27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İKf CUMHtTRÎI 10 Temmnz 1994 T.M.T. Federasyonu kuruluşunu kutladı 38 üniversite ve yüksek tahsil talebe teşekkülünün iştirakile kurul muş olan Federasyonun 40.000 üyesi var TürVye JIıllî Talebe Federasyo tırmak. Türk devrimlerini yurd ti'j. kLruluşumın vedınci yılciönj içinde ve dışmda tanıtmak. ona aymiinü dün saat 16 da Cağaloğlunda kırı teşekküllerl e raücadele etmekki Lokalınde torenle kutlamıştır. 1 tir » Vali adına Mehmed Ali Çeltiğin Vali muavini Mehmed Ali Çeltik. Federasyona bağlı talebe teşekkül kısa ve heyecanlı bir hitabede buleri temsilcilerinin hazır bulundu^u lunarak: törene Şehir bandosunun çaldığı «Sizler Türk milleünin ümid İstiklâl marşı ile başlanmıştır. ve istikbalisiniz, kafa ve kalb ene.rFederasyonun ikinci başkam Vajisisiniz. bilhassa adaletinizi Türk hld Yılmaz, teşekkülün kuruluş mılletinin hayrma harcamalısınız. gayesini belirten bir konuşma yapBinanız Türk fienclerine uğurlu olmış ve ezcümle demiştir ki: sun.» demiştir. eFederasyonurauza bağlı 38 Federasyonun ilk başkanı Zıya Üniversite ve Yüksek Tahsil Talebe teşekkülünün 40 bin üyesine hi Kaya, kuruluşa aid hatıralarını, tab edıyorum: Kuruluş bayramınız anlntmış ve Federasyonuna verilcn C. H. Partisinin eski tl Merkez bikutlu olsun. Teşekkulumüzün gayesi, talebe nası için, teşebbüs ve tahsis edennin kendi davalarma ilçilerini art lere teşekkürlerini bildirmiştir. IMI ıııılıimüllllliül'lüllllllllllllllllllllllllllllllllllıımııııu Kadın ticaretile mücadele Ahiâk zabıtası bazı randevu evlcrini bastı; kadın ticareti yapanlan suçüstü yakaladı S 0 H B E T 1 Münevverler ve Politikacılar A. Yazan: ADNAN AD1VAR gene küçük boyda münevverlerin omuzuna kalıyor. Fakat Fransız fıkracısı bu münev\,'erlerin de politikanın gidişinden mes'ul tutulmasma hayret ediyor ve diyor ki «Bizlerin politika işlerinin yürümesinde veya yürümemesinde bu kadar kat'î ve kötü tesirimiz olduğuna dair okuyucunun sözleri bazı anormal münevverlerin belki hoşuna gider. fakat diğerlerini mahzun eder. Çünkü bu münevverler kendi tavır ve hareketlerinin, yazılarmın okuyucunun zannettiğinin tamamen aksine tesirler yaptığına •îaffet ve samimiyet ile kanidirler». Fıkracınm bu sözleri bugün aşağı yukarı «milletlerarası bir kalemden» çıkmış gibi değil midir? Şu yaşadığımız dünyada politika işlerinin gidişinde nüfuz ve tesiri olamadığından şikâyet etmiyen küçük veya büyük çapta kaç memleketin kaç münevveri vardır. Eskiden böyle mi idi? Bir büyük başmuharrir çıkar bir kabineyi devirir, bir diâsri çamurlara bulanmıs bir kabineyi pirüpâk ederdi. Bundan dolayı bir dostum bana ikide birde «Nerede münevverler? Neden susuyorlar?» diye daima serzeniş eder. Halbuki büyük çaptaki münevverl^r müstesna, küçük çaptakilerin pek sustuğu yoktur. Onlar susmuş gibi göziiküyorlarsa kendileri yazıp, kendileri söyleyip, kendileri okuyup, kendileri dinledikleri için birşey yaptnıyor gibi görünüyorlar. Bakınız Fransız gazetecisi bile ne diyor: «Okuyucumuz emin olsun münevverlerin nüfuz ve tesiri tamamen sıfırdır. Münevverler tabiat ve hüviyetleri itibarile, vazifeleri, nıeleke ve mümareseleri, yahud da iptilâlan ve bazı kere de sırf zat ı meselenin güzelliği ilcasile düşünürler, hükümler verirler, ihtarlarda, ifşalarda bulunurlar, protesto ederler, kabahatler bulurlar. Bunların tekrar tetkik etlilmesi, izah edilmesi, yoluna konulması için hükumete hitab ederler ve nihayet bu meseleler hakkında ahlâfın (yani bizlerden sonra gelecek neslin) nazan dikkatini çekeı'leT. Belki kimbilir, bu suallere yalrilz gelecek nesiller cevab vereceklerdir. Gene okuyucular emin olsunlar ki bugün hükumet ile münevverler arasında aşılmaz ve su sızmaz bölmeler varrlır.D «Fakat bana diyeceksinlz ki arametlere devamlılık ve mes'uliyet gibi iki en lâzım çalışma vasıtasından istifadeye vakit bırakmıyorlar.» Bu mektubu yazan zat gazetecileri pek sevmiyor gaüba; onlan «Intellectuels au petit pied» gibi bir tabirle tavsif ediyor. O halde acaba büyük çapta münevverler (artık isterseniz bunlara sadece mürvevver değil de «mütefekkir» de diyebiliriz) kimler olacak? Akademi âzası, üniversite hocaları mı? Onlan gazeteciler gibi pek mes'ul tutmuyor. Eh, yanlış da değil ya, o büyük zatlar ilmi ilerletmek gibi beşeriyet çapında mühim bir vazife ile meşguldürl.?r. Refah ve teminat içinde laboratuarlarda. enstitülertle, muayenehanede, atölyelerde, ticarethanelerde ve zaman zaman Avrupa ve Amerikada toplanan türlü kongrelerde çalışıyorlar. Sonra da onlan hükumet zaman zaman talimat, beyanat ile ikaz eder: «Sizler gündelik siyasî meselelere kanşmaym.» Onlar da ne yapsmlar karışmazlar. Binaenaleyh böyle tenkid veya rehberlik vazifeleri yoktur ki mes'ul olsunlar. Binaenaleyh iş ff 1 ABAHTAN ABAHA... Haddini bilmeden haddini bildirmel* blamıyor on haberler arasında belki gözünüze çarpmıştır: İngiliz kadınlan. eti pahalandıran kasablardan aliiı verişi kesince fiat eski haddini bulmuş... Kasablar da haddini bilmiş! Vaktile: «AgloSaksonların. esbabı faikiyetin isimîi bir kitab vardı. Serlevhası mevzuunu üzetliyor. Bilhassa bu gibi şuurlu hareketlerin İngilizlere bir üstiinlük sağladığl muhakkaktır. Meselâ ben İngilteredeyken duvarlara viski ilânlan asılıydı ama. bu millî içki İngilizlere hiç satılmıyor; döviz tedariki için 'münhasıran ihrac ediliyordu. Alış1 kın İngilizler ne homurdanıyor. ne yalandıklarını belli edivorlardı. Biz se bn Şark ülkelerinde, snobizm yuzünden, viskisiz edememekteydik. İngiliz Lordunun kuüanamadığinı, şişesi 36 liradan ve daha pahalıya alıyor; can yongası dövizimizi bu uğurda veriyordtık. Hâlâ da bulsak, eskilerin tabirile "bezli nakdinei can» eylemeğe Hazınz. Genc iki üç sene evvel gormüştüm: İnsrilizler eti gün aşırı yiyorlardı. (halbuki gidalaruım temelio et teskil eder.) Jambonu ağızlannı koyamıyorlardı. (Halbuki İngilfere. nin dnmuzlan meşbnrdur.) Sabuno, cikolatayı vesika ile alabiliyorlardı. (Halbuki temizliğe düşkiindürler vo cikolatayı iyî yaparlar ve severler.) Şu meshur hikâyeyi duymuşsnnuzdur. Bizimkilerden biri Londrah garsona lutfetmeğe kalkışmış: Ben artık İngiltereden gidiyorura. Kullanmadığım vesikalarımı size bırakayrm da istifade edin! Teşekkür ederim, lutfedin. Garson kabullenmiş vesikalan ama, kullanmak hakkını kendind« görmediğinden dc'ıal yırtıp atmış> Ferdî 7enginl:ği' bazu kuvvetine. mevkiine gü\ıenmej'ip cemiyetin şartlarına razı olmak!... ݧte bizim gıpta edeceğimiz faikiyet sebebleriEğer bugün rarurette kıvranıyorsak; eğer hâlen zeytinyağı 350400 arası ise; hattâ bugün şeker buhranı bu derece hâd ise. hepsinin ana sebebi, o gıpta edilesi zihniyette ohnayışımızdır. Az miktardaki mah kaptşıyoruz, vnrguncunun ekmeğino yağ süriiyoruz. Evvelâ hükumetçe, belediyece işleri tanıim edemeyişimizden dolayı kahahatliyiz. Çünkü Türkiye ölçüsünde bolluk iktisadiyatmda değil, darlık iktisadiyatmda ya^adığımız, gün gibi âşikârdır. İngiltere bile serbest rekabetle hayatı ayarlamaktan vazgeçerek bir tanzim rejimi içinde on küsur «ene yasamış. ancak neden sonra bir dereceye kadar ferahlarmşken: Wz kendimizi son A*nerika saydık v* sayıyoruz. İneği taklid eden kıırbağaya döndük. Üstelik gülünç oluyoruz. İktisadımızm tarraka ile top atışı, serbest rekabet sanemine boşuna ibaderimiz jüzündendir. Bir çok madrlelerde adeletli bir tevzi lâzım. eİ7em... Hükumet ve beledijcler bıınu ne kadar çabuk idrak etse millî düzen ve fakir halk o kadar az zarar görecekrir. İkincisi: Abali olarak. «kullanamıyacağımız kadar mal biriktirmekn ve «pahalanan mala hücıım etmek» huyumuz dolayısile kabahatliyiz. Şckcr karaborsacılığı yapan Beyoğulnda bir ay içinde 8 kişi yakalandı cezalandınlan esnaf Şfker lstlfçllerine ve kııraboraacılara Beyoğlu KaymaKamlığı hazlran lçluöe 1800 esnaf ve müesseseyl kontrol karşı açılan nıucadele devam etınekerrr.lş, beledlye nlzamına aykın hare tedir Dün de şehrin muhtellf senıtleketlerl gorulenlerl cezalandırmıs ve rinde fahlş fiatla ş»>ker satan Neratl Bihhi şartlara riayet etmlyenlert mnh Altuı;. Tanyer AHUL;. Dimitri Batriiadls, Halil Çalıkc^lu. Rauf Olu, Karnlk ketneye vermlştlr. Mevslme gore sarfiyatı fazia olan Aksak, Haydar Hâml, Halil Öksü7 adgırla maddeleri başta olmak U7ere 94 larında 8 klşi yakalanmıs ve Meshud numune alınmış ve tahlll ettlrtlmıştlr. | Suçlrtr Kanumına göre adllveye se\keTahlU raporu bozuk çıkan 3 fırıncı. 1 j (Hlmlşlerdtr. • n değtrmenl, btr yağ lmalcisi, 2 ga j Ayrıca Kazlıçeşmede Demlrhane cad u zoz, 2 aalam ve sosis lmalcisl mahke j deslnde 102 nınnarall yerde hakkallık m»ye verllmlşlerdlr. Bunlar hariclnde yapan Cemll YUce de tenekesl 8 liraEihhate zararlı gıda maddelerl ile açık dan gaz satarken suçüstü yakalanıuış, ta Sfttllan 1000 aded glmld lmha edll mahkemeve verilmlstlr. miştlr Kamyon ithaKitçılan servisi Fırınlar gece ve gündüz anl teftlş istasyonu kurmak mecburiedllerek 700 noksan vezlnll ekmek m usadere olunmustur. yetinden vareste tutuldu Ruhnat ve projeye aykın olduğu Bilindijl üzere karayon lthalâtrı'.arı, tesblt edllen 6 lnşaat durdurulmus ve yakalanan dllencllerln çalışamiv&cak İ8er\ia lstasyonları kurınak, lthal etöurumfla olan 12 st kampa gönderll ' tiklerl kamyonlan tamir etraek glhl hususlarla mükelîef tutulmaktadırlar. miştlr. İchalâtçılar, servia Istasyonlarının Fener kilisesi heyeti Şamdan kurulabllmesi lçln Tlcaret Vekâletlndöndii den doviz taleb etmlşler ve aksl takŞam Patrlglnln 50 ncl papazlık yılı dlrde bu teslelerl yapmak mUmkun munaaebetlle yapılan torene lştlrnk olamıyaca^mı blldlrmlşlerdir. eden Fener Patrtkhanesinln uç bıısplsDurumu yenlden lnceleyen Vekâlet, kopostan muteşekkll temsll hcyetl j lstenllen dövlzlertn tahsialne lmkân tiun uçakla şehrimlze eelmlştlr ' ^ormemlş ve kamyon lthalâtçılarım «•Dohnuş» yapan taksi şoförlerin servi» lstasyonu kurmak mecburlyetlnden vâreste tutmııştur. den halkın şikâyetleri incelendi Bir esrar satıcısı suçüstü Şoförler Cemlyetl ldare heyett İle Hiyslyet Dlvanı üyelertnden mıırekyaka(andı keb blr heyet dun »aat 11 de Vllâyette Sabıkalı esrar Nalm Vall ve Beledlye Başkan vekillnin ya Lay, Anadoludan aatıeılanndan esr.in getirdlgi ham n:nda bir toplsntı yspmıslardır. Al Beşlktaştakl evlnde lmal edprek, Oatıncı Şube Müdürü ile dlser llRllllerin de lştlrak etttklerl bu toplantıda. son latada Kemeraltı ^Weslnde 76 numagımlerde dolmus şoforlerlnden artan ralı evde oturan Rpne sabıkalılardan h.ilk şıkâvetlert gorüşulmü^ oıılevici Dede Mıısaya «atarken auçüstil yakatedbirler alınması kararlaşmıştır. Bu ltınnııştır. arada şcforler durak yerlertnln azlı Otomohii rarpaıı bir ihtiyar öUlii fmı ilerl «urmüşlerdir. Dolnruş duŞofur Yılrnaz idarpsindekl 14236 [ılaraklarımn arttırılmasj yerlnde görül kalı taksi İle iÂleliden geçerken İ3muştür. " ... Biail Turan lsnıiacle 80 yasuiijii bir Taksi ücreflerlne zam, • bahis ko nd.nnıa çarparak ağır şekılde yaralanmasıtra sebeblyet vprmlştlr. Yaralı. nusu olmamı$Mr. kaldırıldıAı bastanede çok geçmetien Cidde Elçimiz ülmtış, şofci^JkalaiyfHk tfvlBf ohın, Çldde Büyufc , Eçlmlz SPIJMİ Azlz muçtıır Psyman dün uçakla şehrimize gelKoço isminde bir hamal da Üskümişir. darda Halk caddeslnde koma hfllinıle Tedavüldeki para bulunmuîtur. Bir otomobil çarpmasına Merkez Bankasram dun neşretM*l maruz kalarak ayağı kırılan ksza^ehaftalık rapora göre, edavuldekl pa de Numune hastaneslne yatırılmıs, ramız 1 mllyar 475 mllyon 498,183 11 kaçan şoförtin aranm&sına haşlanradır. mıştır. Yeni bir cemiyel kuruMu Muallimler Birliği lıir dershane Nevşeîıir Okutma ve Yardımlaşma açacak Cemlyetl adı altında bir cemlyet kuBlr çok talehe velllerl Türklye Murulmnş, çalısmalar.na başlamıştır. allimler Birlifine milrarattla orta ve Use okullarındakl çocuklarınm dera ve imtlhan hapırlıklan lçln hıısusi m\ıallira tavstye edilmeslnl, yahud Blrlik tarafından dershane açılmasını ısrarla lstemektedirler. Birlik ldare hyeetl önOmüzdekl pazartesl gtınü blr toplantı yaparak bu talebl mttzakere edecek ve blr karara baflayacaktır. Haber aldıgımıza göre Birllk bu glbl ihtlyaçları karşılamak üzere dalmi blr derhane açılmaaına mütemayildlr. Kendisine yardım etmek istiyen bekçiyi dövdii Ferld iamlnde hlr l>eKçi esvelki eeceyarısı Bakırköyde istasyon civarıntia devriye dolaşırken bir adamın koma hallnde verde yattıüını gormüş. yanına sokuiarak kendlslnl kaldırmak Istemistlr. Bekçlnln müdahalesine slnlrlenen ?ahı» blrdenblre ayılmıs. Ferlde tekme ve yumnıkls hücum ederok bellndeki tabancayı almaa kalBaş ağnları, migren, kumıştır. Dl^er bekçllerin vak'a yeriasabljet, bı$ dSnmeıi »s ne RPİmpelle sanık yakalanmış. UmiıSfiyeta karşı nln Yanl Kaptan oldu:,u anlasılmıştır. Adllypye verilen müteravl?, sorcrusunu müteakıb tpvklf edllmlştir. ı1 VALIDOL Münevverler yani aydınlar iyi ama kimdir onlar? Frenk dillerınde onlara intellectuel derler. Bizira memlekette bundan ilk bahsolunTarlnbaşmda Turunç sokagında auğu zamanı pek iyi hatırlarım. Se3 numarnlı evde otuvan Seniha A ne 1908, meşrutiyet henüz ilân Sokaklar nümayişçiler, zerin randevuculuk yaptıi»ı tesbit eJilmişti. gazete idareleri, hürriyetçüer ile edilmiş. ahlâk zabıtası memurlan tarafından yapılan aramada 3 çift dolmuştu. Bır de «Tanin» de bir haber çıktı «Tahsil Gormüş Gencyakalanmı?tır. Harbiyede Meyva sokağında 6 Jcr Cemiyeti tarafından bu^ün nunıaralı apartımanın zemin katın Taksim bahçesinde bir miting yada oturan uv^unsuz kadmlardan pılacaktu». O vakit doğrusu bu Pervinin de kadın ticareti yaptıöı iıtahsil gormüş gencler» in mânaanlaşılmıstır. Ahlâk zabıtası memur sını pek anlayamamıştım. İşin balan tarafından alınan tertibat soda, hatırımda kaldığına göıe, nunda Pervin, üç kadını Saim is pek genc knybettiğimiz zavallı arminde bir muhnbbet tellâlına sa kadaşımız Ahmed Şuayb vardı. tarken suçüstü yakalanmıştır. Çan Demek ki o zaman münevver lâdevucular hakkında takibata baş f'nı bulamamışlar, aydın kelimesi lanmıştır. he o vakit yalnız incir yetiştiren Avnc^ Taksimde Feridive cadde jmeşhur şehrin adı idi; binaenaleyh sinde 97 numarnlı evde cturan Sı intellectuel'i tahsil gormüş diye terdıka Münevverle Kaptancı sokacünı? etmişler o'acak. Işte bu miğında 10 numaralı evde oturan Sütingde o zamanın münevverleri bıreyyanın, Atlıses soka&ında 40 nurinci defa olarak politikaya karışmaralı yerde randevuculuk yaptırdıkları tesbit edilerek. baslan yapıl tılardı. Mütlıiş kalabalık mitingâe mistır. Yakalanan kadmlar hasta başta Ahmed Şuayb olmak üzere neye sevkedilmiş, suclu kadınlar hirçok gencler coştular, söylediler. Hürriyetin di.lıklenmedik tarsfı hakkında takibata geçilmiştir. kalmadı v.e o günden itibaren milboğulmağa NATO kervanı memleketimize let hürrivetin lâfına b.işladı. Hâlâ da muhtelif fasılalar geldi NATO kervanı ikinci defa olarak ve çeşid çeşid ifade ve tezahürlermemleketimize gelmiş bulunmaktadır. !e devam edip gidiyor. Her ne ise NATO kprvanının şehrimlzdeki sergi cMünevverler, yahud bugünün •inin açılışına NATO Genel Sekreteri Lord İsmay da D15 İşleri Bakanlıgımız şivesi!.? aydınhr nedir tarif et» detarafından davet edilmiştir. Lord Is seler ben de Ahmed Şuayb mermay'ın gelip gelmiyeceğı hakkında he hum gibi tahsil görmüşten başka nuz bir cevab ahnamadığı için serginin açılı; tarihi kat'i olarak tesbit edile bir tefsir bulacak değilim. O halde memlstir. Lord İsmny gelemedigl tak busün artık iç ve dış siyasete dair dirde muavini bu torende hazır bulu mülâhaza ve tenkid yazan, hattâ nacaktır. iç ve dış havadisleri yazıp tefsir NATO sergisi şehrimlzde 10 gün lwlka açık bulundurulduktan sonra yurdu ec'.enleri de münevverler zümremuzdaki dığer 20 vilâyete gidecektlr sinden nasıl ayırabiliriz. Işte bu Muhtelif kamyon ve vagonlardan mıi münevverler ile politikacılar arateşekkil NATO kervanında bu defa sinema filmlerlne genij ölçüde yer ve sındakj münasebetten söz açmak i«tiyorum. Gecen Rİ'n bir fıkra rilmiştir. Ayrıca sergiyi gezenlere dağıtılmak veyahud bir makalede okumuştum. üzere 25 bin NATO rozeti ve 500 bin Gazetelerde bevan edilen fikirlere, aded büroşur hazırlanmıştır. yapılan tenkidlere politikacıların Darlığı çekilen ilâclar için asla aldırmadıklarından bahsedili4 milyon lira aynhyor yordu. Ben buna taaccüb edenSon zamanlarda bazı çeşld ilâcların eczanelerde bulunamadıgı gorülmek lerden değilim. Hükumetin veyahud tedlr. Tlcaret Vekaletl, darlıgı hlase iktidar partisinin işigücü yok da dllen llâclnr için 4 mllyon llralık blr ;azetelerin her yazdığma bir meklthal tahsia Uateel hazırlamıştır. Vekâlet. bu huauatakl hazırlıklannı tubla veyahud bir beyanat ile retamamlamıştır. BUBÜnlerde llân ede vab verccek. Onlar cevabları parcektlr. Tahsis listeslndp, bilhassa son lamento küı^iisünden söylerler ve mmanlarda yoklu^u kuvretle hlssedilen pusulln. anttblyotlkler Rİbl llârl.ır o sözleri de gazeteler havadis dive b'ihınınakt.idır sütunlarma jeçirirler, bu kAfi deİplik fabrikalannın ham nıadde l mi? Halbuki Fransada iş büsbütün ihtiyacları tesbit ediliyor Ttapanmak tehllkesl kar<ısındâf"1:1ı aksine olacak; çünkü orada bir galan lpllk fabrlkaları aahlblerinln Ti rotenin fıkracısına gönderilen bir oaTet Vek&letine yaptıklan müracaatlwwıush*rhir neflce vermektedlr. • rıektuh.da bakınızjıe diyorlar: KKÜ" %uber** nldı^ımıza gore. VekâlPt. (;ük boy münevverler bugünkü İplik fabrlkalarının bu seneki Imııı Fransaya kendi siyasî huy ve fidetmadde lhıiyaçlarını teablt ettirmef'e lerini kabul ettirmeğe çalışıyorlar. haşlamıstır. Alınacak neticeden sonra fabrika Birbirini müteakıb gelen hükulara derııal lu/uınlu iplik tnhetsl yapılaraktır. LiınanııııızdaB yapılan ihracat Dun Hma'nımızdan muhtolıf yaban cı memleketlere 75.862 ilra değerlnde çeşltlll mal ilırac pdllııüştlr. Bu mallar arasında 8ünt;pr, Gül yaftı, hnrsKk ve yumurta lmlımnittktadır. Dış piyasalardan yapaği istekleri arttı Önümüzdekl gunlerde ynpagı piyasaaının canlanaca^ı blldlrllmektedlr. Dış piyasalardnn ve bllhana İnglltereden devamlı talebler vâki olmaktadır. Diğer taraftan çehrimlzde bulunnn R\I» heyeti yapaftı üzerlne plyasamızda tncelemeler yapmaktadır. Alâkadarların lfadelerlne gore. Rua heyeti nıenıleketimlrden 2000 ton kadar yapaîı mübayaa edpppRtir. Ktandard Tnıkyn yapağları 3753S0. Anadolu malları 350360 kuruş arasındadır. Sebze ve meyva fiatları diişüyor Blr kaç gündenberi rııksplınpkıp olan sebze fiatları tekrar düşmefe baslamıştır. İstlhsal bulRelprlndetı bol miktarda meyva ve »ebze geldUi takdlrde flatlarm dnha da dttçpfe^ı sovlenmektedir. Dün muhtelif bolselerden pivasamıza 18 va«on meyva ve «ebye RelmiçKEŞıDESlNDE tlr. Avrıca 8 motörle Marman» hav7asından. 39 knmyonla da Trakyadan seh7e VP meyva eptlrilnılstlr. TEMMUZ 10 ZİLKADE 9 1954 ikramiye plânında da tam bir münevver kişi siyasete geçmiyor mu? Belki geçiyor, fakat o halde ne oluyor bir münevver eksik ve bir politikacı fazla oluyor. Işte bu kadar...» Bu fıkracınm canı o kadar yanmış ki siyasette matbuatın kuvvetini za'fa uğratacağını düşünmeden münevverlerin hükumetler üzerinde asla tesiri olmadığını şu açık ifadelerle tekrar etmiş durmuştur Fransız »azetecisine tesellii hatır kabilinden söyliyelim ki Allaha şükretsinler, memleketlerinde «bize münevverler lâzım değil > diye feryad eden politikacılar henüz zuhur etmemiştir. Fakat hal bir Fransız fıkracısınm tasvir ettiği gibi de olsa matbuat bir kanun karşısında kalmadıkça tenkid veyahud rehbprlik vnzifesinden kendini kurtaramaz Hattâ gazeteler arasında fikir ve mütalea dermevanma lüzum görmeden ancak haber ve havadis vermek yolunu tutmuş olan gazeteler bile havadis veriş tarzmı bazan, öyle tertib ederler, cümleleri öyle ayarlarlar ki satırlar arasında fikirlerini de söylemiş olurlar. Kimbilir belki öyle sitemli veya serzenişli üslublarla verilmiş havadisler, onlan okuyanlar çok olduğu için, daha çok kimseler üzerinde uzun uzun makalelerimizden, fıkralanmızdan daha derin tesirler yapar. Hükumetler bile makalelere cevab vermezler de havadisleri der hal hiç olmazsa tekzib ederler. Kimbilir belki de tekzib de olsa yazısınin bir akis uyandırdığını görünce memnun olacaklar vardır. «Ne kılsalar ana sakir, ne verseler ana şad». Tutannda İkramiye Türkiye ^ L Bankası pdranızın . Ijtıkbalinitln emniyetl :Ş:İŞ;:jŞjS$iS ;::::;::x;Ş;i¥:j:;: llllll '41 fjydalıdır. llml araş tırmalar natic*alnda maydana çıkmıt mOrakkap blr lliç. Her Kzanede bulunur. Valldsl perla 1SO Krş. Valldol tablat »5 Krş. Validol mavl 270 Krf. UMID ONAR ile Avukat TARIK YUNUSOĞLU Nikâhlandılar. Beyoğlu 8 Temmuz 1954 a V. J 4.37 12 19 16 191942 2142' 2.21 E ] 8 55 4 36 8.36 12 00 2.00 6.39 İşde emn^yet^ve surat ayrıca her Şube ve AjaD» \ç\a hu»uM ikramiye keşide»), TÜRK EKSPRES BANK Galata Şubesl ve Osmanbey AJansının Bçılı? hedlyeleri İle günlük kefidelerinden fsydalanınız. GALATA ŞUBESİ • tSTANBUL ŞUBESİ • OSMANBEY AJANSI AJANSI eÜSKÜDAR AJA.NSI Cl MHLKIYET'ii) TEFRİKASI: 4 6 KONSOIOSUN KARISI Pekâlâ. Nilüfer Hanım. Bu. (ıpekâlâ» da tehdidkâr bir «gösteririm sana» ifadesı var. Kemal Gündüz. hakikaten bir şey şös tererek gaüba Koltuğunda hafifçe gerı çekildi. Masanin sağ tarafındpki üst çekTıeyi açb. Bir çift kırmızı iâstık iş eldiveni çıkanp havada salladı: Bu eldivenler sizin değil mi, Bayan Nilüfer? Genc kız. belli belirsiz omuz sitkti: Bilmem... Thtimal benimdir. Hemen herkesin evinde böyle bir is eldiveni bulunur. Bunlar standard Bu eldivenler, sizin odanızda, elHse dolahınızın üstünde duran bos bir bavulun içinde ele geçti. Nüiifer. aeır ağır başını salladı: Imkâns)Z.. Kullandığım eşvayı münaiehef<;iz yerlere kovmak ! âr ftirti değilrlır Koymamışsınız, saklamışsmız Acsba ne sebebden saklamı şım. efendim? [ Çünkü eldivende arseniğe bulaşmış parmak izlerinız var. Bu eldivenleıi arseniğe bulaşan ellerinize givmişsiniz. Arseniğe dokunmadım ve ben bu eldivenleri alındı alınalı ancak bir kere. temizlık yaptığımız gün kullnndım. Cevab verirken sesi titriyor artık, nefsine itimadl kayboluyordu. Nasıl müdafaa etsin (tendini? Ne desin? Haksız yere itham altında kalm.ık çok feci şeymiş. Çünkü in, san müdafansına nereden yapışaca' gını şasırıyor. Süte zehri kattıâinızı itiraf edın de, ikimiz de bevhude yere yorulmıyalım. Bayan Nilüfer. Şüte zehri ne maksadla kalmış o.abilirim, efendim? Elbette hırini zehinemek maksadile Acaba kimi zehjrlemek maksadiîe efendim? Armal; krista! bardaktan sütü i daima kim ıçiyoısa, cnu: ç y , Cavidan h?mınefendiyi kimden, ne şekilde ele geçirdim? ı sına imkân yok. Tecessüsü o kadar fazlaydı ki, I Pekâlâ, efendim. Bu husustakendinin mesul durumda bulundu ki fikirlerinizi dikkate alırız. Artık ğıınu unutup sordu: ' gidebilirskıiz. Lâzım olursa, hâkim Süt b3rdadağmda yalnız benim bpy sizleri de çağıracaktır. İcab eden herkesi Ç3gıracak. izlerim mi bulunmuş? Hayır, süt bardağında ne sizi,' Ali Poyraz, emrivaki halinde kane başkasmı itham edecek iz var. pıyı açtı. Ve Orhan Sadi ile İclâl, şaş Çıinkü eldivenli elinizle 'utmıışsu kın, perişan çıktılar. Kalabalık konuz. Arsenikli parmak izlen:ıiz e! ridora vardıkları zamaiı, Orhan Sadi N1HAL KARAJV1AGAUAU dıvenin iç tarafında kalmış j İclâlin ağladığmı farkederek kendi öyle mi? Peki. kasaya nasıl kilıd'emi mevkiini unuttu. Ve genç kızm Genç kız o kadar sinir'enmişti ki, şim? diye genç kız isyanla &esini koluna girdi. O ana kadar istihfaf ıH eüle ma..'.mn kenarır.' yakila yükseltti. . hattâ biraz da nefret ettiği İclâle dı. Parmakîaıı taka'lîis etti; maf Vaziyet öyle gösteriyor ki, ka karşı, Nilüfer için gözyaşı döktüsallan ağardı: Aiinden dolayı muhabbete benzer saya siz kilidlememişsiniz. hisler duydu. Hanımef^ndiyi öldürmek iste Peki, kim kilidlemiş? yişimin sebebi ne olabi'h" Nizameddin bey. Işte bu sebebi henüz keşfede O halde neden onun izleri Eve gelinceye kadar İclâl, Nilüfer medik. yok?... O da mı eldiven giyip bar için göz yaşı dökmüştü ki, onun bir Orhan Sadi zatert periçnndı. Zihni dağı öyle tutmuş? duygusunun bu kadar devam ettiği allak bullaktı. Büsbütün dehşete Savcı alt dudağmı ısırdı. vaki değildir. kapıldı: Evet, işte kördüğüm. Bir kördüKapıdan girip de Kevserle karşı« Eyvah! Ne feci .. Ne feci bir ğiimü henüz çözemediler. Bardağı Inşınca, gene: kasaya kilidliyen Nizameddin beyse mecıaya soktu, Nilüfer. Sebeb mi Vah, Nilüferciğim! diye ferne olabilir? Sebeb meydana çıkarsa, neden iz bırakmamış? y.ıdı bastı. Bayan Nilüfer. biz esasen sizi kendi sualile kendi ferm.tnını onayCavidan hanımefendi, alt kat saitham etmiyoruz. Yalnız arsenik lamış olacak.» sişesi, kırmızı eldiven, zehirli süt... londa, asabî ve heyecanlı onlarm Sebebi itiraf edçrseniz, cinaCinayetin akabinde keşfettiğimiz rionmesini bekliyordu. Ali Poyraz, yet hâdisesinin aydmlanmasına yarbütün bu deliller sizi sorgu hâkimi telefonla fazla ızahat vermemiş, sadım etmiş olacaksınız. Siz akıllı bir beyin karşısına göndermemizi icab dcce kasadaki fclâle öid mücevherhanımsınız. Nihayet sizin arsenik lerin sahte olup olm.ıHjklarını sorettiriyor. meselesi bir teşebbüsten ibaret kalSözünü bitiı ir bitirmez Orhan muştu. Cavidan hanım da tir vak'a mış. Halbuki mahiyeti apayrı bir ge^tieini kavrıyartk emlişeye düşSıidi ile İclâle dündü: cinsiyet hâdisesi var. Bayan Nılüferin ifadesine ilâve müştü. Toru..unun ağladığmı işiıince sa Süte zehri ben kanştırmadım. e^ilecek bir sözünüz var mı? londan çıktı: Kanstırdığımı farzedin, zehırli sütü Ikisi aynı anda cevab verdiler: Ne oluyor, kuzum? Neredeykasaya nasıl kilidledim? Anahtan I Bu işi Nilüferin yapmış olma diniz? Hani Nilüfer? Meşum haberi Orhan Sadi verdi. Ve evden ayrılmalarile geçen hâdiseleri teferruatı ile anlattı. Nilüferin alıkonması yani biı nevi tevkifi haberile Cavidan hanım o kadar sarsılmıştı ki, îclâlin mücevher hâdisesi nazarında ehemmiyetini kaybetti İnsicamsız bir takım söz'er söylüyon Nilüfer beni zelur'.emeğe kalkışsm?... Canım, arsenik gişesi... Kırmızı lâstik eldivenler.. Holdeki koltuğa çökmüştü. Orhan Sadi ile İclâl, onun karşıs.nda ayak ' ta dunıyorlardı. Dadı gürültüyü işitip kapıda be i lirmiş: Onu asacaklanna beni assınlar. diyor ve düşünüyordu. Hâdiseyi işiten Şaban da sahnedeydi: Beni assınlar be dadı galfa! dedi. Eğerliğime o masum gız bu işi yaptıysa, nah şu bıyıklanmı keserim... Daha var mı? Ve böylece, dün cmayete sahne olan bu evde öyle bir matem havası esmeğe başladı ki, Nizameddin bey değil de sanki Nilüfer öldüriilmüştü. Birdnbire Kevserin cırlak sesini duydular: Orhan efendiciğim... Siz, beni hâkimin huzuruna götürün .. Nah, şuraya yazıyorum. Nilüfer hamını kurtartrım. (Arkası var) Kvvelki akşam Mecidıyeköyünde çocuk yuzünden iki aile ara,sınd4 bir kavga cereyan etmis. kavgacılardan biri dun ögle üzeri hastanede ölOnce hâdise cinayet mahijoetinl ahnıştır. ' > '. Mecidiyeküyunde FulyabaTtnnda 15 numaralı evde oturan Zehra Snfıc: ile biıişigindekl 15/1 numaralı evde oturan Lutfiye Tanrıverdl adındaki komjusu, çocuk yuzünden evvelkl gün saat 16 sularında münakaşa etmişlerdir. Kar?ıhklı kufilr ve hakaretlerle başlıyan münakaşa, diğer komyu kadınların araya girmesile bastınlmışsa da. akşam üzeri kavgacıların kocaları eve gelince hâdise aile reislerine aksettirilmişttr. Satıcı aileslnden Siklr ile Şiikrü ve karısı Zehra, Tanrıverdi ailesinden Said, tekrar mtinakaşaya başlamışlardır. Kufiırle başlıyan miınak.işa, bir anda mahalle kavgası halini almı;, taraflar taa ve sopalarla tam yarıra saat «iiren blr meydan muharebesl yapmıjlardır. Bııgünkii evJerde, apartımanlarda Hâdiseden haberdar edllen pollsln müdahaleri İle taraflar yakalanmıj, birbir vıllık erzak saklamağa mahsus kilerlerinden davaeı olduklarından merkeze ler yoktur. İcabında güneşlendircelbedilmişlerdir. İçlerlnden Ali Tanrıverdi taşla başından, Şiikrü Satıcı da mek. havalandırmak. rüzgâra karş.1 »opa ile kolundan yaralanmış oldukla i sermek, tenekeleri muayene edip rından Beyoğlu İlkyardım hastanesine tersine çevirmek, çuvallan rntusevketiilmişlerdlr. bettcn kıırtarmak. böcekleri yok etHasUnede İlk tıbb! müdahale yapıl mek gibi u^ulleri bilmediğimizden dıktan sonra, blr tehlike görülmedigin! pirinc kurilanır, ze>*tinyağı sızar, dra varalılar evlerine günderilmlştir. Fakat dün sabah, başından tekrar kan | seker sararır. hattâ tkinri Umumî gelme^e başlayınra Ali haataneye nevk Harb sırasında cnğu ailenin başına edllmis. bu defa yapılan rouayene «o seldiği tar7da sulanıp akar, bnlguru nunda »azlreti tehlikell ?ör,ıldüiunde:ı • tedavl ıltms alınmıştır Allnln riunımu kannca taşır • Halbuki bakkal haber veriyor: Rlttlkçe ağlrlaşmıs, nihayet ögle üzeri ölmüştür. Hâdise etnayet mahlyetlni alınea sav Filânca maddeden ayda ancak cılık tahkikata başlamı?, eesed Morga beş teneke satabilirdim. Şbndi kaldırılmıştır. Şaklr Satıcı HP .Sükn, haftada yüz teneke siirülüyor! Satıcı ve Zehra Satıcı yakalanmışlardır. (Hangi madde olduğunu hurada Istinyede yeni bir heyelân nriisaadenizle helirtmiyeyim. Zira tehlikesi ben de tehariimü mcazallah istetniİatinyede Balabandere mevkiindekl yerck teşvik ederim.) taçocaklarında 6 ktşlnln ölümü İle nettcelenen çökme h&dlaesinden sonra. )ste bn saldırışlnr mi7İa İnfriliz aynı yerde yeni blr heyelân tehlikesi ev kadınının tamamilc aksine bir basgostermlştlr. Dün hâdlge mahalllnde blr ke?if yapan Oç klşillk heyer piyasa hareketi yaratıyoruz: Pahaher an çökme tehlikesi arzeden tüm lanan mnllan hiisbiitün fırlatıyoruz. «e«n dlnamltle parçalanmaaına karar Üstelik fazla satm aldıklarımızı da vermiştlr. kullanamıyaca<ız; muhafaza teşkilâtından mahrura evlerimizdc heba TEŞEKKÜR edeceğiz. 4 temmuz 1954 pazar günü Hakkın Görünen köy klavuz istemiyor. mhmetlne kavuşan «evglll babamız ve Şimdi ne yapıyorsak devlefce, aile büyüçürnuE belediyece, milletçe tamamile akAbdurrahman Zeki Acar'ın gerek hasuiığı esnasında kpndlslni 21 sini yapmak. en isabetli bir yolu seç yart eden ve eerek cena7* mrasimlne miş olacağız: Darlık iktiçadiyatıııda lştlrak, telefon, teleraf ve zivaretle acı bıılunduğumuzu kabul edip adam larımızı psylaşan akraba ve dostlarımıakılh tanzimci bir yol rutsak Ve za tesekkürlerimlzl blldlrirlz. bu tanzim usullerine balkımız kaÇocuklan ve kardpşleri tiyetle riayet etse... MEVLÎDİ ŞERlF İkfisadî cirmhnizin küçüklüğünü Sevglll ve kıykabul etmeden, yani haddimizi hilmetll oğlum ve meden, bu felâketli kargaşalığın kardeşlmlz haddini bildirmiyeceğiz... vakltslz ufulunnün yıldönılınü münaaebetile tem muzun 11 incl yarınkl pazar gıinü lklndl namazını müteakıb merhumun azlz ruhuna lthafen Şişli camll şerlflnde Mevlldl Nebevî okunacaktır. Akraba, doat ve arzu edenlerln teşriflerlnl rlca ederiz. Annesl ve kardeşleri I kişinin ölümile nelicelenen sokak kavgası HAKK1 DORUK'un UROLOG OPERATÖR Dr. Orhan Mordalga Deniz Hast. Bevliye Uzmanı Lâle Sineması karşısı Tel: 44054 Girid eşrafından merhura Saraçzade Mustafa Arıf efendi kerimesı, Girıdli Sevglll annemlz merhum Ha^nn Nami Ulubil refikası, FAHİME KOZANOĞLU'nuı» Beledıye mnhendislerinden Arıf Ulubilin validesi, Zeki Taneri. Refik Tan vefatmın k:rkmcı gunu rnanaEebetlla eri. Fuad Taneri ve Asım Tanerıuin rulıuna raevlıdt şerif okutıüaceğmdan, kendlsinl fpvenlerin ve arzu hemşireleri edenlerln 10/7/954 cumartesi gunü SAFFET ULUBİL iklndl namazmdan sonra İçerenköy 9 7 954 cuma gunu Hakkın rahmetine camilnde bulunmaları rlca olunur. ksvuşmuştur. Cenazesi cumartesi i1 7 ,li ikindı namazını müteakıb Baküköy 1 aile mezarlıgına demedılecektir. HakıanJ Osman Haluk ve Örr.er Tarık rahmet dileriz. ÖLÜM MEV L î D
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle