Katalog

CUMHURÎYBT Aralık 1950 ALENÎ TEŞEKKÜR Beden Terbiyes! islerinde tereke taksimi devmi Burhan Felek Beden Terbiyesi ve ona bağlı spor kım çıkanldığma göre kadrosu federasyonları bir «tereke taksimi» biteviye değişen bir takımın bedevresi yaşıyorlar. Günlerinın sa raber çalışmasına da ünkân yok yılı olmasından dolayı bir kısım Yalnız bir şey göze çarpıyor: mensublar başlarının çaresine düşBizim mağlubiyetler hep haksız, müşken bir kısım federasyonlaı hep talihsiz, kabahat hep başkalaakla sığmıyacak kombinezon cam rının.. Bizim hiç bir kusurumuz bazlıklarile, zaten şirazesiz ve peyok. Mısırda rakiblerimiz çok sert rişan halde bulunan bazı spor kol oynadığı için yenilmişiz. Insaf.. iki lannın şöhretini, spor meraklılan yıldızımızı sahadan atan olimpinın âsabıru hırpalamaya çalışıyor yad dövüşü, ve meşhur Atina hâlar. disesindenberi bizim oyunun sert Beden Terbiyesi Umum Müdür ve kıncı olduğu hakkmdaki şöhlüğünün artık manen bir mevcudi reti son Fransız maçînın akabinda yeti kalmadığı sıralarda, en kesif Fransız oyuncuları da gizlemediler. beynelmilel spor temaslan yapmaOyun hakkında mütaleası sorulan ya teşebbüs edenleri hayretle kar üç oyuncu da: Şilamamak ve bunları ancak bir Sakatlanmadığımıza çok şü«tereke taksimi» psikozuna benzet kür! diyorlar. memek elden gelmiyor. Tasavvur Artık bize sertlikten şikâyet yaediniz. kışır mı? O bizim «tekei» imiz alBirisi Ankarada Mısır millî ta tında bir hünerdir. kımüe, diğeri Telâviv'de Israil Böylece futbol âlemimizde iyi millî takımıle iki maçı bir günde tertiblenmemiş bir «sefer» havası tertibliyen Futbol Federasyonu bu eserken, güreş dünya şampiyonlaBon derece hatalı işin cevabıru rını aynı hafta içinde üç defa gübiı türlü verememişken, biri millî, reştirdik. Bu tertıbimizde de bizim biri temsilî iki Israil maçı ile, biri şampiyonları mindere güç belâ geEİ Mısırda, Mısır millî takımile, tirebildik. Bunlardan en zorlusu diğeri Ankarada Fransız takımile müsabakadan bir gün evvel bir iki maç olmak üzere bir rjaftada doktor raporile müsabakadan kaçdört beynelmilel müsabaka kabul tı. Federasyonun gazetelerde çıkan ederek aynı hatayı katmerli şe ilânına göre, rapor tarihinden sonkilde tekrarlamakta bir beis gör ra federasyondan, bilmem ne nam müyor; çünkü artık kimseye karşı ile para da almışken... Şimdi hermesul değildir, giderayak bir kaç kes bekliyor. Bakalım federasyon beynelmilel temas tezgâhlamakta ne karar veremiyecek diye! «arar da yoktur. Bir türlü sakalımızı üç, dört güÇok lâübali gidiyoruz. Şimdi yap reşçinin elinden kurtaramıyoruz bklannın ve yapmadıklannın ken Halbuki beride ne ümidli elemandi kendine mvıhasebesile meşgul lar var! olduğunu tahmin ettiğimiz idaresb Bu yetmiyormuş gibi, aynı hafta bir umum müdür tarafından tayin Yunanlı boksörlerle olan müsaba•dilmi} olmaktan başka hiç bir sa kalarda bir yabancı hakeme yapılâhiyeti olmıyanlar, böyle bir haflan hakaret Ankarada Fransız rnatada dört beynelmilel maç alarak çmdan sonra Fransız takımma karaynı güne düşen iki en mühimmini şı gösterilen fena tezahürlerle bırkaybetmelerini ne ile ve hangi za likte tekrar spor terbiyemizi tanruret ve mazeretle izah edebile zim vazifesini bize yani matbuata cekler? vüklüyor Biz ise bu hâdiselerı kuNeden bu maçlann hepsi bu haf îuçka gibi örtüyor ve bu taşkınlık taya sıkıştınldı? ve külhanbeyliliğin genışîemesinc Bu federasyonun ve umum mü ve gelişmesine vol açıyoruz. dürlüğün bir takvimi yok mudur? Beden Terbiyesi Umum MüdürBizim futbol cehdimizin hacmi lüğünün bünyesindeki sakatlık ve hakkında bir fikri yok mudur? Ve her zaman tekrarladığımız, konnihayet manevî de olsa yanlışlık trolsuzluk o hale gelmiştir ki; yalar, fena tertibler, hazırhksızlıklar pılan bir sürü hataların hesabııu yüzünden uğradığırmz mağlubiyet kimse kimseden soramamakta ve lerin bir mesuliyetı yok mudur? devlet hazinesınden bu işlere hâlâ Bu hâdiselere karşı: kucak kucak paralar sarfedilmekte, Kâh: bir takım erkân seyahatlere git Sporda mutlaka kazanmak mekte, misafirler kabul etmekte, yoktur. yeni yeni angajmanlarla, yeni seKâh: yahat imkânları hazırlamaktadır. Takımımız bu maçı kazanmab Sayın Millî Eğitim Bakanından bir idi, talihsizlik.. gibi sözlerle hep ricamız var: Son üç dört sene zarkendimizi temize çıkarmaktan baş fında memleket dışına giden takım ka yapacak kalmadı mı? lanmızdaki gporcuların ve onlann Kım etti sana bu kân teklif? bajındaki idarecilerin lsimlerini ve Israil maçlan varken, Mısır millî bunlar» sarfedilen paralann bir listemasının, Mısır milll teması günö teainl neşrerUrseler de teşkilâttan de Fransızlarla olan, maçın kabu muntazam aylık aldıklan halde alü, su götürmez bir hatadır. Böyle matörlük iddiasında bulunan idabir hatayı serbest seçimli bir ferecilerle gedikli ıporcuların behederasyon yapsaydı, çoktan devri rinin bize kaç* mal olduğunu millirdi, esasen bizim takım, takım o let öğrense!. yunu çıkaramamaktadır. Çünkü Böyle bir §«yin ympılması zaten beraber çalışmıyorlar. Üeride tem amato'rlerden teşkil eIsraile başka, Telâviv'e bafka, dllmesi muhakkak olan teçkilât için Mısıra başka, Fransaya başka ta lüzumlu bir malumat olacakbr. MUAMMER KARACA OPERETİ >Wf( TERKOS EVLENİYOR Her Cumartesi ve Pazar saat 15 te matine Suare 20,30 da Gişe sabah saat 10 dan itibaren açıktır. TEL: 43134 Sevgill aile büyüğümüz babamız MAZHAB HASAN GÜRDİL'in aramızdan ebediyen ayrılması dolayısile, hastalığı esnasında her türlü alâka ve kardeşüği gosteren Çukurova Ithalât, İhracat T. A'. O. müessıs, mudur ve mesai arkadaşlarına, kendisini son daklkaya kadar yalnız bırakmıyan sayın Dr. Ahmed Rasim Onata. cenaze merasimlne ıştirak eden çelenk gönderen başta Kabataş Erkek Lisesi müdür, öğretmen ve öğrencileri olmak üzere bütün akraba ,dost ve tüccar arkadaşlarına acımızı paylaşan telefon telgraf ve mektubla taziyede bulunan b'.luraum dostlarımıza ayrı ayrı teşekküre kederimiz dolayısile inikân bulamadığımızdan sayın gazetenizin bu husustaki delâletini rlca ederiz. Eşi: Kevter Gurdtl, Kardefi: Resmiye Ozgüler, Kızlart: Handan Bcraganlı, Vildan Gurdil, Damadı: Haydar Boraganh RADYO f Bugünkü Program İSTANBUL 12.57 Açılış ve programlar 13 00 Haberler 13 15 Radyo salon orkestrası konserl 13.45 Şarkılar; okuyan: Lütfl Güneri: çalanlar: Emir Kemal, Yorgo Bacanos, Ercumend Batanay 14 20 Guney Amerikadan melodiler (Pl ) 14.45 Programlar ve jarkılar (Pl.) 15.00 Kapanıs. Gaspard Mejhur C A SS A D 0 Vijolonsel Üstadı ^ * ^ ^ * " * ^ 18 Aralık 950 Pazartesi günü saat 21 de j SARAY Sinemasında bir RESİTAL verecektır. Programda: İstanbulda ilk defa olarak CHOPIN'in son şaheseri: SONATE en SOL MİNEURE Op. 65. Biletler gisede satılmaktadır. KON TTYA Kadıköy H  L E ' d e Bugün • 2 fevkalâde füm birden Bu sene 4 sinemada büyük muvaffakıyetler kazanan ATLAS SİNEMASINDA . Çarşamba Perşembe ve Cuma Matinelerinde AŞK filmi KÖPRÜSÜ GRABLE etmektedir. devam BETTY 1 Bugün Matine lercisn MARMARA İtibaren KÂHRÂM AN Y AHÜDİ Baş Rollerde: WİTTORİO CASMAN VAI.ENTİNl) CORTESE ve 2000 gönüllü figüran İşkencr... Zulüm ve ıztırab içinde kıvranan bir milletin hazin tarihçei hayatı Fransızca kopyası 2 Sinemada ALEMDAR aynı zaman da Bu scne Beyoğlunda 4 hnfta gösterüen Gözlerinize inanarmyaf "~" r "z, he'pcanlı p.cıkh en biiyuk ask ve ıztırat şaheseri: 17 57 Açılış ve programlar 18.00 Art Van Damme Kentetinden dans muziğı ( P l ) 18.10 Verem Savaş Derneği adına konuşma; konuşan: Dr. Kudsi Esencan 18.20 Fasıl heyetl konseri «Şataraban» idare eden: Sadi Işılay 19.00 Haberler 19.15 Kısa #*# şehlr haberleri 19.20 Saz eserleri; Kardeşim çalanlar: Süleyman ve Asaf Erguner, HADİYE SARHAN'ın Cahıd Gökhan 1940 Sadi Yaver Ataman memleket havaları Ses ve Saz ölümü dolayısile gerek evime gelBirliği konserl 20.15 Radyo mek ve gerekse telgraf ve mektub test 20 30 Dinleyici istekleri Gaze21.15 göndermek suretile benim ve ço Şarkılar; okuyan: Hamiyet Yüceses: cuklanmın acılanna iştirak etmek çalanlar' Hakkı Derman, Şerif Içli, zahmetinde bulunan akraba ve İsmail TezelU. Necdet Gezen 21.50 Konuşma 22.00 Konserto (Pl. ı dostlarımıza gazeteniz vasıtasile 22 30 Piyano soloları (Pl ) 22 45 minnet ve şükranlanmızı bildirme Haberler 23 00 Programlar ve dans müz.ğl (Pl.) 23.30 Kapanış. nizi rica ederim. 1 KRALIÇE • 2 ZAFER / • • • • KRİSTIN ÂBİDESİ Türkçe Sözlü tarihî muazzam film Baş rolde: lngrid BERGMAN Charles BOYER B A ŞM U KA M E L E K SİNEMASINDA Harikulâde filmler serisinin en mükemmeli Defteri Hakani Nazın merhum Mahmud Esad Efendi eşi Refia Esad Kadaster * * * Ailemizin büyüğü: K AZ IM K U L A N ın vefatı mür.asebetile telgraf, telefon ve mektubla taziyede bulunan ve bizzat cenaze merasimine iştirak suretile acımızı paylaşan büyüklerimize, akraba, dost ve arkadaşlarımıza minnet ve şükranlanmızm iblâğına Sayın Gazetenizin tavassutunu rica ederiz. Yahya Atagil. Nacl Rodan, Fikri Kulan 1 4 AŞKIN MUCİZESİ (The Dr. And The girl) Bütün hassas kalbleri titretecek içll ve nefîs bir galıeser MARMARA Türkçe kopyası Başlıca 2 9 S V 8 yaratıcılan : ALEMDAR'da Bastanbaşa tuyler ürpertici şaheserlerle dchı bu şahesere ılâveten T T C T T VAI CHF.STER MORRİS H 1L h L I YOL Büyük aşk ve macera romanı 3VSE VİNCENT * 1* n I. m * i GLEHh1 FG3D GLORİA de HAEVEN Metro Goîdw yn Ayrıca: F O X Süper filmi Havadjsleri Dünya ŞARK SİNEMASINDA * Bu akşam 21.15 ten itibaren Büyük sanatkâr PİERRE BLANCHAR diyor ki: 'Hayatımda bir çok filmler çevirdim. Fakat en büyük hevecaru bu filmde buldumV FRANSADA EN GÜZEL FİLM Mİ1SABAKASINDA BIRİNCtLİK KAZANAM BU EŞSİZ ESFRİ SEYREDEPKFN StZ DE AYNI HF.YEC \NI DUYACAKSTNTZ TEŞEKKÜR Kızırrız S •fJ Hazin bir Ölüm ADALET KURBANI PİERRE PMNCH^R DİTA PARLO (Lyon Postası) Türkçe srzlü Istanbul Barosu Avukatlarından Limi! Yener.n zevcesl, Izmır eşrafıntlan merhurn Suluhancı Hacı Halıl efendi kerimesl, Selçuk ve Ertuğrul Yenerin üvey validelerı, Bekir ve Gulnar Sevenin ve Hahl Uzarın halaları salıhatı nisvandan: MUHLİSE LÂMİI YENER Lyon postast soygıınu Vahşice yapılan kanb bir baskın Adaletin yanhş tecellisi yüzünden bir kahbe kucağından idam sehpasına giden bedbaht bir adam Yetim kalarak anne kucağında titriyen masum iki yavru Hâtırası uzun zaman unutulmıyacak eşsiz bir sanat eseri. Yerlerinizi ayırtınız. Tel: 40380 Işüi Film takdim eder. Bütün İstanbulun, eşini, benzerini görıncdiğini birlejtikleri, yılın itirafta mubtelâ oldugu hastahktan kuıtulamıyarak evvelki gunkü 11/12 1950 pazartest gunu 23.30 da kaldırıldığı hastanede vefat etmış ve cenazesı dunkü salı gunu Topkapıdaki Şehıdlik kabrıstanına, yakın akrabaları ve dostlan n ı n gbz yaşları arasmda defnedılmişttr. Mevlâ garikı rahmet eylıye. Amln. * * * uzun yıll ırın mustesna filmi. GONI BELINDA Jaııe V^>man lew Ayres'in 5 büyük mükâfat kazanan îaheseri Ozunü hpyattan alan, gözyaslanndan yaratılan fılm. BAY NİKO PAPADOPULOS (Nohutçu Niko) vefat etmiştir. Cenaze merasimi 13/12/950 çarşamba günü saat 15.30 da Kurtu'uş Rum kilisesinde icra kılınacağı teessürle bildirilir. Kederli ailesi Sadnâzam Ahmed Vefik Paşa torunu, Gümrük Nazın Cemal Beyin oğlu, İttihadı Millî ve Ünyon Sigorta Şirketleri Müdürü AHMED VEFİK SERTEL vefat etmiştir. Cenazesi 13/12/950 çarşamba günü öğle namazını müteakıb, Teşvikiye camiinden kaldırılarak Rumelihisanndaki aile kabristanına defnedilecektir. Mevlâ rahmet eyliye. Sertel ailesi *** İttihadı Millî Türk Sigorta Şirketi ve Ünyon Sigorta Kumpanyaları İdare Meclisi, Müdüriyeti ve memurlan, şirketlerinin müdürü Bay AHMED VEFİK SERTEL'in 12 arahk 1950 sabahı Hakkm rahmetine kavuştuğunu teessürle bildirirler. Cenaze merasimi 13 aralık 1950 çarşamba günü öğle namazını müteakıb Teşvikiye Camiinde icra olunacaktır. rutulduğu Le SeSERMED ÇİFTER'in .1 hastahğındau uzun suren hastalıgı devamınca y&Uığı HiydarSoldan sağa: yuksek mudahalelerıle onu tekpaja Nümune hasrar hayata kavuşturmaga çahsan 1 Günün karanhk kısmını bir tanesinde on uç sayın Prof. Dr. NEBIL BILHAN a yerde geçirme. 2 NaMhat telâkki gun zarfında yabuyuk fedakârlıklarla gece gun•den (iki kel.me). 3 Yerme, blçuler pılan butun ihtiduz başından ayrılmıyan sayın den. 4 Çuıgenelerln toplayıp sattık mam ve tedavivc Dr. NUBAR ALYANAK'a büyuk kurtulaları bir cins ot. 5 Çevrihnce çama rağmen sevgılerini her fırsatta lzhar eden Sir duzeltme ve hastırna vasıtosından ı ıyarak 5/12 950 Yapı ve Kredl Bankuı alleslne, gcçmis manasına gel!r, giızel sannt. ^:lı günü henuz d ğer bankalar erkânına, onu se6 Uyuz llletine rutulmuçun djrma 19 baharmda haven sevgili dostlarına, telefon ve dan yaptığı hareket. 7 Dünya gez yata gozlsrıni kapamış olmakla gerek telgrafla acımızı paylaşan kıymemiş ve mekteb gOrmemişm iç nde hastalığmda llg. gosteren doktorlara ve metlı sevenlerine teşekkur ve yuzduğü. 8 Soğuk mevsim esnasın gerekse cenr.ze^ınde yakından alâkadar minnettarhklanmızı sayın gazeoln ve telgraf ve mektubla acımıza iş"'. onu görmeden paçayı sıvarr.amalı. teniz vasıtasile beyan ederiz. tirak eden dost ve akrsbalarımıza ayrı Yukanâan aşağıya: ayrı teşekküre teessurumuz man. olÇı/ter aüetl 1 Mlyop veya hipermetropun bur c'usur.ia' saym gazetenizin tavassurunu nundaki. 2 Baîı Anadolu kıyısı sa rlca ederiz. hası (lkl kellmev 3 Keyfi yerinde Annesi: Aâalet Tengizman clanların toplaniD yaptıklarırdan 4 ÖLÜM Bnbast: Zeki Tcrt^'zman Vırtıcı hayvanlarm en fazla düşfcün Bay M. Zeki Akkutun annelerl v« * * * oldukları şey, rjalavra savurmayı huv Stlâhaddin Beslanm büyl'kanneleri edlnmiş olan. 5 Nota, kaptanın yar9 12 J50 cunnrtesi günü Ayvadımcılarından bir r l n elındki. € BAYAN ATİYE AKKUT Gönitl Rİmaya var&van yemis'erden. îı!;ta yapılan nikâh ve düğün töre 9 aralık cumartesi gunü Hakkın r^h; derdlinin fervad'.3ından. 7 Bir ren nirrize gerek bizzat ve gerekse tel met r.e kavuşmuş ve cenazesi 11 arahlc ?in eskı far Z «fiyle^'si. yankı S Ge graf.?. candan iştirsk eden seveili 950 paznrtesi gunü Eyubsultan mczarlı!15e nid boyutlir (çoğul), bir sıfat akraba ve dostlarımıza teşekkürle ğına defiiedilmlştir. Mevli rahmet eytn'tısı. l:ye. rimizi bildiririz. Euretfci bulmıcar>tn hallcdUmiş gekll 9 İ FFE T Tengizman'ın TEŞEKKÜR Blzlert perişan ederek aramızdan ayrılan biricik büyuğumüz 1 fc» cc » 2 3 4 5 6 7 8 Eşim £|AİK I ! İ S İ T İ A !5"İE|*|K I»|YİE|I A | P | T | A | L | * | S |A S h1A İ M İ A İ N İ * |N ıKIEİN |A|N|*|A |* Aicıa İ D İ S İ I İ L İK •t|E|M İEİKİLJI Sumru, Özbek Cömert *** BUGÜN ORIJINALI AR'da riöıp fs KEVSER ÇALIŞLAR'm sağ gbzunde peyda olan Dekolman arlzajını yüksek hazakatlle amellyatını yaparak tedavl eden sayın Pr^fesör: BORSA 12 Arahk 1950 1 SterUa 7.85 90 7.84 80 100 Dolar 28030 280.30 100 Fransu trangı o »u u.80 100 Liret U 44 ı ' " « ( ' 12!" 100 bviçr» n n g l 64.03 64.03 100 Florln 7368.40 73.68.40 100 Belçıka t n n g ı J60 5.60 100 Dranml 0.0L876 9MX16 100 Çekosiovık Eur. 100 tsvec Kur. M.U.S0 K t t H AÇ1İH Kaıl*ınl Vçakla gelen en son PAFAMDNT JCRNAL. Dr. NACİ BENGİSUya şükran ve mlnnetlerimizl sunarken, bu tedavlde kıymetll yardımlan dokunan Cerrahpaşa hastanesl göz klinlğl muhterem doktcrlarma ve h&stamıza. gefkatle bakan hemşire ve hastabakıcılanna ailece teşekkür «der, sağlıklannı dileriz. Emekll Orgeneral Izzeddin B U G Ü N AZAK ve TURAN Sinemalarında ÜSTÜN GEÇİDİ ot Matinelerden itibaren senenin en güzel iki filmi birden 11 * I ZAFERDEN 2 CEHENNEM YENİ ESERLER Esham ve Tahvilât % 7 faizli tahvillet AJıs Satıı Sıvaa • E n u n a n 1 21.05 2105 Sıvas • Erzurum 27 20.10 20 10 • 1941 Demıryolu 20.20 20.20* 1941 Demıryolu Q 20.75 20.7S 1941 Demiryolu Dl 20 20 20.20 • Milll Müdaiaa ı 20.30 20.30 • Milll MUdafa* 11 20.70 20.70 Milll Müdafa» XII 21.15 21.1S Mllıl MÜdlittB IV 20.15 20.15* 'Yarm Matinelerden İtibaren ••••••^ İ P E K SİNEMASINDA Baş Rollerde: ALAN LAUD DONNA REED Amerikada en çok sevilen sevimli artist ALAN LADD'in çevirdiği en soa saheseri. Her kısmında binbir esrar dolu kahramanlar filmi. B ILG I Şöhreti, harikulâde mevzuu bütün dünyayı mran bir gaheser FEDAİLER TABURU (Battelground) ikinci Dünya Savaşının, yasanmif haklkf ve canlı bir safhan İngilizee Orijinal kopyaaı. Baş Rollerde: Yaratanlar: ROBERT TAYLOR JOHN HODİAK • • Aşk, heyecan ve macera dolu emsalsiz bir film. | ŞENİR KOMEDİ TİYATROSUNDA Van Johnson John Hodiac Rikardo Montalban Bugün Matine lerdren İtibaren C İ F TE KERAMET VOUVİL 3 PERDE Muallımler Bırlığı tarafından neşredlien (Bılgi) nin son 44 uncu nushası zengın mtınderecatıle çıktı. Içinüe Prof. î/alıde Edıbın (Dıl meselesi), Dr. Mümtaz Turhanın (Ünlversıte meselesi), Halis Ozguımn (Isviçrede İUt mekteb hocalarmın maddî durumları), Orhan Cavidin (Prens SJbahaddln ve fikirlerl), Ragıb Nureddın Egenin (Yücel anketine cevab: B:r rapor), Ali Nuzhet Gokselin (Yeşıl goller diyarı), Prof. Remzi Oğuz Arığm (Komunizm), Nu* * * reddin Erginin (Kayserl öğretmenler TürMye Sigorta Prodüktörlerl Ceml. kongresinin sakat ve gayri hukukî t a . yetlnden: rafları) yazıları vardır. Bu çok renTürk Sigrotacıhğında büyük h zmet. gın münderecatlı mecmuayı bütün lert lebkeden, tttlhadı MİUî Türk muncvverlere tavsiye ederiz. Sigorta Şirketi Müdürü: 9mm B U G Ü N Mstinelerden itibaren ALKAZAR Sinemasında İki türkçe şaheser film birden 1 ŞERLOK HOLMES (Barker Viller'in Köpeği) Başlıca yaratıcısı: BASİL RATHBONE Polis hafiyesi Şarlok Holmes ile fedakâr bir köpeğin esıv dolu macerulann hal etmetinde hafiyeye büyük yardımının nasıl dokunduğunu bu filmde görocek ve alkışlıya caksınız. 2 A L İ B A B A KIZLAR PANSİYONINDA Baş Rolde: EDDİE C A N T O R Komikler üstadının kızlar arasındaki maceralannı ksVaha tufanı içerisinde doya doya seyredeceksiniz. % 6 faizli istikrazlat Kalkınma lstlkrazı 1 Kalkınm» a KaUtınnu m 1940 Demıryolu IV 1941 Demiryolu Vı 1948 Tahvlll 1 1948 Tahvill U 1919 tahvlli 1 4 1/5 faizU 1949 1933 Erganl I 1938 Ikramıyerl Miü.1 Müdafa» 1 Demiryolu IV Demiryolu V 97.75 97.75» 97.90 97.90* 97^5 97.55 »6.55 96.55 97.25 97.25 97. 9 7 . 97 55 97.55 96.45 96.4S 96 60 9660 • 22.45 22.45 19.90 19 90 • 20.10 20.10» 98.70 98.70 9 5 95 • 123 3U.t. VEFİK SERTEL'in Şehzadebaşı M1L L ! Sînemasında 2 büyük film birden Türkçesi : REŞAD NURİ GÜNTEKİN Sahneye koyan: V ASFÎ RIZA ZOBU DRAM KISMINDA 1 KAN D A Y A S I Baş Rollerde: LARRY (Türkçe ssrfQ ) ^ PARKS ELLEN DREW 2 KARIMI ARIYORUM DİLSİZLERİN DİLİ SON HAFTA dün sabah tal olarak vefat ettiğinl blldlrlrlz. Merhumun eenazesl bugünkü çarşamba günü öğle namazından sonra TeşvMye Camiinden kaldırılarak, Anadoluhlsarınd&kl aile kabristanına deînedilecektlr. Bütün Slgortacı arkadaşlarımızın, bu cenaze meradmlnde bulunmalannı bil. hassa rlca ederlı. SaMti e* BarmuhaniTi İSTANBUL BELEDIYESİ Şehir Tiyatrolan % 5 faizli ikramiyelilet DİLSİZLERİN DİLİ Yazan: Sevgi Sanlı Sahneye koyan: H. Kemal Crürmen Telefon: 42157 NADİB NADt Bu nOshada yazı *|lertn( fiilen mKm Baş Rollerde: MİCHAEL DUANE LENORE ALBERT ^ ***** NAZEfl ULUSAS CttmJıtcrtyet Matbaan Yazan: Tristan Bemad Türkçeti: Reyad Nuri Cuntekin Telefon: 40409 Pazar günlerl İS 30 da matint Glşeler saat 11 de açıhr. Cumartesi ve Çarşamba günlerl 14.30 da KOMEDİ KISMI ÇİFTE KERAMET Merkez Bankaıı Is Bankası rtırk Tıcaret • Muamele gormüşrUr. Heşpn CU'I Iİ1. •!'•! Hisse senedlcri Sarraflarda altın finlı 37.70 32 30 28 S0 42.59 4 69 tngıi'j Kulce Tekrar * odasına çıkıp da kapıyı , Karanlıkta esnedi ve gözlerini Korkudan, yüzü, rol kesen bir facia artistinin yüzüne benziyor kapayınca, lâmbayı masanın üstüne kapadı, fakat kulaklanndaki sürekli du. Birdenbire harekete geldi ve ls koydu ve dolaba bakü. Zeytin ağa bir uğultu uyumasına mâni oluyorteksizc*, hem de «hayır» diye mı cından kutu, bir kat çamaşınn üs du. Bu öyle bir sesti ki, bazan çok nldanarak ileriye doğnı bir kaç tünde yan açık duruyordu. Hep o yaklaşır gibi oluyor ve kesilmesi adım jrürüdü. Saçları yanaklarına şekilde, M. Mesurat'nın, kutuyu için en hafif bir gürultü yetiyordu savruldu. Baktı, fakat bir şey gödolabm dibine attığı ve kızına, çe Yavaş sesle şarkı söylemek aklına remedi. Işık fena aksediyordu. Lâm yizine dokunmuşsun dediği zaman geldi, fakat daha ilk nağmelerda bayı hemen hemen kolunun tâ u bıraktığı şekilde, parayı saydı, tek babasının sevdiği marşı mırıldandicunda uzattı ve merdivenin aşağı rar yerine koydu, kutunun kapağı ğını anlayarak sustu. Kulaklarındasında bir vücud gördü. Yumruğu nı kapadı ve kilidinin üstünde kal ki uğultu tekrar başladı. Elleriri \VA2M* : JUUlN Ggf£N titriyordu. Yerde bir nevî yaüşl mış olan küçük anahtan çevirdi çırptı; fakat bu gürültüden korkhareketsiz duruş vardır ki insanı Sonra dolabı kapadı ve acele etme tu. Kulaklannı \ıkadı ise de, derhal, . HAÜJ FAHC/ OZHNSOY " hızla akan bir nehrin boğuk boğuk aldatmaz, hiç bir suretle uykuya den soyunmağa başladı. gürleyişi gibi bir gürleyiş işitti. yahud bayılmağa benzemez; çünkü Bu odanın havası çok sıcaktı. ölüm, taklid nedir bilmez. Başı, Pencereyi açtı ve bir lâhza, çıplak Değü mi ki ayakta idi, o halde biı Bir an geldi ki, kendisini yatağında ustünde ökçelerinin kürültüsü onu rini ikinci kata çıkan merdivene karanhk bir lekenin içinde seçti, şey vardı. Ne yapmak istiyordu? ve rüya görüyor tas^/vur etti: rü büsbütün kendisine getirdi ve he dikerek odasından çıktı. Oyle sandı sonra, ne suretle olursa olsun kafa omuzlarına buzlu eller gibi sürünen Lâmbayı bulup yakmak: Zira korsoğuk havayı teneffüs etti. Ana yol yasında merdivende oturmuştu ve men odasına koştu. ki aradan bitip tükenmez bir l a tasmm üstüne uzanmış kollan ve tarafından köpekler havhyordu; he kuyordu. «Bu budalalık, bu budababasile bir kavgasuu hatırlıyor ve lalık!» diye kekeledi. Alt çenesi. Pencere kapalı idi. Ağır bir gazman geçiyor ve ayaklan dolaşıyor bükülmüş bacaklan; iki bacak, son bu yanılsama ona âdeta bir rahat kokusu odayı doldurmuştu. Anla du. Merdivene vardı ve küçlükle basamakta muvazi olarak uzanmış le ikisi, birbirlerine cevab veriyoı ağzını tekrar kapayamadan gene lık veriyordu. Uykusunu yenmeğe şılan lâmba uzun müddettir yan üç basamak çıktı. îçinden derin lardı. Kolunu çekti ve bayal kay ve boğuk seslerile birbirlerini cesa düşüyordu. Kibrit kutusunu bulda, retlendiriyorlar gibi idi. Ay, hafifce bir kibrit çaktı, fakat söndü, sonra savaşmıyor, fakat kapının altından makta idi. Saatine baktı. iki. Uyu bir ah etti ve durdu. Alçak sesle boldu. parlamakta idi. Paviyonun üstün bir tanesini daha çaktı ve bunun sızan ince ışık çizgisi onu uyanık muştu, fakat yatağında değil, ya «Horladığıru ^itiyorum» dedi, ama Sessizlik içinde çınlayan ve sanki deki körpe ağaç, yavaş yavaş gökte alevi, pencereden esen rüzgârdan tutuyordu. Oyle hissetti ki, karan tak bozulmamıştı, dışanda uyu bir şey işitmediğini biliyordu. Sağ değişiksiz gürültüsünü dinlediğ? ki bulutlan kovan bir rüzgânn lıkta uzanan bu parlak çizgi, ağır muştu. elile parmaklığı yakaladı ve lâm ölçülü bir adunla tekrar merdiven keyfine göre sallanıyordu. Her şey kıvnldî. Nihayet lâmbayı yakabü laşan göz kapaklarını indirmekten di. Ansuın, saatir.i gece masasmın bayı biraz başının üstünde tuttu, den indi. Zihnini o kadar düşün durgundu. Ellerinin ayası ile omuzkendisini alıkoyuyordu. Diğer tagözüne koyacağı sırada, babasmın sonra bir çocuk gibi ağır ağır çıktı cesine kaptırmıştı ki ,bu anda ya larını uyuşturdu ve üşüye üşüye Derin derin içini çekti. Aydınlıkraftan, kendisini uyuyor ve rüya sesini işitir gibi oldu. Biraz evvelki ve ikinci katın sahanlığına vardı. nından birisi geçse idi farkına bile yatağma koştu. Bu yaptığı ,bu tek ta artık korkmazdı. Insan etrafın> görüyor sanıyordu. gibi bağınyordu.. Arkasına döndü Babasınm odası tam kendi odası varamazdı. Insanın, ruhunu sarau rar bulduğu her zamanki hareket görürse korkmaz. Böylece, lâmbayı Bu uyuşukluk halinde biraz ra ve hiç bir şey görmedi. Kafası uğul nın üstündeydi. Solda Germaine'in zorlu bir düşünce ile diğer bütün leri, ona, hayvanca bir sevinc, mu Böndürmeden tekrar yatacaktı. Kihatlayabildi ve nihayet uyandı. duyordu. «Mademki yatmış, nasıl odası vardı. Hiç bir zaman babası kudretlerini kaybettiği zaman en hakeme etmediği fakat şu sözler lisenin saati üçü vurdu. Yüksek Olan bitenleri yavaş yavaş hatırla bağırabilir?» diye düşündü, ve kor nın odasına gitmezdi, zira o, oda adi hareketlerine göstereceği biı le ifade edebileceği bir sevinc veri sesle saydı ve gene yatağına döndı, fakat inanamadı. O halde ne ya sajını çıkarıp saçlarını çözdü, fakat smın kanştınldığını hiç istemezdi, dikkatle, bir ayağını ötekinin önüne 5 pıyordu burada? "Belki bir uyku rarmsklarınîn titreHı ''.; fark°tti öyle söylerdi. Kapıya kadar yürüdü koyuyordu. Gözleri boştu, fakat bu yordu: «Her şey iyi, hiç bir şey dü. değir.memiş, değil mi ki her zaman Gözlerini kapayınca, göz kapakda yürüyenim» diye düşündü. Ya ve bundan korktu. Metin, yüksek ve kulağını uzattı, sonra elini ihtimanasız bakışın dibinde, âdeta yu gibi yatıyor, pencereyi açıyor, omuz Iarının ince derisi arasından kırvaşça güldü ve parmakhkları ya bir sesle: "Bab^mın odasına çıka yatla tokmağrn üstüne koydu, fazün diğer kısımlaruıa korkunc bi» larımı oğtışturuyorum.» Lâmbayı mızımsı ışığı görüyordu. Uyuyamıkalayarak kalkt! O zaman, giyin yım» dedi. kat kapı kilidli idi. Duvara dayandı budalalık yayan şaşkınlığın en şid üfledi ve yorganların altına sokul yacağını anladı ve ellerini yorgami§ olduğunu farketti; parkenin Lâmbayj iki elüe tuttu ve gözle ve bekledi. detli bir derecesi vardı. nın üstünde k«vu|turarak, kımıldadu. madan, gözlerini önüne dikip durdu. Uğultusu tekrar başlıycrdu fakat lâmba yandığı için artık bundan rahatsız olmuyordu. Kendisini, çocukluğunu düşünmeğe, arkadaşlarının nasıl giyindikîerini, isimlerini, çehrelerini hatırlamağa zorladı. Oyle sanıyordu ki, gecenin sessizliğinde, bütün bu âlem, sesleri, kahkahalarile tekrar diriliyor, fakat kendisi bu oyundan zevk almıyordu: Bu, onu yoruyordu; hem sonra, âdeta geçmişten meydana çıkmağa zorladığı hatıralar içinde bir seçım yapması lâzımdı. Bazı çehrekr vardı ki haürasından uzaklaştırıyordu. Okul sahnelerini yeter buluyordu. kendisini tekrar Thiers sokağında, okuldan evine dönerken, parmakl;ğı arkasından kaparken, dehlizde yürürken, bu evde, buraya, odasına kadar merdiveni çıkarken bir daha görmek istemiyordu. Bir şey onu müthiş surette bunalbyordu. Sanki teneffüs ettiği havaya bir zehir kanştırmışlar gibi. Ellerini göğsüne götürdü. içinde çoğalan korkuya hâkim ohnak için bütün kuvvetine ihtiyacı vardı. Umidsizce savaşan zihninin kanşıklığında, vaktile SainteCecile Okulunda bir arkadaşmın ağzından işittiği: aGaliba insanm tehlikede olduğu zaman, Isa, Meryem, Yakub diye haykırması lâzım!» sözünü ha çığlıklarını boğmağa yetecek ola» tırladı, fakat dişlerini birbirindcn bu dört camı koymak düşüncesinflı ayıramadı ve şakaklarında beliren ter damlalarını saçlarile silmekle i§te buna tahammül edemiyordu. iktifa etti. Arkası var Ansızın gözlerlni EÜ ve bir çığlık kopardı. Bu sesi işitti ve kc^di sesi olduğunu tanıyınca azab duydu; bu, korkur.un kısa' çığlığı idi. Yatağından dışanya uğradı ve blrisınin geçtiğini görmek, yahu>, hiç değ'lse, kendismi oyalayacak ve pek az uzağında ysşıyan kulhar olduğunu ona ispat edecek bir ses işitmek ümidile penc?reye koştu, fakat şafak sessizliçi bütün komşu ^öşklerin ve ıssız bahçelerinin üstüne çöküyordu. Öyle sandı ki odanın bu köşesine sıkıştınlmış v« bir daha yatağma giriemiyece' ti Muhayyilesi gazabla serbestliyor ve adeta, uğradığı tazyikten intü:iT) alıyordu. Gene k'z, ko 1 unu, üstiıne penivarını koymuş olduğu bir koltuğa doğru uzattı ve bu elbiseye bürünerek pencerenin pervazına oturdu. Bir lâhza, adeta bir emniyet hissi duydu. Seslense kâfi idi, gelirlerdi. Fakat burada ortakk aydınlanıncaya kadar kalamıyacağmı düşündü. Henüz saat dörttü ve gök karanlıkta. Soğuk almaktan, ablası gibi hasta düşmekten korkuyordu; diğer taraftan, pencereyi kapamak, kendisile dünyanın arasına kentjl