22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET 23 Nkan 1954» AMERIKA MEKTUBLARI Amerikada yeni bir Arslan Kumbaracı! Norveç vapuru k, nisan Burâd», TTerin E. Gün isimli bir muharrir ortaya çıktı. Amerikan Dış Basın Bürosuna, Tastfr gszetesini tern*}! ettJğini iddia ederek kaydolmnş. Sonra b»nıın aslı olmadığı meydana çıkıftca, bir kaç Franstz ve İsviçre gazeteleriui temsil ettiğîni iddia ederek bazı mektublar göstermiş. Bımlardan bazısı gene doğru çıkmamış. Bu sefer de Kanada gazetelerinin muhabiri geçinmi$. N«WYork Basın Dairesi usanmış, bu adamm büroya bir dsha geLmesinı mnetrrafler. İşi biraz da bizim Haberler Ofisimizde inceledim. O zaman Ahmed Şükrii Esm«r NewYork Ofisimizin Müdürüydü. O da bu Nerin Günü kovduğunu söyledi. Türk Ofisine gelir gider, malumat ve fotoğraf ahrmış. Kendisine emaneten verilen bu fotoğraflan götürür satarmı§! Bununla da talmamrş: Bir gazetenin pazar nüshasmda (galiba «This Week» de) Türkiye hakkmda yalan yanlış, bir yazı neşreüniş. Bunda, Türk kızlarının Amerikan snbaylanna bayıldıklarını, tstanbu'.da âşıkane maceralar cereyan ettiğîni hikâye ediyormuş. Bunun ifaerine Şükrü Esmer onu çağırıp neye böyle yaptığını sormuş ve Ofl simize bir daha uğramasını yasak etmiş. Ofisimiz, mevzuu bahis gazet«ye bir tekzib mektubu göndermiş v« gazete de, cevabi mektubunda öıürler dilemiş, o yazının kasden neşredihnedığirri, MeTin Gürrün Türkiye merruunda salâhiyettar bh kalem diye kendilerine tanıttınlmış, elduğunu anlatrnış., bundan böyle Türkiye hakkmda bir y»zı bwmadan, Ofisimiz* damşscajdannı 4vâdetmi|ler. =haberleri hâlâ için için yamyor I Bahar geldi. Bahçelerde ve kırlarda çiçekler açtı, fılzler sürdü, ağaçlar yaprak tuttu. Su ve kuş sesleri birbirinden tatlı. Toprak nerede ise gülecek. Bir yolcu gibi kapımıza gelse, kovardık. Denizleri ile, dağları ile, nehirlerı, ormanları ve gölleri ile bütün tabiate geldi. Bir tek ağaç olsa çiçeklerini yolalım, bir tek kuş olsa avlıyalım, çağlıyan, şakıyan, öten seslerin bir boğazı olsa elimizle sıkalım. Kucağına atılan, dizlerine tırmanan çocuklarını nasıl tersliyeceğıni bilmiyen sinir hastasına benziyoruz. Hepsi de ne kadar duygusuz şeyler... Çünkü mayıs ayında ne seçecekler, ne de seçılecekler. Biz köpürdükçe, öfkelendikçe, ya baş kasırâ ya kendimizi yedikçe, burnumuzdan soludukça tabiat rengine renk, sesıne ses, çiçeğine çiçek katıyor. Keşke bu seçım ocak ayı soğuklarında veya şubat fırtınalarında olsaydı... Hava durmaksızın bulansaydı, karanlık erken bassa, gündüzleri gökten karabulut eksik olmasaydı... Leylâğa mı sövsek, sarmaşığın üstüne kezzab mı döksek, en iyisi perdelerimizi sımsıkı kapayıp öçlerimizin, hırs!arımız:n, hasedlerimizin zindam içinde, mevsimlerı ve günleri mi unutsak... Ne yapsak ne etsek de baharın bizimle bir alayı andıran neıesinden, şevkinden kurtulsak... Yoklamada ah ben bir kazansam ah o bir kazanmasa, yüzde otuz veya yırmiye ah bir ben girsem ah bir o girmese, 14 mayısta ah bir ben seçilsem ah bir o seçilmese... Bir ahm altında bütün Divan edebiyatı inler, durur. Eski hattatların «hüve» leri gibi, bu birbirine geçme çifte ah, bir: ah ben biri ah siz, doya doya çekilebilmek için dev göğsü yetmez. Henüz ne kadar şarktayız. Aynlık kafadan gelse, bu bir fikir »avaşıdır, söyleriz, yazarız, inandırır, vs>a inanılmayız, bir akıl ve mantık karşılaşmasıdır, sürer gider. Fikir... O kimin umurunda? Yoklamada, veya yüzde otuzda yirmide düjünce, fikir denen şeyin başımızla hiç bir ilişiği kalmaz. Geçenlerde yüksekçe bir memur C.H.P. ye gider ve yüzde otuzlara sokulmasını ister. Mümkün olmadığını görünce he men D.P. ye gider ve yüzde yırmıye alınmasını diler. Kendisine: « Daha dün girdiğ:niz par tiye biraz hizmet etseniz...» derler. Bakın şu D.P. nin anlayışına! Yüksekçe memurun düşündüğü bu mu idi? Hemen emekliliğini istiyecektir. Millstvekili olunca, emekli maaşım tam alacaktır. Buna b:r de rr.illetvekilliii maa§:nı ekleylniz. En yukarı barem! Bir vatandaşın bu kadarcık derdini anlamamazlıktan gelen bir siyas! partiye bir de vatanın kaderini emanet edeeeks'niz. Şimdi bu memurun yerinde olunuz da ]ey lâğın çıçek açmasına, kuşun ötmes ne, suların çağlamasma k:zmayınız. Fakat belki de tekb;r getirerek Millet Partisinin kapı eş ğıni aşındırmıştır. S O H B E T L E R I f [HEM NALINA MIH1NA BAH AR Falih Rıfkı Atay yunlarmız, sayamadım ama, hemen hemen bir sürülük. 3 nün yemiş ağaçlarınız...» o devam ettikçe, köylü de hepsi :ç:n ayrı birer "Oh...i) çekerek yemcğıne devam edermiş. Yiyeceği kadar yemış ve torbasınm ağzını bağlarmş. Komşusu: « Tarkat, demiş...» Ne fakatı? Birdenbire ahırda bir duman... İnekleri kurtarmak :cin büyükler ko?uştular. Ahır • • "e '< tutuştuğu için zavallılar ineklerle beraber yandı. Ateş eve sannca, yalnız kaldıkları için ço cuklar da kurtulamadılar Koca ev beş dakikada alevler i^ir.de çöktü, gitti. Bütün yedikleri bağrına tıkanan köylü, acıdan kıvranarak: Bütün bunlar ne zaman o\du? d'.ye sorunca, komşusu: Sen torbanın ağzını bağladığın zaman! der. İjte, Mercümek Ahmedin rtedığ: gibi, ehâle münasib bir hikâyet!». Yoklamaya girsem, yüzde otuza veya yirmiye girsem, Meclise girsem... Üzüntü üstüne tizüntü. Bir arkadaş diyordu ki: « Eskiden ne kolaydı, parti lıderlerinin gözür.e gırdin mi, her şey olup biterdi!') Şimdi dehalkm gözüne girince her şey olup biter ama, bu «göze girme» meselesinde bir türlü şarklı ahlâkımızı değiştiremiyoruz. Çünkü asıl iş «Meclise girmek». Düşünüş ve inanışa dayanan her şeyi bir tarafa atarak, halk karşısında tebdılden tebdile geçıyoruz. Son irtica vakasına isimleri karışmış olanlan Atatürk mezarında duysa, bir daha ölür. Çünkü o yaşarken, irtica nümayışinin başında bulunanlardan çoğunua, kendi meclislerinde kendi davalannın Sn safını kapmak için bütün cemaati :tıp kaktıklarını görmüştür. O vakıt Atatürkün gözüne girmek için yapılması doğru olduğunu düşündüklerinin, şimdi tam aksini yapmakla halkın gözüne girileceğini zannetmişler. Zati her şey bir zannetrr.eğe bakıyor. Son üm dler halkın sağduyuauna kalmıştır. Bolşev k parolasını andırmasa «Türkiyenın bütün aydınları bir leşiniz,» derdim. Bir partide değil, inkılâbı lavunma prensıpinde b rleşiniz. Ondan sonra dile Tarsesnn tnristik seferleri münasebetÜe AttERIKAN •••' Yazan ••• Üç gun evvei yanmck suretile infilâk edön Norveç bandıralı Bcsphorus silepi dün de bütün gün için için ysnmıştır. Hâlâ inîilâ]{ vukuu muhtemel bulundtığnndan deniz vaertaları «Bosphorus. un cirarmdan geçmemektedirler. Öğrendiğimize göre geminin yanmakta olan an^barlarına kum doldurulacaktır. Eskişchir feiakctzedelerine İstanbuldan 432.657 lirah't yardını yapıldı Eskişehir sel fclâketme uğranıış vatsndaştora jardım etmes uzere b:r ay Nerin E. Gün'ün yazısına konan evvei Vali ve Belediye Başkar.ı Fahresim: Onun tarif ettiği pibi ' reddın Kenm Goka;.'in başkanlığında toplanan temsucUer tsraiından secılen kulakları küpeli Türk köylü«ü yaroım komıtesı va;ıfesınl bıtirerek ve kişedc ya«makh. feraceli hesablfrını kapamıstır. Türk kadmı NakCi cla.ak 286.44S lira 47 kuruş Z^raat Şinkasına teslım cdıknif v» çek skandal patlak vermiş: Taşralı bir Valilık tarafından Ar.kara Genel Yarzentfine bir dolandırıcı. Galata Köp dm Korr.itest feaşkanlığına gonderilrüsünün bilet gişelerinin imtiyazmı miştir. Ayrıca 26 Zlt lira Ankara. KlZ'.Uy rreTkezıne gonderılmiş ve 120 10.000 steTİine satmış! bin liralık ayni yardım doğruca EskiAnladmız ya! Nerin Gün. bizîm şehire gonderilmi;tir. Bu suretie îsianeski «tramvay satma», «Köprüyü fcul namına tesüm ecilen topyekun satma» hikâyelerinı modernleştir 432 657 lıra Gcnel Merkeı ve tsikşehir mi», sahiden olmuş bir zabıta vak'a Vatıliğine bildırılmıştır. Komıte çahşmasını bitirmiş olmakla sı gibi sürmeğe çabalıyor. btraber yarciımlarm arkası kesilmeHele filmlerin tesiri dehşetmiş mi?tir. Yardımîar Kızıiay vasıtasile Bir kovboy filmini seyreden bir se devam etrrektedir. Nerin Gün d»nilen adam ne milletten? Hakikaten Türk mü? Bu yoldakl söyl«ntil«r de pek çeşidîidir. Yerine göre Türk, yerine göre de Fransız veya Kanadalı geçinirmiş. Fakat işin doğrusu, anası Türk, babası İtalyanıruş; Türkiyede pek az bulunmuş, daha çok İtalya ve Fransada yasamış. şimdi de Amerikaya gelmiş ve bir Amerikab ile evlenmiş. Bir telefon sahtekârhğından mahkemeyj \erilmiş, BirBütün bu palavraîar muharririn leşmiş Milletler m\ıhabiri kartı samahud tekeHemeslle bi'mese ekslk yesindt cezasız kurtulmu». olurdu. Onun için Türk kadınlarıBu adamın geçen senedenberidir mn Amerikan subay ve erlerine sağda, solda ufak dergilerda Türki aşkı bahsine gelince pek şaşmaye hakkmda palavralar savurduğu dım. Yalnız bu sefer şekil biraz denu duyuyor, eksik malumat yüzün ğisik: Türk kadınları Amerikan erden bir türlü bunları bulup okuya kekleri hakkmda sukutu hayale uğmıyordum. Nihayet tWorld Digest» rami|lar: Onlardan dans, caz, kokmecmuasının şubat nüshasında, bi teyl beklerken, romantik ask. a> zimkinin lon yazısiU karfılaştım. ıçığı gezintileri filân tekliflerine Başlık: cBoğazda ana cadde»; imza° maruz kalıyorîarmış. Meselâ, iyi Nerin E. Gün; restm: Eski devirler bir Türk aile kızı, ftfikı Amerikalıdeki hamallan andırır, fakat kulağı nm evlenme tekllfine verdiği ceküpeli bir adam, arkaaında bir buz vabla onu pek •»firtrmş: <Bu bodolabı. nim üçüncü evlenmem olacak> deBu yazıyı basan mecmua, «Rea tni|. Amerikalı, hayretle: der's Digest» i andırır tipt«; fakat « Evvelki evlenmelerinlzde çoV yazılarmın çoğu Amerikan değU, tnu bedbaht oldunuzdu? Size ihadünya basırundan derlenmiş bira» net mi ettiler?» diye sormuf. »ansasyonel meyilli... Türk kızı cevaben: Nerin Gün, yazıya bir hikâye ile « Hayır, demi}, çok iyi çocukbaşhyor: Guya geçenlerde İstan lardı. Hem çok da severdim onlabuldaymış, bir büyük mağazadan n.. Fakat mecmualarda okudum, Bing Grosby'nin plâkîanru alıyor Amerikada sotyete kadınlaruun bir muş. tçeri bir Türk.köylüsü girmlş. çok kere evlenip boşanması moTarife dikkat edin: «Kulaklannda daymif. Ben de onun için iki defa alün paradan yapılma küpeler sal boşandım.» lanıyordu; yeleğl, alâimi semamn Yazı işte bu satırlarla bitiyor: bütün renklerini gSsteren işlerceBu kadar yalan düzen, bu kadar lerle süslüydü.» sahtekârhk karşısında ne denebiBu köylü müşteri, Şarki Anadolu dağlarından geliyormuş. Cebinden <Life> mecmuasından kesilme bir buz dolabı reklâmı çıkarmış, satıcıya göstermis ve hernen oracıkta bir tane satın a!mış. Parayı ödeyişi de acayib: Yere bağdaş kurmuş, oir deste banknotu öyle uzatmış. İşin acayibliği bu kadarla da kalmıyor: Köylünün köyünde elektrik yokmuş. Fakat buz dolabını, tütününü ve parasını içinde muhafaza etmek için alıyormuş. Şehrinin belediye reisi de alraış da içinde terliklerini saklıyormuş. Köylünün karısı «ben de bir tane isterim» demiş. Belediye reisinin kansını çatlatmak için. »irci dayanamamış, tabancasını çektiği gibi beyaz peTdedeki hayduda ateş etmiş! Kızlarımız ve kaâmiarrmız ise artistlerin nüshai saniyesi imişler. Gene f ecenlerde, Nerin Gün, tramvayda giderken, vatman, arabasmın caddenin en kalabalık yerinde durdurmuş, yolculaı kısmma girmiş, ve ellerinde gazete, hararetle münakaşa eden ıki yolcuya katılmış. Yolcular bu anî duruştan şikâyet etmemiş, bilâkis onlar da münakaşaya iştirak etmişler. Gün, siyasî bir hâdise münakaşa ediliyor sanmış: Rusyanın ülümatomu fi!ân gibi. Meğer mesele, Hedy Lamarr'la Lana Turnerin. bebeklerile birllkte gazetede çıkan resimlerine dairmiş! Am«ıikan yardım heyetl«ri başkanlan Gemliğe ghtiler Gemhk civarır.da yapîlacak olan hava tatMkatıntis hazır buhmmak tızcre Aırerıkan Askeri Yardım Heyeti Başkanı General Mc Brid«, Hava kısmı Başkanı Gl. Tate ve Bırınci Ordu Komutanı Orgeneral Asım Tınaztepe dün Gemlife gıtmlşlerdır. Dün gelen eski vatandaşlanmız Pasaport Kanunumm değiîmesi üzerine Amerikada bulunan eski Turk vatanda^ları bir Kr gelır.ektedirter Dun de İki Yunan uçağı ile 42 kişi gelmlstir. 38 i Amerikan tebaası dördü de Yunan tebaası olan turisfler memleketimizde 34 ay kalneaklardır. Eski vatandaşlanmız Tarafcya Konak ocline ır.rr.iîlerdir. Geçen hafta Içınde lirr.anımıza ecn«bi btndlralı 8 vapur ile 198 ton makine yağı, 169 ton zıraat âleti. 6S4 ton kâğıd. 5 tcn aluminvum, 63 ton ot tarağı, 21 ton deri. 295 ton kauçuk 403 ton kimyevî madde 76 ton oto lâ«tiği, 10 ton radyo, 320 ton demlryolıı malzemesi, 9 ton pık demiri, 23 ton sııt makinesi 12 ton çelik yay, 49 ton radyatoı. 205 ton boya. 72 ton tel. 215 ton demir saç, 38 ton boru ve 236 ton beton demtrl g«Imlştir. Yüzlerce telgraf, telefon ve mektuba cevab Refik Halid Karay'm O ç e n hafta gelen mallar NİLGÜN romanı çıktt. TÜRK PKINSESİ NEBİOĞLU YAYİNEVİ Millî Piyango buırün çekiiiyor MiUl Plyangomın 23 nisan çehillji bugün taat 13 te Ankarada yapılacaktır. tkramiye kazanan numaralar Ankara radyosıle bu gece 23 t« yayınlnUCcaktır. Bugün taat 13 ten sonra yurdumuzurı hiç bir tarafmda bu çekilişe aid bilet satışı yapılınıyacaktır. C Küçük Haberler J lir? Ne söylenebilir? Nasıl tashihe kalkışıîabilir? Meşhur hlkâye gibi, «neresini düzelteyim?» Millet olarak, talihimize bakın ki, Amerikan basını bizden hiç bahıetmez, bahsetti miydi de, böyle yazılar basar. Türkiyeyi eski biçimde anlatan yazılar bize ne* kadar zarar vermişse, bu biçim gögteren »ahte yazılar ds o kadar zarar veriyor. Bizi olduğumuz gibi gösteren yazılann çıkmayifi, üzerinde ciddiyetle durulması gereken bir meseledir. Bunun için, Amerikan zihmyetini anlamak, okuyucu alâkası olarak nâstrlerin kullandıkları kıstasları öğrenmek, buna göre yaa yazmak gerekir. Bu zaviyeden işe yana|ilmadıkça, Haberler Ofisinin bültenlerile V« buz dolabı, BeyoğTunda du daracık bir muhıt içinde kalmağa ran kağnıya yüklenmif, köylü «deh. mahkumuz. diyerek Şarkî Anadolu dağlarına Hulâsa mesele, daha ziyade Ameyo'lanmış. Nerin Günün İstanbulda şahld (!) rikan halkının psikolojisini belleolduğu bu hâdise. Amerikan malla mek ve ona göre hareket etmek rma karşı Türk halkının çılemcs noktasına dayanıyor. Oğuz TÜRKKAN düşkünlüğünü gösterirmis. Dükkânlara hangi Amerikan malı gelirse gelsin, radyodan daktiloya kadar, o anda kapılırnus. Hele son aylarda Turkler, tarihte görülmeÇocuk Haftası RECEB 5 PAZAR miş bir satınalma çılgınlığma kapıimışlar. Çocuk Kitablan Amerikan takliddllği Türkiyede O müthiş bir derecedeymiş. Anadolu' V. 6.09 13.12 17 01 19.57 21.36 run han;i küçük kasabasına giderseniz gidiniz, kendinizi Amerikanın ' " İ t " 10.13 8,05 12.00 1.40 küçük şehirlerinin birinde sanırmışsınız: Hani kovboy filmlerinde görülen tarzda, köjede bir «druyosŞöhreti derhal yayılacak olan tore», ötede bir bar ahşab bunga!ow'lar, caddelerde neon ışıklar. Uh... İstanbul »okaklannda artık seyyar satıcılar ve şişkebabcılar yok oîmus; onun yerine, her sokak başında Amerikan sucuk landviçi ve portakal suyu satan dükkânlar peydahlanmi}. En lcöje bucak meyhaneye bile gitsenlz viski ve cinden Memleketin en orijinal spor gazetesi vasfını kazanacaktır. başka içki bulamazmışsınız; hele 12 büyük sahife, 25 kuruş sazı hiç aramayın: Yerine Samba ve Rurnba geçmiş. Çıkaran: S U L H İ G A R A N tklndl it İ8TANBUL Oniversitesl Içttmaiyat Ens'itusu tarafından halk iç:r. tertıb edilen Icümaî S.yaset konferar.slarının yedmcisı salı gunu saat 1S.30 da Emın8nü Halke\Mide «Işçi Senaikalarının Mahiyet ve Vazifeleri» mevzuunda velilecektir •• OEÇEN hafta zarfında Tneırleket!* mize 10 ton karabıbcr ve 25 ton kakae ithal edılmıştır. it YALOVA Belediyestniıı yaptırdığı soğuk hava deposu ve buz fabrikası dün Istanbu] Vali ve Belediye Baskanı Gokayın :fliraktle ve torenle tşletmeye «çıbnıştır. • KIZILAY Derneği Galata bucak şubesinin yıllık rormal kcngresi 25 nisan salı günü saat 14 te bucak şubesınde yapılacaktır. • MALIYE Bakanı Ruştu Aksal Bursadan Yalovaya gelmistır Malıye Bakanı orada Bajbakanı zlyaret edecekttr. •• GENC sanatkârlarımızdan ressam * H?îid Çangamn kurduğu <'Çanga« modacvi dun sa»t 16.30 da meruimle a<;ılmıstır. Deferlı sanatkâr SırjseK .lerdekı Modaevmie hazıı'.adığı escrlerınden bir kısraını te=hır etmijtir. Davet edilen misafirlere bir kokteyl parti de venlraiştır. • KtBRIS Okullanndan Yetişenler Cemiyeti genel kunılu, «on toplantısında cemiyetin ismini rKıbrıs Turk Kultur ve Yardım Cemıyetlo olarak değlştirmiftir • ÜSKÜDAB M.that Pasa Kız Sanat Okulu oğretmerüerinden Muşerref Buğdivın hazırladıâı sergi Beyoşlundaki Olgunîaşma Estıtüsünde açıluııstır. Sergi ay sonur.a kadar devam edecektir. • KIZILAY Derneği Beyoğlu tlçe fUbesin n 1950 yıh geıı«l kurul olağan toplantısı 30/4 1950 pa7ar gunü saat 10 da Istiklâl cad. No. 65 te şube mer"ezır.dc ton a'iacs ktı. ar*us vapurn, İstanbul Tüc car Derneğinin hazırladığı Doğu Akdeniz turistik sediğiniz partiye giriniz. dilediği fcrmden döndü. Dernek Umumî niz nıeciisi kurunuz. Bızi dev Kâtibi Hamdi Başar arkadaşunu, letçe Dumlupınar zaferi, millet gazetecilere seyahat intıbalarından çe inkılâb kurtarmıştır. İnkılâ kısaca bahsetti. Bu ara4a Mısırla bın savunulması siyasî partiler olan ticaretimizin ehemmiyetine için baş disiplin olmazsa, dev işaret ederek «maalesef kâfi dereletçe de milletçe de kurtuluju cede ealışmadığjjnııı» söyledi. Muh muz yeniden tehlikeye girer. terem dostumun bn seyahate aid Türkiyenin nüfusu 480 milletve intıbalarını gazetelerde ve İstankilinden ibaret değildir. Geride bul Tiicear Derneğinin yayın vayirmi milyonun on dokuz mil sıtası olan Türkiye Dıtisad Mecyon dokuz yüz ellı ikisi vardır. muasında tafsilâtile ncşretmesini Vatan ayakta kaldıkça, bin tür bekleriz. lü meslek, alınterinin karşılığıBenim bujün bahsetmek istedinı verır. Pol.tıka bu meslekleı ğim, Tarsusun tam bir basarı ile den biri olmamalıdır. Politika, netkelenmiş olan bu turistik sefeDU mesleklerde kendilerini ta ridir. nıtanların, sevdirenlerin, kendiTaısus vapuru, 1947 de daha salerine inandıranların ortaklaşa tın ahndığı zaman. Devlet Denizbir hizmet yolıı olmalıdır. TOİİarı camiası içinde birbirinin kuBaharı neden gönlümüze ha ynsnnu kazanlar, bu geminin aleyram ediyoruz? Ç çekleri kokh hinde bulunmuşlardı. Bu 10,000 yalım. Kuşları dınliyeiim. Su tonluğa yakın koca gemiyi nerede ların seyrıne dalalım. Polıtıka işletecejiz? Han$i postalara vereda düşmek kalkmak, ne hayat, ce^iz? Bn hantal gemi işe yaramaz ne de şeref meselesidir. Politika demişler; hatta pişmiş aşa su da kaçınacağımız şey, büyük fe katmak için satın alınan altı lâket, düşmek değil, küçülmek, gemiden, yalnız motörlü üç gebağlanacağrmız şey, büyük bah mlyl alıkoynp, Ankara, Adatiyarlık, çıkmak değil, yüksel na ve Tarsusan geri verilmesini mek olmalıdır. teklif ctmişlcrdi. İşin garibi sonra1945 denberi ne kadar fâni a dan rootorlü gemilerde, uzun bir ramızdan çekildi, gitti, düşünü scferden gelir gelmez bir baknn nüz. B.r, bir daha, bir daha, ü yapılmadan acele tckrar sefere çıçüncü veya dördüncü seçimde Karılmaları yüzünden bazı ârızabugün kavga meydanında gör lar eıktığı zaman, bunların da adüklerinizin yüzde kaçı kala lcyhinde o zatlar gazetekre gizli caktır? Vatan kalsın, yeter. Ço veya açık bcyanat vermişierdi. cuklarımız ve gelecek nice neTarsusun da, büyük bir aksilik siller var. eseri olarak türbininde bir ârıza çıkmış, modern bir motör ve makine atolyesinın tedariki •islim NİŞ AN sonradan jelsin» dü.şünccsile geri bırakümış olduğundan bu bozulan TFVFİK VURDAKULun kerimesl türbin parçası Ansaldo tezgâhlarınZÜBEYDE YURDAKUL da tamir ettirilmişü. Bu arada geile Doktor ENVER KARANın o{lu minin ikinci ve üçüncü mevkileMÜNİR KARAN rinde tadiller yapılmış ve tamirden sonra rahatça Yih mil giden gemi, nijanlanmışlardır. ilk dcfa bu turistik «eferi yapıp Taraflara laıdetler dllerlz. geri dönmüştü. Bu seyahate iştirak eden kadın, erkek bütun yolcular, rnemnun olarak donmüslerdir; yalnız me^nul 1 \ıx gazetcci, gemi daha Izmire vaHayatta en büyük eervet sıh rır vfcrmaz İdareye bir telgrai çehattir. Nefis ve besleyici A R I k<>rel ycmeklerden »ikâyet ctmiş; bv.nu haher alıı yolcular bu haksız unlarile sjhhatinizi daima koruya ve yersiz şikâyeti bcp birden yatanlamıslardır. bjlırsiniz. Tarsusun bu sefcrinde bulunan yolculardan gbruştüklerim, ycmeklerden, gemi suvarisi ile diğer gemi zabitierinden ve miircttcbatından, kamara menıurunun raükcmmol surette idare ettiği «ervistcn ve ki,rrı;ırotlar n nezaket *e terbiyesindrn çok mcmnun olduklaıını RFNKLİ beyan ctmişler, boşle güzel, süratli. temiz ve muntazaro bir Türk vapurunun uğradığı yabancı limanlarda bıraktığı iyi tesirden takdir ve iftihar du\ dutlarını süykmişJUNE HAWER . lerdir. Boylece Batı ve Doğu AkMAC CALLİSTER deniz hatlarında çahşan Ankara, Istanbul. Adana ve muvakkaten bu hatlara tahsis edilen Trabzonla Siresun gibi, Tarsus da Türk ba>rağma ve deıüzciliğine Doğu Akdenizât i>i bir propaganda ve reklâm yapmıştır. T EN BÜYÜK ZENGİNLİK ATLAS Sinemasında AŞK YARIŞI NELEK Muvaffakıyetle devam ediyor. Sabırsızlıkla Beklenen Muazzam bir Spor Filmi HH BUGÜN B e y o ğ l u ŞARK ve BUGÜN t a t a n b u l Sinemasında ÇENBERÜTÂŞ San Fransisko JEANETTE MAC DONALD C L A B K G A B L E S P S N C E R T R A C Y Geçenlerde yoklamada kaybeden biri kendi partisinden çıkar, hemen karşı parti hesabma da hatibliğe koyulur. Yoklamada kazansaydı milletvekilı olmak için karşı partinin aleyhinde ne ler söylıyecekse, yoklamada kay bettiği içm bütün bunların hepsini dünkü partisinin aleyhine sayar, ddker. Hikâyeyi bilir mısiniz? Köylünün biri yolda giderken bir ağaç altma çekilerek öğle yemeğine hazırlanan bir başka köylü görür. Karnı da aç. Yanına gider, oturur. Yemeğe başlıyan yolcu, komşusuna kendi köyünden geçip geçmodiğ'ni sorar. « Dün orada idim,» der. Çoluğundan çocuğundan, çiftnden çubuğundan haber almak ister. Komşusu, bir yandan ağzı sulanarak, « Oooo... der, hig sormaym. Çoluk çocuk hepsi sıhhatte idi. Geçen yıl ekirler iyi olduğu için eve tamir de koy muşlar. İneğiniz üç olmuş. ,CT S i n e m a l a r ı n d a Stockholm Dünva GrekoRomen Güreş Şampiyonasının yerinde sesli olarak çekilen 3000 metrelik türkçe sözîü filmi Bu filrade çüresçiierimizin Emirgân kampındaki hazırlıkları, Hamivet Yüccse"îin kamptaki konseri, gidiş gelis sevabader ve STOCKHOI.M daki mü&abakaların bütün safhaları te«bh clilmıştir. lYerlerinizi ev\'elden tedarik ediniz. SESFILM Dikkat: Bugün Bu sene görülen yerli filmler arasında en üstün zaferi kazanan Prüf, Halide Edip Adıvann Ölmez escrinden fÜT.e çekilen ÂTEŞTEN 6ÖMLEK H LM I C Sir.emasmda ikinci zafer haftasında da eşsiz bir • • rağbet ve tehacüme rr.azhar olmaktadır. Çünkü: Ateşten Gömlek, İstiklâl Savaşımmn bir şahamet ve kahramanlık destanını sunan, millî irade ve millet askınm nelere kadir olduğunu eösteren bir sinemacıîık şaheserini canlandırrr.sktadır. gEGE POSTASi'nda şu eserleri okumaya başhyacaksınız; Kadın değil, âfef! Roman ve edebiyat hayatrmızın en muazzam hâdisesi Yazan: RECAİ SANAY (maak SARAY Kifabevi I ? | s 4.18 8 22 I Yeni Amrıi'.can usulü 6 aylık LÂLE İ K t N C t SİNEMASI H A F T A KALE FÎLM İzmir Beledive Baskanlığından: 1 Belediyemiz İtfaiye teşkilâtı için iki aded erat ve teçhizat otopt>mpu. itfaiye Müdürlüğdııdeki keçif ve şartlaşmaları gereğince ve kapalı zarflı eksiltme suretile satın almacaktır. Her ikisinin muhammen bedeli 68.000 «altmış sekiz bin> lira ve geçici teminatı 4650 liradır. İşin ihalesi 26'5'1950 cuma günü saat 15 tedir. İsteklilerin 2490 sayılı kanunun tarifatı dairesinde hazırhyacakları teklif mektublarını ihale günü en geç saat 14 e kadar Encümen Başkanlığma vermeleri ve posta ile gönderilecek teklif mektublannın postada gecikmesinin nazarı ıtibara ahnmıyacağı ilân olunur. 2 Belediyemiz İtfaiye teşkilâtı için iki aded itfaiye tipi arazöz alınması işi İtfaiye Müdürlüğündeki keşif ve şartlaşması gereğince kapalı zarflı eksiltmeye konulmuştur. Her iki arazözün muhammen bedeli 80.000 «seksen bin» lira ve geçici teminatı 5250 liradır. İşin ihalesi 26/5/950 cuma günü saat 15 tedir. İsteklilerin 2490 sayılı kanunun tarifatı dairesinde hazırhyacakları teklif mektublarını ihale günü en geç saat 14 e kadar Encümen Başkanlığma vermeleri ve posta ile gönderilecek teklif mektublannın postada gecikmesinin nazarı itibara alınmıyacağı ilân olunur. (4573) @ Kurdderelinin Paris güreşlerinden en heyecanlı bir «afha SPOR ALEMi Tficcar Terri SALÂHADî>tK KARAKAŞLI Mahmudpaşa Kapalıçarşı kapısı yanında No. 18. Soğuk Permenant Kurddereli, Bulgar başpehlivanı Petrofa niçin ve nasıl yenildi? Tazan: TEVFİK PARS PİREMEHMETOĞLU Hürriyeti S eçe n Türk Kadını! Merak ve heyecanla okuyacağınız ve içyüzünü bütün tafsilâtı ile kendi ağzından dinliyeceğiniz hâdise. Yazan: B. ÇINAR Ve.. tfşa eden idam olunur! Bu pazar «GECE POST VSI» gazetcsinden Rİmayı unutma\ınız. m Türkiyede en eski otomobil 56 senelikmiş. Daha eski olanlar veya Amerikan malı olmıyanlar hurdaya çıkanhrmış. Amerikan gazete ve mecmualarında neşredilen makale ve reklâmlar Türkler için Allah kelâmı sayılırmıs. Faka". biz asıl Amerikalılann kötü taraflarını taklide merakhynuşız. Gangseterler öyie ccjrlrr.ış ki, Türk hükumeti ne yapacağını şaşırmış. Hele Amerikan tipi dolandıncılık pek revacdaymş. Geçenlerde Türk rrahkemelerinde pek aoklı bir Garantili olarak Salonumuzda yapılmaktadır. Merinos kumafindan, AYDA10 LİRA TAKSİTLE birinct sınıf işçilik HÜSNÜ SÜSLER Beşiktaş Tramvay Caddesi 45 Ismarlama Elbise 135 Liradır. f .TURAL ••i öksürüğü keser. TABİI VE HAKİKÎ KARLSBAD TÜZU • Orijinal ambalâjda gelmiş ve Eczanelere tevzi edihniştir. Tarsus. 28 nisanda ikinci bir turistik sefer vaparak Hajfaya gidecektir. Dundükten sonra da. 17 mayısta Amerikaya bir hasret kavusturan scferi yaparak eski vatandaslanmızı getirecek; hu seyahatten avdettc. iki ay sonra tekrar Amerikaya gidecektir. Boylece hiç bir işo \ aramıvacagı iddia rdilcn Tarsus. Devlet Denizyollan dış hallarını idare eden gene ve değerli zabn himmetile hem mcnılektte bir ha>li döviz temin cdecek, btm de Amerikada Türk bayrağuıa ve denizciliğine i^i bir propagmda yapmıs olacaktır. Bu münasehetle aklıma gelen bazı noktalar hakkmda bir kaç dilekte ve tavsiyede bulunacağım; 1 Ecnebi yolcu vapurlarında ve bizim yataklı vagonlarda, yolcu lar a küçük tuvalet sabunlan verirler. Devlet Denizyollan gemilerinde. her nedense, bu ciheti ihmal t edilmekte ve kamara memurları, Tarsusun son seferinde olduğu gibi, gemiye verilen adi beyaz sabunlardan bir miktar tasarruf ederek kamaralara koymaktadırlar. Devlet Denizyollan idaresi, kendi markasile süslü küçük tuvalet sabunlan yaptırıp bunları kamaralara ve tnvaletlere koydurmalıdır. Yataklı Vagonlar İdaresinin yaptığıru Devlet Deuizyolları neden yapmasm ? 2 Devlet Denizyollan tdaresi, Tekel' Genel müdürlüğü ile anIaşıp kendi gemilerinde satılmak üzere, iyi bir tütünden hususî sigaralar imal ettinneli ve bunlann paketlerine en güzel vapurlannın . fotograflarını ve kendi forsunun resmini koydurtmalıdır. Bu, İdare için iyi bir reklâm olur. 3 Geçenlerde limanımıza gelen ve eski vatandaşrmız E\Tenidis'in malı olan Atlantic turist vapurunda geminin güzel basılmış kartpostıllan vardı. Devlet Denizyoüarı İdaresi, yeni vapurlarımn kartpostallannı yaptınp her seferde kamaralara bir kaçar tane koydurmalıdır. Daha fazla kartpostal istiyenlere de, bunlan maiiyet fiatına satabilir. Bu da ,güzel bir reklâmdır. 4 Atlantic vapurunda. yolcuIara ve ziyaretçilere, UstUnde firmanın forsu bulunan küçük ve zarif ceb kibri^leri dağıtılıyordu. Amerikada .lıattâ A\Tupada bu ceb kibritlcri en iyi bir reklâm vasıtasulır. Amerikan ntelİTİndc ve diğer ba?ı mücssest'ierde bunlar parasız n'arak ver'lir. Tii'üncü dükkânlaıi. fazlaca sigara ve sigar alanlara bı;nlardan birer tane ikram e^erler. BİTİm ' : ; ] İdaresi sayın dos Aıkası Sa. 5. Sü 8 de
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle