22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 Ocak 1951 CüMHURtTET Amerikan notaları eçen ayın başmda Birleşik Amerika ile KoTiünist Çin arasında bir faarb Uıtimali beliriyor ve Başkan Truman'ın «Atom bonıbası icabmda kulanüacaktır» şeklinde konnşması üzerine de İngriliz Basbakanı süratle Washinçtona »idiyordu. Btrlcşik Amerika başVrmticHe beş gün devam eden sıkı temaslar sonunda da neşredilcn bir tcbliğ bir <ek mevzu haric diğer bütün meseleler üzerinde tam bir görüş birliği elde cdildiğini bildiriyordu. M'ashington konferan.ının halledenıediği fek mcsele «Komünist Çin ile miüıasebetler meselesi» idiLondra, Komünist Çinin tanınması ve Birleşmis Milletlerc alınması %nrüşünü destekliyor. Birleşik Amerika da bu görüşe vanasmuarak MilIiyetçi Çin ile münasebetlerini idame ettireceğini ve Pekinin Lake Success'e gelmesine muhalefet edeceğini bildiriyordu. Diin gece Birlesik Amerika hiikutneti tarafından Birleşmiş Milletler üyesi yirmi iki mcînlckete gönderilen nntalar \Vashington kon ferarısının halledemediji bu ıek •rijililâflı» meseleyi ycniden ortaya atmaktadır. Bu JIOLS ards Amerikan hariciyesi Komünist Çin Korede •teş kesmediği takdirde Pekine karşı şiddetli tcdbirler alınmasını, iktisadi ahlukaya başvuıulınasını ve Mao Tse Tsuns; hiıkumetile diplomatik münasebetler kuran devIetlerin bu bağları ycniden koparmalarını ilcri siirmektedır. Korede Kuzey Korelilerden sonra Komünist Çinlilerin tecavıize girİ!,meleii hâdisesi Birlcşik Amerika halk efkârında şu sualin snrulmasına yol Cumhur Başkanı ve Basbakan Edirnede Baştaraft 1 inci sahifede lâmhyarak girmiştir. Doğruca Belediyeye giden Bayar, Belediye bliası önünde toplanan halk mümessillerine, aösterilen can dan tezahürata teşekkür etmiş V9 sonra Edirnenin ve Edirnelilerin hususi durumunu belirterek «Serhad şehri Edirne lâyık clduğu mu«meleyi görecektir» demiş, daha sonra göçmen davasına da temas ederek şu hitabede bulunmuştur: Göçmen davası •Buraya asıl göçmen işlerini bizzat görmek için geldim. Halline uğ raştığ:mız mesele. Osmanlı İmparatorluğundsn kalma muazzam bir iştir. Biz bunu muhakkak halledeceğiz ve icab eden imkânları da yaratacağız. Memleketimize gelecek göçmenleri bir an önce müstahsil hale getirip memlekete faydalı kıîacağız.» Miiteakıben Cumhur Başkanı Ce lâl Bayar, yanındaki zevatla Karasğacdaki Göçmen evine gitmiş ve Bulearistanc'an henuz gelen katar. dan inen bir göçmen kafilesile karşılaşmıştır. Göçmenlerin Bayann kim olduğunu öğrendikleri zaman gösterdikleri sevinc ve şaşkmlık çok bârizdi. Bilhassa Bayann etraftnda muhafızlar olmadan dolaşmasma şaşıyorlar ve Bulgaristanda en küçük devlet memurlarının dahi silâhh muhafızlar hirr.ayesinde ^ezdiklerini ifade ediyorlardı. Göçmen lerin hepsi uzun zamandanberi hasretini çektikleri anavatan topraklarına vâsıl olduklan ilk rnda memleketin en büyüğü ile karşılaşmaktan doğan heyecanla Bayann ellerine sanlıp öpnek için adeta larelinden sonra Tekirdağa geçilecektir. Her göçmen ailesine 5,500 lfr» verilecek Ankara, 6 (T.HA.) Tanm Bakanı Nihad Eğriboz bugün saat 15 de Milletlerarası MüJteci Teşkilâü Heyetini kabul ettiği sırada kendisile görüşen bir muhabirimize şu beyanatta bulunmuştur: «Milletlerarası Mülteciler Teşkilâtı memleketimizde 15 gün kalarak merkezde ve mahallinde göçmen işlerimizi tetkikle bir rapor hazırlıyacaktır. Heyet muvakkaten göçmen yerleştirdiğimiz Kırçehir, Bursa, Karacabey, Edirne ve Kırklarelinde göçmen evlerini ve misafirhanelerini göreceklerdir. Bu arada göçmenlerin Bulgaristandan nasıl geldiklerini, iskân dunımlarını ve mahallî şartlan tesbit edeceklerdir. Meleketimize şimdiye kadar 52 bin göçme., ^elmiştir. Bunlardan 5 bini halen misafirhanelerdedir. Göçmen ailesi başına 5.500 lira yardım aynlmıştır. Bu para ile göçmenlerimiz 1400 liraya malediiecek bir ev sahibi olacak ve ziraat âletleri ve hayvan alacaklardır. Heı aileye yanm dönüm bahçe, 200500 dönüra de tarla tahsis edilmektedir. Kore'de bütün eephe boyunca şiddetli çarpışmalar oluyor Baştarafı 1 inci sahiiede den dolayı hüzün içinde bulunan askere yakında tekrar savaşa girileceğini, aziı şehidlerünizin intikamrnın alınacağını söyledi ve şunlan ilâVe etti: «Merak etmeyiniz. Türkün kudretini yeniden göstereceğimiz günler arifosinde bulumıyoruz.» Askerî çevrelerde hâkim olan kanaate göre, Birleşmi? Milletler kuvvetleri Taegu Pusan bölgesine kadar çekilecekler ve bu bölgede kat'î müdafaa savaşlan vermeğe başhyacaklardır. Aynı zamanda Çini Çin topraklannda vurmak fikri de gittikçe kuvvet bulmaktadır. Kızıllar bugün bütün cephe boyunca taamızlarına devam etmişlerdir. Amerikanm notalan Londra 6 (BS.C.) Bu gece açıklandığına göre, Birlesik Amerika, Birleşmiş Milletler üyelerinden 30 memlekete gönderdiği notalarda Korede ate? kesmediği takdirde Komünist Çine karşı şiddetli tedbirlere başvurulmasını teklif etmiştir. Metinleri henüz açığa vurulmamış olan Amerikan notalannda Pekin hükumetine karşi iktisadî abluka konulması ve bu devletle diplomatik münasebetler kuranların bu bağlan koparmalan istenilmekGöçmenlerimizi medenî hallerine tedir. Lake Success'deki muhabirgöre bir tasnife de tâbi tutmakta lerin bildirdiklerine göre, Amerikan yız. Herkesi kendi işine vermek notalanm alan memleketler araesasını kabul ettik. Tahsillileri de sında İngiltere, Fransa ve Türkiye de bulunmaktadır. Bu akşam beyaaynca imtihana tâbi tutacağız. natta bulunan bir İngiliz «özcüsü, Amerikan notasının tetkik edilmek te olduğunu bildirmiştir. Başmakaleden devam meğe ve lüks otomobil yerine tank, buz dolabı yerine tayyare ilâ yapmağa başlamıştır. Biz, ise sanki hiç bir harb tehlikesi yokmuş gibi, M kin ve hattâ lâkayd bir haldeyiz. Bu soğukkanh sükunet, bizim harbden korkmadığımıza delâlet etmesi itibarile elbette takdire değer; fakat öyle mütevekkil bir halimiz var ki bizi harbe karşı hazırlıklı bulunmaktan men ediyor. Geçenlerde bir arkadaşımız, İstanbula gelen bir Amerikalının bu halimize şaşıp kaldığını yazıyor; «Kalifofniya kıyılannda oturanlardan daha rahat uyumaktayız. Yeniden bir kaç yıllık yiyeceğini toprak altına gömüp biriktiren İsviçrenin yüzde biri kadar tehlike dnygusuna kapılmaktan kaçınıyoruz•> diyordu. Muhtemel düşmanla aralannda kocaman bir Atlantik hendeği bulunan NewYork'un ikinci dünya harbi sırasındaki müdafaa tedbirlerini tekrar al>mağa karar verdiği bir sırada, havadan, denizden, karadan düşmanla burun buruna denilecek bir vaziyette bulunan bizim gösterdiğimiz serinkanlılığm endişe verici olduğunu söylemek, tehlikeyi her gören için, milli bir vazifcdir. Topyekun harbe Tokyo'dan dün ilk Iki Ârnavud hazırlıklı olmak yaralı erimiz geldi genci bize Ba$tarafı 1 inci sahifede du. Bu yaralı bir Mehmedcikti. Saat yediye yaklaşıyordu. Yarabmızı anavatana ulaştıran dört motörlü PanAmerikan uçağı meydanın üzerinde göründü. Hava artık enikonu ağarmıştı. Devâsâ uçak, iki tur yaptıktan sonra piste kondu. Mutad işin seremonisinden sonra, kapı açıldı. Tayyarenin etrafını saran bütün kalabalık gözlerini kapıya çevirmişlerdi. Çıkacak Mehmedciği görmek için sabırsızlanıyorduk. ilk çıkan «O» oldu. Ufak, tefek yapılı, buğday teninde zayif bir gencdi bu... Zor yürüyebildiği için, ta>yarenin kapısına dayanan dik merdivenden bir hayli zorlukla aşağı inebildi. Yorgun ve halsiz görünüyordu. Zayıf bünyesini tayyare yolculuğu da sarsmış olacak ki, çok durgundu. Etrafına ürkek nazarlarla bakıyordu. Genc yaralı aylardanberi gurbet ellerde hasretini çektiği anavatan topraklanna ayak basar basmaz içten gelen sarrrimî bir istikbale vesile oldu. Yüzbaşı kendisini kucakladı, personeller bağırlanna bastı. Bahriyeli arkadaşlan buse yağmuruna tuttular. Hasan (yaralımızın ismi), bütün bunlar karşısında büsbütün şaşırrmştı. Bir müddet sessiz, sadasız durdu. Etrafını doya doya seyretti memleket havasım bütün ciğerlerine doldurmak istercesine teneffüs etti... Bu hali biraz olsun durulduktan sonra, yanına yaklaştım ve kendimi tanıttım. Hasan Ahlat, meydanın yanında Iduran askert cankurtaran otomobiline yerleştirildikten sonra, kendisine getirilen çayı içerken, hikâyesini anlatmağa koyuldu: « Aslen İzmirin Bajnndır kazasındamm. 1929 doğumluyum. Anam babam memlekettedir. Askere gideli on ay oldu. Gemi ile Koreye giderken, yolda bir kaza geçirdim. Ambara düşerek, belim kınldı. İlkönce geminin revirincie tedaviye alındıktan sonra, Tokyodaki General Hos. pital (hastanesme) kaldırıldım. Allah razı olsun. Burada bana >;ok iyi baktılar. Halen belim alçıda bulunmaktadır... Vallahi, hiç bir şeye yanmıyorum da: Koreye kadar gidip de savaşamadan geri döndüğüme üzülüyonım. Arkadaşlanro çok iyi, arslanlar gibi çarpışmışlar. Hastanedekiler onların kahramanlıklarını anlata anlata bitiremiyorlardı. Tokyodaki gazeteler de Türklerin yaptığı savaşlan uzun uzun yazıp, kahramanlıklarımm övmüşler. Ben memlekete hareket etmezden evvel Korgeneral Şahab Gürleı de Tokyoya gelmişti. Hastanede hepünizi dolaştı ve teker teker herkesle alâkadar oldu... Şimdi memleketime, anavatanıma döndüğüm için sevinc içindeyim. Fakat savaşamadan döndüğüm için de öyle bır üzülüyonım ki...» Hasan Ahlat çayını bitirmişti. Askeri cankurtaran otomobili de kalkmak üzereydi. Deniz hastanesine gidecek olan Hasan Ahlata âcil şifalar dileyerek yanından aynldım. Cem ATABEYOĞLU iltica efti Dün sabah Boğazdan geçen 4 Rus gemisinden denize atlıyan genclere arkalarından . ateş edildi Dün sabah Salacak açıkiarındaa geçen Rus bandıralı bir gemiden atlayan Hüseyin Şaban ve Jorj Harolambo adlı iki Arnavud genci, Emniyet makamlarma iltifa etmişlerdir. Gemiden atladıktan sonra Rusların ateş yağmuru altında yüzerek Usküdara • çıkmağa çalışırlarken bahkçılar tarafından kurtarıîan gencler, Avlonyadan gemiye bindirildiklerini, kendilerinin memleketlerinde antikomünist olarak tanındıklarını, anlaşılmıyan bir maksadla Rusyaya götürüldüklerini, gemide 9 kişinin aynı gayeler altmda seyahat ettirilmekte olduklarını söy lemişlerdir. Gazeteci olan Jorj ve yüksek tah sil mezunu bulunan Şabanın evvelâ açlıklan giderilmiş, sıcak bir odada ısıtılmışlar, bilâhare alâkah makamlara teslim edilmişlerdir. cmısı ,. Birlcşmiş Millclicr bundan birbirlerile yarıs edivorlardı. Bui Bastaratı 1 inci sahıtede altı ay önce lecaviızc girisen Kuzcy garistanda gördükleri zulmü, hal üzerinde durulmuştur. Söz alan Korelileri süralle takbih etmiş ve' leri ve düleri anlatmağa çalışı hatibler, turizm işlerine ajrılan 90 Baştarafı 1 inci sahifede bu mütccaviz devlete karşı askrrî. yorlardı. bin liranm kifayetsizliğini ve Anaraudahalede bulunmuştur. Aynı teBirisi. gasbedilen mallarından dolu Ajansma yardım için konu Yıldızdağ, Hasan Kurultak, Ali eavuz harckrtini tekrarlıyan Ko bahsedeıken, diğeri kaybolan kı lan 630.000 liranm daha mühim iş Kunt, Ömer Özkaya, Şevket Dere, münUt Çine kaışı ncdeıı Birleşmiş zının acı hatırasını hıçkırıklar ara lere sarfedilebileceğini belirtmişler Sadeddin Karabay. Abdülmecid Mi»etler aynı tedbirlcri alamıyor? , sında anlatmaya çahşıyordu. Daha dir. Toplantılar esnasında söz alan Kalhcı, Mustafa Eker, Satılmış OYnksa küçük bir dcvletin tecavüz, sonra bir göçmen kadını, kocasınm Erzurum milletvekili Bahadır Dül dabaşı, Şevket Kıvılcım, Ömer Çaetnıesi bir suc addcdiliyor da bü | evinden alındığmı geriye sadece el • gtr (D.P.) Anadolu Ajansının bayat ğıran, Mü'min Uysun, İsmail Topal, jük bir devletin mütccaviz hare j bise'erinin gönderildiğini söylemesi haberler vermekle ve devlet ricali Hasan Öcel, Yuşuf Özek, Mustafa ketlcrde bulunıv.ası suç sayiîmıyor herkesi derin bir kedere garketti. nin gidip gelme^ini bildirmekle ik Doğan, Remzi Özkay, Ahmed Özmıı? Dinlenilen tüyler ürpertici binbiı tifa ettiğini, başka bir işe yarama bek, Zekeriya Ünal, İsmail Erol, HongKong ve Çin toprakların vak'a Cumhur Başkanı Bayar başta dığını kaydetmiş ve bu ajansın bün Mehmed Gümüş, Mustafa Selman, deki nıaddî mcr.faatlcrini Hlhassa olmak üzere herkesin gözlerini ya yesinde esash ıslahat yapıknasmı Kadim Uluk, Tahir Orcun, HalU nazarı itibara alarak süratle Pe şartmıştı. Birkan, Receb Kum, Mustafa Toistemiştir. kin'i tanımış ve şimdiye kadar run, Mustafa Cem, Adil Pehlivanlı, 1 ve 2 nuınaralı göçmen evlerini Fethi Çelikbaş (D.P.) da Anado Necdet Özkoç, Ali Koçmen, Selim bu tanıma keyfiyetinden hiç bir ziyaret eden Cumhur Başkanı. göç lu Ajansının çahşmalanndan hermfnfaat tenıiıı edememis olan InKolat, A. İhsan Güven, Ramazan giliz Kıaliyct hükumcti bu Ame menlerin tâbi tutulduğu muamele kesin müşteki olduğunu bilhassa Ebiş, Halil Gürsoy, Ahmed San, rikan notası karşısında nasıl bir ye dair izahat aldı ve gördüğü nok belirtmiştir. Mehmed Çelik, Ali Çahşkan, Muİzmir milletvekili Cihad Baban rad Kum, Muharrem Ödemişii, Şaharekct t a m ittihaz edcccktir. İn «anîar hakkında da direktifler vergiliz Başbakanı YVashington'da mü di. Kafilenin ayrılmak üzere misa da, Anadolu Ajansma ayrılan tah ban Bodur, Bayram Çap, Mustafa dafaa ettiği tezin üzerinde gene firhaneden bahçeye çıktığı sırada sisatm daha mühim işlere tahsis Davaz, Satılmış Küpçü, Köroğlu durarak mıdır? Yegâne korunma Adnan Menderese bir göçmen ta edilebileceğini söylemiştir. Çelik, Şükrü Memiş, Mehmed KaTartışmalar sonunda söz alan yar, Halil Yıldız, Hidayet Akpınar, çarelcrini komünist Çin ile k u r Tafından bulgarca yazılmıj «MenBagbakan Yardımcısı Samed Ağadukları siyasî münasebetlerde a deres cellâdı siz göçmenleri KoreYunus Kuşak, Salih Arslan, Mu|rayan Hindistan gibi Asya devlet ye sürecek» mealinde bir manzu oğlu da cAnadolu Ajansının bugün tafa Alibaş, onbaşı Osman Yürük. kü halinden hükumet de memnun leri Amerikan hükumetinin bu gö menin tercümesi verildi. Çavuşlar: Murtafa Taşçı, Ali değildir» demij ve şunlan ilâve etru v ınü destekliyecekler midir? Bu vak'a gülüşmeîere vesile olmiştir: tMesele, devletin sesi ve Erkek, Sabri Pehlivan, Naci Sütçü, Birlcşmis Milletler siyasî ko du. kulağı olan bir ajansa olan ihti Yusuf Karaarslan. mi^yonu. şimdiye kadar Pekin'in 2 Birlikten gelecek tamamlaCumhur Başkanı ve Basbakan, r» yacdır. Bu ajans en sadıkane bir yaiım red ccvalı almış olan «Ko fakatindeki zevatla birlikte lise bisurette haberleri umumt efkâra yıcı malumat ayrıca bildirilecektir. re'de ateş kes lıeyeti» nin çalış nasuıa gelerek şereflerine verilen vermelidir. Anadolu Ajansını bu IKalaıına bir miiddet daha devam öğle yemeğinde bulundular. Meclisin yarınki gündemi hale geürmek istiyonız.n etmcsini istemişiir. Bazı delegeleı Celâl Bayar ve Basbakan saat 15 Ankara, 6 (T.H.A.) B. M. Mecde ortaya yeni uzlaştırma teklifIeri atmıslardır. Bunların hepsi de CH.P. il merkezini, müteakıbeD Türkiye ile İsrail arasmda lisinin pazartesi günkü gündemüıde Mardin milletvekili Kemal Türk de. Birtc^mis Milletler Teşkilâtı Millet Partisini ziyaret ettiler. Heı anlaşma yok oğlunun gerek milletvekilliği ödelarafındnn kurulacak bir komis iki ziyaret sırasında da bu iki parti Şam, 6 (a.a.) (United Press): nek ve yollukları hakkındaki kayoııun Koıc'de neticeye varmasın» ileri gelenleri Edimede partiler aİstemcktedir. Hnlbuki Pekin da rası münasebetin karşılıkh anlayış Cuma günü yaymlanan resmî teb nunlarla ve gerek Devlet Demirhil olmadığı hir teşkilâtın onay ve kardeşlik havası içinde cereyan liğde, Türkiye ile İsrail arasında yollan vs Limanlan İşletme Geladığı bir kotnisyonla işbirliği ettiğini söylediler. Basbakan Adnan askeri bir andlaşma imzalanıpıya nel Müdürlüğü 1950 yılı bütçesinde değişiklik yapılmasına dair kanun japmı.vacağını defalarea bildirmiş Menderes, parti i^eri gelenlerine, cağı bildirilmektedir. Resmî tebliğ, Türk Orta Elçisi teklifi bulunmaktadır. tir. Bu bakundsn ister Hindista mahallî bir şikâyetleri olup olmadımıı. ister İsrailin teklifleri evvel ğını sordu ve olmadığı cevabını al nin, Basbakan Kudsî'yi ziyaretini Bundan başka Seyhan milletvekili den akamete uğramaya mahkum dı. Cumhur Başkanı ve Basbakan müteakıb yayınlanmıştır. Tekelioğlunun Atatürkün vasiyetbu'unmaktadır. İsrail generali Dayan'ın Ankara naır.esinde isimleri geçen müessese D.P. ilçe merkezini de ziyaret etDün gece açıklanan Amerikan tikten sonra Komutanlığa gittiler. yı ziyaretini müteakıb böyle bir ve şahıslardan veraset ve intikal edilmediğine notslarile yeniden ortaya atılan Daha sonra Belediyeye ge'Jndi. Bu andlaşmanın imzalanacağına dair vergisi tahsü edilip dair sözKi sorusu da görüşülecektir. bu ihtilâflı me\zuu \Vashington radaki salonda büyük bir kalabaiık şayialar do'.aşmıştı. konferansuıda olduğu gibi «hallc toplanmıştı. Burada ilk sözü BeledilememLş» bir mcsele olarak ya diye Başkanı adına Daimî Encü PROF. NİMBUSTJN MACERAI.ARI: Ba bıraktlabilecek midir? 38 inci men azasmdan avukat Rasih Grürarz daîresinin 100 kilomctrc ffü kan aldı. nevirıe varan ve Birteşmiş MilletBundan sonra Cumhur Başkanı, ler kuvvetlerini Taegu'ya kadar kısaca mukabelede bu'undu, çok geri atmayı ve bc!Ui d e denize mütehassis olduğunu, Edimeye dökmeyi tasarlıyaü bu «büyük karşı derin bir yakınltk duyduğumütecaviz» karşısında Satının bu nu. tebarüz ettirdi. jfiinkü parçalanmış siyasi cepheCumhur Başkan:, sözlerine şöyle yi idame ettirmesi mümkiin gö nihayet verdi: rülmemektedir. Bu hususta nasıl K Sizlerle daima beraberiz. İtibir anl??ma zeroini huhmacağı ö mad etrnenizi rica ederim.i) nümüzdeki haftalar içinde belli Cumhur Başkanı ve Basbakan. olacaktır. geceyi Edirnede geçirerek yann Ömer Sami COŞAR Kırklareline gideceklerdir. Kırk Anadolu Ajansının durumu Kore'de şehid düşen kahramanlar Biz, modern topyekun harbe karşı manen de, maddeten de hazırlıklı değiliz. Bugünkü harbi, artık yalnız ordu, donanma ve hava kuvTetleri yapmaz. İnsanlan, ziraati, sanayii, ticaretile. taşı toprağı ile bir tek kelime ile söylemek lâzım gelirsebütün varlığı ile millet yapar. Milletin de önceden hazırlanan kanonlar ve nizamlarla, banş zamanmda alınan tedbirlerle bütün kuvvet kaynaklannı seferber etmeğe hazır bir halde bulunması icab eder. Bir kaç gün önce Millî Savunma Yiiksek Konseyi toplandı. Elzem bir teşekkül olmasına ve daha Ikinei Dünya Harbi içinde kıırulmuş olması icab etmesine rağmen, henüz yeni teşekkül etmiş bulunan bu Konseyin topyekun harb ihtimaline karşı topyekun hazırhk kararlarını ve tedbirlerini müzakere ve kabul etmiş olduğunu tahmin ediyoruz. Millî Savunma Yüksek Konseyinin ele aldığı mevzulardan kanunlaştinlması icab edenlerin Büyük Millet Medisince bir an evvel kabulünü dileriz. Milletimizin soçukkanlılığuiı ve sükunetini muhafaza etmekle beraber, topyekun harb için manen ve maddeten hazırlıklı bulunması elzem dir. Millî müdafaamız bakımından milletçe en büyük ehemmiyet vereceğiraiz mevzu da budur. Valllerin salâhiyetler! genişliyecek i Basbakanın Edirnedeki nutku tSaştarafı 1 inci sahiiede nımızın yanru çok güzel ümidler va'dediyor. Buraya gelirken uğradığımız yerlerde bütün vatandaşların işleri ile meşgul ve yeni idareden emin olduklarıru bir kere daha müşahede ettik. Yani vatandaş siyasî istikrarm tesis edilmiş olmasmdan emin bulunmakta ve memleketin atîsinden hiç bir endişe duymamaktadır. Hiç kimsenin kalbinde bir siyasî irtica, bir siyasî teşevvüş vuku bulacağı korkusu yer etmemektedir. Bu meyanda yeni iktidarın va'dlerini yerine getirmemiş olduğu yolundaki iddialann yersiz olduğunu da söylemek isterim. Yeni iktidar muhalefette iken atiye aid iyi niyetlerine rağmen bütün işlerin altı ayda veya bir senede düzeleceğini hiç bir zamar> ABİDİN DAVER söj'lememiştir. Bunu böyle göstermek istiyenler zihinleri karıştırmak arzusunda olan kimselerdir. Demokrat Parti ve yeni iktidar millete va'dettiği esaslardan asla inhiraf etmiş değildir. Daha ilk bütçemizi tatbik mevkiine koymuj vaziyette bile değiliz. Memleketin atfsine aid Dün akşam NewYork'tan hare ve kuvvetli esaslara dayanan bir takım tasa\'\urlanmız vardır. Bunlar ket eden General bu sabah netice verdikçe bu memleketin atîPariste bekleniyor si için çok hayırlı işler başanlmaWashington 6 (a.a.) (United ! sının mümkün olabilecegilü söyPress) General Dvvight Eisen : lemekte hata yoktur. hower bugün saat 20,46 da uçakla Ortalığı bulandırmağa Parise hareket etmiştir. Başkan Tru çalışanlar man, Acheson, Marshall ve Amerikan silâhh kuvvetleri kurmay Bir iktidar hakkında hüküm vebaşkanları Generali Washington rebilmek için muayyen bir zamahava alanında uğurlamışlardır. nm geçmesini beklemek lâzımdır. General uçağa binmcden evvel, Halbuki daha işe başladığıyeni vazifesinin sulh, güvenlik ve mız ilk aylarda Demokrat Parti sükunu tesis etmesi temennisinde n e yaptı diye tenkid edenlerin ubulunmuş ve Başkan Truman ken zun yıllar bir şey yapmıyanların disine cevaben: «Ben de generalin bize sataştıklarmı gördük.> Baş fikrine iştirak ediyorum. Kendisi bakan bundan sonra eski hüku Amerikan milletinin desteğine ve metlerin va'dlerile yeni iktidarın Atlantik paktını imzalayan diğer vaidleri arasmdaki farkı belirterek 11 memleketin tam bir itimadına şöyle devam etti : mazhar olacaktır, buna kaniim» « Bugün Demokrat Partiyi öldemiş tir. çüsüz va'dlerde bulundu diye itc General Eisenhovver daha evvel ham edpnlcr şu i !eri ypıabilir Beyaz Sarayda Baçkan Tnıman ile lerdi. Fakat yapmadılar, diye kat3atınm müdafaa plânlan etrafmda iyet ifade eden tenkidlerde bulubir görüşme yapmıştır. namıyorlar ve ancak ortalığı bu Eisenhower Avrupada landırmağa çalışıyorlar. Seçimler yapılmadan evvel Demokrat Parti iktidara gelirse memleket Rus i»galine uğrar. Memlekette anarşi çıkar. Demokrat Parti memleketi idare edemez diye iddialarla ortalığı karıştırmağa çalışryorlardı. İste Demokrat Parti iktidara geldi. Vaktile söylenen kötülüklerin hiç biri vâki olmadL Bir siyasî istikrarsızlık tehdidi altında değiliz. îktisadî ve malî du rum ise kötüye gitmiş değildir. îyiye doğru istikamet almış bulunuyor. Bütün bunlar bir takım politika hastalan tarafından tekrar olunmaktadır. Halbuki bu politikacılann dışında hangi partiden olurlarsa olsunlar vatandaşlann birbirlerile münasebetlerinde gittikçe olgunlaşan bir »iyasî zihniyet ve telâkkinin hâkim olduğunu memnunlukla gönnekteyiz. Dünya durumu Dünyarun nasıl bir kanşık istikbale gitmekte olduğunu takdir edersiniz. Fakat şartlar ne olursa ol sun Demokrat Parti iktidan vazifeye gelmeden önce kabul etmij olduğu vatandaş hak ve hürriyetlerini tamamile mahfuz ve emniyet altında bulundurmak kararmdadır. Eğer eski iktidar olsaydı bu kanşık dünya vaziyeti karşısında millî biriik bozulur diyerek ve türlü bahanelerle dünyanm kanşık durumunu istismar etmek yolu ile kimbilir ne çeşid şiddet tedbirleri almak yo luna giderlerdi. Basbakan bundan sonra Edirnenin durumuna, belirtilen ihtiyac ve dileklere temas ederek dedi ki: « Edirne serhad şehri olmak dolayısile bütün milletin dikkatini üzerinde toplaması lâzımdır. Bizler onu imar etmekle bu şehrin ne kadar bizim olduğunu dost ve düşmana isbat edeceğiz. Devlet elile Erîiınede yapılması lâzım gelen ne işler varsa bunları her yerden evvel Edimede yaprnak kararımızdır. Edime uzun yıllar ihmal edilmiştir. İçinden yaralıdır ve sizler bunun hüznü içindesiniz. Sizin bu hüznüBU SAY1DA: Perihan Altındağ nüzü hükumetin hissetmemesine Sözeri Bale artistleri 1939 imkân yoktur." nin en beğenilen yıldızları müsaKapalı »aha atletizm pisti bakasının neticeleıi Yerli bir Radyo Mpmlckctlmizde ilk defa olarak te<is yıidmmız: Mesiha Yelda cci !en Fenerbahçe Kapalı .<=3ha atletizm pota.M İstanbulda şarklı artistpijti bugün S3at 10 dn Kariı'.öydeki ler İstanbulun fethi Yüzbaşı stadyomda merasimle acılacaktır. Tahsin Robert Taylor'un yeni sevgilisi Ayrıca dedikodu, radÖLÜM yo projrramı, biyoğrafi, aktibüte Mcrhum Sabri paja refikaçı. Hlkmet derd ortağı, haftanın fihnleri vs. Baştarafı 1 inci sahifede karar olmadığnu teyld «derek d«ml^ttr ki: c Yalnn bir çok 7«rlard« üg» teskilatı taleblerl karfnmdayız. Bm ilçelerin mall tmkânlar «lvtdfKy kurulmalan çok yertnd» olaeaktu. Biliyorsunuz ki, demokrasid»1 idareyi mümkun olduğu kadar haOcs yaklaştrmak lânmdır. Bn duşfinc* ile bucaklar kanununu da yenidem ele almı; bulunuyoruz. Özel ldar*lerin bugünkü fartlara vt ihtiyaolara göre lşlemesini temin için hazırlamış olduğumuz kanun tasaruı Bakanlar Kuruluna »imiıİTn«k üı»redir. Bu kanunla vflâyetlere mahallî ijler için daha gcnif galâhlyetler verildiği gibi TÜâyetlarin malî takatlerini genisletmek esaslan da dikkata alınmıştır. 22 ocakta Ankara da toplanacak olan Belediye başkanlan ile birlikte tasan bir kere daha gözden geçirildikten sonra Başbakanlığa verikcektir.» Bakan, diğer meseleler hakkında şunlan söylemiştir: « Polis ve jandarma teşkilâümıza daha üstün bir hale getirme yolunda çalışmaktayız. Pojis üniformalan yeni şekilde tesbit edilmiştir. Ceketler açık yaka'ii olacaktır. Polis ve jandarma teşkilâtınm dahilî talimatnamesinde bazı değişiklikler yapmağı düşünüyoruz. Bilhassa deruhde ettikleri işin mev zuuna göre, halkm sempatisini daima taşıyacak hale getirmek, fakat emniyet ve asayişi bozacaklara karşı da kuvvetli bulundurmak esastır.» YILDIZ Sayısı Çıktı 2 ncı Mecmuasınîn Arıoba. Mcîâhat Arunkal, Evliyft Arunkal annelcr: FATMA ADEVİYE ARUNKAL rahmeti rahnıana kavuşmuştur. Cenazes. 7'1 1951 pazar jrtinü ikindi namazı Teşvikiye Camiindo cda edilerek Feriköy mezarlığına dcfnedilecckür. Çelenk gcnderilmemesi rlca olunur. Hanımefendi Her cumaıtesi 25 Krş. O rCUMHURIYET» in Tcfrikası: Naiiled«n: VAHDET GULTEKİN «Müsaade ed?r misin. Bîr yere telefon edeceâirı, Ferid":. dedi ve çantasmdan çıkardığı küçük not defterinden numarayı buldu. 7, 8, 1, 5, 8 sayılarmı dikkatle çevirdi. Kukğına dayadığı ahizede zil sesile beıaber kalbinin hız'.ı hızlı atıaını da duyuyordu. «Buyurun?» «Mehlika Hanımla görüşmek îstiyorum.» «Benim efsnrlim. Kimsiniz?» «Beni tanımazsınız, ben de sizi tanımam. Fakat tanışmak istiyorum. Beş, on dakika görüşnıek üzere sizi ne zaman rahatsız edeyim?» Karşı taraftaki ses bir müddet cevab vermedi. Sonra: «Ne hususta görüşeceksiniz?» diye sordu. «İkimizi alâkadar eden bir me«ele var da, efendim. Gayet mühim. Aksi takdirde, sizi rahatsız etmek istemezdim... Kusura bakmayın. Görüştüğüinüz zaman siz de memnun kslacaKsmız, sanınm.» Gene bir müddet sessiz geçti. Semra içinden: ırAcaba kızdı mı?« diye dü;ünüyor ve telefonun hiddetle kapanmasını bekliyordu. Fakat Mehlika ya merak ettiği için, yahud da bu işin Baha ile alâkası olduğunu sezdiği için, heyecanlı bir sesle: «Hayhay, efendim,» dedi. sBir gün buyMrun.» «Meselâ, ne zaman?o «Yann?. «Olur. S»at kaçta?» «Üçte, üç buçukta. Adresimi biliyor musunuı?» «Hayır efeîdim, Lutfederseniz...» Mehlika, Pangitıda bir adres verdi. Semra deferine yazdıktan sonra teşekkür eti, teiefonu kapadı. Bununla yeni bk mesele açılmış Semra o geceyi hemen hemen hiç Fakat sonra? Aynı merak onu oluyordu. Ferid: «Ne o? Gene ıeler çevi uyumadan geçirdi. Söyleyeceği söz gene rahatsız edecek. Fakat bu seleri hazırlıyordu, mevzua nasıl gi fer artık Mehlikaya da gelip sorariyoısun?» diye sordu. Semra manalı manalı göz kırpa receğini muhtelif kalıblar halinde mıyacaktı. rak: «Çok cğlenceli bir oyun,» de tesbit ediyordu. Acaba açıkça mı Semra nihayet kendini zorlayasöylemeliydi, yoksa ağzını arayıp rak: «Affedersiniz," dedi. »size bir di. «İstersen sana da öğreteyim.» «İstemem! Kadın oyunlann onu konuşmaya rru sevketmeye ça şej soracağım. Baha Beyi tanırsınız, hşmalıydı? dan korkarım ben!» değil mi?» Nihayet kararını verdi: Semra, ayıb olmasın diye, biraz Mehlika birdenbire duraladı. Yüdaha oturdu. Feridle eski bir ah «Hele kendisini bir göreyim. zündeki o tatlı tebessüm solmuş, bablıklan vardı. Tanıştıklan zaman Bakayım nasıl bir insan. Ona göre gözlerine bir donukluk gelmişti. ikisi de birbirlerine karşı alâka konuş'jrum.» Semranın karşısında oturduğu kolduymuşlar, bir müddet birbirlerini tukta. arkasma yaslanmış otururken denemişlerdi. Fakat ikisi de aradıkMehlika ufak tefek, esmer bir kalarmı bulamadıklanna kanaat geti dındı. Kapıyı kendisi açtı ve gü doğruldu. Uzun kirpiklerinin altındaki iri siyab gözleri, önündeki harince aşktan flörte geçmişler, son lümseyerek: «Buyurun,» dedi. lının çiçekîerinde dolaşıjrordu. ra arkadaş kalmışlardı. Semra, ne söyleyeceğini daiıa kaFerid temiz kalbli, dürüst ve ki pıdan içeri girer girmez şaşıiTnıştı. Semra, odayı doldıuan sessizliğin bar bir cocuktu. Bir İnçfliz şirketi Bereket versin, ev sahibesi pek sı gittikçe katıiaştığını ve kendisini nin mümessilliğini yapıyordu. İşin cak kanlı, cana yakm bir insandı. ezecek kadar p.ğırlaştığım hissedide olduğu kadar hayatında da plânlı Yol göstererek, oturma odasma aldı. yordu Sorduğuna pişman olmuştu. ve makul hareket ederdi. Semra ile ı:Sefa geldiniz,» dedi ve şü Fakat ağzmdan çıkan sözleri geri olan münasebetinde de, ideal bir lümseyerek hemen lâf açtı: oDün,. almanın imkâr.ı yoktu. Ne olursa aşk çerçevesi içinde anlaşamıyacak telefonunuzdan eonra, kendi kendi olsun sualinde ısrar edecek ve celannı görünce, ikinci derecede öl me düşündüm: Acaba ne olabilir, vab isteyecekti. çülere inmişti. ne olabilir, dedim, fakat bir türlü Mehlika nihayet, gözlerini yerden Semra aynlırken, Ferid: «Güle tahmüı edemedim. Buyurun, sizi kaldırarak misafirinin yüzüne dikdinliyorum.ö güle,» dedi. «Gene beklerim.» ti. O kadar iyi kalbli bir kadındı «İnşallah yolum düştükçe uğKadınm bu samimî hali ve derhal ki, bakışımn sert kaçmasından korrarım.B mevzua girişi Semrayı büsbütün kuyor gibi, gene gülümsedi: Ondan sonra Semra için heye j şaşırtmıştı. Şimdi kendisi ikinci de «Niçin sorduğunuzu öğrenebicandan, sabırsjzhktan ve korkudan receye düşmüş, konuşmayı Mehlika titreyen dakikalar başladı. I idareye başlamışü. Sanki o sual lir miyim? » Semra, bu samimî bakıştan cesaMehlika nasıl bir kız veya kadın soracak, Semra da cevab verecekti. dı? Kendisini telefonda iyi karşılaSemra bu şaşkınhk arasmda: «A ret almıştı: mış'ı ama, görünce ve Semra mese caba vazgc^sem de başka bir şey "Açık konuşmayı sevdiğinizi . leyi açınca acaba nasıl hareket mi uydursam?» diye düşündü. Me çörüyorum,» dedi. «Onun için, ben j edecekti? Sırnnı öğrcndiği için ona | selâ: «Sizde satılık bir kürk var de bir ıtirafta bulunacağım: Bahaya I kızması da mümkündü. Imış,» diyebilirdi. |gönderdiğiniz mektubu okudum...» Semrarun bu sözleri üzerine, genc kadınm yüzü büsbütün deâişti. Kırmızımtırak esmer cildi birdenbire sapsan kesildi. Gözleri iri iri açılmış, karşısındaki kızın yüzürıc hayret ve korku ile bakıyordu. Dudaklan titr jyerek: tOkudunuz mu?» diyebildi. Semra, artık hiç bir çeydcn korkmadan hattâ icab edcrse ou kadınla, saçsaça, başbaşa kavga et J meyi bile göze alarak azimkâr bir tavırla cevab verdi: «Evet, okudum. Buna belki hakkım yoktu. Fakat aşkm söz dinlemediğini herhalde biiirsiniz. Yalnız, şunu söylayeyim ki mcktubunuzu okum?m:ş gibi telâkki edebilirsiniz beni. Sır::nîz benden başkasuıa geçmiyejeî:tir. Bundan emin olabilirsiniz ve bunun için size namusum üzeıine söz veririm.) Mehlikanm dehşetten büyümüş olan ve hâ!î aynı ısrarla Semranın üzorir.c dikiliniş bulunan gözlerinde hafif bir parıltı görülür gibi oldu. Bu, berrak değil, karanhk bü panltı idi ve içinde korkunc bir alay gizii gibi idi. Sanki: «Hangi masumun üzerine?» diye sorujfordu. Genc kadın, yanındaki alçak masadan kcsme billur bir sigara kutusunu aldı, Semraya uzattı: i'F.uyunrnzsımz?» «Teşekkür ederim, kullanmam.» . MUSTERILERIMtZE HER AYBİNLEBCL LİRA İKRAMİYE DAĞITIYORUZ. BANKAMIZDA ACELE BİRHESAP AÇARAK YENİYIL.n İLK REŞİDESİNDE ŞANSINIİI DENEYİNİ2. (Arkcsı var) Cekilist30.0c3k.1951
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle