21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 Mart 1949 BİR DAKİKA : Arab Birliği hakkında rab Birliğinin Filistin davası yüzündeıı geçirdiği buhr=uı, hâlâ d«,vam ediyor ve hu Birliğin mukadderatı Arab gazeteleri tarafından sık sıfc hahis mevzuu ediliyor. Acaba nu hiılik yıkılmalı ve orladan kalkmalı mı. ynksa yenUîeıı kurıılmalı ve kuvvetlendirilmeli mîdir? Mesele hâlâ münakaşa o'"iıım:"Ma ve Arab gazeteleri bu mçsele ü/erinde ^eşid çeşid mütaiealar yüriitmek.etlı: • • • . Bir kısmına göre Arab Birligini bir miiddet oldııçıı yerde bırakmak >cab eder. Çünkü onıı diriltmek ve yeniden kunnak iein bir takım amillcrin orıadan kalkınası. yani onu zâfa uğralaıı ve riddî bir iş başaramamasına sebob olan amillerin tasfiyesi lâzımdır. Ciinkii ancak bu amillerin tasfivesinden sonra Arab Biıiiğini daha müshet bir yolda yürütmek ve ba^arıHr karanmasına imkân sağlamak mümkiindiir. Yoksa ajnı şartlann dev^mı takdirinde Arab Birliği kıını bir FÖstcri<;ten ibaret olur ve fayda vereceğine ancak zarar gcliJir. Cereyanlarm biri bu merke7dedir. Diğer bir cereyana göre Arab Birliğini yaşatmak favdalı olur. fakat lıirlige nipnRub devietîeri siyasî, iktisadi, hattâ askerî mahiyelte anlasmalarla ve ittifaklarli biıbirine bağlamak irab eder. Bu sayede hetkes vazifesini bilir. oııa göre çalıçır ve taahhüdlerini ifa eder. İkinci cereyan da bu merkezdedir. Bu cereyan, son tecrübelerin verdiği derslere dayanmakta. umumî mahiyatteki anlasma'.ann hiç bir mana ifade elmediğine dair hasıl olan kanaati belirtmck tedir. Çünkü Arab Birliği, görünu^c KOte her türlü ayrılığı çaynlığı tanınııvan. iiyeleri arasında en samiıni bağlantıyı kuran bir teşekküldür. Fakat ilk imtihan, yani Fi!il=tin davası bu gibi umumî ve şümullü tabirlerin hiç bir müsbct taahhiid ifade etmediğini, bu yiizdcn ıniisbet ve sarilı taahhüdler ifade edcn esaslar üzerinde anlaşmak lâzını geldiğini belirrmiştir. Anlaşdan Suriyede bugün hükiım süren telâkki bu mahiyeltedir. Uçiincü bir cereyan Arab müictlerinin bütün Ortaşark milletlcrile clelc vererek mıntakavî bir emniyet bolgcsi vücııde getirmek ve böylcce ayrı bir Arab Birliği kurmaktan vazacçmcktir. Bu cereyan arasıra başgösteriyor ve bir takım yazılar yazılmasma scbeb olujorsa da cnıın kökleşmiş olduğu gözo çarpnııyor. Şimdiki halde durunı bu nıaiıiyettedir ve eski Arab Birliğini işlelmek ve devaaı etürmek için sarfolıınan ga> retler boşa gitmektedir. Bu yiizden mütarekeler ayn ayrı yapılıyor vc ber devlet kendi menfaatini düşiinerek hareket ediyor. Bayar, D. P. nin gaye ve hedeP.erinî anktıyor Bo$tarafT 7 inci sahifede lardan aHıklan salâbiyeti keyfî ve eavriksnunî şekilde kullanan bazı kimse'er, beni. sizin b^:d?r.ize sokmak b trmemişlerdi. Bu^ün eörüyorsunuz ki. sizlerle memlckpt davaları üzerinde burada serbostçe konusabili^oruz. Hcra de îîür sesimizle ve Kİnısedcn perva etmcıl?n. ve kimseys düsmanlık duyıoi:c'&n konuşabilivor ve mukcdcîes haklarımızı tanıtmaK yolunda vürüyoruz.» Burhiniyedcki kar«'!nma da aynı şekilde hararetü oldu. Osle yemeği partililer, kaymakam, bclpdiye rpisi, jandsrma komutanı ve diğer hükumet erkânile bornber yenildi ve Ayvalığn hareket sdildi Bnyarın AyvaiıktaKİ konuşması Halk. D P Genel Bsşkanîiu şehrin dış'ndan itibnrcn karşıladılar. Boyar, parti baîkonundan yantığı nir koni'.şmada Avvalıklılnrın ferdi hürriyet'.erİTie olan baâlılıklannı be'.irtti!;ten, Ayvalığın domokrat nilpejnın şanh bir srmbolü olduğunu söyledikten sonra söderine şövle devam etti: <r. Demokrat Parti iktidara gelince, bu memleketin yükselmesini sağlayacaktır. Biz, kimseye düşman olmıya:ağız. Fakat, ne kadar kuv\'ot!i olursa olsun, kimseden korkmuyoruz. Gayemiz, memlckette nizamh bir içtimaî ve iktisadî hayat kurmaktır. Vatandaşlsrımızın daha iyi yaşamalarını temin edeceğiz. Çiftçiye en yakm dost olacak, ıstırablarmı kat'î surette bertaraf edeceğiz. Demokrat Parti, birinci hedef olarak, Anayasarun fcrd'ere tamcffğı hak ve hürriyetin tccpllisine çalışacaktır. İ!k istcfimiz, Seçim Kanununun ernniyetli bir çekilde tanzim olunması ve böyle bir kanunla seçirn yapılmasıdır. Bunun başka çaresi yoktur. Eğer vatandaşm reylcrini çalacak kimseler bulunursa, bunlar, bu mcmlekctin seîâmetini, ferd'.erin Hirriyctini c^ınTiet etüğimiz rrrjhlcrem kuvvetlcrden yardım göremiyeeeklor ve «Rcvirizi falan partiye verece!:ciniz.» diye marsevî tazyik yapamıyacaklardır.» Bayar, sözlerini şöyle bitirdi: « Milleün aklıseUmi vatandaşm vicdanına tasa'.lut etmek isteyenlere zincir vuracaktır.» Cplâl Bayardan sonra Sıtkı Yırcah da fcir konuşma yıptı. D.P. Genel Başkar.ı. y a m Edremidc'e yapı'arak rniti"de hcızır bulunacak ve bir nutuk söyliyecektir Vermeyince mabud.. Gazetelerde stk sık memnuniyet verici havadisler görüyoruz: Filân memleket bizden kömür istiyormuş. Falan memleket milyonluk tütün ahcısı imiş. Yok pamuk isteniyormuş, yok bilmem ne madenine çok talib varmış, vesaire... İnsamn sevinmemesine im~ kân yok. Fakat memlekeümide bütün mevaddı derleyip toparlayacak, istihsali arttıracak, içeri ifotjt/act karşılayıp, dışan talebleri karşılayacak, jiatlan tesbit edecek, akh başmda bir teşekkiil nerede? D. N. Ulus gazetesinin şiddetli akisler uyandıran fıkrası Ba$tarafx 1 Inci sahifede jbulaşacağı m u h a ü a k olmadığma göre, lar geçmiş. Geleceğe bakalım. Atlantik müttefikimiz îngiltereye verdiğimiz söPaktı bir kokteyl parti değildir. Dünya zün dışmda hiç bir hareket bizi bağlaölçüsünde bir harb ve istilâ tehlikesi maz. Hitler Mehmedciği anlsdı ve onun nin müşterek omuzlanmasıdır. Garanti karşısma çıkmadı. Başka bir düşmanisbetinde rizikosu da vardır ve hiç nımızın nazi meczubundan dafea anlabir he=r,b. şimdiden bunlardan hangisi yışsız olabileeeğini iddia edemeyiz.> nin daha fazla olduğunu tayin edamez. Atlantik Paktı hakkında şimdiye kaAtlantik paktı dışmda kalmamız bizi dar ileri sürülen noktai nazanmi2dan sttiz devletin müşterek ve formel ta bambaşka esasları ihtiva eden ve okushhüdünden mahrum bırakmakla be yanlar üzerinde (mülhem olmasaydı raber, üçüncü bir dünya harbinde bize böyle bir şey yazılamazdı) intıbamı bıikincidekı hareket ser'^estliğimizi verır. rakan bu yazı hakkında bir taraftan Tarafstz kalmamız şansmı açık bırakan Hükumet rnahfillerinde soruşturmalar bu serbeîtlik, ikinci Dünya Haıbinde yaparken, diğer taraftan «Ulus> gazeteoldueu gibi, i<;tilâcının t:ıarnız istika sinden de keyfiyeti sorduk. Bize telemetlerini değiştirebilir ve Türk top fonla verilen cevab şu oldu: raklarından uz^klaştırabilir. Fıkra muharrirlerimiz serbesttirAtlantik paktı devietîeri bunu niçin ler. Onların fikirlerinden mesuliyet düşünmemişlerdir? Yeni strateji bakımın kabul ermeyiz. Yalnız başmakalemiz, darı. topun ağzında Türkiye değil, Nor Hühumetin fikirlerini aksettirir. veç mi vardır? Orta Doğunun kaderi, Difer taraftan Ankara muhabirimiz İkinci Dünya Harbinde olduğu gibi, savaş alanınm dışında ve harbin netice de Hükumet mahfillertnin düşüncesini lcrine mi bağlıdır? Bizce meçhul he şu şekilde bildirdi: Ankara 26 (Telefonla) Hükumet soblar. Tahmin oyunlarma ve gevezelik lerine ne lüzum var? Ne düşurmüşlerse mahfillerinde bu gece geç vakit yaptıdüşünmüşlor*. Netice besbelli: bm ta eım temaslardan edindiğim kanaat şu ahhüdünden mahrum bırakan bir pakt, merkezdedir: cöğüslediği tehlike hududlannın dışın« Ulus gazetesinde çıkan makaleda da buakır. Bizi hesaba katmıyan bir lerdeki fikirlerin. mutlaka Hükumetin müşterek emnivet sistemini bizim rle noktai nazanna uygun olması icab ethesaba katmamıza lüzum kalmamıştır mez. Dış İşleri Bakanı Necmeddin SaBu biı ; m dış poütikamızı komşularımıdak, Büyük Mület Meclisinde. Atlantik ; zın gö.~tcrccc?i anlayışa ? ir? ayarlayaPaktı ve onun karşısmdaki durumumubilecepimiz b:r îcrbestliğe ve suplesa zıj izah etmiştir. Böylece, bu pakt hakkavuşturur. kında Hükumetin noktai nazarı kesin Ürüncü bir dünya harbinin Türk ton olarak açıklanmıştır ve bunda değişiklik r&klarmda başhyacafı veya er»eç orays pıyangonun 1948 yılı kân 9.233.445 lira Bunun, şimdiye kadarki rakamlann en yükseği olduğu bildiriliyor Millî Piyango idaresi, 1948 yılı hesa'oarrnm neticesüıi almış, hazrrlanan bilânço murakabe kurulunca tasdik edilmiştir. Bu yılın bilânçosu da fazla satış e fazla kârla kapanmıştır. Bir yıl içinle 23305.521 lirahk bilet satılmıştır. Bu. limdiye kadar sağlanan en yöksek satış akamıdır. Bunun 13,578.414 lirası haliamıza ikramiye olarak dağıtıhnıştır. İdarenin her nevi yönetim giderleri çin bir yılda 381,016 lira harcanmıştır. Giderlerin satış gelirine nisbeti %1,63 ür. 1948 yılı bütçesine, bilumum idara giderleri için konulan 435.243 lirahk öeneğin 381,016 lirası harcanmış, 54,227 irası tasarnıf edilmiştir. Sağlanan taarrufun nisbeti "^12,45 tir. 1948 yılınm, devlet bütçesine gelir azılacak safi kân 9,233,445 liradır. Bu, limdiye kadar temin edilen en yüksek ârdu\ ^ Petrol kokusu Başma'koled'en Aevnm kul!>nmak ve kendi petrollerini de daha ziyade, harb zamanı içiu saklamak fikıindcJir. Amer'kaıım. bâkir Arabistan petrnllcrinc karşı gösterdiçi büyük alâka, İran, Irak rc'mllcri pibi Arabistan pctrollcrine de cöz dikmiş nlan So\yet Ru«ya ile ara^ının açılmasında mühim bir amil olnıuştur. Baloda kaybolan çaıtla BaştaTafı 1 inci sahtfede turduk. Ben, kapının iç kısrnına gelea :andalyada idim. Yüzüm, çantanm çandığı masaya dönüktü. Karşımda da Satır oturuyordu. Bir aralık gözum, üzerinde iki kadeh ve bir kadra antasının bulunduğu masaya ilişti. Bu ırada bir el, masanm üzerinde dolaiiyordu. Biraz sonra o elin çantayı alıp ahibinin sol cebine koyduğunu görüm. Alışındaki gizlilik hali dikkatimi ekmişti. Kemal Satıra: «Şu genci ta< ır mısm?» dedim. Sebebini sordu. «Şu masada bir çanta vardı; alıp cebina :oydu» dedim. Bu konuşma bittiği zarnan dans nihayetlenmiştL Masada otuan esmer, fazla boyanmış bir kadınla ir Amerikalı erkek yerlerine geldilerBir telâş oldu. Kemal Satır alâkalandı: Evet, çanta çalınmış... Çalanı çimdi tanır mısın?> dedi. Paviyona indiğimiz <İşte İş ş dedim.> Atıf İnan, bundan sonra, çantayı çaanı balo heyetine bildirdiğini, bunun üzerine Çetin Altanı o sırada tanıdığını, 'adesi almıp zabıt tutulduğunu bilirdi. Yargıç: < Çantayı bu genc alıp göürürken harekete geçseydiniz daha iyi bnaz mıydı?» Atıf İnan: « O zaman çok tuhaf ourdu.» Yargıç: < Şimdi bir daha soruyorum: Çantayı, bu gencin çaldığına e min misiniz?» Atıf înan: « En küçük bir ihtimals «acaba aksi varid midir?» diye te» eddüd etmeden «evet, bu gencdir> di Aflanük karsı S?arruza H^vayolhrının yaz sefsr'cri hazırhğı Haşlnrah 7 inci tır. Havalar müsaid gittiği takdirde nısan ayının ilk haftpsında Ankara Kayseri Malatya Elâzığ ve Dıyarbakır hattı işletmeye açılacaktır. Geçen seneki program aynen tatbik edilecek ve bu hatlarda uçak adedi arttırılacaktır. En kalabalık yolcu adedi, İzmir İstanbul Ankara arasında olması güzönünde tutularak birer ilâve uçak seferi ve hafta sonunda Ankara İstanbul ve Adana İstanbul arasında da birer direkt uçak seferleri yapılacaktır. Bu sene uçaklara yolcuların ihtiynçlarına tekabül edecek birer büfe de konacaktır. Yolcuların uçaklardaki büfelerden faydalanmaları için ev sahibesi namı altmda kadın memurlar çalıştırılacaktır. Havayolları, bu yıl, Ankara îstanbul Atina hattını Romaya kadar uzatacaktır. Dış hava seferlerine çok rağbet olduğundan Bağdad, Suriye ve Mısıra kadar hava seferleri yapılması da düşünülmektedir. Yolcu ve bagaj tarifelerine zam ya pılmıyacaktır. Baştarafı I inci sahHede daha zalim' bir barbin tehlikelerini gÖ5termektedir. Sulh ve kardcş sevgisinln bütün dünyayı kaplamasını A'.lahtan diierim.» Anıerikanın askerî yardimı NewYork 26 (R.^ Bu akçam ?.çıklandTğına göre, Birleşik Amerika hükumeti, komünizme mukavcTnet ctmck azminde bulunan mcmlekctlcrc yapılacak askerî yardımm birinci kısmı için Kontrreden 1800,000,000 dolarhk bir kredinin tasvibini istcmeye karar vcrrr.iştir. Askerî yardımm temmuz ayında başlıyacağı ve yukarıda zikrodilen rakamm tlrinci sene esnasında yap;lc.cak yardırhı karşıbvacağı ilâve edilmektedir. 1800.000.000 dolann iiçte ikisi Atlantik paktına dahil mrm'eketlere tahsis o'lilecek, gcri kalan kısım da Türkiye, Yunanistan, İran ve komünizmle mücndele azminde olan momleketlere verilccoktir. Danimarka da Atlantik paktına girdi DiŞer taraftan bugün Atlantik naktı etrafında alınan son haberler şunlardır: 1 Danimarka Atlr.ntik paktını imza ecınceğini resmen bildirmiştir. 2 Portekiz, İberya andiaşmrsını ileri süreıek itirazlarda bulunan İspanyaNitehim Mısırın, Mısır Filistin hu ya rnpmen Atlantik paktına girmeğe duthında bir Faruk hattından bahset kcsin olnrnk karar vermiştir. nıesi, onun yahudi genişlemesinden endişe eKiği için bu hat sayesinde bu İngilterenin en büyük genjşlcmcyî durduıinak islediğini anlatnıakta ve onun bu hususta yalnız kenspor günü dine güvendiğini, di^er Arab mcmleLondra 26 (B.B.C.) İngiltere, bıigun ketlerini de kendi büşlarının çaresine en büyük spor gününü yaşamıştır: bakmak üzere bıraktığını belirtmekte1 Liverpol'de yapılan ve 2 milyon dir. O halde Mısınn, artık Arab Birliseyircinin hazır bulunduğu at yarışlağinden bir şey beklcmcdiğinc, yalnız Arab Birliğini dağıtmayı da üzerine al rmda «Rus Kahramanı» ismindeki at ınak istemediğine hiıknıetmek icab birinci geLmiş ve bu hâdiso bir alay mevzuu olmuştur. eder. Kcmbriç galib Muhakkak olan bir nokta, Arab Bir2 Times nehrinin iki kıyısmda topIiğhıin buhranh bir devre gerirıncktc oUiuğudur ve en doğru fikir onun an lanmış olan 750.000 seyirci önünde cak bir tasfiye geçirdikten sonra ken Oksford Kembriç kayık yarışları yabir çeyrek kayık dini toplama^a çalışması ieab ettiijidir. pılmış ve Kembriç Şayed bu toplama, onun Orta Şarkla boyu ile birinci gelmişür. hayat ortak'ışjı yapması ve bir sulh â3 Futbol sahalarında 3 dömi final mili olarak kendini göstermesile ncti maçı oynar.mıştır. İnsi'iz futbol taricelenirsc, Arab Birliği mevcudiyctiııi hinde synı günde üç dömi final mnçıbir hikmele ha§lamış olur. nm birden oynandığı ilk defa sörülmüştür. Lcicester City takımı finale kalÖmer Rıza DOĞRUL mış; Manchester United rakibini ycnememişiir. Ortaşark pcirollerinin Amerika vc İnsiltere ile Sovyet Itusya arasında, ü"iincü bir dünya harbine sebeb olmasını ön'cmek için, bu petrollerin, Birlcjmiş MiUctler tcşküâtı tarafından islctilmcsi yolunda 1917 temmuzunda yapılan bir teklif potrolü olmıyan mcmleketlcr tsrafından Birlrşmiş TVIillctlcr Ekonomik ve Sosyal Knnseyinde şiddetle m;id.~faa cdildiği halde, o zamana kadar arilarında çoriiimemiş bir tesaniid ve birliklc Amerika, İııçiltere ve Sovyet Rus Rns'a'itı 7 ıvri aahiiede yann müttcfikan muhaicfetine uğraelde edilen beş milyon dolar bir nevi mıştır. klering hesabıdır ve bununla ancak Bizim petrol araçtırmalanmiî da iyi Almanyadan mal ithal edilebilecekncticeîer verdikçe dışanda bazı arzular, tir. Yerli ürünler şırketı, ithalâtçı oliştihalar ve ibtiraslar uyandıracaktır. madığı için bu beş milyon doları taPctrolü bulmakta çektiğimiz güçliikltr kasla ithalât yapanlara vermeyi kave zahmetlcr kadar pctrolü işletmek rarlaştırmış ve İstanbul Ticaret Ote de, hattâ daha fazla pü"'ükler vc dasından takasla iş yapan tacirlerın zahmctlerle kanjila^nrağunızı unutnıa bir listesini istemiştir. mak lâzımdır. Bu düşünccler, dünyada îstanbul Ticaret ve Sanayi Odası, açık ve gizli cereyan eden petrol harbi yerli ürünlere gönderdiği bir telnin nıuhtelif safhalannı ve çekişmclografta, kıymetli bir para olan doların rini takib cdenler için. meçhul bir hapek kıt olduğu bir zamanda ithalât kikat deyildir. Onun için. petrol mescmevzuunda takasçı diye bir tacir gru lesinde çok dikkatli vc uyaıuk bulunpunun mevcud olamıyacağmı, ithamahyız ve devletimizin muayyen bir lâtçı her tacirin bundan istifade etpetrol siyaseti olmalıdır. mesi gerektiğini bildirmiştir. CLTMHURİYKT Batı Almanyadan ithalât hususunda beş milyon dolardan kimlerin istifade edeceği henüz bilinmemekte ve istifade edeceklerin tesbit şekli merakla beklenmektedir. 'lu 5 milyon do!ar Fransız İtalyan gümrük andlaşması dün imzalandı Paris. 26 (R.) İtalya Dış İşleri Bakanı Kont Sforza ile Fransa Dış İşleri Bakanı Schuman, bugün öğleden sonra Quai d'Orsay'in saatli salonunda 90 milyon Avrupalıyı müşterek bir iktisadî idare altmda birleştiren Fransız İtalyan gümrük andlaşmasını imzalamışlardır. Cezayir'e de şamıl olan bu andlaşma gereğince iki memleket müşterek bir gümrük tarifesi hazırhyacaklardır. Bu tarıfe 1 sene zarfmda fiiliyat sahasına konmuş olacaktır. Resmi sözcü, bu andlaşmanın diğer memleketlere de açık tutulacağını bildirmiştir. Ankara ili çiftçilerine yazlık ekim için tohumluk dağıtılıyor I Sabri Polat hakkındaki karar tasdik edildi Ankara, 26 (Telefonla) Arkadaşı sarraf Avniyi öldürmek maksadile ensesinden tabanca ile yaralıyan Sabri Polatın Yargıtay Birinci Ceza Dairesindeki mürafaasma bugün devam edildi. Başkan, Ankara Ağuceza mah kemesinin, Servct Coşkunsesin beraetine, Sabri Polatın da 20 yıl hapsine dair kararınm, aynen tasdik edildiğini bildirdi. Öğrendiğime göre, Sabri Polatın avukatları, bir iadei muhakeme sebebi mevcud olduğundan, tashihi karar istiyeceklerdir. Tutüncülerin şikâyefleri Bağcılık kongresi sona erdi Ankara, 26 (a.a.) 21 mart pazartesi günü Tarım Bakanı Cavid Oralın bir konuşmasile çalışmalarına başlamış bulunan Bağcılık kongresi bu sabah ikinci umumî toplantısını yaparak mesaisini tamamlamıştır. Bu sabahki töplantıda da kısa bir konuşma yapan Tarım Bakanı, kongrenin çahşmalarını yakmdan takib ettiğini söylemiş ve memleketin hayrma olarak alınan kararlardan, Tarım Bakanlığını ilgilendirenlerin dikkatle takib edileceğini, diğer Bakanlık ve teşekkülleri ilgilerdirenler için de ayrıca teşebbüse geçileceğini bildirerek kon^rode bulunan delegelere veda etmiştir. Müstahsil, Tekel İdaresinin gevşek hareket ettiğini söylüyor Eski İran İmparatoriçesi nbanlandı E^rnenin kara günü Edirne, 26 (Telofonla) Bugün, Edirnenin kahraman bir müdafaadan sonra, 26 mart 1912 tarihinde Bulgarlar cline düştüğü günün kara yıldönümüdür. Bu münasebetle, busün Cumhuriyet meydanında bütün Edirne halkımn ve okullarmın katıldığı hazin bir toplantı yapılmıştır. Hep bir ağızdan İstiklâl marşı söylenmış bir manga erimizin havaya üç defa ateş etmesini müteakıb, Lise Müdürü Cemal ve eski Edirne milletvekillerinden Ekrem, Lise öğretmenlerindcn İhsan heyccanlı birer nutuk söylemişlerdir. Belediye Başkanının kısa bir konuşmasından sonra, Edirne Müftusü, Edirne muhasarasmda şehid düşenlerin ruhlarma itbaf edilmek üzere dua okumuş ve tören nihayete ermiştir. Yazan: CRAHAM Kahire, 25 (a.a.) (Reuter): îran Şahından boşand'ğı kasım ayında bildirilen Kral Faruğun kızkardeşi Prenses Fevziye, 31 j'aşında bulunan İsmail Şirin Bey ıle nişanlanmıştır. Düğünün gelecek pazartesi günü Kahirede yapılacağı sanılmaktadır. Çöp tenekesinde bulunan çocuk Ankara, 26 (Telefonla) Şehrimizdeki Nevşehir hanmda kaoıcıhk yapan Mustafa Süvari, hanın çöp ter.skçsinde gazete kâğıdına sarılı bir paket bulmuş, açmca, düşürülmüş bir çocuk ceser'i çıkmıştır. Tahkikata göre, çocuğun bir gün evvel bu hana şelen ve b'r gece ksîdıktan sonra >astaneye kaîdırılan bir kadının olduğu anlaşılmıştır. rUMHURİYET» in tefrikası: Z Düzce, 26 (Telefonla) Gümrük ve Tekel Bakanı Doktor Şerefeddin Bürce beraberinde Bolu valisi, Bolu milletvekilleri, Tekel Genel Müdür Muavini Ulvi Yenal, Kocaeli Tekel Başmüdürü olduğu halde bugün Düz ceye geldi. Tekel Bakanı, hükumet dairesınde tütün müstahsili ile uzun bir konuşma yaptı. Bakan, bu sene Ege ve Karadeniz bölgesindcki tütün 11 şoför, bir şoförü döverek satışlarından mannun olduğunu, dış piyasalarda tütün mahsulünun tekrar öldürdüler eski parlak halini almak üzere buBursa 26 (Telefonla) Eskişehirde lunduğunu, Almanların haziranda i11 Foför, Yıldız oteli önünde İnogöllü bir kinci parti olarak 10 milyon dolarhk şoförü döve döve öldürmüşlerdir. Hâ tütün alacaklarmı söyledui. Bir köylü, Düzce tütüncülerinin dise şöy'.e olmuştur: Otomobil nakliyecisi Burhaneddin İn içinde bulunduğu müşkülâtı anlattı sel, kendi kamyonlarile Eskişehirden ve dcdi ki: « Bu sene bambaşka bir İnegöl için mal yüklemeye gitmiştir. mübajaâ var: İyi tütünleri tüccarlar Yıldız oteli önünde bir yol vercne me avansladılar. Borçlu kaldık. Aralarında ittifak etttler. Zürraı boğuyorselesi yüzünden Çifteler Çiftliği şoförIar. Tekel İdaresi gevşek hareket eleri kendi^ine hücum etmişlerdir. Bundiyor. Nâzımlık vazifesini yapamıyor. lar çabucak kalabalıklaşmış ve Ali AlBu yüzden müstahsil, tütünlerinı utanı iyico dövmüşlerdir. Ali, işinden kalcuz fiatla satmak mecburiyetinde mamak için yarah halde kamyona binkahyor.» miş ve İnegöle hp.reket etmiştir. Fakat Diğer köylüler de bazı şikâyetleryolda fcnalaşmıştır. Ertesi günü Bursa hastanesine getirilmişse de ifade vereme de bulundular. Bakan, bunlara verdiği cevabda icabeden tedbirlerin aden ölmüştür. lınacağmı söyledi. Şerefeddin Bürge, Otapside, başma fazla vurularak öl yarın Hendeğe gidecek orada da tüdüğü anlaşılmıştır. Suçlular yakalattı tüncülerle görüşecektir. rılmrtır. Kravçenko davasının kitabı neşredildi Parfis, 26 (a.a.) (Afp): Kravçenko davasınm son duruşmasından henüz 18 saat gibi kısa bir müddet geçmesini müteakıb Paristeki kitabevleri, kararı 4 nisanda verilecek bu davaya aid ilk kitabı şu başlıkîa sa, tışa çıkarmışlardır: "İki âlem çarpışıyor: Kravçenko Moskovaya karşı.» Yeni eser Kravçenko davasının bir nevi obeyaz kitabı» mahiyetindedir ve üzerinde bulunan ilân kuşağmda okuyucuya hitaben şu ibare yazılıdır: «Hükmünüzü kendiniz veriniz.u Çocuk Esirgcme Kurumunun piyango biletleri değiştiriliyor Cumhur Başkanı konserde bulundu Ankara, 26 (a.a.) Cumhur Başkanı İsmet İnönü, bugün saat 15 de Filârmonik Orkestrasının Küçük Tiyatroda verdığı konserde hazır bulunmuşlardır. Çocuk Esırgeme Kurumu Genel Merkezi Bafkanlığından: İstanbul Çocuk Esirgema Kurumu Merkezimiz, evvelce satışa arzettifi eşya piyango bileüerini Genel Merke250 kişi Türk vatandaşlığmdan zimizin, bütün memlekete şamil olmak üzere tertiblediği ve bu sene 23 Nisanda çekiçıkarıldı lecek olan Esya Piyango biletlerile değiştirAnkara, 26 (Telefonla) Kendi meye karar vermiştir. EHerinde İstanbul isteklerile yabancı tabiiyetine girdik Merkezüıln piyango biletleri bulunan yurdlerı anlaşılan 250 kişi Bakanlar Ku da§larımızırw Kurum merkez ve şubelerine ve bilet bayilerine müracaat ederek. Genel rulu kararı ile Türk vatandaşlığın Merkez biletlerile değiştirmelerini rica ededan çıkarılmışlardır. riz. kendisi aydınlıkta bulunuyor, düşmanı Ger.e karısmı hatırladı. Karısı çok ise karanlıkta kalıyordu. Bu vaziyette tan ölmüş, kendisi hâlâ yaşıyordu. Üs mükemmel bir hedef teşkil ediyordutelik de otel kapılarının önlerinde du Geri dönmeği, kaçmağı düşünmek bevrup. gene kızların dudaklarmı öpüyordu. hude idi. Kımıldadığı dakikada alnmın Rose yaşlar parlayan gözlerini indi ortasına bir kurşun yiyebilirdi. Elinde sigara tabakası olduğu halde elini cererek: Çevlrer.ler: ZÂH1R r TÖRÜMKUHEY ve NUKHET GÜKOVA Peki, dedi. Madem ki, şimdi git binden çıkardı. Elleîinin titremesine mâri olmağa çalıştı. Fakat, gayreti boşa memit istiyorsun, ben de gidiyorum. Gözlerimin önünde hep kanlar içindeii bir hastalıktır. Sizin uzun zaman yaşagitti. Derhal ölse, mesele yoktu. Lâkin Haydi, hayırlı geceler. yüzünüz dolaşıyordu. Zaten dün gece m:yac3ğmızı biliyorum. Etrafınızda öyaralanıp. ıstırab çekmekten korkuyor Sana da. otorr.obilin pencerasinden sizi o halde lüm, siyah kanadlannı açmış dolaşıyor. du. Tabakadan bir sigara alıp, dudakAyrıldılar. Gene kız karanlıklara daSizi, benden ve hayattan koparıp gögördüğüm dakikadan itibaren içimie lörmın arasma kıstırdı. Anî bir harelıp gözden kayboluncıya kadar arkabir değişiklik olduğunun farkma var türmsk için çırpınıyor. Hiç olmazsa saBirdenbire kçtle soğa doğru iki adım attı. Kibriti öım. Evvelâ bunu sarhoşluğuma ver yılı SEatlrirsi2İ, yahud gür.ierinizi aş sından baktı. Garib şey! I kendini bomboş hlssctti. Yoksa, gene duvara sürterek yaktı. Kibritin titrek d:m. Lâkin, ssbahlej'in uyandığım za ksmıza hasrcdclinı. kızm iddia^ı doğru muydu? Kızm ona ışığında küçük, ince bir yüz belirdi. «D» tekrar kıtı kollarının arasına alman gene sizi duşündüm. Kalbimin şim Else, sen misin? diye bağırdı. Besevdiği gibi, o da kızı seviyor muydu? dı. Yüzür.ü yavaşça yüzüne yaklaştırdıdiye kadar hiç bilmediğim, duymadvan Bu, sevgili karısının hatırasma büyük ni öyle korkuttun ki... Burada ne arıtarzda garib bir sızı ile ağrıdığmın far Sonra dudaklarmı uzun uzun öptü. yorsun? Rose, haydi artık git. Yarın gene bir ihanet olmaz mıydı? kına vardım. Evet, sizi, babam yaşm Adam scn de, diye omzunu silkü. Küçük kız fısıldadı: daki tanımaâîğım yabancıyı scvdiğimi j görü=ürüz. O zamana kaiar ben, inEğer bu geceyi kazasız belâsız atlatır Sizi bekliyordum efendim. anlaiım. Koca İnpilterede sanki, sevi şaîlah kömür meselesini de halletmiş s^m, yarın kömür meselesini halledeco Bir şey mi var? lecek. âşık o'unacak hiç bir erkck yok ' olurum. Ondan sonra başka bir kaygı.n S:m ve hemen memleketime döneceğün Hayır. Yanmızdaki bayanı otelc kalmaz. Yarm ak?am isteâiğin yere ^irr.'j? gibi sizi sevdim. Rose'ı da bir daha görmiyeceğim, diye getireceğinizi zannettim. Malum ya müş kızı deriz. San^ı söz veriyomm. 't)» başmı önüne eğmiş gene düşündü. tcrilere oda hazırlamak benim vazifem«D» söylediği bu sözlera kendisi de dir.iiyordu. Bu yaşta böyle g€nc ve güZihninde bir sual düğümlendi: Kerrdir. inanmıyordu. Yanna çıkacajjına, günezel bir kız tasafından sevilmek ve bunu Böyle bir şeyi nereden aklına gsor.un ağzmdan duymak gururunu okji şin tekrar doŞdu":unu görebiloceğine disi buradan gittikten sonra Rose şu yordu. Ancak o, buraya bir aşk macs dair en küçük bir ümidi bile yoktu. Fa sehtekâr Yalıudi ile Furstein dcnilen tirdin? Sizi, onunla öpüşürken gördüm rası yaş^m^k için gelmemişti. Kendi:ıi kat, bunu gene kıza anlatamazdı. An o herifle evlenecek miydi? Otelin varı aralık duran camekânlı de... böyle bir msc;raya kaptırmak çok te'.ı latın^sı^da c'oğru^olmazdı. Bu içten gelen bir öpüşme değildi likeli olabilirdi. Sonra her dskika öRose gÖ7.îerini,~erkeğin gözkri içine , iç kapısım iterek içeri girdi. İhtiyarsız lümle karşı karşıya bulunan bir ada dikerc?1: söylerdi' bir hareketle elini cebine götürdü. Ya Else. Her ne ise, onu geri göndermemeli mın, böyle genç bir kıza ümidler ver?hataladı. Raland'ın da bir se%'gilisi vardı r.ında tabancası olmadığmı rek, hayatım zehirlemesi doğru bir ha dcğ'l mi? Hol karanlıktı. Portmantonun yanmdan idiniz. Kendisi içeri girmek hususunda birisinin soluduğu işitiliyordu. Her hal bir hayli de ısrar etti. Hem, size söyle«D.: diklerini de işittim. cnun bu dü;üncel?rini' F'.tt v""d" c*r<î Roland'ın ölüm de bu karanlık holde birisi gizlenmiş, Hore £? «D., gizli evrakı bu kıza teslim etmiş kendisini bekliyordu. Sokaktaki elek'la'cîini Sİ.Z2, o di c'üîün derhal ölftnlrrr:ş ei'c: olmakla bir hata işlemiş olup olmadığıru trik lâmbasmın ışıkları kapının camlade bir hastalıktır, diye dü. Tabiî, romsnlarda böyle olur. Za Bu. belki «D», bu yüzden doşündü. Ya bu küçük kız, Rose'u kısmırılöandı. Belki de pek çabuk geşecek ten hayatla roman arasmdaki farklar nndan süzülüyordu. GREE.VE bunlardır. kanıp da evrakı imhaya kalkarsa? İşte, o zaman vaziyet feei olurdu. Bu endişe üe sordu: Peki, bana ne söyledi? Sizi öldüreceklerini, muhakkak yakında ölaceğinizi söylüyordu. «D> geniş bir nefes aldı. Demek Else yalnız bu kadarını duymuş, ondan aşktan bahsettiğini işitmemişti. Ne yapalım Else, dedi. Memleketim harb içindedir. İnsan fcarbde ölür de, kalır da. Yalnız, seninle aramızdaki sırdan onun haDeri olmadığıru unutma. Galiba sizi burada da öldürmek istiyorlar. Korkma. bana burada bir şey yapamazlar. Ortada bazı tehlikeli çeyler döndüğünü hissediyorum. Bir adam geldiOtelci kadınla sizin hakkınızda konuştu. Şimdi yukarıdalar. «D> merak içinde: Kimmiş bu adam? diye sordu. Bilmiyorum. Şimdiye kadar hiç görmedim. Peki ,kendisini tarif edebilir misin? Kır saçlı, ufak tefek bir adam. Gözlerinde çeük çerçeveli bir gözlük var Bana da bir sürü sualler sordular. «D>, demek Mr. K. bizden evvel sinemadan çıkmış, diye düşündü. Ne öğrenmek istediîer senden? Odanızda veya üstünüzde bazı kâğiiilar görüp görmediğimi, bu hususta bana bir şey söyleyip, söylemediğınizi Eorujturdular. Ben de, tabiî hiç bir şeyden haberim olmadığı cevabını verdim, (Arkast var) Ankara, 26 (a.a.) Bize verilen malumata göre, 1948 yılı sonbaharının fazla kurak gitmesi ve bunu da şiddetli ve devamlı soğuklarm takib etmesi yüzünden yeteri kadar kışhk Çetin Altanın vekili Reşad Cemal Eekim yapamıyan ve tohumluk temin edemiyen Ankara ili çiftçilerine ge tıek. şahidden bazı sualler sorulmasını nişçe bir yazlık ekim yapmak fırsa stedi. Cevab veren Atıf İnan, Çetini tını sağlamak üzere ilimiz teknik zi ı hâdiseden sonra tanıdığını, gazetecl raat teşkilâtınca ödünç olarak tohum ılduğunu öğrendiğini. kadmı da tanımadığını, sarhoş olacak kadar içmediğiluk dağıtımma başlanmıştır. ni ifade ile sözlerini sinirli bir halde, öyle bitirdi: « Ben hayatta söylediğini bilmiye:ek, gördüğünü tanımıyacak dereceda ;ekrî halde bulunanlardan değilim.» Sahık gencin sözleri Çetin Altan: « Atıf Bey hırsız yakalamakta us Başfarafı 1 inci sahifede ta olabilir. Bir çok şeylerde usta oîkonuşmakta ısrar edenlerle mücadele duğu gibi... Yalnız biraz dikkatli olması meşru haklardan biridir. Hepimiz itham altmda bulunuyoruz. Milletvekilinin, ?.zım gelir» diye söze başlamıştı.. BaşMecliste sarfettiği sözlerden mühim bir kan. şahide karşı tarizde bulunmasma mü?aade edemiyeceğini bildirdi. Çetin smı matbuata aksetmemiştir. Meclis tutanaklp.nndan öğrendiğime göre. bu Altan, Atıf İnanm, bir gencin isükbalini ın milletvekili, hastanelerin birer çift mahvedecek kötü bir iftirada bulundulik gibi istismar edildiğini, rüşvet alan ğunu, kendisi tarafından daha ev\'el tan'.eslektaşlarımızm bulunduğunu iddia nmdığını ispat edeceğini söyledi. Atıf etmiştir. Kendisini, eğer bildiği bu ka İnan da yargıça hitaben: € Şahsî haysiyetlere taarruz edilmebil hâdiseler mevcudsa, gene aynı kürsüden açıklamağa, yoksa doktorlardan mesine mahkemenin dikkat etmesini is« özür dilemeğe davet edelim. Etıbba O terim. Keşke o gece bu hâdiseyi gördasının harekete geçmesini teklif edi meseydim.> dedi. yorum.» Bundan sonra dinlenen Özcan Bülend, çantayı üst salonun tuvaleti önünKemal Saracoğlu da: « Bizi memlekete bir nevi hırsız, de bulduğunu, polislerin aldığı ifadedeki tuvalette bulmadığmı gangster ve soyguncu gibi gösteren bir gibi aşağıdaki zihniyetle mücadele etmek mecburiye izah erü. O gece Çetin Altanla birlikto baloya giden Musahhar, Merih ve Şatindeyiz.» demiştir. hab da ifadelerinde, yukarıki salonda Operatör M. Kemalin konuşması Müteakıben kürsüye> gelen İstanbu' yer bulamadıklan için paviyona indikmilletvekili Mim. Kemal Öke, «olduğu lerini, Ömer Inönünün masasına dave* muz gibi görünmemiz lâz]mdır.> diye edildiklerini, Çetinin yanlarmdan hiç söze başlamış ve şunlan söylemiştir: ayrılmadıgınj söylediler ve Çetinin hır« Biz maalesef olduğumuz gibi görün sızlık yapacak karakterde olmadığmı da rr.üyoruz ve birbirimizi tutmuyoruz. ilâve ettiler. Meslek şerefimizi kapritlerimiz uğruna Duruşma. müdafaa için başka güna feda ediyoruz. Başka mesleklere mensub zevat arasında da bu kabil hâdi buakıldı, selere tesadüf edildiği halde, hemen Vefa Altay maçı örlbas edildiğini ve etrafa sızıntı verIzmir, 26 (Telefonla) Vefa tamediğini görüyoruz. Bizim, Mecliste: dostlarımız olduğu gibi, düşmanlanmı kımı bugün Altay takımı ile yaptığı zm da bulunduğunu unutmıyalım. Bir maçı ikiye karşı bir sayıyla kaybetmilletvekilini zorla tarziye vermeğe miştir. davet edemezsiniz, isterse ağzrrn açmaz, MilletvekUliği dokunulmazlığı da üzeNERMİN ULUŞEN | \ rindedir> üe Bundan sonra, Dr. Ahmed Rasim heyecanlı bir konuşma yapmış ve Mecli ABDULLAH ŞENGÖZ kürsüsünde bir mevzuu ele alan bir Fatih Evlenme Memurluğunda milletvekilinin delilleri de ortaya koyNikâhlandılar. ması lâzım geldiğini söylemiş ve bu 26/3/949 mi'Jetvekilinin, hastanelerin birer çiftlik haline geldiğine dair söderini teke: teker ispata davet etmiştir. İslanbul doktorları, mil leîvekili bir doktordan Sarziye istiyorlar Raman petrollarının işletilmesi meselesi Raman petrollarının işletilmesi iş ile alâkadar olduğu söylenen Sokoni Vakum Ortaşark Umum Müdürü Mr. R.L. Owen, Ankaradaki temas larını bitirerek dün şehrimize dönmüştür. Mr. Owen: « Henüz matbuata söyliyecek bi: şeyim yok! Bir kaç hafta daha bura dayım. Belki o zamana kadar size verecek haberlerim olacak.» demiştir Mr. Owen'in bugünlerde tekrar An karaya gideceği söylenmektedir. MEVLİD ? ŞEVKET TANER'in ruhuna ithaf edilmek üzere Ortaköy Büyük Mecidiye camiinde 2931949 salı günü öğla namazını müteakıb Hafız Mecid Sesigür ve Hafız Saim tarafından Mevlldl Şerif kıraat olunacağından akraba, komsu ve din kardeşlerimizin tejrifleri rlca olunur. NÜRTEN TÜRGUD SİREL ile DÎNÇER 26/3/949 Nisanlandılar. YENİ TÜRK ROMANLARI SERİSİKDEN: ^ REŞAT Damga Yaprak Dökümü Değirmen Acımak Anadolu notlan NURİ'nin 100 100 100 75 125 ESERLERİ I 200 125 125 300 200 Yeşil Gece Bir kadın düşmanı Kızılcık dallan Çah Kıışu Ateş gecesi (cildli) Satış yeri: SEMİH LÜTFÜ KtTABEVİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle