02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Avrupa kadını ne düşünüyor: 3 "Daimî bir sulhun kurulması için yeni bir harb zaruridir,, Yazan: Feyyaz TOKAR A NapoU ı nazionale * 19 di istamhu sar* E stata m zione a sorfi prinıa ne*#i nate deiia ğ İÎAL NOSTKOINVI İtviçreli kadıu gaıeteci DorU, güvertede ufku seyrederken «Ankara» vapunı Pireden kalt Çahsmaktan bo« kalan vak mumî bir gulüşme oldu. Kızeağız karken nhümda bir kadın feryadı tinizi neyle geçirirsiniz?» da mahcubiyetten ateşe yakın kıryükselmeğe bajladı. Orta yajlı bir « Musiki dinlemek ve dans et mızılaştı. madam vapuru kaçırarak Pire : m e ]ç e n büyük zevklerimden biriStromboli, slmsiyah bir kaya de kalmiftı. Bütün yolcular üst dir. Bunun dışında sporu da çok parçası gibi uzaktan görününce ugüvertede toplanarak neticeyi me severim. Bilhassa tenis ve yüzme mumt bir sükut başladı. Vapur ilerrakla beklemeğe başlamışlardı. Ka ye oldukça merakhyımdır.» ledikçe koyu tiyahiık içerUinde dıncagız bir hayli çırpındı ve hayDoris'e »on olarak: tÇocuktan kırmızı bir şerid göze çarpıyordu. kırdı. Fakat bunların bir netice hoşlanır mısınız?» dedim. Bu fevkalâde dekor herkesi susturvermediginl görünce helezonl bir | « Bir taneden fazla olmamak muş ve geniş bir hayal âlemi açgekilde kıvrılarak yere düşüp ba tartiie» dedi. mıştı. Kırmmlık gitgide büyüyoryıldı. Madamın haline acıyan yoldu. Adanm tam hizasına geldiğimiz Stromboll kıyılannda culardan bir kısmı, vapurun geri vakıt indifa bütün ihtisamile göPireden kalkışımızuı ikinci ak rüldü. Gecenin zifiri karanbğı ıçedönmesini temenni ederlerken süvari Şefik Beyi yakından tanıyan şamı Mesina boğazını geçtik. Mesi risinde âdeta gökyüzile yeryüzü orlar: «Şimdi rahmetli dedesinin rıh na, blzim Karaden z boğazına na tasında büyük bir meşale yanıyortıma geldığini görse gene durmaz» zaran daha geniş. Fakat her iki du. İndifa bazan ^ , j ' e sonyavaşhyor diyorlardı. ı kıyıda ia toprak seviyesl denlze ra ahşab bir evin tavanına yukseNitekim, vapur durmadı ve yolu y«klI>: bizjmki gibi anî bir yükse len, fakat muntazâm fasılalarla çımuza devam ettik. Yunan gümrük li* görülmüyor. kan bir alev manzarasını andınyor çülerinin ve polisinin yardımile Geminin hoparlöründe süvarinin du. Lâvm denize akması için ay.ltılan madam, vapur Pireden u sesi lşitüdi. Saat 23 de Stromboli danın zirvesinden sahi'e açılan deMklaıırken bir motörle yttiati ve j yanardağının önünden geçeceğimizi rin bir yol Indifanın. kökünü teşve vapuru yanardağa çok yakla|tı kil eden kırmızı bir çizgl halinde gemlye alındî. racağını bildiriyor. Bu haber umu uzayıp gidiyordu. Açık denizde caı ml bir memnunlyet uyandırdı. EfAdanın bu yüzünde hiç kimse Napoliye kadar bir gün açık denizde gidsceğimiz için herkes ken saneler diyan Stromboli. Gokyüzü oturmuyormuş. Diğer tarafta yaşıdisine meçgale anyor. Orkeçtra mehtabsız ve karanlık olduğu için yanlann müstesna zevkini kabul faaliyete geçince hava birdenbire yanardağın indifaı daha güzel gö ederken cesaretlerini de takdir etsamimileşiverdi. Şiddetli sıc8ga rii'.ebiiecek. Saat yirmi üçe yakla mek lâzım. rağmen pistin üzeri mahşer gibi. şırken bütün yoleular güvertede Stromboli'den uzaklaşırken büOrkestra dört k;şiden müteşekkil, toplandı. Yaşlı bir kadıncagız ya tün gözler onun üzerinde toplanmıs. fakat on kişılik bir grupu aratmı nındaki genc ve güzel kızınm yar ve kaybetmekten mütevellid yacak kadar muntazâm. Yolculan j dımile güvertenin merdivenlerini züntüyle buğulanmi|tı. neşii görmek onlara sıeağı ve yor | tırmanırken: « Kızım üzerimize GELECEK YAZI İtalyan ka. ateş falan sıçramaz ya» diyince u dınları. gvınluğu unuttunıyor. Yolculan kadınh erkekli iki grupa ayırıp en neşelilerini seçmek l?zım gelirse, erkekler arasında Bey oğlunun maruf dişçisi Manuğun, kadın ar arasında da İsviçreli gazeteci Doris'in birincilik alacakları muhakkak. Manuk, ya pistte veyahud, elinde viski bardağile barda görülüyor. Her parçaya ayrı bir damla kalkıyor. Pek yaşhlar haric, galiba vapurda dans etmediği kimee kalmadı. BOŞ V A K T İ N İ Z İ GEÇİRMEK İÇİN Dehliz muamması İki «hısU» Dorif, yirmi iki ya|lannd» ve gayet güzel bir kadın. Kahkihaya karşı da müthiş bir iptilân var. Günde asgarî on be| şişe kokakola içiyor. Fakat ahbap temininde müî külât çekmediği için kokakola masraflarını ödemek bakımından sıkıntısı yok. Gemınin ağır içkicilerinden birisi de genc bir Ingiliz delikanhsı, »abahle.vin fik gelâım barmene vererek taburâsınm üzerine çöküyor. Akşam da «hayırlı geceler» temennisini ondan ifiterek ayrıhyor. İngiliz de bira hastası: Kalın dtıdaklarının arasından kiilüb gigarası, sanşın parmaklannda da bira dublesi eksik olmuyor. Bir gün akşam üzeri İngilizln önünde on tane boş bira şi|esi görünce geminin sempatik barmeni Kema'e: «Bunlan neden kaldırmıyornınuz» dedim. « Efendim, içiyor, içiyor, »onra hesabını şaşırıp itiraz etmeğe başhyor. Onun için fişeleri önünde bırakıyoruz» dedi. Gazetecile gazeteci İsviçreli Doris, Avrupanın sportmen ve havalmeşreb kadınlannın bütün hususiyetlerinl üzerinde toplamış. Kendisine «Gelin sizinle de bir röportaj yapahın» diyince »u cevabı verdi: « İkimiz de gazeteciyiz, bu pek tuhaf oiacak ama kabul.» Doris'e «Siyasî vaziyetleri nasıl görüyorsunuz, üçüncü bar dünya harbi çıkabilir mi?^ diye sordum. « Siyasî durumun oldukça kansık olduğu aşikârı dedi. cFakat bugünlerde üçüncü bir düny» harbinin çıkması imkânsızdır. Bununla beraber, daimî bir sulh ve gükun tesUi için üçüneü bir dünya harbi «aruridir.» « Üçüncü bir harb çıkacak olursa Avrupa kadını ne gibi vazifeler deruhde edebilir?» « Her kadın vatan müdafaaeında fizikî yapıhşı ve kültürel 6eviyesine göre bir vazife almalıdır.» Doris'in nisanlı oldujunu bîldlğim için beğendiği erkek tipini »ormainayı düşünmüştüm. Bunu kendisine söyleyince gülerek: c Nisanlım hoşuma giden bir öptir. Fakat bu fözümü ondan ba<ka hiç bir erkek hoşum» gitmas manasına almayın.» dedi Günseli Avrupayı Türkiye Güzellik Kraliçesi Giİn seli Başarın Avrupa Güzellik Kraliçesi seçi'mesihin akislerl hâlâ devam etmektedir. Müsabakanm neticeieridiği gecentri ertesi günü telgraf ve telefon tellerini, radyo ve telsiz dalgala'rını titreten «Türk güzeli birinci!» ibareşi gündelik gazetelere büyük .harflerle geçmiş, o gündenberi bütün Avrupa Türk güzelini tanımıştır. Ondan sonra İnğilterp, Fransa, İtalya, İsveç, Norveç gibi bir Avrupa meraleketlerinin haftaik mecmuaları Avrupa Güzellik Kralicesinin fotograflarına sayfalarca yer verdiler ve sütun sütun yazılar yazdılar. Bu arada, müsabakanın Napolide yapılmış olmatı dolayısile, İtalyan mecmuaian başta geliyor. İtalyanın yüz binlerce satılan haftalık resimli mecmualanmn istisnasız hepsi Günselinin müsabaka esnasında veya müsabakadan evvel ve sonra çekilmiş bir çok fotograflannı ntşıruş ve bunları çerçeveieyeı» yazılarda Türk güzelinin hususiyetlerini pek sitayişkâr cümle'lerİe belirtmişlerdir. Meselâ, İtalyanın en çöİE Ökünan haftalık mecmualarından biri, «Oggi» (Bugün) »öyle diyor: «Türkiye güzeli Günseli Başar, hakem heyetinin gayet uzun fcir tetkikinden sonra birinci »eçilmiı ve 1952 Avrupa güzeli ilin edilmiştir. O zamana kadar Fransa güzeli gözde idi ve müsabakayı onun kazanacağı bekleniyordu. Fakat, hakem heyetinin nihaî kaOUnaeli Basaruı İtalyan mecmualarınuı kapaklaruıı vc diğ«r lahiielerini »ü»lij«n retimlerlnden blrkajı Nasıl Fethett? ran Günseliyi Kraliçe ilân ttti. Tabiati itibarile çok mahcub ve akılgan olan Türk güzeli haikın karşısına Bikini mayosu üe çık mak istememiş ve açık yeşil tafta tuvaletile çıkmıştı. Fransız ve Alman güzelleri bundan dolayı onun birinciliğine itiraz ettiler. Bunun üzerine Günseli Başır. Capri'deki takdim merasiminde giydiği mayosüe çıktı ve haiccm heyeti gene hükmünü değiştir rredi. Bu suretle Günselinin biı n ciliği ve kraliçeliği artık hiç bir itiraza yer bırakrruyacak şekilde tasdik ve kabul edildi.» Gene haftalık İtalyan mecmualanndan tSettimana İnccm» Gün selinin büyük çapta resimlçrile EÜslü bir sayı neşretmiştir. Avrapa güzelinin, gü2elliği kadar rarafet ve tevazuunu da beîirten bu resimlerin aîtma sitayişkâr cümleler yazan mecmua bu arada diyor ki: «Boğaziçinin Anadolu yakatmda dünyaya gelen Günseli Başar cok mahcub. utangac bir kız. vü. cud bakımından da Türk kadınlarmm hususiyetlerini haiz buluıiuyor. İlk gündenberi h?>kem heyetinin dikkatini yüzün;in güzeüiğ i!e çeken Günseli nihayet vüov ün güzelliği ile, en gözde olan Fransız güzelini bi'e aeçti. Onlan sonra da Yunan güzelini «Gözleriniz çok güzel». Holan^a aütelini: «Tebessümünüzün misü yok1) Belçika güzelini de: «Biraz zayıf larsanız dünya güzeli olursunuz» diy» teıelll «tmek kaldı.» Yukandakl aatodan, aşajıdaki Hmana Inmek utiyoruı. Hangi yollardan geçmek lâzıındır, bui.bılir mUiniı? Zihin Sporları 1 Dört kardeş var: Ahmed, Cemll, Mehmed ve Fatma. Bunlann yasını toplayıp dörde bölersek yekifiı 8 {ıkıyor. î^lerinden yalnıı o | lanlann yasını toplayıp üçe bölersek yekün 9 dur. Bu hesabca Fatm»mn yaşı kaçtır? 2 Buradaki şekilde görülen bof hanelere 1 den 16 ya kadar olan sayılann geri kalanîannı o »ekilde koyacaksmıı ki sağdan aola, yukandan aşagı ve k6$elerden kötelere her aırada toplam aynı oiacak. 16 11 15 12 J 13 Me«elelerin halledilmiş şekilleri gazetemizin 4 üncü Mhifeaindedir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle