Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CuMHURrrEr 1 Tenunuz •MMJ MAUla dehşet geceleri Hiyarında İktisad! hayatımızda, müzmin bir sıkuıtı mevzuu vardır: Pahalılık. Hayat pahalılığı, aile bütçesinde, MauMauiar, Kikuyu kabilesi luğu başka zamana bırakıyordum. gelir miktaruım geçim masraflannı lçinde doğan bir gizli cerniyçte ve Bu asrın ikinci harbine kadar bu Tahsis mallanna aid transferlerin ' karsılamağa kifayet etmemesidir. rümiş. hangi kökten geMıği bilin böyle devam etti. Derken, Prudhomme öldü. Sevahili dilınde «Bu Merkez Bankası taraimdan yapıl Pahalılık mefhumunun bütün halk miven bir isimdir. Kikuyu'lar. Ken r yanın mühim bir kabilesini teşkil luvan demek olan Mawingo adile madığından şikâyet edildiği malum | kütlelerine çamil bir ta ifini yap uzaktan müşahede edebilmek mev mak kabil degildir. Fiat hareketleri kiindedirler. Fiat istatistikleri de, dur. Ticaret Bakanlıeı transfer mu j ederler. Eu ksıbile halkı. uzun za isimiendirdiği evi de otel oldu. ınan. beyaz derili insanlarla çok İşte o otelde taraçalı bir oda tut amelelerınin süratle yapılması bu ,nin maişet şartlan üzerindeki te hükumetin hakik! vaziyeti lâyı'cile ivi geçinmişlerdi. Fakat bir müd mustum Vaktile. dostumun kendi susunda ilgili müesseselere emir siri. bir içtimaî zümreden diğerine takib etmesine imkân vermemek+edeğişmektedir. Kazancından büyük dir. İndekslerin kıymet ve faydası, dettenberi, MauMau'lar, eitşide yatak odası olan bu oda. onun ni göndermiştir. Ayrıca. gıda maddeleri sanayiinin kısmını gıda Ihtivaeına harcıyan hayat pahalıhğındaki degişik'ikledaha fazla ehemmiyet almağa baş ce defalar seyrettiği dağa nazırdı. lavan bir tedhiş faaliyetine giriş Onun bana anlartığı sevler hafıza makine ,ham ve yardımcı madde bir aile reisinin yiyecek maddeleri ri doğru olarak aksettirebilme k»miş bulunuyorlar. MauMau'lar bej mı dolduruyordu. Taraçaya doernı ithalâtı için vapılmıs olan müraca ihtikânndan sıkıntı çekmesine mu biliyetine bağlıdır. Memleketimiıyaz derili insanlan Kenyadan kov tırmanan arsız otlann kekremsi atlerin tesdl ve tahsisi muamele kabil, aynı hâdisenin zengin bir deki fiat ve geçinme indekslerl ise, mak için hemen bütün Kikuyulan, kokulannı. eölden yükselen iri kur lerinin icrasile transfprlerinin helî kimse nazannda ebemmivet tasıma bu maksadı temin edecek vasıflarman mümkündür Gıda maddeleri dan mahrumdur. Prof. Fethi Çeellerinden gelen her şeyi yapacak , bfğalann yavgaralarını tamdırn. leti!me<^en vapıiması Merkez Iîankasına bildirmiştir. ! nin. evecek esyasmın, ev kiralan likbaşm henüz kabineye girmeden lanna dair yemin etmeğe zorla Şimdi. dağın gerisinrîen. göz karmşBundan baska B?kanlık. Yugos : nm. inhisar mamullerinin, otomobil evvel tekrarlamaktan reyk duydumaktadırlar. Bu yemin, kanlı, bir tırıcı beyazlıktaki karlann üstünlavvadan ithalât msksadi'e 4 sayı fiatlannm veya yemindir. Yemin etmek istemiyen den, ay doğuyordumasraflan ğu bir mlsal. üzerinde aynca dumuhtelif | rulmağa değer. Garb mem'.ek?tlelı ithal listesinin B bölümüne gi nm pahalılanmssmrlan ler, yahud yemininden dönen'er, Bu manzaranın sairane füsunuiskenceye konuluyor ve öldürülü nu, huşuretle bozan bir şey oldu. ren 379 gümrük tarife numarah ha'k gruplan avnı derecede müte lerinde bir nazır. emrindeki miiteyor. MauMau yemini eden Ki i Binanın duvannın tepesine oturtul oamuklu mensucata mtıkabi! ithal essir olmaz'ar. Kövlü ile sehirlinin, hassıslardan, muavyen bir nesele kuyu'lann sayısı yüzde doksan muş çok kuvvetli bir proiektör bir taleblerine ktsmt tphsis vapılma«ını \ tacir ile memurun. isci ile esnafın hakkmda istatistik rakamlan hatahmin ediliyor. den vanrriştı Aşaâidan. iki kiçi ba uvgun e"imü$ ve gereken talİTiatı ve hattâ bekSr ile evlinin panahhk zırlamalannı ister. Mütehas«'Sİar da, müsbet veya menfi tezi hakh M^rVez Pankasma vermiçtir. ar>'avı<0an prasında fark vardır. na sesleniyordu. Bunlardan biri: Böylece, vaktile bir yeryüzü cenUmumî fiat seviyesi yükseHifi gösterecek şekilde rakamlan tertibDiğer taraftan kredili olarak it Taraçada durmayın, Hıyordu. neti sayılan, cihandaki kararsız duhsline mii^asde edilen kamv"i İ Ç zaman. pahalı'ıkt?n istifadç eden lemek mümkün oldujhmu sövlî'ler Öteki de ilâve ediyordu: rum ve harb vaziyeti karşısında, ve dış lâstikleri. çuval ve kana /içe, zümrelerin ekallivette kald'kları, ve nazırdan hangi noktai nazann Çok bariz bir hedef teşkil edidünyanın en büyük servetlerinin kamyon ve otomobil ye<1ek parça teshit priilmi» bir hakik=ıttir. Bres müdafaasını arzu ett ğini sorarlar. bannak edindikleri bu Afrika böl yorsunuz! belirttigi gibi, İndekslerin siyıs! lcablara göre alan .tezeâhlar. inşaat demirleri, c; cianiTurroni'nin îğildim. askeri gömlekli iki genc gesi, MauMaulann gizli cemiyeti mentn. merserize r^muk ipliŞi ve pshalılık devre'erlnde, servet ve yarlamn bir tak^rnetr» yüzünden bir dehşet diyarı haline tngiliz gördüm. tkisinin de ellerin Damuk mensucat için vaki olacak ! ^elirlerin temerküzü ist'ksmetınrle sl, pahalılığı tesbite değil, tevile gelmiştir. Esrarengiz. yanmeçhul, de birer iri tabanca, bırer de maki bütün müracaatler Bakanlıkça tet hW cerevan uvanmaktadır (1). yanyan blr vasıta olarak kullanılfakat korkunç bir şey olan Mau nelitüfek vardı Yüzleri taravetli ve kik edileeektir. Mahud ellerde, büvük serve.lrrin masina sebebiyet vermektedir. Mau faaliyeti, beyaz derili insan neşeli idi. hiriVti&i şön"'Tr»ktedir. MiiH gehr Muhitin telkinleri de. iktidar salaruı şimdiye kadar gördükleri is Ne oluyor? diye sordum. yekunu. fiat farklannı kar^hv*cak hiblerini yanlış kanaatlere sevketyan hareketlerinin en müthişidir. Ta Üniversite yaz dönetni Gencler gülmeğe basladılar. Bonisbette artsa dshi. inkisam ahenk mektedir. Siyaset hayatında muvafrnnmış Fransız muharriri Joseph zuk ingilizceme mi. gülmüşlerdi, imtihanlan sizMVleri dolavısile bütün nü^us ta fakıyetin birinci şartı. hosa Kessel. bugünden itibaren bu sü yoksa cehaletime mi. bilmem. Bir tsUnbul Üniversitesi y»ı dönemi im. bakalan a\nı ictifarfeyi temirı tde yecek hakikatleri açık bir lisanla tunlarda takîb edeceğiniz büyük tanesi cevab verdi: tihanları, umumivet itibarlle dün nlha. memektedir. Devlet teşkilâtmda söylememektir. Meşhur hikâyedir. yete ermistir. röportaj yazısını, bu MauMau çalışanlar, husıısî müesseseleHe üc İhtiyar ve menkub bir vezir, borc Burada gecelerin hepsi tehliReklör seçiml dolayısile geri bıra. hareketinin içyüzünü yerinde tetkik kılan bazı fakülte imtihanları bugun retle vazife görenler, sanayi ve zi içinde yaşıyormuş. Emektar aşağıkelidir! ederek hazırlamıştır. Bu satırlarda, raat işcileri. fa'z geliri i!e gecinen nm maasmı verecek parası bile kal yapılacakiır. Öteki ilâve etti: Joseph Kessel'in canh kaleminden, Daha geçenlerde otele bir akın Viyana Belediyecilik konpresine ler ve mütekaidler. refah ve ih*ivac mamış. Bu sırada, sadrıazam sefere kadmlann bile silâhh dolaştıklan yapıldı! lanndpn fedskâr1ı§a mecbur k a l çıkmak üzere buluıuyormuş. Memiştirak eden heyetimiz döndü Nairobi şehrini kötürümleştiren bns leket işlerinı görüşmek ve sadaret msktadırlar. Ithall* Bunun üzerine. gelip benimle birViyanad» Milletlerarası Belediyecilik dehşet havasını, beyaz derili insankaymakamını secmek maksadile, lann, kale gibi tahkim ettikleri ev likte, bir kaç kadeh viski içmelerini kongresine Ijtirak eden Türk delege. ladıktan sonra, istih=al malzemeji divan toplamağa karar vermiş. Ihlerinden Neşet Akol. Basri Dedeoğlu. nin ve smaî mamulierin pahalOan' lerinde geçirdikleri korkulu gece söyledim. Mezarından çıkan ada fhsan Gokçay dun «Ankara» vapuru ile tiyar veziri de bu toplantıya çağırleri, müthiş cinayetlerin birbirini nun, yaşayan ölünün mevcudiye şehrimlze dönmüjlerdir. Heyet azaları, ması. çiftcinin de Işletme ve istih mışlar. Emektar uşak, ödünc bultakib ettiği vahşi ormaniann esra tini bu suretle öğrendim. Kendisini kongre etrafında şnnlart Böylemlşlerdir: lâk masraflannı her mevsim bir«z duğu bir ata efendisini bindirip di« Kongre 15.20 haziran arasında kabartmaktadır. Zira! nüfu.'un baş nnı bizzat yaşıyormuşcasına oku de ertesi gün gördüm, inanılmaz toplandı. 22 devletten 800 delege lsti. langıcda müsaid konjonktürden te vana götürürken, bunun son fırsat yacak, Afrikayı tirtir titreten Mau marensını bana anlattı. rak etti. Buyük sehir ve küçük beledl. min ettiği kazanc. kısmen erimek olduğunu ve sadnazamın teveccüMau'lar trajedisini, en meraklı safBir hayalet mezanndan çıkıyor ytlerin kuvvetll ve zayıf tarafları Uze. tedir. hünü kaznnmazsa bir daha yoksulhalarile gözlerinizin önünde canlanve konuşnyor lrr.de gdriişüldü. Bilahare Viyananın Pahalıhğın arttıgını en gec far luktan kurtulamıyacağını hatırlatzruş bulacaksınız. derece nnndem olan kanalizasyon, Oğle güneşi, Nanyaki polisi nok son havagazi, elektrlk tesijlerl İle ucuz kedenler, umumivetle devlet a mış. Divan müzakerelerinde. »adnru. tasuıı kuşatan yüksek dikenli tel ucretle kİTaya verüen lojmanlar gezilal. damlandır. İnsanlann fi'len yasa azam. hazır buhınanlardan memle*** lere ve giriş kapısı etrafmdaki kum Bu ;ehrln temlzligi bilhasıa dikkat na. madıklan ve tesirini hissetmedik ket durumu hakkmda ne düşünNairobi. mavıs 1953 çuvallanna tepeden vuruyordu. zarımızı çektl.» leri şartlan anlıyabilmeleri müş düklerini sormuş. Söz alanlar, vuKenya dafh ,akşam garibliği için Müstatii biçimde olan meydanda, «Ankara» vapuru 472 yolcu ile küldür. Halk ile temaslan seyek kuflannı göstermek gayretile, hade erimeğe başhyor, daSin koyu damı oluklu saç, uzun bir ahşab leşen devlet adamlan. içtimal ta yat pahalılığından ve iaşe sıkmtıseferden döndü ye?il. gayet sık ağaçlarla kaplı ya barakadan ibaret polis mevkiinin bakalarm hayat tarzlannı incak sından bahsetmişler. İhtiyar vezir «Ankara» vapunı dun saat IT.45 te maçlanıu, derin karaltılar ve buğu kendisile, biraz ötede, «askerî> delar kuşatıyordu. Fakat karh tepe nilen zenci polis neferlerüe aile 472 yolra. 277 ton yük İle Batı AkdenU seferinden llmanımıza, dönmü;tUr. nin pürüzsüz, göz kamaştıncı be lerinin oturmalanna mahsua, üstleri Rıhtımın çok kalabalık bir karaıla. yazlıktaki sivriliği, Afrika semasma, saman örtülü, tekerlek biçimli, be yıcı tarafından Isgal edllmi} olması sebeblle gemlnln tahllyeai yarım laat h'"kah bir taş basması resim gibi yaz, küçük kulübeler vardı• Siyah gecikmljtlr. aksediyordu. . ı ;>\/Î%^ • \üal«nııi şaşılacak der*e«d* aydın İpek ve Melek sinemalannda Kenya dağı... İptidal kabiielerin latan çiğ renkli kumaslardan elbiyapılacak tadiller seler jgiymiş kadınlar, cırlak seslerımıkaddes kayası... Bambolar orİpck manı. fil sürülerinin dolaştığı, sırt le haykınşarak, kulübeden kulü olarak v« Melek sinenaalarının tiyatro 1954 «te? Kuruîuşunun kullaıulabllmesi için Belediye lanın sinsi adımlarla süzüldüğü, beye gidip geliyorlardı. Koyu mavi mlmarları her Ucl «lnemada tetkiklere uzun ceketler fiymiş, bir kenan kal baalamıslardır. gergedamn rasteeldiğ'ne saldırdığı Her lkl sinemanın Bnümüzdekl tiyatro gizli ve vahşi orman; MauMau kık yüksek şapkalı, abanoz yüziü Onuncu Yıldönümü Münasebetile çetelerinin içine girilemiyen ban askerler, medar çiçeklerile pımakıl mevslmine kadar tadil edllmesine çalı. fundalıklar etrafında manevra ya jılacaktır. nağı, nebattan kalesi Kenya dağı! Prens Sabahaddinin hahrası Vahşi bir azamet taşıyan bu yer, pıyorlardı. anıldı bu ezelî esrarengiz tepe, tam benim Bir Çekilişte thtiyar bir Tourkana, istihfaf Büyük Türk mutefekkiri Prens Saba. bulunduğum taraçamn karşısında dolu gözlerle onlan seyrediyorduhaddinln ölümünün S incl yıldönumu yükseliyor, akşamın göz aldatıcı Bu adam, şimal sınınndan gelmiş münasebetlle dün saat 17 de Edebiyat Döşentniş 10 Ev aydınlığı, onu büsbütün esrarengiz bir göçebe idi; kabilesi Habeşista Fakültesi Sosyoioji anf.sinde Muallim. şekilde yaklaştınyordu. ler Birltgl tarafından bir tören yapıl. na kadar uzanan çorak sahalarda Mezarındaıt komışaıt hayâlet 1 =haberleri çıkarak Yazan: JOSEPiı Kr.SSEL jrmı I IÎ4FM Tahsis mallarına aid transferler sür'atle yapılacak Hayat pahalılığı Yazan: *~~*"*ı Dün ve bugün Dr. FERIDUN ERCİN YAPI ve KREDİ BANKASI 1 Bana Kenya dağından, bu dağın güzelliğinden, içinde yaşayan vahşi hay\anlar âlemınden, oradaki yabani havattan ilk defa bahseden adamı düşünüyordunı. Bu bir Fransızdı, bir dostumdu. Adı Gabriel Prudhome'du. Daha hayata adım atmadan, bu asnn ilk harbine siren, ondan sonra da bir daha rahat günler geçirmeyi istemiyen neslin çocuklanndandı. Kendi hesabma o, Afrikanın üstuva hatü bölgesini, sınırsız yaylalan, iri baş yabani hayvan avlannı, tehlikeli tesadüfleri, muhatarah zevkleri seçmişti. Sonra, günün birinde, Nanyuki civannda, Kenya dağının tam karşısında muhteşem bir ev yaptırtmıştı. Çöllerin ve bakir ormanlann üstünden, kendi idarp ettiği bir turizm uçağile, sık gık Fransaya geliyordu. O zaman, evini ve evinin civarındaki füsunlu âlemi görmek için, kendisile beraber Kenyaya gitmeğe beni zorluyordu Her seferinde söz veriyordum; her seferinde de hiç beklenmedik bir aksilik yüzünden, yolcucCUMHURİYET» in Tefrikası: dolaşıyordu. Ihtiyar, polis müfrezelerine izcilik ve kılavuzluk ediyordu. Ceneel ve ormanlar içinden geçeTek yüz kilometre yol yürüyebiliyor, soluk ahşı bile değişmiyordu. En belli belirsiz izleri okuyor, kırık bir dalın ne manaya geldiğini anlıyordu. mıştır. Toplantıyı Prof. Hllmi Ziya Ülken kısa bir konuşma İle açmıs, rr.üteakı. ben söz alan üç neslin hatibleri müte. fekkirin hayatını anlatmıçtır. ilml de. ğerlnl, hususiyetlennl bel'.rtmislcrdir. Toplantı sonunda Eyı:be pidilerek tnerhu'mun kabrl ziyaret edılm'ştir. ugün 1 Temnınz Denhcilik bayramını kutlarken eskl Te yeni günlerhı manzarasına jöyle bir gM atmak yerinde olur. 1 Teranms 1897: Devlet Yunanistanla Tisalya haryon hacminde mütemadi f artıf bine girmiştir. Osmanh donanması, kaydedilmiştir. Merkez Baı);ısısenelerce yattığı ve çürüdüğü Hanın tedavüle çıkardığı banknoJar, licden çıkmıs, binbir güçlükle Ça1951 sonbahannda müvarı nakkale Boğaıına gitmektedir. İdave 1953 haziranında 1 mllyar rei Mahsusanm yolsuz, eski gemimllyonu bulmuştur. Ortalık ise, ııra kendisine geldiği vakit, para bolluğuna ithalât bkanıkliŞın lerinden bir kaç tanesi de muavin demiş ki: «Biraz evvel L&leli yo dan mütevellid mal darlığı da 'nzi TiiTazör (!) adı verilerek dononkuşumı çıkarken kasablann iyi cins mam edince, pahalıhğın seyir t"?m n»»ya ilâve edilmiştir. İstanbul limaıını dolduran yabancı ticaret etle dolu olduğunu, fınnlardan dı posu birdenbire hızlanmıştır. g*mlerinin mürettebatı. 5 milden şan nefu ekmek kokusu nzdığını Bugünkü 1 milyar 241 milyon 11 fazla Tidemiyen bn kınk dökük v« dükkânlann envai çeşid mal ralık tedavül hacmi, nihal rakam teshir ettiğinl gördüm. Halk 1si ve değildir. Gelecek aylarda, mühim harb v». nakliye gemilerini istihza ile «eyreisnektedirler. gflcu ile uğraşıyor, hayatından miktarda banknot çıkarmak xanı1 Temmın 1908: memnun gozüküyor •• efendimize r e t i h a g l ı o ] a c a ktır. 1953 bütçe ka1# yıldır kırmen Nftra önünde, dua ediyordu.» İçtimaı müteakıb, nunu mucibince Marshall yardımıvezir Aksaraydaki harab konaŞuıa nın karşıhk paralar fonundan ah kısmen Halicde yatan donanma dönerken, kendisinin sadaret kay nacak 80 milyon lira, yeni emisyon» büsbütün çürümiştür. Dentt ticamakambğına tayin edildiğini bildi lüzum gösterecektir. Toprak Mah ret GIosu gene blr kaç eski ve haren müjded arkadan yetişmiş. O sulleri Ofisine açılacak kred.ler, rab tekneden ibarettir. Bu gem'levakittenberi devirler eeçmiş, fakat Merkez Bankasının ihrac edeceği re, Türkler dahi can Vcaygısile binmemektedirler. Türk Kmanlan azihnivet tamamile değişmemiîtir. banknotlarla ödenecektir. e Iktidann civannda hâdiseleri gör yen kredl faaliyeti reeskont talebi rasında ecnebi bandrah gemü r durmadan yolcu, ytik taşunaktadüklerinden farklı bir şekilde sn ni arthrdıemdan, tüccar senedlerl latan şahıslara daima rastlanmıştır mukabilinde vapılan emisyonda da dırlar. Bütün liman hizmetleri yaMuradma eren veziri kendi ha bir inkişef kaydedilmesi beklen bancılann elindedir. Türklerin hissesine düşen hamallık, Halicde dolline bırakıp, mevzuumuza döne mektedir. muşçuluk, pazar kayıkçüığı ve sanlim. Onümüzdeki aylarda, pahaüBühassa Toprak Mahsulleri Ofl dalcılıktan ibarettir. Mudanyava lîğın gittikçe artacağına delâlet eden emareler mevcuddur. İthalât sinin mubayaa]arını beslemek ü gitmek isterseniz yandan ç?.rkh mallannm' azalman ve pahah'an zere ihrac edilecek banknotlann Tnnan bandırah romorkörlere bhıması. umuml fiat seviyesini bariz 1953 senesi içinde kabank bir ye mek mecburiyetlndesiniz. Yilmı surette tahrik etmektedir. 1953 se kun tutacağı anlaşılmaktadır. Ofi rahmetli Şirketi Hayriyenin vapurnesinde. ithalât, memleket ihtiyac sin tnahsul mevsiminde çiftçiden larile İdarel Mahsnsanm bir kaç lannın çok altma düsmüştür. Ha yapbğı mubayaalar, Merkez Ban vapunı yenidir. ricden getirtilen istihlâk eşyası, hal kası kaimelerile ödenmektedir. BiAnadolu Demlryollannı M«' lâhare Ofis birikmiş stoklan taskın talebini tatmine kâfi geime fiye ederek borcunu ödedikçe, bu ten Alman çirketinin müdürü Hiigmektedir. Buna mukabil, ithalât kaimeler piyasadan geri cekilmek nen, KöpriiHaydarpaşa arasında emt:asınm maliyet bedeli süratle tedir. Ofisin zarara uğradığı veya işlemek üzere Bağdad. Haleb, Basyükselmektedir. Suriye, Yugoslav stoklannı satamadığı yıllarda ise, ra vapurlannı yaptırmıştır. hn heya ve îsrael gibi bazı memleketle vapılan emisyondan bir kısmı teda ya« boyalı ve siiratli gemilerin başka hatlarda çalışmasına miisaade rin tavassutu sayesinde mubayaa vülde kalmaktadır. Meselâ geçen seneki ihracat tıkanıklığından do ehnemektedir. O zaman halk araedilebilen takas eşyası, hakik! kıysında pat patı bahrî denilen 4 ve metinin iki veya üç misli pahehya layı emisyond» kaydedilen gayrikabili itfa şişkinlik 300 milyon lira 5 numarah Kadıköy vapurlan. Samal olmaktadır. Halkımız, aynı barayhurnunu geçebilmek için yelken yat seviyesini yaşıyabilmek için, civarındadır. açmağa mecbur olmaktadırlar. vabancı mSlletlerden çok daha fszBu sene jnahsulün geçen yıldan 1 Tenunnz 1914: la masraf yapmağa mecbur kalmak daha bereketli olduğu söylenmek1908 jnkılâbmdanherl 6 yıl geetadır. Milİt gelirdeki artış ise, it tedir. Çiftcinin elindeki stok da halât mallanndaki pahalılığı t°'âfi hayll yüklüdür. Bu sebeble. Ofis miştir. İstanbul limanı gene ecnehl edemiyecek kadar zayıftır. Müsteh mubayaalannm rekor bir seviyeve vapurlan. tahlisiye eemileri, rolikin bellibash ihtiyac maddelsrini erişeceği ve 700800 milyon liralık morkörleri, istimbotlan. yelkenli dünya piyasalanna nisbetle fahiş bir kredi kontenjanma ihtiyac gös tekneleri, sandallan ile doludur. flatlara sabn aldığı blr lktisadl tereceği düşünülmektedir. Prof. Türk limanlan arasında yabancı yolcu. yük taşıbünyede, refahuı uzun zaman tie Çelikbaşın üç milyon ton hububat bandrah gemiler y g vam ettirilmesine imkân yoktur. ihrac etmek mevkiinde oldugumu msktadırlar. Liman hizmetleri Dış ticaretimizi ferahlatacak ted za dair Çanakkalede söylediği nu ecnehilerin elindedir. birlerin aluıması daha fazla gecik tuk da, bu tahmini teyid etmekteTürk ticaret filosuna Avrupada tirildiği takdirde, müstehlikin dir. Bugünkü tedavül hacmine O kadro harid edilmiş barı eski bü«ateşten gömlek» piydiği bir fiat fisin alacağı yeni krediler, hazine yük eemiler ilâve edilmiştir. Aranizamı ile karşılaşmamız ihtimal istikrazlan ve reeskont talebleri lannria iki bacah meşhur Gülceilâve edilince, kış aylanna doğ mal de vardır. Bunlann bir kısnn dahilindedir. ru bir buçuk milyan hayll aşan bir ordunun nakliye gemisl olarak kulFiatlann daha ziyade yükseleceği emisyon yekönu ile karşılaşmamız Unılmaktadır. Sirketl Hayriyınin ni gösteren diğer bir alâmet, emisyon vaziyetidir. Tedavüldeki para j ihtimal dahilindedir. Ofiş elindeki ve adı İdarel Mahsusadan Osmanlı miktarile hayat pahalılığı arasm i hububatın satıbnası geciktiği tak Seyrisefain İdaresine cevrilmiş olan da alftka bulunduğu malumdur. dirde, bu miktann iki milyan bul müessesenin çift nskurlu yeni şehir hatlan vapurlan eahşmakta, bunlar 19391945 arasında, tedavüldeki pa ması da beklenebilir. . ranm 204 milyon litadan 963 milEmisyonun bir sene lçmde bu yüzümüzü (rüldiirmektedir. 1 Tenunuı 1919: yon liraya çıkmasına muvazi ola derece artması. mendeketimizde Mütareke yıllanndayız. tstaııbul rak (2),' umuml fiat »eviyegi de daha evvel rastianmamıt bir hididört buçuk misli yükselmiştir. Son se değildir. 19391942 arasında. yal limanı Miittefîk harb gemileri, nak Arkan Sa. 4, SiL 4 te üç sene zarfında tekrar bir pahalı nız Ithalât harb dolayısile ükanlık temayülünün belirmesinde de, makla kalmamış, emisyonun bir kâğıd para ihraanm tesiri olmuş yıldan diğerine yüzde 24 ilâ 45 tur. 22 mayıs 1950 tarihinde, piya nisbetinde genişlediği görülmüstür. sadaki para miktan 890 milyon li O tarihlerde fiatlann baş döndü ki iştira kuvvetini tecride ve dış ra idi. Fakat o zamandanberi, emis riicü bir tempo ile nasıl yükseldiği tlcarete seyyallyet kazandırmağa henüz unutulmamıştır. Pahah!ğuı matuf tedbirler şimdiden almmaz(1) Bresciani Tunoni, The E mazidekl sıkmtılan tazeliyecek ka M, yakın istikbalde yeni bir enflasdar artmasma mahal bırakmaraak, yon safhasının başlamannı önie.Tiek conimics of Inflation. (2) Merkez Bankası bültenleri. hükumetin vazifesidir. Tedavülde kolay olmıyacaktır. 100 000 'ira değ?rirde Gazeteciler Cemiyetinin tertib ettiği Çeşidli Ikramiyeler 100 ilâ 125.000 lira değerinde Fakat âmiri İngiliz subayı bana: Görmek istediğiniz adamı aratıp buldurdum, dedi. O zaman, iki askeri arasında duran kısa boylu, tıknaz bir zenci gözüme ilişti. Sırtında, ordu mah, rengi kaçmış, havı dökülmüş hâki bir kaput vardı. Alnı tümsek, dudaklan sarkıktı. Çekik gözlerinde zekâ ile kanşık sonsuz bir hüzün okunuyordu. Subay, zenciye döndü: Konuşabilirsüı, dedi. Adam, mecalsiz, aheste, yeknasak bir sesle konuşmağa başladı. Kullandığı dil, vaktile Arab esır tacirlerinin, mal tedarik ettikleri bütün iç bölgeler kabilelerine öğrettikleri sevahili dili idi. I (Arkası var) HABERLER ^ • ORMAN başmiıdurlerile birlikte şehrimize geldiğini yazdıSımız Orman i Umum Mudüru Şevket Taşhan Anka. J raya dnnmıiştür. *• ULAŞTIRMA Bakanı Yumnü Üre. sin dün sabah Ankaradan gelmiştir, * BELGRAD Bııyük Elc:«i Agâh Ak. sel dün saat 14 te uçakla Beigraddan şehnmize ge'.rr.iştir. • EREKKÖY Kız Li*esl 1952.1953 ders yıh mezunlarına, yarın saat 17 de okul bahçeslnde yapılacak lörenle dlp. lomeları verüecektir. 3. Her Sanat ve Kültür Mükâfatlan AYRICA vılın mutad ikramlyeleri: Türkiyo Güzellik KraliçesİMİn Taç Giyme Töreni Yarın akşam Açıkhava AYNI ZAMANDA Tiyatrosunda 4. Safiye Aylâ Konseri Perihan Âltındağ Konseri 12 Ev ve 600 Talihliye HESABIN»AKİ KADAR PARA Ye" den cüzdan alacak olanlar da e?kl cüîd?n sahıbıerile beraber Ornırcu Y.i ikramiyelenne iştirak ederler. ; TEMMUZ 1 ŞEVVAL 19 (Sadi Yaver Ataman) idaresindeki memleke* havaları, ses ve saz birliğinin konseri Numarah biletler: 5 ve 2,5 lira (Şehir Dram Tıyatro«u gişelerile Necmi R o a mağazası, Kervan Seyahat Acenta»ı ve Gazetecler Cemiyeti merkezinde bu »abahtan itibaren satdşa çJtanUı) Sıhhatin iyi mi? Her zamanki gfbt... Billrsta ya benzim hep soluktur... Annem gibi!... Konuşmalan bir saat slirdü. Baillet, bir aralık, Lessive gaz.îtesini ima yollu bir şeyler söylimek istedi, fakat kızı orah olmadı. Farkma varmadan fazla yemis, fazla içmisti. . Haydi bakalım ,ben gidiyj.um, dedi. A^aba bir şeyler öğrenmiş miydi? Herhalde öğrenememişti. Belki de içinde ufacık bir kuşku vardı. Olsen, La Rochelle'e gelmişti. Michel, konuşmak için, onu eve öğle yemeğine çaSırmıştı. EVÎ, on Ey, demek ki vaziyetten memlann konuşmalsrile ilgileniyormus nunsun, öyle mi? gibi görünüvordu. Etini yer yenez Odette önüne baktı: sofradan kalktl. Çalışıyorum, diye cevab ver Odette ne dedi? di. Baillet, kendisine La RocheHe'de Hiç... Bir şey söylemiyor.» söylenen istatistik keiimefini hs Nereye götürsen gidiyor... Hiç bir sitemde bulunmadı mı? tırlıyamıvordu. Bu kel.mevi. k?ndi yeine kızının söylemesine mem Havır! Çok yorguna benziyor. Karın ne diyor? nun oldu. Michel omuz silkti. Karısmda İstatîftik bürosunda araştırbüyük bir değişiklik yoktu. Zaten, malar yapıyorum. iki sene evvelindenberi kan »roca» Uzakta mı orası? lık münasebetlerini kesmiş'.erdj. Charttons nhtımmda. Bu. Evette doğduktan tam on bef İstatistiğin ne olduğunu sorma gün sonra olmuştu. Yarı hast.ibağa cesaret edemediği için. onun ye kıcı, yarı sütn ne bir genc kadın rine. bürcnun uzakta olup olmadı tutmuşlardı. Bir gün. Eva, kocağını soruyordu. Bir arkadaşma bu sile o kadmı, misafir odasınm loş nu sormakta tereddüd etmezdi. Fa bir köşesinde yakalamıştı. Sadece: kat kızma cehaletını göstermek işi Arkası var ne gejmiyordu. lardan başka bir şey bulunmıyan yemek salonunun bir köşesinde oturuyordu. Alh katlı binalarla dolu o sokakta, yağmur yüzüntlen, yemek odası o kadar loştu ki; Baillet; kızının yüzü her zamankinden daha mı solgun olduğunu anhyamıyordu. Bordeaux'dan geçiyordum da.. Sana bir merhaba demeğe geldim. Odette: Yemeği beraber yiyelim, dedi. Bir garson, sipariş ettikleri yemekleri elindeki deftere vazdı. Baillet'nin içi rahat değildi. Odatle, babasmın sevdiği yemekleri onun hesabına kendisi ısmarlıyordu. V. | 4.32|12.17 16.18 19.45 E 2148 2.12 | 8.47| 4.33J 8 33,12.00 2 02 6.27 Vazan: GEORGES StMENON Makinist Baillet, balık kokan bir vagonda u>ijyordu. Tam ensesine bir hava cereyanı çarpıyordu; uykusunda. arasıra. ensesine konmuş bir sineği kovmak ister gibi el sallıyordu Tren garlardan geçip giderken, gürültüden. hangi garda bulunduklannı anlıyor, şöyle bir uyanıyor, yeniden derin bir uykuya dalıyordu. *** Hepsi, cumartesi günü, başka başka saaöerde uyandılar. Philippe, eve geç gelmiş olmasına rağmen. saat sekizde atelyeve eitti; Martine bir gözünü açm:ş b=ıkmış, veniden uykuya dalmıştı. Kuru soğuk vardı. Hava eüneşli idi. Garajda Huran irabayı isletmek zor oldu. Philippe, her sabah bir göz attığı Petit Parisien gazetesinde bir şey bulamadı.. La Rochelle'de hâlâ yagmur \ağıyordu; gökyuzü övle karanlıktı ki, Michel, pencerenin espanyoletine asılı aynasmda güçlükle traş olabiliyordu. Elektrik lâmbah traş makla meşguldü Michel yagmurluğunu £İydi, eski şapkalarından birini seçti, başına geçirdi, elleri cebinde, Vallin nhtımına kadar yürüdü, hor zamanki gibi, postanın ayıklanmnkta olduğu sol taraftaki kalem odasma girdi. Madam Donadieu biraz geç geldi; Çeviren: HAMDİ VAROGLL çünkü, Kiki'nin öğretmeni Edmond'a kızmıştı. Onların Kİsırl!, aynalan görmüş, bir türlü satın a eski salonda, gene alelâcayıb bfrden lamamıştı, bu münsebetle bir kcre j hareketleri yaparken görmüstü. Ed daha onlan düşündü. mond'a çıkışmış: Kıravatmı bağladığı sırada tv'e Ben evde böyle cambazlıklar fonun zili çaldı. Olsen'di, henüz istemiyorum, diye kesip atmıştı. Bordeaux'da idi. İşlerin vclunda İşitiyor musunuz? Sizi oğretmen gittifiini, avdet etmek üzere oldu diye tuttum, soytarı değil! ğunu haber veriyordu. Biçare Edmond! Kollarının kuvKocası daha telefonun başmdan vetini göstermekten, daha bir sürü ayrılmamıştı ki Eva içeri cirdi, te idmanlar yapmaktan ne kadar gucessüs göstermeden sordu: rur duyuyordu! Kaldı ki, görünüş Kim telefon ediyor? te hiç de kuvvetli değildi, kdçük Jean... Işler yolunda Imiş... ken kendisine dedikleri gibi, vereEva, uyku sersemi. alnı pınltıh, me benziyordu. bacakları yorgun, göğüs seçir'li siKiki'ye: yah saçlarını yukan doğru topla Bakın! diyor, gerçekten fevyarak: kalâde şeyler yapıyordu. İğrenç adamlarsınız, dedi. Şimdi, farzedin ki, bir hücuMichel cevab veremiyordu. çürı ma uğradınız, hattâ sizden daha kü karısmın dediği doğru idi. HerI iri yarı. daha kuvvetli bir adamm zamanki gibi iki yumurta ile por hücumuna... Aldığıro vaziyeti getakal reçeli yemekten gene geri rüyorsunuz .. Buna JuJitsu derkalmadı. Çünkü tahsilini İnaıhere ler.. de yapmıştı, İngiliz âdetlerine uyaKiki'nin de artık JuJitsuden, rak sösteriş yapıyordu. Çocuk oda göğüs genişletmekten, açık havada sından Evette'in yaygarası goıiyor barfiksten başka bir şey düşündüdu. Kendi kendıne banyo yap ğü yoktu. Kan, ter içinde kalıyor, I kendini zorlamaktan yüzü sapsau , kesiliyor, ne pahasına olursa clsun muvaffak olmak azmile dişlerini sıkıyordu. Şu duvara bir demir çubuk i yerleştirsek? ' Hakikî bir jimnastik odası için plânlar çiziyorlardı. Madam Donadieu 'nün öfkesi bir tek netice verdi. Jimnastiklerini, eski salonda deşıl, rutubetli bahçede yapmağa başladılar. **# Dört bin morina balığı! Aksi gibi, tam da, balık şubesinin müdürü olan Olsen'in orada bulunmadığı gün! Rıhtımda, kauçuk çizmeler gijmiş adamlar, tuzlu suların ve balıkların ortasında bata çıka uğraşıyorlar, sandıklara balık dolduruyorlardı, bir yandan da buzlar eriyor, sandıkların içinden sular sızıyordu. Deniz ne sakin, ne fırtınalı idi. Hâlâ bulutlu semanın altında. yer yer beyaz köpüklü, kurşunî bir denizdi. Mesajeri treni bir saate yakuı Poitiers'de durdu. Fakat Baillet. uyandıktan sonra, Bordeaux sürat katarına dara dar yetişebildi, üstü başı ıslak, balık kokulan içinde, birinci mevki bir kupeye sokuldu. Bordeaux'da, Odette. her gün yapılması icab eden tedavisi ile meşguldü. Bu işin bir otelde, hele dikkati çekmeden yapılması güçtü. Saat dokuza doğru aşağı indi, otel sahibi kadm yazıhanede yalnız ka dette; işe gitmek üzere giyinmek, le, yahud işten dönmüş; makine lıncaya kadar holde gezindi. Sizden bir ricam var, madam, başında yazı yazmakla meşgul budedi. Şayed babam gelip beni arar lunuyordu. La Rochelle'in tarihini sa, bir kaç gündenberi burada bu yazmakta olan bir avukatın müsveddelerini makinede temize çekilunduğumu söyler misiniz? Öyle yalvaran bir hali vardı ki, yordu. Baillet kızmdan çekiniyor değilkorsesinin içinde kaskatı oturan kadın bu ricayı redde cesaret e di. Ha>nr; böyle bir şey yoktu. Yalnız, Odette temiz kızdı; kadm demedi. Otelde çok kalacak mısmız? kadıncık giyinirdi. Stenoğrafi bili Belki de. Otelinir çok temiz, yordu. Başka bir muhitte yaşıyordu; hattâ bir gün babasına, yftîi çok bakımlı... Civarda bir kırtasiyeci aradı, bir I bin frank birikmiş parası bulunkaç tane kurşun kalem, bir kaç ta I duğunu itiraf etmişti. Asıl fevkalâde olan tarafı; bir ne bloknot, dosya gömlekleri aldı. Çalışmakla meşgul olduğu zannını işçi kadma ihtiyac duymadıklan vermek için, hep aheste hareket i halde, evlerinin, mahallenin en telerle, odasını düzeltti. Tam yemeğe miz evi olmasıydı. Baillet nasıl rikkat duymazdı? Kızının saat kaç oturacağı sırada babası çıkageldi. Baba, kız ne konuşacaklardı? ta yataktan kalktığıru bilmiyor, Birbirlerini pek fazla tanunıyor fakat odalan hep derli toplu; yelardı. Onlan birbirine en fazla yak mek odasuun döşeme tahtasmı hep laştıran şey, ancak, Lhoumeau yo | cilâlı, pencere camlannı her lıafta lu üzerinde ufacık bir sıra nerkisle yıkanmış, ocağı daima pınl pırıl çevrili ufacık bir papatya tarlaaı görüyordu. Odette hiç bir zaman telâşlı debulunan küçük bir bahçe içindeki tek katlı evde birlikte oturmala ğildi; onu kan ter içinde, veya saçnndan ibaretti. Madam Baillet, on lan dağuıık görmek imkânsızdı. Ama, konuşmaya gelince!. Bıınu beş »ene evvel, bir komşunun cenazesinde, zatürrieye yakalanmış, yapabilmek için birbirlerine daha fazla alışık olmalan icab eHerdi. ölüvermişti. Çoğıı zaman Baillet, başkaları Meselâ şimdi Baillet. sırtınrla buuyurken trende gıdiyor. başkaları ruşuk esvablan, elinde; ava^anl'kayakta iken uyuyordu. Öyle ki; kı larile dolu küçük çantası. bu oiple zının yüzünü gördüğü zamanlar inince, ne diyeceğini bilemez olnadirdi; bu iş âdeta mucizeye bağlı muştu. Odette, içinde .ufak ufak masabir şeydi. O eve geldiği zaman O