19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CÜMHURİTET 3İ Eldm »53 EHÎR HABERLERI İthal beyannamelerinin Gıda maddeleri piyasası verilmesine baslandı Ticaret Odasına dün büyük bir tehacüm oldu, 6000 ithalâtçınm beyannamesi ahndı Yenl d« ticaret rejimine ek talimatname hükümleri gereğince ithalâtcı tacirler dün Ticaret Odasına müracaatle beyannamelerıni vermeğe baılamışlardır. Bu yüzden dün Oda koridorlannda büyük bir tehacüm müşahede edilmiş ve beş, altı bln ithalâtçınm beyannameleri alınrruştır. Diğer taraftan, yeni rejim hükümlerine göre ithalâtçı tacirlerin ithal hakkı almak için Ticaret Odasına müracaatlerı ve keyfiyeti Adliye Sicilli Ticaret dairesine kay dettirmeleri kâfi geldiğinden bugüne kadar ithalâtla uSraşrnamıs bir çok tüccann bu haktan faydalanmak üzere müracaatte bulunduğu görülmüştür. Bu yüzden, yeni reiimin ilânın! dan bugüne kadar Adliye Sicilli T caret Dairesine binlerce kişi bajvurmuştur. Buna muvazi olarak Ticaret Odasına da müracaatler son derece artmıştir. Kuru fasulye fiatlan düşüyor; Lund Üniversitesi profesörlerinnebatî yağlarda yükseliş var; den J. Akerman, iktisadî hidiselesadeyağ piyasası durgun rin siyasî istikrar üzerinde yaratSon günlerde fasulye piyasasında tığı tesirleri tahlil eden bir makale bir düşüklük kaydedilmektedir. İs yazmıştır (1). Bu makalenin ana tihsal bölgelerinde geniş ölçüde as hatlan şöyle hulâsa edilebilir: keri mubayaaların arkası alınmış J. Akerman, Fransamn iktisadî olduğundan fiatlann bir miktar vaziyeti hakkında tetkikler yapardaha düşeceği sanılıyor. kın, piyasa çöküntülerini hemen Anadoludan da fazla mal gelme daima bir kabine buhramnın takib ğe başladığı bildirilmektedır. Ev ettiğini görür. Ticaret hayatında velce 58 kuruşa yükselmiş olan sarsıntı yaratan her mühim hâdiseSamsun menşeli tombul fasulyeler nin bir hükumet değişikliğine zebugün 54 kuruşa kadar inmiştir. min hazırlaması dikkatini çeker. Sadeyağlardaki durgunluk da iğer dcmokrasi rejimlerinde de aynı devam etmektedir Urfa mensei ye mahiyette hâdiselere rastlanıp rastni mahsul yağlar 650670, Siverek lanmadığını öğrenmek ister. Ingilmallan 600620 kuruş arasmda mu tere, Amerika, Almanya ve îsvecte amele görmektedir. muhtelif siyasf partiler tarafından Diğer taraftan yağlı tohum fis seçimlerde kazanılan rey »ayısının rındaki yüksetmeler nebati yağlar iktisadî refah, buhran ve durgunda da tesirini göstermiştir. Bu yüz luk safhalannda ne nisbette arttığıden günlerdenberi düşüklük arze nı veya eksildiğinl araştmr. d«l nebatf yağlar biraz yükselmişBu araştırmalann neticeslne g5tir. Ayçiçeği yağları da 5 kunış yükselerek 11^ lnınifu bulmuştur. re, 18551945 arasmda, îngüterede iktidann değişmesile sona eren büİstihsal bolşslerinden bol miktartün seçimler, fktisad! buhran ve da patates gelmektedir. Adapazan durgunluk devrelerine rastlamıstır. iyi mallan 35 kuruştan »atılmakta Buna raukabil, 1859 senesinde patdır. fcinci mallar 24 kuruştur. lak veren bir kabine buhranı müstesna, kalkmma ve refah safhalannda yapılan seçlmleri hep iktidar partilerl kazanmıştır. Almanvada, 1871 1914 senelerine ald malumat, seçim neticelerinin konjonktüre muvazl bir seyir takib ettiğinl ve Şişlide Şairnigâr iokağında otuiktisadî şartlann umumî efkân hü ran 7 yaçında Hüseyin Yenici ile kumetin lehine veya aleyhlne çearkadaşı Celâl Karaçelik, mahalleverdi§ini göstermektedlr. Amerikalerindeki garajm demir kapısına da 18651945 arasmda, yirml defa tırmanıp sallanırlarken, kapı birden Cumhur Başkanı seçimleri yapılbire yerinden çıkarak iki çocuğur. mıştır. Bunlardan 16 tanesl, aynı üzerine düşmüştür. müşahedevi tevld edecek şekilde Ağır şekilde yaralanan çocuklar cereyan etmiştir. Ticaret hayatınm dan Hüseyin Yenici, Şijli Çocuk canlılık devrelerinde halk kütlelehastanesine kaldırılırken ölmüstür. ri iktidar mevkiini desteklemişler, Celâl Karaçeliğin de durumu ağır işsizlik ve ıstırab yıllannda hükudır. metlerin işbasmda kalmasnu UteKumkapıda Yazgani Sadi «>kj memişlerdir. ğında oturan 5 yaşında Göker Senval, deniz kıyısında oynarken deSiyasf mOcadelenln cereyan tarzı nize girmiş, akıntının tesirile de zaman ve mekâna göre değiştiği rinlere giderek bogulmuştur. halde, bazı garb demokrasilerinde, bir asra yakın müddet seçimler Amerikab Belediye reislerinden mukadderatınm iktisadf şartlara tâbi olması, halkın maiset emniyebir heyet şehrimize geliyor tinden ve kolaylığından hflkuAmerika Blrlejlk Devletleri büyük metleri mesul tuttuğuna delildir. J. şehlrlerinln Belediye relslerinden mü. Akerman'm söylediei gibi, devriteşekkll 16 klşllik br heyet bu aksam «aat 21.30 da uçakla Atinadan fehrimlze mizde iktisadî mülâhazalan dikkagelecektlr. Birçok Avrupa jehirlerlnde te almaksızm hiç blr slvasî hâdiseBeledlyeclllk mevzuunda tetkiklerde yi tahlil edebilmeğe imkân voktur. bulunan heyet »ehrlmlzde ikl gün kal. Bütün demokrasi rejimlerinde, iktidıktan gonra Ankaraya gidecektlr. sad sivasetine karsı beslenen iti3 üncü kâğıd fabrikası kasun madı esas tutarak iktidar partileriayında törenle açılacak nin çansı ölçmek blr hata teşkil Blr muddettenberı in?a edllmekte etmese gerektlr. M » Izmltteki 3 üncü kAgıd «»trikası. na aid maklneler monte edilmil ve Zamanımızda, hükurrfeöernî flctideneme çalışmalarına bajlanmıstır. sadl meselelerde halkın Himadmı' *«anın kasım ayı Içioâft büyük. !»nnımı MÜIMP lulı eheıtımlyet meTÎBÎrrıle açılarak resmenj Taanyete verdikleri möşahede edilmekted'ir. geçecegl bildirilmektedır Törene Cumhur Başkanı Celâl Ba Fakat dikkat, halka iktUadt emnlyarla, Başbakan. İşletmeler Bakanı, mılletvekılleri ve, basın mensubları ljtirak edeceklerdlr. Fabrlka senede 30 bln ton gazete ka. ğıdı imal edceektir. Ayrıca 7000 ton oluklu mukavva ve çimento torbası yapacaktır. NALINA E kârı umumiyenin temayülleri Dr. Yazan: FERİDUN ERGİN ve tenakuzlar bulup hükumeti müş kül vazivetlere düşürebilmektedir. Istatistikleri bir propaganda vasıtası olarak kullanmak isteyen devlet adamlannın efkân umumiyeyi aleyhlerine çevirdikleri de vâkidir. Rakamların suüstimalinden doğan en garîb macera, CenubkAmerikada bir Maliye Nazınnıfl başmdan gecmiştir. Malum olduğu üzere, devlet varidatı, malî sene içinde muntazam ve yeknasak bir seyir takib etmez. Vergilerin taksit müddetlerine ve piyasadaki faaliyet hacmine tâbi olarak, varidat bazı avlarda yükselir ve diğerlerınde azalır. Bahsettiğimiz Maliye Nazm, varidatın yüksek blr yekun tuttuğu aylarda gazetecileri toolayarak hasılat miktannı bildirir. Varidatın düşük seviyede kaldığı aylarda ise, sükut eder. Nazınn bir kaç aylık fasılalarla malî vaziyetin fevkalâde bir Inkişaf gösterdigini ilân etmesi, kendisinin parti içindeki mevkiini hayli kuvvetlendirir. Fakat malf yıl sonunda, hakikat meydana çıka* ve tahsilâtm bütce tahminlerini tutmadığı anla?ıhr. Tabif nazınn mensub bulunPaul Reynaud ve MendesFran dugu hükumet, blr daha khnseyi ce'm tecrübelerini tahlil eden bir dogru rakamlara dahi inandıramaz. mııhanir (2), nanrlar tarafından Halkın maiset emniyetine ve kofazW rakam tlkredilmesinin Fransada yadırgandığını belirtmektedir. lavlığma karsı beslediği alâkaya Bunun muhtelif sebebleri vardır. rağmen, Iktisad! vaziyeti tebarüz îstatistik, pek az kimsenln ehliyetle ettiren istatistiklere ehemmiyet kullanmak iktidannı görebileceği vermemesi, psikolojik bir sebebden blr münakaşa silâhıdır. Başkalan Heri gplmektedir. Alfred Sauvy'nin na hazırlattıklan blr rakam kolek yazdığuıa göre, orta halli vatandas, siyonu İle mikrofona çıkan nazırla radyo ve gazetelerle yapılan telıın, kendl fikirlerini müdafaa e kinlerden ziyade, kendl şahst müderken olduğu kadar ikna kabiH sahedelerine bağh kalmak itlyayeti gösteremedikleri daima dik dındadır. Bilhassa ev kadınlannın kate çarpmaktadır. tstatistiklere da çarşıda ahs veri? yaparken, pahalıyanan konuşmalann kuru ve zevk lık veya ucuzluk hakkında *dinsiz olması da, kuvvet ve tesirini dikleri intıba, propaganda ile dezayıflatmaktadır. Arka arkaya zik giştirilememektedir. tktisad! mevredilen rakamlar, dinleyicilerin ha zularda, memlekete hâkim olan fızasında yer tutmamaktadır. Mu hava, muhtelif içtimal zümreler tahalefet, istatistiklerde kolayca hata rafından verilen kıymet hükümleye^ ve ferahlık hUlerini telkin etmeye matuf tesebbüslerden daima müsbet netice alınamadığını göstermektedir. iktisadî mevzularda, efkân umumiyenin kolaylıkla istenilen istikamete «ürüklenemerliği tecrübelerden anlaşılmaktadır. Fran sada Paul Reynaud ve MendesFrance mesuliyet mevkiine geçtikleri vakit, sık sık radvo konusmaları ve matbuat toplantılan yapmak suretile halk kütlelerini hükumet icraatmdan haberdar tutmağa çalışmışlardı. Zengin istatistik malzemesinden faydalanmak suretile münakaşa mevzuu teşkil eden meseleleri aydıniattıklan takdirde, umumî bir alâka toplayacaklannı düşünmüşlerdi Fiat endekslerinin, dış ticaret hacminin, devlet varidatmın ve ücret rayiçlerinin takib ettiği seyir hakkında efkân tJmumiyeye muntazaman malumat vermişlerdi. Fakat tertib etükleri radyo konusmalan, halk tarafından tam bir kayıdsızlıkla karşılanmıştı. Matbuat toplantı lannda cereyan eden konusmalar ise, gazete sütunlanna gecirilirken tahriflere ugramıs ve.münakasalara yol açmıştı. rintn muhassalasından ibaret kalmak tadır. Aydmlatümasuu Utediği meselelerde, efkân umumiyenin kısa ve açık izahlan kangık hakikatlerden daha kolay benimsediği görülmektedir. Bu hususta, bir Fransız mfiellifi funlan yazmaktadın .«Bir mevzuu sokak adamına izah ederken, dikkate alınması gereken kaideler vardır. Davalan basitleştirmeye, makul göstermeye ve formül halinde ifade etmeye muvaffak olduğunuz anda, muhatabınızı kazanabilirsiniz. Buna mukabil basit ve doğmatik kanaatleri yıkmak isteyenlerin karşılaşabilecekleri ıhtimallerden en hafifi, kendilerine inanılnramasıdır. Ben, uzun seneler evvel, itimad ettiğim bir zata tayyarelenn havada nasıl yükseldiklerini sormuştum. O da pervanenin çok hızlı döndüğünü ve tayyareyi havalandırdığmı söylemisü. Bu cevab, beni tatmin etmişti. Bir müddet sonra, meşhur tayyareci Boumont'un bir konferansında hazır bulundum. Konferansçı, tayyareler in nasıl uçtuğunu isbat için, «aerodinamik» prensiplerini uzun uzadıya izah etti Fakat muhatabamın ilmî otoritesine ve genis şöhretine rağmen, ilk kanaatim sarsılmadı» Ernest Renan'ın söylediği gibi, hükumetlerin efkân umumiye üzerinde tesir imkânı mahduddur.» Bu mahdud tesirin müsaid bir istikamete çevrilebilmesi için, davaları basıt ve mukni formüller halinde ifade edebilmek lânmdır. Rakamlar üzerinde yapılan mübalâğalarm ve düsülen tenakuzlann umuml itimadı zayıflatabileceğini dikkate almak. mutlak bir zarurettir. Halk kütlelerinin aleyhe hüküm verebileceği meselelerde ise, münakasavı uzatmaktansa vaziyeti olduğu gibi kabul ederek, siyaset istikametinin değistirilmesi tavsiyeye şayandır (3). (1) J. Akerman, Political Economic Cycles. (2) JHfred Sauvy, Le Pouvoir et l'Ouinion. (3) Adrien Favre, Anthologie Politique. Yalnız Melro kâfi mi? D stanbulda asmaköprü ve Metro II injası günün meselesi olmakta U devam ediyor. Bu husustaki fikirler leh ve aleyhte olmak üzere ikiye aynlmıştır. İstanbnl Vali ve Belediye Reisi Prof. Gökay, bir mnharririmize Bayındırlık Bakanlığının Metro hakkındaki düşUncesinin müsbet olduğuna söylemiştir. İ. E. T. T. Genel Müdiirii Yüksek Mühendis ProL Kâmran Görgün de Metrontm keşif projelerinin hazırlanması işinft bugünlerde bir şirkete verileceğini ve idarenin elindeki vasıtalarla günde 370.000 kişi taşındığını ve bu işin pek mfişkül şartlarla yapihnakta, olduğimu ifade etmiştir. Vali ve Belediye Reisimiz, Metro yerine yeni caddeler açılması fikrinin aleyhinde ve Metronun lehinde konuşurken ju delili de ileri sürmiiştür: «Büyük yollar açılırken dükkânların ve evlerin yıkılmasmdan doğacak meseleleri gozonunde tutmak lâzımdır. Halbuki Metro kimseye zarar vermez.» Bu söz ilk bakışta doğrudur. Fakat Yenikapıdan veya Beyazıddan Şişliye kadar bir tane Sîetro japmakla İstanbulun trafiğini karşılamak mümkün müdür? Buna hcmen hayır cevabmı verebiliriz: hem de delil olarak Beledivenin GalataBeyoğlu semti için hazırladığı imnr plânını göstererek, bu plânda açı!rnası zarurî görülen 8 yolun hepsi için, binlerle ev, apartunan, dııkkân, mağaza vesaire yıküacaktır. Çünkü Metro, Galata Beyoi'u bölgesinde, yalnız Galata ile Ş"li arasındaki tek isfikanıetfe traf>*i hafîflctecektir. Aynı miilâhaza Met ronun Yenikapı Beyazıd Eminönii Galata arasındaki kısmı için de variddir. İstanbnl Metrosu. geniş bir şebeke halinde olmadıkça, yalnız başına şehrin bütün trafiğini hafifletemez. Nitekim Paris ve Londra Metroları 1012 hatlı büyük bir şebeke teşkil ettikleri halde, gene bu şehirlerin trafiği büyük bir izdiham içindedir. Meselâ Londrada Merkez Hatn denilen Metronun tam altmdan geçtiği Oxford Street caddesinde, kalabalık saatlerde, bizim İstiklâl caddesi uzunluğunda bir yolu otomobiller. 2025 dakikada katedebilmektedirler. Yapılacak Metroya bir çok amud caddeler açmak lüzumunu Prof. Kâmran Gurgün, geçen sene verdiçi konferam ta açıkça belirttiği gibi, bu mevzuu tetkik eden iki Fransız miıtehassısı da raporlarında ifade etmişlerdir. Meselâ geni; Fatih ve Yıldız bölgelerinde oturanlar, Metro istasyonlanna gitmek için mutlaka yerüstü vasıtalanna binmeğe mecburdurlar. Ikinci Elmalı bendinde Bir Şehir Meclisi azası müsfafi addedildi havaî hal koptu tkinci Elmalı bendinde yapılmakta olan barajlara çimento nakleden havai hattın bir müddet evvel bir kaza neticesi koptuğu, fakat şirketin yerll bir hat tedarik ederek yerine koyduğu, inşaatta herhangi bir gedkme vukua gelmiyeceği bildirilmektedir. Barajlann lki tarafı tamamlanmış, ortasında yapılacak temellerin lnşasına başlanılmıştu. Yağmur mevsimi gelmeden inşaatın ilerlemesi için süratle çalifibnaktadır. Aksi takdirde yaza kadar bu lş geri kalacaktır. Sular tdaresl müdürlügü temellerin ikmall lcin inşaatı yapmakta olan firmavı «ıV'=tırmaktadır. Temeller yapıldıktan sonra bunlann üstünü kapatmak her mevsimde kabil olacaktır. Şehir Meclisi riyaset divanı dün bir toplantı yaparak bir müddetten beri meclis toptantılarına iştirak etmiyen Çatalca delegesi Fikret Karakoyunun müstafi sayılmasına karar vermiştir. Karar, umuml hevetin tasvibinden sonra katileşecektir. Fikret Karakoyunun yerine Çatalca genel meclis adaylarından Nıyazi Aytekin devre sonuna kadar Şehir Meclisi üyesi olarak vazifo görecektir. İki feci kazada iki çocuk öldiî Milletlerarası içki düşmanlan mümessilleri Valiyi ziyaret ettiler Memleketlmizde İçki duşmanlığı çalış. rmlarım ve Yejilay CemiyeU tesUlertni gezmek üzere Mılletlerarası içki Duş. manlan Teskilâtı Baskan vekllı Isvlç. reli Dr. Frttz Heberlein ile Propaganda ve Neşrlyat Servısleri Başkanı Sven Elmgren'ln evvelkl akşam gehrimize 195253 senesinde 10 doçent geldlklerinl yazmıstık. profesör oldu Aynı zamanda tsvlçrenln ve Isvecin tstanbul Onlversitesi fakültelerinde tanınmış gazetecılerlnden olan Içkı Duş. 19521953 der» yıü lçinde 1 pro<esor manları Teşkllâtı Baskan'anna Vali ve ordlnaryüılüte, 10 doçent profesörluğe Belediye Reısi Prof. Gökay. blr yemek ve 18 asistan da docentllğe yükselmls. vermiştir. lerdır. Içkl Duşmanlan dün sabah Vilâyetl Tıb Fakultesinden Prof Dr. Ekrem ziyaret etmisler ve Vallden memleketi. Şerıf Egell Ordlnaryü» olmuştur. mizde ve sehrımizde İçki duşmanlığı Profetörlüge yukselen doçentler fun. çalışmalan, «osyal ve şehlrclllk faall. lardır' yeti Üzerinde lzahat almıslardır. Mlsa. (Edebiyat Fafcülteslnden) Vahid Tur. firler Türklye İle y&kından alâkalanhan Ahmed Ates. Mengüsoğlu, Mehmed dıklarını ve alkol aleyhtarlığı mevzu. Kaplon, (Fen Fakültesinden) AU Rıza unda tesrikl mesal yapmayı arzula. Berken, Adnan Sokullu. (Tıb Fakulte. dıklarını İfade etmlşlerdir. tınden) Halld Zıya Konuralp. Mufıde Mlsafirler Vllâyetten ayrıldıktan ion. Kmey. Kemal Akguder Sadi Irmak. ra Yeşlaly Cemlyeti Genel Başkanı Dr. Docentliğe yükselen asistanlar: (Ede Şükrü Hazım Tınerın refakatlnde Ha. bıvat Fakultesinden) Abdülkadlr Kara. sekl ve Cerrahpaşa hastaneleri kllnlkhan. Jale Inal, Ibrahlm Kafesoğlu. lerinl, insa edilen yeni pavlyonları gez. (Fen Fakülteslnden) Nebahat Yakar. misler ve ilgllilerden izahat almışlar. (Hukuk Fakultedinden) Tahlr Çağa. dır. <tktısad Fakülteslnden Feridun özgur, Büyükçekmecenin ilçe olması Memduh Yaşa. Abdullah Turkoğlu (Tıb Faktlltesinden) Baha Seıer. Halld teklif ediriyor Kayalı. Suleyman Dlrbana, Sermed Er. Büyükçekmece bucagının ilçe yapıl. ffun. Turhan Baytop, Adnan Budaras. îlhan Ulugay, Orhan' VeWl. (Orrnan roası Içln Şehir Meclis] Mülklye KomlsFakülteslnden) Ismall Erartsn. Mehmed yonu tarafından teklıfte bulunulmuş* tur. Şehir Medlslnde gdrüsüldukten ve Sevim. İç îsleri Bakanlıgımn tasvtblnden «on. M Vefa Lisesini birirrcifikle Mttfcn ra "kiıf îleşecektir ler için mükâfat tevzii töreni Avrupa rjariKaTarı mümessiHerine dün bir koktcyl verildi 24 ekım cumartesl gunü saat 12*.45 TurRıye lş Bankasının davetlisi ola. te. Vefa Llsesınde. gecen seneyı birincl. likle bltiren mezunlar ıçln bir mukâfat rak bir muddettenberı memleketimızde bulunan ve muhtelif lstıhsal bolgelerl. tevzii torenl tertıb edllmiştlr. mizl dplaşarak lncelemeler yapan AvGöçmen mahallesinde iki ilkokul rupa bankaları mume^sılîerinden mu. rekkeb grupa dvn saat r18 de Park binası yapılacak Otelde bır koktevl parti ve ılmîştir Öirendığımıze göre. Mılli Eğttım Mu. Hilton otelinin çatısı kapatıldı dürluğu ile Goçmen ve Multecller Teş. Bır müddettenberı Harblyede lnşa edil. kilâtı tarafından, Ramıdekl goçmen mekte olan Hilton otelinin çatısı kapa. mahallesme bırer ilkokul inşasına ka. tılmış. eski Turk adetlerme uyularak rar verılmlştır. Ayrıca. Iskân Umum crtıva Turk bavrağı asılmıştır Bun. Mudurluğünce de buraya ikl çeşme yap. dan sonra bıninın iç ve dış duvarlarıtırılacaktır. nm yapılmasına başlanacaktı# Türkistandan 104 göçmen geldi DUn sabah Turklstandan yeniden 104 göçmen ırkdaşımız gelrrustir. Bunlann aağlık muayenelerı yapılmış. eşyaları etuvden geçirllmlştir Dlğer taraitan, Turklstandan gelen ve blr senedenberi Sırkecı Goçmen mısa. fırhanesinde barındırılmakta olan soy. da;larımızın 25 ekimde iakân bolgelerl Kayserinln Develi kazasına sevklerinin yapılması için gereklı butun hazırhklar ikmal edllmiştlr. Esnaf ve sanatkârlar bir konfederasyon kurmak için teşebbüse geçtiler Türklye esnaf ve sanatkârları bir konfederaıyon kurmak için teşebbüslere geçmıstlr. Ikl gun surecek ve ekımm 24 ve 25 Ind günlerl yapılacak olan kongre be? celse akdedecektlr Geçen seneki kongrede bu isi orga. nlzt etmekle vazifelendirilen Ankara Esnaf Derneklerl Bırlığî, konfederas. yonun tuzuğunu hazırlıyarak teşkılâta tamlm etnuştir. Korgreye İkl yüz kadar esnaf teşek. klilü temsllcisi katılacaktır. Denizcilik Bankası Yardımlaşma Yunanlstanın eski Ankara Elçisi Sandıği umumî heyet toplantısı mcmleketimizden aynldı Bir Cideli, bir bar kadım yüzünden hemşerisüıi bıçakladı Blok apartımanlann temeli yarın atılacak Ataturk bulvarı üzerinde Hıfzıssıhha Enitıtusu karşısında inşa edılecek blok apartımanların temel atma toreni yarın saat 12 30 da yapılacaktır. Eğlence yerlerinde rezalet çıkaran bir sabıkalı yakalandı Muhtelif tarihlerde sehlr içtnde sllâh atmak ve kumarhane işletmekten mü. teaddid mahkumi\etı bulunan tanınmış sabıkalı Oflu Hasan Cevahir evvelkl gece yakalanmıştır. Hasan Cevahlrin. binmiş olduğu 13453 Dİâka sayılı takslden tabancasını çıka. rarak ateşlediğı ve eğlence yerlerınde rezalet çıkardığı gorulmuştur Hâdlse. den Emnıyet Mudurlüğu haberdar edıl. mlş ve durum meTkezden telsizle âra. EKİM 21 SAFER 12 matarama yapan gece ekıplerıne bildl. ' rilmiştir. Komıser muavlni Halid Elver idare. X r â slndekl Beyoğlu seyyar karakolu tara. ! o | fından silâhı ile bırlıkte yakalanan a azılı sablkall. hakkında duzenlenen V. 618 11.59 14 59 17 21 18 531 4.39] tahkikat evrakile bırlıkte Adlıjeye ve. rllmiş ve sorgusunu muteakıb tevkif E. |12S6 6.38, 9.37 12.00 1 3 1 11 17 j edilerek cezaevine gonderilmiştir. tklndl Karadeniz »eferinl yapmak üzere Galata rıhtımında beklemekt» olan •Çorum» vapurunda kanlı blr kavga olmuştur. Hâdıse. vapur yolcularından Cıdell Ahmed Kutay ve Mustafa Yıl. dırım arasında vukua gelmljtlr. iki hemşeri, şehnmlzde tanışmi} oldukları bır bar kadını yüzünden mü. nakaşaya başlamışlar, Mustafa Yıldırım bıçağını çekerek Ahmed Kutayl sol memesi uzerinden ajır surett* yarala. mıştır. Yaralı derhal Denl2clllk Bankası ha». taneslne yatırılmıg Muatafa Yıldınm ahkonarak Savcılıkça tevkif edllmlştir. Limanımızdan ihrac edilen mallar Son 24 saat zarfında limanımızdan yapılan lhracat yekunu 372 bln llrayı bulmuştur. Sevkedilen mallar arasında oğlak derisi, kuspe. iç fındık, halı ve seccade, keçıkıh ve tlftlk vardır. 52 Yapı ve KredS Bankası Şubeve AJanı.annın elll ikincUİ BEYAZIT Şubesi Yann hkmete glriyor. 22 EKİM 19U Takas ojunlarile ithal edilen mallann fiatlan diişrü Denlzclllk Bankuı Türk Anonim Yunanistanın eski Türklye Buyük Taka» yolu ile lhrae edllmekte olan Ortaklıgı Yardımlajma Sandıgı umuml Elçlsl Kontumu dün aaat 13.30 da u bazı mallarımıza verilen mühlet sona heyet toplantııı yakında yapılacaktır. çakla memleketimlzden ayrılmıstır. Tur erdlğinden flatlar duşmeğe başlamıştır. Bununla aUkalı olarak, Şehir Hatlan kiyede bulunduğu müddet zarfında Takas oyunlarile ithal edilen mallan tjleüne Müdürlüğü Umuml heyet için Turk . Yunan dostluğunun lnklsafı bazı bir aza llstesl tanlim etmljtlr. Blldi mevzuunda faydalı hlzmetler lfa eden yüksek fiata satabıleceğlnl umandüşuk fırmalar ellerindeki rlldlğine göre bu llıte personelln Utek. M. Kontumas, Yunanlstanın Moskova fiatla piyasaya sürmekmaddeleri durumunda kal. Prof. Kâmran Oörgünun söylediği leri hll&fına lmzalattırıltroAtadır. B ü ü J E l U l J i mıjlardır. • »u .^»r. », ., , „ , «ünde yalnız İ.EJTJ. nin tramvayAynı lamanda İjtanbul Şehir Hatlan tsletmesl Denlz Adamlan Sendikau İse ları ve otohüslerile taşınan diğer on dokuz kljllik blr aza IKtesl hazır. .yautalann taşıjf&^ı'hartc S70.000 Unui ve personei taratonda» Om. ba. ^olcunun hepsi Beyjîzıd Şişli arazalanmıjtır. Şehir Hatlan ljletmestnln sında nakledilmemektedir. Bu itillsteleri ise umuml heyetln teçekkul barla Metro güzergâhında oturmıtarzı bakımından cemlyetler kanununa uymamaktadır. Bankanın, lendtkanın yan yolculan nakletmek için ycrüshukml çahslyetlnl tanımaması ve llste tü vasıtalan kullanmak icab edecek, tanzim etmesi aza arasında reakslyon bunun için de Galata Bevoçlu yaratmaktadır. bolgesinin imar plânında kabul eAyrıca Sendlka, Yardımlaîma San. dildiği gibi bütün şehirde yeni <addığı relsliğine Bankanın llstesindekl deler açmak ve bir çok binayı yıkklmselerln, umuml heyete katılmaları halinde, bunun cemlyetler kanununa mak lâzım grlecektir. uygun olmadığını da bildlrmistlr. Görülüyor ki Prof. Gökaym, Met ronun kimseje zarar vermeden yeMahmudpaşa dokuma işçilerile rin altından geçeceği düşüncesi, işvcrenler arasındaki ihtilâf şehrîn Mftro giizergâhı dışında kahalledildi lan kısımları için doğru değildir. Mahmudpaşa dokuma isçllerile lsveMesele Metroya sarfedileceği tahrenler arasında uzun zaman devam min edilen 200 milyon, liravı bu ise eden çalısma laatlerl lhtilifı, Vllâyet tahsis ettikten sonra, Metroya aDalml Kncumen karan ilt halledilmış. tir. Karara göre, dokuma atblyeleri gect mud caddeleri açmak ve buralarda «aat 1 den sonr» faallyetlerlnl tatil ede. işletmek üzere, Fransız mütehasceklerdlr. Vllâyet, kararın tatblkl için sıslarmca lüzumlu görülen 120 trogereken tedbirlerl alacak V» emlrlerl unmızin en mütekâ lejbüs ile 218 otobüs temin ermek verecektir. için ihtiyac gorülecek olan muazmil çorap tezgâhlarında, tki randevu evi basıldı zam paranırutedarik edilip edilemiAmerikan çorap tekni» yeceğindedir. Bu para da temin edl Dün fehriroizde iki randevu evldaha ğinin en son icaplarına basılmıstır. lebildiği takdirrledir ki Metro inşagöre dokunmaktadır. Beyoğlunda Tarlabajı Pıcıcı lokağın. sı faydalı olabilir. da oturan Meryem Öksuz adlı kadının 0STELİK:2çlrtCflelrUH 4 sayılı evlnde randevuculuk yaptığı vsys Butterfly atma blr anlasılmı». blr çlft uyguı vaziyett* adet. Amerikan tip çorap gorulmüstür. askısı htdiyı wlllmektedlr tkinci baskın gene Beyoğlunda Ha. «İnsan Harası» kitabuıa müsaade malbası sokağındaki 62 sayılı eve ya. edüdi pılmıs. üç çift yakalanmıjtı/. Bu randevu evinln patronu Silo Papadopulo, «Çağlayan yayınevi» tarafından geçen kendini ele vermemelerl için ahlâk za. hafta çıkarılan «Insan Harası» lsimli COCKTAIL ve BUTTERFLY b.tası memurlarına 200 llra ruşvet kltabın Savcılıkça mustehcen gorulerek teklif etmistlr. toplattırıldığıru yazmıstık. güzel bacaklara lâyık olan çorap Öğrendiğimize göre.'kitabın müstehKadınlar muayeneye »evkedılmis, ran. een mahiyette olmadıgı anlaşılmış v» devucular hakkında takibata başlan. ll«rl g*l*n çormp mağaaalartnda bulunur. satışa çıkarılmasına izln verılmiştir. mıstır. ^ ^ ^ ^ ^ A CumHuriyet'in EDEBÎ TEFRİKAS1 BEYAZ KÖŞKTE OTIMNLAR 21 Ekim 1953 Çarşamba Avrupada, Amerikada, bir şantöze, bir dansöze hulâsa, sanatkârlara, bütün salonlar açıktır. Ben de bu fikirdeyim. 0nun için (X) hanımı davet etmekte, hiç bir mahzur görmedim. Bizde, nedense, artistleri hor görürler. Güya kendini bılen aileler onlarla görüşmek istemezler. Bu, geri kafalılıktır; öyle değil mi efendim? Yemeğe oturdular. Mükellef bir sofra; mutena mezeler... Hiç bir şey esirgenmemiş. Dünyanın parası h^rcanmış. Fakat, ne kadar çok içiyorlar... Rakı, rakı, rakı .. Mutemadiyen rakı. Derken, şarkıcı hanımdan rica ettiler. Evvelâ yavaştan başladı. Sonra bir, bir daha. . Gittikçe neşeleniyorlar, «yaşa. diye bağırıyorlardı. Bir uşak, hanımefendiye yavaşça bir şeyler söyledi. O: Evet, gelsinler, dedi. Esmer yüzlü iki ad:m, bir de kız odaya girdiler. Hizmetçiler onları ikinci bir küçük sofranın başına oturttular. Onlar da biraz yiyip içtiler. Sonra, adamlardan biri eline bir tef aldı; öbürü bir zurna. Onlar çalmağa, kız da oynamağa başladı. Misafirler el çırparak tempo tutuyorlardı. Çalgıcılar, pürneşe, kadeh yuvarlıyorlar, çengi şevke geliyor, hepsi âdeta kendılerinden geçiyorlardı. Oyuncu. dişlerinin arasına bir on liralık sıkıştırdı. Erkeklerin önlerinde diz çöküyor, gerdan kırıyor, alruna para yapıştırıyorlardı. Herkes sarhoştu. Nihayet şarkıcı henım da dayanamadı. O da ort?va çıktı. Parmaklarının ucuna kadar müziğe uyarak her tarafını titretiyordu. Birden, ev sal.ibesi: Aman çocuklar, ben de coştum, diye haykırdı. Yerinden fırladı Çingene kızının karşısma geçti. Şimdi o da kıvranıyor. Derken öbür misafir kadınlar da kalktılar. Hepsi ortada, çığırından çıkmış gibi, parmaklarmı şıkırdata şıkırdata, kalçîlarını oynata oynata dönüyorlar. Feyza hayretle bakıyordu Bunlar, demin, sofraya orurmadan ev( vel, müzikten, edebiyattan bahseden aynı hanımefendlier rai idi? Ona da ısrar ediyorlar: Haydi siz de... Böyle durmayın. Ben hiç bilmem. Emin olun yapamam. Canım, biz de bilmiyoruz. Maksad eğlenmek. Kabil değil, efendim. Hasan Kayanın karısı, oyuncunun yaptığı gibi, dişlerirdn arasına para sıkıştırmış, başını arkaya atmış. alnını gösteriyor, kocasma: Olmaz, beş yüzlük isterim, diye ayak diretiyordu. Erkek, gözleri içkiden çakmak çakmak, banknotu onun göğsünden içeriye soktu. Çınlıyan kahkahalar, tef, zurna seslerine karısıyor, curcuna, kıyamet gidiyordu. Kaba şakalar, gösterişler, lâübalilikler, sımarıkhklar... Artık maskelerini atmışlardı. Yarabbi ne çabuk! Bir kaç kadeh kâfi gelmişti. Geceyarısından sonra, oradan çıktıklan vakit, Feyza rahat bir nefes aldı. Dısarıya, adamlar birikmiş, bir kaçı, bahçenin yan parmakhklarına tırmanmıs, perdesi yan açık kalmıg bir pencereden içerisini seyrediyorlardı. Evlerine dönerken, otomobilde, kan koca hiç konusmadılar. Mümtaz, gayrimemnun, bedbahttı. Yanındaki bir sey söylemiyordu. Fakat o biliyordu: Karısı bu meclisten hoşlanmamış, oradakileri ayıblamıştı. İçinden ona sinirlendi: Niye uygunsuzluk etmiş, ötekilerin nesesine katılmamışü?! Hasan Kayalar İstanbulun tanınmış sosyete adamlan idi. Mademki onlar böyle eğleniyordu, demek ki bu, yapılırdı. Feyzayı geri fikirli buldu. Kendi kendine: «Fazla muhafazakâr; eski usul. İnsan icabında coşmasını da bilmelu dedi. Canı onunla kavga etmek istiyordu. Fakat, birden, çingene kızının davetkâr gözlerini. işveli kıvranışlarını hatırladı. Karısırun belini sardı. Onu kendisine doğru çekti. Genc kadın hafifçe göğus geçirdi. Tevekkülle, bu akşam gene katlanmağa mecbur olacağı yatak odası azabıru düjünüyordu. O geceden bir kaç gün sonra, senebaşına doğru, Mümtaz İtalyaya hareket etti. Pek mesuddu. Bir ış seyahati yapıyordu. Hasan Kaya ile ortak olarak giriştikleri büyük teşebbüs için, bazı firmalarla temasa geçecekti. O da, artık, Celâl bey gibi, Avrupa ile münasebetleri olan bir tüccardı. Bütün ahbablarma veda ziyaretleri yapü. Herkes bunu öğrenmeli, bilmeliydi. Kibirinden geçilmiyordu. O gittikten sonra, Feyza evvelâ serbest kaldığma memnun oldu. Fakat, bir müddet geçince, kocasını aradı. Onun mevcudiyetine ahşmıştı. Ondan ayrı bulunmak zor gelmişti. Bazan mektubu gecikiyor, o zaman meraklanıyordu: Ya hastsysa . Her şeye rağmen, senelerdenberi birlikte yaş'adığı hayat arkadaşına bağlandığıru, onu sevdiğini anladı. Bu, aşk değildi. Fakat belki aşktan da kuvvetli bir şeydi. Uzun yılların, beraber geçen iyi ve fena günlerin, paylaşılan sevinclerin, üzüntülerin, yavaı yavaş kurduğu sağlam ve esaslı rabıtaydı. VI Kapı çahndı. Feyza, elindeki kitabı mraanın üzerine bırakarak bekledî. Dışanda telâşlı bir konuşma: ^ Hanım evde mi? Aman kızım, psltomu al. Bittim; vallahi yorgunluktan ölüyorum. Bana güzel bir de kahve söyle. Az şekerli olsun. Hanım nerede? Salonda mı? Neclâ, bir bomba gibi odaya girdi: Sorma, sorma şekeriın. Bilsen neler oldu. Ne vak'a, ne vak'a Yârabbi! Kendisini divanın üstüne attı: Bir sigara ver. Biraz kendime geleyim de anlatayım. Çantasından aynasını çıkardı, baktı: Of, saçım başım da dağılmış YüzünU pudraladı; rujunu tazeledi. (Arkası vart No Ben sana karışmam. Canın isterse, her gün sevgili halana gıt. Ama, beni de birlikte sürüklemeğe kalkma. O da, antika meraklısı bunak profesörün de, senın olsun. O zaman genc kadın kızmağa başlardı: Ben de, senin, Hasan Kaya gibi dalavereci, bayağı dostlanndan nefret ederim. Onu tanımıyorsun ki! Ne hakla böyle söylüyorsun? Şöhretini duydum. Bilırim. Yamhyorsun. Düşmanlıkla yapılmış dedikodulara inanıyorsun. Hasan Kaya, Türkiyenin en itibarda insanlarından biridir. Ona herkes hürmet eder. Ankaradayken Reisi Cumhur bile kendisini kabul etmış. Butün ecnebilerle görüşür. Sofrasında sefirler bulunur. Hanımı da gayet kibar, gayet asildir. Senin zannettiğin gibi değil! O kadar ısrar etti ki, nihayet Feyza, bir akşam yemeğine kocasının yeni ortağı ile karısını davet etmeğe mecbur oldu. Onlan göriince, hakikaten hayret etti. Adam zeki. bilgili, nazikti. Ktdın, zarif, şıktı. Kültürlü görünüyordu. Bir kaç lısan bıliyordu. Mubakkak ki ikisi de, monden, görgülü kımselerdi. Ve, şöhretlerinin hilâfına, iyi bir tesir veriyorlardı. Bir kaç gün sonra. onlar da Mümtazları evlerine çağırdılar. Pırıl pırıl bir villâ Her şey yeni, güzei. Başks mi^afirler de var. 1015 kişi kadar: Zengin bir avukat, bir doktor, bir tüccar, bir müteahhid .. Hepsi ailelerile. Hanımlar güzel giyinmişler; kıymetli mücevherler takmışlar .. Evvelâ bir müddet salonda oturuldu. Değişik, enteresan mevzular açıldı Müzikten, edebivattan konuşuldu. Hıç bırisinin âdi bir hali yokru. HeDsi kibar, hoş ınsanlsrdı Bıraz sonra kapı açıldı Tanınmış şarkıcı hanımlarHan birisi geldi. Ev sahibesi onu karsılayıp oburlerıle tamştırdıktan sonra, bır ara Feyzanın kulağma iğildi: .. ^
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle