18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 Şubat 1950 CTMHTRIYET BlR DAKlKA Basfaraft 7 ind sahifede beri fasılasız devam eden kann kalınlığı 2 metreyi geçmıştir. İlçenın etrafla irtibatt kesilmiştır. Isı sıfınn aitında 40,5 derecedir. Lice 2 (a.a.) Şimdiye kadar görülmemiş bir kıs hükum sürmektedir. Yağmakta olan karın kahnlığı dört metredır. Licenin en yakın köylerile dahi irtıbat temin edilememektedır. Lice Kulp arasındaki posta bes gündenberi yola çıkamanuşt'r. Kurtlar kasaba içine kadaı" girmektedirler. Bütün evlerin kapıları kardan kapanmış olduğundan herkes evlerinin balkon ve pencerelerinden fokağa çıkabilmektedir Devamlı vağıstan kasaba içinde odun VP kbmür sıkıntısı hissedil»nektedir. Tokatta kızaklar başladı Başmdkaleden devam Tokat 2 (a.a.1 Devamh kar ve lan hazırladığımız bir sırada, tcptıpi dolayısile Çamlıbel geçid verkili nçakların tedariki işini de mediimrlcn Sıvas Tokat ve Tokatehemmiyetle takib etmck lâzımdır. Nıksarla Erbaa Lâdik şoseleri Bu tepkili ucaklari, bize ya askeri motorlu vasıtalara tamamen kapan yardım olarak Amerikalılar veremıştır. Çamlıbel geçıdinin kapalı cl cek, yahud da İngHiz firmalarından masından Sıvas Artova ve Artovasatın alacağız. Hcr iki şık da hayli Turhal tren seferlcri normal işleyeuzıın zaman ister. Amerık ın askeri memektcHir. Turhal Tokat yolu yardımindan bizim istedİKİmiz şcyaçıkfır. 10 gündenberi oostadan mab leri alabilmek icin ne kadar zaman lum bulunan Tokat, Nıksar, Erbaa geçtiğini, bu işle meşsul olanlar postalarının kızakla tevzine çalışılgibi. mektub sahilıi muhterem Hamaktadır. va komutanı da bilir. Sjimal AtlanKaradcnizde tipi tik Paktı imzalanalı nerdeyse bir Trabzon 2 (a.a.) Bir hafta sene olacağı halde, Amerikanın fasıladan sonra ıki gündenberi Batı Avrupa devlctlerine yapacağı devamh surette kar yağmaktaBajtara/ı 1 inci sahifede silâh yardımı, yanılmiyorsam. hâlâ dır. Yen'den yağan karın kalınSozcü dığer taraftan, Birleşik fi'lcn başlamış değildir. Baslanıı; lığı şchirde ellı santımi, cıvaı Amerika'nın tekrar hava köprusü olsaydı. nıükemmcl propagandacı koylerde ıse ıkı metreyi bulmuşkurmaya hazır olduğunu, fakat olan Amerikalılar, bunu dunyaya tur. şimdıkı halde böyle bir hareketin yayarlardı. Senelerdenberi görülmemiş bu zarurî olmadığım. söylemiş, BerlinDost Amerikalılar, şimdiye kadar kıştan süru sahıbleri büyuk ende iaşe durumunun endişe verici bize vermediklcri tepkili uçakları dışe duymaktadır. Denızde fırtımahiyette olmadığını, kâfi derece pene vennek istemodikleri takdirna olmamakla beraber tıpıden de yiyecek VÎ yakacak stoku bu de, bunların bir miktarını İnçiliz vapur sefcrleri tamamile aksalunduğunu ilâve eylemiştir. firmalarına ısmarlamamız kat'i bir mıştır. Sah günü İstanbuldan zaruret halinde kendini göstermekirelmcsi beklenerg İzmir vapuru tedir. Muhtac olduğumuz bazı sive 12 gündenberi Ankaradan lâh ve malzeme nevilcri Amerikada posta gelmemıştır. joksa ve>a var da Amerika verKurdlar indi Bn^nraft 1 inet sahifede nıck istcmezse. bunları tedarik etGöle 2 (a.a.) İlçemizde kar miyecek miyiz? Amerikan jardı tpdırlar. Bu *r<>da B'lediye. bazı fasılalarla devam etmektedır Baştarafı 1 inci sahifede 'nemleketierinde ucuza mından evvel, hattâ daha «;onra. Avrupa Karın tazyikından bir evın çatısı lanna çarptırılmıslardır. bazı ihti.\arlarımızı nasıl kendi pa maledilmckte olan bina inşaatına çokmüş, insanca zayıat olmamışBulsar Haber ajansmın iddiaları• ««>nuuHiııılllllinilini||l|||IHmiUIIIIIIIIİIIII!llllllll(lll ıı »ıı ramızla tedarik cdijorsak gcne öy aid plân ve malzeme nümune!e:i tır. Yolların kapalı olmasından na '.ore ssnıklar uçlu oldukların: getirtmiştir. Bilhassa Finlandijale > aparağız. kabul etmişler ve arfedılmelerini posta haftada bir defa geleb 1d?n ertirtilmış olan tahtalar. piâsİngiliz u<;ak fabrikaları kcndi istemişlerdır. A\TII ajansm iddiasımekted'r. Çardaklı koyünde bır tik veya prese edilmlş malzeme, na gore bunlar fasist bir tcşkılâta hava ordulan ve doııannnlaıilc f.!âka uyandırmıştır. Bu malzeme kurt, evın bacasından içeri gıredaha evvclce baışka valıancı devmensub buîunu^orlar ve komunıst rek ıki kışiyi ısırmış, etraftan ile bır binanın netre karesini 50 «Anavatan cephesinin» prestıjinı letlerden aldıkları «.mari^lcri >eyetışenler tarafından öldürül Başîarafa 1 inci sahifede Ankara 2 (Telefonla) Komplo tistirmekle mc^iiulHurler. Onun lirava maletmek imkânı olacaktır. düşürmeğe çalı«ı\orlarmış. müştür. ız notasmı da geri gönderen Sov ihbarı yüzunden tevkif edılmiş oirin buRun İnsili? u<;ak finnalarına 3u suretle iki odilı bir binavı 2500 Borçka 2 (a a.) Yılbaşın •et elçismin kaba hareketi sıyasî lan Mıllet Partisinden Fuad Arna ^ipari; versck. cn a/, bir >ıl sonra. îiraya çıkarmak imkân dahiline danberı il bölgesindeki yollar çevrelerde sinirli bir hava yaratmış ve Osman Bolukbasının ce^aevinuçakları teslim alabiliıi^. Binaena gırecektir. Sonra bu evlerin kurulkardan kapalı bulunmaktadır. İl ır. Bu sabah ikinci davete icabet den çıkar çıkmaz sebeb oldukları loyh hir yanılan mc\danları. mey ması gayet kolavdır. Bir dülger bir çemizde ikı ilâ dort metre kar eden Bogomolov'a, Dış İşleri Ba hâdise, Demokrat Parti teçkilâtınkurabılmektedir. dan bükım rlrmnnlaıını ha/trlıia evi başlıbaşına vardır Kar yağışı devam etmek kanhğında şifahî olarak Fransız no da umumî bir infial uyandırmıştı. lım: ittc >i>ndan da Amerikalı dost Halbuki şehrimizde bir bina inşatedır. Vahşi hayvanlar kasabaya ası tekrarlanmıştır. Bu infiali belirten yüzlerce telgraf Bajfarnfı 1 inci sahıtcde larımız. tepkili uçak \cimfmekte atının metre karosi 120 lıraya çıkkadar sokulmaktadır. genel merkeze EÖnderilmışti. BunFransız Dış İşleri Bakanı, Moskomakta ve bir çok müskülâtla karHükumct konağına giren kurd ları neşreden Zafer gazetesi aley hszırlanan esasların Gcnel İdare ısrar ettiklcri takdirde. İngi'İ7. firvanın bu hareketinin iki memleket Kurulunca letkiKine yakında baş malarına. hic olmazsa bir talim vc şılaşılmaktadır B J komisyonların Kalan 2 (HususH Pazar gü arasındaki münasebetlerde çok va hine Fuad Arna ile Osman Boluk lanacaktır. " I terlmc hirliâi teskil cdcbilccek tetkikleri nctice«inde çok faytlalı nündenberi yağan kar. ılçede 75 him neticel«r meydana getireceğini basının açtıkları hakaret davası ou Diğer taraftan veni Secim Kanun ' k»d»r. tepkili uçak «mml.j.lm.. essslar tesbit edıl'îcek ve bilhassa gün neticelenmiştir. santımetre yükselmiştır. Soğuk söylemiştir. t.s.r.sın.n görusülmes.ne Mecliste , Aksi takdirde at var mcvdan j o k . gumrük muafiyeti temin edildiği tan ilçeye inen bır kurd hukuKararda, tecavuzün Demokrat takdirde her isteven vatandaşa bir Sovyet elçisi Bogomolov, Fransız »mc\dan var ps'artesi gunu ba^lanacağından. Ge si)7Ünıırevirmek lâzunat \ok» SCKmet konağına gırmış, odalar kaliııe jrcleccktir. ev temini imkân dahiline eirecekDış İşleri Bakanlığında 6 dakika kal Partıli vatandaşlar muhitmde genı= palı olduğundan. korıdorlardo nel İdare Kurulunun devamh ola Millî mudafaamırın lıcr ssha^ında tir. Belediye yeniden Milli Emlâkmıştır. Kısa bir müddet sonra da bir heyecan ve teessur uyandırma^ı dolaçtıktan sonra dışarı fırlamışrak toplar.masıns ltızum gorıilmuş at vc me^danın berabeıcc ve aynı İngiltere ile Amerikanm Fransa bü tabii görülmekte ve tecavuzün deıin ten 300,000 metreiik arazi devraltır. Bu esnada dışanda bulunan tur. Bu sebebledir kı, Genel Kuru zamanda hazırlannıası !âzım gcldiük elçileri Dı? İşleri Bakanlığına akisler yapacak ve hususıle halkın maktadır. Bu arazi de bu işe tahbir orman memuru, kurdun oralun Ankarada bulunmıyan üyeleri, ğini fo\lpmeğe hacct gormem. gitmişler ve bu meseleyi görüşmüş millî terbiye ve ahlâk duyguları üsıs edilecektir. Yakında umumi bir da da bır sey bulamıyarak çıkzerinde tesir edecek mahiyette ol telgrafla şehrimize çağırıldılar. Gelerdir. Millî müdafaa işleri savsaklama toplantı yapılacaktır. tıktan sonra uzaklaştığını görnel İdare Kurulunun D. P. Meclis duğu belirtilmektedir. ğa eclmcz. Fi tarihinde fol yok. Londradaki Fransız elçisi de t n müştür. Basın hürrıyetınin şeref ve Grupu ile birlikte yapacağı toplan \ umurta yok» diye bir hariciyc imkânlar gözönünde tuhılunca. giliz Dış İşleri Bakanlığına gidersk Şchrimizde tılarda tasarının müzakeresinde nazırınıızın suzııne inanmıştık da Türkiye vazi>etinde bulunan devSovyeÜerin tanıma kararını görüş haysıyet aleyhınde ıstımal ediparti goıuşünun ifade ve müdafaası harb tehlikosi mevcud olmadığım Şehrimizde evvelkı eün açan letlerin, tedafui bir hava stratejisi muştür. Romadan gelmekte olan İn lemiyeceğı bed'hî olmakla berahava dün yeniden bozmuştur. gihz Dış İşleri Bakanı Bevın'in Pa ber, hâdıselenn reaksiyonların; yolunda kararlar alınacak müza sanmıştık; fakat kısa bir müddet takibine mecbur olduğu Kolavca Sühunet derecesi birdenbıre sı riste Hindiçini meselesi efkâr^ı kerelerin seyri takib edılecektir. Minra. nc yumurta. ne de kumcs anlaşılır. Bovle bir stratejinm tatüzerinde ve realıtelerı umumi fırın altında 2 5 a kadar düşmüs. duracağı ve Fransız devlet adamları nakletmek hususunda haız olkalmıştı. Balkan haıhi sualarında bikı da ancak tepkili av uçaklarile Amman Orta Elçisi akşam üzeri hafıf haf'f yağan ile temaslarda bulunacağı bildiril duğu serbestıye de işaret edilda, siyasî ve stratejik bir baskınla mümkun olabilir. Bu kudretli «ilâkar, kuvvetli bır şimal rüzgânle mektedir. başlıyan yıldırım harbi iıenuz mo hı. kahraman Hava Ordumuzun mektedir. merkeze nakledildi don yapmıştır. Bu yüzden soda olmuş değildi. eline biran evvel vermek kesin bir f Siyasî yorumculara göre, FranMahkeme Zafer gazetesi meAnkıra 2 (Tel" onla) Amman kaklar kavgan bir hal almış ve sız hükumetinin Sovyet büyük el sullerı hakkında beraet kararı orta eîcimiz Refik Pasin merkeze Hava harbinin bugünkii hayatî zarurettir; bir valan borcudur. gece otomobil ve otobüs seferler çisi Bogomolov"un geri çağırılması vermiştir. ' nakledilmiştir. eheınmijeti ve mevcud şartlarla ABİDİN DAVER sekteve uğılamıştır. nı istemesi muhtemeldir. BogomoAlâkadar makamlardan aldığı ov'un, Fransız notasım almaktan PROF. NİMBUSİJN MACERALARI: mız malumata söre, kar bugün imtina etmesi, milletlerarası müde devam cdcçpktır. nasebetlerde en hakaretâmiz bir hareket olarak gösterilmektedir. Verem Savaşı Derneğine Bunun, Moskovanın emrile yapıldığı aşıkârdır. bir teberru Siyasî çevreler, Sovyetlerin mil" Ankara 2 (a.a ) Sağlık ve İptlerarası diplomasi munasebetleri Sosyal Yardım Bakanlığından karıştırmağa çşılıştıklan belırtilb'Mınlmiştir: mektedir. Eskışeh:r tüccarlannd?n MehÇekoslovakya ve Kuzey Kore med Yazıcı adındakı vatandasın Rusyayı taklid ettiler şehrin en işlek yerınde ve 150 Çekoslovakya ile Kuzey Kore bın lıra değerınde olan dukkân hükumetleri Rusyayı ve apartımamnı Eskışehır Verem komünist Savaş Derneğine bağışladığı Ba taklid etmişler ve Ho Chi Mınh idaresini tammışlardır. kanhğımıza bıldırılmıştır. Yurdda şiddetli Ozalp hâdisesinin dün bir kış hüküm yapılan duruşması siirüyor Batfarafı 1 inci sahifede devam olunmuştur. Mahkeme heyeti. Korgeneral Kurtcebe Noyanın baskanhğmda. üye Orgeneral Zeki Doğan ve durusma yargıcı Osman Cevdet Erkuttan teşkil edilmiştir. Oturum açılınca yargıç, Oreeneral Hakk: Akoğuzla, Oramiral Mehmed Ali Ülgen hakkmda geçen duruşmada vaki olan redde müteallik sebeb lerin incelenip, bunlarm varid görülmediğinden talebin reddedildiğini ve bunun için duruşmaya eski heyetin devam edeceğini bildırerek oturuma ara vermiştir. İkinci oturumda başkan Orgeneral Hakkı Akoğuzla, üye Oramiral Meh med Ali Üleen yerlerini almışlardır. Bundan sonra sanıklarla vekillerine mahkemece verılen görevsizlik kararını. askerî yargıtayın bozmasına karşı bir dıyecekleri olup olmadığı sorulmuştur. Emekli Orgeneral Mus afa Muğlalı, Tumgeneral Rasım Saltuğ, Albay Şükrü Tüter, yüzbaşı Vahdet Yüzgeç ve yedek teğmenlerden Bilâl Bali ile Necdet Bilgez, askeri yargıtayın bozma kararma uyulmasını tale'o etmişlerdir. Müdahil vekillerinden Osman Şev ki Çıcekdağ ise, mahkeme tarafından verilen görevsizlik kararı askerî yargıtayca bozulurken, hukukî ve kanunî sebeblere dayanılmadığını. davanın askerî hizmetle asla slâkası bulunmadığını. bunun için mahkemenin ük kararmda ısrar etmesini söylemiştir. Verilen ara kararmda, dava konusu olan hâdisenin mahiyeti ve kanun durumu karşısında askeri yargıtay birinci ceza dairesince ileri BÜrülen bozma sebeblerinin tamamile varid olduğu ve davan'n haddi zatında. askerî adliyeye aid bulunduğu ifade edilmiştir. Bunu müteakıb yargıç taraflara tevsii tahkıkat hakkında bir stekleri olup olmadığım sormuştur. Sanık vekillerinden Cavid Oral, dosyadaki evrakın asıllarmın celbini ve eski Genelkurmay Başkanlarından Mareşal Fevzi Çakmakla, Orgeneral Kâzım Orbayın o zamanki Milli Savunma Bakanı General Ali Rıza Artunkalın, İç İşleri Bakanı Hılm: Uranın ve Adalet Bakanı Ah Rıza Türelın müdafaa şahıdı olarak dınlenmelerını ıstemıştır. Tümgeneral Rasım Saltuk dj tevsu tahkıkat için bazı taleblerde bulunmuş, müdahıl vekılı Osman Şevkı Çiçekdağ ise, hâdıse ile ilg.li eski Van Valisi Hamid Onatla. Özalp Kaymakamı ve dığer bazı idari âmırler hakkında, halen yapılmakta olan tahkıkat safhasının sorulmasını, isimleri yazdırılan şahidlerin dinlenilmesine lüzum olmadığım ve görevsizlik kararı alımrken tahliye edılen sanıkların tekraı tevkif edilmelerine karar ittihazını ıstemıştır. Savcı, Şerif Budak, görevsizlik kararı verihrken. sanıklarla vekıllerinin tevsii tahkıkat iç'n bir talebleri olmadığım bıldirdıklerı halde, şımdi bunu yeniden teklif etmenin kanuna aykırı olacağını, bu arada yeniden şahıd dınletılmesıni de zaid addettığini söylemiştir. Oturuma öğleden sonra toplanmak ve bu hususta bır karar alınmak üzere son verilmiştır. Öğleden sonraki cclse Öğleden sonra saat 14 30 da duruşmaya tekrar başlanmıştır. Mahkeme, tevs:i tahkıkat hakkındaki talebleri reddettiğın! bildirmiş ve esas hakkındakı ıddiasını serdetmesi için savcı Şerıf Budaka söz verılmiştır. Savcı, tanıkların ıfadeleri ve delıllerin tetkıkı neticesinde vardığı kanaati ifade etmiştir. 33 vatandasın mahkeme kararı olmadan öldürülmesine emir verd'klerini sabit gören savcı emekli Orgeneral Mustafa Muğlalı, Tümgeneral Rasım Saltuk. Albay Şükru Tuterın olum cezasına mahkumiyetlerıni istemiş, d'ğer sanıklardan yedek Teğmen Bilâl Bali ve Necdet Bilgezle, hâdisede esasen ilgisi görülmiyen Yüzbaşı Vahdet Yüzgeçin beraetlerine karar verılmesını istemiştir. Bu duruşmada Mustafa Muğlalı, Rasim Saltuk ve Şükrü Tüterin tevkiflerine de karar verilmiştır. Vakıt gecıktiğınden tevkif muamelesinin yarın yapılacağı anlasılmıştır. Basfaraft 1 inci sahifede sıkı bir beynelmilel konrrolun kurulmasıdır. Fakat şimdiye kadar bu yoldaki sarfedilen gayretler boşa gitmiştir. Amerika Cumhuriyet Partisinin dış politika lideri Vandenberg dün verdiği bir demecde, bütün atom silâhlan güvenli bir şekilde kanun dışı edildiği takdirde Birleşik Amerikanın Hidrojen bom bası imaline son vereceğini Birleşmis Milletlere bildirilmesini söylemişti. Mr. Truman, bu demece temasla bu husus için ayrı bir müracaatte bulunmağa lüzum olmadığım söylemiştir. Mr. Truman, en sıkı teftişlere tâbi milletlerarası kontrola taraftarlıgını daha önce bir kaç defa bildirmişti. Senatör John Bricker, bomba imali kararınm Rus hattı hareketinde bir değısiklik yapmıyacagını tahmin ettiğini söylemiş ve «Ruslar bildıkleri gibi hareket etmektedirler» demiştir. Atom bombası imalâtçıları Hidroj«n bomb^sırun 1951 de hazır olacağını soylemişlerdır. 1949 yazında tekâmül ettirilmiş bulunan uranium bombasının infilâk tecrübelerine sahne olan Eniwetok gibi Pasifık adasında Hidrojen bombası tecrübeierinin yapılacağı ianılmaktadır^ Hidrojen bombası Çat orada, çat burada... Grev daavsı ciddî bir safhaya giriyor Bastaraft 1 inci sahifede bulunduğu ilâve edilmektedir. Muhalefet çevreleri bütun gayretlere ragmen işçilerm ou ovuna gclmiyecek'.eri kanaatındedır. Demokrat Parti mahfillerinde işçilerin bu siyasete alet edilmpsi ayrıca teessurle kavdedilmsktedir. İstanbulda mitinge müsaade edilmcdi Bazı nesriyatı protesto etmek maksadıle İşçi Sendikalar Birliği tarafından yarın Beyazıd meydanında vapılması kararlaştınlan ve gazeteierle ilân edilmiş bulunan mitingın yapılması Vilâyetçe menedilmiştir. Bu hususta Vali ve Belediye Başkanı Fahreddin Kerim Gökay bir muharrirımize şunları söylemiştir: « Her hangi miting daima siyasî bir şekle inkılâb edebilir. Halbuki kanun sendikaları siyasetle L'ğ raşmaktan menettiği için her hangı bir suretle siyaii bir renk alması imkân d?hilinde bulunan bu toplantıyı sendikaların menfaati bakımmdan mahzurlu gördüm ve kendilerine müsaade vermedim.» Esad Çağanın demcci D.P. il idare kurulu baskanı Esad Çağa, dün bir arkadaşımızı yazıhanesın4e kabul ederek sorulan muhtelıf sualleri ccvablandırmıştır. Esad Çağa. il kongresinin 17 ıi6anda yapılacağını beyan ederek grev mevzuunda şunları 'öylemiştir: « Iytanbul nefsınde 80 bın ışçiyi toplayan bir şehrimızdır. İstanbulu, Turkıyenin en buyük ışci şehri oarak kabul edersek hata etmemiş oluruz .Bu itibarla teşkilâtımızın işçi meselelerile yakından ilgılenmesi kadar tabii bir şey olamaz. Programımızn işçilere taalluk eden kısmı malumdur. Biz icçilerimizin serbestce toplanma hürriycti ve grev hakkıyla techız rdılmesini pren^ip olarak kabul etmiş bir partiyiz. Grev, bazı kımselerın iddıa ettikleri gıbı ne kozmopolıt lıberalızmin b.r artığıdır ve ne de komünst tahrıkâtına zemin teşkıl edebılecek bır mahiyeti haızdır. Bugün bütün dünyanın ıç nde bulunduğu iktisadî devrede ışçı, emeğinden başka bir dayanağı olmıyan bir kımsed'r Bu vazıyeti bakımından istıhsal vasıtalarını elınde bulunduran IÎ veren karşısında ışçı. ıktsadea zayıf durumdadır. Bır mukavelede taraflardan bırısı zayıf, dığerı kuvvetli olduğu takdirde serbest bır irade beyanından bahsedılsmez ve bu gibı hallerde daıma bır ıstismar karşısında kalırız. İşte bu ıstısmara mâni olmak ve ışçıyı ışveren karşısında onunla müsavi bır duruma koymak için ışçılerın serbest sendikalar kurmak ve iş mukavelelerının kol lektif olarak münhasıran sendıkalarca yapılmasını sağlamak ve nıhayet bu sendikalara grev ılân etmek hakkının tanınması zarundır. Grev, boylece bir hak mahıyetınde kanunlarımızda yer aldığı takdirde her hakta olduğu gıbı. bunun istimalimn de bazj eşkâl ve şera.te bağlanması ıcab edecektır. Görülüyor ki bız grev sılâhını bazılarının zannettığı gıbi tecavüzi değ 1, fakat tedafüî bır sılâh olarak mütalea etmekteyiz. Türk işçisinin anlayış ve aklı selımırii yakinen tanıdığımız için onun grev istemediğ. yolundakı iddıalara inanmıyoruz. Çalışma Bakanlığına ve dığer muhtelif makamata işçinin grev istemedıği hakkında çekılen telgrafların bır tertib eseri olduğuna kaniız. Son söz olarak şunu belırtmek ısterım ki, İş Kanununda mevcud tahkim sistemi bugün işçınm hukukunu korumaktan çok uzak tır. Aynı zamanda en büyük ışvcren olan devletin hakem rolünde bıtaraf kalabıleceğıni akîı sel m kolay kolay kabul edemez. îşçıve grev hakkı tanındığı takdirde konumuzda "lokavt» (Lockaut) unda yer alması kadar tabiî bir şey olamaz. Esasen bucün de ismen memnu olan «lokavt" başka şekilde mevcuddur » Ameleye çorba eni Vali v : Belediye Reisi Dr. Fahrcddin Kerimin jer j e r çarsı pazarları dolasarak insafın hududu dışında mal satan esnafı jola getirmek bususundaki mesaisinden hoşnuduz. Ümid edelim ki; bu joldaki gajretler harb ve darlık jıllarında çok kar etmeye alısmıs ve haramın tadını tarmış kimseleri makul kar haddine kanaat ettirsin. Bu boyle oladursun, bu sene İstanbula mutaddan fazla yağmış olan karın cadde ve sokakiarı ne hale getirdiğini bildiğimiz irin bilhassa temizlik servislerinin bu karları kal dırmaktaki gayretlerini de övmemck kabil değildr. Bunu ;aparkfn Beledije azasının kendini methetmesi gibi bir duruma düsmuş olmama rağmen bu fakir amelenin ge^e gündüz kar. soğuk demeden çahşmakta oluşları beni bu satırları yazmağa adeta zorla se\ketti. tstanbul gibi. cadde ve jollarırın tulii 16 kilometrevi bulan bir dağınık şehirde kar kaldırma servislerinin nihayet ana caddelerde ancak faaliyet gösterebilmesini kâfi gorerek van ve arka sokakların belki hâlâ karla kapalı oluşunu bu servisin kadrosundaki darlığa ve vasıtalarının eksikliğine yormak insaf icabıdır. İstanbul şehri her zaman bu çesid bir kışla karşılaşmadıği için kar makineleri ve ekipleri yoktur ve bunların daimi surette kadroya alınması şchre bir hayli mali külfet yükler. Halbuki şehrin iradı, maalesef, bütün hizmetlerini karşılayabilmekten çok uzaktır. Gün gelir, Belediye müstakil olur. kendi vergilerini ve iradlarını kendisi tayin ve tevsi ederse o zaman bu hizmetlerin lâyıkile görühnesi imkânlart ha<ıl olur. Şundilik eldeki para\a gore ancak bu kadarla iktifa zarureti vardır . Bu satırlan yazarken bir nokta üzerine Belediye Reisimizin dikkat nararıııı çekme.vi lüzumlu bııldum. GUnün en namüsaid saatlerinde ve mevsimin en soğuk, yağışlı ve dondurucu günlerinde kar ve çepel içinde çalıştırılan bu amelenin barılarında eldi\en ve yağmurluk mev cud iken bazılarının elleri rıplak ve ayakları pek de sağlam olmıyan ve şüphesiz içeriye su bırakan kundtıraların içinde idi. Bundan başka da saatlerce çalışan bu amele\e sıcak bîı1 şey verildiğini de görmedim. Şimdi de ajnı sekilde midir bilmiyorum Lâkin bir kaç sene evvel bu gibi işlerde çalıştırılan tra*ivay amelesine hemen orada sıcak çay veya corba gibi ısıhcı şejler verilmekte. ayaklaruıa da lâstik çİ7meler gijdirilmekte idi. Gönül istiyor ki, bilhassa bir doktorun reis'ik ettigi muessesenin, en ağir şartlar altında çalışan amelesi bu soğuk günlerde, çalıştığı yerde birer sıcak çay içebilsin ve ayakları içinde yuzdükleri sulu karın tesirinden korunsun. Çünkü bu zavallılarm zaten hajli fakir olan gida ihtijacları \e bünye mukavemetleri. böyle zamanda onları hastalıktan korujamaz ve belki de sıhhatlerinin ehenimiyetll nishette bozulmaMna yol açar. Gahba kendine bir program yapmış, yerinde durduğu yok. Yürü ya kulum, dolaşıp duruyor. Dtin Halıcıoğlunda, bugun Kasımpaşada, yartn Eyübde, öbürgün bilmem nerede. Levend Valimizden bahsettiğimi anlamışsmızdır. Bazı bankalar semt semt şehri dolaşan otobüslerde mSeyyar bankalar» usulünü tııttular. Anlaşılan bizimki de «Spyyar Vali» oluyor. Bir de merkezde oturam mı arasak?! D. N. Hava Ordumuzun beklediği siiâh Amerikanın Rusyaya ihtarı Filibe Konsolosluğumuza bomba koyanSar Her istiyen ev sahibi olabilecek Işsiz doktorlar artmağa başladı Fransız • Rus gergin Zafer gazefesi mesulliği artıyor leri beraef ettiler D.P. seçim beyannamesi hazırlandı Boffaratı I inci sahifede nüfusumuza nisbetle fazla buJunmamaoina rağmen, doktorlann büyük şehirlerde yerleşip toplanmaları doktor işsizliğinin bas göstermesine sebeb olmaktadır. Alâkalılar. simsar kullanmamn bu işsizlikten ileri g.eldığini söylemektedirler. Bakanlık, veniden aldığı biı kararla büyük şehirlerdeki H yerlerinin ber bırinde ayn doktor bulundurmak yoluna gidecek, bu suretle bır kısım işsiz doktorlara i | acılması imkânını verecektir. İlgililer Tıb fakultesine alınan öğrenci sayısının tahdid edılmesi mevzuunda da Br'kanlığın bir tasarı hazırlamakta olduSu nokta» üzerinde duımaktadırlar. Diğer taraftan, Istanbul, İzmir ve Ankaradaki hastanelerde uzun müddet calışan doktorlann uç yılhk bir Anadolu hızmetme tâbı tutulmaları ve yerlerine Anadoluda çalışan doktorlann ıhtısaslannı tekemmül ettirDenizden gecip de derede boğiılmek için setirilmclcri bahis konumıyalım. Bir se>jar cip. şehrin muh sudur Bakanhğın bu hususta bir telif yerlerinde kar içinde ve soli=te hazırladığı da ilâve edilmekğukta çahsmakta olan ameleye zatedir man zaman çay gibi. çorba ciVi sıcak sey dağıtırsa hem ga?re*leri artar, hem sıhhatleri korunmuş olur. «Redhouse» yeniden B. FET,EK basıldı «CUMHURIYET» in edebî romanı: 3 3 l'azan: Concordia Merrel Duan, bir müddetteöberi, onu endişe ile seyrechvordu. Birdenbıre. purüzsüz ve âmırane sesile: Ayağa kalkn' Tabanınızı duvara vurun, emrini verdi. Genc kadın, bu emre, mihanikî sekilde itsat etti, fakat bu beden hareketi. tirtır titremesins mâni olsmadı. Aşırı bir yorffunluk duydu. başı donerek oturmağa m'cbur oldu. Doktor da ayağa kalktı, alelâcele ceketini çıkardı, ona uzattı. Ja Teşekkür ederim, zahmet etmeyin .. Boyle çok ıyıyim, diye itiraz etti. Münakaşayı bırakın... Bunu derhal giyin. Jacqueline'de mukavemet kudreti kalmamıştı; doktorun kalın ceketine sarmdı. Çok aeçmeden, vücudü bir parça ısındı, birar rahatladı. Duan, sessizce yerine oturdu. Biraz sonra. saatini çıkarıp baktı; Sekiz olmuş, dedi. Çık:p bakayım, hava nasıl. Dehlize doğru yürüdü, methali hkayan taşı kaldırdı, gb'zdeH kayboldu. Çeviıen: HAMDI VAROĞLL Biraz sonra dönüp geldi. Sis daha koyulaşmış. diye haber verdı. Tahmin ederim. üstelik. gece de olmustur. değil mi? Evet; ama elde fener olunca, gece karanlığında mukemmel yol vürünebilir. Lâkin şu dakikada, kuvvetli bir deniz feneri bile sısi delemez. Demek ki beklemekten başka çaremiz yok. Oeketimi giyince biraz ısındınız mı bari? Evet. teşekkür ederim. Bu cevab, Duan'ı tatmin etmemiş gibi göründü. Jackie, dedi. doğruyu söylemiyorsunuz. Hâlâ üşüyorsunuz. Aynı zamanda elini uzattı. ceketin çok uzun gelen yeni icinde. Jacqueline'in kaybolan elini aradı. Jac<lueline, dişlerinin birbirıne carpmasma mâni olamadan. yavaş sesle: Çok iyiyim emin olun. dedi. Duan yakla=mıs. kareınm cllerini bulabilmışti: vokladı Bu eller. nem li ve buz gibi soğuktu. Tibedığinızi niçin bana soyle mediniz? Jac<lueline, üzerine doğru eğilen doktoru uzaklasürmağa çahşarak: Çok iyiyim... Bırakm beni! dedi. Uyuşan kollan, artık onun ıradesile hareket etmiyordu... Gözlerinin onunde her şey fırıl fırıl dönüyordu. Bır elini, mihaniki bir hareketle yukan kaldırdı, fort sapkasını geri itti. parmaklarını saçlarının arasmdan geçirdi. Sonra, bayıldı. Ayıldığı zaman. Duan'ı hayal meyal farketti. Termosun ağzını dudaklarına yaklaştırıyordu. Kaynar kaynar çaydan. bir iki yudum içti. Bir kaç dakika sonra bir ferahlık duydu. Doğruldu, ellerini. şiddetle uğusturduktan sonra avuçları içinde mahpus tutan Duan'ın ellerini, öfke ile itti. Doktor, Jacqucline'in yüzüne endişe ile bakarak: İyice ısmdınız mı? diye sordu. Evet .. Ismdım... Uzülmeyin... Alelâde bir ürpertiden ibaretti. Fakat vaziyet, bu sözlerini yalanlıyordu. Jac<lueline öyle halsizdi ki, her kelimeyi guçlukle telâffuz edebiliyordu. Doktor bir karar verdi. Sırtmı kayaya yasladı, JacQueline'e sokuldu, kolunu vücudürıe doladı. onu sımsıkı kendine çekti. Genc kadın, henüz iriraz edecek kadar kendine malikti. Bu ne cür'et? Bırakın beni!. Yanımdan çekilin. diye çıkıştı. Duan, onu büsbutun sıkı tuttu, kımıldayamryacak halde kıskıvrak yakaladı, haşin fakat muhabbetli bir sesle; Haydi bakayım, münasebetsizliğe lüzum yok, dedi. Sızi ısıtmağa gayret edeceğim. Jac<lueline doktoru öteye itmek için boşuboşuna bir sürü daha gayreüer etti; sonra, mukavemeti gevşedi. Ufak®tefek ve zayıf olduğunu idrak etti, kendisini koruyan kuvvetli kollara vücudunü bıraktı. Başı doktorun omzuna düştü. sesinde bir çocuk ahengile. sızlandı: Uşüyorum, Ronald... Basım dönüyor. Duan, endişesini gizledi, cevab verdi: Bana sokulun. JacOueline, hararetim size de geçer. Jacqueline, o anda öyle bir teselli ve himaye ıhtiyacında idi ki, onun dışında hiç bir duygusundan eser kalmadı. Bu erkekle arasında mevcud soğukluğu unutmuştu; kinlerıni unutmuş, Frida'nın uyandırdığı şuphelerı unutmuştu! Beyninde bir tek mefhum yaşıyordu. Derece derece vücudunü kap lıyan muthiş soğu*. yerini, sokulduğu göğsün yakıcı temasına terketmişti. Bu değışikbğin gerçekleşmesi hayli uzun sürdü ve başlangıcda, doktor hayli endişeye kapıldı. Jac<lucline'in teneffusü intizamsızdı, vucudü, zaman zaman. hıçkırıklarla sarsılıyordu. Fakat, biraz sonra. genc taduun kalbiaın aüşı normal olduğunu gördü, yüreği rahatladı. Jacqueline'in alnına dökülen kâkülleri yukan itti, elini alnma değdirdi. Ateşi olmadığım gördü. Bu soğuk alma, her halde hafif geçecek, şiddetli bir nazle ile ve bir parça vücud ağrısile kalacaktı. Doktorun tahminleri gerçekleşti. Bir saat sonra, Jacqueline, üstüste bir kaç defa içini çekti, Duan'ın kolları arasına rahatça yerleşti, bir çocuk gibi gönül rahathğı ile. sakin bir uykuya daldı. Ote yandan, doktor da. tam bir hareketsızlik içinde idi. Gozlerini, göğsüne yayılan, elektrik fenerinin ışığı altında parlakhkları daha da artan bakır rengi saç yığmına dikmişti. Genc kadının derin bir uykuya daldığım görünce, bir kolunu onun başı altından çekti, du\ arda duran elektrik fenerini yakalamağa muvafiak oldu. Düğmesini basıp söndürdü, feneri cebine koydu. Pilın ne kadar dayanacağını iyice bilmediği için, ihtiyac hasıl olduğu zaman ışıktan mahrum kalmak tehlikesine uğramak istemiyordu. Karanhkta, karısını beklemeğe deva.Ttı etti. Jacqueline uzunca müddet uyuyabilirse, rütubetli soğuğun en tehlikeli neticeleri kat'î surette bertaraf edılmiş olacaktl. Saatler geçiyordu. Doktor, artık endişe kalmadığından, yavaş yavaş hayata yeniden doğar gibi olan bu nefîs kadını kolları arasında tuttukça, nokîansız bir Londra 2 (B. B. C. nin E3£d*d muhabiri bildırivor) Irak hukunıeti istifa etmistır. Bunun en mühim sebebi memleketın karsıla^tıgı malî buhrandır. Diğer taraftan Muzahim Paçacınm Mısırda vaptığı konuşmalar muvaffakıyetle neticelenmemiş ve PU juzden Cevlet Eyyubî kabinesı istifa etmek zorunda kalmıştır. Çimdiki halde Irak parlamentosunda İttihad parBatı Almanya • Türkiye risile istiklâl partısi hükum sürmektedir. Ekseriyet İttihad partiticareti sini deateklemektedir ve bu parti Frankfurt 2 (A.P.) Batı Al Nuri Said Paşanın başkanhğı altınmanya aralık 1949 da, ıhracatırun dadır. Yeni kabinenin bu iki par« tıye dayanacağı zannedümektedir. hemen ikı misli ithalât yapmıştır. Bu arada Türkiyeye 2,184,000 dolar kıymetinde ihracat yapümış ve P ^ KİTAPLAR • Türkiyeden 5,694,000 dolarlık ithaAYL1K DERGİ lât yapılmıştır. Huameddin Bozok. H Âli Ediz. Reşad Enis, Şahabeddin Giimriik Muhafdza BaşmüdürEyıiboğlu, E Naci Gokşen. lüğünün açıklaması Avni însel. Yaşar Nâbi, CevGunıruk Muhafaza Baîtnudurlui^ınden det Perin. Hamdi Varğolu. evvelkı gun clciıgımız bır mekrubu Ilk sayısı 200 den fazla kitaneşrederken son cumlede «durum bu şekilde ^asluh \e tasrıh edUraektedır» bın takdim, tenkid, ve örnekşeklinde bir hata olmuftur. Cumle lerile çıktı. saadet tadıyordu. Büyuk bir iümad 'hâdısenın acıkl^maj,a gore vukua gelPıatı her yerde 20 kuruş. la yaslandığı goğsün temasından medıgını tashıh ederız * şekhnde olaAdres: P K. 634, İstanbul. Jacqueline'in duyduğu yürek ra caktır. hatlığı, yavaş yavaş ona da siray«t etti, biraz sonra o da, genc kadınınki kadar tath bir uykuya daldı. Or m manda, gece bastırınca, yollarım saşıran iki çocuk gıbı. birbirlerine yaslanmıslar, uyuyorlardı. İlk nüshası 1885 te vayınlanan ingilizce tüıkçe Redhouse» adb lugatin, son 12 sene zarfında yeniden hazırlanarak basılmasj münasebetile dün İstanbul Amerikan Haberler bürosunda saat 17 de bir toplantı yapılmıştır. Toplantıda Amerikan başkonsolosu ve Vali Doktor Fahreddin Kerim Gokay tarafından birer konu?ma yapılmıştır. Irakta kabine buhram Yeni Kitablar Dısanda. sis. dağlann tepelerınden iniyor. derece derece. vadiyi kaplıyor, dış âleme heyulâi bir man zara veriyordu. XI Duan, ansızın, Jacqueline'in kım'ldadığını hissetti. Bir saniye içinde, tamamile uyandı, genc kadınm, henüz uyku sersemi, başını kaldırdığını gördü. Bir kolu ile onu tutmağa devam ederek toparlandı. kayalık cidara yaslandı. Mağarantn kapıs:ndan, bir ışık huzmesi süzülüyor, zemini aydmlatıyordu. Doktor, bu ışığı görünce. bir gün evvelki sisin dağıldığına hükmetti. Elektrik fenerini yakü, tekrar başlarmın ustüne bıraktı. Bütün vücudü uyuşmuştu, fakat Jacijueline uyanmadan vaziyetini değiştirmeğe cesaret edemiyordu. Biraz sonra, genc kadın, tıpkı yatağında yatıvormuî gibi gerin^i Sonra. hakikati ktsmen kavradı. etrafına hayretle baktı. , (Arkası var) SULTAN A Yazan: HALÛK Y. ŞEHSUVAROCLU Bu escrde Osmanlı İmparatorluğunun, Tanzimattan sonra düstuğu sijasi hataları, Mithat Paşanın ve yeni Osmanlıların Meşrutiyet iJânı yohınHaki gajretlerini, Abdulârizin ölümunü, Mithat Pasa ve ikinci Abdülhamidin Kanunu Esasî mevzttundaki mücadelelerini en >eni vesikalara gore vazılmış bulacakstnız, Resimlidir. Fiatı 250 kurus. ŞİMDİ ve DAİMA Çine ve Çinlilera dair yazdığı roman ve hikâyelerile Amerikada ve bütün dünyada büjük bir şohret kazanan ve Nobel raükafatını alan Pearl Buckun en yeni bir eserinin Bay Hikmet Hikâ.y tarafından turkçeye çevTİlmiş nüshasıdır, Fiatı 15* kuru.s. 3 iincü fasikülö çıkmıştrr. Haklki blnbir gece hikâyelerinin 5* inci gecssine kadar tercümesi tamamlanmıs oluyor. Üç fasikul 400 sahifedir. Bu cildle kıs gecelerinin 50 gecesini tiyatro ve sinemadan daha tatlı ve zevkli olarak odanızda geçirmis olacaksınız. Gayet meraklı ve heyecanlı bir eserdir. I inci fasikül 125, II nci fasikül 130, ITİ üncü fasikul 125 ktıru? ki cem'an 400 kurustur. BİNBİR GECE HİKÂYELERİ Hilmi Kitabevi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle