14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET 10 Bdm 1952 BÎZANS1N İÇYÜZÜ •V«aı»HAROLD LAMB* Çevıren: TEVFlK SADULLAS I İsyan patlak veriverdi « Augusta'lann En Merhametlisi!» diye söze başlamıştı. «Her şeye vâkıf Haşmetlimin pekâlâ maiumu olduğu üzere, aynı zamanda bir asîl evlâdı olan bu sadık bendenizın şıkâyetine lutf«n kulak veriniz!» Sonra, bir lâhza durmuş, fakat, Teodora ne «peki» ne de «hayır» demeyince sözüne devam etmişti: « Bu zor.u devirde hem asîl kalabılmek, hem de fakir olmak hayli müşküidür ..» Etrafındaki kızlar, acımaklı bir iç geçirme ile mınldanıvennişterdı: « Zavallı fakir Timoteüs!... Za. vallı asîl evlâdı!...» Adeta hep bir ağızdan söylenen bu tasdik sözleri o fakir asilzade» yi hayli hayrete sevketmekle beraber onu bütün bütün de teş,vik etm.şti: « En Haşmetli Augusta! Her halde bir asılzadenin hayattaki mev kiıni muhafaza edebilmesi için bol bol para sarfetmesi lâzım geldiğini iutfen kabul buyururlar! Halbuki, bazı muameleler...» Bu sırada, sanki kilisede mukabe.ede bulunuyorlarmış gıbi hadım ağalan hep bir ağızdan haykırmışlardı: <r Amma da zorlu fıtığın vartnı;!> Bu defa, Timoteüs kulaklarmın doğru duyduğuna bir türlü inanamamış, şaşkınlığı içınde ayağa kalk mağa hazırlanmış, sonra, diz üzerinde kalması lâzım geldiğini hatırhyarak evvelceden hazırladığı sözleri, büyük bir güç ükle arzetmeğe çalışmıştı. Ona göre tefeciler, aşağı, bayağı kimseler olduklan için asilzadeleri borclarını ödemek için mütemadiyen sıkıştınyorlar, buna karşılık kendisi, gerçek bir asil evlâdı olduğu için, borc verdiğı para hakkında kirnseye bir lâf edemiyordu. birdenbire =haberleri Saray ve müçtemilâtı, şehir için de mahsur bir şehir denilebilirdi. Mesıhin 326 ncı yılında, büyük ku rucu Konstantin bu müstakbel beldenin hududlannı çızerken, mavi deniz sularına ınen göz alıcı bumu çamurlu bir nehnn sıtma yuvası batakhğı üzerinde kuruimuş olan eski Bomadan havsalanın alabile ceği kadar farklı olmasına rağmen, yeni şehri gene de mümkün olduğu kadar eskı Romaya benzetmeğe çalışmıştı. Konstantin, tıpkı ecda dının beldesinde olduğu gibi yedi tepeyi işaret etmiş ve kendi ikametgâhını da bu tepelerden birincisi ve denize bakan sırtlann en güzeli üzennde inşa ettirmişti. Şehir sadece Konstanün'in ilk surlanndan dışarı taşmakla kalmamış, Teodosıüs'ün sonradan inşa ettirdiği, 27 küsur kilometre çevreli çok daha büyük tabyalann da öt«sine yayıimıştı. Nitekim, devrinin tarıhıni yazabilmek maksadile hukuk müşavirliği vazıfesinden vazgeçmış olan Suriyeli Prokopiüs, fevc fevc şehre akmış olan kalabalıklar hakkında fu satırlan yazmıştı: «Her çe«id insandan müteşekkil kalabalıklar, dünyanm her köşesinden şehre doğru akmaktadır. Bunlann her biri ya bir iş vesilesile, yahud bir ümidle, talıini denemek hevesile... Veya imparatora dilekçesini arzetmek kaygusile buraya geliyor. Şonra, bütün bu ge Lenler ya ihtiraslarına tâbi olarak, yahud da şehrin dışında gördükieri hayattan dolayı endışelerine kapılarak Konstantanıyeye yerleşivenyorlar. Tabıi bütün bu yeni gelenlerin, başlarmı sokacak bir yerden mahrum olduklannı da unutmamak lâzım.» (1). | DÜNYA MESELELERİ ( ı HEM U NALINA M1HINA Şehirde bazı içkili yerler kapatılacak Şehirde içkili yerlerin çoğalışını asayişsizliğin başlıca sebebleri arasında goren Vilâyet, bunlardan mühim bir kısmını kapatmağa karar vermiş ve ilk olarak Fatıh semtinde 35 içkili yerin ruhsatiyesi geri alınmıştır. iki, üç yıl önce hazırlanan bir talimatnameye göre, sokak içlerinde, okul ve mabedlere yakın mahallerde içkili yer bulunmaması icab etmektedir. Talimatnamenin tatbıki üzerine, ellerinden nıhsatiyeleri alman içkili yer sahibleri dün kalabalık bir kafile haiinde Vilâyete giderek Valiye derd yanmışlardır. Bunlar, dükkânlannda her hangi bir zabıta vak'ası olmadığmı, vaziyetin yeniden tetkikini ve karann iptalıni istemekte, kapatılan ve kapatılacak İçkili yerlerden yirmı beş bin kişilik bır vatandaş küt lesınin geçimini temin ettiğini belırtmektedirler. Vali Gökay, meseleyi bir heyete inceleteceğini, âdil bir karara varacağını bildirmiştir. Şehrimizde kapatılacak içkili yer erin sayısı 256 dır. Firuz köyU yolu törenle açıldı Valı ve Beledıye Başkam dun bera. berlnde Şehır Meclisi ujeleri. Bakırkoy Kaymakamı. Baymdırlık Muduru, Jan. darma Komutanı olduğu halde Bakır. koyde Fıruz kovune giderek yeni İnşa edılen 3 buçuk kılometrelık yolun »çılış toren'nde ha2ir bulunmustur. " kırkoy asfaltı uzerlndekl köy yoluı.ua yapılan torene İstiklal marşıle başlanmış, koy rouhtarı bir hitabede bulunarak, 1951 . 1952 1 butçesınden 1 kojlerine ayrılan 17 500 lira ve koylu. lerın yardımı ıle bu yola kavuştuklanı soylemı;. Yal: İle Şehir Meclisıne koyluler adına tesekkur etmıjtır. Valı ve Beledıye Bajkanı bir konuş. ma yaparak demlştir kiKoylu arkadas'arım' Bu yolunuz. hükumet ile koylunun ışblrl'.ğ.nin koy davasında muşterek anlayışının eserı. dır. Demokrasi rejlmlerinde mılli iradenin suurlu reylerl ıle .; ba;ına gelen huku. metler halkın ıçınden dogmus bir varlık larak memleket hızmettnde kuvvetli hamleler ve genıs eserler vucude getırlr Bugun açtıiımız bu yolunuz bunun kucuk ve sevımll b'r lfadesıcîlr Huku. met \e ko>lunun muşterek çalışmaiinı •t samimi lşblrlığmı klrase bozama? . Valı, konuşma^ına devam ederek :o> lerde vol dava«mın onemıne İşaret tmıs ve bu davanın ele almmıs olduŞunu. kat'i olarak halled.leceSın! be. iırtmıs. bır iki y:l içtnde ılln b ıtun koy yollaTinın tamamlanacağını söyle. mljtir. Valı ve beraberindekıler daha scnra Avcılar Ambarlı koylerine giderek kurr mevruu ve yol ihtlyacım mahalllnde incelemışlerdır. Şehir yayıldıkça, şehrin mutena sırt.an üzerındek. saray da gittikçe büyümüş .. Dafne sarayı gibi dığer ıkamet daireleri, senato, hazine daıresi gıbı diğer binalar, «eetrafında i ZavaUı fakir Timoteü»!... fendi» nin ikametgâhı yükseliverm ş... Öy.e ki, ismini i'k Zavallı asil Timoteüs!» Bu defaki nakarat da gene kız gunlerin Mukaddes Hücresinden alarındı. Adeta dokunaklı, yüreklerı larak Mukaddes Saray dıye anılan bu camia, haddızatında duvarlarm sızlatan bir nakarat. Şaşkın, bıtab Timoteüs kollarını dışmda kalan küçuk Teodora kasrından, Altm Boynuz iskelelerinden açmış meded umuyordu: « Merhametinize sığınınm, bıri üzerinde yükselen aynı dereAuşusta'ların en merhametlisi! Mü cede küçük Azize İrene Kılisesisaade buyurun derdımi arzedeyim. ne (2) kadar uzayan dehlız gibi Tahammülun fevkinde ağır bir yük kuytu binalar, hükumet daırçleri. kr.iseîer kumesi ha'ini aiıvermişti. a.tmdayım! ..» Bugünkü Kremiini andjran bu « Amma da zorlu fıtığı varmış! » yüksek sırtın kendı müstahkem lıBoğulurcasına gırtlağı tıkanan man ve iskeleleri, fener kulesi, koTımoteüs, ancak anlaşılmaz bır hı ruyucu suru vardı. Bu çeşıd kalın nltı çıkarabiimiş, bu da fıkırdak sur duvarlan ise eski Romalılann kîhkahalar arasında kayboiup gıt günlerinde görülmemış şeylerdl mişti. Zavallı adamcağız nıhayet Bunlar, ilk barbar istilâlanndan dehşet ve korku içınde kendisini sonra insa edilmisti. dışarıya, temiz havanın ferahlığı(Arkası var) na güç atabilmişti. Teodora'nm bır daha bu hâdise hakkında bir şey söylediği duyulmadı. Bununla beraber Bosforüs (Boğaziçi) kıvılannda veya Krizopohs (Altın şehır = Üsküdar) sırtEn güzel dairesine 28 ekimde salarında yazlık sayfiye ve kâşane eahibi nüfuzlu zenginler, Teodo hib olabilirsiniı. Derhal Garanti ra'nm bu oyunlannda, Justinien'in Bankasına 100 lira yatınnu ve ta. saf inkılâb fikirlerinde büyük teh lihinizi deneyiniz. hkeler sezdüer. Şehrin radikalleri, hassaten Yeşiller fırkası mensubMELIKE NABMANU | ları, onların bu endişelerini pek yerinde bularak tasdik ettiler. ile Avukat Böylece isyan; ihbarsız, belirsiz, ALP ARSLAN ABAT birdenbire patlak veriverdi. Şehrin Nikâhlandılar. sokaklarında başlıyan hareket bir9/10/952 denbire Mukaddes Saraya yöneli BUYUK BIR APARTIMANIN Ticaret Odası Meclisi dün toplanamadı Ticaret Odası Meclisi dun Vakıf ha. ındakl merkezinde topianacaktı. Fakat Odâ İdare meclisı azaları Ticaret Ba kanlıgı İle temasa gecmek uzere gıttık. leri Ankaradan henuz donmedığınden toplantı yapılamamıjtır. Od» Meclisi gelecek perşembe günu lçtlrr> « çagırılacaktır. Eskişehirde Günseli Başar şerefine balo veriliyor Eskişehirde çıkmakta olan »Polıtıkagazetesi, Avrupa Guzeli Gun*eh Başar (ereflne yarın akşam Eskişehirde bır balo verecekür. Gunseli dun akşam Eskişehıre gıt. mısttr. verdi. TKÜÇÜK HABERLER^) •• SAĞLIK Işlerı Genel Muduru Dr. * Tevfık Anıl Isvıçrede toplanan Sağlık kongreslnden dun gece uçakla şehri. mize donmuştur •• FETTH Yı'.donurr.'mu * Kutlama Derneğl dun öğleden sonra Vılayette Vainln başkanlığında toplanarak hazırlanan programın tatbtkatı üzerinde muzakerelerde bulunmustur KARA Kuv\etleri Komutanı Orgeneral Şukru Kanadlı dun V'.lâyete g.de. rek Vali ve Beledıye Ba;kanı Fahred. dm Kerım Gokayı zıyaret etmiştlr. stanbulun yıllardanberi bir türlü halledilemetniş olan bir çb'p meselesi vardır. Şehrin çöpleri umumiyetle Marmaraya ve Boğaza dökülür. Boğazda denize çöp dokmek yasaktır ama yablarda kimse bu yasağa aldınş etmer. Boğaz köylerindeki evlerin çöpleri de meselâ Büyükderede olduğu gibi, çöpçüler tarafından toplanır ve kibrit fabrikası civanndaki bir çöplüğe atılır. Burası bir kara sinek yuvası ve üretme çiftliği haiinde etrafa sinek ordulan sevkedip durur. D. Avrupa birliğinin tahakkukunu sufa uğramasına sebebiyet vermişD. T. ile evdeki sinekleri imha ,•.»•••^••••••••1 Yazan: hedef tutan cereyanlara efkârı utir. edersiniz; fakat pencereleri, kapüarı mumiye tamamile yabancıdır. Bır İkinci Cıhan Harbini müteakıb, açar açmaz gene sinek dolar. Meselâ çok memleketlerde, halk kütleleri Kalergi mesaısini parlamentolar a bu satırlann muharriri, sabahlan bir Avnıpa konseyinin veya bir zasından mürekkeb bir heyet vası gazete okur, yahud yan yazarken Avrupa hareketinin mevcudiyetintasile yürütmek youlunu tutmuştur. burnnna konan, kahvaltı eder ve den haberdar değildir. PaneuropaMebuslann gerek hükumet ve ge yemek yerken tabaklann içine, yanın beşiği sayılan Strasbourg'da | ve Rus ve Avusturya ordularmda miştir. 1927 de Fransız komitesinin imparatorluğuna karşı riyasetine getirilen Loucheur, si ,rek efkârı umumiye üzerinde te hud ağîir.a saldıran sineklerden her dahi, Avrupa konseyini Birleşmiş I Osmanlı Milletler teşkilâtile karıştıranlara harbetmişlerdir. Bugünkü Comte yaset sahasmda hamle yapabilmek sir yaratabileceklerini ve bu su kes gibi bizardır. Kalergi'nin annesi ise, Japondur. için e^'velâ nüfuz sahibi sermaye | retle hareketin kısa zamanda fi'lî Asıl şehirden toplanan süprüntürastlamak kabildir. Garib bir hakikattir. Girid sefe darlann alâkasını uyandırmak lâ mahiyet sktisab edebıleceğini düşün ler ise çöp mavnalarlarile MarmaFakat efkârı umumiyenin Avrinde, tnebahti bozgununda ve zım geldiğine Kalergi'yi ikna et müştür. 1946 da toplanan parlamen raya dökülür. Fakat hele lodos rupa birliğine karşı beslediği kaİkinci Katerina ordusunda Türkle miştir. Fransada ve Almanyada tolar birliği kongresinde, fikrini de eserse dalgalar, akıntılar ve anaforyıdsızlığa mukabil, fıkir ve siyabellibaşlı sanayicılerclen mürekkeb set sahalannda kesif bir faaliyet re karşı silâh kullanan bu aileye idare heyetleri kurulmuştur. Bu legelere açmıştır. Bu temaslar mü larLa çopler şehrin kıyüanna hattâ dikkati çekmektedir. Hükumetlerin Avrupa birliği fikrini ilham eden, suretle son aylarda altı devleün said netice vermiştir. Avrupanın Boğazır. ortasma kadar geri geleve parlamentolann bünyelerinde şark kültürile yaptığı temaslardır. iştirakile meydana gelen «Avrupa bellibas.li şahsiyetleri, birlik hare rek müteaffin yığmlar teşkil ederbirlik hareketine mühim bir yer Ailenin Macaristandaki malikâne Kömür ve Çelik Birliğinin», diğer ketini desteklemişlerdir. Britanya ler. Bu yıl Floryada oturanlar ve verildiği, konferanslar ve kongre sine misafir olarak Hazreti Ebu bir tabirle «Schuman Flânı idare İmparatorluğunda Churchill, Bevin denize girenler, o güzelira plâjda ler tertiblendiği, muahedeler ak Bekirin ahfadından Abdullah el sinin» ilk nüvesi doğmuştur. Fran ve Mareşal Smuts, Almanyada A yüzen bin bir çcşid çöpten ve pisdedildiği ve cemiyetler kuruiduğu Mammun adında gene bir Pakis sız Hariciye Nazın Briand ve Al I denauer, Fransada Schuman, Mon likten çok rahatsız olmuşlardır. görülmektedir. Memleketimizde de, tanlı âlim gelmiştir. Bu âlim Pan man Hariciye Nazın Stresemann net, Reynaud ve Menthon, îtalya Floryaya gidip de orada ağaclar Büyük Millet Meclisinin içinde ve İslâmizm cemiyetinin kurucusu da hareketin lideri mevkiine geç da Conte Sforza ve Belçikada Spaak arasında yemek yiyenlerin bırakdışında, birlik hareketini temsil idi. Bu vesile ile, Macaristandaki mişlerdir. müzaheret göstermislerdir. Muhte tıkları süprüntüler de o kadar çok eden müteaddid grup ve cemiyet malikânede islâm birliği hakkınlif memleketlerden gelen parla sinek yaratnııştır ki Beledıye, bazı da cereyan eden münakaşalar; KaFakat Almanlar ve Fransızlar, mento heyetleri 8 eylul 1947 de erkânını oraya göndererek sinek ler tesekkül etmiştir. Avrupayı birleştirmek fikri hayli lergi'ye aynı mahiyette bir muka Avrupa birliği fikrini farkh zavi Gstaad'da toplanmışlardır. Bu ilk mücadelesine roemur etmeğe meceskidir. Siyas»t adamlan ve filo bil Avrupa hareketi yaratmak fik yelerden mütalea etmişlerdır. Al Avrupa parlamento kongresinde bur olmuştur. man sanayicileri, Avrupa birliğinin Belçıka heyetinden Georges Bohy, zoflar, zaman zaman bu tezi orta rini aşılamıştır. Çöplerin mavnalarla Marmaraya Kalergi, ilk günden itibaren, Av tahakkuku sayesinde istihsallerinin başkanlığa, Yunan heyetinden Leon dökülmesi için bir hayli para sarya atmışlardır. Fransa Kralı Dördüncü Henri'nin böyle bir tasav. rupa birliğini din tesanüdü çer sürüm sahası bulacağmı düşün: Meccas ikinci başkanlığa ve Kalergi fedilmekte olmasına rağmen biz vuru tasvible karşıladığı ve Alman çevesi içinde tahakkuk ettirmek müşlerdir. Alman Hariciye Nazırı mi kâtibi ığe seçilmişlerdir. Kaler hâlâ çop işini bir yoluna kojamafilozofu Kant"ın Avrupayı birleş temayülünü beslemiştir. Daha 1923 Stresemann da, Avrupa birieştiği gi'nin uzun bir gayret mahsulü ola dık ve bu derdden kurtulamadık. tirmek imkânlarmı tetkik ettiği senesinde. «Union Europsenne» takdirde. Almanyanın Versailles rak Avrupa parlamentolar birliğini Bir zamanlar çopleri yakmak ümalumdur. Lâkin hiç kimse, Av adlı cemıyetin temellerini attığı za muahedesinden mütevellid hak tesise muvaffak olduğu gunlerde, zere şehir dışmda bazı yerlerde rupa birliği davasına Comte Cou man, harekete sembol olarak «altın sızlıklan tashih fırsatmı kazanaca bızzat Churchill ikinci bir teşeb fınnlar yapıldı; sonra pis kokulu denhoveKalergi kadar azım ve güneş» üzerine işlenmiş bir «kızıl ğını ümid ermiştir. Fransız Hari büsün rehberhğini üzerine almıştır. dumanlar neşrediyor diye bundan imanla sanlmamış ve hedefine yak haç» seçmiştir. Hareketin dövızi ciye Nazın Aristide Briand ise, 1947 nihayetine doğru Zürich'te söy vazgeçildi. Bir vakit de çöpler, Hürlaşmamıştır. Churchıll'in söylediği olarak da hıristiyan azizlerinden Fransanın harb nihayetinde kazanlediği meshur nutkunda, Avrupa riyettepesi civanna dökülrü; Şişgibi, Yirminci asırda Avrupayı Augustin'e atfedılen «İn necessaris dığı mevkii bu sayede tahkim e" yı birleştirmek için daha kat'î bir liden itibaren şehrin Beyoğlu tarafı birleştirmek fikrini can!andırmak unitas, in dubiis libertas. in omr.ı deceği ve askerî emniyetin temimüthiş bir sinek istilâsına u^radı ve bus caritas» sözlerini almıştır. Bu nat altına gireceği kanaatini bes hamle yapmak lüzumunu 'leri sür çöpler tekrar denize dokülmeğe şerefi Comte Kalergi'ye aiddir. müş ve 7 mayıs 1948 de Lattaye'de Görünüşte, birlik davasını tem gün Avrupa birliği cereyamna Tür lemiştir. İngilizlere gelince, onlar büyük bir Avrupa kongresi topla başladı. sile Comte Kalergi kadar yakışa kiye de katıldığı halde, Kalergi ay an'anevi siyasetlerine uyarak, bir mıştır. O tarihten itibaren hâdıseGazetelerde okuduğuma göre, çöp cak ikinci bir insan bulmak müş nı sembolü resmen kabul ettirmek lik hareketine katılmamışlardır. ler süratle inkişaf etmiştir. Avru leri ne j apacağımızı araştırmak için arzu ve iddiasındadır. İngiliz Başbakanı, matbuata verdiküidür. Tabir caiz ise, Kalergi'nin Teknik Üniversite profcsörlerinden Comte Kalergi, Avrupa birliğini ği beyanatta, teşebbüsün mevsim pa parlamentolar birliğınden sonra damarlannda akan kanda bütün mürekkeb ilmî bir heyet lâboratuvücude getirmek gayretile 35 sene sız oldueunu ileri sürmüstür. Mil Avrupa konseyi. Avrupa hareketi mılletlerin hissesı vardır. Kendisi I ve «Autorites Specialısees» ler te var tetkikleri yapmağa tnenıur edilHolandanın asıl ailelerınden Con I çalışmıştır. Bu maksadla mecmua | letler Cemıyeti umumî kâtibi Sir miş. Çopleri yakacak mıyız, joksa denhove'ler ile Bizans hanedanın. Içıkarmış, yazılar neşretmiş, cemi E ic Drummond da, Kalergi'ye ta essüs etmiştir. gubre mi yapacağız meselesi, bu yetler kurmuş, toolantılar tert:b kib ettiği gayenin tahakkuku için dan Kalergi'lerin adını taçımakta1 Bueün Avrupa birliğini hedef tu lâboratuvar mesaisi nen'cesinde bir dır. Condenhove ailesi Onaltıncı' etmiş ve devlet adamlannı davası acele etmemesini soylemiştir. tan ddrt ayrı cereyan mevcuddur. karara bağlanacak imiş. Aralarında asırda Holanda istiklal mücadela | na kazanmıştır. Kendisine ilk mu1929 da, İneüızlerin mukavemc Bunlardan Avrupa parlamentolar A\rupda çöp imha işlerinde ihtısas sinde Avusturj'alılann tarafını tut zaheret eden devletlerden birı, Atine rağmen, Aristide Briand mev birliği ve Avrupa hareketi, hususî yapmış bir zat da bulunan muhterem tuğundan muhacerete mecbur kal vusturya oimuştur. Avusturyadaki mahiyette ve yekdiğerıne rakib va profesörleri, derslerinden ve diğer mış ve Habsburg'lar İmpa'atorlu' hıristiyan sosyalistlerin lideri Mgr. zuu Milletler Cemiyetinin bir toplantısında ortaya atmıştır. Strese zıyettedirler. Avrupa parlamentolar daha ehemmiyetli çahşmalanndan ğunun himavesine gimııştir. Bu İ,çmaz Seıpel ve bilphare cumhur aile, hicretten sonra Baltıklarla, bas'canı olan Dr Renner. Avruna mann da kendisini destoklem'ştir. Ibıılıği yalnız muhtelıf memleketle ajırıpdaçöp tetkiklerine mecbur ey Bızans İmnaratoru Nicephor Pho birliği hareketıne katılmışlar ve Bu iki devlet adamtnm kuvvet ve ' re mensub mebusların meclislerde lemek, onlan boşuna meşgul etmek cas ahfadıle. Polonyahlarla. Vene Viyananın güzel binalanndan bıri ' nüfuzu savesinde teşebbüs bir ara kurduklan gruplardan mürekkeb demektir. Çünkü medenî şehirlerde çöplerin inıhası ve bunlardan istifadıklilerle, İsveçlilerle, Norveç'i.' ni cemivet emrine ve'mişlerdır. I hk muvaffakıyet yoluna girer gıbi dir. Avrupa hareketinin hem pare lerle ve d^ha bir çok ırklara men. l İki cihan harbı arasında, Avrupa olmuştur. Lâkin Stresemann'ın ö lamento içınde grupları ve hem de W temini meselesi çoktan halledilsup hanedan azasile iz"hvac bağla birliği cerevanımn ehemmivet ka lümıı, iktısadî buhranın çıkması ve parlamento dışında cemıyetleri var miştir. Meselâ Fransanın Lyon şehnle bağlanmrşhr. CondenhoveKa zanmsk ıstıdadını goFtermesile be nasyonal sosyahzmın iş başına gel dır. Avrupa konseyi gerek hüku* rinde çöplerin yakılarak kuvvet islersi a'mas'nı taş'"an generaüer ve rrber, faaliyetin S'klet merkezi Pa mesi, birlik hareketinin yırmi kü met ve gerek meclislerin resmen ış tihsal cdildiğini daha 1934 te bir amirallar, Venedik donsnmîsında | ris • Berlm mıhverıne intıkal et sur seneye yakın bir müddet KÜ tirak ettikleri devletlerarası bir se>ahatimde görmiiş ve dönüşte şura mahiyetindedir. «Autorites jazmıştım. Dünyanm başka şehirSpecialısees» denilen teşekkul tipı lerinde de fennî usullerle çöpler ise, muayyen mevzıleri ve faaliyet gübre yapıhr. NewYork limanına leri idare için bazı devletlerin kur bir kâğıd parçası bile atnıak >a*akdukları, genış salâhiyetlerle mu t>r. Bazı Amerikan şehirlerinde cripcehhez ve milli hükümranlığın fev lerin hususî fınnlarda yakıldığını kinde bır mercidir. Türkiye, bu te gördüm. Bütün bu usuller çoktanberi maşekküllerden yalnız Avrupa parlamentolar birliğine ve Avrupa kon lum olduğuna göre bizim Teknik seyine dahıldır. Avrupa hereketınin Universitede lâboratuvar mesaisi Türk meclis grupunu kurmak husu yaptırmağa ve bu maksadla komissu, önümüzdeki aylarda tezekkür yonlar kurmamua ne lüzunı varedılecektir. «Autorites Specialisees» dır. Medeni şehirlerdeki çöplerden unvanı altında toplanan «Avrupa istifade usullerinden İstanbulun kömür ve çelik birliği», «Avrupa şartlarına ve çöplerimizin nevine mudafaa birliği» ve «Avrupa siyasi en uygun olanıru kabul ermek ve birliği» ne gelince, bunlar Türki hemen bu yolda yüriimeğe başlamak daha doğru, daha ke«tirme yeyı kendı bunyeleri dışında bıraolmaz mı? kan teşekkullerdir. Hatırımda kaldığına göre çöplerden istifade etmek için bir zamanlar, bazı ecnebi şirketler BAYANLAR: • etmiş; fakat bu müracaat raüracaat üzerine Sizin için denize doktiığümüz ve bu uğurda Mühim bir havadis üstelik bir hayli masraf ettiğimiz çöpler, birdenbire kıymetler.miş; Çoktanberi sabırsızlıkla bek> müracaatçilerden bir takım büyük lenen ve saçlarınızm güze.leş menfaatler istenmiş; nnlar da bu mesı ve tedavısi için kullanılan şartları ağır bularak çpkiüp gitmişlerdi. Hülâsa, bu çöp işini artık suratle halletmek lâzımdır. Avrupa Birliğinin tahakkukunu hedef tutan cereyanlar Dr. Feridun Ergin ı İstanbulun çöplerî Ö YAPI v e KREDI U \>KASI PARMAKKAPI'da BİR ŞUBE AÇTI EKİM 10 MUHARREM 20 «1 O | 6 13 EKJM PAZARTESİ '6 a ze te $in i n Büyük Ikramiyesi V. 1 6 0S 12 01 15 11 17.37 19.09 E. ]12.27| 6.23 9 33 12.00 4 28 1.30 10 5 0 , YAPI ve KREDİ BANKASI İstiklal Caddesindekı çalışma yerlerinin üçüncüsünü dün Parmakkapıda açmıştır. Parmakkapı şubesile YAPI ve KREDİ BANKASI, memleketimizdeki çalışma yerlerinin sayısını 41 e çıkarmış oluyor. Halk tarafından çok sevılen bu Bankanm yeni Şubesi de dün sabahtan akşama kadar tasarruf sahibleri.e dolup taşmıştır. Resımde: Parmakkapı Şubesinden bir kumbara alan pek sevimli iki kardeşi, kumbaralannı tetkik ederken görüyorsunuz. Guneg Yatu tmsak pıyasaya çıkmış ve satışa arzsdılmiştir. Sureti istimali hakkındaki malumatı berberinizden isteyınız. Köylü Partisinin Yalova merkezi yann açıbyor Turklye Koylu PartUınin Yalova llçe merkezı yar;n saat 14 te Yalovada Ino. nu caddesl 29 numaralı bjıada açıla caktır. £>ECE GELEN in Tefrikası:13 Artık, huvıyetini tamamen bulan ruhundan, acı, tatlı, eskiye aid ne varsa, hiç bırini bir daha sbküp atmasma imkân kalmamıştı. Nereye? Ded:m ya, biz Surıye gıbi, Mısır gıbi bır yer diyoruz. Yaşıyabilir miyirn? Niçın yaşıyamıyacaksın? Paran olduktan sonra. Bır de iş rutabilirser. . Mem^eketten çıkmasam da burada b r köye çekılsem . Uzak olsun, ücra olsun. ama buradan ayrı mıyavım d.yorum . Zekinin bu sözlerınde öyle bir zavallı ifade, öyle bir boynu büküklük vardı kı, Tarık, hiç değılse o an için, fazla ısran lüzumsuz buldu. Düşünelım, ağabey. dedi .. Biraz sustular, sonra Tarık: Çıftlığın satışı için bır şey söylemedın, dedı Onu da bir karara bağlamak lâzım. Ace.esi var mı? Acelesı"" Evet. var. Çünkü, iyi para veren bir tal.bi kaçırmamak meselesi mevzuubahs. Sonra, dediğim gıbi, yarın buradan çıkacaksın. Bır kaç gün, bende misafir kalırsın, ehemmiyeti yok. Ama sonra, hemen uzaklaşman lâzım. O zamana kadar da bu satış işini halletmelıyız ki yanmda paran da bulunsun' Tarık mantıklı konuşuyordu. Fakat mantık, bazan ne kadar acı olabilıyordu, Yârabb:! cBır kaç gun bende misafir kalırsm. ehemmiyeti yok!» Evet, ehemmiyeti yoktu. Bir kaç gün sonra çıkıp gıdecek olduktan sonra! .. O bir kaç gun içinde kimsenın yüzünü görmiyecek, Tarığın ve doktorun muhit le temas etmivecek oldulrtan sonra, onlann cemıyet içindeki yüksek mevkilerine leke sürmiyecek olduktan sonra! Peki, satalım, Tarık. Zeki, sükunetine, soğukkanLüğı âciz, bu kadar mütevekkil kalır Acaba deli mi oluyorum? di endişesile kendini gösteriyordu bel mıydı? ye düşündü. ki. Ben yann vekâletnameyi ha Bu sual zihninde kımıldar ki Doktor, tıpkı o günkü gibi, gene zırlarım, sen buradan çıkınca be mıldamaz, gayrühtiyarî gülümsed ameliyatta idi. raber notere gıderiz, imzalarsın. Sualin cevabını kendisi verdi: Tarığı gene aynı pırıltıu yanakÜst tarafını bana bırak... Bu akşam Zaten deli değil miyim? larile, aynı başhemşire karşııadı. da düşün .. Gideceğm yer hakkmEllerine tekrar baktı. Yatağınm Doktor ameliyatta mı? da bir karar ver .. Dediğim gib başı ucundaki sandalyaya oturdu. Evet. Ama haber verelim. Bubu gideceğin yer yabancı bir mem Göz^eri bir noktaya daldı, uzun, de gün iki hastası vardı. Zanneder.m ieket olursa daha iyi... Bir kaç se> rin bir düşünceye gömüldü. ameliyatı bitmek üzereöir. ne için de olsa kâfi... Gene döner, Ne düşünüyordu? Ne düşündü Yirmi dakika sonra, doktor EkNakleden: HAMDİ VAROĞLU gelirsin... ğünü bilmiyordu ki! rem içeri girdiği zaman, ilk suali Belki Zehrayı düşünüyordu. Bel şu oldu: *** na kendi de şaşıyordu. ki yeni hayatını düşünüyordu. Bel Hallettin mi? Zeki, bir buçuk senedenberi, ilk Bu da mı bir nevi delilikti acaki bunlann hepsini birden düşü Tank, biraz endişeli cevab verdefa olarak o gece, rüyasında Zehba? nüyordu. Silkinip toparlandığı za di: Ölümden, yahud hapisten kurtar rayı gördü. man, kendi kendine konuştuğunun Evinin kapısını kilidleyip anahtamak için kendisine zorla yükledik Halleder gibi oldum, ama tam farkına vardı. n cebine sokarak, kiıometrelerce leri dehıiğın bu da baska türlüsü değil. Fazla ısrar etmedim; ileri giYatağına girdi. Yüzünü yastığa der, çok tazyik edersem netice menyoldan, Bursaya kadar indiği o nemüydü? Timarhanede geçirdiği günler, haf tameli geceyi ilk defa hatırlıyordu gömdü. Biraz sonra, göz yaşlarile fî çıkar diye korktum. Sıçnyarak uyandı, kulak kabarttı ıslanan bu yastığın üzerinde ken> talar, aylar, bitmez tükenmez ayDoktor Ekrem, Tarıkın karjısındinden geçti. lar zarfında, sık sık kendini dinleBir yerden, bir köşeden, uzak daki koltuğa oturdu. *** miş, bazan doktorlan, kardeşlerıni, bir köşeden kulağma bir ses gelir Ne konuştunuz, biraz tafsilât adaleti haklı bulmuş, deliliğıne ina ibi olmuştu. Bu ses, Zehranın seKliniğin koridorundan geçerken, vre bakayım, dedi. nır gibi olmuş, bazan da kendi ke'n siydi: «Zeki! Öldür beni!» diye aynı ilâc kokuları, Tarığa, bır bu Tafsilâtile anlatılmağa değerek dine hak vermişti. bağırıyordu. uk sene evvelki ziyareüni hatır kadar fazla birşey konuşmadık. Şimdi, Tarığın, çok basit bir meYatağında doğruldu, dinlermeğe atb. Aramızda kararlaştırdığınuz gibi, sekyi konuşur gibi soğukkanulık devam etti. Zekinin, Zehra yengeyi Sldürdü hastaneden çıkınca, velev bir müdla ona, başka bir memlekete gitSes, kulaklannda çınlıyordu. A ğu haberini kardeşine getirmek det için de olsa, yabancı bir memmekten, çıftliğini satıp savmaktan caba onu sahiden mi ijitmijti? için hastaneye geldıği o günden lekete gitmesi jart olduğunu töybahsetmesini bu derece sükunetle Ellerine bakü. sonra, buraya bir çok defalar da edim. karşıladığma göre, belki de bir neGayriıhtiyarî, kan lekesi aradı. ha gelmişti. Fakat nedense, o fa Nasıl karşıladı bu teklifı? vi sakin deli idi! Sonra, tekrar yatamadı, oturdu. ıalı günü şimdi bir kere daha Tabiî karşıladı. Yalnız, ya^ancı Çiftlığini satmak ne demekti? Uykusunu yanda bölen sesle •aşıyordu. O gün, bir ölüm haberi ir memlekete gitmektense, kendi Insan, hayatını, hâtıralarım, saa karışık, daha başka sesler de du carşısında hayatî bir karar vermek detini, benüğini yapan her şeyini yuyordu. Bir davul, zuma sesi du üzumu ile geldiği bu yere, bugün, memleketinde kalmağı tercih ediyor. Hücra bir köye dahi ran. yakaneı ara satar mıydı? yuyordu. O geoeki gibi... Tıpkı o ;ene aynı derecede hayatî bir iş Satalun teklifine karsı bu kadar geceki gibi... ;in geiıyordu. Aynı tesir, aynı ruh (Arkası var) ACELE EDİNİZ BUGUN SON GÜM TÜRKİYE KREDİ BANKASI A.O. İSTANBUL BEYOĞLU İZMİR ADANA Büyük Postahane karş.sında İstiklal Caddesi No. 339 Büyük Kardiçali Han Özler 10 EKİM GUMA AKŞAMINA KADAR 150 LİRA Yatırdığınız takdirde: 4 EV'den birini 1 OTOMOBİL 400 aded PARA, A L T I N ve KIYMETLİ EŞYA İkramiyelerini kazanabilirsiniz. HER 150 ÜRAYA BİR KEŞtDi: NUMARASI HER AY SONUNDA BİR ÇEKİLİŞ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle