Katalog

22 Kasun 195i Yabani hıyar ile kanser t e d a v i s i suya mı düşüyor? Ba§taraf\ 1 inci sahifede yenehanesinde ziyaret ettik. Profesör, kendisine sorduğumuz: 1 Kanserin ilâcla tedavisi kabil midir? 2 Yabani hıyarla yapılan ledavi teşebbüslerinin değeri nedir? Suallerine şu cevabları verdi: c Tıb ilminin en mühim karakteri müşahede ve tecrübe ilmi olmasıdır. Bu mesele tıbbın en karışık konusu olan kanser için de böyledir. Müşahede ve teerübe başthca inceleme vasıtasıdır. Bu sahadaki müşahedeler bir araştırma neticesi olabileceği gibi tesadüfî de olabiiir ve bir keşif mahiyetini de taşıyabilir. Esasen tabiat ilminde keşiflerin nasıl yapıldığı düşünülürse bunların ya matematik olarak elde edilmesi mümkün bir neticenin, yahud metodik ve sistemli olarak husulü tabii olan bir vak'anm meydana çıkanlmasi'e, yahud da bu yoldaki tecrübe ve araştırmalarda tesadüfün vuku bulduğu görülür. Bun'.ar arasında hakikaten dahiyane düşünce mahsulü keşifler vardır. Bu arada şunu kaydetmeliyim ki, yukandaki şekillerden herhan?i birile yapılan keşfin kıymeti diğerlerinden asla daha az değildir. Bidayette o kadar ehemmiyetli görüimiyen bir keşfin diğer çok rnühim olan keşiflerin yapılmasuıa yardım ettiğini görüyoruzAtom bombasınm keşfi matematik ve fizik bakımından elde edilmesi daha evvelden hazırlanan bir netieedir. Büyük doktor Ehrlich'in frengiyi tedavi için keşfeftiğ: Neosalvarsan dahiyane bir düşünoe ile ortaya atılan bir problem üzerinde metodik ve sistemli araştırmalar sonunda elde edilmiştir. Penisilin'in keşfi de bilindiği gibi bir tesadüfe dayanan müşahede neticesidir. Röntgen ışınlannın keşfi de teeadüf] müşahedeye dayanır. Tesadüfî olan bu iki keşfin de kıymeti az değildir. Penisilin, tababette yeni bir devir açmıştır. Röntgen ışınlan yeni bir devri açmakla beraber atom f ziğinin doğmasına sebeb olmuştur. Kanser konusunda da gerek mahi yetinin aydınlanması ve gerek tedavisi için çahşma ve araştırma istikametini tayin eden bir problem vazedilmiştir. Araştırma için laytmotif (Lightmotif) tesbit edilmiştir. Bu sahadaki çalışmalar kanserin mahiyet ve tedavi yolunu aydıri.atacaktır. Yalnız bu neticeîerin istihsali penisilin ile olduğu kadar kolay olmıyacaktır. Zira penisilin grupu, maddeler sebebi malum hastalıklara karş' müsaid tesir eden ilâclardır. Kanser için böyle değildir. Bü tün kanser hastahklan için müşterek bir sebeb olarak göstereceğimiz bir faktör bugürte kadar malum değildir. Fakat kanser tevlid eden bir çok faktör tanıyoruz. Kanser tedavisi için kabil olursa ameliyat veya röntgen ve radyum ışınlarile s?ğ'.am nesiç'.ere zarar vermeden tümör hücrelerini tahrib etmek lâzımdır. Işın'.ar'.a elde edilen tesir, kanger hücre'.erinin çekirdeklerinde hu sule getirilen kimyevî değişiklikler neticesidir. Kanser hücresinin çekirdeklerinde bu suretle husule ge tirilen kimyevi değişiklikler başka bir yoldan temin edilir ve bu esnada sağlam nesiçere herhangi bir zırarlı tesir yapılmazsa kanser tedavisinde yeni bir yol açılmış olacaktır. Bu suretle ilâcla kanser tedavisi probleminin temeli atılmıştır. Hakikaten kanser hücresi üzerine aynı şekilde tesir eden bir çok kimyevî maddeler üzerinde sistemli olarak ça.ışılmaktadır. Buna rağmen bugün bütün kanser cinsleri için kullanabileceğimiz kimyevî madde buiunamamıştır. Bilip kullandığımız kimyevî maddeler ancak bazı hususî kanser cinslerine inhisar ediyor. Bu maddeler şun lardır: Bir nevi zehirli ifaz olan hardalgazı müştakkatı, ürethan (bir nevi Uyku iâcı), menenjit hastahğı için buruna damlatılan trypanflavin, folik asid, hormoniar ve sonbahar nerkizinden çıkanlan colchicin. Bunların hiç biri yalnız başına tedaviye imkân vermemektedir. Fakat cerrahî müdahale ve röntgen tedavisile beraber faydalı olabiiir. Daha yeni bir tedavi ümidi ise her bir kanser cinsi için ayrı kimyevî madde bulunması ve bunların radyoaktiv izotop ha'ine getirilerek tatbik edilmesi imkânlarmın buiun masıdır. Yani her bir kapı için huSusî bir anahtarm bulunmasıdır. İlâcla kanser tedavisi hususunda hastaları heyecana sevkeden yabani hıyarın değerine gelince, bu nebat çok eski tarihtenberi bilinmekte ve tıbda kulianılmaktadır. Halk arasında da çok eskidenberi istimal edilir. Tıb düinde ecba'ıaum elaterium denilen bu nebatın meyvasmdan Elâterin denilen bir madde elde edilmektedir. İhgiliz ve Amerikan kodekslerinde yer almıştır. Fransa ve Almânyada az kullanılır. Bu maddenih tesiri müshildir, biraz münebbihtir, biraz da afyon tesiri yapar. Bu madde nebatın yaînız meyvalarından elde edilir ve meyvaların terkibindeki bu madde miktan meyvanın olgunlaşma derecesine göre çok değişiktir. Olgunlaştıkça azalır. Yaprak ve köklerinde müess:r maddelere dair tıb litaratürün de bir kayıd yoktur. Yalnız bu nebatın her kısmmın acı oiduğuna işaret edilmektedir. Buna nazaran diğer bir çok nebatta o'.duğu gibi aym maddeden nebatın bütün kısımlannda mevcudiyeti düşünülebilir Bazı nebatlar vardır ki bunların yaprak ve köklerinde müessir madde bulunmadığı halde meyvasında çok müessir mad de bulunur. Meselâ haşhaş gibi. Kanser üz?rinde tesiri etüd edilen sonbahar nerkizinin colchicin maddesi, çiçeğin hem soğan, hem çiçek, hem de tohumlanndan çıkarı'an bir hulâsadır. Bu da şiddetli müshildir, müdrirdir. Damla hastalığma da iyi gelir. Çok zehirli olan bu maddenin kanser hücresi üzerin de röntgen gibi tesir ettiği isbat edilmiştir. Fakat sağlam hücrelere de tesir ettiği için kanser tedavisinde hiç bir şekilde kullanılmamalıdır. Yabani hıyarda da böyle bir tesirin mevcrudiyeti kabul edilse bile bu da çok zehirli olduğundan kanser tedavisinde kullanıiacağı şüphelidir. O halde, yabani hıyaria yapıîan müşahedelere en pesimist bir düşünce ile kıymet verilse bile çok zehirli olan bu maddenin tatbiki için evveiâ hayvan tecrübelerinde, toklu kültürlerinde araştırmalar yapılmadsn insanlara tatbiki düşünülemez. Böyle bir tavsiye büyük hvta teşkil eder. Bize kendi teşebbüslerile tedarik ettikleri yabani hıyarlan kullanan çok hasta müracaat eder. Her birinde bu maddenin az çok rehirli tesirlerini müşahede ettik. Müsaid telâkki edilebilecek tesirleırse ancak ishal ve fazla vücud suyunun azalmasından mütevellid olan bir tesirle görülen tamamen sübjektif bir salâhtır. Aynı zamanda bu maddenin afyon tesirinden dolayı ağnlann muvakkaten hafiflemesidir. Binaenaleyh esash tetkikler yapılıncaya kadar bu maddenin hastalara tavsiyesi tıb kaidelerile kabili telif değildir. Bilhassa en mühim husus, çok zehirli olan bu iiâcın hastalarca gelişigüzel kullanılmamasıdır. Zira, bu nebatın ihtiva ettiği müessir madde lamanla çok değişik bulunduğundan bir vak'ada hiç olmazsa zararsız gibi görülen bu tesire mukabil diğer bir vak'ada başka bir mevsimde almmış nebat hulâsasile çok zehirli bir tesir görülebilir. Şimdilik araştırma neticelerine kadar hastalann bu maddeyi kullanmamalarım tavsiye ederiz.» Ulvi OKAR Bayar bugttn geliyor Baştarafı 1 inci sahifede Cumhur Başkanımız garda Bakanlar, milletvekilleri, Genelkurmay Başkaru Orgeneral Nuri Yamut, Genelkurmay İkinci Başkaru Orgeneral Zekâi Okan, Askerî Yargıtay Başkanı, Kara, Deniz ve Hava kuvvetleri komutan ve kurmay başkanlan, Başbakanhk Müsteşan Ahmed Salih Korur, Ankara Valisi Kemal Aygün, Ankara Belediye Başkanı Atıf Benderlioğlu, Şehir Meclisi üyeleri, Garnizon ve Merkez komutanlan, Dış İşleri Bakanlığı Protokol Umum Müdürü Tevfik Kâzım Kemahlı, BasınYayın ve Turizm Genel Müdürü, mal îve iktisadî müesseseler umum müdürleri siyasî partiler temsilcileri, basın mensublan tarafmdan uğurlanmışlardır. Cumhur Başkanımız, basın mensublan ve peronu dolduran halk tarafından hararetle uğurlanmışlardır. Cumhur Başkanımız Celâl Bayar, Majeste Yunan Kral ve Kraliçesinin memleketimize yaptıkları ziyareti iade etmek üzere, ayın 25 inci salı günü Savarona gemisi ile maiyetlerile birlikte Yunanistana müteveccihen İstanbuldan aynlacakür. Bu ziyaret iki memleket arasmda günden güne sıkılaşmakta olan dostluk bağlarını bir kat daha kuvvetlendirecek ve mes'ud dostluğun parlak bir tezahürünü teşkil edecektir. Haber alındığına göre, bu ziyarete bütün Yunanistanda büşehri, 27 kasım günü Türkiye Cumhur Başkanımız dost ve müttefik memlekette iştiyakla beklenmektedir. Başbakan dün Kayseride mühim bir nutuk söyledi Baçtaraft i ind sahlfede ederse, bu dinî değil, ancak siyas! ra Menderesin güçlükle bindiği o irtica olabiiir. Kuzu postuna bürütomobil havaya kaldınldı. Hüku nen, masum hil'atini giyen eski simet meydanı bir anda insan selle yaset zorbalan, milleti aldatıp da rile doldu ve Menderes halka De iktidan bir defa ele geçirseler, ilikmokrat Parti merkezinin balkonun lerine, kemiklerine sinmiş olan tahakküm ve şiddet politikasını derdan hitab etti. Başbakan sözlerine uzun sene hal yürütmeğe kalkışırlar. Fakat lerdenberi pek çok arzu ettiği hal Türk mileti o ksdar olgundur ki bu de şehirlerine ilk defa gelmiş ol derece meşakkatle elde ettiği hakmasmdan dolayı «bir kusurunu iti larım, hürriyetlerini bir daha kimraf ve bu gecikmeden mazur görül j seye kaptırmıyacaktır. Türk millemesini rica» ile başladı. Bununla i ti düzeni, ileriye doğru hamleleri beraber Kayserililerin demokratik j seven inkılâbcı bir millettir. rejimin kurulması yolundaki em | Bir de seçim serbest olacak mı? salsiz gayretlerini, İçlerinde imiş diye sormaktadırlar. Böyle bir sogibi takib ettiğini söyliyerek bu ruyu hem iktidara, hem de Türk gayretlerin, başannın parlaklığın miletine hakaret telâki ederim. Biz daki büyük paymı şükranla andı. ler böyle bir neticeyi elde etmek Menderes bugünle; iktidann iki için dayanılmaz mihnetlere katlabuçuk yılının geride lcaldığmı ha nan bir partinin mensubuyuz. Sırtırlatarak bu muazzam kabulü. bu tmdaki eski devrin bakayasım silgüleryüzü «naçiz şahsa değil» kip attıktan sonra Türk milletinin parti ve iktidar adına yapılmış iradesini şuna buna kaptırgçağım saydı ve bu bakımdan da minnet sanmak, onun olgunluk seviyesini ve şükranlannı tekrarlardı. inkâra sapmaktadır. Seçimler elMenderes bundan sonra dedi ki: bette serbest olacaktır. Değil bizler, « Yalnız partili arkadaşlanmı 1946 seçimlerinin mucidleri ve tatzı değil, burada hazır bulunan ta bikçileri ellerine iktidan, farzı murafsız veya diğer partilere mensub hal olarak geçirseler dahi başka vatandaşlarımıa da bu toprağın türlü harekete cür'et edemiyecekçocukları, kardeşlerimiz olarak bağ lerdir.» Menderes bundan sonra halka hi rımıza basmayı bir memleket vazifesi saymaktayız; kendilerine de taben, eski yıllarda mı, şimdi mi şükranlanmı arzederim. Ancak bu daha geniş bir hürriyet içinde olkonuşmamda muayyen muhalefet duklarını sorunca meydan «elbette çevrelerine müteveccih bazı ten bugün» sözlerile çınladı. Aynı sukidler bulunursa o partilerdeki sev alleri iktisadî gelişme ve kazanc gili kardeşlerimlzden beni mazur mukayesesile de tekrarladı. «Türk görmelerini dileyeceğim. Hüku milleti saadetinin anahtannı bulmette olmak, gerçi tenkidlere ve muştur» diyerek bu anahtarm nken hücumlara göğüs germeği icab et di kendine idare» olduğunu kaytirir, fakat tenkidlerden boş veya detti ve halka tekrar tekrar teşeksahte olanlarma mukabele etmek kürle konuşmasma son verdi. Başbakan yarın (bugün) öğle ühakkımızdır. İşte bu karşılıklar sırasında sözlerim başka partilere te zeri uçakla Malatyaya gidecektir. Mekki Said ESEN veccüh ederse vatandaşlarımın bir İktisadî durum vazife yapmakta olduğumu kabul Kayseri 21 Başbakan bugün ederek beni mazur görmelerini rica ederim. Şurasını derhal belirteyim buradaki hitabesinde, iktisadî duki, aramızdaki tenkidler, hücumlar ruma da temasla şöyle demiştir: « Umumî cümlelerle, bu memve siyasî mücadeleler ne halde olursa olsun bu memleketin savun ekette iktisadî vaziyet iyi değidir. masını bir tek insan gibi ifada as Geçim şartlan kötü durumdadır» la kusur etmiyeceğiz. Bu memle diyorlar. Bunlann tafsilâtmı yerinketin hayrını istemiyenler aramız de ve zamanmda münakaşa edecedaki mücadeleden asla ümide ka ğiz ve onların hatalı olduklannı, yahud da kasden böyle dediklerini pılamazlar.ı Adnan Menderes bu başlangıçtan ispat edeceğiz. Ne enflâsyon, ne desonra hatıralan, bir an için, demok valüasyon, ne de açık mevcud derasi mücadelesinin başlangıcından ğildir. Malî vaziyetimizin salâbet ve önceki yıllara çevirdi. O zamanki metanetini tahdid eden en küçük tablo ile bugünün tablosunu kıyas bir belirti yoktur. Türk milletinin byarak «siyasî emniyetsizlik mev huzuruna yeniden çıkmak mukadder cud olamaz» dedi. Söz, yayın hür dir. Eğer aklımda en ufak bir şüpriyetinin ve hattâ sabahtan akşama he bulunsaydı bu kadar kat'iyetle kadar sövme hürriyetinin alabildi söz söyliyemezdim. Çünkü altı ay eine genişliğinden bahsederek, bun sonraki mahcubiyetin acısı o kalardan rerresinin mevcud olmadığı dar büyük olacaktır.» bir devrin hâkimleri ağzmdan böyle iddialar çıkarsa, vatandaşlara omuzlarını silkerek gülüp geçmelerini» tavsiye etti. Bu arada adaletin baskı altında bulunduğuna dair sözleri, bizzat adalet mekanizmasına tevcih edilmiş «ağır ve kah bece» bir tariz olarak vasıflandırdı. Menderes «çiğnene, çığnene çürük sakız haline gelen» iki iddiayı ele alacağını da ilâve ile dedi ki: « Sizler için haykırıyorum. Kimse korkmasın Türk milletinden; dinî iıtica, geriliği özleyiş ve kötüye rücu beklenemez. Zaten bunu söyliyenler bile endişelerinden değil, zihinleri teşviş etmek gaye;ile çırpınmaktadırlar. Eğer bir irtica tehlikesinden söz açmak icab Dün Mecliste Şehir Tiyafrolan i reddedilen binalarının durumıı gensoru Baştarafı I inci sahifede arzediyorum,» dedi. Demokratlar ittifakla önergeyi reddettiler. C.H. P. li; MM. li ve Köylü Partisi milletvekilleri, bağımsızlardan Halide Edib, Hamdulah Suphi Tannöver, Sinan Tekelioğlu ve Kemal Türkoğlu önergenin lehinde oy kullandılar. Başkan neticeyi bildirirken Cezmi Türk, gensoru mevzuunda söz istedi. Celâl Yardımcı. meseîenin kapanmış olduğunu söyleyerek gündemin diğer maddesine geçti. Ankara 21 (Telefonla) Büyük Millet Meclisi bugün Celâl Yardım cımn başkanlığında toplandı. Gündemde bulunan sözlü sonılann kanun tasarılarından sonra görüsülmesine dair önergeler kabul edildi. Turizm Endüstrisini Teşvik Kanun tasansının tümü üzerinde söz alan İhsan Altıner, lokanta ve eğlence yerlerinde çalışan işçileri yakından ilgilendiren tasarınm bir de Çahşma Komisyonunda tetkikini faydalı buldu. Teklifin lehinde ve aleyhinde yapılan uzun görüşmelerden sonra tasannm Çalışma Komisyonuna havalesi kabul edildi. Bundan sonra Rifat Sıvışoğlu (Zonguldak) 150 liklerin yetimlerine ve heyeti mahsusalarca haklannda karar verilmiş olanlann şahıslanna ve yetimlerine maaş tahsisi hakkındaki kanun teklifinis ikinci müzakeresi yapıldı ve tasan kanunlaştı. Mahmud Goloğlu (Trabzon) nun kan gütmesile işlenen adam öldürme ve buna teşebbüs cürümleri failleri. hısımlan hakkındaki kanunun tâdilini isteyen tasarınm görüşülmesine başlandı. Söz alan teklif sahibi halen yürürlükte olan kanunun bir sürgün kanunu olarak tanmdığını, komisyonda ve umumî heyette görüşmeler neticesinde bunun bir tedbir kanunu olduğunun anlaşıldığuıı, tekjif ettiği tasannm bugünün ihtiyaçlannı karşılayacağını söyledi. Cevdet Soydan, insan haklarile adalet prensiplerine aykın olan Kan gütme Kanununun tamamen ilgası gerektiğini söyledi. Adalet Bakanı Osman Sevki Çiçekdağ ise, Adalet Bakanlığı vazifesine yeni başladığını, komisyondaki görüşmeler sırasında tasannın aleyhinde konuştuğunu. fakat şimdi Adalet Bakanı olarak bu mev zuda konuşurken Bakanlık erkânının noktai nazannı da öğrenmesi icab ettiğini söyledi Belediye tarafından, Sümer, İpek ve Me.ek sinemalan müstecirleri hakkında açılan tahliye davalarına Beyoğlu Sulh Hukuk mahkemesinde devam edildiği malumdur. Evvelce de bildirdiğimiz gibi sinema müstecirlerinin avukatları son duruşma sırasında, tahliyeye sebeb olarak gösterilen Tepebaşındaki bugünkü Dram ve Komedi Tiyatro binalarının ihtiyacı karşıladığmı iddia etrois^er, Belediye avukatlan se bu binaların ihtiyacı karşılamak ;öyle dursun, her an yanma tehlikesine maruz, birer salaş yığınmdan ibaret olduğunu beyanla tiyatrolarda keşif yapümasını istemişlerdi. Beyoğu 1 'inci Sulh Hukuk mahkemesince Belediye avukatiarınm mahallinde keşif yapılması hakkındaki talebleri kabul edilmiş ve dün bu tetkikler yapılmıştır. Beyoğlu 1 inci Sulh Yargıcı Mustafa Hakkerin nezaret ettiği dünkü tetkikat, vukui ehli olarak seçilen muharrir Refik Halid Karay, Teknik Üniversite profesörlerinden Abdullah Türk men ve Emniyet Sandığı mimarlaruıdan Feridun Kunt tarafından icra edilmiştir. Bu tetkikler sırasında Belediye avukatlanndan Turhan Gürsu, Burhan Güngör ile davalı taraf avukatlan, Tiyatro Müdürü Fazıl Ahmed Aykaç, rejisör Mayncke, idare kurulundan Mahmud Morah, Behzad Butak, Talât Artemel hazır bulunmuşlardır. Heyet önce Dram Tiyatrosunun faaliyette bulunduğu Tepebaşındaki ahşab binayı gözden geçirmiştir. Bu tetkikler sırasında temsil salonu dahil olmak üzere localara çıkan merdivenlerin ve yukan kattaki koridor döşeme tahtalarmın eskilikten esnedikleri görü.müş, tiyatro idarecileri tarafmdan biiirkişi heyetine, binanm türlü tehükelere maruz bulunduğu yolunda acı acı jikâyetlerde bulunulmuştur Bu esnada tiyatroda bir eser prova edümekte olduğundan orada bulunan kadın erkek büyük bir sanatkâr grupu da bu şikâyetlere iştirak etmişler, binaiarın tamir kabul etmez bir halde olduğunu, gayrisıhhî şartlar içinde çaîıştıkiarını söylemişlerdir Bir sanatkâr ise, başta Yargıç olmak üzere tetkikata gelen zevata şunlan söylemiştir: « Bu gayrisıhhî şartlar içinde hayatımız tehiikededir. Bir çok sanatkâr arkadaşlarımız bu yuzden verem olmuşlardır. Muvahhid, Küçük Kemal, Neyyire, Hâzım, Saıd Köknar bu tiyatro binalarmın kurbanlandır. Halen de iki kıymetli arkadaşımız ciğerlermden rahatsız bulunmaktadırlar.» Vukuf ehli Dıam Tiyatrosunun bütün müştemilâtını gezmiştir. Bu incelemeler yapı'.ırken bir aralık rejisör Maynecke'den de izahat a. iınmıştır. Rejisör, vukuf ehline şöyie demiştir: a Bu binalar, sizler de görüyor. sunuz ki, en iptidaî tiyatro vasıflarını haiz değillerdir. Burada teknik tiyatro faaliyeti gösterilemez.» Teknik bilirkişi profesör Abdul•ah Türkmen, Dram Tiyatrosunun kaiorıfer dairesinin yan duvarlannm ve tavanımn ah^ab olduğunu tesbit etmiş, bu meyanda binanın çatısındaki e:ektrik tellerinin açıkta bulunduğu ve kontakt tehlikesinin her an mevcud olduğu kendi. sıne söylenmiştir. Muharrir Refik Halid Karay da bütün sanatkârlarla görüşmüş, tetkiklerine esas olmak üzere kendilerinden geniş ölçüde malumat almışbr Sanatkâr Talât Artemel, bir gece «Fırtına» piyesi temsil edilirken, şiddetli yağmurun başlaması üzerine çaüda biriken suların olduğu gibi sahneye döküldüğünü anlatmıştır. Vukuf ehli, Dram Tiyatrosundan sonra Komedi Tiyatrosunun bulunduğu binaya gitmiş, orada da inoev iemelerde bulunmuştur. Bu bina da büt'in teferruatile heyete gezdirilmiş, bilhassa sahne ile localar arasındaki mesafeye işaret edilerefc seyircilerin muhavereleri duymadık ları belirtilmiştir Heyet, daha sonra Konservatuar binasına giderek, buradaki salonun ihtiyaca kâfi gelip gelmediğini gözden geçirmiştir. Ehüvukuf önümüzdeki günlerde bu tetkiklerinin neticesini bir raporla 1 inci Sulh Hukuk mahkemesine büdirecektir. Atina Bayan kabule hazırlanıyor Atina 21 (a.a.) (Afp): Atina şehri, 27 kasun günü Türikye Cumhur Eaşkanı Celâl Bayarı kabule hazırlanmaktadır. İşçüer Phalere limamndaki Paşa limanı iskelesinden başkente kadar olan güzergâha taklar kurmaktadırlar. Kral Paul ile Kraliçe Frederique, Cumhur Başkaru Celâl Bayan Savarona yatından iner inmez karşılıyacaklardır. Atina Belediye Meclisi üyeleri, Türkiye Cumhur Başkamm şehrin giriş noktasında Jupiter mabedi önünde karşıhyacaklar ve tHoşgeldiniz» diyeceklerdjr. Yunan Dış İşleri Bakanı Stefanopulos dün verdiği bir beyanatta Türkiye ile münasebetlere temasla demişür ki: «Yunanistan komşusu Türkiye ile olan dostluğuna sıkı bir şekilde bağh bulunmaktadır. Komşumuı Türkiye ile Yunanistanın ijbirliği günden güne daha yakm ve daha verimli bir hale gelmektedir. Her iki dost memleketin t^ldb ettiği siyaset bu bölgede sağlam bir b&rışın muhafazasıru isühdaf etıneh tedir.» İstanbul Şehir Tiyatrolannın Eğitim Bakanlığma deyri Bir müddet evvel Ankaray'a gitmiş olan Daimî Encümen üyelerinden üç kişilik heyet temaslan sırasında Şehir Tiyatrolannm durumuna da temas etmiştir. Bildirildiğine göre İstanbul Şehir Tiyatrolannın Millî Eğitim Bakan: , hğına devredilmesi hususunda biv prensip karanna vanlmıştır. Şehir Tiyatrolan Millî Eğitim Bakanlığma devredildiği takdirde Devlet Tiyatrolan Genel Müdiirlüğü ile idare edilecek ve tahsisatl Millî Eğitim Bakanlığı bütçesinden ödenecektir. Belediye çevrelerüıde belirtildiğine göre, bu takdirde Belediye bütçesinden 400 bm lira tasarruf yapmak kabil olacaktır. Başba.kan Malatyada beklcniyor Kimsesiz çocukların yetiştirilmesi Bajtarafı 1 inci sahijede « Buraya gelmekten maksadımız, bir taraftan kimsesiz, terbiyesi zor ve korunmaya muhtac çocukların durumlarını tetkik etmek, diğer taraftan bu mevzulara girmıyen çocukları tesbit etmek ve ıslah çareierini araştırmaktır. Bu münasebetie dün Mevlânakapıdaki kimsssiz çocukları koruma istasyonunu, sağır ve dilsizler okulunu gezmiş bu'.unuyoruz, bugün de, Küçükyalı pansiyonlu okuluna, Yakacık yeti«tirme yurduna gittik, Çocuk Sevenler Derneğinin Mısırçarşısındaki yurdunu da gezeceğ z. r ROK Lst. Borsasının 21/11 1952 fiatları At Bir iki müessese tetkiki, kat'î neticeyi vermiyecEği için, şimdilik dökümanları toplamakla meşgulüm. Baştarafı 1 inci sahifede Türkiyede b3ş'anmış faydalı işler bir kaç gün içinde yer sarsıntıları var ve bunların hepsi hayırlı işlerdir. G;zi Terbiye Enstitüsünde ol'nası halkı korkutmuştur. Bu Bugün saat 11.30 da vuku buian bir şube açılmış bulunuyor. ve 7 saniye süren zelzelede halk şubede geri zekâlılar, üstün zekâsekak'ara fırlamış ve bu hal dev hlar, kör, sağır ve dilsiz çocuklar let dairelerinde de görülmüştür. O j icjn mütehassıs öğrstmenler yetişkulİErda yere düşüp bayılanlar ol I tirilecektir Şubenin 40 öğrencisi muştur. Binalarda yeniden çatlak ' var. Bunlar yetiştikçe müesseselerin lar husu'e gelmiştir. 11.30 u taki j fayda'arı daha büyük olacaktır. ben 11.45 te tekrar bir defa daha ı En mühim mesele, çocuk probzeîze'e olmuşsa da hafif gerrniştİT. ı lemini els alscak umuraî bir çocuk koruma kanununun yap.lmasıdır. Dün kaydedilen zelzele Dün, Türkiye saatile 11 i 34 da Bu hususta Bakanlığa bir teklif yakika 17 saniye geçe merkez üssii pacağız. nün rasadhanemize uzaklığı 90 kiAyrıca, mevcud müessesslerde çalometre olarak hesablanan şiddetli lışan öğ.etmen ve idareciler için bir deprem kaydeHilmiştir. Ankarada bir kurs açılmasım, BaAyrıca tam 12 dakika sonra aynı kaniıktan istsdik. merkezden gelen ikinci şiddetli bir Suçlu veya suça yönelmiş çocukdeprem daha kaydedilmiştir. lar meseesi, maalesef ele almmamış. Çocuk suç işlediği an suçlu olarak ele almmış, meselenin esası onu suç işlemiyecek duruma getirmektir. Elde edeceğimiz dökümanlardan sonra nelerin yapıhbileceği daha iyi anlaşılacaktır» Kocaelinde dün dört dcfa zelzele oldu 790.50 791. * 1 Sterlin 280.50 280.30 • 100 Dolar UHO U.&U luıı t ransız Frangı 44 Stf <4 80 100 Uret 64 03 64.03 100 Isviçre Frangı i'Ni florıiı (3 6« 4" .3 6* 40 5SO 5 60 100 Belcika frınfi 1.878 1.876 100 Urahml 560 560 100 Çekoıiovak Kur. 100 tsves Kur 54 12 50 34 12 50 ESHAM ve TAHVILAT Pr 7 FAIZL1 TAHVILLER Sıvas . Erzur um 1 Sıvas Erzuram 2" 1941 Demiryolu I 1942 Demiryolu II 1942 Demiryolu HI Milli Müdafaa I Milli Müdafaa n Milli Müdafaa III Mtlll Müdafaa IV lZraat Bankası I 1952 Ziraat B. II 2125 22.25 23.80 24.70 24.20 24.10 24.80 25.10 • 25.35 22.30 113.00 113.20 113.30 113.30 113.00 113.30 113.20 112.30 Malatya, 21 (Telefonla) Başbakan Adnan Mendsres yarın saat 12 i!â 15 arasında Kayseriden hususi bir uçakla şehrimize gelecek ve burada iki gün kalacaktır İlçelerden ve civar illerden D.P. heyetleri şehre akın etmekte ve Menderesi istikbal için şimdiden hazırlıklara başlamış bulunmaktadırlar. D.P. lilerin müteaddid müracaat'.eri üzerine ilk defa Malatyaya gelmekte olan Menderesin parlak bir törenle karşılanması beklenmektedir. Ayrıca şehrimiz CH.P. teşkilâtı da Menderesi istikbal için bir pro?ram hazırlarmştır. Bunun, Adıysman, Msnisa ve Bsl kc;ir hâdiselerinde maıoız kalman hareketle re bir nevi cevab teşkil edecsğine de işaret o'.unmaktadır. Diğer tsraftan D.P. kongresi pazar günü saat dokuzda Istanbul sinemasında toplanscaktır. Mendere:n yarın hükumet alanında, pazar günü de D.P. kongresinde iki konuşma yapacağı zannedilmektedir. Başbakanm her iki konuşmada da bilhassa iç meselelere temas etmesi beklenmektedir Başbakanm, Malatyaya D.P. iktidarmın uüvey evlâd» muamelesi yaptığı yolundaîd idida'an da cevab'.andıracağı kaydedilmektedir. Çekoslovak kızıllarının itirafları Bastnrafı 1 inct sahifede edilmiş ve Slansky'den sonra Clementis ile Geminder de «casus» olduklannı kabul etmişlerdir. Bu itiraflar esnasında, Batılı bir çok diplomatlar da itham edilmişlerdir. Çek komünistlerinden tahsüini Rus yada yapmış olan Gelinder, Moskova aleyhinde çahştığmı ve bu arada bazı Ingiliz ve Amerikan diplomatlarına haberler yetiştirdiğini iddia etmiştir. Adı ortaya atılan İngiliz sosyalistlerinden Zilliacus, bu iddiaları «gülünç» olarak karşılamıştır. Azimet dolayısile Açık Arttırma İle Zengin Stil Eşya Safışı 23 kasun 1952 pazar günü saat 10 da MAÇKA. Teşvikiye Cad. Gözem Apt. nm karşısmda 62 Nolı Ergüven Palas K 4 te bulunan Banka Komerçiyale İtalyana Müdürü BAY EUGENIO İTALL1 Türk Amerikan ticarî münasebatı Bastarafı 1 inci sofr'fede ve sanayicilerle görüşmüştür. Heyet, Amerika Ticaret Müsteşan Schneider, hazine mütehassısı ve İtha!ât İhracat Bankası temsilcilerinden mürekkeb bulunmaktadır. Maliye Müsteşan hastalandı j ğmdan Pariste kalmış. Ticaret Bakanı Sawyer de Atinadan dönmüştür. Heyeti Ticaret Odası Meclisi Baş kanı H^yri Gönen karşılarruş ve I kendilerine ohoş geldiniz» demiştir. Ticaret Müstesarı ceva'oen Türk ticaret ve sanayi erbabile görüşmekten büyük bir haz duyacağım j söylemiş ve kendilerinin yeni Cum j hur Başkanı Eisenhower'den salâhiyet almış bulunduklarmı, Amerikan sanayiinin askerî gayeler i için de çahşmağs başladıktan son ı ra en yüksek haddine vardığmı, he ; ystin gayesinin iş ve ticaret adamlan ve Amerikan sanayiini muhtelif memleketlerde temsil eden kimselerle göriişmek olduğunu ve bunu temin için Fransa, Almanya, Belçika, Holanda, İsviçre, Yunanistan ve Türkiyeyi ziyaret ettiklerini bildirmişlerdir. Dünkü içtimada Türkiyenin ekonomik durumunun kuvvet ve za'fma tesir eden esas âmil'.er, Türkiyenin ticaret durumu gözden geçirilmiş, Türkiyeye gelecek Amerikan sermayesi için imkânlar tetkik ediimiş, dolar açığına karşı aranacak çarelsr, iki rr.emleket arasındaki ticarî münasebetierin geiştirilmesi, silâhlanmanın ihracat 'e sermaye yatırımı kaynaklarına esiri ve bu durumda Amerikan eionomik yardımmm ro'.ü, Türk mal arının Amerikan ve diğer dış pazarlarda satılmasmda çekilen güçükler ve Türkiyeye ithal edilecek Amerikan maliarma karşı alınacak tahdid tecPbirleri üzerinde duruimuştur. Ticaret Müsteşan Schneider, görüşmeler başlangıcında müzakerelerin gizii olacağını söyliyerek matbuata aksetmemesini istemiştir. ye aid bir hayli zengin stil eşya açık arttırma ile satılacaktır. Fransız malı 7 parça tekmiiı oyma stil Lui Kenz yaldızlı muhteşem SALON TAKIMI. 8 parçadan mürekkeb nadide YEMEK ODA TAKIMI. 7 parça İr.giliz emsaline ender tesadüf olunur ampir SALON TAKIMI, marketeri sigara masalan; iki aded Fransız malı marketeri; poker masası; içi demir çaprast telli Alman piyanosu, bir çift nadide ampir yaldızlı kolon, tekmili Paris malı bronz sizele stil avizeler ve aplikler; Paris malı vemi martenli salon vitrinleri, masa lâmbalan; marketeri komodlar; kristal vazo; şekerlik ve yemişlikleı, maden semaver ve Kristofl tepsiler; bronz heykeller; yaldızlı duvar aynaları; tepsi ile beraber gümüş çay takınu, Sevr vazolar, biblolar; İngiliz malı maun ağacı Mapple fabrikası mamulâtı yatak odası, Amerikan beautirest yatak, maun ağacı defa mapple malı şifonyer; 5 parçadan mürekkeb zengin yatak odssı, imzalı yağlıboya tablolar; 15 parça Acem kıymetli halı ve seccadeler, işler halde buz dolabı; havagazi ocağı; radyo; yazı masası; sayılması imkânsız bir hayli lüzumlu ev eşyası; tekmil dairenin güneşlik ve kornişleri; 96 parça gümüş kaplamalı çatal bıçak takımı; 1 çift Acem Sultaniye halı; 1 çift Acem Isfahan; 1 Tebriz; 8 parça kıymetli Acem halıları satılıktır. Fazla izahat için MAKSUT KALE Suterazi Sok 18 Telefon: 43424 Her gazeteci bir ev sahibi olabilecek Baştarafı 1 inci sahifede Bakan, müteakıben İstanbul Gazeteciler Sendikası idare heyetini kabul ederek bir saatten fazla görüşmüştür. Evveiâ Gazeteciler Sendikasının kuracağı Kefalet Kooperatifi meselesi üzerinde durulmuş ve kooperatifin kurulması, Halk Bankası ile yapılacak temas ve şeklin tesbiti hususunda Bakan İşçi Sigortaları Kurumu İdare Meclisi Reisi Nusret Tekülü vazifelendirmiştir. Bundan başka gene kurulması mutasavver olan Yapı Kooperatifi meselesi de bu toplantıda ele ahnmış ve Bakan, gazetecilerin birer mesken sa, hibi olabilmeleri için lâzım gelen 1 kredinin derhal temin edilmesi hususunda alâkalılara direktifler vermiştir. Sendikaya bir merkez binası temin edildiğini müjdeleyen Bakanla idare heyeti azalan daha sonra gelir temini, ve 5953 sayılı kanunun ak3ayan tarafları üzerinde görüşmüşler ve her hususta mutabakata varmışlardır. Çalışma Bakanı, daha sonra Tekstil Sendikası idare heyeti üyelerini kabul etmiş ve öğleden sonra da İşçi Sigortalan Kurumuna aid tesisleri gezmiştir. Azimet Münasebetile Mecburî Satış Bayan MOİZ RAFAİLE aid fevkalâde eşya vesaire müzayedesi Yarınki pazar günü saat 10 da Şişlide tramvaym tam Hastane durağmda 282 Nolı EELLAS apartımanmm 4 numaralı dairesinde mevcud ve Bayan MOİZ RAFAİLE aid hakikaten kıymetli eşya açık arttırma ils satılacaktırMeşhur VRASSİÇ fabrikasının mamulâtmdan gayet zengin ve 18 parçah bir yemek oda takımı, gene Vrassiç mamulâtmdan Frenolivye ve gül kaplamsh emsalsiz şifonyeli, 8 parçah gayet zengin bir yatak oda takımı, altm yaldızlı ve iki hasırlı büyük berjerleri dahi havi hârika bir salon takımı; meşhur Macar ressam D. Ghika'nm iki yağbboya tablosu ve diğer tablolar; hakikî Fransız marketrisi salcn masası, bronzlu bahü ve etajer; saks saat şamdan takımı ve heykeller. Sevr büyük biı bol ve vazolar. Paris mamulâtı mineli bronz avize ve aplikleri; hayli güzel ve tek elbise dolablan; gayet sevimli ve temiz bir genç kız odası Singer dikiş makinesi, portmanto ve pek çok diğer ev eşyaları; emsalsiz bir gümüş semaver ve hayli gümüş parçalar. Anadolu ve İran halıları. Muameîeji yapan A BABİKYAN Tel: 41221 Konservatuar Türk Musikisi Konseri Refik Fersan idaresinde " , 6 FAIZLI TAHVILLER 1941 Demriyolu Kalkınma I Kalkınma II Kalkınma III 1948 isükrazı 1948 istikrazı II 1949 lstikrazı Ergani tkramiyeli Milli Müdafaa » Demiryolu IV » 1941 D. Yolu V 1951 tahvlli 1952 Ziraat B. m 1952 Ziraat B. IV 1949 O, 5 FAIZLI TAHVILLER 25.00 24.20 111.80 113.15 • 107.50 • 103.30 • 103.20 • < 4.5 FAIZLI TAHVILLER V 104.00 • tahvlli FERAHFEZA FASLI Traş Makinası 2 Giüette Traş Bıçağı ile birlikte Bank Hisseleri ve Maden Şirketler! 24.30 • Merkze Bank. 35.90 tş Bankası N. 5.40 T. Ticaret B. Ailan çlmento 33.00 26.50 • Şark Değirmenleri 66.00 Osmanlı B. 140.00 Obligasyon And. 82.00 % 60 HLse And. PARİS BORSASI ALTIN FIAT1 489000 Fr. (1) kiio altın 399. Fr. (1) dolar SERBEST PİYASADA DÖVIZLER 1220.1230 Sterlin London 1120.1130 Sterlin efektlf 461.462 Dolar çekler 462.463 Dolar efektlf «8.469 Dolar N. Y. 110.110 Isviçre Fr. SARRA»XADA ALTIN 46.10 Reşad 39 60 Cumhurlyet 52.00 tngillz 38253827 Gulden 5.92 Külçe Saat 17 de tesbit edildi. (•) lsaretıiler Bor >ada muamel* görenierdlr. (D H A ) ajansi Hamasî Türküler ve Sololar Yann saat 11 de Taksim Belediye »azinosunda Biletler Konservatuards satılmaktadır. Yerler 1.5 ve 1 liradır. HAFTANIN BÜYÜK MÜZAYEDESİ İngiliz ve Fransız malı eşya müzayedesi; Bsyan NELLY GRİSCTİ'ye aid hârika eşya müzayedesi. 23 kasım 1952 Pazar günü saat 10 da Taksim Talimhsne Topçular Ced. 3 Noh ŞAHANE Apt. nm 4 Nolı dairesinde İngiliz malı maun ağacı stil direktuar, 11 parçadan ibaret hârika YEMEK ODA TAKIMI; erar ağacmdan Mari Antuanet stilinde Paris malı 9 parçadan ibaret emsalsiz YATAK ODA TAKIMI, stil Louis XVI Paris malı tekmili oyma üslleri brokar kaplı 7 parçadan ibaret SALON TAKIMI; gümüş sofra takrmlan; gümüş pay tabakları; üstü maroken kaplı yazıahna, koltuklar; biblolar kobksiyonu; Orijinal imzah tablolar; 12 kişilik komple sofra takımı; antre takımı, 12 kişilik 76 parçadan ibaret Kristofl çatal bıçak takımı. Isfahan; Tebriz; Keşan halı ve seccadeler. Yalnız 1 8 5 Kuruşa Traş olanlar için işte en cazip teklif !.. Yalnız J85 krs. mukabilinde dunyaca lanınmı; bir markanm baştan başa madenî traş makinasile, keskinliğile meşhur 2 adet Mavi Gillette [Traş Bıçağı. Mükemmel bir traş elde edebilmek için makine ile bıçoklar birbirlerine uygun olarak imal edi!mi$ierdir. Meclis Başkanı şehrimizde Baştarafı 1 inci sahifede mensublan ve basın mümessilleri tarafmdan karşılannuştır. Refik Koraltan, kendisile görüşen gazetecilere sadece şunları söy lemiştir: « Karadenizden son derece iyi bir hava ile döndük. Yapılmış işlerin karşılığı olarak bütün Karadenizlileri şimdiye kadar görmediğim ve sıhbat içinde buldum.» Mesken kiralarına dair son karar Baştarafı 1 inci sahifede kanlığına bugün bir sözlü soru önergesi vermigtir. Boyacıgiller önergesinde memlekette her gün artan kiralarla mesken darbğı, kira ve arsa spekülâsyonlan karşısmda hükumetçe ne gibi tedbirler almdığını, Emlâk Kredi Bankasınca açılan kredilerden kaç milletveki linin istifade ettiğini ve bunların kimler olduğunu sormaktadır. • PORTAKAL i