18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 Mart 1954 r Merakh Resimler Tütün Kanser yapar mı? Kansere sebeb olan maddeler nelerdir? ühaıı Dourian idaresinde Beethoven festivali Filarmoni Derneğinin 25 mart perşembe günü saat 1830 da Saray sinemasında tertiblemiş olduğu «Büyük Senfonik konser», tanınI mış orkestra şeflerinden Ohan Dourian idaresinde İstanbul Filarmoni ] orkestrası tarafından «Beethoven Festivali» adı altında verilecektir. Pariste oturan gene F.rmeni orkestra şefi ve bestekârı Ohan Dourian. Pariste meşhur orkestralan idaresile temavüz etmiş ve günümüzün bestekârları arasında, bilha«a »Orkestra için Şür» i, vf | «Yaşamak için mücadele» adlı sen i fonik poemi ile genc Ermeni müzik ekolünün bir öncüsü sayılmıştır. Hususile Beethcven'in 1 nci senfonisini, üçüncü «Eroica» senfoniisini, J S. Bach'ın «Magnificat> sını, «Concerts Colonne orkestrasile; | Mendelssohn'un «Ruy Blas» üvertüıü, Beethoven'in 5 inci senfonisini, Brahns'ın 4 üncü senfonisini «Lamoureux orkestrası» nın başmda ve «Pasdeloup orkestrası konserlerinde Moussorsgky'nin «Çıpi l?k dağda bir gece> eserini, Rach| maninoff un 2 nci piyano konsej, tosu ve Tchaikowski'nin 6 nci «Pa| thetique> senfonisini idaresile ken[ dini tanıtarak dinleyenlerin ve mü! rekkidlerin takdirini kazanan ODourian. sonraki konserlerile söhretini arttırmıştır. Gene orkestra • şefinin «Beethoven» in eserlerine tahsis edeceği önümüzdeki konseri alâka ile beklenmektedir. Dünyayı telâşa veren meaele Büyük Adli Hatalar i Mason Sokağı Cinayeti! t 3 \ Çrrlren: MAZHAJt KUKT V Tiitünün kansere sebeb olup ol rünen bir şeyi uzun uzun ve muhmadığı hakkmda Amerikan Kan telif cephelerinden incelemek lâser Derneği Araştırmalar Başkanı zımdır. Şehlr ve köylerdekl kanser Dr. Hammond'la yapılan bir miilâkatın ilk kısmını, bir Amerikan nisbeti ne kadardır? mecmuasından naklen, dün vermiş Akciğer kanserini kasdediyortik. O kısımda mütehassıs ilim sanız. bu nisbet yüzde iki yüz şeadamı, tütünün akciğer kanserine hirlerin aleyhinedir. sebeb olahileceğine dair bazı delil Bu fark acaba şehirlilerin ler mevcudsa da, heniiz kal î bir köydekilerden dııha çok sigara içkanaate varılmadığını büdirmiş, melerinden ileri (feimiyor mu? fakat tiitünde umumiyetle kansere Olabilir. Fakat meseleyi, dtsebeb olduğu zannediien bazı mad diğim gibi, muhtelif cephelerden delerin bulıınduğunu da belirtmiş iyice tetkik etmeden bu bahiste de ti. Miilâkat devam ediyor: kat î bir kanaat ileri sürülemez. Şu muhakkak ki, tütün kullananlar Vekilharç Lebrun acaba neden tevkif edilmişti? Sebeb' gayetf dumanından toplan arasmdaki ölüm nisbeti, kullanbasitti: Madam Mazel vasiyetnamesinde ona da bir gelir teminJ mış bazı maddelerin, bir tecrübe mıyanlardan fazladır. Yalnız, bu neyi unutmamıştı. Lebrun bu parayı derhal elde etmek istemiş] farcsinin cildi üzerine uzun müd bir basit sebeb netice meselesi ve hanımını ortsdsn kaldırmıştı. Bu böyle kabul edilse bile kaj det tatbik edildiği takdirde kanser midir, yoksa daha başka ârmllerin Londra hayvanat bahçesinin en fazla sevilen dının bir kısım rrjirasma konan yalnız vekilharç değildi. Servetinl IANAST1RDAN GECE Kt'LÜBÜNE Bir müdhusule geldiğini söylemiştiniz, de tesiri ile mi husule gelmektedir? sakinlerinden biri olan bir deve. geçenlerde yavruı hemen hepsi Rone'ye kahyordu. Papaz Pular da açıkta bırakıl] ;t önce manastıra kapanıp sonra fikrini değiştiren Bunu incelemek icab eder. Fakat, 1mıştır. Re3İmde her gün yüzlerce kişi tarafından ğil mi? ilm yıldızı June Hover, şirr.di Fred M?c Murray mıj deüildi. 1 zivsret edilen ana deve ile yavrusu görülmektedir. le sık sık gece ku!üblerinde görülmektedir. Evet. Bu, çok mühiın bir mü ne de olsa, elinizde bir ipucu var şahededir. Fakat, daha önce de demektir ve bunun üzerinde çahfbelirttiğim gibi, tam bir kanaate nıalara başlayabilirsiniz. • Cumhuri.vct.ı in Edebi Tefrikası: *» S varmağa, ilmî bir kaide tesbit etHayvanlar üzerindeki denememeğe bu tecıübe tek başına kâfi lerimiz işte bu bakımdan mühimdeğildir. dir: Farzedelim ki çok sigara içenYapılan o tecrübede, toplanıp lerde hiç içmiyenlerden daha fazgayet mütekâsif bir şekle getirilen la akciğer kanseri bulunduğunu sıgara dumanı farelerin cildine sı tesbit ettik. O zaman, yaptığımız vanırsa ve aylarca tutulursa, cil tecrübelerde, sıgara dumanile vedin büyük bir kısmında kanser ya tütündeki her hangi bir madde ile hayvanlarda kanser husuU gebaşladığı görülmüştür. Peki, farenin derisine onun tirip getiremiyeceğimizi araştırırız. Çevıren: Vandet ÜÜLTEKIN Yazan Annemar'.e SELINKO yerine portakal suyu, yağ veya her Menfi netice alırsak, bunun basıt hangi baçka bir şey sıvamı; olsay bir sebeb netic» münasebetı oldınız. acaba bu maddeler de kan madığına kanaat getiririz ve hâdisere »ebeb olur mu idi, oimaz mı sede ba«ka Smiller olup olmadığını Filarmoni Derncfeindeşan araştırırz. Yok eğer, müsbet neidi? konscri Doğrusunu isterseniz, sayısı tice aldıksa. böyle bir sebeb neîstanbul F;!armoni Derneğinin tice münasebeti ile karşı karşıya mahdud bazı maddeler vardır ki çarşamba konserleri serisinden olbunlara «carrinogenic» unsurlar bulunduğumuza daha fazla kanaat mak üzere. bugün saat 18.30 da getiririz. denir kansere sebeb olurlar. demek sslonunda, istanbul Kon Bunlar ne (fibi maddclerdir? O zaman ifimiz daha genisler. servatuarı san ögretmenlerinden Çoğu kömür veya katran as Birbiri il* « münasebeti olduğunu Aüs Rozenthal'in tert'bledigi ve lındandır. tahmin veya tesbit ettiğimiz her Konservatuar şan ögrencilerinin Bunun üzerine. tekrar: «'Rom» Bunları muntazaman deri ü âmili ayn ayn incelememiz lâzım iştirakile «Opera Meclisleri» adı Dün gece bazı Romalıları rehine du. Biz rle, Daha iyi işitelim diye, Her ne kadar Lebrun'da Madam Mazel'üı odssırun bir anah/ olarak yakalamışlar, çünkü bir pencereyi açtık. Haykırışmalar dasınız,» d*dim. «Sokaklarda ayak zerine sürersck kanser husule fe gelir. Fakat bu. kolay bile olsa. uzun altında bir konser verilecektir. tarı bulunmakta idiyse de Papazda da anahtar vardı. Vekilharj meyhanede çıkan kavgada bir biraz alçalmıştı ama, gene eskisi lanmalar oldu, karnınıza bir kur tlrirler mi? Bu konserde Yıldız Dagdelen. bir iştir. Zira, tecrübelerimize yircın tırnakları, elleri, bütün vücudü dikkatle muayene edildi, kanj Evet. Fakat çok zaman ister. mi sene gibi bir müddet tayin et Gülseren Göker, Gülten Tunceli. Fransız teğmoni bıçaklanmış ve öl kadar tehdidkâr bir eda taşıyordu. şun ge'.di.» vesaire yoktu. Hslbuki Madam Mazel'in katille uzun müddet mül Belli belirsiz başını aalladı. C Umumiyetle, elimizdeki tecrübe sek, bu müddetin sonunda başlan Tüfkân Orkon. Semra İşmen. ABiri: «A basso!» diye haykırdı. müş. İşte şimdi de Roma şehir cadele ettiği tırnaklanna takılan deri parçalarından belli idi. Bmw vet, anlamıştı. hayvanlarının ömürleri buna kâfi gıçtaki durumu değiştiren. bazı â lis Kitapçı Süheylâ Kut. Inci KoSonra tekrar: «A basso!» dedi. meclisi adın? bir heyet gelmiş, bidan başka odad» bulunan kravat da Lebrun'un değildi. Araşhrma] ; Duphot'yu göremiyorduk. Nihansnın önünde. Joseph'le görüşmek Birdenbire aklıma bir şey geldi, değildir. Bu hayvanlar ancak, lâ müleri ortadan kaldırıp yenilerıni rav. Ana d Gudvan: Mendelssohn. neticesinde evinde kanlı çarr.aııra rastlanmadı. Halbuki evvelce' Gluck, Mozart. Faure. C. M. von zımgelen müddetin üçte biri kadar \ koyan değişiklikler olmuştur. üzere bekliyormuş. Hâdiseyi ley yet ahali yol açtı da ortaya çıktı, derhnl üzerinde düîündüm: Kende dediğimiı gibi Madam Mazel'in odası kan revan içinde idi. Wpber, L. Deiihes. A. Ponchielli. susmalanm disine yardım retmeye de müthiş bir kalabalık kollarını kaldırarak, ediyordum ama, yaşarlar. Meselâ? Bizet ve Verdi'den düet ve triolar işaret etti. toplanmış. Marie dediği kadına bir yardımım Meselâ, yirmi sene Sncesine söyleyeceklerdir Kendilerine piya Kö'm'ir vc katran aslından o!an İşte o zaman bir silâh sesi işi dokunamaz mıydı acaba? Juüe: »Neye gidip konuşmuyormjıddfler bir hayvanın dcrisi üze nisbetle bugün insaıiların beslenme noda Ergican Saydam refakat etildi, arkasından da süvarüer ilk «Marie mi? Soyadı ne? Nere rinde kanser yapıyor diye, aynı şe usullerinde büyük değişiklikler olsun?» dedi. «Bekleriz.» decektir. de bulunuyor?» diye acele acele yin insan viicudünde ve dahilî u muştur. Bugünkü insanlar çok daJoseph böyie bir şeyin bahis mev ateşi açtılar. Romancı Stratis Mirivilis Odadan dışan fırlayıp merdiven sordum. zuvlar üzerinde de aynı neticeyi ha fazla vitamin alıyorlar. Bilirsizuu bile olmıyacağını söyledi ki Gözlerine bir korku geldi. Ken vereceğine derhal hiikmetmck doğ niz ki vitamin büyümeğe, gelişmaiyet erkânı da başlarını sallaya den aşağı koşa koşa indim ve kameğe yarar. Fakat belki. bu ara 28 mart pazar günü rak derhal tasdik ettiler. Evet, Jo pjyı ardına kadar açarak sokağa dini zorlayarak nihsyet: «Söyle ru olur mu? Şüphesiz ki olmaz. Daha doğ da. höcrelerin gayri tabii şekilde Yunanistanın tanınseph gidip kimseyie görüşmek ni doğru atıldım. General Duphot'yu me» diyebildi. «Napoleone'e... söymış roman ve hikâ •*rusıı, ben çahsan bu fikirdeyim. büyümesine, yani azmasına da »eyetinde değilmiş. çünkü bu mesele nöbetçiler, koltuklarının altından le... me.» «Ama, uzun müddet hasta Zira. vücudün muhtelif uzuv beb oluyordur. Malumdur ki kan yecisi Stratis Mirivive Kcndisinin değil, ancak ve ancak tutarak kaldırımşlar, içeri getiriRcmadaki Askeri Valiyi alâkadar j yorlardı. Ayakları, cansız bir hal yatacağmıza göre, Marie'ye haber kifimları kansere tutulmak husu ser höcrelerin azmasıdır. tir. Yuna n Edehiyatnlar Birli&i edcrmiş. hem de tâ başındanberi. de, yerde sürükleniyordu. Ağzı vermemiz lâzım» dedim. »Napo sunda ayrı r.yrı hususiyet'.er gösteVitaminlerin büyüme ve geliş Başkanı bulunan S. Mirivilis. şehO bunları anlatırken bir yandan | Çarpılmış, başı bir tarafa gitmişti. leon Bonapartee »öylemeyiz, ne rirler. Bundan ba^ka, fareye tesir mede mühim roller oynadığına bir rimizde 10 eün kalacak ve bu müd eden bir şeyin mutlaka insana da misal olarak, son neslin bir önce det zarfınrla Zografyon Lisesi Meda dışandaki gürültü gittikçe ar j O ezelî gülümseyişi dudaklarında lüzum var!» Suç ortağı bir *rkadac gibi gü tesir etmesi lâzımgelmez. Bunun kinden daha uzun boylu olduğunu zunları Cemiyetinde 3 konferans tıyordu. En sonunda kapıyı yum | donup kalmış. acı bir gülüş halini lürasedim. içindir ki tetkik ve müşahedeleri göterebiliriz. almıştı. ruklamağa başladılar. verecektir. «Eugenie... ile... mutlak ev insanlar üzerinde yapmak lâzımdır. Bundan başkâ ad°mcağız büyük bir sükunetle masum olGene yirmi sene öncesine nisbetKendinde d.'jildi. İki asker onu İlk eserlerinden «Mezara gömüO zaman Joseph: eSabrım kaldedi bana Napoleon, Fakat bu. kolay bir iş değildir. duğunu söylüyordu. Bağırmıyor, çağırmıyor, işi gürültüye getirle, bugün teneffüs ettiğimiz hava len hayat» muhtelif dünya dilleritaşlığa genrdiier, btcakları mer leneceksin madı artık!» diye haykırdı. «Damiyordu. Isticvabmda dedi ki: •O akşam Madam Mazel yemeğini Meselâ. kanserden ölüm nisbet daha kirlidir, tozludur. Bunun da ne tercüme edilmiştir. Bühassa bu ğıtacağım bu kalabalığı.ı Sonra merlere sürtüne sürtüne geçerken ve...» cümlesinin arkası işitilmedi. Papazla başbaşa yemişti. Saat on buçuğa doğru yattı. Papaz 10Sonra sözleri tekrar anlaşılır bir lerini köy ve şehir hayatı.yaşa kansere sebeb olan unsurlar ara kit?bmdan sonra gerek Yunanlsmahmuzları şıkırdadı. kâtiblerinden birine döndü: «Git ka kağa çıkacağını söyiedi. Her gece yaptığım gibi hanımın yanınâ şekil aldı: «Aklı başında hareket | yanlara göre mukayese etmeğe sında bir yeri olabilir. t?nda. ? erek?e Avrupada söhret karargâha, elçiliğin önündeki meydaFarkında oim=dan: «Yukarı göçıktım, emirlerini aldım ve aşağıya indim. Alt katta biraz ısındım na toplanan halkın derhal dağıtıl türün,» deyiverdim. «Yukarıda bir et, Mariecığim... Kendine.. kendine kalkalım. O zaman görürüz ki bu Şunu da unutmamak lâzımdır ki zanmiş olan Stratis Mrivilis busün ve uyudum. Uyandığım zaman saat birdi. Kalkıp etrafı gezdun, ve... Georges yavrumuza.. iyi bak.. nisbet şehirleıde daha yüksektir ve bugün, mikroplu hastaiıklardan ö Yunanistanin çok okunan yazarlamasını istiyoruz, de. Daha fazla ta yere yatırırız.» dıg kapıyı açık buldum ve kapadım. Sonra da odama çıktım.» rındandır. canım... Canım Mariecığim...» şehirlerinde zengin muhitlerinde lenlerin sayısı eskiye nisbetle çok hammül edemedim ben bu gürülBen bunları scylerken etrafırnda Başı bir yana devrildi, dudaklan daha çok bir sayıya varmaktadır. azalm^tır. tüye.» Ihtimal, devrimizâe «Mclek hanımın kıskançlıjjı» bembeyaz ve şaşkın çehreler besarktı, kolumu öpmeye çalıştı. Be Bunu dünya ölçüsünrle genisletti kanserden ölenlerin veya kansere bu aksam Kâtib kalktı, giderken Duphot lirdi. Joseph, Julie, Elçilik Müste ni Marie sanıyordu. Ondan ve oğşrimiz zaman da. kansere medeni sadece tutulr.n!snn eskiye nisbetle 56 defa oynanan • şarı, Julie'nin hizmetçisi .. Askerarkasından seslendi: lundan niçin aynlmak istedığiııi yetçe üerlemis mcmleketierde geri fazla oluşu da bundandır. Bir şahıs «Makine> piyesinden lerin Duphot'yu yukarı çıkarmalan «Ihtiyatlı davransanız iyi anlamıştı: Napoleone Bonaparte'la bölgelerden daha çok rastlandığını ele alalım: Bugün elli yaşmdadır sonra bu gece ?aat için yol verdiler. olur. Arka kapıdan çıksanız.» demekti, havsalanm almıyacağı im görürüz. ve kanserden ölmüştür. Bu şahıs 21 den itibaren Şehir Dışarısı süt liman kesilmişti. Sü kânlar demekti. Hiç birimiz konuşmadan. yemeğe Komedi Tiyatrosunda I Şimdi bundan, «Kanser köyler yirmi, otuz sene önce o yaşlarda devam ettik. Sıra kahvelere gel varilerin iki yaylım ateşi kâfi gelBaşı şimdi kolumun üzerinde den çok şehirlere has bir hastalık olsaydı ihtimal başka bir hastah Burhan Felegin. Louis Vemeuil'den j mişti, dışarıdan at sesleri işittik. mişti. kurşun gibi ağırlaşmıştı. tır ve ileri memleketlerde geri ğa yakaianıp kurtulamıyacak ve : çevirdiği «Melek Hanımın kıskanç | Joseph'in çalışma odasının kaDerr.ek, kalabalığı dağıtmak için «Marie'nin adresini verin, memleketlerden daha çok "üıü!ür'> ölecekti. Böylece, kansere tutula i lığı» adlı üc perdeük komedinin pısını açtım. Merdiven ba.şına en bir tabur süvari göndermişlerdi. kendisine mektub yazarım.» dedim Jibi bir neticeye varmak mı lâzım? cak vakit bulamıyacaktı. j temsiline baslanacaktır. i Joseph hemen ayağa fırladı, biz yakın oda oydu çünkü. Nöbetçıler ve tekrar gözeöze gelmeğe çalışHayır. Kanserin şehirlerde köyler[ Vasf; Rıza Zobunun sahneye koy ' Hulâsa, bu ve bunun gibi daha de onunia beraber balkona çıktık. Duphot'yu orada bir divana yatıı tım. Bir lâhza bakışı gene berrakden. her şehirde de zengin mahal bir çok âmiller. muayyen bir bahis : duşu bu piyesin dekorlan Nikola Binlerce ve bînlerce baş vardı, bin dılar, ben de başmın altına bir, iki laştı: j lelerinde fakir mahallelerinden faz üzerindeki araştırmalardan kısa Perofundur. lerce ve binlerce ses de cırlak cır yastık soktum. «Marie Meunier... 36... Lyon la rastlanması da belki de oralar bir müddet içinde kat'i neticeyi alFransız komedi lemsilleri i Joseph yanıbaşımda duruyordu: caddesi... Paris.» dedi. lak haykınyordu. Şehir meclisinda dab.E çok doktor bulunmasm mamıza mâni olmakta ve birbirile r «Doktor çağııttım.» dedi. «Bel Fransız hiikumetinin bimavesindan gelen heyet ortalarda yoktu. « Demek o gece kon;kta yattınız? Evet, zaten sık sık\\ i Yüzünün hatları birdenbire kes dan ve hastal'.ğm, bu sayede, teş ölçülüp karşılaştınlacak unsurlan Galeyana gelen ahali herhalde on ki de göıündjğü kadar mühim bir kinleşti, gözleri çukura kaçtı. al h's edilebilmesinden ileri gelmekte çoğaltmakta, yahud mahiyetlerini de tıımeye cıkan rrıpşhur «Conne ; yatardım. Ertesi sabah aitıda kalkarak kasaba gittim. Hattâ rastdie Frînfaise» sanatkârlarından | lsrı evin önündeki sütunlarm ara şey değildir.i) ladığım bazı dostlr.rla konuştum. Konağa döndüğüm z=man Manında ter taneleri belirdi. dir. desiştirmektedir. j rnütesekk'l tivatro trupu. KontiyaYarahnın koyu mavi üniformasına kadar tıkmıştı. Nöbetçilerin damın odası için yskacak odun hszırlattım, sonra evime kadar «Marie ile de. Georges'la da Geleeek yazı: Kanser irsî midir? . nin tertiblediği bir serı temsiller Demek oluyor ki, delil gibi gögicîerek karıma biraz para bıraktim. Konaktan yirmi dakika kaikisi de kıılübelerinin önünde put ' s ı n ! n k a n n k ı s m ' n d a ıslak bir le daima alâkadar olacağiz.» dedim I vermek üzere sehrimize gelecek ve dar gaybubet ettim. Tekrar döndüğüm zaman ssat sekizdi. Saat gıbi duruyorlardı. Bana öyle eeli | k e S Ç^ ama. sesimi artık duymuyordu. Frânsaya ihrac edebileccğirhiz 7 nisan çarşamba akşammdan itiAmerikada otomobil imalâtı yedide kalkmak âcletinde olan Madam henüz kimçeyi çağırmayordu ki ahali handiyse onları ya~" < < c k e t i açsana, Joseph,» deSöz veriyorum,» diye tekrar etbaıen 14 nisana kadar sekiz suare. maddeler azaldı mıştı. O snda gece açık bulduğum dış kapıyı hatırladım ve içime kalayıp çamurlara çalacaktı. " j dim. tım. Birleşik Amerika Otomobil Sanayi. dört matinede, altı seçkin eser oykorku geldi. Derhal oğlu Mösyö Röne'yi uyandırdım. Aklıma fena Fran=aya ithalleri eskiden ferbest Joseph hepimizi hemen tekrar ! Joseph, heyecandan titreyen parB.rdenbire gözleri iri iri açıldı. blrakılmışken libera=y(,nun durdurul. | cüeri Bj.ljginden verüen malumata nayacaklardır. şeyler geliyordu...> cdaya dönmeye zorladı. Geldik. ! mak'.arile ve pek beceriksiz bir dudakları kıvramr gibi oynadı. rr.ası üzcrir.e lisans usuîüne tâbi tutu. göre. 1934 yılının ilk üç ayı zarfında Galatasaray Lisesinda sergi Arkası vnr pencerelere alnımızı dayaysp dışa halle, dediğimi yerine getirdi. Bem Yerimden fırladım, kapıya koş lan malların listcsi çıkmıştır. Bunlar ttomobil im^lâtında yüzde 12 nisbetinde Galatasaray Lisesi öğnsını seyre başladık. Joseph ö!ü beyaz gömleğinin üzerinde yusyu tum. O anda arkamdan uzun bir arasında barsak. bakla, lcuru kayıyı. bir düşme olmuştur. meyankökti, acı badem. halı ve kilim, Turkiyede neşri haklu yabuz' gazetemize aiddir. Senenin bu nıüddeti içinde Amerika rencileri tarafından gibi sapsarı kesilmişti ve boyuna varlak bir al leke vardı. nilti geldi. kuru üzüm. kimyon vardır. otomobil fabrikaları bir milyon 700 bin lisede bir fotograf dudağmı kemirip duruyordu. SiJoseph: «Karnından yaralanmış» «Gelin. doktor! Gelin çabuk!» Kitre( afyon. balmumu. jampara. utjmobil imal etınişierdir. n;rli sinirli saçlarını kanştırırken dedi. İslihsalin kısılnıasına sebeb 1953 mo. ve karikatür sergisi Pamuk stoklannm sigorta şartlan y?psgı ve krom eibi nıaddelerin tahKonservatuar Ttirk muskisi diye haykırdığımı işittim. Akagün deli arabalann büyük bir kısmınm açılmıştır. dld edilmemest muvafık görüîmüştür. eli de müthiş titriyordu. Generalin yüzü sapsarı kesilmişyeniden tanzim edilecek İtalyan, suratını asarak divanm konscri Tahil. Refik Uzlar, Muammer Fransay Ithaüeri libere maddelerimi; heııüz satılmamış olmaçıdır. Süvariler meydanı sarmışlardı. ti. Bir kanş açık duran ağzından üzerine eğildi: Komervatuar Türk mııMkisl lcra he. Muhafazası d'a'jna tehlike arzeden Veidet. Turgut Ucra, Hitay Dayarasında bilhassa yumurta, ham deri. Akhisarda çuval ve kanaviçe Atîarının üstünde heykel gibi otur da kesik kesik soluk geliyordu. usule yetinin Xun Halil Pr.yraz idaesinde «Tamam.» dedi. l:ndık. salça ve turşular. safran, ana. can, ve Âli İpekoğunun eserlerin p?.T:uk stoklannm hiç bir teknik toplu ör.umuzdeki 23 rr.art pazar sabahı saat tâbi olmaksızın gelisi güzel ve muşlar, tüfekleri ellerinde, emir Once, ağhyor sandım, sonra anlafabrikası kurulacak Pencereye gittim, perdeleri aç scn, amysrtt. tiftik. yün ve pamuk dö. den müttşekkil sergi ziyaretçiler bir halde bulundurıılmMinı gözönünde 11 de verceeğ: konserde Muhayyer mabeküyorlardı. Fakat anlaşılan ko dım: Zorlukla nefes alıyordu. Akhisarda bir çuval v« kanaviçe fabtım. Odaya sabahın kurşun gibi kiınUUeri, lületa?ı demir ve bakır cev. eser'er hprt, ham ipek ve paçavra yer aimak rikası kunnak üzere teşebbüslere ge. tarafmdan alâka ile karşılanmak tulan alâlcalılar tedbir almak yoluna kcrr.ındanKovsncı, içra edi'.ecek. ayrıca * • * mutanlan daha kararını veremeMustafa Mustafa ÇP.E'ÎT ve esmer ve ağır aydınlığı doldu. Son ' tadır. gİTnişlerdirtadır. çildjgj bil t :!m»ktedi,. Müteşebbisler miçti. Aradan saatler geçmiş olacak, ra. mumları söndürdüm. Son günlerde pamuk müstahsilleri. Huriye Akhan tarsfırıc!sn fclo şsrkılar arasında Taıı; Satıs Kooperatifieri ile Selmi ANDAK çıtçır fabrikatörleri ve sîgorta sirket. söylenecektir. Boğazdaki mania ağları tamir Joseph yalvarır gibi hp'Ie: «Na ben hâlâ burada oturuyorum. Mum Tütüncüler Birliğinin de bulundufu Oteki odada hâlâ masanın başmlerl temîilcilerile yapılan toplantılar. cdiliyor 1000 çuval kahve bitti föylenmektedir. file, general.» dedi, «vazgeçin, ken l^r dibine inmek üzere. İçeriki da oturuyorlardı. Hizmetçiler mum d» «igorta sart'.arının yeniden tanzimi Camialtı tersanesinds 4 şatuı Bîr müddet önce buzlar ve •Vikonnr» Memleketin çuvsl ve kanaviçe lhti. dinizi teîılikeye atmayın. Bizim sü odadan da hâlâ konuşmalar geü ları tazelemişlerdi ve oda. bu bayBirkaç gun evvel İzır.irden u'anbula k«rarlaîtırılmı?tır. gönderi'.en 1000 cuval kahve bıirtüîtırinşası yakında bitiyor variler şimdi...» yor. Kimse yatmak i«temiyor... ram aydınlığı içinde başka âlem* jilepi mani» »tlarını hssara uğrattığı yacı on bin ton olarak hacablanmak. Teknik »artlara uyanlarla bunları Vılâyet Ticaret Bakanlıgına mıiraeaat İçin ağlsrın tamirine lüzum görülmüş. tadır. Camialtı tersanesinde lnsa edilmekte kısm.en yerine sretirenler arasınd» »i. ederek yeniden 1000 çuval kahve tah£i. Duphot gene o bembeyaz dişle Şeyi bekliyor... den bir köşeyi andırıyordu. tür. Tamir ameliyesi muayyane bir Fabrikanın ham maddesi olan jüt olp.n dört aded 75 er tonluk şat önü. gorta bakımınian fark gözetilerek mu. Biraz önce kendine geldi niharini göstererek gülümsedi: »Yarınki kabul törenini geri kmmda basUmış olduğundan bu kı. Pakistandan temin edilecektir. Kuru müzdekl nisan ayının sonlarına doğru arrele yapılması muvafık görülmüştür. sini Utemiştlr. Şehrimizde ayda 6'rri bin çuval kahve sarfediln.ektedir. «Ben askerim. Sefir Cenab yet. sımların yenilenmeaine başlannıış. gemi cıı'arın Pakistan müesseselerile müza. Liman İşîetınesine teslim edilecektir. bırakmalısın, Joseph,» dedim. Yangın tarife komitesince yapılan kerelere giri^tikleri tniaşılnAuktadır. limanımıza serbestçe lan, tehlikeye de alışığımdır. ZaDivanda bir kıpırdama işittim, Mıileakıljtn 10 aded 150 şer tonluk tetkikler neticesinde tesbit edilen esa«. Sıçrayaii.k yerinden doği'uldu. lerine'i ivI'> '''• L>ir te\\d girip (,'ik.ı. Azılı bir hırsız yakalanuı ılıdai tüil. Kı/ılay Kviib şııbesiııin kotıgresi tav ııı&YHunın \a{>!İ!)ı^^tı)^ bu^lanncuk ların tatbıki uygun goıiılnıiış ve bunun ten yok yere kan akmasına da ta gidip yanına çümeldim, kolumu Eaşı üüğsünüe, ııyuya kalmış gi Ulh. mltlir. Emniyet İklncl Şube memurları dün kararlajtırıl. Kuılay CViuljcti tyiiU îııbeamiıı yıl. lır tSıaılar da yıl itoııuna kadaı* tanı&ni. alâkahlara bildirilmesi başmın altına koydum. Güzleıi biydi. raftar değilimdir.» azılı ve sabıkalı bir hırsızl daha ya. Seter hallndt kıulunan femller ft v« lık kungresl 27 mart cunıaıtetl günü lanıp peyderpty liman hlzmetlne giie. nııştır. kalamışlardlr. Aslen Bursnın GüncysU Dedi ve mahmuzlannı şıkırdata yüzüme dikildi. Uzun uzun baktı. fltnduz bu te^idden geçebıleceklerdir. saat 15 te $ube bin«ısınüa yapılâcaktır. cektir. (Arkası var) nhiyesi İsabey kö>ü halkırıdan clup İtalya ve Yunanistan taze balık şıkırdata kapıya doğru gitti. Çık Nerede olduğunu bilmiyordu be«Necdet Saluazlıoğlu ismindekl bu ya^ NtMBUS'LN MACKBâLAKİ: istiyor mak üzereyken döndü ve, sözde belli. man hırtıı. Buıra ve îzmir polisi t&ra. «Romadasınız, General Dubenimle gözgnze eelmek istedi ama, Son haftalar zarfıcd» tialya v« Yu. findan uzun zamandanbeni aranmakta nanirtan tâM balık ttlrtlertnl »rtımıış l(ü thpan Karaefç. İsmaıl Erdoğan ve ben hemen bsçımı pencereden ta phot.o dedim. «Romada, Büyuk lardır. Bu cürtleden elmak üîere dun K.arabulut gıbl taima isimler aitmda rafa çevirdim. Demek öyleydi ha: j E 1 Ç' Joseph Bonaparte'ın evinde.» Umanımiîdan Yunanlttana sekiz tnn İîmird* ve İsUnbulda bir çok hınızllk Bu kabadayıl.ğı benim ufrum» ya i Dudakları oynadı, kanlı bir kötaze balık Mvk«dilml»tlr. Bugun'.errie ysp»n Necde». dört senedenberl asker da Halyay» külliyetli miktarda balık olup. ıon defa İzmir askeri hastanesia, pıyordu! Çılgına dönmüş fihalinln pük aktı. Obür elimle gildim. blldirilmektedir. den firar etmiş ve İzmirde bir un falv En nihayet: Marie,» diyebildi. karşısına, silâhsız ve tek başına, rikasının kasasınl »oyarak »ehriıniz* T»pkapı Fakirlere Yardım sırf beni hayran bırakmak için Jİ «Marie'nin yanına gitmek istiyo(elmistir. rıım beu.» diyordu. Vurdu konjrtii bıiraıla ıfa KâuıkSy lle Erenköy clva. tÇsbuk.s dedlm, «ç*bnk ıfiy. İ<liııi(i>>n: *Ne marısîij ş»y!* di» Yıırdıunmun sle'.îd* urnumt heyet lop. runia lılrçoR lnrsızJık yopsn bu szılı l&ntısı mevcud ruzname tizerimle go. sabıkalı, nihayet İstanbul pollsinia yoıdum, une tıianasız şey! Junot, leyin bana: Nerede Marie?» rüjiilmek üztrt 27 mart saat 14.30 da ellnden kurtulamıyarak yakayı e!« Bakışları berraklaşmış ve canMarmont, şimdi de Duphot! Ne Topk»ptd«kl binsmııd» yapılarağından vermirtir. Necdet Saluazlıoglu hakkın. ianmış, bir Sey sorax gibi bakıyorijim vardı benim bunlarU!» azalaıuıuıiB te|rifi<rı rıc» oiunuı. d«kl tahkikıt poüa taralından dertaleş. brUmektediı. du. Idure Hejeti A^ağıcUn k«puun tçıidığı duyul SARAYLARM AŞK İLÂHESİ Bu fedakârlığı benim uğruma yapıyor, beni hayran bırakmak için, çılgına dönmiiş olan ahalinin karşısına silâhsız cıkıyordu
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle