merak ettikleri halde, kendisi bu deıiikofuya hiç bir şey katamyordu. Sordukları zaman. <tmaalesef» der gibi başmı salhyor, bir haber alacak olursa ötekilere de bildirmtkten geri kalmıyacağma dair söz veriyordu. 0nun için, Ursula'dan o pusulayı alınca pek sevindi. «yBrın size anlatacağım şeyler olscak gaüba» diye, bir çok ahpabma haber verdi. Bunu, bir akıbetı h?ber veıir gibi. pek esrarengiz biı halte söylemişti. Ahpahlarma ertesi gün alac^klan hsberin sahHen pek mühim bir şev olacağına dair bir kanaat geldi. Ursula, yürüye yürüye, Mrs. Bassett'in evine geldiği zaman, Engle\vood sokağındaki bütün tül perdeler mahsus sıkı sıkıya 'kapalıydı. Her perdenin arkasmda da, gö^ünü dört açmş, tetikte bir yüz vardı. Derhal dikkat ettiler: Ursula, kendisi için büe pek ağırbaşlı sa>ılac?k şekilde giyinmişti: Arkasında, bab3sının yasmı tutarken giydiği siyah otoman elbise vardı ama, şapkasımn yeni olduğu belliydi: Siyah kadife üzerin» uzun bcncuk işlemeli. çok şık bir şapka. Üstüne siyah bir devekuşu tüyü kondurulmuş ve çenesinin altmdan siysh seten kordelâyla gayet zarif bir şekilde bağlanm:şü Slbisesinin üzerine aldığı, siyah ince yünlüden mevsimlik pelerin de yeniydi. Pek de şıktı: Kenarlarını Ursula kendi marifetli elile gayet zengin bir şekilde işlemişti; düğmelerinin de etrafı billur, ortası siyah taştı. Kapının taş basamaklarından yukan sskin fakat çabuk çabuk çıkmıştı. Ö y ^ k e n , perdelerin arkasından gözetleyenleri kızın üzerindekilerin en ufak noktasını bile gözden kaçırmıyan o harikulâde burg'da çıkan iki gazete de haber ' ' ' . . . bakımından pek fakir .kalırdı. Mrs. Bassett haberin kokusunu almada pek ustaydı. O gün de, aziz ahpabı Ursula Wende'den «kendiSİle kfŞ b a Ş a ? a y 1?™ sohbet etmek» istediğini bildiren bir pusula gelince ortada son derece mühım bir şey olduğunun ossaat kokusunu aldı ve kendisi de bir pusula yazıp yolîayarak, pek candan bir davetle fezı hemen o gün için çağırdı. Çünkü. şehirde artık duymıyan kalmamıştı. Mr Prescoott denen o korkunc ve iğrenc adam Ursula'nın evine iki kere gitmişti. Kötüye yormak iftemedikleri için, kızla muhakkak bir isi oldugunu kabul e^iyorlardı ama, gene de, serf bir dille değilse bile, alayh alaylı sövlentiler oluyordu. Bu arada. Mrs Bassett bütün öu söylentileri, çekiştirmeleri ve imaları dinlerken pek haz ediyordu ama, ahpablan onda da biı «haber» Bir miiddet evvel, bu sütunda, İste dünyanın en meshur ve en «Sosyal işyarlık» denen ismi gibi eski üniversitelerınden biri profesör seçimi icin böyle dü^ünüyor. kendi de modern bir mesleğe dair uzun uzun tafsilât vermiştim. HuBizler ne düşünüyoruz acaba? lâsası şu ki, mese'â batı dünyasınGeçen haftaki «Yeni yahud ilmi uma da kâh dinî, kâh Iâik esaslara göre rizma» adh makalenin ikinci sütıınu çahşan derece derece bir takım nun 28 inci satırındaki edinmeöikçe mütehassıslar yetiştiriliyor. Doğu keürnesi »edindikçe» oftcaM^r. Mttsbet âîeminde de, keza, bunlar yetiştiril yerine menfi kullanılarak nıânavı busbütün bozan bu yanlıştan dolsvı oku mektedir. Bu memurlar, hastaneden bir hapisaneye, bir yetim mekteyucularımızın atfını dılerim. binden bir büyük gara, bir mahalA. A. A. jeden bir köye kadar bütün kalaAndr? Maurnis'nın asıl adını soru bahklar ortasında vazifelendirilmiş yorlar. Enıile Herzog'dur. lerdır. Kastladıklan felâketzedeleri kendilerile ilgili cemiyetlere gönKavga cttiği adanıı odaya kilid derırler. Yahud a ilgili cemiyetleri felaketzedenin J' a ğ">a yollarlar. iiyerek uzun miiddet mahpus Muayyen bir cins bedbahthğa mubırakmıs hatab olacak teşekkül henüz do. Halıcıoğlunda İlaç sokağmda 7 numaralı evde oturan Gülizar Güler, İl mam.şsa bunlarm kurulmasma cav.ıs Gultesiıı Abdaikr.dir Gokpmar ve bş.rlar. Böylelikle. halk.n türlü gaKemal Hosverdi adlarında 4 klsi ki •leleri önlenip; millet, büyük ölçüra yuzunden btrbirlerine girmisierdir. de bir aile olmaça doğru gelişir. Kavga sıraEinrfa Kemal Hoşverdl, Abdülkadlrl odaya kapatarak uzermişte Amerikaluann telâkkisine den kiıltlemlştlr. Saatlerce odada ka jrore, bizde böyle bir içtimaî boş. lan Afcdulkadir, komşulann yardımıle kurtarzlmış ve poiıse baçvurmustur. luk gorulüyor demektir. Biz, hayır Kavgacılar yskalanmış. Kemal hakkın ışlerimizi nizama sokamamışız. Beda hürriveti tahdıt iddiasile takibata reket, bu bosluğun mevcudiyetini gectlmış*"ir. i ananemiz yolile biz de anlıyomz. Bir adam mançal kömüninden ' e bereket nazariyemiz tamamdır. zehirlenerek öMü Çunku biz de dualanmızda «hastaSirkecide Orhaniye caddesinde 31 lara şifa, derdlilere deva. borclulara mımaralı Güven yazıhanesmde bekcı eda,, diye semaya avuç açmasmı lık yapan aslen Goneull 45 yf.sıada İsmail Atılgan, dun sa'nah odasmca bı!ır:z... yaktığı kömürden zehtrlenmlştir. EsLâki n elbette işi Allaha bıraknaf hastahanestne kaldnlan İsmail çok Eeçraeden ölmuş, hâdise etrafmda m?y:p şu «Sosyal işyarlık) mesleg'm eie a!mak, onun genel kurmatahkikata başlanmıştır. Eir çocuk kayııar su tenceresine yını yaratmak gerek. Bu gaye ile, butün mevcud hayır cemi^etierinin düşerek öîdü münıessülerinden mürekkeb bir Aksarayda Alımediye semtinde otu kon£e toplamak yerinde olur. ran ÜEtün Özmeral Ismlnde 2 yaşınc*a fclr çocuk odada oynarken l^\n^e Bahsi geçen yardım gösteriyor ki k?ynar su bulunan tencereye duşmııs b'.mun zamanıdır. Demiri tavında nıulıtellf yerlerinden yanmak suretile dövmeli. ö'.müştür. Eski manadaki «Evkafı IslâmiSaintBenoit Fransız Lisesinde ye», geçmis. asırHnn icabına göre musamere I b r < h^ ırseverlik ve sos'al : svarDün akşam SaintBenoit Fransız Li I'k srenel kurmayı» nı çok 1 | la? sesinüe seckin bir davetli topluluğunun tıvoıdu .. . katıldığı guzel bir musamere verilm'ş ı tır. Türk eîebiyatı öğretmeni Muazze; ' Ye"i 7^rure*!eıe cevb vereni de Özbekin tertibled'iği türkve edebî tem | kurulmalıdır. Zira bu noksanı Asılde öfirencilerin gösterdıkleri başarı meriknlıhr eöriivor ama, bizim her lar hazır bulunarjar tarafmdan çuk °i;nlui ihtivclanmız büsbütun takdir olunmuş ur. bağır bağır bağırıynr. Denizcilik Bankasmdan d"un şu mektubu aldık: «Gıze enizin 1 mart 1955 tarihli nüshasında birinci sahife ve birinci sütunda çıkan «Direk meraklısı liman reise.j fıkrasında bahsedilen ikinci direğin Niishası 15 kuruştnı hükumetimizîn yeni tasdik etmiş o! i luıkıve Haric duihı 194S tariMi bfynelmilel <DenizJe \bont ,eraıt; Lirs Ki mal ve can emrriyeti» nizamnamesinde ! 42 ıic taleb edilen bir tedbir olması itibarüe ' SeıeılB A.ltı avllk 22 D(l gemüerimiz tamire alırıdıkça peyderp»y Ot iVlıK 12 c K ilâve edilmek suretile sevrüsefer emn:81ı t M ı » . r>l yeti ter"in edümektedir. Şehir Hatları Isletmesine büyük bir kulfet tahmil I) İ K K \ I etmemektedîr Keyfivetin yuk^fida belirülen şekilde tavzihini saygılarımızla 'ff^ ı »n* »treOitsif rica ederiz.» ll&rüaıdaı Denizcilik Bankasmın bir açıklanıası