Katalog

13 Kasım 1949 Mlinillllllllllllllfllllllllllllllllllllllllllllllllllllll CUMHURtYET RUSYÂYA DAİR FIKRÂLÂR SIHIIİ BAHİSLER Yeni ilâçların müsbet, Demlr Perde arkasmdaki menfi ve meçhul taraflan j TARİHTENSAHİFELER | I I milletler hentiz ülmesini unutmadıla r! Son zamanlarda Batı Alman | anlatıyor: yada uzun müddet kalan bir A 1 Öyle büyük binalar var ki merikan gazetecisi, Mr. David J ve bunlan öyle kısa zamanda Da}lin gerek Doğu Almanyadan. yapıyorlar ki, sorma! Meselâ esgerekse Rusya da dahil olmak üzere bütün demir perde ardı memleketlerden gelen muhacırlerin anlattıklan jıkralan toplamıştır. Komünist idarelerin tahakkümü altındaki meTnleketlerin çektiği ıztırabı, Rus milleunin sejaletini, komünistlerin dünya görüşünü ve müstebid zihniyetlerini veciz ve hicivli bir jekilde anlatan bu •fıkrattır, aynt zamanda, bu ıztırab ve sefaleti çekenlerin henüz gülme ve düşünme kabiliyetlerirti kaybetmediklerine de güzel bir delilkiden iki, üç yılda yapılabüerek iir. binaları iki, üç ayda tamamlıFtkraların en güzellerini aşa yorlar. yvya ahyoruz: Çobanlık yapan ihtiyar bir köy Sual: Rusyada mı, yoksa A lü cevab veriyor: rr.erikada mı daha fazla demok O bir şey mi! Asıl terakk: rasi var? bizim köyde. Baksana şu meCevab: Tabiî. Rusya çünkü zarhğa. Eskiden elli senede zor Washington'da Beyaz Saraym ö dolardı, şimdi iki ser.ede dolup nüne gıdip Amerikan siyaseti a taşıyor. :,: v :^ t leyhinde atıp tutsanız Başkan Oğullarmdan b.ri muharrir, Truman sesini bile çıkarmaz Halbuki Moskovada Kızıl Mey biri karikatürist, biri gazete fodanda durup Amerikan siyaseti toğrafçısı olan bir ihtıyara: «Ne ni tenkid etseniz derhal Stalin mutlu sana!» diyorlar. «.Oğullarının hepsi büyük adam olmuş.» de size iştirak eder. İhtiyar acı acı gülümsüyor: Onlar bir., şey mi? AmeriMeraklı bir Rus, askerlere sokada bir oğium daha var, asıl ruyor: ben onunla iftihar edyorum. Hududlarımızı niçin bu ka Ya? Ne işte? dar sıkı bir muhafaza altmda Hiç bir işte değıl *e işsiz olduğu için hükumetten maaş. alıyor. Onun gönderdiği para olmasaydı dördümüz de burada çoktan açlıktan öldüktü. • * * * bulunduruyorsunuz? Dışarıdan düşman girmesi tehlikesi mi var? Askerlerden biri cevab veriyor: Hayır içerideki yoldaşların kaçmak ihtimali var da ondan. * * * Moskovada bir muhavere: Bugün nasılsın? Dünden beter, yarmdan iyi. * * * Bir yabancı, ihtiyar ve bitab bir satıcıya sordu: Kaç yaşındasın, baba? Otuz bir. Yok canım! Daha yaşl> gösteriyorsun. Vallahi, doğrusunu istersen, 1885 da doğdum ama, şu son otuz senedir yaşadık diyemeyiz ki. * * * Her Rus muharriri şu altı emre itaat mecburiyetindedir: 1 Düşünmiyeceksin. 2 Düşünürsen bile söylemiyeceksin. 3 Söylersen bile yazmıyacaksın. 4 Yazsan bile neşretmiyeceksin. 5 Neşredersen, ;mza atmıya:aksın. 6 İmza atarsan, derhal tekzib yazacaksın. Rusya Amerikadan borc para istemiştir. Müzakereye oturuyorlar: Karşıhk olarak ne gösterebilirsiniz? Kömür, demir, altm. Bunların hepsi toprak altuıda. Yer yüzünde bir şey gösteremez misiniz? Sovyet hükumeti. Amerikan mümessiü dudak büküyor ve masadan kalkıyor: Kömürlerinizi, demirlerinizi, altınlarınızı topraktan çıkarın, hükumetinizi toprağın altma gömün, ondan sonra gelin, konuşalım. * * * Moskova civarındaki bir köyün komiseri başşehirdeki imar hareketlerinden bahsediyor, bu arada işçiler için muazzam bir £ îjs >o Ben Moskovadan daha dün geldim. Şehirde gezmedığım yer kalmadı. Fakat öyle bir binaya rastlamadım. Komiser hiddetle cevab verdi: Şehirde biraz daha az dolaşsaydın da gazetsleri okusay+ MÜSBET dın, sersem! MENFİ * * * 9 MECHUL Bir Frans^z, bir İngiliz, bir Rus köpeği îsviçrede buluşuyorlar. Fransız köpeği halinden şikâyet ediyor: Fransada yalnız zenginler keyif sürebiliyor. Biz süprüntü bile bulamıyoruz. İngiliz köpeği de derd yanıyor: Bizde süprüntü var ama, îngilizlerin soğuk hareketleri yok mu, ondan bıktım! Rus köpeği derin derin içini çekiyor: Biz Rusyada az çok süprüntü de buluyoruz, bol bol okşanıyoruz da. Fakat ara sıra havlamaya da ihtiyacımız var, değil mi ya? * * * Churchill, Roosevelt ve Stalin öbür dünyaya gitmişler, cennete girmek için müracaat etmişlerdir. Churchill: «Ben denizlerin hâkimiyim.» diyor. «Onun için cennete girmeğe hakkun var, çün Amerikada bazı tıb ve sıhhat kü Allah evvelâ den.zleri yarat müesseseleri tarafından müşteremıştır.» ken yapılan bir tetkik, insanlann Roosevelt de: «Ben hava'.arın ekseriya karın doyurmak için yemek yediklerini, bunun için, ne kadar yerlerse yesinler gıdasız kaldıklarmı göstermiştir. 64 aileyi gezerek 239 kişinin neler yediğini tetkik eden bu heyet azasından Dr. Pauüne B. Mack diyor ki: «Vücudümüzün nescini imal ve tamir için proteine, kuvvet bulabilmek için karbonhidratlara, kemik ve dişlerin sağlamhğı için kalsiyuma, kırmızı kan yuvarlacıkları için demire, sinir nizamımızın istikrarı için Bİ vitaminine ihtiyacımız vardır. Bunu belki her ev kadını hâkimiyim,» diyor. «Sudan evvel bilir. Fakat bunların hangi maddelerde bulunduğunu, yiyeceklehava vardı.n rin kokusundan, renginden anlaO zaman Stalin atıhyor: Cennete girmek asıl benim. mak kabil değildir.» hakkım. Ben hercümercin hâ O halde ne yapmalı? Buna çare olarak heyet bize kimiyim. Dünya yaratılmadan «on bir emir» veriyor. evvel hercümerc vardı. (N.Y. Times Magazine'den) Dolmabahçe stadyomunun Salıpazan nhtım ve tesisatı eksiltmeye konuyor Salıpazan bölgesinde ir*a edüecel: olan 280 metrelik yeni rıhtım. antrepo ve mekanlk tesisat bugünlerde eksiltıneye konulacaktır. On bin tonluk iki geminin rıhtıma yanaşmasına müsaii olan bu tesisat saatte bin ton tahliye^s musait olacaktır. Bu insaatı müteakip Tophane rıhtımı ve antrepo bölgesinio Islâh ve inkişafına çalışılacakUr. Buna eit projelerln yapılmasına da bugünlerde başlanacaktır. Son senelerde bir çok yeni ilâclar bulundu ve bunlann hemen hepsinden başlar.gıcda «bir mucize» olarak bahsedildi. Bu «harikulâde tesirli» ve «mucize yaratan» ilâcların ilki «penicillin» dir. Bilhassa ateşli hastalıklara karşı âni tesiri görülmüş ve zatürrie, kızıl, bademcik iltihabı gibi hastahklarla frengiye karşı mühim bir deva olarak kabul edilmiştir. Ondan sonra «streptomycin» keşfedildi ve bunun da başta zatür şeref tribünü Dolmabshre stadyomunun gazhins civarına tesadüf eden kısmmdakl sere» tribününü inşa için gazhaneye âit müdiryet blnasının yıkıîması tekarrüı etmiştir. Dün yapılan bir toplantı sonıırıda muvakkat bir bina inşası için Beyoğlu Havagazı Şirketi müdürlüğüne o civarda bir yer gösterilmiştir. Müiijiyet binası yıkılır yıkılmaz şeref tribünü buraya inşa edilecektir. Bilâhare fabrika da kalktıktan fonra stadyomun mütebakl kısmı buraya yapılacaktır. saray yapıldığını anlatıyordu. Bu sırada köylülerden biri ağzmı açmak cesaretini gösterdi: Sütlücede «6.000 metrellk bir arazi Bir kaza Maliyeden Belediyeye devredilmiştir İtfaiyeye ait 28 numaralı su tankı Belediye burasının parselâsyonunu yaptırmaktadır. İşletmeler Bakanhğ) Şeref stadı, önünde Ortaköy tram» müteaddit fabrikalann bulunduğu bu vayının arka römorkuna çarpmış, yolmahalde büyük bir amele mahallesi culardan iki kisi hafif furette yaravücuda getirecektir. lanmıştır. Sütlücede büyük bir amtle mahallesi kurulaeaA rie olmak üzere bir çok hastalıkları çabuk tedavide kullarulabileceği anlaşıldı. Bu iki mühim ilâcdan sonra üç yeni ilâc daha bulunmuştur ki bunlar da «chloromycetin», «aureomycin» ve «neomycin» dir. Bu beş yeni ilâcm yukarıda zikrettiğimiz hastalıklardan başkalan üzeII. Abdülhamid devrinin mürinde de tecrübeleri veya tatbikatı yapılmıştır. Alman en kat'î ne him simalarmdan biri Tunuslu ticeleri şöyle bir liste halinde hu Hayreddin Paşadır. Aslı Abaza olan Hayreddin Paşa, küçük yalâsa edebiliriz: şında Kafkasyadan İstanbula getirilmiş, evvelâ Nakibülesraf Tahsin Beye, ondan da Tunus Valisi Ahmed Paşaya satılmıştı. Kendisinde büyük bir istidad görülen Hayreddin, Tunusta arabça, fransızca olarak gördüğü bir tahsil devresînden sonra Fran saya gitmiş ve orada muhtelif ilimler üzerinde esaslı bilgi sahibi olmuştu. Tunusta başladığı askeri vazife esnasında da bir defa Parise, iki defa da muhtelif Avrupa memleketlefinin payitahtlanna seyahatler yaptı. Trablusgarbli Şeyh Zâfir Efendinin iltimas ve tavsiyesile II. Abdülhamid tarafından 1878 yılmda İstanbula davet edildi ve vezaret rütbesile Âyan azalığına tayin olundu. O yıl içinde kendisinin (beyan ettiği mazeretlere rağmen) sadarete getirildi. Bu suretle devlet işleri Avrupayı iyi tanımış, medenî bir memleketin idare cihazının nasıl olacağı hakkmda bilgi sahibi, geniş görüşlü bir zatın eline geçmiş bulunuyordu. Hayreddin Paşa, başta Padişah olmak üzere şahıslara değil, Vücudümüzün ihtiyacı olan bü memlekete hizmet etmek isteyen, tün gıda unsurlarını şu «temel yi hür fikirli, medenî cesaret sayecek grupları» nda bulmak ka hibi bir insandı. Böyle mümtaz bir devlet adamının etrafında bir bildir: çok muarızları belireceği ve ken1 Süt ve peynir. disine el altından hücumlar ya2 Et, tavuk, bahk. pılacağı aşikârdı. 3 Yumurta. II. Abdülhamid kısa bir za4 Kuru fasulye, bezelye, cemanda bu hür fikirli Sadrâzamviz. 5 Yeşil ve san yaprakh seb dan çekinmeğe başladı. Paşanuı saraya verdiği ıslahat lâyihaları, zeîer. 6 Limon, portakal, domates. Padişahın vehmini büsbütün tâhrik ediyordu. 7 Meyva ve diğer sebzeler. 8 Patates. Paşanm bütün hareketleri sıkı 9 Hububat ve ekmek. bir kontrol altmda bulundurulu10 Tereyağı, margarin, ye yordu. Gündüz yalısına vükelâmeklik yağ. dan biri giderse ikametgâhı, gizli 11 Şeker. memurların tarassudu altına alVücudümüzün sağlığını muhafa dırıhyor, geceleri yalısında (Mec za etmek ve ihtiyaclarını karşıla lisi Vükelâ) içtimaı yapılmasına yabilmek için hergünkü yemekle ise müsaade edilmiyordu. rimizde bu gruplardan birer madHayreddin Paşa, sarayın Badenin bulunmasına dikkat etmali bıâlinin işlerine karışan icraatıdir. nı lâyıhalarla bizzat Padişaha §i(Hyfleia) kâyet ediyor, mabeyincilerin devlet j^lerine müdahalelerini Plâstik cerrahi profesörü sert bir lisanla önlüyordu. yarın geliyor Bir gün huzurda IL AbdülOxford üniverFitesi* Nurfield kolejinin hamid bazı rical hakkında aldığı plâstik cerrahi profesörü Dr. Thomas jurnallara istinaden bunların biPomfrest Kilner yarın saat 13 de memleketimize gelecektir. Profesör İs rer vazifeyle İstanbuldan uzakistemiş fakat tanbul ve Ankarada seri halinde kon laştırılmalarmı feranslar verecoktir. Sadrâzam evvelemirde tahkikat Profesör ilk konferansınl. 17 kasım yapılmasının ve adalete göre haperşembe günü Cerrahpaşa hastanesin reket olunmasının lüzumunu Pade, Rökonstrüktif ve Rökopositatif dişaha hatırlatmıştı. (1) cerrahide deri yamalar mevzuunda vePaşa, kendisine çok ağır gelen recektir. yedi aylık bir vazifeden sonra Kadıköy verem dispanseri açıldi lâyihalarmın sarayca kabul edilVeremle Mücadele Cemiyetinin Kadıköy Raslmpaşa mahallesi Taşköprü memesine karşı mabeyine gidesokağında İnşa ettirdigi verem dispan rek istifasını vermişti. II. Abdülseri. dün saat 14 de törenle açılmışür. hamid kendisine (bugün BabıTörende Sağlık Müdürü Dr. Faik âliye gitsin, akşama kadar işlere Yargıcı. cemiyet başkanı ve diğer sağ baksın) iradesini tebliğ ettirdi. lık mensupları ile daveüiler hazır buİradeyi yerine getiren Paşa, hınmuştur. Açış nutkundan sonra kor» dele kesilmiş ve davetliler modern akşam üzeri istifasını tahrirî odispanseri gezmişlerdir. larak mabeyine bildirdi. Ve bun Âbdülhamldm SaJrazamı Paşa Tunuslu Yazan: Haluk Y. Şehsfivaroğlo toplanmamasını taahhüd etmenin iktidarı dışuıda bulunduğunu) cesaretle bildiriyordu. Hayreddin Paşa, Yıldız mahkemesi neticesinde Mithat Paşa ve arkadaşlarının idamına dair hazırlanan ilâm hakkında reyleri sorulan vükelâ arasmda en cesurane cevabı veren oldu. Paşa, mütaleasına (arz ve tafsilden müstağni olduğu üzere bu meselenin bir politika rengini aldı« ğını) belirtiyor ve ilâm hükmünün icrasını (muvafıkı hükmü zaman görmediğinden) cezanm (af ve tahfifini) istiyordu. Hayreddin Paşanın hususî hayatı da, siyasî hayatı kadar dürüst ve temizdi. Çocuklarını iyi bir tahsil ve terbiye ile yetiştirdi. Menmed Nuri, Mehmed Hadi, Mehmed Tahir, Mehmed Salih Beyler (4) admda dört oğlu vardı. Mahbube ve Behiye hanımlar isimli de iki kızı dünyaya gelmişti. Paşa, vasiyetnamesinde (Mahdumlarının aleddevam Kuruçeşmede kâin yalıda (5) ikamet etmelerini, Nişantaşında kâin konağm içindeki eşya ile satılmasını çünkü mezkur konağı muhafaza için lâzım olan masraflara çocuklarınm takati yetmiyeceğini) bildiriyordu. (6) Hayreddin Paşa, 29 ocak 1890 tarihinde vefat etti. Cenazesi Eyübsultana kaldırıldı. (1) Memduh Paşa, Esvatı Sudur. (2, 3) Bu hususları muhterem İbnülemin Mahmud Kemal İnal bildirmektedir. Hayreddin Paşanın çok dikkate şayan şahsiyeti ve icraatı hakkında şimdiye kadar neşredilmemiş en mükemmel ve etraflı malumatı da (Son Sadrâzamlar) isimli eserde mevcuddur. (4) Salih Bey vezaret rütbesile Sultan Mecidin oğullarından Şeh zade Kemaleddin Efendi kerimesi Münire Sultanla evlenmişti. Paşa, Mahmud Şevket Paşanın katli hâdisesinden dolayı 1913 yılında idam olundu. (5) Bu yalı şonradan II. Abdülhamid tarafından satın alınarak yıktınlmış ve yerine AbdüU azizin kızlarından Nazime Sultan için yeni bir yalı yaptınlmıştı. Bu yalı da Kuruçeşmedeki son tesisat münasebetile geçen sene yıktırıldı. (6) Hayreddin Paşanın vasiyetnamesi Başbajcanlık Arşivi,Yıldız vesikaları arasındadır. Mudanya ve Kandıra iskelelerinin tamiri isteniyor I 11 Emri Havreddin Paşa dan sonra da Babıâliye gitmedi. Meclısi Vükelâ riyasetine vekâleten Cevdet Paşa getirilmişti. Büyük ümidlere kapılan Cevdet Paşa o günlerde sadarete tayin olunursa hazır bulunmak için üniforma ve nişanlarım çanta ile saraya götürüp getiriyor ve mabeyin başkâtibine (şu Arabı niçin söyletip duruyorsunuz, niçin defetmiyorsunuz) demakten de çekinmiyordu. (2) II. Abdülhamid verdiği lâyihalar münasebetile bir akşam Hayreddin Paşayı ve diğer vükelâyı saraya davet etti. Artık Paşanın gözden düştüğü anlaşılmış ve Padişaha yaranmak isteyenlere cesaretle konuşmak fırsatı doğmuştu. Evvelce Sultan Abdülhamide (Efendimiz Barbaros Hayreddin gibi bir zat buldunuz devlete bundan büyük hizmet olmaz) diyen Üryanîzade Esad Efendi o gün Meclisi Vükelâda Hayreddin Paşaya (sen ne bilirsin, kendini hakikaten büyük adam mı zannettin, senin sözün kaleme gelmez) di>ordu. (3) Hayreddin Paşa Meclisten çıkmış, Padişahın dönmemesi ve o akşam sarayda kaknası hakkındaki iradesini dinlemiyerek yalısına gitmişti. Ertesi günü sadaret ünvanı Başvekâlete çevrilerek bu makama Arif Paş* tayin olundu. Sadaretten ayrıldıktan sonra da II. Abdülhamid Hayreddin Paşadan devlet işleri hakkında mütalealar istiyordu. Padişah, eski Sadrâzamdan (Meclisi Mebusanın tekrar toplanmasını isteyip istemediğini) soruyor, Paşa da (meslek ve mişvarının lâyihalarında yazılı olduğunu, Mebusan Meclisinin Kunıceşme kömür parkı yılbaşında açüacak Denizyolları Kuruçeşmedski kömüt parkının inşaatı bitmek üzeredir. Parka getirilen üç büyük seyyar vinç monte edilmiştir. Park yılbaşında işletmeye açılacaktır. Tesisat tamamlanınca. şimdi 12 gunde boşaltılan S bin tonluk kömür bir günde tahliye edllecektir. Park tesisaü, üç vapur ve üç motörün aynı zamanda yanaşıp tahliye yapabilmesine müsaittir. IJirleşik Amerika. Ingiltere ve " Fransa hükumetlerinin işrfnlleri altındaki üç bölgede yaşayan *j* *t* • * * Bilmece: Duvarda Stalin'in Almanlann birleşerek bir «Batı büyük bir resmı asılıdır. Önün Almanya Davîeti» kurmalarmı kode biri Stalin'den bahsetmekte laylaşürmaları, Doğu Almanyayı dir. Bu konferanstan sonra biı hükümleri altında rutmakta olan koro Stalin'i medheden bir marş Rusîarı da bir «Doğu Almanya Hüsoyler. Arkasından kürsüye ge kumeti» teşkiî etmeye teşvik eyl^ni'îr Stalin'e dair yazılmış bir ledi ve bu idare vücude gelir gelr:ay makale okur. Nedir o bi) mez gerek Moskovadan, gerekse peyk hükumetlerden «Doğu Albakalım? Cevab: Puşkin'i anma töreni. manya Halk Cumhuriyeti (!)» başkanına tebrik mektubları yağmaya ifi ifi ifi Her şeyden bihaber masum bir başladı. Evvelce dört büyükler arasın '.ı çocuk babasına soruyor: Kremlin'in duvarlan niçin «müttehid» bir Alman Devleti kurul ması kararlaştırılmışken Sovyetlerin bu kadar yüksek, baba? 1945 tenberi takib ettikleri «komünistleştinne ve ilhaka çalışma> politikası yüziinden böyle bir ayrılmanm zarurî olarak vücude gel Puşkin'in tayini ile anlaşıldı. diği malumdur. Ruslar, Doğu Alman HükumetiDoğu Almanyada dört yıldanbe nin statüsünü kurduruncaya kadar ri «Kremlin» kat'î ve tek bir siya Senjonofdan faydalanmışlar, faset tutamamıştı. Askerî idare şid kat kendi zuumlarınca fiiliyata dete taraftar görünüyor, sivil Rus geomek ve enerjik davranmak devzirmrr.dsrları ise hulul politikasuu ri gelince onu feda etmekten çetercih ediyorlar, «Moskova» zaman kinmemişler ve yerine Sovyet hüzaman kâîı birinciyi, kâh ikinciyi kumetinin eski Budapeşte elçisi destekllynrdu. Fakat, Mareşal I ı olan bu zatı getirmekte tereddüd lo'nun Kominfoıma karşı ısyaıı göstermemişlerdi. K bayrağını açarak Sovyet vasallığm Puşkin'in, eski Budapeşte elçisi Haydudlar aşamasınlar d> dan istifa etmesi Mareşal Stalin ve olduğunu söylemek bile onun şahye. arkadaşlarım pek haklı olarak te siyeti ve zihniyeti hakkında bir fi içerideki haydudlar mı? lsça düşürdü. Çünkü vücude getir kir vermeğe kâfidir. Çünkü Macaîjî îjC îjC mG,3e çalıştıklan bîok parçaianmış ristanda oynanan kanlı faciada en Rusyada ahali otobüsteki yo! j ve Kominform güç telâfi edilebi mühim rolü deruhde etmiş olan cular gibidir. Kimi oturur, ki • lecek bir kuyvet kaybetmişti. Puşkin'dir. Devlet Reislerini, hümi sallanır. Bu zaafı gidermek emeli Sovyet kumet başkanlarını deviren, katolik kilisesi erkânını bir fesad ce | işgal edip mandp. hapis yatrnak mânasma • Bstı Alman Hükumeti» nin te miyeti erkânı gibi göstererek başta da gelir.) şekkülü, Doğu Almanyayı büsbü Kardinal MirHszenty olmak üzere tün tahakkümü altma almak ve ruhanî kisveyi lâbis bir çok inSon harb esnasında bir çok Yugoslavyacıan boşalan gediğe onu sanlan mahkum ettiren, nihayet Ukraynalılar, «Müttefikîere sa koymak i^in güzel bir vesile oldu Komünist Fı/kasım tasfiye vesiledakatsizJik» suçile Siberyaya ve «Kremlin» in Almanya hakkın sile eski Dış İşleri Bakanı Rajk ve sürülmüşlerdi. Aşağıdaki fıkra cîsiki siyase'.inin billurlaşması işini arkadaşlaruun kanına giren odur. bunun üzerinedir: de hızlandırdı. Scn zsmanlarda as Artık o biçare memleketteki vazi Dünyamn en büyük nıem kerî heyet üyelerinden Albay fesi muvaffakıyetle (!) sona erdiği leketi neresidir? Tulpanof'un şiddet siyasetile fev için şimdi yeni kurbanlar aramak Ukrayna. kalâr!e murahhss Semjonof'un tem üzere Berline gelmiş bulunuyor. Niçin? sil etlişi sulh ve sükun yolile hulul Hiç şüphesiz orada da aynı hileli Çünkü tmdudları tâ Kara siyaseii arasmda bir tercih yapmak ve zalimane yolu takib edecek, öndenize kadar vçrır, idare eden zarr.anı hulul etmişti. Kremlin'ir: ce fırkalan birbirine düşürecek, leri tâ Mosliauadadır, ahalisi dr verdiği hükmün zavallı Almanlar sonra iktidarı eline alan Komünist Siberyada. için el?m bir felâket kararı oldu Partisinde temizlik yapacak ve Do* * * |ğu yeni hJkOmet neıdıne Büyük ğu Almanyayı emsali gibi tam ve Moskovadan döjıen bir köylü|Elçi olarak Gregori Maksimoviç kusursuz bir Sovyet hizmetkârı Doğu Almanyaia başhyacak yakmda temizlik görünüyor olanlar oraya geliyor, yıkatacak eşyalanm bırakıvorlar, sinemayı seyredip çıkıncaya kadar çamaşulan orada yıkanıp, kurutulup ütüleniyor, giderken kendisine teslim olunuyor. Mükemmel iş.. Aynı şehirde bir varyete salonu ise, çocuklu aileler için başka bir kolaylık yapmış.. Meselâ bir iki yaşında çocuğunuz var.. Malum ya, şimdi dadı, hizmetçi nerede?. Yavrunuzu kime emniyet edeceksiniz? Miniminiyi kucağınıza ahp varyetenin kapısma gidiyorsunuz: Gardrop. Yarondaki koridordan «çocuklan muhafaza» dairesine uğruyorsunuz. Yavnmun boynuna, onun hüviyetini bildiren bir levha takılıp kendisi otomatik kolruklardan birisine oturtuluyor. Ama, bu koltuk öyle bildiğiniz alelâde koltuklardan değildir. İstenildiği zaman arkaya doğru yatırılıp beşik oluyor. Hususî mekanizmaya takıhnca hafiften sallanıyor. Yan tarafta otomatik bir kısım da icabında yavruya emzik veya oyuncak veriyor. Durun bitmedi, dahası var. Başka bir düğmeye basıldı mı, yan taraftaki bir gramofon harekete geçiyor ve tath bir ninni nağmesi başlıyor. Evlâdınız, böyle bir ihtimam içinde cyalanır veya uyurken siz de rahat rahat varyete numaralarile görüünüzü eğlendiriyorsunuz. Bu yönlerden bakılınca medeniyet, doğrusu bos sey! Toplayan: L H. R. Sağda Gregoni Maksimoviç Puşkin, solda doğu Almanya Jiderlerinden Grote\vohl şekline sokacaktır. gibi el üstünde tutulan Doğu BerDemek. şimdi GrolevvahJ. Nuschke, lin Emniyet Müdürü Markgraf tevDertinger ve Steinhoff gibi Doğu kif edilmiştir. Bu, tabiî yakında Almanya liderleri topun ağzında hacmını birdenbire genişletecek bulunuyorlar. Kısa bir zamanda oîan korkunc Hr terreure mukadbunlan vatana ihanetle itham ede deme teşkil etmektedir. Veyl Docek vesikalan hazırlaması güç ol ğulu Ahnanlara! mıyacak ve bunlann neşrini halk * * * mahkemelerinin kurulması ve temizliğin başlaması takib edecektir. Kolaylık, kolayîık, kolaylık! Hattâ «temiziik başladı» bile diNewYork sinem3larından biri, yebiliriz. Çünkü düne kaclsr Doğu iç salonlardan birini çamaşırhane Almanyarun şunarık bir socuğu haljne getirmis. Kirli çamaşırları Başlığı görünce hemen telâşa Bir haftada gelen mallar düşmeyin! Amerikada atom raCîeçen hafta zsrfında limanımız» ketleri yapılmak için hazırlıklar bandıralı İS gemi gelm'ştir. Bu var ama, bu raketler yeni savaş ecnebi gemiler, 122 ton saç. 435 ton çivi. 355 larda insanların birbirlerini kır ton deri. 293 ton boru. 977 ton kâgıt. maları, şehirleri, kasabaları top 137 ton pil, 355 ton demir ve cellk tel. tan mahvedebilmeleri maksadile 27 ton porselen eçya 357 ton çinko levha. ton asit tartarik 24 ton çlnko oksit, değil, gezegenler (seyyareler) a 9 5 ton ampul, 41 ton boş fıçı. 19 ton çay. rası seyahatlere çıkılmak uğrun 90 ton kahve, 51 ton kauçuk, 30 ton otomobil lâstiği. 77 ton kalsium karv.t, da vücude getiriliyor.. Medeniyet, altmış yıl önce Ju 20S ton reçine, 21 ton radyo. 231 ton l e ton demiri. 450 ton makina yagı. I I les Verne tarafından roman tar ton sıhhî malzeme, S2 ton ateş tuğlası. zında yazılmış bir takım hayal 22 ton soba ve 99 bin rnetre mikâbl leri hakikat haline sokmağa mu kereste getirmiflerdir. vaifak olduktan ve atom kuvve 38 uygunsuz kadm yakalandı tini keşfettikten sonra o kadar Çehrimiz Emniyet rrüdürliiâü aram» şımardı ki, şimdi bizden 384 bin ve tarama ekiplerine ilâve olmak üzekilometre uzaktaki aya kadar re muhtelif semtlerde vazüe gören adeüerini arttırmıştır. Difr gitmeği artık çantada keklik şek devriye taraftan kontrol vazâfelerine devam linde bir oldubitti sayıyor, daha eden ahîâle,zabıtası memurlan evvelki uzak gezegenlere, meselâ Merihe, gece Beygoîunda halkı rahatsız eden kadar uygunsuz kadın yakalamışVenüs'e," Merkür'e kadar uzanSıhhat miiesseselerine sevko^ mak hevesine düşuyor. Bu se jartı bu kadmlardan on sekiziniı ' yahatler atom kuvvetile tahrik hastüığa musib oldııkları edilen raketlerle yapılacak A lafiîmiî, bunlar tedavi altına alınmısma, içlerinde bulunan insanlar o lardır. raketlerin hızlarma ve öteki âDört hırsız vakaJandı lemlerdeki hayat şartlarına ta Küçükpazarda kcresfecilik yap?.n magîzasınd^n 1000 lira <ÎF*»hammül edebilecekler mi? Ora Avni'nin rinde eşya çalan Mehmefle üç arka> sı henüz malum değil.. daşı dün rabıta tarafından ya'«!anmıjtır. Çalınan eşyalar h:rsız!ardan Malum olan bir şey varsa Me musadere olunmus, sahlbine iade olunrih'de hava bulunması ve bunun muştur. neticesi hayat mevcud olmasıdır. Yalnız oranın atmosferinde Tbibaud'nım orkestra i!e vereceği konser programları bizim küremizin atmosferinden Thibauld'nun Cemal Reşit Rey )da çok daha fazla asid karbonik ve resinde Filârmoni Demeği s»nfonik oksijen mevcuddur.. Diğer taraf orkestrası refakatinde pazartesi günü tan sıcaklık da sıfırın altında 42 verece&i konser programında Lalo derecededir. 42 derece ne ise, 'Symphonie Espagnole) ve Shausson 'Poemei. perşembe günü vereceği konbizim soğuk bölgelerimizde de ser programmda ise Mozart (Coricerto rastgelinen bir hararet.. Halbuki Re. No. 7) ve Mendelsohn (Concerte> Jupiter'de sıfırdan aşağı .184, su vardır. Neptün'de sıfırdan aşağıya 220.. İstanbul racîyosunda Talebe Merkür de ise bunun aksine sıbirliği adına konuşma fırın üstünde 182, Venüs'de 64.. İst. Üni. Talebe Birliginden: tdare 38 a Ansaldo tezgâhlannda inşa edilen Marmara tipi gemiler, Sus ve Marakaz gemilerinden daha büyük oldukları için bunlar bugünkü Mudanya iskelesine yanaşamıyacaklarım. Bandırmada da mendireğin iskeleyl denizlerden koruyacak kifayette olmaması sebebi ile yeni gemilerin bu içkelede barınmala rmın müşkül ve tehlikeli olacagını nazan itibare alan DenizyoUarı İdaresi Ulastırma Bakanlığı vasıtasiyle Bayndırlık Bakanlı|ına baş vurarak bu isDenizyoIIarı Umum Müdürü keîelerin islâhmı istemiştir. Yeni pefaydalarmın DenizyoUaıı Umum Müdürü Cemil miler geldikten sonra Parman. Bakanhkla temas etmek üzere mahdut kalmaması ve bir kazaya uğramamaları için bu iskelelerin süratl» dün akşam Ankaraya hareket etmiştir. tadil ve ıslâhı lüzumlu görülmek'sdir. Bu hususu sağlamak maksadile Bahkesir. Bursa illerine de müracaat edilAtom raketleri miştir. Peki haydi atom kuvvetile o gezegenlere gidilebilsin, bu şartlar dahiîinde oralarda nasıl barmılacak ve yaşanılacak.. Bu da zamanın halledeceği bir mesele.. Fantezi olarak tasavvur edilen 80 gündeki «deyriâlem» i 70 saate indiren medeniyet elbet bir gün o çetin engelleri de ortadan kaldırmağa muvaffak ola, cak. heyeti âzalarıncian Şükrü Ezer 14 kasım 949 pazartesi günü saat 21 de İstanbuJ rsdyoeunda (Dünya Gençligl Müvacehesinde Türk Gençlgi) mevzuunda blrliğimiz adına bir konuşma yapacaktır. D. P. Knmkapı kongresi D. P. Kumkapı nahiyesinin eenelik kongresi 3a kasım 949 günü akîamı saat 20J0 da D. P. İstanbul vilâyet merkezinde yapılacaktır. O tariht» İsömbuld» bultoun Milletveklllerl kotl«rej*>jd«yrtU<Urler, •