23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 Haziran CTJMHUIMYIÇT Miiiî Müdafaa |Dolmabdhçe ve Eeyerbeyi Güvenlik Âmerikanın y eni silâhları Konseyine adaylıgımız Askerî miişahidler, modem silahlarla techiz edilecek, nisbeten küçiik, müteharrikbir Batı Avrupa ordusunun Rus hücumunu durdurabileceği kanaatini ızhar ediyorlar Sonbahar seçiminde en kuvvetli namzedler arasında Türkiye, Danimarka ve Brezilya var Lake Success 8 (A.P.) Bu son baharda Birleşmiş Milletler Genel kurulunda, Güvenlik Konseyi için yapılacak seçimde en kuvvetli namzedlerin Türkiye, Danimarka ve Brezilya olduğu bildirilmektedir. Üç kişi de. genel kurul başkanlığı için namzed gosterilmektedir ki bunlar, alfabe nrasile İran heyetinden Nasrullah Entezam; Meksika delegesi Luis Padilla Nerve va Birleşmiş Milletierde en uzun konuşına rekorunun sahibi Pakistan Dış İşleri Bakanı Sir Muhammed Z=firullah Handır. Gcnel kurul, sonbaharda Mınr, Norveç ve Kübanın yerlerine, Güvenlik Konseyine aza seçmek mevkiindedir. Umumi kanaat, Yakınşark blokunrlan ciddî bir rakible karşılaşm?dıŞı takdirde Türkiyenin seçileceği merkezindedir. Devlet işletmelerinin hususî sermayeye devri de 5 ile yüzde 15 arasında değişmekledir. İthal mallanndaki tenzilât nişbeti de yerli basma ve kaputbezlerimizin bugünkü fiatlarile ayarlı olarak ve daha evvel yapılrruş olan tenzilâta ilâveten yüzde 10 kadardır. Sümerbank pamuklu fabrikalarından bellibaşlı imalât çeşidleri bakımından hususî fabrikalarla rekabet halinde bulunım bilhassa Kayseri fabrikasıdır. Bu fabrika tn; mullerinin satış fiatlannda yapılan tenzilât ise yüzde 1, 2 civarındadır. İkti?adî sahada tanzimci rolünü dcruhde eden devletin işletmecilik faaliyeti ancak birinci derecede âmme hizmetieri sayılan işlere inhisar edcHlir ki bunlar büyük halk kütlelerine hizmet eden ve müşterek ihtiyaclanna cevab veren işletmclerle mühim iktisadî faaliyetleri besleyen ve düzenleyen tesi.lerden ibaret bulunmaktadır Bunlara doğrudan doğruya askeri Ihtiyacları karşılamayı hedef tutan fabrikalan ilâve etmek doğnı olur. Bu faaliyetler dışındaki mevrular hususi teşebbüsün çalışacağı geniş sahayı teşkil eder. Devlet teşekkülleri Bugün İktisadi Devlet Teşekkülleri adı altında idare ve murakabe edi*n teşekküller arasında Ziraat Bankası, Sümerbank, Etibank, Toprak Mahsullen Oüsi, Ziraî Donatım Kurumu, Makıne ve Kimya Endüstrisi Kurumu gibi ana te?ekküllerle bunlara bağh ticarî, sınaî ve lirai mahiyette müteaddid müestese ve İşletmeler mevcuddur. Memleketimizde sermaye piyasasırun darlığı ve hususî sermayenin büyük rizikolara katlanmak hususundaki çekingenliği gözönünde tutulursa, devletçe kurulan ve âmme hizmeti mahiyetini haiz olnuyan i§letmelerin hususi şahıslara devri işinin tamamlanması için zamana ihtiyaç bulunduğu anlaşüır. Bu itibarla devir işine nisbeten küçük ve tesis masrafı az olan işletmelerden başlanarak, bunun tedricen ve sermaye piyasasının müsaadesi nisbetinde daha büyüklerine teşmil ediltnesi zarureti tahassül edebileceği gibi bu işletmelerin mübayaasın» ufak sermayelerin iştirak ettiriltrıesi suretile küçük tasamıfm doğrudan doğruya envestiman ünkânlarınm verilmesi de üıerinde önerale durulmağa değer bir konu teşkil etbbilir. Devlet işletmelerinin hususi teşebbüse devri Bir kaç gündenberi gazetelerde, devlet işletmelerinin hususî sermayeye devri mevzuunda çesidli nejriyat ve yorumlar görülmekte ve hartâ bu hususta şu veya bu sekilde kcsin kararlara vanldığı vey» va (Baştanıjı 1 inci sahifede) Ankara 8 (Türk Ajansı) Devlet hesabma tahsil görenlerle, daha tahsilini ikmal etmeden muhteüf sebeblerle okullardan ayrılanlar hakkında Millî Eğitim Bakanlığı teşkilâtına aşağıdaki tamimi yollamıştır: «Mecllırî hizmet karşılığı tahsil ettirilenlerden, hizmetlerini, ifadan kaçanlarla, muhtelil sebeblerle tahsillerini bitirememiş olanlar önceden verdikleri taahhüd senedlerine dayanarak, takib edilecektir. Hazine alacağı olan bunlarm borcları, arasız takib edilerek, tahsil edileoektir. Şimdiye kadar tahsil edilmemif alacaklardan takib etmemişler sorumlu tutulacaklardır. Bu gibi takibsiz kalmış alacakların, Ankara 8 (Telefonla) Cumhur (Basta.ra.fx 1 inci sahifede) derhal tahsil ve borclulan hakkınBaşkanı Celâl Bayar, bu akşam meden kua zaman zarfında, mese da takibat yapılmasına karar v«Çankayada Ankaradaki basm mü lâ «on beş sene içindeki durum göx rilmiştir.» messillerine bir yemek vermistir. den geçlrilirse, birlikte çalışılan Ziyafette Meclis Başkanı Reflk Ko kimselerden çoğunun bugün vaziraltan bulunmuştur. Bir müddet feleri bajuıda ve aynı vazüede d» sonra da Başbakan Adnan Mende bulunmadıklan görülüyor. Bu, dare» toplantıya katılrrustır. Toplanb ima olan bir seydir. geceyansına kadar devam etmijtir. Belediye, husus! idareler ve köy Bastarafı 1 inci tahifede kannnlan Belediye, hususî idareler ve köy mıj luiistimallerin meydana çıkakanunlan üzerinde ötedenberi is rılmasıdır. Bu furetle Halk Partiailenmiştir. Bu arada bilhassa bu ka ne ikide bir isnad ve ithamlarda nunlann seçimlere taalluk eden kı bulunanlarııı ne dereceye kadar sımlannın daha demokratik va doğru söyledikleri anlaşılacaktır. (Ba§taraf% 1 inci sdhifede) milletvekili seçimi kanununa müBazı çevrelerde bu teklif, Halk Bakan, bu hususta hükumet pro tenazır şekilde tanzimi yolunda ça Partisinin meydan okuduğu geklingramında zikredilen noktalan işa lışıyoruz. Bu hazırlıklar kısa za de tefsir edildi. Bir kısım Demokrat ret ettiktea sonra şurüarı iöylemij manda ikmal edilerek Meclise su mahüllerde ise bu meydan okumalUİacakür.» mn, yeni iktidarrn bir B devri sabık tir: Bakan, secimlerin tarihi hakkın yaratmamak» karannı ilânından « Görülüyor ki hükumet bu da henüz bir karar mevcud olma sonraya tesadüf etmesi manidar gömevzuu tetkik etmeyi ve mümkün rülmektedir. Meclisin 2 haziran olan ıslahau yapmağı esasen derpiş dığını ilâve ederek: « Bunlarm mevsimlerinden zi toplantısında muhalefete söz hakkı etmiş bulunmaktadır. Ancak ilgililerin de takdir edeceği veçhile bu yade mekanizmasını hazırhyoruza verilmeyişinin bu vesile ile de ortaya konulması önümüzdeki günlerde tetkikatm mevzuu, bir taraftan dedi. Mecliste bu mevzu üzerinde, bazı Memlcketin asayişi bütçe muvazenesile, vergi sisteRükneddin Nasuhoğlu, memle gelişmelere yol açacak mahiyette mini ve diğer taraftan memleket ketin asayiş bakımından durumunu görülüyor. sanayiini yakınHan alâkadar eder. da şöyle anlattı: Belirtilen cihet, Halk Partililerin Bu kadar mühim mevzular üze« Seçimlere takaddüm eden eğer bir söyliyecekleri varsa bunu rinde alınacak karara esas olacak günlerden itibaren seçim esnasm her zaman Büyük Millet Meclisi tetkikatm zamana ihtiyac göstereda ve seçimlorden bugüne kadar kürsüsüne getirmek için bütün im ceği de izahtan varestedir. ;eçen müddet zarfında, memnuni kânlann mevcud olduğudur. Fakat, Biz Maliye Bakanlığı olarak bu etlc arzederim ki, emniyet ve a her ağız açılışta alacaklan cevaba tetkiklere vakit kaybetmeden baş sayişimizin herhangi bir noktasın da katlanmalan hatırlatılıyor. Halk lıyacağız. Fakat izah ettiğim se da üzüntü verecek hiç bir durum Partisinin seçimdeki yenilmesiııden bebler dolayısüe, bu babdaki ka hâdis nlmamıştır. Bir kac yercle pö itibaren tuttuğu yol, bidayette, şaşınun, Büyük Millet Meclisinin riilen pck ufak ve tek vakalar seçim kml ,a hamledilmişti. Ornek muyaz tatil devresine gitmesinden ön erden mütevellid olmaktan ziyade haiefet yapmak iddiası altmda çace istihsal edilmesini müşkül gör başka sebeblerle tahadlüs etmiş lışmaların ,hemen her sahada girimekteyiz. Bizim ümidimiz, bu tet alelâde zabıta vakalarıdır.» şilen tahrikâta mütenazır olarak kikat neticesinin önümüzdeki soninkişafı iktidar çevrelerinde dikBaşbakanlık Özel Kalcm baharda Büyük Millet Meclisine inkatle takib edilmektedir. MüdürÜiijü tikal ettirilebileceği merkezindedır. Demokrat mahiillerinin kannati, Ankara 8 (a.a.) Bpşbskanhk Gelir vergİ3İle birlikte kabul e Özel Kalem müdüılüçüne Basri Türkiye vatandaştarının, C. H. P. dilmiş olan vergi usul kanunu da Aktaş tayin edilmiştir. nin bu gidişile muhalefet mevkiine 1.1.1950 tarihindenberi yürürlüğe dahi ehüyetli görmiyeceeidir. Buna Değiştirilen valiler girmif bulunmaktadır. Muamele Ankara 8 (Telefonla) Oğrendi mukabil hükumet, programını tavergisi mükellefleri de bu kanunun ime göre, değişikliklere dair liste hakkuk ettirme yolunda şaşmaz bir usule müteallik mevzularda bahşet ler peyderpey çıkacaktır. Ilk liste azimte çalışmakta devam edecek tiği imkân ve kolaylıklardan ve de değiştirilen valiler arasında ve muhtelif sahalarda ıstırab mevcezalarda yapılan hafifletmelerden Izzeddin Çağpar, Zühtü Durukan, zuu olan amillerin birer birer idamüstefid olmaktadırlar. Bu bakım Şinasi Turga, Çankırı valisi Orhan resi muhalefetin bocalamasına en iyi cevabı teşkil edecektir. dan da âcil tedbir ahnmasını ge Sami Güvenç bulunmaktadır. rektiren bir durum bulunmamakBir şahsiyet, Hîlk Partisi mutadır.» halefetini lâlife yollu şöyle tasvir etti: «Birisi hiç çckemcdiği komjusunun bir ziyafet verdiğini haBizant Enstitütü Müdürü ber alarak şöyle düşünür: Beni çağırmasa da sitem etsem, yahud çaT. Whittemore öldü Bastarafı I inci sahifede ğırsa da gitmescm...» NewYork 8 (R.) İstanbuldaki ığına, üçüncü ordu müfettişi OrMekki Said ESEN Bizans Enstitüsü Müdürü meşhur general Mahmud Berközün Millî Amerikah arkeoloğ Thomas Whitte Savunma yüksek kurulu genel sek more bugün Amerikan Dıs Işieri reterliğine tayinleri, ikinci ordu Bakanlığı lcoridorlarından birinde müfettişi Orgeneral Muzaffer Tuğkalb «ektesinden ölmüştür. Whitte savul, deniz ku\rvetleri komutanı more yakında Türkiyeye dönecekti. Oramiral Mehmed Ali Ulgen, hava Ankara 8 (a.a) Başbakan Adkuvvetleri komutanı Orgeneral Zerılmak üzere bulunduğu belirtil ki Doğan ve Genelkurmay ikinci nan Menderes bugün saat 17 de mektedir. Başkanı Orgeneral Izzet Aksalurun Amerikan yardım heyeti Başkanı Halbuki yukanda da işaret edil tebdilleri hakkmdaki kararname Orta Elçi Russel Dorr'u kabul etmiş diği veçhile, bu kanunun zamana yüksek tasdika iktiıan ve bugün ve kendisile uzun bir görüsnve yapmütevakkıf bir tetkik ve plânlama kü Resmî Gazetede intişar etmiştir mışür. iai olduğu düsünülürse böyle an! kararlarla hemen halledileceğini PROF NEVIBUSUN MACERALAR1: Tim»k fikirleri yaniif yollara sevkedebilir. Ancak bugünden sunu ifade etmek mümkündür ki, devletin büyük emekler ve binbir müskülâtla kurduğu tesislerin her ne pahasına olursa olsun tasfiye edümesi mevzuu bahis değildir. Gerek saa$ şart ları, gerekse takdiri kıymet meseleleri esaslı bir tetkike tâbi tutulacak ve devlet isletmeleri yerine kurulacak teşebbüslerin jekli ve şirketlert aid hisse senedlerinin hangi ellere geçeceği hususu üzerinde eb.emmiyetle durulacaktır.» Washington 8 (a.a.) Birleşik çalısmaların hızlandmldığıru bilAmerika askerî mütehassısları, geri dirmışlerdir. Birleşik Âmerikanın tepmiyen toplar ve diğer modern bu alandaki araştırmalanrun ne desilahlarla techiz edilecek nisbeten receye kadar ilerlemiş bulunduğu küçük bir müteharrik Batı Avrupa gizJi tutulmakla beraber ordu resordusunun Rus hücumunu durdu mî şahsiyetlerinin bildirdiğine görabileceği kanaatindedirler. re, ciplere bindirilen 915 metre Resmî askeri şahsiyetler, Sovyet menzilli 105 milimetrelik geri tepRusya tank kuvvetinin gerek aded miyen toplarla 30 sanümetrelik ve gerek.e evsai bakımından üs zrrhı delebileeek mermilerin yakıntünlüğü dolayısüe, bu silâhların da da tatbikat sahasına konması bek; ha z . ade tekemmülü için yapılan lenmektedir. ıiımıınmınııımnııınıııiüDnmııııııııuıııııuıııııııııııuııııı Devlet hesabma okuyanlar masraflarından tasarruf sarayları için bir fikir Gumhur Başkanımn Memurlar hakkında Iç basın mnmessillerine İşleri Bakanının dÜD akşamki ziyafeti demeci H.P. Meclis Grupunun teklifi akisler uyandırdı Muamele vergisi meselesi Askerî ta^in ve tebdüler Başbakan, R. Dorr ile goruştu Amerikah bir is adamı sehrimize gelmis bulunmaktadır. İsminin yazılmasını istemiyen bu iş adamı Amerikanm bir çok sehirlerinde oteller işleten büyük bir otelcilik şirketinin idare heyeti reisidir. Bu Amerikalı, dün kendisile konuşan bir arkadaşımıza şunlan söylemiştir: « Türkiyede seyyah akınını temin için şöyle bir tavsiyede bulunacağım: Yabancı gazetelerde de okudum, sultanların, sonra Atatürkün oturdufu Dobnabahçeyi, yeni Cumhur Reisiniz oturmak istemediğinden, resml daire yapacakmışsınız! Halbuki bu sarayı dünyanın en pahalı ve lüks otellerinden biri Bazı Avrupa devletleri İkinci haline getirebilirsiniz! Burası otel Dünya Harbinden evvel ve sonra, olunca sade Amerikadan değil dün bu gibi tasarruf tedbirlerine başvurmuşlar, fakat böyle yaptıklarına pisman olmuşlardır. Harbden evvelkl bu çeşid tasarruflar, mağlubiyet ve felâket doğunnu}, harbden sonrakilerin de, dünyanın bagünkü kanşık durumunda aynı neticeleri doğuracağı anlaşılarak millî müdafaa bütçelerini tekrar kabartmak zarureti hasıl olmuştur. Birleşik Amerikada turneye çıkMesrutiyet devrinde bizim de mış olan Beşiktaı takımının oyunbaşımızdan bu gibi acı tecrübeler cularından bazılan ve ldareci Sadgeçmiştir. Italya harbi sıralarında ri Usulla dün gece <Amerikanın İttihad ve Terakki iktidar mevki Sesi> radyosunda konujmuşlardır. inden çekilip de yerine Büyük Ka Bu konuşma esnasında söz alan bine denilen çoğu ihriyar paşalar Sadri, cildi esmer olduğundan ardan mürekkeb bir kabine iş başı kadaslarının girdiği yerlerde otuna geçtikten sonra, ordu mevcudu ramadığı, lokantalarda yemek yihaberlerin nu n hesabsızca indirilmiş olması, yemediği hakkındaki Balkan harbindeki feci mağlubiye tamamüe asılsız clduğunu kaydettimizi doğuran amillerden birini miş ve fArkadaîlanmdan hiç bir vakit ayrı kabnadım» demiştir. teşkil etmiştir. Beşiktaşlılar daha iki maç yaBugün iktidar mevkiine geçen Demokrat Parti erkânmdan çoğu pacaklardır. Bunlardan birini cuma nun o felâketin acısile jürekleri günü Amerikan futbol likine karşı yanmıs insanlar olduğu düşünü oynayacaklardır. lürse, §imdi onlann millî müdafaa masraflannda yapmağı düşündükleri tasarrufların, kara, deniz ve hava kuvvetlerimizin harb gücünü zayıflatacak ve milletçe de iyi karşılanmıvacak so>dan obnıyaca(Baştarafı 1 inci sahifede) ğrnı kabul etmek lâzundır. uyulması mecburl olan kayıd v« Kızıl çarhğın fırsat kollayıp dur şartiara riayet dolayısüe gerekli duğu bir zamanda, Millî Savunma tedbirlere bu sistemde yer vermek Bakanlığı bütcesinde yapılacak gerekecektir. Bu esaslar dairesintasarrufların, ordularımızın hayade Bakanlığımızda çalışmalarımızı tî bir ehcmraiyeti haiz bulunan sailerletiyoruz. Mevcud mevzuat ve vaş kudretini asla azaltnııyacak netatbikat şartlannı bu görüşle tetkik viden olacağma şüphe yoktur. Buediyoruz. Mer'i usullerimizde, pronu, sayın Kefik Şevket İncenin tasarruf mevzuundaki «hassasiyetin gramımıza uyan ve uymıyan nokhiç bir zaman ordu mekanizması ta'.arı ayırmaktayız. Varacağımız nm en ufak bir ârızaya uğramama neticeye göre.'hükumet programısını temin etmek ve onu tekâmül nın tatbikat şeklini tesbit edeceyolunda yürütmek prcnsipi etrafın ğiz. Bu işlerin zaman istediği tabiida gösterileceği. sözünden açıkça dir. Ancak, büyük kesafetile yeni anlanıış bulunuyor ve gönül ra mahsulün idrakine önümüzde yeter zaman vardır. Bu çalısmaların icab hatlığı duyuyoruz. ettireceği temaslan da yaparak vaABİDİM DAV'ER racağımız neticeyi rekoltelerden evvel mutlaka tamamlıyacağız.» Ankara 8 (Telefonla) Yeni Ekonomi ve Ticaret Bakanı Zühtü Velibeşe ilk olarak yaş sebze ve meyvaların ihrp.cını serbest bırakan bir karar almıştır. Sebze ve meyWashiııgton 8 (A.P.) Türkiye valar blokal yolile, anlaşma bulunnin Washington Büyük Elçisi Fe mıyan memleketlere de takasla ihridun Ccmal Erkin, tatil müddetini rac ediliyordu. Bunlarm çabuk bogeçirmek üzere memleketine müte zulmağa müsaid mahiyeti dikkate veccihen buradan ayrılmadan ev alınarak ihracatı kolaylastıncı tedvel. Birleşik Amerika Dış İşleri birler düşünülmüş, formaliteler baBakanhğma bir veda ziyareti yap sitleştirilmiştir. Yeni şekle göre yaş mejva ve mıştır. Büyük Elçi, bugün Amerikadan sebzeler konsinyasijan suretile de sevkedilecek ve mukabilinde getiayrılmıştrr. rilecek mallar umumî ithal rejiAtlantik Paktı Yüksek mine aid 343 sayıh sirkülerin A. Komuta Heyeti toplanıyor listesinde bulunan mallardan olduğu takdirde lisans mahallî Ekono3 Londra 8 (AJ .) Atlantik mi ve Ticaret müdürlüklerinden aPaktının yeni Yüksek Komuta he lınabilecek ve ancak B. C. listeleyetinin bir hafta kadar sonra Lon rindeki mallar için Bakanlıktan drada toplanması beklenmektedir. istimzacda bulunulacaktır. sipi etrafında gosterilecektir.» dlyor ve «bütçenin her kalemi üzerinde durulacağını, her paranın muhtac olduğu hiznaetin tam karşılığını teşkil etmesine ealışılacağmı» ilâve ediyor ki böyle olması da zaruridir. Ordu masraflaruıda tasarruf yapıhrken başlıca hedef ve gaye, bunu millî müdafaamızı aksatmadan yapmak olmalıdır. Her ne pahasına olursa olsun tasarruf düşüncesinuı asla doğru olmadığı bir yer varsa o da milll müdafaadır. Meselâ ordu mevcudunu yanyanya indirmek, talim ve terbiye bakımından harcanması lizım (elen malzemeyi, bu mühim işin kifayetsiz bir dereceye dusmesine sebeb olacak kadar kısmak gibi tasarruflar faydalı değil, zararlı olur. Başmakaleden devam Bir Amerikah mütehassıs Dolmabahçeyi dünyanın en lüks oteli, Beylerbeyi sarayını da yalnız ecnebilere mahsus bir kumarhane yapmamızı istiyor yanın her köşesinden milyonerler, milyarderler kosup gelecek, hiç olmazsa bir gect olsun sultanlarm sarayında yatmak istiyecektir. Bu kaprisli zenginlerin çoğu da film operatörlerile gelec«k ve o gecenjn hatırasını ebedileşürecektir. Ayrıca Beylerbeyi sarayınj sade yabana pasaportlu olanlara mahsus bir kumarhane yaparsaruı bir çok kumar hastalan milyonlarını romantik Boğaz kıyılarında »ev« seve akıtacaklardır. Sonra sorarım size Montekarlo'nun sert v« dik kayalıklarına nazaran güzel Boğazın tatlı akınusı ölmek istiyenler için daha romantik bir yer degil midir? Tavsiye ederim bu fikri yayınlayın, tatbikile Türkiyenin kazancı çok olacaktır.» Ön plâna alınan 10 uneu dereee iefar ükumet. keııdi iddİHsı ve hepimizin de şahadetile sabit olduğu üıere başarılması beklenen mu3«lam işler öaündedir. Malî, sıhhi, •skeri, ktimaî bin bir davanın çolülmesi için programlar, plânlar hazırlamakta. seçimdea evvel halka vadettiği şeyleri nawl tahakkuk ettirereğini harıl harıl aramakta olduğu şu fünlerde onuncu dertco bajı işleri ön plâna aldığını gor*rck ;aşıyorwt. Meselâ sanki en mühim bir devlet işi imiş gibi Iç işleri Bakanlığı, Istanbul Şehir Tiyatrosu talimatHameıinin gözden geçirilmesini, devletin birinci sınıf memurlarmdan Emniyet Müsteşarı Haluk Pepeyi arkadaşımıza havale etmiş olduğunu, bu zatın da adı geçen talimatnameyi tetkikten sonra değişmesi liuumuna dair rapar verdigini guetelerden okuyoruz. Daha taze bir iş olduğu için hep hatırlarsınız. Topu tüfeği yalnız elli kişiyi alâkadar eden bu talimalnamcden, İstanbul Valiliğine ilk geldiği sırada Fahrcddin Kerim Gökaya da şckvaria bulunmuşlardı. Istanbul Şehir Meclisinin kamınj salâhivetine dayanarak tertiblediği bu talimatname işini anladı, dinledi ve değişecek bir tarafı olmadtğını görerek ilişmedi İdi. Hakikl demokrasinbı memlekette tcessüsünü yani millete, hükîtmeta ve bütün devlet teslslerine aid haklara ve •alâhiyetlere hürmet edilmesini prcnsip sayan bir hiikumetin, ilk mütalea edeceği İşler arasında kanuni yollarla keclnleşmif ve tatbika konmuj olan fstanbul Şehir Tiyatrosu talimatnamesml •le alması şaşılaeak şeydir. Bu küçük hâdiseden anlaşılıyor ki, rıpkı meırutiyet llftnında olduğu (ribi artık herkes, herkesin knlağuıa bu şeyler fısıldamaya başlamış, her ayağa takılan taşı Halk Parrlsinln yaptiğı kötüluk olarak Rosterip hUkâmerl bunlan değiştlrmey« tahrik etmek yolo aeıbnıştır v« böyle is« bu iş •akart». Çtinktt hlf blrimlı melek olmadığtmıs ieui insani zaaflara kapılır, lüıumsuı tak rikler yapabiliriı. Iktidara yeni gelmiş ve memlekette yalnız kanun, hak ve hürriyetin hâkira olacağını ısrarla ve kendine şiar edinrrek 11in etmiş olan hükumetln böyla ufak tefek, hattâ daha büyük fısıltılara kulak asması ve harekrt hattında bunlara göre istikametler tayin eder görünmesi heplmiıin gerçekten sevkU bekledigimiı kanun hâkimiyetine, demnkrasi prensiplerinin yerleşmesi arsusuna aykm O « lur. H Beşiktaşlılar radyoda Yargttay Başhanhği Fevzl Bozerin Yargıtay Blrinci Başkanhğına iııtihabı Yüksek tasdika i!ctiran etti Ankara. 8 (a.a.) Açık bulunan Yargıtay birinci başkanlığına Yargıtay dördüncü hukuk dairesi baskanı Fevzi Bozerin lntihabı hakkuıdaki karamame yüksek tasdika lktiran etmiş ve bugünkü Resm' Gazetede neşrolunmuştur. konuştular Dış İşleri Bakanı dün akşam Paristen döndii Baştaraiı l ITICÎ sahifede Fuad Köprülü kendisile görüsen gazetecilere aş.ağıdaki beyanatta bulunmuştur: c Pariste Avrupa konseyi Bakanlar kurulu ve iktisadî lşbirliği teşkilâtı toplantılarına Ijtirak ettim. Teşekküller esasen dalml ve muvakkat komişyon halinde çalışmaktadırlar. Bu fırsattan istlfade ederek bu teşekküllere dahil olan A\Tupa memleketleri Dıs İşleri Bakanlarile ve Pariste bulunmamdan faydalanarak Fransız rlcali ve Mr. Harriman'la tanıştım. Kendilerile muhtelif meseleler hakkınds görüş teatisinde bulunmak fcrsaünı elde ettim. Frartsa Cumhur Başkanı M. Vincent Auriol beni k»bul »rmek nezaketinde bulundu. Kendisile yarım saat kadar görüştüm. M. Auriol eeasen gıyaben çok hürmet ettiğim bir devlet adamıdır. Şahsî temasımda da kendisinin yüksek kıymetlerini yakından takdir etmek imkânını buldum.» Bakan, bundan sonr», Fransız Başbakanı ve Dış İşleri Bakanı ve Yunan Başbakanı Plastiras ile de görüştüğünü söylemiştir. Dış İşleri Bakanımız, General Plastiras'ın Türkiyeye gelip gelmiyeceği sorusuna şu cevabı vermistir: « Dost memleketler ricalinin mem'.eketimize yrpacakları ziyaretleri memnuniyetle karşılıyacağımız tabiidir.> Fuad Köprülü. Harriman'la görüştüğü mevzulsrın mahiyeti hakkmdaki soruyu da şöyle cevablandırmıştır: « Teferruata aid işler teknisyenler arasında konuşulur. Ben kendisile bu münasebetle tanışmış ve gö'rüşmüş o'dum.» Dış İşleri Bakanı, Türkiyenin demokratik gelişmesinin batı dünyasında hayranlıkla karşılandığm» işaretle, .Türkiyenin bu son demokratik manzarası bütün dünyadâ memleketimiz için mevcud alâkayı çok kuvvetlendirmiş. Türk milletinin siyasî olgunlugu, basireti ve demokrasi davasına olan çok kuvvetli ve anlayışlı baglılığı her yerde büyük bir takdir ve sevgi uyandırmıştır> demiştir. Fuad Köprülü Atinaya kadar General Plastirasna beraber geldiğini, Atina hava meydanında kaldığı kısa müddet zarfında. perek General Plastiras'ın ve gerek M. Polistis'in kendisine gösterdikleri alâka ve nezaketten çok mütehassis olduğunu sözlerine ilâve etmiştir. Bakan, muhtemel olarak cumartesi akşamı Ankaraya hareket edecektir. Ekonomi te Tıcaret Bakanının beyanatı Vaşingtotı Büyük Elçimiz geliyor Kaldı kl bu ve buna benıer blr eok mevıular var ki memlekeUa mevcud kanun sistemine «ore katiyet kesbetmiş ve artık revizyonlan yolu kapanmıs iken fevkalâde hüküm ve kararlarla bunlan tekıar gözdcn gcçirmeye teşebbus c!ın?k bizzat Demokrat Parti erkânınm bazı hususlarda baklı olarak %ikâ» yet ettikleri istikrarsuhğa ve ;cçmiş işlerin tekrar gözdcn gcririleceği ümld ytym endişesinin doğma» sına sebeb olur ki cidden tehlikell bir haleti ruhiyedir. Bu haleti ruhiye herkesten evvel, hükuraeti miişkülata uğratır. B. FEI.EK Aydınlının muhakemesi Reşad Aydınlının avukatı csH Başbakan Günaltayın şahid olarak dinlenmesini istedi Ankara 8 (Telefonla) Aydınb* nın avukatı Emin Akyüs birind asliye ceza yargıçlığına bugün bir dilekçe vererek tahkikatın tevsil mevzuunda delilleri bildirmiştir. Plâkların yeniden tetkiki bu taleblerin başında gebnektedir. Aydınlının avukatı aynı zamanda diktafon tertibatmın yapılmasını emreden Millî Emniyette, Reşad Aydmlı ile konuşan, bir müddet takibata lürum görmiyen ve Mecliste de plâkUr muhteviyatına aykm beyanatta bulunan eski Başbakan Semseddin Günaltayın da şahid olarak dinlenilmesüıi ve Milli Emniyet müdürü Naci Berkel ile yüzlestirilmesini istemiştir. Dilekçede Reşad Aydınlı mevkuf bulunduğu sırada Tevfik Fikret Sılay ve Sedad Çumralı ile birlikte Cezaevine giden ve Aydınlı için: «Ben isteseydim, elimde onları çok daha müşkül bir vaziyete sokacak vasıtelar vardı» demiş olan Ali Rıza Türelin malumatına müracaat edilmesi de istenilmektedir. Aydınlı, mahkemeye bu ziyaret dolayısüe aldığı bir mektubu da sunmuştur Aydınlının avukatı, yazılı davetle Millî Emniyete gitmiş olan müvekkilinin sadece bir hasbıhal mahiyetinde olan konuşmalarınuı ihbar telâkki edilmiyeceğinde ısrarla: «Kendisile hasbıhalde bulunulan zat, ihbar mercii olmadığı gibi, plâklar da zabıt sayılamaz» demekte ve zaten bu plâklardan sesten ziyade fısıltı, sızıltılar duyulmakta olduğunu ileri sürmektedir. «CIMHURİYET» faı EDEBÎ TEFRİKASI: 2 7 Yazan: KERİME NADHC Müdür: düra. Şahizer benden şikâyetler Bak işte, dedi, bu sürat ve bu dinlemek için mektebe çağnlmıs gayreti drrslerinde de gösterirscn, olsun ha!... sınıfrnın değil, dünyanın birincisi Yoldan geçen boş bir taksiyi dur olıırdum.'.. durup bindik. Köprüye doğru inerSonra Şahizerin elini tuttu: ken, Şahizer aranuzdaki sükutu Sizi rahatsız ettiğim için tek bozarak yavaş sesle: rar özür dilerim kızım. Umarım Tepemden vurulmuşa döndüm ki. onunla görüşmeniz vaziyetini ıs İskender, dedi. Senin hakkında en lâh yolunda müessir olur!... küçük bir şikâyete dahi ihtimal Bizi kapıya kadar geçirdi. Bu su vermezdim... Bana söylenenleri retle ilk defa olarak, tâtil saatin duyduğum zaman ne hale geldiğiden bir saat evvel hürriyetime mi anlatamam... Ne diyeceğimi şakavuşuyordum. şırdım... Bir yığın sual karşısında Hürriyetimin hazzıru bahçeye kaldım. Her birini duydukça göçıkınca daha derin surette hisset zümün önüne sen geliyordun... tim. Hava güneşli olmakla beraber Bunlan cevablayacak en ufak bir sert ve rüzgârlı idi. Bu sonbahar ipucuna dahi sahib olamadığuna da gıinür.de ağaçlardan dökülen sarı ayrıca üzüldüm... yapraklar kıvi'ilıp dönerek yolları Ben önüme bakarak: kaplıyor; yarı çıplak dallardaki Sorulan sualler benim de gaserc^lerin cıvıltılarile sahili okşa ribime gitti! dedim. Verdiğin ceypn daîgacıkların sesinden başka, vablardan daha iylsini bulabilseyders sstinde mektebin kapalı pen dim, orada taş gibi susmazdım... cerclerle sağırlaşmıs olan bütün Beni müd?frena çok teşekkür edegürültu<;ü duyuluyordu. rim... Şahizerle yanyana dış kapıya doğ Ay! Sen bcnim dedikleıimi ru yürürken, bu geçen şeylerin neretlcn duydun? bir rüya olup olmadığını dü§ün| Paravatun arkasındaydıml Demek bizi dinledin? Evet! Şahizer kirpiklerini kırpıstırdı. Dikkatli bakışı beni şaşırtıyordu. Kısa bir sükuttan sonra mânah bir sesle: Bu huyun da var demek?!... dedi. ; Bir kere daha şüphelenmistim de... Önüme baktım ve dudaklarımı ısırdun. Demek Şahizer o gün o mâhut gün herşeyin farkına varmışü?... Kendimi öyle küçük, öyle sefil hissediyordum kü... Köprüye vardığımız zaman vapur kalkmak üzere idi. Acele indiğimiz otomobilden doğru gişeye koştum. Şahizer: Benim büetim var. Sen kendine al! Pasoyu çıkarmağa filân uğraşma! diyor ve vapuru durdurmak ister gibi telâşla ilerliyordu. Biraz sonra ben de avucumu dolduran bozuk paralan serpe serpe onun ardından kamaraya girmiştim. Arka tarafta tenhaca bir yer bularak yerleştik. Ne tuhaf! Yarım saat evvel müdürün karşısındaki sessizliğim şim di Şahizere geçmiş gibiydi. Dalgın görünüyordu. Acaba yanda kalan konuşmamızm son noktasında kıvrılan istifham işaretine mi zıhni takılmıştı? Daha doğrusu sözlerimden, evvelce atılmış olw:ğu bir şüphe âlemine mi tekrar dönmüş bulunuyordu?... Yüzüne bakhm; terliyordu... Burası çok mu sıcak bilmem, Şahizer! dedim. Nafiz bakışlannı aptallaşmak isteyen gözlerime dikerek: Evet, dedi. Âdetâ bir hamam!... Bu cevab bana bir kaynar duş tesiri yaptı. Ve eve gelinceye kadar bir daha konuşmadık... Köşke girerken Şahizer bir lahza durdu: Bu akşam görüşeceğiz! dedL IX O gece herkes yattıktan sonra oturma odasuıda başbaşa kaldık. Bu dakikaların hayatımdaki ehemmij'etini o gün ölçmeğe muktedir değildim. Beni baştan başa bürüyen ve yürefrimi tıksyan büyük bir heyecanın, a>Tiı zamanda derin bir korkunun tesirinde bulunuyordum. İnsan çocukluk zamanlarmdaki hatıralan çok defa bunadığı vakitlerde dahi hahrlar. Ben de bugün, bunlan yazarken hâlâ o günlerimi yaşıyor gibıyim. Şu farkla ki, belki o zamanki duyguların bugün tas virir.de, günün hisleri de küçük bir yer almış olabilir. Şahizer kapıyı kapadıktan sonra gelip yanıma oturdu. Bu halinde hern beni bütün kalbile teselliye hazır, hem de bütün şuurile tekdire âmade bir ifade vardı. Ey! Anlat bakalım! dedi. Sonra, benim suçlu suçlu olduğum yerde büziHdüğümü görünce, en muşfık sesile ilâve etti: Söyle carum... Bana herseyi bildir... Seni dinliyorum... «Herşeyi...» derken gözlerimi göz lerine kaldırmak cesareti bulabilmiştim. Bana o kadar yakm bir alâka ile bakıyordu ki, ötedenberi derdimin mahremi olduğunu bir an sanacağım geldi. Başımı döndüren o hafif ve tatlı kokusunun sarhoşluğu içinde sessizce durdum. Fakat bu an ciddi bir andı. Ona hesap vermeğe mecbur olduğum bir dakikayı yaşıyordum. Söze nereden ve nasıl başlıyacağunı bilemediğim için sıkkm bir halde sustum; gene sustum... Vakıa ona derdimi söylemeğe karar vermiştim, ama bu karar beni ferahlattığı nisbette korkutuyordu da... Nihayet Şahizer, artık sabn tükenmiş gibi bir hareket yaparak: Daha ne kadar beklememlz lâzım? dedi. Sonra masamn üstünde duran fondan kutusuna uzandı: Bari beklediğimiz kadar biraz şekerleme yiyelim! Kutuyu bana uzatıyordu: Bir tane almaz mısılı? Teşekkür ederim... Ağzımın payını nasıl olsa vereceksin!... Gülümsedi: Bak şu iri yeşil ne güzel! Hay di onu al! Onu sen al! Yeşil. murada eren lerindir... Hayret! Şenin konuşman bile başkalaşmış İskender. Hakikaten sasıyorum... Ama şu yesili al da, haydi sen muradına er... Bana uzattığı kutuyu gayrühüyâri ittim: Benim muradım erilmez bir murattır Şahizer... Ve içimin bütün ıztırabı birden gözlerimden boşandı. Yüzümü kollarımla örttüm; mekteb sırası üzerinde ağlayan bir çocuk gibi masaya kapandım.w Böyle ağlayıp sızîanmak faydasız İskender... Bana derdini anlatmahsın... Sesi çok ciddî idi. Evet... Doğru... Fakat nasıl anlatabilirim?... Herşeyi... Evet herseyi sana söyliyeceğim... Ama bana... bana yardım eder misin biraz?... Elbette canım! Dişlerimi sıkıyor, yumruklarımı sıkıyor, kendimi tutmağa çalışıyordum: Seni gördükten, seni tanıdıktan sonra dünya bana zindan oldu... diyebildim. Bu sözü, kendimin olmayan bir sesle söylemiştim. Şahizer dosdoğru gözl«rimin içine bakü. Dediklerimin, kendisinde nasıl bir te«ir yapbğuu anlamama imkârj buakrnıyan nüfuz edilm « bir hal almısü. Bu hali beni büsbütün müşkül duruma «oktuğu için bir nevi isyanla: ı Arkast var Türkiyenin isühsal durumn BasturaU î tncı sahifede misinin umumî bir etüdünü yapmak üzere Türkiyeye davet edilen 12 kişilik iktisadcılar heyetinin gelişile ilgilidir. Biz hçyetin iyi çalışabilmesi için muhtac olduğu malzemeyi hazırlayacağız. Heyet, ayın 17 sinde Türkiyeye gelmiş olacakür. Bunlar Türk ekonomisinin istihsal sahasındaki durumunu ve malî vaziyetini inceleyeceklerdir. Bu arada istihsalin tahminile yabancı sermayeye verilebilecek ım kânlar da tetkik edilecektir. Heyetin çalışmalan hakkında heyet başkanı Baher geldiğinde daha salâhiyetle izahat verecektir.» Berlindeki Sovyet komutanı azledildi Bsrlin 8 (a.a.) Berlindeki Sov>et Komutanı General Kotikov'un vazifesine nihayet verilmiş ve yerine Serge Alexejevitch Denjin tayin edilmiştir. MEVLİD Aile büyüğümüz Doktor öUimünün kırkıncı gunune rastlıyan li 6, Ü50 pazar günü öğle namazinı müteakıb İzmit Ycnicuma camiinde r.fevlidi Şerif okunacaktır. Ak/aba, dostlarının ve ariu edenlerin tesriflerini rica ederiz. Zfi: Hatice Sali NTJRİ NECATİ SALt'nin HERKESİN MERAKLA BEKLEDİĞ1 BEKTAŞÎÜĞİN İÇYÜZÜ İkinci cildi çıktı. Yazan : Tevfik Oytan. Fiatı 250 Kr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle