18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İEyMl 1953 CUMHURh t1 Merahh Resimler Kara cahili çok menleketler Dünya nüfusunun y a r ı s ı o k u m a BİR SUİKAŞDİN İÇYÜZÜ yazma bilmiyor T a n a : P. GO8DSAUZ SİMLİ ROMANIMIZ : MAZHAR KUNT Deli Bir Aşık Lotıdramn Yeni Şapkaları Londra şapkacıları, büyük rağbet gören bir sapka sergisi açmışlardır. Buna yalnız kadın sapkacıları iştirak etmiştir. Yukarıdaki resimde. «Martiza» adında siyah kadifeden yapılmıs orijinal sapkalardan biv görülmektedir. Bu orijinal şapka. model Jean Dawney tarafından takdim edilmi?tir. Diğer taraftan sapkacılar. şapkaları ile birlikte hazırladıkları küpeleri de tc?hir 27 yasındaki Christopher McDonald adlı ask hastalığmdan muztarib bir denizci, Newyork'taki sekizinci Avenuc'de seyrüseferi 55 dakika akamete uğratmıştır. Denizci. yukarıdaki resimde de görüldüğü sribi. bir direfin üzerine çıkmış ve «sevgilisi dörımediği» takdirde kendisıni asağı atacağını bildirmiştir. Sevgilisi bulunup setirilmis. fakat bu da bir net'ce vermemis ve nihayet bir papaz. d(?li Sşığı ikna ederek a^ağı indirmiitir. Âşık. simdi tımarhane1edir. Denizin Dibindeki Servet Kaptan Carlsen in gemisinde buluıtan paralarıtı esrarı yılmın ilk ayında, gazete [ lerın butün birinci sahife'.eıini kapiayan resim!ere ve haberlere mevzu tcşkil etmiş olan Flyng En ; terprise şilepi ve meşhur kaptaıu Carlsen gene günün meselesi haline gelmektedir. Buna sabeb, bir İtalyan dalgıç gemisinin, Flyng Enterprise'in denizin 80 metre derinliğinde yatmakta olan govdeEinden deste halinde dolar ve gterlin kâğıd para çıkarmış olmaııdır. Halhuki ne gemi sahibleri ve n t de kaptan Carlsen, böyle bir lervetin gemide bulunduğunu bılmeraekteydiler. Hattâ kaptan Carl•en. bu hususta kendisine «ual loran gazetecilere şu |ekilde cevtb vermiştir: t Bunu da nereden çıkardmız? Anaşılan Kore harbi bitti de fiındı kendinize manşetlik haberler »rıyorsunuz!» Bir İngiliz firması tarafından angüje edilen bir îtalyan dalgıç geınisinin Flyng Enterprise'in gövdesini bulmağa çahşacağı bildirildici zaman bir çok kimseler ve bilhassa gemi sahibleri buna fsşmışlardı. Çünkü bunların işe yarayacak bir şey bulamıyacakları kanaati hâkimdi. Gemi hamulesi «rasında, su altında kalınca harab clacak dakiilo makineleri ve btnreri eşya vardı. Bunlan ;ıkarmak için de, seksen metre su altma dalsnç indirmek, bu tehlikeyi göze almağa değmezdi. H'tırlarda olduğu gibi, kaptan Carlsen batmak tehlikesinde bulunan gemisini bir türlü terketmek istememiş ve ancak dalgalar Flyng Enterprise'i tamamile kapladığı bir sırada İngiliz pemileri tarafından kurtanlmıştı. Bu hâdi»e, İngiltere sahilleri açıklannda cereyan etmiş ve daha o tarihte (öyle diyenler olmuştu: Gemide muazzam bir servet bulunuyordu ve bunun için de kaptan bir türlü ayrılmak istememijti. Çünkü Flyng Enterprise'i terketse ve gemi de batmsdan baskalan tarafından kurtarılsa bu se;vet onlarm olurdu! Fakat bugün kaptan Carlsen böyle bir servetin gemide buiundvcunu bümediğini kat'î hir şe 9 Harbden sonra UNESCO'nun c«haiete karşı giriştiği savaş başlayalı sekiz sene oldu. Bu sekiz ••ne zarfmda yapılan mücadelenin i gayesi, dünya üzerinde okuma j yazma bilmiyenlerin aydmlığa kavuşmalarını sağlamak, hcr rnemleketin sahib olduğu mahallî maarif teşkilâUna yardım ederek milletlerin terakki yolunda ilerlîineleıini hızlandırmaktır. Hedef, yüz milyonlara okııma yazma öğretmek, yani bizim tabirimizle herkesin Hanyayı Konyayı tanımasını temin olduğuna göre dünya nüfusunu içine alan Unesco gibi bir teşekküle düşen vazifenin azametini idrak etmemek kabil değildir. Çünkü arzı; mız sakinleıinin yansı ilim ve irfsndan mahrum hattâ alfabenin ilk harfine direk diyecek kadar kara cahil insanlardan m.ırckkebdir. Unesco'nun yaptığı <avaş:n esası dünya üzerine daha doğvusu insanlar üzerine çökmüş olan rehalet karanlığmı yırtarak, etr.Ja ! biraz olsun nur serpebiimoktir. Vakıâ her millet, kendi hükümranhk hududlan dahilinde maaıfi kalkındırmak için elinden geleni yapıyor. Büyük kütleye inssnlığını hissettirmek hususunda mekteb dediğimiz ilim yuvslan kurmakta devam ediyor. Fakat dunyamızda öyle memleketier vardır ki yirminci asır.ia bile hâlâ ortaçsğda yaşamattiadır. Çoğunluk bu zulmetten kurtulmuş değildir. Bunu isbat eden vakamlar işin ehemmiyetini idrak etmemize kâfi gelecek kadîr b'jyüktür. Unesco tarafından yapiıan son istatistikler göstenniştir ki okuma yazma bilmiyenler dünya iueıine şu şekilde dağjlmıştır: Voklamanın en iyi not alan talebesi Batı Avıupa mcmlekettervdir. Nitckim Batı Almanyada, Avusturya, İsviçre ve İskandinav yarımadasında okuma yazma biirr.iven tek ferd yoktur. Bundan sorua İngiltere geliyor. Kara cah'l'.er İngiltcrede nüfusun biııde dördünü teşkü ediyor. Fransada yüz'la 4. Belçikada yüzde 8, İtalyada yüzde 20 dir. Avrupanın en çok okuma yazma bilmiyen memleketi İspanya dır. İspanyada nisbet, Itdly?CJXi yüzde on fazlasile yüzde otuıa çıkıyor. Demirperde arkasındaki memleketlere gelince, Bulgaristan yüzde otuzla başta gelmektedir. Yugoslavya bundan biraz daha geride kalıyor. Çekoslovakyada ise yüz kişide 3,5 kişi okuma yazma bilmiyor. Macaristan yüzde 8,6 ile :kınci, Polonya yüzde 20 ile üçüncüdür. Rusya için kat'î rakamlar vermek mümkün olmamışsa da nüfusun yüzde 18.8 nin okuma yazmadan mahrum bulunduğu tanmin edilmiştir. merikadan daha lyi mertebeyt erMİs olduğu gorülüyor. Unesco, bunu Afrikada yıllardanberi çabşan misyoner okullaruım varlığıyla izah etmektedir. Dünya nüfusunun yarısı okuma yazma bilmiyor demiştik. Bunda en büyük hisse muhakkak ki Asyaya düşmektedir. Hind yar:m adasında yaşayan 450 milyon nüfusun aşağı yukan 400 milyonu kara cahildir. Burada konuşulan dillerin çok çeşidli oluşu, Hind halkının büyük çoğunluKİa cahil kalmasuıa sebeb gösterilmektedır. Hindistanda halen 300' çeşid dil ve 60 türlü yazı vardır. 1917 de Delhi Üniversitesinin ateşe verilmesini alâkalılar, Hindlilerin bilgiye karşı husumet duyguîaımda görmüşlerdir. Yeni idare raaarif sahasında yeni yeni teşbbüslcre geçerken bir çok mukavemet unsurlarile karşılaşmaktadır. Buna rağmen bugün Hindistanda 12 üniversite. 120,000 ilk okul ve ve 13.000 orta okul vardır. Her çocuğa altı ayda okuma yazmanın en basit tekniğini kavratmak için büyük gayretler sarfedilmektedir. Bu arada Hind hükumetinin okuma yazma seferberliğine doğru gittiği görülüyor. Çin, henüz bu türlü zorlu tedbirlere başvurmuj değildir. Fakat orada da bir gün bu yolda yüıümekten başka çare olmadığı an'aşılacaktır. Çin yazısını öğrenrnekteki güçlüğün. işin daha pratik hale getirilmesi hususunda te«vık edici olacağı düşünülmektedtr. Bu memlekette de okuma yazma bilmiyenler, nüfusun büyük çoğmıluğunu teşkil ediyor. Gerek Hindistanda ve gerekse Çinde yaşayan halkm yansmı, mektub yazacak kadar bilgi ile teçhiz etınek uzun zamana mütevakkıf bir iştir. Arabistan yanmadası da dünyjının en geri kalan köşelerinden biridır. Kara cahillcr nisbeti burada öa Hindistandaki nisbet kadar fazladır. Unesco, Asyanın eenliğini, halkm içtimaî ve iktısadi seviyesindeki düşüklükte buluyor. Esasen cchalct hayat seviyesi açağı olan memleketlerde daha fazia hükmünü icra etmektedir. Öğrenme ihtiyacmm bir mem.ekctte hayat anlayışile elele yürüdüğüne işaret ediliyor. Bunlardan biri dığcrinin tamamlayıcısıdır. Şu halde yapılacak iş ya hayat seviyesıni yükselterek bilgi arzusunu uyajıdırmak veyahud da kütlevi bilgi ile besliyerek hayatı yasannnğa lâyık hale getirmektir. Tolun ALPTEKİN Yabancı scnnayeyi teşvik kanununda yapılacak değişikVik Yabancı sermnyeyl t*}vlk kanunun. da yspılacak deglsiklilcleT icin AnX». rad» tesekkül eden karm» komlsyonun çslismalarına hararetle devam ettiği blldırilmektedir Haber t l d ı i ı m ı u t6r* bu hıuust* Ticaret ve Sanayı odıUrtl* Borsalar Birtiğinin genij jekllde yardımı v t işbirlıği temln edllmlj bulunmaktadır. Yeni kanuTila, ecnebl lennayeiinln msmleketimizde temln ed«eeji kirın kolaylıkla memleket dı;ına çıkması .«a*lanmak isteıımektedlr. Bunun lçtn de kambiyo sisteminde gereken degi. ştkükler yapılacaktır. Jores'ln ölümünden on *«n« «oara büyük sogy&listin na'sı Panteon'a nakledildL Bütun gec« parlamento t&lo • nunda duran tabutu ijçiler bckledi v« «rte«l gunü parlamento binasmdan Panteon'a gene yetmla maden amelesi taraiından tasındı. Bütün gehir halkı baıta hükumvt reUi Heryo olmak üzert cenazeyl taklb ediyordu. . Jorej'in cenazesi Bertelo v* Smll Zola*nm m*tarian [ar&sına yerlejtlrlldl. Cumhur Bajkanı Dumerg d* mer&dml aonuna kadar taklb tttL Halkm f&âl aJuaca ma£ • 7* } kadar devam tttL Bu arada Raul n« oluyordu? Beraet kararından »onra hapisten çıkan Raul Vilen Isminl deftistirerek Rene Alba adı altında birçok ticareth.anelerda cahşmıjtı. Fakat ha kiki hüviyeti meydana cıkar cıkmaı ls arkadaslan derhal isyan ediyor v« müdiriyet, Rajıl'ü kapı dı«an etmek mecburiyetinde kahyordu. 1920 de *en« blr «uc l»liy«a Vilen, bir müddet hapisaneyi boyladı. i Flyng kilde lfade edlyor. Diğer tarnftan bundan haberi olsaydı, kâğıJ para dolu torbalan Flyng Enterprise'i takib etmekte olan İngiliz yardımcı gemilerine nakletmesinin işten bile olmıyacağını söylüyor. Flyng Enterprise şilepinin gövdesinden kâğıd paralann deste halinde çıkanldığına dair ilk haberler gelince, gemi sahiblerinin bir sözcüsü şu beyanatı v?rmişti: Esrarengiz bazı hâdiseler Jönüyor. Çünkü biz gemimizde böyıe bir servetin bulunduğunu bilmiyorduk ve bize buna dair hiç bir malumat verilmemişti. Bir dalgıç fcemisi şimdi bu parayı arayıp bulduğuna göre, demek ki başka'.an bundan haberdardılar! Fakat son iki gün zarfında hâdisenin esrarengiz bir tarafı bulunmadığı sarahatle anlaşıim^tir. Bu hususta şu malumat verilmektedir: Avrupa memleketlerini bu şekilde sıraladıktan sonra şimdi Amerikaya geçelim. Ameı ika Bırleşik Devletlerinde kara cahillerin sayısı zannedildiğinden azdır. Unesco'nun verdiği rakam bu memlekette nüfusun yüzde 4.3 ünü teşkil etmektedir. Kıt'ada en çok Enterprlse gemisi sulara (fömülürken cahili bulunan kısım Güney Amesev)cetln k ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ' « Utemls, İsviçre posta rikadır. 96 milyon nüfuslu Güney ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ H ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ B idaresi de bunu «daha çabuk gi Amerikada 60 milyon okuma yazder ^ I ^ ^ I ^ ^ I ^ ^ H ^ ^ I H * mülâhazası ile Flyng Knter ma bilmiyen vardır. Orta AmeriprUe filepin* vermişti. Bıınlar kada da nisbet aşağı yukan aynı«posta torbası» diye kaydedilmişti. dır. j Aynı zamanda, bu İıviçrt banBu yolda Afıikanın Güney AI kası sevketmekte olduğu oara torbalarını, Belçikada ıL« Con^orde» adında bir sigorta şirketine d» tahminen 850.000 Türk lirasına sigorta ettirmişti. Flyng Enterprise silepl bilindiği fekilde battıktan sonra. muazzam rarara uğrayacağuu anlayaa bu ligorta (irketi derhal hareketa geçmi? ve bahis mevzuu torbalan ele geçirmenin çarelerinl aramağa başlamiftır. Bu sigorta lirketinln bir rnümeasili gazetecilere şöyle demiştir: t İsviçre bankası bizim deAdı gizli tutulan bir îsviçre vamlı müşterimizdir. Bu sebebl» bankası bir buçuk milyon Türk !•de kendisine bu torbalarda neler rası değerinde kâğıd parayı torbabulunduğunu sormadıktı. Esasen lar jçinde Birleşik Amerikaya bir bankanm torbalarla şeker sevkedeceğini ve bunu da külüyetli para ile sigorta ettireceğinl de ummazdık. Fakat İsviçr» posta idaresi, bu torbalan hususî gemi ile sevketmekten suçludur ve bu hususta hakkımızı anyacağız^ Kaptan Kurt Carlsen Şimdiki halde, sigorta şirkeÜ, denizin seksen metre dibinden çıkarılan kâğıd paraları, bankanın mutfağınds kurutmakla ve bunlan tasnifle meşguldür. kadar her birinde 8.000 dolar bulunan 7 torba v« içinde bei bin İngiliz lirası bulunan bir torba ele ! geçirilebilmistir. Belçika ligorta kumpanyası diğer torbalar ele geçirilemediği takdirde yanm milyon Türk lirası zarar edeceğini hesablamakta ve İtalyan dalgıç gemisini sıkııtırmaktadır. Bu gemİBİn dalgıçlan şimdi içinde 100 bin dolar bulunduğunu bildikleTİ büyük bir çuvalı *1« geçirmek içln ycniden dalmalanna b«|lamak lçtn havalann düzelmeıi&i b*kl«mektedirltr. H l n l S. Seneler gectl. Raul, ortaiard* yoktu. Bu gaybubetinj sebebi basitti: Herif Balear adalanndan tblza'ıun San Vi' centa isimli fayet güzel blr köytlne «ıgınmı», orada yajıl yordu. Orada »Igara kutulan, çerç«v«ler, oyuncaklar yaj ı parak turistlere «atıyor ve böyl«c« gecialyordu Yabanc:, lar bu adamın kim oldujunu «ordukları taman yerlller j | ' şöyle cevab veriyorlardı: « Tanımadınıı rruî Raul Vilen,' | mejhur Jores'in katili.» Raul'l» kimae ö U ü d Son 24 saatte limanımızdan yapılan ihracat Son 24 «aat zarfındt limanımlxdtn yapılan lhracatın kıymet tuttın bir milyon 436 bin îlrayı buhnustUT. Bu. nun 896 bin lirasım t»p«nya3rm gftnde. rUen 20 ton ham afyon t«*kU etmek. tcdir. Budan ba;ka, »«vkolunan m»U»r »r«. »mda tiftik. hashaj tohumu. klmyon. koyun ve keçt d»rll«1, yumurt» vua. ire d» vardır. 1936 senesinln blr Kunfl İspanyada dahilt harb patlak verdi. Ada bombardımaB edllmeğe baslandı. Kövlüler ka' rılarını v« çoeuklarını alarak kırlara kaçıyorlardı. Müthis ) infilâklar lonunda köydekl *vlerln yarıjı yıkıldı. gafak | söktüğü laman San Vicente harab olmustu. Ertesi ve daha ertesi günler bombardımanlar devam etti. Her s«y hâk ile yeksan olduğu halde Raul'ün kul.übesine bir seycikler olmamıştı. Halk, bu hâdise karjısında Raul'ün büyücü olduğuna hükmederek onun seytanla Isbirliği yaptığını iddiaya başlamıstı. Nihayet bir araya toplanan köylüler kuliibeye hücumla kapıları. pencereleri Jcırdılar. her taraîı fdidik didik ettiler. Yeni Bir Hizmetimiz İZMİR ENTERNASYONAL FUARINDA Sayın halk*nıızın hizmetine giren Bankscıük büromuzda Fuar müddeti zarftnda açtınlacak en a* 150. «ahibleri arssında ; lıralık tasarrui hesablan 100 ALTINLIK SÜMERBANK Sermavesi: 200.000.000. T L MfVS/M HASTAUKIARI* YA2 İSHAÜNC KARŞI YAVRUHUZU K0RyVABÛM£K İÇİN QM. âOi VİTAMİNl)\, W20£ yÜZ SAf A*l UNLARlut BBSUİİNİ2. Hususî bir keşide tertib edilmiştir. Yakında fsallyete eeçirilecek Tzmir Şubemîzin açılış ^ününde Noter huzurunda çekilecek kur"ada 10 talihlive U' ar altın hediye edilecektir. Bu bü vük ihtimalı kcşideye istirak içüı bir hesab açtırmakta gecikmeviniî Posu havalesıle olduğu gibi bütün sube. ajans. müessese; fabrika ve satıg mağazalanmız d« hesab a<. AMERİKAN EŞYA MÜZAYEDESİ 6 Eylul 1953 saat 10 da CMD. R. C. M. STURKEY Tak»Lm, Tâkızafer Cad. No. 14 Mine apartımanı daire 3 (îstanbul Kulübü yanında) Maun ağacı dinet set, Queen Anne çıft hasırh salon takımı, iki kljilik açılır yatakkanape, hârika buz dolabı, Norge vantilâtörü petrol sobası. Beautyrest »omyeH yaVak oduı vt bir çok Mvlmll Amerlkan «v «çyalarv r O R T A K A L O gece köy aene atese tutuldu. Fakat bu scfer mcrmiı ı ier Raul'ün kulübesine de isabet etmişti. Ertesi aünü ka/' ! tilin cesedi enkaz arasında bulundu. Rayl'ün kafası ezi!,v miş, yerde serili yatıyordu. Acaba bir gün evyelki hücıım' 1 da linç mi edilmişti, yoksa bir mermi isabetile mi ölmü»^ tU? Bu muajıuna bugjine kadar ha'ledilmij degildir .. S O N Türkivede ncrri hıkkı ya'nız "gazetemizc aiddir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle