Katalog

CUMHURİYET I I Haziran 1950 Vef a, Hapoel takımı ile dün 00 berabere kaldı Misafir takım bugiin son maçtm Fenerbahçe ile oynıyacah Hapoel takımı dun üçüncü maçını Inönü stadında Vefa ile yaptı. Şehrimizde yaptığı iki raaçı kaybe den Hapoli, dün 3000 kişi seyretti Beşiktaşın Amerikada yaptığı muvaffakıyetli maçları dikkatle okurken gözümden kaçmıyan biı noktaya bu vesile ile temas etnıelt isterım.. Amerikada yapJan maı,la»m bir çoğunu bır kaç bin kişi eeyretmiş .. Amerikada futbol olmadığını biliyorum. Ama bizde yabancı bır takımın bu kadar az bir seyirci önünde oynayışının sebebleıini de araştırmağa lüzum bıle gormüyoruz. «Kral öldü, yaşasın kral» sözü gibi.. Futbol mevsım' öldü, şimdi herkes yeni mevsim! bekliyor. Bu patırtıda hangi takım gelirse gelsın, bu arada bundan fazla meraklı tophyamaz. <t !JC 3{» Beşiktaş Amerikada 3 1 galib Siyahbeyazhlar bugün İngilizlerin meşhur Manchester United takımile ojnıyacaklar NewYork 10 (Hususî muhabirimizden telsizle) Beşiktaşlılar bugün Pologram stadyomunda takriben 16,000 kişi önünde Amerikan lik muhtelitile karşılaştılar. Gece projektörler altında oynanmasma rağmen sıcak olan hava Türk takınunm istediği oyunu tutturmasına mâni oldu. Bununla beraber Beşiktaşlılar Amerikada Amerikalüarla yaptıklan bu son maçı da 31 kazanmağa muvaffak oldular. Daha çok polo oyununa elverişli bir sahada yapılan bu karşıiaşmaya Beşiktaşhlar şu kadro ile iştirak ettiler: Feyzi Kemal, Vedii Fahreddin, Ali İhsan, Hüseyin Süleyman, Receb, Bülend, Şevket, Şükrü. Birinci haftayıma süratie başhyan Beşiktaşlılar daha ilk dakikalarda hasım kale önüne yerleştiler ve oradan kolay kolay ayrılmadılar. Bununla beraber hem sahanın bozuk oluşu ve hem de Beşiktaş forvetinin isabetli oyun çıkaramaması seri neticeler ahnmasına mâni oldu. İlk on dakikada Amerikan kalesinin önü güzel çekilen üç kornerle birbirine girdi. Fakat gol ohnadı. Bundan sonra da BeSİktaşhlar bir iki gol fırsatı daha kaçırdılar, Amerikan kalesine sokmağa muvaffak oldukları iki gol de ofsayd sayıldı. Ük haftayımın otuzuncu dakikasına kadar bu baskı devam etti ve bu halden cesaret alan Beşiktaş haflan da fazlasile ileride oynamağa başladılar. Bundan bir iki defa istifade eden Amerikalılar seri hücumlar yapblarsa da onlar da go) çıkarmağa muvaffak olamadılar. Beşiktaş kalecisi de bu arada muhakkak bir golü kurtardı. Bundan sonra yeniden hakimiyeti ele alan Beşiktaşhlar âni bir hücum yaptılar. Takım kaptanı Şükrüden gelen güzel bir pası yerinde kullanan Receb takımının ilk golünü yapü (40 ıncı dakika). Bu gol olduktan sonra santradan topu hemen kapan Beşiktaş forveti yeniden Hasım kaleye aktı, bu sefer de Süleymanın güzel bir ortasıru Şükrü vole bir şütle gole tahvil etti. Beşiktaşhlaı böyleükle iki dakika içinde arka arkaya iki defa Amerikan kalesini yenmeğe muvaffak oldular. Bu âni hücumlan halk arasuıda şiddetli nümavişlere yol açıyordu. Birinci haftayım da böylelikle 20 Beşiktaşm galibiyetile sona erdi. İkinci haftayım İkinci haftayıma Beşiktaşhlar aynı takımla çıktılar. Oyuna Amerikalüar başladı. Fakat ilk haftayımda olduğu gibi gene maç Amerikan rusıf sahasında oynanmağa başlodı. Şevketle Bülend haftayımın ilk dakikalannda arka arkaya gol pozisyonlaruıa girmelerine rağmen netice alamadılar. Amerikahlar da arasıra âni hücumlar yapıp Türk kalesine tehlikeli dakikalar geçirtiyor, fakat onlar da bir netice alamıyorlardı. ikinci haftayımın 10 uncu dakikası ile yirminci dakikası arasuıda oyun Beşiktaş nısıf sahasuıda oynandı ve Feyzi arka arkaya güzel kurtanşlar yaparak alkış topladı Bazı Amerikan hücumlarını da topu ancak komere atmakla durdurabildi. Fakat yirminci dakikadan sonra Beşiktaş yeniden muntazam olarak tehlikeli akınlar yapmağa başladı ve Amerikan kalesini yeniden sıkıştırdı. Nihayet ikinci haftayımmın 27 nci dakikasmda Be şiktaşlılar sağdan bir hücum yaptılar. Topu süren Receb süratie ilerledi ve topu Şüleymana geçirdi. Süleyman da karşısma çıkan beki kısa bir çalımla geçti ve takımının üçüncü golünü yaptı, Uç gol yemelerine rağmen gayet enerjik bir oyun çıkarmaya devam eden Amerikan takımı da oyunun bitmesine bir kaç dakika kala takımın en iyi oyuncusu olan santrafor ayağı ile bir gol atmaya muvaffak oldu ve maç da böylelikle 31 Beşiktaşın zaferile sona erdi Bugünkü maç Beşiktaş takımı yann Ingiliz likinin kuvvetii takımlanndan Manchester United ile karsüaşacakbr. Beşiktaş gibi bu İngiliz takımı da Amerikada yaptığı maçlarda gayet iyi neticeler elde ettiğinden Amerikalılar Türk ve Ingiliz takımlan arasındaki bu karşılaşmaya büyük bir ehemmiyet atfetmektedirler. Manchester United, Amerikada yap hğı dokuz maçtan yedisini kazanmış ve ikisinde de berabere kalmıştır. Ingiliz takımı dün Isvec Jonkoping takımı ile yaptığı maçı da 40 pg k kazanmışür. Türkiye Güzellik Romada nasıl muhakeme edildim ve Kraliçesi müsabakası kızıllar arasından nasıl cıkarıldım? Suad, Ankarada Foto Etem, İzmirde Foto Can, Adanada Foto Venüs, Düzcede Foto Model. Güzellik Kraliçesine hediye vermek istiyenlere Tertib ettiğimiz güzellik müsabakasuıda 1950 Türkiye Güzellik Kraliçesi seçilecek olan güzel ile ikinci ve üçüncülüğü kazanacak olanlara, evvelce olduğu gibi hediye vermek, elbise ve tuvalet dikmek, iskarpin yapmak istiyen bazı müesseseler taraiından müracaatler vuku buknaktadır. Bu müesseselerin isimlerini kaydediyoruz. Yakında isimlerini neşretmeğe başhyacağız. Güzellik Kraliçesine ve arkadaşlarına hediye vermek istiyen müesseselerin, «Cumhuriyet Güzellik Müsabakası Tertib Heyeti» adresine bir mektubla müracaat etmelerini rica ederiz. Müsabakamızin şartlan Müsabaka programı ve şartlan şu şekilde tesbit edilmiştir: 1 Müsabakaya 18 yaşından itibaren yahıız Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan genc kızlar iştirak edeceklerdir. Bunlann hiç evlenmemiş ohnalan şarttır. 2 Memleketin her tarafından müsabakaya iştirak edecek genc kızlar, kartpostal büyüklüğünde en az iki tane fotoğraflannı «Cumhuriyet» idarehanesine göndereceklerdir. Bu fotoğraflann bir tanesi büst, diğeri de boy olacaktır. İsteyenler daha fazla fotoğraf da gönderebiUrler. Fotoğraflann siyah parlak ve düz kâğıdlı ohnası şarttır. 3 Fotoğraf gönderecek genc kızlar, resimlerinin arkasına, nüfus cüzdanlarına uygun olarak doğum tarihlerini, soyadlarını, boylarının ölçüsü ve kilolan ile tam ve hakikî adreslerini yazacaklardır. 4 Isimlerinin neşrini istemiyenler, hakikî isim ve adreslerile beraber aynca bir müstear ad kabul ederek onu da bildireceklerdir. Biz, bu resimleri neşrederken hakikî isimlerinin yayuılanmasını istemiyenlerin yahıız müstear adlannı fotoğraflannın altına koyacağız. Müsabakaya girenlerin adresleri ve yaşlan neşredihniyecek, sade fotoğraflan neşrolunacaktır. 5 Resimlerle istediğimiz diğer izahatın zarfın üstüne «Güzellik Müsabakası Heyetine» kaydı yazıIarak gönderihnesi rica olunur. 6 Aldığımız fotoğraflann 15 hazirandan itibaren gazetemizde neşrine başlanacaktır. 7 Gönderilen fotoğraflar, ilk bü jüri heyeti tarafından seçildıkten sonra neşrolunacaktır. 8 Müsabakaya iştirak eden ve resimleri ilk jüri tarafından beğenilip gazetemizde neşrolunan güzellerin hepsi, sonradan ilân eâilecek olan günde büyük jüri heyetinin huzuruna çıkacaklardır. 9 Büyük jüri heyeti, memleketin tanınmış ressamlan, hcykeltraşlan, tiyatro ve film sanatkârlan, doktorlan, ediblerile gazetemuharrirlerinden mürekkeb olacaktır. 10 Büyük jüri heyeti, müsabakaya iştirak eden güzeller arasır.dan üç tanesini intihab edecektir. Bunlardan jüriden en çok rey alan Türkiye Güzellik Kraliçesi, ötekiler de ikinci ve üçüncü Türkiye güzeli olacaklardır. 11 Türkiye Güzellik Kraliçesi, yanında ailesinden biri olduğu halde ve hiç bir masraf y%pmadan İtalyaya gidecek. orada milletlerarası Avrupa Güzellik Müsabakasına iştirak edecek, bu memlekette üç hafta kalacaktır. İtalyadaki müsabakaya girenlerin başka memleketlere davet edilmeleri de muhtemeldir. 12 Müsabakanın eylül başında bitmiş ve Tüıkiye Güzellik Kraliçesinin secilmiş olması ıcab ettiğinden iştirak edeceklerin fotograflarını hemen göndermeleri lâzımdır. Müsabakanın okuyucuları alâkalandıran başka bir cephesi 13 Müsabakanın güzellerden başka bir de okuyuculanmızı alâkaîandıran cephesi vardır. Okuyucularımız müsabaka müddetince güzellerin resimlerini kesip saklıyacaklar, resim neşri bitince bunlardan en çok beğendikleri birini kendi isim ve adreslerile birlikte gazetemize yolhyacaklardır. Bu suretle «Cumhuriyet> okuyuculanndan en çok rey toplıyan güzeli seçmiş bulunenlar arasuıda bir kur'a çekilecek, birinciliği kazanan okuyucumuz İtalyaya gitmek ve orada bir hafta kalmak hakkını kazanmış olacaktır. Bu İtalya seyahati talihlisinin masraflannı gazetemiz ödiyecektir. Güzeller, resimlerinizj biran evvel gönderiniı! NEDEN SAHC HRRYETE DÖNDM? (Baştarafı 1 inci sahifede) Stalin'in emri altında bulunan âlemde süratie cereyan eden ve hepsi bir sürü itirafla nihayetl'nen «dava» lann sırrını çözdüğümü iddia edecek değilim. Yahıız beni de klâsik «baltalama» suçile mahkemeye verdiklerüıden bu işler hakkmda biraz bilgi edindiğimi sanıyorum. Ihtimal ki maksadlan beni yok etmekti. Burada. polıs romanlanndan mülhem olmadan şunu söyliyebilirim: Hâdise Batı Avrupada değil de her hangi bir peyk memleket başşehrinde cereyan etmiş olsaydı bu işten her halde bu kadar ucuz kurtulmam mümkün olmazdı. Staluıciler beni disipline karşı gehnekle itham ediyorlardı .Roma kongresinde Rusların bir teklıfi aleyhine rey vermiştim. Reyim bardağı taşıran damla oldu. Bu kongreler esnasında komünistlerden asıl istenen şeyi, Ruslann söylediklerini iyice dinliyerek tam zamanmda alkış tutmasuıı bilmek ve her defasında teklifleri lehinde reyini kullanmaktır. Orada Rusların «banş» taraftarı olduklarını ispat etmek için bütün delegelerin yaptığı gibi benim de Yugoslavlar aleyhinde bulunan ve gözlerimi Fadeev veya Ehrenbourg'a dikerek ellerini kaldırdıklan veya indüdikleri zaman onlan takhd etmem icab ediyormuş. Tabiî bu «sözde muhakeme» nü> herkesüı bildiği usullerle hiç biı alâkası yoktu. Karar da evvelden verihniş olduğuna göre yapılacak bir şey kalmıyordu. Evvelâ banş taraftarlan daimî komitesinden ihrac edildim. Bundan başka komünist teşekküllerin kâffesine beniro makbul bir şahıs ohnadığım tamim edıldi. O aralık oteldeki odam da bir Rus ajanı tarafından arastınldı. Bu adam bilâhare beni daima sokakta takib etti. Ruslara alçakça yaltaklanmanın komünizm davasına bağlıhk ve fedakârhk hislerinden çok daha üstün tutulduğunu artık ıyiden iyiye anlamıştım. Böylelikle Staün dünyasmda mevcud hakikatlerden birinin daha farkına varmış oldum: Şamimiyetin ve fedakârhğın het çeşidini gösteren insanlar için ale Hapoel takımı, üçüncü maça mavı, beyaz renklerı tasıyan değışik bir forma ile çıktı. Çeşid, çegıd forma ile sahaya çıkan Hapoelin oyunu da ne olur bu kadar renkli olsa idi... Takımlar takdim edıldi. Samim" bir merasim yapıldı. Takımların kadroları şöyle idi: Hapoel: Hodorov Palman, Vais, Kambah Melâmet, Zimmertnan, Alaluz, Egediş, Yalovski Çeçik, Meztin. Vefa: Şükrü Mustafa, Rahmi Cemal, Melih, Salâhaddin Suphi, Gahb, Garbis, Ismet, Emin. Hakem: Mustafa Güventürk. Bir haftadanberi dinlenmiş olan Hapoel takımı 18 05 de oyuna başladı. Vefa hücum hattı oyunda açık bir hâkimiyet kurdu. 6 dakik? süren bu üstün oyundan sonra Ha poel, oyunda üstünlüğü elde etti Hapoel sağiçi 9 uncu dakikada yakaladığı bir fırsatı topu avuta atmak suretile kaçırdı. İlk gol için didişen Vefalılar lüzumsuz telâş yüzünden Hapoel kalesinde sağdan, soldan çektikleri komerler arasmda devamlı fırsatlar kaçırdılar.. Hapoel kalecisi de mükemmel kurtanşlar yapıyordu. Hapoelin bi' yük ehemmiyet verdiği soliçleri ile merkez muhacimleri, fırsat buldukça ortadan ve kenardan bir kaç defa Vefa kalesine kadar inmek imkânını buldularsa da bunlann hepei neticesiz kaldı. Az çok Ragbı maçlarına donen oyunda HapoeJ kalecisi bütün nazarlan üzerine çs kecek kadar esaslı kurtanşlar yaptı. Hapoel. 38 inci dakikada yaptığbir hücumda top Vefa müdafiinın eline çarptı. İyi bir tesadüf, yaİ nımda olan eskı hakem doktor Tank Özerengine, «Hakem olsa idin ne yapardm?» dedim. Doktor Tarık: « Kasid yok, penaltı vermezdim.» dedi. Seyircileri bilmem ben de aynı kanaatte idim. Hapoel, oyunda üstün iken devre 00 bitti. İkinci devre İki taraf, birbirini mânasız hücumlarla yoklamağa devam etti. İsrail sağaçığı anî bü inişle Vefa kalesi önünde sayılı bir tehlike yaratmıştı. Kalecinin bu anî yapılan hücumu önlemesi güzeldi. 10 uncu dakikada Vefa takımı, bozuk oynıyan solaçığını değiştirdi. Vefanuı sağdan yaptığı bir hücumda Galib, 12 nci dakikada affedilmez bir fırsat kaçırdı. Bira» Bonra Galib, gerilerden yaptığı hücumda bir şüt çekti. Top, yan direğe vurmak suretile ikinci bir fırsat daha kaçmış oldu. Hapoel sağeçığı ve sağiçi değiştiği için oyunun ahengi büsbütün bozuhnuş oldu. 19 uncu dakikada Vefa, soldan bir korner çekti. Suphinin kafa ile yaptığı hücumda topu Hapoel kalesinin direğine çarptı. Her zaman güzel ve isabetli görüşile dıkkati çe ken misafir takım kalecisi bu toplu hücumu da âdeta uçarak atlattı Vefa takırru, oyunda açık bir hâkimıyet kurmu;*u. Görülüyordu ki. Vefa, mutlaka kazanmak, Hapoel ise mağlb olmamak için mücadele edıyorlardı Vefa hücum hattının, müdafilerin avut atışlan gibi çektikleri şütler her defasında Hapoel kalesinin direklerinin çok üstünden gitti. Galıbivet golü için beklenen tek say; (^a böylece heba oldu. 40 ıncı dakikada Hapoel, Vefa kplosine dalıcı bir hücum yaptı Fakat kaleci gafil avlanmadı. Bir dakika sonra Vefanın yaptığı bü hücumda da Hapoel kalecisi alkış toplıyacak kadar güzel bır kurtarıs yaptı. j Z~man zaman dikkati ceken o lâde suçlular gibi muamele görmek tehlikesi her zaman mevcuddu. Bana kalırsa o meşhur Moskova davalannın sımnı çözmek için lüzumsuz külfetlere katla Bir takım işkencelerden, ilâç ve zehir enjeksiyonlanndan bahsedenler çok... Şahsımda bu" dereceye kadar geçirdiğim tecrübeye nazaran bu iş çok daha basit. Şanığın maneviyatı esasen son derece bozuk bir haldedir. Bundan başka kendini her taraftan hücumlara maruz gördüŞünden vaziyetin çıkar yolu olmadığım anlamaktadır. Her hangi bir komünist için uydurma bir itham iki cepheden maneviyatı bozan bir mahiyet taşımaktadır: Adamcağız bir kere faal komünist hayatmm manız kaldığı müşkülâtı, yapt'.ğı fedakârlıklan, boşa çıkan ümidlerini hatırhyor. Sonra arkadaşlanmn ne mal olduklannı pek iyi bildiği için itham edilmenin mahkum olmak demek olduğunun da farkmda. Maneviyat bu derece kmldıktan sonra mahkemede bu'unacak bazı garbli ...diplomat ve pazetecilerinden kuvvet almak, onlara birer kurtancı gözile bakmak artık mümkün olmaz. Komünistler faaliyette bulunduklan kapitalist âlem içinde ne kadar isyankârsalar kendi âlemlerinde o kadar muti' ve mütevekkildirler. Bunlan şahsımda, ruhumda his«ettiğim için söylüyorum. Italyan çalışma genel konfederasyonuna aid binanın küçiik bir odasında «hâkim» lerimin huzuruna çıküğım îaman dünya başuna yıkıldı zannettim E\ı adamlar daha yerime oturur oturmaz beni «baltalama» Ue suçlandırdılar. Kendhni müdafaa etmeme dahi .müsaade eylemek niyetinde olmadıklan aşikârdı. Bahriyede geçirdiğim müddet ve gazeteci ohnam sayesinde icabında vaziyeti süratie muhakeme ederek karar vermek imkânlanm vardır. Romada banş kongresino delege olarak geldiğimden, İtalyan polisi beni gözetlemekte idi. Esa«en beni kurtaran da bu oldu. Polise güvendiğim için «banş kongresini baltalama» gibi çok tehlikeli bir itham neticesinde kaçmlmama j veya her ne şekilde olursa olsun yok edihneme imkân olmadığını biliyordum. Böylelikle cesaretimi kaybetmedim. Halbuki bu dava Peşte veya Sofyada gorülmüş 0İS3 idi vaziyet hiç de aynı olmazdı Kendimi iyiden iyiye müdafaa ettim; o derece ki châkim» lerim beni susturamıyacaklannı anlıyarak odayı terkettiler. Bu adamlar bü" parça tecrübeli olsa idıler fena bir netice ile karşılaşabilirdim. Fakat bunlardan biri Fransız, diğeri İtalyandı. Maamafih başıma gelenlerden istidlâl edebildiğim kadar, garbli Stalincilerin, fırsat elverdiği takdirde, bu kabil işler görmek için lüzumîu istidada malik olduklan anlaşılıyor. Dünyada komünizm namına bir şey yok. Sadece bir Rus siyaseıi var. Zaten bu mühim inhiraf, bu müthiş kayma yüzündendir ki komünizm cereyam dünyanm her kö şesinde tehlikeye maruz kalmaktadır. Diğer taraftan «Stalin komünizmi» kapitalizmden drha korkunç bir muhalefetin yavaş yavaş vücud buhnasına sebeb ohnaktadır. Eğer Tito, Rajk, Kostov ve daha bir çokları hakkında savruKm «ıhanet» ve «emperyalizm ajanlıi'i» gibi ithamlar hakikate dayanıyorsa komünist sistemin kısmcıı dahi olsa EnteUijans Servis'in bır eşuıden başka bir şey olmadığı neticesine varmak icab eder. Avrupadaki komünist partiler za yıflıyor. Sayılan gittikçe büyuyen bir çok işçi ve aydın bu teşekkülleri terketmektedir. Acaba bunlann hepsi «hain», yahud «emperyalizmin ajanlan» mı? Yoksa Stalinci komünizm asıl komünizme götüren duygu ve düşuncelerı ayak altına aldığı için mi bu hallere şahid oluyoruz? Ekim ihtilâlinin vuku bi'Mnğu memleket hakkında bu şekilde soz ler sarfetmeğe mecbur ohnaK cidden elîmdu. Fakat hakikat de bun dan ibarettir. B i t t i Dünkü maçta Hapoel kalecisinin giizel bir kurtanşı Fenerbahçeye 10 mağlub olan Hapoelin bugün yapacağı maçı kazanmak için sarfedeceği gayret, her halde büyük olacaktır. Hapoel kaFenerbahçe Hapoel maçı dar, Fenerbahçenin de bu maça Hapoel takımı, bugün İnönü sta ehemmiyet verecegine hiç şüphe dında dördüncü maçını Fenerbah yoktur. Maça 17.30 da başlanacaktır. çe ile revanş olarak yapacaktır yun 00 bitti. Dün yapılan maç ne taraftarları, ne de bitaraf olanlan memnun etmedi diyebilirim. Ömer BESfM Kırkpınarda dünkü çetin güreşler pehlivanlardan birinci çift Babaeskili Ibrahimle, Tarzan Mehmedi Ikinci çift, Bandırmah Kara Hüseyinle Hayrabolulu Süleyman, üçün cü çift Lüleburgazlı Ali Ahmedle geçen seneki başaltı pehlivanlanndan Iznikli Necmi, 4 üncü çift Sındırçılı Şerifle, Pehlivanköylü Mustafa. Bir de bunlara Koç Ahmed tek olarak karışmıştı. Hakem heyeti onu ayrı bir ödülle güreş harici bırakmağı münasib gördü. Başpehlivanlar, başaltı elemelerinden sonra, saat 18 e doğru tutuştular. Hepsi, 20 dakika kadar ayakta deneşme şeklinde, ojrunlara girmeden ihtiyatlı davranıyorlardı. 22. dakikadan sonra, Smdırgılı Şerifle Pehlivanköylü Mustafanın güreşleri kızıştı. Onlann peşinden Tar zan Mehmedle Babaeskili îbrahim " d e kanştırmağa başladılar. 32 nci dakikada Tarzan Mehmed Babaeskili Ibrahimi tek çaprazla sürdü ve tek but kaparak açık düşürdü. Bu suretle başgüreşlerin ilk galibiyetini Tarzan Mehmed kazan mış oldu. ikinci yenişi Şuıdırgıh Şerif yaptı. 40 ıncı dakikada Pehlivanköylü Mustafayı bastıran Şerif, Pehlivanköylünün alttan kalkmak istediği zaman bir gafletten istifade ederek tek kaz kanadı ile adamakıllı açık düşürdü. Bu galibiyetlerden sonra, Hayrabolulu Süleyman 70 inci dakikada Bandırmah Hüseyini bastırdı. Şak kündesile dikti ve aşırdı. Fakat hakem heyeti, Hüseyinin kâfi derecede açılmadığuıı söyliyerek müsabakanın devamma karar verdi. Halk arasından ve pehlivanlardan bu karara itiraz edenler çok oldu. Filhakika bir başpehlivanhlc güreşinde kendisinden asgarî 40 kilo fazla olan rakibini o kadar dikmesi ve o derece çevirmesi teamül bakımmdan yeniklik için muteber addedilebilirdi. Hakem heyeti karannda ısrar ettiği için Hayrabolulu Süleymanla Bandırmah Kara Hüseyin tekrar kapıştılar ve 20,30 a kadar devam eden güreşlerinde bir netice alamadıklan için yanna bıraktılar. Yann başpehlivanlardan diğer yenişemiyen çift Necmi ile Ali Ahmed de başgüreşlere devam edeceklerdir. Başaltı güreşleri Başaltma 6 pehlivan çıktı ve şöyle eşlendiler: Manisah Abdullah Hayrabolulu Mustafa ile, Üsküblü Hüseyin Tosun, Hayrabolulu Hasanla, Izmitli Irfan Akan Bulgaristanh Ibrahimle. Irfan Akan iki dakikada Bulçaryah Ibrahimi künde ile yendi. Bu vesile ile şunu kaydedelim ki, Irfan Akan gittikçe baspehlivanlığa yaklaşan kıymetli bir delikanlımızdır. Havrabolulu Hasana, Hüseyin Tosun yarım saatte pes etti. Abdullah Ekerle rakibi, pasif güreşlerinden hakem kararile eşleri değişthildi. Bu suretle Irfan Akanla Hayrabolulu Mustafa, Abdullah Ekerle de Hayrabolulu Hasan tutuştular. Irfan Akanla Abdullah Eker bu son (P.aştarafı 1 inci hasımlarını da yendiklerinden ba?altı birinciliği ve ikinciliği için yarın (bugün) güreşeceklerdir. İrfanın burada gördüğum güreşJerine nazaran hatalanmadığı takdirde bu senenin Kırkpınar başaltı birinciliğini kazanacağını şimdiden söyliyebilirim. Başaltı güreşlerinin bu neticelerine göre de üçüncülük şimdiden anlaşılmıştır, Hayrebolulu Hasan üçüncü, Hayrebolulu Mustafa dördüncü, Kırklarelili Tosun beşinci, Bulgaryalı İbrahim 6 ncı olmuşlardır. Büyük orta Büyük orta güreşlerine 8 pehlivan çıkb ve şu tertibde güreşe başladıiar: Hayrebolulu Mehmed Atalay, Karamürselli Muzaffer Yıldınmla, Karamürselli Hüseyin Bostancı Adapazarlı Orhan Çakarla, Manisah ibrahim Çorlulu Yakub Servili ile, meşîvjr Kara A'ınin oğlu Bandırmah Hasan Elmas Avcı ile, bu çiftlerden istikbalın başpehlivanhğına, yapısı, ruhu ve güreşi itibarile hakikaten lâyüc görülen filiz delikanh Orhan Çakar ilk galibiyeti kazandı. Onun pesinden Manisah Ibrahimle Hayrebolulu Hasan eşlerku yenerek yannki (bugünkü) son güreşlere kaldılar. Küçük orta büyük boy İÇK1SİZ SAZ CAĞV OĞLÜ CİFTESAR4YLAR BAHÇESİNDE BU PAZAR gününden itibaren HER PAZAR saat 14 ten 20,30 a kadar Yegâne fasü okuyucumuz CAN AKŞIT'in iştirakile ve tanınmış saz üstadlarından müteşekkil K ÜME F A Ş L I ile birükte 6 güreşçi çıkü. İzmitli Burhan Gürkan Babaeskili Musa Serti yen di. Ahmed Topçu İhsan Yıldınmı, Babaesküi Küçük İbrahim Mehmed Durana pes ettirdi. İkinci devre Burhan Gürkanla Ahmed Topçu tutuştular. Kıymetli ve genc bir pehlivan olan Burhan Gürkan tecriibeli rakibini yenerek kendi sınıfuıın birinciliğini aldı Babaeskili Ahmed Topçu ikinci oldu. Kırklarelili Mehmed Duran da üçüncülükte kaldı. Küçük ortanın küçük boyu Mandırah Mehmed Gamsız, İzmlrli Mehmed Aliyi yendi Silivrüi Musa, Ceylân Elekleri mağlub etti. İstanbullu Şefik, Rifat Ertürkü yendi. Bu çiftler arasuıda tek olarak katılan Babaeskili Küçük İbrahim, ikinci devrede tutuşturuldu Küçük ortanın ikinci devresinde Mehmed Gamsız Silivrili Musayı, İbrahim de Şefik Gürseveri yendiler. Bu iki pehlivan yann birincüik için çarpışacaklardır. Destenin büyük boyu Yıldırım gibi güreşen Ali Yıldınmın ve Ahmed Filizin rakibleri arasuıda galibiyetle sıynhp çıkmalan bu iki delikanhyı sınıflarının birincilik ve ikinciliğine tamamile yaklaştırmış oldu. Destenin küçük boyn 57 kilonun GrekoRomen Türkive ikincisi Kemal Dcmirsüren bu atalar sporunda ilk defa kıspet giymia sayıldığı halde, yağ güreşlerinde tecriibeli ve çetin hasımlarla boğuşa boğusa ileride gitmektedir. Bu seneki Kırkpınarda gördüğümüz güreşlere ve güreşçilere nazaran Türkiye yağ pehlivanlığının sıklet merkezinin Rumeh'den Kocaeliye geçtiğini söyliyebiliriz. EŞREF ŞEFİK MUZEYYEN SENAR IŞIL Perihan Altındağ Sözeri AHMED ÜSTÜN MEFHARET YILDIRIM Hanende S a z S a s CELÂL TOKSES Ş E R E F Klarnet NECATİ TOKYAY Keman TAHSİN KARAKUŞ Haydar TATLIYAÎ Keman : Kadri ŞENÇALAR Cümbüş Bağlama üstadı Üstad Hasan Tahsin Darbuka : Ismail Şençalar Kanun A. Y U C E Okuyucu ŞEMSİ YASTIMAN HA R t K A Piyano llâveten saat 18 den 20,30 a kadar üstad sanatkâr R A Ş 1 D R I Z A Tiyatrosu, yirmi kişilik tam kadrosu ile ^^••Program tam 7 saat devam eder îstanbul Yapı Enstitüsü Satınalma Komisyonundan: Muhammen Cinsi Tuğla Kum Çakıl Miktarı 75000 adeci 150 M 80 M Fiatı Lıra kr. 55 00 Muhammen Tutarı Lira kr. 4125 00 1575 00 920 00 2495 00 İlk Teminatı Lira kr. 309 50 187 13 Saati 13,30 14,50 Ihale Sekli Ack 10 11 50 50 Açık Çıralı kereste Çırasız kereste 15 M 5 M 225 168 00 00 3375 00 S40 00 4215 00 316 13 39 15,00 15.45 Açık Acîk Kıreç 40 ton 31 00 Î240 00 Bakırköy küfecı taşı 20 M 85 00 1700 00 127 50 16,30 Açık 1 îstanbul Yapı Enstıtüsünün ihtiyacı olan inşaat malzemesınin cins, miktarı, muhammen bedeli ve ilk teminatı ile eksiltme saatleri yukarıda gösteriimişt r. Eksıltme 27 haziran 1930 şalı günü Cağaloğlunda Yüksek Okullar Saymanhğında yapılacaktır 2 İstekliler 2490 sayılı kanun hükümlerıne uygun vesaiki ıbraz edeceklerdir. 3 Ahnacak malzemenin şartîiamelerini görmek istiyenler adı geçen Saymanlığa başvurmaları ilân olunur. " (775Î) Demokrat Parti ocağının okutturacağı Mevlid D. P. Şehremini Bucak Başkanhâmdan: Demokrat Parti uğruna fedayı can edenleruı ruhuna ithaf Leo Hochstettcr bugün gidiyor edihnek üzere Şehremini İbrahim Uzakşarka tayın olunan Marshall plânı Turkaye Icra Komitesi Nejrıyat Burosu çavuş mahallesi Odabaşı camü şeriŞefi Leo Hochstetter diin Ankaradan finde bugün ögle namazını müteaşehrimize gelmiştir. Leo Hochtetter bukıb Mevlid okunacaktır. gün şehrımizden ayTilscaktır. Kartal Maltepesinde, Dragos dağının eteğinde ve Şümerbank fabrikasınm ittisahnde denize 80 metre cepheli ve deniz kenarı olup vapurların da yanasraa imkânı olan 10 dönümlük düz arazi FABRIKA KURUCULARINA \ Müracaat: îstanbul Bahçekapı 4 üncü Vakıf han kat 4, No. 22 E M L A K A C E N T A S I Telefon: 25760. VERGI M U K E L L E F L E R I N İ N • NAZARI DİKKATÎNE: Bunu size üç ş A to5 'U ffönderd/ efencftm ir şu ş/şelerden birini, P/ahse/' Çabuk olun, \jnrar/mas/ sçğuyacak! r Atos'un ilk sözü: «Şarab mı?» oldu. Muhasebe kurmak, ticarî defter kontrolu, bilânço ve mevzuatj kanuniye göre defter tanzimini arzu edenler Istanbul, Bahçekapı 4 üncü Vakıf han kat 4, No. 22. Not: Harcırah mukabUinde muvakkaten taşraya da gidılır. Ö Z G Ü R ' ün ATESBÖCEĞİNDE 1 Her gece temiz ve çabuk servis, serin bir salon ve yeni repertuarı ile Ozgürü bu yaz yahıız Ateşböceğinde dinliyebilirsiniz.^j Dartanyan duşmanlarını temizledikten sonra rahat bir nefes almıştı. Atos'un gönderdiği şarabı içmeye hazırlanırken onlan yâd etti. DİŞTABİBİ • BURHAN CEM Babıâli, Ankara caddesi No. 99. Telefon: 20778 I Tam bu sırada bir gürültü koptu: Silâhşorlar geliyorlardıl Çürikü yabancuıın geürdiği şarabı o göndermemiştil |