23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 SİZJ COIHURiiET BİR DAKÎKA İnönünün köy Başbakanla C. Bayarın enstitülerine beklenen görüşmeleri dair sözîeri Cumhur Başkanı Kastamonuda, bu müesseselere memleketçe bağlanan ümidleri belirtti Kastamonu 19 (a.a. Özel muh£.büimizden) Cumhur Başkanı İsmet İnönü, bu sabah saat 11 de: Kastamonu Cumhuriyet meydamndaki baik arasından geçerek, Halke\ine girmiş, ticaret ve sanayi teşekkülleri ve mubtelif üçelerden gelen heyetlerle görüşmüştür. Üç saat süren bu görüfmeden sonra, rr.eydanda kendisini bekliyeıı halka teşekkür ederek ayrıimıştır. Öğleden coiri, Cumhur Ba?kan!, Devrekâni ilçesini ziyaret etmiştir.Birkaç senelik kaza merkezi olan Devrekânililer, köylerden gelen vatandaçlarla beraber, az bir zamanda yapHVIan işleri ve daha neler yapmak istediHerini hep birden sevirçle anlatmjşlardır. Oumiıur Başksnı, kadm VE eıkek ' toplu. bnkman bütün Devrekâni halkuıa kendÛeaile göriişmekten doyrnanaç olarak aynldığmı söyîemiştlr. KSy Enstitiisünde Bandan sonra Cumhur başkanı, Göîköy Köy Enstitusünü ziyaret ecerek, öğretmenler ve öğrenciler arasında 2 saat şeçirmiş ve Enstitiinün hâtıra defterine yazılar yazmışür. Ögrencüer, yazilan tekrsr tekrar ve yüksek sesle okuyarak, coşkun sevinc göstermişlerdir. Cumhur Başkanmın GSIköy Köy EnstitSsü hâtıra defterine yaadıkları şunlardır: «Köy Enatitülerlnin kuruluş yıldömimümi Kastamonu Enstitüsün<fe kutiamakla bafatiyar oldum. Cumhuriyetin en kıymetM eserletinden biri olan bu müessesede köy enstitülerine memleketin bağlamış olduğu büyük ümidleri bir daha belirttnek isterim. Köylerimizde ilk öğretimi büyük bir milll vazife olarak üzerine alacak öğretmenleri az zamanda ve geniş sayıda yetiştirecek bir feyiz ocağı olarak, bu enstitüler kurulmuştur. Bunlann lcuruculan, içinde çalışan öğretmen ve idarecileri v€ bu enstitülere öğrenci olarak yazilan köyKi çocuklarımız, büyük bir millî davanın vatansever ve fedakâr yolculan olarak hizmete girmişlerdir. Simdiye kadar olan tecrübemizde, bu müe«ese!er, her şün bir derece daha tekâmül edcrek, kıymetterini arttırmışlardır. Bu müesseselerden yetişen genc öğretmenler vc sağhk memurlan aldıkları vazifelerde her sene bir derece daha ilerliyerek, hizmet imkânlannı arttırmaktadırlar. Kendilerini, büyük vatan hirmeti bekliyor. Memîeket, onları yetiştirmok için mütemadiyen himsyesini. dikkat ve yardımmı arttırıyor. Köy ençtitüîerinde çalışan. köy etfstitülerinden mezun olan vatandaşlanma vürekten sevgilerimi ve tebriklerimi bildirir ve çöıümüzde çok kıymeti olan yüksek vazifelerir.de muvaffak olmalarmı vürekten dilerim. Bu duygularım. köy enstiüüerinin yı'dönümünü. bltün rr.ensublsrma ve mezunlarma tsbrikimin ifadesi ve seyahatim esnasmda aldığun tebrik ve muhabbet te'^raflarının cevabıdır.» Baştarafı 1 inci sahifede zumlu görülüyor. Dava, inkılâb prensiplerimize karşı lâübaliliğe kaçan hareketlere elbirliğile meydart verilmemesidir. Parti şeflcrinin son seyahatlerinde, bilhassa din mevzuunda, bazı garib tezahürlere bizzat şahid olduklan söyIsniyor. Durumun haddizabnda telâş verici bir mahiyet almadığını kaydetmek uygun olur. Mesele bu gibi hissiyatı, siyasî propaganda hesabına işletmemek ve nihayet oy avcıhğında ytm olarak kullanmamakbr. Umumiyetle müşahedeler ki konuşmasmda siyasî partileri mezheblere benzeterek: cBizimki Hanefi mezhebi gibi mukaddes bü partidir, dediği ileri sürülmüştü Altı okundan biri de lâikliği temsü eden bir partinin sözcüsü ağzmdan bu teşbihin nasıl çJttığına hayret edilmektedir. Siyasî Mevlid İdilin Pariste ilk konseri Dâhi çocuğun konseri büyük bir hayranlıkla dinlendi Yaşasın kırtasiye! Kıymetli sanatkâr Behzad Butak arkadaşımtzın «Eski ParalaT» a dair olan eserinden Millî Eğitim Bakanltğı bir miktar satın almaya karar vermiş. Kendisine bir tezkere yazmışlar. Diyorlar fci.nBize evraka yaptştırılmak üzere 15 kuruşluk pvl yollaytnız.» Behzada gelen mektubun zarfında kaç kuruşluk pul var, bilin bakalım. Tam 15 kuruşluk! D. N. Amerikada Türk tütünü ekimi Baştarafı 1 inci sdhifede hakkaktır. Hususî olarak öğrendiğime göre, alınan cevabda ezcümle şu cihetler belirtilmektedir: •Birinci Dünya Savaşı esnasında Kalifomiyada Türk tütünü yetiştirilmesine teşebbüs edilmişti. Bunun neticesi olarak Kaliforniya tecrübe istasyonu bu tütünün kültürüne, terbiyesine, ticaretine mütaallik bir bülten neşretti. Fakat bir çok sebeblerden dolayı istihsal devam edemedi. Fazla el emeğine ihtiyac göstermesi. istihsalin sekteye uğramasına sebeb olan önemli faktörlerden birini teşkil eder. 2 nci dünya savaşı sırasında Karolina eyaletinin Piyedmond bölgesinde Sezilyo eyaletinde kokulu tütün «yani Türk tütünü» yetiştirmeğe matuf ikinci bir teşebbüs yapıldı. Hattâ Kaliforniyada teşebbüs ler bilhassa Duke Üniversitesınin teşvikile oldu. Bununla beraber bazı adamlarımız tecrübe mahıyeündeki tütün ekimini yakından gör mek ve takib etmek fırsatım buldu. İşçilik meselesi kokulu tütünün Amerikada iktisadî olarak yetiştirilmemesinde birinci derecede rol oynamaktadır. Birleşik Amerikada yetiştirilen Türk tütününün Türkiyeye veya Yakın Doğuda yetiştirilen tütüne benzemesi veyahud rekabet edebilecek bir durumda olması hususunda asla kat'î bir vaziyet yoktur.^ 17 de Türk ve yabancı basm ajans temsilci'erini kabul ederek şu demecde bulunmuştur: « Washington'da iken Marshall plânı Avrupa icra komitesi başkanı Mr. Harriman ve arkadaşlarile konuşmak fırsatını elde ettim. Bu sabahki gazetelerden birinde denildiği gibi bütün esas meselelerde Can boğazdan gelir iyî niyete ve zarurete flayanan kararlann, gizli hesablarla ya düpedüz kötü niyetîe, yahud cehaletle, hiç olmazsa gafletle istismarı yoluna gidüdiğidir. Din tedrisatı yapmak, din adamı yeüştirmek hususundaki tedbirleri de kendi an layışlanna göre çekenler olmuştur. 8u hava içinde bir takım hurafelerin baş kaldırma yolunu araştırdığı, hele tarikatçiliğin nefes almağa çahşüğı dikkati çekmiştir. Meselâ bütün kerameti mağribli bir şeyhe tesahubdan ibaret olan Kemal Pilâvoğlu müridleri sayısının bugüıı 27 bini bulduğu tahmin ediliyor Ezancdar türemiş, Türkiye Büyük Millet Meclisdnde bile cezbeye gelmiştir. Vicdan hürriyeti, devletin resmî dili olduğu gibi, resmî dini olmasıru istemeğe kadar vardıranlar olmuştur. İki olay Son günlerin iki olayı bu mevzudaki dikkati biraz daha arttırdı. Biri Hacıbayram camiinde okunan siyasî Mevlid, diğeri Halk Partisi Samsun bölge müfettişine atfedilen ve henüz tekzib edilmemiş olaa sözlerdir. Aynı konser esnasmda Fransız Antalya milletvekili Niyazd Akhükumetinin temsUcisi Jourdain, sunun, Samsunun Tekke köyündeMekki Said ESEN İdilin kendi eserlerinden birini din """""lUüllllllllllllillülllUliilinnilllllllllllinnimniinMimmım, lemek istemiştir. İdil, Fransaya gelirken yapbğj tırun yolculuk esnasındaki çiınendifer intıbalarınm 11ham~ ettiği eserini çalmıştır. Hiç şüphe yok ki İdil giriş müsaadesini almak için daha bir kaç Bojtora/ı 1 inci sahifede Baştarafı 1 inci sahifede defa çalmak mecburiyetindedir. Fa ne yüzlerce kişi, maden aramaya hatırlardadır. kat daha şimdiden kendine nüfuzlu bsşlamışlardır. Bu işin peşLnde koDiğer taraftan buradaki iyi ha müttefikler sağlanuşür. şanların sayısı yalnız Orduda, şim ber alan çevreler bazı Amerikap diden iki yüzü geçmiştir. Giresun gazetelerinin aksine olarak Sovda ise bunlar yüz kişi kadardır. yet Rusyanın 1921 tarihli andlaşSöylenildiğine göre, bu iki ilin çim maya dayanarak İranj istilâya diye kadar bâkir kalmış dağlarm teşebbüs etmesinin yakm olmada yakm bir zamanda zengin ma dığı fikrindedirler. Daha ziyade den damarları bulunacakür. Bu Rusyanın İrana karşı propagantakdirde iktisadî vaziyeti çok bo da ile sinir harbine devam edeLondra 19 (B.B.C.) Sovyetlezuk olan bölge ahalisi için iş sa ceği ve stratejik bir duruma sahib olan ba petrol memleketinde rin Berlin ablukasını kaldıracakları hası açıîacağı ömid edilmektedir. kanşıklıklar çıkarmak için asker hakkında ortada dolaşan haberler yollamaktan başka her şeyi ya hakkmda resmî çevreler hiçbir pacağı fikri hâkimdir. mütaleada bulunmamışlardır. FaBu arada Amerika ve İngilte kat siyasî yazarlar, hakikatin seŞam 19 (A.P.) Suriye ile Türkiye arasındaM münasebetle re, Tahranı Sovyet baskısına kar 7İldiğini ksydetmekte, bu husurta rin geliştiğini belirten bir çok e şı sıkı bir surette karşı koymaya kat'î ve tam bir tekzib yapılmamareler mevcuddur. Şamdaki teşvik ederek İrana devamlı su dığını belirtmektedirler, Siyasi Mevlidin yankılan da bir taraftan devam ediyor. Meselenin bir safhası Adliyeye inükal etti. Ankara zabıtası hazırlık tahkikatım bitirerek evTakı bu akşam Savcıhğa vermiştir. Bir tarafuı gencliğe, bir tarafın da Millet Partisine mal ettiği Mcvlid davetiyesi anlaşıldığına göre bu tahkikata mevzu teşkil ediyor. Ulus, bu davetiyeyi: «Bir ölüye rahmet dilenmek vesilesile, hiç bir sebebi ve mür.asebeti yokken, birikmiş bir takım kinlerin ifadesi> olarak tavsif ediyor. • Mevlid bir vesiledir. deniyor, gülsuyu ile beraber dağıtılan bu beyanname ise vatandaşın muhterem vicdanında saym Cumhur Başkamna karşj iğbirar uyandırmak kasdini taşımaktadır.» Bu münasebetle umulan cihe! biaat iktidar partüir.in de propaganda durumunu, hiç bir şüpheye, tereddüde, yanhş anlayışa, fena yoruma meydan vermiyeoek şekilde ayarlıyacağıdır. Hacıbayraifi Vsli camiinin avlusu dışındaki olayları da incelemek icab eder: cyağmuı eken, fırtına biçer> dedirtmemek, iktidar partisi sözcülerinin elinde olsa gerektir. Yanndan sonra bir yurd seyahatine çıkacak olan CJÎP. Genel Başkan Vekiü Hilmi Uranm konuşmalarında lâiklik prensipi üzerinde de kesin mahiyette açıklamalarda bulunması bekleniyor. Paris 19 (a.a) (U. P. özel muhabiri bildiriyor) Millî musiki konservatuarının halen yegâne kadm öğretmeni virtüoz piyanistlerden Bayan Lucette Descoves'in geniş salonlarında İdil Biret'in ilk konserini dinledik. Ellerinin çok küçük olmasına ve ayaklarının da pedallardan hiç değilse 25 santim yukarıda kalmasına rağmen 7 yaşmdaki pek genc piyanist, Bach'ın Başmakaleden devam prelüdünü ve Bach'ın dominör füğ'ünü tereddüd göstermeden, de BolşevikJer tarafmdan kendisine zorla imzalatılmış olan andlaşmayı duraklama geçirmeden çaldı. «hiç yapılmamış saydığuıı» biidirHepimiz hayretten donakaldık ve mek suretile feshetmiştir. Bu andbir insanın izah edilemiyecek bir laşma, Sovyet Rusyaya bazı hallergüzellik karşısında nasıl nefesi ke de bir takım salâhiyetler veriyordu silirse bizim de öyle hayranlık için ki bunlann en mühimmi ve en tehde nefesleıimiz kesildi. likelisi, İrana askerî kıtalar gönToplantıda seçkin bir dinleyici dermek hakkı, daha doğrusu hakkütlesi buiunuyordu. İdil Biret sızhğı idi. Millî Musiki konservatuarma giriş Amerikanın İrana harb malzememüsaadesi elde edebilmeye çalışısi vermesi ve İran ordusuna moyor ve muvaffak oluyordu. dern silâhlann kullanılmasını öğİdil Biret hakikaten dâhi bir ço retmek için bir askeri heyet göncuk. Onu bugün dinleyenler Fila dermesi üzerine, Sovyet Rusyanın, delfiya Curtiss enstitüsünün niçin Amerikaya İran topraklarmda üsİdil Birete bir burs vermeyi teklif ler verildiği bahanesile 1921 andettiğini anlamakla kalmanuşlar, ne laşmasınm kuvvet göndermek madden bir Amerikan müelliiinin de desiııi tatbik etmeğe kalkışacajına Amerikada bir kaç ay devam ede dair bazı haberler dolaşmağa başlacek konser turnesine müsaade et mıştı. İran, bu andlaşmayı ilga ettikleri takdirde İdilin ana ve ba mekle Bplşeviklerin soğuk harb tabasına 100 bin dolar teklif ettiğini arruzlanna mukabele ermiş ve de anlamakta güçlük çekmemiş adeta Sovyet Rusyaya meydan olerdir. kumuştnr. Aynı zamanda, Sovyet iramn azimkâr siyaseti Mr. Dorr, Ankarada bu hususta yeni izahat verdi Ankara 19 (a.a.) Bir müddet evvel Amerikaya giderek temaslarda bulunan ve dün uçakla memleketimize dönmüş olan Marshall plânı Türkiye icra komitesi başkanı Mr. Russel Dorr, bugün saat Giresun ve Orduda maden arayanlar Rasya, İrandaki Kürdleri kışkırtfı Berlin ablukasının kaldırılması meselesi ler Birliği tazyiklerine devam ettiği takdirde, Birleşmiş Milletler Teşkilâtına başvurmak zorunda kalacağuu da bildirmiştir. Iranın ba azimkâr hareketi karşısmda, nüfuz ve prestijine yeni bir darbe indirilmiş olan Moskovanın nasıl bir siyaset takib edeccği mühim bir mesele olarak ortaya çıkmış bulunuyor. Bolşevikler, cesaretli bir adım atmış olan İranı sindirmek için (azyiklerini arttıraraklar mı? yoksa mutad küfürkıini savurmak suretile bir müddet gürültü etfikten sonra, Azerbaycan meselesinde olduğu gibi, İran karşLsında ikinci bir siyasî mağlubiyeti sineye çekecekler mi? Moskovanın ne yapacağını yakında göreceğiz. İskenderunda silâh kaçakçılığı Baştarafı 1 inci sahifede Dün akşam üzeri İskenderun istasyonuna varan İstanbul treninde bagajlar çıkarüırken bir jandarma başçavuşu bu eşyalar içinde bir denkten şüphelenmiş, vaziyeti emniyet âmirliğine bildirmiştir. Derhal istasyona gelen emniyet memur ları bu bagajlar içerisinde üzerinde elbiseci Hıdıra aid olduğu yazilan 80 kilo ağırlığmdaki dengi açarak yorgan ve çar?aflar arasına sarılmış iki filinta, üç mavzer ve ufak torbalar içinde külliyetli miktarda mermi meydana çıkarmışlardır. Alınan sıkı tertibat sonunda kaçakçıhkla ilgili Kayserili İlhan, Karasekili Hilâl, Bastralı Hasan ismindeki şahıslar yakalanmışlardır. Emniyet âmirliğine getirilen sanıklar, ilk ifadelerinde, bu dengin Kayseriden Hıiır namma gönderildiğini, fakat silâhlann kim tarafmdan yerleştirildiğini bilmediklerini kaçamakh bir surette beyan etmişlerdir. Elbiseci Hıdır da, Kayseriden namma gönderilen böyle bir eşya ve denkten haberi olmadığmı iddia etmiştir. Üzeri aranan Hilâlin cebinde bir defter bulunmuştur. Bu defterde isim ve bazı adreslere raslanılmjştır. Gene bu defterden anlaşıldığına göre şebeke, elbise, çakmaktası vesaire kaçakçılığı da yapmaktadır. Sanıklar bu sabah savcılığa verilmişlerdir. Sifâhlarm Suriyeye kaçırümakta olduğu öğrenilmiştir. Tahkikat genişletiknekte ve şebekenin Anadolu içindeki kollan arastırılmaVtadu. CUMHURİYET Türkiye Suriye Fırtına yüzünden vapur sefeHerî aksadı Türk orta elçisinin dün yeni Dı§ İşleri Bakanı Emir Âmir Aslan'ı ziyaret ettiği, hükumeti tebrik ve Suriye milletile hükumetinin saadetleri için Türkiyenin temennilerini izhar ettiği bugün resmen bildirilmiştir. Siyasi yorumcular, Türk elçisinin bu ziyaretini yeni Suriye hükumetinin cfiilen» tamnması suretinde telâkki etmektedirler. C.H.P. Meclis Grupunun diinkii gizli oturumu Ankara 19 (aa.) C.H.P. Meclis grupu başkanvekilliğinden: C. H. P. Meclis grupu gcnel kurulu bugün (19.4.1949) Trabzon milletvekili Faik Ahmed Baıutçunun başkanlığında kapalı olarak ioTJİandı. rette teminat vermektedirler. Sovyetler, İran hududuna asker jnğıyorlar Londra 19 (Nafen) Mısır basını, İran meselelerile yakından meşgul olmakta ve bu hususta müteaddid haberler neşretmektedir. Mısır gazetelerinde çıkan en son haberlere göre Sovyetler Rus İran hududunda ve bilhassa Sovyet Ermenistanmda asker toplamaya başlamışlar ve buralarda mühim yığınaklar yapmışlardır. Tahrandan gelen siyasî şahsiyetlerin sözlcrini nakleden Mısır gazeteleri İranda, Rusyanın önümüzdeki bir, iki ay içinde harekete geçmesi ihtimali üzerinde durulduğunu kaydetmektedirler. İfalyan sömürgeleri Londra 19 (a.a.) (byum) Birleşmiş Milletler siyasî komitesi dün gece eski İtalyan sömürgeleri meselesini yeniden müzakereye başladığı zaman, AngloAmerikan teklifini umumiyet itibarile destekliyerek, Bingazide bir İngiliz vesayet idaresinin kurulmasını istiyen Türk deîegesi, bu idarenin 5 ilâ 10 scne devam etmesine taraftar bulunduğunu söylemiştir. Türk deîegesi, Libyanm seri kalan kısımlarının 10 sene>i sşmamak üzere ve muvakkat olarp.k demokrat usullerle hsrcket eden bir memleketin vesayetine verilmesini teklif etmiştir. MsJatya 19 (Hususl) D.P. il koıısrresi, bugün Refik Koraitan ve Fusd Köprülünün de i.ştirakile yapıldı. Yıllık çalışma raporundan sonra, mulıtelif delegeler söz alarak, memlekctteki yolsusiuklara dsir heyecanh kna^n.alar yapülar. Bu arada Koraltan da, DP. nin komünizm ve din meseîelerinî dair Aslan çalan hırsız Paris 19 (A.P.) Fransız po görüşlerini açıkladı. Bu sırada celisi bugün Parisin en cürctkâr reyan kesildiği için, meydanlarda hırsızımn peşine düşmüştür. Po toplanan halk, konuşmayı dinlelise göre, bu şahıs, sabah erken yemedi ve bu. kongrede heyecan bir saatte Paristeki bir sirke gir uyandırdı. bir ve «bir aslan» çalmıştır. Kongre, yarm devam edecektir. Yazan: GHAHAJ1 GREENE Zararlı fikir cercyanlarına karşı plınacak adli ve kazai tedbirler hakkmdaki parti komisyonunun raporu okundu. Adı geçen raporun bugün tevzi ediimiş olması hasebile grup üyelerinin incrlemcsinc vakıt bırakmak üzere ^örüşülmesinin gelecek oturumda yapılması uy"gun görüldü. Saat 15.50 de oturuma son verıidi. D. P. nin Malatya İl kongresi yapıldı Kış günlerinden kalma bir soğuk dün İstanbul halkını epey düşündüımüştür. KTveîlti g.'in başlayan ya.ğmıır, bütün gece devf.m etm.is ve dün öğleden sonra dinmiştir. Dün. sıeakhk derecesi 42 ye kadar dü?muş, r'İTgârlar kuzeyden devamh surette esmiştir. Karadenizdcki şiddetli fırtına doBabasını balta ile öldüren layısile birçok vapur, dün Boğazöan dışarıya çıkamamış ve gene oğul bu yüzden vapur seferleri aksamışİztnir 19 (Teıeionla) • Birkaç' gün evvel Gazelyalıda arabacı Mus tır. Dün sabah Karadeniz seferine eıtafa Akseçi, kendi ahırında balta Ue öldürüln'ıüştür. Öz oğlu 17 ya kamıyan Tarı vapuru, hava müsaid şında Ali Akseçi, katil olduğu iddi olduğu takdirde bugün çıkacaktır. asile yakaiannuş ve suçunu itiraf Haliçte bekliyen Etrüsk vapuru da dün dışarıya çıkamamıştır. Vapur, etmişiir. bugün saat 11 de İzmire hgreket Bursada işçilerin toplantısı edecektir. Dumlupmar vapuru da Bursa 19 (Telefonla) Şehri dün İnebolu seferini yapamamıştır. mizde binlerce üyesi bulunan Do Bu sefer. cuma gününe tehir edilktmacı. Tütüncü ve Fırıncı Sendi miştir. Karadeniz vapuru, ufak bir kaları Birliğinin toplactısı bu ak tamire tâbi tutuhnak üzere Istinye şam yapılmış, hararetli münakaşa doklarına alınmıştır. lar arasında geç vakte kadar devam etmiftir. Toplantıda işçüer kendi mesleklerini alâkadar eden Truman, Avrupaya Yardım meseleler üzerinde durmuşlar, bilKanun tasansını imzaladı hassa doğum ve meîlek hastahkları primleri etrafmda görüşlerini Washington 19 (A.P. Bugün izah etmişlerdir. Bu arada fırıncılar Başkan Truman Avrupa Kalkıntatil yapmadıklarını ve bayram ne ma programı için 5.580.000.000 dir bilmediklerini ileri sürmüşler dolar sarfma yetki veren kanun dir. tasansını imzalamıştır. Başkan, Neticede sendika %elerinden mü imzasını atarken 8 kalem kullanrekkeb bir heyetin, teşeıbbüslerde mış ve bu kalemlerden her birini bulunmak üzere Ankaraya gönde şahidlik eden 7 şahsiyete hediye etmiştir. rilmesine karar verilnriştir. Londra 19 (a.a. Afp.) Umumiyetle iyi haber alan mahfillercien öğrenüdiğine göre Berün ablukasına son vermek üzere, Rııslarla Batılı Devletier arasmda yarı resmi temaslar hakikaten vâki c'muştur. ra eğilip tekrar kızın yüzüne baktı. Bu rengi uçmuş, cansız yüzü seyrettikçe, sinirlerinin gerildiğini, intikam karannm büsbütün kuvvetlendiğini hissediyordu. Bütün enerjisini kıran korku yavaş yavaş dağıhyor, onun yerini her şeyi kırıp, dökmek arzusu kaphyordu. Kendini bu saniyede olduğu kadar hayaünda hiç bir zaman kuvvetli bulmamıştı. Şu dakikada, ona bir köpek gibi dayak atan şoför karşısına çıksa, ayaklarımn altma alıp, bu menhus herifi ezeceğine, «L» ile karşılaşsa, bir hamlede onun sıska boynunu koparacağma inanıyordu. Küçük kıza biı şeyler söylemek istedi. Lâkin, biı ölüye hitab etmenin manasızlığuu düşünerek bundan vazgeçti. Bifden kulak kabartin. Merdivenlerden bir takım ayak sesleri geliyordu. Sonra iki kadının konuşa konuşa kapıya doğru yaklaştıklarını işitti. Hemen perdenin arkasooa saklandı. Ayaklan perdenin altından görünmesin diye de pencerenin içine oturdu. Oda birden aydmlandı. Otelci kadm: Tuhaf şey! diye söylendi. Kapıyı kendi elimle kilidlemiştim. Halbuki. şimdi r.çık buldum. Kim açtı acaba? Yanmdaki kadın cevab verdi: Belki de. kiüdlemeği unuünış sunuzdur. Hayır. hayır. Işte. kız şurada. kprjolanın üstünde yatıyor. Oteki kadın hıçkırıklı bir scsle: Zavallı, diye söylendi. Ne ka Yan resmî tcmnslar Prosf'un feklifi Baştarafı 1 inci sahifede yabancı enstitü ve teşekkül tarafındap yapılan arkeoiojik arastırmaları misal getirerek, bu sahada Türkiyeye yardım maksadile bir milletlerarası teşekkül kurulması fikrini ortaya koymuştur. Prost, Konstantin tarafmdan inşa edilen, ondan evvel de şehrin kuruluşu sıralarmda inşa edilmiş olan İmparatorlar Saraymın eski yerini bir arkeoiojik park olarak göstertnektedir. Mütehassıs, buralarda pek çok enteresan eserlerin bakiyelerine tesadüf edileceği ümidinde olduğunu beyaa ederek, şirodiye kadar muhtelif milletlere mensub ilim adamlan tarafmdan yapılan araştırmalar hakkmda izahat vermektedir. dar da güzel. «D» nefes almaktan bile korkarak, konuşulanlan cankulağile dinliyordu. Gene otelci kadının sesi duyuldu: Daima sizden bahsederdi Clara. Zavallı küçük! Ben de onu çok severdim. Bu feci işi ne diye yaptı dersiniz? Vallahi bilmem ki... Hiç de hayatından bezgin bir kız gibi görünmüyordu. <D> perdenin aralığma gözünü uydurarak baktı. Clara denilen kadm hakikaten gencdi. Kaba bir güzelliği vardı. Ağlamaktan gözleri kızarmıştı. Hıçkınklarını tutmağa çalışarak: Kendini bu odadan mı aşağıya atmış? diye sordu. Evet Şu karşıki pencereden. Demek küçük kız kendini <D« nin şimdi kenarında oturduğu pencereden atmıştı? Daha doğrusu, o•nu buradan atmışlardı? Peki, küçük kız, kendisini hiç müdafaaya kalkışmamış mıydı? Hiç kimse, kolay kolay kendini pencereder attırmazdı .Herhalde Else de bir hayli mücadele etmiş ohnalıydı? Bu takdirde, etrafta burada böyle bb mücadelenin geçtiğini gösteren \zlerin bulunması lâzımdı. Acaba polis. bu odada esaslı bir tetkikat yapmış mıydı? Muhakkak yapmıştır. «CUMHURİYET» in tefrikası: VATA Çevirenler; ZÂH1R r. TÖRÜMKÜNEY ve NtiKHET COKOVA «D» içtdği sfitlü kahvenin parasıtu tabağın kenanna bırakarak ayağa kalkö. Anlatüğınız macera pek garib, diye söylenerek kaprya dogru yürüdü. Sokağa Çiküğı zaman hava kararmak üzereydi. Soğuk adeta suratını kamçılıyordu. D. nm biraz ev vel oturduğu kahve, ksldîğı otele pek yakındı. Else'nin ne iğrene biı cinayete kurban gittiğini biliyordu. Ancak, kızm düftüğü yeri, bir defa da gözlerile görmek ve kafasmda yerleşen cinayet fikrinin hakikate uygun olup olmadığı hususunda tam bir kanaat edinmek istiyordu. Bunun için de yalnız kızrn düştüğü yeri görmek kâfi değildi. Aynı zamanda otele girip, bir keşif yapması lâzımdı. Lâldn, bu işin pek kolay olmıyacağmı da tahmin ediyordu. Zira, bütün gazeteler kendisinden bahsediyoılardı. Öerideki küçük bir tütüncü dükkâmnın önünde asılı duran gazetelerden birinde şöyle bir yazı gözüne takıldı: • elçiliğindeki silâhlı adam... İri puntolu Vıarflerle yazılmış olan bu başljğuı altmda eşkâli tarif edi liyor, İngiltereye sahte bir pasaportla gehniş olduğu, oturduğu otelde hizmet eden Else isminde ve henüz çocuk denecek yaşta bir genc kızın intihar ettiği uzun uzun hikâye olunuyordu. En sonunda da, yannki nüshada bu hususta daha fazla tafsilât verileceği bildiriliyordu. «D» kendi kendine söylendi: «Merak etmeyin. Yakında, bana dair bol bol yazı yazmak nrsatuu bulacaksınız... Tütüncü dükkânuıın önünden aynldı. Sert adımlarla otele dogru yürüdü. Sis hemen hemen dağılmifb. «D», polislerin otelde kendisini beklemeleri ihtimalini dü§ündü. Elindeki gazeteyi açtı. Sanki, kendisini pek fazla ilgilendiren bir yazı okuyormuş gibi, yüzünü gazetenin içine gömdü. OteUn önünde bir saniye durdu. Etrafma bakırx?T. Görünürde füphesini davet edebilecek bir kimse görünmüyordu. Otelin dış kapısı her zamarJd gibi açıkü. Süratle içeri daldı. Camekânlı iç kapıdan da geçtikten sonra kendini holde buldu. Oda anahtarlan holün köşesindeki mu tad yerlerine asılmıştı. Kendi anahtarını usulca aldiv Yukarıdan otelci kadın seslendi: Mr. Mucherji siz mi geldıniz? «D» onun sesini taklid ederek cevab verdi: Evet madam, benim. Fakat, kadm şüphelenecek diye ödü kopuyordu. Bir iki saniye olduğu yerde durdu. Yukandan hiç bir ses gelmediğini görünce endişesi geçti. Herhalde otelci kadın, onun Mr. Mucherji olduğuna inanmıştı. Otelde mutad hilâfına derin bir sessizlik vardı. Her zaman bu saatlerde yemek salonundan çatal bıçak şıkırtılan gelir, mutfaktan gürültülü konuşmalar işitilirdi Mümkün olduğu kadar gürültü etmemeğe çalışarak, ayaklarmm ucuna basa basa merdivenlerden çıkmağa başladı. Birinci kata vardığı zaman otelci kadırun oda kapısmın yan aralık durduğunu gördü. Kendisini ona göstermeden ikinci kat merdivenlerine doğru süzülmeğe muvaffak oldu. Acaba Else kendini hangi pencereden atmıştı? Zihni bu sualin cevabım buimağa uğraşırken, kendi odasının kapısı önüne vardı. Elindeki anahtarı sessizce deliğe soktu. Kn küçük bir çıtırtı çıkarmadan kapıyı açıp, içeri girdi. yandaki odalardan birinden, bir adam durmadan öksürüyordu. Kapıyı aralık bır^ku Bu suretle dışarıyı dinlemek ısriyordu. İçinde, bu otelde ilk dHa olarak Mr. K. ile karşılaşacağı hak iinda garib bir önsezi vardı. Ken, disi de bunun boyle olmasını te« menni ediyordu. Çünkü; Mr. K. ile hesablaşmak, otelci kadınla hesablaşmaktan çok daha kolay olacaktı. Oda karanlıktı. Perdeîer sımsıkı kapatıhnıştı. Karyolaya doğru ılerledi. Birden irkildi. Yatağına Elseyi yatırmışlardı. Sabahleyin canu olarak bıraktığı bu küçük kızı, şimdi böyle kaskatı bir halde hareketsiz bulmak onu tasavvur edemiyeceği kadar sarstı. Beyninde kopan bir öfke fırtınası, bir saniye içinde bütün damarlarını dolaşü. Küçük kızı gömmek için herhalde ilk tahkikatın bitmesini bekliyorlardı. Fakat, onu neden bu odaya yatırnıışlardı? «D» bu sualin cevabmı kendi kendine pek çabuk izah etti: Otelde boş oda yoktu. Else'nin odası ise, muhakkak derhal yerine alman hizmetçi kıza verilmişti. •D» nin ise, elçilikte cereyan eden hâdisenin ilânuıdan sonra otele döneceğini kimse ümid etmezdi. Binaenaleyh onun odası artık boş sayılırdı. Else'ji bundan dolayı buraya yatırmışlardı. Bir genc hayat, henüz yaşamanm zevkini tadamadan sönmüş, köıpe bir fidan, clallartnda çiçeklerini açamadan kunımuştu. Fakat, herşey gene eskisi gibi devam edip gidiyordu. Caddede otomobıller koşuşuyor, insanlar gülüşüyor, birbirlerine neşe saçmak, birbirlerine ıstırabın her türlüsünü hazırlamak için kaynaşıyorlardı. «D», ölümü uykuyn benzetjrler ama, o ancak kendi kendisine benziyor, diye düşündü. SOD ir bir buçuk ay var ki memlekette hayat pahalüığı en mütevekkil vatantaşUrı büe feryad ettirecek bit ağırlık arzetmeye başladı. \iyecek maddeleri simdiye kadar hatta harbin en kritik günierinde buegorülmemiş bir yüksekUğe çıkö. Et, geçinme endekslerinin mıkyas. olarak kabul ettiği 938 fiatlanna anlaşmaya varıldığtnı bu kadar göre on misli, tereyağ o zamana nikbin olarak söyliyemiyeceğim. göre yedi misli, peynir yedi mıslı Şunu ifade edebilirim ki yaptığım arttı. Halbuki dünya yiyecek esarı konuşmalarla Türkiyedeki vaziye bizimkinin aksine olarak düşmeye tin ve karşılaştığmız meselelerin ! başlanıış, Yunanistan gibi vahı» dsha iyi anlaşılacağına inanmakta bir iç harble meşgul memleketler yım. istbna edilirse her yer bizden daha Size memnuniyetle haber veririm ucuz hale gehniştir. ki 194849 programı için Avrupa Kabul etmek lâzımdır ki bu paiktisadî işbirliği idaresi tarafmdan halılık tamamen periyodik yani buTürkiyeye verilecek olan ödenek günlere mahsus değildir Esasen harb temin edilmiştir. sonu düşmeye yüzrutmuş olan fiProjelerin muhteviyatı hepinizce atlar, maalesef en büyük iktisadî malum olduğu gibi Zonguldak kö bir gaflet olarak tarihe ve daha mür, Soma linyit, Divrik demir ma evvel sineye geçmiş olan 7 eyluJ denlerile Zonguldak limanınuı in kararlan, yani paramızın düşürülkişafını sağlamak ve teşkilâtını ge mesile, tekrar yükselmeğe başlamı» nişletmek ve 6 bin kilometrelik yol v e o yükseliş kâh cksilip kâh artaa sisteminin gelişmesini temin 3t bir tempo ile devam edegelmiştir mektir. Avrupa iktisadi işbirliği Bu sefer gözümüze, hattâ ciğerimiidaresi tarafmdan yukarıdaki hu ze batan pahahlık işte bu temponun suslar için kabul edilen ödenek 25 son hâd şeklidir. Bu pahalıhkta âmil olan şeyleri sayabiliriz: milyon dolar civanndadır. Evvelâ bu sene kış her senedea Şunu da belirtmek isterim ki bu miktar ziraî makinelerin satm a fazla olmuştur. Bu da kış mahsul» îınması için kabıU edibniş olan 12 lerinin pahalılanmasına sebeb olmilyon dolardan ayrıdır. Aynca 30 muştur. Gene bu yüzden hayvan öhaziran 1949 a kadar olan deıre lumü çok olmuş, bu da etin pahaiçin Türkiyeye tahsis ediimiş bu hlanmasına sebeb (Slmuştur. Gen» lunan 49,7 milyon doların bir kıs bunun yanmda nakliyat intizamınl kaybederek istihsal mıntakalaril« mını teşkil etmektedir. istihlâk merkezlerinin münasebetMüstakbel ziraî kalkınmaya ve leri zaman zaman kesilmiş ve ürenerji kaynaklarma aid projelere ne kadar tahsis yapılacağı henüz sat bekliyenler bundan da istifakararloşürılmış değildir. Bu hu de etmişlerdir. Ama bütün bunlar, bir girift iksustaki görüşmeler devam etmektisadî kombinezonun neticesidir ki tedir.» başı 7 eylul karanna varır. Yani 946 da yüz kuruş olan Türk iirası o senenin 7 eylulünden sonra elli kuruşa inmiştir. Neden böyle olmuştur diye sormadan bu hakikati kabul etmek gerektir. Buna mun Baştarafı 1 inci sahifede zam olarak bir kısım tüccar da, Ticaret ve Ekonomi Bakanlığının alacağı karann umumî hatları şim harb senelerinde ahşüğı yüksek kârlardan hâlâ vazgeçememektedir. diden belli olmuştur. Bizce bugün Türkiye Cumhuriyeti Paramızın değeri üzerinde şimhükumetinin meşgul olması lâzım ge dilik durulamıyacağı. eğer yeni. biı ayarlama yapmak üzere hükumeti len şeylerin başında hayat pahalımiz faaiiyete geçerse, bu hareketin lığına çare bulması gelir. Bunun te« Avrupa iktisadî birliğinden fülen sirini hissetmemezlikten gelmek siayrılmak, Marshall plânına veda yasî bir gaflet olur. Mesul makametmek ve nihayet Bretton Woods Iar işgal edenlerin kaybedecekleri anlaşmasına aykırı bir vaziyet al tek dakika yokfur. Eğer Türkiyed» mak olacağı kesin surette belirtil grev hakkı meveud olsaydı, Allab saklasın durum Yunanistandakinin miştir. aynı olur ve memurlardan başlaİstanbul piyasasından dün edindiğimiz bilgiye gpre, İstanbul Ti yan grev alır yiırürdü. Ne zaman caret ve Sanayi Odasının takas memlekette pahahlık olsa, hükuhakkmdaki teklifini Ticaret Bakan metin palyatif bir tedbir olarak lığı çok makul bulmuştur. Takaslı ücretlere zam yaptığım görenleı ticarette bugün sterlin 14.20 lira daima bunun sonunda fiatların tek» ya, dolar ise 430 kuruşa mal ohnak rar yükseleceğini bağıra bağıra hatırlarmışlardı. Zaten bunu ihtara tadır. Umumî kanaate göre mahdud t rla hacet yoktu. Bakkallar bile bubazı maddelere münhasır kalacak nu bilir ve söylerlerken bizim devhususî takas haric, diğer bütün let adamlarımızın bilmemelerine im maddelerin takasla ihracım menet kân var mıydı? Buna rağmen biz mek lâzım gelmektedir. Ticaret ve işin kolay görünen tarafına gittik Ekonomi Bakanlığı şimdi bu mad ve bir fasid daire içine düştuk. Hayat pahalıdır. Çünkü, ithalât pahadeleri tesbit etmektedir. Ticaret ve Sanayi Odasının ikinci lıdır, gümrükler ağırdır. İç mamumi'him teklifini teşkil eden, dahilî lât pahahya mal oluyor. Fabrikafiat seviyesinin frenlenmesi mese tör de pahahya saüyor. Muamele vergisi ağırdır. Kazanc bazı yerlesi a>Tica incelenmektedir. Ticaret ve Ekonomi Bakanlığı, de hulya. bazı yerde heyulâdır. ithalâtın tahdidinin ithal mallan Tüccarda ticari olgunluk yok. Bir nın ehemmiyetlerine göre yapılma çeyin ihrac edileceğini duyanlar, olduklan yerde birbirine mal devsını da aynca kabul etmiştir. İzmir 19 (Telefonla) Yeni ih redip para kazanıyoruz sanıyorlar. racat rejimini tesbit etmek üzere Gaflet, ticaretimizde geçer akça Ankarada yapılan toplanüya dair halini almıştır. Memlekette simdiye Yeni Asır gazetesi dikkate şayan kadar fiat kontroluna kimse yanaşmalumat vermektedir. Buna göre mamıştır. Çünkü bu zor bir şeydir. toplantı memlekîtimizin iktisadî Lâkin eninde sonunda başvurulabir çıkmaz içinde bulunduğunu cak çare budur. Bunu yapmadıkca meydana koymuştur. 14 kişilik ha hükumetler başlannı yerler. Deneyat pahalılığı komitesi, hayat paha cek şudur ki bu işi topyekun ele lıhğmın alabildiğine devam ettiğini almak lâzım. Yiyecek giyecek ve bir raporla Bakanlığa bildirmiştir. yakacak maddelerine kırk para Hayatı ucuzlatmak için sigorta, na yükliyen her sebebi izale için cezri kil vasıtaları, liman, tahmil ve tah kârarlar almak gerek. liye, depo ücretlerinin indirilmesi, Bütün bu maddelerin maliyetleistihsal âtın arttınlması ve bu maksadla dışarıdan, içeriden sermaye rini tesbit etmeli. Bunun kolay bir tedariki, gizli veya açık mahiyette şey olmadığını biüyoruz lâkin lüenflasyona son verihnesi, devlet ve zumlu olduğuna inanıyoruz. Bir devlete bağh. müesseseler için dö takım zamanı geçmiş mülâhazalarla viz harcanmasmm asgarî hadde in sanayü himaye için, dışandan geledirilmesi, başta devlet olarak, is cek ucuz ihtiyac maddelerinin giim tihlâkte israfm ve lüksün önlen "iklerini arttmnamalı. Gıda madmesi, ticarette takas sistemine son delerinin fıatlannı yükseltecek her müsaade veriîmesi, devlet, vilâyet, belediye hangi bir ihracata asla bütçelerinde diğer resmî ve yan etmemeli ve bunu ilân etmeli. Belediyelere fiat kontrolu hakkıresmî teşekküllerin bütçelerinden hakikî muvazene temini tavsiye o m geniş mikyasta ve kuvvetli lunmuşrur. müeyjidelerle vermeli. Mücadeleye dddî şekilde girişmeli. Ticaret Bakarüığı bu tavsiyeleri Bn yüzden zarar görecek veya dinleyip, dinlememekte kendisini bnyök kârlarma kesad gelecek omuhayyer tutmuştur. laalann ferjad ve figanlanna mUBevin, İngikerenm yeni let, memleket baüyor! şeklindeü vaveylâlanna kulak asmamalı. Ankara elçisile görüştü Büjük şehirler belediyeleri araLondra 19 (Nafen) Anka sında hayat panalılığına karşj müraya tayin edilmiş olan yeni İn cadele tertrbatan birleştirmeli ve giliz Büyük Elçisi Sir Charles bnbnlerine yardnnlaşnıa imkânlaNoel, bugün İngiliz Dış İşleri Ba nnı sağlamah. Gıda maddeleri naküyatını hukanı Mr. Bevin tarafmdan kasusî ve imtiyazlı bir tarifeye rapbul edilmiştir. . Sir Charles Noel, bir, iki gü tebneli... Takasla ticaret kalkıyor Bu tedbirler almırsa tesiri hemen ne kadar Ankaraya hareket edegoriilür ve bir kere fiatlann düşcektir. Mısıra kaçan bir muhtelis yakalandı Şehrimizdeki resmî müesseselerden birinde evvelce muhasebociiik yapan ve bilâhare 100 bin liradan fezla bir parsyı zimmetine geçirerek, Mısıra firar eden Nihad Oktay, Kahirede yakalanmış ve dün uçakla Yeşilköye getirümiştir. Muhtelis, Saveıhkça tevkif edilmiştir. meye başlaması halinde nisbî ucuziuk yavaş yavaş gelir. Bu yapılmazsa, Türldyede sağlanacak en modern ıslahat, halkın nazannda hiç bir kıymet alamaz. Çünku can boğazdan gelir ve karnı aç adamm mantığı ve muhakemed zayıflar. B. FELEK ÖLÜM Yüksek Mühendis Mustafa Ataymanın refikası, Muzaffer Kemal Ataymanın ve Hayrinnisa Köninin anneleri, Kâzım Kbninın kayınvalidesi. Nüzhct Burkan, Sabire Kalın, Lutfiye Etili, Ziya Gevher Etili ve Pertev Gevher Etilinin ablaları dün lîalckın rahmetine kavuşmuştur Cenazesi, bugün öjle namazmı müteakıb Erenkby camii şerifinden kaldırılarak, Sahrayicedidde makberesine defnedil«celctir. ÖLÜM Merhunı ilüşir Alyanak Mustafa Paşa gelini ve mülga Harbiye Ne2areti Sıhhiyc Evrak Müdüriı mçrhum Hüseyin Alyanağın eşi ve Gümrükte Aziz Alyanakoğlunun annesl ZEHRA ALYANAKOĞLU uzun zamandır çekmekte oldugu ajnar.sız hastalıktan kurtulamıyarak. vefat «tmi^tir. Cenazesi bugün 2041949 ögleyin Fatih, Malta, Zülâllçeşroe sokak 31 numaralı evînden kaldırılacaktjr. HİKMET ATAYMAN (Arkası var) AUahtan matüret dikck.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle