14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
COfflURIYET Hayatuun binbir esrarile Amerikayı yerinden oynatan Holivud'un en haşan Yıldızınjn en güzel filmi Y A R I N ™ 27 Eylul 195& 1950 de gazeteler ve gazetecilik Fransada 1944 ten sonra basın her huîusta humyetıne Eah:b olmak ısted;1 Söz hurrıyetı, yazı humyetı, devîete ve tur.stlere boyun egmeır.ek hurriyeu... Bu hayal uzun rjrmed'! Bırçok gazetel£~n ortadan suprulmesıle neticcienen kararsız bir dev.eden senra 1950 de basın r.ısbi bır muvazeneye kavuştu. Fakat gemınin bstmaması içın çok safra atıldı. çok fedakârhk yapıHı. Her hangı bır mefkureye sadık, kalab lmek kclay cieğıl. Para olmadıkça buna imkan yck. Harbder. e w e ! Parls gazeteleri cem'an beş mılyon yuz bin nu^ha satarken satıs srmdı uç mılycna dujmuştur. Buna mukabıl tajra gazetelenmn sstışı dort m lyon altı yuz bi;d?n bes ır.llyon yuz eeksen bme yukselmiştir. Tıcarî bakırrdan gazeıelerın durumu mü?.kuldur. Kâgıd fıatı yuksek, işcı ucreti juk=ek ve tabıat:le gazetelerın ırali:. et f;atı yuk = ek. Harbder. evvel b r garete gunde âltmıs yahiıci çeksen bii sattı mı masrafını çıkarırdı. Sımdı ıkı r.ıslı surunı t»min etmek iâzım. B;r taraftan gazetelçr daha b'.ıj uk orluklarla barbaşa, dJEer taraftan halk daha t~ garçtç okuycr. Fr = nsızİDrın eazete abnamalarına sebeb yorgunluitur. Vazijetın ik:de bır depşmest. p.ccagar.danın yaydagı ya. lar.Iar halkı yorrnuştur Bundan başka ckuyucular «zeielerd'n kendı kanaat. lenne gore fıkır yün:tmesını i>;tıyor. N:hayet rEsas mejelelerdem bühseciçn yazılarda hclkm alâk^finı çekmıyor. Şu rakamlara b^kmız: Pekın'ın Mao T.<e Tung tarafrıdan I?rjtı gazetelerin tirsjına t?5ir etrıejn.ştır. Sta'.irıle b r hafbıhal tırajı S000. Krsvçenko dav&sı 42 000; Cerdan'ın <iur.ya boks şamoîyonluğu maçı 91 000: Çerdanın b'.ndiği uçağın duşmesi 356.000; Sosvslirtleıin hukumetten çekümeleri 14 000 yukçeltmiştır. Halkın spor hâdiselerine karşı merakı ancak cinayet vak'alarına gösterdiğl marazi tecessüsle kıyas edleb'.lir. 1S40 senesinde La Constltution gazetesine yazılan altı satırlık bir tenkid yazısı hükumeti devirmeğe kâf gelıyordu. Şimdi altı sütun yazsanız alâka. lılar omıız sılktp geçiyor. O da okurlarsa... Cazette de Lausanne'dan * * * Rus zihnij eti General Eı?an'üower ıkinei Jüny» barb.ne da;r hatıralannı naklettıği kit; bında, Rus zihniyetinden bahsederken şu mlsali veriyor: sBır kaç Muttefik komutanile b#raber t<~i3İanmıs. konuş'iycrduk. Almanların, eîıf aldıkları askerl«rimize fena muarıclc etmeleri ıhtımalinden bahsederek bu hu5ustaki endlfemi belirttim.» ••Diğer komutanlar tarafır.dan pek h?klı kasılanan bu endişemle bır Rus Genera'i âdeta alay ettı ve 'Esır duşîn a^kerlerimız bızim îçirı artık. harb c*Jcü olmaktan cıkmıştır. Nasıl oka bıze fsydalan olmıyscsktır. Onl^rı düşuniip u;ulmekte ne mana var!> dedi. «•Bence Sovyet Generaünin bu sözu Ru?l?rın nasıl bır zıhniyet'.e insanlar o'Cuşuııu go=teren en g.ızel miiallerden b.ridır.» Ogg.'den * * * Cöçmenler ve 4( Cumhuriyet99 okuyucuları A K Ş A M RADYO C Bugünku Program İSTANBLX 12.57 Açılış ve programlar 13.00 Hsberler 13.15 Karışık haflf öğle muzlğı (PL) 13.15 Şarküar; okuyan: ŞjkTuye Gokçer ve Hıkmet Rıza; çalanlar: Sadi Işılay. Izzeddın Ökte. Yorgo Bacanos 14.20 Serbest saat 14.30 ŞarkUar ve türküler rpı.) 14 43 Operetlerden müzik (Pl.) 15.00 Kapamş. 17.57 Açıhj ve progr?m1ar 18 00 Dans muziği; çalan: İ. Özg'ir ve arkadaşları 18.20 Şarkılar; okuyan: Can Akşıt; çalanlar: Sad. Işılay. Izzeddin vBurhaneddin Ökte 19 O Haberler O 19 15 istanbul haberleri 19.20 Mılli Eğıtim M idCrlüğü adina konuşma 19 30 Saz eserleri; çalarlar: Dr. Se!âhirtdin ve srkada;ıarı 19.45 Radyo ss!on orkestrfsı kor.ser: 20 15 Rsdyo Gazetesi 20."0 Yaklaşmakfa olan sa' i m miina^ebetile konuşma: konuşan: Ziıhtü Çubukcuoğ'u 20.40 İstanbul Kor.servatusrı Türk Mu^ıki?, İcra Heyet k.onserı; idare eden. Eyyubi Ali Eıza Şçngel 21.20 İki radyofonik tem= 1 22 43 Hsberler • 23.00 Dans nuıziği (PI.) 23.30 Kapanış. O j R. LALE'de TAKİP (Pursuedd) Vefa, Karagümrüğü duıt 21 yendi Yeşil Beyazlılar canlı bir oyundan sonra kupayı kazandılar Spor Âlemi Mecmuası tarafından tertıblenen turnuvanın finali düij Vefa stadmda çok kalabalık bir seyirci kütiesi önünde yapıldı. Bu final maçmm en enteresan tarafı hiç şüphesiz ki Vefa ile Karagümrük takımlannm karşı karşıya gelmiş olmalan idi. Malum olduğu üzere uzun seneler Karagümrük Kulübünün elinde bulunan dünkü Çukurbostan ve bugünkü Vefa stadının yeşil beyazlılara varilmesi yüzünden bu iki kulüb arasmda büyük bir rekabet doğmuş bulunmaktadır. Bütün Karagümrül' semtinin istUâsma uğrayan \eia stadındaki dünkü karşılaşmaya takımlar şu kadrolarla çıktılar: Vefa: Necmi (Şükrü) Sabahadd:n, Tank Kâzım, Gültekin, Ze<i Necati, Celâl (Sabri), Aziz. Burhan, Cafer. Karagümrük: Turan Cahid. Ahmed Fahri. Ahmed, SüleymanNaci. İzzet, Necdet, Halid, Fikret. Oyuna rüzgârı aıkasına a'.an Karagümrükiüler çok hızh başladılar. Bilhassa sağdan Naci İzzet kombinezonunun yaptığı akınlaı yeşil beyazlı kale için tehlikel' oluyordu. Nitekim üstüste tazelenen bu akınlardan birinde soldan gelen topu gerilerden kapan sağic İzzet ustalıkla bir durduruştan sonra sıkı bir burun şütle Şükrünün kıpırdamasına büe imkân vermeden Vefa kalesıne sokarak takım;nın ilk golünü yaptı. Bu gol tribünleri dolduran Karagümruklüler tarafından uzun uzadıya alkışlandı. alan Vefa Ek haftayma nazaran daha iyi idi. Canlı ve anlaşmalı akmlarm 10 uncu dakikasmda Necati soîdan gelen topu yakın bir mesafeden Karagümrük kalesine sokarak takımmı galib duruma yükseltti. Bu golden sonra kırmızı siyahlılar hiç olmazsa beraberliği temin edip işi temdid devresine bırakmak için çok çırpmdılarsa da genc Vefa defansı güzel oyunile buna fırsat vermeci. Dünkü maçta galib Vefa takımında Gültekin ile Cafer;; Karagümrük tekımmda da başta Fahri olmak üzere Necdet ve İzzet muvaffak oldular. Maçı idare eden Spor Alemi Mecmuası sahibi hakerr Sulhi Garan da bu iddialı maçı çok iyi idare etti. Maçtan sonra Beden Terbiyesi Eölge Müdürü Vahyi Oktay tarafından Vefa kaptanı Zekiye birincilik, Karagümrük kaptanı Cahide de ikincilik kupaları verildi. Gene Vefalıları tebrik ederiz. Cem ATABEYOĞLU Ciirültüniin fenalıklan Güıultjden en zıyade muteesslr o!an karaciğerimlzdir. Fabrıkada. ç mendifer ldarelerinde bjnun farkına vsrılmıştır. Böbrekler bu hu^tısta o kadar hassas değü; fakat teneffus cihazımızın gurültuder. hoşlarjnadığı muhakkak. Cunıltulü yerleTde lyi nefes alamayız. Neîes ahnavı âdeta unuturuz. Tıbbî lstatİ5tikler şehır!,!erde lsıtme hr'fsasının kd;]ulerden yuzde 1525 za. yıf oldugu ıda. müttefiktırler. B.ından ba;ka C''.ıl'J sınirlerı bozdugTindan gozlerinu de rayıflan.aktadır. lllustre'âen * * * Mevlud Baysal imzasile aldığımız bir mektubda 5u rnütalea ileri sürülmektedir: «Göçmen işindeki müşkülât; göç nisbeti aıttıkça bü>njyecek gıbi görünüyor. Yaklaşmakta olan kı.; mevsimi de, galiba üftüne tuz biber ekecek. İnsan, faydalı olduğuna kendincp kanaat getirdiği bu memleket işinde «adam sende neme gerek, bana mı kaldı» gibi bir düşünceye de saplanıp kalamaz Vicdanî mü)âhazal?r hiç olmaz:3 söylenmesini âmırdır. Serdedcceeim mütalcayı mereub Koredc kullanı)î>n silâlılar görüp beiki tcrvic edersiniz duşünS.mdıye kadar Amcrıkalılar Knıe cesile bu husustaki fikrimı arzctcephesınde tec'afuî ve tecsvuzi mahımeyi muva&k gördüm: v»tte bircok t;p s'lâh ku!İ3ndIar. Bu silphlsr geçen h^rbde henıız ycktu Efcndim, benim kanaatime görc, yahud da kullanılacrk ka'j?r praSk i,r göçmcnlerin muhtelif yurd köşc'.chale gelmernışlercü. Kore harbı yeni rine tevzii işini; şayed Edirnedo çilah!ar.n tecrübeîine mukemmel bir halle kalkışırsak. yani santral yesaha te^kıl edivrr. Tftbkıne gınsılen son »:lâh boır, rini Edirne olarak kabul edersek; harriırran ucak'arı t?^afındsn ?tılar. çok can kaybına sebeb olur ve he^eni roketli bombarlır. U c k cemiler n le çocuklar'a hasta ve ihtiyarlan den kalkan bomhardımaıı tzy ysrel^rin'n mcşhur Trakya soğuğuna kui'ban ta^ıdığı bu bonıbanın br de isni v?r TniTim son Kore nrıhareb'terlnde vcrıriz. kullspılan bu sılâh duşnıan saflarında Bunun iyisi Adana ve Antakır.uth ş tahnbata se'>eb olmusrur. yada seçilcoek s:cak, rüzîârsız v* İmaçes'dcı müsaid bir sahayı hemen büyük * * * bir santral kamp haline sokarak Daııimarkada vcrcm yok edildi Edirneye gclcn göçmenleri en yaOsle. K m c ' i h ? j \e Stockhnlır. da v». reme k3rîi B C G 95i?ı gıtükçe buyuk kın sahile götürüp vapurlarla b'.i memleketlerdeki santrala oicüde tath k edı'nıekted:r. Ikı =pnedır sıcak Krpenhag'da mektebe gtden butun ço sevkctmek ve tevziatı oradan idare cuklara bu eçı yapılıyor. etmek ilk yapılacak iş gibi gcliyoı Daniırarkada cocuklar ara.«ında vçre. bana. min mühük çekıllenne artık rastlanÇünkü orada bu iş şimdilik çarıamakîadır. Çocuk SHnatorhjmları yarı yarıva boşslm:st]r. 1921 senesınde ve dırlarla b'le ko'ayca halledilebılir remdîn olr.m nı.=bctl 10 000 de 9 6 ıken Hattâ acıkta ka'malan bile Trakş rrıdi 1,9 a duşıruştır. ya soĞuğundakı kapalı yeriere miıGa^ette <?c Lauscnuc'ffan reccahtır. Bu hususu alAkahlara * * * hatırlatmayı ker.dim için bir vaziDoğu Alnıanyada Sovyet fe bılirim.» ; /Teresa Wright Robert Mitchum'un Korkunç bir kin. öldürücü bir ihtiras, gözyaşlarile yıkanan bir ' aşktan yarattıkları heyecan do'ıU film. l'çakla yeni gelen Paıamount Jurnalde (KORE HARBİ) da 3 biiyiik mükafat kazanan film: 1 En ^üzel oynannıış film 2 En heyecanlı film. 3 Cür'etkar mevzuuna rajmen en ahlâkî film. ^m • İÇİMİZDEKİ ŞEYTAN (LE DİABLE .\U CORPS " • Büyük bir aşkın.. Büyük biı ıztırabm canlandığı sanat âbidesi. Bış Roller.le: ANKARA 7.2S Acıilş ve prograr" 7.31 Ne?el: nnzik (Pl.) 7.4; Haberler 8 00 Fılm m^lodıleri (Pl. ı 8.23 Gunün proersmı 8.30 Hafif orkestralar çalıycr (Pl.) 9.00 Kapanış. 12 28 Açılış ve program 12 30 Şark'Iar 13.00 Haberler 13.15 Melo: d ler (P:.ı 13.30 Öğle Gazetesi 11.45 Piyano ile caz parçaları (Pl.) 1100 Kapanış. 17.58 Açılış ve orcgram 19 00 Şarkılar: (Sahire Turı 1S.30 Komısms 1S 45 Caz prke.^'.rslarından Te\ Beneko ıPl I 19 00 Haberler 19.15 Tarih*en bir yaürak 19.20 Muzik ıPl.t 19.55 Nufus sayımı hakkında 20 00 Şarkılar 2015 Rpdyo Gazetesi Dor.anma g'nü programı 20 30 Ternsil 21.15 Konuşma 21.30 Der.ız Uirküleri 22 00 K^nufms 21 15 Der>ize «er.fonı'er (Pl ) 22 45 Haberler 23 00 Kapanış. MİCHELİNE PRESLES GERARD PHİLİPPE DİKK/.T: Numaralı bi!tt;cr busünden itibarcn satılmaktadır. Bir giinün. bir haftaııın. bir ayın değil j üz.' ıllana uııutturamıyj.cağı bin ük film MELEK'te B'J A K RA M scncrin ilk 2?.!a gcccsi olarak • • Yarın aksam AR Sinemasında Basketbol Uçîer Turnuvası bu akşam başlıyor ÇILGIN KALBLER ta'biycsi Moskova 13 ekım seçjmlerinin neticelerınden pek e n r n gorunmuyor. Bunu soylemekle tedhış makinesinin kurularak işiemeğe hazır bulundugL'"d?n çuphe ettıfimiz zannedılmesın. Hayır 1 Ya'nız Sovyetler peyk memleketlerde elde ettıkleri yüzde 95 hattâ 99 ekseriyeıi Doğu Almanyada bulacaklannı pek umid etmiyorlar. Onun iç.ndır ki Sf>\>et Kontrol Komisyonu Ş"fi Ceıersl Tchouıkov Hrijtiyan . Demokrat lıderlerine verdığı be.vanatta Doğu Almar.vada tek parti. Jsn. komumst partısi sistem.nl tatbik etmek jvevzuubahis olmadığını ve bunun kışkırtma sıyasetıne bsjvuranlaı ın menfur bır iftırasır.dan ibaret buluncfuiunu iddia eUiii;t:r. Fakst General rcerak etmesin. Soyle^.klerinin aksını kım>e idd a edecek ceğıl. Sovyetlenn s.yasi ta'bivesi malum; Evvclâ büWn •Demokrat;k» partiiere koUarını acmak. sonra komunİ7. me baj egmiyenlerl çeşıdli çarelerle bertaraf etmek... Somalılar İstanbulla konuşmak istiyorlar Somalı bir okuyucumuz şu mektubu yazmaktadır: «Derdimiz Soma ile İstanbul arası telefon mükâlemclerine başlanmasıdır. Balıkcsir veya münasib bir hattan bizierin de bir iki seans olsun iftıfademızın sağUnınası hcm memleket için. hcm de bu vesile ile P.T.T. İdarcsinin daha fazla bir kazanc tenıırü bakımından faydalıdır. Soma ile Ankara arası konuşma yapılmakta olusu bu hattın da İstanbul ile konu^abilecek durumda olduğunu göstermektcdir. Bplıkesir ise İstanbul ile kom'jşmakt.ı ve Soma postanesine doğru baeh bulunmaktadır. Bu hususun P.T.T. U. Md. nazan dikkatini çekmesine delâlct et;r.enizi Somalılar namırıj rica ederız » «Madnesa Cf The LOCWOOD PAUL DUPIİS MAXWEL REED KATHLEEN' BYRON'un Uı:tun dünya sine:^slartnrla aylarca oynanan, seyredenleri gözya^larüe sar^an en hazin bir a=k ıomanı. Uçakia buu'in gclen Paramount Jurnal (KORE HAKBİ) BULMACA 1 JL 3 • m m ALKAZAR SİNEMASINDA Bagün Matineleıden İtibaren Tstanbulda ilk defa olarak 2 film birden * a •a m «« • 1 îngrid Bergıııan Holl>Tvood'a gitnıek istemi^or Jlılâno 26 (A P.) Bugun İngrid Bergman ıle goru;en gazetecıleı. kenais.nın Ho^I;\vooda g.tmek nhetinde olmadığını bildirmjslerd.r. İs\eçli artist. Selznickin sözler;ni tasdik etmiyerek, film çevirmek uzere Hollywood'a jçitmeğe h;ç bir niyeti olmadığını belirtıriiştir. 1 Gfl^OSTFRI €R PENCESINDE (P.OAD TO THE BİG HOUSE) Johns Hclton Ann Dr.ran vc Guinn AVilüaıns'ın yaıatlıkları Neuslfi kesen mülhiş heyecan ve dehçet saçan pancsteılcrin araşuıda geçen maceralar Süıg Sing bapishanelerinde heyecania dolu günlerin ıztuabı, baştanbsşa heyecan doîu bir film. Kanlı bir kavga E\\eIki piın Feıikdyde ağır bir yaralama vak'ası olmuştur. Sabahaddin, t m a i l ve Zeki adlarında üç şahıs sar'hoş olduktan sonra ettafa sa'.dırmışlar, t u arada kendi araîarında da kavga taşlamış, kavgaya yef.şen Zekinin agateysi Rccob, bıçağııu çekerek Sabahaddin ve İsmaili yaralamış. bu sırada araya giren kardeîini de vurmuştur. Vak'a mahaîlıne yetişen polis menıurlarına da saidıran Receb yakalar.3cağını anlaj'ir.ca kendis.nî de yaralamiîtır. Yaralılar Şişli Çocuk hastanesine kaldı:".Imi5!ar ve Savcıiık hâdıseye el ko>ınırmr. Bir gün içinde 4 yaralama vak'ası oldu Evvelki gün sehrknizde ddrt yaralama vak'ası olmuşrur: SarıyeTde oturan 15 yajındakl Nehavet kardeşl Burharüa okula gldıp gitmemek yijzunden kavgaya tutuşmuş. bu arada Burhan eline geçirdiği ekmek b.çağı ile kardejinl yaralamıştır. Kasımpaşada oturan Izak Llnyo kayınpederi Avramla aile\"i bir meşsleden kavgaya glr.şmlş ve bir bıçak. la Avramı sol elinden yaralamıstır. Defterdarda oturan Kenan Balıkpazannda mal satarken bir müşterlsi ile kavgaya tutuşmuî. o sırada yamntla bulunan işportacı Durmuştan bir bıçak a'.iıak istemiş, Durrrıış vermevince. hiddeti artmıs ve bıçagı kapınca Durmuçu sol kolundan yaralamıştır. Dördüncü hâdise Sel miyede olmuş ve kahve oeakçısı Ha>"ri al?cak yuzunden cıkn kavgada arkada;ı Şecaeddini kaha et.nden yaralamıştır. TEŞEKKÜR HACI MEHMED FETHİ BEY (Tekinalp) m vefatı dolaı ısile cen?ze to.erine cclen bizzat veyahud tç'.graf ve rr.ektuVa tszlyette bulun»:ak kederimize kstılan muhterem dost ve akrabalarımızn p.yrı ayrı teşekküre tees3urı.muz mani o'.duğundan şukranlarımjzm gazcten z vasıtasile iblâğını rica ederiz. Zcv~es<: Zahıde Tclinrı'p Oğlu: Dr. Nesnd T'kmelp * * * a::? ÖHimünO teessürle bildirfliğimiz reifimiz tüccar 2 SİLÂHLÂHIN ^*^^^* SESİ Kovboylar Kralı KOM MAYN'ART ve ıncshur A T I Bu akşam suvareden itibaren Bir kapkaççı yakalandı Bî: csıunda oturan Havva Dilrar kora;;ie Sirkeciden geçerken, sabıkslılardan Ibrahiırı Keck'.niR bir yumru&nna ır.aruz kalmış ve ko'undski çantsyı kptırnırtır. Cüretkâr k?pkarçı arkasır dn yct ?<"i!er tsrEfjv.ian yakalanarak pclie te?Vm ednm;.?tır. Pangalfı İ N G ! Sinen?asmda 1 RAKİBELE1 llt.MPIIREY BOGART F MfBARA STANVİCK Büyük dram iilmi Su'tian saua: 1 Buljaristandaki ırkdaşlarımızın mccburen yaptıkları hareket. 2 Batı Anadolu kıyısı sahası (iki kel:meı. 3 Yalnız uzun kuhıklıya söylenefcılecek bır lâf, tarihe mal olmuş devletlerden bıri. 4 Çokluk kslabalık yerierde yapt'.ğımız hareketlerden. 5 Tersi bir emırcir, rnk veren or.dan az veren c?ncian verir. 6 Birleşmış M.l'ıetlerdekl kızıi temsilci. cota. 7 Harbde düşnandan dsri diri asker ele geçıren <iki kelime'. 8 Bir takı. aynı sayıyı ka7?ıııp k.t olma durumıı. Yukarıdan aşayıya: 1 Yasamak icfn İâzım olan ka7? "cı sp.^layıp htıyaclarını giderrr.ek. 2 Tecrubelinip. tcvlara veı diklerinclen. son derece dık başlılık eden. 3 Cins cins. 4 Akdeniz bölsesi esas b't!;'5irvn yarısı, manzum ve zar f yazı vazan. 5 İnsana ıztırab verenlerden, herscy onun :ç:ne kom:lur. 6 Erbabımn elinde kıhctan daha kuvvetlıdir. hır rena'n tersi. 7 Bir şarkının tekrsr ed ira« âr'et o'muş kısımları. 8 Hır riahn tekrar eder.'en'.z burnunrian korran meydana çıkar, Asyada bır lırnab. Efre'fci b'Jlmicanıt haUedilmiş şekli m Spor Oyunlan Ajanlığı tarafından mevsime hazırlık olmak üzere tertiblenen «Basketbol Üçler Turnuvası» msçlanna bugünden itibaren Ga'.atasaray Kulübü lokalindo başlanıiacaktır. Müsabakalann birinci gün programı şu şekildedir: Saat 19.30 da: Büyükdere Kurtuluş (Bj, Saat 20.00 de: Şişli Sarıyer, v Saat 20.30 da: Galatasaray (B) Yüzme Ihtisas. Mağiub duruma düşen Vefalılar Saat 21.00 de: Modaspor Vefa hemen toplanarak Karagümrük ka(B). lesine ahenkli akınlar yapmaya başladılar. İki takımm da gayet Nailî Moran, Avrupa canlı bir şekilde çalışması müsaBölgesi idare heyetine İjakaya ayrı bir hususiyet veriyordu. Karagümrük defansı canıı seçildi bir oyun göstermesine rağmen. Memnuniyetle habcr aldığınııza devrenin son'.anna doğru hiç ümid çörc, Atletizm Federasyonumuzun edilmedik bir anda beraberlık go başkanı Naili Moran, Beynelmilel ünü yiyiverdi. Solaçık Caferin sa Atletizm Federasyonu Avrupa Bölğa kayarak çektiği şütü kaleci ile gesi idare heyetine aza seçilmiştir. müdafi birbirlerine bıraktılar ve Komitede Fransız, İtalyan, Belçikabaşı boş kalan top da usulca Kara lı, İspanyol ve Rus delegelerle birgümrük kalesine girdi. likte çalışacak olan Nailî Moran'a Devre 11 beraberlikle bitti. yeni vazifesinde muvaffakıyetler İkinci devrede rüzgârı arkasma dileriz. Amerikalı senaförler ! Edirne Göçmen evinde Ankaradan Kıhrısa inanılmaz bir hâdise Baştaraft 1 inci sahüede gittiler men evinm kapısında karşılaştı. NiAnkara 26 (a.a ) ar Biriiğinin Dublin toplan^ısındnn gelen Amerikan âyan meclisi haricive encümeni Yakınsark ve Afrıka sleri tâli komisvonu reisi Mister Cîande Pepper ile Amerika mümes siller meclisi ziraat encümeni reisi Mister Harold Bundar Codley ve mümessiller meclisi ziraat encümeni azasından Mister William Robert Peage bugün saat 10.30 da Amerika Sefirile birlikte Dış Işleri Bakanı Prof. Fuad Köprülüyü ikarr.etgâhında ziyaret etmişler ve kendisile bir buçuk saat kadar görüçmüşlerdir. Amerikalı ziyaretci'er saat 15 *e hususî bir uçakia Kıbrısa hareket etmişlerdir. Kendilerini uçak alanında Dış Işleri Bakanı namma Dış Işleri Bakanhğı özel kalem müdürü Sadi Eldem ve Devlet Bakanlığınm bir mümessili teşyi etmişlerdir. Dış İşleri Bakanı Tngiliz Elçisile görüştü Ankara 26 (a a.) T>:ş Tşleri Bakanı bugün saat 12 de Büvük Britanya büyük elçisi Sir Noel harles'i ikametgâhında kabul etmistir. Mülâkat bir saat kadar sürmüştür. hayet: göçmen evinin revirinde nur topu gibi sekiz yavru dünyaya ge'.di. Fakat, bu hâdiselerden hiç birisi, baba ile oğlun buluşmalan kadar rr.uessir değildi. Birbirlerün otuz yıldanberi arayan iki inîanın ani oiarak karşılaşmalarım bir defa düşünün. Baba; oğlunu bağrına hasmış hiçkıra hıçkıra ağlıyordu, Sanki ikisinin de dili tutulmuştu Bu manzara karşısmda göçmen evi nin havası birden değişti; zira gözü yaşarmıyan kimse kalmamıştı. NORAYR HOVAGİMYA\ ın cena7e merasımine bizzat gelen. telgıiî ve mektııbla tazyeae bui'jnan ve çelenk g^nrirren akrabs ve dnstlanmıza s.n «yrı tesckk'.re lcernirjmvz r.ısn. oldıığımdan bu hususta gazetenizin delâlet ve tava?sutunu r.ca eder^z. Horogımyan ailcsi * Sev^ili karclc=im * * 1 ? 3 4 5 « 7 8 2 KARANUK OÖIOELER P A I L KELLY CİMİ DORAX Büvük avanuir filmi. Tel: 84395 • • ^ B « PENBERLİTAŞ SİNEMASIN'da Bugün Matine lcrcîen Itibaren ^JEJVİI İKU |E|R OİGİUİZİ1M İFİA GİFİRİÎ|N|MİE|K U|L|U|YİA|N|»|I Nl! İLİOİYİI Sicemarnı: 5a;. m müşterileıini memnun etmek gayesile birliirinden gizcl ıki fılnıi bir ararla takdım etmekle şeref duyar. 1 Ekim 950 Pazar Matineden İtibaren • YUSUF KENAN ANTELin vefatı münasebei.le cenaze merprıir'nde bulunar, ev'.mıze ge.en. telgıaf, lekfon ve n'ck^bla acılarımızı pa.\la5»n akraba ve d»<tlarımıza butün a.Ien n tc5ekk'.ırlffriaiıı bildinlmepıne gazctenızın delâlctiıii r:ca ederım. Pro.f. Sddreddin Cclâl Antel I AHRET YOLCULARI ? 5elnir Rcssano BRAZZİA Cortese VALENTİNA Di muharnr ST.\NDHAL'ın romrnmdan sinemaya aimmış e?3İz bir fılm Binbir ıhtiras ve mucadelp Yakicı ilâhi Hr aşk uğruna yapılan fedakârhklar Hareket He\'ecan Ibretle seyıedilecek bir sanat şaheseri. O I\ Dram J U A ^ Tivatrostinda LİAİMİKİ >|GİA KİA|K|M|A|K|«|K MEVLİD Eşim ve sevgü bfbamız merhum R Komedi 5 perde. 2 tablo Yiizan : Jl o I i e t e Tüıkçcsi ve sahneye kovan: İ. G*lib Arcan MEVLİD Çok vefakâr mıijf.k «e%eıli ŞAKİR SARIGÖLun IIZAVALLI KADIN EMİNEMİZİN ölürr.ünün kırkıncı güni'ne tesadüf eden 28 eylul yarınki perşerpbe gjnu ögle namazını mu^eakıb, Beyoğlu Ağa Camiinde Mevlıd okuncaktır. Butün areu edenlerJe dost ve akrabalarımızın tefr llen rica olunur. Aıle namm» Göztepedeki Kolsuz Ethem Pafa kızı Vıche Ekrem Serii LARAİNE DAY BRİAN AHERNE ROBERT MİTCHUM EVE GENE RAYMOND gibi d<;rt biivük sanatkârm ysratt'Şı şaheser. İzctivacına bile rrâni clan talihsi'iklerle hayatı boyunca çaıpışan bir genç kızın ı)iııaru. Şehir Komedi Tiyatrosunda GEIİR VERGİSİ MEKTEBÎ Komedi 3 perde Yazanlar: Louis Verneuil ve George Berr Tüıkçesi: Lamii Yener Sahr.cye koyan: Vasfî Rıza Zobu iGişeler her gün saat 11 den 20 ye kaâar açıktır. | Şimdi senin traş olman, jnkanman, giyinmen kirr.bilir ne kadar sürer! Ne kadar sürecek? Yanm saat, haydi olsun olsun da bir saat' Geç kalınm. Nereye geç kalacaksm? Bir saat sonra gidip alsak ne olur?.. Ben uyanalı iki saat oldu. Sıkıldım, artık! Giyindim de... Bek'.iyemcm! Beni neye uyandırmadın?. O kadar tatlı uyuyordun ki kıyamad:m. Fikret; gene öyle, kadınm üstüne düşmekten çekindi. Süheylâ da onım ne diyeceğini beklemedi: saat kaçta döneceğini de söylemedi: Bakalım!. Diyordu. Kapıyı çekti. gitti. Bir bakıma, böylesi Fikrete de u^gım geldı. Onun da yapılacak ışleri vardı. Altın saatini, dededen kalma pırlantalı sigara tabakasını, daha buna benzer ufak tefeği bırak:p onlara karşıl'.k para almayı umuyordu. Gurbet illerinde böylelikle para bulanlar, nasü olsa borclarını ödeyip de o ufak tefeği bir türlü kurtaramaz. Onun içın Fikret de belki bunların hepsini büsbütün satacaktı. Kumarın büyüsüne bağlananlann hepsi gibi o da eline geçecek para ile yeni başlan oyun oynayacaktı; gcne hepsi pibi o da bundan sonra kazanacağma inanmıştı. Pek eskiden tanıdigı bir iki IMusevi vaxdı; buxüax ı iüardanberı Pariste yerleşmi§!erdi. Birisi Bir seyahat acentası açmış, öteki bir lokanta işletiyordu. Fikret onlara da uğramayı düşündü. İstanbuldan para getirtmenin bir yolu var mı, onu soracaktı. Süheylânın önünde bunlan konuşmak biraz güç olacaktı. Hele o yan:nda iken saatini, tabakasını satmak, hiç olmıyacaktı. Hemen yataktan fırladı. Çarçabuk giyindi: Bir iki saat yalnız kalmışken, ben de bu işleri yoluna koyar.m!. Diye otelden çıktı. Gittiği yerlerin ikisinde de kolaykk gösterdiler. Bunlar yalnız İstanbuldan değil, dünyanın hemen her yerinden para getirtiyorlar, her yere para gönderİ5'orlardı. Onlara göre bu bir kaçakçılık değildi; tahdidlerin. ihtiyacların doğurduğu bir kolaylık, elaltından çalışan bir türlü bankacıhktıü. İkisi de Fikreti zendn diye tanıj'ordu. Öyle altın saat gibi kaışılık da istemediler. Birisi beş bin frank verdi; öteki on bin frank buldu. Fikret de İstanbuldaki yakmlarından birine birer mektub yazdı. OrJara verdi. Mektubu gösterince bu adamlann İstanbuldaki ortakları, paranın kanjihğmı alabileceklerdi. Artık yüzü gülüyordu. Sonbahar yaklaşmış. Normandiya kıyılan serinîemişti. Bütün kumar oynayanlar gıbi o da her işte, her verde bir uğur denıyor, Deauvıllede geçen gunlen pek de tekin say vefatı.ım senei devriyesl olan 29 eylul 1950 cuma gunü öğle namazını muteakıb Alsaray Valide Carr.iınde Mevlidi Şerif okunacağından meıhumu sevenlerin ve istiyeıüerin teşriiinl rica ederiz. Eşi ve ÇoCT.fc!nrı Sahib v* Bu nishada BafmuharriTi yazı l#iertni fHlen C 'ÎHLRIYETüı TEFR1KASI: masa Vazan: KEMAl. RAGIB ENSON Diye ki'ranıyordu. Cyuna bsşladılar. Bir aralık ka Z3nc1!İar. Sorıra butun kazan^Lklaıı gitti. Uzünfüler kcp bırbırının ar • kasından gçhrn.if; onların talihi de birdenbıre tersine dönmüştü de onun için mi. yoksa siiîirlcri bozulmui+u. içierine korku girmişti •!? en rok onc'.an mı. her redcnse, biı türlü tutunamadılar. Ü^telik. ellerinde kai^n paradan da bir kaç yv~ frank daha kaybettücr. Ogîeden sonra yüzme havuzur.di yar'dar. çiçek eglenceleri varcı. Be^i bır?zc:k olsun avunur oyalanır diye' Fikret, genc kaduj oraya gb'türdü. Orada da sıküdı lar. Çıktılar; genc gszir.cya gittiler. Vakit biraz gecikmiştı salon çok kalabalıktı. İstedikleri gibi oy nıya'oilmek için oluracak yer bulamad;!?!'. Masadnn masaya dolaşıyarlar. ayskta dunjp ötcki oyUiiculara bakıycrla'dı. Olacak bu vı kahbe, fmo'ikçı bir sıçray;şla heı cl çiftten teke, aMan kart.ya atlıyan o fıidijinden yuvarlak en sonunda öyle Eumaralann üstun'U duruyorcu ki. eğer şimdi onlar la oyunda olsalardi, birdenbire yüz~ lcrini güldürecck kadaV kazaracaklar, bclki de bütün o başlarına gelenlerin hepsini unutacaklardı. Bü;kjlanna bakt:kça içlerinc'ek; istek de arttı. Kalabalık yavaş ydvaş dağılmaya başlarken onlar da bir ycr bulup otuvdular. Bir kaç e! oynamaya kalmadı, o m?sadaki 3vun kapandı. Gcne ayakta kaldılar. Sonra başka bir masaya gectiler. Biraz kazanırken bir iki elde hcpsi gitti. Bır saat kadar boylece korka koıka oynadılar; bir türlü tutunamadılar. Yorgunluk. üzüntü, artık ikisini rle kırmiî geçirmişti. Biraz daha oynıyacak olsalar, belki ellerindekirj de vereceklerdi. En sonunda, Siiheylâmn bütün koi'ktuğu başianna geiccek, otelin borcunu bile ödiyecek kadar paraları kalmıyacaktı. Loksntalarda güle oynıya yiyip ıçcnlcrin arasına kanşmak icın ikisinin de içinde istek yoktu. Biraz muz. biraz pasta, bir iki paket da cikolâta alm odalarına cekikHIer. K^dın bunlara bile^1 sürmedi. Bir kitab alıp yatağa gırdi. Onu da okuyor muydu, okumuyor muydu. bilinmez... Ertesi günü, daha ertesi günü, sıra ile bir kaç gün daha denediler. Profesör Mark'ın dediği gibi böyle sayısı belli, kıt para ile oynamak güç oluyordu. Hiç birinde kazanamadılar. Hiç olmazsa ellerinde kaianı kuıtarmak için kumardan vazgeçmck düşüyordu. İçlerine büsbütün kırgmlık, büsbütün küskünlük çöktü. Süheylânın eski hırçmlıâı geçmiş, onun yerine pek de hayra yarulamıyacak bir durgunluk, bir avarclik gelmişti. Günün birindc: Sıkıldım artık. dedi: birar da Parise gidelim. Hiç olmszsa bir dcğişiklik olur. Sersiyi gezeriz, bir kaç tiyatroya gidcriz. Fıkrcte kalsa Nıse dönecekti. Bir yandan da kadını kırrnaktan. ka^.r maktan korkuyordu. Onun için pek o kadar üstüne varmadı. İster istemez onun dediğini yaptı: Ben de Istanbula telefon ederim: para getirtmenin bir yolunu bulurum. Diyordu. Parise geldiler. Küçük, ucuz bir otele yerlestiler. Ertesi sabah Sühcylâ, erkendeu kalktı. Fıkrete duyurmadan gıyindi. Ancak kapıdan çLkarken ona seslendi: Ben biraz sokağa çıkıyorum. dedi; ufak tefek alac^ğ^m. Biraz bekle de biılıkte çıkalım r !. Onun ıçın geae Baştara1\ 1 inci sahijede mıştır. idcr, eden: CEVAD FEHMİ Adalet Bakanı Halil Ozyörük de. dün aksam geç vakit kara yolile Cumhart'ı/eî ilaibaast şehrimize gelmiş. Vali, Vilâyet ve kıyılanna dönecek, eline geçen pa adliye erkânı ile kalabalık bir halk ra ile kendini toplamağa çalışacak, kütiesi tarafından karşılanmıştır. birazıcık rutunduktan sonra da ge İskân unıum müdürüniin denıeci Edirnede bulunan İskân Umum ne eskisi şibi, yaşayışlarını bir düMüdürü Nebil Barlas bugün yezene koyabilecekti. niden şu demeci verdi: Gidip Süheylâyı bulmak, ona « Dün gece saat 12 de Bulgarmüjde vermek için içi içine sığmıyordu. Fakat lokanta işleten ar lar Kapıkuleden 632 göçmen teslim kadası öğle yemeğine alakoydu. ettiler. Bütün bu görmenler motörÇok üstüne düştü. Fikret de artık lü vasıtalarla misafirhaneye nakieonun sözünden çıkamadı. Bu yüz dildiler. Bugün misafirhanelerde den, otele dönmesi biraz geç oldu. 2030 mevcudumuz vardır. Bütün mallarını, mülklerini Bulgaristanda İçeriye girer ginmez kapıcı kadıbırakan bu kandaşlanmız yurd a nm odasma uğradı. Anahtarlann kavuşmuş olmaktan büyük bir haz asılı durduğu yere bakü. Süheylâ duymaktadırlar. Göçmenlerin huzugelmiş ise, anahtarı almış, odasma runun temini için âcil kararlar veöyle çıkmış olacaktı. rip tatbik etmekteyiz. KandaşlarıAnahtar. duvarda asılı duruyor mızın rahata kavusmaları icin büdu. Sormak için bsşını çevirdi. Ka tün imkânlar araştırılmaktadır.» pıcı kadm da gözlerini ayırmadan ona bakıyordu. Bu bakıştan irkildi. İSTANBUL BELEDİYESİ İçinde anlsşılmaz bir acı, bir korku Şchir Tiyatrolan duydu. Hiç ses çıkarmadan, anah1 Ekim Pazar matineden itknren tarı alıp gldecekti. Fakat: Saat 2f r.O da Bizim madam gelmedi mi?. i. | DRAM KISMI Diye sormuş buîundu. D O X J H A N Kapıcı kadm, hep öyle gözlerini Ynçn: .lîoıîcfr ondan ayırmıyordu: I Turkrrni: İ Calb Arran Geldi, gene çıkü. Telcfnn: 42157 Dedi. K O M E D İ K I S M I Belki daha baska söyliyecekleri GELİR VERGİSİ MEKTEBİ D. P. İzmir vilâyeti de vardı; fakat Fikret onu bekle Yazan: houıs Vernenil ve Georgc Bc; • Türkçesi: Lamıi Ycner medi. Merdivenlere doğru yürüdü. müfcttişüği Telefon: 40109 Oda kapısını açınca, içorive gireFazar fiunlcn 13.o0 da matine İznıir 2ö (Telelonla) Antalya medi. Oracıkta dırdu. Başına geC'tcler saat 11 rfe oçıhr. lenlerin hepsini bir bakışta kavra P. ^'ic.'i nkw*ları Drom kısv.v.dı 5~U mılletvekili Dr. Nazif Şsrif Nabel, D.P. Izmir vilâyeti nıüfettişligins nu§tı... . • ak~an,ları Kot^crii Jcısiîiîndfl tsmzıl edilmijtir. 1/gktur. , NADİR NADİ Göçmen akını giftikçe hızlanıyor Göçmen evinde, hattâ Edirner'2 cile günün mevzuu hahne gelen bu karşılaşma bâdjsesini bpba, yani Plevneli Hüseyin Ağa"nın ağzından dinleyelim: Huseyin Ağa ijlemeli mendiiile gözünün yaşlarını sildikten sonra; „ Evlâd, bilmem ki ne söyleyeyim, diye, kısık bir sesle konu§maya başladı ve devam etti: c İşte oğlumu göruyorsunuz, aslan gıbi bir babayiğit olmuş. Otuz yıl bu, dile kolay. Hâdiseyi neresinden anlatayım bilmemki.. Bundan tam otuz yjl evvel, bir gece Bulgarlar koyümüzü bastılar. evlerimızi ateşe verdiler: bu kâfi gelmiyormuş gibi, ellerine geçird:kleri Türklerin hemen hepsini kıhcdan geçirdiler. O zaman. ben kırk yaşmda iri yarı bir babayiğittim; bakma. bugün }aş yetmişi bulduğu içiıı yumruk kadar kalmışım.. Bır kaç arkadaşımla beraber, Bulgarlara karşı koyduk ve o gece, yalnız başıma on Bulgarın hakkmdan geldim. Ertesi gün. Bulgarların, kanmla iki çocuğumu öldürdüklerini duymuş ve deliye dönmüştüm. Bulgarîar beni yakalamak için harel;cte geçtıler. Ben de aç, susuz biı hafta dağlarda dolaştıktan sonra, bir kaç arkadaşımla beraber, hududdan Türkiyeye kaçmağa muvaffak oldum ve bu suretle selâme^ te kavuştum. Bir kaç gün ev"\el. rüysmda Abdüikerimin, yani çocuklarımdan bi~ tinin göçmen kafılesile beraber Edirneye geldiğini gördüm. Bunda bir hayır vardır düşüncesile, ü ; gün evvel İstanbuldan kalkıp Edirneye geldim. Bütün göçmenlero oğullanmdan bahsettim. Nihayet ihtiyar bir göçmen beni hatırladı ve oğlum Abdülkerimin hayatta olduğunu, bugünlerde. onun da Göçmen kafilelerinden birile Edimeyo geleceğini söyledi. Biz böyle Göçmen evinin bahçesinde kcnuşurken, birisinin Abcülkerim. diye bağırdığını duydum; o da arkadaşma cevab verince. oğlumun. otuz sene evvelki sesini tanımakta zorluk; çekmedim VP yavrumu hemen bağrıma bastım.» Baba oğul bir defa daha birbirlerini kucaklad:lar. Etrafımızı çeviren göcroen kadınları hıçkırarak ağ'pmaj'a başlamışlardı. NtcHct EVLİYAGİL rm Arkası var ^
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle